3 OCAK 2015 - Ekonomi Gazetesi

RiZE'DE ÇAY VADiSi VE ADASI KURULACAK
Doğu Karadeniz Kalkınma Ajansı, Rize'de çay
sektörünün geliştirilmesine yönelik projeler
üzerinde çalışıyor.
Çetin Oktay Kaldırım, yaptığı açıklamada, dünyada çay
üretiminde Türkiye'nin, Türkiye'de de Doğu Karadeniz ve
özellikle de Rize'nin en önemli üreticilerden olduğunu
belirtti.
oğu Karadeniz Kalkınma Ajansı (DOKA),
Rize'de çay sektörünün geliştirilmesine
yönelik projeler kapsamında, "çay vadisi ve
çay adası" kurma çalışmalarını hayata geçiriyor.Rize'de
yaklaşık 500 milyon lira harcanarak hayata geçirilecek
projeyle, şehirde binlerce üreticinin ekmek kapısı olan
çayın fiyatının ve ihracatının artarak, bölgeye ciddi bir
katma değer sağlaması bekleniyor. DOKA Genel Sekreteri
Bölgede çay sektörünü geliştirmeye yönelik çeşitli projeler yapıldığını dile getiren Kaldırım, "Bu kapsamda
yapılan en önemli projelerden biri de 'çay vadisi ve çay
adası' kurma çalışmalarıdır. Çay adasıyla bölgeyi bir vadi
olarak değerlendirerek, organik çayı daha ileri düzeylere
taşımayı planlıyoruz. Bu şekilde hem yeni ürünler
üretilecek hem de turizme hizmet edebilecek kompleks
bir proje hayata geçmiş olacak" dedi.
D
onom
HERKES iÇiN EKONOMi POLiTiKA
3 OCAK 2015 CUMARTESİ
KDV dahil 25 Krş
www.ekonomigazetesi.net
İLK UÇAK GEMiMiZ
2019'DA AKDENiZ'DE
BTC'den 2,1 milyar
varil petrol aktı
zerbaycan petrolünü, Türkiye üzerinden dünya pazarlarına
ulaştıran ve "yüzyılın enerji projesi"
olarak adlandırılan Bakü-Tiflis-Ceyhan
(BTC) Ham Petrol Boru Hattı'nın Ceyhan
ilçesindeki deniz terminalinden, kurulduğu 2006'dan bu yana 2 milyar 101 milyon varil ham petrol yüklendi.Haziran
2006'da sevkıyata başlayan ve resmi
açılışı aynı yıl 13 Temmuz'da yapılan BTC
Ham Petrol Boru Hattı'nın son durağı
olan Adana'nın Ceyhan ilçesindeki Haydar Aliyev Deniz Terminali'nde tankerlere
petrol yüklemesi sürüyor.Uzunluğu bin
776 kilometre olan ve bin 76 kilometresi
Türkiye'den geçen hattan Haydar Aliyev
Deniz Terminali'ne ulaşan ham petrol,
buradan BTC hattının Türkiye tarafını
işleten BOTAŞ International Ltd. Şti.
(BOTAŞ BIL) tarafından tankerlerle dünya
pazarlarına ihraç ediliyor.
A
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan başkanlığında yapılan MGK'da, kıtalararasında asgari bir
tabur büyüklüğündeki bir kuvveti ana üs desteği gerektirmeksizin, kendi lojistik desteği ile
kriz bölgesine intikal ettirebilecek Milli Uçak Gemimiz ile ilgili stratejik kararlar alındı.
lararasında asgari bir tabur
büyüklüğündeki bir kuvveti
ana üs desteği gerektirmeksizin, kendi lojistik desteği
ile kriz bölgesine intikal ettirebilecek Milli Uçak
Gemimiz ile ilgili stratejik
kararlar alındı.
Milli Uçak Gemimiz TSK envanterine 2019 yılında girecek. Ege, Karadeniz ve
Akdeniz harekât alanlarında
ve gerektiğinde Hint
Okyanusu ile Atlantik
Okyanusu'nda kullanılabilecek.
"Havuzlu Çıkarma Gemisi LPD" projesine uçak gemisi
ayarı verildi. Türkiye'de inşa
edilecek LPD gemisine 12
derece eğime sahip kalkış
rampası (Ski jump) konulması kararlaştırıldı. Ski Jump
isimli rampa, savaş uçakların
kalkış mesafesini yarı yarıya
kısaltacak. Türkiye'nin satın
alacağı yeni nesil savaş uçak-
Aralıksız büyüme devam ediyor
malat sanayi PMI Aralık ayında 51.4'e
gerileyerek sektördeki büyümenin güç
kaybederek de olsa yılın son ayında
devam ettiğini gösterdi. Sektörde üretim ve
yeni siparişlerin büyüme hızı Kasım ayına
göre geriledi.Markit tarafından HSBC için
hazırlanan imalat sanayi satın alma yöneticisi endeksi (PMI) Haziran ve Temmuz
ayındaki daralmadan bu yana beş aydır aralıksız büyümeye işaret eden 50 düzeyinin
üzerinde yer alıyor.Tarihsel ortalama olan
51 düzeyinin üzerinde tutunan endeks
imalat sektörünün dördüncü çeyrekte, ilk
çeyrekten bu yana en güçlü üç aylık
dönemi geçirdiğini gösterdi.
İ
Frtına balık fiyatlarını da vurdu
urt genelinde bir süredir etkili olan
olumsuz hava koşulları yüzünden
tekneler denize açılamayınca balık
fiyatları önemli oranda yükseldi.Marmara'da, bir süredir etkili olan kar ve
fırtına yüzünden tekneler denize açılamayınca balık fiyatları tavan yaptı.Alınan
bilgiye göre, Marmara Denizi'nin güneyindeki önemli balıkçılık merkezlerinden
Gemlik Körfezi'nde, olumsuz hava
koşulları nedeniyle tekne sahiplerinin
büyük bölümü son 3-4 gündür avlanmak
için denize açılamıyor.
Y
Genelkurmay da
Deniz Kuvvetleri
Komutanlığı'na
devredilmiş durumda. Biz bu
konuda herhangi
bir durumla
karşılaştığımız
takdirde verilen
angajman kuralları çerçevesinde
hareket edeceğiz.
Deniz Kuvvetleri
unsurlarımız, AKDENİZ'de durumsal farkındalık
faaliyetlerini
sürdürmeye
devam edecek."
umhurbaşkanı Tayyip Erdoğan başkanlığında
C
yapılan MGK'da, kıta-
ları F-35'lerden bir bölümü
Milli Uçak gemimizde
konuşlanacak.Havuzlu
çıkarma gemisi, gerektiğinde
bünyesindeki tam teşekküllü
hastane ile doğal afet bölgelerinde de kullanılabilecek.
AKDENİZ ISINIYOR: Milli uça
gemimiz bağlamında, Deniz
kuvvetlerinin yapacağı sıçra-
mayı düşünelim... Deniz
Kuvvetleri Komutanı Bülent
Bostancıoğlu, "Doğu Akdeniz'de Yunan veya İsrail
savaş gemilerinin karşı
karşıya gelmesi durumunda
hangi bağlantı kurallarının
uygulanacağı" sorusu üzerine şöylekonuştu:
15-16-17 inci
yüzyıllarda Akdeniz'i Türk
gölüne çeviren bir milletin
torunlarıyız. Bugünlerde
Türk Donanması'nın,
Afrika'yı dolaşmasından,
Ümit Burnu'ndan 100 yıl
sonra yeniden geçmesinden
gurur duyuyoruz.
"Angajman kuralları
Genelkurmay Başkanlığı'na,
Önümüzdeki yıllarda ilk
uçak gemimizi denizlere in-
Türkiye'nin en büyük santrali olacak
dirme hazırlıkları yapıyoruz.
Üç tarafımız deniz, bir kruvazör gemimiz yok. Paramız
mı yok? Hayır. Gücümüz mü
yok? Hayır. Teknik
imkânımız mı yok? Hayır.
Nerede bir eksikliğimiz var?
Koordinasyon konusunda.
Yani kurumlararası işbirliği
eksikliğimiz...
Peki, 21'inci yüzyılın turizm
potansiyeliyle dünyanın
önde gelen ülkelerinden
birisi olan, üç tarafı denizlerle çevrili Anadolu topraklarının sahibi olarak,
denizlerde neden cirit atmaya çok yakın duruyoruz...
İtalyan ve Yunan dev yolcu
gemileri arka arkaya limanlarımızda girip çıkarken,
Yeni Türkiye gelişmelere elbette sesiz kalamaz. Yılbaşına yaklaşırken
gazetelerimizi kaplayan turizm paketleri dikkatinizi çekmiştir. Programlarının büyük
bölümünün dev gemilerle
yapılan Akdeniz turları
olduğu gözden kaçmıyordu.
Kurumsal devrim Z kuşağından gelecek
kuşağının
"Olmazsa bırakır
giderim" düşüncesinde
olduğunu belirten Talyaa Vardar, "Bir sonraki kuşak daha umutlu olacak; daha
özgür ve yaratıcılar. Eğer kafaları ezilmezse
kurumsal devrim onlardan gelecek" dedi.
Y
nerji çözümleri markası
olarak hizmet eden Tunçmatik’in yan kuruluşu Powergie tarafından kurulacak olan
Türkiye’nin en büyük güneş enerjisi santrali, Konya Kızören'de bulunan 144 dönümlük alana inşa
edilecek. Yeni güneş santrali yılda
6500 ton CO2 salınımını önleyecek.
Yılda 12.800,000 kwh enerji üretimi yapması hedeflenen güneş enerjisi santralinin Temmuz 2015
tarihinde devreye girmesi
öngörülüyor.
E
Dünyada öncü olan Alman malı invertörler ve yüksek performanslı
endüstriyel güneş panelleri, yüksek sıcaklığa dayanıklı ve hava
şartlarından etkilenmeyen ürünler
kullanılan sistem, yaklaşık 50.000
Ekonomi
2
2014 TÜRKİYE
EKONOMİSİNİN
GENEL TAHLİLİ
Röportaj: Gülşan KURT
kişinin elektrik ihtiyacını karşılayacak.
Tunçmatik-Powergie Genel
Müdürü Mehmet Özer,
"Türkiye'nin en büyük güneş enerjisi santrali projesine imza atmış
olmak tüm Tunçmatik ailesi olarak
bizleri gururlandırıyor. Türkiye
güneş enerjisi konusunda önemli
bir potansiyele sahip ve bu potansiyeli yatırıma dönüştürmenin
önemi büyük. Tunçmatik
Türkiye’de 30 yıl endüstriyel
ömürlü, ileri mühendislik ve optimizasyon tekniklerinin doğru
uygulanması ile yüksek verimli
güneş santralleri kurarak, ülkemizde yeni oluşmakta olan güneş
enerji sektöründe fark yaratmayı
hedeflemektedir”dedi.
Ekonomi
Bir sayfiye yerine gitmeyi düşünüyorlar
daha şimdiden. Bodrum'a kaç kişi taşınabilir? Bir sonraki kuşak daha umutlu olacak; daha özgür ve yaratıcılar. Eğer
kafaları ezilmezse, kurumsal devrim onlardan gelecek" açıklamasını yaptı.
3
Gündem
8
GAP'ın ihracattaki payı
yüzde 5.8’e yükseldi
Avcı: Eğitim sisteminde
hasar büyük
AP illerinin Türkiye ihracatındaki
payı yüzde 1.8'den yüzde 5.8'e
yükseldi.GAP son dönem eylem
planı çerçevesinde, üretime yönelik
eylemlerle birlikte bölgeden yapılan
ihracatta büyük artış meydana geldi.
akan Avcı, Başkent
Öğretmenevi'nde gerçekleştirilen "Türkiye'nin Eğitim Sorunu
ve Özgür Toplum İçin Reform Önerisi:
İmkanlar Zorluklar ve Ara Çözümler"
başlıklı müzakere toplantısına katıldı.
G
Volkan Kemal Ergenekon
FLOW Coaching International, pek çok
alanda koçluk eğitimi veren bir kurum.
FLOW'u iki Türk ve iki Kanadalı tarafından
kurulan bir ‘okul' olarak tarif eden kurucu
ortaklardan Talyaa Vardar, Türkiye'nin bir
inovasyon ülkesi değil; üretim ve tüketim
ülkesi olduğunu belirterek, "Biz vizyonsuzuz, vizyon koysak da ona uymuyoruz"
dedi. Türkiye'de şirketlerin ciddi bir yönetim sorunu olduğunu belirten Vardar, ortak
akıl ve birliktelik ruhunun çok zayıf
olduğunu söyleyerek, "Kişi değişimden korkuyorsa, direnç gösteriyor. Şu an korkanların sayısı, risk alanların sayısından daha
fazla. Y kuşağı, umutsuz. Herkes, ‘olmazsa
giderim, bırakırım' görüşünde.
B
Vardar, Türkiye'de çalışan profilini
çıkarırken, en çok risk almaktan korktuğunu gördükleri Y kuşağının bir önceki
ve bir sonraki kuşağa göre çok daha zorlandığını belirtti. "Vizyonu geçmişe mi
geleceğe mi koyduğunuz da çok önemli.
Hızlı manevra yapmak avantajımız ama
vizyon ve ortak akıl eksikliği ise dezavantajımız" değerlendirmesini yapan Vardar,
Türkiye'de şirketlerin ciddi bir yönetim
sorunu olduğunu ifade etti.
Ortak akıl ve birliktelik ruhunun çok zayıf
olduğunu söyleyen Vardar'a göre,
değişime direnç gösteren ve korkanların
sayısı, risk alanların sayısından daha
fazla, "Fırsat yaratmaya devam eden bir
kitlenin varlığını yadısyamayız. Liderin
sahiplenilmesi başarıyı da getiriyor."
Yalçın İÇYER
Hicri takvim bizim imam ve
tarih bağımızdır tarih bir
toplumun sılasısıdır, fertlerini Yazısı
birbirine bağlayan bağdır S.10’da
Süleyman GÖKSU
Bazı Dini
Tabirler
Yazısı
S.10’da
2
Ekonomi
3 OCAK
2015
HERKES İÇİN EKONOMİ POLİTİKA
2014 TÜRKİYE EKONOMİSİNİN
Y
Ü
Z
Y
Ü
Z
E
GENEL TAHLİLİ
Y
Gülşan Kurt
eni bir yıla henüz yeni Merhaba demişken,araştırmacıyazar, emekli subay Volkan Kemal Ergenekon ile Avrupa
Birliği ve Türkiye ekonomisi, sektörler ve gelecekleri
hakkında keyifli bir sohbet gerçekleştirdik.
Volkan Kemal Ergenekon
VOLKAN KEMAL
ERGENEKON KİMDİR?
-Avrupa birliğinde Türkiyenin
konumu ve geleceği hakkında ne
söylersiniz?
Efendim..AB ile yapılan müzakerelerin
ilerleyişini , sonucunu ve de sonunu AB
nin belirleyeceği aşikar.Türkiye adeta
savaşmadan dayatılan Uyum Yasaları ile
Sevr şartlarına gelmiştir maalesef. Bu
durum Türkiyenin egemenliği
hususunda beni çok tedirgin
etmektedir.Bakınız gerek Avrupa
Komisyonun da alınan kararlar , gerek
Müzakere Çerçeve belgesi ,AB Zirve
Kararları Türkiyenin tamamen
aleyhinedir. Müsaade ederseniz madde
madde belirtmek istiyorum başlıcalarını.
Avrupa Komisyonunun 6 Ekim 2004 yıln
da aldığı Tavsiye kararı gereği (s.1 , 10) m,
Müzakerelerin ilerleyişini ve sonucunu
AB belirleyecek. 3 Ekim 2005 Müzakere
Çerçeve Belgesi gereği parağraf 2 ve 12 ye
göre süreç tam üyelikle
sonuçlanmayacak , imtiyazlı ortaklık
kabul edilecek. 6 Ekim 2004 İlerleme
raporunun 40 ncı sf.na göre Devletin
bölünmez bütünlüğü kavramı tartışmaya
açılacak.Aynı kararın 48 ve 1666 ncı
sayfasında ise ulus- devlet yapısının
sarsılacağı belirtilmiştir.AP kararının 23
ncü maddesine göre yeni Anayasa şetı
getirilimiştir. Yani üniter devlet yapısı
tartışmaya açılacaktır. 6 Ekim 2004
İlerleme Raporunun 48 nci sayfasını
incelediğimizde yapay azınlıkların kendi
kaderinin tayin hakkı koşulsuz tanındığı
görülmektedir.Aynı sayfa da azinlık
dillerin de eğitim hakkı
istenmektedir.Aynı tarihli Etki Raporun
da ise (sf.8-9 ) Hatay sınırımızın
tartışmaya açılması istenmektedir. sf.7 de
aynı rapor da sözde Ermeni soykırımının
tanınması istenmektedir.Sayfa 7 de
Karabağ ın işgalinin kabul edilmesi
istenmektedir.İlerleme Raporunun 52 nci
sayfasın da Kıbrıs Rum Yönetiminin
tanınması istenmektedir.15 Aralık 2004
AP kararın da m.44 de Türk askerinin
Kıbrısdan çıkması istenmektedir. 3 Ekim
2005 Müzakere Çerçeve belgesin de Kırıs
Rum Yönetiminin NATO ya girmesi
emredilmektedir.Hava ve Deniz
limanlarımızın Rumlara açılması
istenmektedir.15 Aralık 2004 AP
kararlarına göre su kaynaklarımızın
uluslar arası denetim ve yönetime
açılması istenmektedir.Avrupa
Komisyonunun 6 Ekim 2004 yılında
aldığı tavsiye kararları neticesin de
Türkiye tarım ve hayvancılık alanın da
kısıtlamaları ve dayatmaları kabul
edecektir.Yine aynı tavsiye kararı gereği
(sf.6,7,10) Türk iş gücü .Avrupa da
dolaşamayacaktır. Görüldüğü üzere bu
maddeler ancak sömürge ülkelerine
uygulanabilir.Türkiye nin ekonomik ve
sosyal bağımsızlığı açısından bunu kabul
edebilmek mümkün değildir.
-Türkiye ekonomisini nasıl
değerlendiriyorsunuz?
Türk ekonomisi son derece kırılgan bir
ekonomiye sahip. Bunun en bariz
göstergesi cari açıktaki yükseklik.Evet
IMF borçları ödenmiştir ancak iç borç
tarihin en üst seviyesindedir.Bunun
ödenmesi de bir muammadır bence.Cari
açığın yüksek oluşu ve doların da düşük
oluşu ihracat- ithalat dengesini de
olumsuz yönde etkilemekte.Faizlerin de
aşağıda oluşu ülkede suni bir ekonomi
oluşunun en bariz göstergesi.Likidite
oranı da düşük olduğu için yabancı
sermaye, Borsamız da çok rahat at
oynatmakta.Yabancı sermaya Londra
Borsasında Tokyo Borsasında bunu
yapamaz mesela.Dış politikada ki
tutarsızlıklar , özellikle Orta Doğuda ki
savaşın durdurulmasında bir çabanın
samimim anlamda gösterilememeiş
olması özellikle son bir hafta da sizlerin
“Türk ekonomisi son derece
kırılgan bir ekonomiye sahip.
Bunun en bariz göstergesi
cari açıktaki yükseklik.Evet
IMF borçları ödenmiştir
ancak iç borç tarihin en üst
seviyesindedir.Bunun
ödenmesi de bir muammadır
bence.Cari açığın yüksek
oluşu ve doların da düşük
oluşu ihracat- ithalat
dengesini de olumsuz yönde
etkilemekte.Faizlerin de
aşağıda oluşu ülkede suni bir
ekonomi oluşunun en bariz
göstergesi.Likidite oranı da
düşük olduğu için yabancı
sermaye, Borsamız da çok
rahat at oynatmakta...
Yabancı sermaya Londra
Borsasında Tokyo Borsasında
bunu yapamaz mesela.Dış
politikada ki tutarsızlıklar ,
özellikle Orta Doğuda ki
savaşın durdurulmasında bir
çabanın samimim anlamda
gösterilememeiş olması
özellikle son bir hafta da
sizlerin de bildiği gibi , petrol
ve doğalgaz fiyatlarında
tavan yapmıştır ve bu durum
diğer kalemleri de olumsuz
yönde etkilemektedir.Çünkü
bilindiği gibi , Sosyal ve
siyasal hadiseler Dünya
Borsalarını olumlu olumsuz
etkilemektedir.”
“Gözlerini toprak toprak
doyurması gereken kan
emiciler diyebilirim banka
sektörü için. Son 10 yıl da
bankaların kar hedefine
istinaden acımasızca bir
çarkı döndürdükleri
malum.Özellikle yabancı
sermayenin Türk bankacılık
sektörüne girmesi ile birlikte.
Acımasız ücret politikaları ,
daha fazla kar hırsı ,
vatandaşı yolunacak kaz
olarak görmelerine sebep
oluyor ve bu da haklı olarak
tepki doğuruyor. Bankalar
halktan kopmuştur.Lüks
plazalardan bankaları
yöneten ceo lar halkın
nabzını tutmasını onların
ihtiyaçlarına göre bir politika
izlemesini bilmiyorlar.Mesela
Halk Bank esnafın bankası
olarak bilinirdi şimdiye
kadar. Oysa son 5 yıldır bu
banka da diğer bankalar gibi
davranmaya başladı.
Bankaların kültür faaliyeti
diye yaptıkları çalışmalarda
halktan uzak , elit tabakalara
sağlanan avantajlardan
başka bir şey değil. Özellikle
Halk ve Ziraat bankası
açıkladığı karlarla değil ,
küçük esnafa ve köylüye
sağlayabildikleri kaynaklarla
övünmeleri gerekir ki bunu
maalesef göremiyoruz.”
de bildiği gibi , petrol ve doğalgaz
fiyatlarında tavan yapmıştır ve bu durum
diğer kalemleri de olumsuz yönde
etkilemektedir.Çünkü bilindiği gibi ,
Sosyal ve siyasal hadiseler Dünya
Borsalarını olumlu olumsuz
etkilemektedir.
-Giderek büyüyen Türkiye turizm sektörü
için görüşlerinizi merak ediyorum.Neler
düşünüyorsunuz?
Türkiye ekonomik yönden en büyük
ilerlemeyi Turizm sektöründe
gerçekleştirmiş bana göre. Turist sayısı
bakımından Türkiye 6 ncı sıraya , gelir
bakımından 12.nci sıraya yükselmiş
durumda...1980 lerde ki 1milyon turist
sayısı, 2013 de 39 milyona ulaştı...Aynı
şekilde 400 milyon dolarlık turizm geliri ,
geçen yıl biliyorsunuz 33 milyar dolara
çıktı...Hükümetin dış politikasının neden
olduğu itibar eksilmesine rağmen bu
rakamlar ümit verici. Çünkü Turizm
sektörü beraberinde bildiğinizi gibi diğer
hizmet sektörlerini de ciddi anlam da
etkilemekte. Yine de bu konu da
eksiklikler var diyebilirim şahsen. Şöyle
ki en kısa zaman da ülkemizin , tüm
ilçelerimizin , tarihi , kültürel , folklorik ,
alegorik mitolojik değerleri tam olarak
ortaya çıkartılıp değerlendirilebilmiş
değil. Özellikle inanç turizmi açısından...
959 yılında Erzurum'da
doğdu. 1977 yılında
Kuleli Askeri
Lisesi'nden, 1982 yılında
da Kara Harp Okulu'ndan
mezun oldu. 1983'te Tuzla
Piyade Okulu'nu bitirdi ve
1986'da İstanbul
Üniversitesi İktisat
Fakültesi'nde yüksek
lisans çalışması yaptı.
1
1989'da Türk Silahlı
Kuvvetleri'nden emekli
olduktan sonra sırasıyla
Milli Gazete'de personel
müdürlüğü, Yörünge
Dergisi'nde dış politika
yazarlığı ve İngilizce
çevirmenlik görevlerinde
bulundu.
1991-1993 yılları arasında
İran'da hem metafizik ile
ilgili konularda hem de
Fars dili üzerine eğitim
aldı. Bu dönemde
-Bankacılık sektörü
Bankacılık sektörüne gelince. Gözlerini
toprak toprak doyurması gereken kan
emiciler diyebilirim banka sektörü için.
Son 10 yıl da bankaların kar hedefine
istinaden acımasızca bir çarkı
döndürdükleri malum.Özellikle yabancı
sermayenin Türk bankacılık sektörüne
girmesi ile birlikte. Acımasız ücret
politikaları , daha fazla kar hırsı ,
vatandaşı yolunacak kaz olarak
görmelerine sebep oluyor ve bu da haklı
olarak tepki doğuruyor.
Bankalar halktan kopmuştur.Lüks
plazalardan bankaları yöneten ceo lar
halkın nabzını tutmasını onların
ihtiyaçlarına göre bir politika izlemesini
bilmiyorlar.Mesela Halk Bank esnafın
bankası olarak bilinirdi şimdiye kadar.
Oysa son 5 yıldır bu banka da diğer
bankalar gibi davranmaya başladı.
Bankaların kültür faaliyeti diye yaptıkları
çalışmalarda halktan uzak , elit
tabakalara sağlanan avantajlardan başka
bir şey değil. Özellikle Halk ve Ziraat
bankası açıkladığı karlarla değil , küçük
esnafa ve köylüye sağlayabildikleri
kaynaklarla övünmeleri gerekir ki bunu
maalesef göremiyoruz.
Tarım ve hayvancılık
Ülke tarım ve hayvancılık ta da maalesef
gerilemiştir.Devlet ziraati
küçültmüştür.Buğday da dünya ikincisi
olan Türkiye buğday ithal eder duruma
gelmiştir.Saman ithal eder duruma
gelmiştir.Çiftçi , traktörünü
satmaktadır.Çünkü sizlerinde çok iyi
bildiği gibi mazot parası , ürünün fiyatını
geçmiş bulunmaktadır.Ayrıca ciddi bir
Kum kentinde tanınmış
Ayetullahlardan ve
Pakistan sınırındaki
Budistlerden metafizik
konularında yararlandı.
1994'te Türkiye'ye dönerek
Beklenen Vakit
Gazetesi'nde ekonomi
servisi sorumlusu olarak
görev yaptı.
1995 yılından bu yana
araştırmalarını tamamen
metafizik ve parapsikoloji
konularına ayıran
Ergenekon, çeşitli ulusal
televizyon kanallarında ve
radyolarda yayınlanan
metafizik konularındaki
programlara katıldı.
İngilizce, Farsça ve
Osmanlıca bilen Volkan
Kemal Ergenekon, halen
İstanbul Üniversitesi
İktisat Fakültesi'nde
yüksek lisans eğitimine
devam ediyor.
SEKTÖRLERİ GELECEKTE
NELER BEKLİYOR ?
-İnşaat sektörü
İnşaat sektörüne gelince. Üretimden
pazarlamaya kadr tüm safhasında % 90
lara kadar varan banka kredileri ile
finanse edilen İnşaat sektöründe ,
yükselen finansman maliyetleri nedeni
ile zorlanma var.Çünkü konuta
kilitlenmiş , başka sektöre yönelmeyi
beceremeyen bir kapasite oluşmuş
durumda. Piyasa da körü körüne bir arz
var. Talep ise azalmış durumda ve
sektörde bu açıdan bir şişme görülebilir
bana göre ilerisi için. Çok dikkatli ve
dengeli gitmek lazım. Aksi taktirde kredi
geri ödemelerinde önceki dönemler de
yaşanan sıkıntılar tekrar yaşanabilir.
Tahran'da İslami Birlik
Gazetesi'nde Farsça ve
Türkçe makaleler yazdı.
istihdam ve işsizlik sorunu da vardır.
Şahsi kanaatim gelecekte en zirve
yapacak sektör Bilişim Sektörü.Şu an bu
alanda 238 bin kişi çalışmakta.Devlet her
yıl 1o bin bilişim uzmanı yetiştirmeyi
planlamakta.Yani 2023 de bu rakam 120
olacak demektir.
- Sağlık Sektörü
Sağlık sektörüne gelince..670 bin kişinin
istihdam edildiği bu sektörde 2023 e
kadar bin kişiye düşen doktor sayısı 1,7
den 2,4 e 2,4 olan hemşire sayısı da 3.8 e
çıkacak gibi.Nüfusumuzda ki artış ve yaş
oranının yükselmesi , obezite ve gdo lu
ürünlerin korkunç artış göstermesi ve
diğer çevre faktörler de göz önüne
alındığında bu sektörün , gelecekte çok
önemli bir alan olacağına kuşku
yok.Tarımdan da ana hatları ile
bahsetmiştik.
-Tekstil sektörü
Bildiğim kadarı ile bu alan da 750 bin kişi
çalışmakta.İlerde çalışanların yarısı
sertifikalı hale getirilecek.Öyle bir
çalışma var.10 yıl da gerçekleşecek
gibi.Biliyorsunuz tekstil bizim en başarılı
olduğumuz alanların başın da geliyor.154
ülkeye yılda 11.5 milyar dolar ihracat
ihracat gerçekleştirdik ki bu çok önemli
bir girdi.Nitekim bu yılın ilk 5 ayında
Türkiye ihracatını yüzde 8 artırarak
mayıs ayında cumhuriyet tarihinin
rekorunu kırdı.Elbette bu çok gurur
verici bir husus.
Müsaadenizle Turizm sektör ile ilgili bir
husus ilave etmek istiyorum
efendim.Devlet bu alanda 3 yıl için de
268 bin yeni sigortalı işçi ye ihtiyaç
duymakta.Önümüzde ki 10 yıl da
istihdamın yüzde 80 artması için de
yaklaşık 400 bin kişinin meslek içi
eğitimden geçmesi gerekmekte ve de
şart.
Çünkü bu sektör bizim parlayan
yıldızlarımızdan birisi.Bu güzel
gelişmelerin yanında özel sektörün dış
borcuna gelince tablo hiç de iyi bir
durum arz etmemekte.
Merkez Bankasının 2014 yılı Nisan ayına
ait yayonladığı özel sektörün yurt
dışından sağladığı kredi borcuna ilişkin
gelişmelere göre , 2013 sonuna göre 6.2
milyar dolar artarak 162.ç6 milyar doları
bulmuş durumda.
Nitekim bu alan da yeni ürün geliştiren ,
istihdam artırmaya yönelik araştırma
yapanlara destek sözkonusu.Finans
sektöründe ise 225 bin kişi çalışmakta
bildiğim kadarı ile.Önümüzdeki 10 yıl da
bu rakam 288 bine çıkacak gibi.Ve bu
konuda teknoloji, bilişim ve bazı
mühendislik dallarının öne geçmesi
kaçınılmaz.İnşaat sektöründen
bahsetmiştim.
VERGİ AFFI ÇÖZÜM MÜ?
Seçim öncesi hükümetin çıkardığı vergi
affı , piyasadan haklı olarak tepki aldı.Bu
tür popülist yaklaşımlar ekonomimize
her zaman zarar vermiştir bana göre
Gülşan hanım.Çünkü siz de taktir
edersiniz ki , böyle bir seçim yatırımı ,
vergisini zamanında ödeyen, dürüst
yatırımcıyı , esnafı cezalandırmaktır bir
nokta da. Ve daima ters teper.Ama buna
rağmen her gelen hükümet bunu yapar
,nedendir bilmem.
Çünkü böyle durum da af bekleyen kesim
aynı şekil de davranmaya devam
edecektir , nasılsa yine af gelir düşüncesi
ile.Vergisini zamanın da ödeyen ise
kaybedecektir.Böyle bir politika olabilir
mi ?!!!Dürüst imalatçıları küstürmekte ,
pasifize etmektedir bu yöntemler...
-Türkiye de işsizlik sorununa gelince...
TÜİK rakamlarına baktığımız da Türkiye
de 15 ve daha yukarı yaştakiler de işsiz
sayısı ,Mart da 2 milyon 747 kişi.Yani
işsizlik oranı erkekler de % 9.1 kadınlar
da %11.Herhangi bir sosyal güvenlik
kuruluşuna kayıtlı olmadan çalışanların
oranının %34.4 olduğu Türkiyegenelinde
bu rakam oldukça yüksek.Mevsimlik işçi
olayını kale almadığınız zaman ortaya
güzel bir tablo çıkmıyor.Elbette ki şahsi
kanaaatim , üretimden ziyade devlet yani
KİT lerin satışı ile bugünkü durmlara
gelindi ,zar zor...ve satılacak bir şey de
artık kalmamış gözüküyor. Esas bundan
sonra durumun ne olacağı
önemli.Mirasyedi ekonomisi ile şu an
ekonomide yalancı bir bahar sözkonusu
bence.Ümit ederim yanılırım.
3 OCAK
3
2015
HERKES İÇİN EKONOMİ POLİTİKA
GAP'ın ihracattaki payı yüzde 5.8’e yükseldi
Güneydoğu Anadolu Projesi (GAP) son dönem eylem planı çerçevesinde, üretime yönelik eylemlerle birlikte bölgeden yapılan ihracatta büyük artış meydana
geldi. 2000 yılında Türkiye ihracatının yüzde 1.81’i bölgeden yapılırken, bu oran 2010’da eylem planını başladığı dönemde yüzde 4.55’e yükseldi.
seviyesindeydi. GAP
İdaresi’nin verilerine göre,
bölgeden yapılan toplam
ihracat 2000 yılındaki 503
milyon dolarlık seviyesinden
8.8 milyar dolara çıktı. Buna
karşılık, bölgedeki
ihracattaki payın büyük
kısmı, son 20 yıldır hızlı bir
sanayileşme yaşayan
Gaziantep kaynaklı olması
dikkat çekti.
Diğer illerin payı ve miktarı
da olağanüstü artsa da
Gaziantep’in bölge ihracatı
içindeki ağırlığı sürekli
olarak yüksek seyretti.
Ancak, genel olarak,
Gaziantep dışındaki illerden
yapılan ihracatın hızlı bir
artış gösterdiği ve genel
ağırlık içinde 2005’ten bu
yana yavaşlasa da
ağırlığının 2000 sonrasında
büyük oranda arttığı dikkat
çekti.
üneydoğu Anadolu
G
Projesi (GAP) son dönem
eylem planı çerçevesinde,
üretime yönelik eylemlerle
birlikte bölgeden yapılan
ihracatta büyük artış
meydana geldi. 2000 yılında
Türkiye ihracatının yüzde
1.81’i bölgeden yapılırken,
bu oran 2010’da eylem
planını başladığı dönemde
yüzde 4.55’e yükseldi. 2013
sonunda ise yüzde 5.85
olarak ölçüldü. Ancak
bölgedeki ihracatın büyük
kısmının, son 20 yılda çok
hızlı bir büyüme
gerçekleştiren Gaziantep’ten
yapılması dikkat çekti.
Gaziantep dışarıda
2015 BÜTÇESİ 33 TRİLYON OLDU
Bursa Ticaret ve Sanayi Odası 2015 yılı
bütçesi, 33 milyon 225 bin olacak.BTSO
Merkez Binası'nda gerçekleştirilen, aralık ayı
meclis toplantısında, odanın 2015 yılı bütçesi
görüşüldü. Görüşmeler sonunda bütçe, yeni
yılda 33 milyon 225 bin lira olarak belirlendi.
bırakıldığında, diğer illerin
Türkiye ihracatından aldığı
pay 2013 sonu itibariyle
yüzde 1.8’e geriliyor. Aynı
oran 2010’da 1.5
Gaziantep dışarıda
bırakıldığında, diğer illerin
Türkiye ihracatından aldığı
pay 2013 sonunda yüzde 1.8
olarak gerçekleşti. Yine
Gaziantep hariç GAP
illerinin payı 2010’da yüzde
1.5 olarak ortaya çıktı. Bu
oran 2005 yılında yüzde 0.8
olarak belirlenirken, 2000
yılı itibariyle Gaziantep
hariç GAP illerinden yapılan
ihracatın Türkiye ihracatına
oranı yüzde 0.3 olarak
gerçekleşmişti.
Adıyaman’dan
olağanüstü sıçrama
Öte yandan, GAP illeri
içinde Adıyaman’ın son
dönemde ihracatta
olağanüstü bir sıçrama
yapması dikkat çekti.
GAP İdaresi raporunda 2013
yılı sonu itibariyle 86.2
milyon dolar düzeyinde
ihracat yaptığı gözlenen
Adıyaman’ın, TÜİK revize
verilerine göre 2013 ihracatı
97 milyon 589 bin dolar
düzeyinde ölçüldü. Buna
karşılık, yine TÜİK geçici
verilerine göre 2014’ün OcakEkim aylarını kapsayan 10
aylık dönemdeki ihracatı
264 milyon dolara yükseldi.
Yılın ilk 10 ayında geçen
yılın 12 aylık ihracatına göre
dahi, Adıyaman’dan yapılan
ihracat yüzde 170 artmış
oldu. Yılın son 2 ayında
yapılan ihracatla bu oran
çok daha yükseğe
ulaşacak.C
CİHAN
Lava, yeni yatırımı ile kapasitesini yüzde 300 artırmayı hedefliyor
Lava'nın döküm tenceresi
65 ülkenin mutfağına girdi
iş dünyası olarak özel sektörün Ar-Ge
yatırımlarını artırmak istediklerini
vurguladı.
Burkay, oda kaynaklarını her yıl biraz
daha artırarak bambaşka bir BTSO
olacaklarını dile getirerek, "Görev
süremiz bittiğinde sadece Türkiye'de
değil, dünyada da konuşulan bir BTSO
olacak. Odamızın Gökmen Projesi
kapsamında Gökmen, Uzay ve Eğitim
Merkezi ile ilgili olarak Bilim, Sanayi
ve Teknoloji Bakanlığı ve Büyükşehir
Belediyesi ile protokol imzaladık. Proje
ile 52 milyon lira Bursa'ya gelecek"
ifadesini kullandı.
Yeni yılda yeni projeler
ursa Ticaret ve Sanayi Odası'nın
(BTSO) 2015 yılı bütçesi 33 milyon
B
225 bin lira olarak kabul edildi.
BTSO Merkez Binası'nda
gerçekleştirilen, aralık ayı meclis
toplantısında, odanın 2015 yılı bütçesi
görüşüldü. Görüşmeler sonunda
bütçe, yeni yılda 33 milyon 225 bin lira
olarak belirlendi.
Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim
Burkay, yaptığı konuşmada, BTSO'nun
2014 yılında ortaya koyduğu vizyon ve
projeleriyle sadece Bursa'nın değil,
Türkiye'nin de gündemine oturduğunu
ifade etti.
BTSO yönetimi olarak görevi 2013
yılının mayıs ayında devraldıklarını
hatırlatan Burkay, "Odamızın gelirleri
giderlerini karşılamıyordu. 2013
yılında projelerimizin bir çoğu
başlangıç aşamasındaydı. Buna
rağmen bütçemiz ilk defa faiz dışı
fazla verdi. 2014 yılında ise tam 32
projeyi hayata geçirdik. Buna rağmen
faiz dışı bütçemiz fazla verdi. Görevi
devraldığımızda 153 milyon 800 bin
lira olan nakit varlığımız, 31 Aralık
itibariyla 193 milyon lira oldu. Seneyi
de inşallah bu rakamla kapatmış
olacağız" diye konuştu.
Burkay, 2014 yılında Bursa iş dünyası
adına 40 milyon lira hibe desteği
aldıklarını açıkladı.
Ekonomi Bakanlığı'nın, Uluslararası
Rekabeti Geliştirme Destekleri (Ur-Ge)
ile ilgili projeler hazırladıklarını ifade
eden İbrahim Burkay, "2015 yılında
bugüne kadar hiçbir kurumun hayata
geçirmediği 10 Ur-Ge projesi
yapacağız. Sektörlerimiz her proje için
3,5 milyon dolar alacak. Her sektörün
bu desteklerden yararlanması için
çalışacağız" dedi.
"52 milyon lira Bursa'ya gelecek"
Türkiye'nin Ar-Ge harcamalarını 2023
yılında 60 milyar dolara çıkarmayı
hedeflediğini hatırlatan Burkay, Bursa
BTSO olarak yeni yılda da çalışmaları
ve projeleri aralıksız sürdüreceklerinin
altını çizen Burkay, şunları kaydetti:
"Birçok yeni projemiz 2015 yılında
hayata geçecek. Bu projeleri birlikte
yürüteceğiz. Bunlar sadece Bursa'ya
değil, Türkiye'ye de değer katacak.
Birlik ve beraberlik içinde güzel bir yıl
geçirdik. İnşallah 2015 yılını da güzel
geçiririz. 2014'te yaklaşık 2 bine yakın
etkinlik yapmışız. Hiçbir şey
yapmasanız, bile bunları takip etmek
ciddi bir performans istiyor.
Yönetim kurulu arkadaşlarıma, meclis
başkanımıza, meclis üyelerimize,
genel sekreterliğimize ve tüm oda
personelimize teşekkür ediyorum."
Bursa Organize Sanayi Bölgesi (OSB)
Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin
Durmaz da yaptığı konuşmada, BTSO
Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim
Burkay ve yönetim kurulu üyelerine
2014 yılında yaptığı çalışmalardan
dolayı teşekkür etti. AA
öküm demir tencere, tava, ızgara
ve ocak üstü döküm ızgara üreten
D
Lava, dünyada benzer üretim yapan
firmalar arasında ilk beşe girdi.
Türkiye’deki pazar payını da yüzde
90’a çıkartan firma, tencerelerini 65
ülkenin mutfağına soktu.
Metal döküm mutfak eşyalarının daha
önce ithal edildiğini anlatan Lava
Metal Döküm AŞ’nin Yönetim Kurulu
Başkanı Celalettin Kesikbaş, “Pazarda
olmayan ürünleri yapıp, dökümün
kullanım şeklini değiştirerek döküm
tencereyi yaygınlaştırdık. Evlere,
restoranlara, beş yıldızlı otellere,
kafelere kadar ulaştık. Ultra lüks
restoran ve tellerin çoğunda
ürünlerimiz var. Döküm ürünlerin
fiyatlarını aşağı çekerek halka yaydık.
Ürünlerimiz artık neredeyse çelik
tencere fiyatına satılıyor. Her evde
mutlaka minimum bir Lava tencere ve
Demir-çelikçiler yeni teşvikleri bekliyor
Bakan
Zeybekci'n
in demirçeliğin
teşvik
sistemine
dahil
edileceğin
e yönelik
açıklamal
arı, demirçelik
sektöründe
heyecan
yarattı.
konomi Bakanı Nihat
E
Zeybekci’nin demirçeliğin teşvik sistemine
dahil edileceğine yönelik
açıklamalarının
ardından sektör,
heyecanla önümüzdeki
günlerde açıklanacak
destekleri bekliyor.
Türkiye Çelik Üreticileri
Derneği (TÇÜD) Genel
Sekreteri Veysel Yayan,
“Yüksek katma değerlere
geçişi kolaylaştıracak
teşvik mekanizmalarının
kurulmasında fayda var.
Yoksa, inşaat demirine
teşvik verilmesi uygun
değil” dedi.
Zeybekci, demir-çelik
sektörünün bugüne
kadar destek kapsamı
dışında olduğunu
kaydederek, sektöre
yönelik yeni bir teşvik
sisteminin uygulamaya
geçirileceğini
açıklamıştı.
Zeybekci, “Türkiye’nin
metalürji sektörü
yaratması gerektiği
inancıyla bu teşviki
hayata geçiriyoruz.
Önümüzdeki günlerde
detaylarını paylaşacağız”
demişti. Söz konusu
desteklere ilişkin
beklentilerini paylaşan
Yayan, bu konuda
Avrupa Kömür Çelik
Topluluğu (AKÇT) ile
mutabakat sağlanması
gerektiğini söyledi.
Yayan, “Eğer olursa,
yüksek katma değerlere
geçişi kolaylaştıracak
teşvik mekanizmalarının
kurulmasında fayda
görüyoruz. Yoksa, inşaat
demiri gibi ürünlere
teşvik mekanizmasının
işletilmesi uygun değil.
Bu konuda zaten ihtiyaç
fazlası kapasite var. Biz
burada hem ithal
ikamesi sağlayacak, hem
de yeni ihracatın
gündeme gelmesine
imkan verecek ürünler
için teşvik verilmesinde
fayda görüyoruz” dedi.
Yayan, teşvikin dünya
piyasalarında da
rahatsızlığa yol
açmayacak yapıda
olması gerektiğine
dikkat çekerek, “Öteden
beri yüksek katma
değerli ürünlere geçişi
kolaylaştıracak devlet
yardımlarının
verilmesini ve bu
maksatla AKÇT ile
aramızdaki serbest
ticaret anlaşmasının
sınırlayıcı hükümlerinin
esnetilmesini talep
ediyoruz” diye
konuştu.AA
ızgara olmasını hedefl iyoruz” dedi.
Geçtiğimiz yıl 500 bin adet tencere ve
tava ürettiklerini hatırlatan Kesikbaş,
bu yıl sonuna kadar üretim
rakamlarını bir milyon adede
çıkaracaklarını söyledi. Ürünlerinin
zincir mağazalar hariç 500 noktada
satıldığını anlatan Kesikbaş, ithalatı
çok büyük oranda keserek iç pazarın
yüzde 90’ına hakim olduklarını da
iddia etti.
Çin'e yaptığı ihracat yıllık 500 bin
doları buluyor
Kalitelerinin en üst düzeyde olduğunu
açıklayan Kesikbaş, her yıl 16’sı
yurtdışı olmak üzere en az 20 fuara
katıldıklarını söylerken, “Üretimimizin
yüzde 60’ını ihraç ediyoruz. Çin’e yıllık
500 bin dolarlık ihracatımız var. 65
ülkeye ürünlerimizi gönderiyoruz”
dedi. HABER MERKEZİ
4
Borsa Finans
3 OCAK
2015
HERKES İÇİN EKONOMİ POLİTİKA
Gündemde Neler Var?
Faruk BAKAÇ
16:45_ABD İmalat Sanayi PMI
(Aralık) Beklenti: 54,0 Önceki:
54,8
17:00_ABD ISM İmalat Endeksi
(Aralık) Beklenti: 57,5 Öneki:
58,7
DÜNYA
31 Aralık 2014 tarihi
itibarıyle Ankara
Çankaya Projesi’nde 30
adet konuttan toplam 7
adet konutla ilgili satış
sözleşmesi (KDV dahil
9.918.200 TL) yaptığını
bildirdi.
Şirket Haberleri
Migros'ta hisse satış
süreci tamamlandı ve
BC Partners ile Anadolu
Endüstri Holding eşit
ortak oldu. Fiyat 26,00
TL olarak
gerçekleşirken AEH’nin
dolaylı olarak payı
%40,25 olacak. Ayrıca,
Moonlight Capital'ın
MH Perakendecilik'in
%19.5 oranındaki hisse
payına ilişkin olarak,
pay devrini takiben 24
ay sonrasında, ençok
30. ay bitene kadar
gerçekleştirilmek üzere
sözkonusu hisseleri
Moonlight Capital'ın
'satma hakkı' ve
AEH'nin ise 'satın alma
hakkı' bulunmakta.
Akdeniz Güvenlik,
İstanbul genelindeki
mezarlıkların özel
güvenlik hizmeti alım
işine ait ihaleyi 700
personel ile
gerçekleştirmek üzere
36 ay süreli olarak 94,4
milyon TL+ KDV bedelle
sözleşme imzaladı.
Şirketin ayrıca bağlı
ortaklığı Atak
Koruma’nın Üsküdar
Belediye Başkanlığı
Destek Hizmetleri
Müdürlüğü ile 5,1
milyon TL’lik özel
güvenlik hizmeti işini
aldığını bildirdi.
Aselsan, 154 mn TL’lik
sözleşme imzaladı.
Şirket, Jandarma Genel
Komutanlığı arasında
Jandarma Entegre
Muhabere ve Bilgi
Sistemi (JEMUS) Projesi
ile ilgili olarak toplam
153.9 milyon doları
tutarında sözleşme
imzadı. Söz konusu
sözleşme kapsamında
teslimatlar 2015-2018
yıllarında
gerçekleştirilecek.
Yapı Kredi Koray GYO,
Turcas Petrol’in
iştirakine vergi cezası.
Şirket, %30 oranında
iştiraki Shell & Turcas
Petrol’e 10.76 milyon TL
tutarında vergi aslı,
11.57 milyon TL
tutarında vergi ziyaı
olmak üzere 22,33 mn
TL’lik vergi cezasının
tebliğ edildiğini
açıkladı.Sönmez
Resul KURT
İşe girenler
dikkat!
Çok kimse bilmese de
esasında sigortalı olarak
çalışmaya başlayanların da
bu durumu SGK’na
bildirmesi gerekir. Özellikle
sigortasız çalışmanın önlenmesi için yapılan bu işlemlerde sigortalıların hak
kayıplarının önlenmesi
amaçlanır. Ancak sigortalıların bu konuda yeterince
bilinçli olmaması, işverenlere geç bildirimden dolayı
ceza uygulanması halinde
işsiz kalmaktan korkulması
gibi nedenlerle bu yükümlülük uygulanmıyor.Buna
göre 4/a (SSK) kapsamındaki
sigortalılar, çalışmaya
başladıklarını, çalışmaya
başladıkları tarihten itibaren
en geç bir ay içinde, sigortalı
bildirim belgesi ile doğrudan
veya internet ya da benzeri
ortamda SGK’na bildirirler.
SGK tarafından sigortalının
ilgili işveren tarafından
bildirilmediğinin ya da
bildirildiği hâlde sigortalı
bildirimi arasında farklılık
bulunduğunun tespiti
hâlinde, durum, taahhütlü
bir yazıyla sigortalıya,
gerekirse işverene bildirilir.
Yapılan bildirimlerin sonucunda farklılık giderilemezse, kontrol ve denetim
sonucuna göre işlem yapılır.
Sigortalının kendini
bildirmemesi, sigortalı aleyhine delil teşkil etmez.
Tarımsal faaliyette bulunanlar faaliyetlerine başladıkları
tarihten itibaren bir ay
içinde sigortalılıklarını sigortalı bildirim belgesi ile
doğrudan veya internet ya
da benzeri ortamda SGK’na
bildirirler. Bu kapsamdaki
kişilere ilişkin yapılan
bildirimlerde farklılık olması
hâlinde yapılacak yazışmalar sonucunda farklılık
giderilemezse, kontrol ve
denetim sonucuna göre
işlem yapılmaktadır.
Mevzuat var, uygulama yok!
İşverenlerin sigortalı çalıştırmaya başlamaları veya bir
işyerini devralmaları durumunda SGK’na işyeri bildirgesi vermek suretiyle
işyerinin işverenlik bilgilerini, faaliyet kolunu, adres
ve yönetici bilgilerini
bildirmeleri gerekmektedir.
Ancak gelin görün ki, işçi
çalıştıracak, her ay sigorta
primi ödeyecek işverenler
daha işyeri açılışlarında
SGK’da ciddi sorunlar yaşamaya başlıyor. Mevzuatta yer
almayan bir çok belge işverenlerden isteniyor, istenen
bilgiler/lüzumsuz belgeler
verilmediği takdirde de işyeri
açılışları yapılmıyor. Bir kurumun yöneticisi dostum
geçtiğimiz günlerde SGK’da
işyeri açmanın ne kadar zor
olduğunu, yeni şubeleri için
bir hafta uğraştıklarını anlatarak dert yanmıştı. Dostuma bir saat içinde
açabilirsin aslında desem de
inandıramadım.
SGK’nın yönetmeliğine
(SSİY) göre, işyeri
açılışlarında işyeri bildirgesi
ile birlikte verilecek diğer
belgeler;
Pamuklu, iştiraki
çimento üretimine
başladı. Şirket, %15
oranında iştirak ettiği
Sönmez Çimento Yapı
Madencilik A.Ş.nin
5.000 ton/gün kapasiteli
Çimento Fabrikası
yatırımlarının
tamamlandığını
üretime başladığını
duyurdu.
Şekerbank, Avusturya
Kalkınma Bankası ile 7
yıl vadeli 25 milyon
EURO'luk kredi
sözleşmesi imzaladı.
Kredi, bireysel
müşterilerin ve
KOBİ'lerin enerji
verimliliği ve
yenilenebilir enerji
yatırımlarının
finansmanı amacıyla
kullanılacak.
Taraf Gazetesi, bağlı
ortaklığı Mürekkep
A.Ş.'nin elinde bulunan
A Grubu hisselerinin bir
kısmının devredildiği
açıklandı.
Park Elektrik
Madencilik’in Silopi’ye
devredilmesinde
ayrılma hakkının
kullanım fiyatının 4,20
olarak belirlenmesine,
yeni birleşme
raporunun Kabul
edilmesine ve gerekli
müraacaatların
yapılmasına karar
verildi.
THY, 2015 yılında 12 mr
dolar satış geliri elde
etmeyi hedefliyor. İç
hatlarda 25,9 milyon,
dış hatlarda 36 mn
olmak üzere 63 milyon
yolcu ile %80,3 doluluk
oranına ulaşmayı
hedefliyor. Yine THY,
2015 yıl sonunda toplam
uçak sayısı 293’e
çıkarmayı planlıyor.
2015 demir yolu
yatırımları yılı olacak.
Ulaştırma ve Denizcilik
ve Hbaerleşme Bakanı
Elvan, 2015 yılında
demir yolu
yatırımlarına
yoğunlaşacaklarını, 9
milyar liralık Yatırım
gerçekleştireceklerinin
ve bu çerçevede yeni
ihaleler açacaklarını
söyledi.
GÜBRETAŞ 2014 yılını
da satış rekoruyla
tamamladı. GÜBRETAŞ,
1 milyon 740 bin tonu
aşan satış miktarı ile 2,8
milyar TL civarında
gerçekleşmesi beklenen
konsolide ciroyla şirket
tarihinin yeni
rekorlarına ulaştı.
İran/Abdullahian, "Suudi
Arabistan, petrol fiyatlarına
karşı harekete geçmeli" İran
Dışişleri Bakan Yardımcısı
Hüseyin Amir Abdullahian,
Suudi Arabistan'ın petrol
fiyatlarındaki düşüşün önüne
geçmek için adım atmaması
halinde, petrol fiyatlarının
Ortadoğu genelinde
ekonomilere zarar vereceğini
söyledi.
Dinçer’in, “Cumhurbaşkanı
bizim muhatabımız değil.”
sözünü ‘anlamsız’ ve ‘absürt’
olarak niteledi. TÜSİAD’ın
çıkarlarını korumayan bir
açıklama olduğunu savunan
Kurtulmuş, “Eğer TÜSİAD
‘cumhurbaşkanını tanımıyoruz’
anlamında söylüyorsa kusura
bakmasın cumhurbaşkanı da
TÜSİAD’ı tanımaz.” dedi.
AVRUPA
Draghi: Fiyat istikrarına yönelik
riskler arttı (bloomberght.com)
Avrupa Merkez Bankası (ECB)
Başkanı Mario Draghi, merkez
bankasının fiyat istikrarının
korunması görevini yerine
getirememesine yönelik
risklerin 6 ay önceye göre
yükseldiğini söyledi.
Suudi Arabistan'ın petrol
fiyatlarında 6 aydır süren
düşüşe karşı harekete
geçmemesinin stratejik bir hata
olduğunu savunan
Abdullahian, Suudi
Arabistan'ın geçte olsa bu
düşüşe tepki vereceğine
inandığını vurguladı.
OPEC’in Aralık üretimi geriledi
(bloomberght)
bloomberght.com'un haberine
göre, Bloomberg anketine göre
OPEC’in petrol üretimi Aralık
ayında yüzde 1’den az
gerileyerek, 12 üyeli grubun
fiyatlardaki düşüşün ardından
üretimi azaltmayı reddetme
kararı almasından bu yana ilk
kez aylık bazda düşüş kaydetti.
TÜRKİYE
Kurtulmuş: Cumhurbaşkanı da
TÜSİAD’ı tanımaz… Başbakan
Yardımcısı Numan Kurtulmuş,
TÜSİAD Başkanı Haluk
Draghi gerekli hale gelmesi
halinde 2015 başında harekete
geçmeye hazır olunduğu
ifadesini yineledi.
bloomberght.com'un haberine
göre Draghi, Alman finans
gazetesi Handelsblatt’a verdiği
röportajda politikacıların
gerekli reformları
gerçekleştirmeleri, vergi
yüklerini düşürmeleri ve Euro
Bölgesi toparlanmasını
desteklemek için bürokratik
formaliteleri azaltmaları
çağrısında bulundu.
Draghi Euro Bölgesi’nde
ekonomik toparlanmanın
“kırılgan ve istikrarsız”
olduğunu vurguladı.
İtalya Devlet Başkanı
Napolitano görevinden istifa
edecek… İtalya Devlet Başkanı
Giorgio Napolitano, kısa süre
içinde görevinden istifa
edeceğini bildirdi. Haziran
Dünya 2015'te dolar krallığına hazırlanıyor
BD Doları 2014’te tüm önemli
A
para birimleri karşısında
değer kazandı. Japon Yeni
karşısında yüzde 12 artış
gösteren dolar, euro karşısında
da yüzde 11.85 yükselerek 1.2159
ile 2005’ten bu yana en ciddi
artışını sağladı.
Doların 10 önemli para birimi
karşısındaki durumunu izleyen
Dolar Endeksi, bu yıl yüzde 12.7
yükselerek 2004’ten bu yana en
yüksek yıllık kazancını sergiledi.
Son bir yıl içinde Türk Lirası da
yüzde yaklaşık yüzde 9 ile dolar
karşısında en büyk kaybı veren
para birimleri arasında yer aldı.
Dolardaki bu yükselişin sebebi
ABD’nin parasal teşvikleri sonlandırması ve ABD Merkez
Bankası’nın (Fed) 2015’te faizleri
artıracağı beklentisi olarak
görülüyor.
paritesi 2015’te, 13 yıldır ilk kez
1.0 seviyesine yaklaşabilir. Daha
önce Goldman Sachs ile
Deutsche Bank, euronun 2017’de
parite seviyesine geleceği tahmininde bulunmuştu.
Uzmanlara göre, dolarda boğa
eğilimi yani yükseliş yeni yılda
da sürecek, hatta daha yeni
başladı. ABD’de para politikasının sıkılaşma yolunda olması, buna karşın Avrupa ile
Japonya’da genişlemeci politikaların sürmesi 2015’te doların
daha da güçlenmesine neden
olacak. ‘Dolar 2015’te kral’ diyen
uzmanlara göre euro/dolar
Citibank ekonomistleri ise yayınladıkları son raporda, ABD ile
Avrupa merkez bankalarının
para politikalarında ayrışmanın
euroyu hızla pariteye doğru ittiğini belirtiler. Euro/doların
gelecek eylül ayında 1.10
düzeyine ineceği tahmininde bulunan Citibank, 2016’da ise euronun 2002’den bu yana ilk kez
0.99’a gerileyeceğini öngördü. AA
ayında 90 yaşına girecek olan
Napolitano, geleneksel yılsonu
konuşmasında, ilerleyen yaşı ve
artan yorgunluk işaretleri
nedeniyle Ocak ayı ortalarında
istifa edeceğini söyledi.
Napolitano, istifa edeceği tarihi
kesin bir dille belirtmedi.
Napolitano'nun Ocak ayında
istifa etmesi halinde parlamento
yeni devlet başkanını
belirlemek için seçimlere Şubat
ayında başlayacak.
ASYA
BOJ/Kuroda, "Para politikasını
daha da gevşetmek için
elimizde araçlar var" Japonya
Merkez Bankası Başkanı
Haruhiko Kuroda, gelecek mali
yılda yüzde 2 enflasyon hedefini
yakalamadaki kararlılıklarını
tekrarlayarak, para politikasını
daha da gevşetmek için BOJ'un
elinde daha fazla araç olduğu
söyledi.
Maihichi gazetesine konuşan
Kuroda, "Para politikasını
ayarlamanın birçok yolu var.
BOJ, yüzde 2 enflasyon hedefini
yakalamak için gerektiği
takdirde teşvikleri tekrar
genişletmeye hazır" dedi.
Çin'de imalat sektörü görünümü
18 ayın düşüğünde… Çin'de
Aralık ayında imalat sektörü
satın alma yöneticileri endeksi
(PMI) 18 ayın düşüğüne indi.
Çin Lojistik ve Satın Alma
Federasyonu(CFLP) tarafından
yayımlanan endeks verilerine
göre, bir önceki ay 50,3 olan
endeks 50,1 puana indi. Böylece
imalat sektörü PMI 2013 yılı
Haziran ayından bu yana en
düşük seviyesini gördü.
Rusya, bankalara 2
trilyon ruble ayırdı
a) Daimi mahiyetteki işyerlerinde, işyerinin adresini
gösterir yerleşim belgesi,
b) Gerçek kişi işverenler
yönünden kendilerinin,
tüzel kişi işverenler yönünden ise tüzel kişiliği temsile
yetkili kişilerin imza sirküleri olup bir ay içinde
SGK’na, elden verilmekle
veya posta yoluyla gönderilmesi gerekmektedir.
İmza sirkülerinin SGK’na
verilmesi gereken kişilerin,
SGK’na bizzat müracaat ederek kimliklerinin tespitiyle
birlikte imza beyanlarının
alınmasını sağlamaları
halinde, imza sirküleri artık
istenilmeyecektir. İşverenlerden iş alan alt işverenler,
yükümlülükleri başlamadan
önce, işyeri bildirgesi hariç,
Gerçek kişi işverenler yönünden kendilerinin, tüzel kişi
işverenler yönünden ise
tüzel kişiliği temsile yetkili
kişilerin imza sirkülerini ve
asıl işverenle yapmış olduğu
sözleşmenin bir örneğini,
SGK’na elden verir veya
posta yoluyla gönderirler.
Yukarıda belirtilen belgelerin yanı sıra
a) Tüzel kişiler; hükmi şahsiyetin tescil edildiği Ticaret
Sicil Gazetesini,
b) Adi ortaklıklar; noter onaylı ortaklık sözleşmesini,
c) İhale konusu işlerde; işin
sözleşmesi veya işin üstlenildiğini gösterir idarenin
yazısı,
ç) İnşaat işyerlerinde; yapı
ruhsatının fotokopisi, varsa
arsa sahibi ile müteahhit
arasındaki inşaat yapım sözleşmesi verilmelidir. Burada
verilmesi istenen belgelerden ilgili kurumlardan elektronik ortamda alınanlar
SGK tarafından ayrıca istenmemelidir.
usya Maliye Bakanlığı, Mevduat SigR
orta Ajansı'na 1 trilyon ruble daha aktaracak.
Rusya Maliye Bakanlığı, Mevdiat Sigorta
Ajansı'na 1 trilyon ruble daha transfer
etme kararı aldı. Transfer edilecek 1 trilyon ruble, bankaların sermayelendirilmeleri için piyasada harcanacak.
Maliye Bakanlığı, toplam 2 trilyon rubleye ulaşacak bu transferin karşılanması
için her biri 400 milyar ruble tutarında 5
seri tahvil ihracı yapacak. Tahviller 5 yıl
vadeli olacak.AA
Avrupa`nın düşük faizi ABD`yi cezbediyor
BD şirketlerinin,
A
Avrupa'da
borçlanma maliyetlerinin düşük olması ile
euro fonlarını 2015'te
artıracağı tahmin
ediliyor.
ABD şirketlerinin,
Avrupa'da borçlanma
maliyetlerinin dolara
göre son 10 yılın en
büyük düşüşü sonrasında, euro fonlarını
2015'te son sekiz yıldaki
en hızlı düzeyde artıracağı tahmin ediliyor.
Apple Inc., Verizon
Communications Inc.
ve Albemarle Corp. bu
yıl Amerikan
bankalarından 68 milyar euro (83 milyar
dolar) tahvil ihracı
gerçekleştirirken, bu
düzey 2007'den bu
yana en yoğun ve
2013'ün yüzde 45 üzerinde. Bank of America Merrill Lynch kredi
stratejistlerinden Barnaby Martin ve ECM
Asset Management Ltd.
para yöneticisi Jens
Vanbrabant'a göre, fonlama maliyetlerindeki
düşük seyrin sürmesi
ile bu sayı daha yukarı
çıkabilir. Fed Başkanı
Janet Yellen ABD'de faizlerin gelecek yıl artırılması için uygun ortamı
hazırlarken, ekonomistler Avrupa'da faiz
oranlarının ise rekor
düşük seviylerde
kalmaya devam edeceğini öngörüyor.
Euro Bölgesi'nde enflasyon negatife doğru
ilerlerken, yaşanan
gelişmeler Avrupa
Merkez Bankası'nın
(AMB) devlet tahvili
alımlarına başlayarak
parasal genişleme
uygulamasına olanak
sağlayacak bir durum
yaratıyor. AA
Avrupa, Rusya`ya karşı
durmaya devam edecek
lmanya Başbakanı Angela Merkel,
A
Rusya'nın doğu Ukrayna'daki eylemleri karşısında güçlü durma sözü verdi.Almanya Başbakanı Angela Merkel, yeni yıl
konuşmasında, Avrupa'nın Rusya'nın
bölgede güçlü şekilde silahlanmasını
kabul etmeyeceğini belirterek, Avrupa'da
Rusya ile birlikte bir bütün olarak güvenliğin sağlanmasını istiyorum. Ancak
Avrupa, uluslararası yasalara aykırı
gelişmeleri kabul edemez ve etmeyecek"
dedi.Almanya Başbakanı. Avrupa'nın
parçalanmamaya ve barış değerlerini
savunmak için her zaman olduğundan
daha güçlü şekilde hareket etmeye kararlı
olduğunu belirtti.AA
3 OCAK
2015
Muhasebe
HERKES İÇİN EKONOMİ POLİTİKA
5
LPG istasyonlarında yeni dönem
Sıvılaştırılmış petrol gazı (LPG) otogaz bayilik lisansı sahipleri, istasyonlarında satışa sundukları otogazın fiyatını istasyonlarının ön cephesinde,
yoldan açıkça görünür şekilde konuşlandırılmış panoda ilan edecek, ilan panosunda yer alan fiyatların üzerinde otogaz satışı yapmayacak.
Piyasası Düzenleme
Enerji
Kurumu tarafından
hazırlanan, Sıvılaştırılmış Petrol
Gazı (LPG) Piyasası Fiyatlandırma
Sistemi Yönetmeliği mükerrer
Resmi Gazete'de yayımlanarak
yürürlüğe girdi.
Yönetmelik, LPG piyasasında
fiyatlandırmanın çerçevesine,
fiyat ilanına ilişkin ilke ve
yükümlülüklere, fiyat ilanlarının
kamuoyuna açıklanmasına, fiyat
değişikliklerine, fiyat ilanına,
piyasaya müdahaleye dair usul ve
esasları kapsıyor.Buna göre, LPG
piyasasına arz edilen mal ve
hizmetlerin fiyatları serbestçe
oluşacak. Rafineriler ve
dağıtıcılar, lisansları kapsamında
yaptıkları piyasa faaliyetlerine
ilişkin fiyatları, erişilebilir dünya
serbest piyasalarındaki fiyat
oluşumunu dikkate alarak, tavan
fiyatlar olarak kuruma bildirecek.
Otogaz bayilik lisansı sahipleri,
otogaz satış fiyatlarını ilan
panolarında ilan edecek.Lisans
sahipleri faaliyetlerini bildirdiği
veya ilan ettiği tavan fiyatlara
uygun şekilde yapacak.Fiyat
bildirimlerinde ve ilanlarında
para birimi olarak Türk Lirası,
hacim veya ağırlık ölçü birimi
olarak dökme olarak
kullanıcılara ve otogaz olarak
2014'te en çok buraya
yatırım yapan kazandı
014'te piyasalar
2dalgalandı.
başdöndürücü bir hızla
Bu ortamda
DOLAR YATIRIMCIYI
TAŞIDI
yine de birçok enstrüman
yatırımcısına kazandırdı.
Menkul kıymetlerde BİST
100 endeksi ön plana çıktı.
Gayrimenkulde ise
İstanbul'un bazı ilçeleri
adeta dudak ısırttı.
Döviz piyasalarının
şampiyonu ise dolar oldu.
Gelişmekte olan ülkeler
Fed'in faiz artırımı
zamanlaması sebebiyle
sürekli dalgalı bir seyir
izlerken gelişmiş ülkelerde
ise dolar sürekli değer
kazandı.
BORSANIN YILDIZI
PARLADI
2014 yıl boyu getirilere
bakıldığında yatırımcıya
en çok kazandıran BİST
100 endeksi oldu. 2014
yılına siyaset arenasındaki
yüksek tansiyon ve Fed'in
tahvil alım programını
sonlandırmasıyla giren
piyasalarda borsa yılın ilk
döneminde 60 bin puan
civarında gezindi, en
düşük 60 bin 574 puanı
gördü. Ancak 31 Mart yerel
seçimlerinin ardından
tablo değişti. 2014'ün ilk
çeyreğinden sonra ivme
kazanan borsa yılın son
aylarına doğru 87 bin
puanı geçerek rekora
yaklaştı. Ancak gelen
Rusya krizinin ardından
rekoru yakalama trendi
son buldu ve borsa 84 bin
puanlara geriledi. Yine de
borsa yüzde 25'lik yıllık
getirisiyle dünyanın en çok
kazandıran 5 borsası
arasında yer aldı.
ABD ekonomisinin
özellikle yılın son
çeyreğinde aylık 300 binin
üzerinde istihdam
yaratması ve 3. çeyrekte
yüzde 5 büyümesi doları
ateşledi. Dolar TL
karşısında 2.41 TL ile
rekorunu yenilerken
yılbaşında parasını dolara
yatıranlar yüzde 8.4'lük
getiri sağladı.
T
ALTIN YATIRIMCISINI
ÜZDÜ
GAYRİMENKULDE TOP 10
ABD ekonomisinin müthiş
toparlanması ABD
borsalarını da rekordan
rekora koşturdu. Dow
Jones Christmas tatili
öncesi 18 bin 103 puanla
tarihi rekoruna ulaştı.
Özellikle son çeyrekte
neredeyse hergün rekor
kapanışlar gerçekleşti.
Sene başında Dow Jones
endeksine para yatıran
yatırımcı yüzde 8.9 getiri
sağladı.
'Sigorta şirketleri artık uzmanlaşmalı'
ürk sigorta
sektörünün
yüzde 100 yerli
sermayeli sayılı
şirketleri
arasında yer
alan Ege Sigorta
branş bazında
uzmanlaşma
stratejisini
başarılı bir
şekilde
yürütüyor.
Şirket, yılın 11
ayında prim
üretiminde
yüzde 20’lik
büyüme ile
yüzde 1.16’lık
pazar payıyla
birçok şirketi
geride
bırakmayı
başardı. Ege
Sigorta Genel
Müdürü Kadir
Şimşek, sigorta
ABD'nin aksine Avrupa
yatırımcısını üzdü. Avrupa
merkez bankası'nın yılın
sonlarına doğru varlık
alımlarına start vermesi,
ancak bu alımların ilk
aşamada yetersiz olması
Avrupa borsalarını
yeterince sıçratmadı.
Avrupa'nın lokomotifi
Almanya'da Dax borsası
sadece yüzde 2.7'lik getiri
sağladı. Avrupa Merkez
Bankası'nın bilançosunu 3
trilyon dolara çıkaracağını
açıklaması, ancak bugün
bunun çok gerisinde
olunması beklentileri
2015'e sarkıttı. Euro
cephesi de çalkantılı bir
yılı geride bıraktı. ABD
ekonomisinin
toparlanması ve AMB'nin
adımlarının beklenen
etkiyi yaratmaması ile
Euro başta dolar
karşısında olmak üzere
birçok para birimine karşı
değer kaybetti. Avrupa'da
iç talebin canlanmaması
bu değer kaybını kalıcı
hale getirebilir. Bu
gelişmeler üzerine Euro TL
karşısında yıllık yüzde 4
kayıp yaşadı.
şirketlerinin
uzmanlaşması
gerektiğini
belirterek,
“Sigorta
branşlarında
hepsi benim
olsun dediğin
zaman bu sefer
risk seçmede
zorlanıyorsunuz
fiyatlamada
zorlanıyorsunuz
. Artık sigorta
şirketlerinin bu
yükleri
kaldırması da
çok kolay değil”
dedi. Türkiye
Sigorta
Birliği’nin(TSB)
yılın ilk 11 ayına
yönelik
verilerine göre
Ege Sigorta
230.9 milyon TL
prim üretimi
gerçekleştirdi.
Ege Sigorta
Genel Müdürü
Kadir Şimşek,
sektöre yönelik
beklentilerini ve
Ege Sigorta’nın
hedeflerini
paylaştı. Şirket
olarak branş
bazında
uzmanlaşmayı
başarılı bir
şekilde
uyguladıklarını
n altını çizen
Kadir Şimşek,
“Ege Sigorta’da
şunu yapıyoruz.
Belli branşlarda
uzmanlaşacağız
dedik, aktif
branşlarımız
olacak diye
karar aldık.
Bunun biri de
zorunlu koltuk
branşıydı. Şu
anda zorunlu
koltuk ferdi
kazada şu anda
sektör
birincisiyiz.”C
Cİ
HAN
2014'te yaşanan birçok
jeopolitik risk ve siyasi
gerilime rağmen altın
yatırımcısını yine üzdü. On
yıllardır süren getiri
şampiyonluğu 2013'te son
bulan altına Rusya krizi,
IŞİD'in ilerleyişi gibi riskler
destek olamadı. ABD
ekonomisinin
toparlanmasına karşı
değer kaybını sürdüren
altın ons bazında
yatırımcısına yüzde 1
kaybettirdi. Yurtiçi
KAYIP-KAÇAKTA MAHKEME KARARI ESAS
almak isteyen
vatandaşların ihtilafı
nedeniyle Yargıtay’a 2
milyon yeni dava gelmesi
ihtimali ortaya çıkmıştı.
Bu arada edinilen bilgiye
göre bundan sonra kayıpkaçak tutarları dağıtım
şirketlerinin tarife oranları
içerisine alınacak. Böylece
iade edilmesi önlenecek.
piyasalarda ise altını
doların yükselmesi
kurtardı. Gram altın yıl
içimnde 82 liraya kadar
düşse de bugünlerde 89
liraya kadar dayandı be
yatırımcısına yüzde 6 getiri
sağladı.
GAYRİMENKULDE
ŞAMPİYON 'TİCARİ' OLDU
Gayrimenkulde en çok
kazandıranların başında
ticari üniteler geldi.
hurriyetemlak.com Emlak
Endeksi'ne göre; özellikle
İstanbul'daki ofis ve
dükkan sahipleri 2014'te
yüzde 42'ye varan kâr elde
etti. Ticari ünitelerde
metrekare ortalama satış
fiyatı 6.000 TL'yi buldu. En
yüksek kâr oranı ise
Bahçelievler'de oldu.
Ortalama fiyatın 5.041
TL'ye ulaştığı ilçede ticari
üniteye yatırım yapanlar
yüzde 96 kazandı. İkinci
sırada ise yüzde 70 kâr
oranı ile Bakırköy geldi.
Bakırköy'deki ofis ve
dükkanların metrekaresi
6.919 TL'ye kadar yükseldi.
KONUTTA EN YÜKSEK
PRİM ATAŞEHİR'DE
İstanbul'da 2014 yılında
'konut' ortalama yüzde 28
kazandırdı. En çok prim ise
Ataşehir'deki konut
piyasasında yaşandı.
İlçede konut fiyatları bir
yılda yüzde 46 artarak
4.737 TL TL/m²
mertebesine ulaştı. Yüzde
42 prim oranıyla Bağcılar
ikinci sıradaki yerini aldı.
İlçede konutların
metrekaresi 2.401 TL oldu.
En çok prim yapan ilçelere
bakıldığında üçüncü
sırada ise yüzde 41 kâr
oranıyla Silivri var. CİHAN
argıtay’ın ‘tüketiciden
Y
kayıp-kaçak elektrik
parası alınamaz’ kararını
değerlendiren Enerji ve
Tabii Kaynaklar Bakanı
Taner Yıldız,
“Mahkemenin verdiği
kararlar esastır. Verilmiş
yargı ve tüketici hakem
heyeti kararları var. Kayıpkaçakla alakalı bireysel
başvuruları değerlendiren
tüketici hakem heyetleri
ve tüketici mahkemeleri
ve ondan sonraki bütün
Danıştay ve Yargıtay
süreçleri bireysel
başvurularla beraber
oluşmuştur” dedi. Yıldız,
TPAO tesislerindeki
toplantıda bakanlığının
çalışmalarını anlattı.
KAYIP-KAÇAKLAR
TARİFEYE ALINACAK
Enerji Piyasası Düzenleme
Kurumu’nun (EPDK)
2008’deki
özelleştirmelerden sonra
muhasebe ayrıştırmasını
hedefleyen bir çalışma
yaptığını söyleyen Yıldız,
vatandaşın 100 liralık
faturasında herhangi bir
değişiklik söz konusu
olmadığını dile getiren
Yıldız, şöyle konuştu:
“Yalnızca muhasebe
ayrıştırmasının böyle bir
davaya konu olmasını
açıkçası doğru
bulmuyorum. Önceki
uygulama neyse o devam
ediyor. Mahkemenin
verdiği kararlar esastır.
Verilmiş yargı ve tüketici
hakem heyeti kararları
var. Kayıp-kaçakla alakalı
bireysel başvuruları
değerlendiren tüketici
hakem heyetleri ve
tüketici mahkemeleri ve
ondan sonraki bütün
Danıştay ve Yargıtay
süreçleri bireysel
başvurularla beraber
oluşmuştur. O yüzden
ancak bireysel başvuru ve
mahkeme kararları
nihayetlenenlerle alakalı
fiili durum söz konusudur.
Bunun kurumsal bir yapı
içerisinde söz konusu
olamadığını bilmek lazım.
Bununla alakalı kanuni
düzenlemelerimiz ‘hem
yargıyı rahatlatmak adına
hem daha stabil yapıyı
oluşturmak adına son
derece faydalı olacaktır’
diye düşünüyorum.
Düzenlemeyi ocak ayının
içerisinde yapılacak.”
İADESİ ÖNLENECEK
Bilindiği üzere Yargıtay’ın
kararı büyük bir dava
yüküne yol açacak.
Elektrik dağıtım firmaları
ile ödedikleri parayı geri
Yeni asgari ücret, işverenleri şoke etti
kalkıldı. Ancak bu
oran ne işçi
sendikalarını ne de
işvereni memnun
etti. Türk-İş
temsilcileri
"Getirebileceğimiz
en iyi noktaya
yükselttik.
İşverenler şok
oldu. Böyle bir
oran
beklemiyorlardı.
Biz bu orana
karşın muhalefet
ettik" dediler.
sgari ücret yılın ilk
yarısında 949 TL, ikinci
yarısında 1000 TL oldu.
Böylece asgari ücretliler yılın
ikinci yarısında bu sene
sonundaki 891 TL'lik maaşa
göre 109 lira fazla ücret
alacak.
temsilen masada yer alan
Türkiye İşverenler
Sendikası'nın en son teklifinin
ilk 6 ay için yüzde 4.5, ikinci
altı ay için de yüzde 4.5
olduğu; yüzde 6+6'lık artış
oranı karşısında 'şok'
yaşadıkları belirtildi.
İŞVERENLER ŞOKTA
HÜKÜMET 3+3 İLE OTURDU
2015 yılında geçerli olacak bu
asgari ücret artış oranları
işvereni 'şok' etti. İşverenleri
Hükümetin, yüzde 3+3'lük
zam teklifiyle oturduğu
masadan, yüzde 6+6 artış ile
A
değiştirilinceye veya herhangi bir
nedenle durdurulmasına kadar
uygulanacak.Dağıtıcılarca
bayileri için iller bazında tavan
olarak belirlenen fiyatlar kuruma
bildirilecek ve internet
aracılığıyla yayınlanacak.LPG
otogaz bayilik lisansı sahipleri
istasyonlarında satışa sundukları
otogazın fiyatını istasyonlarının
ön cephesinde, yoldan açıkça
görünür şekilde konuşlandırılmış
panoda ilan edecek, ilan
panosunda yer alan fiyatların
üzerinde otogaz satışı
yapmayacak, dağıtıcısı
tarafından kuruma bildirilen il
tavan fiyatını aşmayacak.
TÜRK-İŞ RAKAMI
BEĞENMEDİ
Türk-İş Başkanı Ergün Atalay
hükümetin açıkladığı asgari
ücret rakamları ile
kendilerinin tespit ettiği
rakamların uyuşmadığını dile
getirdi. Türkiye İstatistik
Kurumu (TÜİK) temsilcisi,
Asgari Ücret Tespit Komisyonu
3. toplantısında, ağır işlerde
çalışan bir işçinin geçimi için
gereken asgari tutarı net bin
424 lira 70 kuruş olarak
sunmuştu. CİHAN
İSTANBUL'DAKİ KAÇAK
DA AZ DEĞİL
Türkiye’de 21 dağıtım
şirketi bölgesi
bulunduğunu, üç dağıtım
şirketi bölgesini
çıkardığımızda kayıpkaçak oranın AB
ortalamasından yüzde 9,4
oranla daha düşük
olduğunu hatırlatan
Yıldız, “Ama Türkiye’deki
kayıp-kaçakların tamamı
yalnızca Şanlıurfa’da,
Diyarbakır’da, Van’da
olmuyor. Türkiye’deki
kayıp-kaçağın yarısı bu 3
bölgede diğer yarısı da 18
bölgede. Bu üç bölgeyi
çıktıktan sonra en fazla
İstanbul, Ankara ve
İzmir’de kayıp-kaçağın
olduğunu görüyoruz.
Miktar olarak
İstanbul’daki kaçağın
miktarı daha az değil”
diye konuştu.
TÜPRAŞ, K. IRAK
PETROLÜNÜ ALDI
Petrol piyasası ile ilgili de
bilgiler veren Yıldız, şu
ana kadar Kuzey Irak’tan
petrol sevkiyatının 32,2
milyon varile ulaştığını,
40’ıncı tankerin
yüklenerek yola
çıkarıldığını ve 2,5 milyar
doların üzerinde bir
gelirin oluştuğunu
bildirdi. AA
ISSN 1308 7606
AVRUPA TATMİN ETMEDİ
otogaz bayilerine doğrudan
ağırlık ölçüsü üzerinden veya
tanker sayaçları ile teslimatta 15
derece sıcaklığa göre düzeltilmiş
yoğunluk değeri ve düzeltilmiş
hacim ile hesaplanan ağırlık
değeri, otogaz olarak nihai
kullanıcılara LPG satışlarında 15
derece sıcaklığa göre düzeltilmiş
litre, tüplü LPG satışlarında tüp
adedi ve kilogram ya da tüp
cinsleri kullanılacak.Fiyat
değişikliği, uygulamaya gireceği
günün mesai saatinden önce
kuruma bildirilecek ve bildirimi
yapan lisans sahibinin (rafinerici
lisansı sahibi hariç) web
sayfasında yayınlanacak ve
Yıl:71 Sayı:25032 Tarih:3 Ocak 2015 Cumartesi
Yayın Sahibi Akbıyık Yayıncılık A.Ş. Adına
Mustafa Azmi AKBIYIK
Genel Yayın Yönetmeni
Genel Yayın Müdürü
Reyhan AYTEKİN
Mehmet Reşat AKBIYIK
Sorumlu Müdür Yazı İşleri Müdürü Yayın Sahibi Temsilcisi
Bilal ÇETİN
Kübra ERENER
Sayfa Editörü
Gülşan KURT
İstihbarat Şefi
Caner ERDOĞAN
Şüheda YILDIRIM
Sayfa Editörü
Yasemin ERENER
İnternet Site Editörü
Haber Müdürü
Kenan KURTOĞLU
Yavuz AYDIN
İdari Merkez
Tevfik Bey Mah. Tahsin Tekoğlu
Cad. No:2 Sefaköy/
Küçükçekmece/İSTANBUL
Reklam Pazarlama ve Dağıtım
Tevfik Bey Mah. Tahsin Tekoğlu
Cad. No:2 Sefaköy/
Küçükçekmece/İSTANBUL
Tel :0212 540 40 45
Fax 0212 540 39 99
www.ekonomigazetesi.net .
info@ekonomigazetesi.net
Tel :0212 540 40 45
Fax 0212 540 39 99
www.ekonomigazetesi.net .
info@ekonomigazetesi.net
İstanbul Dağıtım
ECE YAYIN DAĞITIM PAZARLAMA SAN.VE TİC.LTD.ŞTİ
ALKIM BASIM YAYIN DAĞITIM
Yayın Türü: Yerel Ticari Süreli
Basıldığı Yer İstanbul
Alkım Basım Yayın Dağıtım Tic.A.Ş.
Tevfik Bey Mah. Tahsin Tekoğlu Cad. No:2 Sefaköy/ İSTANBUL
Tel : 0212 540 40 45 Resmi ilanlarınızı internet sitemizden de
görebilirsiniz (www.ekonomigazetesi.net)
EKONOMİ Basın Meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
6
3 OCAK 2015
Dış Haberler
HERKES İÇİN EKONOMİ POLİTİKA
LİTVANYA
Baltık ülkesi Litvanya,
yeni yılda para birimi
litayı bırakarak Kıta Avrupası’nın ortak para birimi
Euro’ya geçti. Litvanya’nın
da katılımıyla Euro Bölgesi’ndeki AB üyelerinin
sayısı 19’a, kapsadığı
nüfus ise 337 milyon
kişiye yükseldi. Başbakan
Algirdas Butkevicius ve
bakanlar, yeni yıla girildikten sonra ATM’den
ilk Euro banknotu çekti.
Tarihi bir an yaşadıklarını
söyleyen Butkevicius,
“Şimdi, birlikte daha
güçlüyüz. Daha fazla
dayanışma, daha fazla
sosyal adalet ve daha yii
şartlar için hepimizin
daha çok fırsatı olacak.
Çok mutluyum.” dedi. Her
iki para biriminin de kullanılacağı geçiş dönemi
ise iki hafta olarak belirlendi.
CİHAN
İSRAİL
İsrail Başbakanı
Binyamin Netanyahu,
partisi Likud'un
üyelerinin oy kullandığı
dünkü başkanlık seçimini zorlanmadan
kazandı.
Partinin bilgisayar sisteminin kilitlenmesi sebebiyle elle yapılan
sayımda oyların yüzde
50'si sayıldı. Netanyahu'nun, oyların
yüzde 70'inden fazlasını
aldığı belirtiliyor.
Seçime 100 bin parti
üyesinin 50 bininin
katıldığı açıklandı. Bu
sonucun ardından
Likud, 17 Mart'ta yapılacak erken genel seçime
yine Netanyahu'nun liderliğinde girecek.
Likud'un en büyük rakibi ise İşçi Partisi ile eski
Adalet Bakanı Tzipi
Livni'nin Hatnuah partisi tarafından kurulan
koalisyon olacak.
CİHAN
TAYLAND
Tayland’ın Chiang Mai
şehrinde Fransız Konsolosluğu’na 500 metre
uzaklığına bırakılan ve
bomba süsü verilen
düzenek paniğe yol
açtı.
Polis sahte
50 Euro’luk
banknotlara
karşı uyardı
lmanya polisi, 50 Euro’luk
banknotlara karşı uyardı.
Geçtiğimiz yıl dolandırıcıların
daha ziyade sahte 20 Euro’luk banknotları piyasaya sürdüğünü hatırlatan polis, bu yıl aynı zaman
diliminde sahte 50 ‘Euro'luk banknotların piyasaya sürüldüğünü
bildirdi.
A
Bu yıl kasım sonuna kadar
piyasadan 529 sahte banknot toplandığını ve şuana kadar 25 bin
Euro maddi zarar oluştuğunu duyuran polis, sahte paraların daha çok
restoranlarda kullanıldığını aktardı.
Polise göre bu rakam geçtiğimiz yıla
oranla yaklaşık 10 bin Euro fazla.
Sahte paradan dolayı meydana
gelen maddi kaybın karşılanmadığına da dikkat çeken polis,
bundan dolayı en çok perakende
satış yapanlar, mağaza zincirleri ve
gastronomi sektörünün mağdur
olduğunu belirterek, paraların
düzenli olarak kontrol edilmesini
istedi.
CİHAN
İsrail saldırılarında dünyası karardı
İsrail'in Gazze'ye
yönelik
saldırılarında
yaralanan Ahmet
Şahamallah, iki
gözünü ve bir
kulağını kaybetti.
İsrail'in,
TemmuzAğustos 2014'te
Gazze'ye
düzenlediği
saldırılarda
yaralanan altı
kişi,
Avusturya'ya
getirildi.
0 sivil toplum örgütünün girişimi
sonucu Gazze'den getirilen
yaralılar, Viyana, St. Pölten ve Graz
şehirlerindeki hastanelere sevk edildi.
Mısır'ın engellemeleri sonucu yaklaşık
3 ay gecikmeli getirilebilen yaralılar,
çeşitli hastanelerde tedavi altına
alındı.
rail'in saldırılarında yaralandığını belirten Şahamallah, 31 Temmuz 2014
tarihinde yaşadıklarını şöyle anlattı:
Viyana'daki hastanede tedavi gören
yaralılardan 24 yaşındaki Ahmet Şahamallah, saldırıda diş kemiklerinde
kırıklar oluştuğu için konuşmakta zorlanıyor. Yaşadıklarını AA muhabirine
anlatan Şahamallah, Gazze'nin El-Zeytun mahallesinde yaşadığını ve otomobil tamircisi olarak çalıştığını söyledi.
Uçaktan atılan bombalar birer metre
arayla önümüze düştü. Abimi olay
yerinde kaybettik. Küçük kardeşim
hafif yaralandı. Ben de gözlerimden,
yüzümden, kulağımdan ve vücudumun çeşitli yerlerinden yaralandım."
1
Saldırıda gözünün birini tamamen,
diğerini büyük oranda kaybeden Şahamallah, Gazze'deki hastanede 4,5 ay
boyunca tedavi gördüğünü ifade etti.
"BOMBALAR BIRER METRE ARAYLA
ÖNÜMÜZE DÜŞTÜ"
Evlendikten bir ay sonra başlayan İs-
"O gün abim, ben ve küçük kardeşim
cuma namazına gittik. Camiden çıktıktan sonra ekmek almak için bakkala
doğru gidiyorduk.
Saldırıda bir kulağının zarı patlayan
Şamallah, sadece diğer kulağıyla duyabiliyor. Gözleri görmeyen Şamallah,
vücuduna isabet eden yüzlerce şarapnel parçasının çıkarılmasını bekliyor.
"BAŞPARMAĞIMI KANGREN OLDUĞU
IÇIN KESTILER"
Han Yunus bölgesindeki Abbasan
ilçesinde yaşayan 30 yaşındaki Ahmet
Ebu Yusuf da saldırıda elinden ve kolundan yaralandı. İsrail'in saldırıları
başladıktan sonra ailesiyle mülteci
kampına gittiklerini anlatan Yusuf, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bir süre sonra ihtiyaç nedeniyle eve
dönmek zorunda kaldım. Giyecek ve
yiyecek almak için eve döndüğüm
sırada bombalı saldırı oldu. Saldırıda
elimden ve kolumdan yaralandım.
Gazze'de bir hastanede yaklaşık 2 ay
tedavi gördüm. Baş parmağımı kangren olduğu için kestiler. Şu an parmaklarımı hissetmiyorum. Halen
kemiklerde kırıklar var."
İSRAIL'IN GAZZE'YE SALDIRILARI
İsrail'in, 7 Temmuz'da başlayan ve 26
Ağustos'ta sona eren Gazze'ye yönelik
saldırılarında 2 bin 145 kişi ölmüş, 11
bin 100 kişi yaralanmış, 500 bin Filistinli evinden olmuş ve aralarında
okul ve camilerin de bulunduğu 15 bin
bina hasar görmüştü.
AA
YENİ BULUŞLAR-TEKNOLOJİ
KOSGEB kredisiyle
"yerli robot" geliştiriyorlar
Polisin müdahalesiyle
bomba süsü verilen
düzeneğin sahte
olduğu ortaya çıktı.
Polis, yüksek basınçlı
su tabancasıyla kabloların da kullanıldığı
düzeneği dağıttı.
Halkın meraklı
bakışları arasında
görev yapan olay yeri
inceleme ekipleri,
imha ettikleri bomba
düzeneğinin sahte
olduğunu tespit etti.
Polis, olay yerindeki
güvenlik kameralarının
yardımı ile kim veya
kimler tarafından
sahte bombanın konulduğunu bulmak için
çalışma başlattı.
CİHAN
BOSNA-HERSEK
Bosna-Hersek'in başkenti
Saraybosna çevresindeki
kayak merkezleri yeni yıl
tatilinde büyük ilgi
gördü.
Son günlerdeki yağışlarla
birlikte kar kalınlığının
arttığı Byelaşnitsa ve
İgman dağlarındaki
kayak merkezleri, yeni yıl
tatilini fırsat bilen Boşnakların akınına uğradı.
Bölgedeki tesisler, 1984
Saraybosna Kış Olimpiyatları'nda da kullanılmıştı.
Öte yandan Travnik şehri
yakınlarındaki Vlaşiç
dağındaki tesisler de turistlerin ilgi gösterdiği
mekanlar arasında yer
aldı.
CİHAN
skişehir'de Eskişehir Osmangazi
Üniversitesi (ESOGÜ) öğretim
üyeleri, Küçük ve Orta Ölçekli
İşletmeleri Geliştirme İdaresi Başkanlığı (KOSGEB) kredisiyle kurdukları
"Robotes Robotik Çözümler" adlı firmada, "yerli robot" geliştiriyorlar.
döküm parçalarında oluşan çapakları
otomatik olarak alacak bir sistem
geliştirmektir. Bu amaçla robotun
tasarımı ve yazılımı firmamız,
mekanik parçaların üretimi Eskişehirli firmalar tarafından yapılarak
robot prototip olarak hayata geçirildi.
ESOGÜ Elektrik-Elektronik Mühendisliği Bölüm Başkanı ve firma kurucu
ortağı Prof. Dr. Osman Parlaktuna, AA
muhabirine yaptığı açıklamada,
üniversitenin Anadolu Teknoloji
Araştırma (ATAP) çatısı altında, KOSGEB’in Ar-Ge desteği ile 2012 yılında
faaliyetlerine başladıklarını bildirdi.
Çalışmalarımız devam etmekte olup
başarılı olduğu takdirde Türkiye'de
döküm yapan firmalara parçalar üzerindeki çapakları alan bir robot imali
gerçekleştirilecektir."
"İthalat azalacak"
Türkiye'de endüstriyel robotların yurtdışından ithal edildiğine dikkati
çeken Parlaktuna, şöyle devam etti:
"Ülkemizde yapılan robotların kullanılmaya başlamasıyla hem ithalat
azalacak hem de bilgi Türkiye'de
olduğu için fabrikalar kişilere daha
kolay ulaşılabilecek. Böylece ülkemizde bilgi birikimimiz artmış olacaktır.
Geçen yıl eylül ayında projenin Ar-Ge
kısmının tamamlandığını dile getiren
Parlaktuna, "Kurulun projeyi kabul
etmesinden sonra KOSGEB'in ikinci
destek safhası olan ticarileşme
desteğine başvurmak istiyoruz.
Endüstriyel robotların yanı sıra çalışmakta olduğumuz diğer projelerimiz
de devam ediyor. Örneğin animatronik insansı robotlar konusunda da
Ayrıca Türkiye'de bu türden bir
teknolojinin, kişilerin kendilerinin
geliştirdiği programın, tasarımın kullanılması buradaki iş gücünün daha
nitelikli olmasını sağlayacaktır.
Günümüz robotik, yapay zeka ve bilgi
çağında Türkiye'de bu konuda, ileri
adımlar atmış olacaktır. ESOGÜ'de
yapılan çalışmalar bu konuda atılan
önemli bir adımdır."
E
Android mekatronik robotlar üzerine
Ar-Ge ve inovasyon çalışmaları yürüttüklerini anlatan Parlaktuna, şunları
söyledi: "Aldığımız 320 bin liralık kuruluş ve AR-GE kredisi desteğiyle ilk
olarak '5 eksenli çapak alma' robotunu geliştirdik. Bu robotla hedefimiz,
çalışmalarımız var ve kısa sürede
sonuçlandıracağız" diye konuştu.
Hediye kabul eden
Berlinli öğretmen
4 bin Euro
ceza ödeyecek
lmanya’da öğretmenlerin öğrencilerinden hediye
alması yasak. Yaptırımlar
ise oldukça sert. Bunun
bir örneği başkent
Berlin’de yaşandı. Öğrencilerinden 200 Euro
değerinde hediye kabul
eden Berlinli bir
öğretmene 4 bin Euro para
cezası kesildi. Bild
gazetesinde yer alan bir
habere göre olay bir lisede
meydana geldi. Liseden
mezun olmaya hazırlanan
bir sınıfın öğrencileri
kendi aralarında para
toplayarak öğretmenlerine
bir veda hediyesi aldı.
Öğretmen de bu hediyeyi
kabul etti.
A
Ancak bir öğrencinin
babası durumdan haberdar olunca öğretmen
hakkında “rüşvet” davası
açtı. İlgili dava, mahkeme
ile öğretmen arasında
varılan bir anlaşma ile
düşürüldü. Varılan anlaşmaya göre öğretmen 4 bin
Euro para cezası ödeyecek. Berlin Eğitim Senatörlüğü rüşvet ve
yolsuzluğu engellemek
amacıyla kentte görev
yapan memur statüsündeki öğretmenlerin 10 Euro’dan daha yüksek değer
taşıyan hediyeleri kabul
etmelerinin yasak
olduğunu açıkladı.
Senatörlük ilgili kararın
daha önce de var
olduğunu ancak geçen
kasım ayında daha keskin
hükümlerle uygulamaya
sokulduğunu bildirirken,
kararın kamu sektöründe
görev yapan tüm
memurlar için geçerli
olduğunu da vurguladı.
Buna göre öğrenciler
öğretmenlerini bir daha
göremeyecek ve
dolayısıyla rüşvet sayılmayacak da olsa
hediyelerin 10 Euro’yu
aştığı takdirde bundan en
zararlı çıkan öğretmen
oluyor.
CİHAN
3 OCAK 2015
Politika
HERKES İÇİN EKONOMİ POLİTİKA
CHP’li Özel:
2014'ün en dikkat
çeken konuşması
'Evdekileri
sıfırladın mı?’
HP Manisa Milletvekili Özgür
Özel, 2014 yılının en dikkat çeken
konuşmasının dönemin
Başbakanı, Cumhurbaşkanı Recep
Tayyip Erdoğan ile oğlu Bilal Erdoğan
arasında telefonda geçen, "Evdekileri
sıfırladın mı?" konuşması olduğunu
söyledi. CHP Manisa İl Başkanlığı'nda
düzenlediği 2014 yılı değerlendirme
toplantısında konuşan Milletvekili
Özel, 2015 yılından umutlu olduğunu
bildirdi. 2014 yılının acı, keder, yas ve
gözyaşı ile geçen bir yıl olduğunu aktaran Özel, yılın olayının Papa, Putin
ve Obama’nın aynı gün ismini telaffuz
ettiği, 13 Mayıs’ta Soma’da meydana
gelen maden faciası olduğunu söyledi.
C
Özel, Soma’nın iş cinayetlerini ve iş
kazalarını görünür kıldığını kaydederek, “Türkiye’de her gün dört kişi, iş
cinayetlerinden dolayı hayatını kaybediyor. Yılda bin 250 kişi iş cinayetlerinde hayatını kaybederken 2 bin 500
kişi de iş yapamaz hale geldi.
Soma’dan sonra ne iş cinayetleri ne de
madenci cinayetleri sona ermedi. Soma’dan sonra 61 kişi madenlerde hayatını kaybetti. 2014 yılında bin 870 iş
kazasında ölüm var. Manisa’da beş
tarım işçisi, farklı zamanlarda hayatını
kaybetti. Bu yılı, bin 900’e yakın bir
kayıpla kapattık.” dedi. Özgür Özel, 5
Şubat’ta Van’da karayolları kapalı
olduğundan zamanında müdahalenin
yapılmaması sebebiyle 1,5 yaşındaki
Muharrem’in, babasının sırtındaki çuvalın içinde hayatını kaybetmesinin de
yılın insanlık ayıbı olduğunu söyledi.
Yılın en acı kaybının, 269 gün boyunca
yoğun bakımda kaldıktan sonra hayatını kaybeden 15 yaşındaki Berkin
Elvan olduğunu belirten Özel, “Berkin
Elvan, Türkiye’de yaşanan genç ölümlerin simgesi oldu.” dedi. Yılın yasağını
ise hükümetin Twitter’i kapatması
olarak gören Özel, eski Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün dahi bir hafta
boyunca kaçak yollardan girdiğini belirtti. Özel, 14 Mayıs’ta madenciye
atılan tekme ve Erdoğan tarafından
atılan yumruğu yılın utancı olarak
değerlendirerek, bu utancı üzüntüyle
karşıladıklarını söyledi.
Özel, Kolin Şirketler Grubu’nun halkla
ilişkiler figüranı haline gelen ve
Soma’ya termik santral yapımından
vazgeçmeyen AKP Manisa Milletvekili
Recai Berber’i yılın ayıbı olarak nitelendirdi. Yılın en utandıran fotoğrafına
ise AKP’li Muzaffer Yurttaş ve Selçuk
Özdağ’ı alan Özel, “Soma raporlarını
açıklayan iki vekil masada oturuyor,
arkasında ise daire müdürleri yer
alıyor. Siyasi açıklamanın yapıldığı bu
toplantı, yılın en çok utandıran fotoğrafı olmuştur.” diye konuştu. Yılın
kazığını AKP Manisa Milletvekili
Hüseyin Tanrıverdi’nin köylülere attığını iddia eden Özel, Tanrıverdi ve
AKP’nin Büyükşehir Kanunu'yla bütün
köylülere ve beldelere kazık attığını
savundu.
Soma’nın Yırca köyünde zeytin ağacı
katliamında, ‘Ben devlet adamıyım,
hukuku savunurum.’ diyeceğine, ‘Enerji politikalarımız gereğince zeytin
ağaçlarını feda edebiliriz.’ diyor.
Sadece Twitter’dan dünyadaki radikal
İslamcı örgütlerin faaliyetlerini takdir
eden tweetleri retweet edecek kadar
devlet adamlığından uzaklaşmış.
AKP’li milletvekillerinin tweetlerini
retweet etme dışında sosyal medyayı
kullanma noktasında kendisine ait bir
irade ortaya koymayan, muhalefetle
diyaloğa kapalı.
CİHAN
2,3 katrilyon kar etmiştir. Buna karşın
alınmayan iş güvenliği tedbirlerine
göz yumulmuştur.” şeklinde konuştu.
Ombudsman raporunda ‘halihazırda
TKİ’nin ruhsat sahibi olduğu, ancak
işletemediği maden sahalarını rödovans ve benzeri sözleşmeler ile kiralayamaya devam edebileceği’
şeklideki önermelerle yeni facialara
davetiye çıkarıldığını aktaran Ören,
bu sistemin devam etmesinin, daha
fazla kaza, daha fazla ölüm demek
olduğunu kaydetti.
Hasan Ören, Kamu Başdenetçisi Nihat Ömeroğlu
tarafından hazırlanan 13 Mayıs
2014’deki maden faciasına ilişkin
Soma Özel Raporunda, gerçek sorumlulardan, iç içe geçmiş siyaset-ticaret
ilişkilerinden, sadece kar amacı
güden hukuksuz rodövans ve hizmet
alım sözleşmelerinden, üretim zorlamasından, sömürülen emekten
bahsedilmediğini bildirdi. Ören, “Raporda, maden şirketinin AKP’lilerle
birlikte, Soma’nın ekonomisine,
sporuna, siyasetine nasıl hakim
olduklarından, şirketin genel
müdürünün eşinin birinci sıradan
Ören, ‘Sendikalar ve konfederasyonlar tarafından, işçilerden toplanan aidatların yeterli
düzeyde bir bölümünün iş sağlığı ve
güvenliği alanındaki faaliyetlere harcanması’ şeklindeki öneri ile işin mali
külfetini sendikalara yükleyerek, işvereni ve kurumları sorumluluktan
kurtarmanın amaçlandığını ifade etti.
Raporun tamamının, kanun, yönetmelik, yönerge gibi yasal mevzuat üzerine kurulduğunu belirten Ören, “Bu
durum AKP hükümetinin siyasi sorumluluğunu ortadan kaldırmamaktadır. Çünkü yaşadığımız acıların
temel nedeni AKP’nin çıkardığı
Ören
Soma ile ilgili raporlar, AKP’yi
kurtarma anlayışı ile hazırlandı
belediye meclis üyesi yapılmasından,
AKP mitinglerine işçilerin zorla taşınmasından, maden ruhsatlarının, bizzat dönemin Başbakanı Recep Tayyip
Erdoğan tarafından verilmesinin
yarattığı olumsuz sonuçlardan,
Soma’da daha önce sürekli yaşanan
ölümlü kazalardan, Meclis’te yaptığımız uyarılardan da hiç
bahsedilmemiştir. Bu anlamda Ombudsman raporunun, Mecliste kurulan Soma Maden Kazalarını
Araştırma Komisyonu raporundan
hiç bir farkı yoktur. Bu raporda diğerleri gibi AKP’yi kurtarma raporu olmuştur.” dedi.
Maden kazaları sorununa
sadece mevzuat, denetim ve
kurumların idari yapılanması
ve etkinlik-yetkinlik açısından yaklaşarak gerçeklerin ortaya çıkarılmayacağını defalarca dile getirdiğini
hatırlatan Ören, “Kaldı ki, TBMM
Maden Kazalarını Araştırma Komisyonunun CHP’li üyeleri olarak hazırladığımız 237 sayfalık muhalefet
şehrimizde bu konuları detaylı şekilde açıklamıştık. Her zaman
söylediğim gibi kazanın asıl suçlusu
maden şirketleri olsa da, azmettiricisi
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ve
Türkiye Kömür İşletmeleri (TKİ)’dir.
Çünkü yıllık 1,5 milyon ton üretim kapasitesi olan bir ocaktan yılda 3,5 milyon ton kömür üretimi yaptırılmış ve
devletin kurumu, sattığı kömürlerden
yasalardır. Bu raporda yüzlerce
işçinin ölümünden sorumlu olan Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı ile
Çalışma ve Sosyal Güvenlik
Bakanının siyasi olarak hesap vermelerine ilişkin hiçbir ifade bulunmamaktadır.” dedi. Ören şöyle devam
etti: “Kamu Denetçiliği Kurumu hazırladığı bu raporla, kuruluş kanundaki,
‘idarenin her türlü eylem ve işlemleri
ile tutum ve davranışlarını, insan
haklarına dayalı adalet anlayışı
içinde, hukuka ve hakkaniyete uygunluk yönlerinden incelemek,
araştırmak ve idareye önerilerde bulunmak’ görevini açıkça suistimal etmiştir.
Raporun bu haliyle iş
kazalarını önlemeye bir
katkısının olmayacağı açıktır.
Kamu Denetçiliği Kurumunun hazırladığı ilk özel rapor olan Soma Raporu göstermiştir ki, bundan sonra
hazırlanacak raporların temel amacı
siyasi iktidarları sorumluluktan kurtarmak olacaktır. Hiçbir ölüm,
AKP’nin moda deyimiyle ‘Fıtrat’
değildir. 301 işçimizin hayatını kaybettiği 13 Mayıs 2014’ten bu yana 7
aydan fazla zaman geçmiş, ne yazık
ki bu sürede iş kazaları hiç durmamıştır. Ermenek’te, Şırnak’ta,
Bartın’da, Zonguldak’ta onlarca işçi
maden kazlarında hayatını kaybetmiştir.”
Mediha SELÇUK-EKONOMİ
CHP’li Sapan:
Kiziroğlu ile
Davutoğlu
farklı
karakterler
aşbakan Ahmet Davutoğlu’nun seçim şarkısı
olarak seçtiği ve Ayna
Grubu’nun seslendirdiği
'Kiziroğlu Mustafa Bey'
parçasının uyarlaması tartışmalara sebep oldu.
B
AK Parti’nin 2015 seçimlerinde
kullanacağı şarkı, MHP
tarafından 1999’da seçim
şarkısı olarak kullandığı belirten MHP’lilerin tepkisini
almıştı. MHP’nin yanı sıra bir
tepki de CHP’den geldi. CHP
Antalya Milletvekili Yıldıray
Sapan, AK Parti’nin türkülere
de el attığını söyledi.
Özel, yılın en hayal kırıklığı yaşatan
bürokratının Manisa Valisi Erdoğan
Bektaş olduğunu söyleyerek, “Yılın
bürokratı demek isterdim ama en
hayal kırıklığı yaşatan, en başarısız
bürokratıdır. Kendisi iletişime kapalı,
ulaşılması güç, hep ertesi gün ya da
mesaiden sonra dönen birisi. Devlet
adamı ağzıyla değil, hükümet ağzıyla
konuşuyor.
HP Manisa Milletvekili Hasan
Ören, 301 işçisinin şehit olduğu
Soma ilçesindeki maden ocağı
faciasının ardından, birbiri ardına
yayınlanan raporların, gerçeklerin
açığa çıkarılmasından çok, AK Parti’yi kurtarma anlayışı ile hazırlandığını söyledi. CHP’li Ören, ‘En
Kolay Önlenebilir Kaza’ olarak tanımlanan Soma faciasının nedenini bulmak için hazırlanan yüzlerce sayfalık
raporların, laf ebeliğinden başka bir
şey olmadığını kaydetti.
C
CHP'li
Tezcan:
Belediye
başkanı
AKP’li
olduğu için
kollanıyor
7
CHP Antalya Milletvekili
Yıldıray Sapan, 'Kiziroğlu
Mustafa Bey' türküsünün sözlerinin değiştirilerek AKP’nin
seçim şarkısı yapılmasıyla ilgili yazılı açıklama yaptı.
HP Genel Başkan Yardımcısı Bülent
Tezcan, İçişleri Bakanı Efkan Ala’ya
yazılı olarak cevaplaması talebiyle
verdiği soru önergesine cevap alamadığını
belirtti. Önergenin konusu, Aydın'ın Yenipazar ilçesinin AK Parti'li Belediye Başkanı
Zafer Savcı’nın, evrakta sahtecilik üzerine
görevinden alınmamasıyla ilgili usulsüzlüklerdi. Tezcan, “Belediye başkanı AKP’li
olduğu için kollanıyor. Başka partiden olsa
şimdiye çoktan görevden almışlardı.” dedi.
C
Aydın 1. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından,
evrakta sahtecilik suçundan 2 yıl 6 ay hapis
cezasına çarptırılan Başkan Savcı'nın cezası
Yargıtay tarafından onandı. Sağlık raporu ve
maddi durumunu gerekçe göstererek Ceza
İnfaz Savcılığı'na başvuran Zafer Savcı’nın
infazı bir yıl ertelendi. Buna tepki gösteren
CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Aydın Milletvekili Tezcan, Başkan Savcı’nın derhal
görevden alınmasını istedi. Bu konu
hakkında Bakan Ala’nın cevaplaması
talebiyle soru önergesi veren Tezcan, henüz
cevap alamadı.
Yenipazar Belediye Başkanı Savcı’nın
evrakta sahtecilik suçundan aldığı ceza
Yargıtay tarafından onanmasına rağmen
İçişleri Bakanlığı’ndaki buna göz yumduğunu ve yazışmalarda görevlerini kötüye
kullandıklarını iddia eden Genel Başkan
Yardımcısı Tezcan, Ankara Cumhuriyet
Başsavcılığı’na, vekil avukatı Mustafa Kemal
Çiçek aracılığıyla İçişleri Bakanlığı'nın
dilekçe konusu hakkındaki görevlileri
hakkında suç duyurusunda bulundu.
Seçilme yeterliliği ortadan kalkan Zafer Savcı
hakkında makul süre geçmiş olmasına rağmen 5393 Sayılı Belediye Kanunu uyarınca
yapılması gereken işlemi yapmayan kamu
görevlileri hakkında görevi kötüye kullanma
ve resen takdir olunacak suçlardan adli
soruşturma yürütülmesi ve şüpheliler
hakkında iddianame düzenlenip kamu
davası sonucunda cezalandırılmaları
talebinde bulundu.
Bülent Tezcan, “Soru önergeme hala cevap
verilmedi. Bir de bu konuyla ilgili suç duyurusunda bulundum. Belediye başkanı,
AKP’li olmasının avantajını kullanıyor. Eğer
bu belediye başkanı başka partiden,
muhalefet partilerinden olsaydı şimdiye
kadar 50 kez göndermişlerdi Danıştay’a.
Önce savcılıkta beklettiler, valiliğe göndermediler.
Valilik. İçişleri Bakanlığı’na göndermedi,
'Savcılıktan bekliyoruz.' dedi. Haberdar olmalarına rağmen ondan sonra İçişleri
Bakanlığı bekletti, Danıştay’a göndermedi.
Şimdi de Danıştay bekletiyor. Yani 2,5 yıl
hapis cezası almış, yasa gereği belediye
başkanlığı düşmesi gereken biri hala yetki
kullanıyor, imza atıyor.” şeklinde konuştu.
Yenipazar Belediye Başkanı Zafer Savcı, 2005
yılında belediyeye ait işyerin AK Parti ilçe
yönetimine kiralamış, biriken kira borcu
ödenmemesine rağmen, "Borcu yoktur"
evrakı vermiş, o dönem AK Parti Yenipazar
İlçe Başkanı olan Ahmet Yıldırım da mahkemeye bu evrakı delil olarak sunmuştu.
CİHAN
Ülkenin değerlerini har vurup
harman savuran AKP’nin,
şimdi de türkülere el attığını
söyleyen Sapan, “Halka ait
anonim eserler sahipsiz
değildir. Bunların sahibi halktır. Harami AKP’nin türkülerimizi çalmasını
reddediyoruz.” dedi.
'HARAMİLİĞE KARŞI HALKINI
KORUYAN KİZİROĞLU
MUSTAFA GİBİ SİMGELERLE,
HARAMİLERİN YAN YANA GETİRİLMESİ UTANÇ VERİCİ'
AK Parti’nin sözlerini
değiştirip Ahmet Davutoğlu’na uyarlattığı Kiziroğlu
Mustafa Bey türküsünün,
halkın adaletsizliğe,
haramilere karşı direnen yiğit
bir Anadolu insanına olan
sevgisini anlattığına dikkat
çeken Yıldıray Sapan, “Böyle
bir türkünün başına gelenler
utanmazlığın geldiği noktayı
gösteriyor.
Haramiliğe karşı halkını koruyan Kiziroğlu Mustafa gibi
simgelerle, haramiliğin
parçası olan AKP iktidarının
bir üyesinin, üstelik ipleri
Recep Tayyip Erdoğan’ın
elinde olan Davutoğlu gibi
birisinin yan yana getirilmesi
utanç verici.
Yiğit Anadolu insanı Kiziroğlu
Mustafa Bey nerede, kendi
başına karar alamayan göstermelik Başbakan Ahmet Davutoğlu nerede. Bunların yan
yana gelmesi Kiziroğlu
Mustafa Bey gibi simgeleşmiş
yiğitlere hakarettir.
Değerlerimizi yandaşlarına
peşkeş çeken AKP, şimdi de
türkülerimize göz dikti. İktidar, halkın sevdiği türkülerin
özünü değiştirerek yolsuzluklarını, haramiliklerini unutturmaya çalışıyorlar.
Dönemsel siyasi çıkar uğruna
türkülerimize, dolayısı ile
halka saygısızlık ediliyor.”
diye konuştu.
AKP yöneticilerinin Kiziroğlu
Mustafa Bey türküsünün sözlerini siyasi amaçları için
değiştirirken, ‘anonim’ diyerek kendilerini savunmaya
çalıştıklarını belirten Sapan,
“Halka mal olmuş anonim
eserler sahipsiz demek
değildir. Bunlar halka ait
kültürel değerlerdir.
Siyasi amaç için sözlerinin
değiştirilmesi, çalıp çırpmanın geldiği noktayı göstermesi açısından ibretlik bir
durumdur. Halkın ortak
malına, kültürüne yapılan bu
saygısızlık kabul edilemez. Bu
konuda Türkiye’nin gerçek
sanatçıları seslerini yükseltmelidir.” dedi.
CİHAN
8
Gündem
3 OCAK
Bakan Avcı, Eğitimin meselelerinin tartışabileceği sağlıklı ortamın hızla
oluşmaya başladığını söylerken şu tespiti yaptı:
luluğunda kurulacak 12
başkanlık, kendi alanlarında bilimsel çalışmalarla politika ve strateji
geliştirecek, devlet kurumları ile koordinasyonu
sağlayacak ve tavsiyeleri ile
hükümete katkı sunacak.:
illî Eğitim Bakanı Nabi Avcı, "Son
dönemde ülkemizde demokrasi ve
M
özgürlükler alanında yaşanan
normalleşme süreciyle birlikte toplum
olarak birtakım vesayetçi zihinsel
bariyerlerin aşılmasında önemli
ilerlemeler kaydetmiş olduğumuz
kanaatindeyim" dedi.
Bakan Avcı, Liberal Düşünce Topluluğu
(LDT) tarafından Başkent
Öğretmenevi'nde gerçekleştirilen
"Türkiye'nin Eğitim Sorunu ve Özgür
Toplum İçin Reform Önerisi: İmkanlar
Zorluklar ve Ara Çözümler" başlıklı
müzakere toplantısına katıldı.
"VESAYETÇİ ANLAYIŞIN EĞİTİM
SİSTEMİNE VERDİĞİ HASAR BÜYÜK"
Bakan Avcı, burada yaptığı konuşmada,
geçmişteki vesayetçi anlayışların eğitim
sistemine verdiği hasarın büyük olduğunu
ifade etti.
Bu büyük hasarları gidermenin belli bir
süreci ve çok kararlı çalışmaları
gerektirdiğine işaret eden Bakan Avcı,
"Son dönemde ülkemizde demokrasi ve
özgürlükler alanında yaşanan
normalleşme süreciyle birlikte toplum
olarak birtakım vesayetçi zihinsel
bariyerlerin aşılmasında önemli
ilerlemeler kaydetmiş olduğumuz
kanaatindeyim. Bugün artık eğitim
meselelerini gerçekten eğitim meselesi
olarak tartışabileceğimiz sağlıklı ve
toplumsal ortam hızla oluşuyor" diye
konuştu.
Genel Sekreterliğin sorumluluğunda kurulacak 12
başkanlık, kendi alanlarında bilimsel çalışmalarla politika ve strateji
geliştirecek, devlet kurumları ile koordinasyonu
sağlayacak ve tavsiyeleri ile
hükümete katkı sunacak.
GÜVENLİK POLİTİKALARI
BAŞKANLIĞI:Yeni Ulusal
Güvenlik Konseyi olacak.
Güvenlik politikaları,
çözüm süreci, paralel yapı
Bakan Avcı, bu sağlıklı toplumsal ortamın
oluşumunda Liberal Düşünce
Topluluğunun da katkıları olduğunu
belirtti.
ile mücadele başta olmak
üzere ulusal güvenliği ilgilendiren tüm alanlarda
çalışmalar yapacak, politika ve stratejiler üretecek.
ULUSLARARASI İLİŞKİLER
BAŞKANLIĞI:Türk dış politikasına farklı bir bakış
sunacak, dünya gündemini
takip edecek, trendleri
izleyecek, yakın gelecek ile
ilgili analiz ve öngörülerde
bulunacak, sorunlara alternatif çözüm önerileri
geliştirecek.
STRATEJİ BAŞKANLIĞI:
Cumhurbaşkanlığı'nın daha
etkili çalışması, halka açılması, kaynakların efektif
kullanılması ve Beştepe ile
Çankaya arasında güçlü
iletişimin kurulması için
stratejiler oluşturacak.
Cumhurbaşkanlığı'nın
kendi iç işleyişinin de
Gündem
Toplantıya Millî Eğitim Bakanlığı
Müsteşarı Yusuf Tekin, Talim Terbiye
Kurulu Başkanı Emin Karip ile MEB
bürokratları, akademisyenler, ilgili
uzmanlar, özel eğitim kurumu yöneticileri
ve bazı sendika temsilcileri de katıldı.AA
Bilgiç, Türkiye'nin başta
Analitik Destek Birimi
olmak üzere
uluslararası toplumla
işbirliği içinde
olduğunu söyledi.
Grup yetkililerinin eylül
ayında Türkiye'ye
geldiğini hatırlatan
Bilgiç, ziyaret sırasında
IŞİD'le mücadelenin
kapsamlı bir şekilde
gündeme geldiğini
ancak silah
kaçakçılığından
bahsedilmediğini,
dolayısıyla iddianın
Türkiye açısından yeni
olduğunu dile getirdi.
Kasım ayında
yayınlanan raporda
isim verilmeden bir
ülkenin Türkiye'ye silah
kaçakçılığıyla ilgili
iddialarda
bulunduğunu kaydeden
Bilgiç, "Her şeyden
önce BM'den açıklama
istedik ve tepkimizi
şiddetle dile getirdik"
diye konuştu. Irak'taki
BM misyonuna atıfla
raporda yer alan
iddiaların BM Irak
Misyonu (UNAMI)
yetkilileri tarafından
rahatsızlıkla
karşılandığını kaydeden
Bilgiç, yetkililerin
Türkiye'nin Bağdat
Büyükelçiliği'ne
ellerinde söz konusu
iddialarla ilgili bilgi
bulunmadığını ifade
ettiklerini aktardı.
Bilgiç, şunları söyledi:
"Herkes biliyor ki
DEAŞ'ın elinde çok
sayıda silahlar var ama
bu silahların büyük bir
kısmı özellikle Irak ve
Suriye ordusundan ele
geçirilmiş silahlar.
Özellikle Musul'da Irak
ordusunun bıraktığı
silahların büyük bir
kısmı DEAŞ'ın eline
geçmiş durumda.
Malzemelerin menşei
Halaçoğlu: Osmanlıca ne işe yarayacak?
HP Grup Başkanvekili Yusuf Halaçoğlu, Osmanlıca'nın
liselerde öğretilmesinin gündeme gelmesiyle ilgili, "Zaten
üniversitelerde öğretiliyor. Tek problem lise öğrencilerine bu ne
kadar yararlı olacak, ne işlerine yarayacak" dedi.
M
"OSMANLICA DİYE BİR DİL YOK"
Halaçoğlu, Alanya Belediye Başkanı Adem Murat Yücel'i
makamında ziyaret etti. Burada 1917 yıllarında Osmanlı döneminde
yapılmış Alaiye Sancağı haritasını inceleyen Halaçoğlu,
gazetecilerin sorusu üzerine, Osmanlıca diye bir dil olmadığını,
bunun adına Osmanlıca Türkçesi denilebileceğini söyledi.CİHAN
ise (BM) Güvenlik
Konseyi üyesi ve silah
ihracatçısı ülkeler. Bu
tarz mesnetsiz
iddiaların gündeme
getirilmesi bizim
açımızdan anlaşılır
değil. Türkiye
üzerinden DEAŞ'a silah
kaçırıldığına ilişkin
iddialar mesnetsiz
iddialardır."
PEGIDA eylemleri
Bilgiç, Almanya'daki
''Batı’nın
İslamlaşmasına Karşı
Vatansever Avrupalılar"
(PEGIDA) hareketine
ilişkin bir soru üzerine,
son dönemde Avrupa'da
artan ırkçılık, yabancı
düşmanlığı ve
İslamofobi ile ilgili
uyarıda bulunduklarını
hatırlattı.
PEGIDA'nın gösterilerini
yakından takip
ettiklerini dile getiren
Bilgiç, "Üzülerek
EKONOMİ İZLEME VE KOORDİNASYON BAŞKANLIĞI:Ekonomi politikalarına
ve dış yatırıma yönelik
hükümet çalışmalarına
destek olmak için strateji ve
öneriler geliştirecek. Uzmanlar yaptıkları çalışmalarla hükümet
politikalarının
güçlendirilmesine, istişare
mekanizmasının
genişletilmesine katkı
sağlayacak.
BİLGİ TEKNOLOJİLERİ
BAŞKANLIĞI:Türkiye'nin
uzun süredir gerçekleştiremediği teknolojik
söylemem gerekir ki
uyarılarımızın
peyderpey de olsa
doğru çıktığına ilişkin
bazı izlenimlerimiz var.
Avrupa'da çok sayıda
Türk var, çok sayıda
Müslüman var, yabancı
var. Yabancı
düşmanlığının,
ayrımcılığın, ırkçılığın
ve İslam düşmanlığının
artmaması gerektiğini
düşünüyoruz fakat bu
tarz gösteriler bunların
artma eğiliminde
olduğunun da bir
göstergesi. Tabii bu
eğilimler 21. yüzyılın
çağdaş dünyasına
uygun eğilimler değil"
diye konuştu.
Dört yılda 313 ırkçı ve
ayrımcı saldırı
Bu eylemlerin Türklerin
de içinde bulunduğu
yabancı toplumunun
entegrasyonunu
olumsuz etkileyeceğine
dikkati çeken Bilgiç, bu
konuda temel görevin
siyasetçilere ve
medyaya düştüğünü ve
artan ırkçı eğilimlere
karşı çıkılması
gerektiğini söyledi.
Bilgiç, 2011-2014
döneminde Avrupa'daki
Türklere yönelik 56
kundaklama, 4'ü silahlı
olmak üzere 106 saldırı,
46 tehdit mektubu ve
101 diğer eylemler
şeklinde toplam 313
ırkçı ve ayrımcı saldırı
yapıldığı bilgisini
paylaştı.
Son dönemde
Almanya'da özellikle
camilere yönelik
kundaklama ve
saldırılar olduğunu
anımsatan Bilgiç,
ağustos-aralık arasında
11'i camilere olmak
üzere toplam 15 saldırı
yapıldığını aktardı.
Bilgiç, son dönemde
İsveç'te Somaliler
tarafından kullanılan
bir caminin
kundaklandığını
hatırlatarak, bugün de
Boşnakların ibadet
ettiği bir caminin
kundaklandığına dair
haberler bulunduğunu
söyledi.
Bilgiç, ırkçılık, yabancı
düşmanlığı,
İslamofobiye karşı
herkesin mücadele
etmesi gerektiğini
vurguladı ve bu yönde
siyasetçilerden gelen
açıklamaları da takdirle
karşıladıklarını belirtti.
Ağca'nın İtalya'ya
gitmesi
Bilgiç, suikast
düzenlediği Papa 2.
Jean Paul'ün kabrini
geçen cumartesi ziyaret
eden Mehmet Ali
Ağca'nın vizesiz
İtalya'ya gidişiyle ilgili
bir soru üzerine,
Ağca'nın dün akşam
Roma'dan İtalyan polisi
refakatinde Türkiye'ye
gönderildiğini ve
Atatürk
Havalimanı'ndan
Türkiye'ye giriş
yaptığını belirtti.CİHAN
SUÇSUZ İNSANLAR HEDEF
ALINMADI
Akgün isimli vatandaş,
Dersim’e yönelik sözleri
nedeniyle Bahçeli
hakkında Asliye Hukuk
Mahkemesi’nde 4,9
kuruşluk manevi
tazminat davası açmıştı.
Bahçeli’nin açıklamasında suçsuz
insanların hedef alınmadığı belirtilen
açıklamada, "Basın açıklamasının hiçbir
yerinde masumlar, bebekler ve suçsuz
insanlar hedef alınmamıştır. Müvekkil basın
açıklamasının ikinci sayfasının 3.
paragrafında kimleri kastettiğini açıkça
belirtmiştir. Bu paragraf şu şekildedir;
Dersim’deki isyan ele başları terörist olup,
bu Yezid takipçilerinin Kerbela’da kanı
dökülen mazlumlarla uzaktan yakından
ilgisi olmayacaktır" ifadelerine yer verildi.
“Hakaretin oluşması için yöneldiği kişinin
belirlenebilir olma şartı vardır” denilen
savunma dilekçesinde şunlar kaydedildi:
"DAVACI BU ELEŞTİRİNİN
TARAFI DEĞİLDİR"
KARARIN REDDİNİ İSTİYORUZ
Akgün’ün, 1937-1938 Dersim olaylarında
hayatında kaybeden yakınlarının
hatıralarına hakaret edildiği gerekçesiyle
Bahçeli hakkında manevi tazminat
talebinde bulunduğu belirtilen dilekçede,
Devlet Bahçeli’nin konuya ilişkin yaptığı
açıklamaya da yer verilerek, "Açıklama bir
bütün olarak incelendiğinde, muhalefet
parti lideri olan müvekkilin başbakanın bir
konuşmasını sert bir dille eleştirdiği
kuşkuya yer vermeyecek şekilde açıktır.
Davacı bu eleştirinin tarafı değildir"
denildi.
"Davacının, çıkardığı nüfus kayıt örnekleri
ile kendi yakınlarının da olaylarda
öldüğünü ispatlamaya çalışması dahi tek
başına matufiyetin bulunmadığını ortaya
koymaktadır. Diğer yandan, mesele ceza
hukuku açısından ele alındığında da, bir
eylem hakaret niteliği olsa dahi hiç kimseye
yöneltilmemişse, isnat edilmemişse hareket
suçunun oluştuğu söylenemez. Failin
sözlerinden hakaret teşkil eden söz veya
eylemlerin yöneldiği kişinin kim olduğu
anlaşılabiliyorsa, suçun oluştuğunu kabul
etmek gerekir.”AA
Bakan Elvan:
Bizim dilimizde saldırı yok
laştırma, Denizcilik ve Haberleşme
U
Bakanı Lütfi Elvan, İzmir temasları
kapsamında AK Parti İl Başkanı Bülent
Delican’ı ziyaret etti. Genel seçimlere
kısa bir süre kaldığını ancak İzmirlilere
sonuna kadar güvendiklerini ifade
eden Elvan, “İzmirlilerin bize olan
güveni İzmir’in kalkınması için
bundan sonra ortaya koyulacak resim
vatandaşlarımız tarafından çok daha
iyi anlaşılacak. İzmir’de kalkınma için
istihdam için her şey var. 2015
seçimlerinde bizim yaptıklarımızın
kapsamlı şekilde vatandaşlarımızla
paylaşılması son derece önemli. Biz
İzmir’in gelişmesi ve kalkınması için
hizmet etmeye çalışıyoruz. Dünyada
örnek bir şehir olması yolunda ciddi
adımlar attık ve atacağız. Yeter ki ne
yaptığımızı samimi şekilde anlatalım.
Biz söz verdiysek onun arkasında
dururuz. Gerçekleşmez diye bir şey
lugatımızda yok. Biz neyin sözünü
verdiysek harfiyen gerçekleştiriyoruz.
Yapamayacağımız hiçbir projenin
arkasında durmadık. 6 aylık süreçte
teşkilatımızdaki her bir kardeşimizin
9
Şişli
Belediyesi'nde
şaibeli
yardımcı
tartışması
sıçrama için gerekli
altyapının kurulması, kurumların geliştirilmesi,
üniversitelerin durumu ile
ilgili çalışmalar yapacak.
TÜBİTAK, Bakanlıklar,
Üniversiteler arasında koordinasyon görevi görecek.A
AA
ersim katliamı
sırasında ailesinden 9
D
kişi öldürülen Hüseyin
Bahçeli’nin Avukatı Av.
Dr. Hamit Kocabey, Tuncelili Hüseyin
Akgün’ün Dersim 38 olaylarına yönelik
sözlerine ilişkin Tunceli Asliye Hukuk
Mahkemesi’ne yaptığı başvuruya savunma
dilekçesi gönderdi.
Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Bilgiç, BM'ye bağlı "Analitik Destek ve Yaptırımları İzleme Birimi"nin raporunda yer alan Türkiye üzerinden Suriye'deki radikal gruplara silah kaçırıldığı iddialarıyla ilgili, "Türkiye
üzerinden DEAŞ'a silah kaçırıldığına ilişkin iddialar mesnetsiz iddialardır" dedi.
Bölgeyi o karıştırıyor
Hüda-Par Genel
Başkanı çok
önemli bir noktaya dikkat çekti:
ABD'nin Adana
Başkonsolosu ne
zaman bölgeye
gitse olay oluyor.
SOSYAL VE KÜLTÜREL
İŞLER BAŞKANLIĞI:
Cumhurbaşkanlığı'nın himayesindeki sosyal ve
kültürel programların
yanında, tüm vakıf, STK ve
sanat dünyası ile yakından
çalışacak. Türkiye'nin özellikle sanatın her alanında
dünyada ses getirecek işlere
imza atması için özel
çalışma yürütecek.
Devlet Bahçeli, hakkında Tunceli Asliye Hukuk Mahkemesi’nde açılan 4,9 kuruşluk davaya savunma yolladı.
Sunumların ardından görüş belirtmek
isteyen katılımcılara söz verildi. Bakan
Avcı, katılımcıların görüş ve önerilerini
dinleyerek tek tek not aldı.
Hüda-Par Genel Başkanı:
güçlendirilmesinden sorumlu olacak.
Devlet Bahçeli savunma yolladı
Bilgiç: Mesnetsiz iddialar
Bilgiç, BM'ye bağlı
"Analitik Destek ve
Yaptırımları İzleme
Birimi"nin raporunda
yer alan Türkiye
üzerinden Suriye'deki
radikal gruplara silah
kaçırıldığı iddialarıyla
ilgili bir soru üzerine,
hem IŞİD'in hem de El
Nusra örgütünün
Türkiye'nin terör
listesinde yer aldığına
vurgu yaptı. Türkiye'nin
uluslararası
koalisyonun bir parçası
olarak IŞİD'e karşı aktif
mücadele içinde
olduğuna değinen
2015
Cumhurbaşkanlığı'nda 12 başkanlık kurulacak
eni Cumhurbaşkanlığı
Y
şeması belli oluyor.
Genel Sekreterliğin sorum-
D
3 OCAK
HERKES İÇİN EKONOMİ POLİTİKA
Avcı: Eğitim sisteminde hasar büyük
ışişleri Bakanlığı
Sözcüsü Tanju
Bilgiç, bakanlıkta
düzenlediği basın
toplantısında gündeme
ilişkin
değerlendirmelerde
bulundu ve basın
mensuplarının
sorularını cevapladı.
2015
kapı kapı
dolaşarak
yaptıklarımızı
anlatması
gerekiyor. Bizler
insancıl
insanlarız. İnsanı
seven, gönülden
gönüle konuşan
insanlarız. Bizim
dilimizde saldırı
yok. Bu anlayışı
İzmirli halkımız
da görmeli. İzmir
halkımızın da
yeni önemde
yüzde yüz destek
vereceğine canı
gönülden inanıyorum” diye konuştu.
Elvan, hükümet olarak yola halka
hizmet için çıktıklarını ve bugüne
kadar da milli irade konusuna hiçbir
zaman gölge düşürmediklerini ifade
etti.İzmir’e önemli yatırımlar
yaptıklarını kaydeden Elvan “İzmir’e
de çok önemli yatırımlar yaptık ve bu
devam edecek. Devasa projelerimiz
var. Bu projelerin aşamalı olarak
süratle gerçekleştiğini görüyoruz.
Özellikle ulaştırma alanında önemli
gelişmeler sağladık. Bugün İstanbulİzmir, Ankara-İzmir yüksek hızlı treni
yine İzmir-İstanbul otoyol projesi,
limanlara yönelik projemiz,
Sabuncubeli, Konak, Belkahve
tünelimiz o kadar çok alan var ki
yaptıklarımız anlamında. Çok sayıda
projemiz var. Yakinen takip ediyoruz.
Ulaşım ve erişimde tıkanan damarları
teker teker açıyoruz. Bu bizim
görevimiz bundan sonraki süreçte aynı
bilinçle hareket edeceğiz” şeklinde
konuştu.CİHAN
arış sürecinde önemli
bir viraj alındı.
B
Çözüm sürecine dair
görüşmeler hız kazandı.
HDP heyeti geçtiğimiz
hafta önce İmralı'ya
ardından Kandil'e gitti.
Kandil'deki örgüt
yöneticileri, İmralı'dan
gelen talimat üzerine
bölgede maske takarak
yol kesme, kepenk
kapattırma ve tehdit gibi
eylemlere son
verilmesini istedi.
Ancak bu karardan
saatler sonra Şırnak'ın
Cizre ilçesi savaş alanına
döndü. Terör örgütü PKK
ile Hür Dava Partisi
(Hüda-Par) arasında
çatışma çıktı.
Provokatörler Hüda-Par
üyelerinin bulunduğu
mahalleyi bastı. Çıkan
çatışmalarda 3 kişi
hayatını kaybetti. İşte bu
noktada Hüda-Par Genel
Başkanı Zekeriya
Yapıcıoğlu, çok önemli
açıklamalarda bulundu.
Yapıcıoğlu, olayların
arkasında "yabancı
güçlerin" olduğunu
belirtti. Müdahale
edilmezse Kobani
bahanesiyle ortalığın
savaş alanına çevrildiği
6-7 Ekim olaylarının
daha kötüsünün
yaşanabileceğine dikkat
çekti.
HDP'nin içindeki
provokatörlerin
temizlenmesi gerektiğini
belirtti. Ancak
Yapıcıoğlu'nun en
önemli açıklaması, ABD
Adana Başkonsolosu
John L. Espinoza'ya
dairdi.
Yapıcıoğlu, "ABD'nin
Adana Başkonsolosu ne
zaman bölgeyi ziyaret
etse olaylar artıyor.
Başkonsolos 6-7 Ekim
olaylarından önce de
Doğu ve Güneydoğu'ya
gitmişti. Selahattin
Demirtaş'ın da ABD
ziyareti olmuştu. Olaylar
bu ziyaretlerin ardından
gerçekleşti."
Yapıcıoğlu'nun
açıklamaları üzerine
gözler Başkonsolos'un
gezilerine çevrildi.
İşte o geziler:
15 Temmuz 2014,
Diyarbakır. 16
Temmuz 2014, Mardin.
09 Eylül 2014, Hakkari
Yüksekova. 10 Eylül
2014, Şırnak.
11 Eylül 2014, Şırnak
Silopi. 11 Eylül 2014,
Şırnak Cizre.
12 Eylül 2014, Mardin
Midyat. 13 Eylül 2014,
Siirt.
16 Ekim 2014 Diyarbakır.
11 Kasım 2014 Hatay
Reyhanlı.
Öte yandan,
Başkosolos'un Eylül'deki
bu gezilerinden sonra 6-7
Ekim olayları patlak
verdi. Kobani
bahanesiyle çıkan
olaylarda yaklaşık 50 kişi
öldü.
TÜRKÇE'Yİ ANADİLİ
GİBİ KONUŞUYOR
Espinoza, 2004'ten
2005'e kadar ABD'nin
Bağdat Büyükelçisi John
D. Negroponte'nin
yardımıcısı olarak çalıştı.
Ardından ABD'nin Paris
Büyükelçiliği'ne atandı.
6 Ağustos 2012 tarihinde
ise Adana'da göreve
başladı.
Türkçe, Fransızca ve
Yunanca'yı anadili gibi
konuşan Espinoza,
Ortadoğu ve Kafkaslar
konusunda da
uzman.CİHAN
vesayetle birlikte anılan
TÜSİAD yeniden sahneye
çıktı. Türkiye Sanayici ve
İşadamları Derneği Başkanı
Haluk Dinçer’in önceki gün
bir gazeteye verdiği röportajında yaklaşık bir ay önce
Yüksek İstişare Kurulu’na
davet ettikleri Cumhurbaşkanı Erdoğan için “TÜSİAD’ın muhatabı zaten
cumhurbaşkanı değildir”
ifadesini kullanması tepkiyle
karşılandı.
Ombudsman Soma
raporunu açıkladı
Meclisi’nde açıklandı.
Raporu açıklayan Elkatmış,
raporun üniversitelerle işbirliği
içinde hazırlandığına dikkat
çekerek, raporun beş
bölümden oluştuğunu belirtti.
Elkatmış, birinci bölümün
mevzuat kısmından
oluştuğunu söyleyerek, ulusal
ve uluslararası mevzuatın
değerlendirildiğini belirtti.
Elkatmış, “Mevzuatta eksiklik
yoktur. Türkiye’deki sıkıntılar
mevzuatın olmadığından değil,
her türlü mevzuat her türlü
konuda var. Ama uygulamada
sorunlarımızı var. ILO,
Birleşmiş milletler
Sözleşmeleri, Avrupa Birliği
Sözleşmeleri ve tavsiye
kararları. Türkiye, bu
Ş
ürkiye’de faaliyet gösteren
T
onbinlerce dernekten biri
olan ve adı son yıllarda sıkça
“Muhatabımız
cumhurbaşkanı
değildir” diyen
TÜSİAD
Başkanı Haluk
Dinçer’e
Cumhurbaşkanı
Erdoğan’ın cevabı sert oldu.
“Bundan son raki davetlerine
katılacak bir
muhatap bulurlar” diyen
Erdoğan’a
STK’lardan da
destek geldi:
“TÜSİAD’ın
gerçekte resmi
muhatabı
Dernekler
Masası İstanbul
İl Müdürlüğü’dür”
amu Denetçiliği Kurumu,
K
‘Soma Özel Raporu’nu
Türkiye Büyük Millet
işli Belediyesi’nde bu kez de
yeni atanan başkan yardımcısı konusunda tartışma
yaşandı.Şişli Belediye Başkanı
Hayri İnönü’nün, eski Çorlu
Belediye Başkan Yardımcısı Erdoğan Yıldız’ı başkan yardımcısı
olarak ataması, yeni bir gerilime
yol açtı.Çorlu’da 2008’de ‘ihaleye fesat karıştırmak, zimmet,
suç işlemek amacıyla örgüt
kurma’ suçlamaları nedeniyle
6 ay cezaevinde yatan
Yıldız’ın atamasının CHP’li
meclis üyelerinin tepkisini
çektiği öğrenildi.CHP’li
üyelerin rahatsızlıklarını
genel merkeze
bildirdikleri ve
Yıldız’ın ‘şaibeli’
olduğunu belirttikleri ifade
edildi.AA
anlaşmalar ve kararlar
yönünden ve uluslar arası
sözleşmeler kabul etmişti. Yani
uluslar arası mevzuat
yönünden eksiğimiz yok”
ifadelerini kullandı.
kaçınılmaz
hale geliyor.”
Elkatmış, Soma maden
kazasıyla ilgili olarak, yargıda
dava açıldığını ifade ederek
şunları dedi:
“Olaylardan
işletmeci
sorumlu.
Birçok kurum
ve kuruluşun
esas olarak
sorumlulukları
var. Denetim
yapmayan,
enerjiye bakan
ilgili
kurumları, Çalışma ve Sosyal
Güvenlik Bakanlığı ilgili
kurumları, sendikaların ve
işletmecinin kusurları var. Öz
denetim dediğimiz denetim
var. Ustabaşı, kontrolörlerin
sorumluluğu var. Toplu
“Üretimde limit olmaması,
alım garantisi olması, yaşam
odalarının olmaması,
kapatumba (galeriye giriş ve
çıkış ayrı olması) sistemi
olması gerekiyor. Bunların hiç
biri yapılmamış. İlkel bir
madencilik var. Dayıbaşılık
sistemi var. İşletmeler, kendi
sorumluluğu altındaki kömür
madenlerini başka işletmelere
veriyor. Böyle bir sistem
dünyada yok. Kazalar
Kamu Denetçiliği Om budsmanı Mehmet Elkatmış, “İlkel bir
madencilik var.
Dayıbaşılık sistemi var.
İşletmeler, kendi sorum luluğu altındaki kömür
madenlerini başka işletmelere veriyor” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep
Tayyip Erdoğan’ın, dernek
başkanı Dinçer’in bu sözlerini “Madem muhatap biz
değiliz, bundan sonraki davetlerine katılacak bir
muhatap bulurlar” şeklinde
değerlendirdiği öğrenildi. İş
dünyasından birçok isim ve
sivil toplum örgütleri de
TÜSİAD Başkanı’nın garip
açıklamalarına tepkisini şu
sözlerle gösterdi:
“TÜSİAD’ın gerçekte resmi
muhatabı Dernekler Masası,
İstanbul İl Müdürlüğü’dür.”
Dinçer’in aynı röportajında
dünyanın gözü önünde
yaşanan ve ortaya çıkan dinleme skandallarına ve
kumpaslara rağmen “Paralel
yapıyla ilgili bir şey görmüyorum” şeklindeki sözleri ise
şaşkınlıkla karşılandı.
‘BUNDAN SONRA
KATILMAYIZ’
Elkatmış,
şunları
kaydetti:
Önceki gün Hürriyet’e yaptığı
verdiği söyleşide “Cumhurbaşkanı devletin başıdır.
TÜSİAD’ın muhatabı zaten
cumhurbaşkanı değildir”
diyen Haluk Dinçer’e
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın
cevabı gecikmedi.
sözleşmelerde sendikalar
hiçbir zaman iş güvenliği ile
ilgili konuları gündeme
getirmiyorlar. Ücret yönünden,
sosyal haklar yönünden
konuyu değerlendiriyorlar. İş
güvenliğinin birincil konu
olması gerekiyor.” AA
Türk-İş Genel Başkanı Ergün
Atalay ile görüşmesi
sırasında Dinçer’in açıklamalarıyla ilgili görüşlerini salonda bulunanlarla paylaşan
Erdoğan’ın, “Madem
muhatap biz değiliz, bundan
sonraki davetlerine katılacak
bir muhatap bulurlar” şeklinde tepki gösterdiği
kaydedildi. AA
10
3 OCAK 2015
Basın-Kritik
HERKES İÇİN EKONOMİ POLİTİKA
Yalçın İÇYER
Süleyman GÖKSU
Hicri takvim bizim imam ve tarih bağımızdır tarih bir toplumun sılasısıdır, fertlerini birbirine bağlayan bağdır
BAZI DİNİ TABİRLER
‫ي َذّلا َّنِإ‬
ِ ‫ي َذّلاَو ْا ُونَمآ َن‬
ِ ‫يبَس يِف ْا ُودَه َاجَو ْا ُورَجاَه َن‬
ِ ‫ِل‬
‫ئ ْلوُأ ِهّللا‬
َ ‫جرَي َ ِك‬
ْ ‫ت ْمحَر َن ُو‬
َ َ ‫حّر ٌر ُوفَغ ُهّللاَو ِهّللا‬
َ ‫ي‬
ِ ‫ٌم‬
İman edip, Allah yolunda baskı, zulüm
ve işkencenin hâkim olduğu memleketlerinden, özgürce, Allah’a kulluk ve
ibadet etmek, güç ve gönül birliği yapmak için hicret edenler ve hayatlarını
ortaya koyarak, konuşarak, yazarak
hesapsız servet harcayarak cihad edenler, işte onlar Allah’ın rahmetini umarlar. Allah çok bağışlayıcı, engin
merhamet sahibidir.'(2/218) Âlemlerin
Rabbine hamd olsun. Salât ve selam Resullerine ve dostlarına olsun. Rabbim
onların yolunda gidenlerden razı olsun,
bizleri onlardan eylesin. Sevgili okurlar!
Sizleri ve tüm Müslümanları Allah'ın selamı ile selamlıyorum. İnsanın, değerini
yitirdikten sonra anladığı çok önemli
değeri vardır. Bunun birisi zaman ve
diğeri de sıhhattir. Sahih bir rivayette
böyle geçer. Yıllar ve dolaysı ile zaman
çok hızlı geçiyor. Ve biz yeni bir yıla
girdik. Geçen yılı bir düşünün ne kadar
uzak geliyor? Bazen günlüğümü açıyorum ve hatıralarımı okuyorum. Kendi
kendime ve yazdıklarıma şaşırıyorum.
Zaman akıp gidiyor ve geriye yaptık-
larımız kalıyor. Yani geçen hafta anlattığım 'KİTAP' kalıyor. Sizlere girdiğimiz
hicri yılla ilgili bilincimizi ve sorumluluğumuzu anlatacak bazı noktaları paylaşayım.
II-HİCRET NEDİR, NE ÖNEMİ VARDIR?
Türkiye’nin ulusal yazarlarından,
Halide Edip Adıvar, hatıralarında şunları anlatır. Bir gün Mustafa Kemal paşa
evime geldi. Ben den not defterimi
istedi. Getirdim. Bak bakayım İngiliz
dostlarımızla yaptığımı anlaşmaları yerine getirdim mi? On altı maddeyi
okudum. Bunların hepsini yerine getirdim. Şimdi bunların korunması kaldı.
Uzunca olan bu hatıratında geçen şartlardan birisi de 'Hicri takvimin değiştirilmesidir. Acaba neden İngilizler bu
şartı koştular? Çünkü hicri tarih bizim
tarihimiz ve bizi birbirimize bağlayan
sıladır. Akrabalık bağıdır. İman bağıdır.
Kardeşlik bağıdır. Vahdet bağıdır.
Ümmet bağıdır. Bu bağı kayıp ettiğimizden beri bu güzel bağları kayıp ettik. Ve
bugün kendisi ile oynanan top haline
geldik. Görüyorsunuz ümmetin
bugünkü halini. Arap tarihi, Türk tarihi,
Kürt, fars tarihi, Çerkez Laz vs. Şii,
Sünni, selefi, zahiri, eşari maturdi vs.
İşte bunun için emperyalistler bu bağın
kaldırılmasını şart koşmuşlardı. Kendi
içimizden olanların eliyle hem de. O
halde gelin bu tarihe sahip çıkalım ki bu
bağı yeniden aramızda kuralım.
Yazımın başında verdiğim ayetin anlattığı bağları yeniden oluşturalım. Küçük
yaştan çocuklarımıza anlatalım Hicretin
anlamını. Muhacirliği. Resullerin neden
hicret ettiklerini? Neden bu tarih bizim
takvimimiz? Ayet hicreti ne güzel anlatıyor. İman edip, hicret edenler ve
Allah yolunda cihad edenler. Onlar
sadece ve sadece Allah'ın rahmetini
umanlardır.
III-HİCRET NEDİR ANLATALIM
KENDİMİZE?
a) Hicret kardeşin için fedakârlıktır.
İman beraberliğidir.
ِ ‫َن‬
‫ج ْرخَأ ْذِإ ُهّللا ُ َه َرصَن ْ َدقَف ُه ُورُصنَت َّالِإ‬
َ ‫ي َذّلا ُ َه‬
‫ينْثا َيِناَث ْا ُو َرفَك‬
َ ‫ُل ُوقَي ْذِإ ِر َاغْلا يِف َامُه ْذِإ ِ ْن‬
‫ُهّللا َلَز َنأَف َا َنعَم َهّللا َّنِإ ْ َن ْزحَت َال ِ ِهبِح َاصِل‬
‫يكَس‬
ِ ‫يلَع ُ َهتَن‬
َ ‫يأَو ِ ْه‬
َ ‫عجَو َا ْه َورَت ْ َمّل ٍد ُو ُنجِب ُ َه َّد‬
َ ‫َ َة ِملَك َ َل‬
ْ ‫َا‬
‫ي َذّلا‬
ِ ‫فّسلا ْا ُو َرفَك َن‬
ُ ‫ى ْل‬
َ ‫ي ُلعْلا َيِه ِهّللا ُ َة ِم َلكَو‬
‫يزَع ُهّللاَو‬
ِ ‫يكَح ٌز‬
ِ ‫ٌم‬Eğer siz elçiye yardım etmezseniz, o zaman bilin ki, ona yine
Allah yardım edecektir. Devamı Yarın
M
ekruh: İşlenmesinde
kat'î bir nehiy; yasak
bulunmayıp yapılması
doğru bulunmayan ve terki
tercih olunan şeydir. Böyle
bir fiilde "kerahet" bulunmuş olur.
Kerahet: Her halde terk
edilmesi iyi olan bir şeyin
terk edilmeyip, yapılması
demektir ve iki kısma ayrılır.
Birisi "Kerahet-i
tahrîmiyye"dir ki, harama
yakın olan kerahettir.
Bu İmam-ı A'zam ile İmam
Ebu Yusufa göredir. İmam
Muhammed'e göre kerahat-i
tahrimiyye ile mekruh olan
bir şey haram kabilindendir.
Yani: Haram gibi ahirette
azab olur. Diğeri de "Kerahet-i tenzîhiye"dir ki helale
yakın bulunan kerahettir.
Kerahet-i tenzihiyye ile
mekruh olan bir şey ise ittifakla helale yakındır.
Bunu işleyene, azab
edilmez. Fakat terk edilmesi
sevaba vesile olur.
Fıkıh kitaplarında kullanılan mutlak "kerahet"ten
çok kere kerahet-i tahrimiyye kasdedilir.
Ligayrihî haram: Aslında
helal olup, başkasının
hakkından dolayı haram
olan şeydir ki, sahibinin izni
bulunmadıkça ondan
başkalarının istifade etmesi
caiz olmaz.
Komşularımıza ait olan herhangi kıymetli bir mal veya
bir yiyecek gibi.
Haramın terkinden dolayı
sevap, yapılmasından
dolayı da azap vardır.
Haram: Yapılması, kullanılması, yiyilip içilmesi dinde
kat'i bir delil ile
men'edilmiş olan herhangi
bir şeydir.
Haram olduğu ittifak ile,
kat'î olarak sabit bulunan
bir şeyi helal saymak ise insanı imandan mahrum eder.
İki kısma ayrılır. Liaynihî
haram: Aslı itibariyle herkes
için haram olan şeydir.
Şarap, akan kan ve lâşe
gibi.
Yukarıda belirtilen dini
tabirleri öğrenmek faydalı
olacaktır. Allah haramı ve
helalı bilen kullarından
eylesin.
Üniversitelilerin hız
tutkusu ölümle bitti
Kayan toprak dairelerin
camından içeri girdi
Şile'de üniversite öğrencisi 3
gençin içinde
bulunduğu lüks
otomobil
sürücünün direksiyon
hakimiyetini
kaybetmesi
sonucu metrelerce sürüklendikten sonra
ancak durabildi. Kazada
bir genç olay
yerinde hayatını kaybetti.
Hastaneye
kaldırılan birisi
ağır yaralı 2
genç ise tedavi
altına alındı.
Eyüp'te, iki bina arasında bulunan istinat
duvarı toprak kayması nedeniyle çöktü.
lay, Kızılcaköy mevkii Siltaş
O
Madencilik sapağında yaşandı.
İddialara göre Işık Üniversitesi'nde
okuyan Fırat Buğra Doğan ve Fırat
Acar arkadaşları Hasan Mert Kaba
ait 34 JE 7108 plakalı Audi marka
araca binerek İstanbul'a hareket
etti.
Fırat Acar'ın kullandığı otomobil,
hızla giderken kontrolden çıkarak
yan refüje çarpıp ardından taklalar
atarak yaklaşık 70 metre sürüklendikten sonra orta refüjde ancak
durabildi. Olayı gören çevredeki
vatandaşlar, araçta bulunan
yaralılara müdahale ederek çıkardı.
Haber verilmesi üzerine olay yerine
gelen sağlık ekipleri, yaptıkları ilk
müdahalede otomobil içinde bulunan Fırat Acar'ın öldüğünü tespit
etti. Diğer 2 öğrencilerden ağır
yaralı Hasan Mert Kaba ve hafif
yaralı Fırat Buğra Doğan, ambulansla kaldırıldıkları Şile Devlet
Hastanesi’nin ardından Ümraniye
Eğitim ve Araştırma Hastanesine
götürülerek tedavi altına alındı.
Fırat Acar'ın ceseti ise olay yeri
savcısının incelemesinin ardından
çıkarılarak morga kaldırıldı. Kaza
yerine gelen jandarma ve itfaiye
ekiplerinin çalışması sonucu savaş
alanına dönen yol tekrar trafiğe
açıldı.
Yücel TANOL-EKONOMİ
okuş aşağı kayan toprak
Y
parçaları, camları kırarak
dairelerin içerisine girerken, istinat
duvarı ise 5 katlı binanın duvarına
dayandı.
Olay, Sakarya Mahallesi, Karakol
Üstü Sokak'ta meydana geldi. İki
apartman arasındaki istinat duvarı,
saat 20.00 sıralarında toprak kayması sonucu yıkıldı.
Kayan toprak parçaları alt tarafta
bulunan binadaki dairelerin camlarını kırarak içeri girdi. Kayan ve
parçalanan istinat duvarı ise binanın dış duvarına dayandı.
Olay sonucu 5 katlı apartmandaki
dairelerde büyük çapta hasar meydana geldi. Dairelerin duvarlarında
büyük çatlak ve delikler oluşurken,
kırılan pencerelerden içeri giren
toprak yığınları
da daire sahiplerinin
eşyalarına zarar verdi.
da kaydı zaten. Akşam 20.00
sıralarında bir anda arka taraftan
sesler gelmeye başlayınca bütün
apartmanı hemen boşalttık.
Büyük korku yaşayan apartman
sakinleri hızla dairelerini boşaltarak
polis ve zabıta ekiplerine haber
verdi. Sokağa gelen ekipler güvenlik
şeridi çekerek sokağı trafiğe kapatırken, binadaki vatandaşları da
tahliye etti.
Apartmanı mühürleyeceğiz diyorlar.
Biz evimizden çıkmıyoruz. Ölürsek
de belediye sorumludur' şeklinde
konuştular.
APARTMAN SAKİNİ 'DEFALARCA
BELEDİYEYİ ARADIK'
Yaklaşık bir haftadır ufak çapta
toprak kaymalarının meydana
geldiğini ve defalarca belediye ekiplerini aradıklarını iddia eden apartman sakinleri, duruma isyan
ederek,
Bir haftadan beri toprak kayıyor.
Belediyeyi bin kere aradık. Geleceğiz dediler, gelmediler. Bu akşam
k7 yerinden bıça
ik
boğazından ve
nl
ş'ı
ve
ta
gü
in
'n
M
in
le AVM’n
s Orhan, AV
Ka
nu
ki
Yu
ır
de
n
n'
Ağ
ya
re
ı.
la
gö
nd
la
lay, Gün
bun yaka
ı ve kafelerinin gü
anları tarafında kaybeden Necmetar
nl
em
el
lo
sa
ek
m
ye
kan
ldi. Gör
ı kayralanan ve çok
da meydana ge
lunduğu katın sine göre, Yunus Orhan ya ktaş (40) olay yerinde hayatın
A
de
tin
ifa
ın
ın
et
ar
tanıkl
rerken, Necm
betti.
(25), tuvalete gi isine yan baknd
ke
eşiyle
tin Aktaş'ın
tı.
Yunus Orhan'ın
omuzuna çarp
Cinayet zanlısı yaşadığı Rize'den
tığını düşünüp
ve
kavgalı olduğu mak için 1 hafta önce
ın ardından,
rış
ba
an
m
ar
ış
kr
rt
te
ta
le
n
iy
re
eş
lis ekipleri
Kısa sü
in
iç
ek
iği öğrenildi. Po zanlısı
m
ld
ye
ge
aş
'a
kt
ul
A
nb
tin
ta
t
et
İs
m
ye
ec
na
N
lip
ınan ci
nduğu alana ge
fından teslim al
ra
e
ta
er
üz
ak
masaların bulu
n
m
ka
an
tuvaletten çı
rhan, sorgul
O
ak
s
'ne
nc
nu
A
ğü
.
Yu
lü
du
ür
ur
ot
be Müd
tekrar göz göze gören Asayiş Şu ı, gazetecilerin
ün
G
Yunus Orhan,
ış
rt
zanlıs
tin Aktaş ile ta
nıtsız
götürüldü. Katil
geldiği Necmet ışmanın
üz sorusunu ya tin
ün
rd
rt
dü
Ta
öl
ı.
en
ad
et
ed
N
m
ec
N
,
en
maya başl
an
ed
ı kayb
ine, Yunus Orh
bıraktı. Hayatın e Bakırköy Sadi Konuk
büyümesi üzer çakla onlarca
is
ğı bı
Aktaş'ın cesedi Morgu'na kaldırıldı. AA
yanında taşıdı de bir anda Aknesi
ta
as
ün
H
t
ön
le
zü
ev
D
gö
Akkişinin
ladı. Necmettin
taş'ın üzerine at
Alışveriş merkezinin
O
ortasında cinayet
Ekmeğin 90 kuruştan 40 kuruşa kadar düşmesi vatandaşı sevindirdi
rzurum’da, 250 gram ekmeğin 90
E
kuruştan 40 kuruşa kadar
düşmesi, makarna ve pilavın dahi
ekmekle yendiği şehirde en çok
vatandaşı sevindirdi. Sabahları
çevre köy ve ilçelerden Erzurum'a
gelen vatandaşların, ucuz ekmeği
büyük poşetlere doldurup evlerine
götürmesi, durumdan bir hayli
memnun olduklarını gösteriyor.
'Ucuz olduğu için bu kadar fazla
ekmek alıyoruz, çoluk çocuk yesin'
diyen köylüler, ayrıca 15 ekmek
alana da bir ekmeğin hediye verildiğini söylüyor.
Dadaşların ucuz ekmek sefası
sürüyor. Hiçbir ambalajı olmadan
kaldırımlarda satılan ekmek, 'hijyen
kimin umurunda, ucuz olsun yeter'
diyen vatandaşın keyfine bırakıldı.
Alan da satan da memnun kalınca,
denetimler rafa kaldırıldı. 'Sokakta
bu kadar da aleni ekmek satılmaz,
insan sağlığı tehdit ediliyor' anlayışının para etmediği şehirde,
'ekmek 90 kuruştan 40 kuruşa
düşüyorsa demek fırıncılar iyi para
kazanıyor, biz de fırın mı açalım'
düşüncesi daha çok rağbet görüyor.
seçimleri öncesi ekmeğin 75 kuruştan 90 kuruşa çıkartılmasını çok
bulan dönemin Büyükşehir
Belediye Başkanı Ahmet Küçükler,
fırıncıları ‘halk ekmek fabrikası ile
tehdit etmiş, zamların geri alınmasını istemişti.
Bakanlığı’nın ikide bir ekmek için
çıkardığı yasaların da ne kadar etkisiz olduğu, kaldırımda satılan ekmekle tescillenmiş oluyor.
Duruma rıza gösteren fırıncılar da
seçim sonuna kadar fiyatı aşağı çekmişti. Ardından, eski zammı tekrar
yürürlüğe koyan fırıncılar, 250 gram
ekmeği 90 kuruştan satmaya
başlamıştı.
Hijyene yönelik fırınlarda kısmen
de olsa uygulanan eldiven uygulamasına karşın, sokakta hiçbir denetimin olmaması dikkat çekerken,
Dadaşların, 'Burası sahipsiz memleket' sözünün de haklı bir göstergesi anlamına geliyor. 30 Mart yerel
Erzurum Fırıncılar Odası Başkanı
Remzi Keteci, bu zammı kaçınılmaz
olarak değerlendirmiş, un fiyatlarına gelen artışı bahane göstermişti. Keteci, çevre illerdeki aynı
gramajlı ekmek fiyatının 1 TL’den
satıldığını ileri sürmüştü. İsmini
vermeyen bir bakkal işletmecisi, ekmeğin 90 kuruşa satıldığı dönemde
fırıncıların ciddi yaptırım uyguladığını, kendilerinden başka diğer
fırıncıların ekmeğini sattırmadığını,
satana baskı uyguladığını, şimdi ise
kapıda sıraya girip ekmeklerini sattırmak için adeta yalvardıklarını
söyledi.
Fırıncı esnafının çoğunun altında
lüks arabalar bulunduğunu iddia
eden bakkal işletmecisi, "Ekmek fiyatı 90 kuruştan 40 kuruşa kadar
düşünce, nasıl ballı para kazandıklarını şimdi daha iyi anlıyoruz.
Eskiden günde 50 ekmeği zor satardık, şimdi 250-300 ekmeği aşağı
düşmüyoruz. Biz sürümden
kazanırken, vatandaş da bol bol
ekmek yiyor." dedi.
CİHAN
Dairesinde hasar oluşan bir apartman sakini ise 'Hepimiz bu evleri
krediyle aldık. Bakın çoluk çocuk
hepimiz dışarıda, arabalardayız.
Bize yazık değil mi Ben evimi
mühürletmem. Gündüz bile arabalara hırsız giriyor. Eğer polis beklerse olur, yoksa evimi bırakıp
gitmem' dedi.
Hasar gören binanın mühürleneceği
ve yarın gündüz saatlerinde ekiplerin incelemesinin ardından binanın durumuyla ilgili karar
verileceği öğrenildi.
AA
Maltepe'de ev yangını
faiye ve polis ekiplerine haber
verdi.
İhbar üzerine yangın yerine
gelen itfaiye, yaklaşık yarım
saat süren çalışma sonrası
alevleri kontrol altına alarak
söndürdü. Yangın sonrası kafe
tamamen kullanılamaz hale
geldi.
altepe, Gülsuyu Mahallesi,
M
Emek Caddesi üzerinde bulunan Mahir Hüseyin Ulaş
Parkı'ndaki ahşap kafede,
henüz bilinmeyen bir nedenle
yangın çıktı. Alevleri fark eden
bir mahalle sakini durumu it-
İtfaiye ekipleri yangının çıkış
sebebini araştırırken, polis de
çevrede bulunan güvenlik kameralarını incelemeye aldı.
Yangınla ilgili başlatılan soruşturma devam ediyor.
AA
3 OCAK 2015
Eğitim
HERKES İÇİN EKONOMİ POLİTİKA
Üniversite maratonu 5 Ocak’ta başlıyor
2015 ÖSYS süreci, 5 Ocak tarihinde Yükseköğretime Geçiş Sınavı başvurularıyla başlayacak
ve Ekim ayının ilk haftasındaki ek yerleştirme sonuçlarının açıklanmasıyla sona erecek.
Ü
niversite öğrencisi olmak
isteyenler için 5 Ocak tarihi,
2015 ÖSYS sürecinin başlangıcı anlamına geliyor. 15 Mart’taki Yükseköğretime Geçiş Sınavı’nın (YGS)
başvurularının başlayacağı 5 Ocak’a
sayılı günler kala üniversite adayları
çalışmalarını hızlandırırken gelecek
hayalleri kurmaya da devam ediyor.
ÖSYS maratonun un ilk durağı olan
Yükseköğretime Geçiş Sınavı’nda ter
dökecek adayların ortak müfredattan sorumlu olacaklarını belirten
eğitim yazarı ve Nişantaşı Üniversitesi İcra Kurulu Üyesi Burak Kılanç,
çapraz testlerin önemine vurgu
yaptı. Başvuru sırasında meslek lisesi öğrencilerinin YGS’ye
girmelerinin yanı sıra sınavsız geçiş
hakkını da kullanabileceklerini
hatırlatan Kılanç, “Mart ayında
gerçekleştirilecek YGS’nin ardından
180 baraj puanını aşan adaylar, 13-21
Haziran tarihleri arasında gerçekleşecek Lisans Yerleştirme Sınavı
oturumlarına girebilecekler” dedi.
Üniversiteye girişte YGS’nin yüzde
40, LYS’nin ise yüzde 60 oranında
etkili olduğunu belirten Burak
Kılanç, “YGS’nin önemli olmadığı
gibi bir algı var ancak ben bu sınavın
etkisinin göz ardı edilmemesi gerektiğini düşünüyorum. Sınavda tüm
adayların ortak sorumlu olduğu
müfredattan sorular çıkıyor. Bu noktada çapraz testler, oldukça önemli.
Yani, sayısal hedefi olan bir aday
sözel soruları, sözel hedefi olan bir
aday ise sayısal soruları kaçırmamalı. Çünkü bir net bile binlerce
kişinin önüne geçmelerini sağlayacak. Adaylar son 2 buçuk aylarını iyi
değerlendirmeli” diye konuştu.Sınava hazırlanan öğrencilerin alacakları puanlara konsantre olmaları
gerektiğini hatırlatan Burak Kılanç,
“Tercih dönemine gelindiğinde
adaylar, puanları kadar güçlü olacak. O nedenle yüksek puan almaya
odaklanmaları kendi faydalarınadır.
D
Ü
N
K
Ü
Ç
Ö
Z
Ü
M
Ç
E
N
G
E
L
B
U
L
M
A
C
A
11
KYK 2014-2015 Başbakanlık bursu sonuçları sorgulama robotu
YK'dan yapılan yazılı açıklamaya göre, burs-kredi
K
miktarı 300 liradan 330 liraya
yükseltildi. Kurum tarafından
lisans öğrencilerine 330, yüksek lisans öğrencilerine 660,
doktora öğrencilerine ise 990
lira burs-kredi ödemesi yapılacak.
Burs-kredi alacak öğrenciler,
taahhütnamelerle ilgili işlemlerde artık noter masrafı ödemek zorunda kalmayacak.
Öğrencilerin söz konusu taahhütnameleri, noterlere
gitmeden 31 Ocak 2015 tarihine
kadar PTT üzerinden temin ettikleri e-Devlet şifresiyle
www.turkiye.gov.tr adresi üzerinden onaylamaları yeterli
olacak.
Çalışmalarından arta kalan vakitlerde ise aile büyükleri ve öğretmenleriyle meslek ve üniversite
seçimi konusunda fikir alışverişinde
bulunabilirler. Hedefleri doğrultusunda giderken de gerçeklerle yüz
yüze gelmekten kaçınmamalılar. Bu
süreçten başarıyla çıkmak için çok
akıllıca davranmak gerekiyor.
Başarısızlıkları tespit edip hemen
önlemini almalılar ve eksikliklerini
tamamlamalılar” ifadelerine yer
verdi.
Meslek ve üniversite tercihinin kolay
bir süreç olmadığını söyleyen Kılanç,
“Tercih döneminde öğrenciye
yardım etmesi gereken aile, rehber
öğretmenler, alan öğretmenleri ve
eğitim yöneticileri gibi faktörler var.
Adaylar genç yaşlarda olduğu için
kendi başlarına bu seçimleri yapmaları hayat tecrübeleri dikkate
alındığında mümkün değil. Adaylar,
bir yandan kendilerini tanımak diğer
yandan da daha fazla net çıkarmak
için çabalıyorlar. Bu nedenle lise
1’den itibaren öğrencileri meslekler
ve üniversiteler hakkında bilgilendirmek gerekiyor. Çünkü tercihler, 10-15 günlük koşturmalı bir
sürece sıkıştırılmayacak kadar
önemlidir” şeklinde konuştu.2014’TE
2014 yılında 2 milyon 86 bin kişinin
ÖSYS’ye başvurduğunu ve 922 bin
kişi üniversiteyi kazandığına dikkat
çeken Burak Kılanç, “ÖSYS’ye
başvuran 2 milyon 86 bin kişiden 1
milyon 900 bin kişi tercih yapma
hakkı kazandı ve bunların arasından
1 milyon 240 bin kişi tercih yaptı.
Tercih yapan öğrencilerin içinde,
açık ve örgün öğretimleri sayarsak
922 bin kişi üniversiteli oldu. Yani
tercih yapma hakkını kazanan her
100 kişiden 35’i tercih yapmadı. Bu
durum, master ve doktora seviyesinde ilginç bir tez konusu olabilecek ülke gerçeğidir.
Yine 2 milyonun üzerinde başvuru
bekliyoruz” dedi. Üniversite sınavına
başvuran her 100 kişiden 30’unun
‘üniversiteli’ olduğunu belirten
Kılanç, “Üniversite mezunu ya da
öğrencisi olan kişiler, ülkemizde tercih süreçlerinin bilinçli şekilde işlememesinden kaynaklı
memnuniyetsizliklerinden dolayı
yeniden sınavlara giriyor. Öyle
görünüyor ki gençlerimizi doğru
mesleğe ve üniversiteye yönlendirme
açısından sıkıntı yaşıyoruz. Yükseköğretim Kurumu, geçtiğimiz yıllarda çift anadal ve yatay geçiş
konularında kolaylaştırıcı önlemler
alarak bu duruma çözüm bulmaya
gayret etti” ifadelerini kullandı. AA
Burs ve Kredi başvuru sonuçlandırma sistemi değişti
Kredi ve Yurtlar Kurumu (KYK)
müracaatlarında 'devrim' gibi
uygulama... Gençlik ve Spor
Bakanlığı, KYK'ya yapılan
yurt, burs ve kredi başvurularında kullanılan puanlama
sisteminde yeni bir uygulamayı hayata geçirdi.
Yeni sisteme göre; KYK'nın
yurtlarında konaklamak ya da
kredi ve burs almak isteyen
öğrencilerin beyanları, aralarında Maliye, Aile ve Sosyal
Politikalar, Çevre ve Şehircilik,
Adalet, Gümrük ve Ticaret
Bakanlıkları'nın da yer aldığı
11 farklı noktanın bulunduğu
'Çok Noktalı Kontrol' adlı sistemden taranarak kontrol
ediliyor.
Bakanlık böylelikle, özellikle
ailesinin maddi durumu, yurtlarda öncelik tanınan dezavantajlı gruplar içerisinde yer
alma gibi sıralamayı ve burskredi sonuçlarını etkileyen bilgilerde mümkün olan en doğru
sonuca ulaşıyor.
SINAV DUYURUSUNA İLİŞKİN
AÇIKLAMA
Gençlik ve Spor Bakanlığı Yüksek Öğrenim Kredi ve Yurtlar
Kurumu Genel Müdürlüğü
taşra teşkilatı yurt müdürlüklerinde, 06/06/1978 tarihli ve
7/15754 sayılı Bakanlar Kurulu
Kararı ile yürürlüğe konulan
"Sözleşmeli Personel Çalıştırılmasına İlişkin Esaslar"
çerçevesinde istihdam edilmek
üzere, 20 Ekim 2014 – 26 Kasım
2014 tarihleri arasında yapılan
Sözleşmeli Yurt Yönetim Personeli sözlü sınavı sonuçları
açıklanmış olup, asıl listede
yer alan adayların aşağıdaki
belgeleri 16 Ocak 2015 Cuma
günü mesai bitimine kadar ilgili Bölge Müdürlüğüne teslim
etmeleri gerekmektedir.
2014-2015 KYK KREDİ BURS
SONUÇLARI AÇIKLANDI
Yüzbinlerce öğrencinin büyük
merak içerisinde beklediği
2015 yılı Kredi ve Burs
sonuçları açıklanmıştır. Yüksek Öğrenim Kredi ve Yurtlar
Kurumu Genel Müdürlüğünden yapılan açıklama şu şekilde; YÜKSEK Öğrenim Kredi
Yurtlar Kurumu tarafından verilen burs/kredi miktarı 300 TL'den 330 TL'ye yükseltildi.
Kurum tarafından lisans
öğrencilerine 330 TL, yüksek
lisans öğrencilerine 660 TL,
doktora öğrencilerine ise 990
TL burs/kredi ödemesi yapılacaktır. Öğrenciler burs/kredi
sonuçlarını www.kyk.gov.tr
adresinden öğreneceklerdir.
Burs/kredi kazanan öğrencilerin burs/kredi taahhütnamelerini noterlere gitmeden
31.01.2015 tarihine kadar PTT
üzerinden temin ettikleri e-devlet şifresiyle
www.turkiye.gov.tr adresi üzerinden onaylamaları yeterli
olacaktır.
Böylece öğrencilerimiz noter
masrafı ödemek zorunda
kalmayacaktır. Öğrencilerimiz
burs ve kredi ile ilgili bütün
ayrıntıları, www.kyk.gov.tr
adresinden öğrenebilir.
AA
Özel Aziziye, başarıyı ödüllendiriyor
zel Aziziye Koleji, başarılı
Ö
olan öğrencilerini ödüllendirme geleneğini devam ettiriyor. Dönem sonu
yaklaşırken değişik alanlarda
başarılı olan öğrenciler ödüllendirilerek başarılarından
dolayı teşekkür edildi. Aziziye
Koleji birçok dalda derece yapmış öğrencilerini ödüllendirdi.
Kolejde her hafta yapılan ‘Haftalık Kontrol Sınavı’ ortalamalarında 1. olan öğrencilere
başarı belgeleri verilerek ödülleri takdim edildi. ‘Aylık Kontrol Sınavı’nda derece yapan
öğrenciler de unutulmadı.
YGS’ye girecek olan 12. sınıf
öğrencilerinin sınava yönelik
motivelerini artırmak amacıyla
girmiş oldukları denemelerde
aldıkları puanlara göre ödüllendirmeleri yapıldı. 10. ve 11.
sınıflara uygulanan ‘Kitap
Bitirme Programları’ sonucu
dereceye giren öğrencilerimiz
ödüllendirildi. Türkiye geneli
yapılan ‘Kitap Okuma’ yarışmasında da öğrenciler dereceler elde etti. Türkiye
genelinde 3. 9. ve 10. olan
öğrencilere ödül verildi. Fizik
zümresinin yapmış olduğu
‘pano yarışması’ yoğun ilgi
gördü, yarışma sonuçlarına
göre 1. olan sınıfa ödülleri verildi. Okulda uygulanan ‘ayın
öğrencisi seçme etkinliği’nde
davranış ve ders yönüyle örnek
olan öğrencilere de ödülleri
verildi. Öğrencilerden Ece İş de
EYOF Olimpiyat elemelerinde
Türkiye şampiyonu olması
dolayısıyla ödüllendirildi. Özel
Aziziye Koleji Genel Müdürü
Ali Dilitatlı başarıyı ödüllendirmenin eğitimde başarıyı
artıran önemli bir etken
olduğunu bildirerek, başarılı
olan öğrencileri, idareci, öğretmen ve velilerini tebrik etti.
CİHAN
12
3 OCAK 2015
Sağlık
HERKES İÇİN EKONOMİ POLİTİKA
Saçta oluşan
kepeğe dikkat!
Kolesterol ilaçları antibiyotikle beraber hastanelik ediyor
Ahmet Rasim KÜÇÜKUSTA
olesterol ilaçlarının yeni bir
“marifeti” daha ortaya çıktı.
K
Canadian Medical Association
Journal isimli tıp dergisinde
yayınlanan araştırmada tüm
dünyada yaygın olarak kullanılan
kolesterol ilaçları (statinler),
gene en çok kullanılan antibiyotiklerden olan “klaritromisin”
ile beraber alındığında yan etki
ve hastaneye yatırılma risklerinin
arttığı belirlendi.
Oysa CYP3A4 enzimi tarafından
metabolize edilmeyen statinlerin
(rosuvastatin, pravastatin ve fluvastatin) klaritromisin ile sorunsuz kullanılabileceği sanılıyordu.
klaritromisin ile beraber CYP3A4
tarafından metabolize edilmeyen
bir statin kullananlarda akut
börek yetersizliği için hastaneye
yatırılma, hiperpotasemi (kanda
potasyum yükselmesi) ve tüm sebeplere bağlı ölüm risklerinin
daha yüksek olduğu tespit edildi.
Klaritromisin hem CYP1A4 ve
hem de OATP1B1ve OATP1B3 enzimlerini inhibe ederken azitromisinin her ikisi üzerine de bir
etkisi bulunmuyor.
Klaritromisin özellikle solunum
yolları, deri ve mide enfeksiyonlarında çok yaygın olarak kullanılıyor.
İlaç etkileşimlerine dikkat
CYP3A4 isimli enzim tarafından
metabolize edilen statinlerin
gene aynı enzimi inhibe eden
ilaçlarla beraber kullanılmasının
yan etki riskini artırdığı zaten
biliniyordu.
Bu gözleme dayalı bir araştırma
olduğu için hesaba katılmayan
değişkenlerin sonuçları etkileme
ihtimali elbette var ve bu tür
araştırmalardan bir sebep-sonuç
ilişkisi çıkarılması da doğru
olmaz.
İki ilaç beraber alındığında,
statinlerin metabolizmasını
sağlayan enzim aktivitesi baskılandığı için statinler
parçalanamıyor ve ilacın kan seviyesi yükseliyor ve zararlı etkiler
ortaya çıkıyor.
Bununla beraber her iki ilaç da
çok yaygın ve gereksiz yere kullanıldığı için bu durumun dikkate
alınması gerekiyor ve en azından
statin kullanan hastalarda klaritromisin yerine azitromisinin tercih edilmesi daha doğru olur.
Bazı statinler (rosuvastatin,
pravastatin ve fluvastatin) ise
CYP3A4’ den başka enzimler
tarafından metabolize edildiklerinden, bunların bu enzimi inhibe eden ilaçlarla beraber
alınmasının sorun yaratmayacağı
ileri sürülüyordu.
Gelelim neticeye
Araştırma CYP3A4 tarafından
metabolize edilmeyen statinlerin
klaritromisin ile etkileşimlerini
ortaya koymak için düzenlendi.
Klaritromisin hem CYP3A4 isimli
enzimi hem karaciğer için spesifik organik anyon-taşıyan
polipeptitleri (OATP1B1 ve
OATP1B3) de inhibe edebiliyor.
Araştırma 104 bin kişi üzerinde
gerçekleştirildi
Kolesterol ilaçları da antibiyotikler de fayda-zarar oranlarına
bakılmadan leblebi gibi kullanılıyor.
Emniyetli olduğu sanılan birçok
ilacın yan etkileri ve riskleri
seneler sonra anlaşılabiliyor.
ermatec Polikliniği
D
Dermatoloji Uzmanı Dr. Ata
Nejat Ertek, “En sık görülen saç
Birçok insan kepek problemini
ya saçlarını çok yıkamaktan ya
da az yıkamaktan dolayı
kaynaklandığını düşünürler. Saç
düzenli olarak şampuan ile
yıkanmazsa, kafa derisinde ki
yağ hücreleri kepek oluşmasına
neden olabilir. Öte yandan saçı
sık sık şampuanlamak da kafa
derisini tahriş edip kepeğe
neden olabilir. Bunun yanı
sıra,havaların soğuması ile
genellikle kış aylarında cilt
kurur. Cildin kuruması saç
derisinde kepeklenme ve
kaşınmanın en büyük
nedenidir.'' diye konuştu.
Dermatoloji Uzmanı Dr.Ata Nejat
Ertek, açıklamasını şöyle
sürdürdü; ''Az su içmek cildi
kurutur ve işte bu nedenle su
içmekle kepek arasında bir
bağlantı kurulabilir. Yeterince su
içmiyorsanız kepek sorunu
yaşayabilirsiniz demektir. Az su
içmek dışında stres ve kaygı da
cilt sorunlarını daha da
kötüleştiren faktörlerdir.
Kepeklenmeye sebep olan
hastalıklar ise; saç egzaması,
sorunları şunlardır; Saçla ilgili
birçok hastalıklar vardır. Bunlar
doğrudan doğruya saçlara ait
mikroplu bir takım hastalıklar
olabildiği gibi, vücudun
bütününü ilgilendiren birtakım
hastalıklar da saçlar üzerinde
zararlı etkiler yapabilir. Bu
arada, vücudun bakımına,
beslenişine bağlı olan açlık,
vitaminsizlik gibi haller, şeker
hastalığı gibi bünye bozuklukları
saçlara zarar verebilir. Başlıca
hastalıklar, saç dökülmesi,
saçkıran hastalığı, kepek
(sebore) hastalığıdır.'' dedi.
“Latince ismi Pityriasis capitis
olan kepek, basit bir şekilde
anlatmak gerekirse ölü
hücrelerin dökülmesidir.” Diyen
Dr. Ata Nejat Ertek, “Dünya
nüfusunun yaklaşık yüzde 40’ı
herhangi bir dönemde
kepeklenme sorunu ile
karşılaşmaktadır. Özellikle kepek
problemi koyu renkli kıyafetler
giyildiğinde belirgin hale gelir.
Saç boyaları kanser yapıyor!
Bu araştırma güvenli olduğu
sanılan ilaçların bile çok ciddi
etkileşimlere yol açabileceğini
gözler önüne seriyor.
İlaç yazma meraklısı doktor ve
ilaç yutma meraklısı hastalara
önemle duyurulur.
Hapı yutturmayalım hapı yutmayalım.
Bunların 51 bin 523’ ünün statinlerle beraber klaritromisin ve 52
bin 518’ inin de azitromisin kullandığı belirlendi.
Bu kişilerin antibiyotik yazıldıktan sonraki 30 gün içinde rabdomiyoliz, akut börek
yetersizliği, hiperpotasemi ve
ölümlerine bakıldı.
Kontrol grubu ile kıyaslandığında
Klaritromisin: Klacid, Macrol,
Claricide, Clabel, Deklarit,
Cleanomisin, Klamaxin, Klamer,
Klarolid, Klaromin, Klax, Laricid,
Macrol, Maxiclar, Megasid,
Uniklar
Azitromisin: Zitromax, Azeltin,
Azax, Azitro, Azamax, Azro,
Tremac, Zitrotek
Rosuvastatin: Crestor, Colefix,
Colnar, Coupet, Kolros, Liverkol,
Reakt, Rosact, Rosucor, Rosifix,
Rosugen, Rosutech, Rozitrol,
Stage, Stata, Suvatin, Ultrox
Pravastatin: Pravachol
Fluvastatin: Lescol
üzel ve genç görünmek her
yaşta herkesin arzusu.
G
Ancak kimi zaman güzelleşme
YÜZDE 18 DAHA FAZLA
KANSER RİSKİ
merakı hastalıkları da
beraberinde getiriyor. Gıda ve
İhtiyaç Maddeleri Denetleme ve
Sertifikalama Araştırmaları
Derneği (GİMDES) Başkanı Dr.
Hüseyin Kami Büyüközer,
yapılan araştırmalarla bazı saç
boyalarının lenfoma ve mesane
kanseri gibi hastalıklara sebep
olduklarının tespit edildiğini
belirtti.
Dr. Büyüközer, açıklamaların
dikkate alınması gerektiğini,
araştırmaların bu ürünleri
dayatan ülkelerin bilim
insanları tarafından yapıldığını
ve kanser riski taşıyan bu tür
ürünlerin kullanılmaması
gerektiğini ifade etti.
LENFOMA KANSER RİSKİNİ
ARTIRIYOR
Dr. Büyüközer, "Daha güzel
veya daha genç görünmek için
saç boyamaya devam edenler
bu tür hastalıklara yakalanma
riskini göze almış oluyor.
Saç boyalarının, lenfoma
kanseri riskini artırabildiği,
yeni bir araştırmada daha
tespit edildi.Barselona'daki
Katalan Onkoloji
Enstitüsü'nden Dr. Silvia de
Sanjose ile meslektaşlarının
araştırması saç
renklendiricilerini 1980'den
önce kullanmaya başlayan
kadınların lenfoma riskini
dökülmeleri arttırabildiğini ifade
ederek, “Kepek nedeniyle saç
derisini sürekli kaşımak tahrişe
neden olabilir ve saç köklerini
zayıflatır. Kepeklenme ve saç
dökülmesi arasındaki ilişki bu
şekildedir. Saç derisindeki
kaşımaya bağlı tahriş nedeniyle
dökülen saçların yerine zaman
için yenileri çıkacaktır. Sık
aralıklarla saç boyası
uygulaması ve saç rengini keskin
şekilde değiştirmek, güçlü ve
saçı yıpratıcı kimyasal kullanımı
gerektirdiği için saça zarar
vermektedir. Saçı şekillendirmek
için kullanılan doğal olmayan
saç şekillendiriciler saç derisinde
alerjik tepkiye neden olabilir
veya bu ürünlerin çok fazla
kullanımı saç derisini tahriş
edebilir. Ayrıca, sık aralıklarla
fön çekme ve saçı şekillendirme
saça zarar vermektedir. Şekil
veren ve saç kurutan aletler,
ısından dolayı saçlara zarar verir.
Sıcak uygulamalar sonucu saç
var olan nemini ve esnekliğini
kaybeder. Saçların hep
toplanması sakıncalıdır.
Saçlarınızı ara sıra serbest
bırakarak hava almasını
sağlamalısınız. Öncelikle
beslenmeye dikkat etmek
gerekir. Çünkü beslenmede
problem varsa bundan ilk
etkilenecek organınız
saçlarınızdır.
AA
Uzmanlar sı
k sık
kullanılan s
aç
boyalarının
len
ve mesane k foma
anserine
yol açtığını
belirtti.
artırdığı vurgulandı" dedi.
İlaçların bizdeki piyasa isimleri:
2002-2013 seneleri arasında rosuvastatin, pravastatin ve fluvastatin gibi CYP3A4 enzimi
tarafından metabolize edilmeyen
statin kullanan ortalama yaşları
74 olan 104 bin 41 kişiye ait sağlık
veri tabanı üzerinde gerçekleştirildi.
sedef hastalıkları, sinirsel
egzama ve mantar
hastalığıdır. Eğer
vücudunuzda egzama
varsa bu durum kafa
derinizde kepeğin
gelişmesine öncülük
edebilir. Çeşitli mantar ve
deri hastalıklarının saçlardaki
kepekleri arttırdığı bilinmektedir.
Özellikle çeşitli egzama türleri ve
malasezya mantarı adlı
rahatsızlıklarda maalesef saç
diplerinde soyulmalar ve aşırı
deri dökülmesi
görülebilmektedir. Kepeğin
zararları arasında sayılabilecek
temel sorun, bu beyaz yağlı
oluşumların saç derisinde
kaşıntıya neden olması ve
kişinin de saçlı deriyi kaşırken
bölgeye zarar vermesidir.Kepek,
bulaşıcı veya ciddi bir hastalık
değildir. Fakat, kepeği önlemek
için saç derisine gerekli bakımı
yapmak gereklidir. Gün içinde
farkında olmadan sürekli
kaşınan saçlı deride yaralar
oluşabilir ve bu açık yaralara da
dış ortamdaki mikroplar kolayca
yerleşerek enfeksiyon
oluşmasına sebep olabilir.''
Dr.Ata Nejat Ertek, kepeğin
doğrudan dökülme problemine
neden olabilecek bir sorun
olmadığını ancak saç köklerinin
zaman içinde zayıflamasına
neden olarak koparak
Daha önceki araştırmalarında
yeni bulgularla uyuştuğunu
kaydeden Dr.
Büyüközer,"Araştırmada,
saçlarını boyayanlar arasında
bu hastalığa yakalanma
riskinin yüzde 19 daha fazla
olduğu belirtilirken, saçlarını
yılda 12 ya da daha fazla
boyayanların hastalığa
yakalanma riskinin yüzde 26
daha fazla olduğu kaydedildi"
şeklinde konuştu.
15 yıl süreyle saçlarını sık sık
özellikle de koyu renklerle
boyayan bayanlarda mesane
kanserine yakalanma
risklerinin, hiç boyamayanlara
oranla 3 kat daha fazla
olduğunu söyleyen Dr.
Büyüközer, bayanların saçlarını
boyayan kadın kuaförlerinin de
boya kullanmayanlara oranla
yüzde 50 daha fazla mesane
kanserine yakalanma riski
olduğunu söylüyor.
1980 ÖNCESİ TEHLİKE
Dr. Büyüközer, American
Journal of Epidemiology
Dergisi'nde yayınlanan
araştırmada da, saçlarını 1980
öncesinden beri boyayanlarda
lenfoma kanseri riskinin yüzde
37 daha fazla olduğunu aktardı.
Dr. Büyüközer "1978-1982
arasında, potansiyel kanser
yapıcı maddeleri azaltmak için
boyaların içeriğinin
değiştirildiği ancak yeni
boyaların risksiz olup
olmadığının henüz açıklık
kazanmadığı belirtiliyor" dedi.
AA
Marmara, Kuzey ve İç Ege, Karadeniz'in iç kesimleri, İç Anadolu ve Akdeniz'in iç kesimleri ile Doğu Anadolu'da buzlanma ve don olayı beklendiğinden, yaşanabilecek olumsuzluklara karşı (ulaşımda aksamalar, vb) dikkatli ve tedbirli olunması gerekmektedir.
Meteoroloji Genel Müdürlüğü'nden alınan tahminlere göre; yurdun iç ve doğu kesimlerinde görülecek olan yağışların;
Batı Akdeniz kıyıları, Doğu Akdeniz, Orta ve Doğu Karadeniz kıyıları ve Güneydoğu Anadolu'da yağmur ve sağanak, yağış
alan diğer yerlerde karla karışık yağmur ve kar şeklinde olması bekleniyor. Yapılan son değerlendirmelere göre; ülkemizin
iç ve doğu kesimlerinde görülecek olan yağışların; Batı Akdeniz kıyıları, Doğu Akdeniz, Orta ve Doğu Karadeniz kıyıları ve
Güneydoğu Anadolu'da yağmur ve sağanak, yağış alan diğer yerlerde karla karışık yağmur ve kar şeklinde olması bekleniyor.
Hava sıcaklığının; İç ve kuzeydoğu kesimlerde 2 ila 5 derece azalacağı, diğer yerlerde önemli bir değişiklik olmayacağı tahmin ediliyor.
Rüzgarın ise, genellikle güney ve güneybatı yönlerden hafif, ara sıra orta kuvvette, Marmara ve Kuzey Ege'de kuzey ve
kuzeydoğu yönlerden kuvvetli olarak (30-50 km/s) esmesi bekleniyor. Marmara, Kuzey ve İç Ege, Karadeniz'in iç kesimleri,
İç Anadolu ve Akdeniz'in iç kesimleri ile Doğu Anadolu'da buzlanma ve don olayı beklendiğinden, yaşanabilecek olumsuzluklara karşı (ulaşımda aksamalar, vb) dikkatli ve tedbirli olunması gerekmektedir. Bazı illerde beklenen hava durumuyla
günün en yüksek sıcaklıkları ise şöyle: Ankara: Parçalı ve çok bulutlu 3 İstanbul: Parçalı ve çok bulutlu 4 İzmir: Parçalı bulutlu 8 Adana: Çok bulutlu ve aralıklı sağanak yağışlı 13 Antalya: Çok bulutlu ve aralıklı sağanak yağışlı 14 Samsun: Parçalı
ve çok bulutlu, sabah saatlerinde yağmurlu, iç kesimleri karla karışık yağmurlu 6 Trabzon: Çok bulutlu ve aralıklı yağmurlu
10 Erzurum: Çok bulutlu ve aralıklı kar yağışlı 2 Diyarbakır: Çok bulutlu ve aralıklı yağmurlu 7
ANKARA
İS TAN BUL
Bugün
3 Ocak Cumartesi
6
Rüzgar
14
3
Bugün
3 Ocak Cumartesi
Nem
%63
2
Rüzgar
13
-4
AN TAL YA
İZ MİR
Bugün
3 Ocak Cumartesi
Nem
% 76
10
Rüzgar
22
1
Bugün
3 Ocak Cumartesi
Nem
% 96
17
Rüzgar
20
4
Nem
% 72
3 OCAK 2015
Turizm
13
HERKES İÇİN EKONOMİ POLİTİKA
Turizmciler, umutlarını
yeni yıla bağladı
eçen yıl bekledikleri turizm
G
canlılığını bulamayan turizmciler, bu sene bölge için
önemli olan Alman turistin
gelmesine için özel çalışma
yapılması gerektiğini belirtiyor.
Manavgat Titreyengöl-Sorgun
Turizm Yatırımcıları Birliği(TİSOYAB) Başkanı Hüseyin Aydoğan, geçen yıl Alman
turistlerin bölge destinasyonuna
az gelmesinin sektörünü kısmen
olumsuz etkilediğini söyledi.
Bölge destinasyonuna yıllık 4
milyon turistin geldiğini belirten
Aydoğan, bunun yüzde 50 ile 55
oranında Almanların oluşturduğunu kaydetti. Geçtiğimiz yıl
değişik nedenler ötürü Manavgat
bölgesine gelen Alman turist
sayısında yüzde 20 oranında
düşüş olduğunu belirten Aydoğan, bu sene başta Berlin
Fuarı olmak üzere iyi bir çalışma
ile bu açığın kapatılması gerektiğinin altını çizdi.
Aydoğan, şunları söyledi: "Bölgemizin can damarını Alman turistler ile İskandinav ülke
turistleri oluşturuyor.
yaşamamız lazım." TÜRSAB Side
Manavgat Bölgesel Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Özden, bölgenin turizminde bel kemiğini
Alman turistlerin oluşturduğunu, bu pazarın iyi bir şekilde korunması lazım geldiğini
söyledi.
2015 turizm sezonunda başta Almanlar olmak üzere Hollanda,
Belçika, İngiliz, Avusturya, Çek
Cumhuriyeti ve İskandinav
ülkelere yönelik çalışma yapılması gerekir.
Geçen yıl dünyada yaşanan
ekonomik krizler nedeniyle
Alman pazarında bir durgunluk
yaşandığını belirten Özden, bu
sene ise Rus turizminde tehlikeli
bir tablonun olduğunu,
Ruble'nin değer kaybına bağlı
endişeli seyrinin sezon öncesine
kadar çözüleceğini kaydetti.
Alman turizmini canlı tutulması
gerekiyor. Geçen yıl Alman turizminde yaşadığımız kayıpları
Özden, 2015'te Alman turist canlılığının iyi tutulması gerektiğini,
bölge destinasyonu için bu
pazarın çok önemli olduğunu
dile getirdi. Öte yandan, Noel
Bayramı tatili için Manavgat'a
gelen Alman turistler, ülkelerine
dönmeden önce yeni yılın ilk
gününde uluslararası perşembe
pazarında alışveriş yaptı. Pazarcı
esnafı Mehmet Ali Bilir, yeni
yılın ilk gününde kısmende olsa
Alman turistlerin, yaptığı alışverişle pazarcı esnafının yüzünü
güldürdüğünü söyledi. CİHAN
ye ulaştı
re
et
im
nt
sa
0
16
ı
lığ
lın
ka
r
ka
da
ğ'
Uluda
ürkiye'nin önemli kış turizm
merkezlerinden Uludağ'da kar
T
kalınlığı bir buçuk metreyi aştı. Sabah
Rus turistler Almanya'dan elini ayağını çekti
R
uslar Almanya'nın Bavyera bölgesindeki kayak merkezlerini en çok ziyaret eden turist grubunun başında yer alıyordu. Ancak Ukrayna krizi
ve batıda oluşan olumsuz yargılar Rusları Bavyera'dan uzak tutmaya
başladı. Ruble'nin değer kaybetmesi ile birlikte zengin Ruslar Avrupa'ya
seyahat edemeyecek duruma geldi. Ocak ayından Eylül ayına kadar Bavyera'yı ziyaret eden Rus turist sayısı geçen yılın aynı dönemine göre yüzde
4.4 düştü. Gecelemelerde ise yüzde 5.8 düşüş yaşandı. 2014 başına
Ukrayna krizi patlak vermeden önceki gecelemeler sayesinde 500 bin
rakamına ulaşılabildi. Bölge İstatistik Kurumu'nun verilerine göre, Eylül
2014'te geceleme sayısı yüzde 21 azaldı. Rusların en çok tercih ettiği kış
tatili destinasyonlarından biri Garmisch-Partenkirchen. Yerel otel yöneticilerden Peter Ries, Rusya'dan gelen ziyaretçi sayısının ciddi oranda
düştüğünü söyledi. Ries, 2014 yılının başından beri Rus misafir sayısında
yüzde 5.1 düşüş yaşandığını söyledi. Geçen seneye göre gecelemelerde
yüzde 8.4 düşüş görüldüğünü belirten Reis, "Diğer otelciler ile de
görüştüm. Hepsi aynı şeyden şikayetçi. Kış aylarında Rusların çok az rezervasyon yaptırdığını söylediler. Rusya pazarı üzerine yoğunlaşmaya devam
edeceğiz. Onlara burada iyi karşılandıklarını göstereceğiz" dedi.
AA
saatlerinde Uludağ oteller bölgesinde
yapılan ölçümde kar kalınlığının 160
santimetreyi bulduğu belirlendi. Yılbaşı tatili sebebiyle otellerin tamamen dolduğu Uludağ'da kar yağışı
sürüyor.
Bir buçuk metreyi aşan kar sebebiyle
yaklaşan sömestr öncesi otelcilerin yüzü gülüyor. 26 Ocak'ta başlayacak sömestr
tatili 6 Şubat'ta bitecek. Yılbaşı hareketliliği yaşayan Uludağ'ın sömestr tatili
öncesinde yeniden hareketleneceği belirtiliyor. Bursa Meteoroloji Müdürlüğü yetkilileri, halen hava sıcaklığının eksi 7 derece olduğu Uludağ'da kar yağışının dört
gün boyunca aralıklarla devam etmesinin beklendiğini açıkladı. Halen kar
yağışının sürdüğü Uludağ'da gece saatlerinde en düşük hava sıcaklığının eksi 9
derece olduğu öğrenildi.
CİHAN
Hollywood oyuncuları Türkiye'de korkutacak
T
ürk sinemasında korku alanında
akla ilk gelen isimlerden yönetmen
Karacadağ'ın Hollywood oyuncularının
rol aldığı filmi Magi, mayıs ayında vizyona girecek.
Hasan Karacadağ, AA muhabirine,
teknik ve içerik olarak Anadolu kültürü
ve hikayelerine dayanan filmde Rezervuar Köpekleri'ndeki Mr. Blonde
rolüyle tanınan ve 150'nin üzerinde
filmde rol alan Michael Madsen'in yanı
sıra Stephen Baldwin, Brianne Davis,
Lucie Pohl, Dragan Micanovic ve Kenan
Ece'nin rol aldığını bildirdi.
Çekimlerin İstanbul, Bursa ve Adapazarı'nda gerçekleştirildiğini belirten
Karacadağ, "Bu bir Amerikan filmi gibi
ama tamamen Türk elementleriyle donatılmış, Anadolu topraklarında geçen
has Anadolu-Babil cin hikayesi" dedi.
Filmin yaklaşık 3 milyon liraya mal
olduğunu söyleyen Karacadağ,
"Amerikan dağıtım sistemiyle dünyaya
dağıtılacak ilk Türk filmi bu. Sadece
korku sineması için değil Türk sineması
tarihinde bir ilk" ifadesini kullandı.
Karacadağ, Magi'nin Amerika'nın
2015'in en çok beklenen korku filmi listesinde yer aldığını da ifade etti.
OYUNCULAR TÜRK KÜLTÜRÜNE
HAYRAN KALDI
Yabancı oyuncuların ancak önceki filmlerini izledikten sonra rolleri kabul ettiğini kaydeden Karacadağ,
Amerikalıların bir Doğu ülkesinde
başına gelen korkunç olayların an-
latıldığı filmin kesinlikle oryantalist
bakış açısı içermediğini vurguladı. Karacadağ, "Yıllardır savaşını verdiğim şey
şu ki hikayelerimizi kendi kültürümüze,
dinimize, geleneklerimize bağlı kalarak
anlatalım.
Batı teknik olarak taklit edilebilir ama
içerikte kendimiz olalım çünkü bizim
malzememiz onlardan daha fazla" diye
konuştu.
Türkiye'yi doğru anlatmanın önemini
vurgulayan Karacadağ, filmde bir rahibi
canlandıran Baldwin'in "Türk ve İslam
kültürü deyince aklıma çöl ve kılıç geliyordu ama bu filmden sonra Türk
kültürüne hayran kaldım ve çok okumak
istiyorum" dediğini aktardı.
FILMLERI KABUSLARINDAN
BESLENIYOR
Adını 2006 yılında çektiği "Dabbe"
filmiyle duyuran Hasan Karacadağ, 5
filmden oluşan Dabbe serisinin yanı sıra
cin temalı korku filmleriyle geniş bir izleyici kitlesi elde etti.
Senaryosuna imza attığı Magi'de de
yeniden bir cin hikayesi anlatan Karacadağ, filmlerinin rüyalarından da
beslendiğini dile getirdi.
Karacadağ, "Rüyada inanılmaz bir gerilim yaşıyor, cinlerle ilgili şeyler görüyorum. Bazen uyanıp bunları yazdığım da
oluyor" diyerek, Dabbe 5: Bir Cin Vakası
filmindeki kadının odaya girip cinler
gördüğü sahneyi rüyasından aldığını anlattı.
"CIN ALEMI KORKUTUCU"
Filmleri için cinleri kadim kaynaklardan
araştırdığını, çeşitli seanslara katıldığını
hatta epey sarsıldığını söyleyen Karacadağ, "Cin var mı yok mu diye merak
edip işin içine giren herkes yanıtını
alıyor zaten" ifadesini kullandı. Hasan
Karacadağ, İslami kaynaklara göre Müslüman cinlerin de varlığına değinerek,
"Ne olursa olsun o alem korkutucu" diye
konuştu. Zaman zaman zorlansa da
filmlerinde cin temasını kullanmaktan
vazgeçemeyeceğini ifade eden Karacadağ, filmleriyle seyirciyi okumaya,
araştırmaya yönelttiğini dile getirdi. AA
AMBARLI GÜMRÜK MÜDÜRLÜĞÜ
Müdürlüğümüzce aşağıda ünvanı ve adresi bildirilen borçluya usulünce tebligatların iade olunması ve tespit edilen farklı bîr adresi bulunmaması sebebiyle Müdürlüğümüzce tanzimli Ek Tahakkuk/Para Cezası/Ödeme Emrinin tebliği için gerekli tebligat yapılamamıştır.
Aşağıda ünvanı, beyanname numarası ve borç miktarı bildirilen devlet alacağına ilişkin olarak, 7201 sayılı Kanun ve cari mevzuat hükümleri çerçevesinde ilanen tebliğine karar verilmiştir. Yukarıda belirtilen nedenlerle şahsın/şirketin belirtilen borcu en geç 15 gün içerisinde
Halkalı Gümrük Saymanlık Müdürlüğüne ödemesi, aksi halde hakkında 6183 sayılı A.A.T.U.H. Kanun çerçevesinde gerekli işlemlerin yapılacağının bilinmesi ilanen tebliğ olunur.
Tahsili Gereken
Tebliğ Olunan Yazının
Fark Vergi
Para Cezası
Sayı/Tarihi-Mahiyeti
Tebliğ Olunan Adres
Dosya No Beyanname Sayı/Tarihi Firma Ünvanı
15185
21377/28.04.2003
MEHMET NECAT SÜREN (45073238530) TASFİYE HALİNDE SÜREN GÜMRÜK
KDV PARA CEZASI: 72,00.-TL
18.08.2014/2203185 tarihli
H.Muzaffer Erdönmez Sok.No:20/6
MÜŞAVİRLİĞİ LTD.ŞTİ. TASFİYE MEMURU
ve sayılı Para Cezalarına
Yeşilköy-Bakırköy/İSTANBUL
İtiraza İlişkin Karar
15185
21377/28.04.2003
SAKİN GÜMRÜK MÜŞAVİRLİĞİ (7400347662)
KDV PARA CEZASI: 72,00.-TL
18.08.2014/2203310 tarihli
Esentepe Mah.İrfan Baştuğ Paşa
ve sayılı Para Cezalarına
Cad.No:15 D:5 Şişli/İSTANBUL
İtiraza İlişkin Karar
BASIN:1323/www.bik.gov.tr
14
Magazin-Tv
3 OCAK
2015
HERKES İÇİN EKONOMİ POLİTİKA
Mahsun Kırmızıgül'e ezeli
rakibinden tam not!
eyaz Melek’, ‘Güneşi Gördüm’ ve ‘New York’ta
B
Beş Minare’ filmleriyle sinema dünyasında
kendine sağlam bir yer edinen yönetmen Mahsun
Kırmızıgül dördüncü filmi ‘Mucize’ yeni yılın ilk
gününde seyirci karşısına çıkıyor. Tam 930 salonda
birden vizyona girecek ‘Mucize’, Avrupa ve Azerbaycan’da eşzamanlı olarak gösterime çıkacak.
Birçok ünlü ismin katıldığı gala gecesinde Kırmızıgül’ün yakın arkadaşı Özcan Deniz de yer aldı.
Film gösterimi öncesi tüm oyuncular basın mensuplarının karşısına geçerek toplu fotoğraf çektirdiler.HABER MERKEZİ
Serdar Ortaç borçlarını
ödemek için plazasını sattı
Kuşum Aydın'a
evlenme
teklifi!
erdar Ortaç’ın
yıllardır biriken
S
borçlarını,
Mecidiyeköy'deki
plazasını satarak
ödediği
söyleniyor.Plazayı,
yaklaşık 5 milyon
dolara işadamı
Erkan Selah'a sattığı iddia edilen
Ortaç'ın, 2015'e
tüm borç ve senetlerini ödeyerek
girdiği belirtiliyor.
Satılan plazayı
otel yapmak
isteyen eşi
Chloe'nin ünlü
şarkıcıya çok
kızdığı, bunun üzerine de Ortaç'ın
"2015 bizim yılımız
olacak. Sana bir
yer alacağım, sen
de orayı otel yapacaksın" diye söz
verdiği de iddialar
arasında...HABER
MERKEZİ
arkıcı Kuşum Aydın, 5 yıl sonra
tekrar sakal bırakarak sakal
Ş
modasına uydu. Geçtiğimiz günlerde
Show TV ekranlarında yayınlanan
Çağla Şıkel ve Alişan’ın sunduğu
‘Her Şey Dahil’ programına katılan
Kuşum Aydın’ın yeni imajı beğeni
topladı.Aydın, bayan seyirciler
arasından reklam arasında evlenme
teklifi aldı. Magazin muhabirlerine
yeni yılla ilgili konuşan Aydın;
2015’e sakallı giriyorum, 2015
boyunca herkes beni sakallı görecek
dedi. HABER MERKEZİ
Üzerinde servetle poz verdi
est Model Tuğba Melis Türk, Gold New’ün yeni yıl
sayısında önde gelen markaların tasarımlarını
B
tanıttı. Türk, milyonluk mücevherlerle objektiflere poz
verdi.HABER MERKEZİ
KANAL AKIŞLARI
07:101'de Bugün
07:25Osmanlı Tokadı
09:00Rüzgar Gülü
09:50Çizgi Sinema "El Dorado Yolu"
11:351'de Bugün
11:506 Mantı
13:001'de Bugün
13:15Savaşta Barışta Türk Ordusu
13:40Hayat Ağacı
16:00Gezelim Görelim
16:45Beni Böyle Sev
19:00Ana Haber Bülteni
19:45Spor
19:50Hava Durumu
19:55Hayat Ağacı
07:30Batman
09:00Duck Dodgers
10:00Aramızda Kalsın
13:00Oynat Bakalım
15:30Çok Güzel
Hareketler Bunlar
17:15Yabancı Sinema
19:30Yabancı Sinema
21:30Yabancı Sinema
06:00Akasya Durağı
08:00Çok Güzel
Hareketler Bunlar
09:30Magazin D
16:00Ben Bilmem Eşim Bilir
19:00Kanal D Ana
Haber Bülteni
20:00Güllerin Savaşı
05:40Küçük Kadınlar
07:00Benim Hala
Umudum Var
08:00Dizi
10:00Dizi
12:00Dizi
14:00Dizi
16:30Dizi
18:30Star Haber
19:15Star Life
20:00Urfalıyam Ezelden
23:30Dada Dandinista
04:35Benim Annem Bir Melek
05:00Beyaz Gelincik
06:00Dizi TV
08:30Adanalı
11:00Yahşi Cazibe
13:30Alemin Kıralı
16:00Kızlar ve Anneleri
Haftanın Finali
18:45ATV Ana Haber
20:00Kertenkele
23:20Gün Işığı
00:00Gerçek Adalet
01:45Ekip 49
03:30Yedi Psikopat
05:10Dudaktan Kalbe
06:15Yeter Ki Sen Kazan
07:00Her Sabah
08:452. Sayfa
10:30Doktor Aytuğ
12:30Öğle Haberleri
12:50Derya'nın Dünyası
14:45Dudaktan Kalbe
16:15Dolu Dolu Anadolu
17:50Sıcak Gündem
18:00Ana Haber
18:50Yeter Ki Sen Kazan
19:50Fünye
21:45Kayıp Kimlik
23:45Hayatın Rengi
01:00Magic City
01:50Banshee
02:40American Horror Story
03:20Uzak İhtimal
04:50Kanıt
06:00Çirkin Ördek
Yavrusu ile Farecik
06:40Ejder Avcıları
08:00Can Dostum
10:40Women
18:20Çok Gezenti
23:20Homeland
07:00 Pis Yedili
08:00 Ayı Kardeşler
08:30 Pepee
09:00 Show Dünyası
10:00 Her Şey Dahil
12:00 Lezzet Haritası
13:00 Yol Arkadaşım
15:45 Bu Tarz Benim
19:00 Show Ana Haber
20:00 Güldür Güldür Show
08:45Lifestyle
08:55 Hava Durumu
09:00Haber Merkezi
09:15Ekonomi Piyasalar
09:20Spor
09:30Ekonomi Notları
10:00Haber Merkezi
10:15Ekonomi Piyasalar
10:20Spor
10:30Seçim Aktüel
10:45Spor
10:55Hava Durumu
11:00Haber Merkezi
11:15Ekonomi Piyasalar
11:20Spor
11:30Haber Merkezi
11:35Ekonomi Piyasalar
11:40Spor
02:00Gece Haberleri
02:15Tarafsız Bölge
04:00Gece Haberleri
04:155N1K
05:20Serra ile İtalyan İşi
06:00Güne Merhaba
07:40Spor
07:50Güne Merhaba
08:40Spor
08:49Güne Merhaba
09:00Parametre
10:00Haber
10:35Paranın Gündemi
11:00Haber
12:00Bugün
13:48Hava Durumu
14:00Günlük
14:50Hava Durumu
09:00Piyasa Ekranı
09:45Cnbc-e.com'da Bugün
10:00Piyasa Ekranı
10:45Piyasaya Bakış
11:00Piyasa Ekranı
12:00Finans Cafe
14:00Piyasaya Bakış
14:30İş Dünyasından
15:00Piyasaya Bakış
15:30Piyasa Ekranı
16:00Kapanışa Doğru
16:45Cnbc-e.com'da Bugün
17:00Son Baskı
17:30Piyasaya Bakış
18:00Back at the Barnyard
18:30Kung Fu Panda
11:35Spor Bülteni
11:55Hava Durumu +
Yol Durumu
12:00Ajans Bugün
12:35İşin Sırrı
12:503 Dakika
12:55Hava Durumu +
Yol Durumu
13:00Ajans
13:50Hava Durumu
13:55Yol Durumu
14:00Ajans
14:30Spor Bülteni
14:50 3 Dakika
15:00Ajans Gün İçi
15:25Bize Sorun
16:00Ajans Gün İçi
16:30Spor Bülteni
05:30Çocuklar Duymasın
07:30Murat Güloğlu İle
Çalar Saat Hafta Sonu
10:00Çocuklar Duymasın
13:00BKM Güldür Güldür
14:15O Hayat Benim
17:00Emanet
19:00FOX Ana Haber
Hafta Sonu
20:15Kiraz Mevsimi
23:30Bir Erkek Bir Kadın
Bir Çocuk
12:00Haber Masası
12:25Dünya Raporu
12:35Ekonomide Görünüm
12:45Spor Bülteni
13:00Gün Ortası
13:35Ekonomide Görünüm
13:45Spor Bülteni
14:00Gün Ortası
14:45Ekonomide Görünüm
15:00Güne Bakış
15:35Ekonomide Görünüm
15:45Spor Bülteni
16:00Güne Bakış
16:35Ekonomide Görünüm
16:45Spor Bülteni
17:00Akşam Haberleri
18:00Akşam Raporu
20:00Televizyon Gazetesi
3 OCAK 2015
Spor
HERKES İÇİN EKONOMİ POLİTİKA
İstanbul Başakşehir Teknik Direktörü Abdullah Avcı, Fenerbahçe maçını kazanmak için gideceklerini söyledi.
Abdullah Avcı: Kazanma
duyguları içinde gideceğiz
İ
stanbul Başakşehir,
Süper Lig Süleyman
Seba Sezonu'nun 16. haftasında Fenerbahçe ile
oynayacağı karşılaşmanın hazırlıklarını
sürdürdü.
Antrenman öncesi basın
mensuplarının sorularını
cevaplandıran Teknik Direktör Abdullah Avcı, ilk
olarak tüm futbol camiasının yeni yılını kutladı.
Fenerbahçe'nin çok
büyük bir camia
olduğunu kaydeden Avcı,
"Çok özel bireysel oyuncu
özellikleri olan, hucum
opsiyonları son derece
geniş ve bireysel baskı
yapabilen bir takım.
Fenerbahçe stadında biz
hem kulüp olarak hemde
oyun felsefesi olarak ve
yakaladığımız konum
itibarı ile oluşacak
baskıyı kırmaya çalışacağız.
Kazanma duyguları için
gideceğiz. Artıların ve eksilerin de olduğu bir müsabaka. 2015 yılının da ilk
maçı. Statta yada televizyonlarda seyircilerin
iyi bir maç izleyeceğini
düşünüyorum. Umarım
bunun karşılığını da biz
alırız." dedi. Ligde
parçadan bütüne giderek
hedefler koyduklarını belirten tecrübeli teknik
adam, "Gelişmekte olan
bir takımız.
Her şeyi doğru mu yapıyoruz hayır. Bugün
pozisyon da veriyoruz,
pozisyona da giriyoruz.
Önemli olan bu gelişimi
tamamlamaktır. Sene sonuna doğru bir hedefimiz
yok.
Parçadan bütüne giderek
haftalık hedefler koyuyoruz. Özellikle ikinci yarı
başladığında bizim nasıl
bir yol haritası çizeceğimiz daha net belli
olacak. Onun için şuana
kadar geldiğimiz nokta
önemli bir nokta.
Futbolun iyilerini ve
gerçeklerini yapmaya
çalışıyoruz. Bir kere saygı
duyuyoruz şuan itibarı
ile. Buda bizi son derece
mutlu ediyor.
Hem kulüp olarak hem
de oyuncularımız gelişim
içindeler. Fenerbahçe
maçında da bu oyunun
güzelliğini oyun olarak
vermeye çalışacağız. Oyunun karşılığında oyun
bazen artı bazen de eksi
olabiliyor. Bunu cebimize
koymaya çalışacağız."
ifadelerini kullandı.
'Savunma olarak Fenerbahçe maçında nasıl bir
maç bekliyorsunuz?'
sorusuna ise Abcullah
Avcı, "Ben savunma ve
bireysel olarak
düşündüğüm için, takım
savunmasını göstermeye
çalışıyoruz.
Tam anlamında yapamıyoruz ama geliştirmeye
çalışıyoruz. Fenerbahçe'de çok etkin ve
bireysel oyuncular var.
Oyunu kötü oynarken de
maçı çevirebiliyorlar.
Buna hafta başından
itibaren hem pratikte
hem de teoride çalışıyoruz. Umarım bununda
karşılığını alacağız." şeklinde cevap verdi.
Abdullah Avcı, son olarak
devre arasında transfer
yapıp yapmayacaklarını
da cevaplandırarak şöyle
konuştu: "Kağıt üzerinde
baktığınızda hiçbir
oyuncu lazım değil ama
her mevkiye de oyuncu
lazım.
Önemli olan bizim içeride
tespit ettiğimiz rekabet ve
oyun kalitesini artıracak
oyuncular almak isteyeceğiz. Ama bunu
kulübümüz, bütçemiz
dahilinde yapacağız."
CİHAN
15
Ersun Yanal: Önemli
bir galibiyet aldık
Türkiye Kupası B
Grubu
dördüncü
maçında deplasmanda
Manisaspor'u 2-0
yenen Trabl gördüklerini
kalelerinde go
en
en
nl
, “Bugün
ze
zonspor'da
aç sonu dü
söyledi. Mutlu
a
nd
sı
ıştık.
tı
an
am
şl
pl
basın to
maça iyi ba
r
po
ns
zo
ab
teknik di- M
Tr
konuşan
i
ız zamanda ik
rü Yanal,
İyi oynadığım l yedik.
Teknik Direktö asmanınrektör Ersun "Manisaspoiyretdeileplgrupta üç tane tesadünrfüa oygounu denndan so
ki galib
Yanal, Man- dapuanlık. bir avantaj sağlaya- Ogeledik ama golü atamadık.
caktık
yukarı
inci yarı aşağı top oyİk
isaspor galikale
ansı an
neredeyse tek ki pozisyon
Oyun perform
nun
da
em
m
an
k
n
ço
So
da
k.
nadı
lamın
biyetiyle
yle golü atayleyemem.
hataları nedeni
olduğumuzu sö lümünde
Türkiye Ku- Odayuhanufanrkiklıinsocinuböca gidecek madık.
li olan lig
madık. Ama
Bizim için önem iştik.
bir oyun oyna
üç
pası kulız
m
em
ğı
yl
dı
al
sö
olduğunu
en azından
izi aldık.”
lerimiz iyi top
anla istediğim
Bugün kardeş
pu
varında
mücadele etoynadılar, iyi
dedi.
tiler.
CEPHESİ
önemli bir
MANİSASPOR
tbolumuzu
İnşallah bu fu
i
nd
ke
da
oynaya'n
galibiyet
pazartesi günü por maçına
Türkiye Kupası nspor'a 2zo
lis
iz
ab
en
Tr
cağımız D
sahasında
Manisasrsek ligde de aldıklarını
da yansıtabili iyi yerde
0 mağlup olan
lu
m
ru
ha
so
vreyi biraz da
por'da teknik
şeklinde
da ise iyi
."
lu
iz
ut
lir
M
bi
r
söyledi.
re
ve
ti
ila
bi
D
CİHAN
ları maçta beku.
başladık
da
lemedikleri an
Hamzaoğlu’nun Beşiktaş’ı devirme planları
konuşt
Güner: Vodafone
Arena en modern
stat olacak
eşiktaş Kulübü Yönetim
B
Kurulu Üyesi Umut
Güner, yapımı süren Vodafone Arena'nın Türkiye'nin
en modern ve en yüksek
teknolojiye sahip stadı olacağını söyledi. Güner,
siyah-beyazlı kulübün aylık
resmi yayın organı Beşiktaş
Dergisi'nin ocak sayısında
yer alan röportajında, BJK
İnönü Stadı'nın Beşiktaşlılar için çok büyük
anlam ifade ettiğini belirterek, şunları kaydetti:
"Tüm değerlerini ve önemini göz önünde bulundurarak, günün ve
öngörebildiğimiz geleceğin
tüm ihtiyaçlarına cevap
verebilecek bir proje hazırladık. Sırf kulübümüzün
değil, ülkemizde yapılacak
dünya çapındaki spor organizasyonlarına uzun yıllar
hizmet edebilecek modern
aray'da
s
a
t
a
l
a
G
irektör
d
k
i
n
k
te
mzaa
H
a
z
Ham
ş dera
t
k
i
ş
e
oğlu, B ki oyun
bisinde üyük
b
planını irledi.
el
ölçüde b mızılı
Sarı-Kır şında
ba
takımın ne çıkaisi
ilk derb H a m z a
cak olan lu'nun
ğ
Hamzao ını özelan
derbi pl a alana
likle ort ğu öğrerdu
göre ku di.
nil
amza Hamzaoğlu, Beşiktaş'ın orta alandaki
H
en önemli kozlarından biri olan Atiba'nın
cezası nedeniyle orta saha hakimiyetini ele
geçirmek istiyor. Sarı-Kırmızılı takımın en güçlü
yerinin orta alan olduğunu düşünen Hamzaoğlu, bu bölgeyi maç boyunca kendi kontrolünde tutmayı, Selçuk İnan ve Felipe Melo
ikilisine Burak Yılmaz'la katkı sağlamayı hedefliyor. Beşiktaş'ı Serdar Kurtuluş'un koruyacağı
sağ kanadından da vurmayı planlayan Hamza
Hamzaoğlu'nun Wesley Sneijder'i kanat organizasyonlarında değerlendirerek skor bulmak
istediği kaydedildi. Atatürk Olimpiyat Stadı'nın
kötü zemini ve maç saatinde beklenen kar
yağışını da göz önüne alan Galatasaray teknik
heyeti, özellikle Sneijder, Emre Çolak, Selçuk,
Burak gibi uzaktan etkili şutlar çıkaran oyuncularını özel çalışmalarla derbiye hazırlıyor.
Beşiktaş'ın artılarını da oyuncularına aktaran
Hamza Hamzaoğlu, rakiplerinin en güçlü noktasını "hızlı kontratakları" olarak gösterdi.
Beşiktaş'ın kontratak organizasyonunu başarı
ile yaptığını ve hızlı hücuma, atağa çıktıklarını
oyuncularına aktaran Hamza Hamzaoğlu, defans ile birlikte Melo ile Selçuk'un da hazırlıksız yakalanmamalarını istedi. Hamzaoğlu'nun
Beşiktaş'ta gördüğü bir başka tehlike ise
Gökhan Töre... Formuyla zirve yapan yıldız
oyuncunun sahada Telles ile eşleşecek olması
nedeniyle Brezilyalı sol beke, milli oyuncu en
ince detayına kadar anlatıldı. Telles-Gökhan
eşleşmesinde sorun yaşanması halinde Hamza
Hamzaoğlu, hücum bölgesinde Sneijder'ın
görev alacağı kanada Telles'e destek adına
Emre Çolak'ı buraya çekecek. Felipe Melo'ya ise
Beşiktaş'ın maestrosu haline gelen Jose Sosa'yı
durdurma görevi verilecek. Brezilyalı oyuncudan Sosa'ya boş alan bırakmamasını istenirken
Arjantinli yıldızın şut tehdidinin de ortadan
kaldırılmasını hedefleniyor. Beşiktaş'ın golcü
futbolcusu Demba Ba'ya sahada Semih Kaya ilk
müdahaleyi yapacak. Senegalli yıldızı milli
Özil: Sahalara dönmek istiyorum
rsenal'da forma giyen Mesut
A
Özil, yeşil sahalara bir an
önce dönmek istediğini söyledi.
Almanya'nın Bild gazetesine
konuşan Özil, sakatlığı nedeniyle
yaklaşık 3 aydır sahalardan uzak
kalmasının ardından futbolu
özlediğini belirterek, "Çok yoğun
çalıştım.
Artık sahalara dönmek istiyorum.
Takımımı dışarıdan izlemek
benim için çok acı'' ifadelerini
kullandı. Yeniden oynamaya
hazır olduğunu söyleyen Türk
asıllı Alman oyuncu, "Pazar
günü Hull City ile oynayacağımız
İngiltere Federasyon Kupası
maçında (FA Cup) veya 11 Ocak'ta
ligde Stoke City ile yapacağımız
karşılaşmada sahalara dönme
ihtimalim var"
değerlendirmesinde bulundu.
Sakatlığı nedeniyle Brezilya'da
düzenlenen 2014 FIFA Dünya
Kupası'ndan bu yana verimli bir
dönem geçiremediğini hatırlatan
Mesut Özil, ''Şimdi Arsenal ve
milli takımıma yardım ederek bu
gecikmeyi telafi etmek istiyorum.
Premier Lig'de her şey olabilir.
Şampiyonlar Ligi'ne devam
ediyoruz. 2016 Avrupa Futbol
Şampiyonası eleme grubunda
daha fazla puan almalıyız''
şeklinde görüşlerini aktardı.
Mesut Özil, Arsenal'da ilk
sezonunda FA Cup'u kazanması
ve Almanya'nın dünya
şampiyonu olması nedeniyle
2014'ün kendisi için genel
anlamda olumlu geçtiğini de
vurguladı.
AA
stoper durdurmaya çalışıp karşılayacak. Chedjou ise arkada bekleyecek. Galatasaray, Beşiktaş derbisinde de rakibine önde baskı yapmayı
düşünüyor. Umut Bulut'la 90 dakika boyunca
pres yapmayı hedefleyen Sarı - Kırmızılılar,
özellikle Pedro Franco'yu hataya zorlayacak.
Hamza Hamzaoğlu, sezon başında bu yana en
büyük sorun haline gelen kalabalık takımla
yapılan antrenmanlara derbi öncesinde çözüm
buldu. Hamzaoğlu, dün itibariyle oyuncu
sayısını 23'e indirdi. Kalabalık takımla özellikle
taktik antrenmanların zor olduğunu düşünen
Hamzaoğlu, son iki taktik antrenmanını 23
öğrencisiyle gerçekleştirecek. Haber Merkezi
bir stadyum yapılması
düşüncesi ile BJK İnönü
Stadyumu yenileme projesi
çalışmalarına başladık."
Vodafone Arena'yı kulübün
kendi imkanlarıyla yaptıklarını anlatan Güner, şunları kaydetti: "Vodafone
Arena, Türkiye'nin en modern ve en yüksek teknolojiye sahip stadı olacak.
Türkiye'nin ilk akıllı
stadyumunu yapıyoruz.
Türkiye'de ilk defa yeşil stat
özelliğine de sahip olan
Vodafone Arena, fotovoltaik sistemi ile güneşten
elektrik elde etme, çatı ve
yapıya düşen yağmur
suyunu depolayarak kullanma, yeşil bina sertifikalı
yapı ürünlerinin kullanımı,
soğutucularda, klimalarda
ozon dostu gaz kullanımlı
cihazların seçimi, kapalı
mekanlara yüzde yüz taze
hava veren klima gibi pek
çok yeniliğe sahip." Vodafone Arena'nın futbol
dışında birçok organizasyona ev sahipliği yapacağını
belirten Umut Güner,
stadın inşa sürecinde,
Atatürk Olimpiyat Stadı ve
diğer statlarda oynadıkları
karşılaşmalarda takımlarını
yalnız bırakmayan taraftarlara teşekkür ederim. AA
onom
HERKES iÇiN EKONOMi POLiTiKA
03 OCAK 2015 Cumartesi
KDV dahil 25 Krş
www.ekonomigazetesi.net
D
IŞ TiCARET
iSTATiSTiKLERi
AÇIKLANDI!
Türkiye'nin ihracatı kasımda, geçen yılın
aynı ayına göre yüzde 7,5 azalarak 13 milyar 132 milyon dolar, ithalatı yüzde 0,2
artarak 21 milyar 448 milyon dolar oldu.
İHRACAT % 4 ARTTI
Türkiye İhracatçılar
Meclisi (TİM),
Türkiye'nin ihracatının 2014 yılında
yüzde 4 artışla 157,6
milyar dolara
ulaşarak tüm zamanların rekoruna
ulaştığını bildirdi.
İM'den yapılan açıklamaya göre,
2014 yılının aralık ayında ihracat, bir önceki yılın aynı ayına
göre yüzde 1,1 yükselişle 13 milyar 137
milyon dolar düzeyinde gerçekleşti.
Böylece Türkiye'nin 2014 yılının
tamamındaki ihracatı yıllık bazda
yüzde 4 artış kaydederek 157 milyar
622 milyon dolara ulaştı. Bu rakam
Türkiye Cumhuriyeti'nin yıllık ihracatta yeni rekoru oldu.Geçen yılın
ihracat şampiyonu 22 milyar 270 milyon dolarla otomotiv sektörü olarak
kayıtlara geçti. Otomotivi, 18,7 milyar
dolarla hazır giyim ve konfeksiyon ve
17,8 milyar dolarla kimyevi maddeler
sektörleri takip etti.2014 yılında en
fazla ihracat artışını yüzde 38'le
mücevher sektörü ve yüzde 31,2'yle
fındık ve mamulleri sektörü yakaladı.
Bu dönemde yüzde 18,7 artış hızına
ulaşan tütün ve mamulleri sektörleri
ile savunma ve havacılık sektörleri de
üçüncü sırada yer aldı.Otomotiv
endüstrisi, 2014 yılında 22 milyar 270
milyon dolarla en fazla ihracatın
gerçekleştirildiği sektör oldu.
Sanayi mamullerinde de en büyük
pay otomotiv endüstrisinin
Geçen yıl, sanayi sektörü alt
başlığında toplam ihracattan yüzde
59,2 pay alan sanayi mamulleri ilk
sırada yer aldı. Sanayi mamullerinde
en büyük paya yüzde 14,1 ile otomotiv endüstrisi sahip oldu.2014 yılında
en fazla ihracat artışını yüzde 38 ile
mücevher, yüzde 31,2 ile fındık ve
mamulleri, yüzde 18,7 ile de tütün ve
mamulleri sektörü yakaladı. Yıllık
bazda ihracat yüzde 48,1 ile en fazla
zeytin ve zeytinyağı sektöründe azalırken, bu sektörü yüzde 7,7 ile
madencilik ürünleri takip etti.Geçen
yıl en fazla ihracat yapılan 5 ülke
sırasıyla Almanya, Irak, İngiltere,
İtalya ve İran oldu. Almanya'ya ihracat yıllık bazda yüzde 11,3 artış kaydederken, İngiltere'ye yüzde 12,6,
İtalya'ya yüzde 7,4 ve Fransa'ya
yüzde 1,3 yükseldi. Aynı dönemde
T
Buna göre, ihracat kasımda, geçen yılın aynı ayına
göre yüzde 7,5 azaldı ve 13 milyar 132 milyon dolara
düştü. Aynı dönemde ithalat ise yüzde 0,2 artış
göstererek, 21 milyar 448 milyon dolar oldu.
Bu dönemde, dış ticaret açığı ise yüzde 15,3 artarak
8 milyar 316 milyon dolara yükseldi.İhracatın ithalatı karşılama oranı, geçen yılın kasım ayında
yüzde 66,3 olarak gerçekleşirken, bu yılın aynı
ayında yüzde 61,2'ye düştü.İhracat, yılın 11 ayında
ise geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 4,2 artarak 144 milyar 485 milyon dolara yükseldi. Aynı
dönemde ithalat yüzde 3,5 düşerek 220 milyar 450
milyon dolara, dış ticaret açığı ise yüzde 15,5
azalarak 75 milyar 965 milyon dolara geriledi.
AA Finans "Dış Ticaret Beklenti Anketi"
AA Finans "Dış Ticaret Beklenti Anketi"ne katılan
ekonomistler, kasım ayı dış ticaret açığının 7,5 milyar dolar olacağını tahmin etmişti. 15 ekonomistin
katılımıyla gerçekleştirilen anket sonuçlarına göre,
kasımda ihracatın 13,4 milyar dolar, ithalatın ise
20,8 milyar dolar olacağı tahmin edilmişti.
T
Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) verilerine göre, otomotiv endüstrisi,
2014 yılında 22 milyar 270 milyon 672
bin dolarla en fazla ihracat gerçekleştiren sektör oldu. Hazırgiyim ve
konfeksiyon sektörü 18 milyar 743 milyon 705 bin dolarlık ihracat ile ikinci
sırada yer alırken, bunu 17 milyar 847
milyon 131 bin dolarlık ihracatla
kimyevi maddeler ve mamülleri sektörü takip etti.Geçen yıl Türkiye'nin
toplam ihracatının yüzde 78,8'ini
gerçekleştiren sanayi grubunda, yıllık yüzde 4,3'lük yükselişle 124 milyar
147 milyon 258 bin dolarlık ihracat
yapıldı.Bu dönemde toplam ihracatın
yüzde 14,3'ünü oluşturan tarım
grubunda, bir önceki yıla göre yüzde
5,4'lük artışla 22 milyar 498 milyon
459 bin dolarlık ihracat gerçekleştirildi. Toplam ihracattan yüzde 2,9 pay
alan madencilik grubu ihracatında
yüzde 7,7 düşüş yaşandı ve ihracat 4
milyar 649 milyon 945 bin dolar oldu.
ürkiye'nin ihracatı kasımda, geçen yılın aynı
ayına göre yüzde 7,5 azalarak 13 milyar 132 milyon dolar, ithalatı yüzde 0,2 artarak 21 milyar
448 milyon dolar oldu.Türkiye İstatistik Kurumu
(TÜİK) ile Gümrük ve Ticaret Bakanlığı tarafından
oluşturulan Kasım 2014 Geçici Dış Ticaret İstatistikleri açıklandı.
Türkiye'nin ihracatı ekimde, geçen yılın aynı ayına
göre yüzde 7,3 artarak 12 milyar 933 milyon dolar,
ithalatı yüzde 1,5 azalarak 19 milyar 185 milyon
dolar olmuştu.
İthalatta ilk sıra mineral yakıt ve yağlarda
Almanya, 1 milyar 260 milyon dolar ile geçen ay en
fazla ihracat yapılan ülke oldu, bu ülkeyi 943 milyon dolarla Irak, 848 milyon dolarla İngiltere ve
639 milyon dolarla İtalya izledi.
Irak'a yapılan ihracatta ise yüzde 10,1
gerileme görüldü.2014 yılında en
fazla ihracat yapılan 30 ülke
arasında, en yüksek ihracat artışı
yüzde 60,8 ile Suriye'de oldu. Bu
ülkeyi yüzde 57,4'le İran ve yüzde
17,9'la Türkmenistan takip etti.
İhracatını en fazla artıran il Sakarya
Bölgesel olarak bakıldığında 2014
yılında AB'ye ihracat yüzde 9, Ortadoğu'ya yüzde 6 ve Kuzey Amerika'ya
yüzde 16 artış gösterdi. Buna karşın,
Bağımsız Devletler Topluluğu'na
gerçekleştirilen ihracatta yüzde 6 ve
Afrika'ya yapılan ihracatta da yüzde
4 düşüş yaşandı.En fazla ihracat
yapan ilk 10 il arasında, 2014 yılında
ihracatını en fazla artıran il ise yüzde
16,3 yükselişi yakalayan Sakarya
oldu. Söz konusu dönemde Manisa'nın ihracatı yüzde 7, İstanbul’un
yüzde 6,6, Denizli’nin yüzde 3,9,
Ankara’nın yüzde 3,7, Gaziantep'in
yüzde 2,5, İzmir'in yüzde 0,4 ve
Hatay'ın yüzde 0,2 artış
gösterdi.Bununla birlikte, söz
konusu dönemde Bursa'nın ihracatı
yüzde 0,8 ve Kocaeli'nin ihracatı ise
yüzde 2,8 geriledi.Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı
Mehmet Büyükekşi, yaptığı yazılı
açıklamada 2014 yılı ihracat rakamları ve geçen yıl dünya ekonomisinde
yaşanan gelişmeleri değerlendirirken, bu yıla ilişkin de öngörülerini paylaştı.
Zorluklarla geçen, hareketli bir yılın
ardından 2015 yılı için Dünya
Bankasının yüzde 3,5 ve Uluslararası
Para Fonunun (IMF) yüzde 3,8 küresel büyüme tahmininde bulunduğunu anımsatan Büyükekşi, bu yıl
2014'ten daha iyi bir büyüme
rakamının yakalanacağını ifade etti.
Büyükekşi, buna rağmen dünya
ticaretinde sınırlı bir artış öngördüklerini belirterek, dünya ticaretinde
miktar bazında yüzde 3, değer
bazında yüzde 1,5-2'lik bir büyüme
tahmin ettiklerini bildirdi.Şartların
en az 2014 yılı kadar zorlu olabileceğine işaret eden Büyükekşi, şunları
kaydetti:
"Temkinli ancak iyimser olarak ihracatta karşımıza çıkacak fırsatları
değerlendirmemiz ve yeni fırsatlar
yaratmamız gerekiyor. ABD
ekonomisi yılın son döneminde tempolu büyümesini sürdürüyor. Bu
büyüme temposunun devamıyla ABD
Merkez Bankasının (Fed) yılın ortalarında faiz artışına gitmesi ve
piyasalardaki bol likidite döneminin
sona ererek tersine bir trendin başlaması bekleniyor. Yıl sonuna kadar
faizlerin yüzde 1 ile 1,25 seviyesine
kadar çıkması olasılık dahilinde.
Küresel finansal piyasalarda faiz
artışları borçlanma maliyetinde
yukarı yönlü baskı yaratabilir. Ancak
gelişmiş ülke merkez bankalarını
toplam bilanço büyüklüğü artmaya
devam edecek. Dolayısıyla küresel
likidite 2015 yılında da yüksek olacak."Büyükekşi, diğer taraftan
Avrupa Merkez Bankasının (ECB)
parasal genişlemeyi artırmasıyla
Avro Bölgesi ve AB'deki toparlanmanın gelecek yıl hızlanabileceğine
dikkati çekerek, "Parite açısından da
2015 yılının oldukça dalgalı bir yıl olmasını bekliyoruz. 2013 ve 2014 yıllarında ortalama 1,32 seviyelerinde
gerçekleşen avro/dolar paritesinin
2015'te 1,22 seviyelerinde olmasını
öngörüyoruz. Ayrıca, bu yıl dolarda
ortalama kur beklentimiz 2,35,
avroda yıl içerisinde 2,90 olarak
şekillendi" ifadelerini kullandı.2015
yılında emtia fiyatları ve avro/dolar
paritesinde bir önceki yıla göre ortalama değerlerde düşüş gerçekleşeceğini öne süren Büyükekşi,
avro/dolar kuru ortalamasının ortalamada yüzde 10 daha aşağıda olmasının beklendiğini, bu durumun
da ihraç birim fiyatlarına baskı oluşturabileceğini ifade etti.
"Büyümenin 2014'ün tamamında
yüzde 3 civarında gerçekleşmesi
muhtemel"
Büyükekşi, gelecek dönemde döviz
kurlarındaki oynaklığın devam edebileceği tahmininde bulunarak, şöyle
devam etti:
"Dolayısıyla AB'ye ihracatta fiyat tutturma daha da zorlaşacak. O yüzden
şu gerçeğinde altını çiziyoruz. Kurla
oynayanın eli yanar. Kur lokması zehirli lokma. İhracatçılarımız pariteyle
oynamasın. İhracatçılara mesajımız:
Riskini hedge et. Kendini hiç etme.
Ayrıca ihracatçılarımız ihracat sigortası imkanlarından sonuna kadar faydalansınlar. Bu zorlu geçen senede,
zaten sınırda olan karlarını kur
hareketlerine feda etmesinler."
Büyükekşi, bölgesel gelişmelerin bir
yandan umut vadederken, bir yandan da risk barındırmaya devam et-
tiğini belirterek, şunları ifade etti:
"Rusya'da ekonomik kriz derinleşirken, ülke aynı zamanda ciddi bir
siyasi krize sürükleniyor. Suriye'de
Rusya'nın inisiyatif alması istikrarın
sağlanması için oldukça önemli
görülüyor. Irak'ta IŞİD'in geri
püskürtülmesi ve Bağdat'taki rejimin
kendini konsolide etmesi umut vaat
ediyor. Katar'ın Mısır'la ilişkilerin iyileştirilmesi, İsrail’de yapılacak
seçimler sonrası çözüm yanlısı
hükümetin gelme ihtimali, Tunus’da
Essebsi’nin seçilmesi bölgemiz ve
ülkemiz açısından umut vadeden
gelişmelerdir. Bu umutlu gelişmeler
ve yeni fırsatlar ışığında
'sürdürülebilir barış için maksimum
ihracat' demeye devam ediyoruz."
Türkiye ekonomisinin geçen yıl
dünya ekonomilerinde yaşanan zorlu
koşullara rağmen büyümesini hız
kesmeden sürdürdüğünü vurgulayan
Büyükekşi, 2014'ün 9 aylık
büyümesinin yüzde 2,8 olduğunu, bu
dönemde net ihracatın büyümeye
katkısının ise 2,7 puan düzeyinde
gerçekleştiğini
kaydetti.Büyükekşi, bu
büyümenin neredeyse
tamamının net ihracattan
gelmesinin kendilerini son
derece mutlu ettiğini,
2014'ün tamamında büyümenin yüzde 3 civarında
gerçekleşmesini muhtemel
gördüklerini aktardı.
"Petrol fiyatındaki gerileme
önemli bir fırsat"
Siyasi risklerden dolayı
bölgesel pazarların
bazılarında yüzde 40'lara
varan talep düşüşlerine ve
yılın ikinci yarısından sonra
AB'nin durgunluğa girmesine rağmen, ihracatın arttığına işaret eden
Büyükekşi, açıklamasında
şu ifadelere yer verdi:
"Zira bu gelişmeler olmasıydı ihracatımız çok
daha iyi seviyelerde olacaktı. Örneğin Irak'a ihracatımız ilk 5 ayda yüzde 11
artmıştı ama kalan 7 ayda
bu tempo tam tersine
döndü. Irak'a ihracatımız
yılın tamamında yüzde 11
geriledi.
İthalatta ise ilk sırayı 2 milyar 50 milyon dolar ile
Rusya aldı. Rusya'yı 2 milyar 29 milyon dolarla Çin,
1 milyar 905 milyon dolarla Almanya, 1 milyar 168
milyon dolarla İsviçre takip etti.
Fasıllar düzeyinde en büyük ihracat kalemi 1 milyar 497 milyon dolarla "Motorlu kara taşıtları, traktörler, bisikletler, motosikletler ve diğer kara
taşıtları, bunların aksam, parça, aksesuarı" oldu.
"Kazanlar, makineler, mekanik cihazlar ve aletler,
nükleer reaktörler, bunların aksam ve parçaları" 1
milyar 76 milyon dolarla 2. sırada yer aldı.
Ekimde en fazla ithalat yapılan fasıl, 4 milyar 477
milyon dolarla "mineral yakıtlar ve yağlar" oldu.
Bu faslı, 2 milyar 444 milyon dolarla "kazanlar,
makineler, mekanik cihazlar ve aletler, bunların
aksam ve parçaları" izledi. İmalat sanayi ürünlerinin toplam ihracattaki payı geçen ay yüzde 91,9
olarak gerçekleşti. Yüksek teknoloji ürünlerinin
imalat sanayi ürünleri ihracatı içindeki payı yüzde
3,9, orta yüksek teknolojili ürünlerin payı ise yüzde
31,1 oldu.
İmalat sanayi ürünlerinin toplam ithalattaki payı
yüzde 77,7, yüksek teknolojili ürünlerin imalat
sanayi ürünleri ithalatı içindeki payı yüzde 13,3,
orta yüksek teknolojili ürünlerin payı yüzde 40,7
olarak kayıtlara geçti.