MAYIS - TEMMUZ 2014 130 Yat›r›m ortam›n› iyilefltirmeden büyümeyi art›rmak mümkün de¤il BUS‹AD’dan üyelerine Mardin gezisi 1. Enerji Yönetimi Yar›flmas›’n›n ödül töreni 5 Kas›m’da yap›lacak STK’lar BUS‹AD’›n tecrübesinden faydalanmak istiyor BUS‹AD DO⁄AN ERSÖZ YILIN ‹fiADAMI ÖDÜLÜ MURAT ORHAN’A VER‹LD‹. May›s-Temmuz 2014 Say›: 130 Günal Baylan (Baflkan) Selim Tar›k Tezel (Baflkan Yard›mc›s›) Tuncer Hatuno¤lu (Baflkan Yard›mc›s›) Halit Cem Çak›r (Baflkan Yard›mc›s›) Ali ‹hsan Türkmen (Sayman) Ahmet Özkayan (Üye) Ali Türkün (Üye) Erdal Elbay (Üye) Ergun Hadi Türkay (Üye) Hakan Oktar (Üye) Nefle Y›ld›r›m (Üye) fiükrü Erdem (Üye) Zeki Erdal fiimflek (Üye) 14 18 BUS‹AD üyesi ifladamlar› ve aileleri Mardin’e kültürel gezi gerçeklefltirdi 22 “Düflük büyüme, yüksek enflasyon, yüksek cari aç›k patikas›nda uzun süre yol almak art›k mümkün de¤il” 24 MAKALE Celal Beysel 26 04 BAfiKAN’IN MEKTUBU Günal Baylan Günal Baylan 06 Türkiye’nin 12. Cumhurbaflkan› halk›n oylar›yla seçilen Erdo¤an oldu Oya Yöney 08 BUS‹AD Ödülleri 20. y›l›nda da Halit Cem Çak›r zirvedekilerin ellerinde yükseldi 14 “Yat›r›m ortam›n› iyilefltirmeden Seyit Ersöz Günal Baylan Selim Tar›k Tezel Tuncer Hatuno¤lu Halit Cem Çak›r Ali ‹hsan Türkmen Ergun Hadi Türkay büyümeyi art›rmak mümkün de¤il” 18 26 SÖYLEfi‹ Hüseyin Karabacak 32 MAKALE Bahad›r Kalea¤as› 34 MAKALE Yap›m / Bas›m Matbaac›l›k ve Tan›t›m Hizmetleri A.fi. Bar›flç› Ajans ve Rota Ofset Rota Bar›flç› A.fi.’nin markalar›d›r. Ahmet Altekin 36 M‹ZAH Ahmet Altekin 38 48 BAfiKAN YARDIMCISINDAN çal›flma hayat›na daha çok kat›l›m›yla Tuncer Hatuno¤lu geliflir 50 BAfiKAN YARDIMCISINDAN 62 “Türkiye rotas›n› Avrupa Birli¤i’nden Cem Çak›r baflka bir yöne kesinlikle çevirmemeli” 51 BUS‹AD enerjiyi do¤ru 63 “Küresel çevre felaketini önlemek yöneten üye iflletmeleri 5 için hepimizin yapabilecekleri var” Kas›m’da ödüllendirecek 64 “Bas›n›n özgür olmad›¤› bir 52 Turquality program› ile toplumda ne yaz›k ki demokrasiden Türkiye, her sektörde global 54 38 SÖYLEfi‹ 58 faydalanmak istiyor Ersin Yaz›c› 58 BUS‹AD üyeleriyle birlikte 42 MAKALE daha güçlü Ahmet Özenalp 59 Türkiye’de ekonomi ile siyaset 44 SOSYAL birbirinden ayr›lmaz bir bütün SORUMLULUK 60 Rekabet ifl hayat›nda kaliteyi 46 MAKALE art›r›r, Haks›z rekabet ise fierif Ar› ekonomiyi bozar 61 Türkiye ekonomisi kad›nlar›n 81 markalar›n› yaratacak 66 ÜYELERDEN HABERLER 54 fiirketlerde Araflt›rma-Gelifltirme 81 KÜLTÜR-SANAT ile Yenileflim Nas›l Tetiklenir ve Yönetilir? 56 Kurumsal Yönetim Uzmanl›k Grubu, Yöney ile fikir al›flveriflinde bulundu 57 Sivil toplum kurulufllar› 44 söz edilmez” BUS‹AD’›n tecrübesinden 60 Baflkan’›n Mektubu Günal Baylan Yönetim Kurulu Baflkan› üresel büyümedeki toparlanma ile birlikte küresel para politikalar›na dair belirsizliklerin azalm›fl olsa da halen tam olarak ortadan kalkmad›¤›n›; orta vadede mali disiplini kal›c› hale getirecek yap›sal reformlar›n yap›lmamas› halinde; düflük büyüme, yüksek iflsizlik oran›, yüksek kur ve yüksek enflasyonun daha uzun seneler hep gündemimizde olaca¤›n› söyleyebiliriz. K Temel para ve maliye politikalar›n› her gün tart›flarak bir sonuç elde etmeye çal›fl›yoruz. Bu eforu, yap›lacak yap›sal reformlar›n oluflmas› için bask› olarak kullanmam›z gerekir. Kronik yap›sal sorunlar›m›z var. Bunlar› ötelemekten baflka gayret gösteremiyoruz. Merkez Bankas› bugüne kadar ekonominin di¤er aktörleriyle koordineli bir flekilde ad›m atmay› sadece mikro konularda yapt›, para politikas›nda ba¤›ms›z olma tak›nt›s› yüzünden sanayi ve üretimle makro konularda sürekli anlaflmazl›¤a düfltü. ‹ç tasarruflar› art›rmak veya üretimin ithalata dayal› yap›s›n› yerli girdilere yöneltmek gibi yap›sal reform yap›lam›yorsa o zaman tek çare büyüme h›z›n› düflürmektir. Yap›sal reform yapamaman›n maliyeti daha yavafl büyümek olacakt›r. Bunun sonucunda ise iflsizlik ile bafllayan birçok baflka sosyolojik sorun karfl›m›za ç›karacakt›r. 04 Bak›fl 130 Vergi sisteminin dolayl› vergilere dayal› olmaktan ç›kar›l›p dolays›z vergilere a¤›rl›k veren bir yap›ya dönüfltürülmesi gerekir. fiirketlere haks›z avantaj sa¤layan yüksek derecedeki kay›t d›fl›l›k ortam› ortadan kald›r›lmal›d›r. Türkiye’nin gelece¤i aç›s›ndan oldu¤u kadar, ekonomisine de katk› koyacak e¤itim sisteminin köklü olarak de¤ifltirilmesi gerekmektedir. A¤›r ve siyasal bask›ya aç›k olarak çal›flt›¤›ndan flikayet etti¤imiz adalet sistemini, kaliteyi de art›racak biçimde ve siyasal etkilerden ba¤›ms›z k›l›nacak flekilde yap›land›rmal›y›z. Her türlü tasarrufu teflvik, üretimin ithalata dayal› yap›s›n› yerli girdilere yöneltmek için yap›lacak ulusal sanayi stratejileri, buna ba¤l› çat› projeler ve bunlar›n kümelenmesiyle desteklenen ifl dünyas› çok önemlidir. Gelir eflitsizli¤ini azaltacak bölgesel politikalar, hedeflerimize ulaflmam›za yard›mc› olacakt›r. Kalk›nma modeli için örnek almak istedi¤imiz Güney Kore’yi yakalayabilmemiz için toplumun her bireyinin buna haz›r, arzulu ve sab›rl› olmas› gerekir. Siyasilerimizin de bu arzuyu yönetecek ve destekleyerek birlik ve beraberli¤i bu noktada birlefltirecek yap›da olmas› gerekir. Özlenen gelece¤imiz için art›k bireylerin ve siyasi yap›n›n bu çerçevede kendini yap›land›rmas› gerekti¤ine inan›yorum. Sayg›lar›mla 1. Cumhurbaflkan› Mustafa Kemal Atatürk 2. Cumhurbaflkan› ‹smet ‹nönü 3. Cumhurbaflkan› Celal Bayar 4. Cumhurbaflkan› Cemal Gürsel 5. Cumhurbaflkan› Cevdet Sunay 6. Cumhurbaflkan› Fahri Korutürk 8. Cumhurbaflkan› Turgut Özal 9. Cumhurbaflkan› Süleyman Demirel 10. Cumhurbaflkan› A. Nejdet Sezer 7. Cumhurbaflkan› Kenan Evren 11. Cumhurbaflkan› Abdullah Gül 12. Cumhurbaflkan› Recep Tayyip Erdo¤an Türkiye’nin 12. Cumhurbaflkan› halk›n oylar›yla seçilen Erdo¤an oldu Türkiye Cumhuriyeti’nin 12. Cumhurbaflkan› Recep Tayyip Erdo¤an oldu. ‘Balkon’ konuflmas›nda, ülkenin ortak de¤erlerine vurgu yapan ve gelece¤i parlak yeni bir Türkiye infla etmek istedi¤ini söyleyen Erdo¤an’a sivil toplum örgütlerinin ortak mesaj›; “Demokratikleflmenin önündeki engelleri kald›r›n ve uzlaflmac› bir tav›r sergileyin” oldu. 06 Bak›fl 130 ürkiye pefl pefle yap›lacak üç seçimlik maratonun birinci etab›n› 30 Mart'ta, ikinci etab›n› 10 A¤ustos’ta geride b›rakt›. Üçüncü etap ise Haziran 2015'te yap›lacak milletvekilli¤i genel seçimleri ile tamamlanacak. T Güncel Halk ilk kez Cumhurbaflkan›n› seçti Yerel ve genel seçimler için usulkaideler aç›s›ndan de¤iflen bir durum olmamakla birlikte Cumhurbaflkanl›¤› için halk ilk kez sand›k bafl›na gitti. Ekmeleddin ‹hsano¤lu ve Selahattin Demirtafl ile girdi¤i yar›fl› ilk turda yüzde 51.8 oy oran›yla kazanan Baflbakan Recep Tayyip Erdo¤an, Türkiye’nin 12. Cumhurbaflkan› oldu. Rakipleri; CHP ve MHP baflta olmak üzere dokuz partinin ortak aday› Ekmeleddin ‹hsano¤lu yüzde 38.4, HDP’nin aday› Selahattin Demirtafl ise yüzde 9.8 oy ald›. “Yeni bir istikbali infla etmek istiyorum” Her seçim baflar›s›ndan sonra geleneksel hale gelen balkon konuflmas›n› yapan Recep Tayyip Erdo¤an, ortak de¤erlere at›fta bulunarak, “Biz hepimiz ayn› vatan topraklar›nda yafl›yoruz. Milletimiz bir, bayra¤›m›z bir, vatan›m›z bir, devletimiz bir” dedi ve flöyle konufltu: “Siyasi görüfllerimiz farkl› olabilir, yaflam tarzlar›m›z, inançlar›m›z, mezheplerimiz, de¤erlerimiz, etnik köken ve dillerimiz farkl› olabilir. Ama biz hepimiz bu ülkenin evlatlar›y›z. Hepimiz bu ay-y›ld›zl› bayra¤›n alt›nday›z. Müslüman, Musevi, Hristiyan de¤il, Türkiyeli vard›r. Alevi, Sünni de¤il, Türkiyeli vard›r. Kürt, Arap, Laz de¤il, Türkiyeli vard›r. Rum, Ermeni'den önce Türkiyeli vard›r. Bugünden itibaren, yeni bir toplumsal uzlaflma anlay›fl›yla farkl›l›klar›m›z› de¤il, ortak de¤erlerimizi öne ç›kararak, yeni bir istikbali infla etmek istiyorum.” “Bu seçimde tek kaybeden; statüko olmufltur” Erdo¤an, balkon konuflmas›n› ak›ldan ziyade kalbinden gelen kelimelerle yapt›¤›n› da vurgulayarak, “Bu seçimin ma¤lubu yoktur. Milletimiz için de bu seçimin kaybedeni yoktur. Kaybeden var; statüko kaybetmifltir. Vesayet bugün en büyük ma¤lubiyetini yaflam›flt›r. Kirli siyaset ve siyaset d›fl› güç odaklar› bugün ibretlik bir ders alm›flt›r. ‹nan›yorum ki muhalefet bugünden itibaren politikalar›n› gözden geçirecek ve yeni Türkiye'ye yak›flan bir muhalefet tarz› geçerli olacakt›r” dedi. “Milli gelir, dönemimizde üç kattan fazla artt›” Ortaya ç›kan sonucun, uzlaflman›n tepede de¤il, parti üst yönetimlerinde de¤il, tabanda olmas› gerekti¤ini net biçimde ortaya koydu¤unu anlatan Cumhurbaflkan› Erdo¤an, “Unutmay›n 2002 y›l› sonunda 230 milyar dolar milli gelirle yola ç›kt›k. fiimdi üç kattan fazlas›yla 820 milyar dolara ulaflt›k. IMF'ye 23,5 milyar dolar borçla devrald›k, borcu s›f›rlad›k. fiimdi IMF'ye 5 milyar dolar borç verece¤iz. Merkez Bankam›z adeta boflalt›lm›flt›. 27,5 milyar dolar, flimdi ise kasas›nda 133 milyar dolar var” diye konufltu. “Yeni bir Türkiye kuruluyor” Erdo¤an flöyle devam etti: “Bugün k›rg›nl›klar› unutma, küslükleri elimizin tersiyle itme günüdür. Bugün zihnimizdeki bariyerlerden ar›nma, ön yarg›lardan kurtulma, dayat›lm›fl korkulardan s›yr›lma günüdür. Bugün yeni bir Türkiye kurulurken yeni bir bafllang›ç yapman›n kap›lar›n› aralama günüdür.” “Beklentimiz; demokratikleflmenin önündeki engellerin kald›r›lmas›…” Bursa Sanayicileri ve ‹fladamlar› Derne¤i (BUS‹AD) Yönetim Kurulu Baflkan› Günal Baylan, ilk kez halk›n oylar›yla Cumhurbaflkan› seçilen Recep Tayyip Erdo¤an’a yeni görevinde baflar›lar diledi. Bursa ifl dünyas› olarak yeni Cumhurbaflkan›ndan öncelikli beklentinin; demokratikleflmenin önündeki bütün engelleri kald›rmas› ve toplumda son dönemde artan kutuplaflman›n bertaraf edilmesi oldu¤unu anlatan Günal Baylan, siyasi partiler aras›nda beklenen diyalogun kurulabilmesi noktas›nda da Erdo¤an’dan yol gösterici ve uzlaflt›r›c› bir tav›r beklediklerini vurgulad›. “BUS‹AD elinden gelen katk›y› vermeye haz›r” Partiler üstü bir makam olan Cumhurbaflkanl›¤› kurumunun, toplumun bütün kesimlerine eflit mesafede olmas› gerekti¤ini anlatan Baylan, Türkiye’nin özledi¤i gelece¤e, ancak tüm kurallar›yla iflleyen demokrasi sayesinde ulaflabilece¤ine dikkat çekti. BUS‹AD Baflkan› Günal Baylan, “Türk ifl dünyas›n›n en köklü kurumlar›ndan BUS‹AD da, ülkemizde demokrasi kültürünün yayg›nlaflmas›, siyasi istikrar, refah ve huzur ortam›n›n geliflmesi için elinden gelen katk›y›, bu zamana kadar oldu¤u gibi bundan sonra da gösterecektir” dedi. 07 Bak›fl 130 BUS‹AD Ödülleri 20. y›l›nda da zirvedekilerin ellerinde yükseldi BUS‹AD, baflar›y› bu y›l da taçland›rd›. Derne¤in marka etkinliklerinden olan ‘BUS‹AD Ödülleri’nin 20.’si, düzenlenen görkemli törenle sahiplerine verildi. Do¤an Ersöz Y›l›n ‹fladam› Ödülü’ne Murat Orhan, Özel Baflar› Ödülü’ne Hasan Aslanoba, Meslek Ödülü’ne Süleyman Akç›nar, E¤itim ve Kültüre Destek Ödülü’ne ise Muazzez ‹lmiye Ç›¤ lay›k görüldü. US‹AD 2013 Y›l› Ödülleri düzenlenen görkemli törenle sahiplerini buldu. Bursa Sanayicileri ve ‹fladamlar› Derne¤i’nin (BUS‹AD) marka etkinliklerinden olan ve bu y›l 20.’si gerçeklefltirilen törende, ‘Do¤an Ersöz Y›l›n ‹fladam› Ödülü’ Orhan Holding Yönetim Kurulu Baflkan› Murat Orhan’a, ‘Özel Baflar› Ödülü’ Aslanoba G›da Yönetim Kurulu Baflkan› Hasan Aslanoba’ya, ‘Meslek Ödülü’ Mapfre Genel Sigorta Bölgeler Direktörü Süleyman Akç›nar’a, ‘E¤itim ve Kültüre Destek Ödülü’ ise Sümerolog Muazzez ‹lmiye Ç›¤’a verildi. Törene kat›lamayan Ç›¤’›n ödülünü ‹brahim Okur ald›. B Güçlü sivil toplum demokrasiyi de güçlendirir Bursa ifl dünyas›n›n önde gelen isimlerini bir araya getiren ve Ziraat Bankas›’n›n sponsor oldu¤u Almira Otel’deki ödül töreninin aç›l›fl konuflmas›n› BUS‹AD Yönetim Kurulu Baflkan› Günal Baylan yapt›. 36. y›l›nda gücünü üyelerinden alan 08 Bak›fl 130 ve Türkiye’nin önde gelen sivil toplum kurulufllar›ndan olan BUS‹AD’›n; Bursa sanayisi, ticareti ve hizmet sektörünün sürdürülebilir kalk›nmas› ile sosyal ve kültürel yaflam›n›n gelifltirilmesi için çal›flt›¤›n› belirten Baylan, güçlü bir sivil toplumun demokrasiyi de güçlendirdi¤ini kaydetti. Gelecek, kararl› kifliler için gelecek Konuklarla, merhum Do¤an Ersöz baflkanl›¤›ndaki BUS‹AD Yönetim Kurulu’nun, 20 y›l önce ‘Biz Kararl›y›z’ bafll›¤› ile Olay gazetesine verdi¤i ilan›n küpürünü paylaflan Baylan, söz konusu ilandan flu bölümü aktard›: “Bizler seçim ekonomisi de¤il, Türk ekonomisini sürekli canl› ve sa¤l›kl› yaflatacak çözümler istiyoruz. Bu iste¤imize ifllerlik kazand›rmak için de yat›r›mlar›m›z› göz önünde bulundurarak, gelece¤e yönelik projelerimizden vazgeçmeden, psikolojik etkenlere yenilmeksizin, hükümetin gerçekçi ve cesaretli kararlar almas›nda yönlendirici olmal›y›z. Bu aflamada siyasi liderlerin, partiler üstü platformda yan yana gelmelerini yararl› bir ad›m olarak önermekteyiz. Ayr›ca tüketim toplumu haline gelen Türkiye’de sanayici ve ifladamlar› olarak daha tutumlu yaflamaya yönelmek, kendimizin ve ülkemizin ç›kar›nad›r. ‘Bu ifl olmayacak’ demek kolayc›l›kt›r. ‘Aflaca¤›z, çünkü istiyoruz’ demek kararl›l›kt›r. Gelecek, kararl› kifliler için gelecektir…” Yap›sal sorunlar›m›z hala dikkate al›nm›yor Türkiye’nin ekonomik anlamda 2001 krizi sonras› al›nan tedbirlerle çok daha iyi bir pozisyona geldi¤ini anlatan Baylan, fakat o günden BUS‹AD Ödülleri bugüne devam eden ve ülkeyi hedeflerine daha çabuk ulaflt›racak baz› yap›sal sorunlar›n ise hala dikkate al›nmad›¤›n› ifade etti. Ekonomik kalk›nman›n sadece ‘iktisadi geliflme’ olarak de¤erlendirilmemesi gerekti¤ini, demokraside iyileflme yap›lmadan, piyasa ekonomisinde fleffafl›k ve rekabeti getirmenin mümkün olmad›¤›n› anlatan Baylan, ifl dünyas›n›n en önemli sorunlar›ndan birisi olan mesleki e¤itim ile ilgili yap›lmas› gerekenlere de dikkat çekti. Baylan, “Hem ifl gücünün, hem de çal›flanlar›m›z›n ortalama e¤itim düzeyi düflük… Mesleki bilgi ve donan›m› olmayan, e¤itim düzeyi düflük bir ifl gücü profiliyle ilerlemeye çal›fl›yoruz. E¤itim ve e¤itici sisteminde yap›lacak reformun en k›sa zamanda ele al›nmas›n› arzuluyoruz” dedi. Genç kufla¤›m›z ülke kalk›nmas›na örnek olacak Güncel geliflmelerle ilgili görüfllerini de aç›klayan Baylan, 1 y›ldan k›sa bir süreye s›¤an olaylar›n Türkiye’nin h›zla itibar kaybetmesine neden oldu¤unu anlatt›. “‹fl dünyas› olarak bu görünüflün k›sa sürede toparlanmas› için önerilerimizin dikkate al›nmas›n› istiyoruz” diyen Baylan, “H›zla de¤iflen dünyada üretim yap›s›n›n da de¤iflmesi gerekiyor. Ülke sanayisinin; bilgiye dayal›, daha teknoloji a¤›rl›kl›, daha katma de¤erli üretim alanlar›na yönelebilmesi için BUS‹AD’›n e¤itimli genç kuflaklar›n› teflvik etmeliyiz. Çocuklar›m›z›n buna haz›r oldu¤unu biliyor, birinci kuflaktan da bu konuyu dikkate almas›n› diliyorum. BUS‹AD’›n genç kuflaklar›n›n ülke kalk›nmas›na örnek olaca¤›na inan›yorum” diye konufltu. Her toplumun, kendi bireylerinin çal›flma ve u¤rafllar› nispetinde yükseldi¤ini, Yönetim Kurulu’nun da bu fikirle baflar›l› ifl insanlar› aras›ndan bir seçim yapt›¤›n› belirten Baylan, 2013 Y›l› BUS‹AD Ödülleri’ne Murat Orhan, Hasan Aslanoba, Süleyman Akç›nar ile Muazzez ‹lmiye Ç›¤’›n lay›k görüldü¤ünü vurgulad›. Günal Baylan’›n aç›l›fl konuflmas›n›n ard›ndan ödüller, alk›fllar eflli¤inde sahiplerine verildi. ‹kinci kufla¤›n da sorumlulu¤u büyük 2013 Y›l› Do¤an Ersöz Y›l›n ‹fladam› Ödülü’ne lay›k görülen Murat Orhan, teflekkür konuflmas›nda, kendisi gibi birinci nesilden bayra¤› devralan ikinci kufla¤›n, var olan baflar›y› daha da büyüterek sürdürülebilir k›lma sorumlulu¤u tafl›d›¤›n› anlatt›. Orhan, “Bizim imkanlar›m›z daha fazla, farkl› bir Türkiye’de ifl yap›yoruz. Ancak ayn› zamanda dünya ile rekabet ediyoruz. Yani bizim de iflimiz kolay de¤il. Ülkemizin demokrasi, adalet, hukuk, ekonomi, e¤itim alanlar›nda global standartlardaki baflar›s› gelecekte bizim baflar›m›z›n temelini oluflturacak. Uluslararas› sularda yol al›rken en çok kendi liman›m›za, yani ülkemize güveniyoruz” dedi. 2013 YILI BUS‹AD ÖDÜLLER‹ ve GEREKÇELER‹ BUS‹AD-Do¤an Ersöz Y›l›n ‹fladam› Ödülü: Halil Murat ORHAN Temelleri 1972 y›l›nda ‹brahim Orhan taraf›ndan at›lan ve aradan geçen 42 y›lda Türk otomotiv sanayinin dünya çap›nda tan›nan markas› haline gelen Orhan Holding, 2013 y›lsonu itibariyle üçte biri yurtd›fl› tesislerinde olmak üzere 7 bin 700 çal›flan›, 724 milyon Euro’luk cirosu ile ülke ekonomisine katk› sa¤lamaya devam ediyor. Üç k›tada; aralar›nda ABD, ‹spanya, Güney Kore, Rusya, ‹ngiltere ve Çin’in de bulundu¤u 13 ülkedeki üretim 09 Bak›fl 130 alanlar› ve mühendislik ofislerinde faaliyet gösteren Orhan Holding, ikinci kuflak temsilcisi Murat Orhan idaresinde yeni sat›n al›mlar›n› sürdürüyor. Orhan Holding, son olarak, ‹talyan S›la Holding ile Türkiye’deki ortak giriflimi olan S›la Teknik’in yüzde 51 hissesini alarak flirketin tamam›na sahip oldu. Otomotiv sanayinin yan› s›ra sigorta, tar›m, hayvanc›l›k, ticaret, hizmet ve turizm sektörlerinde de faaliyet gösteren Orhan Holding, e¤itime de büyük önem veriyor. 1996 y›l›nda özellikle Holding çal›flanlar›n›n baflar›l› çocuklar›na burs sa¤lamak amac›yla kurulan Orhan E¤itim ve Kültür Vakf›, ihtiyaç do¤rultusunda e¤itimö¤retime katk› için okullar da infla ediyor. Bu amaçla, Yeniflehir’de meslek yüksek okulu ve iki tane ö¤renci yurdu yapt›ran Orhan Vakf›, yine Bademli Köyü’nde ilkö¤retim okulu infla ettirdi. Çevre ve sanata verdi¤i destekle de ad›ndan söz ettiren Orhan Holding’in 1993 y›l›ndan bu yana düzenledi¤i 10 Bak›fl 130 Uluslararas› Orhan Holding Foto¤raf Yar›flmas›’na dünyan›n pek çok yerinden büyük ilgi gösteriliyor. Ana faaliyet konusu otomotiv baflta olmak üzere de¤iflik sektörlerde Türk özel sektörünün kalite anlay›fl›n› ve baflar›s›n› dünyaya ispat eden, e¤itim, kültür-sanat ve çevreye gösterdi¤i büyük özenin yan› s›ra yap›c› ifl iliflkileri ve meslek eti¤ine gösterdi¤i özveriden dolay›, Orhan Holding Yönetim Kurulu Baflkan› Murat Orhan, BUS‹AD Yönetim Kurulu taraf›ndan 2013 Y›l› Do¤an Ersöz Y›l›n ‹fladam› Ödülü’ne lay›k görüldü. BUS‹AD Özel Baflar› Ödülü: Hasan ASLANOBA ABD’de ‹flletme ‹daresi Master diplomas› ald›ktan sonra 1990’da aile flirketi Erikli Su’da CEO olarak çal›flmaya bafllayan Hasan Aslanoba, flirketin Nestle Waters ile ortakl›¤›nda da kurumda CEO olarak görev yapt›. 2006 y›l›nda Aslanoba G›da'y› kuran Hasan Aslanoba, yeni süreçte; Tazedirekt, Bo¤azköy Çiftli¤i, Juss Meyve Sular›, Webnak, Bostandere ve Aslanoba Capital markalar› ile meyve-sebze, k›rm›z› et, lojistik ve IT sektörlerinde yenilikçi ifl modellerini devreye soktu. 2012 y›l›nda internet tabanl› faaliyetlere odaklanma karar› alan ve yeni hedeflerini gerçeklefltirmek için Erikli’deki CEO görevinden ayr›lan Aslanoba, Türkiye ve dünyada alan›nda uzman-nitelikli ekiplere yat›r›m yapmas›yla dikkatleri üzerine çekti. Aslanoba Capital’de, a¤›rl›kl› olarak pazaryeri, e-ticaret, mobil ve hizmet yaz›l›m projelerine odaklanan Hasan Aslanoba, finansal yat›r›mla birlikte giriflimcilere mentorlük deste¤i de veriyor. Aslanoba, ‘Melek Yat›r›mc›’ olarak bugüne kadar çok say›da yeni giriflimin içinde yer ald›. Genç yafl›na ra¤men, gerek aile flirketinde gösterdi¤i üstün baflar›lar, gerekse Türkiye’ye örnek olan yeni ifl modelleriyle giriflimcili¤e farkl› bak›fl BUS‹AD Ödülleri aç›lar› getiren Hasan Aslanoba, BUS‹AD Yönetim Kurulu taraf›ndan 2013 Y›l› Özel Baflar› Ödülü’ne lay›k görüldü. bölgelerinden sorumlu direktörlük görevine getirildi. Ayn› zamanda Mapfre Genel Servis Yönetim Kurulu üyeli¤ini de baflar›yla sürdüren, 42 y›ll›k meslek hayat›n›n son 28 y›l›n› Mapfre Genel Sigorta’da yaflayan, sektörünün geliflimi için e¤itim de dahil olmak üzere pek çok alanda öncülük yapan Süleyman Akç›nar, BUS‹AD Yönetim Kurulu taraf›ndan 2013 Y›l› Meslek Ödülü’ne lay›k görüldü. BUS‹AD Meslek Ödülü: Süleyman AKÇINAR Mapfre Genel Sigorta Bölgeler Direktörü olan Süleyman Akç›nar, 1949 y›l›nda Mustafakemalpafla’da dünyaya geldi. ‹zmir’deki üniversite e¤itimini takiben 1973’te mali müflavirli¤e bafllayan Akç›nar, 1985 y›l›nda Bursa’ya yerleflerek mesle¤ini sürdürdü ve 1986’da Genel Sigorta Bursa Bölge Müdürü olarak sigorta sektörüne ad›m att›. BUS‹AD E¤itim ve Kültüre Destek Ödülü: Muazzez ‹lmiye ÇI⁄ Dünyan›n en önemli sümerologlar›ndan biri olarak kabul edilen Muazzez ‹lmiye Ç›¤, 1914 y›l›nda Bursa'da do¤du. Ailesi K›r›m göçmenlerinden olan Ç›¤, Bursa'da özel 'Bizim Mektep'te Frans›zca ve keman dersleri ald›. 1931 y›l›nda Bursa K›z Ö¤retmen Okulu’ndan mezun olan Ç›¤, ayn› y›l tayin edildi¤i Eskiflehir’de dört buçuk y›l ö¤retmenlik yapt›. 1987-1992 döneminde BTSO’da Meclis üyeli¤i yapan ve sektörüyle ilgili birçok geliflmeye öncülük eden Akç›nar, 1992’de Bursa, ‹zmir ve Antalya bölgelerinden sorumlu olarak Genel Sigorta’da koordinatörlük görevine getirildi. Uluda¤ Üniversitesi Sigortac›l›k MYO’da kuruluflundan bugüne ö¤retim üyesi olarak görev yapan Akç›nar, baflar›l› hizmetleri nedeniyle dünyada 40’dan fazla ülkede faaliyet gösteren Avrupa’n›n önde gelen sigorta gruplar›ndan Mapfre’nin Türkiye’deki kolu Mapfre Genel Sigorta’da; Bursa, Eskiflehir ve ‹zmit 1940 y›l›nda Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Co¤rafya Fakültesi Hititoloji Bölümü’nden mezun olduktan sonra ‹stanbul Eski fiark Eserleri Müzesi 11 Bak›fl 130 BUS‹AD Ödülleri Müzede çal›flt›¤› 31 y›l boyunca meslektafllar›yla birlikte Sümer, Akad ve Hitit dillerinde yaz›lm›fl olan 74 bin tabletten oluflan çivi yaz›l› belgeler arflivini oluflturan Ç›¤, 3 bin tabletin kopyas›n› yap›p, katalog halinde yay›nlad›. 1972 y›l›nda emekli olduktan sonra bir süre yurtd›fl›nda yaflayan Muazzez ‹lmiye Ç›¤’›n 'Tarih Sümerle Bafllar' adl› kitab› 1990 y›l›nda Türk Tarih Kurumu taraf›ndan yay›nland›. Kitab›n›n çok ilgi görmesi üzerine Ç›¤, 1993'te çocuklara yönelik 'Zaman Tüneliyle Sümerlere Yolculuk' da dahil olmak üzere Sümer ve Hitit kültürlerini tan›tan 13 kitap yazd›. Çiviyaz›l› Belgeler Arflivi’ne uzman olarak atanan Ç›¤, ayn› y›l Kemal Ç›¤ ile evlendi. 12 Bak›fl 130 Muazzez ‹lmiye Ç›¤, bugün 100 yafl›nda olmas›na ra¤men yeni kitap yazma çal›flmalar›na devam ediyor. Uluslar aras› tarih çevrelerinde çok sayg›n bir konumda bulunan, gerek yurt içinde, gerekse yurtd›fl›nda yapt›¤› çal›flmalarla eski medeniyetlere ›fl›k tutan, Türkiye'yi uluslar aras› toplumda baflar›yla temsil eden ve yazd›¤› kitaplarla çocuklara da tarihi sevdiren Muazzez ‹lmiye Ç›¤, BUS‹AD Yönetim Kurulu taraf›ndan 2013 Y›l› E¤itim ve Kültüre Destek Ödülü'ne lay›k görüldü. “Yat›r›m ortam›n› iyilefltirmeden büyümeyi art›rmak mümkün de¤il” BUS‹AD Baflkan› Günal Baylan, geleneksel Çekirge Toplant›s› ve iftar yeme¤inde yapt›¤› konuflmada, “Mevcut siyasi ortam yumuflamadan, üretim faktörlerini de¤ifltirmeden, yat›r›m ortam›n› iyilefltirmeden, ifl gücüne kat›l›m profilini yükseltmeden, büyümeyi daha da art›rmak mümkün de¤il” dedi. ursa Sanayicileri ve ‹fladamlar› Derne¤i’nin (BUS‹AD) geleneksel Çekirge Toplant›s› ve iftar yeme¤i Alt›nceylan Tesisleri’nde gerçeklefltirildi. Uluda¤ Üniversitesi ‹lahiyat Fakültesi Dekan Yard›mc›s› Prof. Dr. Enver Uysal’›n ‘‹fl Dünyas›nda ve Siyasette Ahlaki De¤erler’ konulu bir sunum yapt›¤› geceye BUS‹AD üyeleri ile Bursa medyas› yo¤un ilgi gösterdi. B ‹fl insanlar› siyasi çat›flmalar›n çok ilerisinde Program›n aç›l›fl konuflmas›n› yapan BUS‹AD Baflkan› Günal Baylan, küresel ekonominin iniflli-ç›k›fll› seyir izledi¤i bu dönemde ekonomik ve siyasi geliflmelerle ilgili görüfllerini kat›l›mc›larla paylaflt›. Türkiye’de krizlere ve zorluklara karfl› tecrübeli bir ifl dünyas› oldu¤u söyleyen Baylan, ülke ekonomisine katk› veren ifl insanlar›n›n siyasi çat›flmalar›n çok ilerisinde oldu¤unu kaydetti. Büyüme rakam›n›n, ifl dünyas›n›n katk›s›yla y›l›n ilk çeyre¤inde yüzde 4.3’e ç›kt›¤›n› an›msatan Baylan, birçok 14 Bak›fl 130 uluslararas› kuruluflun Türkiye için 2014 y›l› büyüme tahminini yukar› çekti¤ini vurgulad›. Baylan, ihracat›n büyümeye olan katk›s›n›n 2.7 puan olmas›n› da ‘sevindirici’ olarak nitelendirdi. Yüzde 4 büyüme band›na tak›ld›k “Kur ile rekabet olmaz” diyerek y›llard›r ihracat için çal›flan üreticiyi göz ard› edenlerin, ihracat›n büyümeye olan katk›s›n› görmelerini isteyen Baylan, Çekirge Toplant›lar› Toplumun en küçük birimi olan aile idaresinde yaflanan anlay›fl, huzur ve hoflgörü duygular›n›n, mahalli yönetimden bafllayarak devlet yönetimlerine yans›mas›n›n önemine de de¤inen Baylan, siyasi geçmifle bak›ld›¤›nda; yaflanan çekiflmeler ile gruplaflmalar›n ülkeyi sonu gelmez hesaplaflmalara yönlendirdi¤ini ifade etti. birleflemiyoruz” diyen BUS‹AD Baflkan› Baylan flöyle devam etti: “Cumhurbaflkanl›¤› seçimi yaklafl›yor. Devlet adaml›¤› yapacak birikime sahip, görev süresi boyunca herkesi kucaklayan ve her bireyin takdirini kazanmay› amaç edinen; k›saca demokrasinin geliflmesi için çaba gösteren her aday›n bafl›m›z›n üstünde yeri var.” “Amac›m›z; ülkede yaflayan her vatandafl›m›za kaliteli yaflam› sa¤lamak ise, bunu tesis etmek ilk önceli¤imiz olmal›. Fakat bu konuda Güçlü ve özgün bir e¤itim sistemi flart Güçlü ve özgün bir e¤itim sisteminin gereklili¤inden de bahseden Günal Baylan, geliflen ve de¤iflen dünyada “Risk alarak de¤er yaratma arzusu duyan yabanc› para giriflinin d›fl›nda, sermaye girifli azald›. D›fl koflullar flu an yat›r›m e¤iliminin düflmesini ve iç tasarruflar›n art›r›lmas›n› gerektiriyor. Aç›klanan verilerden de gördü¤ümüz gibi, karl›l›k oranlar›m›z›n düfltü¤ünü, flirketlerimizin borçlar›n›n gelirine göre daha h›zl› artt›¤›n› gözlemliyoruz. Bu durumun ileride, zaten k›r›lgan olan ekonomimiz için s›k›nt› yaratabilece¤ini söyleyebiliriz. Türkiye ekonomisi flu an yüzde 4 büyüme band›na tak›ld›. Bu durum, mevcut ekonomik ortamda baz› ülkelerle mukayese edildi¤inde baflar› olarak görülebilir. Ancak genç nüfusun yo¤un, cari a盤›n yüksek oldu¤u bir ülke için yeterli olmad›¤›n› da biliyoruz. Bu band› aflmak için yap›sal de¤ifliklikler yapmazsak kal›c› bir etki elde edemeyiz. Mevcut siyasi ortam yumuflamadan, üretim faktörlerini de¤ifltirmeden, yat›r›m ortam›n› iyilefltirmeden, ifl gücüne kat›l›m profilini yükseltmeden, büyümeyi daha da art›rmak mümkün de¤il. Taraflara ayr›larak beyanlarda bulunmak yerine, sorunun kal›c› çözümüne odaklanmak çok önemli. Al›nacak tüm ekonomik tedbir ve d›fl politika kararlar›n›n, günü kurtarmak yerine uzun süreli getirileri kapsayacak flekilde olmas› bizlerin ve ülkenin menfaatinedir” dedi. Siyasi çekiflmeler sonu gelmez hesaplaflmalara yönlendirdi 15 Bak›fl 130 Çekirge Toplant›lar› flartlara ayak uydurman›n ancak müspet ilimle mümkün oldu¤unu dile getirdi. Baylan, “Atatürk’ün kurdu¤u uygar ve milli e¤itimin sayesinde Türkiye; bugün bir Afganistan, Somali, Filistin, Irak, Suriye ve benzeri ülkeler gibi olmaktan kurtuldu. Ça¤dafl e¤itimin temel amac› iflte burada ortaya ç›k›yor. Yüce Allah’tan; modern, ça¤dafl demokrasi anlay›fl› ve ekonomik de¤erleri ile dünyada herkesi imrendiren, bireylerinin kaliteli ve huzur içinde yaflad›¤› bir ülkeyi, bizlere ve çocuklar›m›za nasip etmesini diliyorum” diye konufltu. Ahlaken özürlü insanlar› k›nayabilirsiniz BUS‹AD Baflkan› Günal Baylan’›n aç›l›fl konuflmas›ndan sonra kürsüye ç›kan Uluda¤ Üniversitesi ‹lahiyat Fakültesi Dekan Yard›mc›s› Prof. Dr. Enver Uysal, ‘‹fl Dünyas›nda ve Siyasette Ahlaki De¤erler’ konulu sunumunda çok çarp›c› bilgiler aktard›. “Günümüzde hepimizin verdi¤i ahlakl› ve iyi insan olma mücadelesinin ayn›s›n›, tarih boyunca peygamberler ve filozoflar da verdi. Bu; insanl›k ve kutsall›k arz eden bir mücadele” diyen Prof. Dr. Uysal, ‘ahlak’›; ‘insan olma sanat›’ olarak nitelendirdi. Ahlak’›n; ‘al›flkanl›k’ ile çok yak›ndan iliflkili oldu¤unu da söyleyen Uysal flöyle devam etti: “Aristo, ‘Bu dünyada özürlü olan insanlar› k›nama hakk›na sahip de¤iliz, aksine onlara daha flefkatli davranmal›y›z. Fakat ahlaken özürlü insanlar› k›nayabilirsiniz. Çünkü ahlak›n› düzeltmek, irade ve ak›l varl›¤› olarak insan›n elindedir’ demifltir. Dolay›s›yla ahlak›n› düzeltmek insana emanet edilmifltir. Ahlak; insandaki al›flkanl›klar›n bütünüdür.” 16 Bak›fl 130 BUS‹AD üyesi ifladamlar› ve aileleri Mardin’e kültürel gezi gerçeklefltirdi BUS‹AD üyesi ifladamlar› ve aileleri, Yönetim Kurulu’nun organizasyonuyla, kültürel gezi kapsam›nda Mardin’e gitti. Farkl› dinlerin buluflma noktas› Mardin’de oldukça renkli görüntüler veren BUS‹AD’l›lar tarihi ve turistik yerleri de gezdi. ursa Sanayicileri ve ‹fladamlar› Derne¤i (BUS‹AD) Yönetim Kurulu taraf›ndan organize edilen Mardin gezisi renkli görüntülere sahne oldu. Kültürel gezi kapsam›nda kentin önemli tarihi ve turistik yerlerini gezen BUS‹AD üyesi ifladamlar› ve aileleri oldukça keyifli günler yaflad›. Hilton Garden Inn Otel’de konaklayan BUS‹AD kafilesi; Kas›miye Medresesi, K›rklar Kilisesi, Mardin Müzesi, B 18 Bak›fl 130 Zinciriye Medresesi, Deyrul Zaferan Manast›r›, Hasan Keyf, Mor Gabriel Manast›r›, Midyat Devlet Konuk Evi ile Midyat Çarfl›s›’n› gezdi. Gezi Farkl› dinlerin buluflma noktas›; Mardin Mardin; farkl› dini inan›fllar paralelinde sanatsal aç›dan da tarihi de¤eri olan camiler, türbeler, kiliseler, manast›rlar ve benzeri dini eserleri bar›nd›r›yor. ‹pek Yolu güzergah›nda olup, s›n›rlar› içinde befl han, bir de kervansaray bulunan Mardin’in ismi hakk›nda de¤iflik rivayetler var. Kelimenin Farsça, Yunanca, Arapça ve Süryanice oldu¤u söyleniyor. Mardin’de Kürtler, H›ristiyan Süryaniler, Sünni Araplar, Türkler, Yezidi-Kürtler ve Ermeniler yafl›yor. Zaman içinde Süryani ve Yezidi nüfusu göçler sebebiyle azalm›fl, Lübnan'›n baflkenti Beyrut'ta, Mardin ve Midyat bölgesinden gelen az say›da Süryani yaflamaktad›r. Kentin simgelerinden Mor Gabriel Manast›r›; MS 397 y›l›nda infla edilmifl. MS 640 y›l›nda Hz. Ömer zaman›nda Arap-‹slam ordusu Süryanilerle iflbirli¤i yaparak Mezopotamya’ya girince, özellikle bu eserin korunmas› için Hz. Ömer’in emriyle ayr›cal›k 20 Bak›fl 130 tan›nm›fl. Eskiden içinde zengin bir kütüphane bulunan manast›rda, binlerce ö¤rencinin e¤itim ald›¤› bir teoloji fakültesi bulunuyor. Deyrulzafaran Manast›r› da, muhteflem mimarisi yan›nda Süryani Kilisesi’nin önemli merkezlerinden biridir. ‹sa’dan sonra 5. yüzy›lda infla edilen 1932’ye kadar 640 y›l boyunca Gezi Süryani Ortodoks patriklerinin ikametgah yeri olan Manast›r, 5. yüzy›ldan bafllayarak farkl› zamanlarda yap›lan eklentilerle bugünkü haline 18. yüzy›lda kavuflmufl. Manast›r, MÖ’den önce Günefl Tap›na¤›, daha sonra da Romal›larca kale olarak kullan›lan bir kompleks üzerine infla edilmifl. Romal›lar bölgeden çekilince Aziz fileymun baz› azizlerin kemiklerini buraya getirterek kaleyi manast›ra çevirmifl. 21 Bak›fl 130 “Düflük büyüme, yüksek enflasyon, yüksek cari aç›k patikas›nda uzun süre yol almak art›k mümkün de¤il” TÜRKONFED’in ekonomi raporunda, mevcut durum ile gelece¤e yönelik önemli ipuçlar› yer al›yor. Raporda flu sat›rlar dikkat çekiyor: “Türkiye uzunca bir süredir ‘düflük büyüme, yüksek enflasyon, yüksek cari aç›k’ patikas›nda ilerlemeye devam ediyor. Ancak bu patikada uzun süre yol almak mümkün de¤il.” D oç. Dr. Ümit ‹zmen, Zuhal Özbay Dafl ve Yasemin Özbal taraf›ndan haz›rlanan TÜRKONFED Ayl›k Ekonomik Görünüm Raporu’nun Temmuz say›s›, Türkiye ve küresel ekonomideki gidiflat ile önümüzdeki döneme iliflkin önemli bilgiler içeriyor. Söz konusu raporda; 30 Mart seçimlerinden sonra ihracattaki art›fl›n da etkisiyle canlanmaya bafllayan Türkiye ekonomisinin, önce Soma facias›, ard›ndan da Irak’ta meydana gelen olaylar nedeniyle sars›ld›¤›na vurgu yap›l›yor. Ortado¤u’da t›rmanan siyasi gerilim ile büyümenin geliflmekte olan ülkelerde yavafllamas›, geliflmifl ülkelerde ise henüz dünya ekonomisini olumlu etkileyebilecek bir yörüngeye girmemesi nedeniyle Türkiye’de de ‘büyümenin nereden gelece¤i’ sorusunun aç›kta kald›¤›n›n belirtildi¤i raporda dikkat çeken baz› bölümler flöyle: Ekonomi normal patikas›nda ilerliyor gözükse de… Her ne kadar göstergeler ikinci çeyrekte ekonominin normal patikas›nda ilerledi¤ini gösteriyor olsa da, y›l›n kalan›nda iç ve d›fl talebin büyümeye katk›s› konusunda soru iflaretleri var. Yat›r›mlarda h›zlanma görülmezken sanayi üretimi bir önceki çeyre¤e paralel bir seyir izliyor. Türkiye uzunca bir süredir iflaret edilen ‘düflük büyüme, yüksek enflasyon, yüksek cari aç›k’ patikas›nda ilerlemeye devam ediyor. Ancak bu patikada uzun süre yol 22 Bak›fl 130 alman›n mümkün olamayaca¤›n› bilmemiz ve önümüzdeki dönemde risklere daha çok dikkat etmemiz gerekiyor. KOB‹’lerin toplam ticari kredilerden ald›¤› pay düflüyor Türkiye, KOB‹ kredilerinin en fazla artt›¤› ülke olmas›na ra¤men, toplam ticari kredilerden bu iflletmelerin ald›¤› pay 2007’de yüzde 40,1’den 2012’de yüzde 37,5’e geriledi. OECD’nin son aç›klanan Türkiye raporu da ülkedeki mikro KOB‹’lerin verimliklerine iliflkin çarp›c› bilgiler içeriyor. 21 ülke içinde en büyük firmalar›n en küçük firmalar›n verimlili¤ine oran›n›n en yüksek oldu¤u ülke 4,29 ile maalesef Türkiye… KOB‹’lerin verimsizli¤ine iliflkin bu saptama, Türkiye’nin rekabet gücünün bozulmas›n›n, KOB‹’lerin ihracat imkan›n› hepten zora sokaca¤›na iflaret ediyor. Üretim yap›m›z ve orta gelir tuza¤› ‹hracat yap›s›na bakt›¤›m›zda; bir Güncel önceki y›la göre orta-yüksek teknolojili ve düflük teknolojili ürün ihracatlar›nda art›fl görülüyor. Dolay›s›yla, üretim yap›m›z› orta gelir tuza¤›n› aflmak perspektifinden tekrar de¤erlendirmek gerekti¤i bir kez daha ortaya ç›k›yor. ‹thalat›n gerilemesindeki en büyük pay; alt›n ithalat›nda yaflanan düflüfl. D›fl aç›ktaki azalma cari a盤› düflürmeye devam ediyor. Cari aç›k May›s’ta bir önceki aya göre 1,4 milyar dolar gerileyerek 3,4 milyar dolar seviyesinde gerçekleflti. Geçen y›l Ocak-May›s döneminde 32,2 milyar dolar olan cari a盤›n bu y›l 19,8 milyar dolara geriledi¤i görülüyor. Gerilemede 33,5 milyar dolardan 22,7 milyar dolara gerileyen d›fl ticaret a盤›n›n pay› büyük. Cari a盤›n düflmesi, finansman sorununu da hafifletiyor. Cari a盤›n finansman›nda bankalar ve di¤er sektörlerin kredi kullan›m›ndaki art›fl›n yan› s›ra portföy yat›r›mlar›nda görülen art›fl da etkili. Özellikle borç senetlerinde Nisan ve May›s aylar›nda art›fl var. Öte yandan ayl›k bazda yurtd›fl›ndan do¤rudan yat›r›mlar ise gerilemeye devam ediyor. OcakMay›s döneminde net do¤rudan yat›r›m seviyesi 3,8 milyar dolar düzeyinde, zira yerlefliklerin yurtd›fl› do¤rudan yat›r›m›nda k›smen bir canlanma söz konusu. Faiz indirimi enflasyonla birlikte gitmeli Faizlerde düflüfl imkan› s›n›rl›, faiz indirimi enflasyonla birlikte gitmeli. Büyümeyi desteklemek üzere faiz oranlar›n›n afla¤› çekilmesi konusunda hükümetin politika tercihi, kredi art›fl h›z›n›n kontrol alt›na al›nm›fl olmas›, cari aç›k ve finansman risklerinin geçmifle oranla gevflemifl olmas› ile birlikte düflünüldü¤ünde, önümüzdeki dönemde, küresel geliflmeler izin verdi¤i ölçüde faiz oranlar›nda düflüfl olaca¤›na iflaret ediyor. Nitekim, Haziran ay›ndaki 75 baz puanl›k indirimden sonra Merkez Bankas› Temmuz ay›nda da beklendi¤i gibi faizi 50 baz puan daha afla¤›ya çekti ve politika faizi yüzde 8,25 oldu. Önümüzdeki aylarda yurtiçi ve yurtd›fl› talebin enflasyonist bask› yaratmamas› ve enflasyon beklentilerinin hedefler do¤rultusunda gerilemesi durumunda Merkez Bankas›, politika faiz oranlar›nda indirime devam edecek. Gelecek senaryolar›… ‹ç ve d›fl geliflmeler çerçevesinde ekonomik göstergeler hiçbir biçimde pembe tablo ortaya koymuyor. Dünya Bankas›’ndan sonra OECD de Türkiye ekonomisinin 2014 y›l› büyüme öngörüsünü yüzde 3,5 olarak aç›klad›. Ancak, bölgesel sorunlar Türkiye için risk tafl›yor. Irak’ta geliflen olaylar ve bölgenin yeniden flekillenmesi, ülkenin siyasi ve ekonomik hayat› için büyük önem arz ediyor. Öte yandan; cari aç›k, her ne kadar düflme e¤ilimi gösterse de yüksek, enflasyon oran› küçük düflüfle ra¤men hala yüksek, iflsizlik oran› yüzde 9 seviyesinde sabitlendi, bütçe a盤›ndaki bozulmay› engelleyen tek fley; sürdürülebilirli¤i olmayan bir seferlik gelirler. Bu tablo alt›nda iki temel senaryo ortaya ç›k›yor. ABD'de faiz art›r›m›n›n 2015'in ilk çeyre¤inden sonraya b›rak›lmas› durumundaki senaryoda, geliflmekte olan ülkeler uluslararas› piyasalardaki olumlu hava ile yelkenlerini fliflirmeye devam eder. Cumhurbaflkanl›¤› seçimlerini geride b›rakan Türkiye'de siyasi tansiyondaki düflüfl, ekonomik reformlara e¤ilmek için f›rsat sa¤lar ve kazan›lan alt› ayl›k süre içinde ekonomi ABD'deki faiz art›fl›na haz›rl›kl› hale getirilir. Böylece ekonomi bu y›l yüzde 4 civar›nda büyüdükten sonra gelecek y›l da yüzde 4 ve üstü bir h›zla yoluna devam eder. Özellikle KOB‹’ler temkinli olmal› ‹kinci senaryoda ise; jeopolitik riskler, iç siyasetteki gerilim ve ABD'de beklenenden önce gelen faiz karar›, ekonomiyi güçlendirecek önlemlerin zaman›nda al›nmas›na f›rsat tan›maz. ABD’nin beklenenden önce faiz yükseltmesi, çok dar bir alanda kurulan faiz-enflasyon-kur dengesinin kaybolmas› riskini tafl›yacak. Ekonomi yönetiminde de¤ifliklik ihtimali ise bu riskin yönetiminde sorunlarla karfl›lafl›labilece¤ini akla getiriyor. Düflük verimlilik yap›s› ve karfl› karfl›ya olduklar› finansman riskleri, KOB‹’lerin bu süreçte özellikle temkinli olmas›n› gerektiriyor. 23 Bak›fl 130 Celal Beysel TÜRKONFED Yüksek Dan›flma Kurulu Baflkan› Orta gelir tuza¤›ndan kurtulmam›z; KOB‹’lerin bu tuzaktan kurtulmas›yla mümkün olabilir… AB, Horizon 2020 projesi ile KOB‹ destek felsefesini de¤ifltirdi AR-GE ve inovasyon faaliyetlerinin önemi özellikle son 10 y›lda kamuoyunda yeterince vurgulanm›fl, anlafl›lm›flt›r. Bu konuda tecrübemiz olmad›¤›ndan baz› aksakl›klar›n olmas› do¤ald›r. AB ülkelerinde dahi 7. Çerçeve Program› ile verilen ARGE desteklerinde baz› hatalar yap›ld›¤›, verilen desteklerin yeterli ticari baflar›ya ulaflmad›¤› görülerek Horizon 2020 desteklerinde önemli de¤ifliklikler yap›lm›flt›r. 7. Çerçeve Program›’nda daha çok KOB‹’lere AR-GE deste¤i veren üniversite ve AR-GE kurulufllar› desteklenip KOB‹’lere verilen destekler indirekt olmuflken Horizon 2020 projesi ile AB’de KOB‹’ler art›k direkt, mümkün mertebe bürokrasiden ar›nd›r›lm›fl olarak desteklenecektir. Türkiye’de KOB‹ kavram› Ülkemizde 250 kifliden az çal›flan› olan ve y›ll›k net sat›fl› ya da mali bilançosu 40 milyon TL’yi aflmayan iflletmeler KOB‹ olarak nitelendirilmektedir. KOB‹’lerin yaklafl›k rakamlarla mevcut firmalar›n %99’unu oluflturdu¤u ve toplam istihdam›n %80’e yak›n›n› sa¤lad›¤› söylenebilir. ‹hracat›n %60’›ndan fazlas› ve yarat›lan katma de¤erin %54’ü say›lar› 1.700.000’in üzerindeki KOB‹’ler taraf›ndan gerçeklefltirilir. 24 Bak›fl 130 Detaya inilirse bahse konu katma de¤erin ve ihracat›n büyük k›sm›n›n bu 1.700.000 KOB‹’nin 50.000 kadar›na ait oldu¤u görülür. KOB‹ kavram› hem kendi yaflam›n› sürdürebilmekten baflka gücü olmayan mikro ve küçük giriflimcileri, hem de ülke ihracat›n›n, katma de¤erinin önemli bölümünü gerçeklefltiren KOB‹’leri kapsamaktad›r. Bu durum pek çok gerçe¤i siyasilerin ve banka reklamlar›n›n kurnaz cümleleri arkas›nda karanl›kta b›rakmaktad›r. Afla¤›da bahsedilen KOB‹’ler, say›lar› 50.000 civar›nda olan ve ülke katma de¤erini yükseltme becerisi olabilecek olanlard›r. KOB‹’lerde AR-GE ve inovasyona yaklafl›m tarz›m›z Ülkemizdeki AR-GE harcamalar›n›n bugünkü seviyesi, GSMH’nin %1’i bile de¤ildir. Hedef, bunun önümüzdeki 10 senede %3’e ulaflmas›, yani 3 ile katlanmas›d›r. Tabii pek çok istisna vard›r, ancak genelde akademisyenler, bürokratlar, nedendir bilinmez, geliflmifl ülkelerde Makale apaç›k görünen örnekleri göz ard› ederek ülke kalk›nmas› için gerçekten önem arz edecek AR-GE ve inovasyon faaliyetlerinin sadece büyük firmalar taraf›ndan yap›labilece¤ini zannetmektedirler. Ya da bir baflka de¤iflle, KOB‹’lerde yap›labilecek AR-GE ve inovasyon faaliyetini küçümsemektedirler. Hükümetlerin son 15 y›lda KOSGEB ve TÜB‹TAK vas›tas›yla KOB‹’ler için pek çok AR-GE deste¤i verme çabas›na girmesi, durumu de¤ifltirmemifltir. Ülkemizdeki KOB‹ AR-GE destekleri bir türlü istenen seviyeye gelmemekte, ticari baflar›ya dönüfltürülebilen AR-GE ve inovasyon örnekleri çok ender görülmektedir. Bu durum hem destek verenlerin hem de AR-GE yapma çabas›na giren KOB‹’leri ümitsizli¤e itmekte, AR-GE yapan KOB‹ say›s› bir türlü artmamakta, bir AR-GE projesi yapan bir daha yapmakta ifltahs›z davranmaktad›r. AR-GE merkezlerinin tam zamanl› 50 AR-GE personeli çal›flt›rma mecburiyetinin 30 kifliye indirilmesinin KOB‹’lerin düflünülerek yap›ld›¤›n› söylemek, olsa olsa hesap bilmemek olur. 30 personeli bulacaks›n, onlara çal›flma ortam› sa¤layacaks›n, Sanayi Bakanl›¤›’na müracaat edeceksin, inceleneceksin, e¤er kabul edilirse AR-GE merkezi imkanlar›ndan faydalanacaks›n. ‹ri bir KOB‹ için dahi ulafl›lmas› imkans›z bir hedeftir bu. Yat›r›m, genel giderler ve iflçilik hesaba kat›l›nca y›ll›k maliyeti 3 milyon liray› aflaca¤› kolayca hesaplanabilecek bu durumu en büyük KOB‹’lerin gerçeklefltirmesi dahi cirosunun %10 kadar›n› ARGE’ye ay›rmas› demek olur ki böyle bir oran›n dünyada örne¤i yoktur. AR-GE harcamalar›n› ülke genelinde nas›l %3’e yükseltece¤iz? Bugün sadece büyük firmalar›n ARGE faaliyetlerinin ciddi ve sürdürülebilir olarak desteklendi¤i tart›flma götürmez. Yani GSMH’nin %3’ü kadar AR-GE yapma hedefine ulaflma görevi, sadece büyük firmalar›n olmufltur. Böylece GSMH’nin %40’›n› yaratan KOB‹’ler konu d›fl› b›rak›lm›fl, büyük firmalardan ise -GSMH ile orant›l› olmas› gereken- AR-GE katk›lar›n› 2.5 ile katlamalar› istenmifltir. Bu durumdan as›l flikayetçi olmas› gereken büyük firmalar k›sa vadeli düflünmekte, ald›klar› AR-GE destek pay›n›n artmas›ndan memnun ve mutlu görünmekte, sessiz kalmaktad›rlar. Sadece büyüklerin AR-GE faaliyetlerinin yeterince desteklenmesi kime zarar verir? KOB‹’lerin AR-GE desteklerinden yeterince yararlanam›yor olmalar› sadece KOB‹’lere zarar veriyor zannedilmesin: Bir AR-GE ve inovasyonu çok daha düflük maliyetlere yapabilecek KOB‹’lerin konu d›fl› b›rak›lmas›, büyük firmalar›n yükünü de art›rmaktad›r. Ülke aç›s›ndan daha da makro bir zarar mevzu bahistir: Sonuçta ülke sanayisinin geliflmesi yavafllamaktad›r. AR-GE ve ‹novasyon uça¤›m›z›n tek motoru çal›flt›r›lamamaktad›r. Orta gelir tuza¤›n›, KOB‹’siz aflabilir miyiz? Bugün Türkiye, orta gelir tuza¤›na yakalanm›fl durumdad›r ve bu durumdan kurtulmak için GSMH’sini 2 misli art›rma mecburiyetindedir. Bu baflar›ya, ihracat›n %50’sinden fazlas›n›, katma de¤erin %56’s›n› yaratan KOB‹’lere gereken önemi vermeden eriflemeyiz. Gerek siyasilerin dillerinde, gerekse banka reklamlar›nda KOB‹ kavram›n› alabildi¤ince çarp›tarak, sömürerek, verilen küçük, etkisiz, yetersiz destekleri dev aynas›nda göstererek, verilen desteklerin ticari baflar›ya ulaflmas›, hususundaki s›k›nt›lar›n nedenlerine inmeden KOB‹’lerin katma de¤erli, karl› üretim yapabilecekleri ortam› sa¤layamazs›n›z. Orta gelirli KOB‹’leri orta gelir tuza¤›ndan kurtaramazsak, ülkeyi de orta gelir tuza¤›ndan kurtaramay›z 25 Bak›fl 130 Otomotiv sanayine ömrünü adad›: Hüseyin Karabacak Bursa’da otomotiv yan sanayinin h›zla geliflip global hale gelmesinde büyük katk›s› olan Hüner fiirketler Grubu’nun Yönetim Kurulu Baflkan› Hüseyin Karabacak, 45 y›l önce s›f›r sermaye ile bafllad›¤› ifl hayat›na günümüzde; dört fabrika, befl flirket ve 400 kifliye yak›n istihdamla devam ediyor. Otomotiv sanayinde 45 y›ll›k ifl tecrübesi bulunan Hüner fiirketler Grubu’nun Yönetim Kurulu Baflkan› Hüseyin Karabacak, son dönemde boru, alüminyum ve kal›p sektörlerine de ciddi yat›r›mlar yaparak ülke ekonomisine katk›s›n› y›ldan y›la art›r›yor. 1975 y›l›nda Hüner Kriko ile Demirtafl OSB’de bafllayan üretim serüvenini Hasana¤a OSB ile Akçalar Sanayi Bölgesi’ndeki toplam dört fabrikas›nda tüm h›z›yla sürdüren Hüseyin Karabacak, otomotiv sanayinin Türkiye’ye global manada ifl disiplini getirdi¤ini söylüyor, fakat yeni süreçte yan sanayinin de kendini ifade edebilmesinin önünün aç›lmas›n› istiyor. Otomotiv yan sanayinin duayen isimlerinden Hüseyin Karabacak, bir tek tezgah› bile olmadan girdi¤i ifl hayat›nda, mesai saatleri d›fl›nda arkadafllar›n›n atölyelerinde Tofafl’a parça bast›¤› günlerden, flirketler grubuna yükseliflinin öyküsünü BAKIfi’a anlatt›… 26 Bak›fl 130 Öncelikle, Bak›fl okurlar›na kendinizden bahseder misiniz? 1942 y›l›nda Yeniflehir’de dünyaya geldim. 1949’da ailemin Bursa’ya yerleflmesiyle birlikte 1950 y›l›nda ilkö¤renimime Atatürk ‹lkokulu'nda bafllad›m. Daha sonra Bursa Endüstri Meslek Lisesi’ne devam ettim, ortaokul ve lise ö¤renimimi de 1960 y›l›nda tamamlad›m. Mezuniyetimi takiben 1960-61 y›llar› aras›nda Gölcük Deniz Fabrikalar›’nda çal›flt›ktan sonra ayn› y›l gönüllü olarak askerlik görevime bafllad›m. ‹ki y›ll›k askerlik hizmetim boyunca Hatay’a ba¤l› Samanda¤ ilçesinin Tavuklu Köyü’nde Yedek Subay Ö¤retmen olarak e¤itime katk›da bulundum. Vatani görevimi tamamlad›ktan sonra 1963-1967 y›llar› aras›nda Bursa Akflam Tekniker Okulu’nda okudum. Gerek okul öncesi, gerekse okul sonras› birçok ifl ve meslek gruplar›nda çal›flt›m. 1968 y›l›nda Otosan Türk Otomobil Fabrikas›’nda tekniker olarak göreve bafllad›m ve buradaki hizmetimi süresince de ‹stanbul Maçka Yüksek Tekniker Akflam Okulu’na devam ettim ve 1969-70 döneminde mezun oldum. ‹fl hayat›na nas›l bafllad›n›z? Mezuniyetten sonra Tofafl Türk Otomobil Fabrikas› Sat›n Alma Bölümü'nde tekniker olarak çal›flmaya bafllad›m. Çal›fl›rken ayn› zamanda Bursa ‹ktisadi ‹limler Akademisi’nde iflletme mast›r› yapt›m. 1975 y›l›nda Söylefli Tofafl Türk Otomobil Fabrikas›’ndaki Sat›n Alma Maliyet Analiz Bölüm fiefli¤i görevimden ayr›ld›m. Böylesine önemli bir görevden ayr›l›rken ne yapmay› planl›yordunuz? Tofafl’taki görevimden ayr›lmadan önce, üst yönetiminin r›zas›n› alarak ‘cam kald›rma krikolar›’ üretimi yapmak amac›yla 12 metrekarelik bir alanda Hüner Kriko firmas›n› kurduk. Bafllang›ç dönemini ortakl›klarla geçirdikten sonra flirketi 1985 y›l›nda Hüner Kriko Yedek Parça Sanayi ve Ticaret Ltd. fiti. unvan›yla aile flirketine dönüfltürdüm. 1989 y›l›nda Tofafl'›n artan üretim ihtiyac›n› karfl›lamak üzere Demirtafl Organize Sanayi Bölgesi’nde yeni fabrika binas›n› faaliyete geçirdim. Hüner Kriko ve Yedek Parça Sanayi ve Ticaret Ltd. fiti. halen DOSAB’daki 12 bin 40 metrekare kapal› alana sahip fabrika binas›nda; pres ile sac flekillendirme, alüminyum enjeksiyon döküm ve muhtelif montajl› komple parçalar›n üretimini gerçeklefltiriyor. sektöründe kullan›lan so¤utma ve havaland›rma borular›n›n artan kapasitesini karfl›layabilmek ve yal›n üretim teknikleri ile üretimde verimlilik ve kaliteyi art›rarak müflteri memnuniyetini sa¤lamak için 2009 y›l›nda yeni bir yat›r›m gerçeklefltirdim. Hasana¤a Organize Sanayi Bölgesi’nde 12 bin metrekare kapal› alana sahip 17 bin metrekarelik fabrikay› bünyemize dahil ederek Hünel Boru isimli firmay› kurdum. Mevcut 13 adet CNC boru bükme, 6 adet kaynak robotu ve di¤er kaynak istasyonlar› ile çap› 4 ile 65 milimetre aral›¤›ndaki paslanmaz, alüminyum ve çelik borudan mamuller üretebiliyoruz. Y›ll›k 3 milyon adet ürün kapasitesine sahip olup, üretimin yüzde 90’›n› Avrupa’da üretilen araçlarda kullan›lmak üzere ihraç ediyoruz. Turbo motor boru üretiminde Avrupa’da ilk befl içinde yer alan firmam›z, turbo motor Sonras›nda da yat›r›mlara devam ettiniz de¤il mi? ‹lerleyen dönemde otomotiv 27 Bak›fl 130 borular›nda kullan›lan metal rezonatör (susturucu) üretiminde de Avrupa üçüncüsüdür. ÜÇÜNCÜ TES‹S‹M‹Z AKÇALAR’DAK‹ HÜNER ALÜM‹NYUM… Sanayide ve inflaat sektöründe yayg›n olarak kullan›lan alüminyum profillerin; otomotiv, rayl› sistem ve havac›l›k sanayinde de yo¤un kullan›m›na bafllanmas›, ayr›ca Hünel Boru’da üretilen havaland›rma ve so¤utma borular›nda alüminyum kullan›m›n›n artmas› sebebiyle firmam›z›, alüminyum ekstrüzyon ile profil ve boru üretimine yönlendirdik. Bu sebeple 2011 y›l›n›n ikinci yar›s›nda Akçalar Sanayi Bölgesi’nde 27 bin metrekare kapal› alana sahip olan üçüncü fabrika binam›z› alüminyum ekstrüzyon alan›nda faaliyet göstermek amac›yla infla ettik. Böylelikle alüminyum sektörüne de ad›m att›n›z… Ocak 2013’te Hüner Alüminyum ad› alt›nda üretime bafllad›k. Alafl›ml› alüminyum profil ve boru üretimiyle; otomotiv, rayl› sistem, havac›l›k ve makine sektörlerine hizmet veriyoruz. ‹lk etapta y›ll›k 3 bin 500 ton olan üretim kapasitemizi, bu y›lsonunda devreye girecek 2 bin 500 ton ve 850 ton kapasiteli preslerle 9 bin tonluk kapasiteye ulaflt›rmay› hedefliyoruz. DÖRDÜNCÜ TES‹S‹M‹Z HOSAB’DAK‹ HÜNEL KALIP… Hünel Kal›p; firmam›z içinde kal›p atölyesi olarak kal›p, aparat, makine ve fikstür üretmekteyken Grup flirketlerimize kat›lan dördüncü tesis oldu. 2013 y›l›nda Hasana¤a Organize Sanayi Bölgesi’nde 15 bin metrekarelik kapal› alanda inflaat›na bafllad›¤›m›z söz konusu kal›p fabrikam›z› Nisan 2014’te faaliyete geçirdik. Kal›p fabrikam›z için; 5 metreye 3,5 metrelik ve 4 metreye 3.5 metrelik olmak üzere iki adet 5 eksen CNC freze ile bir adet 4 metrelik ve bir adet 3 metrelik köprülü CNC frezelerle son teknoloji tel erozyon ve küçük boyutlu CNC frezeler, tornalar al›narak toplamda 10 milyon liral›k makine yat›r›m› yap›ld›. 28 Bak›fl 130 Geliflmekte olan bir ülkede sanayinin h›zla ilerleyebilmesinin ön koflulu; iyi bir kal›p teknolojisinden geçiyor. Sizin kal›p yat›r›m›n›z›n temelinde de bu mu yat›yor? Sanayileflmenin temelinde; ürünlerin, müflterilerin belirledi¤i tolerans ve standartlara uygun flekilde üretilmesi yat›yor. Seri üretimin yayg›nlaflmas› nedeniyle, sorunsuz parça üretimi için kal›p sektörünün de geliflmesi ve kal›plar›n teknolojik tezgah, yaz›l›m ve ölçü tekniklerinin kullan›lmas›na ihtiyac› var. K›sa sürede ve minimum maliyetle do¤ru ürünlerin üretilebilmesi için kal›plar›n da iyi planlanmas› ve üretilmesi gerekiyor. Bizlerin ilk çal›flmaya bafllad›¤› dönemlerde kal›p üretim sürecinde el iflçili¤i kullan›l›yorken, otomotiv sektöründeki geliflmelere paralel olarak CNC tezgahlara ve yaz›l›mlara geçildi. Ülke olarak teknolojik geliflimimiz sürüyor. Otomotiv sektöründeki büyüme ve yeni modellerin daha s›k devreye al›nmas› sürecinde ihtiyaç duyulan kal›plar›n üretilebilmesi için bu sektörün de geliflmesi gere¤i var. Üst düzey rekabet nedeniyle, Avrupa’dan kal›p tedarikinde maliyetlerin yüksek olmas›, Çin ve Güney Kore gibi ülkelerde yapt›r›lan kal›plarda yerel saat fark› ve mesafenin çok olmas›, kal›p yap›m›nda süreci takip edecek yetkin ekiplerin oluflturulmas› ihtiyac›n› gerekli k›l›yor. Kal›plarda ortaya ç›kan ve ç›kacak problemler, üretim hatlar›n›n durmas› ya da devreye girifllerin gecikmesine neden olabiliyor. Bu sebeplerden dolay› biz; kal›p fabrikam›zla di¤er teknolojik yat›r›mlar›m›z› bu ve buna benzer sorunlar› yaflamadan müflteri memnuniyetini sa¤lamak, Grubumuza ait iflletmelerimizin rekabetçili¤ini art›rmak, müflterilerimizin de¤ifliklik taleplerini k›sa sürede karfl›layabilmek, yeni kal›p ihtiyaçlar›n› uygun flekilde ve zaman›nda yerine getirmek, havac›l›k, savunma sanayi ve rayl› sistem sektörlerinde kullan›lan parça ve kal›plar› üretebilmek, ayr›ca sektörde fark›ndal›k yaratmak hedefimiz do¤rultusunda Hünel Kal›p tesisimizi devreye ald›¤›m›z› rahatl›kla söyleyebilirim. 5 fi‹RKET VE 4 FARKLI ÜRET‹M ALANIYLA EKONOM‹YE BÜYÜK KATKI… Özetle Hüner Grup; Hüner ‹ç ve D›fl Ticaret de dahil olmak üzere befl flirketi, dört farkl› alanda sergiledi¤i Söylefli üretimi, 400 kifliye yak›n istihdam›, 2013 y›l›nda gerçekleflen 1 milyon 860 bin adet parça ve karfl›l›¤› 8 milyon Euro ihracat›, 2014 için 1 milyon 950 bin adet parça ve karfl›l›¤› yaklafl›k 10 milyon Euro ihracat hedefiyle Türkiye ekonomisine sürekli büyüyerek hizmet veriyor. Türkiye ekonomisine yapt›¤›n›z büyük katk›n›n yan› s›ra cemiyetçilik taraf›n›z da güçlü. Biraz da bu konudan bahseder misiniz? Meslek hayat›m boyunca bugüne kadar birçok oda-dernekte kurucu üye ve yöneticilik yaparak sosyal etkinliklere kat›ld›m. 2000’li y›llar›n bafl›nda bir dönem Demirtafl Organize Sanayi Bölgesi (DOSAB) Yönetim Kurulu Baflkanl›¤› görevini yürüttüm. Ayr›ca 1998-2000’de Bursaspor’da Mali As Baflkanl›k yapt›m. Milli E¤itim’e de deste¤iniz var… Milli e¤itime katk› çerçevesinde yapt›rd›¤›m ‘Hüseyin Karabacak ‹lkö¤retim Okulu’nun vatana ve millete hay›rl› olmas›n›, burada yetiflecek çocuklar›m›z›n ileride bu ülkeye baflar›lar›yla katk› sa¤lamas›n› büyük bir k›vançla arzu ediyorum. Önümüzdeki dönem hedefleriniz nelerdir? Önümüzdeki y›l otomotiv sanayinde 40. y›l›m›z› kutlayaca¤›z. Otomotivde son dönemde karl›l›k oranlar› çok düfltü¤ü için yukar›da ifade etti¤im boru, kal›p ve alüminyum sektörlerine de ciddi yat›r›mlar yapt›k. Bu alanlarda gelecekte daha da büyümeyi ve yeni yat›r›mlar gerçeklefltirmeyi amaçl›yoruz. Sektörde bir duayen olarak, otomotivin Türkiye ekonomisine katk›s›n› nas›l de¤erlendirirsiniz? Tofafl’taki ifl tecrübemi de dahil etti¤imde otomotiv sanayinde 48 y›ll›k tecrübem var. Otomotiv ana sanayinin ülkemiz ekonomisine büyük katk›lar› oldu¤unu söyleyebilirim. En önemlisi; bizlere uluslar aras› ifl disiplinini ö¤retti. Otomotiv sanayi bize, üretimde bir dakika de¤il bir saniyenin bile ne kadar k›ymetli oldu¤unu gösterdi. Bir saniye içinde bir araban›n banttan ç›kt›¤›n› görmeye bafllad›kça, band›n durmas›n›n sanayiye ne kadar büyük zarar 29 Bak›fl 130 Söylefli verece¤ini ö¤rendikçe bizim de bak›fl aç›m›z çok de¤iflti, globalleflti. 70’li y›llarda seri üretimi bilmezken, yetiflmifl eleman›m›z yokken flimdi bunlar›n hepsine sahip olduk. Bunlar da büyük oranda otomotiv sanayinin sa¤lad›¤› ivmeyle oldu. Size, “Bir babayi¤it ç›kar da Türkiye yerli otomobilini yapabilir mi?” diye sormadan olmaz. Ne dersiniz bu hayal gerçekleflebilir mi? Türkiye yerli otomobilini her an yapabilecek tecrübe ve potansiyele sahip. Fakat otomobil yapmak önemli de¤il, önemli olan o üretimi dünyaya pazarlayabilmektir. Hindistan, ‹ran, Çin ve Malezya gibi ülkeler kendi otomobilini yap›yor. Fakat bizimle onlar›n nüfusu, iç pazar› ve bölgedeki konumlar› çok farkl›. Ayr›ca Türkiye’de ana sanayiye büyük yat›r›m yapan firmalar var. Onlar› kollamazsan›z bu kadar yat›r›m, emek ve tecrübe bofla gider. Sürekli gündemde olan ‘ana sanayi-yan sanayi’ iliflkilerine bak›fl aç›n›z nas›l? Dönem dönem yan sanayiye baz› haks›zl›klar yap›ld›¤›n› düflünüyor musunuz? Ülkemizde bütün sektörler için geçerli olan bir handikap var. Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanl›¤›’n›n bütün sektörleri analiz edip, ana sanayilere çal›flacak olanlar›n say›s›n›, ifl alanlar›n› vs. bütün kriterleri belirlemesi gerekiyor. Yani bir ifl kolunda rekabetçili¤i ciddi oranda düflüren, hesaps›z- kitaps›z yat›r›mlar engellenmeli. Herkes ilk baflta kazanç gördü¤ü üretim dal›nda istedi¤i gibi hesaps›zca yat›r›m yapabiliyor. Fakat bunun sonucunda karl›l›k diye bir fley kalm›yor. Önemli olan; yat›r›m yapmak de¤il para kazanabilir olmak. Tedarikçilerin çoklu¤undan dolay› ana sanayi, yan sanayilere istedi¤i fiyattan üretim yapt›rma flans›na sahip oluyor. Optimum üretim modeli ve pazarlama sistemi olmal›. Rakibimiz ülkeler bu çal›flma sistemini kuruyor ve rekabette avantajl› hale geliyor. Yan sanayinin ana sanayiye karfl› kendini savunabilecek bir konumda olmas› gerekiyor. Her fley fleffaf ve tart›fl›labilir olmal›. Her iki taraf da dengeli bir flekilde korunmal›. Yan 30 Bak›fl 130 sanayi de ayakta kalabilmeli. Yan sanayinin yanl›fl yat›r›mlara ve yanl›fl rekabete girmesi ülkemizin milli servetinin heba olmas› anlam›na geliyor. Ana sanayi ilk baflta söylemedi¤i biçimde benden her y›l yüzde 3 indirim isteyebiliyor. Türkiye gibi gelece¤i tam olarak göremedi¤imiz bir ülkede böyle bir indirim yapma flans›m›z olabilir mi? DOSAB’da bir dönem baflkanl›k yapt›n›z. Bu manada, sanayileflmenin art›k tam anlam›yla OSB’lerde devam etmesi yolunda nas›l bir mesaj›n›z olabilir? OSB’ler giriflimcileri bilinçli yat›r›ma sevk eden, düzenli sanayileflmenin oldu¤u alanlard›r. Sanayi bölgelerindeki düzensizlik OSB’lerde yok. Sanayici OSB’de kendi yönetimini kuruyor. D›flar›dan hiçbir bask› ve yönlendirme olmadan kendi yasas›na ve yönetmeliklerine göre kendini yönetiyor, uygun koflullu yat›r›m yap›lmas›n›n önü aç›l›yor. Dolay›s›yla baflta Bursa olmak üzere tüm kentlerimizde bundan sonraki süreçte sanayileflmenin OSB’lerde devam etmesi en büyük iste¤imiz. Son olarak, gençlere ve yeni giriflimcilere tavsiyeleriniz nelerdir? Ben 8 yafl›mdan itibaren çal›flma hayat›n›n içinde yer ald›m. Babam, çay oca¤›na sürekli çal›flacak ask›c› bulamad›¤› için ilkokul birinci s›n›ftan itibaren kendisine yard›m ettim. Lise bitinceye kadar arkadafllar›mla mahallede oyun oynad›¤›m› hat›rlamam. Böyle bir ortamda yetifltim. Bu noktada ailemin gelir durumu bizi hep çal›flmaya zorlad›. Dolay›s›yla benim gençlere flöyle bir ö¤üdüm olabilir: Baflar›l› bir kifli olacaksan›z öncelikle azimli bir yap›n›z olmal›. Ayr›ca çal›flkan ve dürüst olacaks›n›z. Bu vas›flara sahip oldu¤unuz sürece baflar›l› olmamak mümkün de¤il. Gençlere bu düsturu kendilerine kural olarak öngörmelerini istiyorum. Bu olduktan sonra baflar› kendili¤inden gelir. Azmi olmayan kifli zaten baflar›s›zd›r. ‹fle ilk bafllad›¤›mda bir tane tezgah›m bile yoktu. Arkadafllar›m›n atölyelerinin bofl oldu¤u zamanlarda sabaha kadar parça bas›p Tofafl’a verirdim. Böyle ortamlarda çal›flt›m. Fakat hiçbir zaman y›lmadan bu noktalara gelebildim. fiimdi yeni yat›r›m hedeflerimizle sürekli büyümeyi ve ülkemiz ekonomisine daha fazla katk› yapmay› düflünüyoruz. Dr. Bahad›r Kalea¤as› TÜS‹AD Uluslararas› Koordinatörü Bosphorus Enstitüsü Baflkan› G20 Türkiye 2015: Türkiye için küresel f›rsat u y›l Avustralya’da toplan›yorlar. Seneye Türkiye’de. Küresel temsil gücü yüksek bir siyasi oluflum: - Dünya nüfusunun yüzde 75’i - Uluslararas› ticaretin yüzde 80’i - Dünya ekonomisinin yüzde 90’› B Kat›lanlar, dünyan›n önde gelen 19 ekonomisinin liderleri: ABD, Almanya, Arjantin, Avustralya, Brezilya, Çin, Endonezya, Fransa, Güney Afrika, Güney Kore, Hindistan, ‹ngiltere, ‹talya, Japonya, Kanada, Meksika, Rusya, Suudi Arabistan ve Türkiye. Art› AB. ‹lk ondokuz içinde yer alan dört üye ülkesine ek olarak, tüm AB’yi temsilen AB Konseyi ve AB Komisyonu baflkanlar›. Avrupa için k›smi çifte temsil durumu var G20’de. Her y›l oldu¤u gibi, 2015’te Türkiye dönem baflkanl›¤›nda da G20’nin devlet veya hükümet baflkanlar›n›n bir araya geldi¤i büyük bir zirve olacak. Ayr›ca birçok toplant›… Bakanlar, diplomatlar, bürokratlar, ifl dünyas›, sendikalar, sivil toplum kurulufllar›, medya, akademik etkinlikler… Dünya Türkiye’ye gelecek. Dünya ekonomisine yön verebilecek konular, politikalar, olas› ortak kural ve eylemler Türkiye’de konuflulacak. Art›k Avrupa’daki gibi gelenek oldu¤u 32 Bak›fl 130 üzere, G20 liderleri toplanmadan önce de uluslararas› ifl dünyas› da devreye giriyor: B20 (Business-20). Bunun da oda¤›nda B20 Coalition var. Dünyan›n önde gelen piyasa ekonomilerinin G20 özel sektör a¤›. Türkiye’yi TÜS‹AD temsil ediyor (www.b20coalition.org) G20 Gezegeni nas›l olufltu? Peki nas›l gelindi bu noktaya? Dünyan›n bu kadar sorunu, bu flekilde G20 olarak tan›mlanm›fl bir grupta ele almaya bafllamas›na? Her fley çok eskiden bafllad›, fakat o kadar uza¤a gitmeden 20. yüzy›l sonuna gidelim, oradan da gelece¤e. Bat›da sürekli artan tüketime ucuz mal yetifltirmeye çal›flan Çin, Hindistan ve di¤er h›zla kalk›nan ülkeler; bunlar›n hepsine kömür, demir, bak›r gibi hammadde yetifltirmeye çal›flan üçüncü dünya; bu arada hazinesinde biriken üç trilyonu aflk›n dolar›n de¤er kayb›ndan korkarak içeride toplumsal kalk›nmaya yeterince harcayamayan Çin, bu dolarlarla al›nan ABD hazine bonolar›, bu sayede fliflen kredi piyasas› ve artan tüketim ve artan üretim... Ve zehirlenen mali piyasalar ve atmosfer... Brüksel’den Makale Küresel düzenin çarklar› gac›rdamaya böyle bafllad›. Sonras› zincirleme krizler. Ekonomi ve do¤a efl zamanl› olarak zor durumda. Dünya ekonomisi bir daral›yor, bir toparl›yor, bazen durur gibi oluyor. Gezegen oksijen solumakta zorlan›yor. Mevcut uluslararas› siyasal a¤lar inceliyor. Bu noktada insanl›k uygarl›¤›n›n gidiflat›n› belirleyen iki temel süreç tekrar vurgulanabilir: Bilgi toplumu: özel radyo ve televizyonlar ile bafllad›. ‹nternet devrimi, cep telefonu a¤lar› ve mobil teknolojilerle tetiklenen bir devrime dönüfltü ‹nsanl›¤›n yeryüzü üzerinde duruflu de¤iflti. Her zaman, her yerde baflka yerlerdeki kifliler, olaylar ve bilgilerle karfl›l›kl› etkileflim içindeyiz art›k. Çal›flma, aile ve e¤lence yaflamlar› son yirmi y›lda kökten farkl›laflt›. E¤itim, devlet yönetimi, demokrasi, sa¤l›k, finans, güvenlik gibi çok farkl› boyutlarda iletiflim ve biliflim teknolojileriyle yenilenmekte insanl›k uygarl›¤›. Afl›r› tüketim toplumu: Hava kirlenmekte, atmosfer ›s›nmakta, temiz su azalmakta, g›da ve kozmetik ürünler kanser ve baflka hastal›klar› tetiklemekte. Yaln›zca 1950’lerden bugüne daha önce tüketilenden fazla enerji tüketildi yeryüzünde. Küreselleflme sayesinde bir taraftan zenginlik art›yor, dünya orta s›n›f› geniflliyor. Bir taraftan da virüsler daha rahat dolafl›yor gezegen sath›nda. Her türlü virüs: biyolojik, dijital, finansal, karbonik, terörist, ›rkç›… Kapitalizm kendi yenileme sanc›lar› çekiyor. Yeni çarklar ve a¤lar ufukta beliriyor. Serap m› görüyoruz? Yoksa 21. yüzy›l›n yeni dünya düzenini mi? G200 yerine G20 21. yüzy›l uygarl›¤›, 1. Dünya Savafl› sonras›ndaki içine kapanmac›, korumac›, afl›r› milliyetçi politikalar›n egemen oldu¤u girdaba bir daha düflmeyecek kadar olgun. Bu yönde önemli bir s›nav Londra’da G20 zirvesi oldu (2 Nisan 2009). Belki de Yeni Bat› olarak beliren bir uluslararas› siyasal ve ekonomik zeminin ilk kurumsallaflmas› olarak geçecek tarihe bu dönem. Daha önce 1997’deki Asya krizi sonras›nda 1999’da kurulan bu dünyan›n en büyük yirmi ekonomisi grubu, 2008 krizi ile dünya sahnesinde en ön plana ç›kt›. ‹lk Berlin toplant›s›ndan beri ekonomi ve maliye bakanlar› seviyesinde bir araya gelen yirmi ülke bu sefer hükümet veya devlet baflkanlar› seviyesinde topland›. Londra zirvesi ç›k›fl›nda dönemin ‹ngiltere Baflbakan› Gordon Brown, “Dünya ekonomik gerilemeyle mücadele için bir araya geldi. Yeni bir dünya düzeni kuruluyor” dedi. Le Figaro gazetesinin 3 Nisan 2009 manfleti ise biraz daha Frans›z bir yorum getirdi: “Yeni bir kapitalizm için küresel anlaflma.” Böyle do¤du G20 Gezegeni. Tabii ki bu grubun d›fl›nda kalan ülkeler de çok önemli. Peru’dan Ukrayna’ya, M›s›r’dan ‹sviçre’ye, Malezya’dan Nijerya’ya her ülke, do¤al kaynaklar›, tarihsel birikimi, ekonomik art› de¤erleri ve en önemlisi insanlar› ile di¤erleri kadar de¤erli. Fakat küresel konular da çok karmafl›k. Uluslararas› finans için yeni düzenleyici bir kurumsal zemin, hammadde piyasalar›, hizmet ticareti standartlar›, iklim de¤iflikli¤i… G20 Gezegeni çerçevesinin amac› uluslararas› konularda karar alabilmek: Birleflmifl Milletler’in 200 küsur ülkesinden mümkün oldu¤unca az say›da bir grup ülkenin, yeterince belirleyici önemde bir ekonomik a¤›rl›k ve siyasal etki temsil edecek flekilde bir araya gelmesi; ortak sorunlar› tespit ederek karar almas› ve uygulamas›. Di¤er bir tan›mlama ile G200 yerine G20. Bu durumda di¤er ülkelerin de G20 yörüngesinde hareket edece¤i varsay›l›yor. Bu gerçekçi, realpolitik, Hegelien yaklafl›m›n uzant›s›nda idealist bir beklenti de var: “G20 için iyi olan, tüm gezegen için de iyidir”. 33 Bak›fl 130 Ahmet Altekin TOFAfi Teknolojik Arafltırmalar ve ‹novasyon Direktörü Bizim için lüks olmayan fleyler Rekabetçilik, Yenileflim ve Ar-Ge Teflvikleri E ¤er Türkiye’de her y›l, oransal olarak ABD’de oldu¤u kadar h›zla büyüyen ve uluslararas› pazara etkisi olan yenilikçi flirketler kurulsa ya da yeni ve geliflmekte olan teknolojilerde Çin veya Kore’de al›nd›¤› kadar patent al›nsa, müteflebbislik kültürü ‹srail’de oldu¤u kadar kuvvetli olsa yarat›lan ulusal katma de¤er, gayrisafi milli has›la ve istihdam art›fl› ve Türkiye’de çal›flmak ve oturmak isteyen uluslararas› yetenek say›s› bugünkünden çok daha fazla olacakt›r. Bu de¤erlendirme, Dünya Ekonomik Forumu taraf›ndan yay›nlanan “Avrupa’da Yenileflim Destekli Giriflimcili¤i Desteklemek” raporunda ayn› bu ifadelerle Avrupa Birli¤i için yap›l›yor. (1) Dünya Ekonomik Forumu’nun (WEF) raporunda dünyadaki en yenilikçi 10 ülkeden 5’ini bar›nd›rmas›na ra¤men, Avrupa’n›n yenilikçilik yetenekleri ve toplam rekabetçilik aç›s›ndan, bafll›ca rakiplerinin gerisinde olmas› nedeniyle ortaya ç›kan potansiyel riskler ele al›n›yor. Avrupa’n›n verimlilik, büyüme, insan sermayesi geliflimi ve istihdam yarat›lmas› aç›s›ndan bir kriz tehlikesi ile karfl› karfl›ya oldu¤u belirtiliyor. Artan riskin göstergelerinden biri, yeni kurulan flirketlerin ölçekleri. AB’de 2008 y›l›ndan beri yarat›lan 10 istihdam olana¤›n›n 8 adedi küçük ve orta ölçekli flirketler taraf›ndan yarat›lm›fl. Ancak, mikro ölçekli 34 Bak›fl 130 flirketlerin say›s› 2008 ila 2013 aras›nda 370.000 artarken, küçük ve orta ölçekli flirketlerin say›s›nda bir art›fl yaflanmam›fl. Bu mikro flirketlerin büyüyerek ekonomiyi canland›rmak ve istihdam yaratmak aç›s›ndan etkin hale gelemediklerine iflaret ediyor. Söz konusu riskin giderilmesi için Avrupa’da yenilikçili¤in teflvik edilmesi amac›yla isteklilik yaratma, teflebbüs bafllatma ve büyütme aflamalar›n› içeren tüm giriflimcilik çevriminin bütünsel olarak ele al›nmas› gerekti¤i anlafl›l›yor: Raporda ekonomik geliflimi canland›r›c› giriflimcilik teflebbüslerini tan›yacak ve yat›r›m yap›lmas›na izin verecek aç›k ve anlafl›l›r ölçütler gelifltirilmesi, tüm Avrupa çap›nda giriflimcilik teflebbüslerinin fleffaf veri taban› ve iflbirli¤i a¤›n›n oluflturulmas›, paydafllar›n daha etkin ba¤lant› kurmas›n› sa¤layarak hem ölçek yaratan hem de canland›r›c› etki yaratan giriflimcilik teflebbüslerinin gelifltirilmesi öneriliyor. yaklaflan enflasyon rakam› ile makro ekonomik ortam önceki y›la göre bir miktar kötüleflmifltir. ‹ç pazar›n canl› ve rekabetin yüksek olmas›; limanlar ve elektrik flebekesinin yenilenme ihtiyac› olmas›na karfl›l›k, kara yollar› ve hava trafi¤i ile kabul edilebilir düzeyde geliflmifl olan alt yap›s› de¤erlendirmeyi kuvvetlendirmektedir. Türkiye’nin rekabetçili¤ini daha fazla art›rmas› için ilkö¤retim ve sa¤l›k sistemi (59. s›ra), yüksekö¤renim ve e¤itim (65. s›ra), emek piyasas›n›n verimlili¤i (130. s›ra) ve kamu kurumlar›n›n verimlilik ve fleffafl›¤›n› (58. s›ra) iyilefltirmeye ihtiyac› bulunmaktad›r. Rekabetçilik gücünün önemli bileflenlerinden biri olarak yenileflimin etkisi yüksektir ve de¤erlendirmesi Rekabetçilik Endeksi ve Türkiye’nin Yenileflim Yar›fl› Türkiye, ölçek olarak 2013 y›l› rakamlar›na göre dünyan›n 17. ekonomisi olmas›na karfl›n rekabetçilik endeksi s›ralamas›nda 44. durumdad›r ve bir önceki y›la göre küresel s›ralamada bir kademe gerilemifltir. Bkz. fiekil 1 Artan d›fl ticaret a盤› ve çift haneye fiekil 1: Avrupa Rekabetçilik Endeksi Makale için afla¤›daki boyutlar dikkate al›nmaktad›r: • Yenileflim kapasitesi • Bilimsel araflt›rma kurumlar›n niteli¤i • Özel sektör Ar-Ge harcamalar› • Üniversite Sanayi Ar-Ge iflbirlikleri • Kamunun ileri teknoloji ürünleri sat›n almas› • Bilim adam› ve mühendislerin bulunabilirli¤i • PTC patentleri (baflvuru/milyon kifli) Son y›llarda iyileflmifl olmas›na karfl›n Türkiye’nin yenileflim baflar›s›n›n yaflam standard›n›n sürdürülebilir flekilde iyileflmesine izin verecek düzeye gelmesi için at›lacak çok say›da ad›ma ihtiyaç oldu¤u görülmektedir. Son y›llarda elde edilmifl olan geliflmenin göreceli rekabet avantaj› yaratmak aç›s›ndan yeterli olmad›¤› ortadad›r. Hatta yüksekö¤retim ve e¤itim, emek piyasas› verimlili¤i ve makro ekonomik unsurlar aç›s›ndan ortalaman›n alt›nda kalm›fl olmas› alarm vericidir. De¤erlendirmede yenileflim boyutu Kuzey Avrupa ortalamas› 7 üzerinden 5 puan al›rken, Türkiye’nin puan› di¤er Güney Avrupa ülkeleri ile paralel olarak 3,5’tur. Yenileflim için önemli olan teknolojik haz›rl›k, ilkö¤retim ve yüksekö¤retim karfl›laflt›rmalar› da dikkate al›nd›¤›nda, Kuzey Avrupa ülkeleri ile Türkiye aras›ndaki rekabetçilik fark›n›n çok önemli oldu¤u görülmektedir. Geliflmifl ülkelerle aras›n› kapatmay› düflünen Türkiye’nin öncelikle içinde oldu¤u ve 22 ülkeyi içeren “2’den 3’e Geçifl Ülkeleri” grubunda, farkl›l›k yaratabilmesi ve ayr›flabilmesi gerekmektedir. Türkiye’yi geçifl ülkeleri aras›nda rekabet gücü aç›s›ndan farkl› k›lan tek boyut pazar büyüklü¤üdür. Ar-Ge Teflvik Politikalar› Son 10 y›l içinde ortaya konan Ar-Ge teflvik politikalar› ve teflvik mekanizmalar› Türkiye’de flimdiye kadar tan›mlanm›fl sistemler aç›s›ndan en iyisidir. Hatta Ar-Ge teflvikleri aç›s›ndan bu uygulamalar, Türkiye’yi dünyadaki say›l› ülkelerden biri haline getirmifltir. Ancak hem politikalarda hem de uygulamada kamuya ve özel sektöre düflen çok ifl bulunmaktad›r. Özel sektörün sürdürülebilir bir büyüme sa¤lamak ve rekabet gücünü art›rmak için Ar-Ge harcamalar›n› art›rmas› gerekmektedir. Kamuda ise, teflviklerin orta vadeli etkilerinin iyilefltirilmesi için istihdam ve ihracat› art›racak türde teflvik ve hibelerin etkileri daha uzun zamanda görünecek olan mikro düzeydeki iflletmelere ve risk sermayesine olan desteklerle uygun bir denge kurulmas› önemlidir. Büyük ölçekli kurulufllar›n, tüm ekosistemi tetikleyen giriflimleri olmaks›z›n, yaln›zca mikro iflletmelerin desteklenmesi istenen yararlar› sa¤lamayacakt›r. Daniel Isenberg’in (2) bu konudaki uyar›lar›n› dikkate almakta yarar bulunmaktad›r. Giriflim sermayesi flirketlerinin çok olmas›n›n veya yeni ifl biçimlerinin ekonomik geliflimi tetikledi¤ine dair kan›t bulunmamaktad›r. Asl›nda bu denklemin tersine iflledi¤ini söylemek için baz› ipuçlar› vard›r. Ekonomik büyüme yeni ifllerin ve giriflim sermayesi flirketlerinin (start-up) kurulmas›n› özendirmektedir. Küçük teflebbüslerin say›s› ile ulusal ekonominin sa¤l›¤› aras›nda tersine bir iliflki bulundu¤una inanmak için de baz› nedenler vard›r ve Kaufmann Enstitüsü’nün yay›nlad›¤› raporda, ABD ekonomisinin iyileflmesi ve iyi istihdam imkanlar›n›n artmas›yla birlikte “start-up” flirketlerinin say›s›nda azalma oldu¤u belirtilmektedir. Sonuçta start-up”lar›n teflvik edilmesi do¤ru bir politika olmayabilir. fiekil 2: Rekabetçilik Endeksi Yenileflim Unsurlar› Türkiye’de, küçük ve orta ölçekli iflletmelerin yap›lar› ve yetkinlikleri dikkate al›nd›¤›nda, k›sa ve orta vadede ülkenin teknolojik geliflimi için esas olarak, mikro ve küçük giriflimlerin baflar›s›na bel ba¤lamak, kamu fonlar›n›n gerçekleflmeyecek bir hedef için bofla harcanmas›na yol açma riski tafl›yabilir. Teknoloji aktar›m› ve gelifltirilmesi yoluyla ekonomik canl›l›¤› destekleyen büyük ölçekli yat›r›mlar, tüm küçük ve orta ölçekli flirketlerin ve araflt›rma kurumlar›n›n faaliyetlerini tetiklemekte ve yönlendirmektedirler. Yenileflim ve Ar-Ge teflviklerinin, büyüme ve yeni teknoloji araflt›rma ihtiyac›n› tetikleyen ölçek büyütücü yat›r›mlar›n etkileri dikkate alarak flekillendirilmesine devam edilmelidir. (1) World Economic Forum’s Project “Fostering Innovation-Driven Entrepreneurship in Europe”. Rekabetçilikle ilgili de¤erlendirmeler için ayr›ca ayn› kurumun “Küresel Rekabetçilik Raporu” incelenebilir. http://www3.weforum.org/docs/WEF_Global CompetitivenessReport_2013-14.pdf (2) David Isenberg Babson Executive Education’da, Giriflimcilik Uygulamas› Profesörüdür. Worthless, Impossible and Stupid: how Contrarian Enterpreneurs Create and Capture Extraordinary Value” adl› kitab›n yazar›d›r. 35 Bak›fl 130 Mizah Ahmet Altekin’in kaleminden Sanki yayla havas›. ABD Çevre Koruma Ajans›: Hava kirlili¤i standartlar›na uyum, y›lda 128-488m$ de¤erinde verimlilik yarat›r. Yast›k! Gündem hep Ama araba alkolle “Satrançta aniden uzman olan kimse yoktur-ne ustalar ne de büyük ustalar. Tarihte, Bobby Fischer dahil, bu oyuna on y›ldan daha az bir süre yo¤un ilgi göstermeden büyük usta düzeyine eriflebilen kimse bulunmuyor. Bir ustan›n, satranç tahtas›na bakarak kabaca 10,000 ila 50.000 saat geçirdi¤ini tahmin ediyoruz…” Do¤ufltan yetenek sahibi olmaks›z›n, hiç kimse üst düzey bir baflar› gösteremez diye yazm›flt›m: “Baflar›, yetenekle çal›flman›n toplam›ndan oluflur.” Ama onbin saat araflt›rmas›, psikologlar›n, yetenekli insanlar›n kariyerlerine ne kadar dikkatle bak›l›rsa, do¤ufltan gelen yetene¤in o kadar daha az; çal›flman›n da o denli daha çok rol oynad›¤› gerçe¤ini hat›rlat›yor. Biliflsel olarak zorlay›c› alanlarda do¤al olan yoktur. Hiç kimse, ameliyat staj›ndayken, bir ameliyat odas›na girip, dünya çap›nda bir ameliyat gerçeklefltiremez. Complexity And The Ten-Thousand-Hour Rule MALCOLM GLADWELL http://www.newyorker.com/online/blogs/sportingscene/2013/08/psychology-ten-thousand-hour-rule-complexity.html 36 Bak›fl 130 “Turizmde pazarlanacak en önemli iki de¤erimiz; Uluda¤ ve termaldir” Turizmde pazarlanacak çok fazla de¤eri bulunan Bursa’n›n, öncelikle Uluda¤ ve termalden yürümesi gerekti¤ini söyleyen Almira Hotel’in Genel Müdürü Ersin Yaz›c›, “Uluda¤ ve termale gelen turist zaten Hanlar Bölgesi’ni, Kapal›çarfl›’y› gezecek al›flveriflini yapacak, di¤er turizm de¤erlerimizi de görecek” dedi. Pazarlanabilecek çok say›da de¤eri olmas›na karfl›n turizmde makus talihini bir türlü yenemeyen Bursa’n›n, önümüzdeki süreçte izlemesi gereken yolu, sektörün önde gelen isimlerinden, Almira Hotel’in Genel Müdürü Ersin Yaz›c› ile konufltuk. 38 Bak›fl 130 Çarp›c› tespitlerde bulunan Ersin Yaz›c›, fazla say›da turizm de¤erinin, Bursa için bazen handikaba dönüflebildi¤ini, oysa pazarlanmas› gereken en öncelikli iki de¤erin, Uluda¤ ve termal oldu¤unu kaydetti. Yaz›c›, Bursa turizminin son dönemde karfl› karfl›ya kald›¤› iki önemli tehdit hakk›nda da ilginç saptamalarda bulundu. Öncelikle, biraz kendinizden bahseder misiniz? 1976 y›l›nda Bursa’da do¤dum. Ortaokul ve lise ö¤renimimi Özel Nam›k Sözeri Lisesi’nde tamamlad›m. ‹ki y›ll›k Marmara Üniversitesi Turizm Bölümü’nden mezun olduktan sonra, Amerika’da University of New Orleans devlet üniversitesinde dört y›ll›k otel ve turizm iflletmecili¤i bölümünü okudum. Kariyerime Amerika’da hizmet sektörüyle ilgili farkl› tecrübelerle bafllad›m. 2004 y›l›ndan itibaren Almira Hotel’in hem Yönetim Kurulu üyesiyim, hem de Genel Müdürü… Bursa’n›n önde gelen sanayici ve ifladam› derneklerindeki üyeli¤imin yan› s›ra sektör dernekleri olan Güney Marmara Turistik Otelciler ve ‹flletmeciler Birli¤i Derne¤i’nin (GÜMTOB) Yönetim Kurulu Baflkan Yard›mc›s›, SKAL Bursa’n›n da Yönetim Kurulu üyesiyim. Size turizm sektörünü sevdiren etmenler nelerdi? Ailem hizmet sektörüne Kent Meydan› karfl›s›ndaki Divan Lokantas› ile bafllam›fl. Ben de küçük yafllardan itibaren, okuldan f›rsat buldukça orada bulunur, elimden geldi¤ince Söylefli yard›m etmeye çal›fl›rd›m. 1987 y›l›nda hizmete giren Almira Hotel’de 15 yafl›mdan itibaren çal›flmaya bafllad›m. Otelimizin neredeyse her departman›nda görev ald›m, ifli ö¤renmeye çaba sarfettim. Özetle; kendimi bildim bileli turizm sektörünün içindeyim. ‹nsan iliflkilerime güvenirim. Zaten turizm sektörünü seven birisinin insan iliflkilerinin de kuvvetli olmas› gerekir. Amerika’da okudu¤um y›llarda kendi restoran›m› açt›m, otelimizin d›fl›nda Meridyen otellerinde de tecrübe edindim. Bu ifli çok severek yap›yorum. Sevmedi¤im veya istemedi¤im gün bu mesle¤i b›rak›r›m. Biraz da Almira Hotel’in Bursa turizm sektöründeki yerini anlat›r m›s›n›z? Meslek kariyerinizdeki hedefiniz nedir? Almira d›fl›nda iki otelin daha grubumuza kat›lmas›n› istiyorum. Baflka bir ifadeyle; üç otelin bulundu¤u grubun yönetici olmak, meslek kariyerimdeki en büyük hedefim. Bu sözlerinizden, ufukta yeni otel yat›r›mlar›n›z›n oldu¤unu mu anlamal›y›z? Do¤rudur. Turizm sektöründe yeni yat›r›mlar planl›yoruz. Öncelikle flunu ifade etmek istiyorum. Sektörde ilk eforumuzu Almira Hotel’i yenilemekte sarfettik. Mevcut üç dönümlük alan›m›z› 10 dönüme ç›kard›k. Turizm parselimiz içinde almam›z gereken yerler vard› oralara sahip olduk. Bu dönemde Bursa’da turizm sektörüne pek çok yeni otel girdi, girmeye de devam ediyor. Dolay›s›yla mevcut kapasitemizi büyütmek için fazla acele etmiyoruz. Bunun yerine Bodrum ve Antalya’da yeni otel ve rezidans yat›r›mlar› planl›yoruz. fiu an enerjimizi bu iki konuya vermifl durumday›z. Özetle; Bursa’da ciddi bir tecrübe edindik, flimdi farkl› bölgelerde farkl› tecrübeler edinmek istiyoruz. Hem Bodrum hem de Antalya’da planlad›¤›m›z yat›r›mlar›n rezidans k›sm›na baflka bir yat›r›mc›yla ortak girece¤iz, otel k›sm› ise bizde olacak. Bu konularda görüflmelerimiz sürüyor. Çok büyük iki proje… Biri 50, di¤eri ise 165 dönüm alanda planlan›yor. Bu yüzden emin ad›mlarla ilerliyoruz. Almira Hotel; 27 y›ld›r Bursa turizm sektörüne hizmet veren, kentimizin ilk befl y›ld›zl› tesisidir. Bursa’da yerimizi kaliteli hizmetimizle hep sa¤lamlaflt›rd›k. Fakat sadece köklü geçmiflimize güvenmedik, 2004 y›l›ndan itibaren yenileme sürecine girdik. Ancak yenileme bizde hiç bitmiyor, devaml› suretle farkl›l›klar yarat›yoruz. Geçmiflin bize verdi¤i tecrübe ve güvenle yolumuza daha sa¤lam ve emin ad›mlarla devam ediyoruz. Yani bir nevi, tecrübe ile ça¤›m›z›n getirdi¤i yenilikleri birlefltiriyoruz. En son yenili¤imiz termalde oldu. SPA’m›z› daha da büyüttü¤ümüzde termal kimli¤imizi ön plana ç›karaca¤›z. fiu anda otelimizde konaklayan misafirlerimiz termal havuzumuzdan ve termal suyumuzdan faydalanabiliyor. Çok yüksek de¤erlere sahip olan kaliteli bir termal suyumuz var. Otelimizin ›s›tmas›n› da termalle yap›yoruz. Sonuçta hizmet sektöründe faaliyet gösteriyorsunuz. Dolay›s›yla yenilenmeniz, kalitenizi hep en üst seviyede tutman›z gerekiyor de¤il mi? Yenilik, hizmet sektöründe mutlaka gerekiyor. Çünkü insanlar›n beklentileri sürekli de¤ifliyor ve gelifliyor. Biz sadece Bursa ve Türkiye’ye hizmet vermiyoruz. 30 ayr› ülkenin vatandafllar›n› otelimizde a¤›rl›yoruz. Misafirlerimizin beklentilerini eksiksiz yerine getirebilmek için aktif ve dinamik olmak zorunday›z. Otel misafirlerimizle ilgili olarak sürekli 39 Bak›fl 130 de¤erlendirme raporlar› al›yor, memnuniyet anketleri yap›yoruz. Ald›¤›m›z yan›tlar, yapt›¤›m›z yat›r›mlar›n karfl›l›¤›n› ald›¤›m›z› gösteriyor. Hem 30 ülkeden gelen misafirlerimiz, hem Bursa halk›, hem de acentelerimizin bize duydu¤u güvene lay›k olmak için gereken her fleyi yap›yoruz. Bursa’da son dönemde ciddi say›da otel yat›r›m› oldu¤unu biliyoruz. Yeni otellerin uluslar aras› zincir oteller oldu¤unu düflündü¤ümüzde bunun turizm sektörüne art›lar› neler oldu acaba? Bursa’da yeni yap›lan otellerin, yat›r›mc›lar›n›n beklentilerini karfl›lad›¤›n› düflünmüyorum. Fakat kentimizin beklentilerini karfl›lad›. Uluslar aras› zincir otellere sahip olmam›z Bursa için ayr› bir zenginlik. Hilton, Sheraton, Crowne gibi otellere sahip olmam›z marka de¤erimizi oldukça yukar› tafl›yacak. Fakat bu markalar›n mevcut turizm pastas›ndan pay almaya çal›flmas› nedeniyle beklentilerin karfl›lanmad›¤›n› söyleyebilirim. Yeni oteller yeni misafirler getirmifl olsayd› o zaman pasta büyür ve çok farkl› bir durum ortaya ç›kard›. Size çok çarp›c› veriler aktarmak istiyorum. 2013 y›l›n›n ilk befl ayl›k döneminde; Bursa merkez ve ilçeler ile Uluda¤’daki 67 otelin toplam yatak kapasitesi 9 bin 768. Befl ayda gelen yerli turist say›s› 177 bin 61, yabanc› turist say›s› ise 56 bin 862. Otellerimizdeki ortalama doluluk oran› yüzde 43,37, konaklama günü ise 1,87. 2014 y›l›n›n ilk befl ayl›k döneminde ise, sektöre dört yeni tesis kat›ld›, yatak kapasitemiz de 10 bin 479’a yükseldi. Befl ayda gelen yerli turist say›s› 195 bin 805, yabanc› turist say›s› da 71 bin 137’a ç›karken, ortalama doluluk oran› yüzde 41,06, konaklama günü ise 1,75 olarak kay›tlar›m›za geçti. Bu verilere bakt›¤›m›zda, yeni otel yat›r›mlar›n›n geri dönüflünün biraz daha zaman alaca¤›n› net biçimde görebiliyoruz. Bursa’da turizm pastas› ne yap›l›rsa daha da büyür? Bursa’da turizm pastas›n›n büyüyebilmesi için kent de¤erlerinin 40 Bak›fl 130 do¤ru pazarlanmas› gerekiyor. Bursa’da turizm anlam›nda pazarlanabilecek çok de¤erimiz var. Fakat iflin ilginç taraf›, bu de¤erlerimiz adeta birbirine kar›fl›yor. Biz Uluda¤’› m› pazarlayaca¤›z, yoksa Cumal›k›z›k’› m›, Trilye’yi mi, Mudanya’y› m›, termali mi? Yani karakter oturmamas› söz konusu. Bizim öncelikli pazarlayaca¤›m›z turizm de¤erlerimizin belli olmas› ve bunlara yat›r›m yap›lmas› gerekiyor. Bursa’da iki tane öncelikli turizm de¤eri var. Birincisi Uluda¤, ikincisi ise termal… Bu iki de¤erin üstüne çok sa¤l›kl› yat›r›mlar yap›lmal›. Örne¤in kür merkezi… Uzun dönemdir planlan›yor ancak hala net bir durum yok. Uluda¤ için gidifl-gelifl yolu yap›lmal›, oradaki otellerin kayak pist alanlar› uzat›lmal›, AB standartlar›na yükseltilmeli. Kar olmad›¤› zamanlarda suni kar ya¤d›rma makinelerimiz çal›flt›r›lmal›. Bu flekilde Uluda¤’da sorunsuz üç-dört ay geçirilebilir. Bu sezon kar ya¤mad›¤› için sezon bafllamadan bitti. Düflünebiliyor musunuz y›lbafl›nda Uluda¤’da kar yoktu. Bursa’da, di¤er alt ürünleri çok fazla kar›flt›rmadan Uluda¤ ve termal zenginli¤imizi ülke turizminin hizmetine sunmal›y›z. Uluda¤ ve termal kaynaklar›m›z› iyi pazarlayabilirsek, bu alanlardaki problemleri iyi analiz edip sorunlar› çözüme ulaflt›rabilirsek turizmde kesinlikle baflar›l› oluruz. Zaten bu iki de¤er için Bursa’ya gelen turist, Hanlar Bölgesi’ni de gezecek, çarfl›dan da al›flverifl yapacak. Yani turizmin di¤er alt de¤erlerinden otomatikman faydalanacak. Ancak biz turizm ürünlerimizin hepsini beraber sunmaya çal›flt›¤›m›zda ne gariptir ki hepsi kaybolup gidiyor, hak etti¤i ilgiyi göremiyor. Bursa için turizmde en önemli bölge Ortado¤u… Bu y›l da Arap ülkelerinden beklenen talep geldi mi? Ortado¤u pazar› Bursa için çok önemli. E¤er Ortado¤u’dan gelen misafirlerimiz olmasa Haziran, Temmuz, A¤ustos, Eylül aylar›nda otellerimizin doluluk oran› yüzde 25’i geçmez. Bunu net biçimde söyleyebilirim. Fakat Bursa turizm sektörü için son dönemde ortaya ç›kan önemli bir tehditten bahsetmek istiyorum. ‹lk defa bu y›l Temmuz ay›n›n son haftas› ile A¤ustos’un ilk Söylefli haftas› Bursa turizmi için Ortado¤u aç›s›ndan bakt›¤›m›zda bir yavafllamadan söz ediyoruz. Ortado¤ulu misafirlerimiz do¤a ve daha fazla yeflil için Karadeniz’e yöneliyor. Bursa bunu görmeli ve önlemini almal›. Arap misafirlerimizi Karadeniz veya baflka yerlere kaç›rmamak için Uluda¤’› daha iyi kullanmal›y›z. ‹ki bin Euro’ya befl y›ld›zl› bir otelin suit dairesinde kalan prenses, Karadeniz’de yaylaya gidip sadece bir yatak bir komidini olan ahflap bungolada kalabiliyor. Bu, bizler için gerçek bir tehdit. Marmara depreminde büyük kan kaybeden Bursa turizminin yeni süreçte farkl› sebeplerden ötürü tekrar kan kayb› yaflamas› bizleri oldukça üzer. Turizm sektörünü etkileyen baflka tehdit var m›? Bursa turizmi için tehditlerden bir di¤eri de; turistlere yönelik kiral›k evlerin say›s›n›n h›zla artmas›. Bursa’da çok say›da apartman dairesi olan, gayrimenkul zengini diyebilece¤imiz kifli var. Hiçbir hizmet yok, istihdam yok, yeme-içme yok, sadece kuru kuruya bir apartman dairesi kiralan›yor, bu da milyon dolarl›k bütçeli otelleri olumsuz etkiliyor. Böyle bir haks›z rekabet olabilir mi? Bu tarz bir pazarlama anlay›fl›n›n Bursa’ya ve turizm sektörüne kesinlikle katk›s› yok. Bugün befl y›ld›zl› bir otelin, orta ölçekli bir köy kadar sarfiyat› var. Turizm, en az 100 tane alt sektörü harekete geçiriyor. Bir otelde 6 bin kalem ürün kullan›l›yor. Böyle bir hareketin tüm kente, ekonominin geneline faydas› var. Fakat otelde kalmas› gereken turist, gelip de tatilini kiral›k bir apartman dairesinde geçiriyorsa burada bir sorun var demektir. Özetle, Ortado¤ulu turistlerin destinasyon de¤iflikli¤ini önlemek için, baflta Uluda¤ olmak üzere onlar›n tercih etti¤i turizm ürünlerimizi zenginlefltirmeliyiz. Öte yandan, otel d›fl›nda, örne¤in apartman dairesi kiralanarak yap›lan kay›t d›fl› konaklamalar› da önlemeliyiz. Bursa turizminin gelece¤i aç›s›ndan bunlar çok önemli konular. Peki, sa¤l›k turizminde istenen noktaya gelebilmek için neler yap›lmal›? Bursa’da, Almira Hotel de dahil olmak üzere sa¤l›k turizmi konseptine giren otel olmad›¤›n› söyleyebilirim. Bu sebeple yat›r›m›m›z› bu alana yönlendirmeyi hedefliyoruz. Sa¤l›k turizmi dedi¤imiz zaman bu sadece termal yat›r›m›yla olmuyor, medikal turizmle de ba¤lant›l› olmal›. Medikal turizm de Bursa’daki hastanelerin olanaklar› ve onlar›n sat›fl politikalar›yla ilgili bir durum. Asl›nda otellerin sa¤l›k turizmiyle fazla bir ilgisi yok. Bursa’da sa¤l›k turizminde yol alabilmek için bunun medikal turizmle ba¤lant›s› olmas› gerekiyor. Biz termal turizmi canland›rmak istiyorsak, bunu medikal turizm ve kür merkezi yat›r›mlar›yla iliflkilendirmek gerekiyor. Biraz da genel çerçevede Türk turizm sektörünü de¤erlendirelim. Sektörün mevcut durumu ve bu alandaki yat›r›mlar için sa¤lanan destekler nelerdir? Öncelikle, birkaç y›l önce konaklamada KDV’nin yüzde 18’den 8’e indirilmesinin ne kadar isabetli bir karar oldu¤unu vurgulamak isterim. Bu, turizme büyük bir destek oldu. Bunun haricinde, Türkiye’de turizm sektörüne yönelik olarak çeflitli teflvik ve destekler bulunuyor. Bu teflvik ve destekleri flöyle grupland›rabiliriz: KOSGEB kapsam›nda sa¤lanan destek ve hizmetler, Yat›r›mlarda devlet yard›mlar› hakk›nda Bakanlar Kurulu karar› kapsam›nda uygulanan teflvik ve destekler (Bu destekler; Genel teflvik uygulamalar›, Bölgesel teflvik uygulamalar›, Büyük ölçekli yat›r›mlar, Stratejik yat›r›mlar olarak 4 gruba ayr›l›yor. Yat›r›mc›; yat›r›m›n ölçe¤ine, bölgesine ve türüne göre bu grup içeriklerinden faydalanabiliyor.) 2634 say›l› Turizmi Teflvik Kanunu ile sa¤lanan teflvikler, 1319 say›l› Emlak Vergisi Kanunu’nda yer alan muafiyetler, Türkiye ‹hracat Kredi Bankas› (EXIMBANK) taraf›ndan sa¤lanan kredi imkanlar›, Yabanc› sermaye yat›r›mlar›n›n teflviki, Yurtd›fl› turizm fuarlar›na kat›l›m deste¤i var. Sa¤lanan bu destek ve teflvikler nedeniyle Türk turizm sektörünü 2023 y›l› hedeflerine ulaflma noktas›nda çok kuvvetli görüyorum. Yeter ki etraf›m›z› sar›p sarmalayan atefl dursun. Bak›n›z, Suriye’den Ukrayna’ya kadar bulundu¤umuz bölge çok kar›fl›k. Çok tehlikeli bir alanda yer al›yoruz. Bu durum haliyle turizm sektörünü de olumsuz etkiliyor. fiartlar›n iyileflmesi halinde turizm sektörünün ülkemiz ekonomisine katk›s›n›n daha da fazla olaca¤›n› söyleyebilirim. Turizm, ekonominin yumuflak karn› olan cari a盤›n kapat›lmas› noktas›nda da çok önemli bir sektör de¤il mi? Turizm sektörü, Türkiye ekonomisinin en önemli sorunlar›ndan birisi olan cari a盤›n kapat›lmas› noktas›nda, yüzde 100 döviz girdisi sa¤lad›¤› için çok önemli. May›s ve Ekim aylar› aras›nda ülkeye giren dolar ve Euro miktar›na bakt›¤›m›zda turizm sektörünün önemi çok daha iyi anlafl›lm›fl oluyor. 41 Bak›fl 130 Ahmet Özenalp Yetkilendirilmifl Gümrük Müflaviri Ambalaj at›klar›nda vurgun yeniden hortlad› Ambalaj at›¤›n›n bedelsiz belediyelere verilmesi hakk›nda Dan›fltay 14. ‹dare Mahkemesi’nin verdi¤i karar ambalajda vurgunu yeniden hortlatt›. lk kez 2008 y›l›nda BTSO Meclis üyeli¤im s›ras›nda Meclis konuflmas›nda dile getirerek konuya dikkat çekmifltim. O günden sonra ülkenin gündemine bomba gibi düflen bu haberle sanayi kesimi baflta olmak üzere birçok kuruluflun gündemine girdi. Sonra da gerek BTSO gerek BUS‹AD gerekse flehrimizdeki birçok sivil toplum kurulufllar› ile birlikte çal›flma yapm›fl ve konuyu siyaset kurumuna da götürerek çözmüfltük. ‹ Çabalar›m›z sonucu 24 Haziran 2007 tarihli yönetmelik yürürlükten kald›r›larak Yeni Ambalaj At›klar›n›n Kontrolü Yönetmeli¤i Resmi Gazete’de 24 A¤ustos 2011 tarihinde yay›mlanarak yürürlü¤e girmiflti. Bu yönetmeli¤in 5 maddesi ile (Organize Sanayi Bölgesi (OSB) yönetimleri, OSB bünyesindeki sanayi iflletmeleri, di¤er sanayi iflletmeleri, sat›fl noktalar› ve al›flverifl merkezleri, belediyenin yönetim sistemi d›fl›nda kalan sivil hava ulafl›m›na aç›k hava alanlar› ile bu hava alanlar› bünyesinde yer alan tüm tesisler, belediye mücavir alan 42 Bak›fl 130 s›n›rlar› d›fl›nda kalan ambalaj at›¤› üreticilerinin, yönetmeli¤in getirdi¤i flartlar› sa¤lamalar› durumunda, oluflan ambalaj at›klar›n› çevre lisansl› veya geçici faaliyet belgeli toplama ay›rma tesisine veya belediyenin toplama sistemine bedelsiz flart› aranmaks›z›n verebilmelerine imkân sa¤land›.) Sanayicilerimizin at›klar›n› bedelsiz vermesi zorunlulu¤u kald›r›lm›fl sanayicimiz de rahat bir nefes alm›flt›. fiimdi ne oldu da ambalaj at›klar› konusu yeniden hortlad›? Olan flu de¤erli BUS‹AD okurlar›; Bu kez de belediyeler bedava paran›n ellerinden gitti¤ini görünce 2011 senesinde yay›mlanan yeni yönetmeli¤in kald›rd›¤› “bedelsiz flart› aranmaks›z›n verilir” düzenlemesine dava açt›lar. Dan›fltay 14. Dairesi’nin, Türkiye Belediyeler Birli¤i’nce 2011 y›l›nda Resmi Gazete’de yay›mlanan Ambalaj At›klar›n›n Kontrolü Yönetmeli¤i’nde yer alan "bedelsiz flart› aranmaks›z›n" ibaresinin iptali istemiyle aç›lan davada Belediyeler lehine karar vermifl. Bu karara göre sanayi baflta olmak üzere 5 maddede belirlenen kurum ve kurulufllar ambalaj at›klar›n› belediyelere bedelsiz vereceklerdir. Bu kez de mahkeme karar› ile. ‹flte olan bu, konuyu yeniden hortlatan 14. Daire’nin bu karar›d›r. Çevre ve fiehircilik Bakanl›¤› da ilgili birimlere ivedilikle yaz› gönderilerek bu karar›n uygulanmas› istenmifltir. (Körün istedi¤i tek göz Allah vermifl iki göz.) Konuyu hat›rlatmak ve haf›zalar› tazelemek ad›na o günkü çal›flma arflivimi tarad›¤›mda 48 konu bafll›¤› ile çal›flma yapt›¤›m› gördüm. Bunlar aras›nda BUS‹AD’da yapt›¤›m›z Ambalaj Sempozyumu baflta gelmektedir. Konunun bütün gazetelerde yer ald›¤› ayr› bir de¤erlendirme konusu. O y›llarda birçok gazetede “3 milyar dolarl›k rant” diye manflet bulan bu uygulama, her kesimin tepkisini çekmiflti. Gelelim sonuca; flimdi ne olacak? 19 Temmuz 2014 tarihinde ifl dünyas›n›n birçok kesimi Say›n Baflbakanla Bursa’da görüfltü. Bu konu da yeniden gündeme getirildi. Ayn› günün akflam› BTSO Meclis Baflkan› Remzi Topuk Bey beni arad›. Bu konuyla ilgili Say›n Baflbakanla yapt›¤› görüflmeyi ve Say›n Baflbakan›n Çevre Bakan›na talimat›n› ifade etti. Remzi Baflkan geçmiflten konu hakk›nda deneyimli. Konuyla ilgili çal›flma yapt›¤›m›z y›llarda Remzi Baflkan iktidar partisi Yönetim Kurulu üyesi idi. BTSO Meclisi’nde de birlikte görev yapt›k. Konuyu BTSO ad›na Makale ben, iktidar partisi ad›na da Remzi Baflkan götürdü. Her zaman söylerim, o y›llarda ifl adam› siyaset iliflkisi çok daha baflka idi. Birçok toplant› ve durum de¤erlendirmesi sonucu sorun siyaset kurumu taraf›ndan da benimsendi ve sorun yönetmelik de¤iflikli¤i ile çözüldü. Yeni Ambalaj At›klar› ve Kontrolü Yönetmeli¤i yay›mland›. Çok tepki çeken konu bu yönetmelikle çözüldü. O tarihlerde konuya Belediyeler Birli¤i’nin dava açt›¤› ö¤renilince ileride bir s›k›nt› olmas›n diye OSBÜK (Organize Sanayi Bölgeleri Üst Kurulu) öncülü¤ünde OSB uygulama yönetmeli¤inde de¤ifliklik yap›ld›. Yönetmelik iptali Organize Sanayi Bölgelerini etkiler mi? Tabi ki hay›r. Bunun için 2012 y›l›nda de¤iflen Organize Sanayi Bölgeleri Uygulama Yönetmeli¤i’ne bakmak laz›m. Bilindi¤i gibi, ambalaj at›klar› ile ilgili 24 Haziran 2007 tarihli yönetmelik devreye girdi¤inde OSB’lerin içinde yerleflik sanayicilerin ambalaj at›klar› bedelsiz olarak lisansl› toplay›c› veya belediyelere verilme durumu söz konusu olanca davalar aç›ld›. Davalardan sonuç al›namay›nca birçok toplant› ve durum de¤erlendirmesi sonucu sorun siyaset kurumu taraf›ndan da benimsendi ve ambalaj at›klar›n›n bedelsiz devrini belirleyen yönetmeli¤in ortadan kald›r›lmas› ile sorun çözüldü. Ancak o tarihlerde konuya Belediyeler Birli¤inin dava açt›¤› ö¤renilince ileride bir s›k›nt› olmas›n diye OSBÜK (Organize Sanayi Bölgeleri Üst Kurulu) öncülü¤ünde OSB uygulama yönetmeli¤inde de¤ifliklik çal›flmalar› bafllat›ld›. Çok ak›ll›ca al›nm›fl bir karar. O gün sanayiciye tedbir olmas› aç›s›ndan (08.08.2012-28378) RG OSB Uygulama Yönetmeli¤inin 123. maddesinde de¤iflikli¤e gidilerek asl›nda bu günlere haz›rl›k yap›ld›. Maddenin yeni flekli; Buna göre Organize Sanayi Bölgeleri gerekli tedbiri al›r ve bu uygulaman›n d›fl›nda kal›r ama sorun sadece OSB’ler de¤il tabi ki. Yönetmeli¤in ilgili maddesi: Ambalaj ve kat› at›k yönetimi MADDE 123- (1) OSB taraf›ndan haz›rlanan At›klar›n Kontrolü Talimat›nda, kat›l›mc›lar›n faaliyetleri sonucu oluflan her türlü at›klar›n bertaraf›n›n nerede ve ne flekilde yap›laca¤› belirtilir. (2) (Mülga: RG-8/8/2012-28378) (3) Kat› at›k bertaraf›ndan kaynaklanan ilk yat›r›m ve iflletme maliyetlerine kat›l›m paylar›, kat› at›¤›n cins ve miktar›na göre hesap yöntemi, At›klar›n Kontrolü Talimat›nda yer al›r. (4) Kat› at›k uzaklaflt›r›lmas›ndan kaynaklanan maliyet kat›l›mc› taraf›ndan ödenir. (5) (De¤iflik: RG-8 /8 /2012-28378) Ambalaj at›¤› üreticisi kat›l›mc›lar, plastik, metal, cam, ka¤›t, karton, kompozit ve benzeri ambalaj at›klar›n› biriktirmek, kayna¤›nda ayr›flt›rmak ve OSB’ye vermekle yükümlüdür. OSB bu at›klar› toplar, depolar, nakleder ve de¤erlendirir. fiimdi yeni bir çal›flma yap›lacak. 2011’de sorunu çözen ekip flimdi ifl dünyas› yönetiminde. Ben inan›yorum ki bu ekip bu konuyu da yeniden çözecektir. Çünkü ambalaj at›klar›n›n bedelsiz olarak belediyelere teslimi, OSB’ler d›fl›nda faaliyet gören di¤er sanayi üreticileri, Kobi’ler için de kaynak kayb›d›r. Mülkiyet hakk›n›n özüne do¤rudan bir müdahaledir. Ayn› zamanda Avrupa Toplulu¤u kapsam›ndaki ülkelerde ambalajlama ve ambalaj at›klar› konusunda al›nan Konsey Direktiflerine de ayk›r›d›r. 43 Bak›fl 130 Leoni Kablo çal›flanlar› Soma’daki büyük ac›y› yüreklerinde hissetti... Kablo devi Leoni’nin Gemlik Serbest Bölge’de kurulu fabrikas›nda çal›flan iflçiler, Soma’daki derin ac›ya bir günlük yevmiyelerini ba¤›fllayarak ortak oldu. Maddi boyutun yan› s›ra manevi aç›dan örnek teflkil eden kampanyaya flirket üst yönetimi de iflçileri kadar katk› koydu ve yard›m Soma’da 10 aileye elden teslim edildi. Geçti¤imiz aylarda Soma’da meydana gelen ve tüm Türkiye’yi derinden etkileyen maden facias›na, Gemlik Serbest Bölge’de kurulu Leoni Kablo’nun çal›flanlar› da duyars›z kalmad›. fiirketin üst düzey yönetimiyle beraber, Türkiye’ye örnek olacak tarzda bir kampanya organize eden çal›flanlar, bir günlük yevmiyelerini Soma’daki ailelere bizzat elden teslim ederek onlar›n ac›lar›n› yürekten paylaflt›. UMARIM GEREKL‹ DERSLER‹ ÇIKARIRIZ Leoni Kablo Türkiye Genel Müdürü fiükrü Erdem, düzenledikleri yard›m kampanyas› ile ilgili olarak, “Hepimizi derinden yaralayan Soma facias› için sosyal bir proje gerçeklefltirdik. 44 Bak›fl 130 Sosyal Sorumluluk Çal›flanlar›m›zla birlikte Soma’daki maden facias›nda hayat›n› kaybeden ailelerin ac›s›n› bir nebze de olsa paylaflmaya çal›flt›k. Öncelikle, ülkemizin bir daha böyle ac› olaylarla karfl›laflmamas› en büyük dile¤imiz… Umar›m bu durumdan gerekli dersleri ç›kar›r›z” dedi. TOPLANAN YEVM‹YE KADAR DA fi‹RKET KATKI KOYDU Fabrikalar›nda Türk Metal Sendikas›’na ba¤l› çal›flanlar›n, Soma’da meydana gelen faciay› protesto etmek amac›yla bir gün ifl b›rakacaklar›n› söyledi¤ini hat›rlatan Erdem, bu tarz bir protestonun hem kamuoyunda yank› bulamayaca¤›n› hem de hiç kimseye faydas› olmayaca¤›n› belirterek, “‹fl b›rakmay›n, bir günlük yevmiyenizi getirin, toplanan para kadar flirket de kakt› koysun ve bunu Soma’daki ailelere gidip bizzat elden teslim edelim” fleklinde bir öneri getirdi¤ini vurgulad›. Önerisine Sendika’n›n da iflçilerinin de çok s›cak bakt›¤›n› belirten Erdem, “Toplanan 10 bin liray› bizzat elden 10 aileye verdik. göstermek aç›s›ndan manevi olarak kampanyam›z›n büyük bir de¤er ifade etti¤ini düflünüyoruz” diye konufltu. Çok büyük bir miktar de¤il, ancak en az›ndan o ailelere yaln›z olmad›klar›n› 45 Bak›fl 130 Makale fierif Ar› Yeminli Mali Müflavir ‹flletmelerde yap›lan suistimaller… ‹flletmelerde hiç arzu edilmemesine ra¤men baz› suistimallerin yap›ld›¤›n› duymuflsunuzdur. Bir k›sm›na denetimlerimizde flahit oluyoruz. Bir k›sm›n› da bas›ndan ö¤reniyoruz. Niyeti bozuk baz› çal›flanlar akla zor gelecek yollarla suistimaller yapabilmekteler. Bunlar› önlemenin ve asgariye indirmenin tek yolu kontrol ve denetimdir. Afla¤›da en çok yaflanan örnekleri sizlerle paylaflmak istiyorum. • Mal veya hizmet al›mlar›nda, gerçek mebla¤›n üzerinde fatura al›narak kasadan fazla para al›nabilmektedir. • Bazen yöneticiler mal al›fllar›n› kendi ad›na veya tan›d›klar› ad›na kurduklar› flirketler üzerinden geçirerek fiyat› yükseltebilmektedir. • Yine mal veya hizmet al›mlar›nda karfl› tarafla anlaflarak gerçe¤in üzerindeki fatura bedeli sat›c›n›n banka hesab›na gönderilerek, fark sonra paylafl›labilmektedir. • Bazen de hiç mal veya hizmet al›nmadan fatura al›nmaktad›r. • ‹flletmede çal›flmayan kifliler maafl bordrosuna konularak, bankaya ödeme yap›lmakta, ancak suistimali yapan kifli taraf›ndan para çekilebilmektedir. “Nas›l olur” dedi¤inizi duyar gibiyim. Bak›n flöyle oluyor. Ya maafl tutar›, çal›flmayan kifliyi bordroya dahil edenin hesab›na havale ediliyor. Ya da bordroya çal›flmadan konulan kiflinin banka kart› suistimali yapan taraf›ndan kullan›larak para çekilebiliyor. • Baz› maafllar oldu¤undan yüksek gösterilebiliyor. • Fazla mesai yap›lmad›¤› halde 46 Bak›fl 130 yap›lm›fl gibi bordroya ilave edilebilmektedir. • Yukar›da yaz›l› ifllemlerin iflletmeye verdi¤i maddi zarar›n yan›nda, Vergi Usul Kanunu’nun 359. maddesine göre mal al›nmadan al›nm›fl fatura veya gerçe¤i yans›tmayan belge SAHTE FATURA VE MUHTEV‹YATI ‹T‹BAR‹YLE YANILTICI BELGE SAYILDI⁄INDAN, bilginiz d›fl›nda bile kanuni defterlere yaz›lm›flsa incelemelerde çok önemli problemler ç›kmaktad›r. • Personele avans verildi¤i kay›t edilerek, gerçekte verilmemektedir. • Bankadan çekilen veya yat›r›lan paralar kay›tlara eksik veya fazla yaz›labilmektedir. • Suistimali yapan kifli veya kiflilerin tan›d›klar› ad›na kurdu¤u flirketlere, yaz›l› talimatla para gönderilmektedir. • Müflteriden al›nan senet ve çeklerin tamam› veya bir k›sm›, iflletmeye verilmemektedir. • Ciro edilen çek sat›c›ya verilmeyip, ayr›ca tahsil edilebilmektedir. • Müflteriden al›nan nakit iflletme kasas›na konulmamaktad›r. • Kay›tlarda sat›c›lara ç›k›lan nakit ödeme, karfl› firmaya verilmemektedir. • Stokta bulunan baz› mallar ilgili kiflilerce faturas›z sat›labilmektedir. Say›mlarda ya say›m hilesiyle tam gösterilebilmekte veya ambalajlar› bofl oldu¤u halde, dolu gibi say›labilmektedir. • Sat›lan mal bilerek fazla yükleme yoluyla iflletmeden ç›kar›l›p, al›c› ile paylafl›lmaktad›r. • Bilhassa küçük hacimli mallar veya demirbafllar, genelde yiyecek malzemeleri kiflilerin ceplerinde veya el çanta ve torbalar›nda iflletmeden ç›kart›labilmektedir. • ‹flyerindeki demirbafl veya malzemeler hurdaya ç›kmad›¤› halde, hurda gibi gösterilip ucuz fiyata tan›d›klara sat›labilmektedir. • Numune, hediye, eflantiyon gibi ürünlerin devaml› tan›d›k kiflilere verilebilmektedir. • Mal sat›lmad›¤› halde, tan›d›k firmalara sadece fatura keserek menfaat sa¤lanabilmektedir. • ‹flletmenin fatura ve irsaliye cildi çal›narak, kay›p oldu¤u ifade edildikten sonra komisyon karfl›l›¤› baflka firmalara fatura kesilebilmektedir. • Bankalarda, çok hareketli hesaplar› olan flirketlerin hesab›ndan geçici para çekilip, bir süre sonra konulmakta veya kredi limiti müsait ve bofl olan herhangi bir flirketin kredisi baflka firmalara kulland›r›labilmektedir. • Özel misafirler veya aile ile yenilen yemek faturalar› flirket kay›tlar›na konularak paras› al›nabilmektedir. • Fason için gönderilen mallar›n miktar› ve karfl› firmada durup, durmad›¤› ara s›ra kontrol edilmelidir. • Konsinye verilen mallar›n sat›l›p, sat›lmad›¤› takip edilmelidir. • Hizmet yapt›r›lmadan yap›lm›fl gibi gider pusulas› düzenlenebilmektedir. • Tan›d›k firmadan olan alacak bilerek uzun süre istenmeyebilmektedir. • Tan›d›k firmalara borç vadesinden önce erken ödenebilmektedir. Yukar›da s›ralanan konular›n ilk akla gelenler oldu¤u, çok daha fazla yollar›n bulundu¤unu söyleyebilirim. Tuncer Hatuno¤lu Yönetim Kurulu Baflkan Yard›mc›s› Siber güvenlik ilgisayarlar›n yaflam›m›za yo¤un olarak girmesiyle e¤itimden ticarete, e¤lenceden sa¤l›¤a dek her alanda pek çok ifllem k›sa sürede yap›labiliyor. B Donan›m ve yaz›l›m yetenekleri gelifliyor. Gelifltikçe yaflam›m›za kolayl›klar getiriyor. Dolay›s›yla bilgisayar sistemleri yaflam›m›z›n ayr›lmaz bir parças› oluyor. Ancak, ‹nsan-makine, makine- makine iletiflimi olarak da tan›mlanan siber dünya ile gerçek dünya iliflkisi sundu¤u f›rsatlar›n yan› s›ra bir o kadar da tehlikeyi beraberinde getiriyor. Bu tehlikeler bilinçsiz kullan›m sonucunda bireylerce yaratabilece¤i gibi yeterli önlemlerin al›nmamas› sonucunda suç örgütleri kaynakl› da olabilir. Paylafl›lan flifreler yüzünden bilgilere eriflilebilir, bunlar de¤ifltirilebilir veya silinebilir. Daha da ileri gidilerek yok edilme veya baflkalar›n›n eline geçmesi tehdidi ile flantajlara maruz kal›nabilinir. Veya acil bir ameliyat s›ras›nda kullan›lmakta olan sistem hatal› de¤erler üretmeye bafllayarak yanl›fl uygulamalara sebep olabilir. Ya da ülke güvenli¤ini tehdit edecek boyutta sonuçlar do¤urabilecek sistem bozulmalar› yaflanabilir. Yukar›da s›ralamaya çal›flt›¤›m›z sorunlar›n tümünün ana nedeni; gerekli güvenlik önlemlerinin al›nmamas›… 48 Bak›fl 130 Elbette ki; bu önlemleri almak için sorunun neden ve nas›l olufltu¤unu saptamak amac›yla kayna¤›na inilmelidir. ‹çeride yeterli düzenlemelerin yap›lmamas›ndan kaynaklananlar›n yan› s›ra d›flar›dan kas›tl› gelen sald›r›larla oluflan sorunlar› öncelikle belirlemek ve gruplamak gerekir. Unutulmamal›d›r ki bilgisayar sistemlerinde yaflanabilecek tehlikelerin önemli k›sm›, içeriden gelmektedir. Yani sistemi kullanan bilinçli veya bilinçsiz kullan›c›lardan kaynaklanmaktad›r. Di¤er yandan, tehlikenin geldi¤i yer kadar yap›lma amac› da iyi belirlenmeli ve karfl› önlemler düflünülmelidir. Sald›r›lar› gerçeklefltirenler; Toplum içinde psikolojik sorunlar› nedeniyle kendini kan›tlamaya çal›flan kifliler, Maddi ç›kar elde etmek için oluflturulmufl suç örgütleri, Rakip flirketler, Hatta daha da öteye giderek uluslararas› savafllar›n taraf› olan rakip veya düflman ülkeler olabilir. Sonuç olarak, yaflam›m›z›n her alan›na giren bilgisayarlar›n sa¤l›kl› çal›flabilmesi için ciddi risk analizleri yap›lmal›d›r. Bu analizler do¤rultusunda bireysel olarak yap›labileceklerin yan› s›ra, devletin de gerekli yasal düzenlemeleri yapmas› ve tüm kamu kurumlar›n›n öncelikle risk analizlerini ç›kar›p sald›r›lar› önleyici faaliyetleri gerçeklefltiriyor olmas› gerekir. Baflkan Yard›mc›s›ndan Örneklemek gerekirse, flehir içme suyu flebekesine tehlikeli bir mikrobun bulaflt›r›lmamas› için nas›l önlemler al›n›yorsa, bu su flebekesinin çal›flmas›n› sa¤layan bilgisayar sisteminin de bir sald›r›ya maruz kalmamas› için gereken önlemler al›nmal›, sald›r›ya maruz kal›nd›¤› durumda nas›l önlenece¤i önceden belirlenmeli, tatbikat yap›lmal› ve haz›rl›kl› olunmal›d›r. Nas›l ki tehlikeli oldu¤u bilindi¤i halde, yaflama katt›¤› kolayl›klar nedeniyle do¤algaz kullan›lan evlerde, ifl yerlerinde çeflitli önlemler al›n›yor, tesisat› özel olarak haz›rlan›yorsa, bunlara yönelik yönetmelikler gelifltiriliyor, gerekli dedektörlerle uyar›c› tedbirler al›n›yorsa, ev ya da iflyerlerini h›rs›zlardan korumak için alarm tak›l›yor, kap›lar kilitleniyorsa, bilgisayar sistemleri için de koruyucu tüm önlemlerin al›nmas› gerekiyor Her alanda oldu¤u gibi siber yaflam da toplumsal bilinç gerektirmektedir. Bireysel olarak gerekli önlemleri almak tek bafl›na yeterli de¤ildir. Etkileflim halinde olunan her kesimin ayn› bilinçte olmas› ve gerekli önlemleri almas› gerekir. Yani sorun topyekûn olarak görülmelidir. Baflta devlet olmak üzere kamu kurumlar›n›n, flirketlerin ve bireylerin gerçek dünyadaki varl›klar›n› sürdürebilmeleri için, siber dünyadan gelebilecek sald›r›lara karfl› bir risk analizi haz›rlamalar› ve buna yönelik önleyici faaliyetlerin süreklili¤ini sa¤lamalar› gerekmektedir. Risk analizleri sonucunda tespit edilecek güvenlik aç›klar›n›n kapat›lmas› için maalesef tek ve kal›c› bir çözüm bulunmamaktad›r. Onun için alan›nda uzmanlaflm›fl kurumlardan destek al›nmal›d›r. Siber güvenlik tart›flmas›z bir mühendislik yaklafl›m› gerektirmektedir. Nas›l ki inflaatlar deprem riskleri göz önünde bulundurularak yap›l›yorsa, siber güvenlik konusunda al›nacak önlemler de yap›lacak risk analizleri çerçevesinde de¤erlendirilmeli, ç›kacak sonuçlara göre derecelendirilmeli ve çözümler buna göre üretilmelidir. bir toplum bilinci gerektirdi¤i unutulmamal›. Gerek bireysel, gerek sivil toplum kurulufllar›, gerekse devlet olarak sürekli gelifltirilen koruyucu eylem planlar› ile karfl›lafl›lacak zararlar en aza indirilmelidir. BUS‹AD olarak çal›flma dönemimizde çok önemli gördü¤ümüz bu konuyla ilgili toplumsal bilincin gelifltirilmesi yönünde projeler içerisinde olaca¤›m›z› belirtmek isterim. Ancak her fleyden önemlisi bunun 49 Bak›fl 130 Baflkan Yard›mc›s›ndan Halit Cem Çak›r Yönetim Kurulu Baflkan Yard›mc›s› rans›z siyasi düflünür ve tarihçi Alexis De Tocqueville, Amerika'da Demokrasi (1835, 1840) ve Eski Rejim ve Devrim bafll›kl› eserleriyle tan›nmaktad›r. F ‹ki eserinde de, geliflen hayat standartlar› ve toplumsal koflullar› ve Bat› toplumlar›n›n pazar ve devletle kurdu¤u iliflkileri analiz etmifltir. Tocqueville flöyle der: “Demokrasi ve ‘demokratik devlet’ kavramlar›n›n kullan›m› konusunda büyük bir eksiklik vard›r. Bu kelimeler aç›kça tan›mlanmad›kça ve anlamlar› üzerinde uzlafl›lmad›kça insanlar bu anlam karmaflas› üzerinde yaflamaya devam edeceklerdir ve bu tart›flmalar demogoji yapanlar›n ve despotlar›n ifline yarayacakt›r. Aktif gücü elinde bulunduran sadece devlet olmamal›d›r. E¤er insanlar medeni olmak istiyorlarsa, organizasyon kurma sanat› gelifltirilmeli ve geniflletilmelidir.” Görüldü¤ü gibi o ça¤lardan bu zamana toplumlar›n sorunlar› benzerlik gösteriyor. Demokrasi ve demokratik devlet gibi kavramlar herkesin arzusu ama bununla ne kastedildi¤i konusunda bir fikir birli¤i yok. Ülkemiz siyasette de¤iflimlere gebe. 50 Bak›fl 130 Önümüzdeki y›llarda Anayasa de¤iflikliklerinin bile gündeme gelme ihtimali var. Böyle bir dönemde herkesin arzulad›¤› demokrasi, demokratik toplum, cumhuriyet, özgürlük, sosyal adalet, hukuk gibi kavramlar›n daha derin tart›fl›lmas› ve hepimizin herhangi bir kavramdan bahsederken ayn› fleyi kastediyor olmam›z her zamankinden daha önemli olacak. Bu süreçte sivil toplum örgütlerine ve medyaya büyük sorumluluk düflmekte.. Seçmenlerin ortalama e¤itim süresinin 6,3 y›l oldu¤u bir ülkede bu konular çok ilgi çekici olmayabilir. STK’lar ve medyan›n, önümüzdeki dönemde bu konular›n nas›l ifllenece¤i konusunda yarat›c› ve ilgi çekici yöntemler bulmalar› dile¤iyle, bu konuda hep beraber kafa yoraca¤›m›z huzurlu günler diliyorum. Enerji Verimlili¤i BUS‹AD enerjiyi do¤ru yöneten üye iflletmeleri 5 Kas›m’da ödüllendirecek BUS‹AD Yönetim Kurulu, üye iflletmelerin baflar›l› enerji yönetimi çal›flmalar›n› ödüllendirmek ve kamuoyuna tan›tmak amac›yla ‘Enerji Yönetimi Yar›flmas›’ düzenledi. ‹lki 5 Kas›m’da yap›lacak ödül töreni her y›l tekrarlanacak ve dikkatler enerji verimlili¤ine çevrilecek. B US‹AD, Türkiye ekonomisinin en önemli gündem maddelerinden birisi olan ‘Enerji Verimlili¤i’ konusunda da fark›ndal›k yaratmak için harekete geçti… Enerji Yönetimi Yar›flmas› Bursa Sanayicileri ve ‹fladamlar› Derne¤i (BUS‹AD) Yönetim Kurulu; baflta Dernek üyesi iflletmelerin uygulad›¤› baflar›l› enerji yönetim projelerini tan›tmak, bu alandaki bilgi ve tecrübelerin paylafl›lmas›n› sa¤lamak amac›yla ‘Enerji Yönetimi Yar›flmas›’ düzenledi. Amaç; enerji yükünü azaltmak ‘Enerji Yönetimi Yar›flmas›’ ile BUS‹AD üyesi endüstriyel iflletmelerin uygulad›¤› baflar›l› enerji yönetim çal›flmalar›n› tan›tmay›, bilgi ve tecrübelerin kamuoyuyla paylafl›lmas›n› sa¤lamay› amaçlad›klar›n› söyleyen BUS‹AD Yönetim Kurulu Baflkan› Günal Baylan, “Bu projemizle; Türkiye çap›nda topyekun bir enerji tasarrufunun bafllat›lmas›nda fark›ndal›¤› art›rarak d›fla ba¤›ml›l›¤›, dolay›s›yla bütçe üzerindeki enerji yükünü azaltmay› hedefliyoruz” dedi. aktard›¤›n› vurgulayan Günal Baylan, bireylerden, kurum ve kurulufllara kadar toplumda her kesimin enerji yönetimi konusunda üzerine düfleni yapmas› gerekti¤ini kaydetti. Günal Baylan, yap›lan bilimsel araflt›rmalar›n, en basit enerji verimlili¤i uygulamalar›yla bile yüzde 20 oran›nda tasarrufun sa¤lanabilece¤ini ortaya koydu¤unu da sözlerine ekledi. Her kesim üzerine düfleni yapmal› Ekonominin ‘yumuflak karn›’ olan cari aç›kta en büyük kalemi, yaklafl›k yüzde 70 ile enerji ithalat›n›n oluflturdu¤unu ve Türkiye’nin bu yolla her y›l ortalama 60-65 milyar dolar› yurtd›fl›na Her y›l tekrarlanacak 2014 y›l›ndan bafllamak üzere her y›l tekrarlanmas›na karar verilen söz konusu Yar›flma için son baflvuru tarihi 15 A¤ustos olarak belirlendi. Baflvuru dosyalar›n›n de¤erlendirilerek saha ziyareti yap›lacak firmalar›n belirlenmesi ve saha ziyaretlerinin tamamlanmas›n›n ard›ndan ise ödül töreni 5 Kas›m 2014 tarihinde gerçeklefltirilecek. De¤erlendirme bu y›l, ‘KOB‹’ ve ‘Büyük ‹flletmeler’ olmak üzere iki farkl› kategoride yap›lacak. 51 Bak›fl 130 Turquality program› ile Türkiye, her sektörde global markalar›n› yaratacak Halen 144 firma ile 158 markan›n desteklendi¤i Turquality program›, büyük hedefleri olan Türkiye için sadece üretim gücünün yeterli olmad›¤›n› ortaya koyuyor. Dolay›s›yla söz konusu program kapsam›nda nihai hedef; her sektörde global Türk markalar› ç›karmak… US‹AD Yenilikçilik ve Yarat›c›l›k Uzmanl›k Grubu taraf›ndan düzenlenen ‘Turquality ve Marka Destek-Teflvikleri’ konulu panelde; her sektörde global Türk markalar› ç›karmak için kapsaml› ve sistemli bir çal›flma yürütüldü¤ü aç›kland›. B BUS‹AD Yenilikçilik ve Yarat›c›l›k Uzmanl›k Grubu Koordinatörü Zeki Erdal fiimflek, panelin aç›l›fl konuflmas›nda, Turquality program›n›n Türkiye ekonomisinin gelece¤ine yönelik çok önemli bir yat›r›m oldu¤unu belirtirken, Ekonomi Bakanl›¤› ‹hracat Genel Müdürlü¤ü Markalaflma ve Ar-Ge Destekleri Dairesi fiube Müdürü Mehmet Ali K›l›çkaya, ‘Turquality ve Marka Destek Program›na Nas›l Dahil Olunur?’ konulu bir sunum yapt›. 144 firma ve 158 marka destekleniyor Hizmet d›fl›ndaki bütün sektörlerde firmalar›n Turquality program›na dahil olabilece¤ini belirten K›l›çkaya, “Toplamda 144 firmam›z 158 marka ile destek program›nda yer al›yor” dedi. Turquality’nin çok 52 Bak›fl 130 iddial› bir program oldu¤unu ve gelinen noktada Türkiye için sadece üretim gücünün yetmeyece¤ini vurgulayan K›l›çkaya, nihai hedefin; global Türk markalar› ç›karmak oldu¤unu ifade etti. Marka gücümüzü ortaya koymal›y›z “Marka, pazarlama, tasar›m ve perakende gücümüzü ortaya koymal›y›z” diyen K›l›çkaya, hedeflerini; ‘Küresel Türk markalar›ndan yurtiçinde lokomotifler yaratmak’, ‘fiirketlerin marka gücü ile kurumsal altyap›s›n› güçlendirmek’ ve ‘Yurtiçinde marka bilinci yaratmak’ olarak özetledi. Turquality’nin asl›nda bir kurumsal yönetim sistemi oldu¤una iflaret eden K›l›çkaya, program dahilinde ‘‹hracata Haz›rl›k’ için e¤itim, UrGe ve çevre destekleri, ‘Pazarlama’ aflamas›nda pazar araflt›rmas›, pazara girifl, fuarlara kat›l›m ve yurt d›fl› birimi, ‘Markalaflma’ da ise tasar›m ve marka deste¤i verildi¤ini aç›klad›. Turquality program›na nas›l dahil olunur? Cevab› merakla beklenen “Firmalar Turquality program› kapsam›na nas›l al›n›r?” sorusunu da yan›tlayan K›l›çkaya, en temel flart›n; hedef pazar olarak ortaya konulan en az bir ülkede markan›n tescillenmesi oldu¤unu söyledi. K›l›çkaya flöyle devam etti: “Baflvuru sahibi firman›n 20 bin liral›k girifl Uzmanl›k Grubu ücretini belirlenen 6 dan›flmanl›k firmas›ndan birinin hesab›na yat›rmas› gerekiyor. Ödemenin bir ay içinde yap›lmamas› halinde baflvuru geçersiz say›l›r ve 6 ay içinde yeni baflvuru yap›lamaz. Öte yandan; Turquality program›nda destek süresi 5+5 y›l, marka program› kapsam›nda ise 4 y›l… Turquality program›nda, yüzde 50’si karfl›lanmak üzere limitsiz marka, patent, sertifika, moda vb. alanlarda destek sa¤lan›yor. Marka program›nda ise destek miktarlar› genel itibariyle; marka, patent, tescil, sertifikasyonda y›ll›k 50 bin dolar, moda ve endüstriyel tasar›mda y›ll›k 200 bin dolar, tan›t›m için de yine y›ll›k 300 bin dolar… Yap›lan yat›r›mlar stratejik olmal›. Sadece bu desteklerden faydalanmak için Turquality program›na girilemez. Amac›m›z global Türk markalar› ç›karmak, uluslararas›, hatta ‘flampiyonlar ligi’ne markalar›m›z› sokabilmek.” Dünya çap›nda bir marka kazand›k Turquality program›na Bursa’dan ilk kat›lan firma olan ve a¤›rl›kla otomotiv yan sanayinde faaliyet gösteren Aktafl Holding’in CEO’su ve Yönetim Kurulu Üyesi Sami Erol da, söz konusu programa dahil olma nedenlerini flöyle aç›klad›: “Turquality, güçlü ve global markalar›n gelifltirilmesi, ihracat›n›n art›r›lmas› için çok iyi platform… Bizim de 2023 y›l›nda dünya ba¤›ms›z yedek parça piyasas›nda lider olma hedefimiz var. Dolay›s›yla, vizyonumuzla Turquality bire-bir örtüfltü¤ü için bu programa kat›ld›k ve daha da ileri gitmek niyetimiz var. Sonuçta, dünya lideri olmak dünya markas› olmay› gerektiriyor” dedi. Aktafl Holding’in Turquality program›na, dünya piyasalar›nda bilinen ve önümüzdeki süreçte flans›n›n çok daha yüksek oldu¤u ‘Airtech’ markas›yla kat›ld›¤›n› anlatan Erol, ‘Ne kazand›k?’ sorusunun cevab›n› ise “Dünya çap›nda bir marka kazand›k” sözleriyle özetledi. 53 Bak›fl 130 fiirketlerde Araflt›rma-Gelifltirme ile Yenileflim Nas›l Tetiklenir ve Yönetilir? BUS‹AD Yenilikçilik ve Yarat›c›l›k Uzmanl›k Grubu’nun düzenledi¤i yuvarlak masa toplant›s›nda, Ar-Ge ve yenileflimin nas›l yönetilece¤ine dair önemli ipuçlar› verildi. Toplant›ya uzmanl›k grubu üyelerinin yan› s›ra Bursa’daki Ar-Ge merkezlerinin yöneticileri de kat›ld›. B US‹AD Yenilikçilik ve Yarat›c›l›k Uzmanl›k Grubu’nun, ‘Ar-Ge ve Yenileflimi Nas›l Yönetiriz?’ ve ‘fiirketlerde Yenileflim Nas›l Tetiklenir ve Yönetilir?’ konulu yuvarlak masa toplant›s›, Uzmanl›k Grubu üyeleri ileve Bursa’daki ArGe Merkezlerinden kat›l›mc›larla gerçeklefltirildi. 54 Bak›fl 130 BUS‹AD Yönetim Kurulu eski Üyesi ve TOFAfi Stratejik Yönetim ve ‹fl Gelifltirme Direktörü Ahmet Altekin’in yönlendiricilik yapt›¤› toplant›da, kat›l›mc›lar, görüfllerini ve deneyimlerini paylaflt›lar. Uzmanl›k Grubu BUS‹AD Evi’ndeki toplant›da, ortaya ç›kan görüfllerin ana hatlar› flöyle: Yenileflim Yönetimi Üzerine - fiirketler, çetin de¤iflim süreçlerine maruz kal›rlar. De¤iflime uyum sa¤layamayanlar zaman içinde yok olur. Bu ba¤lamda, flirketlerin stratejik planlar›n›n, yenileflim planlar›yla uyumlu olmal›. - fiirketin bütününün, yenileflim sürecine ne kadar kat›ld›¤› baflar› için önemli bir unsur. Sonuç al›nabilmesi için yenilikçilik, flirketin tümüne yay›lmal›. - fiirkette uygulanabilecek yarat›c›l›k ve yenilikçilik yöntemleri gelifltirilmeli ve flirketin tamam›na yay›lmal›. - Hepimiz, büyüklerimizin ‘bafl›m›za icat ç›karma’ ve ‘eski köye yeni adet getirme’ söylemleri gölgesinde büyüdük. Haliyle bu durum yarat›c›l›¤› ve yenileflimi zorlayan bir etken olarak karfl›m›za ç›k›yor. Türkiye yenileflim endeksinde 68. s›rada yer al›yor. - Yenileflim, herkesin göremeyece¤i, fark edemeyece¤i konular› içeriyor. Yarat›c›l›k ve yenileflimde; ‘bakmak’ ile ‘görmek’i bilmeli. - Yarat›c›l›k, fazla bask›y› sevmiyor. Yönetim tarz›, kiflilere ve ekiplere araflt›rmak, düflünmek ve yaratmak için zaman ve imkan tan›mal›. - Yenileflim ihtiyaçtan do¤ar, bunu da müflteri belirler. - Yenilikleri yakalayabilmek için müflteri beklentilerini karfl›lamal›k, ihtiyac› veya sorunlar› önceden tahmin edebilmeli. - Ezberci olmayan, yarat›c›l›¤› öne ç›karan bir e¤itim sistemi bu ba¤lamda çok önemli. Türkiye, genel sorunu olan kopyac›l›ktan vazgeçip yarat›c›l›¤› daha fazla ön plana ç›karmal›. - Yeni nesil yenileflime, eski çal›flanlara göre daha haz›r. Sadece do¤ru bir rehberlik¤e sunulmal›. Ar-Ge Yönetimi Üzerine - Ar-Ge ile yenileflim, birbirinin devam›d›r.... - Ar-Ge ve yenilikçilik çal›flmalar›, firmalar›n ayakta kalma mücadelesidir. - fiirketler, sürdürülebilirlikleri için yeni teknolojiler ve yeni ürünler üretmeli. - Ar-Ge; yüksek maliyetli ve uzun soluklu bir süreçtir. … fiirket yönetimleri k›sa sürede kazanç elde etmek istedi¤i için s›k›nt›lar yaflanabiliyor. - Ar-Ge faaliyetleri üst yönetimlerin vizyoner bak›fl aç›lar›yla hedefine ulaflabilir. Dolay›s›yla, en baflta, üst yönetimlerin Ar-Ge ve yenilik konular›n› önemsemeli. Yap›lan çal›flmalar›n hemen sonuç getirmeyebilece¤i kleri kabul edilmeli. Çal›flmalar bilimsel temellere dayand›r›lmal›. - Firma yönetimlerinin ve Ar-Ge birimi d›fl›ndaki çal›flanlar›n ArGe’ye yaklafl›m› da önemli. Türkiye’de Ar-Ge’nin önemi yeterince kavranmad›¤› için firmalarda Ar-Ge personelinin yararl› bir ifl yapmad›¤›na klar›na dair olumsuz bak›fl aç›lar› var olabiliyor. Bu yanl›fl imaj› ortadan kald›r›lmal›. - Ar-Ge konusunda deneyimli mühendislerin, genç mühendislere bilgi ve tecrübelerini aktarmas› büyük önem tafl›yor. Fikir al›fl-veriflini h›zland›rmak için, firmalar aras› ortak proje çal›flmalar› yap›lmal›. - Sanayi için araflt›rma projelerinin ve TÜB‹TAK / TEYDEB desteklerine baflvurular›n nas›l haz›rlanmas› gerekti¤ine yönelik uygulamal› e¤itimlerin art›r›lmal›. - Sadece büyük ölçekli flirketlerin ifli gibi alg›lanan Ar-Ge’nin küçük ve orta ölçekli iflletmelere yayg›nlaflt›r›lmal›. - Ar-Ge çal›flmalar›nda, teknik alt yap› önemlidir. Özellikle KOB‹’lerin, patent ve faydal› model çal›flmalar›n› paylaflabilece¤i destek ortam› yarat›lmal›. Yeni fikirlerin önünü açabilecek, farkl› ve yeni yollar yarat›lmal›. - Ar-Ge ve yenileflim çal›flmalar›nda, fikri ve s›nai mülkiyet haklar›n›n korunmas› ve yönetimi önemli yer tutuyor. Fikri haklar›n yönetimine yönelik mevzuat, hukuk sistemi ve iflleyiflinin iyilefltirilmeli, ve bilgi düzeyi art›r›lmal›. 55 Bak›fl 130 Uzmanl›k Grubu Kurumsal Yönetim Uzmanl›k Grubu Yöney ile fikir al›flveriflinde bulundu BUS‹AD Kurumsal Yönetim Uzmanl›k Grubu üyeleri, YDK Baflkan› Oya Yöney’i, Coflkunöz E¤itim Vakf›’nda ziyaret ederek deneyimlerinden yararlanma f›rsat› yakalad›. Yöney, Grup üyeleriyle, aile flirketlerinin gelecek nesillere sa¤l›kl› geçifli hakk›ndaki görüfllerini de paylaflt› bulunuldu, Oya Yöney’in, aile flirketlerinin gelecek nesillere sa¤l›kl› geçifli hakk›ndaki görüfllerine baflvuruldu. B Yöney, deneyimlerini aktard› ‹fl hayat›ndaki deneyimleri ile bilgi birikimini Kurumsal Yönetim Uzmanl›k Grubu üyeleriyle paylaflan Oya Yöney, yeni dönem faaliyetlerine de ciddi manada ›fl›k tutmufl oldu. Ziyaret kapsam›nda Uzmanl›k Grubu, Coflkunöz E¤itim Vakf›’n›n faaliyetleriyle ilgili bilgi ald›ktan sonra Vakf›n yeni binas› ile e¤itim salonlar›n› da gezme f›rsat› buldu. Coflkunöz E¤itim Vakf›’nda gerçekleflen ziyarette, çeflitli konularda fikir al›flveriflinde Grubun çal›flma temposu yo¤un BUS‹AD bünyesinde faaliyetlerini sürdüren Kurumsal Yönetim Uzmanl›k Grubu; Bosch ‹nsan Kaynaklar› Direktörü ve BUS‹AD Yönetim Kurulu Üyesi Hakan Oktar’›n koordinatörlü¤ü ve Sinta ursa Sanayicileri ve ‹fladamlar› Derne¤i (BUS‹AD) Kurumsal Yönetim Uzmanl›k Grubu üyeleri, Coflkunöz Holding Yönetim Kurulu Üyesi ve BUS‹AD Yüksek Dan›flma Kurulu Baflkan› Oya Coflkunöz Yöney’i ziyaret etti. 56 Bak›fl 130 Afi'den Onur Oral'›n baflkanl›¤›nda projelerini sürdürüyor. Uzmanl›k grubunun di¤er üyeleri ise; Yeflim Tekstil’den Dilek Cesur, Coflkunöz Holding’den Tuba Gökçe, fienyurt & Vatansever Avukatl›k Bürosu'ndan Mustafa fienyurt, PWC’den Seçil Koyunlu, Bosch’tan Zeynep Y›ld›z, Otosima’dan Gürcan Yenice ve Kuter ‹letiflim’den Duygu Özbekçi… Ziyaret Sivil toplum kurulufllar› BUS‹AD’›n tecrübesinden faydalanmak istiyor BUS‹AD’›n bilgi birikimi ile tecrübesinden faydalanmak isteyen sivil toplum örgütleri, gerek sektörel gerekse Bursa’n›n menfaatini ön plana alan ortaklafla projeleri hayata geçirme noktas›nda oldukça istekli… B ursa Sanayicileri ve ‹fladamlar› Derne¤i (BUS‹AD), Bursa’n›n etkin sivil toplum örgütü olarak, kentteki meslek odalar› ile S‹AD’lar›n, birlikte proje gelifltirme konusunda kap›s›n› çald›¤› ilk Dernek olma özelli¤ini sürdürüyor. Bu ba¤lamda, Tekstil Mühendisleri Odas› ile BUM‹AD da yeni dönemde hayata geçirilebilecek projeleri görüflmek üzere BUS‹AD Yönetim Kurulu’nu ziyaret etti. Klasik tekstilden teknik tekstile geçifl… Tekstil Mühendisleri Odas› Merkez Yönetim Kurulu Baflkan› Emre Fidan, Bursa fiubesi Baflkan› Füsun Ekren ve Baflkan Vekili ‹stikbal Gündo¤du, tekstil kenti Bursa’da, sektörün yeni döneme en iyi flekilde haz›rlanmas› gerekti¤inden hareketle, kapsaml› organizasyonlar gerçeklefltirmek için BUS‹AD Baflkan› Günal Baylan’dan destek istedi. Ziyarette yapt›¤› de¤erlendirmede; klasik tekstilden teknik ve konvansiyonele geçifl noktas›nda sektörün gelece¤ini flekillendirecek ortak projelere imza atmaktan büyük memnuniyet duyacaklar›n› belirten Günal Baylan, yeni süreçte devlet deste¤inin önemine iflaret etti. BUS‹AD ile iflbirli¤i yapmak isteriz Tekstil sektörüne yönelik somut gerçekleflmeler sa¤layan projeleri hayata geçirmek istediklerini anlatan Emre Fidan ise, BUS‹AD iflbirli¤inde uluslararas› tekstil sempozyumu düzenlemekten büyük memnuniyet duyacaklar›n› dile getirdi. Öte yandan, ‹lker Özaslan baflkanl›¤›ndaki Bursa Mühendis ve Mimar ‹fladamlar› Derne¤i (BUM‹AD) Yönetim Kurulu’nun ziyaretinde de ‘BUS‹AD ile ortak projeler gelifltirme’ fikri ön plandayd›. BUM‹AD’›n kurulufl aflamas›nda ve sonras›nda BUS‹AD’›n bilgi birikimi ile tecrübesinden fazlas›yla yararland›klar›n› belirten ‹lker Özaslan, “BUS‹AD örnek ald›¤›m›z STK’lar›n bafl›nda geliyor. Dolay›s›yla sizlerle ortaklafla yap›lacak her projede var›z” diye konufltu. ‹kinci y›l›n› dolduran ve yeni fikirleri sanayi ile buluflturmay› hedefledikleri ‘Fikir Orman›’ projesine baflvurular›n devam etti¤ini an›msatan Özaslan, Nilüfer Deresi’nin temizlenmesine yönelik düzenledikleri kapsaml› çal›fltay›n ikincisine, BUS‹AD’›n köklü kurumsal yap›s›ndan da destek alarak haz›rlanmak istediklerinin alt›n› çizdi. Yarat›c› fikirler sanayi ile buluflmal› Kurumlar ve STK’lar aras› koordineli çal›flman›n önemine iflaret eden Günal Baylan ise, BUM‹AD’a ortak projelerde tam destek vereceklerini vurgulad›. Yarat›c› fikirlerin sanayi ile buluflup üretime dönüflmesini önemsediklerini, sosyal sorumluluk çerçevesinde Bursa’n›n en önemli de¤erlerinden olan Nilüfer Deresi’nin kurtar›lmas› için de gayret göstermeye haz›r olduklar›n› anlatan Günal Baylan, BUS‹AD’›n enerji verimlili¤i konusunda da çok hassas oldu¤una dikkat çekti. Baylan, “BUS‹AD olarak enerji verimlili¤i konusunda da fark yarataca¤›z. ‹çinde bulundu¤umuz BUS‹AD Evi’nin bu çerçevede örnek olmas›n› istiyoruz. Enerji verimlili¤ini ilerleyen aflamalarda tüm üyelerimizin iflyeri ve fabrikalar›na da yaymay› amaçl›yoruz” diye konufltu. Baylan, “Türkiye’de, baflta devlet ihalelerinde pozitif ayr›mc›l›k suretiyle talep yarat›l›rsa teknik tekstil geliflir. Tasarruflar›n kazanca dönüfltürülmesi için böyle bir yol izlenmeli. Ortaklafla yapaca¤›m›z etkinlikler de kamuoyunda ciddi ses getiren ve fark›ndal›k yaratan kapsamda olmal›” dedi. 57 Bak›fl 130 BUS‹AD üyeleriyle birlikte daha güçlü Bu dönem üyelerle daha fazla etkileflim içinde olmay› hedefleyen BUS‹AD Yönetim Kurulu, ziyaretlerini sürdürüyor. Y eni dönemde üyelerle iflbirli¤ini gelifltirmeyi hedefleyen BUS‹AD Yönetim Kurulu, bu çerçevede ziyaretlerine devam ediyor. Günal Baylan baflkanl›¤›nda Yönetim Kurulu üyelerinin kat›ld›¤› ziyaretler kapsam›nda; Bursa ifl dünyas›n›n yak›ndan tan›d›¤› Yeminli Mali Müflavir fierif Ar›, ayn› zamanda BUS‹AD Yönetim Kurulu Baflkan Yard›mc›s› olan Selim Tar›k Tezel, yak›n zamanda Hasana¤a Organize Sanayi Bölgesi’nde otomotiv sanayine yeni bir tesis kazand›ran Hüseyin Karabacak ile k›sa süre önce vefat eden babas› Mehmet ‹yigüllü’nün emanetine sahip ç›kan, yeni neslin baflar›l› ifladamlar›ndan Melih ‹yigüllü iflyerlerinde ziyaret edildi. Ziyaretlerde; güncel ekonomik konularla ilgili görüfller beyan edildi, sektörel anlamda öne ç›kan sorunlar ve bunlara yönelik çözüm önerileri konufluldu. BUS‹AD’›n bu dönem, 58 Bak›fl 130 üyeleriyle daha fazla etkileflim içinde olaca¤›n› söyleyen Baflkan Günal Baylan, ziyaretlerin devam edece¤ini söyledi. Ziyaret Türkiye’de ekonomi ile siyaset birbirinden ayr›lmaz bir bütün CHP Bursa Milletvekili Aykan Erdemir’in BUS‹AD Baflkan› Günal Baylan’› ziyaretinde; ekonomi ile siyasetin birbirinden ayr›lmaz bir bütün oldu¤u, dolay›s›yla Türkiye’deki yat›r›m ikliminin, siyasilerin aç›klamalar›ndan bire-bir etkilendi¤i vurguland›. C HP Bursa Milletvekili ve Avrupa Birli¤i Uyum Komisyonu Üyesi Doç. Aykan Erdemir’in, Bursa Sanayicileri ve ‹fladamlar› Derne¤i (BUS‹AD) Yönetim Kurulu Baflkan› Günal Baylan’a nezaket ziyaretinde; yeni dönemde ortaklafla hayata geçirilebilecek projeler üzerinde fikir al›flveriflinde bulunuldu. BUS‹AD Evi’nde gerçekleflen ziyarette; ekonomi ile siyasetin birbirinden ayr›lmaz bir bütün oldu¤u, dolay›s›yla Türkiye’deki yat›r›m ikliminin, siyasilerin aç›klamalar›ndan bire-bir etkilendi¤i de görüfl birli¤ine var›lan ana konulardan oldu… Bursa’n›n menfaati için her kurumla çal›fl›r›z CHP Bursa Milletvekili Aykan Erdemir’in ziyaretinden duydu¤u memnuniyeti dile getiren ve Bursa’n›n menfaati için çal›flan her kifli ve kurumla iflbirli¤i yapmaya haz›r olduklar›n› anlatan BUS‹AD Baflkan› Baylan, ifl insan› olarak en büyük isteklerinin; ülkedeki yat›r›m ikliminin bozulmamas› oldu¤unu vurgulad›. “Bursa’ya çok önem veriyoruz ve tüm kent dinamikleriyle birlikte gelece¤imiz için vizyon ortaya koymak istiyoruz” diyen Baylan, ülke kaynaklar›n› bofla harcamadan, planl›-programl› ve uzun vadeli stratejiler belirlenmesi taraftar› olduklar›n›n alt›n› çizdi. Baylan, “‹lerisini görebilmek çok önemli. Bu anlamda BUS‹AD olarak nitelikli çal›flanlar›n yetiflmesi için her dönem elimizi tafl›n alt›na koyduk. Bu dönem de hem Ar-Ge personeli yetifltirmek, hem de e¤iticilerin e¤itilmesi için pilot bir okulda proje yürütmek istiyoruz” dedi. Finansal okur-yazarl›k çok önemli Bursa’da iflbirli¤i yapabilecekleri sivil toplum örgütlerinin bafl›nda BUS‹AD’›n geldi¤ini söyleyen Aykan Erdemir ise, Derne¤in e¤itim konusundaki projelerine her zaman destek vermeye haz›r olduklar›n› vurgulad›. Finansal okur-yazarl›k konusuna büyük önem verdi¤ini ve müfredata girmesi için her platformda giriflimler yapt›¤›n› belirten Erdemir, Parti olarak ekonomi ile siyasetin birbirinden ayr›lmaz bütün oldu¤unun bilinciyle hareket ettiklerine iflaret etti. Bilime ve ekonomik verilere dayal› bir siyaset anlay›fl›n› önemsediklerini, bu manada Avrupa Birli¤i’nin Türkiye için önemini bildiklerini anlatan Erdemir, “AB müktesebat› Türkiye’nin dönüflümü için haz›r bir yol haritas›d›r. Dolay›s›yla bu kap›n›n mutlaka aç›k kalmas› gerekiyor” diye konufltu. 59 Bak›fl 130 Rekabet ifl hayat›nda kaliteyi art›r›r Haks›z rekabet ise ekonomiyi bozar BUS‹AD, her alanda gelifltirilmesi gereken ‘rekabet’ ile önüne geçilmesi gereken ‘haks›z rekabet’ konular›nda Uluslararas› Rekabet ve Teknoloji Birli¤i’nin çal›flmalar›na yeni süreçte büyük destek verecek. P rof. Dr. Ali Ceylan baflkanl›¤›ndaki Uluslararas› Rekabet ve Teknoloji Birli¤i’nin (URTEB) yeni Yönetim Kurulu, Bursa Sanayicileri ve ‹fladamlar› Derne¤i (BUS‹AD) Yönetim Kurulu’na nezaket ziyaretinde bulundu. ‹ki sivil toplum örgütünün önümüzdeki süreçte ortaklafla neler yapabilece¤i konusunda fikir al›flveriflinin gerçeklefltirildi¤i toplant›da görüfllerini aç›klayan BUS‹AD Baflkan› Günal Baylan, her alanda gelifltirilmesi gereken ‘rekabet’ ile önüne geçilmesi gereken ‘haks›z rekabet’ konular›nda URTEB’in çal›flmalar›n› büyük bir takdirle takip ettiklerini vurgulad›. Hedefler iyi belirlenmeli “Bugüne kadar çok emek sarf edilen URTEB, güzel ve gerekli bir 60 Bak›fl 130 oluflum” diyen Baylan, yeni süreçte BUS‹AD olarak Birlik ile ortaklafla projeler yapmaktan büyük memnuniyet duyacaklar›n› kaydetti. Baylan, “URTEB’in daha genifl kitlelere yay›lmas› için BUS‹AD olarak deste¤e haz›r›z. ‹yi belirlenmifl hedefler do¤rultusunda ortaya çok güzel sonuçlar›n ç›kaca¤›na inan›yoruz” dedi. BUS‹AD ile yak›n iliflkideyiz URTEB’in yeni Baflkan› Prof. Dr. Ali Ceylan ise, Bakanlar Kurulu karar›yla kurulan Birli¤in amac›n›; “Her alanda rekabetin gerekli, haks›z rekabetin ise ekonomiye zarar veren bir olgu oldu¤unu tüm gerçekli¤iyle kamuoyuna anlatmak” olarak özetledi. “Rekabeti teflvik etmek, özendirmek, sevdirmek, ifl hayat›nda kalitenin ancak rekabet ile sa¤lanaca¤›n› göstermek ve orta-uzun vadede Türkiye ekonomisine bu flekilde fayda sa¤lamak için y›llar önce URTEB’i kurduk” diyen Ali Ceylan, faaliyet konular›yla BUS‹AD’›n da yak›n iliflki içinde oldu¤unu ifade etti. Yenilikçilik ile rekabet iç içe BUS‹AD’›n y›llard›r toplumda fark›ndal›k yaratt›¤› ‘yenilikçilik’ ile rekabet olgusunun iç içe oldu¤unu anlatan Ceylan, “Rekabette öne geçmek için yenilikçi olmak gerekiyor. Ulusal ve uluslararas› rekabet bizim çal›flma alan›m›za giriyor. Rekabet; serbest piyasa ekonomisini benimseyen Türkiye gibi ülkelerde çok önemli… Önlemeye çal›flt›¤›m›z haks›z rekabet ise, bir ülkede en alttan en üste kadar bütün birimleri olumsuz etkiliyor. Gerçek rekabet; kalk›nmay› getirdi¤i gibi, ifl dünyas› için de maliyetleri düflüren bir olgudur. Öte yandan, Ekonomi Bakanl›¤›’n›n uluslar aras› rekabetçili¤in gelifltirilmesi için ciddi teflvikleri var. Tüm bu bilgiler ›fl›¤›nda, rekabet kültürünün daha h›zl› yay›lmas› için, belirlenecek master plan do¤rultusunda BUS‹AD ile birlikte çal›flmay› çok isteriz” diye konufltu. Ziyaret Türkiye ekonomisi kad›nlar›n çal›flma hayat›na daha çok kat›l›m›yla geliflir BUS‹AD Baflkan› Günal Baylan, BU‹KAD Yönetim Kurulu’nun ziyaretinde yapt›¤› de¤erlendirmede, Türkiye ekonomisinin, kad›nlar›n daha fazla çal›flma hayat›na kat›l›m›yla kalk›nabilece¤ini vurgulad›. B US‹AD Baflkan› Günal Baylan, kad›nlar›n ifl hayat›na daha fazla kat›l›m›n› amaçlayan ve bu do¤rultuda projeler gelifltiren Bursa ‹fl Kad›nlar› ve Yöneticileri Derne¤i’ne (BU‹KAD), gereken deste¤i vereceklerini söyledi. Günal Baylan; BU‹KAD Baflkan Yard›mc›s› Berna Afl›ro¤lu, Genel Sekreter Nermin Atalay ile Yönetim Kurulu üyeleri Semra Baykan ve Ulviye Yahya’n›n BUS‹AD Evi’nde gerçekleflen nezaket ziyaretinde yapt›¤› konuflmada, Türkiye ekonomisinin, kad›nlar›n daha fazla çal›flma hayat›na kat›l›m›yla kalk›nabilece¤ini vurgulad›. ‹fl dünyas›nda kad›n say›s› artmal› BU‹KAD yöneticilerine, “Baflta ‘Finansal Okur-Yazarl›k’ olmak üzere e¤itimle ilgili projelerinize BUS‹AD olarak katk› sa¤lar›z” diyen Baylan, Derne¤in; kad›nlar›n ifl hayat› d›fl›nda sosyal hayatta karfl›laflt›¤› sorunlar› çözme noktas›nda da fark›ndal›k yaratmas› gerekti¤ini savundu. Günal Baylan, “‹fl dünyas›nda ve çal›flma hayat›nda kad›nlar›n say›s›n›n niçin artmad›¤› en ince detay›na kadar incelenmeli. Bizler ifl insanlar› olarak kad›nlar›m›z›n kendini ekonomik aç›dan güvende hissetmesini önemsiyoruz ve bu konuda BU‹KAD’a gereken deste¤i vermeye haz›r›z” dedi. BUS‹AD’›n deste¤i bizi daha güçlü k›lacak BU‹KAD hakk›nda BUS‹AD Yönetim Kurulu’na bilgi veren ve projelerine destek isteyen Berna Afl›ro¤lu ise, özellikle üniversite ö¤rencisi k›z ö¤rencilere verdikleri ‘koçluk’ deste¤inin, gençlere ciddi manada ‘özgüven’ kazand›rd›¤›n› ifade etti. “Toplumda k›zlar›m›za ve kad›nlar›m›za rol model olmak, onlar›n ifl hayat›ndaki etkinli¤ini art›rmak istiyoruz” diyen Afl›ro¤lu, yeni projeleri ‘Finansal Okur-Yazarl›k’›n da bu amaca hizmet edece¤ine dikkat çekti. Afl›ro¤lu, “Ev han›mlar›na, yeni kad›n giriflimcilere, ifl hayat›nda en çok korkulan finans konular›nda bilgi verilecek. Bizler de gerekli e¤itimleri ald›k. Eylül’de projemizin start›n› verece¤iz. BUS‹AD’›n da projemize destek verecek olmas› bizi daha güçlü k›lacak” dedi. 61 Bak›fl 130 “TÜRK‹YE rotas›n› Avrupa Birli¤i’nden baflka bir yöne kesinlikle çevirmemeli” BUS‹AD Baflkan› Günal Baylan, 9 May›s AB Günü nedeniyle yay›nlad›¤› mesajda; Türkiye’nin, alternatifi olmayan Avrupa Birli¤i’nden kesinlikle vazgeçemeyece¤ini, ülkenin rotas›n› baflka bir yöne çevirmesinin mümkün olmad›¤›n› söyledi. ursa Sanayicileri ve ‹fladamlar› Derne¤i (BUS‹AD) Yönetim Kurulu Baflkan› Günal Baylan, ‘9 May›s AB Günü’ nedeniyle yay›nlad›¤› mesajda; Türkiye’nin, alternatifi olmayan Avrupa Birli¤i’nden kesinlikle vazgeçemeyece¤ini, ülkenin rotas›n› baflka yöne çevirmesinin gerek demokratik hayatta, gerekse ekonomide kazan›m sa¤lamayaca¤›n› anlatt›. B Bu süreç inat ve ›srarla tamamlanmal› Türkiye’nin AB üyelik sürecinin, 1963 y›l›nda AET ile ortakl›k anlaflmas› imzalanmas›yla bafllad›¤›n›, 1987’de tam üyelik baflvurusuyla ivme kazand›¤›n›, bugüne kadar netice al›namamas›nda taraflar›n gerekli çabay› göstermemesinin etkili oldu¤unu, AB’ye tam üyeli¤in yerini Türkiye için hiçbir oluflumun alamayaca¤›n› anlatan Baylan, inatla ve ›srarla bu sürecin tamamlanmas› için mücadele edilmesini gerekti¤ini vurgulad›. 62 Bak›fl 130 Yeni fas›llar›n aç›lmas›n› bekliyoruz AB’ye tam üyelik konusunda son y›llardaki sevindirici tek geliflmenin; Türkiye’nin Avrupa Birli¤i ile kat›l›m müzakerelerinde üç y›l aradan sonra, 2013’te ‘Bölgesel Politika ve Yap›sal Araçlar›n Koordinasyonu’ bafll›kl› 22. fasl›n aç›lmas› oldu¤unu belirten Baylan, di¤er fas›llar›n da aç›lmas›n› beklediklerini dile getirdi. ‹lerlememiz AB ç›pas› ile hayata geçirilmeli AB yolunda özellikle 17 Aral›k sonras› yaflanan geliflmelerin Türkiye için eksi puan yazd›¤›n› vurgulayan BUS‹AD Baflkan› Günal Baylan, “Ba¤›ms›z yarg›, ileri demokrasi, hukuk devleti gibi AB’nin çok önem verdi¤i konularda gereken ilerlemeyi, AB ç›pas› ile hayata geçirmeli ve her alanda yap›lacak yap›sal reformlar ile özledi¤imiz kaliteli yaflama kavuflmal›y›z” diye konufltu. TTIP’ta müzakereler d›fl›nda kalmamal›y›z AB ile ABD aras›nda planlanan Transatlantik Ticaret ve Yat›r›m Ortakl›¤› (TTIP) anlaflmas›na da de¤inen Günal Baylan, “Söz konusu müzakerenin d›fl›nda kalmak ifl dünyas› olarak bizi endiflelendiriyor. Anlaflma, AB ile üyelik süreci devam eden veya ekonomik entegrasyon içindeki ülkelere de aç›k olabilir, olmal›d›r” dedi. 9 MAYIS AB GÜNÜ HAKKINDA… ‹kinci Dünya Savafl›’n›n ard›ndan, 9 May›s 1950'de Fransa D›fliflleri Bakan› Robert Schuman, Avrupa k›tas›nda bar›fl, dayan›flma ve refah›n yeniden infla edilebilmesi için savaflan ülkeleri birlik olmaya ça¤›rd›. Avrupa Birli¤i'nin temellerini att›¤› için bugün, AB’nin resmi günü olarak kutlan›yor. AB'nin do¤du¤u gün olarak kabul edilen 9 May›s'›n Avrupa Günü olarak kutlanmas› karar› da 1985 y›l›nda Milano'da yap›lan AB hükümet ve devlet baflkanlar› zirvesinde al›nd›. Her y›l dünyan›n çeflitli ülkelerinde, Avrupa Birli¤i’nin misyonunu, tarihçesini, politikalar›n› genifl kitlelerle paylaflabilmek amac›yla ‘9 May›s Avrupa Günü’ festival havas›nda çeflitli etkinliklerle kutlan›yor. Önemli Günler “Küresel çevre felaketini önlemek için hepimizin yapabilecekleri var” Afl›r› tüketime yönelimin, ekolojik dengenin bozulmas›na neden oldu¤unu belirten BUS‹AD Baflkan› Günal Baylan, küresel çevre felaketine do¤ru sürüklenmekte olan dünyada herkesin, bunu tersine çevirmek için yapabilece¤i bir fleyler oldu¤una dikkat çekti. US‹AD Baflkan› Günal Baylan, 5 Haziran Dünya Çevre Günü nedeniyle bir mesaj yay›nlad›. Tar›m toplumundan sanayi toplumuna geçiflte yaflanan h›zl› de¤iflim ve afl›r› tüketime yönelimin, ekolojik dengenin bozulmas›na neden oldu¤unu belirten Günal Baylan, küresel çevre felaketine do¤ru sürüklenmekte olan dünyada herkesin yapabilece¤i bir fleyler oldu¤una dikkat çekti. B Her çevreci davran›fl karfl›l›¤›n› bulur Bursa’da sanayicilerin son dönemde ‘çevreci üretim’ prensibinden hareketle kurduklar› ar›tma tesislerinin yan› s›ra enerji ve su tasarrufu noktas›nda yapt›klar› verimlilik art›r›c› çabalar›n da topluma örnek teflkil etmesi gerekti¤ini belirten Baylan, bireysel bazda yap›lacak her çevreci davran›fl›n, karfl›l›¤›n› mutlaka bulaca¤›n› vurgulad›. Do¤al çevrenin korunmas› için, ‘at›k maddelerin geri dönüfltürülmesi’, ‘yak›tlar›n tam yak›lmas›’, ‘enerji ve su tasarrufu sa¤lanmas›’ gibi akla hemen gelen pek çok basit önlem oldu¤unu söyleyen Baylan, çevreye zararl› gaz sal›n›m› yapan tesislerin ise AB standartlar›nda filtre kullanmas› gerekti¤inin önemine iflaret etti. Küresel iklim de¤iflikli¤i… Baylan, “Do¤al çevre hepimizin… Biz do¤ay› korudukça do¤a da bizleri korur. Hava, su ve topra¤a kar›flan kimyasal at›klar do¤ay›, dolay›s›yla insan sa¤l›¤›n› bozuyor. ‘Temiz çevre’ ad›na giriflilen çal›flma ve çabalara kat›lal›m. Soludu¤umuz havan›n, içti¤imiz suyun ve bulundu¤u-muz yerin temiz olmas›n› istiyorsak çevre kirlenmesine engel olal›m” dedi. BUS‹AD’›n da küresel iklim de¤iflikli¤inin ekonomi üzerindeki olas› etkilerini araflt›rmak ve yol haritas› çizmek için kapsaml› bir çal›flma bafllatt›¤›n› an›msatan Günal Baylan flöyle devam etti: “Bursa ekonomisinin iklim de¤iflikli¤ine haz›rlanmas›n› istiyoruz. Söz konusu de¤iflikliklere uyum sürecinde bir yol plan› çizerek, Bursa ve bölgesinde meydana gelebilecek iklim de¤iflikliklerini araflt›rmak, bunun sonucunda tar›m, sanayi ve hizmet sektörlerinde karfl›lafl›lmas› olas› temel k›r›lganl›klar› önceden tespit etmek ve gerekli önlemlerin al›nmas›n› sa¤lamak, ifl ve kamu liderleri üzerinde fark›ndal›k yaratmak amac›yla BUS‹AD Yönetim Kurulu olarak böyle bir proje bafllatt›k. Konunun tüm taraflar›yla kapsaml› toplant›lar yap›yoruz. Yak›n zamanda daha da flekillenecek çal›flmam›z›n içeri¤ini ve sonuçlar›n› kamuoyuyla paylaflaca¤›z.” 5 HAZ‹RAN DÜNYA ÇEVRE GÜNÜ Do¤al çevrenin korunmas› amac›yla 1972 y›l›nda ‹sveç'in Stockholm kentinde Birleflmifl Milletler Çevre Konferans› topland›. Bu toplant›da çevre sorunlar› ele al›nd›, çevre kirlenmesine karfl› üye ülkeler ortak çözüm yollar› arad›. Birleflmifl Milletler Çevre Konferans›’nda 5 Haziran gününün Dünya Çevre Günü olmas› kararlaflt›r›ld›. Her y›l Birleflmifl Milletler'e üye ülkelerde 5 Haziran, Dünya Çevre Günü olarak kutlan›yor. Türkiye’de bu amaçla 1978 y›l›nda Türkiye Çevre Sorunlar› Vakf›, daha sonra Çevre Müsteflarl›¤› kuruldu. Baflbakanl›¤a ba¤l› Çevre Müsteflarl›¤› 5-11 Haziran tarihleri aras›n› Çevre Koruma Haftas› olarak kabul etti. Çevre Koruma Haftas›’nda okullarda ö¤rencilere do¤al çevrenin korunmas› gere¤i ö¤retiliyor. Hafta boyunca radyo ve televizyonlarda halka çevre kirlenmesiyle ilgili bilgiler veriliyor, al›nmas› gerekli önlemler anlat›l›yor. 63 Bak›fl 130 Önemli Günler “Bas›n›n özgür olmad›¤› bir toplumda ne yaz›k ki demokrasiden söz edilmez” Bas›n›n özgür olmad›¤› bir toplumda demokrasiden ve insan haklar›ndan söz edilemeyece¤ini söyleyen BUS‹AD Baflkan› Baylan, sektöre çeflitli kademelerde hizmet veren tüm gazetecilerin 24 Temmuz Bas›n Bayram›’n› kutlad›. B ursa Sanayicileri ve ‹fladamlar› Derne¤i (BUS‹AD) Baflkan› Günal Baylan, bas›nda sansürün kald›r›lmas›n›n 106. y›ldönümü nedeniyle yay›nlad›¤› mesajda, haber alma özgürlü¤ünün en etkili arac› olan bas›n›n, demokratik hak ve özgürlüklerin elde edilmesinde de öncü oldu¤unu söyledi. milletin menfaati için objektif flekilde görevini yerine getiren bas›n emekçileri, ülkemizin ça¤dafl ülkeler seviyesine ulaflmas› için çok önemli bir temel tafl›d›r” dedi. SANSÜRÜN KALDIRILMASI VE BASIN BAYRAMI… 1908’in yaz aylar› 2. Abdülhamit için zor geçiyordu. Selanik’ten yay›lan ittihatç› isyan›n› ne fiemsi Pafla bast›rabilmiflti ne Müflir Osman Pafla… Binbafl› Enver Bey ve adamlar› da¤lardayd›... Ayaklanman›n 40. gününde Abdülhamit geri ad›m att›. Bir baflka aç›dan da ileriye do¤ru at›lm›fl bir ad›md› bu: 24 Temmuz 1908’de 2. Meflrutiyet ilan edildi. “Bas›n, bir milletin ortak sesidir…” Bas›n›n özgür olmad›¤› bir toplumda demokrasiden ve insan haklar›ndan söz edilemeyece¤inin alt›n› çizen Baylan, bas›n sektörüne çeflitli kademelerde hizmet veren tüm gazetecilerin 24 Temmuz Bas›n Bayram›’n› kutlad›. Osmanl› Matbuat Cemiyeti ad›yla örgütlenmifl gazetecilerin büyük bölümü meflrutiyeti sevinçle karfl›lad›. Sansürün karfl›s›na dikilebileceklerdi art›k. 1876’dan kalma sansür kararnamesini uygulatmayacaklard›. Yani sansür memurlar› yay›ndan önce gazeteleri kontrol edemeyecekti. Meflrutiyetin ilan edildi¤i günün gecesinde ‹Kdam gazetesinin sahibi Ahmet Cevdet ile Sabah gazetesi sahibi Mihran Efendiler, gazete provalar›n› görmek için gelen sansür memurlar›n› ayn› sözlerle geri çevirdiler: “Gazeteler hürdür, sansür yasakt›r.” Baylan, “Bas›n, Ulu Önder Atatürk’ün de ifade etti¤i gibi, bir milletin ortak sesidir. Dolay›s›yla hiçbir tesir ve bask› alt›nda kalmadan, özgürce 25 Temmuz 1908 sabah› da¤›t›lan gazeteler farkl›yd› art›k. Uzun y›llar›n ard›ndan gazeteler ilk kez, sansür memurlar›n›n de¤il gazetecilerin tercihlerine göre bas›lm›flt›. Özgürce 64 Bak›fl 130 yay›mlanan gazetelere halk›n ilgisi de büyük oldu. Baz› gazeteler sat›fllar›n› 2 binlerden 5 binler düzeyine ç›kard›. Fiyat› 10 kurufl olan ‹Kdam gazetesi karaborsada yar›m liraya kadar al›c› bulabildi. Bir ay içinde 200 yeni gazete için yay›n hakk› al›nd›. 24 Temmuz, bir anlamda gerçek gazetecili¤in patlama yapt›¤› gündü. Bu nedenle 24 Temmuz; Cumhuriyet Dönemi’nde Türk Bas›n›ndan Sansürün Kald›r›lmas› ve Bas›n Bayram› olarak ilan edildi. Daha sonra kutlamalar, geleneksel Gazeteciler Günü ad› alt›nda yap›lmaya baflland›. Türkiye’deki bas›n kurulufllar› zaman zaman 24 Temmuz 1908 öncesini hat›rlatan dönemlerden geçtiler, ancak 24 Temmuz simge olarak önemini hiç kaybetmedi. Yeflilova Holding Mimarl›k Yar›flmas› uluslararas› düzeyde de ilgi görüyor Yeflilova Holding, Uluda¤ Üniversitesi Mimarl›k Fakültesi ile Mimarlar Odas› Bursa fiubesi iflbirli¤inde bu y›l üçüncüsü düzenlenen ‘Kentlerde ve Yap›larda Alüminyum Tafl›nabilirlik’ konulu yar›flmaya uluslararas› düzeyde de kat›l›m gerçekleflti. eflilova Holding, Uluda¤ Üniversitesi Mimarl›k Fakültesi ile Mimarlar Odas› Bursa fiubesi taraf›ndan bu y›l üçüncüsü düzenlenen ve geleneksel hale getirilen ‘Kentlerde ve Yap›larda Alüminyum Tafl›nabilirlik 2014’ konulu yar›flman›n ödülleri Uluda¤ Üniversitesi Mimarl›k Fakültesi’nde düzenlenen törenle sahiplerine verildi. Bu y›l ki yar›flman›n uluslararas› düzeyde olmas› ve yurtd›fl›ndan bir mimarl›k fakültesi ö¤rencisine ait projenin ödül almas› ise ayr›ca gurur kayna¤› oldu. Y Törende Uluda¤ Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Kamil Dilek, Uluda¤ Üniversitesi Mimarl›k Fakültesi Dekan› 66 Bak›fl 130 Prof. Dr. Nilüfer Ak›nc›türk, Mimarlar Odas› Bursa fiubesi Baflkan› Can fiimflek, Yeflilova Holding Yönetim Kurulu Baflkan› Ali ‹hsan Yeflilova ile Yeflilova Holding Yönetim Kurulu üyesi Nezihe Yeflilova ve jüri üyeleri haz›r bulundu. Alüminyumun kullan›m alan›n› geniflletmeliyiz Törende aç›l›fl konuflmas›n› yapan, Uluda¤ Üniversitesi Mimarl›k Fakültesi Dekan› Prof. Dr. Nilüfer Ak›nc›türk, bu tarz yar›flmalar›n gelece¤in mimarlar›n›n geliflimini desteklemesi aç›s›ndan önemli oldu¤unu, kurumlara ve ö¤rencilere de yüksek fayda sa¤lad›¤›n› vurgulad›. Yeflilova Holding Yönetim Kurulu Baflkan› Ali ‹hsan Yeflilova ise, alüminyumun günümüzdeki önemini vurgulad›. Mimarl›k Fakültesi ö¤rencilerine alüminyum madeninin de¤erini hat›rlatarak, “Bu madenin kullan›m alan›n› daha da gelifltirmeliyiz” diyen Yeflilova, organizasyonu destekleyen Mimarlar Odas› Bursa fiubesi’ne, Uluda¤ Üniversitesi Mimarl›k Fakültesi’ne, jüri üyelerine, ö¤retim görevlilerine teflekkür etti. Yeflilova, “Ayr›ca bu yar›flmaya kat›lan gelece¤in mimarlar›na, yar›flmaya gösterdikleri yo¤un ilgiden dolay› teflekkür eder, dereceye giren arkadafllar› yürekten kutlar›m” dedi. Mimarlar Odas› Bursa fiubesi Baflkan› Can fiimflek de, Yeflilova Holding’i mimarl›k mesle¤ine gösterdi¤i ilgi ve koydu¤u katk›dan dolay› kutlad›. Birinci ekibe 6 bin lira para ödülü… Yar›flma sonucunda birinci olan ekibe 6.000 TL, üçüncü olan ekibe 3.000 TL, mansiyon alan befl ekibe ise 1.250’fler TL para ödülü ve plaket takdim edildi. Yar›flman›n kazananlar› flöyle: Birincilik Ödülü: ‹dil fien, Yasin Ulutafl, Merve Dilflad Alada¤ (‹TÜ)_Üçüncülük Ödülü: Ömer Yeflildal (Lublin University of Technology)_Efl De¤er Mansiyon Ödülleri: Seda Tu¤utlu, Ethem Berk Kurtel (‹TÜ)- O¤uzhan Ayd›n, Sinan Tuncer, Burçak Sönmez (YTÜ)- Kübra Paksoy, Türker Naci fiaylan (‹TÜ)Yasemin K›l›ç (GYTE)- Tuna Bozankaya, Sonat Özcivano¤lu (ODTÜ) Üyelerden Haberler ‹nflaat sektörünün köklü firmas› Sinta sanayi yap›lar›nda fark›n› gösteriyor Bursa’n›n köklü inflaat firmas› Sinta, bu y›l da yeni sanayi yat›r›mlar›nda baflrolü oynuyor. Pek çok projeye imzas›n› atan Sinta’n›n tercih sebebi olarak; ‘Verdi¤i taahhütlere her zaman sad›k kalmas› ve k›sa sürede büyük projeleri tamamlayabilmesi’ gösteriliyor. S anayi inflaatlar›nda Bursa’n›n köklü firmas› Sinta, 2014 y›l›nda da yeni yat›r›mlar için ilk tercih olmaya devam ediyor. Verdi¤i taahhütlere her zaman ba¤l› kalan ve çok k›sa sürelerde büyük projeleri baflar›yla tamamlayan Sinta, de¤iflik sektörlerden devam eden fabrika inflaatlar›n› yine ilk günkü heyecanla yapmay› sürdürüyor. Yap›m› devam eden belli bafll› projeler… Yap›m› Sinta taraf›ndan devam eden belli bafll› projeler flöyle: Asil Çelik’in Orhangazi-Gemiç Köyü mevkiinde yeni sürekli döküm tesisi betonarme ve çelik konstrüksiyon inflaat›n›n yap›m› sürüyor. Magneti Marelli Mako Elektrik’in NOSAB’daki mevcut tesislerine ek sundurma binas›, hammadde binas›, çad›r tünelleri ve ilave sundurma inflaat› devam ediyor. Türk Traktör ve Ziraat Makine’nin Sakarya’daki mevcut boyahane binas›n›n çelik konstrüksiyon platform imalat›n› yine Sinta yap›yor. Bursa Tekstil Boyahaneleri ‹htisas OSB’nin Bad›rga Köyü s›n›rlar›nda yer alan 2.050.000 metrekarelik arazisine 1. k›s›m altyap› inflaat›n›n yap›m› sürüyor. Nuri Körüstan Makine ile Empo Otomotiv’in NOSAB’daki prefabrik fabrika binalar›n›n montajlar›na da baflland›. Sektörün olumlu seyri için istikrar flart ‹nflaat sektörü ile ilgili genel de¤erlendirmelerde de bulunan Sinta yetkilileri, bu y›l sektörün ‘seçim’ nedeniyle olumlu bir süreç yaflayaca¤›n› ifade etti. “Ekonomilerde kald›raç özelli¤inde olan inflaat sektöründeki sorunlar›n çözülmesi, önünün aç›lmas› gerekiyor. Bu sorunlardan biri de; yeni teflvik sisteminde inflaat sektörünün gözard› edilmesidir” diyen yetkililer, ekonomik ve siyasi istikrar›n, sektörün gelifliminde kilit rol oynayaca¤›n› vurgulad›. ‹nflaat sektörü geliflirse Türkiye de büyür Sinta yetkilileri flu bilgileri verdi: “‹stikrar ortam› sa¤land›¤› takdirde inflaat sektörünün gelece¤i parlak. Çünkü inflaat; uzun vadede iyimser beklentilerle bafllat›lan fabrika, altyap› ve sosyal yap›lard›r. Sektördeki sorunlar›n giderilmesiyle birlikte, ülke ekonomisinin daha fazla büyüyece¤i ve en büyük sorunlardan olan iflsizli¤in ortadan kalkaca¤› da bir gerçek. Ekonomik koflullar›n normal seviyelerde seyretti¤i flartlarda yat›r›m yapan firmalar için zaman›n önemi kuflkusuz büyük. Yat›r›m yapan firma yapt›¤› yat›r›m›n geriye dönüfl h›z›n›n yüksek olmas›n› ister. Bu nedenle komple yeni yat›r›m yapan firmalarda yat›r›m›n bafllang›c› olan inflaat sektörü ön plana ç›k›yor. Türkiye’de birçok sektöre do¤rudan ya da dolayl› olarak can veren inflaat sektörüne, sanayi ve turizm sektörlerine verilen üretim ve yat›r›m teflviklerinin verilmesi hem sektörün geliflmesi hem de Türkiye ekonomisi aç›s›ndan stratejik bir öneme sahip. Sektördeki bir önemli nokta da; çifte odakl›l›¤›n flart olmas›d›r. Yani flirketlerin bir taraftan proje odakl› olup, beklenen zaman ve bütçe içinde projeleri sonuçland›rmas›, di¤er taraftan müflteri odakl› olup büyük zorluklarla kurulan iliflkileri çok etkili biçimde yönetmeleri hatta gelifltirmeleri gerekiyor.” 67 Bak›fl 130 ‹ç-Me Turizm, Bodrum’da 55 milyon Euro’luk turizm yat›r›m›n› hizmete açt› Harput Holding ile ‹smail Çelik Afi ortakl›¤›ndaki ‹ç-Me Turizm taraf›ndan Bodrum-Gündo¤an’da 55 milyon Euro yat›r›mla infla edilen befl y›ld›zl› otel ve ultra lüks villalardan oluflan Mivara Luxury Resort & Spa ve Mivara Premium Villas ziyaretçilerine kap›lar›n› açt›. ürk turizminin gözbebe¤i Bodrum ultra lüks bir tesis daha kazand›. Bodrum'un en müstesna koylar›ndan Gündo¤an'da infla edilen befl y›ld›zl› Mivara Luxury Resort & Spa misafirlerini kabul etmeye bafllad›. Otelin hemen bitifli¤indeki çok özel 16 villadan oluflan Mivara Premium Villalar›, Temmuz 2014, Mivara Residence ise T 68 Bak›fl 130 May›s 2015 itibariyle teslim hale getirilecek. Toplam yat›r›m de¤eri 55 milyon Euro Denize s›f›r, toplam 20 bin metrekarelik alan üzerine kurulan Mivara kompleksi ile Bodrum’u y›l›n sadece birkaç ay› de¤il 365 günü yaflan›l›r k›lmak hedefleniyor. Harput Holding ile ‹smail Çelik Afi ortakl›¤›ndaki ‹ç-Me Turizm taraf›ndan hayata geçirilen tesisin toplam yat›r›m de¤eri 55 milyon Euro… “Mivara’da hedeflerimiz büyük” ‘Mivara Bodrum’ ile turizme ad›m atan Harput Holding ile ‹smail Çelik Afi, yeni yat›r›mlarla sektöre yön vermeyi hedefliyor. Harput Holding Yönetim Kurulu Baflkan› Muhammed Etkeser, “Bodrum’da irili-ufakl› say›s›z turizm projesi var. Mivara kendi segmentinde üst gelir grubuna hitap ediyor. Kendi bak›fl aç›m›zdan, turizm sektöründe eksik olarak gördü¤ümüz alanlar› Mivara ile ortadan kald›rd›k. Çok özel bir proje olan Mivara’da hedeflerimiz büyük” dedi. Orta¤›yla birlikte turizm sektöründe var olabilmek ad›na Mivara Bodrum’un iflletmesini de kendilerinin Üyelerden Haberler yapt›¤›n› anlatan Etkeser “Sektörün bütün dinamiklerini yaflamak için iflletme taraf›nda böyle bir karar ald›k. Bu sektörde devam edeceksek en do¤rusu bizce bu. Mivara zincir otel olmaya bafllad›¤› zaman ise iflletmenin de profesyonel olmas› tabii ki gerekecek” diye konufltu. “Turizm sektöründe yeni yat›r›mlar planl›yoruz” Mivara Bodrum ile girdikleri turizm sektöründe yeni projelerle kal›c› olmay› hedeflediklerini söyleyen Muhammed Etkeser, Alaçat› ve Uluda¤’da da otel yapmay› planlad›klar›n› ifade etti. Etkeser, daha sonraki süreçte turizm sektörüne “devam” diyebilmenin, piyasa ve ekonominin flartlar›yla ilgili olaca¤›n› söyledi. Kongre ve toplant›lar›n Mivara'ya gelmesi için çal›flmalar yapt›klar› bilgisini de veren Etkeser, Eylül, fiubat aylar›nda ve Eylül 2014-Haziran 2015 dönemleri aras›nda yap›lmas› planlanan organizasyonlar için görüflmelerin sürdü¤ünü bildirdi. 69 Bak›fl 130 Güleryüz’ün Cobra marka otobüsleri flehir içi kullan›mda dünyan›n tercihi Dünyan›n 28 farkl› ülkesinde ve Türkiye’nin 16 kentinde, flehir içi ulafl›mda tercih edilen Güleryüz flirketinin Cobra marka otobüsleri sat›fl rakamlar›n› her geçen y›l art›r›yor. tomotiv sanayinin 47 y›ll›k firmas› Güleryüz Otomotiv, yerel yönetimlerin ihtiyaçlar›na göre oluflturdu¤u Cobra marka yolcu otobüslerini genifl bir yelpazede hem ihracata hem de iç pazara yönelik üretmeye devam ediyor. O De¤iflik motor seçenekleri ile 9, 10,5, 11 ve 12 metre uzunluklar›nda normal ve alçak tabanl› otobüs üretimlerine Bursa-Engürücük mevkiinde bulunan 35 bin metrekaresi kapal› toplam 70 bin metrekare alan üzerinde kurulan üretim tesislerinde sürdüren Güleryüz 70 Bak›fl 130 A.fi., 2014 y›l›nda da ürün bazl› projelerini h›zla gelifltiriyor ve sektöre rol model olmaya devam ediyor. Türkiye’nin otobüs markas› Firman›n en önemli özellikleri; ba¤›ms›z bir üretici olmas› ve tescilli modelleri… Ürünlerini bu sayede Güleryüz Cobra markas›yla istedi¤i pazara, uygun flartlarla sunabilen Güleryüz, Türkiye'nin otobüs markas› ve kendini iç pazarda ispatlam›fl bir flirket olarak bu gücünü her y›l artan sat›fl rakamlar›yla da pekifltiriyor. Yerel yönetimlerin tercihi Cobra Yerel yönetimlerin toplu tafl›madaki ihtiyaçlar›n› karfl›layan Güleryüz, Isparta Özel Halk Otobüsleri Odas›’ndan ald›¤› 52 araçl›k sipariflin yan› s›ra Antalya’ya da 94 adetlik sipariflin tamam›n› teslim etti ve böylelikle ülke genelinde kullan›lan üretim say›s›n› 224’e yükseltti. Öte yandan, alternatif yak›tlarla çal›flan araçlar üzerinde yapt›¤› araflt›rmalar sonucu ortaya ç›kan Cobra GM290LF-CNG model otobüsleri ‹stanbul’a gönderen Güleryüz, söz konusu metropolde kullan›lan araç say›s›n› da 1000’e ç›kard›. Yurtd›fl›nda da be¤eni topluyor Dünyan›n 28 farkl› ülkesine otobüs ihraç eden Güleryüz’ün Cobra’lar› en son; Kazakistan, Avusturya, ‹spanya, Slovenya, Katar, Bulgaristan, Bosna Hersek, S›rbistan ve ‹talya’da kullan›lmaya baflland›. Türkiye’de ise baflta ‹stanbul, Isparta, Antalya, Alanya, Mersin gibi toplam 16 flehirde otobüsleri kullan›lan Güleryüz, 5 ayr› sat›fl noktas› ve 27 servis a¤› ile hizmet veriyor. Üyelerden Haberler “Sorunlar›m›z› çözmek için tecrübe, bilgi, giriflimcilik ve yenilikçilik yeter” Karacabey Meslek Yüksek Okulu ö¤rencilerine, ifl hayat›nda edindi¤i tecrübeleri aktaran ve baflar›ya giden yol için önemli tavsiyelerde bulunan Gökçelik YKB Yalç›n Aras, “Hayatta karfl›lafl›lan sorunlar› çözmek için tecrübe, giriflimcilik ve yenilikçilik yeter” dedi. ülkenizin kalk›nmas›n› istiyorsan›z bu yaflam savafl›na haz›r olmal›s›n›z. Bu savafl› kazanmak için de; inanç, dürüstlük, ahlaki prensipler, sayg› ve en önemlisi çok çal›flmaya ihtiyac›n›z var. Ben, hayat›n› ticaret yaparak kazanm›fl biri olarak bu prensiplerden asla vazgeçmedim. Günümüzde marka olmufl, belli bir yere gelmifl iflletmelerin temelinde de sayd›¤›m bu temel düsturlar var” dedi. af sektörünün öncü temsilcilerinden Gökçelik, Uluda¤ Üniversitesi Karacabey Meslek Yüksek Okulu ö¤rencilerini a¤›rlad›. Muhasebe ve Vergi Bölüm Baflkan›, Ö¤retim Görevlisi Tezcan Ayd›n ile bölüm ö¤rencileri öncelikle Gökçelik’in NOSAB’daki fabrikalar›n› gezerek üretim sürecini yak›ndan görme f›rsat› buldu. Ard›ndan ö¤renciler Gökçelik Yönetim Kurulu Baflkan› Yalç›n Aras ile bir araya geldi. Aras, ö¤rencilere Gökçelik’in kuruluflundan bugüne geçirdi¤i süreçleri anlatt› ve hayata dair önemli tavsiyelerde bulundu. Yeter ki çok çal›flal›m ‹fl hayat›na dair düflüncelerini de ö¤rencilerle paylaflan Aras, giriflimciyi; “Akl›ndan ve hayalinden geçen düflünceleri hayatta uygulayan kimseler” olarak nitelendirdi. Her ülkenin kalk›nmak için giriflimcilere ihtiyac› oldu¤unu belirten Aras, “Bilim adamlar›na ve müteflebbislere hayat› R kolaylaflt›rd›klar› için dua ediyorum. Biz de Gökçelik olarak kendi mesle¤imizle, üretimimizle ilgili insanlara nas›l daha fazla faydal› olabiliriz diye y›llard›r kafa yorarak giriflimcilik yap›yoruz. Bugün art›k iki kelimeden biri inovasyon, yani yenilikçilik… Günümüzde giderek kalabal›klafl›yoruz ve ihtiyaçlara cevap veremeyecek bir yöne do¤ru h›zla gidiyoruz. Yaflam›m›z›n ana unsurlar› hava, su, toprak h›zla kirleniyor. Hiç flüpheniz olmas›n, bir müteflebbis veya bilim adam› ç›k›p bütün bu sorunlara çözüm bulacak. Yeter ki Allah’›n verdi¤i akl› hay›rl› ifllerde kullanal›m. Bütün bunlar›n temelinde yine tecrübe, giriflimcilik ve yenilikçilik yat›yor. Yeter ki çal›flal›m” diye konufltu. Yaflam savafl›na haz›r olun Baflar›ya giden yolun e¤itimden geçti¤ini söyleyen Yalç›n Aras, tecrübenin ise do¤rular ile hatalar›n toplam›ndan olufltu¤unu vurgulad›. Aras, “Yaflam›n kendisi bafll› bafl›na bir savafl. 7,5 milyar nüfusa ulaflan dünyada her yerde ve her zaman rekabet var. E¤er baflar›l› olmak, rahat yaflamak, istedi¤inizi elde etmek ve 71 Bak›fl 130 Bosch yeni tesisine 2015’e kadar 850 milyon liral›k yat›r›m yapacak Bosch, Bursa’daki otomotiv teknolojileri üretimini geniflletiyor. Euro 6 emisyon standartlar›n› karfl›layan dizel enjektör üretmek üzere yeni tesis açan Bosch, yaklafl›k 500 kifliye daha ifl imkan› sa¤layacak. osch, Bursa’da yer alan üretim birimlerinde en geliflmifl dizel teknolojisine sahip enjektörlerini üretmek üzere yeni tesisinin aç›l›fl›n› gerçeklefltirdi. Bosch, 2015 y›l›na kadar yeni tesise 850 milyon TL yat›r›m yapacak ve bu y›l›n sonuna kadar yaklafl›k 500 kifliye yeni ifl imkan› sa¤layacak. B Bilim, Sanayi ve Ticaret Bakan› Fikri Ifl›k’›n kat›l›m›yla gerçekleflen yeni tesisin aç›l›fl töreninde konuflan Bosch Türkiye Temsilcisi Steven Young, “Bu yat›r›m, Bosch’un kaliteye ve birlikte çal›flmaya verdi¤i önemi defalarca kan›tlam›fl olan Bursa’daki tesislerine güveninin alt›n› çiziyor” dedi. Bursa’da Euro 6 emisyon standard›yla üstün teknoloji Bosch Grubu, Bursa Dizel Sistemleri Fabrikas›’nda, common-rail dizel enjektörlerde 2 bin bar püskürtme bas›nc›na sahip ve Euro 6 normlar›na uygun olan CRI2-20 enjektörlerin seri üretimine 2013 y›l›nda bafllad›. Bursa’da üretilen CRI2-20 enjektörleri, 2014 y›l›n›n bafl›nda Avrupa’da kabul edilen Euro 6 emisyon standartlar›n› karfl›l›yor. Bu standartlar 2016’dan itibaren Türkiye’de de uygulanacak. Bosch San. ve Tic. A.fi. Teknik Genel Müdürü Marc Weller de konuflmas›nda, “Bu yat›r›m sayesinde üretimi, Avrupa’n›n önde gelen otomotiv üreticilerine kadar geniflletebildi¤imiz için gurur duyuyoruz. Bugün Avrupa’da her dört dizel araçtan birinde kullan›lan enjektör Bursa’da üretiliyor” diye konufltu. 72 Bak›fl 130 Son 10 y›lda ciro ve çal›flan say›s› ikiye katland› Bosch’un Bursa cirosu geçti¤imiz 10 y›lda iki kat›ndan fazla artt›. Ayn› dönemde çal›flan say›s› da neredeyse iki kat›na ç›karak 3 binden 5 bin 500’e yükseldi. Öte yandan, yeni üretim tesisi 6 bin metrekare alana sahip bulunuyor. Bosch’un Bursa’daki tesislerinde ayn› zamanda otomotiv sektörü için benzinli sistemler, tahrik ve kontrol sistemleri için üretim, fren sistemleri üretimi ve dizel sistemleri Ar-Ge Merkezi bulunuyor. Bosch, Bursa’da toplam 315 bin metrekarede ve 7 ayr› binada üretim yap›yor. Bosch‘a Yetkilendirilmifl Yükümlülük Sertifikas›… Di¤er yandan Bosch, Yetkilendirilmifl Yükümlülük için YSS Sertifikas› ald›. Firma bu sertifikay› Bursa’da alan ilk, Türkiye’de ise 14. firma oldu. Sertifikay›, Gümrük ve Ticaret Bakan› Hayati Yaz›c›’dan Bosch Sanayi ve Ticaret A.fi. Dizel ve Benzinli Sistemler Fabrikalar› Organizasyon Gelifltirme Direktörü Arzu Toygar ald›. Üyelerden Haberler Rixos, Evinoks’un yüksek teknolojili I- Buffet dijital büfe yönetimini seçti Yurtiçi ve yurtd›fl›nda birçok zincir otel projesinde yer alan Evinoks, I- Buffet isimli dijital büfe yönetimi sistemini ilk olarak Rixos Otelleri’nde hayata geçirdi. Söz konusu sistem; obeziteyle mücadeleyi ve g›da israf›n› minimuma indirmeyi de hedefliyor. tel ekipmanlar› sektörünün öncü markas› Evinoks, 1982’den beri kalite ve sa¤laml›ktan ödün vermeden Türkiye ve dünyada say›s›z projeye imza atmaya devam ediyor. Evinoks, bu y›l›n ilk çeyre¤inde gelifltirdi¤i I-Buffet isimli Dijital Büfe Yönetimi Sistemi’ni ilk olarak Rixos otellerinde hayata geçirdi. O Markam›z› daha da ileri tafl›yaca¤›z Evinoks Yönetim Kurulu Baflkan› N. Coflkun ‹rfan, “Birçok ulusal ve uluslararas› zincir otellerin projelerinde yer ald›k ve bunlar›n tüm dünyada global tedarikçisi olmaya devam ediyoruz. Yeni pazar a¤lar›yla markam›z› daha da ileriye tafl›yaca¤›z” dedi. Ak›ll› fabrika, ak›ll› ürünler Günümüzde otel yönetimlerinin; ekipman, makine ve teçhizat seçerken do¤a dostu, zaman ve enerji tasarrufu sa¤lamas›na, teknolojinin sundu¤u avantajlar› bar›nd›rmas›na özen gösterdi¤ini anlatan ‹rfan, “Dünyadaki birçok firma gibi biz de ürünlerimizi tasarlarken ve Ar-Ge faaliyetlerimizde bu beklentileri dikkate al›yoruz. Yenilikçi oteller teknolojik yenilikleri yak›ndan takip ediyor ve bu durum bizi cesaretlendiriyor. Rixos Premium Belek ve Rixos Premium Tekirova gibi oteller, yeni gelifltirdi¤imiz I-Buffet isimli Dijital Büfe Yönetimi Sistemi’ni otel bünyelerine katarak müflterilerinin sa¤l›kl› beslenme, obeziteye karfl› bilgi edinme ve kalori kontrolü konular›nda hizmet almas›n› sa¤l›yor” diye konufltu. Obeziteye karfl› mücadele Yaz›l›m ve donan›m tabanl› olarak gelifltirilen I-Buffet, sektörde g›da sunum sistemlerinin yönetimi ve müflterilerin bilgilendirilmesini esas alan bir proje… Bu sistem sayesinde sunumu yap›lan ürünlerle ilgili olarak; g›dalar›n görselleri, kalori, protein, karbonhidrat ve ya¤ de¤erleri ile risk teflkil eden alerjenler, büfeler üzerindeki bilgilendirme ekranlar›nda sunuluyor. Ayr›ca istendi¤i takdirde söz konusu bilgiler, web sayfas› üzerinden müflterilerin ak›ll› telefon ve tabletlerine de aktar›labiliyor. I- Buffet ayn› zamanda; g›da, zaman ve enerji israf›n› önlüyor, obezite ve alerjiye yönelik bilgilendirmeyle özenli g›da seçim imkan› sa¤l›yor. Sektörde rol model olmak istiyoruz Sektörde rol model olmay› amaçlad›klar›n› anlatan ‹rfan, “Sektörün ihtiyaçlar› do¤rultusunda yap›lamayan› yapmak, bulufl ve patent say›m›z› h›zla art›rmak, geliflime ve büyümeye devam etmek öncelikli hedeflerimiz… Bilgi ve teknolojinin ön planda oldu¤u, yüksek katma de¤erli fark yaratan ürünler gelifltirerek firmam›z›n ad›n› tüm dünyada daha s›k duyurmay› amaçl›yoruz” dedi. 73 Bak›fl 130 Plaza Turizm, ATM Fuar›’nda bu y›l Bursa’y› en güçlü flekilde temsil etti Türkiye’nin en büyük 5 turizm acentesinden biri olan Plaza Turizm, Dubai’de yap›lan ve sektörde çok önemli bir yeri olan Arabian Travel Market (ATM) Fuar›’nda bu y›l da Bursa’y› en güçlü flekilde temsil etti. rtado¤u’nun en önemli buluflma noktas› olan ATM Fuar›’na Türkiye’den en büyük stant ile kat›lan Plaza Turizm, stant alan›n›n bir bölümünü Türkiye’nin en seçkin 8 farkl› oteliyle de paylaflt›. Fuara 15 kiflilik profesyonel ekibiyle kat›lan firma, Bursa Valisi Münir Karalo¤lu ile ifl dünyas›n›n önde gelen konuklar›n› da stand›nda a¤›rlad›. O Stand›m›zda binlerce ziyaretçi a¤›rlad›k ATM Fuar›’n› de¤erlendiren Plaza Turizm Genel Müdürü Serdal Can, “Arabian Travel Market Fuar› turizm sektörü aç›s›ndan çok önemlidir. Bu fuarda birçok ülkeden kat›l›mc›yla bir araya gelme f›rsat› yakalad›k. Fuara her y›l çok yüksek oranda kat›l›m sa¤lan›yor. Biz de Plaza Turizm olarak stand›m›zda binlerce misafirimizi a¤›rlayarak faaliyetlerimiz hakk›nda bilgi verdik” dedi. Her y›l binlerce turiste hizmet verdiklerini belirten Can, “Plaza Turizm olarak müflterilerimize hizmetin en kalitesini, en güvenlisini ve en profesyonel olan›n› sunmak öncelikli amac›m›z… Turizm ad›na ne varsa hepsini Plaza Turizm çat›s› alt›nda toplad›k. Güvenli ve kaliteli hizmet isteyen herkesi Plaza Turizm’e bekliyoruz” diye konufltu. Kurumsal firmalara da hizmet sa¤l›yoruz Öte yandan, kurumsal firmalara da hizmet veren Plaza Tur, BTSO bünyesinde yer alan 25 seçkin ifladam›n› da ATM Fuar›’na götürdü. Otel, turizm, rent a car gibi sektörün de¤iflik alanlar›nda faaliyet gösteren ifladamlar› Plaza Tur organizasyonu ile ATM Fuar›’na girifl yaparken, konaklama, uçak bileti, transfer, rehberlik alanlar›nda da hizmet ald›lar. Honda ‹nallar Servis müflteri memnuniyetinde Türkiye 1.’si Honda ‹nallar Servis, ba¤›ms›z Ipsos KMG araflt›rma flirketinin Türkiye genelinde yapt›¤› ‘Servis Müflteri Memnuniyeti Anketi’nden birinci ç›karak kalitesini bir kez daha tescilledi. O tomotiv sektörünün köklü firmalar›ndan ‹nallar; tüm sat›fl, sat›fl sonras› ve yedek parça hizmetlerini üstlendi¤i Honda markas› ile 23 y›ll›k tecrübesinin ›fl›¤›nda yine büyük bir baflar›ya imza att›. Ba¤›ms›z Ipsos KMG araflt›rma flirketinin, Honda Türkiye Afi için ülke genelinde gerçeklefltirdi¤i ‘Servis Müflteri Memnuniyeti Anketi’nde 74 Bak›fl 130 Honda ‹nallar Servis, hizmet kalitesini bir kez daha tescil etti. Yap›lan de¤erlendirmede Honda ‹nallar Servis, müflteri memnuniyetinde ‘2013 Y›l› Türkiye Birincisi’ oldu. Öte yandan, Honda ‹nallar Servis, müflterilerine sunmufl oldu¤u ayr›cal›kl› hizmetlerle sektörde fark yaratmaya devam ediyor. Sabah saatlerinde araçlar›n› servise getiren müflteriler için, her gün saat 09:30’da flehir merkezine, 17:00’de ise flehir merkezinden Honda ‹nallar Servis’e ücretsiz müflteri servis hizmeti sunuluyor. E¤er istenirse, arac›n›z kap›n›zdan al›n›p, bak›m› yap›ld›ktan sonra tekrar kap›n›za b›rak›l›yor. Üyelerden Haberler Maysan Mando yeni yat›r›mlar›yla otomotivin global çözüm orta¤› oldu Ar-Ge gücüyle global flirket olmay› baflaran, amortisör üretiminin öncüsü Maysan Mando, 25 milyon liral›k yat›r›mla kapasitesini y›ll›k 6 milyon adede ç›karmay› hedefliyor. Yeni üretim band›n› devreye alan firma, istihdam›n› da art›rmay› planl›yor. mortisör üretiminin öncüsü Maysan Mando, yeni yat›r›mlar›yla büyümeye devam ediyor. Üretiminin yüzde 60’›n› Hyundai Czech ve Kia Slovakya gibi yurtd›fl› OEM üreticileri ile Hyundai Assan, Oyak Renault, Mercedes Benz Türk, BMC, Ford Otosan, Anadolu Isuzu, Iveco, Otokar, Karsan, Mitsubishi ve Temsa gibi çok say›da yerel OEM üreticilerine veren Maysan Mando, son y›llarda teknoloji ve otomasyon yat›r›mlar›na yöneldi. Geçen y›l bir önceki y›la oranla yüzde 20 büyüme yaflayan ve geçti¤imiz günlerde yeni üretim band›n› devreye alan Maysan Mando, sürdürdü¤ü 25 milyon liral›k yat›r›mla kapasitesini y›ll›k 6 milyon adede ç›karacak. A Üretim son dört y›lda dört kat artt› Maysan Mando Genel Müdürü Erdal Elbay, son 4 y›lda üretimlerini 4 kat art›rd›klar›na iflaret ederek, “Bu y›l 25 milyon liral›k yat›r›m yap›yoruz. 2023 hedefine haz›rlanmak ve kapasitemizi art›rmak için ikinci fabrikam›z› yapt›k. Bu iki fabrikayla y›ll›k kapasitemizi 6 milyona ç›karaca¤›z. 2001 y›l›nda yüzde 10 olan OEM oran›m›z flimdi yüzde 70’lerde. Bu bizi haz›r tutuyor. Kalite ve fiyat anlam›nda global bir tedarikçi haline geldik. ‹ki fabrikam›zla beraber kapal› alan›m›z 25 bin metrekareye ulaflt›” dedi. Ürün gam› çok genifl Ürün gam›nda binek, hafif ticari araçlar, otobüsler ve a¤›r kamyonlar›n yan› s›ra demiryollar› ve askeri uygulamalara yönelik genifl bir amortisör yelpazesinin bulundu¤unu ifade eden Elbay, bünyelerinde 3 bin referans ürün bulundu¤unu kaydetti. Elbay, Maysan’›n üretiminin yüzde 40’›n› ihraç ettiklerini belirterek, yapt›klar› yeni yat›r›mlarla 423 olan çal›flan say›s›n›n y›lsonuna kadar 500 kifliye ulaflaca¤›n› dile getirdi. Son y›llarda yat›r›mlar›n› otomasyon ve teknolojiye yönelttiklerini anlatan Elbay, “Çünkü amortisör çok hassas bir ürün. Hem konfor hem de güvenlik ürünü. Biz sadece amortisör ifli yapm›yoruz, bütün enerjimizi bu alanda kullan›yoruz. 2012’de Ar-Ge merkezi olduk. Üniversite-sanayi iflbirli¤ine çok önem veriyoruz. Dünyadaki en üst amortisör teknolojisine sahibiz. Ciromuzun minimum yüzde 5’ini Ar-Ge harcamalar›na ay›r›yoruz. Sektörde olmas› gereken bütün kalite standartlar›na sahibiz” diye konufltu. OEM’lere co-design deste¤i… Ar-Ge merkeziyle OEM’lere co-design deste¤i verdiklerini de vurgulayan Elbay, “Maysan Mando, Renault’un üretti¤i Clio 4’ün amortisörü ile Fransa’da 40 bin adet üretilen Renault Sport’un amortisörlerini Ar-Ge merkezinde tamamen Türk mühendisleriyle dizayn etti. Kendi tasar›m› olan amortisörleri hem Türkiye hem de Fransa’da üretilen araçlara gönderen Maysan Mando, Ford, Hyundai ve di¤er OEM üreticilerindeki oranlar›n› da her geçen y›l yeni projelerle art›yor” dedi. 75 Bak›fl 130 May Tohum ihracat ve teknoloji transfer gelirinde rekor art›fl sa¤lad› Uluslararas› rekabetin en ciddi flekilde yafland›¤› Türkiye tohum pazar›nda elde etti¤i uzun dönemli baflar›lara bir yenisini daha ekleyen MAY Tohum, 2014 y›l› ile birlikte ihracatta tarihi rekorunu k›rd› 978 y›l›ndan bu yana “MAY” markas› ile sebze, tarla, endüstri ve yem bitkileri tohumlar›n›n araflt›r›lmas›, üretimi, yurtiçi ve yurtd›fl› sat›fl› konular›nda faaliyet gösteren MAY Tohum, 2012-2013 y›llar› aras›nda gerçeklefltirdi¤i yüzde 100’lük ihracat büyümesini, 2014 y›l›nda da yüzde 50’lik ilave bir büyüme sa¤layarak sürdürdü. Ayn› dönemde lisans, dam›zl›k hat ve know-how sat›fl gelirleri ise bir önceki y›la oranla yüzde 600’lük bir art›fl göstererek 2 milyon liray› aflt›. 1 Hedef ülkelerde de organize oluyor Uluslararas› pazarlarda 2005 y›l›nda profesyonel faaliyetlerini bafllatan MAY Tohum; odaklanma hedefli yeni stratejisine ba¤l› olarak Rusya, Ukrayna, Moldova, Romanya ve Bulgaristan’da ofislerini kurarak hedef 76 Bak›fl 130 ülkelerdeki organizasyonunun ilk aflamas›n› tamamlad›. 160’dan fazla tescilli ürünü var Kurdu¤u mevcut yurtd›fl› sat›fl altyap›s›n›n ilk olumlu sonuçlar›n› almaya bafllayan firma, toplam ayçiçe¤i tohum sat›fllar›nda dünyada ilk 10 firma aras›na girmeyi baflarm›fl olup, halen hedef pazarlar›n› kapsayan co¤rafyada 160’dan fazla tescilli ürününü “MAY” markas› alt›nda satmaktad›r. Üyelerden Haberler Hal› sektörünün öncü firmas› Tike, franchising modeliyle h›zl› büyüyor Hal› sektörünün köklü kuruluflu Tike Hal›, 2010 y›l›nda ‘ilk’ olarak bafllatt›¤› hal› ma¤azac›l›¤›nda franchising modeliyle büyüme ve yay›lma stratejisine 2014 y›l›nda da devam ederek 155 bayiye ulaflt›. H al› sektöründeki 40 y›ll›k tecrübe ve know-how’unu, sektörde aray›fl içinde olan meslektafllar›yla paylaflmak ve bu alana yeni girecek yat›r›mc›lara yol göstermek amac›yla franchising modelini benimseyen Tike Hal›, sektörün en h›zl› büyüyen markas› konumuna geldi. ‹stanbul ve Trakya’da 95 bayiye ulafl›ld› 2013 y›l›nda ‹stanbul Bölge Müdürlü¤ü’nü faaliyete geçiren Tike Hal›, k›sa sürede ‹stanbul ve Trakya’da 95 bayi say›s›na ulaflt›. Toplamda 155 bayisi olan, yarat›c› ve özgün tasar›mlar, inovatif pazarlama stratejileri ve koflulsuz müflteri memnuniyeti felsefeleriyle ilerleyen Tike Hal›, k›sa sürede tüketicilerin yo¤un be¤enisini kazand›. Togi Hal›; Farkl› Hal›… Tike; 2013 y›l›nda 22 y›ll›k tescilli markas› Togi’yi ‘Farkl› Hal›’ slogan›yla ‘Togi Hal›’ olarak revize etti ve sektöre yeni bir heyecan ve de¤iflim daha getirdi. Togi Hal› ile daha ziyade orta ve orta üst genç tüketicileri hedefleyen firma, k›sa sürede Togi ürünlerini ülke genelinde yaklafl›k 120 ma¤azada sat›l›r konuma getirdi. Farkl› Hal›, sektörde al›flkanl›klar› de¤ifltirmek, heyecan ve yarat›c›l›k katmak için oluflturuldu. Tike franchise ile elde edilen kazan›mlar Hal› sektöründe markal› ve itibarl› bir konuma eriflmek için Tike franchise pek çok avantaj sa¤l›yor: ‘Yat›r›m›n h›zl› geri dönmesi. Sektörde yüksek rekabet gücü elde edilmesi. Denenmifl, kendini kan›tlam›fl bir yöntemle minimum riskle çal›flmak. Genifl bir korumal› bölgeye sahip olmak. Sorun yafland›¤›nda, arkas›nda dan›fl›labilecek genifl insan gücü ve Tike kurumu var. Yat›r›mda ve uygulamada sorun yaflanmaz. Anlaflman›n uygulamas› yumuflak olur, s›cak iliflkiler kurulur. Reklam ve yarat›c› inovasyon çal›flmalar›nda bölgenizde sizi lider yapar.” Ne kadarl›k yat›r›m gerekli? Tike Hal› Franchising düflünen yat›r›mc›lar 100-200 metrekare aras› uygun lokasyondan bir ma¤aza için yaklafl›k 150 bin liral›k yat›r›m yapmal›. Bu yat›r›m, flirketin hedefledi¤i ortama 18 ayl›k bir geri dönüfl süresinde yat›r›mc›ya geri dönüfl sa¤lan›yor. ‹ki veya 3 personel hal› ma¤azac›l›¤›nda yeterli olabiliyor. 77 Bak›fl 130 Tofafl ‘Mavi Yaka Kariyer Program›’ ile çal›flanlar›na yeni bir gelecek sunuyor Tofafl ‹nsan Kaynaklar›’n›n mavi yakal› çal›flanlar›na yeni kariyer f›rsatlar› sunmak amac›yla hayata geçirdi¤i ve f›rsat eflitli¤i ilkesini esas alan ‘Mavi Yaka Kariyer Program›’ birinci y›l›n› doldurdu. Program›” kariyer ve geliflimde f›rsat eflitli¤i ilkesini esas al›yor. Söz konusu program ile ilgili konuflan Tofafl ‹K Direktörü Burhan Çak›r, “Tofafl’›n gelecek yolculu¤unda, kurum kültürümüzü özümsemifl, motivasyonu yüksek, nitelikli insan kayna¤› temel teflkil ediyor. Bu noktada çal›flanlar›m›z›n e¤itim ve geliflim f›rsatlar›ndan yararlanabilmeleri, kariyer beklentileri ve bu do¤rultudaki memnuniyetleri bizim için çok önemli. Tüm bu de¤erleri gözeterek Mavi Yaka Kariyer Program›’n› hayata geçirdik. ‹K süreç ve uygulamalar›n› Mavi yakal› çal›flanlar›m›za da yayg›nlaflt›rd›k. Performans ve kariyer yönetimi de bu örneklerden sadece biri. Mavi Yaka kariyer uygulamalar›yla hem çok kapsaml›, bir o kadar da fleffaf bir program sunduk. Bu uygulamalar› geliflim ve kariyer yolculu¤unda, Tofafl Akademi ile sundu¤umuz e¤itimlerle ve di¤er geliflim programlar›yla destekledik. Bu da k›sa sürede çal›flan memnuniyetinde önemli bir art›fl› beraberinde getirdi. T ofafl’›n mavi yaka çal›flanlar›n›n kariyer planlamas›yla ilgili beklenti ve ihtiyaçlar› üzerine Mart 2013’te bafllat›lan programda, bir y›l içinde 97 pozisyon için aç›lan 80 ayr› iç ilana 2.700’ün üzerinde Tofafl mavi yaka çal›flan› baflvuru yapt›. Yap›lan baflvurular› takiben tüm ‹nsan Kaynaklar› süreç ve aflamalar›n› baflar›yla tamamlayan 102 mavi yakal› çal›flandan 18’i beyaz yaka pozisyonuna; 84 mavi yakal› çal›flan ise farkl› bölümlerin mavi yaka pozisyonlara atand›. Gelece¤imiz için nitelikli insan kayna¤› önemli Tofafl’›n Türk otomotiv sektöründe örnek teflkil eden “Mavi Yaka Kariyer 78 Bak›fl 130 Çal›flanlar›m›z›n ifl hayat›nda kendi kariyer yolculuklar›nda fark›ndal›klar›n› art›r›p cesaretlendirerek daha fazla sorumluluk almalar›n› arzu ediyoruz. Bu hedeflerine ulaflmalar›na destek vererek daha mutlu olacaklar› bir kariyer yolculu¤u sunma yolunda çal›flmalar›m›za devam ediyoruz” dedi. Aç›k Ö¤retim Meslek Lisesi… Tofafl, geliflim ve kariyerde f›rsat eflitli¤i ilkesi çerçevesinde sahip olduklar› deneyimlerle flirket içinde kariyerini yükseltmeyi hedefleyen, ancak gerekli e¤itim kriterlerine sahip olmayan mavi yakal› çal›flanlar› için de çok özel e¤itim programlar› tasarl›yor ve onlar›n geliflimine destek oluyor. Tofafl’›n bu kapsamda, k›demi yüksek, pratik ifl deneyimi ve yetkinlikleri yüksek olan, ancak ilkö¤retim mezunu seviyesinde bulunan çal›flanlar›n›n diploma seviyesini yükseltmeleri için bafllatt›¤› “Aç›k Ö¤retim Meslek Lisesi” teflvi¤i uygulamas›yla, bugüne kadar 32 çal›flan 4 y›ll›k e¤itimi tamamlayarak meslek lisesi diplomas› sahibi oldu. Mezun olan çal›flanlardan ikisi, bu sayede kariyer program›na baflvurarak ilk kademe yöneticilik pozisyonu olan Yal›n Tak›m Lideri pozisyonuna yükseldi. Beyaz yaka yönetici pozisyonunu hedefleyen baz› çal›flanlar da e¤itimlerini bir ad›m daha ileriye götürerek meslek yüksekokuluna devam ediyor. Üyelerden Haberler TEB ‘Giriflim Bankac›l›¤›’ ile ifl fikri olanlara A’dan Z’ye destek sa¤l›yor TEB, Giriflim Bankac›l›¤› kapsam›nda ‹stanbulAtaflehir’de TEB Giriflim Evi’ni hizmete açt›. Merkezde; e¤itim, dan›flmanl›k ve Kuluçka Merkezi deste¤i ile A’dan Z’ye ücretsiz hizmet sunuluyor. G iriflim Bankac›l›¤› ile ‘ifl’ fikirlerini ekonomiye kazand›rmaya devam eden Türk Ekonomi Bankas› (TEB), ‘Dan›flman Banka’ anlay›fl›yla, finansman›n nas›l ‘ifl’e dönüfltürülece¤inden, projelerin nas›l pazarlanaca¤›na kadar her konuda giriflimcilere yol gösteriyor. ortam› olana¤›n› geniflletmeye yönelik yeni bir ad›m daha att›. Giriflim Evi’ndeki Kuluçka Merkezi’ne ek olarak, eOfis ile yapt›¤› anlaflma do¤rultusunda TEB, ‹stanbul’un 7 farkl› noktas›nda açt›¤› yeni fiziki çal›flma ortamlar›n› ücretsiz olarak giriflimcilere sunuyor. Ayr›ca baflta ‹TÜ Ar› Çekirdek Merkezi olmak üzere iflbirli¤i yap›lan teknokentlerde de giriflimciler ‘TEB Giriflim Evi Noktalar›’nda çal›flma imkan› bulabiliyor. Giriflimciler yat›r›mc›larla bir araya geliyor TEB Giriflim Evi bünyesinde çal›flmalar›n› sürdüren giriflimciler, hem giriflimcilik ekosisteminde önemli yeri olan melek yat›r›m a¤lar›yla hem de TEB Özel Bankac›l›k müflterilerinden oluflan TEB Özel Melek Yat›r›m Platformu üyesi melek yat›r›mc›larla bir araya getiriliyor. KGF iflbirli¤iyle 500 bin TL’ye varan finansal destek Son olarak Kredi Garanti Fonu (KGF) ile bir iflbirli¤ine imza atan TEB, giriflimcilere sundu¤u finansal imkanlar› bir ad›m öteye tafl›d›. Giriflimcilik alan›nda KGF’nin bir banka ile yapt›¤› ‘ilk ve tek’ olma özelli¤i tafl›yan bu iflbirli¤i sayesinde, giriflimcilere 500.000 TL’ye kadar teminats›z kredinin önü aç›ld›. TEB, Giriflim Bankac›l›¤› kapsam›nda giriflimcilere özel olarak ‹stanbulAtaflehir’de açt›¤› ‘TEB Giriflim Evi’nde e¤itim, dan›flmanl›k ve Kuluçka Merkezi deste¤i ile A’dan Z’ye ücretsiz hizmet sunuyor. TEB KOB‹ Bankac›l›¤› K›demli Genel Müdür Yard›mc›s› Turgut Boz, gerek fikir, gerekse fikirlerin hayata geçirilme aflamas›nda finansal ve finansal olmayan ürün ve hizmetleriyle giriflimcilerin yan›nda olduklar›n› söyledi. Yedi yeni noktada giriflimcilere destek TEB, eOfis ile yapt›¤› anlaflmayla giriflimcilere sundu¤u fiziki çal›flma 79 Bak›fl 130 Üyelerden Haberler ‹flletmelerde Yönetsel ‹htiyaçlara Bütünleflik Çözüm: ManageMind Stratejik Yönetim Sistemi ‹letiflim Yaz›l›m; rekabetçi ve ifl süreçlerini etkin biçimde yap›land›rmay› hedefleyen flirketlerin, bu ihtiyac›yla oluflan pazar› ve geliflen talepleri erken dönemde de¤erlendirerek, ManageMind Stratejik Yönetim Sistemi'ni bütünleflik bir sistem olarak gelifltirdi. ekabetçi ve ifl süreçlerini etkin biçimde yap›land›rmay› hedefleyen flirketlerin, bu ihtiyac›yla oluflan pazar› ve pazar›n geliflen taleplerini erken dönemde de¤erlendiren ‹letiflim Yaz›l›m; ManageMind Stratejik Yönetim Sistemi'ni; iflletme hedeflerinin ölçülmesinde ve yönetiminde ‘baflar›n›n anahtar›’ olma hedefiyle bütünleflik bir sistem olarak gelifltirdi. R ‹letiflim Yaz›l›m Kurumsal ‹letiflim Sorumlusu Binnur fiahinkaya, bu çerçevede ManageMind’in; Performans göstergelerinin kullan›c›lar taraf›nda dinamik olarak oluflturuldu¤u, ‹flletme içinde süreçlerin web ortam›nda, belirli kullan›c› yetkilendirmeleriyle takip edildi¤i, Periyodik olarak anahtar performans gösterge hesaplar›n›n yap›ld›¤›, üretim ve hizmet iflletmeleri için gelifltirilmifl bütünleflik bir 'Stratejik Yönetim Sistemi' olarak üretim ve hizmet iflletmeleri taraf›ndan kullan›ld›¤›n› anlatt›. Süreç elektronik ortamda yönetilebiliyor Sistemin; firmalar›n özellikle bütünleflik ihtiyaçlar›na çözüm arad›¤› bir ortamda 80 Bak›fl 130 verimlilik, kalite, kurumsal içerik yönetimi ve etkin süreç yönetimi için ofis uygulamalar›n›n elektronik ortamdaki taleplerine yan›t verecek biliflim altyap›s› ihtiyac›na çözüm oldu¤unu söyleyen fiahinkaya, “ManageMind ile ka¤›ts›z ofis uygulamalar› ile sistem üzerinden süreçler elektronik ortamda yönetilebiliyor. Di¤er taraftan, kurulan sistemin personelin firma ihtiyaçlar›na göre formlar oluflturabilmesi sistemin etkin olarak firma taraf›ndan kullan›labilmesinde önemli rol oynuyor. Ayr›ca firman›n ihtiyac› olan kalite süreçlerine yönelik doküman yönetiminin de sa¤l›kl› biçimde oluflturulabiliyor olmas›, talep edilen kalite belgelerinin gereklerinin yerine getirilmesinde firmaya kolayl›k sa¤l›yor. Özetle; hem doküman yönetimi hem de süreç yönetiminin bir arada etkin bir altyap› ile sunulmas› iflletme için bütünsel çözüm olarak kullan›labiliyor” dedi. Sistemin iflletmelere faydas› saymakla bitmiyor Söz konusu sistem ile; Her türlü formun oluflturulmas› ve bunlar›n veri girifli, Anket takibi ve istatistiksel raporlamalar, KPI ile süreçlerin izlenmesinin sa¤lanmas›, TSE ve di¤er kalite standart belgelerinin doküman takibi, arflivlenmesi, raporlanmas›, Hizmet iflletmelerinin süreç takibi dokümantasyonu ile üretim iflletmelerindeki sürecin takibinde ihtiyaç duyulan kalite dokümantasyonun yap›labildi¤ini vurgulayan fiahinkaya, “Bunlar›n yan›nda, program üzerinden yaz›l›m deste¤i gerektirmeden yeni form oluflturabilme / tasarlayabilme, form revizyonlar›n›n takibi ve onay sürecinin izlenmesi, iflletme KPI'lar›n›n hesaplanmas› ve ihtiyaç halinde 3. parti uygulamalarla entegrasyon sa¤layabilmesi, iflletmedeki formlar›n takip edilebilmesi programla hedeflenen faydalardand›r. Ayr›ca; istatistiksel raporlar›n / grafiksel analizlerin yap›labilmesi, personel atama ve doluluk takibinin yap›labilmesi, kurumsal haf›za için gerekli dokümantasyonun ve izlenebilirli¤in sa¤lanmas› da program›n iflletmeye kazand›raca¤› faydalar olarak say›labilir” diye konufltu. Kültür / Sanat Arzu Tan Bayraktutan Bursa Devlet Tiyatrosu Müdüresi Ahmet Vefik Pafla Bu ismi söyleyince, yani ‘Ahmet Vefik Pafla’ deyince do¤al ki tiyatroyu biliyor Bursa insan›. Heykel’de, Atatürk Heykeli karfl›s›ndaki yap›y›, Devlet Tiyatrosu’nun Bursa sahnesini. Elbette ki Bursa sanat›n›n amiral gemisine pek yak›flan bir isim. Tiyatromuz ismiyle yaflas›n. Peki ama kimdir Pafla, daha da önemlisi AVP personeli ve üç befl merak sahibi d›fl›nda kaç kifli bilir Ahmet Vefik Pafla’y›? 1880’lerin bafl›nda Bursa’ya gelmifl sert, buyurgan ve ast›¤› ast›k bir Vali oldu¤unu ekseri ço¤unluk bilir de sadrazaml›¤›n› yani baflbakanl›¤›n›, diplomatl›¤›n›, felsefe hocal›¤›n›, sözlük yazarl›¤›n›, çevirmenli¤ini ve hiciv ustal›¤›n› kaç kifli bilir? Sarayla ters düflecek ve k›za¤a al›nacak kadar dik oldu¤unu? Ben bilmezdim mesela. Yani flu efsanevi hikayesini herkes bilir. Hani tiyatroyu kuruyor, Moliere’den’den çeviriler, uyarlamalar yap›yor ve eflraf› ve devlet memurlar›n› zorla cebren tiyatroya abone ettiriyor ya. Bunu herkes bilir de o abonelik bedellerini Memleket Hastanesi’nin, yani flu andaki Devlet Hastanesi’nin yap›m›nda kulland›¤›n› kaç kifli bilir? Benim de çok sonralar› ö¤rendi¤im, Meflhur Ziya Pafla’n›n da o dönem Adana Valisi oldu¤unu ve ‘Ben nas›l ak›l edemedim’ deyip ayn› yöntemle Adana’ya tiyatro kurdu¤unu kaç kifli bilir? Bina cephesinde ad›, an›t› niyetine fuayeyi süsleyen büstü dünya durdukça dursun. Pafla, piyeslerin provas›n› izleyecek, sahneyi haftada bir iki gecesi kad›nlar›n izlemesine ay›racak kadar radikal bir sanat adam›yd›. Ve sanat gibi bir olguyla insan gibi bir kavram› zorla cebren bask›yla buluflturmaya Pafla’n›n bile gücü yetmezdi. Ayk›r› Pafla 3 y›lda gitti Bursa’dan, ama geride sapasa¤lam bir temel ve muhteflem bir miras b›rakarak. 135 y›l geçmifl üstünden ve kimse zorla gelmiyor tiyatroya. Rica minnetle de gelmiyor kimse, hat›r gönül için de. Tiyatro için geliyorlar. Afifl as›yoruz, duyuruyoruz, ‘Bursa Devlet Tiyatrosu ‹ftiharla Takdim Eder, buyurun, fleref verin’ diyoruz, geliyorlar. Ak›n ak›n hem de gürül gürül geliyorlar. Biraz rakamlara bakarsak. Ahmet Vefik Pafla Devlet Tiyatrosu olarak geçen sezon yüzde 86 doluluk oran›yla oynad›k, Çehov’un Mart›’s›, Bernard Shaw’›n Pygmalion’u, Sar›p›nar 1914, Tohum ve Toprak, Akl› Olan Durmaz ve di¤erleri, çocuk oyunlar›, Oda Tiyatrosu oyunlar›, hepsi büyük övgü ald›. Toplamda 6 büyük oyun, 3 çocuk oyunu, 4 Oda Tiyatrosu oyunu toplam 305 kere sahneledik ve toplam seyirci say›m›z 73.413. ‹lkine imza atm›fl olmaktan gurur duydu¤umuz Balkan Ülkeleri Tiyatro Festivali kapsam›nda sahneye ç›kan 11’i yabanc› 14 tiyatro toplulu¤u ful salona oynad›, sadece farkl› ülkelerin sanat ve kültürlerinin sergilenmesi de¤il Bursa ve Balkanlar aras›ndaki yüzlerce y›ll›k sevdan›n buluflmas›yd›, salonumuz doldu taflt›. Koridorlarda alk›fl tutan seyircilerimiz bin yaflas›n. Bu sezon hedefimiz geçen y›lki gibi, yine dolu salon, yine mutlu seyirci. Rahmet istedi, Türk tiyatrosunun ç›narlar›ndan Ahmet Vefik Pafla’y› flükranla anal›m ve AVP’nin gerçek sahiplerine, Bursa’n›n sanat sevdal›lar›na ça¤r›m›z› yapal›m. Bekliyoruz efendim. Alakan›za bereket. ‘Zorla’ aboneli¤e gelince. Ahmet Vefik 81 Bak›fl 130 Burç Balc› BBDSO Viyolonsel Sanatç›s› burcbalci@gmail.com N‹MET KARATEK‹N Merhaba De¤erli Bak›fl Okurlar›, Bu say›daki yaz›m› haz›rlarken, ardarda sanat dünyam›zda büyük isimleri kaybetti¤imiz haberleri geldi. Nimet Karatekin, Verda Erman, Sevda fiener ve Ayhan Baran… Bu Türk sanat yaflam›n›n ç›narlar› diyebilece¤imiz büyük isimlerden Verda Erman ve Ayhan Baran, Kültür Bakanl›¤› taraf›ndan verilen “Devlet Sanatç›s›” payesine sahiplerdi. Ard›ndan tiyatro sanatç›s› Çolpan ‹lhan’›n da ölüm haberi geldi. Hepsi çok üzücüydü, ama yap›lacak bir fley yoktu ne yaz›k ki, giden gitmiflti. Bize düflen, onlar›n neden büyük olduklar›n› genç kuflaklara an›msatmak, an›lar›n› yaflatmakt› art›k. Ne yaz›k ki, Kültür ve Turizm Bakanl›¤› dahil hiçbir siyasi, görece medyam›zda daha çok tan›nm›fl Çolpan ‹lhan d›fl›nda hiçbir de¤erimiz için bir taziye yay›nlamad›. Bu bence daha da sars›c›yd›. Zira siyasiler ve devlet büyüklerimiz, ya bu isimleri önemsememifller, ya da ayr›m yapm›fllard›. Her iki durum da can›m› ac›tt› do¤rusu. Oysa bir toplum, sanat kültür ve bilim insanlar›yla medeniyette yükselebilir, dünyaya kendini tan›tabilirdi. S›n›rdan d›flar› ç›k›nca kimsenin tan›mad›¤› popüler flark›c›lar›yla de¤il. O nedenle bu yaz›m› de¤ifltirerek, bu büyük isimlerin kimler oldu¤unu sizlere anlatmak istedim. Temmuz ay›ndaki ilk kayb›m›z 17 Temmuz günü Ankara Devlet Konservatuvar› Piyano Pedagogu Prof. Nimet Karatekin’di. Tiyatro Sanatç›s› Zuhal Olcay’›n ve annemin de teyzesi olan Karatekin, Cumhuriyet’in ilk kuflak piyanistlerinden ve müzik dünyam›za bugün yön veren pek çok ünlü ismin 82 Bak›fl 130 ö¤retmeniydi. “Piyano e¤itiminin ç›nar›” olarak an›l›yordu. Bunlar aras›na Orkestra fiefleri Rengim Gökmen, Naci Özgüç, ‹brahim Yaz›c›, ‹nci Özdil gibi isimler, Emre fien gibi dünya çap›nda solistlerimiz say›labilir. Karatekin’in ölümü sanat camias›nda büyük üzüntüyle karfl›land› ancak siyasilerden taziye yay›nlayan olmad›. Ard›ndan, 21 Temmuz günü, dünyaca ünlü Devlet Sanatç›s› Piyanist Verda Erman’›n ölüm haberi geldi. Erman, üstün yetenekli çocuklar için ç›kart›lm›fl olan 6660 say›l› yasa gere¤ince 1957 y›l›nda Paris'e gönderilmifl, Paris Konservatuvar›'n› birincilikle bitirmiflti. Daha sonras›nda dünya çap›ndaki birçok yar›flmada dereceler elde etti, dünyan›n en ünlü orkestralar› ve flefleriyle sahne ald›. Yar›flmalarda ve Paris Konservatuvar›n’da jüri üyelikleri yapt›. Beethoven, Berg, Chopin, Haydn, Schubert, Brahms ve Ulvi Cemal Erkin'in solo ve orkestral› piyano eserlerinin CD kay›tlar›n› yapt›. Yurda döndükten sonra Cumhurbaflkanl›¤› Senfoni Orkestras› eflli¤inde birçok piyano konçertosunu seslendirdi, baz›lar›n›n Türkiye'de ilk seslendiriliflini gerçeklefltirdi. Kültür Bakanl›¤›’nca “Devlet Sanatç›s›” payesi verildi. Bursa’l› sanatseverler, kendisini geçti¤imiz y›llarda Bursa Bölge Devlet Senfoni Orkestras› konserinde de izleme flans›n› yaflam›fllard›. Erman’›n ölümü ard›ndan siyasilerden taziye yay›nlayan yine olmad›. Ard›ndan, 22 Temmuz günü bu kez Tiyatro dünyas›n›n yaflayan ç›nar› Prof. Sevda fiener’i kaybetti¤imizin haberi geldi. Piyano e¤itimi alan›nda Prof. Karatekin neyse, Tiyatro e¤itimi alan›nda da Prof.fiener oydu. fiener, Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Co¤rafya Fakültesi, ‹ngiliz Dili ve Edebiyat› Bölümü'nü 1956 y›l›nda bitirmifl, iki y›l sonra Tiyatro Bölümü'nde asistan olarak göreve bafllam›flt›. ‹ngiltere'de Bristol Üniversitesi'nin Dram Bölümü'nde iki dönem, Avusturya'da Viyana Üniversitesi Tiyatro Bilimi Enstitüsü'nde de bir dönem seminerlere ve derslere kat›lm›fl, 1972'de profesör olmufltu. 1995'de DTCF Tiyatro Bölüm Baflkan›yken emekliye ayr›ld›. Birçok ilde, sempozyum, seminer, panel ve aç›k oturumlara kat›ld›, bildiri ve konferanslar verdi. Tiyatro kuramlar›, dramaturgi, elefltiri kuramlar›, estetik, ça¤dafl sanat, modern ve modern sonras› tiyatro konular›nda e¤itmenlik yapt›. Birçok makale, kitap ve elefltiri yazan Sevda fiener, bir dönem Bilkent Üniversitesi'nde de ders verdi. fiener’in çeflitli dallarda ödülleri de vard› ve ayn› zamanda Tiyatro Elefltirmenleri Birli¤i'nin kurucu üyesiydi. Uluslararas› Ankara Tiyatro Festivali, Emek Ödülü (2004), 3. Afife Tiyatro Ödülleri(1999) yaflam boyu baflar› ve tiyatroya katk›da bulunanlara verilen Muhsin Ertu¤rul Özel Ödülü sahibiydi. fiener’in kayb› üzerine siyasilerden taziye yay›nlayan olmad›. Kültür / Sanat VERDA ERMAN SEVDA fiENER ‹ki gün sonra 24 Temmuz sabah› ise Cumhuriyet tarihimizin en önemli opera sanatç›lar›ndan, Bariton Ayhan Baran’› kaybetti¤imizin haberi geldi. Yaprak dökümü durmuyordu. Ayhan Baran, kuflkusuz Cumhuriyet tarihimizin en büyük baritonuydu. Ankara’da 1929’da do¤an Ayhan Baran, 1951’de Opera Bölümü’nü bitirerek Devlet Operas›’nda sanat yaflam›na bafllam›flt›. Yurtd›fl› etkinliklerine 1959’da Münih’teki Bavyera Radyo Senfoni Orkestras› ile yapt›¤› çal›flmalarla bafllayan Baran, o tarihten itibaren yurtiçi ve yurtd›fl›nda çeflitli ülkelerde opera ve konser sanatç›s› olarak çal›flmalar›n› sürdürmüfltü. Almanya, ‹ngiltere, ‹rlanda, Hollanda, Finlandiya, ‹sviçre, Fransa, Belçika, Sovyetler Birli¤i, Bulgaristan, Yugoslavya, Romanya, Macaristan, Çekoslovakya ve M›s›r’›n önemli sanat merkezlerinde operalarda baflrol oynayan sanatç›, çeflitli resitaller ve orkestra eflli¤inde konserler vermiflti. Konser sanatç›s› olarak Türk bestecilerin yap›tlar›n›n yurtd›fl›nda tan›t›lmas›na çaba gösteren Ayhan Baran, bu yap›tlara konser programlar›na yer vermeyi ilke edinmiflti. 1987'de Kültür Bakanl›¤› taraf›ndan “Devlet Sanatç›s›” payesi verilen Baran, Ankara Devlet Operas›’nda rejisörlük AYHAN BARAN ve baflrejisörlük de yapm›flt›. Bursa’l› sanatseverler de kendisini BBDSO ile y›llar önce bir Cumhuriyet konserinde izleme ayr›cal›¤›na sahip olmufllard›. Sanatç›n›n kayb›yla ilgili siyasilerden ve devletten taziye yay›nlayan yine olmad›.. Tam bir gün sonra ise, Tiyatro Sanatç›s› Çolpan ‹lhan’›n ölüm haberi geldi. 1936'da ‹zmir'de do¤an ‹lhan, ‹stanbul Belediye Konservatuar›'nda tiyatro bölümünü ve Devlet Güzel Sanatlar Akademisi resim bölümünden mezun oldu. ‹lhan, akademideki arkadafllar›yla "Akademi Tiyatrosu" ad›yla bir tiyatro grubu kurdu ve oyunlar haz›rlad›. Bu s›rada gelen bir teklifle sinema ve tiyatro sahnelerinde pek çok yap›mda rol ald›. 1960'lar›n ortas›nda sinema filmleriyle sanat yaflant›s›na geri döndü ve 300'e yak›n filmde rol ald›. 1970'lerin sonlar›na kadar sürekli filmlerde baflrollerde oynayan ‹lhan, sonra sinemadan koptu ve moda çizimleri yapmaya yo¤unlaflt›. fiair Attila ‹lhan'›n k›zkardefli, sinema sanatç›s› Sadri Al›fl›k'›n efli ve oyuncu Kerem Al›fl›k'›n annesi olan ve Kültür Bakanl›¤› taraf›ndan 1998 y›l›nda “Devlet Sanatç›s›” unvan› verilen oyuncu, Sadri Al›fl›k Kültür Merkezi'nin de kurucusuydu. Cenazesine ÇOLPAN ‹LHAN siyasilerden ve devlet büyüklerinden pek çok kifli kat›ld›, ve resmi taziye yay›nlad›. Temmuz ay›nda birer ikifler gün arayla yaflanan bu yaprak dökümü, üzücüydü. Bu de¤erli isimlerimizin ruhlar› flad olsun. Ama as›l üzücü olan, medyatik olmayan de¤erlerimizin kayb›na duyars›zlaflmam›z, ve devlet büyüklerimizin “Devlet Sanatç›s›” payesine sahip, uluslararas› arenada ülkemizin ad›n› duyurmufl sanatç›lar aras›nda gösterdikleri ayr›md›. Bunu bir haks›zl›k olarak görüyorum. Sanat ve kültür, flöhretle efl anlaml› de¤ildir sevgili okurlar. Gelecekte tüm yöneticilerin ülkemizi ça¤dafl dünyada gururla tafl›yan büyük sanatç›lara vefa göstermesi, en az›ndan ölümünden sonra taziye yay›nlayacak olgunlu¤a sahip olmalar›n› diliyorum. Bir sonraki say›da buluflmak üzere, hoflçakal›n… 83 Bak›fl 130 Kültür / Sanat Nejat Yahya’n›n objektifinden Niagara fielaleleri… Nam-› di¤er ‘Gezgin ‹fladam›’ BUS‹AD üyesi Nejat Yahya, bu say›m›za da Niagara fielaleleri’nde çekti¤i benzersiz foto¤raflarla konuk oluyor. u günlerde serinletici etkisi olabilir düflüncesiyle, Niagara fielaleleri’nin objektifinden yans›yan karelerini Bak›fl dergisi okurlar›yla paylaflmak istedi¤ini söyleyen Nejat Yahya, gökkufla¤›n›n s›kl›kla göründü¤ü bu ender do¤a harikas›n›n insan› bambaflka hayallere götürdü¤ünü anlat›yor. B 84 Bak›fl 130
© Copyright 2024 Paperzz