İskansız bina kalmasın

Fiyatı 25 Kr
www.yedigungazetesi.com
14 Şubat 2015 Cumartesi
‘SESSİZLER’e
‘ses ver’ çağrısı
Cumhurbaşkanı Recep
Tayyip Erdoğan, 3
Müslüman gencin öldürülmesine sessiz kalan ABD Başkanı
Obama'ya, Meksika’dan tepki
gösterirken, “Obama’ya
sesleniyorum, Neredesin
Başkan diyorum. Dışişleri
Bakanına, Biden’e sesleniyorum neredesiniz, Kerry niye
susuyorsun?” diye konuştu.
“Siz bu tip olayda sessiz
kalırsanız dünya da size
sessiz kalacaktır” diyen
Cumhurbaşkanı Erdoğan,
“Dünya 5’ten büyüktür.
Ölenlere rahmet diliyorum,
öldüreni de lanetliyorum”
ifadelerini kullandı.
HABERİ 12. SAYFADA
Meksika'ya resmi bir ziyaret gerçekleştiren
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, eşi Emine
Erdoğan ile birlikte, Meksika Cumhurbaşkanı
Enrique Pena Nieto'nun onuruna verdiği resmi
öğle yemeğine katıldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan,
yemek öncesinde konuşma yaptı.
Vize tamam
‘müze’ iptal
İngiltere'nin başkenti Londra’daki BBC Genel Merkezi önünde toplanan yüzlerce
Müslüman, ABD'de öldürülen 3 Müslüman gençle ilgili haberlere yeterince yer verilmediği gerekçesiyle Amerika ve Avrupa basınını protesto etti. HABERİ 12. SAYFADA
Meksika Cumhurbaşkanı Nieto ile ortak basın toplantısı düzenleyen Cumhurbaşkanı
Recep Tayyip Erdoğan, "Meksika ile karşılıklı vizelerin kaldırılması teklifini yaptık" dedi.
Erdoğan, Meksika ziyaretinin ikinci günündeki kültürel ziyaret programlarını iptal
ederek yurda döndü. Cumhurbaşkanlığı'ndan yapılan açıklamada "Meksika programının kültürel boyutu olmayacak. Bu değişikliğin özel bir nedeni yok" dendi.
İskansız bina kalmasın
Yenimahalle Belediyesi, 2981 sayılı İmar Affı
Yasası yürürlükten kalkmadan önce ilçede
iskansız bina kalmaması için kolları sıvadı.
Vatandaşları evlerinin gerçek sahibi yapmak
için göreve geldiği günden beri etkin bir
çaba harcayan Yenimahalle Belediye Başkanı
Fethi Yaşar, yıllardır çözüm bekleyen
Yenimahallelileri, tapularına kavuşturdu. 5 yılda
yaklaşık 940 binaya, yapı kullanma izin belgesi
veren Yenimahalle Belediyesi, şimdi de ilçe
genelindeki yaklaşık 200 iskansız yapı için
harekete geçti.
31 Mayıs 2015’te yürürlükten kalkacak olan
imar affı yasası kapsamında konut ve iş yeri
sahiplerini mağdur olmamaları için uyarılarda
bulunan Yenimahalle Belediyesi, ayrıca
Yenimahalle bölgesinde iskan sorunu yaşayan
Aşağı Yahyalar, Demetlale, Demet, Demetgül,
Özevler, Yeşilevler, Karşıyaka mahallelerindeki
apartman sakinlerine gönderdiği mektuplarla da
hatırlatma yaptı.
HABERİ 6. SAYFADA
‘BEBEK’
bekliyor!
3. havalimanı
inşaatını
inceleyen Başbakan
Davutoğlu, projenin
ekonomi ve inşaat
sektörünün ulaştığı
olağanüstü düzeyi
gösteren bir örnek
olduğunu söyledi.
Davutoğlu, havalimanının ismi
konusunda ise
“İstanbul’a yakışan
bir isim üzerinde
çalışılır ama önemli
olan ilk önce
bebeğimizin dünyaya
gelmesi” dedi. 12’DE
OKAN
Gökçek’i tavana
baktıran ÇİÇEK!
KILIÇDAROĞLU’NDAN
simitli kahvaltı esprisi
CHP Genel Başkanı
Kemal Kılıçdaroğlu,
Denizli temasları kapsamında, Ahmet Nazif
Zorlu Sanayi Sitesindeki
bir tekstil fabrikasına
giderek burada çalışan
işçilerle görüştü ve onlarla kahvaltı yaptı. Kemal
Kılıçdaroğlu, burada yaptığı açıklamada, "Kahvaltı
yapıyoruz, arkadaşlar.
Son derece memnunuz,
simitimiz var ama kahvaltının daha zengin
olması isterdik, ne
yapalım bununla idare
edeceğiz" dedi.
‘BURUK’
HABERİ
SPORDA
Fehmi Koru
Ukrayna’da savaş
durdu, Suriye’de ise...
3. Sayfada
Prof.Dr. Nurullah Çetin
Türkçe Bakış
9. Sayfada
Hayrettin İvgin
Kültürel Boyut
8. Sayfada
M.Nuri Parmaksız
Hayata ve
Aşka dair
8. Sayfada
www.
gazetesi.com.tr
gazetemizi bu adresten
takip edebilirsiniz
’ü
’dan
takip edebilirsiniz
Gazetemizi
https://www.
.com/YediGün-Gazetesi
Gazetemizi
https://www.
/yedigun.gazetesi
Beştepe’de yer alan 14 metre genişliğindeki “Mertler Sokak”ın isminin, 3 parti
grubunun ortak önergesiyle “Zübeyde Hanım
Caddesi” olarak değiştirilmesine Ankara
Büyükşehir Belediye Meclisi’nde karar verildi.
Belediye Meclisi’ne sürpriz bir ziyaret
gerçekleştiren Çocuk Meclisi’nin yeni
üyeleri, Başkan Gökçek’e teşekkür ederek,
çiçek verdi.
HABERİ 6. SAYFADA
SIKINTILI UZLAŞMA
Belarus’un
başkenti Minsk’te
yapılan 14 saatlik
Ukrayna zirvesinden Rusya’nın
istediği uzlaşı
çıktı. 12’DE
2
SINEMA
TV / MAGAZIN
14 Şubat 2015 Cumartesi
Bursa’da Müzeyyen
Senar anısına sergi
Cenazesi İstanbul'da defnedilen sanatçı Müzeyyen Senar'a ait sahne kostümü,
ayakkabı ve orijinal taş plakları, el yazısıyla "Kelesli olduğu ve kostümlerinden birini müzeye bağışladığı"nı belirttiği belge gibi eserlere yer verilen sergi, Bursa'da açıldı.
İSTANBUL - Bursa Kent
Müzesi'nde törenle açılan
sergide, sanatçının 1937'de
Büyük Önder Mustafa
Kemal Atatürk'ün huzurunda
verdiği konser sırasında kullandığı defterden kalan tek
sayfa ile Sezen Aksu'nun
hediye ettiği sahne elbisesi
de bulunuyor.
Senar'ın Bursa'da
başlayan asırlık sanat
hikayesinden kesitler
sunulan özel sergiyi gezenlere, gramofondan
sanatçının şarkıları orijinal
taş plaktan dinletiliyor.
Törende konuşan Bursa
Büyükşehir Belediye
Başkanı Recep Altepe,
Senar'ın Bursalı olduğunu,
Keles ilçesi Gököz köyünden İstanbul'a gittiğini ve bir
asra yakın ömründe başarılı
bir sanat hayatı ortaya koyduğunu söyledi.
Bundan 40 yıl önce
Senar'ın Uludağ'da Zeki
Müren'le kol kola vakit
geçirdiğini belirten Altepe,
"Bizlere onları yaşatmak
Vizyona
yeni
girecek
filmler
"Netekim Karakolu"
Yasin Korkmaz'ın yönettiği, Deniz
Sandalcı, Sinan Uğuz, İbrahim Özcan
ile Caner Öztaş'ın oynadığı "Netekim
Karakolu"nda, 12 Eylül döneminde
siyasi olaylarla ilgisi olmayan insanların
yaşadığı trajikomik durumlar anlatılıyor.
Mersin'de yaşanmış gerçek bir
hikayeden uyarlanan komedi ve dram
türündeki filmin konusu şöyle:
"Torosların eteklerinde kendi halinde
köylerinde yaşayan bir grup genç,
amatör bir sevda ile sinema filmi çekmek için kolları sıvar. Gençler aksiyon
türündeki filme başlar ama başlarına
gelen bir takım ilginç olaylardan dolayı
film tamamlanamaz.
05:53 İstiklal Marşı ve Günün
05:55 Mazi Kalbimde Yaradır
07:20 Osmanlı Tokadı
09:00 Rüzgar Gülü
10:00 Yabancı Sinema
"Çılgın Köpek"
11:40 1'de Bugün
11:55 6 Mantı
13:10 Savaşta Barışta
Türk Ordusu
13:35 1'de Bugün
13:50 Türk Sineması
"Hasan Boğuldu"
15:35 Gezelim Görelim
16:15 1'de Bugün
16:30 Zengin Kız Fakir Oğlan
19:00 Ana Haber Bülteni
19:45 Spor
19:50 Hava Durumu
19:55 Beni Böyle Sev
23:00 Yabancı Sinema
"Görevimiz Tehlike 2"
01:20 Türk Sineması
"Hasan Boğuldu"
02:50 Gezelim Görelim
06:00 Çocuklar Duymasın
08:30 Adanalı
10:35Yahşi Cazibe
12:45Alemin Kıralı
15:40 Truvalı Helen 18:45 Hafta Sonu
atv Ana Haber
20:00 Kertenkele
23:20 Yabancı Sinema
02:05 Aliye
03:05 Hayat Devam Ediyor
05:00 Şöhret
20:00 KERTENKELE
İmkansız bir aşkın acayip
hikayesi...
Zekâsı ve sıra dışı yetenekleri sayesinde İstanbul polisi
tarafından bir türlü ele geçirilemeyen profesyonel bir
hırsız olan
KERTENKELE'nin 'Hayatın
yalan olsa da aşkın gerçek
olsun' dedirten hikayesi...
Dizi, yapımcı Yalçın Şen
imzasını taşıyor. Yapım
Atölyesi tarafından yapılan
dizinin senaryosu Savaş
Korkmaz ve Hakan Kandal'a
ait. Hasan Burakın konsept
danışmanı Ayşe Özerin proje
koordinatörü olduğu dizinin
uygulayıcı yapımcısı da
Erdoğan Sevinç.
düşüyor. Bundan sonra
Müzeyyen Senar'ı da
andığımız güzel organizasyonlar yapacağız" dedi.
Sanatçı Erdinç Çelikkol
ise "Bursa Akşamı'nda
Sanat Geceleri" başlıklı konserlerinde, Senar ile
1983'den 2000'e kadar her
yıl sahne aldığını ifade
ederek, onun Bursa'nın
gerçek simgesi, büyük
sanatçılarından biri ve
duayeni olduğunu dile getirdi.
Çelikkol, Senar'ın tavır ve
üslubunun Türkiye'deki
diğer sanatçılar tarafından
örnek alındığını anlatarak,
"O, eskimeyen bir çınardır.
Sözünün eri, eli kanda olsa
dahi verdiği sözü aksatmazdı" diye konuştu.
Katılımcılar daha sonra
sergideki eserleri inceledi.
Müzeyyen Senar anısına
hazırlanan özel sergi, Bursa
Kent Müzesi'nde 15 Mart
Pazar gününe kadar
görülebilecek.
(AA)
"Yav He He"
Yücel Gökçek, Sabahattin Yakut,
Ayşenil Şamlıoğlu ile Yakup
Yavru'nun oynadığı "Yav He He",
komedi meraklılarının ilgisini çekmeye aday.
Volkan Özgümüş'ün yönettiği
filmin konusu şöyle:
"Doğu Anadolu'nun Cırtik
köyünde doğan Sabri ile Medeni,
hastalanan nenelerinin ilaç masrafları için çareyi sahip oldukları üç
koyunu satmakta bulur. İnternete
verdikleri ilana İstanbul'dan müşteri çıkınca, İstanbul'a gitmeye
karar verirler.
07:00 GAGGUK
08:30 BURADA NE YENİR?
09:30 SON TREND
10:30 DİZİ DOKTORU
11:30 HAFTASONU
12:50 GAGGUK
13:45 GÜRKAN ŞEF İLE
MANGAL ZAMANI
15:00 DOLU DOLU
ANADOLU
16:20 YABANCI
SİNEMA
18:15 EMRE BUGA İLE ANA
HABER
19:00 THE UNIT (EKİP)
20:00 YERLİ SİNEMA
BİR ZAMANLAR
MEKSİKA’DA
21:50 YABANCI
SİNEMA
23:50 BOKS GECESİ
BEST OF KICKBOKS GECESİ
02:20 THE UNIT (EKİP)
06:00 Dila Hanım
07:30 Akasya Durağı
10:00 Melek
12:00 Yerli Dizi
14:00 Yerli Dizi
16:30 Yerli Sinema
18:30 Star Haber
19:15 Star Life
21.30 Ateş Kapanı
00:30 Yerli Dizi
03:00 Yerli Sinema
04:30 Yerli Sinema
20:00 BİR ZAMANLAR MEKSİKA’DA
Robert Rodriguez'in yönettiği "Bir
Zamanlar Meksika’da", efsanevi
gitarlı kahraman El Mariachi’nin
yeni serüvenlerini sinemaseverlerle buluşturuyor. Mariachi’nin
maceralarının arka planında yine
devrim, hırs ve intikam var.
Yaşadığı trajediyi aklından çıkarmayı başaramayan El Mariachi,
inzivaya çekilerek içine kapalı bir
yaşam sürmektedir. Yozlaşmış
CIA ajanı Sands'in ısrarı sonucunda saklandığı yerden çıkmak
zorunda kalır. Şeytani kartel kralı
Barrillo, Meksika başkanına yönelik haince bir suikast planlamaktadır. Bunu önlemekse yine El
Mariachi'ye düşecektir. Ama onun
geri dönüşünde kişisel bir sebep
daha vardır: Kan davası.
Tuluyhan Uğurlu,
İzmir'de konser
verecek...
İSTANBUL - Piyanist Tuluyhan Uğurlu,
16 Şubat'ta İzmir Atatürk Kültür
Merkezi'nde hayranlarıyla buluşacak.
Konuya ilişkin yapılan açıklamaya göre,
uzun bir aradan sonra İzmir'de konser
verecek olan sanatçı, "Piyano Aşkı
Anlatıyor, Semazenler Aşka Dönüyor"
isimli projesini yorumlayacak.
Aşk üzerine dünden bugüne uzanan
mitolojik öykülerle, Homeros,
Shakespeare, Neruda, Fuzuli, Attila İlhan,
Özdemir Asaf, Goethe, Mevlana ve Yunus
Emre'den sevgi ve aşk üzerine şiirler,
görsel sunumla sanatçının müziğine eşlik
edecek.
Kalbin hikayesi ile başlayan konserde,
tasavvufta aşkın anlatıldığı bölümün ardından, semazenler sahneye çıkarak gösteri
sunacak. (AA)
"Seni Seviyorum Rio"
Stephan Elliott, John Turturro ve
Paolo Sorrentino'nun da yer aldığı 10
farklı yönetmenin Rio'yu aşk teması
üzerinden hikayeleştirdiği, "Seni
Seviyorum Rio", "Cities of Love"
serisinin son halkasını oluşturuyor.
"Seni Seviyorum Paris" ve "Seni
Seviyorum New York" filmlerinden
sonra Rio'da devam eden seri,
dünyanın dört bir yanından yıldızlarla
dolu bir oyuncu kadrosu ile Rio'da
aşık olmanın hikayelerini anlatıyor.
Rio'nun egzotik doğal güzelliklerini
ve insan çeşitliliğini şehirde geçen
farklı aşk hikayeleri üzerinden anlatan
her bir kısa film, iki günlük sürede ve
Rio'nun farklı mahallelerinde geçiyor.
08:00 Ver Fırına
10:30 Ütopya
12:15 Ütopya
14:00 Kaçak Gelinler
16:45 Çok Güzel Hareketler
18:00 Yabancı Sinema
20:00 Bu Tarz Benim
01:15 Yabancı Sinema
03:15 Yabancı Sinema
05:00 Arda’nın Mutfağı
05:45 Ütopya
06:00 Kanal D Çocuk Kulübü
07:15 Akasya Durağı
09:30 Magazin D
12:15 Çok Güzel
Hareketler Bunlar
13:15 Yerli Dizi
16:00 Ben Bilmem Eşim Bilir
19:00 Ana Haber Bülteni
20:00 Tanrının Kitabı
23:00 Arkadaşım Hoşgeldin
01:00 Yabancı Sinema
02:30 Çok Güzel Hareketler
04:00 Yabancı Sinema
21:45 SICAK KALPLER
Tür : Komedi , Korku , Romantik
Yönetmen : Jonathan Levine
Oyuncular : Teresa Palmer , John
Malkovich , Nicholas Hoult , Dave
Franco , Rob Corddry
Senaryo : Jonathan Levine
Film, "R" isimli bir erkek zombinin
kurbanlarından birinin kız arkadaşıyla
tehlikeli bir ilişkiye başlamasını anlatacak. Bu ilişki, başta R olmak üzere
tüm zombileri değiştirecek zincirleme
bir reaksiyonun ilk adımı olacak...
Zombiyi Hoult'un, kız arkadaşını da
Palmer'ın canlandıracağı projede ünlü
aktör Malkovich de General
Grigio'yu, dünyayı işgal eden zombileri temizlemeyi kafasına koymuş
kötü karakteri canlandıracak. Rob
Corddry de R isimli zombiyle aynı
düşünceleri paylaşan M isimli başka
bir zombiye hayat verecek.
14 Şubat 2015 Cumartesi
Deniz Feneri Derneği’nin
yardımları %75 arttı
Deniz Feneri Derneği
Genel Başkanı Mehmet
Cengiz, 2012 ile 2014 yılları karşılaştırıldığında
bağış ve yardım potansiyellerindeki artışın yüzde
75'lere ulaştığını belirterek, "2014'te Türkiye ile
toplam 32 ülkede 433
bin 516 kişiye 50 milyon
997 bin 941 lira yardım
ulaştırdık. Derneğimizin
kayıtlarındaki toplam
aile sayısı 2014 sonu itibarıyla 609 bin 197'ye
ulaştı" dedi.
İSTANBUL - Cengiz, derneğin
Zeytinburnu'ndaki genel merkezinde düzenlediği
basın toplantısında, 2012'den bugüne gösterilen
büyümeyi anlattı.
Deniz Feneri'nin 1996'da bir televizyon programı ile başladığı iyilik yolculuğuna 19 yıldır
devam ettiğini dile getiren Cengiz, Türkiye'nin
bütün bölgelerine, il, ilçe ve köylerine varıncaya
kadar en yaygın yardım faaliyeti yapan gönüllü
kuruluşların başında gelen derneğin kısa sürede
milyonların göz bebeği ve umut kapısı haline
geldiğini söyledi. Yurtiçinde milyonlarca ihtiyaç
sahibinin en dar zamanında imdadına yetişen ve
onlara hayatlarının en kritik anlarında umut ışığı
olan Deniz Feneri'nin, yurtdışında da 60 ülkede
Türk bayrağını dalgalandırdığını, hayırseverlerin
emanetlerini yerine ulaştırdığını anlattı.
Mehmet Cengiz, Deniz Feneri'nin büyük bir
ailenin adı olduğunu söyleyerek, bu büyük ailenin bugüne üzüntülerini de sevinçlerini de paylaşarak geldiğini dile getirdi.
Derneğin bağış potansiyeli ve yardım hacmi
bakımından yola çıktığı tarihten itibaren zirvede
olduğunu vurgulayan Cengiz, şunları söyledi:
"Bilindiği gibi bir süre önce saldırıya uğrayan
iyilik kervanımız kan kaybetmiş, yardımlara eski
hızıyla koşamaz hale gelmişti. 2007'de
Almanya'dan başlatılan süreç sonrasında gücümüzü toplamak üzere yönetimimiz, personelimiz,
bağışçılarımız ve gönüllülerimizle canla başla
çalıştık. Şükürler olsun ki, zor günler geride
kaldı. 2010'dan bu yana durumumuz her yıl biraz
daha iyileşti, bağışlarımız arttı, artık daha fazla
muhtacın imdadına yetişir hale geldik. 2010'dan
bu yana her yıl bir önceki yıla göre yüzde 25-30
nispetinde büyüdük, toparlandık. 9 Nisan
2012'de Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nın verdiği takipsizlik kararı sonrası iyileşme hızımız
arttı."
Deniz Feneri Derneği Genel Başkanı Mehmet
Cengiz, 2012 ile 2014 karşılaştırıldığında bağışlardaki artış ve yardım potansiyelindeki iyileşmenin yüzde 75'lere ulaştığını sevinçle gördüklerini
belirterek, 2012'de ayni ve nakdi tüm bağışlarının 30 milyon 172 bin 269 lira olduğunu aktardı.
Cengiz, 2014'te ise bu rakamın 52 milyon
586 bin 568 lira olarak gerçekleştiğini ifade ederek, şu bilgileri verdi:
"2014'te Türkiye ile toplam 32 ülkede 433 bin
516 kişiye 50 milyon 997 bin 941 lira yardım
ulaştırdık. Derneğimizin kayıtlarındaki toplam aile
sayısı 2014 sonu itibarıyla 609 bin 197'ye ulaştı.
Geçen yıl derneğimizden 96 bin 337 aileden 433
bin 516 kişi yardım aldı. Bu iyi haberleri derneği-
miz üzerinden karalama kampanyası yürütüldüğü günlerde güç kaybedişimize çok üzülen ve
Deniz Feneri'nden kendilerine ulaşacak iyi
haberleri dikkatle takip eden bağışçılarımızla
paylaşmanın sevincini yaşıyoruz. Bütün bağışçılarımız, gönüllülerimiz ve iyiliksever halkımız
müsterih olsun, Deniz Feneri, iyilik yolculuğuna
ilk günkü aşk, şevk ve kararlılık ile devam ediyor."
Genel Başkan Cengiz, bu yıl geçen yıla göre
daha fazla ihtiyaç sahibine ulaşmayı ve daha
fazla gönlü kırık insanın yüzünde tebessüm oluşturmayı hedeflediklerini kaydederek, Suriye'de
dört yıldan beri devam eden iç savaş nedeniyle
milyonlarca Suriyeli'nin evini barkını terk etmek
zorunda kaldığını anlattı.
Onlardan bir kısmının komşu ülkelere sığındığını aktaran Cengiz, "Bir kısmı ise Suriye içerisindeki kamplarda hayat mücadelesi veriyor.
Ülkemizde de iki milyona yakın Suriyeli muhacir
hayırsever halkımızın ve devletin desteğiyle
ayakta durmaya çalışıyor. Deniz Feneri, Suriye
krizi başladığından beri kardeşlerimize başta
gıda, giyim, eşya, ilaç, yakacak ve nakit olmak
üzere yaklaşık 55 milyon lira yardım ulaştırdı.
Kardeşlerimize yardıma devam edeceğiz" diye
konuştu. (AA)
Kuyumcular, federasyon istiyor
ANKARA - Ankara Kuyumcular ve Saatçiler
Odası Başkanı Hasan Çavuşculu (sağda), TürkOsmanlı mücevherlerinin uluslararası fuarlarda
tanıtılması ve ihracatın gelişmesi için
Kuyumcular ve Mücevherciler Federasyonu'na
büyük ihtiyaç olduğunu belirterek, bu doğrultuda
Başbakan Ahmet Davutoğlu'na mektup gönderdiklerini bildirdi.
Çavuşculu, konuya ilişkin AA muhabirine
yaptığı açıklamada, sektörün sorunlarının çözümü açısından federasyon çatısı altında örgütlenmek istediklerini söyledi.
Federasyonun, ihtisaslaşmış meslek kuruluşları olduğunun altını çizen Çavuşculu, TürkOsmanlı mücevherlerinin uluslararası fuarlarda
tanıtılması ve ihracatın gelişmesi için
Kuyumcular ve Mücevherciler Federasyonu'na
büyük ihtiyaç olduğunu belirtti. Çavuşculu,
"Sektörün yurtiçinde bütünlüğünü sağlaması,
Türk kültür ve el sanatlarının canlanması ve
gelişmesi noktasında büyük önem taşıyor" ifadesini kullandı.
Bu konudaki önerilerini de dile getiren
Çavuşculu, ilgili kanun maddesinde yapılacak
değişiklikle aynı meslek dalındaki 25 odanın bir
araya gelmesiyle mesleki federasyon kurabilmesine imkan tanınmasını istedi.
Çavuşculu, Türkiye'deki şoförler, bakkallar,
lokantacılar, berberler, pazarcılar gibi mesleklerin
her il ve ilçede çok sayıda üyesi bulunduğu için
oda ve federasyon kurabildiklerine dikkati çekerek, şunları söyledi:
"Odamız küçük ve orta boy kuyumcu ve
mücevhercileri temsil ediyor. İl ve ilçelerdeki
kuyumcu ve mücevherci sayısının yetersizliğinden ötürü oda kurulamıyor. El sanatlarının gelişmesi ve buna bağlı olarak ihracatın artması,
Türkiye Kuyumcular ve Mücevherciler
Federasyonu sayesinde olacaktır. Bu nedenle
federasyona büyük ihtiyaç duyulmaktadır."
Başkan Çavuşculu, federasyon kapsamında
sektördeki dağınıklığı da gidermek istediklerini
belirtti.
Sektöre bir nitelik getirmek istediklerini kaydeden Çavuşculu, kuyumcu ve mücevherci iş
yerlerinin belli bir standarda sahip olması gerektiğine işaret etti.
Çavuşculu, ayrıca kuyumcu ve mücevhercilerin internet hattı ve bilgisayara sahip olması
gerektiğini vurgulayarak, "Sektördeki iş yerleri bir
ağda bir araya gelmeli. Çalınan ürünlerin resimleri ortak ağ bağlantısından Türkiye'deki bütün
sektör temsilcileri tarafından görülebilmeli. Bu
sayede çalınan, sahte altın ve mücevherler piyasada dolaşıma sunulamaz" değerlendirmesinde
bulundu. (AA)
Kimliğini kaybetti, 30 bin lira borcu oldu
KÜTAHYA - Kütahya'da kaybettiği kimliği
kullanılarak adına kredi çekilen ve alışveriş yapılan İsmet Keskin, yaklaşık 30 bin lira borçlandırıldı.
Keskin, gazetecilere yaptığı açıklamada, eşinden ayrıldığı için oğlunun nafakasını yatırmak
amacıyla kredi çekmek üzere gittiği bir banka
şubesinde kimliğini kaybettiğini söyledi.
Kimliğinin kendisiyle yaşıt biri tarafından
bulunduğunu öğrendiğini ifade eden Keskin,
"Kimliğimi bulan kişinin kendi fotoğrafını yapıştırarak çeşitli banka şubelerinden kredi çektiğini,
alışveriş yaptığını bana bankalardan gelen
ödeme emirlerinden sonra anladım. Kimliğimi
kaybettikten sonra defalarca banka şubesine gittim ancak kimliğimin orada olmadığı ifade edildi"
dedi.
Nüfus cüzdanını bulamayınca hemen yeni
kimlik çıkardığını, sonra bir bankanın şubesinden
adına 12 bin lira tüketici kredisi çekildiğini
öğrendiğini söyleyen Keskin, "Daha sonra başka
bir bankadan 'evime 428 liralık kredi kartıyla alışveriş yapıldı' diye kağıt geldi. Aynı bankadan
yine benim adıma 3 bin liralık kredi çekilmiş.
Yaklaşık 10 bin liralık masaj aleti, çekyat gibi
malzemeler alınmış. Bir telefon bayisinden de
benim kimliğim kullanılarak yaklaşık 4 bin lira
tutarında telefon alınmış" diye konuştu.
Kimliğini kaybettiği için yaklaşık 30 bin lira
borcunun göründüğünü anlatan
Keskin, "Hayatımda hiç kredi kartı
kullanmadım ama yaklaşık 30 bin
lira kredi borcum oldu" ifadesini
kullandı.
Avukatı aracılığıyla şahıs veya
şahıslar hakkında savcılığa suç
duyurusunda bulunduğunu kaydeden Keskin, Kütahya Emniyet
Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize
Suçlarla Mücadele Şube
Müdürlüğünde konuyla ilgili ifade
verdiğini belirtti.
Öte yandan, Keskin'in ifadesi
doğrultusunda olayı araştıran
Kütahya Emniyet Müdürlüğü
Kaçakçılık ve Organize Şube
Müdürlüğü ekipleri, banka şubesi ve telefon
bayisinin güvenlik kamera kayıtlarından yola
çıkarak U.M. (42), B. Ç. (42) ve R. G. (58) isimli
şahısları tespit edip gözaltına aldı.
Zanlılar, çıkarıldıkları mahkemece tutuklandı.
(AA)
Fehmi KORU
fkoru@gmail.com
3
fkoru@htgazete.com.tr
bölge haberlerİ
Ukrayna’da savaş durdu,
Suriye’de ise...
UKRAYNA’da bir yılı bulan kanlı savaş nihayet sona erecek görünüyor. Belarus’un başkenti
Minsk’te bir araya gelen Almanya, Fransa, Rusya
ve Ukrayna liderleri, saatler boyu süren müzakereler sonucu, “ateşkes” üzerinde anlaştılar.
Buna göre, çatışmalar 15 Şubat gece yarısı
bitecek... Ardından, savaşan taraflar ağır silahlarını çekecekler... Savaş tutukluları da serbest
bırakılacaklar...
Demek oluyormuş...
Günümüzde dünyanın bir yerlerinde anlamlıanlamsız savaşlar patlayabiliyor. Avrupa’nın
merkezinde -Bosna Hersek’te, Kosova’da- olduğu gibi, Ukrayna’da da savaş birdenbire çıkıverdi. Ülkenin güneyinde kimlikleri gizlenmiş Rus
askerleri, Rus ordusuna ait olduğu saklanmış
tanklarıyla etrafa ölüm saçıp durdular.
En sonunda, ABD, savaşta yenilmeye yüz tutmuş Ukrayna’ya yardım için ağır silah sağlama
niyetini duyurdu.
Fransa, Almanya, Rusya ve Ukrayna liderlerinin Minsk buluşması, ABD’nin açıklamasından
hemen sonraya denk geldi.
Bu arada, IMF’nin de, ekonomisi iflasa yüz
tutmuş Ukrayna’ya yardım için 40 milyar dolarlık bir paket hazırladığını tabloya eklemeliyim.
Kosova ve Bosna Hersek’teki savaşlar
NATO’nun müdahalesiyle sonlanmıştı; bu defa
NATO müdahalesine meydan bırakmamak için
Avrupalılar inisiyatifi ele almış ve sonuca ulaşmış görünüyorlar. Ukrayna’daki Rus yanlısı
isyancılar da ateşkes anlaşmasına imza atmış
bulunuyor.
Merkel ile Hollande’ın dediklerini yapması
karşılığında Putin, dün Brüksel’de başlayan ülkesine yeni “yaptırımlar” getirme amaçlı zirveden
Rusya’nın canını acıtacak bir karar çıkmayacağı
sözünü almış; öyle söyleniyor...
Son hamleyle, Fransa ve Almanya, Ukrayna’yı
bölünmekten kurtarmış görünüyor; ancak
Ukrayna’nın parçasıyken özerklik kazanmış
Kırım’ı Rusya’nın durduk yere işgaline son verecek bir hamle değil bu. Kırım Tatarlarının feryatlarına kulak veren yok...
Tıpkı, Ortadoğu’daki yüz binlerce insanın
hayatını kaybettiği, tarihi öneme sahip kentlerin
tahrip edildiği savaşlara aldırılmadığı gibi..
Ukrayna’yı bir gecede tek ve bütün haline döndürecek bir uzlaşmayı Rusya ve Ukrayna liderlerini bir araya getirerek sağlayan Fransa ile
Almanya, Putin ile Esad’ı hizaya getirmeyi
amaçlayan bir dörtlü zirve toplamayı düşünmüyor bile...
ABD de, Ukrayna’da savaşın sonunu getirmede etkili olan, zayıf tarafa ağır silah yardımı türü
bir meydan okuma yoluna gitmiyor. IMF yönetimi de, “Savaş sona ersin, Suriye’ye derhal yardım ederiz” çıkışını yapmayı aklından bile geçirmiyor.
Libya da öyle... İstikrarını bozan ve koca ülkeyi her meşrep ve aşiretten silahlı milislerin insafına terk eden Fransa, ilk müdahalede yanına
çektiği ülkelerle bir araya gelerek, Libya’ya
yeniden huzur ve istikrar getirme arayışına girmiyor.
Irak’ı ve Afganistan’ı da düşünen yok.
Ortadoğu bölgesindeki savaşlar, çöken devlet
yapıları, kaçan huzur ve istikrarın yalnızca kendilerine bakan yüzüyle ilgileniyor Batılı ülkeler;
Avrupa ve Amerika’dan Suriye ve Irak’a savaşçı
trafiğini durdurmak, bölgeden dönenlerin radikalliklerini yaşadıkları ülkelere taşımalarının
önüne geçmek bütün dertleri...
Ukrayna’da akan kanı bir gecede durdurmayı
beceriyorlar da, Irak ve Suriye’yi harabeye çeviren ve milyondan fazla insanın canını alan bölgemizdeki savaşlara karşı duyarsızlar...
Rusya, BM’deki daimi üyeliğini Suriye’deki
savaşın devamından yana kullanıyor; Batılı ülkeler Ukrayna’da işe yarayan yöntemi Suriye’deki
savaşı sona erdirmek için uygulamıyorlar...
Ne demek lazım buna, gerçekten bilemiyorum..
13 Şubat 2015/ HABER TÜRK
Eryılmaz aklandı
ANKARA- Çankaya eski
Belediye Başkanı Muzaffer
Eryılmaz (sağda), "ihaleye
fesat karıştırmak" iddiasıyla
açılan davada beraat etti, 4
sanık ise "özel belgede sahtecilik" suçundan 1 yıl 10 ay
hapis cezası aldı.
Ankara 10. Ağır Ceza Mahkemesinde, aralarında Çankaya eski Belediye Başkanı Muzaffer
Eryılmaz ile bazı belediye yöneticileri, medikal
şirketi temsilcilerinin de bulunduğu 22 kişi hakkında "suç işlemek için kurulan örgüte üye
olmak" ve "örgüt faaliyetleri çerçevesinde ihaleye fesat karıştırmak" iddiasıyla açılan davanın
karar duruşması yapıldı. Duruşmaya, tutuksuz
yargılanan sanıklar, bazı müştekiler ile tarafların
avukatları katıldı. Cumhuriyet Savcısı Erdinç
Hakan Özdabakoğlu, esas hakkındaki mütalaasında, sanıklardan medikal firması çalışanları
Zeki Özkanoğlu, Mustafa Erkan, Fatih Çelik ve
Fethi Kubilay Yalçın'ın "Özel belgede sahtecilik"
suçundan 1 yıl 10 ay hapisle cezalandırılmalarını
talep etti. Mahkeme Başkanı Oktay Saday,
Özkanoğlu, Erkan, Çelik ve Yalçın hakkında, 1 yıl
10 ay hapis cezasına hükmetti.
Aralarında Çankaya eski Belediye Başkanı
Muzaffer Eryılmaz'ın da bulunduğu 18 kişi hakkında ise atılı suçlardan cezalandırılmalarını
gerektirecek kesin ve inandırıcı delil elde edilmediği gerekçesiyle beraat kararı verildi. (AA)
4
ANKARA
14 Şubat 2015 Cumartesi
Çankaya
Belediyesi,
Yaşamkent’te
hayata
geçirdiği
uygulama
ile Türkiye’de
bir ilke
imza attı.
HABER MERKEZİBölgedeki 16 bin metrekarelik arsanın
nasıl değerlendirileceğine ilişkin mahalle
sakinleriyle görüşen Çankaya Belediyesi,
Yaşamkentlilerin isteği ve önerileri doğrultusunda bir park yapacak. Parkın çalışmaları kışın sona ermesiyle başlayacak.
Çankaya Belediyesi’ni katılımcı
belediyecilik anlayışıyla yöneteceğini dile
getiren Başkan Alper Taşdelen, “Ben yaptım oldu anlayışı Çankaya’da hayat bulmayacak bir anlayıştır. Çankayalı
mahallesinde nasıl bir park
istiyorsa,
sokağındaki sorunun nasıl giderilmesini
istiyorsa belediye çalışmasını o yönde
yapacak” dedi.
Yaşamkent’te 15 sitenin bulunduğu
bölgede 840 haneye hizmet verecek olan
parkın şekillenmesi aşamasında Çankaya
Belediye Başkan Yardımcısı Anıl Sevinç ve
danı, koşu pisti, 2 kondüsyon pisti ve
basketbol sahası olan bir park inşa
edilmesine karar verildi.
Park içerisinde yaklaşık bin ağaç ve
3 bin 500 çalı grubu dikilecek. Yeni
yapılacak parkta ayrıca ilk kez yağmur
suyu toplama sistemi hayata geçirilecek.
Değişen ekolojik sistem ve nüfus
artışına bağlı su ihtiyacı nedeniyle kaynaklarını verimli kullanacak projeler
üretmeye özen gösteren Çankaya
Belediyesi bu duyarlılığı Yaşamkent’teki
parkta gösterecek.
Su toplama kanallarıyla kışın yağan
kar ve yağmur suları belirli noktalarda
biriktirilerek parkın sulama ihtiyacı
ekibi sık sık bölgeyi ziyaret ederek, vatankarşılanacak. Çankaya Belediyesi’nin ilk
daşlarla iletişime geçti.
örneğini Ahlatlıbel’de yaptığı biyolojik gölet
Karşılıklı görüş alışverişi şeklinde geçen
toplantılar sonrasında yeşili ve ağacı bol, mey- Yaşamkent’te de uygulanacak.
Kadın girişimciler
Bezci'yi ziyaret etti
HABER MERKEZİTürkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Ankara
Kadın Girişimciler Kurulu Başkanı Serpil Polat ve İcra
Kurulu üyeleri ATO Başkanı Bezci,i makamında
ziyaret etti. Başkan Polat, Ankara Kadın Girişimciler
Kurulu seçimlerinin ardından icra kurulunda görev
alan girişimciler olarak ATO Başkanı Bezci’yi tanışmak
ve görüş alışverişinde bulunmak üzere ziyaret ettiklerini söyledi. “Kurul olarak kadınların iş hayatına
girişimci olarak daha fazla yer alabilmesi için proje
hazırlığı içindeyiz” diyen Polat, ATO yönetiminden
kadın girişimcileri çalışmalarında desteklemesini talep
etti.
ATO Başkanı Bezci de, TOBB Ankara Kadın
Girişimciler Kurulu Başkan ve üyelerini
seçilmelerinden dolayı tebrik etti. Ankara Ticaret
Odası olarak kadın girişimciler kurulunun tüm çalışmalarına destek vermeye hazır olduklarını kaydeden
Bezci, Türkiye’nin 2023 hedeflerine ulaşabilmesi için
girişimci sayısını artırması gerektiğini, bunun da yolunun gençleri ve kadınları iş hayatına sokmaktan
geçtiğini anlattı.
İcra Kurulu üyelerinin, ATO gibi meslek örgütlerinde kadınların daha çok sayıda ve etkin biçimde
yer almaları için pozitif ayrımcılık uygulamaları yapılması önerisini dinleyen Bezci, “Kadınlarımız iş
hayatında daha çok sayıda yer aldıkça ister istemez
Ankara Ticaret Odası ve benzeri örgütlerde de yer
alacaksınız” dedi. Kadınların iş hayatında en az erkekler kadar başarılı olduklarının altını çizen Bezci, “Şu
anda meclisimizde kadın üyemiz ne yazık ki yok.
Komitelerimizde de az sayıda kadın üyemiz mevcut.
Kadın girişimci sayımız arttıkça oda ve borsalarımızda
söz sahibi olan kadın sayısı da artacaktır” dedi.
Aritmetik zekalı minikler Duruay’ı ziyaret etti
HABER MERKEZİGölbaşı Belediye Başkanı Fatih
Duruay, Gölbaşı Mega Hafıza Beyin
Temelli Eğitimler Merkezi öğrencilerini makamında konuk etti.
Yaşları 5 ile 12 arasında
değişen ilkokul öğrencileri, ziyaretleri esnasında mega aritmetik
beyin egzersizlerini de Başkan
Duruay’la paylaştılar. Çeşitli
basamaklı sayılarla toplama, çıkarma ve çarpma işlemlerini zihinsel
olarak uygulayan öğrenciler,
Başkan Duruay’ı kendilerine hayran
bıraktılar. Öğrencilerin yaptığı
işlemleri şaşkınlıkla izleyen Duruay,
öğrencileri uzun süre alkışlayarak
başarılarının devamını diledi.
KUPA SEVİNÇLERİNİ
PAYLAŞTILAR
Gölbaşı Mega Hafıza Beyin
Temelli Eğitimler Merkezi’nin
kahramanları kupa sevinçlerini de
Başkan Duruay’la paylaştılar
Türkiye şampiyonluğu, Türkiye
üçüncülüğü ve Türkiye beşinciliği
bulunan aritmetik kahramanları
sergiledikleri performansla Başkan
Duruay’dan tam not aldılar.
Ziyaretlerinden dolayı öğrencilere tek tek teşekkür eden
Başkan Duruay başarı dilekleri ve
hediyeler ile öğrencileri uğurlarken,
hatıra fotoğrafı çektirmeyi de ihmal
etmedi.
KEDEM öğretmenlerine
hizmet içi eğitim verildi
Çubuk Kent Konseyi Başkanı İsmail Tekaüt:
TÜGİAD
TÜGİAD heyetinden
heyetinden
Vali
Vali Kılıçlar’a
Kılıçlar’a ziyaret
ziyaret
HABER MERKEZİTürkiye Genç İş adamları Derneği Ankara
Şubesi Dernek Başkanı Türker Naslı ve yönetim
kurulu üyeleri Ankara Valisi Mehmet Kılıçlar’ı
makamında ziyaret etti. Başkan Naslı, 1986
Yılında kurulan Türkiye Genç İş adamları Derneği
(TÜGİAD)’nin, Türkiye’nin ilk ulusal ve tek uluslararası yetkinliğe sahip Genç İş adamı Derneği
olduğunu belirterek “Farklı sektörleri temsil eden
21 – 45 yaşları arasında Türkiye genelinde 840,
Ankara Bölgesinde 250 Genç Girişimci Üyesi ile
TÜGİAD bugün, 500 bin kişilik bir istihdam
gücünü ve yaklaşık 18 Milyar Dolarlık bir ihracat
hacmini temsil etmektedir.” dedi.
TÜGİAD Ankara Yönetim Kurulu olarak
Başkente değer katacak projeler üzerinde çalıştıklarını, da ifade eden üyeler, EXPO konusunda da
üzerlerine düşen görevi yapmaya hazır olduklarını
belirttiler. Genç Türk girişimcisinin ekonomik
gücünü ve üretim potansiyelini en iyi şekilde yansıtan; Türkiye’nin bölgedeki coğrafi ve stratejik
gücünü ön plana çıkarmak suretiyle tanıtımına
katkıda bulunan TÜGİAD’ın faaliyetlerini takdirle
karşıladığını ifade eden Vali Kılıçlar, EXPO
konusunda planlı ve disiplinli bir çalışma
yürütülmesi gerektiğini, Büyükşehir Belediyesi,
Ticaret Odası ve Sanayi Odası ile birlikte konuyu
değerlendirdiklerini ifade ederek ziyaretten dolayı
başkan Naslı ve üyelere teşekkür etti.
“Kış şartlarında sokak
hayvanlarını unutmayın”
HABER MERKEZİÇetin kış şartlarının insanların olduğu kadar hayvanları
da etkilediğini vurgulayaan
Çubuk Kent Konseyi Başkanı
İsmail Tekaüt, aç kalan hayvanların unutulmamasını istedi.
Soğuk kış günlerinde aç
kalan başta serçe, kedi,
köpek gibi sokak hayvanlarının yaşama mücadelesine
tüm ilçe halkının yardımcı
olmasını isteyen Kent Konseyi
Başkanı İsmail Tekaüt, “O
minik canların yaşaması için
sizin de yapacağınız çok
küçük şeyler olduğunu unutmayın” dedi.
Tekaüt, “Sokak hayvanları
yemek ve su ihtiyaçlarını
karşılayamıyorlar. Kış boyunca yemek artıklarını çöpe
atmayın. Hayvanların yemesi
için poşetlerin üzerinde, eski
kapların içinde çöp kutularının
kenarlarına ve hayvanların
yiyecek arayacağı yerlere
koyarsanız hayvanlar aç
kalmazlar. Bu konuda vatandaşlarımızın hassas
davranacağını biliyoruz.
Sokak hayvanları soğuk ve
karlı havalarda yiyecek bulmakta problem yaşarlar.
Hayvanların da hayat hakkı
olduğunu unutmayarak yiyecek yardımında bulunmalıyız.
Sadece kedilere, köpeklere
değil, tüm hayvanlara yardım
elini uzatmalıyız. Özellikle
kuşlar için çöp kenarlarına
kapların içine su konulmalıdır.
Dışarıda kar var, suya gerek
yok, düşüncesi hakim olmamalı. Dışarıdaki su donduğu
için hayvanlar bu suyla
ihtiyaçlarını karşılayamıyor.
Bizler bu şekilde davranarak
hem büyük bir sorumluluk
örneği sergilemiş oluruz hem
de bizden sonraki nesillere
örnek oluruz” diye konuştu.
Hayvanlar sokaklarda aç
gezdiğini dile getirerek ilçe
halkına çağrıda bulunan
Tekaüt, “Bu soğuk günlerde
evimizde artan, hatta sofra
sonrasında masa üstündeki
ekmek kırıntılarını, misafir
sonrası arta kalan kurabiyeleri
penceremize koyalım, serçe
ve kumrulara verelim” dedi.
HABER MERKEZİKeçiören Belediyesi Eğitime Destek Merkezi
(KEDEM) öğretmen ve yöneticilerine yarıyıl tatil
programında hizmet içi seminerler verildi. İkinci
yarıyılda öğrencilere daha iyi hizmet vermek
amacıyla Yunus Emre Kültür Merkezi’nde
düzenlenen seminerler iki oturumda yapıldı. İlk
oturumda günümüz çocuklarında sık görülen ve
anne babaların öğretmenlere danıştıkları sorunların başında gelen “Çocuklarda Uyum ve
Davranış Problemleri, Dikkat Eksikliği” konulu
seminer, Kırıkkale Üniversitesi Keskin Meslek
Yüksekokulu Çocuk Bakımı ve Gençlik
Hizmetleri Bölümü Çocuk Gelişimi Programı
Öğretim Görevlisi Havva Hacer Geçmiş
tarafından verildi.
Seminerde ilk olarak çocuklarda fizyolojik
gelişimin ve ruh sağlığının nasıl olduğu hakkında genel bilgiler sunuldu. Ardından Dikkat
Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu(DEHB)
tanısı ve tedavisinin, KEDEM öğretmenlerine
büyük kolaylık sağlayacağı düşüncesinden
hareketle DEHB yaşayan çocuklarda görülen
belirtiler üzerinde duruldu. Daha sonra sınıf
ortamlarında hiperaktif çocukların hangi hal ve
hareketlere sahip olduklarından ve onlara nasıl
yaklaşılması gerektiğinden bahsedildi.
İkinci oturumda ise öğretmen ve yöneticilere
yönelik “Kendini Geliştiren Eğitimci” konulu
seminer, Keçiören Belediyesi Aile Eğitim
Merkezi danışmanlarından Bestami Çiftçi
tarafından verildi. Öğretmenleri motive etmeye
yönelik bu seminerde, gelişim süreçleri, beynin
işleyiş yapısı, gelişimci düşünce için gerekli
yöntem ve teknikler gibi konulara değinildi. Aynı
zamanda kendini geliştiren öğretmende hangi
özelliklerin bulunduğu ve gelişimi engelleyen
faktörlerin neler olduğu hakkında genel bilgiler
aktarıldı. Seminer içinde değişik aralıklarla
testler yapılarak öğretmenlerin merak ettiği
sorulara da yanıt verildi.
KEDEM öğretmenleri son derece verimli
geçen bu yarıyıl tatilinde kendilerine sundukları
hizmet içi eğitim fırsatı için Keçiören Belediye
Başkanı Mustafa Ak’a teşekkürlerini ilettiler.
ANKARA
14 Şubat 2015 Cumartesi
Gezi olayları sırasında
Gökalp Caddesi’nde
temizlik yaparken akrep
olarak bilinen polis aracından atılan gaz fişeğiyle
gözünü kaybeden
Çankaya Belediyesi
Temizlik İşçisi Muharrem
Dalsüren’in hikayesini ve
hukuk mücadelesini anlatan “Madde 16: Yaşam
Hakkı” adlı belgeselin gösterimi Çankaya Belediyesi
Çağdaş Sanatlar
Merkezi’nde yapıldı.
“
”
Belgeseli ÇSM’de gösterildi
HABER MERKEZİYönetmenliğini Veysel Kerem Hun ve Yılmaz
Kılıç’ın yaptığı belgeselin gösterimine Ethem
Sarısülük’ün annesi Sayfi Sarısülük ve ağabeyi
Mustafa; Uğur Kaymaz’ın annesi Makbule ve
kardeşi Ali; Sinan Özkılınç’ın babası Süleyman
Özkılınç; Baran Tursun’un babası Mehmet
Tursun; Çayan Birben’in babası Ahmet Birben
ve Gözünü Kaybedenler Platformu temsilcilerinin yanı sıra ailelere destek olmak için CHP
Ankara Milletvekili Gökhan Günaydın da katıldı.
Gösterimin açılışında konuşan Çankaya
Belediye Başkan Yardımcısı Nafiz Kaya,
katılımcı aileleri ve filme emek verenleri selamlayarak başladığı konuşmasında benzer filmlerin yapılmadığı özgür günler için daha fazla
mücadele edilmesi gerektiğini vurguladı.
Muharrem Dalsüren’in yaşadıkları üzerinden
yapılan belgeselin önemli bir çalışma olduğunu
belirten Kaya, Çankaya Belediyesi olarak bu
çalışmalara destek vereceklerini söyledi.
Dalsüren’in yürüttüğü zorlu hukuk mücadelesi, diğer şiddet mağdurları ve onların
aileleriyle kurduğu bağı anlatan belgesel; bir
yandan polis şiddetinin boyutunu, tarihini ve
devletin bu durumlar karşısında nasıl bir tutum
sergilediğini gösterirken diğer yandan ertelenen
ve sürdürülen davaları anlatıyor. Belgesel çalışmalarına iki yıl önce başladıklarını aktaran
yönetmen Veysel Kerem Hun, “Projeye
başladığımızda şiddetin bu kadar büyük boyutlarda olduğunu öngörmüyorduk. Ancak bugüne
kadar yaşanan tüm acılar ders olmamış gibi,
polise olağanüstü yetkiler tanıyan yeni iç
güvenlik paketinin yasalaşması halinde
yaşanacakları düşünmek bile istemiyoruz”
dedi.
Belgesel gösteriminin ardından kürsüye,
yakınlarını polis şiddetine kurban vermiş aileler
geldi. Çocuklarını ya da yakınlarını kaybettikten
sonra yaşadıkları süreci izleyicilerle paylaşan
aileler, kayıplarının asla geri getirilemeyeceğinin
bilincinde olduklarını bu nedenle TBMM’de
bekleyen İç Güvenlik Yasa Tasarısı’nın iptal
edilmesi gerektiğini söylediler.
Polis Vazife ve Salahiyet Kanunu’nun 16.
Maddesi gereği polisin silah kullanma yetkisinin 2007 yılından bugüne 183 kişinin
ölümüyle sonuçlandığını dile getiren aileler, İç
Güvenlik Yasası’nın TBMM’den geçmesi
halinde ölümlerin sayısının her geçen gün
artarak, toplumsal acıların daha da büyüyeceğine vurgu yaptılar.
İLESAM’dan Büyükelçilik ziyareti
Azerbaycan Bakü şehrinde ziyaretlerde bulunan İLESAM Genel
Başkanı Mehmet Nuri Parmaksız ve Genel Başkan Yardımcısı İlter
Yeşilay önemli kurumlarla yaptıkları görüşmeler sonucunda birçok
proje ve işbirliği anlaşmalarını hayat geçirdi.
Adem Ceylan, milletvekilliği
aday adaylığı için istifa etti
AYŞENUR GÜRERTürkiye Belediyeler Birliği Genel Sekreter
Yardımcısı olan Adem Ceylan, milletvekili aday
adaylığı için görevinden istifa etti.
Yerel Seçimlerde AK Parti’nin Ankara
Yenimahalle İlçesinde Belediye Başkan Adayı olan
Ceylan yaptığı Açıklamada “Kıymetli hemşerilerim
bugün itibariyle Ankara 2.bölge milletvekili adaylığı
için Türkiye Belediyeler Birliği ve İçişleri
Bakanlığı'ndaki görevlerimden istifa etmiş
bulunuyorum. Bugüne kadar beni hiç yalnız bırakmadınız inşallah bundan sonraki süreçte de
desteğinizi ve dualarınızı bekliyorum” dedi.
1963 Ankara İli Çamlıdere İlçesi doğumlu olan
Ceylan, Anadolu Üniversitesi Afyon Mali Bilimler
Fakültesi Maliye Bölümünü 1986 yılında bitirdikten
sonra Karayolları Genel Müdürlüğünde 1987 tarihinde memuriyete başladı.
1990 yılında İçişleri Bakanlığı Kontrolörler
Kurulu Başkanlığında Mahalli İdareler Kontrolörü
olarak göreve başladı. Mahalli İdareler Kontrolörü
ve Baş kontrolörü olarak mesleği gereğince;
Türkiye'nin değişik bölgelerinde Bakan adına il özel
idareleri ve belediyelerin teftiş, inceleme, araştırma
ve soruşturma görevlerini yürüttü. İçişleri
Bakanlığınca yapılan görevlendirme sonucu 20032004 yılları yasama dönemlerinde Türkiye Büyük
Millet Meclisi’nde “Araştırma Komisyonlarında”
görev yaptı.
03.01.2006 tarihinde Ankara İl Özel İdaresi
Genel Sekreter Yardımcılığına getirildi. 07 Mayıs
2008’den itibaren vekâleten yürüttüğü Ankara İl
Özel İdaresi Genel Sekreterliği görevine
21.01.2009’da atandı. Eğitim ve Yönetimde Politika
Analizleri ve Stratejik Araştırmalar Derneği tarafından, Ulusal düzeyde düzenlenen 2010 yılında en iyi
stratejik yönetim ve uygulama yapan il özel idaresi
yöneticisi seçildi.
Adem Ceylan Devlet Denetim Elemanları
Derneği ve birçok sivil toplum kuruluşlarının üyelik
ve yönetimlerinde bulunarak mesleki ve sosyal
etkinliklerde bulundu. Halen, Türkiye Hentbol
Federasyonu Yönetim Kurulu Üyesi olarak görev
yapmaktadır.
HABER MERKEZİİLESAM, uzun süredir alt
yapısını hazırladığı ve planladığı çalışmalarını yürürlüğe koymaya başladı.
Bu çalışmaların startını
“iki devlet bir millet” ilkesi
etrafında birleşen kardeş
ülke Azerbaycan’dan başlatan yetkililer başarılı bir
şekilde sonlanan ziyaretlerinden memnun olarak
Azerbaycan’dan ayrıldılar.
İLESAM’ın içeriğini hazırladığı, Azerbaycan
Büyükelçiliğimizin Kültür
Ataşeliğini başarıyla yürüten
Sayın Seyit Ahmet Arslan’ın
gündemini oluşturduğu ve
bizzat hepsinde hazır bulunduğu ziyaretler sırasında
yapılan görüşmeler ve işbirliği anlaşmalarının, iki
kardeş ülkenin kurumları
arasında heyecan
uyandırdığı gözlemlendi.
İLESAM Yetkilileri ilk
ziyaretlerini Azerbaycan
Büyükelçimiz Sayın Alper
Coşkun’u makamında
ziyaret ederek gerçekleştirdiler. Azerbaycan’a
gelme sebeplerini, yapmak
istedikleri çalışmalarla ve
projelerle ilgili bilgileri
büyükelçimize anlatan İLESAM Genel Başkanı kültür
bağlarımızın ortak güzelliğinde iki ülkenin edebi ve
sanat hayatını çok yönlü
projelerle geliştirmek istediğimizden bahsetti.
Görüşme sırasında
İLESAM hakkında da bilgiler
veren Parmaksız neredeyse
üç bini aşkın üyesiyle 76
ilde bulunan temsilcilikleri,
şubeleriyle ve başardığı
işlerle kendi alanında yıldızlaşan kurumumuzu
Büyükelçimiz Sayın Alper
Coşkun’a anlattı.
İLESAM Genel Başkan
Yardımcımız İlter Yeşilay’da
Bestekarlar Birliğiyle ortak
yapılacak projenin
esaslarından söz ederek
konu hakkında detaylı bilgiler verdi. Görüşmede hazır
bulunan başarılı Kültür
Ataşemiz Sayın Seyit Ahmet
Arslan İLESAM’ın ülkemizdeki en büyük meslek birliklerinden olduğunu ve
böyle bir kurumun
Azerbaycan’da yapacağı
çalışmaların çok yararlı olacağını belirtti.
Samimi geçen ziyarette
Büyükelçimiz Sayın Alper
Coşkun Azerbaycan’da
olduğu sürece kurumumuzun her türlü çalışmasına
destek vereceğini taahhüt
ettiğini bildirdi.
Karşılıklı iyi niyet konuşmalarından sonra İLESAM
Genel Başkanı Mehmet Nuri
Parmaksız Büyükelçimize
İLESAM’ın hediyelerini
takdim etti.
5
Demirel, Yaşar'ı ağırladı
Etimesgut Belediye Başkanı Enver Demirel,
Yenimahalle Belediye Başkanı Fethi Yaşar'ı
makamında konuk etti.
HABER MERKEZİBaşkent’in iki başarılı belediye başkanı;
Yenimahalle Belediye Başkanı Fethi Yaşar ve
Etimesgut Belediye Başkanı Enver Demirel, yeni
dönemde hayata geçirecekleri projeler hakkında fikir
alışverişinde bulundular. Birlikte öğle yemeği yiyerek
sohbet eden iki başkan, yürüttükleri hizmetler ve yeni
dönemde hayata geçirmeyi planladıkları projeler
hakkında birbirlerinden fikir ve görüş aldılar.
Etimesgut’un, modern gelişimi ve aldığı yoğun
göçle hızla büyüdüğünü ve 500 bini aşan nüfusu ile
Ankara’nın 5 büyük metropol ilçesinden birisi olduğuna dikkat çeken Başkan Demirel, geçen dönemde
hayata geçirdikleri yapısal projeler ve hizmetlere yenilerini eklemek üzere çalıştıklarını belirtti. Demirel, hazırlıklarını tamamladığı önemli projelerinden Engelsiz
Yaşam Merkezi ile yeni sosyal tesis projelerini Başkan
Yaşar’a anlattı. İki başkan, proje maketleri üzerinden
fikir alışverişinde bulundular.
Etimesgut Belediye Başkanı Enver Demirel,
gıyabında “abi” diye hitap ettiği Yenimahalle Belediye
Başkanı Fethi Yaşar’ı samimi, içten ve dostça
karşılayıp ağırladı.
Karadağ heyetinden
Gökçek'e ziyaret
HABER MERKEZİAnkara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih
Gökçek’i ziyaret eden Karadağ Başbakan Yardımcısı
Rafet Husoviç ile Karadağ Rojaye Belediye Başkanı
Eyup Nurkoviç, seçimlerde kendilerine verdiği destek
için teşekkür etti. Başkanlık Makamı’nda gerçekleşen
ziyarette, Başkan Gökçek’i Karadağ’a davet eden ve
ülkenin siyasi gündemine ilişkin bilgiler veren konuk
heyet, yapılan çalışmaları anlattı.
Başkan Gökçek de ziyaretlerinden dolayı memnuniyet duyduğunu belirttiği Karadağ Başbakan
Yardımcısı Husoviç ile Konuk Başkan Nurkoviç’e
davetleri nedeniyle teşekkür ederek, en kısa zamanda Karadağ’ı ve şehirlerini ziyaret edeceğini söyledi.
Konuklarına işlemeli tabak, Kuran-ı Kerim ve saat
hediye eden Başkan Gökçek, konuklarıyla hatıra
fotoğrafı çektirdi.
Hamamarkası’nda
Rus rüzgârları esti
HABER MERKEZİAltındağ Belediyesi'nce Hamamarkası’nda
açılışı yapılan St. Petersburg Meydanı, Rus misafirleri bir kez daha ağırladı. Rusya’da 2002 yılından beri kutlanan Diplomatlar Günü’ne, St.
Petersburg Meydanı ev sahipliği yaptı.
Rusya’nın Ankara Büyükelçisi Andrey
Gennadiyeviç Karlov ve Altındağ Belediye
Başkan Yardımcısı Tuncay Temel’in de yer aldığı
etkinlikte dostluk mesajları verildi. Türk-Rus ilişkilerinin 95’inci yıl dönümü kapsamında gerçekleşen programda dostluğu simgeleyen kırmızı
karanfiller dikkat çekti.
Diplomatlar Günü’nde, Türkiye
Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal
Atatürk’ün davetiyle Ankara’ya gelen ilk Rus elçileri de unutulmadı. Üzerinde 7 Rus elçisinin isimlerinin yazdığı bilgi tabelası görücüye çıktı.
Atatürk’ün kendi el yazısıyla not düştüğü ve ilk
Rus elçilerinden birine armağan ettiği tablo ise
günün anısı olarak Altındağ Belediyesi’ne takdim
edildi.
6
ANKARA
14 Şubat 2015 Cumartesi
Beştepe’de yer
alan 14 metre
genişliğindeki
“Mertler Sokak”ın
isminin, 3 parti
grubunun ortak
önergesiyle
“Zübeyde Hanım
Caddesi” olarak
değiştirilmesine
Ankara Büyükşehir
Belediye
Meclisi’nde karar
verildi.
Büyükşehir Meclisi
önemli kararlar aldı
MİHRİBAN DEMİRELAnkara Büyükşehir Belediye
Başkanı Melih Gökçek’in, yönetiminde toplanan Meclis’te yeni
ilçelere yatırımlardan, ilçelerden
Ankara merkeze yaşanan göçün
tersine çevrilmesi için yapılması
gerekenlere kadar pek çok konu
görüşülerek, önemli kararlara imza
atıldı.
Belediye Meclisi’ne sürpriz bir
ziyaret gerçekleştiren Çocuk
Meclisi’nin yeni üyeleri, Başkan
Gökçek’e teşekkür ederek, çiçek
verdiler.
Meclis toplantısı, Başkan
Gökçek’in, sürpriz bir ziyaret
gerçekleştiren Çocuk Meclisi
üyelerini kürsüye davet etmesi ile
başladı.
Büyükşehir Belediyesi 20.
Dönem Çocuk Meclisi Başkanı
Ayşe Dila Karakaya, yaptığı konuşmada çalışmalarından kısaca
bahsederek, “Bu ortamı bizlere
sağlayan, maddi ve manevi
desteklerini hiçbir zaman esirgemeyen, Türkiye’de pek çok
belediyeye yaptığı çalışmaları ile
örnek olan çocuk dostu şehrin
kurucusu Büyükşehir Belediye
Başkanımız Sayın Melih Gökçek’e
şahsım, arkadaşlarım ve tüm
Ankaralı çocuklar adına huzurunuzda bir kez daha teşekkür
etmek istiyorum” dedi.
Karakaya’nın konuşmasının
ardından, Çocuk Meclisi üyelerinin
“Başkent’teki her mahallede
engellilerin kolaylıkla ulaşabileceği
engelli parklarının yapılması ya da
var olan parkların buna göre
düzenlenmesi”, “Büyükşehir
Belediyesi’nin çocuklar için çıkarmakta olduğu yayınları görme
engelli çocukların da takip edebilmeleri amacıyla kabartma
harflerle (Braille alfabesiyle) basılması”,“Çocukların uyuşturuculardan ve zararlarından korunmalarına yönelik olarak tüm okullarda
bilgilendirici eğitim seminerlerinin
verilmesi” yönündeki önergeleri
Büyükşehir Belediye Meclisi’nde
oy birliği ile kabul edildi.
Önergelerin kabul
edilmesinin ardından Çocuk
Meclisi Başkanı Ayşe Dila
Karakaya Başkan Melih Gökçek’e
Çocuk Meclisi üyeleri ve Ankaralı
çocuklar adına çiçek takdim etti.
Başkan Gökçek de Çocuk Meclisi
üyesi çocukları Başkanlık
kürsüsüne davet ederek, toplu
hatıra fotoğrafı çektirdi.
Toplantıda daha sonra Kırsal
Hizmetler Dairesi Başkanlığı’na
Özgür Güven’in asaleten atanmasıyla ilgili Meclis üyelerine bilgi
verildi ve Jeotermal Kaynaklar
Dairesi ile Kırsal Hizmetler
Dairesi’nin birleştirilmesine ilişkin
Başkanlık Yazısı oy birliği ile kabul
edildi.
Karaşarlılar,
Taşdelen’i ziyaret etti
HABER MERKEZİKaraşar Kültür, Yardımlaşma ve Güzelleştirme
Derneği Başkanı Mehmet Kaytanbıyık ve yönetim
kurulu üyeleri, Çankaya Belediye Başkanı Alper
Taşdeleni makamında ziyaret etti. Yönetim Kurulu
Üyelerinden Hatice Tülay ve Hacı Hasan Sağlam’ın
yerel giysilerle katıldığı ziyarette geçmişten bugüne
Ankara ve Başkent siyaseti konuşuldu.
Yerel seçimlerin ardından Beypazarı’na bağlı
mahalleye dönüşen Karaşar hakkında Taşdelen’e
bilgi veren Kaytanbıyık, belde belediyesinin kapanmasının ardından karşılaştıkları sorunları da aktardı.
Karaşar ve çevresinden çok sayıda dostu olduğunu
belirten Taşdelen, yaşatılması gereken bir kültüre
sahip olduklarını belirtti.
Çankaya Belediyesi
atık yağları topluyor
HABER MERKEZİLavaboya dökülmek ya da çöpe atılmak suretiyle
yeraltı sularına karışan ve tatlı su kaynaklarında kirliliğe yol açan atık yağların düzgün biçimde toplanıp
geri dönüştürülmesine yönelik olarak Çankaya
Belediyesi çalışmalarını sürdürüyor. Vatandaşları
konuyla ilgili bilgilendiren Çevre Koruma ve Kontrol
Müdürlüğü ekipleri, ilçenin değişik bölgelerinde bulunan toplama merkezleri aracılığıyla atık yağları çöpe
gitmeden topluyor.
Geri dönüştürülebilir atık yağın en çok toplandığı
yerlerin başında konut yoğun bölgeler ve siteler geliyor. İlçe genelinde 103 site yönetimiyle atık yağların
toplanması konusunda sözleşme yapan Çankaya
Belediyesi ekipleri yüzlerce konuttan çıkan kullanılmış
bitkisel yağları belirli aralıklarla topluyor. Gezici ekiplerin yanı sıra ilçedeki 21 Toplumsal Dayanışma
Merkezi (TODAM) ve 9 zabıta noktasında da atık yağ
toplama hizmeti veriliyor.
Genç MÜSİAD Ankara’da
GÖREV DEGİŞİMİ YAPILDI
Genç MÜSİAD Ankara Şubesi’nin 10. Olağan Genel Kurulu’nda
Başkan Harun Çiftçi, bayrağı yeni başkan Samet Murat’a teslim etti.
Erözgün,
aday adaylığı
için görevinden
istifa etti
HABER MERKEZİ-
Tüm Sağlık-Sen ve Çorum Anadolu Birliği
Genel Başkanı Okay Erözgün, 7 Hazirandeki
milletvekilliği seçiminde AK Parti Ankara 1.
Bölge Milletvekili Aday Adayı Olmak Üzere
Sağlık Bakanlığı ve Tüm Sağlık-Sen Genel
Başkanlığı görevlerinden ayrıldı
Erözgün Yaptığı Açıklamada,”Yeni Türkiye'nin
2023, 2053 Ve 2071 Hedefleri Doğrultusunda
AK Parti Genel Merkez Teşkilatının Vereceği Her
Görevi Layıkıyla Yerine Getirmeye Hazır
Olduğunu, Bu Nedenle Ankara 1. Bölgeden AK
Parti Milletvekili Aday Adayı Olmaya Karar
Verdiğini Açıkladı.”
HABER MERKEZİGenç MÜSİAD Ankara
Şubesi’nin 10. Olağan
Genel Kurulu sinevizyon
gösterisi ile başladı. Eski
Başkan Harun Çiftçi’nin
teşekkür ve görevi devretme
konuşması ile başlayan
Protokol konuşmalar görevi
devralan Samet MURAT’ın,
Genç MÜSİAD Genel
Başkanı Faruk Akbal’ın,
MÜSİAD Ankara Şube
Başkanı İlhan Erdal’ın,
Ankara Büyükşehir Belediye
Başkanı İ. Melih
GÖKÇEK’in, Gümüşhane
Milletvekili Feramuz
Üstün’ün ve Ankara
Milletvekili Tülay
Selamoğlu’nun konuşmaları
ile devam etti. Genç MÜSİAD Ankara Başkanlığı
görevini devralan Samet
Murat başkanlığı döneminde
gerçekleştirmeyi planladığı
projelerden bahsetti. Genç
MÜSİAD’ın ahilik kültürü
içinde hareket etmesini
arzuladıklarını söyleyen
Murat sözlerine “hem
yaşantımızda hem de ticaret
hayatımızda Peygamber
Efendimizi örnek alarak
ilerleyeceğiz. İnancımızdan,
doğruluktan, ahlaki değerlerimizden sapmadan
bayrağı en yukarılara taşımak için elimizden geleni
yapacağız” diyerek devam
etti. Samet Murat sözlerini
geçmiş dönem çalışmaları
için eski yönetime ve
destekleri için MÜSİAD
Ankara Şube Başkanı İlhan
Erdal öncülüğünde tüm
MÜSİAD Ankara’ya teşekkür
ederek tamamladı.
Türkiye’de 13 milyon
genç nüfusun bulunduğunu
ve bunun dünya çapında
büyük bir kıymete sahip
olduğunu belirten Erdal
“gençlerimizi her platformda
desteklemeliyiz. Onlara istedikleri yerde rehberlik
etmeli, istedikleri yerlerde
cesaret vermeliyiz. Genç
MÜSİAD Ankara bizim için
çok kıymetli. Hem geleceğimizin teminatı hem de
bugünümüzün dinamizmi
olan gençlerimizi MÜSİAD
Ankara olarak her anlamda
desteklemeye devam edeceğiz.”
Yeni Türkiye vizyonunda
gençlerin çok önemli bir rol
oynadığını belirten İlhan
Erdal “ahlaki değerlerine
önem veren, inançla, azimle,
sebatla çalışan bir gençlik
Türkiye’nin gelecek teminatı
olacaktır. Bizim Genç MÜSİAD Ankara’ya güvenimiz
sonsuz” diyerek desteklerini
belirtti. Erdal sözlerini “
bugüne kadar Genç
MÜSİAD’a emek ve gönül
vermiş tüm kardeşlerime
şükranlarımı sunuyorum.
Görevi devralacak kardeşlerime ise balarılar diliyorum. Biz hem MÜSİAD
Ankara olarak hem de bir
ağabey olarak tüm kardeşlerimizin yanında ve
destekçisi olmaya devam
edeceğiz” diyerek sonlandırdı.
Ankara Büyükşehir
Belediye Başkanı İ.Melih
Gökçek Genç MÜSİAD
Ankara’nın çalışmalarını
takip ettiğini ve takdirle
izlediğini belirtti.
Yenimahalle Belediyesi
iskan uyarısında bulundu
HABER MERKEZİYenimahalle Belediyesi, 2981 sayılı İmar Affı Yasası
yürürlükten kalkmadan önce ilçede iskansız bina
kalmaması için kolları sıvadı.
Vatandaşları evlerinin gerçek sahibi yapmak için
göreve geldiği günden beri etkin bir çaba harcayan
Yenimahalle Belediye Başkanı Fethi Yaşar, yıllardır
çözüm bekleyen Yenimahallelileri, tapularına kavuşturdu. 5 yılda yaklaşık 940 binaya, yapı kullanma izin belgesi veren Yenimahalle Belediyesi, şimdi de ilçe
genelindeki yaklaşık 200 iskansız yapı için harekete
geçti. 31 Mayıs 2015’te yürürlükten kalkacak olan
imar affı yasası kapsamında konut ve iş yeri sahiplerini
mağdur olmamaları için uyarılarda bulunan
Yenimahalle Belediyesi, ayrıca Yenimahalle bölgesinde
iskan sorunu yaşayan Aşağı Yahyalar, Demetlale,
Demet, Demetgül, Özevler, Yeşilevler, Karşıyaka
mahallelerindeki apartman sakinlerine gönderdiği
mektuplarla da hatırlatma yaptı.
Yenimahalle Belediye Başkanı Fethi Yaşar,
“Dişinizden tırnağınızdan arttırarak aldığınız evlerin
gerçek sahibi olmanız için göreve geldiğimiz günden
beri elimizi taşın altına koyduk. Yıllardır çözülemeyen
sorunu büyük ölçüde hallederek vatandaşların yüzünü
güldürdük. Şimdi de belli mahallelerimizdeki yaklaşık
200 iskansız yapı için kolları sıvadık. 31 Mayıs tarihine
kadar başvuru yapan tüm iskansız binalar için gereği
yapılacak” dedi. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından 16.05.2012 tarihinde yürürlüğe giren Afet Riski
Altındaki Alanları Dönüştürülmesi hakkındaki kanun
kapsamında İmar Affı Yasası, 31 Mayıs 2015’te tamamen yürürlükten kalkıyor. Aftan yararlanacak olan
vatandaşların bu tarihten önce iskanlarını almaları
gerekiyor.
7
EKONOMİ
14 Şubat 2015 Cumartesi
Enerji ve Tabii
Kaynaklar Bakanı Taner
Yıldız, "Türk Akımı"
boru hattı
projesinin muhtemel
rotasına ilişkin,
"Kıyıköy, bu baktığımız
yerlerden bir tanesi
ama 'tamamını böyle
başlatıyoruz ve kesinleşmiş bir proje' diye
tanımlamak şu an erken
olur. Biz daha çok
nerelerin olamayacağıyla alakalı konuları
konuştuk" dedi.
Türk Akımı boru hattı projesinin
muhtemel rotası Kıyıköy
ANKARA - Yıldız, bakanlık
toplantı salonunda gerçekleştirilen "Ulusal Yenilenebilir
Enerji Eylem Planı Tanıtım
Toplantısı'nda basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
"Türk Akımı" boru hattı projesinin muhtemel rotasına ilişkin
soru üzerine Yıldız, şöyle konuştu:
"(Gazprom Başkanı Aleksey
Miller ile) Projenin güzergahını
değerlendirdik. Sulak alanlar var,
tarım arazileri var, orman arazileri
var, yeşil alanlar var. Bunları
dikkate aldığımızda Kıyıköy, bu
baktığımız yerlerden bir tanesi
ama 'tamamını böyle
başlatıyoruz ve kesinleşmiş bir
proje' diye tanımlamak şu an
erken olur. Biz daha çok
nerelerin olamayacağıyla alakalı
konuları konuştuk. Lüleburgaz ve
İpsala'ya varıncaya kadar özellikle o güzergahta herhangi bir sıkıntı oluşabilir mi, buna baktık."
Bakanlık olarak çevreye karşı hassasiyetlerini her vesilede vurguladıklarını belirten
Yıldız, proje hakkında çarşamba günü Orman
ve Su İşleri Bakanlığı, Gıda, Tarım ve
Hayvancılık Bakanlığı, Çevre ve Şehircilik
Bakanlığı ve ilgili bakanlıklara konuya ilişkin
bilgi vereceklerini anlattı.
"Doğalgaz fiyatlarında istediğimiz nokta
henüz oluşmuş değil"
Yıldız, doğalgaz fiyatlarındaki indirim müza-
kerelerinin sürdüğünü, Rusya ve Türkiye'nin
müzakere sürecinde birbirine alışkın iki ülke
olduğunu ifade ederek, "İstediğimiz nokta
henüz oluşmuş değil. Tabii karşılıklı güçlü bir
müzakere tekniği diyebiliriz" dedi.
Doğalgazda maliyetlerin yüksek olduğunu
belirten Yıldız, "Şu ana kadar 10 dolara alıp 9
dolara sattığımız bir ortamda, ilk defa satış
noktamızın artık maliyetlerin daha üzerinde
kalmasını istiyoruz" diye konuştu.
Yıldız, indirim ve diğer konuları bir bütün
olarak düşündüklerini ifade ederek, şöyle
devam etti:
"Bütün bunların hepsini bir
paket olarak değerlendiriyoruz.
Fiyat müzakereleri, Türk
Akımı'yla alakalı projelerin
değerlendirilmesi, güzergah
yapılandırılması ve Batı
Hattı'nın tekrar yenilenmesi ile
alakalı konuların hepsi bir
pakettir. Bunu en seri şekilde
yapmaya gayret ediyoruz."
Yasadışı dinlemelere ilişkin
soruyu da Yıldız, "Türkiye'nin
normalleşmesine katkı koymaya çalışan ekipten birisi
olarak, gece gündüz demeden
çalışan, uğraşan heyetten birisi
olarak, bu konuda iyi şeyler
hissetmiyorum. Artık bunları
geride bırakmamız lazım" diye
yanıtladı.
Enerji ve Tabii Kaynaklar
Bakanı Yıldız, yasadışı dinlemelerin Türkiye'nin normalleşmesine zarar verdiğine işaret ederek,
şunları kaydetti:
"İnsanın özel konuşacakları olur, yurtdışında
görüştüğü devlet başkanları, mevkidaşları olur.
Bununla alakalı her iki ülkenin menfaatine ve
bölgeyle ilgili dikkatleri üzerine toplayan bir
kısım görüşmeler olur. Bunların birileri tarafından dinleniyor olması, Türkiye'nin ne hale
getirilmek istendiği ile alakalı çok önemli bir
noktadır. Türkiye'nin bu olumsuzluklardan kurtulma ve kendi ayakları üzerinde koşabilme
zamanı geldi."
(AA)
İspanya’da yoksulluk artıyor
İspanya'daki yoksulluk durumuyla ilgili yayımlanan
rapor, ekonomik krizin etkisiyle ülkedeki yoksulluk
sorununun arttığını gösterdi.
Kastamonu Günleri
törenle açıldı
ANKARA- HABER MERKEZİ
Başkent’te Kastamonu Günlerinin 11 incisi
törenle açıldı.
Başkent’te Kastamonu Günlerinin onbirincisi
dün törenle açıldı. Açılış törenine Adalet Bakanı
Bekir Bozdağ, Maliye Bakanı Mehmet Şimşek,
Kastamonu Milletvekilleri, Kastamonu Valisi ve
Belediye Başkanı, ilçelerinin kaymakam ve
belediye başkanları, birçok sivil toplum kuruluşunun başkan ve yöneticileri katıldı.
Önce Cide’den “Al Yazmalı” oyun ekibinin
gösterisi ve ardından Tosya Belediye Bandosu
eşliğinde saygı duruşu ve İstiklal Marşına geçildi. Kastamonu Dernekler Başkanı Hasan Şen’in
açılış konuşmasını takiben Kastamonu Valisi ve
Belediye Başkanı, daha sonra Adalet Bakanı
Bozdağ ile Kastamonu Milletvekillerinden
bazıları da kürsüye davetle konuştular.
Açılış töreninden sonra da heyet stantları
ziyaret ettiler.
BBP Genel Başkanı Mustafa Destici bütün
stantları beraberindeki arkadaşları ile gezerken,
oldukça dikkat çekti.
Kastamonu Günleri açılış gününde alan, beklenenden çok daha kalabalıktı.
Bu tanıtım günleri çeşitli etkinliklerle devam
edecek ve yarın akşam sona erecek.
MADRİD - Raporda, İspanya'da yoksulluk
ve sosyal dışlanma riskinin 2009 yılına göre
2013'te yüzde 2,6 arttığı ve yüzde 27,3'e
çıktığı belirtildi.
Ekonomik krizin çıktığı 2008 yılından bu
yana yoksulluk sınırında yaşayan
İspanyolların sayısının 1 milyon 320 bin kişi
artarak 12,8 milyona yükseldiği ifade edildi.
Yoksulluk sorunundan en fazla etkilenenlerin
yüzde 33'le 16 ila 30 yaşlarındaki gençler ve
yüzde 31,9'la çocuklar olması dikkati çekti.
Raporda ayrıca kriz öncesine göre ev
kirasını ödemekte geciken, sağlıklı beslenemeyen, ısınma sorunu yaşayan, ay sonunu
getiremeyenlerin sayısı 800 bin artarak 3
milyon kişiye yükseldi.
Yoksulluk sınırında yaşayanların yüzde
11,7'sinin iş sahibi olduğu vurgulanan raporda, bu istatistiğin "her işin sosyal dışlanmaya karşı koruma olduğu tezini çürüttüğü"
ifade edildi.
İspanya'daki ekonomik krizin sosyal eşitsizliği de artırdığına işaret edilen raporda, gelir
düzeyi iyi olan nüfusun yüzde 20'sinin en
fakir durumda olan diğer yüzde 20'ye göre
6,3 kat daha fazla kazandığı bildirildi.
Raporu değerlendiren uzmanlar, ekonomik
krizin en fazla orta sınıfı vurduğuna dikkati
çekerek "Dünyanın en zengin ülkelerinden
biri olan İspanya'dan konuşuyoruz. Bu
ülkenin zenginliği orta sınıftan geliyor ve
bunun böyle devam etmesi çok önemli. Orta
sınıf için yeni politikalar üretilmesini
istiyoruz" dedi. (AA)
AB’de enerji tüketimi
1990’ların başındaki
seviyeye geriledi
FRANKFURT - Avrupa Birliği'nde enerji tüketimi 2013 yılında, 1990'ların başındaki seviyeye gerilerken, AB’nin enerji ithalatına bağımlılığı ise yüzde
53 olarak belirlendi.
Avrupa İstatistik Ofisi’nin (Eurostat), AB’de 2013
yılında enerji üretimi ve tüketimine ilişkin bir rapor
yayımladı. Buna göre, 2013 yılında iç tüketimi
karşılamak için gerekli enerjiyi yansıtan enerji tüketimi AB’de 1 milyon 666 bin Ton Eşdeğer Petrol
(TEP) seviyesine geriledi.
Böylece enerji tüketimi AB'de 1990'lı yılların
başındaki seviyelere inerken, 2006 yılında zirve
yaptığı miktardan yüzde 9,1 daha az gerçekleşti.
Rapora göre, 2013 yılında AB'nin iç enerji üretiminde en büyük pay yüzde 29'la nükleer enerjiden geldi. Bunu yüzde 24'le yenilenebilir enerji,
yüzde 20 ile katı yakıtlar, yüzde 17 ile gaz, yüzde
9'la petrol ve yüzde 1’le de yenilenemeyen atıklar
izledi.
Toplamda AB, 2013 yılında 790 TEP enerji üretti. Sonuç olarak, AB 2013 yılında tüketiminin yüzde
53'ü oranında enerji ithalatına bağımlı oldu.
2013 yılında AB'de enerji ithalatına en az
bağımlı ülke yüzde 11,9 ile Estonya oldu. Bunu
yüzde 12,3'le Danimarka, yüzde 18,6 ile Romanya,
yüzde 25,8'le Polonya, yüzde 26 ile Hollanda ve
yüzde 27,9'la da Çek Cumhuriyeti takip etti. Enerji
ithalatına en fazla bağımlı ülke ise yüzde 104'le
Malta olarak belirlendi. Malta'nın ardından yüzde
96,9'la Lüksemburg, yüzde 96,4'le Güney Kıbrıs
Rum Kesimi ve yüzde 89,1'le de İrlanda sıralandı.
AB’de en fazla enerji tüketen 5 ülke arasında
arasında, enerji ithalatına en az bağımlı ülke yüzde
46,4'le İngiltere oldu. Bunu yüzde 47,9'la Fransa,
yüzde 62,7 ile Almanya, yüzde 70,5'le İspanya ve
yüzde 76,9'la da İtalya izledi. AB'de 2013 yılında
enerjide ithalata bağımlılık oranı ise yüzde 53,2
olarak belirlendi. (AA)
Yabancı yatırımcıların
Balkanlar’daki
gözdesi:
SARAYBOSNA- Balkan ülkeleri arasında 2014
yılı içerisinde yabancı yatırımcıların en fazla tercih
ettiği ülke, Hırvatistan oldu.
Ekonomik kriz, artan işsizlik oranları ve diğer
mali sıkıntılar nedeniyle Balkan ülkelerindeki
hükümetler ülkelerine yabancı yatırımcıları çekebilmek için yoğun çaba harcarken, özellikle zengin
doğal kaynakları ve turizm potansiyeli ile bilinen
Balkan ülkeleri son yıllarda yabancı yatırımcıların ilgi
gösterdiği ülkelerin başında geliyor.
2013 yılında Avrupa Birliği'ne (AB) üye olan
Hırvatistan yabancı yatırımlar anlamında geçen yıl
Balkan ülkeleri arasında en gözde ülke oldu.
Yabancı yatırımcılar, ülkedeki işçilik maliyetinin yüksek olmasına rağmen, Hırvatistan'a yatırım yapmayı
sürdürdü.
Hırvatistan Ulusal Bankası'nın verilerine göre,
2014 yılının ilk dokuz aylık diliminde ülkeye yapılan
yabancı yatırımların miktarı 1 milyar 880 milyon
avro.
Ekonomi uzmanları, Hırvatistan'daki yüksek işçilik maliyetlerinin ve diğer giderlerin ülkenin daha
fazla yabancı yatırım çekmesinin önündeki en büyük
engel olduğunu belirtirken, diğer Balkan ülkelerindeki düşük maliyetlerin yabancı yatırımları bu ülkelere
kaçırabileceği görüşünde birleşiyor.
Yabancı yatırımlar konusunda son yıllarda büyük
gelişme kaydeden bir diğer Balkan ülkesi Sırbistan
oldu. Sırbistan Yabancı Yatırımlar ve İhracat
Ajansı'nın (SIEPA) verilerine göre, 2014 yılının ilk 10
ayında ülkeye yapılan yabancı yatırımların tutarı 1
milyar 300 milyon avro değerinde.
SIEPA'da danışman olarak görev yapan
Aleksandar Miloradoviç, ülkedeki yabancı yatırımların büyük oranda otomotiv endüstrisine yapıldığını
belirtirken, AB ile üyelik müzakerelerine devam eden
Sırbistan'ın, bu kapsamda yabancı yatırımcılarla ilgili
reformları uygulamasının ülkedeki yabancı yatırımları
olumlu yönde etkilediğini vurguladı.
Balkanlar'ın en küçük ülkesi konumundaki
Karadağ'da 2014 yılı içerisinde önemli miktarda
yabancı yatırım çekmeyi başardı.
Yaklaşık 650 bin nüfuslu Adriyatik ülkesi, 2014
yılının ilk 11 ayı içerisinde 446 milyon avro
değerinde yabancı yatırım çekti.
Karadağlı ekonomi uzmanı Ana Nives Radoviç,
Karadağ'a gelen yabancı yatırımların büyük bir
bölümünün ülkedeki siyasilerle bağlantılı olduğunu
ileri sürerek, ülkedeki iş ortamının hala yeterince
şeffaf olmadığını savundu.
Bir önceki yıla oranla yabancı yatırımlarda önemli
bir düşüşün yaşandığı Arnavutluk'ta, 2014 yılının ilk
dokuz aylık bölümünde 526 milyon avro değerinde
yabancı yatırım gerçekleşti. (AA)
8
EKONOMİ
14 Şubat 2015 Cumartesi
Moody’s’den Yunan
bankalarına not indirimi
Türkiye'nin
kurulu
rüzgar
enerjisi
kapasitesi
geçen yıl
yüzde
27 artışla
3 bin 763
megavata
ulaştı.
WASHINGTON- Moody's, National Bank of
Greece, Piraeus Bank, Alpha Bank, Eurobank
Ergasias ve Attica Bank'tan oluşan 5 Yunan
bankasının uzun vadeli kredi notlarını bir kademe
düşürdü.
Moody's'den yapılan yazılı açıklamada,
Yunanistan Ulusal Bankası, Piraeus Bank, Alpha
Bank, Eurobank Ergasias ve Attica Bank'tan
oluşan 5 Yunan bankasının kredi notlarının bir
kademe aşağı çekildiği bildirildi.
Türkiye’nin kurulu rüzgar enerjisi
kapasitesi 3 bin 763 megavata çıktı
BRÜKSEL - Avrupa Rüzgar Enerjisi
Birliği'nin (EWEA) verilerine göre Türkiye,
2014'te Avrupa'da yeni rüzgar yatırımlarının
yüzde 6,3'ünü gerçekleştirdi.
Toplam kurulu kapasitede Avrupa'da
10'uncu sıradaki yerini koruyan Türkiye, geçen
yıl rüzgar enerjisine yeni yatırımlarda Almanya,
İngiltere, İsveç ve Fransa'nın ardından 5'inci
sırayı aldı.
EWEA'nın yıllık raporuna göre Avrupa'da
2014'te kurulu rüzgar gücü yüzde 10,5 artışla
134 gigavata yükseldi.
BİNA ONARIM, TADİLATI İLE ÇATI VE TRETUVAR
İŞİ YAPTIRILACAKTIR REKABET KURUMU
İdaremize ait lojmanlarda dış cephe mantolama, çatı ve tretuvar yapılması, izolasyon işleri, teras
izolasyon ve kaplamaları ile boya ve tadilatların yapılması yapım işi 4734 sayılı Kamu İhale
Kanununun 19 uncu maddesine göre açık ihale usulü ile ihale edilecektir. İhaleye ilişkin ayrıntılı
bilgiler aşağıda yer almaktadır.
İhale Kayıt Numarası: 2015/3489
1- İdarenin
a) Adresi : Üniversiteler Mahallesi 1597. Cadde No:9 06800 BİLKENT /ÇANKAYA/ANKARA
b) Telefon ve faks numarası: 3122914444 - 3122667920
c) Elektronik Posta Adresi : ihale@rekabet.gov.tr
ç) İhale dokümanının görülebileceği internet adresi : https://ekap.kik.gov.tr/EKAP/
2- İhale konusu yapım işinin
a) Niteliği, türü ve miktarı : 3 adet lojman binasında dış cephe mantoloma, çatı ve tretuvar yapılması, izolasyon işleri, teras izolasyon kaplamaları ile boya ve tadilat işlerinin yapılması
Ayrıntılı bilgiye EKAP'ta yer alan ihale dokümanı içinde bulunan idari şartnameden ulaşılabilir.
b) Yapılacağı yer : Ankara (İdarenin Ümitköy Defne Sitesinde bulunan 4, 5 ve 6. Blok lojman
binalarında)
c) İşe başlama tarihi : Sözleşmenin imzalandığı tarihten itibaren 30 gün içinde yer teslimi
yapılarak işe başlanacaktır.
ç) İşin süresi : Yer tesliminden itibaren 150 (yüzelli) takvim günüdür.
3- İhalenin
a) Yapılacağı yer : Üniversiteler Mahallesi 1597.Cadde No:9 Bilkent/ANKARA
b) Tarihi ve saati : 09.03.2015 - 14:30
4. İhaleye katılabilme şartları ve istenilen belgeler ile yeterlik değerlendirmesinde uygulanacak
kriterler:
4.1. İhaleye katılma şartlan ve istenilen belgeler:
4.1.1. Mevzuatı gereği kayıtlı olduğu Ticaret ve/veya Sanayi Odası ya da Esnaf ve Sanatkarlar
Odası veya ilgili Meslek Odası Belgesi.
4.1.1.1. Gerçek kişi olması halinde, kayıtlı olduğu ticaret ve/veya sanayi odasından ya da esnaf
ve sanatkar odasından veya ilgili meslek odasından, ilk ilan veya ihale tarihinin içinde bulunduğu
yılda alınmış, odaya kayıtlı olduğunu gösterir belge,
4.1.1.2. Tüzel kişi olması halinde, ilgili mevzuatı gereği kayıtlı bulunduğu Ticaret ve/veya Sanayi
Odasından, ilk ilan veya ihale tarihinin içinde bulunduğu yılda alınmış, tüzel kişiliğin odaya kayıtlı
olduğunu gösterir belge,
4.1.2. Teklif vermeye yetkili olduğunu gösteren İmza Beyannamesi veya İmza Sirküleri.
4.1.2.1. Gerçek kişi olması halinde, noter tasdikli imza beyannamesi.
4.1.2.2. Tüzel kişi olması halinde, ilgisine göre tüzel kişiliğin ortakları, üyeleri veya kurucuları ile
tüzel kişiliğin yönetimindeki görevlileri belirten son durumu gösterir Ticaret Sicil Gazetesi, bu bilgilerin tamamının bir Ticaret Sicil Gazetesinde bulunmaması halinde, bu bilgilerin tümünü göstermek üzere ilgili Ticaret Sicil Gazeteleri veya bu hususları gösteren belgeler ile tüzel kişiliğin noter
tasdikli imza sirküleri,
4.1.3. Şekli ve içeriği İdari Şartnamede belirlenen teklif mektubu.
4.1.4. Şekli ve içeriği İdari Şartnamede belirlenen geçici teminat.
4.1.5. İhale konusu işte idarenin onayı ile alt yüklenici çalıştırılabilir. Ancak işin tamamı alt yüklenicilere yaptırılamaz.
4.1.6. Tüzel kişi tarafından İş deneyimi göstermek üzere sunulan belgenin, tüzel kişiliğin yarısından fazla hissesine sahip ortağına ait olması halinde, ticaret ve sanayi odası/ticaret odası
bünyesinde bulunan ticaret sicil memurlukları veya yeminli mali müşavir ya da serbest muhasebeci mali müşavir tarafından ilk ilan tarihinden sonra düzenlenen ve düzenlendiği tarihten geriye
doğru son bir yıldır kesintisiz olarak bu şartın korunduğunu gösteren belge.
4.2. Ekonomik ve mali yeterliğe ilişkin belgeler ve bu belgelerin taşıması gereken kriterler:
İdare tarafından ekonomik ve mali yeterliğe ilişkin kriter belirtilmemiştir.
4.3. Mesleki ve Teknik yeterliğe ilişkin belgeler ve bu belgelerin taşıması gereken kriterler:
4.3.1. İş deneyim belgeleri:
Son on beş yıl içinde bedel içeren bir sözleşme kapsamında taahhüt edilen ve teklif edilen
bedelin % 50 oranından az olmamak üzere ihale konusu iş veya benzer işlere ilişkin iş deneyimini gösteren belgeler.
4.4. Bu ihalede benzer iş olarak kabul edilecek işler ve benzer işlere denk sayılacak mühendislik
ve mimarlık bölümleri:
4.4.1. Bu ihalede benzer iş olarak kabul edilecek işler:
Yapım İşleri Benzer İş Grupları Tebliğinde BIII Grubu işler
4.4.2. Benzer işe denk sayılacak mühendislik veya mimarlık bölümleri: İnşaat Mühendisliği veya
Mimarlık
5. Ekonomik açıdan en avantajlı teklif sadece fiyat esasına göre belirlenecektir.
6. İhaleye sadece yerli istekliler katılabilecektir.
7. İhale dokümanının görülmesi ve satın alınması:
7.1. İhale dokümanı, idarenin adresinde görülebilir ve 250 TRY (Türk Lirası) karşılığı doküman
bedeli İdarenin T.Halk Bankası Ankara Kurumsal Şubesi nezdindeki 8000 0003 no.lu hesabına
yatırıldıktan sonra İdarenin Üniversiteler Mahallesi 1597.Cadde No:9 Bilkent/ANKARA adresinden satın alınabilir.
7.2. İhaleye teklif verecek olanların ihale dokümanını satın almaları veya EKAP üzerinden e-imza
kullanarak indirmeleri zorunludur.
8. Teklifler, ihale tarih ve saatine kadar Üniversiteler Mahallesi 1597.Cadde No:9 Bilkent/
ANKARA adresine elden teslim edilebileceği gibi, aynı adrese iadeli taahhütlü posta vasıtasıyla
da gönderilebilir.
9. İstekliler tekliflerini, anahtar teslimi götürü bedel üzerinden verecektir. İhale sonucu, üzerine
ihale yapılan istekliyle anahtar teslimi götürü bedel sözleşme imzalanacaktır. Bu ihalede, işin
tamamı için teklif verilecektir.
10. İstekliler teklif ettikleri bedelin %3'ünden az olmamak üzere kendi belirleyecekleri tutarda
geçici teminat vereceklerdir.
11. Verilen tekliflerin geçerlilik süresi, ihale tarihinden itibaren 60 (altmış) takvim günüdür.
12. Konsorsiyum olarak ihaleye teklif verilemez.
13. Diğer hususlar:
İhalede Uygulanacak Sınır Değer Katsayısı (N) : 1
Teklifi sınır değerin altında kalan isteklilerden Kanunun 38 inci maddesine göre açıklama
istenecektir.
Basın - 24685 (www.bik.gov.tr)
Resmi İlanlar www.ilan.gov.tr.de
Almanya'nın 39,2 gigavat kurulu kapasite ile
Avrupa lideri olduğu rüzgar enerjisinde 23 gigavatla İspanya, 12,4 gigavatla İngiltere, 9,3 gigavatla Fransa, 8,7 gigavatla İtalya, 5,4 gigavatla
İsveç, 4,9 gigavatla Portekiz, 4,8 gigavatla
Danimarka, 3,8 gigavatla Polonya ve Türkiye ilk
10'u oluşturdu.
Rüzgar enerjisinde geçen yıl dünya
genelinde ilave kapasite artışında 50 gigavata
ulaşılarak rekor kırılırken toplam kurulu kapasite 370 gigavata yaklaştı.
Çin'in 114,8 gigavat, ABD'nin 65,9 gigavatla, Almanya'nın 39,2 gigavatla ilk üçte yeraldığı
listede Türkiye 3,8 gigavatla 16'ncı sırada
bulunuyor. Dünya Rüzgar Enerjisi Birliği, 2014
sonu itibariyle küresel elektrik talebinin yaklaşık yüzde 5'inin rüzgardan sağlandığını
belirtiyor.(AA)
Karara gerekçe olarak, yeni hükümetin likidite
ve finansman için gerekli olan anlaşmaları
zamanında sağlayabilme kabiliyetine yönelik belirsizlikler ve Yunanistan Finansal İstikrar Fonunun
(HFSF), bankalarının ihtiyaç duyması halinde verebileceği desteğin zayıflama olasılığı gösterildi.
Potansiyel mevduat çıkışlarının, bankaların
Yunanistan Merkez Bankasına olan bağımlılığını
artıracağı ileri süren Moody's açıklamasında,
bunun kredi notlarını daha aşağı çekebileceği
uyarısında bulunarak, notların ilave indirimler için
değerlendirmede tutulduğu bildirildi.
Moody's, 6 Şubat'ta yaptığı açıklamayla,
Yunanistan'ın "Caa1" olan kredi notunu olası bir
indirim için "negatif" izlemeye aldığını duyurmuştu.
Açıklamada, Yunanistan ile resmi kreditörleri
arasındaki müzakerelere ilişkin yüksek seviyedeki
belirsizliğin not indiriminde etkili olduğunu vurgulanmıştı.
Aynı tarihte, Standard & Poor's (S&P) da benzer
sebeplerle, Yunanistan'ın kredi notunu "B"den "B"ye düşürürken, "negatif" olan kredi görünümünü
korumuştu. (AA)
T.C. ANKARA BATI
7. İCRA DAİRESİ 2014/1415 TLMT.
TAŞINIRIN AÇIK ARTIRMA İLANI
Aşağıda cins, miktar ve değerleri yazılı mallar satışa çıkarılmış olup:
Birinci artırmanın aşağıda belirtilen gün, saat ve yerde yapılacağı ve o gün kıymetlerinin
%50'sine istekli bulunmadığı taktirde, yine aşağıda belirtilen gün, saat ve aynı yerde 2. artırmanın yapılarak satılacağı; şu kadar ki, artırma bedelinin malın tahmin edilen değerinin %50'sini
bulmasının ve satış isteyenin alacağına rüçhanı olan alacakların toplamından fazla olmasının ve
bundan başka paraya çevirme ve payların paylaştırma giderlerini geçmesinin şart olduğu; birinci
artırmadan on gün önce başlamak üzere artırma tarihinden önceki gün sonuna kadar
esatis.uyap.gov.tr adresinden elektronik ortamda teklif verilebileceği, birinci artırmada istekli
bulunmadığı takdirde elektronik ortamda birinci artırmadan sonraki beşinci günden başlamak
üzere ikinci artırma gününden önceki gün sonuna kadar elektronik ortamda teklif verilebileceği,
mahcuzun satış bedeli üzerinden aşağıda belirtilen oranda KDV.'nin alıcıya ait olacağı ve satış
şartnamesinin icra dosyasından görülebileceği; gideri verildiği takdirde şartnamenin bir örneğinin
isteyene gönderilebileceği; fazla bilgi almak isteyenlerin yukarıda yazılı dosya numarasıyla
dairemize başvurmaları ilan olunur. 23/01/2015
1.İhale Tarihi : 09/03/2015 günü, saat 10:00 - 10:05 arası.
2.İhale Tarihi : 24/03/2015 günü, saat 10:00 - 10:05 arası.
İhale Yeri: Ankara Batı (Sincan) AdIiyesi mezat salonunda.
No
Takdir Edilen
Değeri TL.
Adedi KDV
Cinsi (Mahiyeti ve Önemli Nitelikleri)
1
12.000,00
1
%1
06 BA 1538 Plakalı, 1990 Model TOYOTO-CORANA
XL Tipli, yeşil renkli, muhtelif çizik ve ezikleri mevcut, boyasının bir kısmı kabarmış, 4 lastiğide
sağlam, anahtar ve ruhsatı yok, teyibi mevcut, hususi Otomobil.
Basın - 24379 (www.bik.gov.tr)
Resmi İlanlar www.ilan.gov.tr.de
T.C. ANKARA BATI 7. İCRA DAİRESİ
2014/8937 TLMT.
TAŞINIRIN AÇIK ARTIRMA İLANI
Aşağıda cins, miktar ve değerleri yazılı mallar satışa çıkarılmış olup:
Birinci artırmanın aşağıda belirtilen gün, saat ve yerde yapılacağı ve o gün kıymetlerinin
%50'sine istekli bulunmadığı taktirde, yine aşağıda belirtilen gün, saat ve aynı yerde 2. artırmanın yapılarak satılacağı; şu kadar ki, artırma bedelinin malın tahmin edilen değerinin %50'sini
bulmasının ve satış isteyenin alacağına rüçhanı olan alacakların toplamından fazla olmasının ve
bundan başka paraya çevirme ve payların paylaştırma giderlerini geçmesinin şart olduğu; birinci
artırmadan on gün önce başlamak üzere artırma tarihinden önceki gün sonuna kadar
esatis.uyap.gov.tr adresinden elektronik ortamda teklif verilebileceği, birinci artırmada istekli
bulunmadığı takdirde elektronik ortamda birinci artırmadan sonraki beşinci günden başlamak
üzere ikinci artırma gününden önceki gün sonuna kadar elektronik ortamda teklif verilebileceği,
mahcuzun satış bedeli üzerinden aşağıda belirtilen oranda KDV.'nin alıcıya ait olacağı ve satış
şartnamesinin icra dosyasından görülebileceği; gideri verildiği takdirde şartnamenin bir örneğinin
isteyene gönderilebileceği; fazla bilgi almak isteyenlerin yukarıda yazılı dosya numarasıyla
dairemize başvurmaları ilan olunur. 07/01/2015
1.İhale Tarihi
2.İhale Tarihi
İhale Yeri
No
: 10/03/2015 günü, saat 09:15 -.09:20 arası.
: 25/03/2015 günü, saat 09:15 - 09:20 arası.
: Ankara Batı (Sincan) Adliyesi mezat salonunda
Takdir Edilen
Değeri TL.
Adedi KDV
Cinsi (Mahiyeti ve Önemli Nitelikleri)
1
40.000,00
1
%1
06 DG 8945 Plakalı, 2011 model, Fiat marka, Doblo
Combi 1,3 M Jet tipi, Dizel, Sağ ön ve arka Çamurluklar vuruk ve çizik, mühletif hasarları olan
kapalı kasa Kamyonet.
Basın - 24681 (www.bik.gov.tr)
Resmi İlanlar www.ilan.gov.tr.de
ÇANKAYA BELEDİYE BAŞKANLIĞINDAN
İlçemiz, Kavaklıdere Mahallesi 4904 nolu adanın tüm parsellerine ait koordinatlı ada röleve
krokisi ve alan hesabı, 10.02.2015 tarihinden itibaren Belediyemiz ilan panosunda 1 (bir) ay süre
ile ilan edilmektedir. İlgilenenlere duyurulur.
Basın - 23336 (www.bik.gov.tr)
Resmi İlanlar www.ilan.gov.tr.de
KÜLTÜR-SANAT
KÜLTÜREL
BOYUT
Prof. Dr. Hayrettin İVGİN
hayrettinivgin@gmail.com
ŞEYH SAİD İSYANI
Cumhuriyet tarihinin en ırkçı ve gerici başkaldırısı Şeyh
Said İsyanı’dır. 1925 yılında gerçekleştirilen bu isyan hareketi; Kürt şeriat devleti kurmak isteyen güruhun, İngilizler tarafından kışkırtılan bir kalkışmasıdır.
29 Ekim 1923’te Cumhuriyet kuruldu. 3 Mart 1924’te
TBMM dört kanunu yürürlüğe koydu. Halifeliğin kaldırılması, şeriye ve evkaf bakanlığının kaldırılması, tevhid-i tedrisat
kanunu ve genelkurmay başkanlığının bakanlar kurulu dışına
çıkarılması. Laik düzenin ilk adımı olan bu dört kanun; kötü
niyetli, ayrılıkçı, ırkçı, şeriat yanlısı bölücüleri harekete geçirdi. Bunlar; Cumhuriyetin dinsiz olacağı, camilerin kapatılacağı, komünist rejim geleceği propagandaları ile halkı ayaklandırmak için çalışmalara başladılar. İngilizler bu ayrılıkçı, gerici cumhuriyet düşmanlarına büyük destek sağladı. Bunları
uzun uzun anlatmak mümkün. Ayrılıkçıların ekmeğine yağ
sürüldü. Ama şunu bilin ki, bugünkü PKK kalkışması ile
Şeyh Said İsyanı arasında amaç açısından büyük benzerlikler
vardır. Türklüğün iç ve dış düşmanları hiç amaçlarından vazgeçmediler. Dün din elden gidiyor gerekçesi ile ayrılık isteyenler, bugün demokrasi ve insan haklarını bahane ederek
ayrılma sevdalarını dile getiriyorlar.
Şeyh Said, isyana başlamadan önce İngiliz ajanlarının ve
manevi destekleriyle Doğu’da masum Kürt halkını teşkilatlandırmayı ve silahlandırmayı hedeflemişti. Erzurum’dan,
Elazığ’a kadar Doğu Anadolu’nun büyük bir bölümünü köyköy dolaşarak halkın bir kısmını ikna etmiş ve silahlandırmıştı. Etrafına epeyce aşiret reisi de toplamıştı. 27 Aralık
1925 günü Hınıs’tan ayrılıp Çapakçur’a gitti. 4 Ocak 1925’te
çok sayıda Kürt ileri gelenleri ile Kırkan köyünde toplantı
yaptı. 12 Ocak’ta Çapakçur’da, 15 Ocak’ta Darahani’de, 21
Ocak’ta Lice’de, 25 Ocak’ta Hani’de Kürt liderlerle toplantılar gerçekleştirdi. Onları silahlandırdı, İngilizlerden alınan
paraları bol bol dağıttı.
1925 yılının Şubat ayında bir düğün bahanesiyle Piran’da
kardeşi Abdurrahim’in evinde toplandılar. Bir jandarma teğmeninin köyü basıp burada toplananları teslim almak istemesi üzerine, teğmen ve askeri müfreze o köyde katledildi. Tarih
8 Şubat 1925’tir. İsyan fiilen bu tarihte başlamıştır.
Bir Nakşibendî Şeyhi olan, koyun ticaretiyle zenginleşen,
bu sayede geniş bir çevre edinen ve Şafiî mezhebine mensup
bulunan Şeyh Said, silahlandırdığı Piran’daki halkla birlikte
atlı yandaşlarıyla Genç’e gelerek burayı ele geçirdi.
Bölgedeki telgraf hatlarını keserek iletişimi engelledi. Muş,
Bingöl ve diğer çevrelerin de isyana katılmalarını sağladı.
Muş’u kuşattı, Hınıs’ı ve Varto’yu zaptetti. Daha sonra
Ergani ve Maden ilçelerini de ele geçirdi. 7000 isyancıyla
birlikte Kığı ve Eğil üstüne yürüdü. Hani, Lice ve Piran’dan
sonra Darahani’yi ele geçirdi. Buraya bir vali tayin etti,
Drahani’yi Kürdistan İslam Devleti’nin başkenti ilan etti.
Vergiler Darahani’ye getirilmeye başlandı. Bölgedeki bu
harekete muhalif olanlar esir edilerek Darahani’ye getirildi.
Bunların bir kısmı burada katledildi. Daha sonra Çapakçur ve
Harput isyancıların eline geçti. Silvan ve Beşiri ilçeleri cumhuriyetin askerlerinin elinden katliamlar yapılarak alındı.
Palu istikametinde hareket ederek Malazgirt ve Bulanık yine
kanlı çarpışmalar sonunda ele geçirildi. Daha sonra Malatya
istikametinde ilerleyerek Pötürge ve Çemişgezeği aldılar. Bir
bölümü Siverek’i kuşattı. Tekbirler, salavat-ı şerifler eşliğinde
ve Kürtçe naralarla Diyarbakır üstüne yürüdüler. İsyan
büyümüştü. Bu arada isyancı güçlerin sayısı 20.000’e ulaştı.
Cumhuriyet Hükümeti, bu isyan hareketine katılanları
“vatan haini” ilan etti. Devlet Sarıkamış’taki 9.,
Erzurum’daki 8., Diyarbakır’daki 7. tümenleri ve
Mardin’deki1., Urfa’daki 14. süvari alaylarını, Van’daki
süvari tümenini, hudut birliklerini harekete geçirdi. O sırada
Başbakan Fethi Okyar’dır. Pek çaresiz ve güçsüz hareket
etmektedir. Mustafa Kemal, İsmet İnönü’yü Ankara’ya çağırır, Hükümeti değiştirir. 3 Mart 1925’te İsmet İnönü
Başbakanlığa getirilir. İlk iş olarak Takrir-i Sükûn Kanunu
çıkarılır ve genel seferberlik ilan edilir. Hıyanet-i Vataniyye
Kanununda değişiklikler yapılır. Biri isyan bölgesinde, biri de
Ankara’da olmak üzere iki İstiklal Mahkemesi kurulur.
Bu arada Şeyh Said Diyarbakır’a hücuma geçer, ancak
Diyarbakır’da pek başarılı olamaz. Diyarbakır’a cumhuriyetin askeri birlikleri sevkedilir. Şeyh Said’in güçlerinden yüzlercesi çatışmada öldürülür. Şeyh Said’in Hani’deki karargahı, devletin eline geçer. 1 Nisan’da Lice ve Silvan tekrar
hükümet güçlerinin insiyatifinde olur. Bazı şeyhler teslim
olurlar, Şeyh Said ise İran’a kaçmanın yollarını arar. Genç
ilçesinin kuzeyinde zor duruma düşer. Varto’ya gelir.
Hükümet güçleri Şeyh Said’i kuşatma altına alır, çok kanlı
çarpışmalar olur. 15 Nisan 1925 tarihinde Muş ve Varto arasındaki Abdurrahman Köprüsü’nde yakalanır. Etrafındaki
yandaşlarının bir bölümü; ölü, yaralı ve sağ olarak ele geçirilir. 5 Mayıs’ta Diyarbakır’a götürülür. 26 Mayıs-28 Haziran
1925 tarihleri arasında yargılanır. 48 isyancı ve Şeyh Said
idama mahkum olur. Diğerlerinden bazıları çeşitli cezalara
çarptırılır. 29 Haziran 1925 tarihinde Diyarbakır, Dağkapı’da
isyancılar idam edilir.
Böylece; çağımızın en gerici ve ırkçı başkaldırısı bastırılmış olur. Son cümlesi şu olmuştur: “Yeter ki torunlarım, düşmanlarıma karşı beni mahcup etmesinler” Düşmanları kim?
Türkler. Bugün onun torunları, fırsat mı yakaladıklarını sanıyorlar? Şeyh Said’i bugünkü torunları onu mahcup etmeyecekler mi? Acaba tam fırsat mı diye düşünüyorlar? Ama şu
bilinsin ki Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır.
Yeni Şeyh Saidlerle onun torunları olduğunu söyleyenler
böyle bilmelidirler.
“Sarıkamış Destanı”
etkinliğinde, Türkçe,
Çerkezce, Gürcüce, Lazca,
Arapça ve Kürtçe ağıtlar
seslendirildi
İSTANBUL - Sarıkamış Harekatı'nın 100. yılı
nedeniyle Kadıköy Belediyesi'nce düzenlenen
"Sarıkamış Destanı" etkinliğinde, Türkçe, Çerkezce,
Gürcüce, Lazca, Arapça ve Kürtçe ağıtlar seslendirildi. Belediyeden yapılan açıklamaya göre,
Allahuekber Dağları'nda donarak yaşamını yitiren 90
bin asker, Kozyatağı Kültür Merkezi'nde düzenlenen
"Sarıkamış Destanı" etkinliğiyle anıldı.
"Askeri Eğitim İşbirliği Anlaşması" kapsamında
Kara Kuvvetleri Lisan Okulu Komutanlığı'nda eğitim
gören çoğunluğu Somali uyruklu subay ve astsubaylar da etkinliğe katıldı. Sanat yönetmenliğini
Recep Ergül'ün yaptığı program, Sarıkamış
Harekatı'nın anlatıldığı belgeselle başladı. Bir gecede 15 bin askerin yaşamını yitirdiği vurgulanan belgeselde, 15 gün süren savaşta 101 bin askerin
yaşamını yitirdiği aktarıldı. Prof. Dr. Bingür
Sönmez'in Sarıkamış Harekatı'na ilişkin ayrıntılı bilgiler verdiği sunumda ise görüntülerle harekat anlatıldı. Sönmez'in ardından sahneye çıkan TRT sanatçısı
ve aynı zamanda Sarıkamış Destanı sanat yönetmeni Recep Ergül, "Bu etkinliğin Kadıköy'de yapılmasının önemi çok büyük çünkü Sarıkamış'ta ismi tespit
edilen beş Kadıköylü şehit var" diyerek, Kadıköy
Belediyesi ve Belediye Başkanı Aykurt Nuhoğlu'na
teşekkür etti. (AA)
14 Şubat 2015 Cumartesi
9
Uyuşturucuya karşı
tiyatroyla mücadele
Sakarya'da uyuşturucuyla
mücadele kapsamında öğrenciler için sahnelenen "Çetin
Ceviz" adlı tiyatro oyunu, basın
mensuplarına tanıtıldı.
SAKARYA - Orhangazi Kültür Merkezi'nde
izleyicilerle buluşan Abdullah Şahin Nokta
Tiyatrosu oyunu, çocukların madde bağımlılığı
zararlarını erken yaşta öğrenmelerini amaçlıyor.
Basın mensupları için sahnelenen oyunda,
mutlu bir ailenin küçük kızının arkadaşına özenmesiyle başlayan uyuşturucu bağımlılığı ve buna
karşı verdiği mücadele anlatılıyor.
Tiyatro oyununda aile, hem sevinci hem de
hüznü bir arada yaşıyor. Evin büyük oğlunun
Amerika'da burs kazanmasıyla mutlu olan ailenin sevinci, küçük kızlarının ağlayarak eve gelmesiyle kısa sürüyor.
Arkadaşının madde bağımlılığından hayatını
kaybetmesine üzülen kız, ailesine bu işe kendisinin de bulaştığını itiraf ediyor. Bu itirafla adeta
yıkılan aile, vakit kaybetmeden kızlarının tedavisi
için doktora başvuruyor.
Emekli olduğu halde çocuklarının eğitimi için
taksi şoförlüğü yapan babanın trafik kazasının
ardından tekerlekli sandalyeye mahkum kalması
ve kızının madde bağımlılığını öğrenmesiyle verdiği mücadeleyi anlatan oyunun sonunda yine
mutlu aile tablosu çiziliyor.
Tiyatroyu izleyen bazı basın mensupları, duy-
gusal sahnelerde gözyaşlarına hakim olamadı.
Adapazarı Belediye Başkanı Süleyman Dişli,
gazetecilere yaptığı açıklamada, madde bağımlılığına karşı mücadele başlattıklarını söyledi.
Bu tiyatro oyununun, uyuşturucuyla mücadelede en uygun yol ve sistem olduğunu vurgulayan Dişli, "En güzeli, bu işe bulaşmadan gençliği
bu illetten kurtarmak. Bununla ilgili hep beraber
ele ele verip bir irade ortaya koyup algı oluşturmamız lazım" diye konuştu.
Dişli, bu illeti hep beraber bertaraf edeceklerini ifade ederek, Adapazarı'nda böyle bir şeyi
yakaladıklarını, bu mücadelenin tüm ülkeyi sarmasını istediklerini sözlerine ekledi. (AA)
CNR Kitap Fuarı 27 Şubat - 8 Mart
tarihlerinde gerçekleştirilecek
İSTANBUL - Bu yıl "Çanakkale Savaşı'nın
100. Yılı" temasıyla düzenlenen CNR Kitap
Fuarı, 27 Şubat - 8 Mart tarihlerinde İstanbul
CNR EXPO Yeşilköy'de gerçekleştirilecek.
Fuar organizasyonundan yapılan açıklamaya göre, CNR Holding tarafından Basın Yayın
Birliği iş birliği, Kültür ve Turizm Bakanlığı, Milli
Eğitim Bakanlığı, İstanbul İl Milli Eğitim
Müdürlüğü ve İstanbul Büyükşehir
Belediyesi'nin desteğiyle düzenlenen fuarda,
Çanakkale Zaferi ruhunu anlatan etkinlikler
yapılacak.
20 bin metrekare alanda yapılacak fuar,
250'nin üzerinde yayınevinin katılımıyla gerçekleştirilecek. CNR Kitap Fuarı'nda, söyleşi,
panel, çocuk etkinlikleri, sergi, imza günleri ve
dinletilerle birlikte 550'nin üzerinde etkinlik
düzenlenecek.
Fuara, aralarında Alfa, Martı, Nesil, Doğan
Kitap, Timaş, Profil, İz, Okuyanus, Kırmızı
Kedi, İthaki, Destek, Ötüken, Yakamoz,
Büyükdoğu, YKY, İşbankası, Epsilon, Damla,
Nobel, İnsan, Diyanet ve Sedir gibi yayınevlerinin de yer aldığı toplam 600 marka katılacak.
Eğitim ve edebiyat çevrelerini buluşturacak
fuar, konukları, söyleşileri, sergileri, panelleri
ve yarışmalarıyla Çanakkale ruhunu yaşatarak
herkesi kucaklayacak.
Mehmed Niyazi Özdemir'in "onur yazarı"
olacağı fuarda, "Çanakkale Geçilmez Çizgi
Film" gösterimi, "Çanakkale Zafer Konulu
Resim Yarışması Sergisi", "Dünya Basınında
Karikatürlerle Çanakkale Savaşı" konulu sergi
gibi Çanakkale Zaferi'nin ruhunu anlatan
onlarca etkinlik gerçekleştirilecek.
Temaya bağlı olarak, Çanakkale Destanı'nı
anlatan şiir dinletileri yapılacak.
İlk kez Kanuni Sultan Süleyman döneminde
Topkapı Sarayı'nda kurulan Nakkaşhane'nin
bir benzeri CNR Kitap Fuarı'nda kurulacak.
Nakkaşhane'de Yunus Emre Enstitüsü ile
Türk tarihinde matbaa öncesi kitabın hazırlanış
serüveni canlı şekilde sunulurken, enstitünün
faaliyet fotoğraflarından oluşan bir sergi yapılacak.
Hattat Tahsin Kurt da kendi stantında fuara
katılan ziyaretçilere, Osmanlıca isim yazmanın
inceliklerini gösterecek.
Fuara, Ahmet Ümit, İskender Pala, İlber
Ortaylı, İbrahim Tenekeci, Uğur Koşar, Büşra
Küçük, Sinan Akyüz, Mim Kemal Öke, Fikri
Sağlar, İlker Başbuğ, Şenay Devi Yangel,
Nuray Sayarı, Rahşan Ecevit, Can Ataklı ve
Mustafa Armağan gibi yazarlar konuk olacak.
Çocuklar için sürpriz etkinliklerin yer alacağı fuarda, Ana Michelle Sarı, özel hazırladığı
oyun hamuru sanat gösterisiyle çocuklara
eğlenceli anlar yaşatacak. Fuarda eğlenceli
etkinliklerin yanında, çocuk eğitimi ve yetiştirilmesi üzerine de onlarca söyleşi yapılacak.
Fuarda, sentetik uyuşturucu bonzai problemine de dikkat çekilecek. Bonzai kaynaklı
ölümleri durdurmak amaçlı düzenlenecek
panelde, "Sentetik Zehir Bonzai Ekseninde
Artan Uyuşturucu Problemi ve Önleme
Yöntemleri" ele alınacak.
CNR Kitap Fuarı kapsamında açılacak
"Hababam Sınıfı Sergisi", fuarın en ilgi çekici
etkinliklerinden olacak.
Hababam Sınıfı filminin oyuncularından
sürpriz isimlerin de katılması beklenen sergide,
afiş, karikatür ve set fotoğrafları, Hababam
MEHMET NURİ
PARMAKSIZ
kalbin kalbindeki çöl.
Sükût edebilmek ölümün yarısıdır, diğer yarısı da hasretle
yaşamak zorunda kalmak.
hayranlarının beğenisine sunulacak.
Fuara medya desteği sağlayacak olan
Anadolu Ajansı (AA), etkinlikte stant açarak
2014 yıllıklarını satışa sunacak.
Ayrıca, etkinlik boyunca AA fotoğraflarından oluşan "AA Objektiflerinden 2014" sergisi
de ziyaretçilerin beğenisine sunulacak.
Öğretmenler, öğrenciler, yayıncılar, kitabevleri, kütüphaneciler, tercüme büroları, gazeteciler, yazarlar, editörler, yayınevi, yazar telif
ajansları ve okurların hedef ziyaretçi olarak
belirlendiği fuarı, 350 bin kitapseverin gezmesi
bekleniyor. (AA)
Sükûtumuz bir tartıdır, herkes hak ettiği değeri
bulmalı kalbimizde ve herkes kendi gerçeğini yaşamalı gönlünde.
Asıl başarı sükût edebilmekte dünyaya, asıl zafer
mukavemet edebilmek olmalı seslerin sesine ve
dilimize.
mehmetnuriparmaksiz@gmail.com
Sessizliğin sesini duyabilenler
dünyadan mahşere umutla koşar.
BENCİLEYİN SÖZLER
Söz özden kopup gönül dergâhının örsünde sükûtla dövülmedikten sonra etkisi gel-geç olur.
Sükûtun kucağında şükretmeli ruhumuz ve gerçeğin gerçeği mahşere tevekkülle her dem koşmalı
kalp yurdumuz.
Büyütmemeliyiz geçici olan
şeyleri, er ya da geç susmanın
zirvesindeki mutluluğun saltanatını muzaffer kılmalıyız kalbimize.
Sükût, kızgın demire verilen su gibi çelikleştirir
kalbi.
HAYATA DAİR
Er ya da geç bir gün ölümle gerçek manada açacak bir çiçek ve mahşer adlı gülistanın gülü olduğumuzu hiç unutmamamız lazım.
Mutluluk, sükût merdivenlerini çıkabilenlere
tebessüm eder.
Bir gün dünyanın gölgesinden kurtulup gölgesi
olacağız mahşerin.
Sükûtla can bulan sözleri duyabilenler kendilerini ifade etme sıkıntısı yaşamaz.
Ölüm, bizi rüyadan uyandıran şafaktır.
Nicedir lambaları kırılmış yalnızlık sokağı gönlüm, nicedir tek çare ölüm…
Yok olacak olanların cazibesi ölümle kaybolur.
Her şeyde bir gizem var, saklı olmayan ölüm.
Ne kadar sustuğumuzu zannedersek zannedelim,
insanın içinde hiç susmayacak şeyler var.
Anlamak, körlükten görmeye varan yol; susmak
Sükût sarmaşığı bir boşluk buldu mu, bedeni ve
ruhu sarmaya çalışır.
Çiçeğe durmuşken gönlümüz,
ayaz vursa da kalbimize ‘bu da
geçer Yâ Hû' deyip; sükût salıncağında ömrümüzü mahşere doğru
sallamaya devam etmeliyiz.
Hayatın iftarı ölüm, ellerin iftarı dua, aşkın iftarı vuslat, sözlerin
iftarı sükûttur.
Susmuşluğumuz bir beste, mahzunluğumuz bir
perdedir.
Gün gelir susmanın cehennem değil, cennet
olduğunu bize öğretir öğrenmek istemezsek bile
dünya.
Susmak, her gün göklerden yere düşmek gibi
kanatır içimizde bir yerleri lakin susmayı beceremeyenin acıdır akıbeti.
GÜNÜN DÖRTLÜĞÜ
Elbet nefes sayılı elbet bitecek yollar,
Mahşer gelecek bir gün beni saracak kollar.
Rabbime inancım tam; O’na güvenim sonsuz
Şükür ve tevekkülde aşkım herkesi sollar.
10
SAĞLIK
14 Şubat 2015 Cumartesi
ABD, şeker tüketiminde başı çekiyor
ABD, kişi başı günlük 126 gramla dünyada en fazla şeker tüketen ülke oldu. Araştırmaya göre, Amerikalıları günlük şeker tüketiminde 103 gramla Almanlar, 102,5 gramla da Hollandalılar izliyor. Günlük şeker tüketiminin 35,4 gram olduğu Türkiye,
Euromonitor şirketinin araştırma yaptığı 54 ülke arasında 37. sırada yer alıyor.
ANKARA - Euromonitor araştırma
şirketinin yaptığı araştırma,
Amerikalıların Dünya Sağlık Örgütü'nün
(DSÖ) önerdiği miktarın iki katı şeker
tükettiğini ortaya çıkardı.
Araştırmaya göre, Amerikalıları günlük şeker tüketiminde 103 gramla
Almanlar, 102,5 gramla da
Hollandalılar izliyor.
Kişi başı günlük şeker tüketimi en
fazla 10 ülke şöyle sıralanıyor:
1- ABD 126,4 gram
2- Almanya 103 gram
3- Hollanda 102,5 gram
4- İrlanda 96,7 gram
5- Avusturya 95,6 gram
6- Belçika 95 gram
7- İngiltere 93,2 gram
8- Meksika 92,5 gram
9- Finlandiya 91,5 gram
10- Kanada 89,1 gram
Şeker sevmeyen ülkeler arasında
ise günde sadece 5 gram tüketimle
YAĞ TÜKETİMİ
Yağ tüketiminde ise Avrupa ülkeleri
başı çekiyor. Kişi başı günlük yağ tüketimi 95 gram olarak hesaplanan
Belçika, en çok yağ tüketen ülkeler listesinde ilk sırada yer alırken, Belçika'yı
86,5 gramla Almanya, 81 gramla da
Finlandiya izliyor. Kişi başı günlük yağ
tüketimi 65,5 gram olan ABD, 54 ülke
arasında 16. sırada geliyor.
Kişi başı günlük yağ tüketimi en
fazla 10 ülke şöyle sıralanıyor:
Hindistan ilk sırada geliyor. Hindistan'ı
14,5 gramla İsrail, 15 gramla
Endonezya ve 16 gramla Çin izliyor.
Günlük şeker tüketiminin 35,4 gram
olduğu Türkiye, Euromonitor şirketinin
araştırma yaptığı 54 ülke arasında 37.
sırada yer alıyor.
DSÖ, günlük şeker tüketiminin 50
gramla sınırlanması gerektiğini öneriyor.
1- Belçika 95 gram
2- Almanya 86,5 gram
3- Finlandiya 80,8 gram
4- Hollanda 80,4 gram
5- İsveç 80,3 gram
6- Suudi Arabistan 79 gram
7- İspanya 78,4 gram
8- Malezya 78,3 gram
9- Fransa 74,2 gram
10- İsviçre 73,6 gram
Türkiye'de kişi başı günlük yağ
tüketimi 53,8 gram. Türkiye, yağ tüketimi açısından 54 ülke arasında 30.
sırada yer alıyor.
Kişi başı günlük yağ tüketimi en az
ülke 10 gramla Hindistan. Hindistan'ı
15,5 gramla Endonezya, 20 gramla
Güney Kore, 20,7 gramla Filipinler ve
21,5 gramla Tayvan izliyor.
Araştırma, ABD dışında şeker ve
yağ tüketimi fazla ülkelerin düşük obezite oranlarına sahip olduğunu da gözler önüne seriyor. Ekonomik İşbirliği ve
Kalkınma Örgütü (OECD) verilerine
göre kişi başı günlük şeker ve yağ
tüketimi en yüksek ülkelerden biri olan
Almanya'da 14 yaş üstü nüfusun
sadece 14,7'si obez. Aynı şekilde kişi
başı şeker ve yağ tüketimi en yüksek
ülkeler arasında yer alan Belçika,
Hollanda, Finlandiya ve İsveç de obezitede en düşük oranlarla dikkati çekiyor. (AA)
“Kalsiyum alınca hareket edin”
mesi gerektiğini söyledi.
Süt ve süt ürünleri üzerine bilimsel
çalışmalar yürüten Özdemir, AA muhabirine yaptığı açıklamada, kalsiyumun
tek kaynağının süt ve süt ürünleri olduğunu, demirin ana kaynağının da et
olduğunu belirtti.
Günlük kalsiyum ihtiyacının bin 200
miligram olduğunu vurgulayan
Özdemir, "Bunun da tek kaynağı süt ve
süt ürünleridir. Bir kişi günlük 1,2 litre
ki (maalesef Türkiye'de bu rakamlar
yok) süt veya yoğurt tüketirse kalsiyumu yeterli alabilir. Süt içme alışkanlığımız yok denecek
kadar az. Hele hele
gençler arasında
çok daha az" diye
Esas No : 2014/381
konuştu.
Karar No :2014/421
Özdemir, özelDavacı , Fatma Nur Katı ile Davalı ,İLGİLİ NÜFUS MÜDÜRLÜĞÜ aleyhine açılan Nüfus (isim
likle gençlerin kalTahsihi) davasında verilen ara karar gereğince;
siyumun öneminin
Davanın kabulü ile;
farkında olmadığıKayseri ili, Pınarbaşı İlçesi, Alamescit Köyü Man/Köyü C:16 H:17 BSN:59 TC Kimlik
nın altını çizerek,
No:20606324744' de nüfusa kayıtlı Abdulvahap ve Dijan 'dan olma, Keçiören 14/08/1995 doğumlu Fatma Nur Katı'nın nüfusta "FATMA NUR" olan adının "GUPSE NUR" olarak DÜZELTİLMESİileri yaşlarda kalsiNE,
yum eksikliğinden
Dair karar ilan olunur. 17/11/2014
dolayı kemik hasBasın - 24422 (www.bik.gov.tr)
talıklarının görüldüğünü, söz konusu
Resmi İlanlar www.ilan.gov.tr.de
hastalığa da
Türkiye'de en sık
Erzurum'da rastlandığını ifade etti.
Sütü çok önemsediğini belirten
Dosya No.: 2014/18
Özdemir, şunları
Müflisin Adı ve Adresi: S.S. Balı Kardelen Konut Yapı Kooperatifi
kaydetti:
Turgut Özal mah. 1940 Cd. E Blok No : 77/23 Balıkent- Yenimahalle/ANKA RA
"Maalesef ülkeİflasın açıldığı tarih: 01/07/2014 saat 14.00
mizde süt ve süt
Ankara 7.Asliyc Ticaret Mahkemesinin 01/07/2014 tarih vc 20H/77 Esas. 2014/426 Karar sayılı
ürünlerini yeteri
kararları İle İHasına karar verilmiş olan yukarıda adı vc adresi yazılı müflis hakkında tasfiyenin
kadar tüketmiyoşimdilik adi tasfiye şeklinde yapılması tensip kılınmış olduğundan:
ruz. Türkiye'de
1- Alacaklıların vc istihkak iddiası sahiplerinin alacak vc istihkaklarını vc bunların dayanağı olan
kemik hastalıkları
belgelerini veya örneklerini bu ilan tarihinden itibaren bir ay içinde Müdürlüğümüze kaydettirmeleri
erken yaşlarda
veya tevdi eylemeleri,
2- Müflise borçlu olanların aynı süre içinde kendilerini ve borçlarını bildirmeleri aksi halde (
Ic.lf.K.nun 336.maddesi uyarınca) cezai sorumluluğu gerektireceği.
3- Müflis mallarını her nc surette olursa olsun ellerinde bulunduranların o mallar Üzerinde kanuni
hakları saklı olmak şartıyle bunları aynı süre içinde iflas dairesi emrine tevdi etmeleri, makul özürc
dayanmaksızın vermezlerse cezai sorumluluğa uğrayacakları vc rüçhan haklarından mahrum
katacakları (İc.İf.K.m
4- 04/03/2015 günü saat 14.00'dc Ankara İflas Müdürlüğünde ilk alacaklılar toplantısı yapılacağından alacaklıların bu toplantıya gelmeleri veya yetkili bir vekil göndermeleri, müflis ve müşterek
borçlu olanlar ve kefillerinin ve borcu tefekkül eden sair kimselerin bu toplantıda hazır bulunmaya
hakları olduğu ilan olunur. 10/02/2015
Basın - 23364 (www.bik.gov.tr)
ERZURUM - Atatürk Üniversitesi
Ziraat Fakültesi Gıda Mühendisliği
Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Salih
Özdemir, sadece kalsiyumu almanın
değil, onu vücuda lokalize etmenin de
önemli olduğunu belirterek, kalsiyum
alındıktan sonra mutlaka hareket edil-
T.C. ANKARA 27. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
ADİ TASFİYE VE İFLASIN AÇILMASI İLANI
ANKARA İFLAS MÜDÜRLÜĞÜ'NDEN
görülürken, Avrupa Birliği ülkelerinde
70'li yaşlardan sonra başlıyor. Biz günlük ihtiyacımız olan süt ve süt ürünlerinin dörtte birini bile tüketmiyoruz.
Türkiye'de yıllık içme sütü 25 litre civarında. Avrupa Birliği ülkelerinde 70-80
litre, hatta bazı ülkelerde 120 litreye
çıkıyor kişi başına tüketim. Hakikaten
biz az tüketiyoruz ileri yaşlarda bunun
problemini yaşıyoruz."
Özdemir, "Sadece kalsiyumu almak
önemli değil, onu vücuda lokalize
etmek gerekiyor. O da hareketle oluyor.
Yani kalsiyumu alıp, oturuyorsanız
bunun kaslara, kemiklere lokalize
olmadığı zaman bundan da bir sonuç
alamıyorsunuz. Kalsiyumu günlük ağırlıklı olarak sütten ve yoğurttan almak
gerekiyor. Bunun yerine peynir de
tüketilebilir" ifadesini kullandı.
"100 gram peynir 600 miligram kalsiyumu karşılar. 100 gram kaşar peyniri
yerseniz kalsiyum ihtiyacının hepsini
karşılarsınız ama hem ekonomik olarak
hem de vücudumuza her gün bu kadar
peynir iyi gelmeyebilir" diyen Özdemir,
herkesin kalsiyum konusunda bilinçli
olmasını istedi.
Annelere de uyarıda bulunan Prof.
Dr. Özdemir, "Çocuklara süt içirip,
hemen uyutmamak gerekiyor. Çocuk
sütünü içip, biraz hareket etmeli.
Kalsiyumun vücuda lokalize olması
açısından hareket etmesi önemli ama
tabii çocuklar sütü günün her öğünü
tüketmeli" dedi. (AA)
Resmi İlanlar www.ilan.gov.tr.de
“Sigaradan
ölümler, trafik,
terör ve iş
kazasından 5
kat fazla”
KOCAELİ - Kocaeli Üniversitesi
(KOÜ) Tıp Fakültesi Göğüs
Hastalıkları Ana Bilim Dalı Başkanı
Prof. Dr. Füsun Yıldız, dünyada 1,3
milyar kişinin sigara içtiğini belirterek,
"Bunun da yüzde 80'ini gelişmekte
olan ülkelerin vatandaşları oluşturuyor. Ülkemizde ise sigaranın sebep
olduğu ölümler sayı olarak trafik,
terör, iş kazasına bağlı ölümlerden 5
kat daha fazla" dedi.
Karamürsel Kültür Merkezi'nde
düzenlenen "Sigara ve Gençlik"
konulu konferansta konuşan Yıldız,
tütün kullanımının adeta "kitle imha
silahı" etkisi taşıdığını kaydederek, bu
ölümcül tehlikenin birey ve toplum
olarak farkına varılması gerektiğini
söyledi.
Yıldız, sigaranın, aralarında kanserin de olduğu çeşitli hastalıklara
neden olduğunu vurgulayarak, tütün
tüketiminin dünyada önlenebilir ölüm
nedenlerinin başında geldiğini bildirdi.
İnsanların yakalandığı hastalıkların
nedenleri arasında sigaranın ilk üç
arasında yer aldığına dikkati çeken
Prof. Yıldız, şöyle konuştu:
"Günümüzde 1,3 milyar kişi sigara içiyor. Bunun da yüzde 80'ini gelişmekte olan ülkelerin vatandaşları
oluşturuyor. Ülkemizde ise sigaranın
sebep olduğu ölümler sayı olarak trafik, terör, iş kazasına bağlı ölümlerden
5 kat daha fazla. Tütün salgını 20'nci
yüzyılda 100 milyon kişiyi öldürdü,
21'inci yüzyılda ise 1 milyar kişiyi
öldürebilir. Her bir sigarada vücut için
zehirli, tahriş edici, kanser yapıcı ya
da kanserin ortaya çıkmasını kolaylaştırıcı formaldehit, siyanür, amonyak, karbonmonoksit, naftalin, kadmiyum, aseton gibi 4 binden fazla
kimyasal madde bulunuyor. (AA)
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI Ankara Vergi Dairesi Başkanlığı (Maltepe Vergi Dairesi
Müdürlüğü) TARH EK İLAN LİSTESİ
SIRA
İHBARNAME FİŞ NO
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
12
13
14
15
16
17
18
19
20150202135060000017
20150202135060000016
20150202135060000015
20150202135060000014
20150202135060000011
20150202135060000010
20150202135060000009
20150202135060000008
20150202135060000007
20150202135060000006
20150202135060000005
20150202135060000018
20150202135060000003
20150209135060000004
20150209135060000002
20150202135060000020
20150202135060000013
20150202135060000012
20150202135060000004
VERGİ
KİMLİK NO
6230278080
6230278080
6230278080
6230278080
6230278080
6230278080
6230278080
6230278080
6230278080
6230278080
6230278080
6230278080
6230278080
6230278080
6230278080
6230278080
6230278080
6230278080
6230278080
SOYADI ADI/ÜN VAN 1
Msm Medya Yazılım Rek. Dan. Mat. İt.İh. San tic Ltd Şti
Msm Medya Yazılım Rek. Dan. Mat. İt.İh. San tic Ltd Şti
Msm Medya Yazılım Rek. Dan. Mat. İt.İh. San tic Ltd Şti
Msm Medya Yazılım Rek. Dan. Mat. İt.İh. San tic Ltd Şti
Msm Medya Yazılım Rek. Dan. Mat. İt.İh. San tic Ltd Şti
Msm Medya Yazılım Rek. Dan. Mat. İt.İh. San tic Ltd Şti
Msm Medya Yazılım Rek. Dan. Mat. İt.İh. San tic Ltd Şti
Msm Medya Yazılım Rek. Dan. Mat. İt.İh. San tic Ltd Şti
Msm Medya Yazılım Rek. Dan. Mat. İt.İh. San tic Ltd Ştiı
Msm Medya Yazılım Rek. Dan. Mat. İt.İh. San tic Ltd Şti
Msm Medya Yazılım Rek. Dan. Mat. İt.İh. San tic Ltd Şti
Msm Medya Yazılım Rek. Dan. Mat. İt.İh. San tic Ltd Şti
Msm Medya Yazılım Rek. Dan. Mat. İt.İh. San tic Ltd Şti
Msm Medya Yazılım Rek. Dan. Mat. İt.İh. San tic Ltd Şti
Msm Medya Yazılım Rek. Dan. Mat. İt.İh. San tic Ltd Şti
Msm Medya Yazılım Rek. Dan. Mat. İt.İh. San tic Ltd Şti
Msm Medya Yazılım Rek. Dan. Mat. İt.İh. San tic Ltd Şti
Msm Medya Yazılım Rek. Dan. Mat. İt.İh. San tic Ltd Şti
Msm Medya Yazılım Rek. Dan. Mat. İt.İh. San tic Ltd Şti
VERGİLENDİRM
E DÖNEMİ
07/2009-09/2009
04/2009-06/2009
01/2009-03/2009
12/2009-12/2009
09/2009-09/2009
08/2009-08/2009
07/2009-07/2009
06/2009-06/2009
05/2009-05/2009
04/2009-04/2009
03/2009-03/2009
10/2009-12/2009
01/2010-03/2010
01/2010-12/2010
01/2009-12/2009
02/2010-02/2010
11/2009-11/2009
10/2009-10/2009
02/2009-02/2009
VERGİNİN/
CEZANIN NEVİ
KGV VERGİ ZİYAİ
KGV VERGİ ZİYAİ
KGV VERGİ ZİYAİ
KDV VERGİ ZİYAİ
KDV VERGİ ZİYAİ
KDV VERGİ ZİYAİ
KDV VERGİ ZİYAİ
KDV VERGİ ZİYAİ
KDV VERGİ ZİYAİ
KDV VERGİ ZİYAİ
KDV VERGİ ZİYAİ
KGV VERGİ ZİYAİ
KGV VERGİ ZİYAİ
KV-VERGİ ZİYAİ
KV-VERGİ ZİYAİ
KDV VERGİ ZİYAİ
KDV VERGİ ZİYAİ
KDV VERGİ ZİYAİ
KDV VERGİ ZİYAİ
VERGİ
TOPLAMI
10 764.35
10 309.10
5.812,75
5.667,51
4.103,66
3.235,73
2.297,83
3.426,15
3.101,47
2.699,86
3.397,94
9.548,30
1.904,27
1.930,23
36.434,50
1.093,78
1.748,60
790,22
1.799,74
CEZA
TOPLAMI
32 293.05
30.927,30
17.438,25
17.002,53
12.310,98
9.707,19
6.893,49
10.278,45
9.304,41
8.099,58
10.193,82
28.644,90
5.712,81
5.790,69
109.303,50
3.281,34
5.245,80
2.370,66
5.399,22
GENEL TOPLAM ADRES
43.057,40
41.236,40
23.251,00
22.670,04
16.414,64
12.942,92
9.191,32
13.704,60
12.405,88
10.799,44
13.591,76
38.193,20
7.617,08
7.720,92
145.738,00
4.375,12
6.994,40
3.160,88
7.198,96
EMEK MAH BİŞKEK CAD 69/2 ÇANKAYA ANKARA
EMEK MAH BİŞKEK CAD 69/2 ÇANKAYA ANKARA
EMEK MAH BİŞKEK CAD 69/2 ÇANKAYA ANKARA
EMEK MAH BİŞKEK CAD 69/2 ÇANKAYA ANKARA
EMEK MAH BİŞKEK CAD 69/2 ÇANKAYA ANKARA
EMEK MAH BİŞKEK CAD 69/2 ÇANKAYA ANKARA
EMEK MAH BİŞKEK CAD 69/2 ÇANKAYA ANKARA
EMEK MAH BİŞKEK CAD 69/2 ÇANKAYA ANKARA
EMEK MAH BİŞKEK CAD 69/2 ÇANKAYA ANKARA
EMEK MAH BİŞKEK CAD 69/2 ÇANKAYA ANKARA
EMEK MAH BİŞKEK CAD 69/2 ÇANKAYA ANKARA
EMEK MAH BİŞKEK CAD 69/2 ÇANKAYA ANKARA
EMEK MAH BİŞKEK CAD 69/2 ÇANKAYA ANKARA
EMEK MAH BİŞKEK CAD 69/2 ÇANKAYA ANKARA
EMEK MAH BİŞKEK CAD 69/2 ÇANKAYA ANKARA
EMEK MAH BİŞKEK CAD 69/2 ÇANKAYA ANKARA
EMEK MAH BİŞKEK CAD 69/2 ÇANKAYA ANKARA
EMEK MAH BİŞKEK CAD 69/2 ÇANKAYA ANKARA
EMEK MAH BİŞKEK CAD 69/2 ÇANKAYA ANKARA
Yukarıda adı, soyadı, ünvanı. vergilendirme dönemi, vergi ve ceza türleri yazılı mükellefler adına düzenlenen Vergi/Ceza İhbarnameleri 213 Sayılı Vergi Usul Kanununun (VUK) 99 ila 107'nci maddelen gereğince tebliğ edilmek üzere posta vasıtasıyla ve
memur eliyle mükelleflerin bilinen adreslerine gönderilmiş olup, mükellefler bilinen adreslerinde bulunamamıştır.
1- İlan tarihinden başlayarak bir ay içinde Maltepe Vergi Dairesine bizzat veya bilvekale müracaat etmeleri veyahut taahhütlü mektupla veya telgrafla açık adreslerini bildirmeleri, bu şekilde adlarına süre ile kayıtlı tebliğ yapılacağı,
2- İlan tanhinden başlayarak bir ay içinde Maltepe Vergi Dairesine müracaat etmemiş ve adreslerini bildirmemiş olanlara bir ayın sonunda tebliğ yapılmış sayılacağı, Hususları ilan olunur
Basın - 24625 (www.bik.gov.tr)
Resmi İlanlar www.ilan.gov.tr.de
YAŞAM-ÇEVRE
BULMACA
11
14 Şubat 2015 Cumartesi
Köylüler “mavi kapak”
kampanyasıyla 7
engelliye umut oldu
Amasya'nın Suluova ilçesine bağlı Salucu köyü sakinleri, topladıkları
350 bin mavi kapak karşılığında aldıkları 7 tekerlekli sandalyeyi ihtiyaçlı
engellilere hediye etti.
AMASYA - Salucu köyü sakinlerinden
Teoman Özer (40), AA muhabirine yaptığı
açıklamada, bir arkadaşının mavi kapak
projesiyle ilgili verdiği bilgi doğrultusunda
mavi kapak toplamaya başladığını söyledi.
Konuyu paylaştığı köy halkının da kendisine destek olacağını belirtmesi üzerine
bir kampanya başlattıklarını ifade eden
Özer, yürütülen çalışmaların iki yıl sürdüğünü dile getirdi.
Engelli bireylere destek olma noktasında köy sakinlerinin en büyüğünden en
küçüğüne kampanyada iyilik adına yarıştığını vurgulayan Özer, şöyle konuştu:
"Öyle ki köyümüzün en büyüğünden
en küçüğüne kadar herkes mavi kapak
topladı. Kendilerinin de bir gün engelli
olabileceğinden hareketle düzenli olarak
bu kampanyayı sürdürdüler. Dolayısıyla
tüm köylü iyilik için yarıştı. Destek veren
köy halkımızdan Allah razı olsun.
Kampanya dahilinde yaklaşık 350 bin
mavi kapak biriktirdik. Topladığımız mavi
kapakları ilgili derneklere ulaştırmaya
devam ediyoruz. Şimdiye kadar 7 tekerlekli sandalye elde ettik. Bu sandalyeleri
de engelli kardeşlerimize ulaştırdık.
Onların sosyal yaşantısına katkıda bulunabildiysek ne mutlu bize."
Kampanyaya destek verenlerden
Suluova Atatürk Ortaokulu 5. sınıf öğrencisi Buğra Bilgiçer (12) ise kampanya
kapsamında iki yıl boyunca ev ev dolaştığını söyledi.
Engelli bireylere destek olabilme umuduyla bıkmadan kapak topladığını vurgu-
layan Bilgiçer, "Engelli insanları mutlu
etmek için ben de mavi kapak topladım.
Çok mutluyum, inşallah onlar da mutlu
olmuştur. Engelli insanlara yardımcı olabilmek benim için en güzel duyguydu"
dedi.
Köy sakinleri, toplanan mavi kapakların
bir kısmını köy meydanında sergiliyor.
(AA)
Hayallerini gerçekleştirmek için
zayıflama kampına girdiler
KONYA - Beyşehir ilçesinde
"Hayallerine Koş" isimli proje kapsamında düzenlenen kampa katılan 1426 yaş grubu aşırı kilolu 30 genç,
sportif aktivitelerle, en büyük hayalleri
olan zayıflamak için çaba gösteriyor.
Konya Halk Sağlığı Müdürlüğü,
Selçuklu Toplum Sağlığı Merkezi ile
Konya Gençlik Hizmetleri ve Spor İl
Müdürlüğü Gençlik Merkezi işbirliği ile
gerçekleştirilen kamp, Beyşehir
Gençlik ve İzcilik Eğitim Tesisleri'nde
başladı.
Kampa 14-26 yaş aralığındaki obez
gençler katılıyor. Gençlerin problemlerle baş etme becerilerinin geliştirilerek
fizyolojik ve psikolojik sağlıklarının
korunmasının amaçlandığı kampta,
obeziteyle mücadele edebilmek için
yeni bir metot uygulanıyor.
Konya Halk Sağlığı Müdür Yardımcısı
Dr. Abdullah Özüdoğru, ortaklaşa
yürütülen kampa katılan gençlerin
1
1
2
3
4
5
6
2
3
4
5
6
buradaki aktivitelere katılarak hayallerinin peşinden koştuğunu söyledi. Dr.
Özüdoğru, kampta 30 gencin katıldığını belirterek, katılımcıların burada spor
yapma alışkanlığı da kazandığını dile
getirdi.
Konya Gençlik ve Spor İl
Müdürlüğünde görevli sportif eğitim
uzmanı ve proje sorumlusu Seyfi
Atamer ise yürütülen aktivitelerin diyetisyen, psikolog ve hekimlerden oluşan
bir heyetin kontrol ve gözetiminde ger-
7
8
9
10
çekleştirildiğine dikkati çekerek, şunları kaydetti:
"Türkiye'de ilk defa uygulanacak bir
projeyi yönetiyoruz. Bu projede, 14 ile
26 yaş arasında bulunan obez grubundaki gençler yer alıyor. Onların topluma daha sağlıklı, daha zinde ve daha
performans sağlayıcı bir sportif başarı
sağlaması amacıyla çalışmalar yapıyoruz. Bu çalışma içerisinde atletizm de
yapıyoruz. Bu gençlerimiz önce 100
metre koşamıyordu ama şu anda
günde yaklaşık 15 kilometre koşabilecek duruma geldiler. Bütün sporcularımız bu aktivitelerle aynı zamanda kilo
vermekte, sağlıklı bir şekilde yaşamlarını sürdürme aktivitesini de sağlamış
oluyorlar."
Kampa katılan gençler de Beyşehir'e
hayallerine kavuşmak amacıyla geldiklerini, en büyük hayalleri ve hedeflerinin ise zayıflayarak fazla olan kilolarından kurtulmak olduğunu söyledi. (AA)
BULMACA
Soldan sağa:
11
1. Tıp bilgisi. – Uzaklık anlatır. 2. Bir işi yapmaya hazır. – Değerli madenlerin
saflık derecesi. 3. Bakırtaşı. – Olumsuzluk anlatan önek. 4. Cüsseli. – Eskiden
Arapların Recep ayında kestikleri kurban. 5. Tırpana balığı. – Bir göz rengi. 6.
Cüzamlı. – Artırma, katma. 7. Boru sesi. – Bayağı, sıradan. 8. Eli açık, cömert. –
Engel. 9. Bir kimseyi kötüleme, yerme, yergi. – Kadınların saç ve ellerini boyamakta kullandıkları toz. 10. İstanbul’un eski adlarından biri. – Vilayet. 11. Dansta
kavalyenin eşi. – Bitki. 12. 106 taşla oynanan bir şans oyunu. – Eşi olmayan,
yegâne, biricik. 13. Sert ve fazla kızarmayan bir domates türü. – Mesafe. 14.
Endonezya’nın plaka işareti. – Yapım işleri.15. Bizmutun simgesi. – Japon çiçek
düzenleme sanatı. 16. Emanet, vedia. – Bir nota. – Parola. 17. Bir tür iç çamaşırı.
18. Edebiyatta bir şeyin tersini söyleyerek alay etme. – Erzurum ilinin bir ilçesi.
19. Nesne, şey. – Kesimevi, mezbaha. 20. Kutsal inanç, iman. – Ekmek, nimet.
12
Yukarıdan aşağıya:
13
1. Onarım. – Hipodromda yarış atlarının yedekte gezdirildikleri yer. – İki parçalı
kadın mayosu. 2. Soğanlı bir süs bitkisi. – Şeker hastalarının şeker yerine kullandıkları yapay tatlandırıcı. – Kabul etmeyerek geri çevirme. 3. Kadırga balığı,
falyanos. – Tohumların ezilip yağ çıkarıldığı yer. – Ses yitimi. 4. Süreyya
Duru’nun son filmi. – Tembellik. – Şaşma anlatan ünlem. – İslam dinini kabul
etme. 5. Kalıcılık, ölmezlik. – Öğe, unsur. – Herhangi bir kas kümesinin irade dışı
hareketi. – Ege ve Akdeniz’de yaşayan iri bir tür karides. 6. Piston. – Gizli bir
tehlikesi olduğu sanılan, tekin olmayan. – Binek hayvanı. 7. Dinlence. – Kısa
kepenek. – Kabuğundan düğme ve süs eşyası yapılan deniz kabuklusu. 8. Taneleri
iri, şekeri bol, çekirdekli bir üzüm türü. – Bir pamuk türü. – Saha, meydan. 9.
Adet. – Lenf düğümleri iltihabı. – Raca karısı. –
Sınır nişanı. 10. İri gövdeli bir papağan türü. – Metal
ÇÖZÜMÜ
olmayan elementler. – Birbirine bağlı iki tekneden
BUGÜN
oluşan gezinti teknesi.
7
8
9
10
14
15
16
17
18
13. SAYFADA
19
20
Hazırlayan: Ercan BOSTANCIOĞLU
TÜRKÇE BAKIŞ
Prof. Dr. Nurullah Çetin
ncetin64@hotmail.com
Necip Fazıl Kısakürek’in “BÜYÜK DOĞU MARŞI”nı Tahlil
diği zaman bunun böyle olduğu
Allah’ın seçtiği kurtulmuş millet!
görülüyor. Türkler, Müslüman oldukGüneşten başını göklere yükselt!
tan sonra hem kendi aralarında hem
Avlanır, kim sana atarsa kement,
de çevrelerinde İslam dini hızla
Ezel kuşatılmaz, çevrilmez ebet.
yayılmış. Orta Asya’da kalmayarak,
Allah’ın seçtiği kurtulmuş millet!
oradan Anadolu’ya, Anadolu’dan
Güneşten başını göklere yükselt!
Balkanlara, Avrupa içlerine, Kuzey
Afrika’ya, Kafkaslara hasılı dünyaYürü altun nesli, o tunç Oğuz'un!
nın pek çok yerine gerek göçlerle
Adet küçük, zaman çabuk, yol
gerek fetihlerle dağılarak İslam’ı da
uzun.
yaymıştır. İslam dünyasında başka
Nur yolu izinden git,
milletlerde bu durum pek görülmez.
KILAVUZ'un!
Diğer milletler genellikle bulunduksonsugüzel,
doğru,
çık,
Fethine
ları yerlerde kalmıştır ama Türkler
zun!
çok hareketli bir yayılma seyri gösteYürü altun nesli, o tunç Oğuz'un!
rir. Ayrıca Batı’dan gelen Haçlı
Adet küçük, zaman çabuk, yol
Seferlerine karşı İslam dünyasını
uzun.
genellikle Türkler korumuştur. Sınır
boylarında emperyalist batı saldırılaAynası ufkunun, ateşten bayrak!
rına karşı İslam bayraktarlığını
Babamın külleri, sen, kara toprak!
Türkler yapmıştır. İkincisi de tarihte
Şahit ol, ey kılıç, kalem ve orak!
İslam ümmetini siyasi ve idari
Doğsun BÜYÜK DOĞU, benden
anlamda en geniş kapsamıyla bir
doğarak!
araya getiren, derleyip toparlayan, en
Aynası ufkunun, ateşten bayrak!
Babamın külleri, sen, kara toprak!.. geniş İslam birliği projesini gerçekleştiren Osmanlı Devletidir. Ondan
1938
önce ve sonra bu kertede bir birlik
Konu: Türk milletinin misyonu.
İzlek: Türk milleti, tarihten getirdi- yoktur.
* Güneşten başını göklere yükseltği engin bilgi ve tecrübe birikimi,
mesi: Türk milleti, büyük tarihî
kişilikli duruşu ve özgüveniyle Türk
ve İslam dünyasının öncü gücü olma sorumluluk ve görevi itibariyle kendine olan özgüvenini koruyarak çok
sorumluluğundan kaçamaz.
büyük hedefler belirlemeli, ufkunu
Düşünce: Şiir ideolojiktir. Şair,
geniş tutmalıdır. İçinde bulunduğu
Türk-İslam düşüncesi doğrultusunda
dar ve kısır çerçeveye hapsolmamalı,
Türk milletinin geleceğine yön tayin
ediyor ve hedef gösteriyor. Bu mille- itildiği geri duruma razı olmamalı,
dünyaya nizam verme ülküsünden
te tarihinden, kimliğinden, kültürünvazgeçmemelidir.
den hareketle yeniden doğrulup
* Kement atanın kendisinin avlanayağa kalkması ve bütün Türk ve
ması: Türk milleti gördüğü büyük
İslam dünyasını birleştirip Büyük
işler ve ifa ettiği önemli görevler
Doğu’yu kurması misyonu yüklenisebebiyle daima düşmanları olmuş
yor.
ve her zaman tuzağa düşürülmek
Olay: Şiirin yüzey yapısında beliristenmiştir. Özellikle Hıristiyan
gin bir olay unsuru yer almıyor.
dünya, Türk milletini ortadan kaldırDerin yapıda ise Türk milletinin
tarihte ortaya koyduğu büyük başarı- madan hedefine ulaşamayacağını çok
lar, yaşadığı büyük ve önemli olaylar iyi bilmektedir. Bunun için akla
hayale gelmez hileler, oyunlar, savaşçok dolaylı olarak hafifçe sezdirililar, politikalarla bu millete kement
yor.
atmaya, avlayıp yok etmeye çalışVarlık: Ateş, bayrak, kül, toprak,
mıştır, şimdi de çalışmaktadır. Fakat
kılıç, kalem, orak gibi bazı somut
her seferinde avlamak isteyen kendinesneler, sezgici/idealist açıdan
si avlanmıştır. Son olarak Millî
değerlendiriliyor.
Mücadele sürecimizde avlamak isteDuygu: Geleceğe dair toplumsal
diler, ülkemizi karış karış işgal ettiler
kurtuluş ümidi ve hamasî anlamda
ama başbuğ Atatürk’ün önderliğindebüyük bir heyecan yansıtılıyor.
ki Kuva-yı Milliyye tarafından
Görüntü: Nesnel Görüntü: Somut
anlamda var olan, görülen veya yaşa- avlandılar ve geri püskürtüldüler.
Günümüzde ise savaşla değil politika
nan nesnel bir görüntü sunulmuyor.
yoluyla kement atmaktadırlar.
Öznel Görüntü: Sunulan görüntüAvrupa Birliği’ne giriş dilekçemiz
ler, hayalî bağlamda özneldir. Türk
istismar edilmekte ve olmadık dayatyukamilletinin başını güneşten daha
malarla millî varlığımız, vatanımız,
rılara doğru yükseltmesi, bu milleti
değerlerimiz, kurumlarımız avlanmabirilerinin avlamak için kement
ya çalışılmaktadır. Fakat Türk milleatması, ezelin kuşatılmazlığı, ebedin
ti, dışardan Avrupa Birliği ve
çevrilmezliği gibi görüntüler, somut
Amerika kaynaklı şer odaklarına,
olarak algılanamayan, ancak tahayyülde resmedilen görüntülerdir. Şiirin içerden onların yerli işbirlikçilerine
karşı millî mücadeleye devam etmekdiğer bölümlerindeki görüntüler de
tedir. Bu kement atıcılar, sonunda
hayalîdir.
elbette kendileri avlanacaktır.
Soyut Görüntü Unsurları: Simge
* Ezelin kuşatılmazlığı, ebedin
ve İmgeler:
çevrilmezliği: Ezel zamanın öncesiz* Türk milletinin Allah tarafından
seçilmiş, kurtulmuş bir millet olması: lik boyutudur, zamanın başlangıcı
için bir sınır tayin edilememesidir.
Burada Türk milletinin seçilmesine
Ebed de sonsuzluktur. Nasıl öncesiz,
ve kurtulmuş olmasına şu anlamları
başlangıcı ve sonu olamayan zaman,
yüklemek lazım: Birincisi Allah,
bir çerçeve içine hapsedilemezse
Türk milletine İslam’ı düşmanlara
Türk milletinin Allah’ın takdir ettiği
karşı koruma ve savunma, bütün
müslümanları siyasi ve idari anlamda tarih yolculuğu da durdurulamaz.
Tarih sahnesinde kendisine verilen
bir araya getirme, derleme toplama
görev tamamlanacak, bu engelleneve bu dini yayma görevi vermiştir.
meyecektir. (DEVAM EDECEK)
Milletimizin tarihî serüveni incelen-
Sevgililerin fotoğraflarını
güllere işliyorlar
BALIKESİR - Bazı çiçekçiler, 14
Şubat Sevgililer Gününde sürpriz
yapmak isteyenlere, üzerinde
fotoğraf baskısı ile isim, güzel sözler ve evlilik teklifi gibi yazıların
bulunduğu beyaz, pembe, sarı güller hazırlıyor.
Balıkesir'de çiçekçilik yapan
Burak Şahin, AA muhabirine,
Sevgililer Günü için en fazla talep
gören kırmızı gül başta olmak
üzere çiçek alımlarının sürdüğünü
söyledi.
Yıl boyu en fazla satışın olduğu
14 Şubat'a yönelik iyi hazırlandıklarını dile getiren Şahin, Sevgililer
Gününde gülleri renklerine göre 5
ila 25 lira arasında fiyatlardan satacaklarını ifade etti.
Her çiçeğin ve renginin bir anlamı olduğunu ancak doğrudan hisleri aktaran baskılı güllerin büyük
talep görmeye başladığını vurgulayan Şahin, şunları kaydetti:
"Bir süre önce aldığım 'flower
printer' cihazı, gülün üzerine fotoğraf, logo baskısı yapabiliyor, isim,
güzel sözler yazılabiliyor ya da evlilik teklifi yapılabiliyor. Birçok kişi
bugünden baskılı gül için sipariş
veriyor. Kişi, sevgilisine karşı hislerini gül üzerine yaptığı baskıyla
daha iyi anlatıyor. Renklerin anlamından daha etkili oluyor.
Sevgilisine hediye edeceği gülün
üzerine beraber çektirdikleri ya da
kendi fotoğrafının baskısını yaptıranlar kadar, 'Seni çok seviyorum',
'Bir tanemsin', 'Benimle evlenir
misin?', 'aşkım', 'canım' gibi yazılar yazdıranlar oluyor."
Şahin, işlemeleri sarı, beyaz ve
pembe gibi açık renkli güllere
uygulayabildiklerini anlattı.
Siparişleri Sevgililer Günü sabahından itibaren yetiştirmeye çalışacaklarını ifade eden Şahin, "Gülün
üzerine baskı ya da yazı, bir dakika
gibi kısa sürede oluyor ancak bilgisayardaki işlemler, çiçeği makineye
yerleştirme derken zaman uzuyor.
Fazla da bir maliyeti yok. Alınan
gülün üzerine sadece 5 lira farkla
bu işi yapıyoruz" diye konuştu.
(AA)
12
haber
14 Şubat 2015 Cumartesi
‘Sessiz üçlü’ye
‘ses ver’ çağrısı
kalırsanız dünya da size sessiz
kalacaktır. Dünya 5’ten büyüktür. Ölenlere rahmet diliyorum,
öldüreni de lanetliyorum” dedi.
iki ülke arasındaki ilişkilere de
vurgu yapan Erdoğan şunları
kaydetti:
Daha önce 2 kez başbakan
olarak buraya gelmiştim, bu
üçüncü ziyaretim. 2 ülke ilişkilerini en geniş manada ele alma
fırsatı bulduk. Burada 3 anlaşma yaptık. Ortak deklarasyonu
imzaladık. 12 yıl önce aramızdaki ticaret hacmi çok komikti,
1,2 milyon dolardan, 100 kat
arttırdık.
2018 yılını gelin her iki ülke
olarak kültür turizm yılı olarak
ilan edelim, vatandaşlarımızın
rahat geliş gidişlerini sağlayalım. Karşılıklı vizeleri kaldıralım
teklifi yaptık. Bir an önce
THY’nin de buraya gelmesi için
yetkili arkadaşlarımız çalışmaları yürütecek. 24 -25
Nisan’da Çanakkale’ye davet
ettim, kendileri katılamasa da
en düzeyde katılım sağlayacaklarını söylediler.
MEKSİKO- Cumhurbaşkanı
Recep Tayyip Erdoğan, Latin
Amerika ülkeleri ziyaretinin son
durağı Meksika’nın başkenti
Meksiko’da, mevkidaşı Meksika
Cumhurbaşkanı Enrique Pena
Nieto ile baş başa ve heyetler
arası görüşmelerin ardından
düzenlenen ortak basın toplantısında açıklamalarda bulundu.
Konuşmasında ABD’nin
Kuzey Carolina eyaletinde 3
Müslüman gencin İslamofobik
bir cinayete kurban gittiğini
ifade eden Erdoğan, ABD
Başkanı Barack Obama’ya
seslendi. Erdoğan “Amerika’ya
yakın olduğum için buradan
belirtmem gerekiyor. 3
Müslümanın öldürülmesi noktasında özellikle Başkan
Obama, Kerry ve Biden’ın şu
ana kadar hiçbir açıklama yapmamış olması manidardır.
Bunlar terörist değil, bunlar
Suriyeli Müslüman. Sayın
Obama’ya sesleniyorum, neredesin başkan diyorum, Biden’a
sesleniyorum neredesiniz diyorum. Siz bu tip olayda sessiz
BBC protesto edildi
LONDRA - İngiliz yayın kurumu BBC, ABD'nin
Kuzey Carolina eyaletinde önceki gün uğradıkları silahlı
saldırıda 3 Müslüman gencin öldürülmesine yeteri kadar
yer vermediği gerekçesiyle protesto edildi.
"Irkçılığa Karşı Dur" isimli kampanyayı yürüten grup
tarafından düzenlenen gösteri için protestocular,
başkent Londra'daki BBC Genel Merkezi önünde toplandı. BBC'yi, 23 yaşındaki diş hekimliği öğrencisi Deah
Barakat, 21 yaşındaki eşi Yusor Muhammed Ebu Salha
ve 19 yaşındaki baldızı Razan Muhammed'in Chapel Hill
kasabasındaki Kuzey Carolina Üniversitesi yerleşkesi
yakınında bulunan evlerinde öldürülmesiyle ilgili "sessiz"
kalmakla suçlayan göstericiler, "Müslümanları terörist
olarak göstermeyi durdurun", "Müslümanların yaşamları
da önemlidir" yazılı çeşitli pankartlar taşıdı. Göstericiler
ayrıca, "İslamofobiye hayır", "İslamofobi gitmeli" gibi
sloganlar attı.
Protestoyla ilgili açıklama yapan gösterinin organizatörü Sabby Dhalu, 3 gencin öldürülmesinin "nefret suçu"
olarak kabul edilmesi gerektiğini vurgulayarak,
"Müslüman toplumun üyelerinin sürekli saldırganlar
olarak gösterildiğini, ancak terörizm kurbanı olarak gösterilmediğini" kaydetti.
Dhalu, İngiliz basınının geçen ayki Paris saldırılarına
yayınlarında geniş yer verdiğini anımsatarak, "3
Müslüman gencin öldürülmesiyle ilgili medyanın yayın
yetersizliğinden dolayı üzüldük. Bugün burada yüksek
sesle, 'Müslümanların yaşamları da önemlidir' diyoruz"
ifadelerini kullandı.
Londra merkezli "Faşizme Karşı Birleş (UAF)" isimli
grubun yetkilisi Weyman Bennett de, "Müslüman
toplumla dayanışma içersinde olmalıyız, bugünün günah
keçileri onlar" dedi. (AA)
Sıkıntılı uzlaşma
Belarus’un başkenti Minsk’te yapılan 14 saatlik Ukrayna zirvesinden Rusya’nın istediği uzlaşı çıktı. 15 Şubat’tan itibaren geçerli olacak ateşkes anlaşmasına göre önce
anayasal reform yapılacak, sonra ağır silahlar ve yabancı askerler Ukrayna’dan çekilecek. Ayrıca taraflar arasında 50 kilometrelik bir tampon bölge oluşturulacak.
MİNSK- Rusya
Devlet Başkanı Vladimir
Putin, Belarus’un
başkenti Minsk’te
düzenlenen görüşmede,
Ukrayna’da çatışan
tarafların 15 Şubat’tan
itibaren ateşkes ilan
edilmesi konusunda
anlaştıklarını bildirdi.
Minsk’teki Bağımsızlık
Sarayı’nda düzenlenen
Ukrayna zirvesinin
ardından basın mensuplarına açıklama yapan
Putin, “Bana göre
birçok konuda anlaştık.
Bunlardan ilki 15 Şubat
24.00 itibariyle ateşkes
ilan edilmesi konusunda
vardığımız anlaşma.
İkincisi, Ukrayna
ordusuna ait ağır
silahların bugünkü konumundan geçtiğimiz yıl
19 Eylül’de Minsk
mutabakatında varılan
çizgiye geri çekilmesi” dedi.
Görüşmelerle ilgili hayatının en kolay
gecesi olmadığını ancak varılan anlaşmalarla bunun mutlu bir sabaha
dönüştüğünü söyleyen Putin, görüşmelerde ayrılıkçılarla Ukrayna arasında sınır
konusu, insani konular, Donetsk ve
Luhansk bölgelerinin kanuni statüsü,
ekonomik durum gibi konularda anlaşmalara varıldığını belirtti. Putin, zirve
sonunda iki farklı belgeye imza atıldığı
bilgisini paylaştı ancak anlaşmanın ismini
söylemedi. Putin, ikinci belgenin ise
Fransa Cumhurbaşkanı François
Hollande ve Almanya Başbakanı Angela
Merkel’in barış sürecini desteklediklerine
dair yaptıkları açıklama olduğunu dile
getirdi.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin,
Almanya Başbakanı Angela Merkel,
Ukrayna Devlet Başkanı Petro Poroşenko
ve Fransa Cumhurbaşkanı François
Hollande’ın Ukrayna krizini görüşmek
üzere önceki akşam Minsk’te başladıkları
toplantı yaklaşık 14 saat sürdü. Minsk
zirvesi, İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra
dünyanın paylaşıldığı ve 1945 yılında
gerçekleşen Yalta Konferansı’ndan bu
yana yapılan en uzun pazarlık oldu.
Ukrayna Devlet Başkanı Petro
Poroşenko, dün sabah saatlerinde yaptığı
açıklamada Rusya’nın öne sürdüğü şartların kabul edilemez olduğunu söyledi.
Ancak çok kısa süre sonra toplantı sona
erdi ve liderler 15 Şubat tarihi itibariyle
Ukrayna’da çatışan tarafların ateşkes
yapması için uzlaşıya varıldığını açıkladı.
Fransa Cumhurbaşkanı François
Hollande ise Minsk’te varılan anlaşmanın
takipçisi olacaklarını söyleyerek, anlaşmanın, sadece Ukrayna için değil, Avrupa
için de oldukça büyük bir rahatlamaya
işaret ettiğini dile getirdi. Hollande, “Evet
anlaşma ciddi bir umut taşıyor ancak
henüz her şey hallolmuş değil” ifadesini
kullandı. Almanya Başbakanı Angela
Merkel de mutabakatın ardından yaptığı
açıklamada, bir umut ışığı bulunduğunu
ancak büyük sorunların hala devam
ettiğini belirtti. Belarus Devlet Başkanı
Alexander Lukashenko, Rusya Devlet
Başkanı Vladimir Putin, Ukrayna
Cumhurbaşkanı Petro Poroşenko,
Almanya Başbakanı Angela Merkel ve
Fransa Cumhurbaşkanı Francois
Hollande’in katıldığı Minsk zirvesinde,
Putin ile Poroşenko arasında tartışma
çıktığı ve Putin’in 12’nci saatin sonunda
kalem kırdığı öğrenildi. Putin'in elindeki
kalemi kırdığı an objektiflere böyle yansıdı.
Minsk’te yürütülen müzakereler sonucunda Ukrayna Temas Grubu temsilcileri
bir anlaşma imzaladı. Anlaşma, 13
maddeden oluşuyor. Anlaşmada yer alan
bazı maddeler genel hatlarıyla şu şekilde:
1- 15 Şubat’taki ateşkesin yanısıra
bölgedeki ağır silahlar bugünkü konumundan 19 Eylül’de Minsk mutabakatında varılan çizgiye geri çekilecek.
Silahların geri çekilmesi 17 Şubat’ta
başlayacak ve iki haftada tamamlanacak.
2- Ukrayna topraklarındaki yabancı
silahlı gruplar ve askerler çıkarılacak ve
tüm rehineler 19 gün içinde serbest
bırakılacak. Ayrıca, ağır silahların geri
çekilmesi sonucunda taraflar arasında 50
kilometrelik tampon bölge oluşturulacak.
3- Ukrayna yönetimi doğudaki bölgelere uyguladığı kısıtlamaları kaldıracak
ve böylece bu bölgelerde normalleşme
sürecinin başlaması sağlanacak.
4- Anlaşma imza tarihinden itibaren 30
gün içinde Ukrayna Parlamentosu
Yüksek Rada tarafından Ukrayna’daki
“Donetsk ve Lugansk’ta geçici yerel
yönetim düzeni” yasasına uygun olarak,
19 Eylül tarihli Minsk Memorandumu
çerçevesinde özel statüye ilişkin kararname kabul edilecek.
5- Ukrayna’da 2015 sonunda yürürlüğe girecek yeni anayasa ile birlikte
adem-i merkeziyetçiliğin öngörüldüğü
anayasal reformların yapılması, ayrıca
2015 sonuna kadar Donetsk ve
Lugansk’a özel statü tanıtan daimi
yasanın kabul edilmesi tamamlanacak.
6- Ukrayna sınır koruma birlikleri bu
yıl sonuna kadar ülke sınırlarının kontrolünü yeniden sağlayacak.
7- Ukrayna ordusu için bugün (dün)
itibarıyla ulaştığı sınırlar esas alınacak.
Donetsk ve Lugansk için 19 Eylül’de
imzalanan Minsk Memorandumu’ndaki
sınırlar esas alınacak,
Adını doğunca koyacak…
DAVUTOĞLU
‘bebek’ bekliyor
İSTANBUL- Başbakan Ahmet Davutoğlu, 3.
havalimanı inşaatı alanında incelemelerde bulundu.
Türkiye için gurur verici bir proje olduğunu belirten
Davutoğlu, uluslararası havacılığın merkezlerinin
Batı’dan Doğu’ya kaydığını dile getirerek,
İstanbul’da bu havaalanının inşa ediliyor olmasının
aslında vizyoner bir yaklaşımın çok önceden ortaya
koyduğunun bir işareti olduğunu aktardı.
Projenin tamamlandığında dünyanın en büyük
havalimanı niteliğini kazanacağını belirten
Davutoğlu, şöyle devam etti:
“Bu çapta bir projenin, Türk firmaları tarafından
üstlenilmesi, başlı başına ekonomi, firmalarımız ve
inşaat sektörünün ulaştığı düzeyi gösteren
olağanüstü güzel bir göstergedir. Aynı zamanda
İstanbulumuzun çevre dokusu ve bu bölgenin zemini itibarıyla da son derece duyarlı olmamız gereken
bir proje. Projenin büyüklüğü ile İstanbulumuzun
çevre dokusuna gösterdiğimiz duyarlılık, at başı
giden hususlardır."
Davutoğlu, döviz kurundaki artışın projelerde
maliyeti arttırdığı iddiasına ilişkin, “Böyle bir gözden
geçirmeye ihtiyaç yok zaten bütün bu planlamalar,
avro bazında yapıldı. Bir kayıp ya da yeniden değerlendirmeyi gerektiren bir tablo söz konusu değil”
dedi.
Davutoğlu, bir soru üzerine yeni havalimanının
isminin istişare sonucu belirleneceğini belirterek,
“Şu ana kadar ilan edilmiş bir isim... Bunlar istişare
edilir. İstanbul’a yakışan bir isim üzerinde çalışılır
ama önemli olan ilk önce bebeğimizin dünyaya
gelmesi. Öyle denir ya. Öncelikle onun ortaya çıkması, hepimizi gururlandıracak şekilde dünyaya
takdim edilmesi gerekiyor. İsimlendirme en sonunda
en uygun bir şekilde yapılır” diye konuştu.
Başbakan Davutoğlu, Atatürk Havalimanı’nın
durumuyla ilgili soruya ise “Tekrar konuşulur, planlanır. Şehrin içinde kaldığı için havalimanı dışarı
taşınıyor. Özel inişler için tanzim edilebilir. Geri kalan
alan yeşil alana dönüştürülebilir diye bir düşüncemiz
var. Ama bunlar istişare edilebilir” cevabını verdi.
Davutoğlu, havalimanının yapıldığı zeminin, uygun
bir zemin olduğunu vurgulayarak, “29 Ekim 2017'de
bitirmek önceliğimiz” dedi.
“İşletmeye geçildiğinde 120 bin istihdam olacak.
Yaşayan orman alanlarında en ufak bir eksiklik
olmayacak. 5 milyon ağaç dikilecek. Geniş bir ağaçlandırma faaliyeti yürütülecek” diyen Davutoğlu, 3.
havalimanı inşaatında inceleme öncesinde
işadamları Mehmet Cengiz, Mehmet Nazif Günal,
Naci Koloğlu ve Mehmet Kalyoncu ile yetkililerden
çalışmalar hakkında bilgi aldı. Basın toplantısının
ardından Davutoğlu ve beraberindekiler, inşaat
alanında incelemelerde bulundu.
(AA)
13
dış dünya
14 Şubat 2015 Cumartesi
Kübalılar, ABD ile ilişkiler
konusunda karamsar
ABD ile Küba arasında geçen
yıl sonunda sürpriz şekilde
gündeme gelen normalleşme
sürecini başlatacak adımların
ardından Küba'nın başkenti
Havana'da halk ülkelerinin
ABD ile ilişkilerini geliştirme
sürecine umutlu yaklaşmıyor.
Fidel Castro ve Raul Castro
yönetimine güven duyduklarını belirten Kübalılar, ABD ile
53 yıl önce kesilen ilişkiler
konusunda devrimin lideri
Fidel Castro gibi düşünüyor.
HAVANA - Kübalılar, ülkelerini "dış
dünyaya kapalı" ve "abluka altında"
olarak tanımlıyor. 1959 yılında yapılan
devrimden bu yana çok uzun zaman
geçtiğini vurgulayan Kübalılar, ülkelerinin normalleşme süreci için de çok
uzun zamana ihtiyaç duyulduğunu söylüyor.
Havana'da Amerikan bayrağı
desenli kıyafetler giyen, bandana takan
ve ABD'nin sembollerinden Özgürlük
Heykeli'ni vücuduna dövme olarak yaptıran Kübalılar görmek mümkün.
Buna rağmen halk sürece ilişkin
olumlu görüş belirtmekten kaçınıyor.
Taksicilik yapan Juan Ramon Marino,
sürece olumsuz bakanlardan. Marino,
"ABD ile ilişkileri geliştirmek isteriz
fakat ABD, Küba'nın ekonomik olarak
gelişmesini istemiyor" dedi.
Fidel Castro, ülkesinin ABD ile ilişkilerin normalleştirilmesi yönündeki kararıyla ilgili geçen ay ayında sessizliğini
bozmuş, Havana Üniversitesi öğrenci
federasyonuna yazdığı mektupta, "Ne
ABD'nin politikasına güveniyorum ne
de onlarla iki çift laf ettim. Ama bu
çatışmalara barışçıl çözümü reddettiğim anlamına gelmez" ifadesini kullanmıştı.
ABD ve Küba arasındaki ilişkiler
Fidel Castro'nun 1959'da ABD destekli
Fulgencio Batista rejimini devirmesi
sonucu yönetime gelmesiyle bozulmaya başladı. Taraflar arasında başlayan
“Güney Sudan'da
2,5 milyon kişi
acilen gıda
yardımına ihtiyaç
duyuyor”
CUBA - Birleşmiş Milletler (BM)
İnsani İşlerden Sorumlu Genel Sekreter
Yardımcısı ve Acil Durumlar
Koordinatörü Valerie Amos, Güney
Sudan'da 2,5 milyon kişinin acilen gıda
yardımına ihtiyaç duyduğunu belirtti.
Amos, Güney Sudan'ın başkenti
Cuba'da, UNESCO Özel Temsilcisi
Forest Whitaker ve BM Güney Sudan
Özel Temsilcisi Toby Lanzer ile düzenlediği basın toplantısında, "Güney
Sudan'da durum felaket. Binlerce
çocuk yetersiz besleniyor, ayrıca açlık
ve hastalık tehdidiyle de karşı karşıyalar.
Bu ülkede 2,5 milyon insan acilen gıda
yardımına ihtiyaç duyuyor" dedi.
Halkın, ülkede yaşanan savaşın etkilerinden korktuğunu ve evlerini bırakıp
kaçmak zorunda kalmaktan bıktığını dile
getiren Amos, "İnsanların acısını görmek kalbi parçalıyor. Yarın barış anlaşması imzalansa bile halka yardıma
devam etmenin gerekli olduğunu gayet
iyi biliyoruz. Yağmur mevsimi başlamadan önce yardımları depolama yollarını
araştırıyoruz" diye konuştu.
Amos, Güney Sudan halkının iki yıldan uzun süre devam eden çatışmalar
nedeniyle bedenen ve ruhen yorgun
olduğunu vurgulayarak, şunları kaydetti:
"İnsanlar, barış konusunda umutsuz.
Korku içinde yaşamaktan yoruldular,
çoğunluğu birkaç kez evini terk edip
kaçmak zorunda kaldı. İnsanlar, çocuklarının silahlı gruplar tarafından militan
yapılmasından korkuyor. Bunun yanında
cinsel şiddet yayılmış durumda.
Konuştuğum insanlar, barış, istikrar ve
güven içinde yaşamak istiyor. Bu insanların barışa ihtiyacı var." (AA)
gerginlik, ABD'nin Küba'ya 1960'tan bu
yana ticari ambargo uygulamasına
neden olmuş ve iki ülke ilişkileri
1961'de kesilmişti.
Barack Obama yönetimi, geçen yıl
sonunda açıkladığı Küba ile ilişkilerin
normalleşmesi sürecinde ilk adımı atarak, seyahat ve mali alanlardaki bazı
yaptırımları gevşetti. Ayrıca bu ay,
süreç çerçevesinde üst düzey bir ABD
heyeti, Küba'da iki gün süreyle müzakerelerde bulundu.
Küba devriminin 88 yaşındaki lideri
Fidel Castro da ilişkilerin normalleştirilmesi görüşmelerini desteklediğini,
ancak Washington'ın politikalarına
güvenmediğini söylemişti.
ABD ile normalleşme sürecinin
sonucu olarak dünyaya açılması gündeme gelen Küba ekonomik açıdan
zorluklar çekiyor.
Turistik yerleri, klasik arabaları ve
tarihi ile turistlerin her zaman için ilgi
odağı olan başkent Havana'nın ara
sokaklarına yoksulluk hakim. Dar
sokakları arasında bulunan evleri, bu
sokaklarda devlet tarafından kurulan
pazarları ve et dükkanları bulunan
Havana'da vatandaşlar geçimlerini sağlamakta güçlük çekiyor.
Ülkede Küba vatandaşları tarafından
kullanılan para birimi Küba pesosu.
Fakat turistler için geçerli olan para birimi "Dönüştürülebilir Küba pesosu"
(CuC). 1 Dönüştürülebilir Küba pesosu
Hollanda’daki Türk kökenli
siyasetçiler “sessiz
kesimlerin” sesi olacak
yaklaşık 25 Ulusal Küba pesosuna
denk geliyor. Sıradan bir Kübalının aylık
ortalama kazancı 40-50 CuC civarında.
Şu anda işsiz olan Ely Ramos, ekonomik sıkıntılar nedeniyle ülke dışından
gelenlerden yardım talep ediyor.
Ramos, "Buraya gelen turistler çocuklara okumalarına yardımcı olmak için
kalem ve defter getirmeli çünkü babaları onlara bu tür malzemeleri temin
edemiyor" dedi.
Babasından kalan taksicilik mesleğini devam ettiren Luis Fuentes ise ekonomik zorluklardan yakınırken, "Biz üç
kişilik bir aileyiz. Akşam için aldığımız
bir öğünlük etin fiyatı 40 CuC.
Kazandığımız para ile sadece temel
ihtiyaçlarımızı karşılayabiliyoruz" diye
konuştu.
Havana'da güvenlik görevlisi olarak
çalışan Alcides Margado da dünyanın
Küba dışındaki bir yerini görmenin kendileri için hayal olduğunu anlattı.
Margado, "Yurt dışına çıkmak, gezip
görmek için çok paraya lazım. Biz
önceliği çocuklarımızın eğitimine veriyoruz" ifadesini kullandı.
Alcides, içinde bulunduğu ekonomik
sıkıntıyı aktarırken de "Burada apartmanda yaşamak istiyorsanız en az
9,000 CuC vermeniz lazım. Biz babamın evinde yaşıyoruz ve ayda sadece
18 CuC kazanıyorum" dedi. Kübalıların
ortak temennisi ise ülkedeki ekonomik
durumun bir an önce iyileşmesi. (AA)
Başbakan Çipras: “En Avrupa
yanlısı ortak bizleriz”
ATİNA - Yunanistan'da, 25 Ocak'ta
yapılan genel seçimlerin ardından
Radikal Sol İttifak (SYRIZA) lideri
Aleksis Çipras başkanlığında, Bağımsız
Yunanlılar (ANEL) partisinin desteğiyle
kurulan koalisyon hükümeti güvenoyu
aldı.
Sandalye sayısı 300 olan Yunan
parlamentosunun oylamaya katılan 299
üyesinden 162'si yeni hükümete "evet"
derken, 137 milletvekili "hayır" oyu kullandı.
Başbakan Çipras, oylama öncesi
yaptığı konuşmada, Yunanistan'da ilk
defa bir hükümetin güvenoyu almadan
ülkenin AB geleceğiyle ilgili zor bir
sorunla başa çıkmak zorunda kaldığını
belirterek, "Sadece Yunanistan'ın değil
Avrupa'nın geleceği açısından da tarihi
bir dönüm noktasında bulunuyoruz"
dedi.
Yunanistan'ın borç konusunun ele
alınacağı yarınki Eurogroup toplantısında Maliye Bakanı Yanis Varufakis'in
yanında tüm Yunan halkının da bulunacağını ifade eden Çipras, "Gelinen
noktada artık geri dönüş yok" yoru-
munda bulundu.
Çipras, Avrupa'nın bundan sonra
kendi geleceğiyle ilgili alacağı kararlarında, "birlik halinde ilerlemek" ya da
"ortamı korku ve istikrarsızlığa bırakmak" ikilemiyle karşı karşıya bulunduğunu savunarak, Yunanistan'ın bu
konuda belirleyici rol oynadığını ifade
etti.
Yunanistan'ın referandumlar (yardım
anlaşmaları) dönemine geri dönmesinin
mümkün olmadığını ve bunu artık
Avrupa'da herkesin anladığını bildiren
Çipras, birleşik Avrupa'yı koruyan ülkenin Yunanistan olduğunu kaydetti.
Çipras, "Aslında en Avrupa yanlısı
ortak bizleriz. Bu noktada küçük
Yunanistan evrensel değerleri koruyarak belirleyici rol oynuyor" dedi.
Başbakan Çipras, Yunanistan ile
Avrupalı ortakları arasında yeni bir kalkınma programı üzerinde anlaşma sağlanmasının ihtiyaç olduğunu belirterek,
yeni hükümetin yarınki Eurogroup toplantısına pozitif bir enerjiyle gittiğini,
ortaklarından da aynı tavrı beklediğini
kaydetti. (AA)
LAHEY - Hollanda'da, geçen
sene kasım ayında iktidar ortağı
İşçi Partisi'nden (PvdA) ihraç edilen
Türk kökenli milletvekilleri Selçuk
Öztürk ile Tunahan Kuzu, yeni kurdukları "Denk" (Düşün) adlı siyasi
hareketle sessiz kesimlerin sesi
olmayı hedeflediklerini söyledi.
Kuzu'nun liderliğini yapacağı
siyasi hareketin geleceği konusunda AA muhabirine açıklamada
bulunan milletvekilleri, ırkçılıkla
etkin bir mücadele yürüteceklerini
ifade etti.
Hollanda'da son dönemlerde
ırkçılıkla bağlantılı olaylarda artış
yaşandığına dikkati çeken Öztürk,
şöyle konuştu:
"Katılaşan, sertleşen bir politika
izleniyor. Irkçılık konusunda fazla
taviz veriliyor. Hollanda'da ırkçılığı
kabul etmiyoruz. Irkçılığın kökünden kazınması gerektiğini düşünüyoruz. Hollanda Anayasası'nın
birinci maddesi ayrımcılığı yasaklıyor. Maalesef son dönemlerde bu
ırkçı söylemler ön plana çıktı, biz
onu yok etmek istiyoruz.
Hollanda'da yeni bir hareket ve
oluşumla insanlarımıza bir özgüven
vermek istiyoruz" diye konuştu.
Ülkede susturulmaya çalışılan
ve siyasi arenada seslerinin duyulmadığını düşünen geniş bir kesimin
var olduğunu kaydeden Öztürk, bu
insanlara siyasi arenada alan açacaklarını söyledi.
"Sadece bir kesimin sesi olmayacağız, ülkedeki 17 milyon insanı
kucaklayacağız" diyen Öztürk, şu
değerlendirmede bulundu:
"Bizim düşüncelerimiz, hedeflerimiz ortada. Hollanda'daki katılaşmayı önlemek isteyen, eski, hoşgörülü Hollanda'yı arzulayan herkese
kapımız açıktır. İnanıyorum ki
Hollanda'da milyonlarca insan şu
son dönemdeki sertleşen
Hollanda'yı istememekte, yeni bir
oluşumu beklemekte. Onu da bizim
kurduğumuza inanıyorum."
Siyasi hareketlerinin programın-
da yer alan konuların hayata geçirilmesi için mecliste büyük bir
mücadele vereceklerinin altını çizen
Öztürk, zaman kaybetmeden sokağa inerek halka kendilerini anlatmaya çalışacaklarını belirtti.
Bu konuda dijital ortamı çok iyi
kullanacaklarını vurgulayan Öztürk,
"Hollanda'yı adım adım gezeceğiz.
Mecliste üç ay boyunca bir manifesto çalışması yaptık. Yarından itibaren Hollanda'nın her yerinde
genellikle üniversitelerde gençlerle
tartışma programları organize edeceğiz. Bütün insanlarımızı davet
edeceğiz. Bizi eleştirmelerini isteyeceğiz. O eleştirileri değerlendirerek seçimlere katılacağız" diye
konuştu.
Hollanda siyasetine yeni bir
üslup getirmeyi amaçladıklarını belirten Kuzu da bu yüzden parti değil
siyasi bir hareket kurduklarını söyledi. Siyasi partiye dönüşmeyi düşünmediklerini, hareket olarak
2017'deki genel seçimlere katılmayı
planladıklarına işaret eden Kuzu,
"Hollanda'ya yenilik getirmek istiyoruz. Siyaseti daha interaktif hale
getirmek amacımız. Modern bilgi
teknolojisiyle bunu yapmak mümkün. Kurulu partiler bu imkanları kullanmıyorlar biz kullanacağız" dedi.
Herkesi olduğu gibi kabul eden,
sosyal güvenliğin ön planda olduğu
bir toplum hedeflediklerine vurgu
yapan Kuzu, dış politikada
Hollanda'nın imajının düzeltilmesi
gerektiğini düşündüklerini ifade etti.
(AA)
BULMACANIN ÇÖZÜMÜ
1
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
12
13
14
15
16
17
18
19
20
2
3
4
5
6
7
8
9
10
14
TURİZM
14 Şubat 2015 Cumartesi
‘Beyaz Cennet’ karla
bir başka güzelleşti
Kaybolmaya yüz
tutan meslekler
tarihi çarşıda
buluşacak
ISSN 1308-7622
SİİRT - Siirt Valiliği, Başbakan Ahmet
Davutoğlu'nun hibe kredisi müjdesinden sonra
kaybolmaya yüz tutan meslekleri tarihi çarşıda bir
araya getiriyor.
Valilik, belediyenin desteğiyle kaybolmaya yüz
tutan meslek kollarında faaliyet gösteren esnaf ve
yeni girişimciler için harekete geçti.
Kent merkezindeki Şeyhler Çarşısı, tarihi
mesleklerin gelecek kuşaklara aktarılması için
restore edildi.
Vali Mustafa Tutulmaz, AA muhabirine, Ulu
Cami ve Helvacılar Çarşısının kentin kadim tarihinde ticaret, ibadet ve konaklama mekanı olarak
kullanıldığını söyledi.
Günümüzde birçok turistin gezi ve alışveriş
alanı olarak kullandığı bu alanı restore ederek,
orijinal dokusuna kazandırmak istediklerini ifade
eden Tutulmaz, bu kapsamda bölgede yer alan
dükkanların, çarşıların, sokakların tahribattan ve
betonarme yapılardan arındırılarak, bölgenin
nefes almasının sağlanacağını belirtti.
Tutulmaz, "Yok olmaya yüz tutan mesleklerin
yaşatıldığı tarihi çarşıyı gezen turistler geçmişe
yolculuk yapacaklar. Çarşının turizme kazandırılması esnafa da ticari olarak katkı sunacak" dedi.
Eskiden ilde 19 ayrı sektörün ayrı ayrı
çarşılarının bulunduğunu hatırlatan Tutulmaz,
geçmişte yaklaşık 600 iş yerinin bulunduğu
çarşılardan geriye sadece sembolik olarak
kuyumcular, helvacılar ve peynirciler çarşısının
kaldığını söyledi.
Tutulmaz, Siirt'te eskiden olduğu gibi ticari
yaşamı canlandırmak istediklerini kaydetti.
Siirt Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği
Başkanı Rıfat Ayyıldız da Siirt'te 15 yıl önce
çarşıları bulunan 10 meslek grubunun tamamen
yok olduğunu söyledi.
Ayyıldız, geçmişte Asya ile Avrupa'yı birbirine
bağlayan geçiş noktalarından biri olan Siirt'in
ticaret merkezi konumunda olduğunu, ilde
ayakkabıdan çanak çömlek üretimine kadar 19
farklı mesleğin yaşatıldığı yüzlerce iş yerini
barındıran çarşıların bulunduğunu hatırlattı.
Geçmişte 120 iş yerinin bulunduğu bakırcılar
çarşısında şu anda 2 iş yerinin kaldığına işaret
eden Ayyıldız, şöyle dedi:
"Siirt'te üretilen ayakkabı tüm bölgeye satılırdı.
Şimdi ise 100 üreticinin bulunduğu ayakkabıcılar
çarşısında üretim yok. 50 marangozcudan 2'si
kaldı. Pamukçuluk, tenekecilik, odunculuk,
halıcılık gibi meslekler ya unutuldu ya da bir iki
temsilcisi kaldı. İlde en aktif olan kuyumcuların
bulunduğu çarşı."
Başbakan Davutoğlu'nun açıkladığı faizsiz
kredi fırsatının ardından kente has olan ve kaybolmaya yüz tutmuş mesleklerin tarihi bir çarşıda
bir araya getirilecek olmasından büyük memnuniyet duyduklarını dile getiren Ayyıldız,
"Kaybolan mesleklerin canlandırılması için biz de
teşkilat olarak elimizden gelen çabayı sarf etmeye hazırız" diye konuştu.
(AA)
Yıl: 45
Sayı: 15094
14 Şubat 2015
Cumartesi
GÜNLÜK SİYASİ GAZETE
Yayın Sahibi
Grup Birikim Matbaacılık Yayıncılık Bilişim Medya Sanayi ve
Ticaret A.Ş. Sahibi adına Ahmet Serkan Küçük
Genel Yayın Yönetmeni
Ahmet TEKEŞ
Haber Koordinatörü
Dursun ERKILIÇ
Yazı İşleri Müdürü
Şebnem ÜNAL
Sayfa Editörü
Abdülmecit KOYUNSAĞAN
İstihbarat Şefi
Ayşegül BALDEMİR
Muhabir - İnternet Editörü
Alparslan OĞUZ
Haber Merkezi
Şenol Günüç, Emine Özcan, Kenan Ergen,
Hakkı Murat Söbütay, Burcu Kerim, Ayşenur Gürer, Mihriban Demirel,
Tülay Canpolat, Zeynep Efsane Güzeldereli
İdari Merkez
Yeni Batı Mah. 2412 Sok. No: 12 Batıkent - Yenimahalle /
ANKARA Tel: 0312 397 49 79 - gazeteyedigun@gmail.com
Yayın Sahibi
Temsilcisi:
Yiğit YİĞİT
Basıldığı Yer:
Büyük Anadolu Medya Grup Özel Eğitim Gıda ve İnşaat Ltd. Şti.
İstanbul Cad. Elif Sokak No:7/244 İskitler - Ankara TEL: 0 312 384 30 70 Pbx
Dağıtım: AK Dağıtım Abdulgani AKDAĞ Çağlayan Mah. Tıp
Fakültesi Caddesi No: 258/11 Mamak/ANKARA Tel: 0312 368 04 09
Yayın Türü: Yerel - Süreli (Pazar hariç)
Resmi ilanlarımızı internet sitemizden de görebilirsiniz.
www.yedigungazetesi.com.tr
Sözleşmesiz yazarlara ücret ödenmez
YediGün Basın Meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir
UNESCO'nun ''Dünya Kültür Mirası'' listesinde yer alan "BEYAZ CENNET"
Pamukkale'ye yağan kar, güzel görüntüler oluşturdu.
DENİZLİ - Pamukkale'yi ziyarete
gelen yabancı turistler, örenyerinde
Hierapolis antik kentinin gezdikten
sonra traverntenlerde karın keyfini
çıkardı.
Bazı turistler, traverten ve kar beyazlığını fotoğraf makinesi ve kameralarıyla görüntülerken kimileri de travertenlerde yürüdü.
Soğuk hava nedeniyle travertenlerde
suyun buharlaşması da güzel görüntüler
ortaya çıkardı.
Pakistanlı turist Samiran Yeovlo,
gazetecilere yaptığı açıklamada,
Pamukkale'nin çok güzel olduğunu ve
benzer bir yer hiç görmediğini
belirterek, "Burada olmak adeta bir film
karesinin içinde olmaya benziyor,
gerçek olduğuna inanamıyorsunuz. Kar
biraz üşütüyor ama bence buna değer
buraya tekrar geleceğim" dedi.
Amerikalı Brian Turpan da "Burası
Yıldıztepe kayakseverlerin gözdesi oldu
ÇANKIRI - Ilgaz Dağı'nda bin 400
metre yüksekliğiyle Türkiye'nin en düşük
rakımlı kayak merkezlerinden
Yıldıztepe'nin, çevresini saran yüksek
dağlar ve ormanlar sayesinde olumsuz
iklim koşullarından daha az etkilenmesinin kayakseverlerin tesislere ilgisini
artırdığı bildirildi. Gazi Üniversitesi Beden
Eğitimi ve Spor Yüksekokulu Öğretim
Üyesi ve Çankırı Kayak Antrenörleri
Derneği Başkanı Yrd. Doç. Dr. İmdat
Yarım, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Yıldıztepe Kayak Merkezi'nin
Uluslararası Kayak Federasyonu tarafından tescillenmiş pistlerinin bulunduğunu
söyledi. Tesisin, kayak sezonunun açılmasıyla günübirlik ve konaklamak için
bölgeye gelenlerin yoğun ilgisini
gördüğünü belirten Yarım, "Diğer kayak
merkezlerine göre Yıldıztepe'nin birçok
farklı özelliği var. Türkiye bin 400 rakımda
bir kayak merkezi yok. Uludağ'ın oteller
bölgesi 2 bin metre, Erciyes 2 bin 200
metre, Erzurum şehir merkezi ise bin 850
metredir" dedi. Yarım, rakımın düşük
olmasının avantajları olduğunu dile getirerek, "Yüksek rakımda hava muhalefetine çok maruz kalıyorsunuz, keyifli
kayağı iklim olumsuzlukları engelleyebiliyor. Geçtiğimiz günlerde lodos nedeniyle
birçok kayak merkezinde telesiyejler ve
halatlı lifler çalışmadı. Yıldıztepe'nin
rakımının düşük olması, etrafının dağ ve
ormanlarla çevrili olması nedeniyle telesiyej ve halatlı taşıyıcılar çok rahat şekilde
hizmet verdi.”
gerçekten güzel bir yer. Tarihi bir
ortamda sıcak suyla buluşmak değişik
bir deneyim oldu benim için" diye
konuştu.
Kanadalı Vanessa Gela ise
Pamukkale'nin büyüleyici bir atmosferi
olduğunu ifade ederek, "Burada olmak
çok güzel. Kanada'dan geliyorum.
Oradan sonra burada da kar görmek
gerçekten hoş oldu" şeklinde konuştu.
(AA)
Bekir İrtegün, kariyer rekoruna koşuyor
14 Şubat 2015 Cumartesi
İSTANBUL Fenerbahçe'nin Ziraat Türkiye
Kupası'nda Çaykur
Rizespor'u deplasmanda 4-1
yenerek çeyrek finale yükseldiği maçta takımının 2. golünü
kaydeden savunma oyuncusu
Bekir İrtegün, kariyer rekoruna
koşuyor.
Bu sezon ligde 1, Türkiye
Kupası'nda 2 gol atarak 3
gole ulaşan Bekir, 2012-2013
sezonundaki gol rekorunu
egale etti.
Ligde bu sezon ligde
Fenerbahçe'nin 4-1 kazandığı
Medicana Sivasspor maçında
takımının ilk golünü atan
Bekir, Ziraat Türkiye
Kupası'nda deplasmandaki 11 berabere biten Kayserispor
maçında beraberlik golünü ve
Çaykur Rizespor karşısında
da takımını öne geçiren golü
kaydetti.
Savunma oyuncusu Bekir
İrtegün, kariyerinde daha
önce 2012-2013 sezonunda 3
gole ulaşmıştı.
(AA)
Son 10 yılın
ceza şampiyonu
Aziz Yıldırım
MERSİN - Spor Toto Süper Lig
takımlarından Mersin
İdmanyurdu'nda teknik direktör
Rıza Çalımbay, ne olursa olsun ligi
iyi bir yerde bitirmeleri gerektiğini
belirtti. Çalımbay, kulüp binasında
düzenlediği basın toplantısında,
hem kupaya hem de ligin ikinci
yarısına çok yoğun bir trafikle başladıklarını söyledi. Kupada yollarına
devam ettiklerini, ligde de uzun bir
aradan sonra kazandıklarını vurgulayan Çalımbay, şöyle konuştu:
"Bizim için bu yıl lig daha önem-
li. Ligi ne olursa olsun iyi bir yerde
bitirmemiz şart. Kupada da gideceğimiz yere kadar gideceğimizi söylemiştik. Dün de Kardemir
Karabükspor karşısında çok iyi bir
maç kazandık. İkinci yarı çok iyi
oynadık. Hem yaptığımız değişiklik
hem de taktik değişikliği iyi uyguladık. Kasımpaşa maçında da ilk yarı
istediğimiz gibi değildi ama ikinci
yarı bütün takım mükemmel oynadı." Sezon başından beri istikrarın
çok önemli olduğuna dikkati çektiklerini anlatan Çalımbay, "Bizim istik-
rarı korumamız gerekiyor çünkü
daha çok puana ihtiyacımız var.
Özellikle sahamızda oynadığımız
maçları çok iyi bitirmemiz gerekiyor.
Deplasmanlardan da yüzde 100
puanla dönmemiz lazım" dedi.
Hafta sonu Çaykur Rizespor'a karşı
6 oyuncudan yararlanamayacaklarını bildiren Çalımbay, sakat oyuncuların dezavantaj olduğunu kaydetti.
aÇalımbay, devre arası transfer
yapamadıklarını, bu yüzden sıkıntı
yaşadıklarını aktararak, şunları söyledi: "Bu hafta oynayacağımız
Çaykur Rizespor maçını çok iyi
bitirmemiz gerekiyor ki Kasımpaşa
maçından aldığımız 3 puan daha
anlamlı olsun. Çaykur Rizespor
benim eski takımım ve çok iyi tanıyorum. İyi kadrosu var. Takımın
yüzde 90'ı bizim kurduğumuz
takım. Bir iki takviye yaptılar. Zor
maç olacağını biliyoruz. Tek sıkıntımız Oktay Delibalta, Welliton,
Sadiku ve Serkan Balcı'nın oynamaması olacak ama takımda kim
varsa hepsini Rize'ye götüreceğiz.”
(AA)
İSTANBUL - Türkiye Futbol Federasyonu
(TFF) Profesyonel Futbol Disiplin Kurulu (PFDK),
son 10 yılda Süper Lig kulüp başkanları arasında
en fazla cezayı Fenerbahçe Kulübü Başkanı Aziz
Yıldırım'a verdi.
Sarı-lacivertli kulüpte 15 Şubat 1998'de yapılan kongrede rakibi Vefa Küçük'ten bir oy fazla
alarak başkanlığa seçilen Aziz Yıldırım, son 10
yılda toplam 847 gün hak mahrumiyeti cezası aldı.
Aziz Yıldırım, son 10 yılda bir seferde
PFDK'dan en ağır cezayı alan kulüp başkanlarından biri oldu. Sarı-lacivertli kulübün başkanı,
2006-2007 sezonunda Fenerbahçe ile Beşiktaş
arasında oynanan derbi maçın hakemine "ağır
şekilde hakaret" etmekten dolayı bir yıl men ve 20
bin lira para cezası verildi. O sezon Çaykur
Rizespor Kulübü Başkanı Ekrem Cengiz de "TFF
mensuplarına ve hakemlere hakaret ve tehdit"
nedeninden dolayı bir yıl men ve 20 bin lira para
cezası aldı. Fenerbahçe Kulübü Başkanı
Yıldırım'a, aynı sezonda "TFF mensuplarını küçük
düşüren ve hedef gösteren açıklamaları" nedeniyle bir yıl daha men cezası verilirken, Tahkim
Kurulu cezayı 5 aya indirdi.
PFDK, bu süreçte Aziz Yıldırım'a 847 gün hak
mahrumiyetinin yanı sıra 325 bin lira da para
cezası verdi. PFDK'nın önceki gün 180 gün hak
mahrumiyeti ve 210 bin lira para cezası verdiği
Trabzonspor Kulübü Başkanı İbrahim
Hacıosmanoğlu, 1,5 yıllık kariyerinde en fazla ceza
alan kulüp başkanları arasına girdi. (AA)
“Okan” taraftardan yana “Buruk”
GAZİANTEP Gaziantepspor teknik direktörü Okan Buruk, taraftar
desteğinin azlığından yakınarak, "İç sahada oynarken bile
evimizde olmanın avantajını
hiçbir şekilde kullanamıyoruz" dedi.
Buruk, AA muhabirine
yaptığı açıklamada, Spor
Toto Süper Lig'de hafta sonu
Fenerbahçe gibi güçlü bir
rakibe karşısında mücadele
edeceklerini belirterek,
Fenerbahçe'yi "ligin en formdaki takımlarından biri" olarak nitelendirdi.
Fenerbahçe'nin geçen
hafta ligde etkileyici bir oyun
ortaya koymasına istediğini
alamadığını dile getiren
Buruk, ellerinden geleni
yapıp bu maçı kazanmak
çaba göstereceklerini vurguladı.
Fenerbahçe'nin liderlik
koltuğunu kaptırmasının
hatırlatılması üzerine Buruk,
şöyle konuştu:
"Şu an puan cetvelinin üst
tarafında kimsenin puan kaybına tahammülü yok.
Zirvedeki 3 takım da birbirleriyle inanılmaz bir yarışa
girdi. Tabi ki bu durum ligin
kalitesini artırıyor. Biz de
belirli bir puan toplayıp, yerimizi korumak, hatta üst sıralara çıkmak istiyoruz.
Herkesin bir hedefi var.
Burada her şeyini ortaya
koyan bir oyuncu grubu var.
Zor şartlar altında en iyisini
yapmaya çalışıyoruz. Hem
sezon başından beri taraftar
desteğimiz yok hem de
şehirden destek yok. Buna
rağmen inanılmaz bir mücadele veriyoruz. O yüzden futbolcularımın verdiği mücadeleyi çok daha anlamlı buluyorum."
Taraftara seslenen Buruk,
her maçta olduğu gibi
Fenerbahçe karşısında da
taraftar desteği görmek istediklerine işaret etti.
Her şeye rağmen takımı
yalnız bırakmayanlara teşekkür eden Buruk, şunları kaydetti:
"Bu yıl sezon başından
beri küçük bir taraftar grubu
tarafından destekleniyoruz.
İç sahada oynarken bile evimizde olmanın avantajını hiçbir şekilde kullanamıyoruz.
Bu Gaziantep'e yakışmıyor.
Tribünlerdeki taraftar sayısının artması gerek. İnşallah
bu hafta durum değişir. Tabi
ki büyük ve iyi bir takım
Gaziantep'e geliyor. Böyle
bir takımı izlemek de güzel
bir şey. Taraftarımız geldiğinde onlara layık şekilde
mücadele etmek istiyoruz."
(AA)
"Anne yüreği"yle çocuklarına
şampiyonluklar yaşatıyor
AFYONKARAHİSAR - Minderde çalışıp
kule ve tramplen atlamada Türkiye şampiyonlukları elde eden milli sporcular Toprak Berat ve
Yaprak Selin Keskin'in annesi ve antrenörü
Nurhan Keskin, çocuklarının şimdi de Avrupa'da
dereceler alması için çalışıyor.
Keskin, AA muhabirine yaptığı açıklamada,
çocuklarıyla 2009 yılından bu yana çalışmaya
başladığını belirterek, 2011'de de resmi antrenörlük unvanına sahip olduğunu aldığını söyledi.
Onların başarısı için hem evinde hem de
spor salonunda çaba harcadığını, başka çocukları da yetiştirmeye çalıştığını belirten Keskin,
kule ve tramplen atlamanın pek bilinen bir branş
olmadığını anlattı. Keskin, şöyle konuştu:
"Afyonkarahisar'da atlama tesisi olmaması
nedeniyle veliler bu işe cesaret edemiyorlar.
Çocuklarımın gazetelerde haberlerini görerek
bize ulaşıyorlar. O şekilde öğrenci bulabiliyoruz.
Gelen öğrencilerden, test aşamasını geçenleri
davet ediyoruz. Diğer taraftan yarışmaların yapılacağı yere 10-15 gün önceden gittiğimiz için bir
külfet oluşuyor. Veliler de buna sıcak bakmıyor
ama bundan sonra gelecek çocuklarımızla veliler de aydınlandı, tesisi gördüklerinden şu an
destek veriyorlar. (AA)
14 Şubat 2015 Cumartesi
Dünya Serbest Dalış Şampiyonu milli sporcu Şahika
Ercümen, Ağrı'daki 2 bin 241 rakımlı 34 bin
700 metrekare alana sahip Balık Gölü'nde dünya
rekoru denemesi öncesi son keşif
dalışını yaptı.
50 santimlik buzun
altında keşif dalışı
Profesyonel dalış ekibinde yer alan su altı fotoğrafçısı
ve görüntü yönetmeni Tahsin Ceylan ve dalış eğitmeni
Murat Kulakaç yaklaşık 50 santimetre kalınlığındaki
buzun altında teknik inceleme yaptı.
AĞRI- Taşlıçay Kaymakamlığı'nın davetiyle
gelen profesyonel dalış ekibi, hem bayanlar hem
erkeklerde buz altı dalışta kırılacak dünya rekoru
denemesi öncesi keşif dalışının gerçekleşeceği
Türkiye'nin en yüksek gölü olma özelliğini
taşıyan Balık Gölü'ne hareket etti.
Profesyonel dalış ekibinde yer alan su altı
fotoğrafçısı ve görüntü yönetmeni Tahsin Ceylan
ve dalış eğitmeni Murat Kulakaç yaklaşık 50
santimetre kalınlığındaki buzun altında teknik
inceleme yaptı.
Uzmanların incelemelerinin ardından dünya
su altı serbest dalış rekortmeni Ercümen, hazırlıklarını tamamladıktan sonra rekor öncesi buz
altı dünya rekoru öncesi keşif dalışını gerçekleştirdi.
Ercümen, AA muhabirine yaptığı açıklamada,
Ağrı'da son günlerde etkili olan kar yağışı
nedeniyle dalış noktasını ayarlayıp dalışa
başlayana kadar çok zorlandıklarını belirtti.
Dalışın problemsiz geçtiğini vurgulayan
Ercümen, suyun dışına çıktığımız anda ciddi bir
rüzgar, kar ve fırtına bizi biraz etkilese de her
şeyin yolunda olduğunu dile getirdi.
Ercümen, "Bundan sonra ekibimizle bir oturup değerlendireceğiz şartları ve zamanı. Nasıl
bir şey yapacağımıza öyle karar vereceğiz. Dip
fazla derin değildi fakat bizim amacımız yatayda
ileriye gitmekti bugün. Su gayet netti, buz
olması suyun netliğini arttırmış" dedi.
Su altı fotoğrafçısı ve görüntü yönetmeni
Ceylan ise buzun kalınlığının çok güzel olduğunu
ve dipte görüşün de iyi olduğunu söyledi.
Fiziksel koşulların burada çok zor olduğuna
değinen Ceylan, "İklim çok sert, çok soğuk.
Teknik kadro olarak bunları değerlendireceğiz.
Eğer değerlendirmelerimiz sonucu yapabileceğimize inanırsak böyle bir dünya rekorunu
buraya almayı planlıyoruz" şeklinde konuştu.
Taşlıçay Kaymakamı Ejder Demir de
Türkiye'nin en yüksek rakımlı gölü olma özelliğine sahip Balık Gölü'nde milli sporcumuz
Şahika Ercümen'in rekor denemesi öncesinde
bir keşif dalışı gerçekleştirmesine şahitlik ettiklerini dile getirerek, şöyle devam etti:
"Kendilerinden dalış sonrası aldığımız
izlenimler gayet olumlu, gölü çok beğendiklerini
ifade ettiler. Bu doğrultuda Balık Gölü'nü tanıtmaya, insanların buraya daha rahat gelmelerine
imkan sağlama açısından elimizden geleni bundan sonraki süreçte de yapmaya devam edeceğiz." (AA)
Magna Carta’nın 700 yıllık kopyası bulundu
LONDRA - İngiltere'de bir belediyenin arşivindeki
defterin arasında 700 yıllık orijinal Magna Carta
kopyası bulundu.
Tarihi belgeyle ilgili açıklama yapan İngiltere'nin
doğusundaki Kent Bölgesi Belediyesi (KCC), araştırmacıların belediyeye ait Kent Tarih ve Kütüphane
Merkezi'nin (KHLC) arşivinde bir defterin içerisinde
Magna Carta'nın kopyası olan orijinal bir belge bulduğunu açıkladı. Magna Carta Projesi'nde araştırmacı olarak görev yapan Sophie Ambler, belgenin
1215 tarihli Magna Carta'nın 13'üncü yüzyıldaki
24'üncü kopyası olduğunu kaydetti.
Yaklaşık 50 santimetre uzunluğundaki belgenin
üçte birinin eksik olduğunu belirten Ambler, belgenin ıslandığı için zarar gördüğünü ve üzerindeki
kraliyet damgasının kayıp olduğunu belirterek,
ancak belgenin yayın tarihinin okunabildiğini söyledi. Tarihçiler, yeni bulunan belgenin dönemin
İngiltere Kralı John'un ilk Magna Carta'yı imzalamasından 85 yıl sonra, Kral John'un torunu olan
İngiltere Kralı Birinci Edward döneminde basıldığını
bildirdi. Belediye'nin arşivlerini tarayan KCC Tarih
Sorumlusu Dr Mark Bateson tarafından bulunan
belge ayrıca, 2007 yılından bu yana keşfedilen ilk
Magna Carta kopyası olma özelliğini taşıyor.
1215 yılında İngiltere Kralı John tarafından imzalanan Magna Carta ile Birleşik Krallık'ta ilk kez kralın
yetkileri kısıtlanarak, halka temel hak ve özgürlükler
tanınmıştı. Magna Carta, günümüzdeki anayasal
düzenin oluşması sürecinde en önemli belgelerden
biri olarak kabul ediliyor ve bu yıl Magna Carta'nın
800'üncü yılı kutlanıyor. (AA)
‘DOĞAL
AKVARYUM’
SİVAS - Sivas, Tokat ve Elazığ
İl Afet ve Acil Durum
Müdürlükleri ile Adana,
Diyarbakır ve Erzurum İl Afet ve
Acil Durum Arama ve Kurtarma
Birlik Müdürlükleri (AFAD)
bünyesinde görevli 35 balık
adam, Gürün ilçesinde berrak
suyu ve turkuaz mavisi
görünümüyle adeta "doğal
akvaryum"u andıran Gökpınar
Gölü'ne tüplü dalış yaptı.
Sivas Afet ve Acil Durum
Müdürlüğünce arama kurtarma
ekiplerinin zor şartlarda
kabiliyetlerinin artırılması
amacıyla Gökpınar Gölü'ne yüksek irtifa dalışı gerçekleştirdi.
Balık adamlar doğal akvaryumu
andıran gölün altında Türk
Bayrağı ve AFAD flaması
açtı. Yaklaşık yarım saat suda
kalan balık adamlar su altı kamerasıyla gölü görüntüledi.
Sivas AFAD Müdahale Şube
Müdürü Alparslan Güler,
gazetecilere yaptığı açıklamada,
6 ilin katılımıyla gerçekleştirilen
eğitim programının yüksek irtifa
dalışıyla sona erdiğini söyledi.
Buz altı dalışı ve yüksek irtifa
dalışının eğitim açısından son
derece faydalı olduğunu ifade
eden Güler, "AFAD su altı ekipleri olarak her türlü iklimde her
göreve hazır olduğumuzu
göstermek amacıyla yaptığımız
eğitimi başarıyla tamamladık"
dedi.
Güler, eğitime katılan AFAD
ekiplerine teşekkür etti.
Programa, Gürün Kaymakamı
Fatih Özdemir ile Belediye
Başkanı Nami Çiftçi de
katıldı.(AA)