“Dünyayı ayağına getiren” mezunumuz

AYLIK DERGİ
NİSAN 2014
SAYI: 2
#7 kıta7ultramaraton
A. Dalkılıç:
“Dünyayı ayağına getiren” mezunumuz
‹çindekiler
AYLIK DERG‹
N‹SAN 2014 Say›: 2
New York /Akay Çak›r
2
Hepimiz kadar “güçlü” olmak için... / UB‹MED-‹stanbul Yönetim Kurulu
4
Kariyer Günleri’ne sponsor olun
5
7 k›ta, 7 maraton /Alper Dalk›l›ç
6
“Gülüm” Sahaflar’da /Dursun Yüksek
18
‹zi var! /Ali Tanju
19
Hissedebilmek... /Sevil Erkal Piflkin
19
Sorular›m var /Nuray Çal›flkan
20
Yeni devrimcilik, çevrecilik /Adnan Bafltopçu
21
Hicviye /Ali Kaybal (Dermani)
22
Noktay› koymak... /Erkan Sezgin
23
Foto¤raf /Murat Ceyhan
Yabanc› Bir Hikâye-A Foreign Story /Gizem Alper
Para, ekonomi, bizim cüzdan /Nuray Çal›flkan
Bursa ‹flletme’den, Kenya Da¤›’n›n zirvesine - Röportaj
Sahibi:
Uluda¤ Üniversitesi ‹ktisadi ve ‹dari Bilimler
Fakültesi Mezunlar Derne¤i
Yaz› ‹flleri Müdürü:
Nuray Çal›flkan
Katk›da bulunanlar:
Akay Çak›r
Ahmet Özel
Dilek Tekay
‹dris Topçu
Murat Ceyhan
Oktay Engin
Adnan Bafltopçu
Haldun Köymen
Orhan Umut
UB‹MED Amblem Tasar›m:
Ali Gürbüz Büyüku¤urlu
24-25
26
26-27
28
K›rm›z› pasaportumu ald›m, baflar› ülkesine do¤ru yola ç›kt›m, gelen var m›? /fiirin Yelmen Oktar 34
Can›m kardeflim Ahmet /Mahmut Akarçay
36
Tezok kap›s›nda /Oktay Engin
37
Prensipleriniz olmal› - Röportaj
38
Sevda’n›n Mutfa¤› /Sevda Akman
39
Ar›lar hakk›nda inan›lmaz yirmi gerçek
40-41
Bütün “yeni”ler eskir!
41
‹stanbul’u nas›l gezmeli?
42
Kitap tan›t›m›
44
Kokoloji /Aykut Göç
45
fiiir
46
Sanat
47
Karikatür
48
Grafik Tasar›m:
Levent Elpen
Hosting:
Sanat Sunucu (http://www.sanatsunucu.com)
UB‹MED Adres:
Zeytinlik Mahallesi, Fiflekhane Caddesi,
Yakut Sok.
Sinanoglu ‹fl Merkezi Kat:4 D:47 34140
Bak›rköy-‹stanbul-Türkiye
e-posta:
ubimeddergi@ubimeddergi.com
bilgi@ubimeddergi.com
info@ubimeddergi.com
Telefon:
0544 440 40 40
Lokal anlaflmal› yerimiz A’da 216’dan...
1
di¤imiz gibi. Çin yeme¤i isterseniz oda hemen oralarda bolca var. Orada bir park var enteresan tesadüfen bulduk.
Yüzlerce Çinli bir arada, dama oynuyorlar, ka¤›t oynuyorlar
ve konufluyorlar.
Soho da gördü¤üm galeri say›s› gerçekten çok fazlayd›. Sanat›n yeri desek yanl›fl olmaz. Her yerin dekoru çok güzel.
‹nsanlar bu bölgede daha de¤iflik gibi. Son derece bak›ml›lar, incecikler. Bisiklet çok var. Atletikler anlad›¤›m kadar›yla flehrin orta yafl gurubu burada oturmaya çal›fl›yor. Evler
ve kiralar pahal›.
Tabi Central Park. Korunmas› için çok mücadele edilmifl.
Dev bir yeflil alan. Mutlaka gezin. Bir sürü Türk iki kiflinin
oturabilece¤i bisikletler kullan›yor, kiralayabilirsiniz. Ayr›ca
faytonlar var, biz kiralad›k. At gübresi kokusuna tahammül
edecekseniz kiralay›n. Özetle tercih etti¤iniz bir flekilde
mutlaka park› gezin. Çok genifl bir alan bir taraf›nda meflhur Apple ma¤azas› ve hemen onun yak›n›nda iyi bir ‹talyan
lokantas› var. Büyük al›fl verifl merkezleri, oteller, evler bu
park›n etraf›nda. Daire fiyatlar› dudak uçuklat›yor.
5. cadde galiba dünyan›n lüks aç›s›ndan en önemli caddesi her marka her tür lüks burada mevcut. Caddede bir dükkan›n önünde belden yukar›s› ç›plak son derece yak›fl›kl› erkekler abercrombie adl› bir Amerikan markas›n› temsilen
boy gösteriyorlar. Al›flverifl için s›raya giriyorsunuz. Fiyatlar
kur art›fl›ndan önce iyiydi. Zaten kendi halk› için fiyatlar makul. Her fleyin alternatifi var.
New York
K›z›m orada okudu. Biz Bursa’da okuduk. Koflullar biraz
farkl›yd›. Gücümüz ve kafa yap›m›z New York?ta okumay›
b›rak varl›¤› konusunda bile flüphe uyand›r›yordu. Sonras›nda da birçok flehire gitmeme ra¤men NY bana hiç gidilesi bir yer olarak gözükmüyordu ama kader iflte yolumuz
iki defa hem zorunlu hem gönüllü olarak NY’a düfltü.
Havaalan›ndan Manhattan’a bir saat kadar süren bir yolculuk yap›yorsunuz. Manhattan bildi¤imiz bir ada.
Biz Times meydan›nda bir otelde kald›k. Turistler
genelde bu bölgede kal›yorlar. Times meydan›
dedikleri yer Taksim’in alan olarak küçük kalabal›k aç›s›ndan büyük versiyonu. Sabaha kadar e¤lenebilece¤iniz ve her milletten insan› görebilece¤iniz bir bölge. fiehir turu otobüsleri genelde buradan kalk›yor. Her tür lokanta bar yiyecek içecek
pastane dondurmac› tiyatrolar ma¤azalar mevcut.
Vaktin nas›l geçti¤ini anlamaz ve ayaklar›n›n fliflmesini önleyemezsiniz, çünkü en iyi gezme biçimi
yürümek. fiark› söyleyenler, bandolar, içenler, resim çizenler, süslü jeeplerle gezenler, ne ararsan var. ‹çki
sat›n almak isterseniz bu bölgede otobüs garaj›n›n NY Times Binas› ile karfl› karfl›ya oldu¤u bölgede likör dükkanla-
2
r› var. Bu bölge turizm kalbi ve kutlamalar›n tamam› burada
yap›l›yor.Yeni y›l› burada toplanan kalabal›k karfl›l›yor.
Bina olarak ziyaret edilmesi gereken yerlerden biri Empire
State Building. Çok say›da yüksek binadan biri. Hava aç›ksa mutlaka ç›k›n. Yükseklik korkunuz yoksa ve 40-50 USD
civar›nda bir paraya k›ymay› göze al›yorsan›z, en üstteki
caml› bölgeye ç›k›n. Etraf› seyretmenin ve NY hakk›nda
görsel bilgi alman›n en kesin yolu.
Hemen yak›nda Braynt park var mutlaka u¤ray›n. Açsan›z bir fleyler yiyebilirsiniz. Akflamsa
ve gençseniz e¤lenebilece¤iniz bir yer. Bir çok
filim de görmüflsünüzdür. Gidince bölgeyi bildi¤inizi anl›yorsunuz.
Soho ya kesinlikle gidin bir baflka dünya. Her
keseye ve herkese göre yiyecek içecek oturacak yerler var. Bizim favorimiz küçük hamburgerler yapan bir lokantayd›. Adeta dadanm›flt›k. ‹çki dahil kifli bafl› 30 USD ile doyuyorsunuz. Al›flverifl,
hediye için bu bölge iyi. Soho’nun biraz alt›nda ‹talyan ve
Çin mahalleri var. ‹talyan mahallesi yemekler aç›s›ndan bil-
Bankac›ysan›z veya finansla ilgiliyseniz Wall Street? e gidin.
Herkes tak›m elbiseli. Bo¤a heykelinin oralarda h›zla yürüyüp duruyorlar. Ad› büyük kendisi küçük bir cadde. Bo¤a
heykeli de çok büyük ihtiflaml› bir fley de¤il.
Hiçbir yerde insanlar di¤erleriyle ilgilenmeden kendilerine
bak›yorlar. Kimi yürüyor, kimi kitap okuyor, kimi at›flt›r›yor.
Metro ve taksi ulafl›m aç›s›ndan uygun ama temizlik konusunda ayn› fleyleri söylemek zor. fiehirde özellikle metro
havaland›rmalar› kokuyor.
Asl›nda NY bu kadar k›sa anlat›lacak bir yer de¤il günlerce
konuflulabilir ve üzerine sayfalarca yaz›labilir. Bu sat›rlar
uzun bir gözlemin k›sa yaz›lmas›ndan ibaret. Bence görülmesi gereken bir yer. E¤er zaman›na denk getirirseniz nispeten ucuz fiyatla bilet alabilir ve biraz temizli¤i görmezden
gelirseniz makul bir gezi yapabilirsiniz.
Resimleri tamamen amatörce cep telefonundan çektim
ama bir fikir verebilir.
Teflekkürler.
Akay Çak›r
3
Kariyer Günleri’ne sponsor olun
ULUDA⁄ ÜN‹VERS‹TES‹ KAR‹YER GÜNLER‹ ‹Ç‹N GENÇLER‹M‹Z
SPONSORLARI BEKL‹YOR
A- Ana Sponsorluk:
“Ana Sponsorluk” için sa¤lanacak imkânlar:
A1. fiirketin logosu afla¤›da ad› geçen tüm bas›l› malzemelerde;
kendi alanlar›nda ‘’Ana Sponsor’’ olarak yer alacakt›r.
a. Kariyer Günleri’14 Brandalar›nda
1. ‹.‹.B.F. ve Mediko Ö¤renci Kültür Merkezinde 8 m2 (3 Adet)
2. Kampüsün belirli noktalar›nda, ö¤rencilerin konaklad›¤› Görükle
semtinde, özel ve devlet yurtlar›nda 3m2 (10 adet)
3. Sunumlar›n yap›ld›¤› salon içi ve
d›fl›ndaki brandalarda
4. 2m2 (2 adet) + 3m2 (1 adet)
5. ‹.‹.B.F. Sevgi Meydan›na 24 m2
(2 Adet)
b. Kariyer Günleri’14 Afifllerinde
1. Kampüsün belirli noktalar›nda,
ö¤rencilerin konaklad›¤› Görükle
semtinde, özel ve devlet yurtlar›nda, Görükle’deki kafe ve yemek salonlar›nda 50x70cm (300 adet)
materyallerinin yer ald›¤› çantan›n bask›s›nda (1000 adet)
d. Kariyer Günleri’14 Program Broflürü (10000 adet)
e. Kariyer Günleri’14 ile
ilgili tüm e-mailing
çal›flmalar›nda
f.Kariyer Günleri’14
Program kitap盤›
(10000 Adet)
g. Ekipte bulunacak
arkadafllardaki
tiflörtlerde (200 Adet)
h. Kariyer Günleri
Kalemlerinde ( 10.000
Adet )
A2. Kariyer Günleri’14
etkinli¤inde süresince
ücretsiz stant tahsisi
A3. Firma tan›t›m› ve sunumu için salon tahsisi
(1 saat)
A4. Sosyal Medya üzerindeki Kariyer günleri sayfam›zda Firman›z›n
Ana Sponsor olarak gösterilmesi ve Sosyal Medya üzerinde firman›za ait ürünlerini kullanarak sayfam›zda çekilifl yoluyla firman›z›n
tan›m›n› yapmak.
c. Kariyer Günleri’14 Çantalar›nda
Hepimiz kadar güçlü olmak için...
Merhaba Sevgili Arkadafllar,
Geçti¤imiz ay UB‹MED olarak bir toplant› yapt›k ve bu toplant›m›zda ald›¤›m›z kararlar› sizlerle de paylaflmak arzusunday›z.
13.04.2014 tarihinde Titanic Otel’de kahvalt› eflli¤inde yapt›klar›m›z›n k›sa bir özetini ve ileriki zamanlarda gerçeklefltirmek
istedi¤imiz projelerimizi sizlerin de kat›l›m›yla nas›l hayata geçirebilece¤imizi konuflaca¤›z.
H‹Ç B‹R‹M‹Z HEP‹M‹Z KADAR GÜÇLÜ DE⁄‹L‹Z diyerek
kat›l›mlar›n›z› bekliyoruz.
Akay Çak›r
UB‹MED Yönetim Kurulu Baflkan›
Resimdekiler: Akay Çak›r, Niymet Sayg›sever, Orhan Umut,
Haldun Köymen, Nuray Çal›flkan, Fatma Tepecik, Ünal Ergun.
4
1. Kampüsün belirli noktalar›nda, ö¤rencilerin konaklad›¤› Görükle
semtinde, özel ve devlet yurtlar›nda kap› kollar›na as›lmak suretiyle ö¤rencilere da¤›t›lmak üzere, içinde kat›l›mc› firmalar›n tan›t›m
B- Oturum Sponsorlu¤u
“Oturum Sponsorlu¤u” için sa¤lanacak imkânlar:
B1. fiirketin logosu afla¤›da ad› geçen tüm bas›l› malzemelerde; kendi alanlar›nda ‘Oturum Sponsoru’’ olarak yer alacakt›r.
a. Kariyer Günleri’14 Brandalar›nda
1. ‹.‹.B.F. ve Mediko Ö¤renci Kültür Merkezinde 8 m2 (3 Adet)
2. Kampüsün belirli noktalar›nda, ö¤rencilerin konaklad›¤› Görükle semtinde, özel ve devlet
yurtlar›nda 3m2 (10 adet)
3. Sunumlar›n yap›ld›¤› salon içi
ve d›fl›ndaki brandalarda
4. 2m2 (2 adet) + 3m2 (1 adet)
5. ‹.‹.B.F. Sevgi Meydan›na 24
m2 (2 Adet)
b. Kariyer Günleri’14 Afifllerinde
1. Kampüsün belirli noktalar›nda, ö¤rencilerin konaklad›¤›
Görükle semtinde, özel ve devlet yurtlar›nda, Görükle’deki kafe ve yemek salonlar›nda 50x70cm (300 adet)
Sektörel bazda 1(Bir) adet olmak üzere kabul edilecektir. (maksimum 3 firma)
Ana Sponsorluk Bedeli: 2.000 TL
c. Kariyer Günleri’14 Program Broflürün Oturumun ait
oldu¤u sayfada (10000 adet)
d.Kariyer Günleri’14 Program kitap盤›nda Oturumun ait
oldu¤u sayfada (10000 Adet)
B2. Kariyer Günleri’14 etkinli¤inde oturumun gerçekleflti¤i
güne ücretsiz stant tahsisi
B3. Firma tan›t›m› ve sunumu için salon tahsisi (1 saat)
B4. Sosyal Medya üzerinde ki Kariyer
günleri sayfam›zda Firman›z›n Oturum Sponsoru olarak gösterilmesi ve
Sosyal Medya üzerinde firman›za ait
ürünlerini kullanarak sayfam›zda çekilifl yoluyla firman›z›n tan›m›n› yapmak.
Sektörel bazda 1 (Bir) adet olmak
üzere kabul edilecektir. (maksimum
3 firma)
Oturum Sponsorlu¤u Bedeli: 500 TL
‹rtibat: kulturmd@uludag.edu.tr
5
ÜN‹VERS‹TE VE ÖTES‹
ÜN‹VERS‹TE VE ÖTES‹
#7k›ta
7ultramaraton
“Dünyan›n 4 ayr› k›tas›nda gerçekleflen, bir hafta süren ve 250 km mesafe koflulan 4 ultra çöl maratonuna (s›ras›yla
Atakama Çölü, Gobi Çölü ve Sahra Çölü ultra maratonlar› ve Antarktika maratonu) kat›l›p, bir y›l içinde maratonlar›
baflar› ile tamamlayarak bir ilki gerçeklefltirdim; Grand Slam’a bir Türk sporcunun ad›n› yazd›rd›m. Dünyadaki 28 sporcu
aras›na kat›ld›m.”
Antarktika, 2012
6
7
ÜN‹VERS‹TE VE ÖTES‹
ÜN‹VERS‹TE VE ÖTES‹
#7k›ta
7ultramaraton
y›l›nda üniversite s›navlar›na girmifltim. O vakitler iki
1997 basamakl› s›navlar vard› . Ayr›nt›lara çok girmeyeyim,
ilk s›nav baraj›n› aflanlar ikincisine kat›lmaya hak kazan›yorlard›. O
zamandan bu yana sistem çok de¤iflti, biz de…
S›nav sonuçlar› aç›kland›¤›nda Uluda¤ Üniversitesi’nde ‹ktisat
Bölümü’ nü kazand›¤›m› ö¤rendim. Ailem ‹stanbul’ dayd› ve “Neden
uzakta olaca¤›m?” dedim. Ön yarg›lardan ar›nmak laz›m her daim.
Ailecek yola koyulduk, kay›t ifllemlerini tamamlamak için kampüste
bulduk kendimizi. ODTÜ mezunu ablam kampüse bay›ld›, ‹stanbul’daki birçok üniversitede olmayan bir kampüse sahipti. Nereden
bilebilirdim bu kampüste yapacaklar›m›n hayat›m› flekillendirece¤ini…
Eylül ay›nda dersler bafllad›. Kampüse ilk ad›m att›¤›m günü hiç
unutamam. “Elimde üç bavulla kampüsteyim ve neden kimse yard›m
etmiyor?” sorular› aras›nda yurda yol ald›m. Yol boyu ayn› sorular›
soruyordum. Üniversite demek böyle bir fleydi. Yaln›zs›n ve art›k
ayaklar›n üzerinde tek bafl›na durmal›s›n. Kimse sana önceki gibi el
vermiyor… Rabia R›za Biçen Ö¤renci Yurdu’ na yerlefltim. Kampüsün
flu anki durumunu bilemiyorum. Mezun olduktan sonraki ilk ziyaretimde üniversitede sunum yapmak en büyük arzum.
Zamanla her fley de¤ifliyor fark›nday›m. ‹nsanlar, binalar, co¤rafya, hava, su… De¤iflime her daim ayak uydurmak laz›m. Derslere
bafllad›k. Kampüste olmak, üniversite, önceki sisteme göre her fley
çok farkl›. Ödev yok, birebir iletiflim neredeyse yok. Bir profesör, ö¤retim görevlisi geliyor ve ders anlat›l›p bitiyor. Her fley sende bafll›yor ve bitiyor. Say›ca kalabal›kt›k s›n›fta, neredeyse lise dönemindeki s›n›f nüfusu kadar bir grupla dolafl›rd›k dersler d›fl›nda. Kampüs
manzara itibariyle Uluda¤ Küçük Zirve’ ye müthifl bir aç›dan bak›yordu. Kampüste da¤›n muhteflem görünümlerini farkl› zamanlarda çeksem kesin sergim olurdu diye düflünmüyor de¤ilim. Bu yaz›y› okuyan
ve de bu f›rsata sahip olan bence kaç›rmas›n bu fikri. Da¤›n muhteflem görüntüsü beni da¤lara çekti ve kendimi üniversite da¤c›l›k kulübünde buldum. O vakit çevremdekileri sürüklemeye çal›fl›rd›m ve
bakt›m ilk ad›m› her daim kendimiz ataca¤›z. Baflka ad›mlar› beklersen hayat boyu bir ad›m yol almak imkans›z olabilir. ‹lk ad›m› atarak
kendimi da¤larda, eflsiz co¤rafyalarda buldum. Sonraki süreçte benimle da¤lara gelen dostlar›m oldu, kulüp arac›l›¤›yla çok iyi dostlar
edindim. Kulübün dan›flmanl›¤›n› yapan Veteriner Fakültesi’nden
Prof Dr Hasan Hüseyin Oruç ile tan›flarak muhteflem t›rman›fllar yapt›k, mezuniyet sonras›nda da Hasan Hoca ile t›rman›fllara ve dostlu¤a devam ediyoruz. Hasan Hoca sonraki süreçte kano çal›flmalar›na
bafllayarak üniversiteye bir kay›khane kazand›rd› ve eminim büyük
ço¤unlu¤un henüz görmedi¤i gölette çal›flmalar yap›lacak. Üniversiteye gelmeden önce ‹stanbul’ da tan›flt›¤›m, sonra oda arkadafl›m
olan, beraber da¤lara ç›kt›¤›m dostum Fikret Elçi ile mezuniyet sonras›nda ayn› bankada da çal›flacakt›k. Hayat sürprizler ve tesadüflerle dolu.
8
Antarktika, 2012
9
ÜN‹VERS‹TE VE ÖTES‹
ÜN‹VERS‹TE VE ÖTES‹
Üniversite yaflam›nda sadece da¤c›l›k yapmad›m. Üniversiteye gelmeden önce ablam Ayfle Dalk›l›ç ile ‹stanbul’ da
evimizin yak›nlar›ndaki hal› saha çevresinde k›sa koflular yapard›k. Asl›nda al›flkanl›¤› nerede kazand›¤›n›z›n önemi yok,
önemli olan al›flkanl›klar› sürekli hale getirmek. Üniversiteye
bafllad›¤›mda spor salonuna giderek koflulara devam etmek
istedim. Salonda turlar atarken orada beni gören Spor E¤itmeni Ziya Suvar “Her gün saat 12:00’ da kampüs çevresinde koflar›m, sen de kat›l” diyerek davet etti. Davetini kabul
ettim ve ö¤renimim boyunca yaz, k›fl, ya¤mur, çamur demeden koflulara yapt›k. Kampüs do¤as› ile tam bir koflu vahas›yd› bizler için. Çünkü de¤erini biliyorduk. Mezuniyet sonras› kampüste nerelerde koflard›n›z diye soran çok arkadafl›m
vard›. Önemli olan hala devam ediyor olmam›z. Kampüsteki
beden e¤itimi ö¤rencilerinden neredeyse daha çok koflard›k,
okul tak›m›na girmek istemifltim ama bölüm ö¤rencilerine
öncelik verilmiflti. Olsun vars›n mezuniyet sonras›nda askerde de kros tak›m›nda yer alarak tugay ve kolordu tak›m›nda
4.5 ay süresince koflacakt›m.
Koflular süresinde tan›flt›¤›m Tuncer Hoca, ‹stanbul’ daki
Avrasya Maratonu’nda maraton koflaca¤›m›z› aktararak beni
Sahra Çölü, 2012
10
11
ÜN‹VERS‹TE VE ÖTES‹
yeni bir dünya ile tan›flt›rd›. Fikri verdi ancak iflleri dolay›s›yla bafllang›ç çizgisinde olamad›. Her sene Asya k›tas›ndan Avrupa k›tas›na koflarak geçen
ben bu sefer bitmek bilmeyen bir maratona gidiyordum. ‹lk maratonuma
kat›ld›m ve baflar›yla tamamlad›m. ‹nan›lmaz bir duyguydu. Her sene 8 km
sonras›nda çevremde buldu¤um herkese yaflad›klar›m› anlatmak isteyen
bana arkadafllar›m›n tepkisi “Henüz yeni koflmad›n m›?” oluyordu, “tabi ki
seneler çabuk geçiyor” diyordum. Hayat öyle bir h›zla ak›p geçiyor ki tutunmak laz›m bu h›za. Koflular devam ederken Veteriner Fakültesi’nden Prof
Dr Tayfun Çarl› ile tan›flt›m. 2004 y›l›nda kendisi ile hayat›m›z›n maratonlar›ndan biri olan Atina Maratonu’na giderek Maratonas Kasabas›’ndan ilk
olimpiyatlar›n yap›ld›¤› stadyuma koflacakt›m 42 km 195 m. süresince.
(Dünyadaki tüm maratonlar 42 km 195 m. uzunlu¤undad›r.) Maraton için
disiplinli flekilde çal›flm›fl ve haz›rlanm›flt›k. Bitifl çizgisinde bayra¤›m›z›
dalgaland›rmak bizim için büyük bir gururdu.
ÜN‹VERS‹TE VE ÖTES‹
Avustralya, 2012
Üniversitedeki ö¤rencilik yaflam›mda da¤c›l›k kulübü yan›nda havac›l›k
ve bisiklet kulüplerinde de yer ald›m. Bir k›sm›nda da kurucu üye ve yönetim kurulu üyesi olarak çal›flmalar›m oldu. Havac›l›k kulübü ile 150 ‘ den
fazla kifli ile Eskiflehir ‹nönü’ deki paraflüt okulunda yüzlerce metre yükseklikteki uçaktan atlamak flahane bir deneyimdi. H›z kesmedik yamaç
paraflütü ile de kampüs çevresinde ve farkl› lokasyonlarda uçtuk. Bisiklet
kulübü ile kampüs çevresinde, yak›n lokasyonlara ve flehirleraras› bisiklet
turlar›m›z oldu. Üniversite sonras›nda ‹ktisat Bölümü ö¤rencisi olarak ilk
profesyonel yaflam›ma Finansbank’ ta bafllad›m. Kofluyu hiç b›rakmad›m,
maratonlar, da¤c›l›k ve bisiklet hayat›mda önemli bir konumda hala. Dostlar›mla, koflu arkadafllar›mla ba¤›m kopmufl de¤il… Hayat devam ediyor
ve sporla beraber kazand›¤›m dostluklar da devam ediyor.
Bankadaki iflimle beraber hobilerime de yer vermeye çal›flt›m. Da¤c›l›k
ve koflulardan kopmad›m. Türkiye’ deki da¤lar ile Çin, Rusya, Gürcistan ve
‹ran’ da t›rman›fllar yapt›m. Yunanistan ve ‹ngiltere’ de maratonlara gittim.
2010 y›l›nda kofltu¤um mesafeler beni bambaflka bir dünyaya sürükledi.
Ultra maratonla tan›flt›m. 42 km.den uzun ve de kendine yeterlik üzerine
kurulu 240 km.lere ulaflan bir haftal›k maratonlar süresince ihtiyac›m›z
olan tüm malzemeyi s›rt›m›zdaki çantada tafl›d›k. Organizasyon sadece s›v› ve konaklama deste¤i sa¤l›yordu. Her gün etap etap farkl› mesafeler kofluyorduk. Oldukça zorlu olan bu yeni maceray› bitiren 10 kifliydik. ‹çlerinden biri de çal›flt›¤›m banka Finansbank’ ›n doktoru Aylin Savac› Armador
Gobi Çölü, 2012
Avustralya, 2012
12
Sahra Çölü, 2012
13
ÜN‹VERS‹TE VE ÖTES‹
ÜN‹VERS‹TE VE ÖTES‹
Atacama Çölü, 2012
14
15
ÜN‹VERS‹TE VE ÖTES‹
ÜN‹VERS‹TE VE ÖTES‹
idi. Aylin’ in “Hadi kat›l›yoruz!” fleklindeki daveti ile kendimi
yeni bir ultra yaflamda bulmufltum. Likya Yolu Ultra Maratonu bizim için yeni bir okul gibiydi. Yeni dostlar ve maceralar
eklendi hayat›m›za. 2011 Haziran ay›nda kat›ld›¤›m Gobi Çölü Maratonu sonras›nda KlimaPlus-Mitsubishi Electricsponsorlu¤unda Dünya’ n›n 4 ayr› k›tas›nda gerçekleflen, bir hafta süren ve 250 km mesafe koflulan 4 ultra çöl maratonuna
(s›ras›yla Atakama Çölü, Gobi Çölü ve Sahra Çölü ultra maratonlar› ve Antarktika maratonu) kat›larak, bir y›l içinde maratonlar› baflar› ile tamamlayarak bir ilki gerçeklefltirdim;
Grand Slam’a* bir Türk sporcunun ad›n› yazd›rd›m. Dünyadaki 28 sporcu aras›na kat›ld›m.
*May›s ay›nda 520 km.lik Avustralya’ daki ultra maratona kat›lan
ilk Türk sporcu,
*A¤ustos ay›nda ‹zlanda’ daki 250 km.lik ultra maratona kat›lan ilk
Türk sporcu
*Eylül ay›nda Kuzey Amerika k›tas›nda koflulan ve serinin sonuncusu olan 273 km uzunlu¤undaki Grand Canyon Ultra Maratonu’na kat›lan ilk Türk sporcu oldum.
2012 y›l›nda çekti¤im foto¤raflardan oluflan DA⁄LAR
isimli sergim oldu. Banka bünyesindeki Foto¤rafç›l›k Kulübü’nün çal›flma gurubunda görev ald›m, çekti¤im foto¤raflar
Autrans, Fransa’daki Da¤ ve Macera Filmleri Festivali, ‹FSAK
ve banka bünyesinde sergilere dahil edildi. Yönetmenli¤ini
yapt›¤›m “EKS‹-ARTI” isimli filmde yaflad›klar›m› kendi kameramdan görüntülerle paylaflt›m. Dört k›ta sonras›nda yeni hedefim Dünya’daki 7 k›tada 7 ultra maraton koflmakt›. 5.k›ta
olan Avustralya’daki The TrackOutbackRace isimli etkinlik
520 km mesafe ile Dünya’n›n en uzun yar›fl› olarak kabul
edilmektedir. Finansbank sponsorlu¤unda kat›ld›¤›m yar›fl
süresince bana profesyonel bir kameraman efllik etmifl olup
çekilen görüntüler ile belgesel film oluflturulmufltur. Çal›flt›¤›m banka deste¤iyle Avrupa k›tas›nda-‹zlanda ve Kuzey
Amerika k›tas›nda Grand Kanyon ultra maratonlar›n› da baflar›yla bitirerek “7 K›ta 7 Ultra Maraton Projesi”ni tamamlad›m. Takip eden süreçte kitap yazarak yaflad›klar›m› aktarmak istiyorum. Sergi ve sunumlar ile an›lar›n› paylaflmaya da
devam ediyorum. Üniversitedeki sunumda yaflad›klar›m› paylafl›rken siz de¤erli okuyucular, takipçiler ile tan›flmak isterim. #7k›ta7ultramaraton projesini tamamlayan ilk Türk
sporcu olmaktan da gurur duyuyorum.7 k›ta süresince TEMA’ n›n MEfiELER YUVA ARIYOR projesi için kofltum.
Siz hala yaflad›¤›n›z çevrenin fark›nda de¤il misiniz? Bilin ki ne f›rsatlar› belki de görmezden geliyorsunuz, harekete
geçmek için flimdi tam zaman›d›r.
Alper Dalk›l›ç
‹.‹.B.F ‹ktisat Bölümü
De¤erli arkadafl›m›za UB‹MED DERG‹ olarak baflar›lar›n›n devam›n› diliyoruz.
Notlar:
* Grand Slam, bir takvim y›l› içinde 4 ultra maratonun tamamlanmas›. Dünyada henüz 28 kifli tamamlayabildi.
http://www.4deserts.com/4_deserts_grand_slam
* Bir sene içinde tamamlad›¤›m 4’lü seri Time Dergisi taraf›ndan
2010 y›l›nda Dünyan›n en zorlu 10 faaliyetinden biri olarak seçildi..
http://www.time.com/time/specials/packages/article/0,28804,1869820_1869688_1869686,00.html
Avustralya, 2012
16
Grand Slam* yapan ilk Türk ve Dünya’ daki 28 kifliden biri olmakla beraber;
17
MEZUNLARIMIZ
“Gülüm” Sahaflar’da
MEZUNLARIMIZ
‹zi var!
Ali Tanju
gökyüzüne çeviriyorum yüzümü.
Sanki befl dakika sonra ya¤mur ya¤acak.
Hemen dükkana yöneliyor adam. Elinde bir kart, bana
uzat›yor.
- Abi sen nerelerdesin yahu. ‹nsan kitap yazar da bir yerlerine e-mail adresini filan yazmaz m›? Geçenlerde bir adam
geldi. Kitab›n› alm›fl okumufl. Bu kart› verdi. ‹lle de gelirse
beni bulsun dedi.
Kart›n üzerinde sadece “yay›nevi” gibi bir kelimeyi okuyabiliyorum koflar ad›m oradan uzaklafl›rken.
Dursun Yüksek
Beyaz›t’tan Ca¤alo¤lu oldukça yak›n say›l›r. Önce adresteki caddeyi buluyorum. Ondan sonras› kolay. Numaralar› takip ederek, adreste yaz›l› olan yeri ar›yorum.
G de heyecanla telefonunu gösterdi:
eçti¤imiz günlerden birinde o¤lum okuldan eve geldi¤in-
Biraz ileride bir kalabal›k çekiyor dikkatimi. “Yine bir dergiyi polis basm›fl galiba” diye düflünüyorum kendi kendime.
- Baba bak. Arkadafl›m senin fliir kitab›n› Sahaflar Çarfl›s›’nda görmüfl .
Yaklafl›yorum. Elimde kart. Bir karta bir de isimlere bak›yorum. Kalabal›¤a bulaflmamak laz›m. Tam o noktaya yaklafl›rken, karfl› kald›r›ma geçiyorum. O da ne? Kalabal›¤›n aras›ndan okudu¤um isim benim arad›¤›m isim.
Telefona bakt›m. Çocuk bir de foto¤raf çektirmifl kitab›mla.
Hafta sonu da giyindim kufland›m düfltüm yollara. ‹stikamet Sahaflar Çarfl›s›.
Kitab›m›n sat›ld›¤› yeri bulmal›y›m
mutlaka.
- Bu kitab› ben yazd›m” demeliyim
gö¤sümü gere gere. ‹nflallah tam o esnada birkaç kifli daha bulunur etrafta.
Zor olmuyor kitab› bulmam. S›ra s›ra
dükkanlar›n önünde “bi milyoncu”
edas›nda kurulmufl koli koli dükkanlar
çok fazla de¤il zaten. Benim kitab›m
üzerinde “5 TL” yazan bir kolinin içerisinde.
Kitab›m› elime al›yorum, evirip çeviriyorum. Çok fazla y›pranmam›fl. Bunun
ne manaya geldi¤ini biliyorum galiba.
Tam bu s›rada dükkandan bir genç
ç›k›yor.
- Buyur abi, saray›m m› ?
Bekledi¤im an geldi iflte. Etrafta
kimsecikler yok ama.
- Bu kitab› ben yazd›m
Adamca¤›z›n gözlerinde flimflekler çak›yor. Öylesine ki
18
Kofluyorum art›k. Kap›da bir adam. Ona kart› gösteriyorum. Olanlar› anlat›yorum kem küm.
Adam ceketini dü¤meliyor. ‹çeride
kap›n›n tam karfl›s›na gelen bir yerde
masan›n gerisinde oturan göbekli bir
adama sesleniyor.
“Kadir Bey. Bekledi¤iniz misafir geldi.”
Ben içeriye girerken bir izdiham olufluyor kap›da. Flafllar patl›yor her bir taraftan.
- Buyurun oturun” diyor göbekli
adam.
- Aylard›r sizi ar›yorum. Kitab›n›z› düzenleyip yeniden yay›nlayaca¤›z. Birkaç
fliirinizin hikayesini film yapaca¤›z. Televizyonlarda fliir programlar›na ç›kacaks›n›z. Ne ifl yap›yorsunuz. Bu ifller için vaktiniz var m›?”
Tam yan›t verecekken uzaklardan bir
“Nam›k Kemal” sesi duyuyorum.
Ne alakas› var flimdi Nam›k Kemal’in? Kim bu densiz?
Sesin geldi¤i yöne do¤ru dönüyorum h›fl›mla:
- Kim açt› lan bu televizyonu, ben uyurken
“Yaz› yazmak için okyanus sahillerine giden bir yazar, sabaha karfl› kumsal›n uzak
ucunda dans eder gibi hareketler yapan birini
görür.
Biraz yaklafl›nca, bu kiflinin sahile vuran
denizy›ld›zlar›n›, okyanusa atan bir genç adam
oldu¤unu fark eder. Merakla yaklafl›r:
- Neden denizy›ld›zlar›n› okyanusa at›yorsun?
Genç adam yan›tlar;
- Birazdan günefl yükselip, sular çekilecek.
Onlar› suya atmazsam ölecekler.
Yazar sorar;
- Kilometrelerce sahil, binlerce denizy›ld›z›
var. Ne fark eder ki?
Genç adam e¤ilir, yerden bir denizy›ld›z› daha alarak, okyanusa f›rlat›rken yazar›n yaflam›n› de¤ifltiren bir fley söyler.
- Onun için fark etti ama!
Bu cevap, yazar› flafl›rtm›fl ne söyleyece¤ini bilememifl. Geriye dönmüfl, kulübesine gitmifl. Gün boyunca bir fleyler yazmaya çal›fl›rken genç adam›n denize y›ld›z atan görüntüsü
gözünün önünden hiç gitmemifl.
Sonra fark etmifl ki, bu gencin davran›fl›n›n
özünü kavrayamam›fl. Gencin as›l yapt›¤›n›n;
“evrende bir gözlemci olmay› ve yaln›z olup biteni gözlemeyi de¤il, bir oyuncu olmay› ve baflkalar›n›n yaflam›nda fark yaratacak bir iz b›rakmay› seçmek” oldu¤unu sonradan anlam›fl ve
bunu göremedi¤i, anlayamad›¤› için utanm›fl.
Sabah› zor etmifl. Yataktan kalkm›fl, giyinmifl, sahile inmifl ve deniz y›ld›zlar›n› okyanusa
atmaya devam eden o genci görmüfl tekrar…
Ve bütün sabah› onunla okyanusa deniz y›ld›z› atarak geçirmifl.”
rhan Umut dostum dergiye bir yaz› yazar
m›s›n dedi¤inde, “Söz uçar, yaz› kal›r” laf›ndan hareketle, benim dönemimden önceki
ve sonraki mezunlar ve halen e¤itimlerine devam eden sevgili gençler’e ulaflma f›rsat› sunan bu teklife hemen atlad›m ve içinde say›s›z
yaflam dersleri bar›nd›ran bu sevdi¤im k›sa hikâyeyi paylaflmak istedim.
Yapt›klar›m›z, davran›fllar›m›z, konufltuklar›m›z, de¤erlerimiz, ürettiklerimiz, kurdu¤umuz
dostluklar… Yaflam dedi¤imiz ‘o k›sac›k an’a
b›rakt›¤›m›z izlerdir fark yaratan. Yaflam içinde
ilerlerken bizi etkileyen her fley de, yaflam›n
bizdeki izleridir. Yaflad›¤›m›z olaylar, yerler,
mekânlar, biriktirdi¤imiz an›lar, yitirdiklerimiz,
önem verdiklerimiz… Hepimizin O’nda, O’nun
bizde b›rakt›¤› izlerin toplam›d›r yaflam. Bir
olay, bir söz, fark yaratarak yaflam›n›z›n de¤ifltiriveren bir iz oluflturur.
Üniversite yaflam›m öyle oldu.
Eski zamanda yerleflim yeri sakinleri, hem
O
birbirlerini hem de esnaf›, bekçiyi, seyyar sat›c›lar›, postac›y› ad›yla tan›r, bilirdi. Her biri ayr›
hikâyedir.
‹letiflimin önemli araçlar›ndan biri özenle
yaz›lan güzelim mektuplard›. A¤›rl›kla güzel haberler tafl›rd› Postac› ve mektuplar› teslim
ederken ayaküstü mutlaka edilen sohbetlerden, içeri¤ini bilmese bile gönderenleri neredeyse tan›rd›.
1979 Temmuz’unda, postac›n›n ‹stanbul
Esentepe’deki evimizin balkonunda, beni heyecanla Üniversite s›nav sonucu bekler görünce yüzünde beliren gülümseme ve elinde tuttu¤u belgeyi sallayarak “Müjdemi isterim!” diye ba¤›rmas› halen gözümün önünde.
“B.‹.T.‹.A - Bursa ‹ktisadi ve Ticari ‹limler
Akademisi, ‹flletme Bölümü”. Haber k⤛d›nda bu yaz›yordu.
1979’un Eylül sonu, o zamanlar Alt›parmak’ta olan ve bugün Osmangazi Vergi dairesi olarak hizmet veren o görkemli tafl binada
ad›m att›m. 4.S›n›fa geldi¤imde, Akademi Uluda¤ Üniversitesi’ne, Alt›parmak’taki e¤itim yerimiz ise Hürriyet’teki derme çatma inflaat barakalar›na terfi etmiflti. O flekilde Mezun oldum.
Geçirdi¤im 4 y›lda Üniversite e¤itimi ile birlikte baflka bir e¤itim daha ald›m Bursa’da:
Yaflam E¤itimi!
En yak›n saf ve gerçek dostluklar›, gerçek
anlamda paras›zl›¤› ve bir ekme¤i bölüflmeyi,
korkular›nla ve kendinle yüzleflmeyi, aile yan›ndaki konforlu ve organize bir ev yaflam›ndan, o
dönemlerde ö¤rencilere reva görülen hayal bile edemedi¤iniz ilkel flartlardaki, kömürlükten
bozma, akrebi ve rutubeti bol ö¤renci bar›naklar›nda da (ev diyemiyorum) yaflanabilece¤ini
ö¤rendim Bursa’da. Tüm olumsuz koflullara
karfl›n mücadele etmeyi, moral de¤erleri ayakta tutabilmeyi, gülümsemeyi ö¤rendim. Belki
de en önemlisi, hiçbir flart›n senin do¤ru bildiklerin ve de¤erlerini de¤ifltirmesine izin vermemeyi, sa¤lam duruflun ne kadar önemli oldu¤unu da… Bursa’da okurken ve yaflarken geçirdi¤im 4 flahane y›l›n izleridir beni ben yapan.
Okul dönemimizde yaflamlar›m›z›n kesiflti¤i sevgili dostlar›mla y›lda birkaç kez görüflüyoruz. Aradan geçen 30 küsur y›la ra¤men, her
seferinde yafl›m›zdan bafl›m›zdan utanmadan
o z›p›r günleri tekrar yaflad›¤›m›z buluflmalar›m›zdaki sevgi özlü dostlu¤u sürdürebilmenin
doyumsuz keyfini yaflama f›rsat›n› veren tüm
izlere; Bursa’ya, Üniversitemizdeki sevgili hocalar›m›za ve elbette ve elbette tüm okul arkadafllar›m ve zaman içinde oluflturduklar› sevgili ailelerine teflekkür ediyorum.
Bugün Bursa’n›n de¤iflen ve geliflen flehir
yaflam›nda, bizlerin yaflad›¤› koflullar›n izleri
yok belki ama bilin ki flehrin ruhunda bizim, bizim yaflam›m›zda da onun izleri var. ‹yi ki… ‹yi
ki!
Hissedebilmek...
Sevil Erkal Piflkin
Yaln›z olmak gece gibi sessiz ve ma¤rur
Ç›rp›nmak denizde dalgalar gibi mart›
盤l›klar›yla
Eriflebilmek, ulaflabilmek bir yerlere
Rüzgarlar gibi öyle hafif ve öylesine
Hissetti¤in yere git
Yüre¤inin seni savurdu¤u yere
Kufllar gibi hür olup
Uzaklara,ötelere kanat ç›rpmak gerek
Ayn› yerde zaman› erteleyip erteleyip
Ötekilefltirmemek gerek yaflam›
Silinmeden içindeki güzellikler
Rüyalara veda etmeden
Durdu¤un yerden uçmak laz›m
Ne kadar h›zl› kanat ç›rpabilirsen
O kadar uzaklara,
O kadar ötelere
23 May›s 2010
Beni bana geri ver
Beni bana geri ver sakl› bir rüyaday›m,
hiç a盤a ç›kam›yorum
Dilek a¤ac›nda as›l› isteklerim,
özlemlerim
Hayallerin ötesinde bir yerlerdeyim,
nerelerdeyim bilemiyorum
Ç›kmaz sokaklarda m› yoksa gitarlarla
kemanlar›n t›ng›rdad›¤›
Gecelerde mi?
Yakamozlu dalgal› denizlerde,
ç›lg›n alevli atefllerde mi?
Ne yan›yorum k›z›lda, ne de mavide
uçuyorum beyaz bulutlarda
Sakl›, kilitli sand›klarday›m, çizgilerin
ötesinde bir yer
Bambaflka diyarlarday›m
Ne buraday›m senle nefesin nefesimle
ne de sonsuzluk
Gezegeninde, yan›p sönen y›ld›zlarday›m
Karmakar›fl›¤›m, duygular›m hangi
istikamette alg›layam›yorum
Beni bana geri gönder
Sakl› rüyalardan, ç›kmaz sokaklardan,
kilitli sand›klardan
A盤a ç›kar
Beni bana geri gönder
3 May›s 2011
1983-1986 ‹flletme Bölümü
19
MEZUNLARIMIZ
Sorular›m var
orular, Ne? Nas›l? Neden? Nerede? Ne zaman? Kim, yani 5N
1K formülü yaflam›m da büyük yer tutuyor. Bu formülü herhangi bir problemi çözmeye çal›fl›rken daima ve s›kça kullan›r›m.
S›kça kullan›r›m dedim çünkü problemlerim hiç bitmez. Yoksa
ben problemli bir insan m›y›m neyim?
Gözlemlerime dayanarak söyleyebilirim ki problem kelimesi
zihinlerde genellikle olumsuz ça¤r›fl›mlar yarat›yor. Nas›l m›? Hemen örnekler vereyim; problemli insan, problemli çocuk, problemlerim var, problemsiz bir yaflam istiyorum, problemlerden yoruldum, problem ç›kartma, problemsiz bir arkadafll›k istiyorum, problemsiz evlilik yok, ifl hayat› problemlerle
dolu vb gibi gibi. Bu türden cümleleri sizlerde s›kl›kla duyuyorsunuzdur muhtemelen.
Oysa problemin Türkçe Sözlü¤ümüz deki tan›m› flöyle;
Araflt›r›l›p ö¤renilmesi, düflünülüp çözümlenmesi, bir sonuca ba¤lanmas› gereken
durum, mesele.
Nuray Çal›flkan
Günlük yaflam›m›z ihtiyaçlar,
arzular nedeniyle iyi kötü bir sonuca ba¤lanmas› gereken durumlar ile dolu ve bundan dolay› sürekli seçimler yapmak, kararlar vermek durumunday›z. Bitmez tükenmez ihtiyaç ve isteklerimiz asl›nda tatmin edilene kadar çözülmemifl problemlerimiz bizim ve tatmin edilmedikleri sürece de
üzerimizde bask›ya neden olurlar. Hey hat! Görünen o ki adeta
hayat problem çözme üzerine kurulmufl.
Bir de flöyle bir durum var, karfl› karfl›ya geldi¤imiz problemlerin önem dereceleri farkl› farkl› ve en temel problemlerimiz çözdükçe yerine akabinde s›radakiler geçiyor. Bi huzur yok yani.
Bu gün ne giysem? Ne yemek piflirsem? Ö¤len tatilinde ne
yesem? Hafta sonu ne yapsam? Akflam ne yapsam, flu davete
gitsem mi? Evi de¤ifltirsem mi? Daha fazla nas›l para kazanabilirim? Hangi mesle¤i seçmeliyim? Nas›l biri ile evlenmeliyim? fiu
kifliyle evlenmeli miyim? Nikah› ya da dü¤ünü nas›l nerede yapmal›y›m? Nerede oturmal›y›m? Kimleri ça¤›rmal›y›m? Kaç çocuk
yapsam? Çocu¤umu hangi okula vermeliyim? Evlilik y›ldönümü
geldi ne hediye almal›y›m? Gibi sorularla ihtiyaç ve arzular›m›z› en
verimli flekilde tatmin etmeye çabalarken, sorular›m›z›n cevaplar› rehberli¤inde de problemlerimize çözüm yollar› arar dururuz.
Üstelik e¤er bir de çocu¤umuz var ise daha da yaman halimiz, çünkü soru sorma rekortmenlerinin çocuklar oldu¤unu söylemek yanl›fl olmasa gerek.
S
Çocuklar büyürken devaml› soru sorarlar ve zaman zaman sorular›yla ebeveynlerini haylice de yorarlar. Bilirsiniz büyürken biz
de yapt›k bunu ebeveynlerimize. Bu süreçte fark›nda olmasak bile bu kadar çok soru sormam›z›n nedeni dünyay› keflfetmek, benli¤imizi gelifltirmek ve sosyal yaflama uyum sa¤lama çabam›zd›
asl›nda. Her fleyin ne anlama geldi¤ini ve kendimizle ilgili neler
20
yapmam›z gerekti¤ini ö¤renmeye çal›flt›k büyük bir merak içersinde.
Büyüdükçe sorular›m›z belki biraz azald› birazda farkl›laflt›
ama bitmedi. ‹yi ki de bitmedi ve hiç bitmeyecekte çünkü geliflim,
merak ve sorular›n varl›¤›na ba¤l›d›r. Düflüncelerimizi sorularla temellendiririz.
Albert E›nstein der ki; “ Önemli olan, sorular sormaktan vazgeçmemektir. Merak, kendi var olufl nedenine sahiptir. ‹nsan
sonsuzlu¤u, hayat›, gerçe¤in o harikulade yap›s›n› düflündükçe
dehflet içinde kalmadan edemez. Her gün bu büyük esrar›n bir
zerresini anlamaya çal›flmak da yeter. Kutsal merak› asla kaybetmemek gerekir.”
Düflüncelerimizi sorular›m›zla temellendiririz ama çocukken
sorular›m›za ald›¤›m›z cevaplar›n hepsi de do¤ru de¤ildir. Ayr›ca
sordu¤umuz yanl›fl sorular nedeniyle de sahip oldu¤umuz yanl›fl
cevaplar edinmiflli¤imiz vard›r. Her iki durumdan edindi¤imiz yanl›fl cevaplar bizde hatal› düflünceler oluflturmaya neden olurlar.
Bizi s›n›rlayan daha ileriye gitmemizi engelleyen düflünceler
hatal› düflüncelerdir.
Bundan y›llar önce bilgisine ve fikirlerine çok güvendi¤im, de¤er verdi¤im bir büyü¤ümle sohbet ederken kendisi bana dedi ki;
“Bak Nuray, yanl›fl sorunun do¤ru cevab› olmaz!” Sohbet konumuzu hat›rlam›yorum ama bana söyledi¤i “yanl›fl sorunun do¤ru
cevab› olmaz” cümlesi o gün bu gündür kafama çivi gibi çak›l›d›r.
Ne zaman bir problem çözmek durumunda olsam hep bu sözü
hat›rlay›p, sorular›m› gözden geçiririm çünkü problemlerimi en
ak›ll›ca yoldan çözmeye çal›fl›r›m.
Yanl›fl cevap ne demek bunu az çok kestirmek mümkün de
yanl›fl soru ne demek biraz bunun üzerinde durmak laz›m.
Sorular›nda ayn› kelimeler gibi davran›fllar›m›z› yönlendirmede etkisi büyük. Baz› sorular hedeflerimize varmam›z da olumlu
etki yaparken baz›lar› da tam tersi etkiyi gösterebilir. Konuyu bir
örnekle aç›klamaya çal›flay›m. Diyelim ki kilolu bir insans›n›z kilo
vermeye çal›fl›yorsunuz ve ya¤l›, flekerli, unlu yiyeceklerden uzak
durman›z gerekiyor. Tatl›y› çok seviyorsunuz ve size ev yap›m› harika bir baklava ikram edildi. Bu durumda bir anda ikram› kabul
etmek ya da etmemek konusunda ve karar vermeniz gerekiyor iflte bu aflamada kafan›zdan baz› sorular geçer.
Sorular›n›z flöyle olabilir; Yesem mi? Amannnn hepi topu bir
baklava yesem ne olur ki? Bir baklava ne yapar ki? Bir kere kaçamak yapsam ne olur? Vb. Ard›ndan gelen davran›fl genellikle
aman bir fley olmaz denip baklavay› afiyetle yeme fleklindedir. ‹flte bu tür sorular kararl›¤› güçlendiren sorular de¤ildir.
Sordu¤umuz sorular daima kararlar›m›z do¤rultusunda davran›fllar›m›z› olumlu yöne itecek güçte olmal›d›r. Nas›l m›? Söyle;
Sorular› flu flekilde de¤ifltirelim, flimdi bu ikram› kabul etmek beni amac›mdan sapt›r›r m›? Birkaç dakikal›k bir damak zevki için
feda edece¤im fley ne? Yaz geldi¤inde bu baklavan›n görüntümde oluflturdu¤u ne olacak? Bu baklavalardan uzak durdu¤umda
ayna karfl›s›ndaki görüntüm nas›l olacak?
Bir kaç örnek daha vermek istiyorum ola ki birisinin ya da kendi kendinizin flu soruyu sordu¤unuzu düflünün;” Hayat›mda neler
berbat?” Ne hissettiniz? Sizi bilmem ama beni karamsarl›klara
götürüyor. fiimdi soruyu farkl› soral›m flöyle ki; “Hayat›m daha güzel nas›l olabilir?” Ne hissettiniz? Kendi cevab›m› vereyim he-
MEZUNLARIMIZ
men, bu soru beni hayallerimi gerçeklefltirmek için
güçlendiriyor. Diyelim ki s›nava gireceksiniz, sorunuz
“Zor bir s›nav nas›l kazanay›m?” fieklindeyse e¤er bu
soru sizi s›nava haz›rlanmaya teflvik etmekte yeterli olmayabilir. Soruyu “Zor
bir s›nav buna en iyi nas›l
haz›rlanabilirim?” fieklinde
de¤ifltirirseniz sorunun sizde oluflturaca¤› güç daha
farkl› olacakt›r.
Sorular aras›ndaki gücü
san›r›m fark edebildiniz.
Sorular neye odakland›¤›m›z› ve hislerimizi de¤ifltirme gücüne sahiptir Bu
saptamaya göre do¤ru sorular, bizi karamsarl›¤›n eylemsizli¤inden ç›kart›p hedeflerimize yönlendirme
eylemine yönelten sorulard›r diyebiliriz.
Evet, sordu¤umuz sorular yaflam›m›z› biçimlendiriyor ama sormad›¤›m›z sorularda ayn› etkiye sahip.
Sorular›m›z azalm›flsa yaflam›m›za üç afla¤› befl yukar› ayn› noktada devam
ediyoruz demektir. Ben bu
durumu bir anlamda hep
ayn› flark›y› dinlemek gibi
bir fley olarak tan›ml›yorum. Ayn› flark›y› dinlemekten s›k›lmayanlar için sorun yok ama de¤iflim ve
geliflim isteyenlerdensek
sorular›m›z, bizi yüreklendirecek, keyif verecek, bir
karar› gerçeklefltirmek için
isteklendirecek flekilde olmal›. Ancak tutarl› ve kaliteli sorulardan, gerçek bir
yaflam kalitesi do¤uyor
çünkü..
Yaz›m›
E.E.
Cummings’in bir sözü ile bitirmek istiyorum.
“Güzel cevap her zaman daha güzel soruyu sorana verilir”
Yeni devrimcilik, çevrecilik!
ünya kurulal› beri yaflamaya gelmifl olan türlerin yüzde 98’inin k›yameti gördü¤ünü ö¤rendi¤im
Dandan beri tuhaf›m.. fiu dünyadaki biyolojik çeflitlili¤e bak›n ki say›n seyirciler, 500 çeflit elma
var, bir o kadar çeflit köpekbal›¤› var, Uluda¤’da, sadece Uluda¤’a özgü (endemik) yüzlerce nebatat var ve fakat, hepsini toplasan ancak ve sadece yüzde 2 ediyor!..
Dinozorlar tarih olmufl diyorlar, biz de sadece onlar yok oldu san›yoruz.
‘Caretta’ keratalar› vesile oldu, çevrecilik bilinci yeflerdi okur-yazar çevrelerinde. Urfa’n›n Birecik
ilçesini mesken tutmufl Kelaynak kufllar›na ‘aman azal›yorlar’ hassasiyetimizi, kardelen çiçe¤i ile
taçland›rd›k, gezegen ahalisi olarak zaten hep beraber ‘panda’lara teflneyiz, büyük sempati besliyoruz cümbür cemaat.
Arada popüler olamad›¤› için, medyatik olamad›¤› için milyorlarca, milyarlarca tür yok olmufl gitmifl, görmedik ki yok olufllar›n›, üzülelim! (Bas›n da yazmad›)
Oysa her bir türün yok oluflu, asl›nda gezegenin bizzat kendisinin yok oluflu anlam›nda.
Üzerine canl› yaflamayan›ndan o kadar çok var ki, yukarda- afla¤›da,
sa¤da-solda. Sadece bizim galakside 250 milyar kadar, 25 milyar› da günefl hem de.
Andromeday› ne sen sor, ne ben söyleyeyim, yes sir!
Yüzde 2 kalm›fl›z bac›lar yani, iyi mi bu kadar azl›k!
Ya hiç kalmazsak bu gidiflle. Misal 10 milyon y›l sonra.
Biz kal›r›z, di¤erleri gider diyenler, maalesef hakl›.
Suyu klorla bas flehir flebekesine, oh ne ala, ne mikrop kald› ortal›kta, ne bakteri, uzad› m› ömür bir 10 y›l kadar. Doktor Ceyhun ‹rgil dediydi, tel dolaptan buzdolab›na geç gelsin bi 10 y›l, biyoti¤e karfl› antibiyotikle savafl, oh gelsin bi 10 y›l daha...
Daha böyle çok fley yapt›k, kendi ömrümüzü uzatma amaçl›,
Adnan Bafltopçu
öteki türleri dikkate almayan, hatta öteleyen amaçl›.
Oysa herkes, her fley besin zinciri birbirine.
Biri yok olunca, di¤erleri de yok olufl sürecine giriyor haliyle.
Klifle örnek, ‘çal›, tavflan, vaflak’ ve yavflak!
Çal›ya saklan›yor tavflan, vaflak göremiyor tavflanlar›, arada çal›dan ç›kan olursa onu yakalay›p
yiyor pek güzel, karn› doyuyor.
Birgün flöyle bir felaket yaflan›yor.
Çal›lar yok oluyor, yang›n veya iklim de¤iflikli¤i gibi yapay bi sebeple.
Kald› m› tavflanlar iyot gibi ortada. Son tavflana kadar yiyor vaflaklar afiyetle.
Çal› gitti. Tavflan gitti. Kald› vaflak ortal›kta. Ve, yiyecek tavflan kalmad›¤› için onun da nesli tükeniyor açl›ktan. Son vaflak da öldü¤ünde, s›f›rlanm›fl oluyor o bölgedeki 3 türün hepsi de.
Yavfla¤a ne oldu derseniz, valla bilmiyorum, ille bir rol vereceksek yavfla¤a, çal›lara izmarit at›p
sadece çal›lar› de¤il, oraya konufllanm›fl börtü böce¤e de k›yameti yaflatan flerefsiz kifli, olabilir belki.
Yani Nur, uzun laf›n k›sa hali... (Böyle bir teknik deniyorum son zamanlarda, kim benden yaz›
isterse ona hitaben yaz›yorum)
Bok gibi yap›flt›¤›m›z, hayvanl›k d›fl›, bitkilik d›fl›, insanl›k d›fl› ifller ve eylemlerle çok hor kullana
kullana bugünlere getirdi¤imiz bu gezegende, say›l› günlerimiz kald› bence.
Geri dönüflü olmayan yollara girece¤imiz an kap›da.
Doktorun umudu kesti¤i hastaya dedi¤i gibi, bir vade sonra, ne yaparsan yap insano¤lu, son
kufl da gitti, son dere de kurudu, sana da art›k güle güle diyecek, birileri kalacak m› acaba, geride!
Son laf didaktik olsun müsadenizle; herkes çocu¤una hayvan sevgisi afl›las›n birader! Ö¤retmenler ö¤rencilerine yerlere çöp atmamay› ö¤retsin. Yeni devrimcilik bu bana göre, yeni ilericilik,
yeni insanl›k! Böyle bafllar biyolojik, kimyasal kirlili¤e, gezegenin gelece¤ine duyarl›l›k.
Has›l›, balina ve yunus katliam›na göz yuman bütün Japon hükümetlerini k›n›yoruz ta buralardan, Gezi Park›’ndaki çocuklara sayg› duydu tüm dünya, ta oralardan...
21
MEZUNLARIMIZ
Hicviye
ir kifliyi, kurumu, toplumsal olay›, gelene¤i yeren söz, düzyaz› ya da fli-
Bir türüne verilen add›r. Hicviye, gazel, kaside, murabba, muhammes
gibi naz›m biçimleriyle yaz›lm›flt›r. Divan edebiyat›nda en önemli hicviyelerden biri Nef’î’nin Siham-› Kaza’s›d›r.
Durmayacak reklam› flov yapmada
Türk telekom indiriyor der durur
Zam koyuyor üstüne indik diye
Hay bu ne perhiz bu nas›l turfludur. (Dermanî)
Müfteilün / Müfteilün / Fâilün
Türk Telekom denilen kurum her f›rsatta sizin lehinize indirim yapt›k diye reklam yap›yor. Ancak her seferinde yap›lan bu reklamlar›n neticesinde
bir önceki faturaya göre konuflmalar k›s›lmakta fiyatland›rma ise hep yüksek gelmekteydi. Buradaki terslikler hicv edilmifltir.
Ahlak› yoksun söverek ‹t demifl
Havlayacak itlere kim neylesin
Herkesi insan biliriz biz yine
Aynaya bak
(Dermanî)
kendini
görmektesin.
Müfteilün / Müfteilün / Fâilün
Ali Kaybal (Dermanî)
Fâilâtün / Mefâilün / Fa’ lün
Gündüz do¤an güneflin bütün ›fl›lt›s›na ra¤men bu ›fl›lt›y› görmeyen
görmekten yoksun kiflinin gece karanl›¤›nda yol bulaca¤›n› iddia etmesi ve
sözleri saçma sapan söylenerek bu halinin de ünlü bir filozof olaca¤›n›n
iflareti oldu¤unu belirten kiflinin hicvidir.
Adaml›k al›nmaz do¤ufltan gelir
Adam olmayan insan›m der mi hiç
Haramdan helalden habersiz yaflar
Bilen pisli¤inden al›r yer mi hiç. (Dermanî)
Feûlün / Feûlün / Feûlün / Feûl
Haram ve helalin ne oldu¤unu bilmeden yaflayan kiflinin bu yaflant›s›
ile adaml›ktan bahsedemeyece¤i, adam olan kiflinin bunlar› bilmesi halinde kendi pisli¤ini al›p yedi¤i görülmüflmüdür hiç denilerek hicvedilmektedir.
‹nsan diyelim haydi bürünmüfl tene girmifl
Yal yerdi köpeklerle gezip ayn› çanaktan
fieytanla gezer meyhaneden ç›kmay› bilmez
‹çmifl suyu eflflek ile birlikte yalaktan. (Dermanî)
‹nsan gibi bir tene bürünmüfl kifliye biz yine de insan diyelim. Ancak
bu kifli köpeklerle ayn› yaldan yemek yiyorsa, fleytanla gezip meyhaneden
ç›km›yorsa, üstüne üstlük efleklerle ayn› yalaktan su içiyorsu bu kifliye insan denilemeyece¤i belirtilerek hicvedilmektedir.
Adam arkam›zdan edepsiz demifl
Utand›m halimden bak›p hofl dedim
Hakim sorsa bizden bulur yanl›fl›
Edepsizce bir tarz› ben bilmedim.
(Dermanî)
Müfteilün / Müfteilün / Fâilün
Feûlün / Feûlün / Feûlün / Feûl
Bir flifle alm›fl ele dökmüfl meyi
Tövbekar›m tövbekar›m der gezer
Bofllu¤a döktüm diye koymufl cebe
Hep periflan halde gezer derbeder. (Dermanî)
Müfteilün / Müfteilün / Fâilün
Sadece içki fliflesini döktü¤ünü söyleyen kifli bu haliyle tövbekar oldu¤unu söylemekte. Ancak döktü¤ü yer bir boflluk olarak gözüken a¤›z ve
ötesi. Bu nedenle kifli her ne kadar tövbekar oldu¤unu söylese de periflanl›¤› yüzünden ve halinden akmaktad›r.
Bafl aç›lm›fl döküldü saç tel tel
S›rma saç gördü gözlerim sende
F›rça olmaz olursa bir ayna
Ben dururdum aç›k duran yerde. (Dermanî)
Fâilâtün / Mefâilün / Fa’ lün
Bafl› aç›lan kiflinin aç›lan yerde saçlar›n tel tel dökülmüfl haliyle s›rma
oldu¤u belirtilirken bu s›rma saçlar›n önce bir f›rça olmas› gerekti¤i ancak
f›rça olacak kadar tel kalmad›¤›ndan olsa olsa geriye ancak bir ayna görüntüsü kald›¤› anlat›lmaktad›r.
22
Gündüzün görmüyor günefl do¤sa
Kör karanl›kta yol bulurdum der
Saçma sözler konuflsa ahmakça
Ünlü bir feylezof olurdum der. (Dermanî)
Ahlaktan yoksun kifli tutmufl sövmek
amac›yla it demifl. ‹tler havlay›nca kim ne
yapabilir. ‹nsan olan karfl›s›ndakini de insan bilir. Karfl›s›ndakine it diyen kifli aynaya bakt›¤› zaman kendisini görecek.
Yani kifli hakaret ederse kendisine etmifl olacakt›r. Övecek olan da kendini
övecektir.
Arkadan konuflan kifli elbette ki edepsizlik yapm›fl. Kendine bu tarz bir
hitapla karfl›laflan kifli bu durumu hofl karfl›lam›fl. Ancak hakim huzuruna
ç›kar›lacak olsa hakim bir yanl›fll›¤›n oldu¤unu bulacak kendisinde edepsizce bir yaflant›n›n olmad›¤›n› görecektir.
MEZUNLARIMIZ
Mefûlü / Mefâîlü / Mefâîlü / Feûlün
Ahlak› terkeyledi ardan uzak
Kendine kaynak buluyor otlan›p
Boynunu e¤mifl denilen her söze
Kendini insan say›yor katlan›p. (Dermanî)
ilgisayar dersi( Fortran IV) s›nav›nda, yazman›z gereken programda tamsay›lar›
B belirtmek için noktay› koymad›¤›n›zda program çal›flmayaca¤›ndan hocam›z o so-
ru için puan vermezdi. Yazd›¤›n›z onca programa ra¤men bir nokta yüzünden o dersten kal›rd›n›z. Bu nedenle s›navdan sonra herkes birbirine “noktay› koydun mu?” diye sorard›. Noktay› koymay› unuttu¤umuzda s›nav k⤛tlar›nda bol miktarda bulunan
sinek pisliklerinden birinin noktan›n oldu¤u yerde bulunmas› için dua ederdik.
‹nsan ardan ve utanmadan yoksun olunca haliyle edep duygusundan
da uzak kal›yor. Utanma duygusunu kald›rd›¤› için çal›fl›p kazanmak yerinne argo tabirle otlaklanmay› bedava geçinmeyi kendine meslek edinmifl
kiflilere bir fley vermek durumunda olan di¤er insanlar en a¤›r hakaretleri
de yapsalar bedava geçinmeye al›flm›fl olan bu sözleri duymaz bile. Bu hali ve periflanl›¤a katlanan kifliye insan demek bile abes kaçar.
Fakülteden sonra t›pk› nokta koymaman›n dersten kalman›za yol açt›¤› gibi çok
küçük fleylerin yaflam›mda ne denli büyük sorunlara yol açt›¤›n› gördüm. En iyisi, siz
de küçük fleylere nokta diye gülüp geçmeyin. Yoksa “sinek pislemifltir inflallah” diye dua etmekten baflka yapacak bir fleyiniz kalmaz.
Kibirden zor yürür doktor diyorlar
Giyinmifl bir beyaz gömlek gidersin
Yüzün gülmez senin faydan da dokunmaz
Bizim illerde ancak kaz güdersin. (Dermanî)
Tuzlu suyla hayat dersi
Geçenlerde Çeflme Alt›nyunus Otelinin havuz bafl›nda o¤lumun lise mezuniyet balosu vard›. Gecenin ortas›nda bir mezunun yafl günü kutlamas› yap›ld›. Ard›ndan yafl
gününü kutlayan mezun ö¤rencilerden biri, arkadafllar› taraf›ndan havuza at›ld›. “Arkadafl›m havuzda ›slanm›flken ben kuru kalamam” diyen o¤lum ve bir arkadafl› da
onun peflinden elbiseleriyle birlikte havuza atlad›.
Mefâîlün / Mefâîlün / Feûlün
Beyaz gömle¤i giyinmifl öyle bir kibirle yürüyüflü varki, yüzü gülmez, bir
kimseye faydas› olmaz. Halbuki doktorlar hem flefkatli yüklü hem de sevecen halde derman olucudurlar. Bunlar› tafl›mayan bir insana ancak bizim oralarda kaz çobanl›¤› yapt›r›l›r diyerek hicvedilmektedir.
‹nsanl›¤a ters düflmüfl s›rt›nda palan ba¤l›
Gerdan k›r›yor her dem boynunda kolan eksik
Bir turflu satar olsan f›rsat bulamazs›n sen
Bir tek bafla ba¤lanm›fl bir torba saman eksik. (Dermanî)
Mefûlü / Mefâîlün / Mefûlü / Mefâîlün /
Baz› kifliler vard›r ki, bulunduklar› makam itibariyle insanlara kan kustururlar. Yapt›klar› her ifl, söyledikleri her söz asl›nda bir ay›p meselesi. Bu
gibi insanlara aç›ktan eflek demek gerekir. Bunun için sadece bafllar›na
ba¤lanm›fl bir torba saman›n eksikli¤i vurgulanm›flt›r.
(“Divan Edebiyat› ve Dermanî’den Örnekler” Kitab›ndan al›nm›flt›r )
Erkan Sezgin
An›lardan
Noktay›
koymak...
fiaflk›nl›¤› üzerimden att›ktan sonra ›slanan 4 mezunu arabam›n koltuklar› üzerine serdi¤im masa örtüleri üzerine oturtarak k›yafetlerini de¤ifltirmek üzere kald›klar› motele götürdüm. Yolda o¤lum: -Baba, ben hem havuzun suyunun tuzlu oldu¤unu
bilmiyordum hem de bütün arkadafllar arkam›zdan atlayacak sanm›flt›m! Ben ise o
kadar para verdi¤im elbiselerin tuzlu suyla y›kanmas›na üzülürken o¤lumun ilk hayat
dersini alm›fl oldu¤unu görerek teselli buldum.
Ders bir: Suya girmeden tuzlu olup olmad›¤›n› anlayamazs›n.
Ders iki: Bir amaç için yürüdü¤ünde arkandan kalabal›klar›n gelece¤ini san›rsan
her zaman hayal k›r›kl›¤›na u¤rars›n.
23
HAYATIN ‹Ç‹NDEN
HAYATIN ‹Ç‹NDEN
Foto¤raf: Murat Ceyhan
24
25
‹KT‹SAD‹ VE SOSYAL HAYAT
Yabanc› Bir Hikaye/A Foreign Story
Para, ekonomi,
bizim cüzdan…
Ü
P
KONUK YAZAR
niversitede okurken hayalimdi benim. Mezun olunca ne tür bir ifl yapmay› düflünüyorsun dediklerinde “yurt d›fl›nda yüksek lisans yapmak
istiyorum” derdim hep. Neden lisans e¤itimi için gitmedi¤imi, dört y›l sab›rla üniversitedeki e¤itimimi tamamlamay› bekledi¤imi bilmiyordum.Bu soruyu bu gün sorsan›z, bugün bile net bir cevap veremem. Fakat ben hayatta
her fleyin bir “vakti zaman›” oldu¤unu düflünüyorum, bu sebeple diyebilirim
ki; “vakti zaman›” henüz gelmemiflti, ondand›r.
Asl›nda yüksek lisans yapmak bahaneydi. Ben farkl› bir ülkede tek bafl›ma ayakta durabilmeyi ö¤renmek istiyordum. Farkl› kültürleri tan›may› ve
farkl› insanlarla tan›flmay› arzuluyordum. Neden mi? Çünkü hayat›n farkl›l›¤›nda, ülkemden ve bildiklerimden uzakta, kendimi bulmay› ümit ediyordum.
Ankara’da ayaz›n henüz çökmedi¤i bir sonbahar gününde üniversiteden
mezun oldum.
I woke up to a rainy day. I walked to the window and gazed up at the
sky. It looked as if I could touch the clouds. Now I clearly understood why
this country was referred to as “the lowlands”. I decided that it was not because of the flat geography, it was because of the sky. The sky which was
painted in gray with clouds seemed as if it lay just above my head.
All of a sudden, I felt home sick. I missed the crystal blue sky back home. Deep within my being, I knew that the sky was just an excuse. It was
hard to admit it to myself but I felt lonely. The streets, the food, the language, the people: they were all foreign. Even the other students that I shared
the house with were foreign.
It only took me a couple of weeks to adapt. I had become familiar with
the streets of the small university town. The food had started to taste delicious. Surprisingly, even the language had started to sound familiar.
ara; karfl›l›¤›nda mal ve hizmet
almaya ve vermeye; bunlar›n
ekonomik de¤erlerini takas etmeye
yarayan üzerinde rakamsal de¤erler tafl›yan k⤛t veya madeni ödeme arac›d›r.
Para de¤iflim arac›na verilen
isimdir.
Mallar›n birbiriyle de¤ifltirilebilmesini sa¤lar.
Emek de¤erinin maddi de¤ere
dönüflmesidir.
Ekonomi en k›sa tan›m›yla, para kullan›larak ya da para kullan›lmadan insanlar aras›nda de¤iflim
ifllemlerine neden olan faaliyetlerin
tümüdür.
Ekonomi, insanlar›n çeflitli
mallar (bu¤day, s›¤›r, pardesü, konser, yol, bombard›man uçaklar› ve
yat gibi) üretmek ve bunlar› tüketmek üzere toplumun çeflitli üyelerine bölüfltürmek için k›t ya da s›n›rl›
üretim kaynaklar›n›(toprak, iflgücü,
makine gibi sermaye mallar› ve teknik bilgi) hangi biçimde kulland›klar›n› inceler.
I had made friends from all over the world. Sharing the daily routine of
life with friends from different cultures was an incredible experience. Laughing at the jokes of another culture, saying cheers in numerous languages,
celebrating holidays of different countries, tasting an exotic food cooked by
a friend… It felt that all the variety of cultures just blended all together and
formed its own unique culture.
Ekonomi, insan›, günlük geçimini kazan›rken ve yaflam›ndan
zevk al›rken inceler.
One day I woke up again to a rainy day. It was the day to head back home for good. Saying farewell to my life in “the lowlands” was heartbreaking.
I would miss the university corridors, the streets, the food and my small room that I called “home”.Moreover, I would miss the wonderful people that
had crossed my path. The only comforting thought was that I had memories to treasure for an entire lifetime.
Ekonomi servetin incelenmesidir.
Yüksek lisans yapmak üzere gitti¤im o yabanc› ülkeden poyraz›n sert esti¤i so¤uk bir k›fl günü döndüm Türkiye’ye. Çok geçmeden ifl hayat›na at›ld›m.
Bir gün tekrardan yepyeni hayaller kurmaya bafllad›m, hayata dair, gerçeklefltirilmek üzere “vakti zaman›n›” bekleyen.
Gizem Alper
26
Ekonomi, insanl›¤›n tüketim ve
üretim etkinliklerini nas›l düzenledi¤ini inceler.
Bugün iktisatç›lar afla¤›da tan›m
üstünde anlaflm›fl görünüyorlar.
“Ekonomi, insanlar›n ve toplumlar›n para kullanarak ya da para
kullanmadan zaman içinde çeflitli
mallar üretmek ve bunlar› bugün ve
gelecekte tüketmek üzere, toplumdaki bireyler ya da gruplar aras›nda
bölüfltürmek için, k›t üretim kaynaklar› kullanmak konusundaki ter-
‹KT‹SAD‹ VE SOSYAL HAYAT
cihlerini inceler.”
fiimdi kavramlar› afla¤›dan yukar›ya inceleyerek
Türkiye Ekonomisine bir bakal›m,
Bir Ülke ekonomisini kabaca de¤erlendirmek için
GSMH rakam› önemlidir. GSMH (Gayri Safi Millî Has›la), bir
ülke vatandafllar›n›n verilen bir y›l için ürettikleri toplam mal
ve hizmetlerin, belli bir para birimi karfl›l›¤›ndaki de¤erinin
toplam›d›r.
Türkiye ‹statistik Kurumu (TÜ‹K) verilerine göre, Gayri
Safi Yurtiçi Has›la (GSYH) oran›;
2013 üçüncü çeyrekte bir önceki y›l›n ayn› dönemine
göre yüzde 4,4 ile beklentilerin (4,2) üstünde büyümüfltür.
Böylece 2013 y›l› üçüncü çeyre¤inde GSYH cari fiyatlarla
414.459 milyon Türk Liras›’na ve 211.252 milyon Amerikan
Dolar›’na ulaflm›flt›r.
Türkiye ‹statistik Kurumu’nun (TÜ‹K) araflt›rmas›na göre,
geçen y›l ortalama y›ll›k hane halk› kullan›labilir geliri, 26 bin
577 lira olarak hesapland›.
Fena rakam de¤il ama bakmam›z gereken bir baflka durum daha var, yine TÜ‹K verilerine göre;
Geçen y›l en yoksul yüzde 20 ile en zengin yüzde 20
aras›ndaki gelir fark› 8 kat ç›kt›. Bu fark bir önceki y›l da 8
kat olmufltu.
Geçen y›l, en yüksek gelire sahip yüzde 20’lik son gruptakiler, toplam gelirden yüzde 46,6 pay al›rken, en düflük
gelire sahip ilk gruptakilerin toplam gelirden ald›¤› pay yüzde 5,9 oldu.
dan harcaman›z =( +) ya da ( -) fleklinde
oluflan cüzdan durumunuz.
Evet, art›k Mikro Ekonomik olarak de¤erlendirmenizi
yapm›fl oldunuz, sevdim ben bu ekonomiyi bir de Makro
Ekonomik aç›dan Türkiye Ekonomisini de¤erlendirmek istiyorum derseniz yapman›z gereken ilk fley asgari ücrete
bakmak ki bu asgari hane halk› cüzdan durumu demektir.
Mevcut Hükümet taraf›ndan asgari hane halk› cüzdan
durumu, 2014?ün ilk 6 ay›nda yüzde 5, ikinci 6 ay›nda ise
yüzde 6 artt›r›lmas› kararlaflt›r›ld›. Buna göre, asgari ücret
yeni y›l›n ilk 6 ay›nda net 846 lira, ikinci 6 ay›nda ise net 891
lira olurken, mevcutta yaklafl›k 803 lira olan asgari ücrete
43 lira zam yap›ld›.
2013 ‹statistiklerine göre Türkiye’de 15 milyon dolay›nda kifli asgari hane halk› cüzdan durumunu sa¤lamak için
çal›fl›p çabal›yor. Di¤er hane halk› cüzdan durumu ise ortalama olarak asgari ücretin iki kat›n› pek aflmaz.
fiimdi TÜ‹K’in aç›klamalar›na göre istihdam edilenlerin
say›s› 2013 y›l› May›s döneminde, bir önceki y›l›n ayn› dönemine göre 848 bin kifli artarak 26 milyon 130 bin kifliye
yükseldi.
Bu verilerle bir hesap yapacak olursak; Yok burada yapmayal›m yaz› uzamas›n, siz bundan sonras›n› kolayl›kla hesaplars›n›z zaten. Ben sadece hesaplama için TÜ‹K’in tablosunu veri olarak vereyim size.
Bu rakamlar›n az çok süslenmifl rakamlar oldu¤unu iktisatç›lar bilir. ‹ktisatç› de¤ilseniz de de¤erlendirme yapman›z mümkün. Nas›l m›? Cüzdan›n›z sayesinde.
Günde en az 8 saat çal›fl›yorsunuz ya da y›llarca günde
en az 8 saat çal›flt›n›z bunun karfl›l›¤›nda cüzdan›n›z ne durumda? Y›ll›k Hane halk› geliri olarak ne kadar doluyor?
Bu sizin gerçek kifli(cüzdan) bafl›na düflen milli geliriniz.
Aç›klanan Y›ll›k Hane halk› kullan›labilir gelir – Y›ll›k hane
halk› cüzdan geliriniz = Ekonomiden size düflen pay.
Bitmedi bir de¤erlendirme daha yapman›z gerek flöyle
Naçizane bir veri de benim cüzdan, güz gülleri gibi hiç
bahar yaflam›yor.
Y›ll›k hane halk› cüzdan geliriniz – Y›ll›k hane halk› cüz-
Nuray Çal›flkan
ki;
27
KEfi‹F RÖPORTAJI
KEfi‹F RÖPORTAJI
Bursa ‹flletme’den
Kenya Da¤›’n›n
buzlu zirvesine...
B‹T‹A
‹flletme Fakültesi mezunu arkadafl›m›z Kemal Parlar fiubat 2014’de Afrika’n›n ikinci en yüksek da¤›
olan Kenya Da¤›’na baflar›yla t›rmanarak son
y›llarda bafllad›¤› da¤c›l›k maceras›na 5000
metrelik bir zirve daha ekledi. Biz de UB‹MED
DERG‹ olarak kendisiyle bir söylefli gerçeklefltirip Kemal arkadafl›m›z› biraz daha yak›ndan tan›yal›m istedik.
UB‹MED Dergi: Kemal Bey sizi biraz tan›mak ad›na sohbetimize okulumuzda hangi
dönemlerde bulundu¤unuzu sorarak bafllayal›m.
Kemal Parlar: 1979 B‹T‹A ‹flletme Bölümü giriflliyim, 1984 y›l›nda da mezun oldum.
Mezun oluktan sonra ne yapt›n›z? ‹dealleriniz neydi ve bunlar› gerçeklefltirmek
için neler yapt›n›z?
Üniversiteye bafllad›¤›mda hissetti¤im ilk kariyer duygusu olan yaflam›m› idame ettirebilme
becerisi beni kariyer seçimi konusunda ilginç
tercihlere yöneltti. 1984 deki genç kafa yap›s›yla, kariyerim için ‹ngilizcenin muhakkak bir
gereksinim oldu¤unu düflünerek ‹ngiltere’ye lisan ö¤renmeye gitmeye karar verdim. Sonras›nda kariyer olarak daha farkl› ve daha faydal› bir yol izlemifl oldum. fiöyle ki 24 y›l ‹ngiltere’de yaflad›m ve bulafl›kç›l›ktan bafllay›p üst
düzey IT Yöneticili¤ine kadar ulaflan de¤iflken
ve faydal› bir kariyer yaflad›m orada.
Anlafl›lan o ki y›lmadan büyük bir azimle
mesleki bir kariyer yapm›fls›n›z gerçekten. Peki, flimdilerde neler yap›yorsunuz?
fiu an hem emekliyim hem de bire bir ‹ngilizce
dersleri verip Türkçeden ‹ngilizceye yaz› çeviri-
28
Kemal Parlar
29
KEfi‹F RÖPORTAJI
leri yap›yorum.
Her ne kadar emekli olsan›z da üretmeye devam ediyorsunuz ne güzel. Da¤c›l›k yaflam›n›za nas›l girdi,
bize biraz bundan bahseder misiniz?
Da¤c›l›¤a ‹ngiltere’den Türkiye’ye döndü¤ümde 2010 y›l›nda bafllad›m. Kat›ld›¤›m spor salonundaki bir a¤abeyin tevsiki neticesinde A¤r› Da¤›na ilk t›rman›fl›m› gerçeklefltirdim
ve o andan itibaren da¤c›l›¤a olan aflk›m da bafllam›fl oldu.
Da¤c›l›k faaliyetinizdeki son t›rman›fl›n›z› Kenya Da¤›’na yapt›¤›n›z› biliyoruz, bize biraz Kenya Da¤›’n›(Mount Kenya) anlat›r m›s›n›z?
Afrika k›tas› konusunda genel olarak yanl›fl bir alg›lama var.
Afrika deyince akl›m›za ilk olarak kurakl›k, açl›k ve Sahra
Çölü gelir. Bu olgular gerçek olmas›na ra¤men, Afrika’n›n
bizler taraf›ndan bilinmeyen co¤rafi özellikleri de vard›r. Klimanjaro Da¤›, Ya¤mur Ormanlar›, tar›ma elveriflli uçsuz bucaks›z arazileri, incecik kumlarla çevrili cennet adalar› ile
Afrika gerçekten keflfedilmeye lay›k bir k›ta.
Sönmüfl bir yanarda¤ olan Kenya Da¤› da bu sürprizlerden biri. K›talar›n bugünkü hale gelmesinin en büyük etkenlerinden biri olan Great Rift Valley, Mount Kenya eksenli
KEfi‹F
SANATRÖPORTAJI
olarak ortaya ç›km›flt›r milyonlarca y›l önce. Ana zirvesi
5200m olan bu da¤, co¤rafyas›nda bu özelli¤ini yans›tmaktad›r zaten. Da¤›n tepesinde 11 küçük buzul ve bir sürü vadi yer al›yor. Klimanjaro’dan sonra Afrika K›tas›n›n en yüksek ikinci da¤› olan Kenya Da¤›, tatl› su kaynaklar› aç›s›ndan çok önemli bir yere sahip olup Tana ve Ewaso Ng’iso
nehirlerinin do¤du¤u bölgedir ayr›ca.
Farkl› co¤rafyalara gidip görmek son derece heyecan verici olmal›, t›rman›fl hikayenizden de bahseder
misin biraz?
T›rman›fla bafllamak için Kenya’n›n Nanyuki kasabas›na gittik. Burada daha önceden organize etti¤imiz rehberimiz ve
ekibi ile buluflarak, Mount Kenya Milli Park› Sirimon giriflinden yürümeye bafllad›k. Burada ki irtifa 2650 metreydi.
Bafllad›ktan k›sa bir sure sonra Ekvatoru yürüyerek Kuzey
Yar›m Küreden Güney Yarim Küreye geçiyorsunuz. Tabi ki
Bar›fl Manço’nun su testini yaparak bu fenomeni kan›tlam›fl
olduk. ‹lk gün yürüyüflümüz 3300m Old Moses kamp›nda
sona erdi. Geceyi bu kampta geçirdikten sonra, ertesi sabah erkenden yürüyüflümüze bafllad›k. Da¤›n genifl etekli
olmas› ve vadilerle yar›lmas› sonucunda, yürüyüflümüz boyunca defalarca irtifa kazan›p tekrar kaybettik. Yaklafl›k 8
saatlik bir yürüyüflten sonra 4300m kamp›na vard›k. Ayni
Lenana Zirvesi, 5000 metre.
4300 metreden, zirve.
30
31
KEfi‹F RÖPORTAJI
gece k›sa bir dinlenmeden sonra sabah saat 3 gibi zirve t›rman›fl›na bafllad›k ve saat 06:30 da 5000 metrelik Lenana
zirvesine vard›k.
Bar›fl Manço’nun su testi fenomeninden bahsettiniz,
nedir bu test bize biraz bilgi verir misiniz?
Tabi anlatay›m, Bar›fl Manço’nun 7’den 77’ye program çekimleri Kenya Da¤› eteklerindeki minik flehir Nanyuki’de yap›lm›fl. Bir yerliyle birlikte bu bizim gördü¤ümüz panonun
benzerinin alt›nda suyun dönüfl yönüyle ilgili bir test yapm›fllar. Panonun güneyinde yani Güney Yar›mküre’de uygulad›klar› testte kab›n içindeki su saatin tersi yönüne, 1
metre ileriye, Kuzey Yar›mküre’ye geçip ayn› testi uygulad›klar›nda suyun saat yönünde döndü¤ünü görmüfller ve
çekim yapm›fllar. ‹flte bu deniyi yapt›k bizde. Ya tam Ekvator çizgisinde ne oldu? Su yine akmaya devam etti ama
durgun bir flekilde, sa¤a ve sola dönmeden.
Frans›z matematik ve fizikçi Gustave Gaspard Coriolis
19. yüzy›lda bu mucizevi olaya bilimsel bir aç›klama getirmifl. Demifl ki “Dönen yer kürenin yüzeyi üzerinde hareket
eden hava, kuzey yar›m kürede hareket yönünün sa¤›na,
güney yar›m kürede soluna sapt›r›r.” Bu sapt›rma gücüne
de Coriolis kuvveti denmifl.
Ne hofl bir deney yaflam›fls›n›z, size imrendik diyebiliriz. Mavi Gezegenimiz gerçekten de adeta mucizelerle dolu. Peki, hava durumu nas›ld› ve yiyecek ihti-
yaçlar›n›z› nas›l giderdiniz?
Genel olarak çok flansl›yd›k. Afrika da¤ t›rman›fllar›nda
4000m alt›nda hava genellikle kuru ve güneflli. Zaten ilk gün
ya¤mur ormanlar› içinde yürüyorsunuz. Daha yukar›larda
ise flans›n›z yaverse, iyi hava olur. Ya¤mur sezonu olan Nisan-Haziran aylar› hariç, hava genelde iyidir. fiartlar› oluflturan etkenlerden di¤er önemlisi ise yemek olay›d›r. Al›fl›lmad›k bir ya¤ kulland›klar› için her mideye uygun olmayan
bir tat/koku vard›r yemeklerde. Baz› arkadafllar tedarikli
davran›p Türkiye’den ton bal›¤› konservesi, haz›r çorba vs
gibi yiyecekler getirdiler.
Farkl› kültürlerin yemeklerini benimsemek bazen zor
oluyor demek ki. Da¤da konaklama nas›ld›, çad›rlarda m› kald›n›z?
Kenya bu konuda çok iyi organize olmufl. Kald›¤›m›z iki
kampta da ranzalar, yemek alanlar›, tuvalet ve dufllar vard›.
Gerçi biz uyku tulumlar› kulland›k, daha hijyen olsun diye.
Seyahatlerde hijyen konusuna dikkat etmek gerekiyor anlafl›lan, öyle ya hasta olmak hiç arzulanan bir
durum olmaz gerçektende. Zirve t›rman›fl› için yapt›¤›n›z özel bir fley var m›? Bize biraz bu konu hakk›nda da bilgi verir misiniz?
Genelde zirve t›rman›fl› için kal›n giysiler, sert tabanl› ayak-
KEfi‹F RÖPORTAJI
kab›lar, eldiven, kafa lambas› vs gibi baz› da¤c›l›¤a özel k›yafet ve araç gereçler gerekir. Havadaki oksijen oran› irtifa
artt›kça azald›¤› için, önceden aklimatize olman›z önerilir.
Oksijensizlik, ayni zamanda da¤ hastal›¤›na da sebep olabilir ayr›ca enerji seviyenizi de yüksek tutman›z faydal›d›r.
Bu ç›k›fl›mdaki flanss›zl›k zirve gecesi midemden rahats›zlanmam olmufltu. Bir gün önce yedi¤im Afrika usulü tavuk
benimle pek uyuflmay›nca, maalesef bofl mideyle ve s›f›r
enerji ile ç›kmak gibi bir durum olufltu. Ancak zoru baflarmak da ayr› bir tatminkarl›k veriyor insana.
Afrika usulü tavu¤un sizinle uyuflmazl›¤› kötü olmufl
ama neyse ki sizi y›ld›ramam›fl ve zirveye varabilmiflsiniz. Zirvedeki duygular›n›z nelerdir? Neler düflünürsünüz?
Gerçekçi olmak gerekirse her zirve de ilk hissetti¤im ‘Tamam baflard›k, hadi inelim hemen’dir ama biraz soluklan›nca, baflard›¤›n›z fleyin özel ve zor oldu¤unu, beraber ç›kt›¤›n›z arkadafllar›n›zla özel bir fleyi paylaflt›¤›n›z›, açt›¤›n›z
bayrakla Ülkenizi gururla temsil etti¤inizi fark ediyorsunuz.
Sonra, tekrar hemen inelim buradan duygusu kendini gösteriyor, çünkü dönüfl gerçekten ç›k›fl kadar zor. Hatta o sabah saat 03.00 de bafllad›¤›n›z yürüyüflün daha yar›s›n› bile aflmad›¤›n›z› fark ediyorsunuz, öyle ki o yürüyüfl 3300m
kamp›na dönüfl ile bitiyor normalde ve toplamda afla¤› yukar› 12-14 saat gibi yürümüfl oluyorsunuz o gün.
Anlatt›klar›n›zdan anl›yoruz ki bu uzun ve zorlu yürüyüfl yaflatt›¤› pek çok duygu yüklü ana de¤er. Toplam kaç gün t›rmand›n›z ve nas›l bir haz›rl›k dönemi
geçirdiniz?
32
kendimi çok flansl› hissediyorum. Bir baflka da¤a daha ç›kabilirsem kendimi daha flansl› hissederim herhalde. Her an
da¤a ç›kabilecekmifl gibi haz›r olmaktansa, her f›rsatta yürüyüfllere ç›kmak, do¤ada olmak, daha iyi bir yaflam tarz›
gibime geliyor. En az›ndan, kesinlikle tavsiye edebilece¤im
bir yaflam tarz›.
Dört günlük bir t›rman›fl rotas›n› tercih ettik biz. Daha uzun
olabilirdi ama biz en k›sa rotay› seçtik ve ekstra aklimatize
gününe ihtiyaç duymad›k. Mount Kenya çok güzel bir da¤
manzara ac›s›ndan. De¤iflik rotalardan birini deneyerek
tekrar ç›kmak isterim.
Plan›n›z yok ama olanaklar›n›z dahilinde yeni bir t›rman›fl olabilir ya da belki de da¤c›l›¤a bafllamak isteyenlere rehberlik yapars›n›z kim bilir? Da¤c›l›¤a
bafllamak isteyenlere neler yapmalar›n› önerirsiniz?
Haz›rl›¤a gelince, da¤a t›rmanmak için kondisyon gerekli. Bacak ve temel kar›n kaslar›n›z›n iyi durumda olmas› için
haz›rl›k yapman›z laz›m. Gerçekten da¤a haz›rl›ks›z ç›kman›n sonuçlar› hiç de iyi olmayabilir. Özel bir programa gerek
yok bence, bir-iki ayl›k düzenli bir trekking program›yla
5000m civar›nda ki her t›rman›fl baflar›yla tamamlanabilir.
Da¤c›l›¤a yeni bafllamak isteyenler için ilk ve öncelikle da¤la yar›flmamalar›n› ve da¤a sayg› duymalar›n› öneririm. Do¤a ve do¤an›n gücü karfl›s›nda bizim gücümüz hiç bir fley
ifade etmez. Sonras›nda yapabilece¤imiz fiziki ve mental
olarak en iyi flekilde haz›rlanmak, gerekli ve sa¤lam malzeme ve teçhizatlar› edinmek ve yap›c› ve olumlu bir karaktere sahip olmakt›r. Bu konuda bilgi edinmek için da¤c›l›k kulüplerine baflvurabilirler. Egosu büyük, yar›flma hissi kuvvetli ve takim çal›flmas›n› baflaramayan insanlar için de¤ildir da¤a t›rmanmak.
Anlatt›klar›n›zdan keflfedilecek keyifli rotalar oldu¤u
belli, dileriz bir baflka rota ile tekrar bir t›rman›fl gerçeklefltirirsiniz. S›rada baflka bir da¤ var m› peki?
3300 metredeki Old Moses Kamp›.
Ekvator
çizgisi ve su
deneyi.
‹lk zirvemi A¤r› Da¤›na t›rmanarak dört y›l önce baflard›m.
‹ki y›l sonra Klimanjaro (5692m) t›rman›fl›n› gerçeklefltirdik.
S›rayla yapmaya çal›flt›¤›m bir program›m yok. Malum,
emeklilik yafllar›nday›m. Ben yapt›klar›m› yapabildi¤im için
Bu güzel söylefli için çok teflekkürler, sizi tebrik ediyor ve baflar›lar›n›n devam›n› diliyoruz.
Teflekkürler
33
K‹fi‹SEL GEL‹fi‹M
K‹fi‹SEL GEL‹fi‹M
K›rm›z› pasaportumu ald›m, baflar› ülkesine
do¤ru yola ç›kt›m, gelen var m›?
umin Sekman’n›n “Her fley Seninle Bafllar”adl› kitab›, içeri¤i gelifltirilmifl olarak Alfa Yay›nlar›n-
Mdan yeniden bas›ld›. Kitab› okurken, bulundu¤um yerden uzaklafl›p baflka diyarlara gitti¤imi fark
ettim. Kitab› tan›t›rken size ?Baflar› Ülkesinden? seslenmek istiyorum. Oraya gitmeye haz›r m›s›n›z?
Baflar› ülkesinin anayasas›, iflleyifli ve kurallar› var. Baflar› ülkesinde özgürsünüz çünkü seçim
hakk› sizin elinizde. Baflar› ülkesine gidebilmek için k›rm›z› pasaporta sahip olmal›s›n›z. Bu pasaportu alman›nda bir tak›m kurallar› var. Bu kurallara uydu¤unuzda hayat size pasaportu kendili¤inden sunuyor. Baflar› anaforu içinde kendinizi Baflar› Ülkesinde buluyorsunuz.
fiirin Yelmen Oktar, ACC
Yarat›c› Vizyon Koçu
& Kiflisel Geliflim Yazar›
http://www.sirinyelmenoktar.com.tr
http://www.facebook.com/simdi.now
http://www.twitter.com/sirinyo
Kitap, size baflar› ülkesine gidene dek rehberlik yap›p, güncel örnekleri, deneyleri sizinle paylafl›yor. Üstelik bununla da kalm›yor, baflar› ülkesinde de size k›lavuzluk ediyor. Yazar, ülkenin
koflullar›n› kendi deneyimlerini de göz önüne alarak anlat›yor.
Baflar› ülkesine gidebilmek için, öncelikle zihninizde bir bahar temizli¤ine yapmal›s›n›z. Zihin dolab›n›zda sonra giyerim diye koydu¤unuz ne varsa ilk ifl olarak onlar› çöpe atmakla bafll›yorsunuz.
Dolab›n›zdaki an›lar› kucaklay›p, sizi bugünlere getirdi¤i için teflekkür ediniz.
Zihnini perflembe pazar›ndan özel bir buti¤e çevirmeye ne dersin?
Yazar, bu zamana kadar zihninizdeki bahar temizli¤ini yapamaman›z›n nedenlerini üç kavramla
aç›kl›yor: Ö¤renilmifl çaresizlik, cam tavan sendromu ve atalet psikolojisi. fiimdi bu kavramlar›tan›yarak, bahar temizli¤inizi yapmaya bafllay›n. Baflar› ülkesine gitmek için defalarca ad›m att›n›z, istediniz, ancak sonuca ulaflamad›n›z. Art›k pes etme zaman› deyip, bir daha denemeye cesaret edemeyip, o ülkenin varl›¤›n› reddettiyseniz, ö¤renilmifl çaresizliklerden birini yafl›yorsunuz. Bulgular›n›z, hapis olmuflluk, baflkalar›n› suçlamak ve zihinsel bariyerlerin afl›lmazl›¤› olarak tespit ediliyor.
Yazar, ikinci kavram olan cam tavan sendromunu pire deneyi ile aç›kl›yor. Pire deneyiyle gelebilece¤inize inand›¤›n›z en üst noktan›n yani cam tavan›n limitlerini ö¤reniyorsunuz. Gidece¤iniz yerin en
üst noktas› neresidir? Baflar›n›z›n ufuk çizgisi neresi? Gelecek hayaliniz var m›? Kitapta; gelecek on
y›l içinde istedi¤iniz hayat› yazman›z için bir egzersiz bulunuyor. O egzersizi yaparak, baflar› ülkesinde bir ad›m daha atabilirsiniz. Üçüncü kavram olarakda atalet psikolojinden bahsediyor. Baflar› ülkesinin varl›¤›ndan haberdars›n›z, oraya niçin ve nas›l gidece¤inizi biliyorsunuz, oraya gitmemekle
neler kaybedece¤inizi de biliyorsunuz ama bir türlü eyleme geçemiyorsan›z, atalet psikolojisi içindesiniz. Bahar geldi, uyanma dönemi bafllad›. Uyan›n art›k! Zihninizdeki temizli¤e bafllamak için önce
nerede oldu¤unuzu tespit edin. Hangi kavram veya kavramlar sizin elinizi aya¤›n›z› kelepçelemifl?
Geçmifl Bankas›na para yat›rmak sana faiz getirecek mi?
Bulundu¤unuz yerden memnun de¤ilseniz neden katlan›yorsunuz? Bahar temizli¤inden tam anlam›yla verim alabilmek için yazar baflar›s›zl›k halindeki psikolojiyi tümüyle ele al›yor ve örneklerle
geniflletiyor. Geçmifle bakmamay›, gelece¤e odaklanmay›;“e¤er sürekli geçmiflimize bakarak yaflamam›z istenseydi, gözlerimiz ensemizde olurdu” cümlesiyle aç›kl›yor. Gözleriniz hala ensenizde gibi davran›yorsan›z da Madonna’n›n sözüyle size at›fta bulunuyor. “Geçmiflin yükleri birer vagon, siz
lokomotifsiniz.” Sizi yavafllatan vagonlar› hala tafl›mak istiyor musunuz? Tam zihninizin temizli¤e haz›r oldu¤unu düflünürken çevrenizdeki insanlar size zihninizdeki baflar› dolab›n› boflaltman›n iyi bir
fikir olmad›¤›n› söylüyor. Peki, o zaman ne yapacaks›n›z? Bafla dönüp, baflar›s›zl›¤›n›z› en çok hangi nedenlere dayand›rd›¤›n›za bakacaks›n›z. Kitap, içsel ve de¤ifltirilebilir nedenler, içsel ve de¤ifltirilemez nedenler, d›flsal ve de¤ifltirilebilir nedenler, d›flsal ve de¤ifltirilemez nedenler olarak baflar›s›zl›¤› dört kategoride aç›kl›yor. Siz baflar›s›zl›¤›n›z› daha çok hangi nedenlere ba¤l›yorsunuz? Yazar, baflar›s›zl›¤› ele al›rken kendinize befl soruyu sorman›z› ve onlar› yorumlaman›z› istiyor. Baflar›s›zl›¤›n 5K’s›; Birincisi kal›c›l›k; baflar›s›zl›k geçici mi sürekli mi? ‹kincisi kiflisellik; Sadece ben mi
yoksa herkes mi? Üçüncüsü kapsam; Bu alanda m›, her alanda m›? Dördüncüsü kaynak; ‹çsel nedenler mi, d›flsal nedenler mi? Beflincisi kontrol; De¤ifltirmek elimde mi de¤il mi? Bu sorular› yorumlarken baflar›s›zl›klar›n›z› mühürlemek yerine onlar› fark edip, kabulleneceksiniz.
Yazar, baflar› ülkesine nas›l girdi¤ini, orada neler yaflad›¤›n› ve hala orada nas›l kald›¤›n› güncel
34
örnekler vererek anlat›yor. Baflar› ülkesine ad›m atmak için
k›rm›z› pasaportu elinize ald›¤›n›zda, geçmifliniz yeniden yaz›l›yor. Geçmiflinizde hayal k›r›kl›¤›, flüphe, korku olarak bakt›¤›n›z her fleye, baflar› ülkesinden deneyim veya tecrübe olarak bak›yorsunuz. Kitapta, baflar› için;“çok güzel kusur gidericidir? ibaresi kullan›l›yor.
Baflar› bir süreçtir. Baflarmak için yeni bir ak›l ve o akl›
nas›l kullanaca¤›n›za dair bir yöntem gelifltirdikten sonra olgunlaflma sürecini beklemelisiniz. Bu süreçte dolars›n›z, taflt›¤›n›z ilk anda bir de bakm›fls›n›z ki pasaport elinizde?
Baflar› flark›lar›n› bestelemek için neye ihtiyac›n var?
“Baflar›l› olmak nas›l ö¤renilir?” sorusunun yan›t›n› bu kitapta bulabilirsiniz. Baflar›l› olmak için kendinizi ve geçmiflinizi sorgulay›n. Neyi çok iyi ve severek yapt›¤›n›za bir bak›n.
Yazar, “beyninize hangi konuda çok bilgi
girerse o konuda daha fazla ç›kar? diyor. Geçmiflte?baflard›m? dedi¤iniz
olaylar oldu mu? Onlarda neleri farkl› yapt›n›z? Kulland›¤›n›z teknikleri
sorgulamal›s›n›z. Kitapta, baflarmak
istedi¤iniz konuda 10 bin saatlik tecrübeden sonra mesle¤inizde en iyi olabilece¤inizden bahsediliyor. ‹flinizi yaparken beyin, kalp ve el üçlüsü iflin içinde
olursa bu size baflar›y› sa¤lar. Yazar, baflar›n›n evrensel s›ralamas›ndan ?dolmak, haz›r olmak, yapmak, sahip olmak? diye
bahsediyor. Doldu¤unuz zaman haz›r
ve naz›r olacaks›n›z. Düflünün, bütün
hayat›n›z› kökten de¤ifltirecek tek
bir baflar› ne olabilir? Onunla kimleri
flafl›rtmak istersiniz? Baflar› ülkesinde yer alman›n kurallar›ndan biri de
alan›nda ilk veya en olacak bir fleyi yapmakt›r. Baflar›n›z› anlamak için 3T kriterleriyle efllefltirme yapabilirisiniz. Takdir,
takip ve taklit ediliyorsan›z, baflar› ülkesinde
yaflamaya bafll›yorsunuz. Orada vizenizi uzatmak içinde sürekli kazanman›z gerekiyor. Kitaptaki ?baflar›
bisikleti? benzetmesi gibi, baflard›¤›n›z andan itibaren baflar› bisikletine binip pedal çevirmeye devam etmeniz gerekiyor
ki o ülkede uzun soluklu kalabilesiniz. ‹lk baflar›n›zda kendi
iç sesiniz, bu sefer farkl› bir tonlamayla size ”aferin sana,
baflard›n!”diyecek. ‹çinizde yaflad›¤›n›z huzur,mutluluk,tatmin, yüzünüze vuracak ve geçmifl kusurlar›n›z› örtecek.
Beynindeki kelepçeleri serbest b›rakma zaman› gelmedi mi?
“içten motive, d›fltan motive, iç disiplin, d›fl disiplinden”
bahsediyor. Baflar› ülkesine hangi yolla gitmek isterdiniz?
Ne sizi bu yolda tutar? Bu dört hareket istasyonundan birine
u¤ramal›s›n›z. Yazar, en etkili yolun iç disiplin yolu oldu¤unu
vurguluyor. Baflar› yolunda sonuç almak için sab›rl›, h›zl› ve
dayan›kl› olmal›s›n›z. Baflarmak için kararl› olmak kadar esnek olmak da önemlidir. Yolun yap›s›na göre esnek kararlar
al›p uygulayabilmek size manevra kabiliyeti kazand›r›r. Önünüze ç›kan her engeli bundan sonraki ad›mlar›n›zda basamak olarak alg›layacaks›n›z.Engelleri basamak olarak alg›layabilmeniz için ?ra¤menci” bir anlay›fla sahip olman›z gerekiyor. “Yaflad›¤›m her fleye ra¤men baflarmak için haz›r›m.”
cümlesi sizi çözüme götürecektir. ?Ben de….-çevre, para,
torpil olsayd›- baflarabilirdim? gibi cümleleri bahar temizli¤inde çöpe att›k. Bu aflamada size sorun yaratmaktan baflka hiçbir fleysa¤lamazlar. Oysa biz, baflar› ülkesine nas›l gidilece¤ini keflfettik ve ad›m att›k.
Yoksa yeterince haz›r de¤il misiniz?
Kitapta daha önce baflaramam›fl
ama flimdi o ülkede yaflayan tan›d›¤›n, belki de hayran› oldu¤un kiflilerin örneklerine de yer veriliyor. Atatürk, Edison, Karl Marx, Martin LutherKing gibi kiflilerin ülkesine gitmek için
yeterince nedenin var.
Özgüven okuyla hedefi on ikiden
vurmaya haz›r m›s›n?
Seni o yola güdümlü bir füze olan
özgüvenin f›rlatacak. Özgüvenin bu yolda sana baflar›n›n ABC’sini hat›rlatacak ve seni yolda tutacak. Baflarmak
için Ak›l, Bilgi ve Cesarete ihtiyac›n
var ve bunlar›n hepsi sende var. Bu
ülkede yer almak için seni bekleyen
onlarca nedenin var. Zihin dolaplar›n›
boflaltt›k, yerine yepyeni fikirlerle bahara uyand›k. Uyand›¤›m›z yerde bizi bekleyen,
senin de hayran oldu¤un bir dolu baflaran var. Baflar›rsan, geçmiflin yeniden yaz›lacak ve elinde k›rm›z› pasaportun olacak. Ald›¤›n k›rm›z› pasaportla hayat›n hiçbir zaman
eskisi gibi olmayacak. Bazen geçmifle nostaljik özlem duysan da kazand›klar›n seni onurland›racak ve bu da sana yeni baflar›lar kazand›racak. Baflar› ülkesine bir nüfus daha eklersen o ülkenin gayri safi milli has›las› yükselecek. Gelir
yükselince refah yükselecek. K›saca sen baflar›nca o ülke
de kalk›nacak.
Buraya kadar yaz›lanlar› okuman›za ra¤men, baflar› ülkesine do¤ru yol alam›yorsan›z, içinizde yer alan atalet psikolojisini sorgulay›n. Kitapta, harekete geçmek için dört yoldan
35
OKUL ANILARI
ALBÜM
Can›m kardeflim Ahmet;
eysbuka kaydolup kaydolmad›¤›n›, kaydolduysan hangi bölü¤ün kaç›nc› taburunda talim etti¤ini bilmiyo-
Frum. Bu yaz›y› okuma f›rsat›n olacak m›d›r, onu da bilmiyorum. Ama ben, tam 34 senedir çekti¤im vicdan
azab›ma son vermek için, bu yaz›y› yazmaya kararl›y›m!
Fakültedeki ilk senemizdi ve 79’u 80’e ba¤layan k›fl günlerindeydik san›r›m. Alt›parma¤›n ara sokaklar›nda, muhtemelen Bizansl›lardan bile evvel yap›d›¤›na kanaat getirdi¤im için ‘gotik ev’ dedi¤im bir ma¤arada
Sinan’la birlikte kal›yordunuz. Birbuçuk kar›fll›k boyuma ra¤men kafam tavana çarpar endiflesiyle benim bile
bafl›m› e¤erek yürüdü¤üm mekan
Hani, bizden bir metre daha yüksekteki süite de, Gökhan, Kayhan
ve Talat s›¤›nm›fllard› da, ev sahibinin yafll› anas› arada bir sucuk ekmek felan atard› onlara... O vakitlerdi iflte!
S›nav dönemi oldu¤u için Bursa’dayd›m ve otellerde kalmama
gönlün raz› gelmedi¤inden, yuvan›
açm›flt›n bana o kara k›fl günlerinde.
Senin petrol rengi bir bo¤azl› kaza¤›n vard› o zaman. Bir sabah s›nav
telafl›yla kendi kaza¤›m san›p giymifltim ya senin o kaza¤›..
Sen dahil herkes: ‘Olm maho
çok yak›flt› sana bu kazak’ demifltiniz ya..
Siz öyle diyince, Kültürpark?ta o
kazakla tur atm›fl, çay bahçelerinde
k›zlar›n beni görebilecekleri yerlere
oturmaya özen göstermifltim ya..
O kaza¤› senin de çok sevmene
ra¤men misafir hat›r› diyip, g›k›n› ç›karmadan içten içe inledi¤ini sezip
gülüflmüfltük ya..
Ertesi sabah uyand›¤›nda o kaza¤› yine üzerimde görünce telaflla gözlerini pörtletip; ‘olm sen kazakla m›
yatt›n yoksa!’ dedi¤inde, kaza¤›n
sünmüfl bo¤az›n› elimle saklamaya
çal›fl›p, ‘yok be olm, manyak m›y›m,
yatar m›y›m hiç bu güzelim kazakla!’
diye cevap vermifltim ya...
Tezok kap›s›nda...
Affet beni Ahmedim... Evet ! O
gece çok so¤uktu ve o kazakla uyumufltum ben. Petrol yeflili o güzelim
kaza¤›n bo¤az›n›n dört parmak sünme sebebi de buydu.
Sana veya Sinan’a sar›l›p ›s›nmaya çal›flmak seçene¤inden çok daha estetik oldu¤u için, üzgün ama piflman de¤ilim Abicim!
O sabah demledi¤iniz çay da bifleye benzememiflti zati!
Ayr›ca, ‹ngilizceden geçti¤in müjdesini benden ald›¤›n› da an›msat›r›m!
Bursa Üniversitesi Tezok Kampüsü, Hürriyet Mahalleis,
1980. Rahmetli “Eniflte*nin de içinde bulundu¤u bir
ö¤renci. grubu...
Ne kazakt› be Ahmedim
Mahmut Akarçay
36
Oktay Engin Arflivi.
37
MEZUNLARLA RÖPORTAJ
Prensipleriniz olmal›...
B‹RL‹KTE P‹fi‹REL‹M
Sevda’n›n Mutfa¤›
B
Dergi olarak mezunlar›m›zla
söylefliler yap›yoruz, bunlardan
bir tanesi de mekan›nda ziyarete gitti¤imiz Abdullah Ak›n
arkadafl›m›zla yapt›¤›m›z söylefli oldu.
ilgili ayr›nt› sorarsan›z tepki gösterir, bazen akl›ndan geçen
siparifli okuman›z gerekir çünkü o 20 y›ld›r sizin müflteriniz.
UB‹MED Dergi: Bize k›saca kendinizden bahseder
misiniz? Hangi dönemlerde okudunuz?
Hijyen, do¤al tüketim, iyi hizmet, güler yüz prensiplerinizse korkmay›n ortaya güzel fleyler ç›kar.
enim atalar›m›n geldi¤i bölgede yemek masas› çok
önemlidir. Kalabal›k olarak topland›klar› sofrada fliirler
okunur flaraplar içilir (bu arada dünyada ilk
flarap in üretildi¤i ülke Gürcistan’ d›r),
sohbetler eflli¤inde lezzetli yemekler
yenir. San›r›m benimde sofra ya verdi¤im önem ve sevgi, içinde büyüdü¤üm bu kültürden geliyor.
Peki, Okurkenki idealleriniz nelerdi? Sonras›nda neler oldu?
Bu köflede sizlere denenmifl
ve evinizde rahatça yapabilece¤iniz kolay tarifler verece¤im.
UB‹MED
Abdullah Ak›n: Uluda¤ Üniversitesi ‹ktisat Bölümü 1984 y›l› mezunuyum. Evliyim ve üç çocuk babas›y›m. 30 y›ld›r g›da iflinin içindeyim. Bu 30 y›l›n 24 y›l›n› ise halen de sürdürmekte oldu¤um Sütifl Special kaps›yor
Ailevi mutlulu¤unuzun uzun y›llar devam›n› dileriz.
Ayr›ca 24 y›l ayn› ifli sürdürmek gerçekten önemli bir
baflar›. Nas›l sa¤lad›n›z bu istikrar›?
1. ‹flinizi önce severek yapacaks›n›z. 2. Prensipleriniz olmal›. 3. E¤er benim gibi g›da ifli yapacaksan›z a¤›z tad›n›z olmal›. Ayr›ca, çok s›k personel de¤ifltirmek iflletmeye zarar
verir. E¤er yeriniz butik bir iflletme ve müflteri gurubunuz
sürekliyse personeliniz ifl yerini kendi yeri gibi bilmelidir.
Çok temiz çok hijyen olmak zorundas›n›z. Sürekli gelen
müflteri oray› kendi yeri gibi görür hatta bazen yedi¤i fleyle
Bir ürünü üretiyorsunuz herkese be¤endirmeye çal›fl›yorsunuz zor bir ifl. Dönerimiz be¤enilir, lahmacun ve pidelerimiz
be¤enilir, sütlü tatl›lar›m›z güzeldir.
Mezun olduktan sonra Banka Müfettiflli¤i için s›navlara girdim. Kazand›m da fakat sonras›nda kendi iflimi yapmak daha cazip geldi ve bu flekilde karar vererek bafllad›m ifl hayat›ma.
‹flten arta kalan zamanlar›n›zda neler yap›yorsunuz?
Yeni mezunlara önerileriniz neler olabilir?
‹flim çok zaman›m› al›¤› için pek sosyal yaflant›ya zaman
kalm›yor. Siyasetle ilgileniyorum. MHP ‹stanbul ‹l yöneticisiyim. Fenerbahçe maçlar›n› kaç›rmam, çocuklar›m ve torunumla vakit geçiririm. Çengelköy sahiline yürüyüfl yapar›m.
Gençlere ö¤üdüm; Sevdi¤iniz ifli yap›n, prensip sahibi
olun, çok çal›fl›n ama mutlaka sosyal yaflant›n›z olsun yoksa çocuklar›n›z›n büyüdü¤ünü göremezsiniz. Ben biraz çocuklar›m›n büyüme sürecini kaç›rd›m gibi ama torunumun
büyüme sürecini kaç›rmamaya çal›fl›yorum.
Sevda Akman
‹flte bu ayki pratik menü;
F›r›nda Lezzetli Tavuk + Bademli Pilav + Tiramisu
F›r›nda Tavuk
Malzemeler
4-5 adet tavuk kalça ya da gö¤üs
2 adet havuç rendesi
2 adet kabak rendesi
1 adet kremal› mantar çorbas›
1 paket 200 ml krema
Tuz, karabiber, kekik, kiflnifl, k›rm›z› pul biber ve istenilen vs baharat
Dereotunu koyup 1 kez kar›flt›r›p dinlenmeye b›rak›n ve
servise haz›r afiyetle olsun.
Tiramisu
Malzemeler
Haz›r kekin düz beyaz keki 2’li
Labne peynir (yeflil olan›)
1/2 kg süt
1,5 çay barda¤› toz fleker
2 çorba kafl›¤› un
Toz kakao
Yap›l›fl›
Toz halinde çorba, havuç rendesi, kabak rendesi ve kremay› bir kapta kar›flt›r›n sonra içine baharatlar› ilave edip
tekrar kar›flt›r›n. Tuz
konmayabilir de!
F›r›n kab›na tavuklar› yerlefltirin üstüne kar›fl›m› dökün
önceden ›s›t›lm›fl f›r›nda üstü k›zar›ncaya kadar piflirin.
Söylefli ve döner, lahmacun, tatl› ikram›n›za çok teflekkürler. Gerçekten hepsi çok lezzetliydi. Siz söylemediniz ama ilave edelim yemek sonras› içti¤imiz
çay ve kahveniz de çok güzeldi.
‹flte servise haz›r ve afiyet olsun.
Bademli Pilav
Malzemeler
2 bardak pirinç
3 bardak su ( tavuk suyu da olabilir)
100 gr badem
2 çorba kafl›¤› s›v› ya¤ + arzu edilirse tereya¤›
1 tatl› kafl›¤› toz fleker
‹nce do¤ranm›fl dereotu (yar›m demet)
Yap›l›fl›
Pirinci tuzlu suda yar›m saat ›slat›n, bu arada bademleri suda kaynat›n.
Kaynatt›¤›n›z bademlerin kabuklar›n› soyun ve pilav tencerenizdeki biraz k›zd›r›lm›fl s›v› ya¤da bademleri kavurun
38
biraz. Sonra flekeri ve suyu koyup kaynamas›n› bekleyin.
Su kaynay›nca içine tuzunu at›n ve pirinçleri koyun.
3 dk harl› ateflte 3 dk orta ateflte suyunu çektirin. 10 dk çok
k›s›k ateflte piflirin.
Yap›l›fl›
Bir kupa ›l›k suya 2 çorba kafl›¤› toz fleker ve 1 çorba kafl›¤› neskafe ilave ederek kar›flt›r›n.
Haz›rlad›¤›n›z bu kar›fl›m› keklerin üzerine dökerek ›slat›n.
Kremas›;
Yar›m kg süte
1,5 çay barda¤› toz
fleker ve 2 çorba kafl›¤› un ilave edip
ocakta piflirin. Biraz
so¤uyunca
içine
Labne Peyniri kat›p
iyice kar›flt›r›n. Haz›rlad›¤›n›z bu kreman›n yar›s›n› keklerin aras›na yar›s›n› da üstüne dökün.
En üstüne de toz kakao serpip buzdolab›nda biraz bekletin. Servise haz›r afiyet olsun.
Sevgi ve afiyetle kal›n :)))
1982-1986 ‹flletme Bölümü
39
DO⁄A VE ‹NSAN
10. Bir ar›, Dünya etraf›n› bir defa
turlayabilecek kadar yol alabilmesini
sa¤layan enerjiyi sadece 28 gram
baldan elde edebilir.
11. Bir bal ar›s›, kovandan her ç›k›fl›nda yaklafl›k 50-100 farkl› çiçe¤i
ziyaret eder.
12. Bal ar›lar›n›n beyinleri ovaldir
ve bir susam çekirde¤i büyüklü¤ündedir. Ancak buna ra¤men oldukça
fazla fleyi ö¤renebilir, hat›rlayabilir
ve seyahat ile yön verimliliklerini
sa¤layan karmafl›k ifllemleri baflarabilirler.
13. Bir ar› kolonisi içerisinde
20.000-60.000 ar› ile 1 kraliçe ar› bulunur. ‹flçi bal ar›lar› diflidir ve yaklafl›k 6 hafta yaflarlar, kovandaki her
ifli görürler.
14. Kraliçe ar› 5 y›la kadar yaflayabilir ve yumurtlayan tek bireydir.
Yaz dönemlerinde en çok çal›flan
kraliçe ar›d›r, çünkü bu dönemde
kovan›n en çok enerjiye ihtiyac› vard›r ve bu süreçte kraliçe ar› günde
2500 yumurta yumurtlar.
Foto¤raf: ‹dris Topçu
Ar›lar hakk›nda inan›lmaz yirmi gerçek
1. Modern ar›lar›n atalar›n›n günümüzden 100 milyon y›l
önce kadar evrimleflti¤i bilinmektedir. Bal ar›lar›, kar›ncalarla yak›n kuzendir ve iki grup da eflekar›lar› ile ortak olan bir
atadan evrimleflmifltir.
2. Apis mellifera olarak bilinen bal ar›lar›, çevre dostudur
ve bitkilerin tozlaflmas› için kritik bir öneme sahiptir.
olarak bilinen bal ar›lar›, çevre dostudur ve bitkilerin tozlaflmas› için kritik bir öneme sahiptir.
3. ‹nsanlar›n besin olarak tüketti¤i bir yiyece¤i üreten tek
böcek türüdür.
4. Yaflam› sürdürebilmek için gerekli olan enzimlerin, vitaminlerin, minerallerin ve suyun bir arada bulundu¤u tek
yiyecektir. Ayr›ca “pinocembrin” ad› verilen ve beyin fonksiyonlar›na katk› sa¤layan nadir bir antioksidan› bar›nd›ran
tek besindir.
5. Bal ar›lar›n›n 6 bacaklar›, kafalar›n›n iki yan›nda konufllanm›fl yüzlerce minik lensten oluflan 2 bileflik gözleri,
kafalar›n›n üzerinde konufllanm›fl 3 basit gözleri, 2 çift kanatlar›, 1 nektar keseleri ve bir mideleri bulunur.
40
6. Bal ar›lar›n›n 170 koku reseptörü vard›r. K›yaslama
aç›s›ndan, meyve sineklerinde 62, sivrisineklerde 79 koku
reseptörü bulunur. S›ra d›fl› koku yetenekleri aras›nda akrabalar›n› tan›may› sa¤layan sinyaller, sürü içerisindeki sosyal
iletiflimi sa¤layan sinyaller ve besin bulmay› sa¤layan sinyalleri alg›lamak bulunur. Koku alg›lar› o kadar hassast›r ki,
yüzlerce farkl› koku çeflidini ve bir çiçe¤in polene mi, nektara m› sahip oldu¤unu metrelerce uzaktan alg›layabilirler.
7. Bal ar›lar› kanatlar›n› saniyede 200 defa ç›rpabilirler ki
bu, onlar›n ay›rt edici “v›z›ldama” sesinin nedenidir. Bir bal
ar›s› bu flekilde hiç durmadan 10 kilometre kadar uçabilir ve
saatteki uçufl h›z› yaklafl›k 20 kilometredir.
8. Ortalama bir iflçi bal ar›s›, tüm ömrü boyunca 1 çay
kafl›¤› bal›n 12’de 1’ini üretebilir. Bir di¤er deyiflle, 1 çay kafl›¤› bal, 12 ar›n›n ömürleri boyunca üretti¤i toplam bal miktar›na eflittir.
9. Bir kovan dolusu ar›, 1 kilogram bal üretebilmek için
toplamda 120.000 kilometreye yak›n yol al›rlar. Bu, Dünya’n›n çevresinin yaklafl›k 3 kat›na eflittir.
15. Erkek ar›lar (dronlar), iflçi ve
difli olan bal ar›lar›ndan daha iridirler,
i¤neleri yoktur ve hiçbir ifl yapmazlar. Tek yapt›klar›, üremektir.
16. Bir koloni içerisindeki her bir
ar›n›n, kendisini ay›rt eden belli bir
kokusu vard›r.
17. Sadece difli olan iflçi ar›lar›n
i¤nesi vard›r ve sadece tehdit alt›nda
olduklar›n› hissettiklerinde sokarlar.
‹¤nelerini sokmalar›yla birlikte, kendileri de ölürler. Kraliçelerin de i¤nesi vard›r, ancak kraliçe ar› kovandan
ç›k›p savunma görevini görmez.
18. Bir insan›n e¤er alerjisi yoksa
ar›lar›n sokmas› sebebiyle ölebilmesi
için 1100 ar›n›n ayn› anda sokmas›
gerekir.
19. Bal ar›lar› birbirleriyle “sallan›fl dans›” ad› verilen bir dans yöntemiyle iletiflim kurarlar.
20. K›fl boyunca ar›lar, s›cak aylar
boyunca ürettikleri bal ile beslenirler.
Kovan içerisinde s›k› bir flekilde kümelenerek kendilerini ve kraliçeyi s›cak tutmaya çal›fl›rlar.
Bütün “yeni”ler eskir!
Y
aflam hikayesi örnek al›nmas› gereken bir kiflilik Steve Jobs. Stanford Üniversitesinden ayr›lm›fl bir kifli olarak y›llar sonra ayr›ld›¤› Üniversitenin mezuniyet töreninde yapm›fl oldu¤u konuflmas› ise çok etkileyici.
Bu konuflmas›nda üç hikayesini paylafl›yor oradakilerle ve ayn› zamanda bizlerle. Bazen hayat kafan›za bir tu¤layla vurur. Sak›n inanc›n›z› kaybetmeyin diyen
Jobs’un üçüncü hikayesini ve ekte konuflmas›n›n tamam›n› izleyebilece¤iniz videoya yer verdim ben bu yaz›mda.
Tarih, 12 Haziran 2005. Yer, Stanford Stadyumu ve 4.662 mezun, 23.000 izleyici.
“
Üçüncü hikayem ölüm hakk›nda.
On yedi yafl›ndayken, flöyle bir fley okumufltum:
“Her gününü, hayat›n›n son günüymüfl gibi yaflarsan, günün birinde hakl› ç›kars›n.”
Bu cümle beni çok etkilemiflti ve o günden bu yana, yani 33 y›ld›r, her sabah aynaya bak›p, kendi kendime hep flunu sordum: “E¤er bugün hayat›n›n son günü olsayd›, bugün (normalde) yapaca¤›n fleyleri yapmak ister miydim?” Uzun süre art arda, “Hay›r,” yan›t›n› verdi¤imde, bir fleyleri de¤ifltirmem gerekti¤ini anlad›m.
‹nsan›n k›sa süre içinde ölece¤ini bilmesi, yaflant›s›na damga vuracak kararlar
vermesi aç›s›ndan büyük önem tafl›r. Çünkü her fley,
tüm d›fl beklentiler, gururlar, küçük düflme ya da baflar›s›zl›k korkular› – tüm bunlar ölüm karfl›s›nda
de¤erlerini yitirir, yaln›zca ölümdür önemli olan.
Kaybedecek bir fleyler oldu¤u (tuzak) düflünceyi
yok etmenin en iyi yolu insan›n ölece¤ini hat›rlamas›d›r. Zaten ç›plak ve savunmas›zs›n. Yüre¤inin sesini dinlememen için hiçbir neden yok.
Bir y›l kadar önce bana kanser teflhisi kondu.
Sabah 7:30?da girdi¤im ultrasonda pankreastaki
tümör bariz bir flekilde görünüyordu. Bense pankreas›n ne oldu¤unu bile bilmiyordum. Doktorlar
bu tip bir kanserin tedavisinin neredeyse imkans›z
oldu¤unu ve üç ila alt› aydan fazla yaflamay› beklemememi söylediler. Bu, çocuklar›n›za ilerideki 10 y›l
içinde söyleyeceklerinizi birkaç ay içinde söylemeye
çal›flmak demekti. Bu, aileniz rahat› için gerekli her
fleyin k›sa zamanda yap›lmas› demekti. Bu veda etmek demekti.
Bütün gün o teflhisle yaflad›m. Akflama do¤ru biyopsi yap›ld›, bo¤az›mdan bir endoskop soktular, mide ve ba¤›rsaklar›mdan geçerek
bir i¤neyle pankreas›mdaki tümörden birkaç hücre ald›lar. Ben narkozla uyutulmufltum, fakat eflimin söyledi¤ine göre doktorlar al›nan hücreleri mikroskobun alt›na koyduklar›nda sevinç 盤l›klar› att›¤›n› söyledi. Benim kanserim ameliyatla tedavi edilebilecek bir türdenmifl. Ameliyat oldum ve flimdi iyilefltim.
Beni ölüme en çok yaklaflt›ran olay budur ve umar›m uzun y›llar boyunca bir daha bu denli yaklaflmam. Bu deneyimi yaflam›fl biri olarak diyebilirim ki ölüm faydal› fakat sadece entelektüel bir kavramd›r.
Hiç kimse ölmek istemez. Cennete gitmek isteyenler bile, oraya gitmek u¤runa
ölümü göze almak istemezler. Oysa ölüm hepimizin ortak sonu. fiimdiye dek hiç
kimse ölümden kaçamam›flt›r. Bunun böyle de olmas› gerekir, çünkü ölüm hayat›n
en güzel icatlar›ndan birisi. Hayat’›n de¤iflim ajan›. Yenilere yer açmak için, eskilerden kurtulman›n tek çaresi.
fiu an için yeni sizsiniz, ama günün birinde, üstelik pek yak›nda siz de eskiyecek ve aradan ç›kar›lacaks›n›z. Bu kadar ac›mas›z oldu¤um için üzgünüm, ama
gerçek bu.
Zaman›n›z k›s›tl›, bu yüzden baflkalar›n›n hayat›n› yaflayarak onu harcamay›n.
Baflkalar›n›n düflüncelerinin sonuçlar›yla yaflama dogmas›na tak›l›p kalmay›n.
Baflka insanlar›n fikirlerinin gürültüsünün kendi kalbinizin sesini duyman›z› engellemesine izin vermeyin. Ve en önemlisi kalbinizin ve sezgilerinizin yolundan gidecek cesarete sahip olun. Kalbiniz ve sezgileriniz ne yapmak istedi¤inizi bilirler.
Bunun d›fl›ndaki her fley ikinci planda.
“
DO⁄A VE ‹NSAN
41
GEZEL‹M GÖREL‹M
GEZEL‹M GÖREL‹M
Cazibesine kap›l›nca en ufak bir yorgunluk duymadan saatlerce dolaflabilirsiniz bu çarfl›da.
Eflsiz tarihi ve kültürel geçmifli ve say›s›z cazibesine ilave
olarak modern oteller, nezih lokantalar, gece kulüpleri, barlar, tarihi çarfl›lar ve dükkanlar ‹stanbul’un cazibesini art›rmaktad›r.
Bir gün yolunuz bu kente düflerse sözcüklerin ötesinde tarihi ve do¤al güzelli¤i yak›ndan görüp yaflam›fl olacaks›n›z.
Pek çok medeniyete ev sahipli¤i yapan güzel ‹stanbul’dan
size sevgiler gönderiyoruz.
Kaynak : ‹stanbul Valili¤i
Haz›rlayan Dilek Tekay
1982-1986 ‹flletme Bölümü
Yapmadan dönme...
Sanat ve kültür etkinliklerini izlemeden,
‹stanbul’un dini mimari flaheserlerinden Süleymaniye
Camii’ni ve Sultanahmet Camii’ni görmeden,
Ortaköy pazar›na u¤ramadan,
Ayasofya ve Kariye Müzesi’ni ziyaret etmeden,
Topkap› Saray›, Dolmabahçe Saray› ve Rumeli Hisar›n› gezmeden,
‹stanbul’u nas›l gezmeli?
B
u güzel flehri ziyaret için çok k›sa bir süreniz mi var?
Endiflelenmeyin bu k›sa sürede dahi “‹stanbul’u yaflamak” için alternatifleriniz mevcut.
Sürekli düzenlenen günlük turlarla, önemli tarihi yerleri, müzeleri, meflhur Kapal› çarfl› ve civar›n› gezebilirsiniz. Oteller
veya limandan hareket eden turlar tarihi ‹stanbul yar›madas›nda bulunan flaheserleri yar›mflar günlük programlar ile
size tan›t›rlar. En az›ndan Ayasofya Müzesi, Süleymaniye
Camii, Sultan Ahmet Camii, Hipodrom ve Topkap› Saray›
Müzesi gibi flaheserleri gezme flans›n›z olur. Pek çok Roma, Bizans ve Türk eserlerini tan›yabilece¤iniz Bo¤aziçi ve
Asya yakas› turlar›na da
kat›lman›z mümkündür.
Bu turlar sonras›nda
unutamayaca¤›n›z güzellikler ve an›larla gezinizi tamamlars›n›z.
Roma devri flehir surlar›, son Bizans devri
fresk ve mozaikleri ile
süslü, ünlü Kariye Müzesi, flehrin en güzel manzaras›n›n
görülebilece¤i Galata Kulesi, Bo¤aziçi k›y›s›ndaki dünyan›n
en zengin saray› Dolmabahçe, ünlü Arkeoloji Müzeleri, Türk
‹slam Sanatlar› müzesi, M›s›r Çarfl›s› ve di¤er birçok tarihi
42
Bo¤az’da ve adalarda vapur gezisi yapmadan,
eseri 3-4 günlük bir ziyaretle gezip tan›yabilirsiniz.
Galata Kulesinden ve Pierre Loti’de ‹stanbul manzaras› seyretmeden,
E¤lence hayat›n› merak edip, görmeden,
Büyükada’da fayton turu yapmadan,
Bo¤az’da, Kumkap›’da, Çiçek Pasaj›’nda bal›k, Kanl›ca’da yo¤urt, Beyo¤lu’nda profiterol yemeden,
Kapal›çarfl›’da hal›, mücevherat, deri giyim eflyalar›,
M›s›r Çarfl›s›’nda lokum, baklava, past›rma, flekerleme
almadan,
Kaynak: Harika ‹stanbul
Ve Bo¤az turlar›…
Bo¤az’da bir vapur gezisi, unutulmaz an›lar›n›z aras›na girecektir. Bo¤az’›n iki yakas›nda s›ralanan her birinden ayr›
bir sevda masal›n›n sulara yans›d›¤› asude ve emsalsiz yal›lar, 20. yüzy›lda yap›lan lüks villalar, Dolmabahçe, Göksu
ve Beylerbeyi Saraylar›, Rumeli ve Anadolu Hisarlar›, bal›kç› köylerinden kalma izler, lokantalar, çay bahçeleri, parklar,
gece kulüpleri sizi büyüleyebilir. Ayn› günde Karadeniz’in
vahfli sahillerinde denize girip ard›ndan Marmara’n›n sakin
k›y›lar›nda bir çay bahçesinde bir fincan kahvenizi yudumlar ve ‹stanbul Bo¤az›n›n güzelli¤ini doya doya seyredersiniz.
‹stanbul tarihsel yap›lar›n yenileriyle bulufltu¤u bir flehirdir.
‹stanbul’da al›fl verifl imkanlar› zengin ve çeflitlidir. Kapal›
Çarfl› ve giriflteki büyük meflhur ma¤azalar, Ak Merkez, Galeria, Capitol ve benzeri merkezler, Beyo¤lu, Niflantafl› butikleri, Ba¤dat Caddesi?nin ma¤azalar› y›l boyu hizmet verirler.
Kapal›çarfl› labirentvari yap›s›yla geçmiflin hülyal› günlerinin
izlerini tafl›makta ›srar ederken bir yandan da modern dünyan›n yepyeni ürünlerini serer önünüze; büyüleyici mücevherler, bak›r eflyalar, hal›lar, çeflit çeflit deri ve süet giyim...
43
K‹TAP
Bir kitap, içimizdeki
donmufl denize
indirilmifl bir
baltad›r
– Franz Kafka
‹çinizdeki Devi Uyand›r›n
Zihinsel, Duygusal, Fiziksel ve Finansal Kaderinizi Bir Anda
Ele Alman›n Yolu
Ç
eflitli konularda kaderimizi de¤ifltirmek mümkün müdür?
Bu kitap oldukça detayl› olarak bunun yollar›n› aç›klam›fl
ve anlatm›fl. Okudu¤um en iyi kiflisel geliflim kitaplar›ndan biri diyebilirim. Nedenine gelince, yazar›n yapt›¤› analizler do¤rultusunda önerileri tamamen davran›fl bilimlerine dayan›yor.
Biraz kal›n bir kitap ama okunmaya de¤er gördüklerimden. Kiflisel geliflim konular›na ilgiliyseniz okuman›z› öneririm.
Kitaptan baz› çarp›c› öneriler;
De¤iflime Üç Engel
Tembellik: Birçok insan ne yapmas› gerekti¤ini
bilir, ama bunu yapacak enerjiyi hiçbir zaman
toplayamaz.
Korku: Genellikle flimdiki zaman›n güvencesi,
gelecekte daha fazla yaratman›n serüveninden
daha rahatt›r.
Al›flkanl›klar: Hepimizin kendi erki, duygusal
paternleri vard›r. Bunlar al›flkanl›¤›n öldürücü
gücünü tafl›r. Beyniniz otomatik pilota ba¤lanm›fl
bir uçak gibi, hep ayn› cevaplar› verir durur.
Duygular›n lideri vücudunuzdur. Bunlar›n hepsini s›rf vücudunuzu kullan›fl biçiminizi de¤ifltirerek yaflayabilirsiniz. Kendinizi güçlü hissedebilir, gülümseyebilir, bir tek gülmeyle her
fleyi bir dakikada de¤ifltirebilirsiniz. Uyand›r›n vücudunuzu
onu zevkli durumlara sokun. Hayat›n›z› iyiye götürmeyi gerçekten istiyorsan›z, gülmeyi ö¤renin.
Baflar›n›n anahtar›, bir güven, bir güçlülük duygusu, bir esneklik, bir kiflisel güç ve bir e¤lence paterni yaratacak hareketlerdir. Unutmay›n dura¤anl›k, hareket etmemekten gelir. Yafllanman›n yaflla ilgisi yoktur. Hareketsizliktir, yafllanmak.
Düflünmek dedi¤iniz fleyin asl›nda bir dizi soru sorup cevaplamak oldu¤unu bilin. Demek ki hayat›m›z›n kalitesini de¤ifltirmek istiyorsak, sormay› adet edindi¤imiz sorular› de¤ifltirmemiz gerekir. Bu sorular bizim oda¤›m›z› yönlendiriyor, dolay›s›yla nas›l düflünüp nas›l hissetti¤imizi de yönlendiriyor.
Kaliteli sorular, kaliteli bir hayat› yarat›r.
“Baz›lar› her fleyi oldu¤u gibi görür. Niçin? Diye sorar. Ben hiç
var olmam›fl fleyleri düflünürüm, neden olmas›n diye sorar›m.”
Bernard SHAW
Üstün de¤erlendirmeler üstün hayatlar yarat›r.
44
– Anthony Robbins
Problem Çözen Sorular
Bu problemin harika yan› nedir?
Neler henüz mükemmel de¤il?
Bunu istedi¤im hale getirmek için neler yapmaya istekliyim?
Bunu istedi¤im hale getirmek için neleri art›k yapmamaya istekliyim?
Bunu istedi¤im hale getirmek için gerekenleri yaparken bu
süeci nas›l zevkli k›labilirim?
Bunun hangi yan› harika?
Ben bunu nas›l kullanabilirim?
Kelimelerinizi ak›ll› seçti¤iniz zaman onlar›n
çok büyük bir güç getirebilece¤ini flimdi anlay›n.
Kelime haznesi yoksun olan insanlar›n duygusal
yaflam› da yoksuldur; kelime da¤arc›¤› zengin
olanlar›n o tecrübeyi boyayabilecekleri çeflit çeflit
renkler vard›r. ‹kide bir “nefret ediyorum” kelimesini kullanmay› al›flkanl›k haline getirmiflseniz, saç›n›zdan, iflinizden, eflinizden nefrete bafllars›n›z.
E¤er hayat›m›z› de¤ifltirip kaderimizi biçimlendirmek istiyorsak, kullanaca¤›m›z kelimeleri bilinçli
olarak seçmeli, bu seçeneklerimizi geniflletmek için de sürekli
u¤rafl vermeliyiz.
Soru: Bir tek kifli ne yapabilir ki?
“Ufak bir k›v›lc›m›n peflinden güçlü bir olay gelir.” DANTE
Bir insan›n eyleme geçme yetene¤ine, ö¤renilmifl çaresizlik kadar zarar veren bir baflka duygu olamaz. Bu duygu bizim kendi hayat›m›z› de¤ifltirmemizi baflkalar›na da hayatlar›n› de¤ifltirmeleri için yard›m etmemizi engelleyen bir numaral› nedendir.
Cevap: Hemen hemen her fleyi yapabilir. Yapaca¤›n›z etkinin
tek s›n›r›, kendi hayal gücünüzün ve adanm›fll›¤›n›z›n s›n›r›d›r.
Dünya tarihi kendini fark yaratmaya adam›fl bir avuç insan›n
neleri de¤ifltirebildi¤inin örnekleriyle doludur. Bu kifliler bir
fleylerin de¤iflmesi gerekti¤ine karar verdiler, yapabileceklerini
gördüler sonra cesaretlerini toplay›p direndiler, onu yapman›n
bir yolunu buluncaya kadar pes etmediler. ‹flte biz bu insanlara kahraman diyoruz.
Nuray Çal›flkan
KOKOLOJ‹
Çölde Yolculuk Testi
M
ASANIZIN üstü bitmemifl ifllerle dolu. ‹fl arkadafllar›n›z
çoktan evlerine gitmifl. Saate bak›yorsunuz. ‹flleriniz
hiç bitmeyecek diye mi düflünüyorsunuz? Ya da profesör
dünyan›n en s›k›c› konusu hakk›nda üç saatlik derste konuflmas›n› sürdürüyor. Defterinizde karalama yapmak için
hiç bofl yer kalmad›. Ve dersin sadece yar›m saati geçti.
Beklemek kimi zaman herhangi bir anl›k ac›dan çok daha
özel bir tür iflkencedir. Can s›k›nt›s› ve bunalma bir araya
geldi¤inde en sa¤lam insan› bile pani¤e u¤ratabilir.
1. Hiç sonu yokmufl gibi görünen ›ss›z ve genifl bir çölde bir
deveye binmifl gidiyorsunuz. Yorgunluktan bitap düflene
kadar deveyi sürdünüz. Sizi tafl›yan deveye hangi sözcükleri söylersiniz?
2. Tam susuzluktan ölece¤inizi düflünürken çok güzel bir
vaha göründü. Ama birisi sizden önce oraya varm›fl. Bu di¤er yolcu kimdir? Tan›d›¤›n›z birinin ad›n› veriniz.
3. Çölde zaman çok yavafl geçiyor ve uzaktan bir kasaban›n ›fl›klar› görünene kadar sanki as›rlar geçti. Nihayet varaca¤›n›z yere geldiniz. Yolculu¤unuzun sonuna geldi¤inizde
neler hissediyorsunuz?
Kokoloji, psikoloji bilimi temel alınarak
eğlenceli ve kolay bir yaklaşımla herkesin anlayabileceği şekilde hazırlanmış bir
kendimizi tanıma testidir. Hani gazetelerde vardır ya kişilik testleri, onlar gibi ama
senaryo üzerinden gidiyor.
Testi yapmak için öncelikle elinize bir kağıt kalem almanız ve aşağıdaki soruları
cevaplamanız gerekiyor. Sonrasında ise
verdiğiniz cevapların ne anlama geldiğini içeren değerlendirmeyi okuyun.
Sağlıklı sonuçlar almak için hile yapmamalısınız, nitekim sonuçlar iyi kötü değildir.
Uygun yaparsanız kendinizi, cevaplara
bakarsanız başkasını bulursunuz.
Bu testlerin eğlenceli yanı, çevrenizdekilere arkadaşlarınıza ailenize ve eşinize
uygulayabilmenizdir.
Aykut Göç
4. Uzun zamand›r üzerinde ilerledi¤iniz deveyle ayr›lma zaman› geldi. Deveden inerken yeni bir
sürücü geliyor ve sizin kalkt›¤›n›z
eyere oturuyor. Yeni binici kim? Hayat›n›zdaki bir baflka kifliyi seçiniz.
Anahtar:
Buradaki çöl ve deve temas› kiflisel ba¤›ms›zl›k yolculu¤unu sembolize eder.
Bu senaryo sizin sevgilinizden ayr›lman›z durumundaki duygular›n›z› a盤a ç›kar›r. Cevaplar›n›z, yollar›n›z› ay›rma
vakti geldi¤inde nas›l tepki verece¤inizi gösterir.
1. Deveye söyledi¤iniz sözcükler aflk›n
bitti¤ini fark etti¤inizde kendi kendinize
söyleyebilece¤iniz fleylerdir. fiöyle cesaret verici sözler mi söylediniz? “Bir flekilde baflaraca¤›z!” ya da “Merak etme, bu sonsuza kadar böyle gidemez.” Yoksa karamsar bir havan›z m›
vard›? “Kaybolduk, hiç umut yok, san›r›m burada ölece¤iz.”
3. Yolculu¤un sonunda vard›¤›n›z kasaba k›r›k kalbiniz iyileflti¤inde duygular›n›z›n yeniden yola girmesini sembolize eder.
Kasabaya vard›¤›n›zda hissettikleriniz biten aflk›n›z hakk›ndaki
gerçek hislerinizdir.
2. Psikoloji terminolojisinde vaha, kiflinin sorunlar›n› çözmesini
sembolize eder. Burada karfl›laflt›¤›n›z kifli sizi rahatlatm›fl, size
yard›m etmifl ya da ileride ihtiyac›n›z oldu¤unda yard›m›n› isteyebilece¤iniz birisi olabilir.
4. Yeni binici sizin gizlice rekabet, k›skançl›k hisleri besledi¤iniz
ya da için için k›zd›¤›n›z birisidir. ‹smini verdi¤iniz bu kifli aflkta
bir rakibiniz mi, yoksa bir zamanlar kalbinizi k›rm›fl olan birisi
mi?
45
fi‹‹R
Beyaz gül
seni ar›yorum kalabal›k caddelerde,
tan›mad›¤›m insanlar geçiyor, sen yoksun..
periflan hayallerimin bafllad›¤› yerde,
sana sesleniyorum, duyuyor musun?
beyaz güller açt› bahçelerde , sevdi¤in..
ya o karanfil , bayg›n kokulu çiçek.
gel yaln›zl›k bahçeme beyazlar giyin,
anlad›m ki bu ömür sensiz geçmeyecek.
odam› süsleyen ellerini uzat,
hazz›ndan dile gelsin bast›¤›n hal›..
aç›ls›n sevincinden perdeler kat kat..
›fl›k ve atefl senin için yanmal›..
SANAT
sonu gelecek bu yaln›zl›¤›n,
bütün aynalar gülecek elbet,
aç›lacak kap›lar ans›z›n..
yaln›z sen vars›n beyaz gülüm,
evde bahçede ve sokakta,
bir eylül akflam› gördü¤üm,
o beyaz hayalsin uzakta..
yak›ns›n yaln›zl›k kadar,
uzaks›n yak›nm›fl gibi,
sensiz yaflad›¤›m y›llar
bu kadar güzel de¤ildi.
yeter.. gel art›k yeter..
karanfiller açt› gel
k›fl bahçesinde , güller
beyaz güller açt› gel !!
sonra çevir dü¤mesini, radyonun
sevdi¤in musiki dolsun odama,
dinle flark›s›n› büyük koronun,
beni düflün! beni düflün a¤lama..
içimden bir ses diyor ki sabret..
Çehov Makinesi
ÜM‹T YAfiAR O⁄UZCAN
‹stanbul Devlet Tiyatrosu (2 Perde 2 Saat)
‹lk Oynama Tarihi: 13.05.2012
‹çinde Çehov’un da karakter olarak yer ald›¤› bu fliirsel
oyun, büyük bir yazar›n yaflam ve ölümü aras›ndaki döngüde oyunlar›nda yaratm›fl oldu¤u kendi karakterleriyle
buluflmas› biçiminde gelifliyor. Bu karakterler özünü tafl›makla birlikte, ait olduklar› oyundan ba¤›ms›zlaflm›fl,
sanki uzaydan Çehov’un düfllerine düflmüfl hayaller gibidirler. Farkl› bir düzlemde ve farkl› ba¤lamlarda oluflmufl sahnelerde bir araya gelirler. Çehov’un anlatm›fl oldu¤u gerçeklikleri, yazg›lar›n› belirledi¤i kendi karakterlerine ve yine kendi üzerinden sorgulatmas› biçiminde geliflen bir tür karfl›laflmalar zinciri… Bu absürd ve
gerçeküstü serüvenin Çehov’dan bizlere ulaflan ve günümüz gerçekli¤ini de halkalar› aras›na alan bir zincir...
2013 Afife Jale Ödülleri - Y›l›n En Baflar›l› Yard›mc›
Kad›n Oyuncusu - Gözde Çetiner
2013 Afife Jale Ödülleri - Y›l›n En Baflar›l› Giysi
Tasar›mc›s› - fiirin Da¤tekin Yenen
2013 Ekin Yaz›n Dostlar› Ödülleri - Giysi Tasar›m› fiirin Da¤tekin Yenen
2013 Ekin Yaz›n Dostlar› Ödülleri - Ifl›k Tasar›m› - Ak›n
Y›lmaz
Foto¤raf: ‹dris Topçu
46
2013 Yeni Tiyatro Dergisi Ödülleri - Y›l›n Yard›mc›
Kad›n Oyuncusu - Ayça Bingöl
2013 Yeni Tiyatro Dergisi Ödülleri - Y›l›n Kostüm
Tasar›mc›s› - fiirin Da¤tekin Yenen
2013 Yeni Tiyatro Dergisi Ödülleri - Y›l›n Dramaturgu Müge Gürman
XIII. Direkleraras› Seyirci Ödülleri - En ‹yi Kostüm
Tasar›mc›s› - fiirin Da¤tekin Yenen
2013 Lions Tiyatro Ödülleri - Y›l›n En Baflar›l›
Yönetmeni - Müge Gürman
KADRO
Yazar: Matei Visniec
Yönetmen: Müge Gürman
Çevirmen: Mete Gürman
Dramaturg: Müge Gürman
Dekor Tasar›m›: Zeki Sayaro¤lu
Giysi Tasar›m›: fiirin Da¤tekin Yenen
Ifl›k Tasar›m›: Ak›n Y›lmaz
Oyuncular:
Fatih Sönmez, Hakan Vanl›, Levent Öktem, fiahin
Çelik, Erkan Tafldö¤en, Nalan Okçuo¤lu, Toygun Atefl,
Alper Sald›ran, Ça¤r› fiensoy, P›nar Tuncagil, Arda
Baykal, ‹smet Vural, Didem Ertan, Asl› Özsaraç, Duygu
Gökhan, Eren Balkan
Sahne Amiri: Savafl Ayk›l›ç
Kondüvit: Taner Turan
Ifl›k Kumanda: Kemal Baflar
Detayl› bilgi için: http://www.istdt.gov.tr/
47
KAR‹KATÜR
1984 mezunumuz Kemal
Parlar, Afrika*nın ikinci en
yüksek dağı Kenya Dağı’nın
zirvesinde...
Levent Elpen
48
Antarktika, 2012
Fotoğraf: Alper Dalkılıç