Mevzuatı Yap, Yabancı Yatırımı Kap

Ramazan Biçer ,
Transfer Fiyatlandırması Müdürü,
PwC Türkiye
ramazan.bicer@tr.pwc.com
Mevzuatı Yap, Yabancı Yatırımı Kap1
Türkiye, son 30 yıldır yabancı yatırımcıyı ülkeye
çekmek için ciddi çabalar sarfetti. Son on yılda
her ne kadar özelleştirmelerin de katkısıyla ciddi
sayıda yabancı şirket Türk pazarına yatırımda
bulunsa da, 2023 yılında dünyanın ilk on
ekonomisi içinde yer almayı hedefleyen bir ülke
olarak yeterli yabancı yatırıma sahip değiliz.
Sürekli yatırım teşvik mevzuatı çıkarsak da bu
çabalar tam olarak işe yaramıyor; çünkü bir şeyler
eksik.
varlıklardan elde edilen kazançlar sıfır vergiye
tabi ve yine herhangi bir vergilendirme
olmaksızın başka ülkelere transfer edilebiliyorlar.
Biz de ise bu tür kazançların başka ülkelere
transferi vergiye tabi. Peki bu ülkeler böyle bir
vergi rejiminden ne kazanıyor? İstihdam bir yana,
bilimsel gelişmişlik ve geliştirilen teknolojinin
diğer ülkelere ihracı o ülkenin ekonomik
büyümesine fazlasıyla katkıda bulunuyor. Bizim
de istediğimiz bu olduğuna göre, benzer bir
vergilendirme rejimini getirmemiz faydalı
olacaktır.
Faiz ve Royalti Ödemeleri
Finansman işlemleri nedeniyle elde edilen
kazançlara da vergi istisnası getirilmesi diğer
önemli bir konu. Bu sayede, yabancı finans
Uluslar arası Vergi Mevzuatı Eksikliği
kuruluşları bu tür vergi mevzuatına sahip ülkelere
yöneliyorlar. Bunun en güzel örneği
ABD başta olmak üzere İngiltere,
Lüksemburg. Lüksemburg dünyanın en
Ekonomik
Hollanda, Lüksemburg, İsviçre, Hong
küçük ülkelerinden birisi olmasına
büyüklüğümüze
Kong, Endonezya ve hatta Malta gibi
rağmen, Avrupa’nın finans merkezi
ülkeler çıkarttıkları vergi mevzuatları
oranla yeterli
haline gelmiş durumda. Bunun yanında,
ile yabancı yatırımcıları ülkelerine
bir çok çok uluslu şirket diğer ülkelerdeki
yabancı yatırıma
çekebiliyorlar.
bağlı kuruluşlarını bu tür ülkeler
sahip değiliz.
üzerinden finanse ediyor. Böylece, faiz
Bizde kurumlar vergisi, gelir vergisi ya
giderleri borç alan ülkede indirim konusu
da KDV gibi kanunlarda değişiklik
edilirken, borç veren şirketin yerleşik
yapılarak yatırımların artacağı düşünülür. Bu
olduğu ülkede faiz
geliri vergiye tabi
yaklaşım, yurtiçi yatırımlar için doğru olabilir.
olmadığından iki taraflı bir kazanç (double dib)
Ancak, gelişmiş ekonomi olmayı hedefleyen bir
elde ediliyor. Aynı durum, gayrimaddi varlıkların
ülke olarak sadece yerel konulara değil uluslar
bahsi geçen ülkelere taşınması sonucu elde edilen
arası konulara yönelik mevzuata da ihtiyacımız
royalti kazançları için de geçerli.
var. Dünya uygulamaları ışığında konunun bazı
yönlerini ele alalım.
Geleceğin Türkiyesi
Holding Rejimleri
Holding rejimleri genel olarak Hollanda,
Lüksemburg ve
Malta gibi ülkeler
tarafından yaygın olarak kullanılıyor.
Bahsi geçen ülkelerin ekonomileri vergi
mevzuatı sayesinde holding şirketlerin
merkezi haline dönüşmüş durumda.
Burada amaç diğer ülkelerde vergiler ödendikten
sonra dağıtılan karın o ülkeye çekilmesini
sağlamak. Böylece, hem ülkeye ciddi miktarda
sıcak para girişi sağlanıyor hem de finans
piyasasının derinliği artırılıyor. Tabi ki bunun için
vergi mevzuatının yanında gelişmiş bir finans
piyasası ve kuruluşlarına da ihtiyaç duyuluyor.
Ar-Ge Desteği ve Gayrimaddi Hakların
Transferi
Ar-Ge faaliyetleri dinamik bir ekonomi için
olmazsa olmazlardan. Bu durumun farkında olan
İngiltere, Hollanda ve Lüksemburg gibi ülkeler
ciddi Ar-Ge desteğinde bulunuyor. Türkiye de
aynısını yapıyor diyebilirsiniz. Haklısınız fakat
hala bazı şeyler eksik. “Innovation Box” ya da “IP
Box” diye adlandırılan bu rejimlerde gayrimaddi
1
Son yıllarda İstanbul’un finans merkezi
olacağı sık sık konuşuluyor. Gerçekten bu
mümkün mü? Yanıtım evet ancak bunu
gerçekleştirmek
istiyorsak
yukarıda
bahsettiğim konularda bazı adımların
atılması tartışma götürmez. Bunlar
yeterli mi derseniz, kanımca yeterli
olduğu söylenemez. Eğitimli yabancı iş
gücünün ülkeye çekilmesi ve finansal ürün
çeşitliliğinin artırılması gibi diğer konularda da
bazı düzenlemeler yapılmalı.
Uluslar arası
konulara
yönelik vergi
mevzuatına
ihtiyacımız var.
Dünya Gazetesi’nin 26 Şubat 2014 tarihli sayısında
yayınlanmıştır.
Son tahlilde, gerçekten dünyanın yükselen yıldızı
olmak arzusundaysak diğer ülkeleri yakalayacak
adımları bir an önce atmalıyız.