BORSA ALTINDAN 4 MiLYON DOLARLIK 3. KöPRü! kilo altından yapılan 3.Köprü ziyaretçiler tarafından yoğun ilgi gördü.39.'su düzenlenen 'İstanbul Jewelry Show\' Fuarı başladı. Fuarda, özel olarak tasarlanan 100 kilo ağırlığında ve maliyeti 4 milyon dolar olan Yavuz Sultan Selim Köprüsü maketi dikkatleri üzerine çekti. Hisarcıklıoğlu’nun B20 Başkanlığı, Avrupa oda camiasını sevindirdi T Ubm Rotaforte'nin düzenlediği 'İstanbul Jewelry Show\' Fuarı dün düzenlenen törenle 39. kez kapılarını açtı. Dünyanın çeşitli ülkelerinden katılımcıların yer aldığı fuarda yerli ve yabancı firmaların göz alıcı ürünleri vitrinlerdeki yerini aldı. 4 OBB Başkanı ve Eurochambres Başkan Yardımcısı M. Rifat Hisarcıklıoğlu Brüksel’de Eurochambres Genel Kurulu’na katıldı. Toplantıya ilişkin değerlendirmelerde bulunan Hisarcıklıoğlu, B20 Başkanlığını TOBB Başkanı olarak üstlenmesinin Avrupa oda camiası tarafından da memnuniyetle karşılandığını ifade etti. onom Hisarcıklıoğlu, Avrupa iş dünyasının gündeminde; genç işsizlik ve gençlerin istihdamı konularının ilk sırada geldiğine işaret ederken, KOBİ’lerin B20 Türkiye’nin öncelikleri arasında yer alması hususunun Avrupa Parlamentosu Genel Kurul Salonu’nda gerçekleştirilen Avrupa Şirketler Meclisi toplantısında tam destek aldığını açıkladı.TOBB Başkanı ve Eurochambres Başkan Yardımcısı Hisarcıklıoğlu, “Özellikle Eurochambres Genel Kurulu'nda Avrupa iş dünyasının Rusya’ya uygulanan yaptırımlarla ilgili değerlendirmelere geniş şekilde yer verildi” diye konuştu. HERKES iÇiN EKONOMi POLiTiKA 20 EKİM 2014 Pazartesi KDV dahil 25 Krş www.ekonomigazetesi.net RUSYA'NIN GAZINA GELDiLER Rusya'nın Türkiye'den gıda alımını artıracağı açıklamaları meyvesebzede fiyat dengesini bozdu. Üreticiden yüksek maliyetli mal alıp Rusya'da düşük fiyata satmak zorunda kalan ihracatçı % 30 zarar etti. üretimi ile alakalı alakasız herkes bu işe girdi. Diğer taraftan da üretici Rusya gazıyla fiyatları artırdı. İhracatçı yükselen ürün fiyatlarına rağmen alımını artırıp talebin çok üstünde Rusya'ya ihraç etti. Dolayısıyla artan arzdan dolayı Rusya pazarında fiyatlar düşünce ihracatçı zarar etti" diye anlattı. usya'nın Avrupa Birliği'ne üye 28 ülkeden gıda alımını kesip Türkiye'den alımı artırma kararı ile gaza gelen ihracatçı zarar etti. Rusya'nın açıklamaları sonrası özellikle narenciye grubunda fiyatları yükselten üreticiden yüksek adetli ürün satın alan ihracatçı, arz fazlası yarattığı Rusya'da fiyatların düşmesine neden olunca % 30 kayba uğradı. Akdeniz Yaş Meyve ve Sebze İhratatçı Birlikleri Başkanı Ali Kavak, "Rusya'nın yaptığı açıklamayla birlikte piyasada yüksek beklenti oluştu. Bu nedenle meyve sebze R BEKLENTİ BİLİNÇSİZCE YÜKSELDİ Rusya'nın AB'den 100 bin ton narenciye alımını Türkiye'ye kaydırdığını bunun da ihracatta yüzde 10 oranında artış yaratacağını dile getiren Kavak, "Rusya zaten AB ülkelerin den düşük miktarlarda alım yapıyordu. Öyle ki biz Rusya'ya 350 bin ton üzüm gönderirken Avrupa 34 bin ton gönderiyordu. Dolayısıyla Türkiye'deki beklenti bilinçsizce yükseldi. 1.5 AY ÖNCEDEN İHRACATÇI ARZI ARTIRDI Antalya İhracatçılar Birliği Başkanı Mustafa Satıcı ise, Rusya'nın AB ülkelerine yasak koyduğu 1.5 ay önce ihracatçının arzı artırdığını söyledi. 100 YILLIK UÇURUM OLUŞTU BD Merkez Bankası Başkanı Janet Yellen, gelir dağılımındaki eşitsizliğin 20 - 30 yılda çok hızlı artıp son 100 yılın en yüksek seviyesine ulaştığını belirterek, “Bu durum endişe verici” dedi.ABD Merkez Bankası (Fed) Başkanı Janet Yellen, ülkedeki gelir dağılımı eşitsizliğinin son 100 yılın en yüksek seviyesine çıktığını ve bu durumun kendisini derinden endişelendirdiğini söyledi.Yellen, FED’in Boston şubesi tarafından düzenlenen ‘Ekonomik fırsat Eşitsizliği’ konulu konferansta bir konuşma yaptı. Konuşmasında, ABD’deki gelir dağılımı adaletsizliğinin giderek artmasından duyduğu memnuniyetsizliği dile geakan Canikli'den binlerce esnafa müjde. 91 bin esnafın tiren Yellen, ülkenin en zengin % 5’i daha 400 milyon liralık faiz borcu tamamen silindi.Gümrük ve da zenginleşirken, büyük çoğunluğun Ticaret Bakanı Nurettin Canikli, borçlarını zamanında ödeyemeyen ve borcu Türkiye Esnaf ve Sanatkarlar Kredi ve Ke- gelirlerinin hiç artmamasının önemli bir sorun olduğunu belirtti.“Son 20-30 yılda falet Kooperatifleri Birlikleri Merkez Birliği (TESKOMB) tarafından üstlenilen yaklaşık 91 bin esnaf ve sanatkârın önündeki tıkanıklığın, birliğin 15 gün önce aldığı bir kararla aşıldığını belirtti. TESKOMB ev sahipliğinde İstanbul'da yapılan AECM Genel Kurulu'nda konuşan Canikli, esnaf ve sanatkârın finansman sağlanamazsa, adeta ölüme terkedilmiş olunacağını söyledi. A BiNLERCE ESNAFA MÜJDE B PUTiN'DEN GAZ TEHDiDi R usya Devlet Başkanı Vladimir Putin'den Avrupa'ya gaz tehdidi geldi. Ukrayna'nın transit boru hattından kendi ihtiyacı için gaz kullanması durumunda Avrupa'ya gaz akışını azaltacağını söyleyen Putin, böyle bir şeyin yaşanmamasını umduğunu vurguladı. Putin ile Ukrayna Devlet Başkanı Petro Poroşenko bugün Avrupalı liderler eşliğinde bir araya gelecek. derinleşen eşitsizliğin, en zenginler için kaydadeğer gelir artışı ve çoğunluk için düşen hayat standartları olarak özetlenebileceği bir sır değil” diyen Yellen, bu durumun Ameri kan değerleriyle örtüşmediğini savundu. ‘Emlak fiyatları etkiledi’ Yellen, finansal krizle birlikte düşen ev fiyatlarının bu eşitsizlikte önemli rol oynadığını ifade ederek, buna bazı örnekler verdi.Gelir dağılımı piramidinin alt yarısında yer alan ev sahiplerinin 20072013 yılları arasında gayrimenkul varlıklarının % 61’ini kaybetmesine karşın bu oranın piramidin en üstünde yer alan % konomi Bakanı Nihat Zeybekci, Türkiye'nin 2023 hede5’lik kesim için sadece % 20 olduğunu flerine ulaşmak için 8-9 sene içinde milli gelirden Arkaydeden Yellen, ev fiyatlarının son Ge’ye ayırdığı payı yüzde 2,5’lar üzerine, ihracattaki dönemde gösterdiği artışın ise gelir eşityüksek teknolojili ürünler oranını da yüzde 15’lere çıkarmak sizliğini kısmen azalttığını bildirdi. zorunda olduğunu söyledi. TEKNOLOJiYiARTTIRMAK ZORUNDAYIZ E Zeybekci, marka geliştirme programı "Turquality" çerçevesinde Koç ve Sabancı iş birliğiyle geliştirilen "Yönetici Geliştirme Programı"nın 11. Dönem Sertifika, 12. Dönem Açılış Törenine katıldı. Burada konuşan Zeybekci, eğitimin insan hayatındaki önemine değindi. Kendi hayatından örnekler veren Zeybekci, “ben artık oldum, öğrendim” demenin yanlış olduğunu, hayatın her aşamasında öğrenilecek Rifat KAYA şeylerin bulunduğunu Adaba Yolculuk anlattı. Türkiye ekonomisinde 2002 ŞİİR VE ŞAİR yılından bu yana meydana gelen gelişmelere Yazısı S.10’da de değinen Zeybekci, Türkiye’nin ihraç kiloSüleyman GÖKSU gram fiyatının 1,70 dolara yaklaştığını, bunun iyi İŞSİZLİK MAAŞLARI ama yetersiz olduğunu söyledi. Yazısı S.10’da 2 20 EKİM 2014 Ekonomi HERKES İÇİN EKONOMİ POLİTİKA AMBALAJDAKİ HAREKETLENME İYİYE İŞARET odern Ambalaj Genel M Müdürü Mesut Koyuncu, 2014 yılının 3’üncü döneminin sektör için olumsuz geçtiğini, işlerin durgun olduğunu anlattı. “Ekonomideki büyümeyi daralmayı önce biz görürüz. Bizde işler düzelirse, tüm ekonomide düzelmeye başlıyor demektir. Tatilin bitmesiyle, eylül ayından itibaren işler biraz hareketlenmeye başladı. Ekimde ise olumlu sinyalleri alıyoruz. Kasımdan umutluyuz” diyen Koyuncu, önümüzdeki aylarda işlerin daha da canlanacağını Chrysler 907 bin aracı geri çağırıyor düşünüyor. Ramazan ayında işlerin durma noktasına gelmesinin ardından kur etkisi ile eylülde ihracatın hareketlenmesi ambalajda yüzlerin gülmesine neden olmuş. Koyuncu, “Yurtdışına giden her ürünü biz giydiriyoruz, ihracat bizim için önemli. Daha da düzelecek diye umut ediyoruz” dedi. Türk Plastik Sanayicileri Araştırma, Geliştirme ve Eğitim Vakfı (PAGEV) Yönetim Kurulu Başkanı Yavuz Eroğlu da yaz aylarının bayramlar, seçimler ve Ramazan nedeniyle çok durgun geçtiğini belirterek, “İş yapılabilecek kaliteli zaman bulamadık. Ekimde ise hem ihracatta hem iç pazarda hareket başladı. Ambalajın son kullanıcı olan sektörlerden bu hareketin sinyalini alıyoruz. Tüm üyelerden bize gelen bilgiler bu yönde” yorumu yaptı. İstanbul Oluklu Mukavvacılar Derneği Başkanı Mehmet Nuri Görenoğlu da hareketlenmeyi doğruladı. “Yaz aylarının durgunluğu bitti” diyen Görenoğlu, “Ekim ayında, bir EXPO 2017 Türkler'i çağırıyor önceki aya göre miktar bazında yüzde 5 seviyesinde bir büyüme olabilir ambalaj sektöründe” öngörüsü yaptı. Petkim Yönetim Kurulu Üyesi ve SOCAR Türkiye Başkanı Kenan Yavuz ise gelişmeyi şöyle değerlendirdi: “Ambalaj öncü bir sektördür. Ambalajın verdiği sinyal sanayinin hareketlenip yavaşladığını gösterir. Son günlerde sektörün pozitif sinyaller vermesi, ekonomimiz anlamında çok olumlu.” CİHAN Koç gözünü 3. Havalimanı'na dikti EXPO 2017 için 1.2 milyar euro yatırım yapılacağını bildiren Kazakistan Ankara Büyükelçisi Canseyit Tüymebayev, Türk firmalarını da yatırım sürecinde görmek istediklerini söyledi luslararası Fuarlar U Bürosu’nun 5 yılda bir organize ettiği EXPO fuarına, irketten yapılan açıklamada, araçların aksaklık görülen şarj Ş dinamoları ve küçük çapta yangınlara neden olabilecek ısıtıcılı elektrikli aynalar nedeniyle geri çağrıldığı bildirildi.Şarj dinamolarındaki aksamanın 3,6 litrelik V6 motorlarının aniden hız kesmesine yol açabileceği belirtilen açıklamada, aynalardaki sorunun ise ayna kablosuna su girmesine ve araçta kısa devre meydana gelmesine yol açabileceği kaydedildi. Şirkete konuya ilişkin şimdiye kadar ulaşmış sadece bir şikayet bulunduğuna işaret edilen açıklamada, söz konusu sorunlar nedeniyle yaralanma veya yangın meydana geldiğine ilişikin bildirimde bulunulmadığı belirtildi.Şarj dinamolarının ücretsiz değiştirileceğini duyuran şirket, araç sahiplerine kasım ayı içinde bildirimde bulunulacağını bildirdi. Açıklamada, araç bayilerinin de aralık ayından itibaren aynalardaki kabloyu kaldırmak ve bir su siperliği yerleştirmek suretiyle diğer sorunu gidereceği belirtildi.Geri çağrılacağı duyurulan araçlardan 470 binlik en büyük kısmını 2011'den 2014'e kadar üretilen Jeep Grand Cherokee, Chrysler 300, Dodge Charger ve Durango marka araçlar oluşturuyor.CİHAN Sakarya’da yeni model üretecek 2017’de Kazakistan’ın başkenti Astana ev sahipliği yapacak. ‘Geleceğin enerjisi’ temasıyla 10 Haziran- 10 Eylül 2017 tarihleri arasında düzenlenecek olan Astana EXPO 2017’ye 100’den fazla ülkeden, en az 5 milyon kişinin katılması bekleniyor. Astana EXPO 2017 hakkında konuşan Kazakistan Cumhuriyeti Ankara Büyükelçisi Canseyit Tüymebayev, dünya nüfusunun sürekli artması ve yeni teknolojik ürünlerin kullanımının yaygınlaşması ile enerjiye olan ihtiyacın giderek arttığına dikkat çekti. Her geçen yıl yeni enerji kaynaklarının keşfedilmesine, keşfedilmiş olanların da kullanıma sunulmasına rağmen, yapılan yatırımların artmakta olan enerji ihtiyacını tam olarak karşılayamadığını söyleyen Tüymebayev, “Bu alanda sürekli arz eksikliği kendisini hissettiriyor. Dünyadaki enerji kaynaklarına yönelik talebin giderek artması, önde gelen ülkeleri, bu problemin çözümü için yeni arayışlara sürüklemekte. Olimpiyatların spor alanında yatırım yapacak olan Toyota Motor, üretime 2016’da başlayacak. Sakarya’da imal edilecek araçların bölge ülkeleri ve Asya ülkelerine ihraç edilmesi planlanıyor. Sakarya’da Corolla ve Verso model araç üreten Japon otomobil devi Toyota, aynı fabrikada cip türü araç üretimi planlıyor. Japon Nikkei Gazetesi’nin haberine göre Toyota Motor Türkiye’de SUV tipi (cip türü) araç da üretecek. Toyota Motor bu amaçla fabrikada 187 milyon dolarlık daha yeni yatırım yapacak ve Türkiye’de SUV modeli araç üretimine 2016 yılında başlayacak. Sakarya’daki üretim tesisini modernize etmesinden sonra fabrikanın yıllık üretimi 100 bin adet artacak. Toyota, Türkiye’deki üretimini bölge ülkeleri ve Asya ülkelerine ihraç etmeyi planlıyor. Sakarya fabrikasında hibrid bir model ile benzinli turbo bir model üretilecek.CİHAN Kazakistan EXPO 2017’yi kazanmış ve ana tema olarak ‘Geleceğin Enerjisi’ seçilmiştir. Açıkça belirtmem gerekir ki, insanoğlunun yeşil enerjideki yenilikleri Kazakistan’da sergileyecek ve tartışacak olmasından gurur duyuyoruz” diye konuştu. Enerji ve çevre belirleyici olacak Uluslararası Enerji Ajansı verilerine göre önümüzdeki 25–30 yıl içinde dünyanın iki meydan okuma ile karşı karşıya kalacağını ifade eden Tüymebayev, “Bunlar, enerji kaynakları yetersizliği ve çevre felaketidir. Kazakistan Cumhuriyeti yönetimi, EXPO 2017’yi kazanabilmek için, işte bu konuyu ele almıştır. Belirtmek gerekir ki, EXPO 2017 seçimlerinde Kazakistan’ın baş rakibi Belçika’nın Liege şehri olmuştu. Liege aslında bu tip organizasyonlara daha evvel ev sahipliği yapan ciddi bir rakipti. Belçika, Uluslararası Fuarlar Bürosu’nun 152. Genel Oturumu’nda, EXPO 2017 için ana tema olarak ‘İnsanları oç Holding bağlı K ortaklıklarından Setur Servis Turistik A.Ş. (Setur) Birleştirmek’ konusunu seçmişti. Fakat 161 üye ülkenin katıldığı gizli oylamada oyların baskın çoğunluğunu Astana almıştı. 103 oy Kazakistan lehine, sadece 44 oy rakiplerine verilmişti” dedi. Fuar, bölgede ilk olacak Bu denli devasa bir organizasyonun daha önce Orta Asya ve Bağımsız Devletler Topluluğu dahil bölgedeki hiçbir ülkede gerçekleştirilmediğini dile getiren Tüymebayev, sözlerine şöyle devam etti: “Astana’nın avantajı, son yıllarda, dünya çapındaki iki büyük organizasyonu Kazakistan’ın başarıyla yapmış PETROL DİP YAPARSA 3. KÖPRÜ CEPTE KALIR aziran ayından itibaren yüzde 25'e H yakın düşüş gösteren tomobil devi Toyota, Türkiye’de cip türü araç üretecek. Bu amaçla O fabrikada 187 milyon dolarlık yeni dünya ölçeğindeki liderleri öne çıkarması ve kendisini göstermesini sağlaması gibi, dünya EXPO fuarları da, gelişen yeni teknolojilerin öne çıkmasını, kendisini göstermesini sağlayan yarış sahası olarak karşımıza çıkıyor. petrol fiyatları, petrol ithal eden ülkeler için milyarlarca dolar tasarruf imkanı sunuyor. Brent petrolün varil fiyatında haziran sonundan itibaren başlayan gerileme son dört yılın en düşük seviyesine ulaştı. Fiyatlardaki düşüş petrol ihracatçısı ülkelerin gelirlerine darbe vururken, petrol ithal eden ülkelerin cari açıklarının azalmasına yardımcı olacak. Fiyatların hızlı düşüşü Rusya gibi ekonomisi petrol ihracatı gelirlerine bağlı olan ülkeleri tedirgin ederken, dünyanın en çok petrol ithal eden ülkesi ABD ve onu takip eden Çin, petrol fiyatlarındaki düşüşün devam etmesi halinde 100 milyar dolara yakın tasarruf edebilirler. TÜRKİYE 3 MİLYAR DOLAR TASARRUF EDEBİLİR Geçtiğimiz yıl 3,6 milyar varil petrol ithalatı yapan ABD, bu ithalata 391 milyar dolar harcadı. Bir varil petrolün fiyatı ortalama 90,6 dolar seviyesinde seyrederse, ABD'nin petrol ithalat faturası 326 milyar dolara düşebilir. Dünyanın en çok petrol ithal eden 13. ülkesi Türkiye'nin 2013'te 15 milyara yaklaşan petrol ithalatı giderleri, 3,2 milyar dolar azabilir. olması idi. Bunlardan biri, 1–2 Aralık 2010 tarihlerinde Astana’da AGİT Zirvesi’nin gerçekleştirilmesidir. 11 yıl öncesinde İstanbul’da düzenlenen zirveden sonra, 56 ülkenin devlet ve hükümet başkanları ile üst düzey yetkilileri ilk defa Astana’da bir araya gelmişlerdi. Kazakistan, bu zirveden bir ay sonra Orta Asya ülkeleri arasında ilk olarak bir başka uluslararası organizasyona ev sahipliği yaptı. 31 Ocak–6 Şubat 2011’de Kazakistan’ın resmi başkenti Astana ve finans başkenti Almatı’da 26 ülke sporcularının katılımıyla Asya Kış Olimpyatları başarılı bir şekilde yapıldı.”CİHAN Rus ekonomisine petrol darbesi Rekor düşüş yaşayan petrol fiyatları, Türkiye'nin petrol ithalatı giderini 3,2 milyar dolar azaltacak. Bu kazanç 3. Köprü maliyetinden daha fazla bir rakam. KUR RİSKİNE DİKKAT Petrol Sanayi Derneği Genel Sekreteri Niyazi İlter petrolü dolar ile alıp yerel para birimiyle satan ülkelerin fiyatlardaki bu düşüşten anlamlı bir kar elde edebilmesi için döviz kurlarının büyük önem taşıdığını ifade etti.AA İstanbul yeni açılacak havalimanın gümrüksüz satış mağazalarının işletmesi için yapılacak ihaleye Lagardère Services S.A.S. ile birlikte teklif vereceğini açıkladı. Söz konusu açıklama Kamuoyu Aydınlatma Platformun'nda (KAP) şu şekilde verildi: "Bağlı ortaklıklarımızdan Setur Servis Turistik A.Ş. (Setur) yönetim kurulu tarafından, İstanbul Yeni Havalimanı Gümrüksüz Satış Mağazalarının (duty-free) işletmesi için, İGA Havalimanı İşletmesi A.Ş. (IGA) tarafından açılan ihaleye Lagardère Services S.A.S. ile birlikte teklif verilmesine karar verilmiştir.Halka açık Fransız Lagardère grubunun tüm paylarına sahip olduğu bağlı ortaklığı Lagardère Services S.A.S., seyahat alışverişi alanında gümrüksüz satış, seyahat ihtiyaçları ve yiyecek içecek dahil tüm segmentlerde faaliyetleri bulunan dünya çapında tecrübeli bir firma olup, ihalenin kazanılması durumunda oluşturulacak ortaklıkta Lagardère Services S.A.S. ve Setur un hisse oranları %50-%50 olarak öngörülmektedir.CİHAN 'Gıda fiyatlarında dalgalanma sürecek' klim değişikliği, sınırlı su İnedeniyle kaynakları ve Ebola gıda fiyatlarında inde etrol fiyatları, petrol üretim a, Asy ve ı las faz oluşan üretim nomik Avrupa'da yavaşlayan eko en düşük ın yıl 4 yle eni büyüme ned da seviyesine inerek 85 dolar seyrediyor. P i ve Finans Moskova'da bulunan Enerj ü Başkanı lüm Bö mi Enstitüsü, Ekono nomisinin Marsel Salikhov, Rus eko nda ora k yü bü a petrol fiyatların satarak, bağımlı olduğunun anım şöyle konuştu: like 'Yine de Rus ekonomisi teh 30 milyar altında değil. Çünkü bu yıl . Ayrıca var dolarlık bir bütçe fazlası Refah Rus Rezerv Fonu ve Ulusallyar dolar Fonu'nda yaklaşık 200 mi varil başına birikmiş durumda. Rusya edebilecek 80 – 90 dolarlık fiyatla baş durumda.' in, Rusya'yı Suudi Arabistan ve ABD'n n ötürü rde ele Ukrayna'daki gelişm fiyatlarını cezalandırmak için petrol adığını nm ina düşürdüğü iddiasına Arabistan belirten Salikhov, 'Suudi başına tek nı arı küresel petrol paz gelişmeler değiştiremez. Ancak yeni adapte ni jisi ate str doğrultusunda ı. ediyor' ifadelerini kulland düşük Rusya'nın üretim maliyeti Petrol ve UniCredit Finans Şirketi nchin, Ko em Art nı ma Uz Doğalgaz şük üretim maaliyetlerinin dü rol pet s Ru rü ötü an nd olması şüşünden üreticilerinin fiyatların düdiği me ilen etk ıyla lam an tam görüşünde.CİHAN dalgalı seyirin süreceği belirten FAO Türkiye Temsilcisi Yuriko Shoji, "Bundan sonra fiyatların düşük olacağı bir dönem olmayacak" dedi. Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü'nün (FAO) Türkiye Temsilcisi Yuriko Shoji, küresel ısınma, su kaynaklarının azalması ve Ebola krizinin yarattığı tedirginlik nedeniyle 2006 yılından bu yana yükselen gıda fiyatlarında yüksek ve dalgalı seyrin devam etmesini beklediğini söyledi.Dünya Gıda Günü nedeniyle katıldığı bir toplantıda Reuters'ın sorularını yanıtlayan Shoji, "Ebola krizi nedeniyle dünya geneline baktığımızda görünüm endişe verici. Global düzeyde tarımsal üretimin ve piyasalara erişimin azalacağını düşünüyoruz" dedi. Dünya Sağlık Örgütü (WHO) verilerine göre Mart ayı başından bu yana neredeyse 4,500 kişinin ölümüne yol açan Ebola salgını, ilk ortaya çıktığı Batı Afrika ülkelerinde yayılmayı sürdürüyor.Son olarak ABD'de bir kişinin ölümüne neden olan ve iki kişiye bulaşan Ebola'nın yayılmaması için birçok ülke önlem alıyor.HABER MERKEZİ 3 20 EKİM 2014 HERKES İÇİN EKONOMİ POLİTİKA '2014, OVP tahminlerinin altında tamamlanacak' 'Bakkal ekonomisine geri dönüş yasası' Reuters'ın düzenlediği ankete göre; yıl sonunda büyümenin yüzde 3.1, enflasyonun yüzde 9, cari açığın 47.1 milyar dolar olması bekleniyor açıkladı. OVP'de 2014 ve 2015 için büyüme rakamları sırasıyla yüzde 4'ten yüzde 3.3'e ve yüzde 5'ten yüzde 4'e revize edildi. ABD'deki toparlanma potansiyel bir katalizör olacak ürkiye'de gayrı safi T yurtiçi hasılanın (GSYH) bu yıl yüzde 3.1, enflasyonun ise yüzde 9 ile son açıklanan Orta Vadeli Program'daki (OVP) tahminlerin altında yılı tamamlayacağı öngörülüyor. Cari açığın ise yıl sonunda 47.1 milyar dolar olması bekleniyor. Reuters'ın 26 katılımcı ile gerçekleştirdiği ankette yer alan tahminlerinin medyanına göre büyümenin 2015'te yüzde 3.5, 2016'da ise yüzde 4 olması bekleniyor. Enflasyonun ise gelecek yıl yüzde 7.3'e, 2016'da ise yüzde 6.8'e gerileyeceği tahmin ediliyor. Ankette yer alan büyüme beklentileri üç ay önce G20 ülkeleri için gerçekleştirilen Reuters anketine göre, düşüşe işaret etti. Bir önceki ankette büyümenin bu yıl için yüzde 3.5 olması bekleniyordu. Hükümet, makroekonomik öngörülerini içeren OVP'de, global piyasalardaki koşulların yanı sıra gıda fiyatları ve TL kurundaki değer kaybı nedeniyle enflasyon beklentilerini yukarı çekerken, büyüme beklentilerini aşağı yönde sert şekilde revize etti ve bundan sonraki önceliğinin enflasyonla mücadele olduğunu Ziraat Yatırım Ekonomisti Bora Tamer Yılmaz, ABD'deki toparlanmanın global ekonomi için potansiyel bir katalizör olacağını söyleyerek, "Faiz artırımları gelecek yılın ikinci yarısında başlayabilir. Oynaklık göreceli sağlıklı seviyelerde devam ettikçe TCMB'nin yurtiçi fiyat istikrarı izin verdiği sürece daha fazla faiz indirimi için alanı olacaktır" dedi. Euro bölgesindeki yavaşlamanın Türkiye ekonomisinde etkileri olacağını söyleyen Yılmaz, "Türkiye büyümesinin Almanya'ya ihracat ve euro bölgesi yatırımlarına daha duyarlı olduğunu düşünüyoruz. Buna karşılık iki nedenden ötürü iyimseriz; eurodaki değer kaybı Almanya'ya ihracata istikrar sağlayacak, euro bölgesindeki büyümeyi destekleyici girişimler yatırımları canlandıracak. Bu iki göstergeyi euro bölgesindeki yavaşlamanın Türkiye ekonomisine sınırlı kötü etki yaratacağını bilerek izleyeceğiz" dedi. GSYH bu yılın ikinci çeyreğinde iç talepte yavaşlama ve özel sektör yatırımlarındaki daralma nedeniyle beklentilerin altında yüzde 2.1 büyüdü. Geçen yılki OVP'de 2014 sonu için yüzde 5.3 olan enflasyon öngörüsü yüzde 9.4'e revize edildi; 2015 için yüzde 5 olan tahmin ise yüzde 6.3 oldu.TCMB'nin de yüzde 7.6 seviyesinde bulunan 2014 yıl sonu enflasyon öngörüsünü, bu ay sonunda açıklanacak enflasyon raporunda OVP'ye paralel revize etmesi bekleniyor. CİHAN eni perakende Y yasasının getirilerini ‘bakkal ekonomisi’ olarak değerlendiren Koton Yönetim Kurulu Başkanı Yılmaz Yılmaz, “Ne oldu da bakkal ekonomisine dönmek istiyoruz. Burada popülizm ve seçim yatırımı görüyorum” dedi. Yılmaz, yasanın hem perakendenin geleceğine hem Türkiye’ye zarar vereceğini savundu. MÜSİAD Genel Merkezi’nde düzenlenen ‘Fondan Önce ve Fondan Sonra Türk Markaları’ konulu panelin katılımcıları Koton Yönetim Kurulu Başkanı Yılmaz ve Mavi Jeans CEO’su Cüneyt Yavuz oldu. Şirketlerinin fon TURKCELL TELEVİZYON YAYININA BAŞLIYOR Tablet ve cep telefonları üzerinden televizyon yayını yapan kullanması sayesinde kutu satın alan herkese kaçırdığı programları istediği yerde izleyebilme fırsatı sunacak Turkcell artık televizyonda. Firma, bulut teknolojisini özelliğiyle kişisel izleme listelerini oluşturarak kendilerine özel kanallar oluşturabiliyorlar. Turkcell TV'nin 6 milyon kullanıcısı var urkcell, bulut T teknolojisini kullanarak izleyicilere çoklu ekranla istediği programı istediği yerde ve zamanda izleme fırsatı sunacak. Turkcell, TV Plus ile akıllı telefon, tablet, bilgisayar yanına televizyon yayını da ekleyerek Türkiye’de ilk defa çoklu ekran hizmetini kullanıcılarına sunuyor. Turkcell’in 3G altyapısı üzerinden mobil internet kullanıcılarının kullanımına sunulan Turkcell TV Plus platformu, Turkcell Superonline fiber internet kullanıcılarının ise TV Plus kutusu ile yeni bir televizyon deneyimi sunuyor. Turkcell TV Plus gerçek çoklu ekran özelliği akıllı telefon, tablet, bilgisayar veya televizyonunuzun herhangi birisi üzerinden izlemeye başladığınız bir programı, diğer cihazlarınız üzerinden kaldığınız yerden izlemeye devam etmenize olanak tanıyor. 12 saat önceki canlı yayına erişilebiliyor Canlı yayını geri alabilme (timeshift) özelliği benzerlerinden farklı olarak yalnızca izlenmekte olan kanalla sınırlı olmayan Turkcell TV Plus’ta, izlenilen herhangi bir kanalda 12 saat önceki canlı yayına erişebilme fırsatı veriyor. Aynı anda onlarca programı kaydetme imkanı da sunan Turkcell TV Plus, kayıtları kutu üzerindeki sabit disk yerine buluta kaydettiği için içeriklere istenilen cihazdan ve istenilen yerden ulaşmak da mümkün hale geliyor. Ayrıca izleyiciler seç-izle Yeni hizmet, düzenlenen bir basın toplantısıyla tanıtıldı. Mobil ve ağ temelli teknolojik dönüşümün önemine değinen Turkcell Grup CEO’su Süreyya Ciliv, Turkcell TV Plus bu geleceğe dönük bir ürün olduğunu söyledi. Ciliv’in verdiği rakamlara göre sabit televizyon yayınlarını izleme oranı 2006’da yüzde 69 iken 2013’te yüzde 32’ye düşmüş ve kullanıcılar artık ‘seç izle’ tipi yayıncılığa yöneliyor. Çin, Brezilya ve Türkiye’nin televizyona en çok bağımlı ülkeler olduğunu paylaşan Süreyya Ciliv, akıllı telefonların çoğu ülkede en çok bakılan ekran olduğuna işaret etti. Turkcell TV'nin şimdiye kadar 6 milyon kullanıcıyla 600 milyon dakika izleme sunduğunu belirten Ciliv, Turkcell TV+’ın Türkiye’nin yarısına (35 milyon Turkcel + 1 milyon Superonline abonesi) ulaşmaya hazır olduğunu ama diğer kullanıcılara da kapılarının açık olduğunu ifade etti. Değişimin anahtarı fiberden geçiyor, yeni bir deneyim geliyor Diğer yayıncılarla işbirliğine açık olduklarını söyleyen Turkcell Superonline Genel Müdürü Murat Erkan ise “TV ekranından televizyon izleme pratiklerindeki değişimi en doğru şekilde karşılayacak altyapının fiber optik bağlantıdan geçtiğini görüyoruz. Şimdi fiber altyapımız ve Turkcell TV Plus platformu sayesinde Turkcell ve Turkcell Superonline kullanıcılarını Türkiye’de benzeri olmayan özelliklere sahip bir TV izleme deneyimi sunuyoruz” diye konuştu. Kullanıcılar sadece bir kullanıcı adı ve şifreyle tabletlerinden akıllı telefonlarından bilgisayarlarından ya da televizyonlarından yayınlara ulaşabileceklerini belirten Erkan şunları söyledi: “TV Plus'ı cep telefonu veya tabletlerinde isteyenler mobil uygulamasını ücretsiz indirerek, bilgisayarlarından erişmek isteyenler ise adresini ziyaret edebilirler. HABER MERKEZİ ortaklığının ardından yaşadığı deneyimleri anlatan panelistler, gündemdeki perakende yasasını da değerlendirdi. Perakende yasasının getirilerini ‘bakkal ekonomisi’ olarak değerlendiren Yılmaz, “Ne oldu da bakkal ekonomisine dönmek istiyoruz. Burada popülizm ve seçim yatırımı görüyorum” diye konuştu. Yılmaz, yasanın hem perakendenin geleceğine hem Türkiye’ye zarar vereceğini savunarak, “Herhangi bir kentte açılacak AVM’nin izin prosedürüne Esnaf ve Sanatkarlar Odası dahi konulmaya çalışılıyor. Hiçbir yere AVM yapılmasını istemiyor olabilirler. Türkiye’nin modern perakendeden pple, iPad Air 2, iPad Mini A 3, iMac Retina 5K ve Mac Mini'den oluşan dört yeni cihazını ve özelliklerini dünyayla paylaştı. California Cupertino üssündeki tanıtımda aynı zamanda Apple masaüstü işletim sistemi OS X Yosemite'yi yayınlayan şirket, 20 Ekim itibarıyla ödeme sistemi Apple Pay'in Amerika'da faaliyete geçeceğini de duyurdu. İPad Air 2 Tanıtım, Apple'ın küresel pazarlardan sorumlu başkan yardımcısı Phil Schiller tarafından yapıldı. 9,7 inçlik ekranıyla 6,1 milimetre inceliğinde bir tasarıma sahip iPad Air 2 için Schiller, "dünyanın en ince tableti" ifadesini kullandı. iPad Air'la karşılaştırıldığında 180 kat grafik performansa sahip cihaz, parmak izi tanıma sensörünün (Touch ID) yanında A8 işlemcisinin özel bir sürümü olan A8X ile güçlendirilmiş. 8 megapiksellik iSight ve FaceTime kamerasıyla panorama fotoğraf çekimi ve zaman atlamalı video kaydı gibi özelliklerle zenginleştirilen cihaz, yeni nesil Wi-Fi teknolojisiyle iPad Air'a göre daha hızlı ağ bağlantılarına sahip. Uzay grisi, altın ve gümüş olmak üzere üç farklı renge sahip olan ve 10 saat pil ömrü sunan iPad Air 2, bugünden itibaren ön siparişe açılacak. Satışına gelecek hafta başlanacak cihazın ABD fiyatı 499 dolar olacak. iPad Mini 3 Bir önceki versiyonla kıyaslandığında 7,9 inçlik daha ufak ekranlı iPad Mini 3, iPad Air 2'de olduğu gibi Touch ID sensörü ve Wi-Fi teknolojisine sahip. Gelecek haftadan itibaren satışa çıkacak cihazın Wi-Fi yasasıdır. Muhtemelen yeni bir rüşvet kapısı açıyoruz” yorumunu yaptı. ‘AVM alerjisi var’ “Bir AVM alerjisi oluştu” diyen Yavuz da perakende gelişimleri için AVM’lere müteşekkir olduklarını ifade etti. Yavuz, “Şehir planlaması anlamında düzen getirilmesi kabul edilebilir. Artan ve yükselen kiralar yüzünden bayilik sistemi kalktı. Bizde sayılar azaldı. Kendi ülkesinde perakende öğrenmeyen bir şirket yurtdışında nasıl başarılı olacak? Yasaların önleyici değil ön açıcı olması lazım. 10 marka çıkarmak istiyorsak AVM’leri görmezden gelemeyiz” dedi. Koton ve Mavi Jeans’i aynı potada buluşturan Turkven ile ilgili de konuşan Yavuz “Turkven, Koton, Mavi Jeans, Digiturk, Doğa Okulları ve Dominos gibi pek çok markayla ortak. Bize verdiği ev ödevleri sayesinde şirketin ve markanın geliştiğini söyleyebilirim” diye konuştu. ‘Dolarla kira almak yanlış’ Kira artışlarıyla ilgili de değerlendirme yapan Yılmaz Yılmaz “Daha çok AVM yapılmalı ki kiralar düşsün. Buradaki en yanlış uygulama kiraların dolarla verilmesi” dedi. Yılmaz Yılmaz, kira artışlarıyla ilgili şu örneği verdi: “Beyoğlu’ndaki bir mağazanın kirası kısa bir dönemde 22 bin dolardan 80 bin dolara çıktı. AVM’ler olmasaydı bu kiralar nereye giderdi düşünmek lazım” diye konuştu.CİHAN Baharat ve şifalı bitkide fiyat patladı eçen yıl ithal baharat kalemlerinde yaşanan G aşırı fiyat yükselişi bu yıl yerli ürünlere de sıçradı. Çemen, çörekotu, kişniş, rezene ve sumakta yüzde 100’e varan, karabiber de ise son 1-2 ayda yüzde 3040’lara varan fiyat artışları yaşandı. Sorun yalnızca yerli üretimde değil, ithal ürünlerin de sıkıntısı sürüyor. Başta Avrupa olmak üzere tüm dünyada baharat ve şifalı bitkiler talebi sağlıklı yaşam trendi ile artıyor. Ancak dünyanın önde gelen baharat üreticisi Uzakdoğu ülkelerinin ellerinde geçen yıldan kalma yeterli stok bulunmaması nedeniyle mal yetiştirmekte zorlanılıyor, talep karşılanamıyor. Çemen, kimyon, ıhlamur, sumak, mahlep, kişniş ve rezene gibi birçok üründe yetersiz üretim ve kuraklığın sonucunda verimdeki gözle görülür düşüşten dolayı stok sıkıntısı yaşanmaya başladı. Bu durum piyasadaki arz-talep dengesini bozması ciddi fiyat artışları da beraberinde geldi. Yalnızca kuraklık değil, ürünlerin zamanında toplanmaması da özellikle şifalı bitkileri olumsuz etkileyip fiyat artışlarına neden oldu. Birleşmiş Aktarlar ve Baharatçılar Derneği (BAKDER) Başkanı Murat Top, kuraklığın etkisiyle tüm ürünlerde rekolte düşüklüğü yaşandığını, buna endemik bitkilerde bir de toplayıcı sorunu eklendiğini söyledi. Babadan, dededen ürün toplayan kişilerin artık toplayıcılık yapmamaya başladığını, eskiden 10-20 toplayıcı ürün arz ederken bu rakamın 3-4’e düştüğünü söyleyen Top, bitkinin doğup toplanamadan ölmesinin sıkıntısını yaşadıklarını vurguladı. Ürün azlığına bir de ürünün Apple yeni iPad ve Mac'leri tanıttı Apple, California Cupertino üssünde gerçekleştirdi ği tanıtımla iPad Air 2, iPad Mini 3, iMac Retina 5K ve Mac Mini'den oluşan dört yeni cihazını dünyayla paylaştı kaçması yanlış. Böyle bir yasaya gerek yok. Ciddi bir kaosa neden olacak görünüyor. Düzenleme ihtiyacı varsa adresi imar modelinin fiyatı 399 dolar olacak. Yeni ürünün gelmesiyle 2012 iPad Mini modelinin fiyatı 299 dolardan 249 dolara düşecek. iMac Retina 5K Apple Başkan Yardımcısı Phil Schiller'in, "bugüne dek Apple'ın yaptığı en yüksek çözünürlüklü bilgisayar ekranı" sözleriyle tanıttığı "Retina 5K" modeli, 5120 x 2880 çözünürlükteki 5 milimetre kalınlığa sahip retina ekranıyla Full HD'nin 7 katı daha iyi görüntü sunarken, yüzde 30 daha az enerji harcıyor. AA toplanmaması eklenince fiyatların arttığını belirten Top, “Özellikle kış aylarında en çok talep edilen ıhlamuru ele alacak olursak kilosu 100 TL civarında satılmaya başladı. Etin kilosunun neredeyse 4 katı. Bundan 2 yıl önce kilosunu 50 TL’ye satıyorduk. Rekolte ve toplama sıkıntılarının eklenmesiyle fiyatlar yüzde 5-10 artacakken yüzde 35-40 artıyor ” şeklinde konuştu. Gıda fiyatlarının artmasında baharatın rolü var BAKDER Yönetim Kurulu Üyesi Tevfik Dönmez de enflasyonun yükselmesinde gıda fiyatlarının; gıda fiyatlarında görülen artışta da kuruyemiş ve baharatın önemli rol oynadığını söyledi. Bir önceki yıldan fiyatları aşırı yükselen ithal baharat ürünlerine, bu yıl yerli ürünlerin de eklendiğini vurgulayan Dönmez, “Yurt geneli ve dünyada yaşanan kuraklık, zamansız yağış, sel, don ve fırtına gibi olumsuz hava şartları nedeniyle gıda ürünlerinin büyük bölümü zarar gördü. Geçen yıl birçok ürün piyasaya yeterince arz edilemedi. Olumsuz hava koşullarının bu yıl da devam etmesi sonucu taleplerin zamanında karşılanmasında bu yıl da sıkıntılar yaşandı” diye konuştu. AA 4 20 EKİM 2014 Borsa Finans HERKES İÇİN EKONOMİ POLİTİKA Koza, İrlanda’da altın aramak için anlaşma imzaladı İ şadamı Akın İpek’e ait olan Koza Altın’ın bağlı ortaklığı Koza Ltd. altın ve gümüş aramak için Kuzey İrlanda’da faaliyet gösteren Lonmin Limited ile anlaşma imzaladı. Buna göre Koza Ltd. kurulacak şirketin yüzde 50’sine ortak olacak. Koza Altın’ın bağlı ortaklığı Koza Ltd, Lonmin Limited ile Kuzey İrlanda’da altın ve gümüş arama faaliyetleri için anlaşma imzaladı. Koza Ltd, daha önce de Kuzey İrlanda’da faaliyet gösteren Lonmin Limited şirketiyle mayıs ayında bu ülkede altın ve gümüş arama faaliyeti yapılması konusunda mutabakat anlaşması yapmıştı. Lonmin Ltd, Güney Afrika merkezli madencilik şir- keti Lonmin’in LMI.L iştiraki konumunda. Koza Altın’dan Borsa İstanbul’da KAP’a yapılan açıklamada, anlaşma çerçevesinde bölgede maden arama ve jeoloji çalışmalarının yanı sıra, bu çalışmaların finansmanının yürütüleceği belirtildi. Açıklamaya göre çalışmalar sonucunda madenin geliştirilmesi veya işletilmesi için kurulacak şirkette Koza Ltd’nin ilk aşamada yüzde 50 payı olacak, bu oranın yüzde 75’e kadar artırılma opsiyonu bulunacak. Mayıs ayında yapılan mutabakat anlaşması çerçevesinde Koza Altın tarafından o dönemde KAP’a yapılan açıklamada Koza Altın İngiltere’de yurtdışında madencilik gir- işimlerinde bulunmak üzere yüzde 100 Koza Altın İşletmeleri AŞ iştiraki olarak, “Koza Ltd.” şirketi kurmuştu denilmişti. Dün Borsa’da işlem gören Koza Altın hisseleri yüzde 2, 97 yükselişle 17,3 liradan günü tamamladı. Koza Altın bu yılın başlarında bazı madenlerine yönelik verilen kapatma kararları ile gündeme gelmişti. İşadamı Akın İpek’e ait olan Koza Grubu’nun ilk olarak İzmir’deki Çukuralan altın madenine “Çevre İzni veya Çevre İzin ve Lisans Belgesi” bulunmaması gerekçe- siyle durdurma kararı verilmiş, ancak şirketin yaptığı itiraz üzerine İzmir İl Özel İdaresi’nce alınan kararın yürütmesi İzmir 4. İdare Mahkemesi tarafından oybirliğiyle durdurulmuştu. Mart 2014’te de Koza Altın’ın Eskişehir’de yer alan Kaymaz işletmesi Valilik tarafından durdurulmuştu.CİHAN 53 şubesi engelli dostu aranti Bankası, 2011’den beri ‘engelli G dostu bankacılık’ çalışmaları yapıyor.Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ile işbirliği yaparak engelli bireylerin iş yaşamına katılmasını hızlandıracak ‘İşe Katıl Hayata Atıl’ projesinin tanıtımında konuşan Garanti Bankası Genel Müdürü Ergun Özen, “Şu anda Türkiye genelinde 53 engelli dostu şubemiz var. Hedefimiz 2014 sonunda bu rakamı 80’e çıkarmak.” dedi. Yıl sonuna kadar her ilde 1 engelli dostu şube açmayı hedeflediklerini aktaran Özen, diğer taraftan ATM’lerini uygun klavye ve ekran yüksekliğine sahip sesli işlem özelliğiyle hizmet verecek şekilde dönüştürdüklerini kaydetti.Bankanın Türkiye genelinde ortopedik ve görme engellilerin ihtiyaçlarına uygun 220 paramatiği hizmet veriyor. Bu rakamın yıl sonunda 300’e çıkartılması planlanıyor. Özen, görme engelli müşterilerin ekran okuyucu programlarla uyumlu hale getirdikleri Garanti internet şubesi ve cep şubesini rahatlıkla kullanabileceğini sözlerine ekledi. Proje kapsamında 18 ay içinde 5 ilde 300’e yakın engellinin iş hayatına kazandırılması hedefleniyor. Eğitimini tamamlayan engelliler, daha sonra özel kurumlarda istihdam edilecek. 19 bin çalışana sahip bankada 300 civarında engelli çalışıyor. Banka, bu projeden de engelli çalışanı istihdam edecek. Özen, “Tüm bunlardan daha da önemlisi, çalışanlarımızın farkındalık ve bilgisini artırmaya odaklanıyoruz. Çeşitli sivil toplum kuruluşlarından danışmanlık alarak hazırladığımız eğitim programlarıyla, engelli müşterilerimize sunduğumuz hizmet kalitesini artırmayı hedefliyoruz.” diye konuştu.Garanti Bankası’nın 2013 yılında, kadın, erkek ve genç Tekerlekli Sandalye Basketbol Milli Takımları’nın yanı sıra Tekerlekli Sandalye Basketbol Ligleri’ne de sponsor olduğunu hatırlatan Ergun Özen, Tekerlekli Sandalye Basketbol Milli Takımı’nın dünya üçüncülüğü elde ettiği bilgisini verdi.C CİHAN Sabancı Müzesi ‘genç aboneye’ ücretsiz akıp Sabancı Müzesi ve Turkcell, S Türkiye’de modern müzecilik anlayışını ileri taşımayı hedefleyen işbirliği için bir Resul KURT Emeklilikte son 3.5 yıla dikkat! Okurumuz K.Ş. "Resul bey eşim 1971 doğumlu, 1989 da SSK' lı olarak işe başladı 1999 da çıktı. Daha sonra 3 yıl kadar Bağ-Kur'lu olarak devam etti. Sisteme baktığımız zaman Bağ-Kur' lu görünüyor. Bu durumda 3,5 yıl SSK'ya geçer ise 3 yıl sonra hem yaş hem hizmet yılını dolduruyor. Bizim 2004 ve 2006 yıllarında doğmuş iki tane çocuğumuz var. Erken emeklilik gibi bir durum olur mu? Emeklilik hesabında SSK mı, yoksa Bağ-Kur mu olduğu nasıl tespit ediliyor?" diye soruyor. 25.05.1988-23.05.1989 tarihleri arasında sigortalı olanlar 20 yıl 45 yaş ve 5300 prim gün sayısı ile SSK şartlarından emekli olabilirler.2004 ve 2006 yıllarında iki çocuğunuz için eşiniz doğum borçlanması yaparak toplamda 1440 gün daha prim ödeyebilirsiniz. Mevcut prim ödeme gün sayınıza göre bunu belirleyebilirsiniz. Ancak borçlanma müracaatı yapmadan önce SSK'lı bir işe girilmesini önermekteyiz. Bu durumda SSK'lı bir işe girildikten sonra yapılan borçlanma süreleri SSK'ya sayılacaktır. Hizmet akdine tabi çalışmadan borçlanma yapılması durumunda; borçlanılan süre Bağ-Kur'a sayılır.Özellikle SSK şartlarından emekli olacakların son 3,5 yıl kuralına dikkat etmesi gerekiyor.Yani hem Bağ-Kur ve hem de SSK'lı olarak çalışmış bir kişinin hangi statüden (Bağ-Kur ve SSK) emekli olacağını tespitinde son 7 yılda hangi statüye daha fazla prim ödenmiş ise bu statünden emekli olunmaktadır. BağKur'dan emeklilik durumunda, gerekli prim gün sayısı ve emeklilik yaşının artabileceğine dikkat edilmelidir. Bu kurala uymayan sigortalıların hayal kırıklığı ve mağduriyet yaşamaları sıklıkla karşılaşılan bir durumdur. Bağ-Kur primi nasıl ödenecek? Okurumuz M.A. "1962 doğumluyum. İlk işe başlama tarihim 01.06.1991 olup Bağ-Kur'luydum ve 2002' den sonra hiç prim ödenmedi. 2011 yılında SSK' lı bir işe başladım halen sigortalıyım. 2002-2011 arası Bağ-Kur borcunu af kapsamında ödeyebilir miyim? Yoksa bu borcum silinir mi?" diye soruyor. Bağ-Kur'luların tescil kaydının yapıldığı hâlde prim borçları nedeniyle sigortalılık süreleri durdurulmuş olanlardan (30.04.2008 öncesine ait 60 ayı aşan borcu olanlar), 11 Eylül 2014 tarihi itibarıyla ihya edilmemiş (canlandırılmamış) olanların kendileri veya hak sahipleri, 1 Ekim 2014 tarihinden itibaren 3 ay içinde SGK' ya müracaat ederek, durdurulan sigortalılık süreleri için ödeyecekleri prim tutarının, sigortalılık süreleri durdurulmamış gibi değerlendirilerek, yapılandırma şartlarına göre hesaplanmasını talep edebilmektedir. Hesaplanan borcun tamamının ilk taksit ödeme süresi içinde ödenmesi hâlinde durdurulan süreler sigortalılık süresi olarak değerlendirilmektedir. Hesaplanan borcun tamamının ilk taksit ödeme süresi içinde ödenmemesi hâlinde ihya işlemi geçerli sayılmamakta ve ödenmiş olan tutarlar faizsiz olarak iade edilmektedir. Bu kapsamda 30.04.2008 öncesine ait 60 ayı aşan borcu olanların borçları silinmiş 2008 yılında olmakla birlikte 2008-2011 yılları arası borçları silinmemiştir. 'Petrol rafinaj kapasitesi 38 milyon tona ulaşacak' OCAR Türkiye BaşS danışmanı ve Petkim Yönetim Kurulu Üyesi Hayati Öztürk, Türkiye'nin yaklaşık 28 milyon ton olan yıllık petrol rafinaj kapasitesinin, STAR Rafinerisi'nin faaliyete geçmesiyle birlikte 38 milyon tona ulaşacağını söyledi. Öztürk, İzmir'de gerçekleştirilen 17. Orta ve Doğu Avrupa Rafineri ve Petrokimya Konferansı'nın (CEE) ardından basının sorularını yanıtladı. SOCAR'ın STAR Rafinerisi yatırımının Türkiye'nin içinde bulunduğu coğrafyada en önemli yatırımlardan biri olduğunu anlatan Öztürk, "Bu tür yatırımlar sermaye yoğun yatırımlardır. Bu yatırımların son yıllarda en çok yapıldığı bölgeler ise Çin başta olmak üzere Hindistan gibi gelişen ülkelerin olduğu yerler. Buna ek olarak petrol kaynaklarına yakınlığından dolayı Ortadoğu ülkelerinde de bu tür yatırımlar görüyoruz" dedi. STAR Rafinerisi büyüklüğündeki bir yatırımın ise henüz doğu ve orta Avrupa'da gerçekleştirilmediğini belirten Öztürk, dolayısıyla bunun Türkiye açısından çok kritik bir yatırım olduğunu söyledi. Öztürk, STAR Rafinerisi'nin Türkiye'nin petrokimya ve kimya sektörüne yatırım çekmesi noktasında da öncü proje olduğunu ifade etti. Hayati Öztürk, 2017'de devreye alınması planlanan STAR Rafinerisi'ne ilişkin olarak da şu bilgileri verdi: "Rafinerinin yıllık petrol kapasitesi yaklaşık 10 milyon ton varil olacak. Türkiye'nin diğer rafinerilerine baktığımız zaman İzmit'teki Aliağa, Tüpraş rafinerileri de bizim kuracağımız rafineriler gibi yıllık 10-11 milyon ton civarında yani Tüpraş'ın iki rafinerisi yıllık 23 milyon ton ve buna ek olarak 5 milyon ton Kırıkkale Rafinerisi var. Türkiye'nin şu anki üretim kapasitesi yıllık 28 milyon ton civarında. Yeni gelecek 10 milyon tonluk kapasite ülkemiz için önemli bir üretim artışı anlamına geliyor." CİHAN Takasbank, EACH üyesi oldu akasbank'ın Avrupa T Merkezi Karşı Taraf Takas Kuruluşları Birliği'ne (EACH) üyelik başvurusu kabul edildi.Takasbank, Avrupa Merkezi Karşı Taraf Takas Kuruluşları Birliği'ne (EACH) üye oldu. Takasbank açıklamasına göre, 7 Ekim 2014 tarihinde gerçekleştirilen EACH Genel Kurul toplantısında Takasbank'ın üyelik başvurusu kabul edildi. Takasbank, 2 Eylül 2013 tarihi itibariyle Ödünç Pay Piyasası (ÖPP) ve 3 Mart 2014 tarihi itibariyle Borsa İstanbul Vadeli İşlem ve Opsiyon Piyasası'nda (VİOP), Merkezi Karşı Taraf (MKT) kuruluşu olarak alıcıya karşı satıcı satıcıya karşı ise alıcı konumuna geçerek piyasalarda gerçekleşen işlemlerin takasının tamamlanmasını taahhüt etmeye başladı. Uluslararası düzenleme ve standartları göz önünde bulundurarak yürüttüğü çalışmalar kapsamında oluşturduğu MKT uygulamasını Borsa İstanbul-Nasdaq OMX stratejik işbirliği anlaşması çerçevesinde tüm Borsa İstanbul piyasaları için sunmaya başlayarak piyasalara olan güveni arttırmayı hedefleyen Takasbank, EACH üyeliği ile hem AB içinde yürütülen MKT faaliyetlerine yönelik çalışmalar hakkında bilgi edinme ve bu konular hakkında görüş belirtme hem de birliğe üye MKT kuruluşlarıyla ilişki ve işbirliğini geliştirme olanaklarına sahip olacak. CİHAN araya geldi.İşbirliği kapsamında haftada bir gün Turkcell Platinium üyeleri Pusetli Anneler Günü’nde müzeyi bebeğiyle birlikte ücretsiz ziyaret edebilecek. Her ayın ilk cumartesi günü de gnctrkcll kullanıcıları ücretsiz olarak müzeyi gezebilecek. Müzeye özel geliştirilen uygulama sayesinde ziyaretçiler her türlü etkinliğin bilgilendirmesine kolayca ulaşabilirken müzede yer alan koleksiyonların detayları ve takvime göre etkinlik seçilebilecek. İmza töreninde konuşan Sakıp Sabancı Müzesi Yönetim Kurulu Başkanı Güler Sabancı, müzenin 12 yıllık geçmişi boyunca müzecilik, sergileme ve iletişim alanlarında Türkiye kültür sanat camiası için önemli çalışmalar gerçekleştirdiğini söyledi. Bu alanlarda müzenin uluslararası standartları hayata geçirerek, örnek bir kurum, bir referans noktası haline geldiğini belirten Sabancı, “Turkcell’le yaptıkları ortak çalışma müzemizin sanat ve teknoloji alanında başlattığı projelerin gelişimi açısından büyük önem taşıyor.” dedi.Turkcell Genel Müdürü Süreyya Ciliv ise üniversiteye bağlı bir müze olarak, Türkiye’de çağdaş müzeciliğin gelişmesinde, sanatın yaygınlaşmasında katkısı olan ve bunları yaparken de teknoloji kullanımında öncülük eden, Sakıp Sabancı Müzesi ile ortak çalışma yapmanın önemine değindi. CİHAN Sebzedeki bolluk fiyata yansımıyor ntalya Toptancı Hali’nde 1,30 ile 1,80 lira arasında işlem gören sera domatesinin İsA tanbul Yaş Sebze ve Meyve Hali’ndeki fiyatı 3 ile 4,5 lira arasında değişiyor. Antalya hal esnafı, serada yetiştirilen üründe bolluk yaşandığını ve fiyatların düşeceğini, ancak Rusya’ya ihracat olması halinde ise fiyatların ucuzlamayacağını ifade etti. Son yılların en sıcak eylül ayı yaşanması sebebiyle Türkiye’nin yaş sebze ve meyve ambarı Antalya seralarında ürün bolluğu yaşanıyor. Ancak sebze meyvedeki bu bolluk henüz ürün fiyatlarına yansımış değil. Antalya Toptancı Hali’nde domates 1,30-1,80 lira, biber 1,20-1,50 lira, patlıcan 80 kuruş ile 1,20 lira arasında işlem görüyor. İstanbul Yaş Sebze ve Meyve Hali’nde ise Antalya domatesi 3-4,5 lira, biber 4-5 lira, salatalık 23 lira, patlıcan 2,30-3 lira arasında değişen fiyatlardan işlem görüyor. Antalya hal esnafı, aradaki fiyat farkının nakliye, ambalaj, işçilik ve komisyon ücretinden kaynaklandığını söylüyor. Antalya’dan Bayrampaşa’daki hale sebze meyve götüren Nezir Kaplan, sera ürünlerinin bollaşmasıyla birlikte bir ay sonra ücretlerin normal seviyesine gerileyeceği görüşünde. Fiyatların düşmesini engelleyecek tek neden ise Avrupa ve Amerika’nın tarım ve gıda ürünlerine ambargo uyguladığı Rusya’nın Türkiye’den ihracatın önünü açması olacak. Nezir’e göre Rusya’ya domates ihracatı yoğunlaşırsa İstanbul’un ucuz domates arzusu hayal olacak.AA 20 EKİM 2014 Muhasebe HERKES İÇİN EKONOMİ POLİTİKA 5 60 yaşını geçene 'tersine' mortgage ABD’de son yılların en popüler finansman modellerinden biri konumunda olan “reverse mortgage” Türkiye’de de tartışılmaya başlandı. ABD'de 2013'te 15.3 milyar dolarlık işlem oldu gayrimenkul sektörü Türkiye son yıllarda hızlı bir gelişim sürecinden geçiyor. Eğitim düzeyinin ve kişi başı gelir düzeyinin artmasıyla birlikte daha iyi yaşam şartlarında yaşama isteğine paralel hızla yükselen yeni ve modern yapılarla birlikte son yıllarda hükümetin gayrimenkul sektörüne verdiği teşvikler söz konusu sektörün iştahını kabartıyor. Metropol şehirlerde başlayan kentsel dönüşümün büyük bir hızla devam etmesinin yanında bankacılık sektörü de ekonomideki istiklarla beraber kredi kanallarında daha uzun vadeli konut kredileri vermeye başlarken, doğum yeri ABD olan konut kredi türü olan mortgage’e yönelik farklı ürünlerde yavaş yavaş dillendirilmeye başladı. 2008 yılında ABD’de başlayan mortgage kaynaklı ekonomik kriz söz konusu ülkede büyümeye farklı bir ivme kazandırmak ve 60 yaş üstü kesimin de ekonomiye destek olabilmesi, sağlık giderlerini rahatlıkla karşılayabilmesi ve iyi bir hayat sürmesi amacıyla “reverse mortgage” adı aldında 4 İLACIN YÜKÜ 300 MİLYON hazırlıkları tamamlanırken, sağlıkta ilave yüklerin bütçede ciddi bir rakam oluşturacağı ortaya çıktı. Sağlık harcamalarında yeni jenerasyon ilaçların yüksek maliyetleri dikkat çeken yetkililer, sadece dört kalp ilacının bütçeye yükünün 300 milyon lira olduğu belirtiyor. Sağlık harcamalarının ilaç ve muayene açısından toplamda 2,5 milyar liralık bir ilave yük getireceği hesap ediliyor. Yüksek maliyetleri düşürme çalışmalarını sürdüren devlet yetkililerinin sağlık hizmetlerinde kesintiye gitmemek adına kararlı tavrını sürdüreecek. HER YIL BİN İLAÇ SİSTEME GİRİYOR Türkiye'de günden güne artış görülen kronik hastalıkların da muayene ve ilaç kullanımını artırdığını belirten yetkililer, her yıl ortalama bin kadar ilacın geri ödeme sistemine girdiğini kaydediyor. Bu ilaçlardan bir kısmının sadece mevcut ilaç pazarını kapsadığını geri kalanlarının yeni bir pazar oluşturduğu belirtiliyor. Böylece, bedeli ödenecek ilaçlardaki ilave yükün de bütçe üzerinde 800 milyon lira civarında etkisi olacağı vurgulanıyor. Yetkililer, tüm bu kalemleri tek tek incelediklerinde 2015 bütçesinde sağlıkta ilaç ve muayene bedeli olarak ilave yükün 2,5 milyar lira artacağını hesap ediyor. GSS'DEN YARARLANANLAR ARTACAK Türkiye'nin sağlık harcamalarında her Buna göre ciddi yüklerin başında, ödenmeyen SGK primlerinin ilk taksitinin 2014 sonunda başlamasıyla yeniden yapılandırmadan yararlanacakların sisteme katılması geliyor. Bu da örneğin, BağKur'lu olup primlerini ödemeyenlerden primlerini yeni düzenleme ile ödenmeye başladıkça, Genel Sağlık Sigortası (GSS) sisteminden de yararlanması anlamına geliyor. Bürokratlara tam bilgi verilmedi Türkiye'de son günlerde bedeli ödenmeyen sağlık malzemeleri nedeniyle ameliyatların yapılmadığı yönündeki haberlerin ardında eksik bilgilendirmenin olduğu ortaya çıktı. Sağlık sektörü temsilcilerinin sağlık alanında bilgisi olmayan bürokratları ilaç ve sağlık malzemeleri kullanım yerleri konusunda tam aydınlatmadıkları, bu nedenle geri ödeme programında bir ilacın ya da kullanılan sağlık malzemesinin hastalık üzerindeki tedavi etkisinin bilinmemesi nedeniyle ödeme eksikliğine neden olduğu belirlendi. Durum yapılan toplantılarla giderildi. İthal ilaç 1 milyar lirayı aştı Türkiye'nin yerli ilaç üretim sürecini tam olarak başlatamaması nedeniyle birçok hayati önemdeki ilacın Türk Eczacılar Birliği (TEB) üzerinden ithal olarak geldiğine işaret ediliyor. Yıllık 1 milyar lirayı bulan bu kalemin 2015 yılında 1,3 milyar liraya çıkacağı hesap ediliyor. Sağlıkta hizmet alan sayısı arttı Sosyal hizmette kesintiye gitmeyen Rekor kullanım olan 2009 yılında ise işlem hacmi 30.2 milyar dolar olarak kayıtlara geçmiş. Reverse mortgage, Türkçe’ye tersine mortgage olarak çevriliyor. Amerika’da 2011 yılında Bank of America ve Wells Fargo gibi iki dev banka reverse mortgage birimlerini kapatmış olsalar da bugün reverse mortgage kullanımı tekrar artış göstermeye başladı. Bu ürünle 60 yaş üstünde ev sahibi olan kişi, bankaya evini uzun vadede satmış oluyor. Fakat bankaya sattığı evden hayatının sonuna kadar çıkmıyor. Reverse mortgage ABD’de emekli olmuş yaşlı kesimin elindeki gayri menkulu daha rahat çıkarması için bulunmuş bir yöntem olarak da adlandırılıyor. AA 2013 yılında 15.3 milyar dolarlık reverse mortgage işlemi yapılırken, bu hacim 2012’ye göre yüzde 20 artışı ifade ediyor. Metrekareniz eksilmesin devlet, yeniden yapılandırma düzenlemesiyle bazı kesimlere emeklilik yolunu da açacak. Dolayısıyla Avrupa'da her dört kişinin bir emekliye baktığı ancak, Türkiye'de 1,98 kişinin bir emekliye baktığı aktüeryal sistem sayesinde artık prim alınmayan ancak sağlık hizmetlerinden yararlanacak emekli artışı sisteme ise yeni bir yük getirecek. Amaç kur farkını gidermek Sağlık harcamalarındaki artış nedeniyle ilave yüklerin kaçınılmaz olduğuna işaret eden yetkililer, ayrı bir girdi riskinin ise global bütçe uygulamasıyla gelebileceğine işaret ediyor. Yetkililer, 2011 yılında global bütçe uygulamasında Euro'yu 1,9595 olarak belirlediklerini hatırlatıyor. Ancak bugün 2,88 liraya ulaşan Euro nedeniyle firmaların ilaç fiyatlarının güncellenmesi için dava açtıklarını belirtiyor. Davanın ilaç firmaları lehine olması halinde kurlardan doğan ilave yükün de oluşacağına dikkat çekiliyor.A AA stanbul'da 12 büyük İaskıya semtin imar planları çıktı. Plan; Tuzla, 2014 tarihine kadar itiraz edebilecekler. Ümraniye, Yukarı Dudullu, Şile, Yenibosna ve Büyükada gibi yerlerde oturanları etkileyecek. İtirazlar, 31 Ekim'e kadar ilçe belediyelerine yapılabilecek. İmpo İmar Planlama kurucusu Hüseyin Oflaz, itiraz edilmeyen değişikliklerin kabul edilmiş sayılacağını hatırlatarak, "Değişen planlar, gayrimenkulünüzün değer kaybetmesine neden olabilir' uyarısı yaptı. DEĞERİ ETKİLEYEBİLİR Şehir Plancısı ve İmar Planlama Uzmanı Hüseyin Oflaz, imar planlarının kentlerin geleceğini modernize etmesi açısından önemli yol haritaları olduğunu söyledi. Oflaz ama bir yandan da yeni imar planlarının öngördüğü değişikliklerin kimi mülk sahiplerinin gayrimenkulün değerini ya da büyüklüğünü olumsuz etkileyebildiği uyarısında bulundu. Diğer taraftan, 12 ilçede ilan edilen imar planlarına itiraz durumunda vatandaşlar, bağlı bulundukları ilçe belediyelerine başvurabilecekler. İstanbul'da 12 semte ilişkin imar planları askıya çıktı. 2 Ekim 2014 tarihinde askıya çıkan imar planları, Büyükada, Kınalıada, Yenibosna, Fevzi Çakmak, Siyavuşpaşa, Soğanlı, Yenidoğan, Gaziosmanpaşa Karadeniz, Küçükçekmece Safra Mahallesi, Tuzla, Ümraniye Yukarı Dudullu ve Şile'de yer alan gayrimenkullerin sahiplerini yakından ilgilendiriyor. Sözkonusu imar planları ile konut ihtiyacı ve kentsel dönüşüm sorunlarına çözümler geliştiriliyor. Askıdaki imar planlarına mülk sahipleri 31 Ekim Uzmana başvurun İmpo İmar Planlama Kurucusu Hüseyin Oflaz, sözlerini şöyle sürdürdü: 'Gayrimenkulde haklarınıza sahip çıkabilmenin en iyi yolu, tapunuzun takibini düzenli yapmanızdır. Bunun için belediyelerdeki imar planı değişikliklerini de vergi dairelerindeki borç bilgilerini de takip Bakanlık 3 bin TL'ye araç satacak ümrük ve Ticaret Bakanlığı’na bağlı bazı tasfiye işletme müdürlükleri tarafından, 98 aracın açık artırmayla satışa sunulmasına karar verildi. G İskenderun Tasfiye İşletme Müdürlüğü, satışa esas bedeli 258 lira ile 53 bin 100 lira arasında değişen otomobil, motosiklet, minibüs, kamyonet, kamyon ve çekici cinsi 28 aracı açık artırma suretiyle 22 Ekim'de satışa sunacak. Gaziantep Tasfiye İşletme Müdürlüğü, satışa esas bedeli 3 bin 333 lira ile 66 bin 782 lira arasında değişen binek oto, tanker, minibüs, römork, otobüs, kamyon, kamyonet cinsi 70 aracı 23 Ekim'de açık artırmayla satacak. İhalede satılacak eşyalar ve ihale hakkında ayrıntılı bilgiye, "www.gtb.gov.tr" ve "www.tasis.gov.tr" internet adreslerinden ulaşılabilecek.AA etmelisiniz. Birçok gayrimenkulünüz varsa ve zamansızlıktan dolayı bunu kendiniz yapamıyorsanız, profesyonel mülkiyet yönetim sistemlerinden ve uzmanlarından faydalanmalısınız. Değişen imar planları, belediyelerin kamulaştırma kararları ya da 3. şahısların koydurabileceği ipotek şerhlerinin her biri gayrimenkulünüzün küçülmesine, gayrimenkulde metrekare kaybetmenize ya da mülkünüzün değer kaybetmesine neden olabilir.' İtiraz edilmezse kabul edilmiş sayılır İmpo İmar Planlama şirketi Kurucusu Hüseyin Oflaz, değişikliklere itiraz hakkının 30 gün, dava açma hakkının 60 günle sınırlı olduğunu hatırlatarak itiraz edilmeyen değişikliklerin kabul edilmiş sayılacağını açıkladı. 2 bin gayrimenkulde milyon $'lık koruma Şehir Plancısı Hüseyin Oflaz, tapusunun takibini yapamayan şirketler ve kurumlar için İmpomes isimli web tabanlı mülkiyet erişim sistemini geliştirdiklerini açıkladı. Oflaz, İmpomes sayesinde halen Türkiye'nin farklı bölgelerindeki 2 binden fazla gayrimenkulün takibinin yapılarak, mülk sahiplerinin haklarının korunduğunu ifade etti. AA ISSN 1308 7606 BMM'ye sunulan T 2015 yılı bütçesinin geçen yıl ciddi artışlar olduğuna dikkat çekiliyor. Sağlık harcamalarında rutin artışların yanı sıra bir yandan nüfusu arttığı için, bir yandan da nüfusundaki yaşlanma nedeniyle sağlık sistemine yeni yükler giriyor. Bu çerçevede 2015 yılında sağlık harcamalarında bütçeye binecek yükü hesaplayan yetkililer, hangi kalemlerde artış olacağını ortaya koydu. ürünlerin çıkmasına yol açtı. 2008 yılı itibariyle ABD’nin önde gelen bankaları tarafında sunulmaya başlanan söz konusu ürün büyük bir ilgi gördü. Yıl:70 Sayı:24957 Tarih:20 Ekim 2014 Pazartesi Yayın Sahibi İmaj İç ve Dış Tic. A.Ş. Genel Yayın Yönetmeni Reyhan AYTEKİN Sorumlu Müdür Yazı İşleri Müdürü Yayın Sahibi Temsilcisi Bilal ÇETİN Kübra ERENER Şüheda YILDIRIM Sayfa Editörü Sayfa Editörü Gülşan KURT Yasemin ERENER İstihbarat Şefi Caner ERDOĞAN Haber Müdürü İnternet Site Editörü Kenan KURTOĞLU Yücel TANOL İdari Merkez Tevfik Bey Mah. Tahsin Tekoğlu Cad. No:2 Sefaköy/ Küçükçekmece/İST Reklam Pazarlama ve Dağıtım Tevfik Bey Mah. Tahsin Tekoğlu Cad. No:2 Sefaköy/ Küçükçekmece/İST Tel :0212 540 40 45 Fax 0212 540 39 99 www.ekonomigazetesi.net . info@ekonomigazetesi.net Tel :0212 540 40 45 Fax 0212 540 39 99 www.ekonomigazetesi.net . info@ekonomigazetesi.net Ankara Temsilciliği Macun Mah.3. Cadde No:2 Yenimahalle /ANK. Tel :0312 397 91 40 41 Fax 0312 397 41 5254 ANKARA İRTİBAT Tel :0312 397 91 40 41 Fax 0312 397 41 5254 İstanbul Dağıtım DORUKKAYA MATBACILIK YAY. REKL. MADENCİLİK ENERJİ VE İNŞAAT A.Ş ALKIM BASIM YAYIN DAĞITIM Yayın Türü: Yerel Ticari Süreli Basıldığı Yer İstanbul Alkım Basım Yayın Dağıtım Tic.A.Ş. Tevfik Bey Mah. Tahsin Tekoğlu Cad. No:2 Sefaköy/ İSTANBUL Tel : 0212 540 40 45 Resmi ilanlarınızı internet sitemizden de görebilirsiniz (www.ekonomigazetesi.net) EKONOMİ Basın Meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir. 6 20 EKİM 2014 Dış Haberler HERKES İÇİN EKONOMİ POLİTİKA IRAK Irak’ın kuzeyindeki Kerkük şehrinde dün geceden beri etkili olan yağmur, vatandaşları sevindirirken bazı evlerin duvarlarının çökmesine neden oldu. Şehirde yağmur aralıklarla gece boyunca devam etti. Bugün de etkisini gösteren yağmur, kent merkezinde birçok evde hasara yol açtı. Göle dönen ara sokaklarda gezen şehir halkı, yağmur nedeniyle zor anlar yaşadı. İnsanların poşetten kendilerine yağmurluk yaparak korunmaya çalışmaları dikkat çekti. Uzun zamandan beri Kerkük’te bu şekilde yağmur yağmadığına dikkat çeken Ebu Ekrem isimli Kerküklü, “Çok kuvvetli bir yağış oldu. Böyle bir yağmur görmedim hiç. CİHAN İNGİLTERE Geçen yıl terör şüphelisi olarak gözaltına alınan biri Türk asıllı E.İ. (26) iki kişi hakkında başlatılan davada şüphelilerin, IŞİD ve El Nusra cephesiyle yakından ilgilendikleri iddia edildi. Eski İngiltere Başbakanı Tony Blair’e suikast ve kamusal alana saldırı planı yapmakla suçlanan Türk asıllı şüpheli hakkında yeni iddialar ortaya çıkıyor. Trafikte yaşanan bir şiddet olayının ardından polisin dikkatini çeken şüphelinin arabasına yerleştirilen dinleme cihazı aracılığıyla ortaya çıkan deliller mahkemeye sunuldu. 13 gün süreyle dinlenen ses kayıtlarında şüpheliler arasında geçen diyaloglar dikkat çekiyor. CİHAN Yugoslav ajanların 31 yıl önceki cinayeti mahkemelik oldu ünya genelinde yankı uyandıran davaların görüldüğü Münih'te dün başlanılan yeni bir davada bu defa yabancı ajanlar hakim karşısına çıktı. Bundan tam 31 yıl önce Hırvat Stjepan Durekovic'i öldürdüğü iddia edilen Yugoslavya eski istihbarat şefi Zdravko Mustac ve çalışanı Josip Perkovic Münih Eyalet Yüksek Mahkemesine (OLG) şikayet edildi. D Bu ikilinin 1983 yılında Münih yakınlarındaki Wolfrathshausen kasabasında Durekovic'in öldürülmesine yardımcı oldukları için Durekovic'in eşi tarafından şikayet edildiği kaydedildi. İlk duruşmada savcılık iddianameyi sanıkların yüzüne okurken, duruşmaların bir kaç ay sürebileceği belirtildi. OLG Münih mahkemesinde sekizi Türk olmak üzere on kişinin öldürüldüğü Neonazi cinayetleri davası görülmeye devam ederken, Formula 1'in patronu Bernie Ecclestone da rüşvet verdiği iddiaları nedeniyle Münih Eyalet Mahkemesinde yargılanmıştı. CİHAN Putin: Ukrayna’ya doğalgaz arzı konusunda anlaştık Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Milano’da Asya-Avrupa Zirvesi çerçevesinde Ukrayna Cumhurbaşkan ı Petro Poroşenko ve diğer AB liderleri ile ikili ve heyetler arası görüşmelerde bulundu. emasları ile ilgili basına değerlendirmede bulunan Putin, Ukrayna’ya en azından kış döneminde doğalgaz sevkiyatının yeniden başlaması konusunda anlaştıklarını söyledi. T Putin, “Ukraynalı ortaklarımızla doğalgaz arzının yeniden başlaması konusunda anlaştık. En azından kış döneminde. Maalesef Ukrayna’nın nakit sorunu var.” uyarısında bulundu. Rus lidere göre Ukrayna’nın Rusya’ya doğalgaz borcu 5,3 değil, 4,5 milyar dolar civarında. AB, UKRAYNA’YA MALİ DESTEK VERMELİ Avrupa Birliği ülkelerinin Ukrayna’nın mali sorununun çözülmesi konusunda destek vermeleri gerektiğini ifade eden Putin, “Kiev böylece Rusya’ya olan doğalgaz borcunu ödeyebilir. Biz Avrupalı ortaklarımızın Ukrayna’nın nakit sorununun çözümüne katkı sağlaya- cağını ümit ediyoruz.” dedi. Rusya Devlet Başkanı Putin, Dobas’a özel statü verilmesinin doğru yönde bir adım olduğunu, Minsk’te sağlanan anlaşmanın uygulanması konusunda taraflara güvence verilmesi gerektiğini söyledi. Putin, Batılı ülkelerin Ukrayna’nın mali sorununun çözülmesinde katkı sağlaması gerektiğini ifade etti. DONBAS’A ÖZEL STATÜ DOĞRU YÖNDE BİR ADIM Ukrayna’nın doğu bölgesi Donbas’a özel statü verilmesinin mükemmel olmadığını, ancak doğru yönde atılmış bir adım olduğunu ifade eden Putin, “Muhtemelen bu ideal bir belge değil. Ancak bu doğru yönde atılan adımın güvenlik problemlerin çözümünde katkı sağlamasını ümit ediyorum.” dedi.Rusya’nın çatışma bölgesinde milis güçler ve Kiev’in askeri güçlerini çekmesi için yardımcı olmaya hazır olduğunu kaydeden Putin, “Biz kabul edilebilir bir çözüm için süreci hızlandırabiliriz.” önerisinde bulundu. MİLİS GÜÇLERİN AİLELERİ DONBAS’TA Rus lider milis güçlerin bölgeden ayrılmaması konusunda, “Onlar diyor ki; Biz bölgeden ayrılamayız, ailelerimiz, eşlerimiz ve çocuklarımız orada yaşıyor. Bu dışarıda tutulamaz. Ukrayna tarafı da bu sorunu biliyor. Bazı bölgelerde Ukrayna ordu birlikleri de Minsk anlaşmasına aykırı olarak kalmaya devam ediyor.” eleştirisi getirdi. Minsk’te sağlanan anlaşmanın uygulanmasını tarafların gözleyemediğini ifade eden Rus lider, “Ben anlaşmaların yerine getirilmesinden tüm tarafların emin almak isteyeceğini düşünüyorum.” dedi. CİHAN YENİ BULUŞLAR-TEKNOLOJİ Rosetta uzay aracı görevini sürdürüyor ABD ABD ordusu, IŞİD’in Suriye üzerinde eğitim uçuşu yaptığı iddialarına yanıt verdi. Yapılan açıklamada, örgüte ait “Suriye veya başka bir yerde” gerçekleşen herhangi bir uçuş operasyonundan haberdar olunmadığı belirtildi. Suriye İnsan Hakları Gözlemevi IŞİD’in elindeki 3 savaş uçağıyla militanlara Halep yakınlarında uçuş eğitimi verdiğini ileri sürmüştü. ABD Merkez Kuvvetler Komutanlığı sözcüsü Albay Patrick Ryder, “IŞİD’in Suriye veya başka bir yerde uçuş operasyonu gerçekleştirdiğinden haberimiz yok.” ifadelerini kullandı. Suriye ve Irak’taki IŞİD aktivitelerini yakından takip ettiklerini belirten Ryder, hava saldırılarına devam edeceklerini belirtti. CİHAN AZERBAYCAN Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, biri Türkiye vatandaşı 84 mahkumu af etti. İlham Aliyev'in imzaladığı af kararı gereği aralarında İlbeyi Bektaş isimli bir Türk'ün de bulunduğu 84 mahkum salıverilecek. Konuya ilişkin yapılan açıklamada Aliyev'in mahkumların sağlık, ailevi durumları, mahkumiyetleri süresince sergiledikleri iyi hal durumunu dikkate aldığı bildirildi. Aliyev'in affettiği mahkumlar arasında 2 İran ve 1 Pakistan vatandaşı da bulunuyor. CİHAN Atina'dan "YunanArap Eğitim ve Kültür Merkezi" saldırısına sert tepki unanistan Dışişleri Bakanlığı, başkent Atina’daki "YunanArap Eğitim ve Kültür Merkezi"ne yapılan çirkin saldırıyı sert bir dille kınadı. Bakanlık, “Çirkin ve kışkırtıcı eylemi kesin bir dille kınıyoruz.” dedi. Y Yunanistan’ın başkenti Atina’daki "Yunan-Arap Eğitim ve Kültür Derneği" girişine bu gece bırakılan kesik domuz başı ile İslam dinini hedef alan küfürlü yazıların yazılmasına Yunan Dışişleri Bakanlığı sert tepki gösterdi. vrupa Uzay Ajansı (ESA) tarafından 10 yıl kadar önce uzaya gönderilen Rosetta’nın ilettiği görüntülerde, kuyruklu yıldızın yüzeyindeki piramit biçimindeki 25 metrelik kaya parçasına ilişkin görüntüler özellikle dikkati çekiyor. A Rosetta’daki Optik Spektropkopik ve Kızılötesi Görüntüleme Sistemi (OSIRIS) baş araştırmacısı Holger Sierks, yayımladığı açıklamada, araştırmacıların, görüntülerdeki kaya parçasına Mısır’ın başkenti Kahire’deki Keops piramidinden esinlenerek “Keops” adını verdiklerini belirtti. Almanya’daki Güneş Sistemi Araştırma Merkezi'nin bünyesindeki Max Planck Enstitüsü’nde kuyruklu yıldız araştırma görevlisi olarak çalışan Sierks, kaya parçasının üzerinde, 67P'nin tabanıyla aynı parlaklık ve yapıda benekler bulunmasının özellikle merak uyandırdığına işaret etti. Sierks, “Sanki kuyruklu yıldızın yüzeyini kaplayan toz, kaya parçasının çatlaklarını doldurmuş gibi gözüküyor. Ancak elbette bundan emin olmak için henüz çok erken” dedi. ESA tarafından 2 Mart 2004’te uzaya fırlatılan Rosetta, 67P'ye ilişkin ilk görüntülerini kuyruklu yıldızın yörüngesine girdiği Ağustos 2014'te göndermişti. Uzay aracı son birkaç haftadır söz konusu kaya parçası ve etrafına ilişkin yakın plan ve geniş açılı görüntüler göndermeye başladı. Keops kayasının özelliklerinin henüz bilinmediğini belirten bilim adamları, kuyruklu yıldız üzerindeki kayaların yapısının ne olduğu, yoğunlukları ve nasıl meydana geldiğinin araştırıldığını kaydetti. Araştırmacılar, kuyruklu yıldızın hareket ederek uzaydaki konumunu değiştirmesi halinde yüzeydeki kayaların Rosetta’nın kamerası için daha görünür hale gelebileceğine işaret etti. Şimdiye kadar Keops’a ilişkin en yakın görüntülerin 15 kilometre mesafeden çekildiğini belirten Rosetta misyonu yetkilileri, ancak uzay aracının 9 Ekim’de kuyruklu yıldıza daha da yaklaştığını ve yüzeyin sadece 10 kilometre üzerinden çekimler yapmaya başladığını ifade etti. Rosetta, 67P üzerindeki incelemelerini Güneş’e yaklaştıkça kuyruklu yıldızın buzlu yapısında meydana gelen değişiklikleri gözlemlemesine imkan vermek amacıyla en az gelecek yıla kadar sürdürecek. Rosetta'nın taşıdığı Philae aracı tarihi görevini 12 Kasım'da gerçekleştirecek Bir kuyruklu yıldızın yörüngesine başarıyla oturan ilk uzay aracı Rosetta, 12 Kasım’da üzerindeki Philae adlı inceleme aracını 67P yüzeyine indirecek ve bir kuyruklu yıldız üzerinde yapılan ilk yumuşak inişi gerçekleştirerek tarihi görevini yerine getirmeye çalışacak. Asteroitlerden farklı olarak bir buz kütlesinden oluşan kuyruklu yıldızların sürekli olarak toz ve gaz püskürtmeleri, yüzeylerine iniş yapan uzay araçları için tehlike oluşturuyor. Bu nedenle şimdiye kadar hiçbir uzay aracı bir kuyruklu yıldızı, üzerine iniş yaparak, yakından inceleme fırsatı bulamadı. Rosetta’nın taşıdığı 100 kilogram ağırlığındaki Philae adlı inceleme aracı, üzerindeki zıpkını fırlatarak 67P’ye demirledikten sonra 10 bilimsel aygıtı ve kuyruklu yıldızın yüzeyinin 20 santimetre altından örnekler toplamasına imkan veren matkabıyla bu gizemli yapılar hakkında henüz yanıt bulmamış temel sorulara cevaplar arayacak. Rosetta’nın görevi, kuyruklu yıldızların yapısının çözülmesi ve böylece Güneş Sistemi’nin kökeni ve evrimi konularında bilim dünyasına ışık tutacak olması açısından büyük önem taşıyor. Saldırganların en kısa sürede yakalanarak yargıya teslim edileceği belirtilen açıklamada, “Moshato’da meydana gelen provokatif eylem, nefret ve hoşgörüsüzlüğü yaymayı hedeflemektedir. Bu sadece Müslüman insanlarımızı değil bu tip aşırı davranışları kınayan bütün Yunan toplumunu da incitmektedir.” denildi. "Barışçıl yaşama havasını hedef alan yabancı düşmanı failler, en kısa sürede yakalanarak adli makamlar önüne çıkarılacaktır" vurgusunun yer aldığı açıklamada, “Saldırı Yunan halkı ile Arap ve Müslüman dünyası arasındaki mükemmel ilişkilere zarar veremeyecektir” ifadeleri kullanıldı. Yunan-Arap Eğitim ve Kültür Derneği, 2007'den bu yana 4 katlı müstakil binada hizmet veriyor. Atina'nın en büyük mescidi de binanın zemin katında yer alıyor. CİHAN 20 EKİM 2014 Politika HERKES İÇİN EKONOMİ POLİTİKA CHP’li Tanal: Acaba delilleri yok etmek için mi adliyede elektrikleri kestiler? HP İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal, 17 Aralık yolsuzluk ve rüşvet soruşturmasına takipsizlik kararının verildiği İstanbul Adalet Sarayı’nda bir gün önce elektriklerin kesilmesine dikkat çekti. Tanal, “Bir gün önce gün boyu adliyede elektrik yok, ertesi gün takipsizlik kararı veriliyor. Acaba bazı delilleri yok etmek için mi elektrikleri kestiler?” dedi. Cihan Haber Ajansı’na (Cihan) konuşan Mahmut Tanal, yolsuzluk operasyonuna takipsiz kararı verilmesine tepki gösterdi. Tanal, “HSYK seçimlerinin hemen ardından bu takipsizlik kararının verilmesi düşündürücü. C Stratejik koşullara göre stratejik yargılamaların yapılması hukuk devletine aynı zamanda hukukun üstünlüğüne, demokrasiye aykırı olan bir husustur. Kamu vicdanında mahkum olan bir hususun savcılar tarafından takipsizlik kararının verilmesi yargıyı itibarsızlaştıran bir husustur. Yargının itibar kazanması gereken bir dönemde bu şekilde siyasi ağırlık basan karar verilmesi kabul edilebilecek bir durum değildir. Yolsuzluk soruşturmalarına takipsizlik kararının verilmesi vatandaş olarak bize ek vergi getiriyor. Ben buna itiraz edeceğim Pazartesi günü.” şeklinde konuştu. Adliyedeki elektrik kesintisine illiyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın kendisini halen Başbakan gibi gördüğünü ifade ederek, "Tayyip Erdoğan’ın Meclis Başkanı'nı atlayarak yasamanın, başbakanı ezerek icranın ve genel başkanını çiğneyerek AKP’nin işlerine karışması, yetki gaspıdır. Erdoğan’ın Türkiye’de hukuku yok sayan uygulama ve cüretkâr icraatına 'dur' diyecek yürekli hukukçular, hâkim ve savcılar aranmaktadır. M Anayasa Mahkemesi burada devreye girmeli, devletin en tepesindeki şahsın Anayasa’yı sorumsuzca delen icraatına dur demelidir." ifadelerini kullandı. Yaptığı yazılı açıklamada, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, makama seçildiği günden beri hukuk ihlallerini sürdürmekte olduğuna değinen MHP Genel Başkan Yardımcısı Yalçın, "Kendisini hukukun, halkın hak ve çıkarlarının üzerinde görmeye devam etmektedir. Aldığı her karar, söylediği her söz ve ortaya koyduğu her icraat Anayasa ile kendisine tanınan hak ve dikkat çeken Tanal, “Perşembe günü İstanbul Adliyesi’nde elektrikler gün boyu kesildi. Ertesi gün de takipsizlik kararı verildi. Bu bir soru işareti. Acaba bazı delilleri yok etmek için mi elektrikleri kestiler? Düşünebiliyor musunuz bir adliyede gün boyunca elektrikler kesilecek, ertesi gün takipsizlik kararı verilecek. Acaba yazılı olan bazı belgeleri mi yok ettiler? Bu durum düşündürücü. Otursunlar o belgeleri kamuoyu ile paylaşsınlar.” ifadelerini kullandı. Soruşturmaya konu kişilerin kamuoyu vicdanında mahkum olduğunu belirten Tanal, “ İki türlü adalet var; bir hükümlü adalet kurulur. Bir de vatandaşın gerçekten adalet tecelli edildi mi edilmedi mi? bir de bu var. Ama burada kamuoyu vicdanında adaletin tecelli etmediği, üstünlerin hukukunun uygulandığı, bu şüphelilerin kayırıldığı, netice itibariyle bunlar siyasi iktidara yakın oldukları için bu takipsizlik kararının verildiği görülmekte. Bu takipsizlik kararı eninde sonunda hakkın tecellisine inanan bir insanım.” diye konuştu. AK Patti’nin Meclise’e getirdiği yeni yargı paketini de değerlendiren Tanal, “Şu anda İstanbul Barosu’nun olağan kurulundayız. Buradaki tüm avukat arkadaşlara soralım; herkesin ortak görüşü şudur; avukat mutlak surette dosyaya erişebilmeli. CHP'li Tanrıkulu: 17 Aralık'ın HSYK seçimlerinden sonra kapatılması tesadüf değil Esasen hukuka uygun olmadığı için çıkan bu yetki sakatlığı ve fonksiyon gaspı dolayısıyla Tayyip Erdoğan’ın yaptığı işlem ve aldığı kararların yok hükmünde sayılması gerekir." açıklamalarında bulundu. Cumhurbaşkanının Anayasa’daki yetkileri gayet açık olduğuna değinen Yalçın şöyle dedi: "Cumhurbaşkanı halkın ve bütün toplum kesimlerinin, bütün kurum ve kuruluşların başkanı ve temsilcisidir. Bulunduğu makamda sadece iktidar partisini değil muhalefeti de temsil eder. O bakımdan siyaset platformundaki Yalçın Erdoğan’ın yetki gaspı için AYM devreye girmeli yetkileri aşmaktadır. O sebeple Erdoğan ve başını çektiği AKP dışındaki bütün kesimlerin, Türkiye daha fazla sorunlar yumağına dolanmadan bu hukuksuzluk manzumesine karşı çıkmaları, Erdoğan’ı bulunduğu mevkiin Anayasa ile belirlenen sınırlarına çekilmeye icbar etmeleri bir zaruret hâlini almıştır." ifadelerini kullandı. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kendisini Başbakan gibi görmekte olduğu belirten MHP’li Yalçın, şöyle devam etti: bütün parti ve görüşlere eşit mesafededir. Tayyip Erdoğan eski alışkanlıklarını sürdürerek bir partinin genel başkanı veya hükûmetin başı gibi davranamaz. Kendisine bu hak ve yetkiyi veren herhangi bir hukuk kuralı veya Anayasa maddesi de yoktur." Erdoğan’ın kendisini cumhurbaşkanı değil, devlet başkanı gibi görmekte olduğunu belirten Yalçın, “Fiilen diktatör gibi davranmaktadır. "TBMM gündemini belirlemekte, ele alınacak kanun tasarı veya tekliflerini önceden kamuoyuna bildirmektedir. İç güvenlik alanında yapılması düşünülen, ne getirip ne götüreceği Meclis'e gelince belli olacak gündemdeki yasal hazırlığı hükûmetten önce Erdoğan duyurmaktadır. Tayyip Erdoğan’ın geçenlerdeki TÜSİAD toplantısında her kesimi azarlaması, Bank Asya konusunda söyledikleri, New York Times'in “IŞİD Ankara'da adam topluyor.” başlıklı haberine ettiği hakaretler, hangi binanın hangi devlet kurumuna tahsis edileceğine karar vermesi, Cumhurbaşkanlığı yanında başbakanlık görevini de fiilen yürüttüğü gerçeğini ortaya koymaktadır." Tayyip Erdoğan’ın Meclis Başkanı'nı atlayarak yasamanın, Başbakan’ı ezerek icranın ve genel başkanını çiğneyerek AKP’nin işlerine karışmasının yetki gaspı Ancak bunun mevcut Anayasa ve yasalarla yapılmaya çalışılması açık bir suçtur. Erdoğan’ın uygulamaları ancak antidemokrat ve totaliter rejimlerde görülür. Putin’in, Castro’nun böyle keyfilikleri ülkelerindeki rejimlerin bir sonucudur. Ancak Türkiye’de hâlen demokratik parlamenter rejim meriyettedir. Buna rağmen Tayyip Erdoğan’ın nasıl olsa hesap soran yok diye keyfî bir siyasi kişilik gibi hareket edip konuşması, adı geçen liderleri taklit hevesinin bir sonucudur. Erdoğan’ın Türkiye’de hukuku yok sayan uygulama ve cüretkâr icraatına dur diyecek yürekli hukukçular, hâkim ve savcılar aranmaktadır. Anayasa Mahkemesi burada devreye girmeli, devletin en tepesindeki şahsın Anayasa’yı sorumsuzca delen icraatına dur demelidir.” açıklamalarında bulundu. Murat BÜLBÜL-EKONOMİ HDP’li Beştaş: HDP: Yeni yargı paketi yasalaşırsa Türkiye yeni bir rejime uyanacak alkların Demokratik Partisi(HDP) Eş Genel Başkan Yardımcısı Meral Danış Beştaş, hükümetin Meclis'e gönderiği 35 maddeden oluşan yeni yargı paketi hakkında HDP’nin görüşlerini açıkladı. H Savcı onu suçluyor ise müvekkilinin hak ve hukukunu müdafaa etmek için bilmediği konulardan dolayı savunma yapması imkansız. Savunma hakkını ihlal ediyor, adil yargılamayı ihlal ediyor. ‘Silahların eşitliği’ ilkesi dediğimiz yani savcı ve polis bir konuyu bilecek ama şüphelinin avukatı bilmeyecek. Bu, avukat ve şüpheliye pusu kurmaktır. Hukuk devletinde kişilere pusu kurulmaz.” dedi.Pakette malvarlıklarına el konulması hakkında da konuşan Tanal, “Terörle mücadeleden dolayı tüm mal varlığınıza el konuluyor. Almanya’da 1. Dünya Savaşı’ndan sonra , faşist İtalya’da da aynı kanun vardı. Nedir; terörden dolayı elde ettiğiniz bir gelirleriniz varsa buna tedbir konuluyor idi. Ancak getirdikleri şey; o suçla ilgili olmasa dahi sizin tüm malvarlığınıza el konuluyor. Bu mülkiyet hakkının ihlalidir.” ifadelerini kullandı. Somut delilden makul şüpheye geçilmesiyle ilgili Tanal, şunları söyledi: “Somut delil, demokratik hukuk devleti açısından çok güzel bir aşama idi. 2004’te yapılmıştı. Somut delilden vazgeçilerek basit bir şüphe bile kişiyi mahkum edebilecek. Bu lekelenmeme hakkının da ihlalidir. Anayasaya aykırı, uluslararası sözleşmelere de aykırı. Paket bu şekilde geçerse konuyu Anayasa Mahkemesi’ne götüreceğiz.” CİHAN olduğunu belirten Yalçın, "İdare hukukuna göre en üst mercideki yönetimin, başka bir devlet organının görev alanına giren herhangi bir konuda işlem tesis etmesi dolayısıyla ortaya bir yetki sakatlığı çıkmaktadır. Bir başka yönetim merciinin görev alanına giren bir konuda hukuka aykırılık sergileyen kimsenin yaptığına yetki tecavüzü de denir. Bu sakat işlem, hem fonksiyon gaspı hem de yetki gaspı olarak kendini göstermektedir. 7 Tasarının birçok alanda kişisel hak ve özgürlüklere müdahale anlamına geldiğini belirten Beştaş, "Türkiye, yaşam hakkı, düşünceyi açıklama özgürlüğü, toplantı ve gösteri yürüyüşü hakkı, adil yargılama hakkı dahil tüm temel hak ve özgürlüklerin özünden boşaltılarak askıya alındığı, keyfilik ve cezasızlığın hükmünü yürüttüğü yepyeni bir rejime uyanacaktır." ifadelerini kullandı. HDP adına yazılı açıklama yapan Meral Danış Beştaş, yeni yargı paketinde insan hakları ve demokrasi mücadelesi ve kısmen iktidarın kendisine yönelik soruşturmalara karşı güvence arayışı sonucunda, özellikle Şubat 2014’te gerçekleştirilen bazı olumlu değişikliklerden geri adım atıldığını belirtti. Beştaş, sıkıyönetim ve olağanüstü hal yönetimlerini aratacak yeni düzenlemeler eklendiğini ifade etti. umhuriyet Halk Partisi Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu, 17 Aralık yolsuzluk ve rüşvet soruşturmasının, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından HSYK seçimlerinden hemen sonra kapatılmasının tesadüfi olmadığını savundu. C CHP Genel Başkan Yardımcısı Tanrıkulu, yaptığı yazılı açıklamada, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 17 Aralık yolsuzluk ve rüşvet operasyonu kapsamında yargılanan 53 kişi hakkında takipsizlik kararı vermesini eleştirdi. Soruşturma kapsamında elde edilen onlarca bilgi, belge, bulgu ve delilin üstü AKP hükümetinin baskıları sonucu yargıya kapattırılmış olduğuna dikkat çeken Tanrıkulu, "Böylece Türkiye’de yolsuzluğu ve rüşveti soruşturacak bir yargının kalmadığı da ortaya çıkmıştır. AKP hükümeti, üyelerinin bulaştığı bu pisliği yargıya, üstelik hukuktan, ahlaktan yoksun bir yöntemle temizletmiştir. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın takipsizlik kararı tarihe bir utanç belgesi olarak geçerken, rüşvet ve yolsuzluk meşru hale gelmiştir. Artık AKP hükümetinden rüşvet ve yolsuzluğu yasal hale getirecek bir düzenlemeyi bir an önce Meclis’e getirmesini bekliyoruz." ifadelerini kullandı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın söz konusu kararının HSYK seçimlerinden hemen sonraya denk gelmesinin tesadüfi olmadığını söyleyen Tanrkulu şöyle devam etti: "AKP hükümeti, HSYK seçimleri öncesinde yargıçlara yaptığı baskıyla kendi yandaşlarının seçilmesini sağlamayı, böylece 17 Aralık soruşturmasını engellemeyi hedeflemiş ve bu hedefinde de başarılı olmuştur. Bu saatten sonra yargıdan adalet beklemek mümkün değildir. Çünkü yargı fiilen AKP hükümetinin maşası haline gelmiştir. Eğer bir ülkede yolsuzluğa ve rüşvete bulaşmış kişiler toplum içine çıkabiliyorsa, o ülkede ne yargı kalmıştır ne de siyasi ahlak! AKP iktidarının Türkiye’deki en büyük icraatı da rüşvet vereni, rüşvet alanı aklayacak bir yargıyı tesis etmiş olmasıdır. Ancak gerek AKP hükümeti gerekse onun maşası görevine soyunan yargıçlar bilmelidir ki, hiçbir pislik ilelebet ak kalamaz! Suçlular er veya geç suçlarının hesabını verecekler. CİHAN Hükümetin yargıyı ele geçirmiş olmanın güveniyle, söz konusu hükmün artık kendisine karşı kullanılamayacağından emin olarak, düzenlemeyi hiçbir demokratik ülkede görülmesi mümkün olmayan biçimde muhaliflere karşı acımasız bir silah olarak devreye sokmayı hedeflediğini kaydeden Beştaş, "Mevcut yasada “silahlı örgüt” veya “örgüte silah sağlama” suçu nedeniyle el koymaya karar verilmesi mümkünken yeni teklifin yasalaşması halinde 'anayasayı ihlal', 'yasama organına karşı suç', 'hükümete karşı suç', 'hükümete karşı silahlı isyan', 'silahlı örgüt', 'silah sağlama' ve 'suç için anlaşma' soruşturmalarında da el koyma kararları verilebilecek. Polise, savcı ve yargıçlara egemen olan zihniyet yapısı, yargıçların bağımsız ve tarafsızlık ilkelerinin içselleştirilememesi gibi nedenlerle yukarıdaki soyut suç kategorilerinin içinin keyfi biçimde doldurularak düşüncelerini özgürce ifade eden, demokratik gösteri haklarını kullanan, iktidardan farklı düşünen tüm muhaliflere karşı acımasızca kullanılacağını öngörmek yanlış olmaz." açıklamalarında bulundu. Yeni paketin yasalaşması durumunda yeni bir rejimin oluşacağına dikkat çeken Beştaş, "Türkiye, yaşam hakkı, düşünceyi açıklama özgürlüğü, toplantı ve gösteri yürüyüşü hakkı, adil yargılama hakkı dahil tüm temel hak ve özgürlüklerin özünden boşaltılarak askıya alındığı, keyfilik ve cezasızlığın hükmünü yürüttüğü yepyeni bir rejime uyanacaktır. Göze alınması durumunda ülkeyi büyük karışıklıklara sürükleyecek ve toplumun hak ve demokrasi bilinci karşısında sürdürülebilir olmayacak bu maceraya başlamadan son verilmesi ve hükümetin yargı paketini geri çekmesi hem kendisi hem de toplum ve ülke için en isabetli karar olacaktır." ifadelerini kullandı. CİHAN 8 20 EKİM 2014 Gündem A 'TÜRKİYE'NİN AB SÜRECİNDE TÜRKİYE VE AB KAMUOYLARININ BİRLİKTELİĞİ BÜYÜK ROL OYNAYACAKTIR' Türkiye ve AB birlikteliğinin AB üyeliğinde önemli olduğuna dikkat çeken Bozkır, 'Sizin de takdir edeceği gibi Türkiye'nin AB sürecinde Türkiye ve AB kamuoylarının birlikteliği büyük rol oynayacaktır. Bu nedenle değerli halkımızın ve AB vatandaşlarının süreç hakkında bilgilendirilmesi bu açıdan önemlidir. Yeni AB iletişim stratejisi AB stratejimizin reform ve dönüşüm amaçlı ilk 2 boyutunu destekleyerek hayata geçirdiğimiz siyasi ve sosyoekonomik reformların toplum tarafından içselleştirilmesine ve AB kamuoyunda Türkiye algısının sağlıklı bir şekilde oluşturulmasına katkı sağlayacaktır. İlk olarak 2010 yılında bakanlar kurulu tarafından onaylanmasının ardından bugüne kadar yurtiçinde ve yurtdışında çok başarılı çalışma yapıldı. Ancak son yıllar içerisinde hem AB hem Türkiye'de yaşanan gelişmeler iletişim stratejimizi yeniden yapılandırma ihtiyacımızı da ortaya koydu. Bu yeni AB iletişim stratejimizle yenilenen kitle aynı zamanda yöntem ve araçlarımız güncellenerek ülke içinde ve AB kamuoyunda katılımcı ve proaktif bir strateji hayata geçirilmesi planlanıyor. Burada klasik iletişim yöntemlerinin yanı sıra bilginin en hızlı şekilde hedef kitleye ulaşmasını sağlayan sosyal medya ve dijital teknolojilerde en etkin şekilde kullanılacaktır. Türkiye'ye ilişkin doğru bir algının oluşturulması ve Türkiye'nin AB üyelik sürecine Türkiye ve AB kamuoylarında destek arttırılması amacıyla hazırladığımız iletişim stratejisinin yurt içi ve yurtdışı olmak üzere 2 boyutu bulunmaktadır. Yurtiçi iletişim boyutu kapsamında temel hedefimiz Türkiye'de AB üyeliğine yönelik kamuoyu desteğini arttırmak ve AB üyeliğinin bir çağdaşlaşma ve demokratikleşme olduğunu halkımıza anlatmaktır' dedi. 'AB ÜYELİĞİNE GÖNÜLLÜ YAKLAŞAN VE AB KAMUOYUNUN ŞEKİLLENMESİNDE ETKİLİ OLAN ÜLKELERE YÖNELİK FAALİYETLERE ÖNCELİK VERECEĞİZ' AB'ye üyelik sürecinde desteğe ihtiyaçları olduğunu vurgulayan Bozkır, 'AB'ye katılım süreci ancak milletimizin katılım ve katkısıyla tamamlanacaktır. Bu anlayışla kamuoyunun bilgi ihtiyacı beklentileri ve kaygıları çerçevesinde sivil toplum kuruluşları medya, iş dünyası akademisyenler yerel yönetimler gibi toplumun bütün kesiminin katılımını güçlendirmeye yönelik çalışmalar gerçekleştirilecektir. İletişim stratejisinin daha fazla ağırlık vereceğimiz boyutu çerçevesinde Türkiye ile ilgili son zamanlarda yanlış bir resme bakarak oluşturulan algının düzeltilmesine çalışılacak ve Türkiye'nin AB üyelik sürecinde bu şekilde desteği arttırmayı, güçlü Türkiye, güçlü AB vurgusuyla Türkiye'nin AB'ye sağlayacağı katkıları ön plana çıkarmayı planlıyoruz.”C CİHAN öyle bir söylenti var, (Öcalan'ın) 'cezaevi, yeri değişecek' gibi, böyle bir şey söz konusu değil, nereden çıktığını bilmiyorum doğrusu" dedi.Atalay, AK Parti Genel Merkezi'nde düzenlediği basın toplantısında gündemi değerlendirdi ve gazetecilerin sorularını yanıtladı. "Çözüm sürecinin ilerleyen aşamalarında Öcalan'ın konumu ve şartlarının değişebileceği yönünde tartışmalar var. Gündeminizde böyle bir konum değişikliği söz konusu mu? Bursa ya da Sincan cezaevleri konuşuluyor böyle bir cezaevi değişikliği var mı" sorularına karşılık Atalay, "Bugün ortalıkta öyle bir söylenti var, 'cezaevi, yeri değişecek' gibi, böyle bir şey söz konusu değil nereden çıktığını bilmiyorum doğrusu" diye konuştu. Akil insanlar heyetinin İmralı'ya gitmesinin söz konusu olup olmadığı yönündeki soru üzerine ise Atalay, ilerleyen günlerde çözüm süreciyle ilgili hareketliliğin görüleceğini belirtti. Atalay, "Ben, hükümet açıklamadan, oradaki yol haritasının unsurlarına değinmek istemiyorum. Dolayısıyla önce hükümetten somut sonuçları duyup, görüp ondan sonra değerlendirme yapmamız daha uygun. Ama hükümetin dünkü toplantısında önümüzdeki günlerde hem akil insanlar hem diğer kesimlerle diyalog görüşmeleri önemli oranda yapılacak. Onu biliyorum" ifadelerini kullandı. Davutoğlu: Gazze ile aramızda evrensel bir bağ var aşbakan Ahmet Davutoğlu, Davutoğlu, Yunus Emre Enstitüsünce Keçiören Neşet Ertaş Sanat ve Gösteri Merkezi'nde düzenlenen "Yaşayan Gazze" programında yaptığı konuşmada, böyle bir gecede Gazze'nin bir kez daha gönüllerde hissedildiğini söyledi. B "Aziz dostum" diye hitap ettiği, "Gazze Risalesi"nin şairi Cahit Koytak'a ve piyanoyla Koytak'a eşlik eden, "Hem dostum hem akrabam" dediği piyanist Tuluyhan Uğurlu'ya teşekkür eden Davutoğlu, "Cahit Koytak, çok aziz bir dosttur. Bütün şairler gibi gerçek anlamda dosttur ve bütün dostlar gibi, konuştuğu zaman şiir okuyarak konuşan bir dosttur" diyen Davutoğlu, "Gazze Risalesi" şiirinin arka planını anlatmak istediğini söyledi. Gazze'de 2009'da yaşanan katliamı anımsatan Davutoğlu, "O zaman Sayın Başbakanımız, iki taraftan da gelen taleplerle yapılan temaslar sonrasında benim Mısır ve Suriye'ye gitmemi istemişti. Yaklaşık 7 veya 8 gün, Şam ile Kahire arasında mekik dokuduk. Gerçek bir mekik diplomasisiydi. Bir an önce ateşkesin temin edilmesi için yoğun bir diplo- Atalay, olağanüstü hal dönemlerinde keyfi yönetimin olduğunu, AK Parti döneminde "olağanüstülükler"in olmayacağını belirtti Hukukun üstünlüğünün daima olacağını ve özgürlük- güvenlik dengesinde sapmanın söz konusu olmayacağını ifade eden Atalay, şöyle devam etti: "Dün Başbakanım, İçişleri Bakanlığındaki bilgilendirme sonrasında açıkladı; 'İç güvenlik reformu hazırlanıyor, orada yeni unsurlar olacak.' Meclis'te 'Kolluk Gözetim Mekanizması' diye bir yasa tasarısı var, o da bu çerçevede değerlendiriliyor. Bütün boyutlarıyla değerlendirilerek bir reform paketi çıkacak. Vatandaşımızın hayatını kolaylaştıran ama bireysel özgürlükleri garanti altına alan bir çalışmadır.Biz, AB ile müzakere eden bir ülkeyiz, bütün iç mevzuatımızı oluştururken daima AB normlarını gözetiriz. AB Beşir Atalay, "İç Güvenlik Reformu" ile geriye gidişin söz konusu olmadığını vurguladı. AK Parti iktidarının 2004'te yaptığı düzenlemeye dönüldüğünü belirten Atalay, sulh ceza hakimlerinin somut delil, ağır şüphe, makul şüphe anlamında bir değerlendirmeyle karar verici hale getirildiğini ve vatandaşın özgürlük alanını kısıtlayan bir düzenleme yapmayacaklarını anlattı. Atalay, Bingöl'de emniyet müdürü ve polislerin uğradığı silahlı saldırıyı anımsatarak, konuşmasına şöyle devam etti: "Orada olduğu gibi zorluklar yaşıyorsanız, önceden istihbarat alındığı halde mahkemeden arama kararı çıkartamıyorsanız, sonra 2 polisinizi şehit veriyorsanız, bunları her devlet düşünecek, oralarda makul uygulanabilir tedbirler alınacak ama bunları fazla büyütenler var. Molotof kokteyli uzun süredir tartışılıyor, patlayıcılar var yasada ama molotof kokteyli anılmadığı için ceza görmüyor veya yüzüne maske takarak eylem yapıyor, toplantıya gidiyor. Yüzüne maske takmak 'Ben suç işleyeceğim, kimliğim bilinmesin' demektir. Yasalar donuk değildir ve Allah emri de değildir. Yasalar toplumların ihtiyaçlarına göre her zaman düzenlenebilir. “C CİHAN "Sanki doğanın içinde bir ruh, bir hava, bir an o hisleri, şairle birlikte kelimelere dökülmesini sağlayacak bir ortak ruh haline dönüşür. Musiki de bu anlamda, sesin doğadaki her tür sesin, Rabbimizin bir lütuf olarak kulaklarımıza ahenkli bir şekilde yansıttığı sesin, bir ahenkli dans şekilde tını haline gelmiş şekli. Bugün ikisini birden dinledik. Bir taraftan Cahit Bey'in, bu derin şairimizin sözlerini şiir şeklinde gönlünden dökülen kelimelerle duyarken diğer taraftan Tuluyhan Uğurlu Bey'in tınılarını ahenkli bir şekilde bu kederli Gazzeli Yusuf mesajının içinde hissettik." konomi Bakanı Nihat E Zeybekci, 'Türkiye karadan girsinmiş.' Sen niye girmiyorsun? Senin vatandaşın, senin askerinin kıymeti var da, onlar eğer başına bir şey gelirse kıymetli de, ben Mehmet’in anasına ne diyeceğim?' Allah vermesin, ben orada şehit verdiğim zaman, bunu nasıl anlatacağım.” dedi. Zeybekci, Türkiye’de asla kriz çıkmayacağını savunarak, siyasi istikrar ile ilgili de hiçbir olumsuz gelişmenin önümüzdeki Kızının, o dönemde 8 yaşında olduğunu ve kendisine "Baba seni çok özlüyorum ama Gazzeli çocukların gözyaşı dinmeden geri dönme" diye bir mesaj bıraktığını aktaran Davutoğlu, şu değerlendirmeleri yaptı: "Daha önce de çok derinden hissettik ama bütün o acıları yaşarken, aslında her yer bazen Gazze, her çocuk bazen Yusuf oluyor veya her zaman Yusuf oluyor aslında. Eğer Gazzeli Yusuf'a hitaben yazılan risaleyi dikkatli okursanız, Gazze'de zulüm çekilen her mekanı, Yusuf'ta da zulüm gören her çocuğu bulursunuz. Derinlemesine, gönlüyle dinleyenler, bugün Gazze derken Cahit Koytak, Gazze ile birlikte mazlumların bulunduğu her mekanı, Yusuf derken de o mazlumların değişik isimlerdeki tecessüm etmiş her ferdini akıllarına getirdiler." İlk kez konuştu: Acı ve ızdırap çekiyorum ğustos ayında A Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a görevini devreden Abdullah Gül, çarpıcı bir açıklamada bulundu.11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül görevinden ayrıldıktan sonra ilk röportajını Suudi El Hayat gazetesine verdi. Gül, röportajda "Kahire ile Ankara arasındaki gerilimi nasıl yorumluyorsunuz?" sorusuna verdiği cevapla yakın gelecekte yaşanmayacağını vurguladı. ‘TÜRKİYE KARADAN GİRSİNMİŞ, SEN NİYE GİRMİYORSUN?’ Türkiye’nin dünyaya başka şekilde angaje edilmeye çalışıldığını öne süren Zeybekci “Neymiş açaymışız sınırları, dağ başı mı burası? Türkiye Cumhuriyeti devleti var burada, burada sınırlar var. O sınır dediğin şey, bahçe çiti değil ki. Açıverince herkes o tarafa gitsin, diye. Neymiş ‘Türkiye karadan girsinmiş’, Sen niye girmiyorsun? Senin vatandaşın, senin askerinin kıymeti var da, onlar eğer başına bir şey gelirse kıymetli de ben Mehmet’in anasına ne diyeceğim? Allah vermesin, ben bir orada şehit verdiğim zaman bunu nasıl anlatacağım. Bizim ki daha mı az kıymetli? Peki, sonrası ne olacak? Onu söyle bana? Oradaki benim Türkmen kardeşlerim ne olacak? Oradaki Araplar ne olacak? Oradaki Kürtler ne olacak? Herkes ne olacak? Sonraki plan ne, onu söyle bana? Onu konuşalım, gel. Yok sen hele bir gir. Türkiye artık, birilerinin yönettiği bir ülke değil.” şeklinde konuştu. ‘TÜRKİYE ÖYLE SIRTINI SIVAZLADIĞINIZ ZAMAN BİR YERLERE GİDEN GELEN BİR ÜLKE DEĞİL’ Türkiye'nin artık 5 milyar dolarlık dış ticaret hacmi olan bir ülke olmadığını belirten Zeybekci şöyle konuştu: “Türkiye öyle sırtını sıvazladığınız zaman bir yerlere giden, gelen bir ülke değil. Türkiye devasa bir ülke, artık, Türkiye hareket ederken birileri 'ne der' diye hareket etmiyor artık. Türkiye birileri hareket ederken Türkiye ne der? Diye bakılan bir ülke haline geldi, hamdolsun. Değerli arkadaşlar, Türkiye’de asla ve asla kriz çıkmayacak, bundan emin olun. Ekonomik, istikrar asla bozulmayacak. Türkiye’de siyasi istikrar ile ilgili de hiçbir olumsuz gelişme önümüzdeki yakın gelecekte asla ve asla olmayacak. Türkiye’de her şey yolunda ve istikametine doğru gidecek, etrafımızdaki bütün bu olumsuzluklar, Rusya’daki olumsuzluklar, Irak’taki ve Suriye’deki olumsuzluklar bittiği andan itibaren, burada Türkiye için çok büyük fırsatların doğduğunu göreceksiniz. Bu coğrafyalardaki ana şemsiye Türkiye’dir, toparlayıcı şemsiye Türkiye’dir. Türkiye olmaksızın bu coğrafyada hiçbir şeyin olmayacağını, hiçbir varlığın olmayacağını dünya öğrendi.”C CİHAN dikkat çekti. Mısır’la Doğu Akdeniz’de iki elmanın yarısıyız. Her zaman Mısır’ın güçlü olmasını isterim., diye açıklama yapan Gül, iki ülke arasında olan bitenlerden acı ve ızdırap çekiyorum, açıklamasında bulundu.Gül, Mısır ile Türkiye arasındaki sorunu çözmek ve yaraları sarmak için ben de adımlar attım, girişimlerde bulundum, vurgusunda bulundu. AA Kurtulmuş, sınırın açılıp açılmamasında herhangi bir terör örgütüyle müzakere ya da mutabakat yapılmadığını belirtti. gelen PYD mensuplarına ilişkin, "Tek tek kimler olduklarını biliyoruz. Dolayısıyla bu anlamda endişe edilecek bir durum yoktur" dedi. Kurtulmuş, partisinin Burdur İl Divan Meclisi toplantısı sonrası gazetecilerin sorularını yanıtladı. Suriye sınırından Türkiye'ye gelen PYD militanlarının bilinip bilinmediği ile ilgili soruya Kurtulmuş, yaralı gelenleri bildiklerini söyledi. Özellikle ilk dönemde yoğun bir sivil halkın geldiğini, bunların içinde de PYD mensubu olabileceğini ifade eden Kurtulmuş, "Yaralı olanları biliyoruz, özellikle pazar gününden sonra giriş yapanların tek tek kimler olduklarını biliyoruz. Dolayısıyla bu anlamda endişe edilecek bir durum yoktur" diye konuştu. TBMM Başkanı Cemil Çiçek, son günlerde yaşanan acı olaylara yöne lik olarak siyasilere il ginç bir gön derme yaptı. Türkiye'nin sınırını insani yardım amacıyla açtığını vurgulayan Oktay Vural'dan PKK korunuyor kollanıyor iddiası Ne PYD ne de başka bir terör örgütüyle sınırlar açılır ya da açılmaz diye herhangi bir pazarlığın söz konusu olmadığının altını çizen Kurtulmuş, "Hayati tehlike taşıyan insanlar kim olursa olsun, kim gelirse gelsin bizim onları almak, kabul etmek insanlık vazifemizdi, insanlık borcumuzdu, komşuluk borcumuzdu. Tamamen insani yardımdır, yardımlar çerçevesinde yapılan bir şeydir" ifadesini kullandı. Kurtulmuş, yaşlı, çocuk gibi çaresiz insanlara Türkiye'nin kapısını açtığını sözlerine ekledi.AA 9 PKK'ya silah yardımı iddiasına açıklama ederal Almanya Dışişleri Bakanı Frank-Walter SteinF meier, PKK'ya silah yardımı yapıl- elimizden geleni yapacağız'' ifadesini kullandı. mayacağını açıkladı. Bir kullanıcının Steinmeier'e hitaben yazdığı ''Yakın zamanda Suudi Arabistan'a gittiniz. İnsanların kafalarını kesen böyle bir ülkeyle neden kooperasyon yapılıyor bu çok mu önemli'' soruya, Dışişleri Bakanı Steinmeier, ''Suudi Arabsitan bölgede çok etkisi olan bir ülke. Ortadoğu'daki çatışmalarla başa çıkma konusunda hiçbir yol Suudi Arabistansız olamaz'' cevabını verdi. Almanya'da Hristiyan Birlik partileri (CDU/CSU) Federal Meclis Grubu Başkanı Volker Kauder, Almanya'nın IŞİD'le mücadele çerçevesinde PKK'ya silah yardımı yapıp yapmayacağı konusunda Spiegel Online internet sitesine açıklamada ''Başka grupların da desteklenmesi konusunda kapıyı kapatamam. Tabii bu Türkiye'ye rağmen olacak bir konu değil onunla yapılabilir. Bu, PKK'nın desteklenmesi için de geçerli'' ifadelerini kullanmıştı.CİHAN Almanya Dışişleri Bakanı Frank Walter Steinmeier, Almanya'nın PKK'ya silah yardımı yapacağı yönündeki iddialarla ilgili olarak, ''PKK, Türkiye'yi yeni bir şiddetle tehdit ettiği müddetçe bunun sorusu bile olmaz'' dedi. Steinmeier, sosyal paylaşım sitesi Twitter'da kullanıcıların sorularını yanıtladı. Steinmeier, Yeşiller Partisi'nin İç Politika Sözcüsü Volker Beck'in sorduğu ''Almanya'nın terör örgütü PKK'nın silahlandırması ne kadar doğru?'' sorusuna cevaben, ''PKK, Türkiye'yi yeni bir şiddetle tehdit ettiği müddetçe bunun sorusu bile olmaz'' dedi. Steinmeier, Ebola virüsüyle ilgili bir soruya da Almanya'nın da diğer ülkeler gibi buna karşı hazır olmadığını belirterek, ''Hiç kimse tam hazır değildi. Biz de diğer ülkelerde. Ancak bundan sonra Cemil Çiçekten siyasilere ‘Hödük’ göndermesi Kurtulmuş: Endişelenecek durum yok 9 Ekim'de 'Başkanlık Sarayı' olarak adlandırılan 2Cumhurbaşkanı AK Saray'da verilecek resepsiyon için Erdoğan'dan davet aldığını söyleyen Resepsiyonlara çok fazla ilgi göstermediğini kaydeden Kılıçdaroğlu, 'Cumhurbaşkanı ile olan ilişkilerimizi çok resmi bir tonda tutacağız. Özel davete icabet etmeyeceğiz. Çankaya'da da olsa gitmeyecektik. AK Saray'ı protesto etmiyoruz' dedi.CİHAN Ateşkesin ardından Türkiye'ye döndüğünde, gösterilen çabalara hürmeten Cahit Koytak'ın "Gazze Risalesi"ni kendisine ithaf ettiğini belirten Davutoğlu, "O risaleyi okuduğumda, 'Madem ki bu topraklarda, bu kadar deruni bir şekilde Gazze'yi hisseden vardır, bu topraklarla Gazze, şiir ve söz üzerinden ezeli ve ebedi kardeştir' diye düşünmüştüm" ifadesini kullandı. tanımladı. Havada uçuşan gizemli kelimelerin, şairin nefes alışıyla gönlüne indiğini ve sonra kelam olarak diline döküldüğünü belirten Davutoğlu, sözlerine şöyle devam etti: Zeybekçi: Ben Mehmet'in anasına ne derim Ekonomi Bakanı Zeybekçi, Türkiye'nin Kobani'ye karadan girmesine karşı olduğunu belirtirken Türkiye'ye harekat çağrısı yapanlara seslendi.Zeybekci, Türkiye’de asla kriz çıkmayacağını savunarak, siyasi istikrar ile ilgili de hiçbir olumsuz gelişmenin önümüzdeki yakın gelecekte yaşanmayacağını vurguladı. içek, ‘’Birkaç gün evvel yaşadığımız Ç acı olaylardan sonra Kılıçdaroğlu 29 Ekim resepsiyona katılmıyor 'İLİŞKİLERİMİZİ ÇOK RESMİ BİR TONDA TUTACAĞIZ' Bu sırada Kahire'deyken, Gazzeli Yusuflara ismini vermiş olan Hazreti Yusuf'u hayal ederek, gecikmenin kaç çocuk canına mal olduğunu düşündüğünü, ızdırap duyduğunu ve dua ettiğini anlatan Davutoğlu, Şam'da Hamas Lideri Halit Meşal ile değişik yerlerde buluşarak ateşkesin sağlanması için müzakere yürüttüklerini, son gece sabaha kadar süren müzakereler sonucunda ateşkesin ilan edildiğini dile getirdi. "Yaşayan Gazze" programında da söz ile sesin buluştuğunu söyleyen Davutoğlu, şiiri "sözün musikisi", musikiyi de "sesin ahenkli dansı" olarak aşbakan Yardımcısı Kurtulmuş, B Kobani'den (Ayn el Arap) Kılıçdaroğlu, resepsiyona katılmayacağını belirtti. masi yürüttük. Öyle ki uçağımız Türkiye'den havalandığında akşama dönmeyi planlıyorduk, uçağımızın görevlileri dahi bir günlük kıyafetle yola çıkmışlardı ve her gün 'ne zaman döneceğiz' diye soruyorlardı. Ben de kendilerine 'Gazze'de çocuk ölümleri durduğu zaman döneceğiz' demiştim" diye konuştu. "Baba, Gazzeli çocukların gözyaşı dinmeden geri dönme" müktesebatı bizim şu andaki bütün düzenlemelerimizde gözönüne alınır. İster tarım alanında bir düzenleme yapın, isterseniz güvenlik alanında hiç fark etmez. Her konuda AB müktesebatını önemli kriterler olarak alırız." "Yasalar Allah emri değildir" HERKES İÇİN EKONOMİ POLİTİKA Gazze için çalışmalara devam edeceklerini söyledi Atalay'dan CHP'ye sert tepki K Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü A Beşir Atalay, "Bugün ortalıkta Gündem HERKES İÇİN EKONOMİ POLİTİKA AB Bakanı Bozkır AB stratejisini açıkladı B Bakanı ve Başmüzakereci Volkan Bozkır, Türkiye'nin yeni AB iletişim stratejisini açıklamak üzere Brüksel'de basın toplantısı düzenledi.Bozkır, basın toplantısında AB stratejisini tanıtmak için toplandıklarını belirterek, 'Eylül ayında yine Brüksel'de bu salonda 62. Hükümet programı hedefleri arasında yer alan ve hazırladığımız 3 ayaklı yeni Avrupa Birliği stratejimizi sizlerle paylaşmıştık. Bugün de stratejimizin üçüncü önemli ayağını oluşturan ve 30 Eylül 2012 kararlı Bakanlar Kurulu toplantısında kabul edilen AB İletişim Stratejimizi sizlere tanıtmak için bir araya geldik' dedi. 20 EKİM 2014 bu atasözünü iyi anlamak lazım. En evvel de siyasetçilerin anlaması lazım. Bu atasözümüz diyor ki 'Laf eden hödükler, sönmüş ateşi körükler.' Sönmüş ateşi körükleyen hödüklerden olmamak lazım.’’ dedi. Kars, Ardahan, Iğdır Tanıtım Günleri etkinlikleri Ankara, Atatürk Kültür Merkezi’nde başladı. TBMM Başkanı Cemil Çiçek'in de konuk olduğu etkinliklere Kalkınma Bakanı Yılmaz, Musul Başkonsolosu Öztürk Yılmaz ve çok sayıda mil- ural, “Bunlar kabul edilebilir değil. V Türkiye’nin önündeki en önemli tehdit, bölücü terör örgütünün Türkiye içerisinde kazandığı güçle uluslararası seviyede muhatap alınma sürecidir” dedi. MHP Grup Başkan Vekili Vural, eşinin rahatsızlığından dolayı bir süredir bulunamadığı TBMM’de gündeme dair gazetecilerle basın sohbetinde bulundu. Türkiye’nin çok zor bir süreçten geçtiğine dikkat çeken Vural, yaşanan son olaylar için “AKP Hükümeti’nin iç ve dış politikasını yeniden gözden geçirmesi için bir fırsat olarak değerlendirmelidir. MHP Grup Başkan Vekili Oktay Vural, çözüm süreci sebep gösterilerek terör örgütü PKK’nın korunup kollandığını savundu.Vural, “Bunlar kabul edilebilir değil. Türkiye’nin önündeki en önemli tehdit, bölücü terör örgütünün Türkiye içerisinde kazandığı güçle uluslararası seviyede muhatap alınma sürecidir” dedi. Yaşadıklarımız bir sonuçtur. Sonuçları doğuran sebepler göz ardı edildikçe maalesef Türkiye devleti ve milletiyle sıkıntıları yaşayamaya devam edecektir.” değerlendirmesinde bulundu. Hükümetin yaşananlardan bir ders çıkarması gerektiğini ifade eden Vural, hatalardan letvekili ve vali katıldı. Cemil Çiçek yaptığı açılış konuşmasında siyasilere atasözü ile ilginç bir gönderme yaptı. İnsanlık yararına sözün doğrusunu bu yörelerden yetişen şairlerin söylediğini ifade eden Çiçek, ‘’Biz onlardan yeteri kadar feyzalabilirsek, onların söylediklerine uygun bir hayat tarzı, bir kardeşlik, birlik tesis edebilirsek, bu milletin geleceği her zaman o günkünden daha güvenli olacak. Bir atasözümüz var, şu günlerde daha iyi hatırlamak lazım. Birkaç gün evvel yaşadığımız acı olay- dönmek için politikalarını gözden geçirmek zorunda olduğunu söyledi. Türkiye’nin içinde PKK’nın dışarda ise IŞİD terör örgütünün yönlendirdiği bir politik sarmalın içine girildiğini kaydeden Vural, Türkiye’nin süratle bundan sıyrılması gerektiğini vurguladı. Kobani’ye yönelik saldırılar sonrasında çıkan olayların sorumlusu olarak PKK ve HDP’yi gösteren Oktay Vural, oluşturulan kaotik ortamlardan PKK’nın siyasal amaçları doğrultusunda faydalandığını aktardı. ‘TAVİZLER VERİLEREK TÜRKİYE’NİN HUZURU ATEŞE ATILMIŞTIR’ Çıkan olayların terör örgütünün meşrulaştırılması gayesinin olduğunu belirten Oktay Vural, “Şimdi kalkıp, tüm bu süreçlerle ilgili AKP Hükümeti üyelerince ‘vandalizm’ olarak geçiştirilmesi kabul edilebilir değildir. Bir lardan sonra bu atasözünü iyi anlamak lazım. En evvel de siyasetçilerin anlaması lazım. Bu atasözümüz diyor ki 'Laf eden hödükler, sönmüş ateşi körükler.' Sönmüş ateşi körükleyen hödüklerden olmamak lazım. İşte Kars'ta yetişen aşıklar, Harakani Hazretleri gibi bu toprakların gerçek sahipleri, bu milletin birliği, dirliği, huzuru için doğru sözler söylemişler. Bu toprağın gerçek sahipleri, bu milletin birliği, dirliği huzuru için doğru şeyler söylemişler, doğru örnekler ortaya koymuşlar." diye konuştu.AA terör örgütünün toplumsal şiddeti devleti ve milleti hedef alarak derinleştirdiğini ortaya koymaktadır. Çözüm süreci adına PKK terör örgütüne tavizler verilerek Türkiye’nin birliği ve huzuru ateşe atılmıştır.” dedi. ‘PKK KORUNUYOR, KOLLANIYOR, MEŞRULAŞTIRILIYOR’ Bingöl saldırısında da PKK’nın koruma refleksi gösterildiğini kaydeden Oktay Vural, “PKK korunuyor, kollanıyor, meşrulaştırılıyor. Bunlar kabul edilebilir değil. Türkiye’nin önündeki en önemli tehdit, bölücü terör örgütünün Türkiye içerisinde kazandığı güçle uluslararası seviyede muhatap alınma sürecidir. Almanya, PKK terör örgütüne silah vermeyi konuşuyor. Türkiye, maalesef PKK terör örgütünü meşrulaştırma sürecini uluslararası alanda da muhatap alınma sürecine dönüştürmüş bulunuyor bu yanlış politikalardan dolayı.” dedi.AA 10 H 20 EKİM 2014 Basın-Kritik HERKES İÇİN EKONOMİ POLİTİKA Rifat KAYA Süleyman GÖKSU ADABA YOLCULUK İŞSİZLİK MAAŞLARI rinlikle fikrini, vicdanını, irfanını figanlayandır. Deli divanedir. ayvanlaşma Din imanı meteliğe pula alıp satma İki günlük dünya âlem çirkefine katma Çıkara menfaate izzet şerefi satma Saçından tırnağa kansızlarla uğraşma Yaşadığı dünyayı, olayları farklı algılayan şair; dilin inceliği içersinde, sese, manaya, ahenge, kulağa, akla terennüm edendir. Evrensel kültürle mayalanandır. Dili zehir zıkkımlı baldır. Şair olduğunu söylemez, bilmez. Şiiri ömrün orta yerine oturtur. Aha ömür saliselik kul hakkını çalma Dünya yalan dolanda efsununa kapılma Hile hurda çakal çukal yollara aldanma Aklı fikri zikir’i ruhen hayvanlaştırma Acının, sevincin ruh dimağını yazan çizen uygulayandır. Kaygılıdır. Kelamın mihenk taşıdır. Kalp gözüdür. Şair bir meyvedir, tadını kelamında kaleminde ruhun dimağına katandır. Şiir ve Şair Mısralarında ki duygu düşünce ve hayalleri araştırma, deneme, inceleme içinde aktarandır şair. Şiiri ardı sıra kültürü akıtandır. “Güzel sanatların en üstünü ve en zor olanı şiir sanatıdır.” Friedrich Hegel Şiir bir sanat dalı olan, ruhu fokur fokur fokurdayan duygularla, dili, sesi, ritimle, uyumlu sözle, zengin sembollerle anlatma sanatıdır. İdeoloji, kurum ve grupların etkisinde kalmadan figanlaşandır şair. Şiirin nokta virgül önleminde, içeri dışarı gün aydın doğurandır. Meramı tek yolla anlatan. Deyiş. Manzume. Kelimelerin hakikati arama dansıdır. Kelimelerin ritimle dansıdır. Bazı kullara yazma şerefini verdiğinden hakkın hakikatin armağanıdır. Şair şiir yazarken küle katar, gün ay’dın çağlar. Âdemin dilinde ruhunda bal şekerle damlar, gül’e gülistana figanlar. Doğanın ve âdemin gülüşünden ölüşüne kadar olan merhalede can verendir şair. Günlük konuşma dilini raks ettiren nağmelere kardeş edendir. Şiir ciddi iştir, ruhun figanında, kelimelerin şırıl şırıl şırıldayışındadır. Araştırma ve geliştirme içersinde ki şair, mısralardaki duygu düşünce ve hayalleri endişe içinde akıtır. Pastoral, mesnevi, dramatik, didaktik, lirik, epik, somut, deneysel, senfonik satirik modern olarak birçok çeşidi bulunmaktadır. Şair şiiri figanlayarak yazan çizendir. Şair ve şiir kardeş, kandaş yoldaştırlar. Et tırnak gibidir. Damarda akan kan gibidir. Şah damardır. Şair yoksa şiirde yoktur, Şair kelimesi Arapçadan gelir, doğa üstü duyguları akıtandır. İnsana, doğaya, olaylara, farklı, duyarlı, sezgi ve de- Aşkı, mutluluğu, acısı, sevinci içinde, halkın bir bireyi olarak, uydurma, sahte, sun’i olmayan, elvan elvan derin ve sade dille, şair; noktasından önlemine kadar, şiiri ile figanlar. Figanlarken almış olduğu kültürle ulusallaşıp, âdeme derman olur. Şair ile şiir arasında kan bağı var, aralarında ki ilişki şah damarda ki gibidir. Yaşamı, şiirin içinde şırıl şırıldar. Tepeden tırnağa gün ay ışığını yansıtır. Nağmeleşir, ruh geni imana getirir. Sevgiyi acıyı hüznü, ruhunda ki köpüren denizin dalgaları gibi, fısıldar doğayı yıkayıp Berraklaştırır. Şairin beyni ak, kin, kan, ideolojik kirli olanlardan olmamalı. Din, dil, ırk ve cinsiyet gözetmeden, canlı cansız, evrende ki insanlığa hizmet etmelidir. Şaha kalkandır şair, kelamı naralarında kaleme akıtıp, evrendeki âleme, gün aydınlık, dağ bayır, enginler oluşturur. Şah damarın koptuğunu hissettiğinde, ruhu teni geni ile kalemi kelamı damara derman olur. Şiiri yazarken şair tepeden aşağıya çağlayan dağlayandır. Ömrü var oldukça mezara kadar figanladır. Şiir Şairin ekmeği suyu, tuzu biberidir. Şair şiirle doğduğu mekânın duygu yüklü kültürü ile doğar büyür gelişir. Gelişen şiir şairi ile evrensel güneşinde ışığını, ısısını dağıtır. Sevgi, saygı, hoş görü ve çaresizin figanını akıtarak, yılanın deliğine kadar ulaştırır. Aldığı verdiği nefeste sancılı olan şair; Endişe içinde yazarçizer, çağlar ve küllerinde dağladığından şiş kebap eder sunar. İnsanların duyguları bakımından sevinçlerini, ideallerini, coşkularını, ayrılıklarını, burukluklarını, ızdıraplarını şiirde dile getirir kuş olur uçar, şırıl şırıl akan dere olur, yağmur olur, yıldırım olur, engin olur, dağlarda kartal olur, çöllerde mecnun olur, mektup olur, kanadı kırık kuş olur, kardelen olur, Gün olur ay olur, Orhan veli gibi anlatamıyorum der, karanlığa mum olur ışık saçar. Şair ve şiir toplumun dilidir. İ şsizlik, Ülkemizin en önemli problemlerinden. İşsizlik maaşı ise önemli bir gelişme. Ancak bazı düzenlemelere ihtiyaç var. İşsizlik fonundan 12.5 yılda 5 milyon işsize 7.1 milyar TL ödendi. Fonda 78.3 milyar TL var. Yani paranın 10'da biri işsizlere ödenmiş. Hükümet büyüme hedefini aşağı revize edince fona ihtiyaç duyacaklar çoğalabilir. Orta Vadeli Plan'da (OVP) büyüme hedefi revize edilince, "Peki işsizlik ne olacak?" sorusu akılları daha fazla karıştırmaya başladı. Büyüme işsizliği engellemek ve istihdam meydana getirmek konusunda en iyi işleyen formül. Ancak büyüme hedefinde revizeye gidilmesi işsizlik korkusunu büyüttü. Böyle olunca da, işsizliğin sonuçlarını engellemek açısından işsizlik sigortası fonu bir kez daha gündeme geldi. OVP'nin hedefleri açısından işsizliğin önümüzdeki birkaç yılda artış eğiliminde olacağı beklenildiğinden, işsizlik sigortasının daha da önemli olacağı söylenebilir. İşsizlik sigortasında eylül ayı itibarıyla 78.3 milyar TL para bulunuyor. Fondaki para son 4 yılda yüzde 40'dan fazla artmış durumda. başvururken bu kişilerden sadece 30 bin 794'üne işsizlik parası verilebilmiş. Ne var ki bu dönemde işsizlik sigortasından yararlanan işsiz sayısının aynı oranda arttığını söyleyemiyoruz. Türkiye'nin dış ticaret açığı Ağustos 2014 itibarıyla 56 milyar Dolar. Yani basit bir hesapla işsizlik fonunda biriken paranın neredeyse Türkiye'nin dış ticaret açığının üçte ikisi kadar olduğunu söyleyebiliriz. Bu fonun birikiminde katkısı olan işçiler lehine kullanılması yerinde olacaktır. İşsizlik sigortasından yararlanan yani işsizlik parası alan kişi sayısına bakarsak, işsizlik parasının artması ve daha çok işsizin yararlanması gerektiği söylenebilir. Mart 2002'den bu yana 5 milyon kişi işsizlik sigortasından faydalanmış. 2002 Mart'tan itibaren işsizlere ödenen toplam miktar 7.1 milyar TL. Fonda biriken parayı göz önünde bulundurduğumuzda bu ödeme çok düşük bir rakam. Fonda biriken paranın sadece 10'da biri işsizlere ödenmiş. Dolayısıyla işsizlik fonunda biriken bu kadar para varken bunu işsizler için kullanmamak anlaşılır bir durum değil. İşsizlik sigortasından yararlanma şartlarının hafifletilerek, daha çok işsizin işsizlik parası alması sağlanmalı. İşsizlik sigortasından yararlanmak için belirli bir süre prim ödemiş olmak gerekiyor. Şu anda da 273 bin 828 kişi işsizlik sigortası kapsamındaki hizmetlerden halen faydalananları gösteriyor. Bu rakam toplam işsizlerin onda birine denk geliyor. Dolayısıyla işsizlik sigortasından yararlanma kriterlerinin katı olduğunu ve pek çok işsizin işsizlik sigortasından yararlanamadığını görüyoruz. Eylül ayı itibarıyla işsizlik sigortasına 67 bin 692 kişi Yani başvuran işsizlerin yarısından fazlası işsizlik parası alamamış. Ancak bu süreleri karşılıyor olsa bile çalışan kişi adına son 120 gün kesintisiz prim ödenmemiş ise işsizlik parası alınamıyor. Çok sayıda işsizin bu kriter nedeniyle, işsizlik sigortasından yararlanamadığı görülüyor. Dolayısıyla daha çok işsizin işsizlik sigortasından yararlanabilmesi adına bu şartın kaldırılması sağlanmalı. Marmara'da 1 ton ağılığında köpek balığı yakalandı Bonzaiden ölen genç, geri döndükleri memleketinden kaçmış Marmara Denizi Beylikdüzü açıklarında avlanan balıkçıların ağına 1 ton ağırlığında köpek balığı takıldı. Dev köpek balığı, bir süre sergilendikten sonra kanser hastalarına dağıtılacak. Esenler'de metruk binada bonzai kullanımı sonucu öldüğü tahmin edilen 16 yaşındaki Sercan Erdem'in cenazesi, Adli Tıp Kurumu’ndan alındı. eylikdüzü açıklarında ava çıkan B balıkçıların ağına yaklaşık 950 kilo ağırlığında ve 4 metre boyunda köpek balığı takıldı. Yemek için balık sürüsü takip ettiği sırada yakalanan köpek balığı, Beylikdüzü’nde bulunan Balıkçı Kenan’a getirildi. Balıkçılar, yaklaşık bir ton ağırlığındaki köpek balığını sergilemek için halatla bağladı. Ağzı açık bir şekilde sergilenen köpek balığı vatandaşların ilgisini çekti. Vatandaşlar köpek balığını görünce fotoğraf çekmeden duramadı. Daha öncede irili ufaklı çok sayıda köpek balığı yakaladıklarını anlatan iş yeri sahibi Kenan Balcı, “Beylikdüzü açıklarında yakaladık. Palamut sürülerinin peşindeyken yakalandı. 800 kiloluk terazi tartmadı. Boyunu da ölçtük. Şuana kadar gelen en büyük köpek balıklarından. Daha önce bu kadar büyüğünü yakalamamıştık.” diye konuştu. Köpek balığı etinin kanser hastalığına iyi geldiğini duyduklarını ifade eden Balcı, “Köpek balığını birkaç gün sergiledikten sonra buraya gelen müşterilerimize, kanser hastalarına şifa olsun diye ücretsiz dağıtacağız.” dedi.. Murat BÜLBÜL-EKONOMİ Beyoğlu'nda şüpheli B kovalamacası kaçarak İstanbul’a geldiğini akınları, ailenin çocuklarını Y kötü ortamdan korumak için memleketi olan Siirt’e döndüğünü ancak, Sercan Erdem’in kaçıp İstanbul’a geldiğini söyledi. Esenler’de metruk bir binada arkadaşlarıyla birlikte uyuşturucu madde bonzai kullandığı ve bu sebeple öldüğü tahmin edilen Sercan Erdem’in Adli Tıp Kurumu'ndaki otopsi işlemleri tamamlandı. Cenazeyi almaya gelen Erdem’in yakınları babalarının çocuklarının bu tip ortamlardan uzak kalması için memleketi Siirt’e taşındığını ifade etti. Aile yakını Ramazan Sarsılmaz, yeğeninin Siirt'te taşınmalarına rağmen birçok kez söyledi. Sarsılmaz, "2-3 defa kaçtı geldi. Tekrar götürdüler. Çok uğraştık kurtaramadık. Şimdi ölüm haberini aldık. O tür ortamları olduğunu bilmiyorduk. Çocuk 16 yaşında. Bugünkü ortamda eğer baştaki siyasiler, emniyet istese bu çocukları kurtarabilir. Bu çocuklara yazıktır. Siyasiler birbirini yiyeceğine böyle gençlerle ilgilensinler.” dedi. Kendisinin de küçük yaşta çocukların uyuşturucu kullandığını gördüğünü ve durumu emniyete bildirdiğini aktaran Sarsılmaz, “Okulların önünde satıyorlar. Bizzat omobil galerisi yaşandı. Bir ot dan biri yakalandı. ar önünde şahısl hıs ı. Yakalanan şa çt ka e Diğeri is ak m rek sorgulan araca bindirile zine götürüldü. ke üzere polis mer DU' İYİ DÖVÜYOR 'POLİS ŞÜPHEL in nıkları ise polis Olayın görgü ta ak yere ar şüpheliye çarp yledi. Şahısları yaya sö ü ün üğ rd şü dü anlatan en gördüğünü n olarak kaçark da olis şahıslar görgü tanığı, "P ile vurdu. Birini il birine otomob ise kaçtı. Araca en polis ed rk yfa ladı. Diğeri ı ar sl Şahı ü. Olay yaka şüpheliyi. Gelen polis dövü şt dü ne şi pe n r la dı . al di de şüphelileri de türdüler." polis ekipleri ordu. Sonra gö CİHAN yerine takviye la ar sl hı şa da ra sı u B ı. ıld çağr kovalamaca polis arasında i çan iki şüphel cu eyoğlu'nda ka so valamaca nu şahıstan biri ko gözaltına alıka paça yakalandı. Ya merkezine lis po nan şahıs er şahıs ise götürüldü. Diğ kaçtı. şa Bulvarı'nda Olay Piyalepa a göre ar yaşandı. İddial ği iki şüpheli ti et p ki ta in polis de şa istikametin pa ım as K , şi ki ldü. yürürken görü gittim emniyete. Biz ilgileniyoruz dediler ama ilgilenen yok. Onların da evlatları var. 16 yaşındaki çocuk bonzaiden ölüyor. Böyle bir şey var mı? Uyuşturucudan dediler. Yeni haberimiz oldu. Anne ve babası memlekette. Burada kimsede kalmıyordu. Kaçıp geliyordu memleketten. Babası geldi götürdü. Tekrar kaçıp gelmiş. Perişan olduk. Sadece Sercan değil ona benzer binlerce çocuk var etrafta. Çaresiz kalıyoruz biz aileler. Bir ricamız var. Buna geniş kapsamlı bir çözüm bulsunlar." diye konuştu. Sercan Erdem’in cenazesi memleketi Siirt'in Baykan ilçesinde toprağa verilecek. CİHAN Riva yolundaki domuz leşleri dikkat çekiyor domuzları görmek isteyen sürücüler, araçlarından inerek yanlarına gidiyor. Cep telefonlarıyla resim çeken ve kayıt yapan meraklı vatandaşlar, hayvanların nasıl can verdiğini de anlamaya çalışıyor. eykoz Riva yolu üzerindeki farklı noktada bulunan domuz leşleri, görenlerin dikkatini çekiyor. Domuzları gören sürücüler de otomobillerinden inerek cep telefonlarıyla çekim yapıyor. Riva Yolu, Acar İstanbul Sitesi civarındaki yol güzergahındaki domuz ölüleri vatandaşların ilgisini çekiyor. Nasıl öldükleri tam olarak bilinmeyen B Avcı olduğunu söyleyen bir kişi de domuz leşlerini köpeklerine götürmek istediğini, ancak şiştikleri için patlayabileceklerini söyledi. Öte yandan bir süre çevredeki ağaçların arasında domuz yavrularını arayan bir vatandaş daha sonra ayrıldı. Domuzların yolun karşısına geçmeye çalıştıkları sırada araçların çarpması nedeniyle öldükleri sanılıyor. CİHAN 20 EKİM 2014 Eğitim HERKES İÇİN EKONOMİ POLİTİKA KPSS ortaöğretim ve ön lisans sonuçları ÖSYM tarafından açıklandı ÖSYM, Kamu Personel Seçme Sınavı (KPSS), ortaöğretim ve ön lisans sonuçlarını açıkladı. Adaylar, sonuçlarını ÖSYM'nin internet sayfasından, T.C kimlik numaralarıyla öğrenebilecek. K amu Personel Seçme Sınavı (KPSS) ortaöğretim ve ön lisans sınav sonuçları açıklandı.ÖSYM, 27-28 Eylül'de yapılan KPSS ortaöğretim ve ön lisans sınavlarının değerlendirme işlemlerini tamamladı. KPSS sonuçları ne zaman açıklanacak ön lisans ve ortaöğretim mezunları merak ediyordu. Ve sonuçlar belli oldu. Kamu Personel Seçme Sınavı (KPSS) ortaöğretim ve ön lisans sınav sonuçları açıklandı. Herkesin merakla beklediği KPSS sonuçları bugün belli oldu. Milyonlarca kişi heyecanla KPSS sonuçlarını bekliyordu. ÖSYM KPSS orta öğretim ve ön lisans KPSS sonuçlarını duyurdu. Adaylar sınav sonuçlarını ÖSYM'nin https://sonuc.osym.gov.tr İnternet adresinden T.C. kimlik numaraları ve şifreleri ile öğrenebilecek. Sınav sonuç belgesi basılmayacak ve adayların adreslerine gön- D Ü N K Ü Ç Ö Z Ü M Ç E N G E L B U L M A C A Diyanet Vakfı'ndan 17 bin 500 öğrenciye burs eçen yıl 15 bin 526 öğrenciye G 7 milyon 21 bin 750 lira burs veren vakıf, bu yıl burs başvurularını 10 Kasım'a kadar alacak. Vakıf, üniversitelerde öğrenim gören başarılı öğrencilere özel destek başarı bursu ve eğitim yardımının yanı sıra yetim, öksüz ve engelli öğrencilere de burs verecek. TDV Genel Müdürü İsmail Palakoğlu, vakfın kurulduğu günden beri eğitime büyük önem verdiğini ve eğitimle ilgili faaliyetlerini de her geçen yıl arttığını söyledi. Vakıf olarak milli ve manevi değerlerle sahip gençlerin yetişmesi ve daha iyi şartlarda eğitim alması için çalıştıklarını vurgulayan Palakoğlu, "Üniversite öğrencileri, rahat şekilde öğrenimlerini tamamlamaları için maddi kaynağa ihtiyaç duyuyor. Vakıf olarak 2013-2014 eğitim öğretim döneminde 15 bin 526 öğrenciye 7 milyon 21 bin 750 lira burs verdik. Bu yıl yaklaşık 17 bin 500 öğrenciye burs vermeyi planlıyoruz. Her yıl burs verdiğimiz öğrenci sayısı artıyor" dedi. Herkesin merakla beklediği KPSS sonuçlarında detaylar belli olmaya başladı. KPSS sonuçlarının ÖSYM'den açıklanması beklenirken haber geldi ve KPSS sonuçları açıklandı. derilmeyecek. Sınav sorularının yüzde 10'undan oluşturulan temel soru kitapçıkları da ÖSYM'nin internet sitesinden yayımlandı. sayısı ve sınavda almış olduğu puanlar da yer alıyor. KPSS, kamu kurumlarında çalışacak personelleri belirlemek amacıyla yapılan bir sınav. KPSS SINAV SONUÇ BELGESİ GÖNDERİLMEYECEK KPSS kendi içinde bazı gruplara ayrılmaktadır. Çeşitli KPSS sınavları ile kamu kuruluşlarında çalışacak olan personeller belirlenmektedir. Sınav sonuç belgelerinin adaylara gönderilmemesi nedeniyle sınava giren adaylar internet üzerinden sınav sonuçlarına ulaşabilecek. İnternet üzerinde, sonuç bilgilerinde adayların her teste vermiş olduğu doğru ve yanlış cevap KPSS A-B ve C grubu gibi gruplandırmalar ile kamu personelleri belirlenmektedir. KPSS A grubu kadrolar meslek ile ilgili yönlendirmelerde bulunmaktadır. AA 11 Vakfa bağışta bulunanların destekleriyle her yıl binlerce öğrencinin mutlu olduğunu dile getiren Palakoğlu, bugüne kadar 220 bin öğrenciye 44 milyon 347 bin lira eğitim ve burs yardımı yaptıklarını belirtti. Bu yıl da üniversite öğrencilerine burs ve eğitim yardımı yapacaklarını ifade eden Palakoğlu, burs başvurularının 10 Kasım'a kadar "www.diyanetvakfi.org.tr" adresi üzerinden yapılacağını kaydetti. Vakfa bağış yapan vatandaşların hassasiyetini de gözeterek gerçekten ihtiyacı olan öğrencilere bursların verilmesi konusunda titiz şekilde çalışma yaptıklarının altını çizen Palakoğlu, üniversiteye yeni kayıt yaptıranlar arasında ilahiyatın yanı sıra hukuk, tıp, mimarlık ve mühendislik fakülteleri öğrencilerinin de burslara başvurabileceğini dile getirdi. İlk defa üniversite öğrenimine başlayanlar ve bir üst sınıfa başarısız dersi olmadan geçen öğrencilerden şehit ve gazi çocuğu, engelli, yetim ve öksüz öğrencilere de 8 ay süreyle burs verileceğini duyuran Palakoğlu, burs verecek öğrencilerin üniversite yerleşme puan sırası ve kontenjana göre belirleneceğini kaydetti. bulunduğu iller olan Afyon, Kayseri, Kastamonu, Ankara, Bursa, Isparta, Sakarya, Konya, Muğla, İstanbul, Samsun'da okuyan öğrenciler içerisinden seçiyoruz. Burs süresince öğrencilerimizin genel başarı durumlarını takip edeceğiz. Kendini geliştiren, yeniliğe açık, bilgili, manevi yönden donanımlı bu kardeşlerimizi, yetişmiş insan kaynağı olarak kurumlarımıza kazandırmak için çalışıyoruz." Palakoğlu, ayrıca Manisa'nın Soma ilçesindeki maden kazasında hayatını kaybeden işçilerin yükseköğretim kurumunda okuyan çocuklarına da burs vereceklerini söyledi. Vakfın ayrıca başarılı 266 öğrenciye 2 yıldır 300 lira özel destek başarı bursu verdiğine dikkati çeken Palakoğlu, şunları kaydetti: "Bu burstan yararlanacak öğrencilerimizi, gelecekte kurumumuz ya da benzer kurumlarımızda kariyer yapabilecek kişilerden seçiyoruz. İmam hatip lisesi mezunu veya hafız olan öğrencilerden seçilmek kaydıyla, hukuk, tıp, mühendislik, mimarlık ve ilahiyat fakültelerinde öğrenim gören ve üniversiteye ilk defa 2014 yılında kayıt yaptıran bu öğrencilerin TDV Yurtlar ve Sosyal Tesislere Bağlı Yurtların olduğu iller ile il eğitim koordinatörlüklerimizin Akademik seviyede eleman yetiştirilmesi maksadıyla master ve doktora bursu da vereceklerinin vurgulayan Palakoğlu, "İmam hatip lisesi mezunu veya hafız olup yurtiçinde herhangi bir ilahiyat fakültesinde yükseklisans-master veya doktora öğrenimlerine ilk defa 2014 yılında kayıt yaptıran öğrencilerden, lisans bitirme notu, dil puanı ve ALES puanı ortalamasına göre en yüksek puan alan öğrencilerden 100 kişiye 300'er lira burs vereceğiz. Amacımız başarılı öğrencilerin eğitimini daha rahat bir şekilde tamamlaması" diye konuştu. Palakoğlu, her bir burs kategorisinin kendine özel başvuru ve değerlendirme kriteri olduğunu belirterek, adayların "www.diyanetvakfi.org.tr" adresindeki başvuru kriterlerine dikkat etmesi gerektiğini belirtti. AA KTÜ'ye yabancı öğrenci ilgisi ektör Yardımcısı Prof. Dr. R Hikmet Öksüz, üniversitenin son yıllarda büyük bir gelişim gösterdiğini belirterek, üniversitenin 52 yıldır hizmet verdiğini anlattı. KTÜ'de 17 fakülte, 7 enstitü, bir konservatuvar, 4 yüksekokul ve 13 meslek yüksekokulun bulunduğunu ifade eden Öksüz, "Bu birimlerde, 2 bin 220 akademisyen ve bin 833 idari personel görev yapmaktadır. Üniversitemiz, 58 bin 12 öğrenciye eğitim hizmeti sunuyor. Şimdiye kadar 179 bin mezun verdik" diye konuştu. Öksüz, üniversiteye kayıt yaptıran yabancı uyruklu öğrenci sayısının da her geçen yıl arttığını dile getirerek, "Üniversitemize, özellikle komşu ülkelerden çok sayıda öğrenci geliyor. Bu yıl en fazla Azerbaycan, İran ve Gürcistan'dan öğrenci kayıt yaptırdı. Dünyanın 4 kıtasından, 78 ülkeden bin 67 öğrenci üniversitemizde eğitim görecek" ifadesini kullandı. "Hedefimiz bu sayıyı artırmak" Öğrencilere sundukları olanakların tercihlerde etkili olduğunu vurgulayan Öksüz, KTÜ'de yurtların, kampüs içerisinde bu- lunmasının gelen öğrenciler açısından rahat bir ortam sağladığını kaydetti. Prof. Dr. Öksüz, hedeflerinin yabancı öğrenci sayısını artırmak olduğunu belirterek, üniversitenin geçen yılki eğitim öğretim döneminde 67 ülkeden 766 yabancı uyruklu öğrencinin kayıt yaptırdığını dile getirdi. AA 12 20 EKİM 2014 Sağlık HERKES İÇİN EKONOMİ POLİTİKA Bal her derde deva Doktorların da “Eşref Saati” var Ahmet Rasim KÜÇÜKUSTA uYeni bir araştırmaya göre, dokB torlar öğleden sonra sabah saatlerine göre daha fazla antibiyotik boyunca seçim yaparken ortaya çıkan zihin canlılığının azalmasına “karar yorgunluğu” diyorlar. yazıyorlar. Birinci basamak hekimlikte bizde olduğu gibi USA’ da akut solunum yolları enfeksiyonları (ASYE) için gereksiz antibiyotik verilmesi yaygın bir uygulama. Boston’ da yapılan araştırmada, 17 ay boyunca 23 birinci basamak hekim muayenehanesine başvuran hastaların elektronik sağlık kayıtları ve reçetelerin faturalarından faydalanılarak teşhisler, muayene zamanları, antibiyotik reçetelenmesi ve kronik hastalıklar incelendi. Bu zaman zarfında 21 bin 867 hastaya 204 doktor tarafından akut solunum yolları enfeksiyonu teşhisi konduğu belirlendi. Araştırmaya göre, ASYE’ li erişkin hastaların yüzde 44’ üne antibiyotik yazıldığı, sabah saatlerine göre akşama doğru antibiyotik yazılmasının arttığı tespit edildi. Sabaha göre (8-12 arası) öğleden sonra (13-17 arası) hastalara yüzde 5 daha fazla antibiyotik verildiği ve bunun her doktor için ayrı ayrı geçerli olduğu görüldü. Karar yorgunluğu Psikologlar, insanlarda gün Herkeste görülen bu durum, gün içinde sayısız kararlar vermek durumunda olan profesyonelleri daha fazla etkiliyor. Mesela, hâkimler sabahın erken saatlerine göre günün sonuna doğru olan duruşmalarda daha emniyetli tercihleri seçiyorlar.Karar yorgunluğu, “ani karar” veya “hiç karar verememe” ile de ortaya çıkabiliyor. Araştırmacılar, doktorlara daha kısa çalışma saatleri, zorunlu ara vermeler, arada atıştırmalar, çalışma saatlerinin modifiye edilmesini tavsiye ediyorlar. Gelelim neticeye Bizde de durumun USA’ dan farklı olduğunu sanmıyorum. Günde 100 civarı hasta bakmak zorunda olan bir hekimden de başka bir şey beklenebilir mi? İlaç yazdırmak, tomografi çektirmek isteyen hastaların doktorlarına öğleden sonra başvurmaları daha uygun olur. Unutmayın her insanın olduğu doktorların da “eşref saati” vardır, mühim olan randevuyu u saate denk getirmektir. Varis hastalığına karşı 'baldır kası' egzersizi alp Damar Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Nezihi Küçükarslan, periyodik tekrarlarla yapılan egzersizlerle bacaklarda oluşan varis hastalığının önüne geçilebileceğini bildirdi. Akşamları ayaklarda zonklama, huzursuzluk, karıncalanma, yanma hissi, baldırları ovma ihtiyacı, şişlik hissedilmesinin, kişinin varis hastası ya da bu hastalığa aday olduğu anlamına geldiğini ifade eden Küçükarslan, yanlış yapılan bazı şeyler ve kötü alışkanlıkların da bu hastalığı tetiklediğini belirtti. K Küçükarslan, varisin kirli kan taşıyan damarların bir hastalığı olduğunu dile getirerek, bu hastalıktan korunmanın ve oluşmuş hafif örümcek ağı görüntüsünü geriletmenin basit bir yolu olduğuna dikkati çekti. "Baldır, kas pompasını çalıştıran yürüme aktivitesidir. Gün içerisinde yirmi apılan araştırmalar Y sonucunda fare deneyleri üzerinde balın şizofreniye iyi insanlığın pek çok derdine çare olmuş, kadim bir ilaçtır" dedi. geldiği görüldü. İzmir Şifa Üniversitesi'nde Ege Üniversitesi, Canik Üniversitesi, Türkiye Apiterapi Derneği ve İzmir Arı Yetiştiricileri Birliği'nin işbirliğiyle, Apiterapi Arı ve Sağlık Sempozyumu düzenlendi. Hipokrat, Galen ve İbni Sina'nın eserlerinde bala ait çok değerli bilgilerin bulunduğunu belirten Akçiçek, “O gün geleneksel şekilde kullanılan ve hakikaten faydalı sonuçlar vermiş arı ürünlerinin bugün hangi mekanizmalarla işlem yaptığını biliyoruz. Açılışta konuşan Sempozyum Başkanı, Şifa Üniversitesi Öğretim Görevlisi Dr. Eren Akçiçek, Türkiye'nin pek çok nektarlık bitkisi bulunan, florası çok zengin bir ülke olduğuna dikkat çekti. Bugün bal, yanık ve yara tedavisinde kullanılan çok güçlü bir antibiyotik, onun dışında arı poleni bugün astronotlara gıda maddesi olmakta, arı sütüyle 'antiaging' denilen gençleştirme yapılmaktadır. Akçiçek, “Ülkemiz arı kovanı bakımından dünyada ikinci ve bal üretimi olarak da 4'üncü sırada yer alıyor. Bal kadim bir besin maddesi ve aynı zamanda asırlardan beri Propolis, tümörden korunmada ve tümör tedavisinde çok iyi sonuçlar veren bir arı ürünü olarak karşımıza çıkmaktadır. Arı ürünleri ile romatizmal hastalıklarda iyi sonuçlar alınmakta, yine son zamanlarda kovan havası ile alerjik hastalıkların tedavisi giderek yaygınlık kazanmaktadır" diye konuştu. dakika tempolu yürüyüş, kirli kanın yoluna devamını sağlamakla kalmaz bu egzersizle kalp sağlığınızı da korursunuz. Bu yürüyüşler sırasında bacağınızda mevcut olan ven hastalığıyla orantılı basınca sahip bir varis çorabı giyerseniz, kanın asıl çalışması gereken damarlara yönlenmesi ve bu kötü damarlara kaçışı önlenmesi daha kolay olur." sküdar Üniversitesi Ü Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi Moleküler Biyoloji ve Genetik Bölümü Öğretim Görevlisi Doç. Dr. Korkut Ulucan, yakın gelecekte hayatımıza girecek bireysel beslenme programlarının özellikle hastalıkların önlenmesi konusunda büyük katkı sağlayacağını belirterek şunları söyledi: Prof. Dr. Küçükarslan, egzersizlerin periyodik tekrarının, bir süre sonra yeni başlamış olan örümcek ağı görüntülerinin kaybolmasıyla sonlanacağına vurgu yaparak, "Bu eksersizlere doktor kontrolünde mikrosirkülasyonu artırıcı, damar tonusu düzenleyici bir ilacın eklenmesiyle de hem varis hastalığı şikayetlerinden kurtulunacak hemde kozmetik düzelmeye bir adım daha yaklaşılacaktır" ifadesini kullandı. AA ‘Hastalıklara yatkınlık ve davranış biçimlerimiz genetik yapımızın kontrolü altındadır. Birçok hastalığın gelişmesinde, beslenme ve yaşam şeklimiz çok etkilidir. Genlerimizde bulunan ve polimorfizm adı verilen genetik varyasyonlar, bizlerin hangi besinlerden ne kadar faydalanabileceğimizi gösteriyor. Örneğin bazı bireyler, diyetle alınan veya vücudumuz tarafından sentez edilen D vitamininden gerektiği gibi faydalanamıyor, sebebi D vitaminini hücrelerimizde algılayan polimorfizmler. Bu örnekleri çoğaltabiliriz. Bu polimorfizmlerin saptanması, bizlerin ne tarz bir beslenme şeklimizin olacağını belirliyor. Hangi besinlerden ne Arıcılığın toprağa bağımlı olmadan yapılabilen nadir tarımsal faaliyetlerden birisi olduğunu belirten Prof. Dr. Olgun, “Arıcılık aynı zamanda yaşlı nüfusun istihdamı açısından da büyük bir avantaj sağlıyor. ŞİZOFREN FARELER BALLA İYİLEŞTİ Şifa Üniversitesi Rektör Yardımcısı ve Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Sarsılmaz da balın içinde bulunan 'Cape' maddesi üzerinde bugüne kadar bir çok uluslararası çalışma yaptığını söyledi. İlla gençlerin yapması gereken bir faaliyet değil. Üstelik bunun için bir mülke, toprağa da ihtiyacınız yok. Ormanlık alanlarda, benzeri yerlerde rahatlıkla yapılabiliyor. Bunlardan birinin şizofreni ile ilgili olduğunu belirten Prof. Dr. Sarsılmaz, fare deneyleri üzerinde balın şizofreniye iyi geldiğini gördüklerini söyledi. Ancak kovan sayısı yönünden dünya ikincisi olsak da sektörün rakamları bal üretiminde önde gelen ülkelerle karşılaştırıldığında oldukça gerilerde kalıyoruz" dedi. AA Prof.Dr. Sarsılmaz, "İnsanlar üzerinde deney yapmadık. Ancak balın şizofreniye de çok iyi geldiğini Genetiğine uygun beslen hastalıklardan korun düşünüyorum. Bilim adamları alışmalarını bu yönde yoğunlaştırmalı" dedi. Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Akın Olgun ise konuşmasında arı ürünleri sektörünün sorunlarına değindi ve sektörün potansiyelini tam olarak kullanamadığını söyledi. Günümüzdeki tekno lojik gelişmeler ile b irlikte sadece bireyse l tedavilerin değil, b ireysel beslenme programla rının da hayatımıza hızla gireceğini belirten uzma nlara göre, ‘Genetik yapıyı dikkate alarak besle nmek, hücrelerdeki eksik olan moleküllerin de yeri ne konulmasına ola nak sağlıyor. kadar ölçüde tüketebileceğimizi söylüyor. Genetik yapımıza uygun beslenme kalıplarının oluşturulması, insanlarda kilo alıp-vermenin sağlanmasından ziyade ileride görülebilecek hastalıklara önlem alınmasını sağlayacak. Zaten vücudumuz, uygun şekilde beslendiğinde ideal ve olması gereken molekül kompozisyonuna ulaşacaktır. Bu program, aslında bir önlem programıdır, hastalık ve ileride meydana gelebilecek sorunlara karşı önlem, bir nevi anti- aging uygulamasıdır. Nasıl sporcu beslenmesi normal beslenme programlarından farklıysa, her bireyin de beslenme programı birbirinden farklı olmalıdır.’ Günümüzdeki teknolojik gelişmeler ile birlikte sadece bireysel tedavilerin değil, bireysel beslenme programlarının hayatımıza hızla gireceğini belirten Doç.Dr. Korkut Ulucan, ‘Çünkü bizler, yediğimiz besinlerden genetik yapımızın metabolize edebildiği ölçüde yararlanabiliyoruz. Genetik yapıya göre beslenme, aynı zamanda hücrelerdeki eksik olan moleküllerin de yerine konulmasına olanak sağlayacak, bizlerin daha dinç ve enerji dolu olmamızı sağlayacaktır. Vitamin ve mineral dengemiz yerine gelecek, bu sayede ileride görülebilecek tansiyon, kalp- damar hastalıkları, Alzheimer gibi hastalıkların oluşması veya ilerlemesi önlenebilecektir.’ dedi. AA Türkiye kısa süreli soğuk hava dalgasının etkisinde kalacak. Cumartesi gecesi Ukrayna'dan gelecek soğuk hava, sıcaklığı pazar günü 7-8 derece azaltacak. Hafta sonu Karadeniz ve Doğuda çok şiddetli yağışlar bekleniyor. Doğu kesimlerde kar yağışları da olacak. Salıdan itibaren ise sıcaklık yeniden artıyor. Beş büyük kent merkezinin hava koşullarına gelince: İstanbul'da öğleden önce hava daha ılık 18 derece ancak öğleden sonra kuvvetli karayelle birlikte hava hızla soğumaya başlayacak. Orta hızda yağış da var. Dikkat pazar günü sıcaklık 13 derece. Ankara yağmurlu 19 derece, Pazar günü ise rüzgarlı ve 12 derece sıcaklıkta geçecek. İzmir biraz bulutlu, 26 derece, Pazar günü ise hava birden soğuyacak, 19 dereceye inecek. Bursa yağmurlu 19 derece. Adana'da cumartesi gecesi yine yağış var. Marmara'da gündüz sıcaklık 1821 derece ancak öğleden sonra rüzgarın kuvvetlenmesiyle hava hızla soğumaya başlayacak. Kocaeli, Sakarya taraflarında aralıklı yağmur var. Pazar günü yağış çok zayıf, sert poyrazla, sıcaklık 12-14 derece hissedilecek. İç Anadolu'da Ankara, Sivas, Kayseri arası yağışlı, sıcaklıklır 16-18 derece. Pazar günü ise yağış kesilirken, bu sefer kuvvetli rüzgar ve soğuk gelecek, sıcaklık Sivas'ta 8, Eskişehir'de 12 dereceye inecek. Ege'de de pazar günü hava cumartesiye göre 6 derece daha soğuk olacak. 20-25 derecelerdeki sıcaklık, pazar günü şiddetli rüzgarla Kütahya'da 11, Bodrum'da 19 dereceye inecek. Cumartesi gecesinden başlayarak, Kuşadası, Bodrum, arasında rüzgarın hızı saatte 60 km'ye kadar çıkacak. Akdeniz'de hava biraz bulutlu, Adana, Hatay, Osmaniye arasında Cumartesi gecesi de yağış etkili, sıcaklık 27-28 derece ama pazar günü bu bölgede de hava sıcaklığı 5 derece düşüyor. Güneydoğuda Cumartesi fazla yağmur yağmayacak ama pazar günü hava soğuyor, Diyarbakır-Mardin, Batman tarafında kuvvetli yağış var. Doğu Anadolu'da da pazar günü hava şartları kötüleşiyor, hızlı soğumayla birlikte Erzurum, Hakkari arasındaki dağlarda kar bekleniyor. Ayrıca Van, Hakkari, Bitlis, Siirt, Şırnak boyunca yağış çok şiddetli olacak, sel tehlikesi var. Karadeniz'de gündüz Zonguldak Sinop boyunca, gece ise Trabzon-Rize çevrelerinde çok şiddetli yağmur görülecek. İnebolu açıklarında fırtına da var. Cumartesi önce Batı Karadeniz soğuyacak, pazar günü ise sıcaklık iç kesimlerde 8 sahillerde 12 dereceye ineceğinden Gümüşhane, Bayburt ve Rize'nin yükseklerine kar yağabilir. ANKARA İS TAN BUL Bugün 20 Ekim Pazartesi 16 Rüzgar 14 12 Bugün 20 Ekim Pazartesi Nem %63 12 Rüzgar 13 1 AN TAL YA İZ MİR Bugün 20 Ekim Pazartesi Nem % 76 23 Rüzgar 22 11 Bugün 20 Ekim Pazartesi Nem % 96 27 Rüzgar 20 11 Nem % 72 20 EKİM 2014 Kültür-Sanat HERKES İÇİN EKONOMİ POLİTİKA 13 İbn-i Sina'nın ünlü tıp kitabı günümüz Türkçesine çevriliyor D ünya tıp tarihine damga vuran İbn-i Sina'nın bin yıllık eseri “El Kânun Fi't-Tıbb” ilk kez günümüz Türkçesi ile beş ciltlik takım halinde yayımlanacak. olarak İbn-i Sina'ya büyük değer verdiğini vurgulayarak, "İbn-i Sina, çağını aşmış bir bilim adamı. Sadece tıpla değil matematik, astronomi ve fizikle de ilgilendi. Atatürk Kültür Merkezi (AKM) Başkan Yardımcısı Şaban Abak, AA muhabirine yaptığı açıklamada, kurumun destekleriyle hazırlanan beş ciltlik esere ilişkin, "İbn-i Sina'nın beş kitap halindeki bu büyük tıp eseri, bir doktorun bilmesi gereken tüm bilgilerin özetidir, tüm temel tıp bilgileridir. Çok iyi bir gözlemciydi. Bugün görmeyi bilimsel olarak nasıl açıklıyorsak bin yıl önce de kitabında onu o şekilde ifade etmiş. Dönemindeki diğer bilim adamlarıyla mukayese edilirse, İbn-i Sina, 11. yüzyıla değil daha çok 19. yüzyıla yaraşan bir bilim adamı olarak değerlendirilebilir. A'dan z'ye insan vücudunun bütün organları ve bunların hastalıkları, ilaçları ve ilaçların hazırlık yöntemleri tek tek anlatılmıştır. Biz bunu ilk kez günümüz Türkçesine tam metin olarak tercüme edip bastırıyoruz. Bunun en açık delili de yazdığı tıp eseri ancak bunun yanı sıra kalp, üriner sistem ve muhtelif hastalıklarla ilgili 150'ye yakın tıp eseri var" değerlendirmesinde bulundu. Birinci, ikinci ve üçüncü kitaplar basıldı. Üçüncü kitap 2 ay içinde, dördüncü kitap ise 2015'te yayımlanacak" diye konuştu. Prof. Dr. Esin Kahya tarafından Türkçeye çevrilen eserin, tematik bakımdan günümüz hekimlerinin de yararlanabilmesi amacıyla ciltlerin sıralamasında değişiklik yapıldığını anlatan Abak, eserin 2015 yılında tamamlanmasıyla takım olarak yeniden basılacağını belirtti. Abak, Türk bilgin ve hekimi İbn-i Sina tarafından 1014 yılında kaleme alınan El Kânun Fi't-Tıbb'ın yazılışının bininci yılı dolayısıyla 19 Aralık'ta Prof. Dr. Hayrani Altıntaş'ın oturum başkanlığında Prof. Dr. Esin Kahya, Doç. Dr. Ahmet Acıduman ve Doç. Dr. Hasan Basri Çakmak'ın katılacağı bir panel düzenleneceğini bildirdi. "İbn-i Sina, tıbbın kralı" Prof. Dr. Kahya da bir bilim insanı "Bu eserden dolayı 14. yüzyıl Avrupasında İbn-i Sina'ya 'tıbbın kralı' gözüyle bakıldığını" söyleyen Kahya, o zamanlarda yapılan resimlerde İbn-i Sina'nın ortada, iki yanında da Hipokrat ile Galen veya Aristo'nun resmedildiğini, hatta, adının ilk kez 14. yüzyılda Paris'teki bir hastaneye verildiğini anlattı. Kahya, sözlerini şöyle sürdürdü: "İbn-i Sina, bütün Avrupa ülkelerinde çok iyi tanınıyor. Bizde ve Müslüman ülkelerde ise bu kadar ayrıntılı bilinmiyor. Bu belki İbn-i Sina'nın verdiği klasik bilgilere dayanmalarından olabilir. Halbuki kitapta İbn-i Sina, bunun dışında kendi gözlem ve önerilerini de aktarıyor. Bunun dışında İslam dünyasındaki hekimler çok fark etmemiş ama yüzyıllar sonra Avrupa'da bulunup çıkarılan akciğer, kalp ve iç organların yapısıyla ilgili bilgiler yani anatomi bilgisi, kitapta verilmiş. Öyleki böbrek ve görmeyle ilgili bugünden hiç farklı olmayan bir açıklamayla karşılaşıyoruz. Medikal olarak da bugünkü bir patoloji kitabının sistematiğiyle bilgi veriyor." Kitapta İbn-i Sina'nın bitkisel tedavi önerileri de var Günümüzdeki teknolojinin teknolojinin de yardımıyla İbn-i Sina'nın verdiklerinden daha ayrıntılı bilgiye ulaşıldığını söyleyen Kahya, "Teknoloji, tıp, fizik, kimya, biyoloji ilerledi ama günümüzde şifalı bitkilere dönüş var. İbn-i Sina buna ışık tutabilir çünkü deneyerek anlatmış kitabında. Örneğin yüzünüzde akneler var, İbni Sina gül suyunu öneriyor. Bugün gül yağı ve suyunu bütün merhemlerde bulabilirsiniz. İbn-i Sina, Kanun'un ikinci cildinde basit ilaçlar altında tek tek bitki ve hayvansal maddeleri ele alarak açıklıyor. Birçok hekimle eczacıyla görüşün, bunları doğruluyor, hayret ediyorlar." Eserin 18. yüzyılda Tokatlı Mustafa Efendi tarafından çevrildiğini ancak kitabın asıl önemli kısmı olan klasik tıptan farklı olan bölümlerin atlandığını ve bazı bilgilerin yanlış aktarıldığını ifade eden Kahya, kitapta metinler arasındaki farkı da gözler önüne serdiğini belirtti. Kahya, kitabı herkesin çok rahatça okuyup anlayabileceğini de vurgulayarak, "Biz kendimizi, başkaları tanısın ve öğretsin diye bekliyoruz fakat çoğu klasik eserimizin, Osmanlı'da yetişen bilim adamlarımızın yazdıklarının dilimize çevirisi yok. Ben İbn-i Sina ile başladım, Allah'tan bir tek şey istiyorum bana bunu tamamlamayı nasip etsin" temennisinde bulundu. AA PROJE HİZMETİ ALINACAKTIR ÜMRANİYE BELEDİYESİ FEN İŞLERİ MÜDÜRLÜĞÜ ÜMRANİYE GENELİ MUHTELİF HİZMET BİNALARINA AİT PROJE HİZMET ALIM İŞİ hizmet alımı 4734 sayılı Kamu İhale Kanununun 19 uncu maddesine göre açık ihale usulü ile ihale edilecektir. İhaleye ilişkin ayrıntılı bilgiler aşağıda yer almaktadır: İhale Kayıt Numarası : 2014/134212 1- İdarenin a) Adresi : Atatürk Mah.Fatih Sultan Mehmed Cad.No:63, 34761 ÜMRANİYE/İSTANBUL b) Telefon ve faks numarası : 216 4435600-216 3280107 c) Elektronik posta adresi : umraniye@umraniye.bel.tr ç) İhale dokümanının görülebileceği internet adresi : https://ekap.kikgov.tr/EKAP 2- İhale konusu hizmetin a) Niteliği, türü ve miktarı : 2 ADET PROJE HİZMET İŞİ. Ayrıntılı bilgiye EKAP'ta yer alan ihale dokümanı içinde bulunan idari şartnameden ulaşılabilir b) Yapılacağı yer : Ümraniye İlçe sınırları içi c) Süresi : İşe başlama tarihi 02.01.2015, İşin bitiş tarihi 01.05.2015 3- İhalenin a) Yapılacağı yer : Ümraniye Belediye Başkanlığı Encümen Salonu Atatürk Mah.Fatih Sultan Mehmed Cad.No:63 34761 Ümraniye/İSTANBUL b) Tarihi ve saati : 10.11.2014-14.00 4- İhaleye katılabilme şartları ve istenilen belgeler ile yeterlik değerlendirmesinde uygulanacak kriterler: 4.1. İhaleye katılma şartları ve istenilen belgeler: 4.1.1. Mevzuatı gereği kayıtlı olduğu Ticaret ve/veya Sanayi Odası veya Meslek Odası Belgesi; 4.1.1.1. Gerçek kişi olması halinde, kayıtlı olduğu ticaret ve/veya sanayi odasından ya da ilgili meslek odasından, ilk ilan veya ihale tarihinin içinde bulunduğu yılda alınmış, odaya kayıtlı olduğunu gösterir belge, 4.1.1.2. Tüzel kişi olması halinde, ilgili mevzuatı gereği kayıtlı bulunduğu ticaret ve/veya sanayi odasından, ilk ilan veya ihale tarihinin içinde bulunduğu yılda alınmış, tüzel kişiliğinin odaya kayıtlı olduğunu gösterir belge, 4.1.2. Teklif vermeye yetkili olduğunu gösteren İmza Beyannamesi veya İmza Sirküleri; 4.1.2.1. Gerçek kişi olması halinde, noter tasdikli imza beyannamesi, 4.1.2.2. Tüzel kişi olması halinde, ilgisine göre tüzel kişiliğinin ortakları, üyeleri veya kurucuları ile tüzelkişiliğin yönetimdeki görevlileri belirten son durumu gösterir Ticaret Sicil Gazetesi, bu bilgilerin tamamının bir Ticaret Sicil Gazetesinde bulunmaması halinde, bu bilgilerin tümünü göstermek üzere ilgili Ticaret Sicil Gazeteleri veya bu hususları gösteren belgeler ile tüzel kişiliğin noter tasdikli imza sirküleri, 4.1.3. Şekli ve içeriği İdari Şartnamede belirlenen teklif mektubu. 4.1.4. Şekli ve içeriği İdari Şartnamede belirlenen geçici teminat. 4.1.5. İhale konusu işin tamamı veya bir kısmı alt yüklenicilere yaptırılamaz. 4.1.6. Tüzel kişi tarafından iş deneyimini göstermek üzere sunulan belgenin, tüzel kişiliğin yarısından fazla hissesine sahip ortağına ait olması halinde, ticaret ve sanayi odası/ticaret odası bünyesinde bulunan ticaret sicil memurlukları veya yeminli mali müşavir ya da serbest muhasebeci mali müşavir tarafından ilk ilan tarihinden sonra düzenlenen ve düzenlendiği tarihten geriye doğru son bir yıldır kesintisiz olarak bu şartın korunduğunu gösteren, standart forma uygun belge, 4.2. Ekonomik ve mali yeterliğe ilişkin belgeler ve bu belgelerin taşıması gereken kriterler: İdare tarafından ekonomik ve mali yeterliğe ilişkin kriter belirtilmemiştir. 4.3. Mesleki ve Teknik yeterliğe ilişkin belgeler ve bu belgelerin taşıması gereken kriterler: 4.3.1. İş deneyimini gösteren belgeler: Son beş yıl içinde bedel içeren bir sözleşme kapsamında kabul işlemleri tamamlanan ve teklif edilen bedelin % 25 oranından az olmamak üzere, ihale konusu iş veya benzer işlere ilişkin iş deneyimini gösteren belgeler veya teknolojik ürün deneyim belgesi. 4.4. Bu ihalede benzer iş olarak kabul edilecek işler: 4.4.1. Kamu veya özel söktöre yapılan proje hizmet işleri 5- Ekonomik açıdan en avantajlı teklif sadece fiyat esasına göre belirlenecektir. 6- İhaleye sadece yerli istekliler katılabilecektir. 7- İhale dokümanının görülmesi ve satın alınması: 7.1. İhale dokümanı, idarenin adresinde görülebilir ve 200 TRY (Türk Lirası) karşılığı raniye Belediye Başkanlığı Etüd Proje Müdürlüğü Atatürk Mah.Fatih Sultan Mehmed Cad.No:63 K:9, 34761 Ümraniye/İSTANBUL adresinden satın alınabilir. 7.2. İhaleye teklif verecek olanların ihale dokümanını satın almaları veya EKAP üzerinden e-imza kullanarak indirmeleri zorunludur. 8- Teklifler, ihale tarih ve saatine kadar Ümraniye Belediye Başkanlığı Etüd Proje Müdürlüğü Atatürk Mah.Fatih Sultan Mehmed Cad. No:63 K:9, 34761 Ümraniye/İSTANBUL adresine elden teslim edilebileceği gibi, aynı adrese iadeli taahhütlü posta vasıtasıyla da gönderilebilir. 9- İstekliler tekliflerini, Birim fiyatlar üzerinden vereceklerdir. İhale sonucu üzerine ihale yapılan istekliyle, her bir iş kaleminin miktarı ile bu kalemler için teklif edilen birim fiyatların çarpımı sonucu bulunan toplam bedel üzerinden birim fiyat sözleşme imzalanacaktır. Bu ihalede, işin tamamı için teklif verilecektir. 10- İstekliler teklif ettikleri bedelin % 3'ünden az olmamak üzere kendi belirleyecekleri tutarda geçici teminat vereceklerdir. 11- Verilen tekliflerin geçerlilik süresi, ihale tarihinden itibaren 45 (Kırkbeş) takvim günüdür. 12- Konsorsiyum olarak ihaleye teklif verilemez. 13- Diğer hususlar: İhale, Kanunun 38 inci maddesinde öngörülen açıklama istenmeksizin ekonomik açıdan en avantajlı teklif üzerinde bırakılacaktır. BASIN:65342/www.bik.gov.tr BAHÇELİEVLER BELEDİYE BAŞKANLIĞI’NDAN Bahçelievler İlçesi, Yenibosna 26 pafta 3414,3415,3416,3419,3420,3421,11447,11446, 11479,11478,11480, 3424,3411,11286,11288,11582,11583 parseller ile kadastral yol üzerinde yer alan İdari Tesis Alanı (Konsolosluk), Katlı Otopark Alanı, Park Alanının, Belediye Hizmet Alanına alınmasına ilişkin UİP-1827,1 plan işlem numaralı 1/1000 ölçekli Uygulama İmar planı tadilatı 13.09.2014 tarihinde Büyükşehir Belediye Başkanlığınca tadilen onanmıştır. Uygulama Bahçelievler Belediye Başkanlık Binası İmar ve Şehircilik Müdürlüğü Harita Şefliği katında 1 (Bir) ay süreyle askıya çıkarılmıştır. İlanen ilgililere duyurulur. BASIN:65198/www.bik.gov.tr KONTEYNER SATIN ALINACAKTIR İDARİ VE MALİ İŞLER DAİRE BAŞKANLIĞI YÜKSEKÖĞRETİM KURUMLARI İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ İstanbul Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Dekanlığının İhtiyacı Olan Konteyner Alımı İşi alımı 4734 sayılı Kamu İhale Kanununun 19 uncu maddesine göre açık ihale usulü ile ihale edilecektir. İhaleye ilişkin ayrıntılı bilgiler aşağıda yer almaktadır: İhale Kayıt Numarası : 2014/131544 1- İdarenin a) Adresi : İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ REKTÖRLÜĞÜ İDARİ VE MALİ İŞLER DAİRE BAŞKANLIĞI 16 Mart Şehitleri Caddesi 2/4, 34116 Beyazıt-FATİH/İSTANBUL b) Telefon ve faks numarası : 212 4400000-212 4400032 c) Elektronik posta adresi : maliisler@istanbul.edu.tr ç) İhale dokümanının görülebileceği internet adresi (varsa) : https://ekap.kikgov.tr/EKAP 2- İhale konusu malın a) Niteliği, türü ve miktarı : İstanbul Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Dekanlığının İhtiyacı Olan Konteyner Alımı. Ayrıntılı bilgiye EKAP'ta yer alan ihale dokümanı içinde bulunan idari şartnameden ulaşılabilir b) Teslim yeri : İstanbul Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Dekanlığının ihtiyacı olan konteyner alımı (Strafor Lambiri Kaplamalı 40'lık Konteyner-5 adet ve Poliüretan Sandviç Panel Kaplamalı Konteyner-5 adet) Teknik Şartname ekinde yer alan haritaya göre konumlandırılacaktır. Konteynerlar belirlenmiş alanda düz zemin üzerine, her 2,5 metrede bir 0,10x1x2,50 metre boyutlarında kalaslar üzerine su girmeyecek şekilde yerleştirilmelidir c) Teslim tarihi : İstanbul Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Dekanlığının İhtiyacı Olan Konteynerlar sözleşme imzalandıktan sonra engeç 02.12.2014 tarihi mesai bitimine kadar teslim edilecektir 3- İhalenin a) Yapılacağı yer : İstanbul Üniversitesi Rektörlüğü İdari ve Mali İşler Daire Başkanlığı İhale Odası Beyazıt/İSTANBUL b) Tarihi ve saati : 04.11.2014-10.30 4- İhaleye katılabilme şartları ve istenilen belgeler ile yeterlik değerlendirmesinde uygulanacak kriterler: 4.1. İhaleye katılma şartları ve istenilen belgeler: 4.1.1. Mevzuatı gereği kayıtlı olduğu Ticaret ve/veya Sanayi Odası ya da ilgili Esnaf ve Sanatkarlar Odası Belgesi; 4.1.1.1. Gerçek kişi olması halinde, ilk ilan veya ihale tarihinin içinde bulunduğu yılda alınmış, ilgisine göre Ticaret ve/veya Sanayi Odasına ya da ilgili Esnaf ve Sanatkarlar Odasına kayıtlı olduğunu gösterir belge, 4.1.1.2. Tüzel kişi olması halinde, ilgili mevzuatı gereği kayıtlı bulunduğu Ticaret ve/veya Sanayi Odasından, ilk ilan veya ihale tarihinin içinde bulunduğu yılda alınmış, tüzel kişiliğin odaya kayıtlı olduğunu gösterir belge, 4.1.2. Teklif vermeye yetkili olduğunu gösteren imza beyannamesi veya imza sirküleri; 4.1.2.1. Gerçek kişi olması halinde, noter tasdikli imza beyannamesi, 4.1.2.2. Tüzel kişi olması halinde, ilgisine göre tüzel kişiliğin ortakları, üyeleri veya kurucuları ile tüzel kişiliğin yönetimindeki görevlileri belirten son durumu gösterir Ticaret Sicil Gazetesi, bu bilgilerin tamamının bir Ticaret Sicil Gazetesinde bulunmaması halinde, bu bilgilerin tümünü göstermek üzere ilgili Ticaret Sicil Gazeteleri veya bu hususları gösteren belgeler ile tüzel kişiliğin noter tasdikli imza sirküleri, 4.1.3. Şekli ve içeriği İdari Şartnamede belirlenen teklif mektubu. 4.1.4. Şekli ve içeriği İdari Şartnamede belirlenen geçici teminat. 4.1.5. İhale konusu alımın tamamı veya bir kısmı alt yüklenicilere yaptırılamaz. 4.2. Ekonomik ve mali yeterliğe ilişkin belgeler ve bu belgelerin taşıması gereken kriterler: İdare tarafından ekonomik ve mali yeterliğe ilişkin kriter belirtilmemiştir. 4.3. Mesleki ve Teknik yeterliğe ilişkin belgeler ve bu belgelerin taşıması gereken kriterler: İdare tarafından mesleki ve teknik yeterliğe ilişkin kriter belirtilmemiştir. 5- Ekonomik açıdan en avantajlı teklif sadece fiyat esasına göre belirlenecektir. 6- İhaleye sadece yerli istekliler katılabilecektir. 7- İhale dokümanının görülmesi ve satın alınması: 7.1. İhale dokümanı, idarenin adresinde görülebilir ve 85 TRY (Türk Lirası) karşılığı İstanbul Üniversitesi Rektörlüğü Strateji Daire Başkanlığı'na (Süleymaniye Cd.No:25 Süleymaniye/İstanbul adresine) bedeli yatırılmak kaydı ile makbuzun ibrazıyla İstanbul Üniversitesi Rektörlüğü İdari ve Mali İşler Daire Başkanlığı Satınalma Bürosu Beyazıt/İSTANBUL adresinden temin edilebilir, adresinden satın alınabilir. 7.2. İhaleye teklif verecek olanların ihale dokümanını satın almaları veya EKAP üzerinden e-imza kullanarak indirmeleri zorunludur. 8- Teklifler, ihale tarih ve saatine kadar İstanbul Üniversitesi Rektörlüğü İdari ve Mali İşler Daire Başkanlığı Satınalma Bürosu Beyazıt/İSTANBUL adresine elden teslim edilebileceği gibi, aynı adrese iadeli taahhütlü posta vasıtasıyla da gönderilebilir. 9- İstekliler tekliflerini, mal kalem-kalemleri için teklif birim fiyatlar üzerinden vereceklerdir. İhale sonucu, üzerine ihale yapılan istekliyle her bir mal kalemi miktarı ile bu mal kalemleri için teklif edilen birim fiyatların çarpımı sonucu bulunan toplam bedel üzerinden birim fiyat sözleşme imzalanacaktır. Bu ihalede, işin tamamı için teklif verilecektir. 10- İstekliler teklif ettikleri bedelin % 3'ünden az olmamak üzere kendi belirleyecekleri tutarda geçici teminat vereceklerdir. 11- Verilen tekliflerin geçerlilik süresi, ihale tarihinden itibaren 90 (Doksan) takvim günüdür. 12- Konsorsiyum olarak ihaleye teklif verilemez. BASIN:65069/www.bik.gov.tr 14 20 EKİM 2014 Magazin-Tv HERKES İÇİN EKONOMİ POLİTİKA "Mahkemede konuşacağız" Binbir surat Hadise Bu sefer duygulandıracak yyvah Eyvah serisi ve ‘Güldür Güldür Show’la adınEhikâyesini dan söz ettiren Özge Borak, bu kez hüzünlü bir aşk konu alan ‘Bana Adını Sor’ filmiyle seyir- Hadise bir çorap markası için çektiği reklam filminde Hollywood yıldızı oldu.Star Sensin isimli reklamda, Marilyn Monroe'nun Yaz Bekarı, Mena Suvari'nin Amerikan Güzeli ve Angelina Jolie'nin Tomb Raider filmlerinden sahneleri canlandırdı.Reklam yayınlandığı andan itibaren sosyal medyada ilgiyle izlenmeye başlandı.HABER MERKEZİ ciyle buluşacak. Borak filmde, yetiştirme yurdunda birlikte büyüdüğü adama karşılıksız aşkla bağlanan bir aşçıyı canlandırıyor.HABER MERKEZİ nlü sunucu Özlem Yıldız son Ü günlerde Seren Serengil'le yaşadığı talihsiz olayları değer- Nurella fırtınası lendirdi. Makaron'un haberine göre; Yıldız “Ben ilk başlarda bekledim özür dilemesini ama artık benim için çok geç. Şu saatten sonra başka çıkar yolu yok mahkemede konuşacağız” dedi. Yıldız avukatı Rezan Epözdemir aracılığıyla Seren Serengil’e 20 bin TL’lik tazminat davası açtı ve Serengil’in TV programında söylediği “Özlem evliyken eski erkek arkadaşımla Facebook’tan yazıştı” sözleriyle namusuna dil uzattığını öne sürdü.HABER MERKEZİ on günlerde sosyal medyada paylaşılan S caps’leriyle fenomen haline gelen, SHOW TV’nin sevilen yarışması ‘Bu Tarz Benim’in jüri üyesi Nur Yerlitaş, Arnavutköy’deydi. Mekân çıkışı etrafı kameralar tarafından sarılan Yerlitaş, kendisine büyük ilgi gösteren basın mensuplarına teşekkür edip aracına bindi.HABER MERKEZİ KANAL AKIŞLARI 09:001'de Bugün 09:15Avrupa Avrupa 11:00İyi Fikir 13:00Haber 13:10Spor 13:13Hava Durumu 13:15Süper Dadı 14:30Beni Böyle Sev 16:40Zengin Kız Fakir Oğlan 19:00Ana Haber Bülteni 19:45Spor 19:50Hava Durumu 19:55Beni Böyle Sev 23:00Joker 00:40Beni Böyle Sev 06:30Comedya 08:00Gülhan'ın Galaksi Rehberi 09:00Dünya Listeleri 10:30Pazar Magazin 12:00Güneri Cıvaoğlu ile Şeffaf Oda 13:15Teksus 14:30Bay Tahmin 22:30Pazar Magazin 06:00Geniş Aile 07:00İrfan Değirmenci ile Günaydın 10:00Alın Yazım 11:00Özledim Seni 13:00Gün Arası 13:30Çok Güzel Hareketler Bunlar 15:00Evim Şahane 17:00Çarkıfelek 18:50Koca Kafalar 19:00Kanal D Ana Haber 20:00Ulan İstanbul 23:30Dizi 00:00Gerçek Adalet 01:45Ekip 49 03:30Yedi Psikopat 05:10Dudaktan Kalbe 06:15Yeter Ki Sen Kazan 07:00Her Sabah 08:452. Sayfa 10:30Doktor Aytuğ 12:30Öğle Haberleri 12:50Derya'nın Dünyası 14:45Dudaktan Kalbe 16:15Dolu Dolu Anadolu 17:50Sıcak Gündem 18:00Ana Haber 18:50Yeter Ki Sen Kazan 19:50Fünye 21:45Kayıp Kimlik 23:45Hayatın Rengi 09:00Beni Affet 10:00Melek 12:00En Güzel Bölüm 12:30Aşkın Bedeli 14:30Benim Kuaförüm 16:00En Güzel Bölüm 16:30Beni Affet 18:30Star Haber 19:15Deniz Yıldızı 20:30Reaksiyon 22:30Dizi 04:20Yahşi Cazibe 05:30Hatırla Sevgili 07:00Çocuklar Duymasın 11:30Dizi TV 12:40Dizi 14:30Dizi 16:45Dizi 19:00ATV Ana Haber 20:00Hükümet Kadın 22:20Gladyatör 05:00Gezenti 05:20Donanım Haber 06:00Shappies 06:20Monster Warriors 06:40Ejder Avcıları 09:00Trend Topic 12:00I Heart Radio 15:30Donanım Haber 18:00Yeşil Öyküler 18:40Fırıldak Ailesi 08:45Lifestyle 08:55 Hava Durumu 09:00Haber Merkezi 09:15Ekonomi Piyasalar 09:20Spor 09:30Ekonomi Notları 10:00Haber Merkezi 10:15Ekonomi Piyasalar 10:20Spor 10:30Seçim Aktüel 10:45Spor 10:55Hava Durumu 11:00Haber Merkezi 11:15Ekonomi Piyasalar 11:20Spor 11:30Haber Merkezi 11:35Ekonomi Piyasalar 11:40Spor 07:00Cennet Mahallesi 08:30Winx Club and Poppixie 09:30Pepee 10:00Pazar Sürprizi 13:00Lezzet Haritası 14:00Ev Kuşu 15:00Fatih Harbiye 17:00Nereye Bakıyor Bu Adamlar 19:00Show Ana Haber 19:45Analı Oğullu 21:45Güldür Güldür Show 22:30Kuzeyin Oğlu 02:00Gece Haberleri 02:15Tarafsız Bölge 04:00Gece Haberleri 04:155N1K 05:20Serra ile İtalyan İşi 06:00Güne Merhaba 07:40Spor 07:50Güne Merhaba 08:40Spor 08:49Güne Merhaba 09:00Parametre 10:00Haber 10:35Paranın Gündemi 11:00Haber 12:00Bugün 13:48Hava Durumu 14:00Günlük 14:50Hava Durumu 07:00Geri Sayım 09:45Cnbc-e.com'da Bugün 10:00Piyasa Ekranı 10:30Piyasaya Bakış 11:00Piyasa Ekranı 12:00Finans Cafe 14:00Piyasaya Bakış 14:30İş Dünyasından 15:00 Piyasaya Bakış 15:30Piyasa Ekranı 16:00 Kapanışa Doğru 16:45Cnbc-e.com'da Bugün 17:00 Son Baskı 17:30Piyasaya Bakış 18:00Avatar 18:30Penguins of Madagascar 19:00The Simpsons 20:00Mom 11:35Spor Bülteni 11:55Hava Durumu + Yol Durumu 12:00Ajans Bugün 12:35İşin Sırrı 12:503 Dakika 12:55Hava Durumu + Yol Durumu 13:00Ajans 13:50Hava Durumu 13:55Yol Durumu 14:00Ajans 14:30Spor Bülteni 14:50 3 Dakika 15:00Ajans Gün İçi 15:25Bize Sorun 16:00Ajans Gün İçi 16:30Spor Bülteni 03:15Umutsuz Ev Kadınları 05:30Çocuklar Duymasın 06:45İsmail Küçükkaya ile Çalar Saat 10:00Nilgün Belgün ile Yeni Bir Gün 12:15Kocamın Ailesi 14:30Unutma Beni 16:30Esra Erol'la 19:00Fatih Portakal ile FOX Ana Haber 19:45Avatar 23:15Kelime Oyunu 12:00Haber Masası 12:25Dünya Raporu 12:35Ekonomide Görünüm 12:45Spor Bülteni 13:00Gün Ortası 13:35Ekonomide Görünüm 13:45Spor Bülteni 14:00Gün Ortası 14:45Ekonomide Görünüm 15:00Güne Bakış 15:35Ekonomide Görünüm 15:45Spor Bülteni 16:00Güne Bakış 16:35Ekonomide Görünüm 16:45Spor Bülteni 17:00Akşam Haberleri 18:00Akşam Raporu 20:00Televizyon Gazetesi 20 EKİM 2014 Spor HERKES İÇİN EKONOMİ POLİTİKA Spor Toto Süper Lig'de mücadele veren Sivaspor oyuncusu Kadir Bekmezci açıklamalarda bulundu. Fatih Terim: 21 yaşındaki çocuğa sahip çıktım, bunun için özür diliyorum Bekmezci: Sezon sonunda Avrupa Kupalarına katılmak istiyoruz S por Toto Süper Lig ekiplerinden Sivasspor'da, orta saha oyuncusu Kadir Bekmezci, kırmızı-beyazlı ekibin Avrupa kupalarına katılma hedefine sezon sonunda ulaşacağına inandığını söyledi. herkesin elinden gelenin en iyisini yapma gayreti içerisinde olduğunu dile getiren Bekmezci, şunları kaydetti: 'Sivasspor, iyi bir palarına katılmak. Lig'de ilk 5 arasında yer almak istiyoruz. İnşallah, bu hedeflere ulaşırız. Buna inanıyorum, takım olarak kupalarına katılma hedefini sürekli dile getiriyor" diye konuştu. Sivasspor'da 6. sezonunu geçirdiğini kaydeden Bekmezci, takım. Bu sezon yeni transferlerimizle daha da güçlendik. Takımımıza katılan arkadaşlarımız kısa sürede uyum sağladı ve hiç yabancılık çekmedi. inanıyoruz. Elimizden gelen mücadeleyi veriyoruz.' "Sivasspor benim evim gibi. Takımın en eski futbolcularından biriyim. Kırmızı-beyazlı ekibin başarısı için var gücümle çalışıyorum. Forma şansı bulmak için formumu sürekli koruyorum. Sivasspor'da 6 sezondur forma giyen ve teknik direktör Roberto Carlos'un vazgeçemediği isimler arasında yer alan Bekmezci, yaptığı açıklamada, kırmızı-beyazlı ekibin geride kalan haftalarda istediği puanları alamadığını belirtti. 'HEDEFİMİZ İLK 5 İÇERİSİNDE YER ALMAK' Sivasspor'un geçen sezonu ilk 5 içerisinde tamamladığını ancak aldığı ceza nedeniyle UEFA Avrupa Ligi'ne katılamadığını anımsatan Bekmezci, aynı başarıyı bu sezon da göstermek istediklerini söyledi. Taraftara Avrupa kupaları mutluluğu yaşatmak için takımdaki Arkadaşlarımızın takıma adapte olmaları kısa sürdü. Hepsi gerçekten kaliteli futbolcular ve onların takıma faydalı olacağını düşünüyorum. Hedefimiz Avrupa ku- Carlos'un her maça galibiyet parolasıyla kendilerini hazırladığını ve ligi ilk 5 içerisinde bitirme isteğini sürekli hatırlattığını belirten Bekmezci, "Carlos, her maçı kazanabileceğimizi söylüyor. Maça çıkmadan önce bizleri motive ediyor. Avrupa Sahada olduğumu süre içerisinde takımıma katkı sağlamak istiyorum" ifadesini kullandı. AA UEFA Başkanı Platini'den "beyaz kart" önerisi UEFA Başkanı Michel Platini, hakem kararlarına aşırı tepki gösteren za salları arasında ce unra ku ot futbolcuFo n oy arlons nda rakibin so eni basılan "P a futbol hası n faulle nd bı ta ki lı ad ball" cusunu lara "beyaz Y in görüşlerini ının ardından kurallarına ilişk gulanması durdurulmas tbolcuya kıruy fu i, n kart" gös- aktarataftraarnıPlolatduiniliğuşkbeinyagöz rükaş-rtın eymızleımkai yart paveespei, naçizgltıi kuharakelınm-ın mına letilm terilmesini kulerillaninımakkatarardrlı.arMınaçaesbanazısıfundt- a halerififninkesamhalerdiçeinmeingiimrebiumlmyaesşi ve ha hake sonlandırıla tepki gösteruygulamasının bolcuların fazl ve bu ın lg sa r. a ld ması bulunuyo mesini, "futbo niteleyen ak ar ol " ık al st ha oyuncuPlatini, bu du- Blatter'e tepki UEFA Başkanı ın yetki mlerin beyaz FIFA başkanın rumlarda hake unculara nması gerekoy ların 10 tla alanının kısı kart göstererek a saha ken Platini, nc tiğini de savuna tek adamın 10 dakika boyu cezası vere e dakika "FIFA, genellikl m makinesi narında beklem de etti. çi ifa se i in ki iğ de kt in re et ge i zm hi mes desini kulifa " or gibi çalışıy süreyle ul 17 yıldır ce fa landı. Blatter'ın devam etSarı kartın sade rilmesi z ve sı a görevine aralık n Platini, pozisyonlarınd ayan Plaoyundan ke ul çe i rg tiğine dikkat gerektiğini vu aç esanların ortak i, takımların m "Kurumda çalış su tin çıkarılnu olcu kararları söz ko FA, tek nasında 3 futb a ek olarak FI ın le kk bi a ha e nd m ğu ir şt du ol deği e ğunu yaptığı vr lu de on tr da masını adamın pa 2 oyuncuyu i es a dönüşüyor" abilm bir federasyon de buarasında çıkart u. in nd istedi. değerlendirmes gerektiğini savu maya AA la gu u. i'nin uy Platin diği yeni futbol geçmesini iste lund Olcay: Şampiyon olabileceğimizi düşünmüyorum! 'ın Beşiktaş zı yıldı başarılı an, h Olcay Şa için nluk o y i p m a ş ıklailginç aç ndu. bulu a d r a l a m iyonp m a ş y Olca alarını i d d i n i ç luk i rak, a y a l u g r vu n olao y i p m a "Ş izi m i ğ e c e l i b yorum, ü m n ü ş dü zı biliyo ı m ı ğ a c ola iddir a d a k rum. O edi. alıyım" d ezon sonunda Spor Toto Süper Lig'i S şampiyon tamamlayacaklarını iddia eden Olcay, "Şampiyon olabileceğimizi düşünmüyorum, olacağımızı biliyorum. O kadar iddialıyım. Arkadaşlık demiyorum, bu takımda çok büyük kardeşlik var. Herkes birbirine yardım ediyor" diye konuştu. Kariyeri hakkında çok fazla düşünmediğini anlatan Olcay, "Tek hedefim var, o da şampiyonluk. Geleceği çok düşünmüyorum çünkü bu sezon şampiyon olmamız, Beşiktaş için çok önemli. Bu sezon şampiyon olursak yeni stadımız Vodafone Arena'da arka arkaya şampiyon olacağımıza inanıyorum" Türkiye Kupası'nı kazanan takım 2.525.000 Dolar kazanacak 014-2015 sezonunda Zi2ödülraat Türkiye Kupası'nın dağıtımı kriterleri belirlendi. Türkiye Futbol Federasyonu Yönetim Kurulu'nun aldığı karar doğrultusunda 2014-2015 sezonu Ziraat Türkiye Kupası'nda ödül dağıtım kriterleri şu şekilde olacak: - 3. Tur'da mücadele edecek 54 kulübe, kulüp başı 26.200 Dolar katılım bedeli ödenecek. - Grup aşamasına kalan 32 kulübe katılım bedeli olarak kulüplere 40.000 Dolar ödenecek. Grup müs- değerlendirmesinde bulundu. Siyah-beyazlı futbolcu, Avrupa'da bu sezon başarıya ulaşabileceklerini kaydederek, "UEFA Avrupa Ligi'nde başarılı olabileceğimize inanıyorum. Arsenal ve Tottenham Hotspur'a karşı nasıl bir takım olduğumuzu gösterdik. Böyle devam edersek, UEFA Avrupa Ligi'nde finale kadar çıkabileceğimizi düşünüyorum" ifadelerini kullandı. "Şampiyon olacak bir kadro var" Siyah-beyazlı takımın, ilk geldiği sezona göre daha kaliteli olduğunu dile getiren deneyimli futbolcu, şöyle devam etti: "Takım kalitesi ve oyuncu kalitesi daha fazla. Şu anda şampiyon olacak bir kadro var. Stoperimiz sakatlandığında kimin oynayacağını bilemiyorduk. Şimdi ise sakatlarımız yine var, çok üzgünüz ama yerine kimin oynayacağı düşüncesi yok. Türkiye'nin en iyi stoperleri bizde oynuyor. Sosa sakat, yerine Oğuzhan oynayacaktı ama o da sakatlandı. Onların yerine Kerim Frei var. Sonuçta kalite üst düzeyde olduğu için iyiyiz." Milli oyuncu, her maçı ayrı ayrı düşündüklerini belirterek, "Takımda şampiyonluk konuşuluyor ama biz maç maç düşünüyoruz. Lucescu: Türkler çok vatansever! krayna ligi takımı Shakhtar U Donetsk'in teknik direktörü Mircea Lucescu, Türklerin 15 vatanseverliliğine hayran olduğunu ifade etti. olabilir. Ama Türklerin vatanseverliliği en muhteşem, yüksek düzeyde. Onların kendi takım bayraklarına olan sevgisi inanılmaz.” dedi. Ukrayna basınına konuşan Romen asıllı teknik direktör futbol taraftarlarıyla ilgili genel soruları yanıtladı. Taraftarların iyi terbiye edilmesi gerektiğine işaret eden Lucescu Türklerin vatanseverliliğini övdü. Lucescu, “Türklerin belki oyunun detaylarıyla ilgili az bilgisi Türkiye’de antrenörlük yaptığı yıllarda anılarını paylaşan Lusecku, “İsviçre ve başka yerlerde Galatasaray ve Beşiktaş kampında bunun tanığı oluyordum. Otelden ayrılıp sahaya gittiğimiz sırada yol boyu ev ve dairelerde Türk bayraklarının asıldığını görüyorduk. Orada böylece Fenerbahçe, Beşiktaş veya Galatasaray taraftarlarının yaşadığını anlıyorduk. Dostluk maçları sırasında oraya 5 bin Türk geliyordu. Türkler sırf Türk takımlarını izlemek için Belçika, Hollanda ve Fransa’dan geliyordu. Böyle bir sevgiyi başka yerde bulmak çok zor. Türkler oyunu izlemek için işi gücünü bırakıyordu. Türkler için tarih ve gelenek önemli.” ifadelerini kullandı. CİHAN "Atatürk Olimpiyat Stadı negatif enerji veriyor" Olcay Şahan, Beşiktaş'ın iç saha maçlarını oynadığı Atatürk Olimpiyat Stadı'nın kendilerini olumsuz etkilediğini bildirdi. Atatürk Olimpiyat Stadı'ndaki havanın çok kötü olduğunu belirten Olcay, Maça giderken taraftarların hissettiğinin aynısı yaşıyoruz. Herkes 'Olimpiyat'a mı gideceğiz' diyor. Bu durum negatif enerji veriyor. Konsantrasyonumuz düşüyor. Taraftarlarımız stada gelmeyip tribün boş kalınca daha çok üzülüyoruz. Zemin şartları çok kötü. Bizim oynayabileceğimiz en kötü yerdi. O sorunu da çözdük" şeklinde konuştu. AA abakalarında galibiyet alan kulüplere 40.000 Dolar, beraberlikle sahadan ayrılan ekiplere ise 20.000 Dolar ödenecek. - Son 16 Turu'na katılan 16 kulübe kulüp başı 50.000 Dolar katılım bedeli, müsabakalardan galibiyetle ayrılan takımlara ise 100.000 Dolar ödenecek. - Çeyrek finale kalan 8 kulübe, kulüp başı 100.000 Dolar katılım bedeli ödenecek. Müsabakalarda galip gelen takımlara 150.000 Dolar, berabere kalan ekiplere ise maç başına 75.000 Dolar ödenecek. - Yarı finale kalan 4 kulübe, kulüp başı 150.000 Dolar katılım bedeli ödenecek. Müsabakalarda galip gelen takımlara 200.000 Dolar, berabere kalan ekiplere ise maç başı 100.000 Dolar ödenecek. - Final maçında galip gelerek şampiyon olacak kulübe 2.525.000 Dolar, finalist takıma ise 1.135.000 Dolar ödenecek. CİHAN onom HERKES iÇiN EKONOMi POLiTiKA 20 EKİM 2014 Pazartesi KDV dahil 25 Krş www.ekonomigazetesi.net T üRKiYE’DEN dünyaya jeotermalde VERiMLiLiK DERSi! KİPAŞ Holding iştiraki Maren Enerji, Aydın Germencik’teki jeotermal enerji santrallerinde verimliliği en üst seviyeye yükselten bir sistemi hayata geçirdi. BU HARiTANIN iÇiNDE TüRKiYE YER ALACAKTIR Ekonomi Bakanı Zeybekci, "Dünya ticaret ve ekonomisinin üçte ikisi yeniden yapılanıyor. Türkiye olarak bu zaman dilimini ıskalamamamız gerekiyor. Ne pahasına olursa olsun, bu haritanın içinde Türkiye yer alacaktır" dedi. P Türkiye'de 2013 itibarıyla cari açığın yüzde 7,9 seviyesinde olduğunu, bunu istenilmeyen seviye gördüklerini ifade eden Zeybekci, yüzde 5'in üzerindeki cari açığın sıkıntılı olduğunu, yüzde 4'ün altında olması gerektiğini vurguladı. Zeybekci, Türkiye gibi çok hızlı büyümek isteyen ülkeler için yüzde 4'ün altındaki oranın katlanabilir olduğunu belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü: "Geçen yıl 2014 bütçe ve büyüme hedeflerini koyarken, hükümet olarak 2014 yılı için yüzde 6,4 cari hedefi koyduk. Bu hedefe uluslararası bütün kuruluşlar, 'yüzde 6,4 iddialı bir rakamdır, bunu tutturursa Türkiye, çok büyük başarı elde etmiş olur' dedi. Türkiye, bugün gelmiş olduğumuz noktada, 2014 yılında 2013 yılına göre cari açıkta yüzde 35 iyileşme yakaladı. Bu, çok başarılı bir iyileşmedir. Türkiye, yakalamış olduğu bu cari açıkla artık ihracata dayalı büyüme, gereksiz ithalattan kaçınma, doğru, gerçek kur politikasıyla isabetli yere doğru gitmekle çok önemli adım attı ve cari açıkta maksimum yüzde 5,7 seviyesinde 2014 yılını bitireceğiz. 2015 yılında ise çok daha önemli bir yere getireceğiz çünkü konuyu doğru yerinden yakaladık. Bir yerlerden bir anlık parayı yani özelleştirmeden, doğrudan yabancı yatırımla değil, ekonomimiz içinden ürettiğimiz, hiç olmayan kaynağı ortaya koyarak cari açıkta iyi noktaya geldik."Ziyaretlerine gelen Amerika Birleşik Devletleri Ticaret Bakanı ve Almanya Ekonomi Bakanı'na Türkiye olarak ekonomik menfaatlerine bakacaklarını söylediğini aktaran Zeybekci, "Ekonomik menfaatlerimizin temelini oluşturmada hiçbir ilişkiyi maalesef sağlam göremiyoruz çünkü dünya böyle. Önce ekonomik ilişkilerimize bakıyoruz ve dünyadaki payımızı artırmaya devam ediyoruz" dedi. yüzde 15’e de 'kabul edilemez faiz oranı' diyoruz. Vatandaşımızın her şeyinden aldığımız vergi gelirinin yüzde 15’ini faize vermek istemiyoruz." - "Dünya ticaret ve ekonomisinin üçte ikisi yeniden yapılanıyor" Dünyada inanılmaz gelişmeler yaşandığını, ekonomik haritasının yeniden çizildiğini vurgulayan Zeybekci, ABD ve Avrupa Birliği'nin Transatlantik Ticaret ve Yatırım Ortaklığı görüşmelerini 2015 sonu itibarıyla bitirip, 2017'de yürürlüğe koymayı hedeflediğini, ayrıca Trans Pasifik Ortaklığı Anlaşması'nın da bulunduğunu söyledi.Zeybekci, "Dünya ticaret ve ekonomisinin üçte ikisi yeniden yapılanıyor" diyerek, şunları belirtti: "Faizden çok dertliyiz” Zeybekci, Türkiye'deki faiz oranlarının yatırım yapılabilir durumda olmadığına işaret ederek, şunları kaydetti: "Faiz oranlarının bir an önce aşağıya doğru gelmesi için elimizden gelen her türlü gayreti göstereceğiz. Üretimi ve istihdamı destekleyen, yatırım için insana cesaret veren faiz oranları yok. Biz, bu faizlerden çok çektik. Yüzde 7 bin faiz gördü bu memleket. 2002 yılında bu ülkenin milli gelirinin yüzde 15'i faize gidiyordu. Bugün yüzde 3'ler seviyesine indi. 2002 yılında topladığımız vergi gelirlerinin yüzde 80'i faize gidiyordu, bugün yüzde 15’e indi. Bugün tam tersi oldu, yani yüzde 85'i yatırıma, yüzde 15'i faize gidiyor. Onun için faizden çok dertliyiz. Bu "Türkiye olarak bu dönemi, şu zaman dilimini ıskalamamamız gerekiyor. Ne pahasına olursa olsun, bu haritanın içinde Türkiye yer alacaktır. Onun mücadelesini veriyoruz. Onun için koşturuyoruz. İnşallah o yönde mesafeler alıyoruz. Etrafımızdaki bütün bu olumsuzluklar, Rusya'daki, Irak'taki ve Suriye'deki olumsuzluklar bittiği andan itibaren burada Türkiye için çok büyük fırsatların doğduğunu göreceksiniz. Bu coğrafyalardaki ana, toparlayıcı şemsiye Türkiye'dir. Türkiye olmaksızın bu coğrafyada hiçbir şeyin olmayacağını, hiçbir varlığın olmayacağını dünya öğrendi. 1910'dan itibaren başlayan, o ihanet süreciyle başlayıp 1. Dünya Savaşı sonunda cetvelle çizilen, 2. Dünya Savaşı'ndan sonra yeniden organize edilip paylaşılan bu coğrafyada Türkiye olmaksızın artık hiçbir şey gerçekleşemez ve olamaz." "Türkiye Cumhuriyeti olmasaydı, bugün bağımsız tek Müslüman devlet olmazdı" Son 5 yılın en yüksek düzeyine ulaşacağı tahmin edilen dünya buğday stoklarının, geçen sezona göre yüzde 4'lük artışla 195 milyon tona ulaşması bekleniyor. rBu artış minibüste yüzde 27,9, kamyonette yüzde 23,6, kamyonda yüzde 20, motosiklette yüzde 6,8, traktörde yüzde 45,2 oldu. Otomobilde yüzde 8,9, otobüste yüzde 26,2, özel amaçlı taşıtlarda ise yüzde 2,3 azalış gerçekleşti.Ocak-ağustos döneminde 672 bin 864 taşıtın trafiğe kaydı yapıldı, 79 bin 707 taşıtın trafikten kaydı silindi. Böylece trafikteki toplam taşıt sayısı 593 bin 157 arttı. Ağustosta devri yapılan 468 bin 760 taşıt içinde otomobil yüzde 69,1 ile ilk sırada yer aldı. Otomobili sırasıyla yüzde 15,9 ile kamyonet, yüzde 5,9 ile motosiklet, yüzde 2,9 ile minibüs takip etti. Devri yapılan taşıtların yüzde 6,2'sini ise otobüs, kamyon, özel amaçlı taşıtlar ve traktör oluşturdu. Ağustos sonu itibarıyla trafiğe kayıtlı 9 milyon 659 bin 550 otomobilin yüzde 41,4'ü LPG'li, yüzde 29,6'sı benzinli, yüzde 28,5'i dizel yakıtlı araçlardan oluştu. Yakıt türü bilinmeyen otomobillerin oranı yüzde 0,5 olarak gerçekleşti.Aynı dönemde trafiğe kaydı yapılan 43 bin 902 otomobilin yüzde 15,8'inin Volkswagen, yüzde 11,1'inin Renault, yüzde 8,5'inin Ford, yüzde 6,8'inin Hyundai, yüzde 6,4'ünün Opel, yüzde 6,2'sinin BMW, yüzde 5,7'sinin Fiat, yüzde 5'inin Toyota, yüzde 4,9'unun Dacia, yüzde 4,2'sinin Nissan, yüzde 25,4'ünün ise diğer markalardan oluştuğu görüldü. Ge-Maren işbirliğinin ürünü Maren Enerji’nin adı, sadece Türkiye’de değil tüm dünyada da jeotermal sektöründe bilinir hale gelmiş durumda. Şirket, giderek daha da artması beklenen bu ününü, küresel enerji devi GE desteğiyle, Aydın bölgesindeki jeotermal santrallerinde hayata geçirdiği bir uygulamaya borçlu. Bu uygulama özetle, jeotermal enerji santrallerinde verimliliği zirveye taşıyor. Başrolde Şişman ve Dost Uygulamanın hayata geçirilmesinde, altlarındaki ekipleriyle birlikte rol üstlenen iki kilit isim var. Bunlardan biri GE Power&Water Türkiye Ülke Müdürü Alper Dost, diğeri ise Maren Enerji Genel Müdürü Mehmet Şişman. Jeotermal suların içme "Bin yıldan beri bu coğrafyada sularından yüzlerce kat daha yüksek mineral Selçuklu, Osmanlı, bugün Türkiye içerdiğini belirten Alper Dost bunun da Cumhuriyeti olmasaydı bu coğrafya santrallerde kullanılan borularda, depolarda, nice olurdu, herkes şöyle bir düşünsün. Ben söyleyeyim size, bağımsız tek sistemlerde mineral çökelmesine, kireçlenmeye, dolayısıyla tıkanmalara yol açtığını anlattı. Müslüman devlet olmazdı. Bu kadar net söylüyorum. Onun için herkes Santrali durdurmamak için… Türkiye'nin ne anlam ifade ettiğini, Bu sorunların santrallerin istenmeyen zamandostlarımız, müttefiklerimiz, tüm coğrafyadaki herkes gayet iyi bilecek. larda durmasına yol açabildiğini kaydeden Alper Dost şöyle dedi: “Santral durdu. Bir yer tıkandı Biz ne yaptığımızı biliyoruz, hiç kimseden ne yapacağımızla ilgili direk- gibi görünüyor ama ancak açınca göreceğiz. Açılıyor, her taraf tıkanmış, kireçlenmiş. Yapılatif almaya, oradaki kardeşlerimize, cak şey, en az bir hafta durup, bunu yıkamak, akrabalarımıza, kan bağımız, kültür temizlemek. Yıkamak malzeme ve işçilik maliyeti bağımız olduğu o coğrafyada ne yademek, her şeyden önemlisi de santralin hedepacağımızı kimseden öğrenecek flediği elektriği üretememesi, yani gelirinin değiliz. Onun için topyekun, hep bedüşmesi demek.” Jeotermal santrallerin raber gayret edeceğiz, ülke, millet içerisinde bu mineral birikmelerini önlemek için olarak geleceğe daha iyi bakmak için bazı kimyasallar (inhibütör) kullanıldığını ifade gayret ediyoruz, edeceğiz. Onun için 'durmak yok, koşmaya devam' diyoruz, eden Alper Dost, “Biz de pazarda bu hizmeti en üretmeye, bilime, araştırma-geliştirm- iyi sağlayan firmalardan biriyiz. Hatta birincisiyiz eye, laboratuvara, ihracata, istihdama diyebilirim. Şu anda Türkiye’deki jeotermal kurulu gücünün % 70’ine yakınını oluşturan devam."Konuşmanın ardından PAÜ santrallere GE Power & Water olarak biz hizmet Rektörü Prof. Dr. Hüseyin Bağcı, Zeysunuyoruz” dedi. bekci’ye daha önce üniversite senatosunca kendisine verilen, fahri doktora unvan töreninde çekilen fotoğrafıyla işlemeli ibrik hediye etti. Bu coğrafyada Türkiye'ye ihtiyaç bulunduğunu anlatan Zeybekci, konuşmasını şöyle tamamladı: Buğdayda stoklar 200 milyon tona gidiyor T T JES kurulu gücünde lider Maren Enerji Genel Müdürü Mehmet Şişman, 24 MW’lik Kerem JES’in de devreye girmesiyle birlikte toplam jeotermale dayalı elektrik üretim kapasitesinde, 92 MW ile Türkiye lideri olacaklarını söyledi. Grup, 24 MW’lik bir santrali daha Şubat ayında devreye alarak liderliğini pekiştirmeyi hedefliyor. KİPAŞ iştiraklerinin İzmir Seferihisar ile Aydın’daki bazı sahalarda da santral kurmaya yönelik çalışmaları devam ediyor. amukkale Üniversitesinin (PAÜ) Kongre ve Kültür Merkezi'nde düzenlenen 2014-2015 akademik yılı açılış törenine katılan Zeybekci, akademik yılın hayırlı olmasını diledi. Üniversiteye ikinci kampüs alanı yapılacağı müjdesini veren Zeybekci, şöyle konuştu: "Pamukkale Üniversitesi, büyüyerek genişlemeli, dünya üniversitesi olmalıdır. Fahri doktora unvanı aldığım üniversite, bu unvanla bana büyük bir sorumluluk verdi. Pamukkale Üniversitesinin dünyanın önde gelen üniversitelerinden olması için hepimiz çok çalışacağız. Üniversiteler ne kadar başarılı olursa, Mustafa Kemal'in gösterdiği muasır medeniyetler seviyesine ulaşırız. 6 milyon üniversiteli, 20 milyon öğrencimiz var. 20 milyon kalp, ülkenin geleceği için atıyor. O atan kalplere ritim vermek gerekiyor." ekstil ve konfeksiyon alanındaki faaliyetleriyle öne çıkan Kahramanmaraş merkezli KİPAŞ Holding, giderek enerji alanındaki faaliyetleriyle öne çıkmaya başladı. Geçmişte enerji işiyle bağlantısı, kendi tesislerinin elektrik ihtiyacını karşılamak amacıyla kurduğu otoprodüktör santralleriyle sınırlı olan grup daha sonra Adıyaman ve Kahramanmaraş’ı kapsayan elektrik dağıtım bölgesini devralarak bu alanda yeni bir yola girmişti. Grup daha sonra da hidroelektrik santrali yatırımıyla yenilenebilir enerji kaynaklarına dayalı üretim işine el atmıştı. Son yıllarda KİPAŞ adı, elektrik üretim yatırımlarının jeotermal ayağında da sıkça duyulur hale geldi. Grup bünyesindeki şirketler, Aydın ve İzmir başta olmak üzere Ege Bölgesi’nde MTA’nın açtığı ihalelerden aldığı sahalarda kurduğu jeotermal santral ünitelerini birer birer devreye alıyor. Son olarak KİPAŞ şirketlerinden Maren Enerji Aydın Germencik’te inşaatına başladığı Kerem JES yatırımını tamamladı. Tesislerin geçici kabulü yapılarak yarın (17 Ekim 2014) itibariyle ticari üretime geçmesi bekleniyor.
© Copyright 2024 Paperzz