Aykut BEDÜK BİLGİ ÇAĞI, ÖRGÜTLERDE BİLGİNİN ÖNEMİ VE BİLGİ TEKNOLOJİLERİNİN ÖRGÜTLERE SUNDUKLARI DEĞİŞİM VE OLANAKLAR Arş.Gör Aykut BEDÜK Selçuk Üniversitesi, Karaman İ.İ.B.F. abeduk@hotmail.com 1. GİRİŞ Günümüzde bilgi çağı olarak adlandırılan dönemde bilginin insan, organizasyon ve toplum hayatında temel güç ve ana sermaye halini aldığı, bilgi çalışanlarının çoğaldığı, hayat boyu öğrenme alışkanlığının yerleştiği öğrenen birey, öğrenen organizasyon ve öğrenen toplum bağının kurulduğu ve bunların toplumsal bir yaşam biçimini ifade ettiği görülmektedir. Bilgi çağının, Türkiye gibi gelişmekte olan ülkelerin toplumsal ve ekonomik yapılarında, önemli etkilerinin görülmesi doğaldır. Zira Avrupa’nın bütünleşme adımlarının gerçekleşme aşamasına ulaştığı günümüzde, beli rgin teknoloji ve kültürlerinin daha da yakınlaşmasıyla, ortak bir ekonomik yapı içerdiğinde ülkelerin ve bireylerin daha yoğun dayanışma kurmaları kaçınılmaz olacaktır. Özellikle sanayi devriminden sonra başlayan hızlı bilgi artışının, ileri düzeye ulaştığı ve her geçen gün yeni gelişmelerin sağladığı görülmektedir. Böylece hızlı gelişme ve bilgi artışı günümüzün en önemli özelliği olmuştur. 2. BİLGİ ÇAĞI Bilgi çağı, bilginin temel kaynak olduğu, bilgi üretimi ve iletiminin yaygınlaştığı, bilgi çalışanlarının çoğunlukta olduğu, sürekli öğrenme ve bilgilenmenin kaçınılmaz hale geldiği yeni toplumsal ve ekonomik dönemi temsil etmektedir. Bilgi çağına geçiş süreci ile birlikte, hız kazanarak baş döndürücü bir nitelik arz eden teknolojik değişim kaynaklı, toplumsal, ekonomik, siyasal ve kültürel gelişim gözlemlenmektedir. Bilgi çağının öngördüğü toplumsal ve ekonomik yapının içinde biçimlenen dijital dünyayı algılayabilmek için öncelikle gerek kurumsal gerekse bireysel düzeyde stratejik öneme sahip bir değer ola rak kabul edilen bilginin, bilginin değerinin ve niteliklerinin kavranması gerekmektedir. 1 İnsanlık tarihi, uygarlık düzeylerini temsil eden ilkel çağ, tarım çağı, sanayi çağı ve bilgi çağı şeklinde bölümlendirilebilir. Çağları kendine özgü kılan toplumsal ve ekonomik nitelikleri ve koşullarıdır. Toplumsalve ekonomik yapılar, çevresel ve kültürel öğeler tarafından biçimlendirilmektedir. 2 Bilgi çağını biçimlendiren çevresel ve kültürel öğelerin başında; hızla gelişen teknoloji (Özellikle bilgi ve iletişim teknolojileri), çapı ve boyutları genişleyen rekabet (küresel rekabet), Nicholas Negroponte, Dijital Dünya (Çev: Z.Dicleli), Türk Henkel Dergisi Yayınları, İstanbul, 1995, s. 17. 2 Carroll Quigley, The Evolution Of Civilizations, The McMillan Company, New York, 1961, s. 23. 695 1 BİLGİ ÇAĞI, ÖRGÜTLERDE BİLGİNİN ÖNEMİ VE BİLGİ TEKNOLOJ İLERİNİN ÖRGÜTLERE SUNDUKLARI DEĞİŞİM VE OLANAKLAR bölgesel, ulusal gelenekleri aşan ulusal-üstü (supra-national) ve etkileşimli (interactive) kültür gelmektedir. Özellikle XX.yy’ın son çeyreğine damgasını vuran bigli teknolojilerinin toplumsam ve ekonomik gelişmeye sundukları imkanlar dikkate alındığı zaman, Toffler’in “üçüncü dalga” 3 olarak betimlediği aşamanın “bilgi çağı ve bilgi toplumu” olarak adlandırılmasının daha uygun olacağı ileri sürülebilir. Sanayi devriminden önce ve hatta onun gelişmesi için geçen uzun dönemde, çalışma yaşamı, bilindiği üzere, anamal, doğal kaynaklar ve emeğe dayanmaktaydı. İnsanın beyin gücünün, ancak XX.yy’ın başlarından itibaren ön plana geçmeğe başladığı ve asıl değerini bilimsel ve teknolojik gelişmeler in büyük bir hız ve yoğunluk kazandığı son çeyrek yüzyılda (1975 -2000) kazandığı ve kazanmaya devam ettiği ileri sürülebilir. Diğer yandan, bilimsel ve teknolojik gelişmelerin yoğunluğu, çağdaş topluma bilgisellik diye adlandırılabilecek yeni bir nitelik eklemiştir. Bilgi çağı ile gündeme gelen yüksek düzeyli ve çapraşık bilgi ve deneyime dayanan bilimsel ve teknolojik koşulların bireyleri, kurumları ve toplumları etkilemesi kaçınılmazdır. 4 3.BİLGİ ÇAĞINDA BİLGİ ve BİLGİNİN ÖNEMİ Bilgi kavramı, Latince “information” kökünden olup, biçim verme eylemi, biçimlendirme ve haber verme eylemi olarak tanımlanmaktadır. 5 Bilgi, genel anlamda “düşünme, yargılama, akıl yürütme, okuma, araştırma, gözlem ve deney sonucunda elde edilen düşünsel ürün” 6 ya da “öğrenilen şey” 7 olarak tanımlanmıştır. Bilgi alınıp satılabilen bir kaynak olarak da değerlendirilmektedir. 8 Bilgi, belirli bir formda işlenmiş ve elde eden için anlamlı olan, yönetsel kararlar açısından gerekli olduğu varsayılan veya gerçek değeri olan veri demektir. 9 Yusuf Has Hacip, Kutadgu Bilig’de bilgiyi, “değeri yok olmayan bir servet” biçiminde tanımlarken, J.J.Rousseau gerek bireysel, gerek toplumsal gelişmenin bilgi ile gerçekleşebileceğini vurgulamıştır. 10 Gelişmiş ve endüstrisini tamamlamış toplumlar ile gelişmekte olan ülkeler arasındaki en önemli ayrıcalık, “bilgi” olmaktadır. Bilgi üretim faktörleri olarak sayılan emek sermaye doğal kaynak ve teknoloji yanında beşinci etmen olmaya başlamıştır. Gelişmiş toplumların %80’i gibi büyük bir bölümü, bu yeni kayna ktan Alvin Toffler, Üçüncü Dalga (Çev: A.Seden), Altın Kitaplar Yayınevi, 1981, s. 1. Kemal Tosun, Yönetim ve İşletme Politikası, İ.Ü.İşl. Fak. Yayını, Cilt:1, İstanbul 1990, ss. 115-116. 5 Adem Öğüt, Bilgi Çağında Yönetim, Nobel Yayın Dağıtım, Ankara 2001, s. 9. 6 Milliyet, Büyük Larousse Sözlük ve Ansiklopedisi, İnterpress Yayınları Cilt:IV, İstanbul, 1992, s.1637. 7 İlhami Fındıkçı, Bilgi Toplumunda Yöneticilerde Kendini Geliştirme, Kültür Koleji Eğitim Vakfı Yayınları, İstanbul, 1996, s. 38. 8 Öğüt, a.g.e., s. 9. 9 A.g.e., s. 9. 10 Fındıkçı, a.g.e., s. 21. 696 3 4 Aykut BEDÜK etkin olarak yararlanma yeteneği kazandığından, bilginin üretim ve hizmet sektöründe sermayeden daha önemli bir etmen olacağı düşünülmektedir. 11 Bilginin giderek daha popüler hale gelmesinin arkasında yatan nedenlerin başında; son yıllarda, bilginin toplanması, saklanması, işlenmesi alanlarındaki teknolojik olanakların hızla artmış olmasıdır. 12 4. ÖRGÜTLERDE BİLGİNİN ÖNEMİ VE BİLGİ GEREKSİNİMİ Günümüzün politik, sosyal ve ekonomik örgütlerinin giderek karmaşık yapıya bürünmeleri, bunların yönetimi ve denetiminde daha fazla bilgiye gereksinim duyulmasına yol açmıştır. Çağdaş örgütlerde ihtiyaç duyulan bilgi miktarıda hacimsel olarak gün geçtikçe artmaktadır. Bu denli çeşitlenen ve büyük hacimlere ulaşan bilgi yığınlarını anlamak, yorumlamak ve anımsamak , gerek kapasite ve gerekse zaman bakımından olanaksızdır. Örgütlerde bu tür bilgiler ancak sistematize edilerek etkili ve verimli kullanılabilir. Genel olarak, örgütlerde geçmişi hatırlamak, bugünü izleyebilmek ve geleceği planlamak amacıyla bilgiye ihtiyaç duyulmaktadır. 13 Bugün artık bilgi, ekonomide en temel kaynak olarak karşımıza çıkmaktadır. Hammadde, sermaye ve işgücünden oluşan geleneksel üretim faktörleri ikincil öneme sahip olmuşlardır. Bu kaynakları belirli bilgi sağlandığı müddetçe kolayca elde etmek mümkün olabilmektedir. Ancak bilgi kendi başına bir şey üretemez, yalnızca bir iş görevle bütünleştiğinde üretken olabilir. Bu nedenle bilgi toplumu, örgütler toplumudur ve bu örgütlerin amacı uzmanlık bilgilerini bir işe entegre edebilmektir. Bilgi kişisel ve örgütsel kararların temelini oluşturur. Örgütsel hedeflere ulaşmak için tüm örgüt düzeylerinde bilgiye ihtiyaç duyulur. Ancak ihtiyaç duyulan bilginin türü, yapısı ve içeriği bu bilgiyi kullanan birimin işlevlerine göre farklılık gösterir. Örgütün alt düzeylerinde bulunan yürütmeden sorumlu yöneticilerin bilgi ihtiyaçları rutin, günlük, yürütme ile ilgili kararlar için olurken; orta düzey ve özellikle üst düzey yöneticilerin bu ihtiyaçları uzun dönemli kararlar alma ve politikalar oluşturmada ortaya çıkar. 14 Bilgi sistemlerinin amacı; bilginin marjinal değerinin o bilgiyi elde etmenin marjinal maliyetine eşit olduğu optimum noktaya erişmektir. Bilginin değer ve maliyetini belirlemek örgütün bilgi sisteminin boyutunu belirlemede önem taşımaktadır. Bir bilgi sisteminin boyutu, tutulan bilgilerin değeri ile maliyetinin eşit olduğu noktaya kadar genişletilmelidir. Örgütlerde bilgisayara dayalı bir bilgi sistemi tasarlamak ve gerçekleştirmek için bilgi ihtiyacı örgüt ve uygulama olmak üzere iki düzeyde belirlenmelidir. Örgüt düzeyinde belirlenecek bilgi ihtiyacı ile örgütün bilgi mimarisi tanımlanmış olur. Uygulama düzeyinde belirlenecek bilgi ihtiyasına göre oluşturulacak bilgi sistemi, örgütün bir birimine ya da bir Hasan Tekeli, “Bilgi Çağının Gelişmekte Olan Ülkelerdeki Sosyo-Ekonomik Etkilerinin İrdelenmesi ve Ülkemiz Yönünden Konuyla İlgili Araştırma Önerileri”, 3.İzmir İktisat Kongresi, DPT Yayını, Ankara, 1992, s. 209. 12 Aykut Bedük, “Bilgi Çağında Yönetim”, Verimlilik Dergisi, MPM Yayını, Ankara 1998/3, s. 22. 13 Türksel Kaya Bensghir, Bilgi Teknolojileri ve Örgütsel Değişim, TODAİE Yay., Ankara, 1996, s. 17. 14 Peter Drucker, “The New Society of Organizations”, Harward Business Review, September-October 1992, ss. 95-104. 697 11 BİLGİ ÇAĞI, ÖRGÜTLERDE BİLGİNİN ÖNEMİ VE BİLGİ TEKNOLOJ İLERİNİN ÖRGÜTLERE SUNDUKLARI DEĞİŞİM VE OLANAKLAR faaliyetine hizmet sunar. Bu özelliği ile uygulama olarak geliştirilen bilgi sistemi, örgütün genel bilgi yapısının bir alt sistemi olmaktadır. Örgütlerde bilgi sistemi tasarımına giderken, bu iki düzeyi ayırt etmek gerekir. Örgütün bilgi gereksinimleri örgütsel düzey yerine uygulama düzeyinde ele alınırsa aşağıda belirtilen bir takım sorunlarla karşılaşılır. 15 1.Bilginin bir uygulamaya ait olması halinde diğer uygulamalar için aynı bilgiye erişimde güçlük çıkabilir. Aynı bilginin birden fazla bilgi yapısı içinde yer alması tutarsız bilgilerin doğmasına neden olabilir. 2.Yeni uygulamalar için bilgi yapıları tasarlamak, mevcutları yeniden tasarlamayı gerektirebileceği için fazla maliyete neden olabilir. 3.Herhangi bir uygulamaya ait bilgi, o uygulama için geliştirildiğinden, bir başka iş için yapılacak plansız sorgulama ve analiz yapma, zor ve maliyetli olabilir. Bu tür sorunlara meydan vermemek için, bilgi örgütün bir kaynağı olarak ele almak ve bilgi ihtiyaçlarını örgüt düzeyinde belirlemek gerekir. Böylece örgütün çeşitli birimleri, örgüt düzeyinde tutulan ortak bilgiyi kolaylıkla sorunsuz paylaşma olanağı elde eder. 4. 1. Bilgi Çalışanları, Öğrenen İnsan Bilgi çağında, gerek kurumsal gerekse bireysel düzeyde “bilgiye değer verme” ve “sürekli öğrenme” ilkelerinin önemi vurgulanmaktadır. 16 “Teknolojik değişimler, bilimsel buluşlkar ve sosyal gelişmelerin çağımızda ulaştığı hız ve miktar, insalık tarihi boyunca gerçekleşmiş olanlardan daha fazladır”. 17 Bilgi çağında, organizasyonlar arası rekabet keskinleşmekte, değişim ve belirsizlik hız kazanmakta ve bilgi stratejik bir kaynak olarak değerlendirilmektedir. Günümüz organizasyonlarında, sermaye olarak paranın yerini bilginin almaya başlamasıyla birlikte sürekli öğrenme ve bilgilenme olgusu, kurumlar arası yarışmanın anahtarı durumuna gelmektedir. 18 Bilgi çağının belirleyici gücü bilgi olacağına göre bilgi ile uğraşan, bilgiyi iş edinen çalışma alanlarının hızla gelişmesi normaldir. Belirsizliklerle dolu iş dünyasında rekabette önde olmanın temel anahtarı bilgidir. Yeni bilginin kaynağı bireydir. “Bilgi yaratan” şirketin temel yaklaşımı, bireysel bilgiyi organizasyonun bütününe mal edebilecek bir sistem geliştirmektir. Bu sistem organizasyonun tüm kademelerine uzanmaktadır. 19 Albert L.Lederer ve Aubrey L.Mendelow, “Information Systems Planning: Top Management Takes Control”, Business Horizons, May-June, 1998. 16 Nilgün Aydemir, “Bilgi Çağında Öğrenen Organizasyonlar ve Kariyer”, İktisat, İşletme ve Finans Dergisi, S: 160, Temmuz 1999, s. 29. 17 M.Şerif Şimşek, Teknolojik Değişim ve Yönetim Sorunları, Atatürk Üniv., Yay., Erzurum, 1978, s. 1. 18 Mike Johnson, Gelecek Binyılda Yönetim, (Çev:S.Gül), Sabah Kitapları, İstanbul, 1998, s. 3. 19 Ikujiro Nonaka, “Bilgi Yaratan Şirket”, Harward Business Review, Pover Özel Ek, Aralık 1997. 698 15 Aykut BEDÜK Bilgi çalışanı, iş konusunda yoğunlaşan, bilgilerle uğraşan, bilgileri depolayan, analiz eden, koordine eden, ilgililere ulaşmasını sağlayan, yeni bilgiler üreten kişi olarak tanımlanabilir. 20 “Çalıştıkları alan hayli dar olabilir, ama bu alanda patrondan daha bilgilidirler ve bunun farkındadırlar. Kuruluştaki hiyerarşi içinde konumları ne kadar aşağıda olsa da, kendi alanlarında, genellikle, işverene üstündürler. O halde bilgi işçisi ast olmaktan çok meslektaş ve iş arkadaşıdır”. 21 4. 2. Bilgi Örgütleri, Öğrenen Örgüt Bilgi örgütü; konusu ve iş alanı bakımından genel olarak bilgi üretimi, pazarlaması, dağıtımı, depolanması, bilgiye ilişkin hakların korunması gibi etkinliklere dayanan örgütlerdir. 22 Bilgi çalışanlarının önemli özelliklerinden birisi olan “Öğrenme”, bilgi örgütlerinin de en önemli özelliklerinden biridir. Bilgi toplumlarında her geçen gün gerçekleşen bilgi artışına uyum sağlamak için bireylerin öğrenmeyi öğrenmeleri gereği gibi, bilgi toplumunda örgütlerin de “Öğrenen Örgütler” olmaları gereklidir. Öğrenen örgüt, geleceğini oluşturma kapasitesini durdurmadan genişleten bir organizasyondur. Ayakta kalmayı öğrenme ve adapte olmayı öğrenme önemlidir, hatta gereklidir. 23 5. BİLGİ ÇAĞINDA ÖRGÜTSEL YAPILAR ve ÖZELLİKLERİ Ekonomik çevre, küresel piyasa, teknolojik şartlar, kültürel yapı v.b. şartlarda meydana gelen değişimlerin gereği olarak yönetim anlayışındaki gelişmelerle birlikte, çağdaş örgütler hem yapı hem de özellikleri açısından önemli değişmelere uğramıştır. Bir başka ifadeyle, örgütlerin iç ve dış sınırlarının kaynakları yeni anlamlar kazanmıştır. Geleneksel örgütlerin gücü, üretim kapasitesinden kaynaklanır. Halbuki günümüzde bu güç, sahip olunan bilginin eline geçmiştir. 24 Bilgi çağında örgütlerin bilgiye dayalı hale gelmeleri, bilgisayarların ve telekomünikasyon araçlarının gelişmesi ve entegre olması, robot teknolojisinin üretime girmesi, örgütsel yapıları önemli ölçüde değiştirmektedir. Bilgi çağında ovalleşen örgüt yapılarında katılımcı yönetim anlayışının yaşama geçirilmesiyle, örgütteki ast ve yönetici sayısında azalma olurken, bilgi işçileri (uzmanlar ) daha ön plana Fındıkçı, a.g.e., s. 51. Peter F.Drucker, Yeni Gerçekler, (Çev: B.Karanakçı), 3.Baskı, T.İş Bankası Kültür Yayınları No: 315, Ankara 1993. 22 Fındıkçı, a.g.e., s. 53. 23 Peter M.Senge, Beşinci Disiplin, (Çev: A.İldeniz, A.Doğukan), Yapı Kredi Yay., İstanbul 1991, s. 22. 24 Ömer Dinçer, “Örgüt Yapısında Meydana Gelen Değişimler: Örgütün İç ve Dış Sınırlarının Yeni Anlamı Üzerine Bir Çalışma”, II.Yönetim Kongresi, Kuşadası, 1994. 699 20 21 BİLGİ ÇAĞI, ÖRGÜTLERDE BİLGİNİN ÖNEMİ VE BİLGİ TEKNOLOJ İLERİNİN ÖRGÜTLERE SUNDUKLARI DEĞİŞİM VE OLANAKLAR çıkmakta ve sayısı artmaktadır. Bu çerçevede piramit yapılı geleneksel örgüt ve oval yapılı yeni örgüt yapıları Şekil 1’de olduğu gibi gösterilebilir. 25 Hayatta kalabilmenin yenilik yapmaya ve çevre şartlarına uyum sağla maya bağlı olduğu günümüz şartlarında, sınırları çok katı bir şekilde çizilmemiş daha esnek yapıda örgütler tasarlamak, yönetimin öncelikli sorunlarından biri haline gelmiştir. Kendi kendini değerleme yeteneğine sahip, uyum kabiliyeti yüksek ve çatışmaları çözebilen örgütler kurmak, hayatta kalabilmenin ön şartı haline gelirken onların iç ve dış sınırları yöneticilerin karşısına önemli bir sorun olarak çıkmaya başlamıştır. 26 Örgütlerin geleneksel hiyerarşik yapısı, yeni düşünceler ve uygulamalar için yetersiz kalmakta ve örgütün hareket kabiliyetini sınırlamaktadır. Dolayısıyla dikey hiyerarşik yapı, yatay network’la; geleneksel fonksiyonlar, fonksiyonlar arası takımlarla; birbirleriyle bağımlı birimler, bağımsız stratejik iş birimleriyle; iyi yetişmiş görev elemanları, yenilikçi ve yaratıcı uzmanlarla yer değiştirmeye başlamıştır. Bu mesafeyi azaltmakta ve çalışma ilişkilerinde kesin olarak belirlenmiş kurallar yerine, daha kurumsal yapılar gerektirmektedir. 27 Örgütlerin iç ve dış sınırlarını belirleyen kaynakların yeni anlamları, bir başka ifadeyleoval yapılı yeni örgütlerin yapısı ile ilgili burada yapılan açıklamalar çerçevesinde; geleneksel ve yeni örgütlerin organizasyonel özellikleri karşılaştırmalı olarak Tablo 1’de ifade edilmektedir. İsmail Türkmen, Yönetim Bilgi Sistemleri İle İşletme Yönetiminde Etkenlik ve Verimlilik”, II.Verimlilik Kongresi, MPM Yayınları, No:540, Ankara, 1994. 26 Bedük, a.g.m., s. 33. 27 Dinçer, a.g.m., s. 193. 700 25 Aykut BEDÜK * * * * * * * * * * * * Tablo 1.:Geleneksel ve Yeni Örgütlerin Karşılaştırılması GELENEKSEL ÖRGÜTLER YENİ ÖRGÜTLER Teknolojinin kayıtsız şartsız hakimiyeti. * İnsan-Makine optimizasyonu. İnsan makinenin parçası. * İnsan: Makinenin tamamlayıcısı. Düşük iş nitelikleri, tek ve sınırlı * İşin niteliklerinde optimum gruplamabeceriler. çoklu ve geniş yetenekler. Harici kontroller: Denetçi ve uzman * Dahili kontroller: Kendi kendini kontrol kontrolleri, kontrol süreçleri. eden alt sistemler, grup dinamikleri. Dikey örgütsel şema: Çok iyi belirlenmiş * Yatay örgütleme: Gevşek, Geniş, Genel işlevleri ve durumları içeren hiyerarşik İşlevleri Ve Gayri Resmi İş yönetim. Tanımlamalarını İçeren Hiyerarşik kurum, katılımcı yönetim. Çalışanlar arasında rekabet. * Çalışanlar arasında işbirliği, arkadaşlık ruhu-grup harmonisi. Sadece örgütsel hedefler. * Örgütsel hedefler yanında grupsal ve bireysel hedefler. Tesadüfi değişim. * Planlı değişim. Bölümleme. * Bütünleştirme: Sistem yaklaşımı. Dar görüşlülük: Örgüte yüzünü, çevreye * Geniş görüşlülük: Örgüt içi hedeflerle Sırtını dönme yaklaşımı. birlikte, çevreye uyum sağlamak. Pastayı bölüşmek. * Pastayı büyütmek. Personel maliyetleri mekanizması. * İnsan kaynağına yatırım. * Yerel karar verme sistemi. Kaynak: Azim Öztürk; 21.yy’da İşletme Yöneticiliği, Yönetim, İst. Üni. İşletme Fak. Yayını, Yıl:7, Sayı:23, İstanbul, 1996. Geleneksel ve yeni örgüt anlayış ve yapılarının karşılaştırıldığı Tablo 1’den de anlaşılacağı gibi, geleneksel örgüt için tespit edilen sınırlar öne mli ölçüde aşınmış bulunmaktadır. Geleneksel örgütlerin temelini teşkil eden hiyerarşik yapıyı zedelemiş, ast-üst arasındaki mesafe daralmış ve böylece örgütler daha katılımcı ve şaffaf hale gelmiştir. Ayrıca, işyerinde işçi-yönetim ilişkilerinde, karşılıklı işbirliğini esas alan “davranışçı” yöntem ve tekniklerin daha ön plana çıktığı görülmektedir. 6.BİLGİ TEKNOLOJİSİNİN YÖNETİM ve ÖRGÜTLEMEYE GETİRDİĞİ DEĞİŞİM ve OLANAKLAR Bilgi çağının getridiği yeni yönetimler, örgütlenme ve yönetim yönünden işletmelerin geleneksel örgüt piramitlerinin yapısında olduğu kadar, emir komuta zincirinde ve örgüt içi haberleşme kanallarında da radikal ve önemli değişimleri getirmektedir. Bilginin, örgüt içi iletişim kanallarında yukarıdan aşağıya kademe akışının değişerek, günümüzde üst kademe yöneticilerin orta kademeyi atlayarak doğrudan alt kademelere erişebildikleri izlenmektedir. Zira, bu yöneticiler artık önlerindeki bilgisayar ekranı aracılığıyla kendisini ilgilendiren bilgileri doğrudan elde etme yeteneğini kazanmışlardır. Yine, alt kademelerde çalışanların yerini artan oranda robotların ikame etmesi sonucunda, daha az ustabaşı gereksinimi doğmakta; ustabaşılar azalınca da orta kademe yöneticilerine daha az gereksinme 701 BİLGİ ÇAĞI, ÖRGÜTLERDE BİLGİNİN ÖNEMİ VE BİLGİ TEKNOLOJ İLERİNİN ÖRGÜTLERE SUNDUKLARI DEĞİŞİM VE OLANAKLAR olduğu görülmektedir. Bu durum, örgüt piramidinin ortası ve alt kısmının daralmasına ve daha çok obeliks bir yapıya dönüşmesine yol açmaktadır. 28 Yöneticiler, özellikle insan kaynaklarını yönetirken işletme içi güçlere yoğun olarak dikkatlerini vermek zorundadır. Çalışanların cinsiyet ve ırk ayrımları, çalışma saatleri, kişisel tatminkarlık vb. konulardaki evrensel değişimler, yalnız iş yaşamında değil, fakat dünyadaki tüm toplumlar ve bireyler üzerinde önemli etkiler yaratmaktadır. Bilgi devriminin aynı zamanda, demokrasiler üzerinde de etkileri görülerek, toplumda nerede bulunursa bulunsun bireyin bilgiye eşit düzeyde erişebileceği bir yeteneği yaratması beklenecektir. Bilgi ve haberleşmenin birleşimiyle teknoloji bu tür toplumsal etkinliklere katılımda pozitif bir güç oluşturacaktır. 29 Bilgi teknolojileri iş ve organizasyon yaşamının kapsamını transforme etmiştir. Geniş ve yaygın iletişim network’leri işletme organizasyonlarının küresel olarak faaliyet göstermesini kolaylaştırmıştır. Ayrıca, bilgi teknolojileri 24 saat boyunca organizasyonun çalıştırılabilmesini mümkün kılmıştır. 30 Üzerinde durulması gereken bir başka nokta da geleceğin yöneticilerinin de devamlı öğrenmek zorunda olmalarıdır. Bu nedenle tüm yöneticilerin, günlük işlevlerini sürdürürken öğrenmek için de gerekli enerji ve yetenekleri haiz olmaları zorunluluğu vardır. Zira gerek dış çevrede, gerekse işletmenin iç çevresindeki değişimlerin ivmesi arttığında, statik karakterdeki yöneticilerin modası olacaktır. 31 Bilgi teknolojilerini örgütlere sundukları olanaklara baktığımızda bunları üç ana başlık altında inceleyebiliriz: 32 Endüstri Yapısında Değişme: Bir endüstrinin karlılığını beş rekabet edici güç belirlemektedir. Bunlar sırasıyla satıcıların gücü, tedarikçi kuruluşların gücü, alıcıların gücü, rakiplerin gücü ve ikame edilebilen ürünleri n gücüdür. Bilgi teknolojileri bu beş gücü etkileyerek endüstrinin, yapısını değiştirebilmekte ve rekabet gücünü güçlendirici rol oynamaktadır. Diğer taraftan bu teknolojiler pek çok endüstrinin yapısını çözmekte ve değişim için gereksinimi ve fırsatlar yaratmaktadır. Bilgi teknolojileri alıcıların gücünü artırma ve azaltmada kullanılabilmektedir. Örneğin, kişisel bilgisayarlarla elektronik kataloglama yoluyla değişik markalardaki ürünlerin kalite ve fiyatları hakkında anında bilgi sahibi olan alıcılar, bu teknolojilerin sunduğu olanakla güçlü hale gelmekte ve tercihlerini alıcıların güçlenmesini önlemekte kullanabilmektedirler. Örneğin, satıcı kuruluşlar zaman zaman değişik fiyat uygulamasına gitmek suretiyle alıcıların kendi ürünlerini almasına zemin hazırlamaktadırlar. Bilgi teknolojileri kuruluşlara kendilerine girdi sağlayan kuruluşları kontrol edebilme olanağı sağlayan bilgi sistemlerini destekleyerek arz edici kuruluşların gücünü azaltabilmektedir. Bu 28 Tekeli, a.g.e., s. 217. A.g.e., s. 217. 30 Robert Schultheis, Mary Sumner, Management Information Systems The Manager’s View, Third Edition, Pover Özel Ek, Aralık 1994, ss.6-7. 31 Pamela Mc.Carduck, The Universal Machine, McGraw Hill Book Company, New York,1995, s. 15. 32 Bensghir, a.g.e., ss. 46-49. 702 29 Aykut BEDÜK avantaj, belirsizliği ortadan kaldıran bilgi teknolojileri destekli bilgi sistemleri ile sağlanmaktadır. Rekabet Üstünlüğü: Bilgi teknolojileri kuruluşlara iki şekilde rekabet üstünlüğü sağlar. Bunlardan birincisi, düşük maliyet liderliği sağlama; ikincisi ise, ürün farklılaştırmaya olanak tanımaktır. Bu iki yolla kuruluşlar, sahip olduğu rekabet kapsamını genişletebilmektedir. Günümüzde bilgi teknolojilerini kullanarak yarattıkları değerlerin maliyetlerini düşürmek suretiyle rekabet avantajı elde eden değişik iş alanlarında çalışan kuruluşa rastlamak mümkündür. Örneğin, tekstil imalatında bu teknolojilerin kullanılmasıyla kalıpların otomatik kesilmesi ile toplam işçilik maliyetlerinde %50’nin üzerinde tasarruf sağlanmıştır. Bir başka örnek kelime işlemcileri kullanan kuruluşlarda metin işlemede sağlanan tasarruflardır. Aynı şekilde telepazarlama teknolojisini kullanan kuruluşlar satış personeline ve ulaşımına ödenen maliyetleri ortadan kaldırarak maliyet avantajı sağlamaktadır. Bu teknolojinin kullanımı pazarlamada coğrafi alanla kısıtlı kalmayı gidermektedir. Kuruluşlar bilgi teknolojilerini ürettikleri mal ve hizmetlerin tasarımlarını benzersizleştirerek, bunlara üstün özellikler katarak ve daha iyi satış sonrası hizmet sağlayarak, ürün farklılaşmasına giderek rekabet üstünlüğü elde edebilmektedir. Örneğin; Digital Equipment şirketi, sipariş alma zamanını azaltan ve hata yapma olasılığını düşüren müşteri uzman sistemi XCON’u geliştirip, kullanarak rakiplerine göre rekabet avantajı elde etmiştir. Bu yolla rekabet üstünlüğü sağlayan ON-CALL program ile seyahat anında acil ihtiyaçlara yanıt vererek sağladığı hizmet ile rekabet üstünlüğü sağlamıştır. Yukarıda verilen örneklerden görüldüğü gibi bilgi teknolojilerinin kullanım alanları yaygınlaştıkça kuruluşlar, gerek maliyet avantajı elde ederek, gerek ürün farklılaştırma olanağı ile önemli rekabet avantajı sağlamaktadır. Yeni İş Olanakları: Bilgi teknolojileri alanındaki gelişmeler bir taraftan kimi mevcut iş olanaklarını ortadan kaldırmakta, diğer taraftan da yeni iş olanakları yaratmaktadır. Örneğin, gelişmiş kelime işlemcilerin kullanılması ile birlikte, artık sekreterlerin işlerinin üstlendiği kimi işlevler –randevu ayarlama, metin yazma gibi- yavaş yavaş ortadan kalkmaktadır. Diğer taraftan video konferans sistemlerinin kullanılmaya başlaması ile, çok kısa bie gelecekte hava yolları ve otel işletmeciliğinin olumsuz etkileneceği tahmin edilmektedir. Bilgi teknolojileri ve bilgi devriminde yaşanan gelişmeler üç farklı yolla yeni iş olanakları yaratmaktadır. Bunlardan; Birincisi; Kimi işler teknolojik olarak yapılabilir olmaktadır. Örneğin görüntü ve iletişim teknolojisinin gelişmesi faks hizmetlerini desteklemiştir. Benzer şekilde mikroelektronik alanındaki gelişmeler, kişisel bilgisayarların üretilmesinin olanaklı kılmıştır. Diğer taraftan, bilgi teknolojilerini n bankacılık alanında kullanılması ile birlikte birçok işlevinin bir arada etkili yürütülmesi olanaklı olmuştur. İkincisi; Bilgi teknolojileri yeni ürünlere türetilmiş talep oluşturarak yeni iş olanakları yaratmaktadır. Örneğin; kredi kartları ile ilgili h esap durumunu bilgi teknolojileri ile izleyen Sears, kredi yetkisi ve kredi işleme hizmetlerini Phillips 703 BİLGİ ÇAĞI, ÖRGÜTLERDE BİLGİNİN ÖNEMİ VE BİLGİ TEKNOLOJ İLERİNİN ÖRGÜTLERE SUNDUKLARI DEĞİŞİM VE OLANAKLAR Petroleum şirketine satarak yeni iş fırsatı elde etmiştir. Bilgi teknolojileri ile kuruluşlar atıl kalan kapasitelerini dış kuruluşlara satma olanağı e lde ederek yeni gelir kaynaklarına kavuşmaktadırlar. Üçüncüsü; Bu teknolojilerin kullanımı ile elde edilen yan ürünlerin yaratılması ve bunların diğer kuruluşlara pazarlama olanağının elde edilmesidir. Bu yeni iş olanağına en iyi örnek kuruluşların kimi istatistiki bilgilerinden oluşturdukları veri tabanları başka kuruluşlara pazarlamasıdır. 7. SONUÇ İnsanlığın ortak malı olan bilgiler, yeni kuşaklara aktarılırken yeni bilgilerin günlük hayata yansıması söz konusudur. Bilgi, bir şeyi ya da bir kimseyi değiştiren enformasyon demektir. Bilgi, bu değişimi ya eylem için bir neden oluşturarak ya da bireyi veya kurumu farklı ve daha etkili bir eylem gerçekleştirebilecek duruma getirerek sağlamaktadır. Bilgi, çoğulculuğu, çeşitliliği, kurum içi etkileşimleri ve organizasyon faaliyetlerinin mantıksal arka planını oluşturmaktadır. Ünlü savaş stratejisti Napolyan’a göre, doğru bilgiyi doğru zamanda temin etmek savaşın onda dokuzunu kazanmak demektir. Bilgi çağı ile birlikte değişimin, ivme kazanarak baş döndürücü bir hıza eriştiği gözlemlenmektedir. Değişime ve hız faktörüne uyum sağlamak için insana, teknolojiye ve eğitime yatırım yapmak gerektiği ileri sürülmektedir. Teknolojik yeniliklere dayalı olarak üretilen yeni maddeler; özellikle elektronik, bilgi iletişim, uzay, otomotiv ve tıp alanlarında yoğun ve yaygın olarak kullanılmaktadır. Sayılan gelişmelerin “bilgi patlaması” yaratarak, bilgi çağı doğrultusunda yaşanan dönüşümü olağanüstü biçimde hızlandırdığı iddia edilmektedir. Bu bağlamda, teknolojik yenilikler ve gelişmeler, bireyleri güçlendirmekte ve insanlık için büyük fırsatlar yaratmaktadır. 704 Aykut BEDÜK YARARLANILAN KAYNAKLAR ÖĞÜT, Adem. Bilgi Çağında Yönetim, Nobel Yayın Dağıtım, Ankara 2001. LEDERER Albert L. ve Aubrey L.Mendelow, “Information Systems Planning: Top Management Takes Control”, Business Horizons, May-June, 1998. TOFFLER, Üçüncü Dalga (Çev: A.SEDEN), Altın Kitaplar Yayınevi, 1981. BEDÜK Aykut, “Bilgi Çağında Yönetim”, Verimlilik Dergisi, MPM Yayını, Ankara 1998/3. QUİGLEY Carroll, The Evolution Of Civilizations, The McMillan Company, New York, 1961, s. 23. TEKELİ Hasan, “Bilgi Çağının Gelişmekte Olan Ülkelerdeki Sosyo-Ekonomik Etkilerinin İrdelenmesi ve Ülkemiz Yönünden Konuyla İlgili Araştırma Önerileri”, 3.İzmir İktisat Kongresi, DPT Yayını, Ankara, 1992. NONAKA Ikujiro, “Bilgi Yaratan Şirket”, Harward Business Review, Pover Özel Ek, Aralık 1997. FINDIKÇI İlhami Bilgi Toplumunda Yöneticilerde Kendini Geliştirme, Kültür Koleji Eğitim Vakfı Yayınları, İstanbul, 1996. TÜRKMEN İsmail, Yönetim Bilgi Sistemleri İle İşletme Yönetiminde Etkenlik ve Verimlilik”, II.Verimlilik Kongresi, MPM Yayınları, No:540, Ankara, 1994. TOSUN Kemal, Yönetim ve İşletme Politikası, İ.Ü.İşl. Fak. Yayını, Cilt:1, İstanbul 1990. ŞİMŞEK, M.Şerif, Teknolojik Değişim ve Yönetim Sorunları, Atatürk Üniv., Yay., Erzurum, 1978. JOHNSON Mike, Gelecek Binyılda Yönetim, (Çev:S.Gül), Sabah Kitapları, İstanbul, 1998. MİLLİYET, Büyük Larousse Sözlük ve Ansiklopedisi, İnterpress Yayınları Cilt:IV, İstanbul, 1992. NEGROPONTE Nicholas, Dijital Dünya (Çev: Z.Dicleli), Türk Henkel Dergisi Yayınları, İstanbul, 1995. AYDEMİR Nilgün, “Bilgi Çağında Öğrenen Organizasyonlar ve Kariyer”, İktisat, İşletme ve Finans Dergisi, S: 160, Temmuz 1999. DİNÇER Ömer, “Örgüt Yapısında Meydana Gelen Değişimler: Örgütün İç ve Dış Sınırlarının Yeni Anlamı Üzerine Bir Çalışma”, II.Yönetim Kongresi, Kuşadası, 1994. 705 BİLGİ ÇAĞI, ÖRGÜTLERDE BİLGİNİN ÖNEMİ VE BİLGİ TEKNOLOJ İLERİNİN ÖRGÜTLERE SUNDUKLARI DEĞİŞİM VE OLANAKLAR MC.CARDUCK Pamela, The Universal Machine, McGraw Hill Book Company, New York,1995. DRUCKER Peter F., “The New Society of Organizations”, Harward Business Review, September-October 1992. DRUCKER Peter F., Yeni Gerçekler, (Çev: B.Karanakçı), 3.Baskı, T.İş Bankası Kültür Yayınları No: 315, Ankara 1993. SENGE Peter M., Beşinci Disiplin, (Çev: A.İldeniz, A.Doğukan), Yapı Kredi Yay., İstanbul 1991. SCHULTHEİS Robert, Mary Sumner, Management Information Systems The Manager’s View, Third Edition, Pover Özel Ek, Aralık 1994. BENSGHİR Türksel Kaya, Bilgi Teknolojileri ve Örgütsel Değişim, TODAİE Yay., Ankara, 1996. 706
© Copyright 2024 Paperzz