Turkish Studies - International Periodical For The Languages, Literature and History of Turkish or Turkic Volume 8/13 Fall 2013, p. 897-914, ANKARA-TURKEY TÜRKÇEDE YARDIMCI FİİLLERİN MORFO-SEMANTİĞİ VE İŞLEVİ* Mehmet GEDİZLİ** ÖZET Türkçede yardımcı fiil konusunda yapılan çalışmaların sayısı son yıllarda artmaktadır. Çalışma sayısındaki artışa rağmen yardımcı fiillerin yapı, anlam ve işlev özellikleri konusunda birleştirici sonuçlara gidilememektedir. Geleneksel gramer anlayışının ortaya koyduğu betimsel yaklaşım üzerine inşa edilen çalışmalar, yardımcı fiillerin yapı özelliklerine yoğunlaşmaktadır. Özellikle yardımcı fiilleri birleşik fiiller başlığı altında ele alıp, yapı bakımından bir fiil türü olarak değerlendiren gramer anlayışının kendisinin gözden geçirmesi gerekmektedir. Çünkü işlevsel bir organizasyon olan dilde, dil unsurlarını tek yönüyle değerlendirmek, eğitim öğretim süreçlerinde sorunlara sebep olmaktadır. Sondan eklemeli bir dil olan Türkçede işlevli unsurlar ekleşen unsurlardır. Var oluşunu temel dil varlığı olan sözcüklerle birleşerek ortaya koyan işlevli unsurlar, Türkçenin sistematiğine uygun şekilde sürdürmektedir. Mevcut yapısında bulunmayan, ancak yeni ihtiyaçları karşılamak için kullanılmak zorunda olan işlevli unsur, yine Türkçenin bünyesinden çıkmaktadır. Bu makalede Türkçenin yardımcı fiilleri yapı, anlam ve işlev özellikleri bakımından incelenmiştir. Öncelikle Türkçe gramerlerinin fiil tanımı üzerinde durulup, sonrasında yardımcı fiiller ele alınıştır. Türkçenin tarihi dönemlerinde kullanılan yardımcı fiillerin de dâhil edildiği bir listeyle gösterilen tüm yardımcı fiillerin yapı, anlam ve işlevdeki özellikleri ayrı ayrı belirlendikten sonra işlevi konusuna vurgu yapılmış ve Türkçe gramerlerindeki yeri tespit edilmeye çalışılmıştır. Türkçede yardımcı fiilli yapılarda çekimli unsur olan fiildir ve biçim olarak fiil ancak işlev olarak sözcük özelliğinden uzaklaşmış yapım eki işlevli sözcüklerdir. Yapıları bakımından sözcük, işlevi bakımından da fiilleştirme gerçekleştirirler. Yardımcı fiilli yapılardaki sözcük birleşimi hadisesinden hareketle Türkçenin yardımcı fiil mantığını anlamak yeterli olmamaktadır. İşlev görmelerinden dolayı, bu yapıların hem adlandırılmalarında hem de gramerdeki yerlerinde bir düzenleme gerekmektedir. Yardımcı fiil vasfı kazanan fiillerin özelliklerinden hareketle aynı nitelikleri taşıyan fiillerin de gerekli durumlarda benzer işlevi görebileceklerine işaret edilen çalışmada, yardımcı fiilli yapıları oluşturan diğer unsur isim ve isim işlevli yapıların da üzerinde * Bu makale Crosscheck sistemi tarafından taranmış ve bu sistem sonuçlarına göre orijinal bir makale olduğu tespit edilmiştir. ** Öğr. Gör. Dr. Sakarya Üniversitesi Eğitim Fakültesi Türkçe Eğitimi Bölümü, El-mek: mgedizli@gmail.com 898 Mehmet GEDİZLİ durulması gerektiğine dikkat çekilmiştir. Özellikle çekim ekli isimlerle beraber kullanılan fiillerin aynı işlevi görüp görmedikleri konusunda yeni çalışmalara ihtiyaç bulunmaktadır. Sonuçta bu çalışma, yardımcı fiillerin genel özelliklerine ve Türkçe gramer ve dil bilgisi kitaplarında üzerinde durulmayan işlevi konusuna dikkat çekmektedir. Konunun meraklılarına ve alana katkı sağlayacağı düşüncesiyle bu çalışma yapılmış ve bilim insanlarının ilgisine sunulmuştur. Anahtar Kelimeler: Türkçe, yardımcı fiil, işlev, fiilleştirme. THE FUNCTION AND MORPHO SEMANTICS OF AUXILIARY VERBS IN TURKISH ABSTRACT The number of studies about auxiliary verbs in Turkish has increased recently. In spite of the increase in the number of the studies, there is a gap in the meaning, structural and functional sides of auxiliary verbs. Studies on traditional descriptive approach presented with common grammar understanding focus on structural side of auxiliary verb. Especially, grammar knowledge, dealing with auxiliary verbs under compound verbs but evaluating it as a kind of verb in structural side, should revise itself. Because assessing language elements in single side in language stated as a functional system, causes problems in teaching and learning process. Functional elements are compounded ones in Turkish as an agglutinative language. The functional elements presenting each existence by combining with words having fundamental language presence remain properly to the Turkish language system. The functional element which does not exist in its actual structure but necessary for answering the new requirements, are out of the Turkish language system. In this article, auxiliary verbs of Turkish are examined in view of structure, meaning and function features. Firstly, Turkish grammar of description of verbs is emphasized and then auxiliary verbs. At historical periods of Turkish using auxiliary verbs are added to a list and is emphasized to function issue after determining of all auxiliary verbs’ meaning, structure and function features and tried to determine in place of Turkish grammar. Auxiliary verbs is a verb that is finite in auxiliary verb in Turkish and they are sentences that are verbs as characteristics, but derivational morpheme as function that is far from its feature. They make sentence in terms of their structure, and make word in terms of their function. It is not enough to understand the logic of the derivational morpheme in Turkish from the event of compound word in the structures with derivational morpheme. Because of making function, these structures need an arrangement in both their classifying and their location in grammar. Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic Volume 8/13 Fall 2013 Türkçede Yardımcı Fiillerin Morfo-Semantiği Ve İşlevi 899 In conclusion, this study points out the general features of auxiliary verbs and the subject of its ignored function in the books of Turkish grammar and linguistics. By the aim of contributing to the people who are interested in the subject and to the field, this study is done and is provided to the scientists’ interest. Key Words: Turkish, auxiliary verbs, function, verbalizing. 0. Giriş Sözcükler, dillerin temel unsurlarını oluĢtururlar. Anlam gösterme ve anlatım karĢılama iĢlevlerine bağlı olarak isim, fiil ve edat olarak sınıflandırılan klasik sözcük tasnifinde fiiller, cümle/söz dizimi/ sentaks yapısının kurucu temel öğesidirler. Yüklem özelde cümlenin genelde anlatımın temel unsurudur. Dilde anlatım etkinliğinin gerçekleĢtirilebilmesi için fiil/yüklem iĢlevli sözcük kullanılmak durumundadır. Dillerinde genelde, her dilin de özelde kendine özgü bir anlam karĢılama ve anlatım gerçekleĢtirme yöntemi vardır. Türkçe anlatım gerçekleĢtirirken fiil+çekim eki; fiil+zarf fiil eki+fiil; isim+fiil düzenini kullanmaktadır. Bunların yanında fiil+çekim eki+fiil düzeninin kullanıldığını gösteren araĢtırmacılar da bulunmaktadır1. Doğrudan fiillerin çekimlenmesiyle gerçekleĢen anlatım, anlatıcının tercihine ve dilin sunduğu seçeneğe göre farklı Ģekiller ortaya çıkarmaktadır. Cümlede anlatılan konunun anlamını karĢılayan fiilin mevcut olması durumunda o fiil yüklem iĢlevini görür. Anlatıcının tercihi ve dilin fiil kadrosunda anlamı karĢılayan fiil olmadığında tercih edilen yüklemleĢtirici fiiller olmaktadır. “Ders ver-, ders al-; hesap ver-, hesap al-, hesap gör-” örneklerinden birinci gruptakilere uygun bir fiil Türkçede kullanılmamaktadır. “dersle-, derslen-, dersleĢ-,” gibi fiillerin kullanılmaması cümle/anlatımda yüklemleĢtirici olarak fiil tercih etmektedir. Ġkinci grup örneklerde ise; hesap al- için hesapla-; hesap gör- için hesaplaĢfiillerini kullanırken hesap ver- içinse özel bir fiil kullanmamaktadır. Türkçe, fiiller2 ve fiilleĢtirme ekleri3 bakımından zengin bir dildir. Fiil kadrosunun zenginliği, Türkçenin anlatım gerçekleĢtirme seçenekleri bakımından çeĢitlilik olarak değerlendirilmelidir. Ġsim+fiil ve fiil+fiil Ģeklinde gösterilen sözcük birleĢmeleri ve buna bağlı olarak oluĢan bir takım gramer özelliklerini doğru anlayabilmek için ortaya çıkan biçimin gördüğü iĢlevi göz ardı etmemek gerekir. Konunun biçimsel olarak ele alınıp birleĢik fiiller olarak değerlendirilmesi baĢka kargaĢalar oluĢturmaktadır. BirleĢik fiiller tespiti, birleĢik çekim konusunu sorunlu hale getirmektedir. KonuĢucu/anlatıcı açısından söyleme esnasında iki ya da daha fazla çekimli fiilin aynı anda ifade edilmesi, dilsel anlatım sırasında mümkün değildir. Öncelik-sonralık sıralamasına ihtiyaç vardır ya da fiillerden sadece biri yüklem/anlatım iĢlevi kazanmak durumundadır. BirleĢik fiiller ve birleĢik çekimler konusundaki bu durumu bazı araĢtırmacılar görünüĢ4 olarak değerlendirmiĢlerdir. Biçimsel bir yaklaĢım üzerinden yapılan bu tespit, Türkçede yardımcı fiil konusunun açıklanmasında yeterli olmamaktadır. Meselenin açılığa kavuĢmasında önemli ipuçları vermesine rağmen, yardımcı fiilleri iĢlevi açısından değerlendirmediği için konu yine biçimsel bir sorun olarak devam etmektedir. 1 Nurettin Demir, “BirleĢik Fiiller ve Vurgu: -iver- ġeklinin Görevlerini Tespitte Vurgunun Rolü”, TDAY-B, 1994. Mehmet Gedizli, “Türkiye Türkçesindeki Kök Fiillerin Yapı ve Anlam Özellikleri” Ġnsan Bilimleri Dergisi, V. 10/2, 2013. 3 Mehmet Gedizli, “Türkçede Tek ġekilli ve Çok ĠĢlevli Yapım Ekleri” Turkish Studies, V: 7/4, 2012. 4 Lars Johanson (1971); Mustafa Uğurlu (2003); Ġbrahim Ahmet Aydemir (2010). 2 Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic Volume 8/13 Fall 2013 900 Mehmet GEDİZLİ Ġbrahim Ahmet Aydemir‟in de eserinde belirttiği gibi Türkçede; “YüklemleĢtiriciler üzerine yapılan araĢtırmalarda, genelde zaman odaklı yaklaĢımların ön plana çıktığı ve bunun da özellikle yabancı diller üzerine yazılan gramerlerdeki aĢırı “zamancı” yaklaĢımlardan kaynaklandığı” ve “yüklemleĢtiricilerin zaman iĢlevlerinin yanında, görünüĢ iĢlevlerinin olduğu gerçeğinin Johanson‟un Aspekt im Türkischen adlı çalıĢmasına kadar dikkate alınmadığı” görülmektedir (Aydemir 2010; 21). Yardımcı fiilli yapıların çekimi konusu bu makalenin kapsamı dıĢında tutularak, öncelikle Türkçedeki yardımcı fiil konusunun yapı, anlam ve iĢlev açısından ele alınması düĢünülmüĢ ve özellikle iĢlevi üzerinde durulmuĢtur. 1. Çalışmanın Amacı ve Yöntemi Türkçe gramer ve ders kitaplarında yardımcı fiiller anlatılırken, yardımcı fiillere ait biçimsel özellikler üzerinde durulmuĢ ancak iĢlevi açısından ele alınmamıĢtır. Bu çalıĢmada Türkçenin yardımcı fiillerle oluĢturduğu yapıların iĢlevine dikkat çekmek amaçlanmıĢtır. ÇalıĢmada konu odaklı ve art zamanlı bir yöntem izlenmiĢtir. Mevcut gramerlerdeki yardımcı fiillerle ilgili bölümler incelenmiĢ ve açıklanması gereken noktalar tespit edilmiĢtir. Öncelikle kaynaklardaki yardımcı fiillerin listesi, Türkçenin tarihi dönemleri de göz önünde bulundurularak oluĢturulmuĢ ve Türkiye Türkçesindeki yardımcı fiillerin yapı, anlam ve iĢlevi belirlendikten sonra, iĢlevsel özelliğine vurgu yapılmıĢtır. 2. Fiil Türkçede sözcükler geleneksel gramer anlayıĢı çerçevesinde üçe ayrılır: Ġsimler, fiiller ve edatlar. Bir sözcük türü olarak fiiller genelde iĢ, oluĢ, kılıĢ gibi hareket karĢılayan dil unsurları olarak açıklanmaktadır. Türkçe sözlükte fiil; “isim olarak iĢ, oluĢ ve dil bilgisi açısından da olumlu veya olumsuz olarak çekimli durumda zaman kavramı taĢıyan veya zaman kavramıyla birlikte kiĢi kavramı veren kelime, eylem.” biçiminde açıklanmaktadır (TS; 2011). Berke Vardar fiili, “…öznenin yaptığı ya da konusu olduğu iĢi, oluĢu, kılıĢı, vb. öznenin durumunu, varlığını ya da yüklemle özne arasındaki bağıntıyı kiĢi, sayı, zaman kavramlarını içererek belirten gösterge.” olarak açıklar (Vardar 2002: 97). “Bir kılıĢı, bir oluĢu veya bir durumu anlatan; olumlu ve olumsuz Ģekillere girebilen kelime: yaz-, yazma- vb.” örneklerle ifade eden Zeynep Korkmaz, fiilleri iĢlevlerine göre açıklamaya çalıĢır (Korkmaz 2007: 91). Doğan Aksan ve vd. fiilleri, “…devinme, oluĢ, kılınıĢ, durum gösteren öğeler.” olarak açıklamaktadır (Aksan 1983: 202). T. N. Gencan, “Varlıkların yaptıkları iĢleri, devimleri, kılıĢları ya da onlarla ilgili oluĢları, yargıları zamana ve kiĢiye bağlı olarak anlatan sözcükleri.” fiil olarak tanımlar (Gencan 2001: 300). Haydar Ediskun ise; “Fiil, varlıkların yaptıkları iĢleri zamana, biçime ve kiĢiye bağlayarak anlatan kelimelerdir.” der (Ediskun 2004: 170). Leyla Karahan Türk Gramerinin Sorunları toplantısında, “1. Vermek, verdirmek 2. Verdim, vermiş kelimelerini ve 3. Ver-, verdir- kök ve gövdesini fiil kabul edenler.” Ģeklinde fiile dair yapılan çalıĢmaları sınıflandırmaktadır (TDK, 1999: 49). Yine aynı toplantıda Sema B. Özönder de fiilleri, leksik-semantik; yapı ve gramatikal açıdan olmak üzere üç ana baĢlık altında ele alır (TDK, 1999: 56). Türk dili araĢtırıcılarının fiili üç değiĢik anlam alanı için kullandıklarına dikkat çeken H. Ġbrahim Delice, sözlük birimsel (Okumak), biçimbirimsel (oku-) ve sözdizimsel (okuyacağım) bağlamda fiili ele almaktadır (Delice 2002: 207). Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic Volume 8/13 Fall 2013 Türkçede Yardımcı Fiillerin Morfo-Semantiği Ve İşlevi 901 Fiili varlıktaki değiĢim olarak değerlendiren Günay Karaağaç, “varlık, varsa vardır; eylem ise ancak varlık ile vardır.” der ve fiilin yerini varlığa göre belirleyip, varlık adlarının yokluğundan söz ederken, eylem adlarınınsa olumsuzlandığına dikkat çeker (Karaağaç 2012: 432). Oya Adalı fiili sözlüksel-bağımlı biçimbirimler olarak adlandırır ve Ģu Ģekilde açıklar: “Varlıklarını ancak belli iĢletim ardılları aracılığıyla ortaya koyabilen bağımlı öncüllere eylem denir. Eylemin baĢlıca görevi yüklemin temel birimini oluĢturmaktır. Yüklem, zaman/istem ve kiĢiyi ardıllar yoluyla belirlediğine göre, eylem de zorunlu olarak bu birimlere bağımlıdır. Türkçede eylemin ada, sıfata, belirtece dönüĢmesi olanağı da vardır. Ancak bu dönüĢümü belli ardıllar sağlar. Bu kez de eylem bu ardıllara bağımlıdır.” Türkçede fiil, olay, hareket, faaliyet, oluĢ gibi etkinliklerin zaman ve kiĢiyle iliĢkili olarak ifadesiyle ortaya çıkan sözcük türü olmasından dolayı, genel sözcük tasnifi açısından isimler içinde değerlendirilmek durumundadır. Yani fiil türü sözcükler, görevleri bakımından fiil, ancak leksik/sözlük açısından isimdirler. KarĢıladıkları hareketin adı olarak sözlüklerde yer alırlar ve hareket adı olarak kullanılırlar. Ġsimler gibi iĢletilirler. Zaman ve kiĢi belirtmeden hareket, olay, faaliyet gösteren sözcükler isim türü sözcük olmaktadırlar. Sözcüğün fiil türüne dâhil olabilmesi için çekimlenmesi gerekmektedir. “Hareketleri nesnesiz, mücerret olarak karĢılayan fiil kök ve gövdeleri, manalı, fakat tek baĢına kullanılamayan dil birlikleridir.” diyen Muharrem Ergin, “Bunların kullanıĢ sahasına çıkabilmeleri için karĢıladıkları hareketlerin çeĢitli nesnelere bağlanması, bu bağlanmayı ifade etmek için de kendilerinin çeĢitli münasebet kalıplarına dökülmeleri, hareketi nesneye bağlayan çekimli şekillere girmeleri lazımdır.” tespitiyle fiil türü sözcüklerin iĢlevleriyle var olabildiklerini göstermektedir (Ergin, 2009: 281). Yukarıdaki açıklamalardan da anlaĢıldığı gibi Türkçede fiilin tanımı konusunda yeterince bir müĢterekliğin sağlanamadığı görülmektedir. Bazı yazarlar sadece iĢleve odaklı tanımlama yaparken bazıları da sözcüklerin karĢıladığı varlık ve onun hareketi çerçevesinde fiil sözcüğünü açıklamaya çalıĢmıĢtır. Elbette fiil türü sözcükler, isim türü sözcüklerde olduğu gibi ekleĢme sistemine bağlı olarak, kullanıldıkları görevlere göre sözcük türleri arasında, -yapım/türetim ekleri vasıtasıyla- geçiĢ yapabilmektedirler; isimken fiil, fiilken isim olmaları gibi. Ancak, bir sözcüğün fiil vasfıyla ortaya çıktığı ve isimden tamamen ayrıldığı nokta, zaman, Ģahıs ve keyfiyet (kip) gösterdiği durumlardır. Bu da mevcut dil bilgisi kitaplarında fiil çekimine karĢılık gelmektedir. Peki, fiillerin çekimlenmiĢ halleri ne ifade etmektedir? Dilin kullanımı esnasında çekimlenmiĢ fiil, konuĢucunun hangi ihtiyacını karĢılamakta ya da cümle/sentaks/söz diziminde hangi iĢlevi yerine getirmektedir? Bir dil etkinliğinde sözcükler, iki temel iĢlev yerine getirirler: Anlam gösterirler ve anlatım gerçekleĢtirirler. Ġsim ve isim iĢlevli yapılar, temelde anlam karĢılarken, fiil ve edat iĢlevli yapılar anlatım gerçekleĢtirme özellikleriyle öne çıkarlar. Zihinsel etkinlikle oluĢan anlamın diğer zihinsel etkinlik alanıyla buluĢabilmesi için yaygın kullanım aracı olan dil, seslerden örülü birlikler (sözcükler) oluĢturup, bu birliklere anlam kodlamaları yapmakta ve yine aynı yapıdaki ses birlikleriyle de kodlanmıĢ anlamı iletmektedir. Sözcükler, iĢte bu noktada dil etkinliği içinde görev ayrımına gitmektedirler. Ġsim ve isim iĢlevli yapılar anlam karĢılama görevi üstlenirlerken, fiil ve fiilleĢtirme iĢlevli yapılar da anlatım faaliyetini gerçekleĢtirmektedirler. Dolayısıyla yukarıda Günay Karaağaç‟ın ifade ettiği, eylemin var oluĢ sebebi varlığa zorunlu olmaktadır. Yani, ortada bir anlamın olması durumunda anlatımın gerçekleĢme imkânı doğmaktadır. Türkçede isim ve isim iĢlevli yapılar, gerek sözlükte, gerekse kullanımda, kalıcı ve geçici anlam karĢılama görevi yapmaktadırlar. Kalıcı anlam karĢılayan isim iĢlevli yapılar sözlüklerde yer alırken, geçici anlam karĢılayan isim iĢlevli sözcük ya da sözcük birlikleri ise anlatım sürecinde var olmaktadırlar. Zaten, isim ve fiil çekim eklerinin genel özelliği, dile dayalı anlatım etkinliğinde iĢletici/gerçekleĢtirici olmaları değil midir? Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic Volume 8/13 Fall 2013 902 Mehmet GEDİZLİ Türkçede fiil türü sözcükler, anlatım sürecinde iki iĢlev görürler; çekim ve anlamı tek sözcükte gösterirler, ikinci olarak da anlamı beraber kullanıldıkları sözcüğe bırakıp anlatımın gerçekleĢtirilmesini sağlarlar. Fiilin anlamı, ifade edilen anlama uygunsa, anlam ve anlatım tek fiil türü sözcükle gerçekleĢtirilir. Anlamın ifadesi için doğru bir fiil yok ise, o durumda uygun bir fiil anlamından uzaklaĢıp biçimsel olarak anlatım/cümle/sözdizimi iĢlevi üstlenir. En küçük anlatım birimi olan cümlede yüklem olarak adlandırılan unsur ya doğrudan fiil türü sözcük ya da anlatımın gerçekleĢtirilmesini sağlayan, ancak anlam karĢılama özelliğini geri planda bırakmak durumunda kalan fiil türü sözcükler kullanılmak zorundadır. Türkçede sözcükler arasındaki tür geçiĢkenliği genellikle yapım/türetim ekleriyle sağlanmaktadır. Sözcüklerde eklerle gerçekleĢen tür değiĢikliği, duruma göre ek iĢlevi üstlenebilen sözcüklerle de mümkün olmaktadır. Ġsimler yeniden yeni kavramlar göstermek için isimleĢtirme ekleriyle isimleĢirken, fiilleĢtirme ekleriyle de yeni bir fiil olurlar. Fiiller de aynı yöntemle isimleĢtirme ekleriyle yeni bir kavram ismi gösterdikleri gibi yeni bir eylemi göstermek için yeniden fiilleĢirler. Sözcüklerdeki bu özellik leksik/sözlük açısından önemli bir çeĢitlenme ve zenginleĢme kaynağıdır. Sözcükler ise dilin sadece bir tarafını oluĢturur. Sözcüklerin yetmediği ya da sözcük dıĢı ihtiyaçların doğduğu durumlarda, sözcük iĢlevli sözcük birlikleri, sözcük iĢlevli yapılar kurarlar. Kelime grupları, söz öbekleri, sözcük birlikleri gibi farklı isimlerle anılan bu sözcük iĢlevli yapılar, anlam yönünden sözcüğün iĢlevini yerine getirirken, iĢletim esnasında da iĢlevini karĢıladığı sözcük türünün bağlı olduğu kurallara uyarlar. Anlatım etkinliği açısından sözcüklerdeki iĢlevsellik, sentaks/cümle/sözdizimi yapısında farklılaĢır. Türkçede cümle fiilden ya da fiil iĢlevli yapıdan bağımsız olamaz. Fiil, cümlenin/anlatımın asıl unsurunu oluĢturur. Fiil cümlede yüklem olur ve anlamın ifade edilmesini sağlar. Cümlede fiil dıĢındaki unsurlar, tür, biçim, yapı bakımından anlam belirleyici, oluĢturucu ya da kurucu olarak bulunmaktadırlar. Sözcüğün esas türünün ne olduğundan ziyade cümlenin anlam ve anlatım değerini belirlemedeki durumu dikkate alınır. Leksik/sözlüksel olarak belirlenen sözcüğün anlamı, gramer açısından türü, edim/kullanım açısından iĢlevi, cümlede üstlendiği role göre dalgalı bir görüntü oluĢturur. Sözcükteki anlam daralması, çoğalması ya da anlamdaĢlık gibi özellikler, bu dalgalanmanın sonuçlarındandır. Diğer taraftan anlam gösterme özelliğinin azalıp yapı ve iĢlev özelliklerinin öne çıkması Türkçe sözcüklerin özelliklerinden biridir; edat, zarf ve yardımcı fillerde olduğu gibi. Edatlar ve zarflar anlamlarından çok beraber kullanıldıkları isim ve fiile etki ederlerken, yardımcı fiiller ise beraber kullanıldıkları isim ya da isim iĢlevli yapıların ifade eder olmalarını sağlarlar. 3. Yardımcı Fiiller Genel olarak Türkçe kaynaklarda, yardımcı fiil konusu benzer ya da bir birine yakın örnekler üzerinden açıklanmaya çalıĢılmıĢtır. Ġsim+fiil ve fiil+fiil Ģeklinde gösterilen ve daha çok biçimsel özellikleriyle açıklanan yardımcı fiillerin, anlam ve iĢlevlerine yeterince değinilmemiĢtir. Mevcut dil bilgisi ve gramer kitaplarındaki açıklamaların tamamını buraya alarak metnin hacmini artırmaktansa, genel durumu göstermesi bakımından yaygınlık kazanmıĢ olanların açıklamaları, aĢağıda kısaca gösterilmiĢtir. Zeynep Korkmaz, “Ad soylu veya adlaĢmıĢ fiil soylu Türkçe kelimelerle, yabancı kaynaklı ad soylu kelimelerin fiilleĢtirilmesinde kullanılan imek, etmek, olmak, eylemek, kılmak fiilleri ve esas fiile tasvir anlamı katan ver-, dur-, kal-, yaz- gibi yardımcı fiiller: yorgundum, hissetmek, yardım etmek, şükr eylemek, namaz kılmak, alıver-, gidedur-, bakakal-, düşeyaz- vb.” Ģeklinde açıklar yardımcı fiili (Korkmaz, 2007: 241). Doğan Aksan vd. “Türkiye Türkçesinde yardımcı eylemler, ad soylu sözcüklerin ya da kimi eylemsilerin eylem gibi kullanılmalarını sağlayan ve bir tür bileĢik eylem oluĢturan Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic Volume 8/13 Fall 2013 Türkçede Yardımcı Fiillerin Morfo-Semantiği Ve İşlevi 903 sözcüklerdir, etmek, eylemek, olmak, kılmak gibi eylemler dilimizde yardımcı eylemlerdir. Bunlara ekeylem‟i de katmalıyız.” der ve “Bir adla ya da bir eylemsiyle kurulan yardımcı eylemlerde ad ya da eylemsi, anlam yönünden, bütün ağırlığı taĢır. Yardımcı eylem ise çekime girerek yargının bütünlenmesini sağlar. Biçim ya da anlam yönünden bileĢik eylem olan bu sözcük öbekleri, tümcede görevini yaparlar.” biçiminde açıklarlar (Aksan, 1983:254–255). Berke Vardar, “Bir baĢka öğeyle birlikte eylem iĢlevi yerine getiren kimi sözcüklerin eylem gibi kullanılmasını sağlayan eylem. Türkçede etmek, eylemek, olmak, kılmak ve ekeylem, yardımcı eylem olarak kullanılır.” demektedir (Vardar, 2002: 220). Muharrem Ergin, birleĢik fiil baĢlığı altında değerlendirir ve “Bir yardımcı fiille bir ismin veya bir fiil Ģeklinin meydana getirdiği kelime grubudur. Ġsim veya fiil unsuru önce, yardımcı fiil sonra getirilir. Yardımcı fiilin baĢına getirilen unsurun isim veya fiil olmasına göre birleĢik fiiller ikiye ayrılır. Bu iki çeĢit birleĢik fiilin yardımcı fiilleri de ayrı ayrıdır.” der (Ergin, 2009: 386). Necmettin Hacıeminoğlu da yardımcı fiilleri birleĢik fiil bahsinde ele alır ve isim+fiil; fiil+fiil Ģeklinde gösterir, ancak yardımcı fiilleri açıklamaktan çok birleĢik fiil yapısındaki iĢlevlerine odaklı biçimsel bir izah yoluna gider (Hacıeminoğlu, 1991: 255-256). Mustafa Özkan ve Veysi Sevinçli, “Bir yardımcı fiil ile bir isim veya bir fiil unsurunun oluĢturduğu kelime grubuna birleĢik fiil adı verilir. Yardımcı fiillerin anlama etkisi yoktur. Yardımcı fiil yalnızca isimleri fiilleĢtirir. Bu bakımdan isimlerle birleĢik fiil yapan yardımcı fiiller ile fiille birleĢik fiil yapan yardımcı fiiller ayrılır.” demektedir (Özkan-Sevinçli, 2008: 55). Tahsin Banguoğlu yardımcı fiil konusunu “karmaĢık fiiller” ve “tasvir fiiller” olmak üzere iki farklı baĢlık altında değerlendirmektedir (Banguoğlu, 2007: 482–488). Türkiye Türkçesinde (ad+fiil birleĢmelerinde) Yardımcı Fiiller adlı eserinde, “Bir yardımcı fiilin temel iĢlevi önündeki ad unsurunu fiilleĢtirmek, ad unsurunun bildirdiği varlığı (nesne, durum veya nitelik, iĢ) bir hareket kavramı haline getirmektir.” diyen Adnan R. Karabeyoğlu, “Yardımcı fiillerin önlerindeki ad unsurlarının bir hareket kavramı halinde ifade edilmesini sağlarken gösterdikleri hususiyetlerin –bu fiillerin oluĢ, durum veya kılıĢ bildirmesi yanında üzerlerinde taĢıdıkları kılınıĢ türü (baĢlama, süreklilik, bitiĢ) ve anlamları çerçevesinde- söz dizimi ve anlam bakımından bir kısım iĢlev ve anlam farklılıklarını da beraberinde bulundurması tabiidir.” diyerek yardımcı fiillerin isim+fiil birleĢme kısmını açıklamaktadır (Karabeyoğlu, 2008: 17). Turgut Baydar da isim+yardımcı fiil Ģeklinde oluĢan birleĢik fiiller üzerine yaptığı araĢtırmasında, ortaya çıkan yapının “yüklemleĢtirici” baĢlığı altında değerlendirilmesi gerektiğini önermektedir (Baydar; 2013: 63). Zeynep Korkmaz ve Doğan Aksan yardımcı fiillerin birleĢtikleri sözcüklerin tür ve tür soylarına vurgu yaparak yardımcı fiilleri izah etmeye çalıĢmıĢlar; Muharrem Ergin, Necmettin Hacıeminoğlu, Veysi Sevinçli- Mustafa Özkan, Adnan R. Karabeyoğlu ve Turgut Baydar yapısına vurgu yapmıĢlar; Tahsin Banguoğlu, yardımcı fiillerle ilgili farklı bir adlandırma yoluna gitmiĢtir. Berke Vardar ise diğer açıklamalardan farklı olarak eylem iĢlevli sözcüklerle eylem olmayan sözcüklerin eylemleĢtirilmesine dikkat çekmiĢtir. Türkçede yardımcı fiil olarak kabul edilen fiillerin yapı ve anlam özellikleri, sayıları, dâhil oldukları gramer sınıfı ve asıl iĢlevleri açısından ele alınması gerekmektedir. Çünkü kaynaklarda gösterilen yardımcı fiiller aynı fiillerdir ve sayıları da yaklaĢık olarak bir birine yakın görülmektedir. Hangi tür fiiller yardımcı fiil olmakta, anlam özellikleri neler ve yardımcı fiil olarak kullanılan fiillerin ortak özellikleri ya da farklılıklarını oluĢturan sebeplerin açıklanmaya ihtiyacı vardır. Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic Volume 8/13 Fall 2013 904 Mehmet GEDİZLİ 3.1. Yardımcı Fiillerin Morfo-semantiği ve İşlevi Öncelikle Türkçedeki yardımcı fiilleri toplu halde görmek; sağlıklı değerlendirme yapmak; benzerlik ve farklılıklara dikkat çekmek için, Türkçenin tarihi dönemleri ve Türkiye Türkçesinde kullanılanlar, tek bir tabloda toparlanmıĢtır5. Bu tablo Türkçenin yardımcı fiil kadrosunu bir arada görmek ve Türkçenin dönemleri arasındaki durumlarını değerlendirmek açısından sıralama eĢzamandan artzamana doğru oluĢturulmuĢtur. Tarihi dönemlere göre yardımcı fiillerdeki değiĢiklik, süreklilik, azalıĢ ve artıĢları da görmeye yardımcı olması amaçlanmıĢtır. Yardımcı fiillerin isim+fiil ve fiil+fiil yapıları bakımından kullanımlarında bir ayrıĢtırmaya gidilmeyerek hepsi bir arada verilmiĢtir. Tablo 1 TT Aç- EAT Al- ÇT Kıp.T Aç- Al- Al- HT KT KUT AkAlAlk- BilBulBulunÇekÇıkDurDüĢEtEyleGeçGeçirGel- BilBulBulun- GitGör- GitGör- Bil- Bil- Bil- TurTüĢEtEyle- Tur- Tur- EtEyle- Ġt- Kel- Kel-/kil- Kör- i- Er- KalKılKoy- KalKıl- AlınBilBul- Bil- ÇekDurĠtEyle- GelGetür- TurTüĢEt- Tur- Kil- KelKötür- Kel- Kör- Kör- Er-/irĠç- Ġr- KörIdEr- KörIdEr- KiriĢ- Ol- KılKoyOl- Kıl- Bol- KopOl-/bol- KalKılKoyKopBol- ĠtinKalKılKodKopBol- BolOlur- ÖpÖtünSalTapTart- TaplaTart- 5 Tablo 1‟deki fiillerin alındığı kaynaklar Ģunlardır: Adnan R. Karabeyoğlu, Türkiye Türkçesinde Yardımcı Fiiller, Ġstanbul 2008; Mustafa Özkan, Türk Dilinin GeliĢme Alanları ve Eski Anadolu Türkçesi, Ġstanbul 2009; Günay Karaağaç, J. Eckmann Çağatayca El Kitabı, Ankara 2003; Necmettin Hacıeminoğlu, Türk Dilinde Yapı Bakımından Fiiller, Ankara 1991; Ali F. Karamanlıoğlu, Kıpçak Türkçesi Grameri, Ankara 1994; Necmettin Hacıeminoğlu, Harezm Türkçesi ve Grameri, Ankara 1997; Ahmet Bican Ercilasun, BaĢlangıçtan Yirminci Yüzyıla Türk Dili Tarihi, Ankara 2004; Necmettin Hacıeminoğlu, Karahanlı Türkçesi Grameri, Ankara 1996; Talat Tekin, Orhon Türkçesi Grameri, Ġstanbul 2003-A. Von Gabain, Eski Türkçenin Grameri, Ankara 2007. Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic Volume 8/13 Fall 2013 Türkçede Yardımcı Fiillerin Morfo-Semantiği Ve İşlevi TutVer- DutVarVir- Ber- Ur- Ur- Yap- TutBarBer-/bir- BarBir- UrYap- Yap- 905 TegTegürTutBarBir- TutBiru- UrYaraYarlıka- Yaz- Yaz- 25 18 YazYeYut22 Yaz- Yaz- YazYi- 19 15 27 18 Tablo 2 Türkçenin her döneminde kullanılan yardımcı fiiller Ģunlardır: TT BilDurGelGöriOlVer- EAT BilDurGelGöriOlVir- ÇT BilTurKelKörErBolBer- Kıp.T BilTurKel-/kilKörEr-/irOl-/bolBer-/bir- HT BilTurKilKörĠrBolBir- KT BilTurKelKörErBolBir- KUT BilTurKelKörErBolBir- Tablo 3 Türkçenin iki döneminden fazla varlığı görülen yardımcı fiiller Ģunlardır: TT AlBulDüĢEtEyleKalKılKoyTut- YapYaz- EAT ÇT Al- Kıp.T Al- HT EtEyle- Ġt- BulĠtEyleKılKoy- TüĢEtEyleKalKıl- DutVarUr- Ur- Yaz- Yaz- KılKopTutBarUrYapYaz- KalKılKoyKopBarYapYaz- KT AlBulTüĢEt- KUT KalKılKodKopTutBarUr- Tut- Yaz- Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic Volume 8/13 Fall 2013 906 Mehmet GEDİZLİ Tablo 4 Varlığı bir ve iki dönemle sınırlı kalmıĢ olan yardımcı filler de Ģunlardır: TT Aç- EAT ÇT Kıp.T Aç- KT KUT AkAlkAlınBulunÇekÇıkGeçGeçir- BulunÇek- Getür- KötürKiriĢ- Git- GitId- Id- ĠçĠtinOlurÖpÖtünSalTapTart- TaplaTartTegTegüruYaraYarlıka- YeYut- Yi- 3.1.1. Yardımcı Fiillerin Morfolojisi Türkçede yardımcı fiiller morfolojik bakımdan genelde kök fiillerden müteĢekkildir. Tablo 1‟de Türkiye Türkçesi ve tarihi dönemlerin yardımcı fiil sayıları gösterilmiĢtir. En çok Karahanlı Türkçesinde 27 olarak görünen yardımcı fiil sayısı, Harezm Türkçesinde 15‟le en az sayıdadır. Türkiye Türkçesinde ise 25 yardımcı fiil bulunmaktadır. Dönemlerin ortalaması 20,5‟e tekabül etmektedir. Buradan hareketle ortalama yirmi fiilden oluĢan yardımcı fiiller, ek-fiil ya da cevher fiiller dıĢında en az iki, en fazla beĢ sesten oluĢmaktadır. Dört ve beĢ sesten oluĢan yardımcı fiiller, türemiĢ fiillerdir. Bunların dıĢında kalanlar ise iki ve üç sesli fiil yapısındadır. Biçim olarak da KV, VK, KVK, VKK düzenindedirler. Kök ve türemiĢ fiillerden oluĢması ve Türkçede yirmi dolayında yardımcı fiil bulunması daha fazla fiilin yardımcı fiil olarak kullanılabilirliği için yapısal bir gerekçe oluĢturabilir. BaĢka bir özellik de baĢlangıçta iki sesliyken sonradan tek sese düĢerek ek gibi kullanılan, er-/ir-/i- ve ucevher fiillerindeki yapı değiĢiklikleridir. Bu özelliğin tersi yönünde geliĢme gösteren bir durum da türeyerek yapı bakımından sözcüğün geniĢlemesidir. Fiilin yardımcı fiilleĢmesinde, yapısal olarak dikkat çeken bir özelliktir. 3.1.2. Yardımcı Fiillerin Semantiği Anlam özellikleri açısından bakıldığında ilk dikkat çeken noktalardan biri, baĢta Türkiye Türkçesi olmak üzere, genelde yardımcı fiiller birden fazla anlam karĢılayan fiillerden oluĢmasıdır. Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic Volume 8/13 Fall 2013 Türkçede Yardımcı Fiillerin Morfo-Semantiği Ve İşlevi 907 Türkiye Türkçesindeki yardımcı fiillerin karĢıladıkları anlam sayıları, Tablo 5‟te görülmektedir. TDK Türkçe Sözlük (2011) esas alınarak belirtilen anlam sayıları, yardımcı fiillerin biri dıĢında (kıl-) hepsinin çok anlamlı olduklarını göstermektedir. Çok anlamlı fiillerin yardımcı fiil olmaları, Türkçedeki diğer çok anlamlı fiillerin de yardımcı fiil olabilirliği noktasında bir dikkat oluĢturmaktadır. Tablo 5 TT AçAlBilBulBulunÇekÇıkDurDüĢEtEyleGeç- SAS 27 33 10 12 3 43 29 15 33 9 2 38 TT GeçirGelGitGörKalKılKoyOlTutVerYapYaz- SAS 17 36 22 20 21 1 9 25 47 22 20 10 Yardımcı fiillere sözlükteki birinci anlamları açısından bakıldığında ise; yaz- fiili dıĢındakilerin hepsi hareketin genel bir anlamını göstermektedir. Açıklamalardaki “bir Ģeyi” ifadesi fiilin etki ettiği nesnelerin çokluğunu belirtirken, nesnelere dair hiçbir ayrım yapmadıkları/yapamadıkları ve çok yönlü bir anlam gösterme iĢlevi karĢıladıkları dikkat çekmektedir. Yardımcı fiillerin kullanıldıkları yapılarda anlam değerlerini yansıtıp yansıtmadıkları da üzerinde durulması gereken bir meseledir. Türkçede bir fiili yardımcı fiil yapan özellikler arasında gösterdikleri anlamın etkisi var mıdır? Genel olarak gramer kitaplarında gösterilen örneklere dikkat edilecek olursa, yardımcı fiillerin hem asıl anlamlarıyla hem de anlamlarından uzaklaĢmıĢ ya da anlamlarını tamamen terk etmiĢ olarak kullanıldıkları görülür. Özellikle isim+fiil yapılarındaki yardımcı fiillerin açıklandığı bölümlerde, anlam özellikleri bakımından herhangi bir ayrıĢtırma yapılmadığı fark edilmektedir. Örneğin, söz aç- ya da söz al- yapılarında anlam, yapıyı oluĢturan iki sözcüğün de gösterdiği anlam değildir. Ortaya çıkan yeni bir anlam ve anlatımdır. Ġsim+fiil yapılarında fiilin kendi anlamından kısmen ya da tamamen uzaklaĢıp isimin anlamını karĢıladığı düĢünüldüğünde bile, söz aç- örneğinde görüldüğü gibi, „söz’ün anlamı varlığını sürdürmemektedir. Söz ile söz açaynı anlamı karĢılamazlar. Söz, tek baĢına bir varlıkken, söz aç- ise varlığın hareket halindeki baĢka bir varlık durumundadır. Aç- için de aynısı geçerlidir; kapalı olan bir Ģeyin kapalılık hali bitmemektedir. Söz‟ün kapalı bir durumu yoktur zaten. Söz aç-, “konuĢmayı baĢlatmak, konuya giriĢ yapmak, konuyu konuĢur durumda olmak” anlamlarıyla kullanılmaktadır. Aynı durum fiil+fiil yapıları açısından da geçerlidir. Tasvir fiiller olarak belirtilen ve beraber kullanıldıkları zarf fiil ekli fiillerin anlamlarının durum, tarz, ihtimal ve süreç belirtmelerinden dolayı yardımcı fiilin kendi anlamını tamamen terk ettiği düĢünülür. Oysa bir fiilin anlamıyla, o fiilin sürekliliğinin anlamı aynı değildir. Aynı Ģekilde bir fiilin gösterdiği anlamla o fiilin gerçekleĢme tarzının anlamı da aynı değildir. Bir örnekle göstermek gerekirse; söyle- fiiliyle, söyleyiver- fiilinin gösterdikleri anlamlar aynı olmamaktadır. Söyle- tek baĢına “bir Ģeyi anlatmak, dile getirmek, ifade etmek” anlamlarını gösterirken, söyleyiver- ise “bir Ģeyi hızlıca Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic Volume 8/13 Fall 2013 908 Mehmet GEDİZLİ anlatmak, ağzından kaçırmak, beklenmedik bir anda söylemek” anlamlarını gösterir ve anlam farklılaĢmaktadır. Gösterilen örnekler ve benzeri yapılarda, yardımcı fiiller ve beraber kullanıldıkları isimlerin sözlükteki ilk anlamlarıyla kullanılmadıkları açıktır. Her iki sözcüğün de diğer anlamlarından biriyle kullanılıp kullanılmadıkları bu çalıĢmanın kapsamında olmadığı için üzerinde durulmayacaktır. Ancak fikir vermesi açısından Türkiye Türkçesindeki yardımcı fiiller ve birinci anlamları aĢağıda gösterilmiĢtir (bkz. Tablo 6). Muhakkak gösterdikleri diğer anlamlar açısından da yardımcı fiiller incelenmeli, fakat bu baĢka bir müstakil çalıĢmada değerlendirilmelidir. Tablo 6 TT Sözlükteki Birinci Anlamları Aç- Bir Ģeyi kapalı durumdan açık duruma getirmek. Al- Bir Ģeyi elle veya baĢka bir araçla tutarak bulunduğu yerden ayırmak, kaldırmak. Bil- Bir Ģeyi anlamıĢ veya öğrenmiĢ bulunmak. Bul- Arayarak veya aramadan bir Ģeyle, bir kimse ile karĢılaĢmak. Bulun- Bulunma iĢine konu olmak. Çek- Bir Ģeyi tutup kendine veya baĢka bir yöne doğru yürütmek. Çık- Ġçeriden dıĢarıya varmak, gitmek. Dur- Hareketsiz durumda olmak. DüĢ- Yer çekiminin etkisiyle boĢlukta, yukarıdan aĢağıya inmek. Et- Bir iĢi yapmak. Eyle- Etmek, yapmak. Geç- Bir yerden baĢka bir yere gitmek. Geçir- Geçme iĢini yaptırmak, geçmesini sağlamak. Gel- UlaĢmak, varmak. Git- Bir yere doğru yönelmek. Gör- Göz yardımıyla bir Ģeyin varlığını algılamak, seçmek. Kal- Olduğu yeri ve durumu korumak, sürdürmek. Kıl- Etmek, yapmak. Koy- Bir Ģeyi bir yere bırakmak, belli bir yere yerleĢtirmek. Ol- Meydana gelmek, varlık kazanmak, vuku bulmak. Tut- Elde bulundurmak, ele almak. Ver- Üzerinde, elinde veya yakınında olan bir Ģeyi birisine eriĢtirmek, iletmek. Yap- Ortaya koymak, gerçekleĢtirmek, oluĢturmak, meydana getirmek. Yaz- (III) 1. Yaymak, sermek. 2. Açmak. Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic Volume 8/13 Fall 2013 Türkçede Yardımcı Fiillerin Morfo-Semantiği Ve İşlevi 909 3.1.3. Yardımcı Fiillerin İşlevi Ġnsanı tanımlamada temel ayırt edicilerden biri olarak gösterilen dil gibi çok yönlü bir varlığı, iĢlevi bakımından değerlendirirken pek çok seçenekle karĢılaĢılacaktır. Seçenekler arasından amaca uygun en doğru seçeneği bulup değerlendirmek ise oldukça zor ve karmaĢık bir iĢtir. Titiz ve kapsayıcı bir yaklaĢıma ihtiyaç duyulur. Türkçede yardımcı fiillerin iĢlevi konusu, yapı ve anlam özelliklerinin de dikkate alınarak değerlendirilmesini zorunlu kılmaktadır. Yapı özellikleri bakımından yardımcı fiiller, isim+fiil ve fiil+fiil Ģeklindedir. Yapılarında genellikle iki ve üç ses bulunduran fiillerden oluĢmaktadır. Çoğunluğu kök fiil olmakla beraber, türemiĢ fiillerden de yardımcı fiil bulunmaktadır. Tur-/-DIr, yor-/-yor; i- ve u- fiil örneklerinde görüldüğü gibi fiilden eke bir seyir izleyebilmektedirler. Anlam özellikleri bakımından yardımcı fiil olarak kullanılan fiiller, biri dıĢında (kıl-) hepsi birden fazla anlama sahiptir. Yardımcı fiil olarak kullanıldıkları yapılarına bazılarında kendi anlamlarını korurken bazılarında ise tamamen anlamlarını terk etmektedirler. Özellikle isim+fiil yapılarında hem anlamlı hem de anlamını tamamen terk ederek bulunmaktadırlar. Fiil+fiil ya da tasvir fiiller olarak adlandırılan yapılarda, tamamen anlamlarını terk edip beraber kullanıldıkları zarf fiil ekli fille yeni bir anlam göstermektedirler. Zarf fiil ekinin iĢlevine bağlı olarak gösterdikleri anlam; tarz, durum, süreç ve imkân-iktidar özelliklerine sahip olmaktadır. Türkçede yardımcı fiiller tek iĢleve sahip değildir, ancak temelde ve öncelikli tek bir iĢlev için vardır; birlikte ve beraber kullanıldıkları isimleri, isim iĢlevli yapı ve sözcükleri fiilleĢtirmektir. Türkçede fiilin tâbi olduğu tüm süreçler yardımcı fiilli yapılar için de geçerlidir. Bu da yardımcı fiilin temel iĢlevinin sentaktik olduğu fikrini öne çıkarır. Yardımcı fiiller anlam göstermek önceliğine sahip değildir. Anlatım gerçekleĢtirme özelliğiyle fiilleĢmeleri, fiil gibi kullanım alanı oluĢturmuĢtur ve gerekli durumlar dıĢında isimleĢmezler. Yukarıdaki örnekler üzerinden devam etmek gerekirse; söz al- ve söz ver- yapılarından söz alıcı ve söz verici gibi isim iĢlevli yapı oluĢmaz, ancak ihtiyaç durumunda olabilir ki bunun da iki sebebi olacaktır; ya Türkçe yeterliliği noktasında bir eksiklik vardır ya da bir durumun özelleĢtirilmesi. Yardımcı fiillerin iĢlevlerinin büyük kısmı fiillerin iĢlevleriyle aynıdır. Yardımcı fiilli yapılar isimleĢebilirler. Cümlenin tüm öğeleri olabilirler. Yapı olarak bağımlı biçim birimdirler. Anlam açısından ne beraber kullanıldıkları isim ve isim iĢlevli yapı ve sözcüğün ne de kendisinin müstakil anlamını korurlar, bilakis yeni bir anlam göstermek ve ifade etmek için oluĢurlar. Yardımcı fiilli yapılar, fiil gibi bir sözcük yapısında değildir, ama fiil iĢlevlidirler. Yardımcı fiiller, ek olmadıkları halde ek iĢlevi görürler; isimden, isim iĢlevli yapı ve sözcüklerden, fiil yapım ekleri (ĠFYE ve FFYE) gibi fiilleĢtirme yaparlar. Beraber kullanıldıkları sözcükleri fiilleĢtirme iĢlevi gören yardımcı fiilli yapıların sahip olduğu, ancak fiillerde bulunmayan tek iĢlev, deyimleĢtirme ya da kalıp söz oluĢturmadır. Türkçedeki deyimlerin önemli bir kısmı yardımcı fiilli yapıyla oluĢturulmuĢtur. Zeynep Korkmaz, anlam kaymasına uğramıĢ ve deyimleĢmiĢ olan birleĢik fiiller baĢlığı altında konuyu ele almıĢtır (Korkmaz, 2003: 837). Türkçedeki sayılarının altı binin üzerinde olduğunu belirten yazar, Türkçenin gramerlerinde konunun üzerinde yeterince durulmadığına dikkat çekmiĢ ve anlam kayması yoluyla oluĢan birleĢik fiilleri, fiilden önce gelen isim öğelerinin sayısına göre üçe ayırmıĢtır (Korkmaz, 2003: 838). Anlam özelliği açısından değerlendirilen yardımcı fiilli yapıların öğe sayıları bakımından sınıflandırılması dikkat çeken bu bölümde yazar, birleĢik fiillerin özellikleri açısından konuya yaklaĢmıĢ ve yardımcı fiillerin anlam belirlemedeki iĢlevine değinmemiĢtir. Yardımcı fiilli yapılarda fiile odaklı yaklaĢımlardan dolayı, kaynaklarda fiilin beraber kullanıldığı sözcüklerin durumuyla ilgili pek açıklama yapılmaz. Adanan R. Karabeyoğlu, yukarıda adı geçen eserinde Türkiye Türkçesindeki isim+fiil birleĢmelerinde yardımcı fiillerin beraber Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic Volume 8/13 Fall 2013 910 Mehmet GEDİZLİ kullanıldıkları isimlerin, çekim ekli oluĢlarını yardımcı fiillerin her birini ayrı ayrı inceleyerek ele almıĢ ve yardımcı fiile göre değerlendirmiĢtir (Karabeyoğlu, 2008). Bu çalıĢmada ortaya çıkan yaklaĢıma göre yardımcı fiille beraber kullanılan isim ve isim iĢlevli yapıların çekimsiz olmaları yönünde bir anlayıĢ oluĢmaktadır. Tercih et-, tercih yap-, tercih ol- örneklerinde isim çekimsiz ve yardımcı fiiller, kendi iĢlevlerinde bulunmaktadır; sadece tercih‟in fiilleĢmesini sağlamaktadırlar. Tercihini yap- ve tercihleri ol- yapılarında, yardımcı fiillerin anlam değerleri de görülmektedir. Çekimli ismin yapım eki ya da yapım eki iĢlevli bir unsurla kullanılması Türkçede genel bir kural değildir ya da kurallaĢmıĢ durum da değildir. Çekim ekinin yapım eki iĢlevi üstlenerek, sözcüklerde türetme yaptıkları da Türkçede sınırlı sayıda örneklerle açıklanan bir durumdur. Göz+de, söz+de, gül+ce gibi örneklerdeki durum, genelleĢip her isimle kullanılmaz. Gözde ol- yapısı ile evde olyapısındaki ol- fiilinin iĢlevi farklılaĢmaktadır. Gözde ol- bir fiilleĢtirmeyken, evde ol- yapısında olfiili esas fiil olarak kullanılmaktadır. Bu yüzden yardımcı fiilli yapılardaki isim ve isim iĢlevli yapıların çekimlenip çekimlenemeyeceği konusu yeni bir araĢtırmaya konu edilmelidir. Bir fiilin yardımcı fiil olması, beraber kullanıldığı ismin fiilleĢtirme ekleri almadan fiil olma ihtiyacındandır. Dil kullanıcısının hangi amaçla bu yolu tercih ettiği baĢka bir araĢtırma konusu olmakla birlikte, bu metinde genelleyici bir yaklaĢımla iki uç nokta üzerinden bir değerlendirme yapılabilir; dil yeterliliğindeki eksiklik veya dili özel kullanım isteği6. FiilleĢtirme ekiyle bir sözcüğü fiil yapmak yerine yardımcı fiille fiilleĢtirmek, dil kullanıcısının tercihi olarak değerlendirilmelidir. Ekle mi yoksa yardımcı fiille mi fiilleĢtirme yapılması gerektiği konusunda temayül açıktır; Türkçede öncelik, eklerdedir. Eklerle sözcük düzeyinde gerçekleĢtirilemeyen fiilleĢme, ek iĢlevi kazandırılan fiillerle yapılmaktadır. Yardımcı fiillerin temelde fiilleĢtirme iĢlevine bağlı olarak, ancak fillerden farklılaĢan bir iĢlevi de Türkçede anlatıma özel bir fırsat sunmalarıdır. Deyimler ya da anlam-anlatım kalıpları oluĢturarak en az iki sözcüklü yapılarla Türkçenin ifade çeĢitliliğini sağlayan yardımcı fiilli yapılar, fiillerin tüm kullanım özelliklerine sahip olurlar. FiilleĢtirme özellikleriyle, beraber kullanıldıkları sözcüklere fiil yapım eki iĢlevi görmelerinden dolayı çekimsiz isimlerle ya da isim iĢlevli yapılarla kullanılırlar. Türkçede yardımcı fiilleri esas fiillerden ayıran temel özellik, fiilleĢtirme iĢlevidir. 4.0. Sonuç ve Öneriler Bu çalıĢmanın amaç ve kapsamı doğrultusunda yardımcı fiiller, Türkçe araĢtırmaları ve kaynaklarda, genellikle biçimsel özellikleriyle değerlendirilmiĢtir. Türkçede yardımcı fiillerin, yardımcı bir iĢlev gördükleri, fakat mevcut gramerlerde hangi bölümde durması gerektiği konusunda bir kanata varılamamıĢtır. Biçimsel özellikleri açısından ele alınıp anlam ve iĢlevi açısından yeterince değerlendirilmemesi, konunun öğrenim ve öğretim aĢamalarında sorunlar oluĢmasına sebep olduğuna dikkat çekilmiĢtir. Yapılan çeĢitli çalıĢmalar ve bu çalıĢmaların ortaya koyduğu müĢterek kanaat, yardımcı fiillerin gramer açısından doğru Ģekilde konumlanmasını sağlama eğilimindedir. Bu çalıĢmanın kapsamı ve yöntemi çerçevesinde ortaya konulan tespit ve değerlendirmeler, yardımcı fiil yapılı olan ama fiil iĢlevinde kullanılmayan, kelime grupları, birleĢik fiil, ek fiil ve tasvir fiil gibi adlandırmaların da gözden geçirilmesi gerektiğini iĢaret etmektedir. Türkçede yardımcı fiilli yapılarla oluĢturulan dil birimleri önce tek bir baĢlık altında değerlendirilmelidir. Çünkü doğru ve geçerli bir yardımcı fiil bilgisi temeline inĢa edilmemiĢ açıklamalar, Türkçenin 6 Dil yeterliliği; kiĢinin kullandığı dilde anlam gösterme ve anlatım gerçekleĢtirme etkinliklerini dilin kurallarına uygun Ģekilde yapabilme baĢarısıdır. Örnek; yabancı dil olarak Türkçe öğrenmeye çalıĢan biri. Dili özel kullanım; belli bir amaca göre kiĢinin kullandığı dilin kurallarını da göz önünde bulundurarak anlam gösterme ve anlatım gerçekleĢtirme etkinliğidir. Örnek; Ģiir, sanat, bilim, felsefe, reklam gibi alanlarda üretilen anlamların gösterilme ve anlatılması. Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic Volume 8/13 Fall 2013 Türkçede Yardımcı Fiillerin Morfo-Semantiği Ve İşlevi 911 yardımcı fiil sistematiğinin anlaĢılmasını zorlaĢtırmaktadır. Örneğin; isim+fiil ve fiil+fiil yapısını birleĢik fiiller baĢlığı altında göstermek çeliĢkili bir mantık ortaya koymaktadır. Birincisi birleĢik fiil iki unsurun da fiil olmasını gerekli kılmaktadır. Çünkü yukarıda fiili açıklayan bilgilerin hemen hepsinin ortak yanı, fiilin var oluĢ kimliğini çekimli olmasına bağlamaktadır. BirleĢik fiil ifadesi ancak, iki çekimli fiilin birleĢmesi için kullanılabilir. Türkçede bu vardır ve isim iĢlevli bir yapı oluĢturur. dedikodu, gelgit, kaptıkaçtı, durkalk gibi örnekler birleĢik fiillerdir. Ġki unsur da fiil olarak bulunmaktadır. Dolayısıyla yardımcı fiil iĢlevli yapıların temel iĢlevi göz önünde bulundurularak bir adlandırma yapılmasına ihtiyaç vardır. Yardımcı fiilli yapılar baĢlığında bu adlandırmalar tek açı altında toparlanabilir. 1. Fiilin varlığına bağlı olarak var olan yardımcı fiiller, fiil yapım eklerinin bir kısmının iĢlevlerini görürler; beraber kullanıldıkları isim ve isim iĢlevli yapıyı fiilleĢtirip cümlede yüklemleĢmesini sağlarlar. 2. Türkçede yardımcı fiil iĢlevinde kullanılan fiillerin sayı ve nitelikleri konusunda bir belirsizlik söz konusudur. Hangi fiiller ve hangi özelliklerinden dolayı yardımcı fiilli yapı oluĢturur belli değildir. Fiilin yapı mı, anlam mı yoksa iĢlevi mi fiile yardımcılık iĢlevi verip vermediği kapsamlı ve ayrıntılı çalıĢmalarla ele alınmayı gerekli kılmaktadır. 3. Mevcut kaynaklarda gösterilen yardımcı fiillerin yapı ve anlam özellikleri, Türkçedeki diğer benzer özelliklere sahip fiillerin de yardımcı fiil iĢlevinde kullanılabileceğine dikkat çekse de bu noktaya yeterince değinilmemiĢtir. Birbirini tekrar mahiyetindeki yardımcı fiil sayıları ve nitelikleri ile gramer ve dil bilgisi kitapları konuyu eksik ve yüzeysel olarak ele almaktadır. Dolayısıyla bu araĢtırma ve incelemeyle ortaya konulan tespitler göz önünde bulundurularak konunun öğrenim ve öğretim süreçlerine katkısı sağlanmalıdır. 4. Yardımcı fiillerin yapı ve anlam özellikleri Türkçenin ekleĢme anlayıĢına paralel; ekleĢme öncesi hazırlık aĢaması Ģeklinde bir değerlendirilebilir. Bu çerçevede Türkçedeki fiilleĢtirme iĢlevli eklerin kökleri ya da kaynağı konusunda fiillere dikkat çekilebilir. Nihayetinde yardımcı fiiller hakkında yapılan ve bundan sonra yapılacak olan incelemeler, konun daha anlaĢılır olmasına katkı sunacaktır. Yardımcı fiiller gibi iki sözcük türünün oluĢturduğu tek iĢlevli yapılarda sözcüklerden biri üzerinde durup konuyu açıklığa kavuĢturmak mümkün olmamaktadır. Türkçe araĢtırmalarına ilginin artması ve Türkçenin çağdaĢ süreçlerde etkin olması, gramer açısından daha fazla eksiklerinin görülüp açıklığa kavuĢturulmasına fırsat verecektir. Kısaltmalar A.Ü. Atatürk Üniversitesi C: Cilt Ç.Ü. Çukurova Üniversitesi ÇT: Çağatay Türkçesi EAT: Eski Anadolu Türkçesi FFYE: Fiilden fiil yapım eki HT: Harezm Türkçesi ĠFYE: Ġsimden fiil yapım eki K: Konsonant/ünsüz Kıp.T: Kıpçak Türkçesi KT: Karahanlı Türkçesi Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic Volume 8/13 Fall 2013 912 Mehmet GEDİZLİ KUT: Köktürk-Uygur Türkçesi S.Ü. Selçuk Üniversitesi SAS: Sözlükteki Anlam Sayısı TAD: Türkiyat AraĢtırmaları Dergisi TAED: Türkiyat AraĢtırmaları Enstitüsü Dergisi TDAY-B: Türk Dili AraĢtırmaları Yıllığı Belleten TDK: Türk Dil Kurumu TT: Türkiye Türkçesi TÜBAR: Türklük Bilimi AraĢtırmaları V: Vokal/ünlü KAYNAKÇA ABĠK, D. (2005), “Türkçede „vefat‟ Kelimesi ve Yardımcı Fiilleri”, Ç.Ü. Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, C. 14, S.2, Adana, s. 13-28. ACARLAR, K. (1969), “Olmak” Fiilinin Özellikleri”, Türk Dili, S. 216, Ankara, TDK Yay. AÇIKGÖZ, H.- YELTEN, M. (2005), Kelime Grupları, Ġstanbul, Doğu Kütüphanesi Yay. ADALI, O. (2004), Türkiye Türkçesinde Biçimbirimler, 2.Basım, Ġstanbul, Papatya Yay. AKALIN, ġ. H. vd. (2011), Türkçe Sözlük, 11. Baskı, Ankara, TDK Yay. AKBABA, E. D. (2007), “ Türkçesinde Yapısında Ġsim-Fiil Bulunan BirleĢik Fiiller”, Dil AraĢtırmaları Dergisi, C.1, S.1, Ankara AKSAN, D. Vd. (1983), Sözcük Türleri, Ankara, TDK Yay. ASLAN, S. (2102), “Türkiye Türkçesinde Ol- Yardımcı Fiilli Yapıların GörünüĢ-Zaman Bildirimindeki ĠĢlevleri”, Bilig, S. 63, s. 11–30. http://yayinlar.yesevi.edu.tr/files/article/594.pdf AYDEMĠR, Ġ.A. (2010), Türkçede Zaman ve GörünüĢ Sistemi, Ankara, Grafiker Yay. BANGUOĞLU, T. (2007), Türkçenin Grameri, 8.Baskı, Ankara, TDK Yay. BAYDAR, T. (2013), “Ġsim+Yardımcı Fiil ġeklinde OluĢan BirleĢik Fiiller Üzerine”, A.Ü. TAED, S. 49, Erzurum, s. 55–66. BAYDAR, T. (2012), “+DIr Bildirme Eki Üzerine”, S.Ü. TAD, S. 32, Konya, s. 37–54. http://www.turkiyat.selcuk.edu.tr/pdfdergi/s32/3.%20tbaydar.pdf DEMĠR, N. (1994), “BirleĢik Fiiller ve Vurgu: -iver- ġeklinin Görevlerini Tespitte Vurgunun Rolü”, TDAY-B 1994, Ankara, TDK Yay. s. 83–94. ECKMANN, J. (1988), “Bolmasa Kelimesine Dair”, TDAY-B 1954, Ankara, TDK Yay. s. 33–38 ECKMANN. J. (2003), Çağatayca El Kitabı, Çev. Günay Karaağaç, Ankara, Akçağ Yay. EDĠSKUN, H. (2004), Türk Dilbilgisi, 9. Basım, Ġstanbul, Remzi Kitabevi. Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic Volume 8/13 Fall 2013 Türkçede Yardımcı Fiillerin Morfo-Semantiği Ve İşlevi 913 ERCĠLASUN, A. B., (2007), “Türkçede Öl- Fiili Üzerine”, Makaleler, haz. Ekrem Arıkoğlu, Ankara, Akçağ Yay. s. 371–375. ERCĠLASUN, A. B., (2004), BaĢlangıçtan Yirminci Yüzyıla Türk Dili Tarihi, Ankara, Akçağ Yay. ERGĠN, M. (2009), Türk Dil Bilgisi, Ġstanbul, Bayrak bas. yay. tan. GABAIN, A. von. (2007), Eski Türkçenin Grameri, çev. M. Akalın, 5.Baskı, Ankara, TDK Yay. GEDĠZLĠ, M. (2012), “Türkçede Tek ġekilli ve Çok ĠĢlevli Yapım Ekleri”, Turkish Studies, V. 7/4, KıĢ, s. 3351–3369. http://www.turkishstudies.net/Makaleler/1532917778_zz096GedizliMehmet_S-3351-3369.pdf GEDĠZLĠ, M. (2013), “Türkiye Türkçesindeki Kök Fiillerin Yapı ve Anlam Özellikleri”, Ġnsan Bilimleri Dergisi, V. 10/2, s. 567- 582. http://www.j-humansciences.com/ojs/index.php/IJHS/article/view/2703/1202#.Umxht3BSii4 GENCAN, T. N. (2001), Dil Bilgisi, Ankara, Ayraç Yay. GÜLSEVĠN, G. (2000), “Türkiye Türkçesindeki Zaman ve Kip Çekimlerinde BirleĢik Yapılar Üzerine”, TDAY-B 1997, Ankara, TDK Yay. s. 215–224. http://www.gurergulsevin.com/upload/rxs3sanv9hb.pdf HACIEMĠNOĞLU, N. (1991), Türk Dilinde Yapı Bakımından Fiiller, Ankara, KÜLTÜR BAK. Yay. HACIEMĠNOĞLU, N. (1997), Harezm Türkçesi ve Grameri, Ankara, TDK Yay. HACIEMĠNOĞLU, N. (1996), Karahanlı Türkçesi Grameri, Ankara, TDK Yay. JOHANSON, L. (1971), Aspekt im Türkischen. Vorstudien zu einer Beschreibung des türkeitürkischen Aspektsystem, Studia Turcica upsaliensia, 1. Uppsala: Almqvist&Wiksell. KARA, F. (2011), “Bil- Tasvir Fiilinin ĠĢlevleri”, Turkish Studies, V. 6/1, KıĢ, s. 1381–1397. http://www.turkishstudies.net/Makaleler/890627391_karafunda.pdf KARAAĞAÇ, G. (2012), Türkçenin Dil Bilgisi, Ankara, Akçağ Yay. KARABACAK, E. (2004), “Olmak Fiili Üzerine”, Zeynep Korkmaz Armağanı, Ankara, TDK Yay. s. 235–248 KARABEYOĞLU, A. R. (2008), Türkiye Türkçesinde Yardımcı Fiiller, Ġstanbul, BeĢir Kitabevi. KARABEYOĞLU, A. R. (2007), “Orhon Yazıtları‟nda bol- ve er- Fiilleri Üzerine”,TÜBAR, S. 22, s. 87–100. http://www.tubar.com.tr/TUBAR%20DOSYA/pdf/2007GUZ/06.karabeyolu.adnan.r.orho n%20yaztlarnda%20bol-ve%20er-%20fiilleri%2087-100.pdf KARAMANLIOĞLU, A.F. (1994), Kıpçak Türkçesi Grameri, Ankara, TDK Yay. KORKMAZ, Z. (1995), Türk Dili Üzerine AraĢtırmalar, C.I. Ankara, TDK Yay. KORKMAZ, Z. (2003), Türkiye Türkçesi Grameri, Ankara, TDK Yay. KORKMAZ, Z. (2007), Gramer Terimleri Sözlüğü, Ankara, TDK Yay. NAZAROV, Z. (2005), “Türkiye Türkçesinde Yardımcı Fiillerin Leksik-Gramer Özellikleri”, A.Ü. TAED, S. 28, Erzurum, s. 83–89. Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic Volume 8/13 Fall 2013 914 Mehmet GEDİZLİ http://e-dergi.atauni.edu.tr/index.php/taed/article/viewFile/1557/1555 ÖZKAN, M. (2009), Türk Dilinin GeliĢme Alanları ve Eski Anadolu Türkçesi, Ġstanbul, Filiz Kitabevi. SAVRAN, H. (2008), “Türk Dilinde „+DIR‟ Bildirme Eki ve „+DIR‟ Bildirme Ekiyle Yapılan Belirsizlik Kelimeleri”, U.Ü. FEF, SBD, S. 14, Bursa, s. 163-188. http://turkoloji.cu.edu.tr/YENI%20TURK%20DILI/hulya_savran_dir_bildirme_eki_belir sizlik.pdf SEVĠNÇLĠ V.-ÖZKAN M. (2008), Türkiye Türkçesi Söz Dizimi, Ġstanbul,3F Yay. TDK, (1999), Türk Gramerinin Sorunları II, Ankara, TDK Yay. TEKĠN, T. (2003), Orhun Türkçesi Grameri, Ġstanbul, Simurg Yay. TOPAL, E. (2012), “Türkçede Ek Fiil (i-) Üzerine DüĢünceler”, Kastamonu Eğitim Dergisi, C.20, No:2, s. 649–654. http://www.kefdergi.com/pdf/20_2/20_2_18.pdf TURAN, Z. (1999), “Eski Anadolu Türkçesi‟nde ol- Cevher Fiili”, TDAY-B 1996, Ankara, TDK Yay. s. 265–289. UĞURLU, M. (2003), “Türkiye Türkçesinde “BakıĢ” (“Aspektotempora”), Türkbilig 2003/5, s. 124-133. UZUN, N.E. (2006), Biçimbilim, Ġstanbul, Papatya Yay. ÜÇOK, N. (2005), Genel Dilbilim, Ġstanbul, Multilingual Yay. VARDAR, B. (2002), Dilbilim Terimleri Sözlüğü, Ġstanbul, Multilingual Yay. Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic Volume 8/13 Fall 2013
© Copyright 2024 Paperzz