2014 - Ekonomi Gazetesi

arar
Ekonomi
3
Muhasebe
5
Gündem
8
K Parti İzmir Milletvekili Binali Yıldırım, "Hiç merak etmeyin; Torbalı,
Selçuk, Menderes, Ödemiş, Kınık ve Kemalpaşa hizmete doyacak."
dedi.AK Parti İzmir Milletvekili ve İzmir Büyükşehir Belediye eski Başkan
adayı Binali Yıldırım, "Hiç merak etmeyin. Yanlış Bağdat'tan dönmese de Torbalı'dan,
Selçuk'tan, Menderes'ten, Ödemiş'ten, Kınık ve Kemalpaşa'dan dönmüştür" dedi.Binali
Yıldırım, Kemalpaşa, Kınık, Ödemiş ilçeleri ziyaretlerinin ardından Torbalı, Menderes
ve geç saatlerde Selçuk ilçesine gitti. Zafer sevincini Torbalı Belediye Başkanı İbrahim
Ethem Yorulmaz, Menderes Belediye Başkanı Bülent Soylu ve Selçuk Belediye Başkanı
Zeynel Bakıcı ile birlikte ilçelerinde otobüs üzerinden vatandaşları selamlayarak
kutladı.Yoğun ilgiden yürümekte güçlük çeken Yıldırım'ı görmek isteyenler ilginç
görüntüler oluşturdu. Torbalı Belediye Başkanlığı önünde bulunan minyatür saat kulesi
üzerinde vatandaşların Yıldırım'a selam verebilmek için oluşturduğu görüntüler dikkat
çekerken, bazıları balkonlarından bayrak sallayarak Yıldırım'a destek verdi.
ehmet Büyükekşi,“12 yıl önce Güney Kore’nin ihracatı 130 milyar
dolardı, şimdi yaklaşık 550 milyar dolar. O zaman Amerika’yı tekrar
keşfetmeye gerek yok” dedi.TİM 2023 yılı için konulan 500 milyar
dolarlık ihracat hedefi için en çok çalışan kurumlardan birisi. İhracatta yaşanan
sorunlar, yapılması gerekenler ve yeni hedefl er konusunda iş dünyası ile hükümet
arasında adeta köprü vazifesi gören TİM, 2023 hedefl eri için de farklı stratejilerle
çalışmalarını sürdürüyor. Bu hedef için iş dünyasını en başta Ar-Ge, inovasyon,
tasarım ve markaya yönlendiren TİM, Güney Kore’nin ihracat başarısını da
kendisine örnek alıyor. TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi,yaptığı açıklamada, 500
milyar $ hedef için Güney Kore’yi incelemeye aldıklarını ve bir rapor çıkartarak
Ekonomi Bakanlığı’na teslim ettiklerini söyledi. Büyükekşi, “12 yıl önce Güney
Kore’ye baktığımızda ihracatı 130 milyar $, şimdi 550 milyar dolarlarda.
A
M
emur ve emeklilerinin 18 yıldır beklediği ek gösterge yükseltmesi,
maaşları artıracak. Yapılacak değişiklik 2.5 milyon memur ve 3 milyon
memur emeklisinin aylıklarına zam olarak yansıyacak.Aldıkları
maaşları düşük kalan emekliler, yapılacak zamlara kilitlenmiş durumda. Bağ-Kur ve
SSK emeklilerine Temmuz'da verilecek enflasyon farkından sonra emekli memurlar
için de bir umut doğdu.Emekli olunca, memurluk yaptıkları dönemden daha düşük
maaş alan memur emeklileri için toplu sözleşmede aile yardımları gündeme gelmiş ve
bu konuda anlaşma sağlanmıştı. Bu gerçekleştiğinde memurlar emekli olduklarında
da aile ve sosyal yardımları almaya devam edecek. Ayrıca ek gösterge yükseltilmesi de
maaşlara zam olarak yansıyacak. Memurların emekli aylığı ve ikramiyesinin hesabında
önemli rol oynayan ek gösterge, en son 1995 yılında artırılmıştı. Ek göstergelerin
artmasına yönelik beklentiler o dönemden bu yana sürüyor.
M
Karlı bahar
onom
HERKES iÇiN EKONOMi POLiTiKA
8 NİSAN 2014 Salı
KDV dahil 25 Krş
isse senetleri Borsa İstanbul'da işlem
gören 121 şirket, 2013 faaliyetlerinden
elde ettikleri kazancın 10.3 milyar
TL'lik kısmını 3 ay içinde kar payı olarak
ortaklarına dağıtacak. Borsa İstanbul'da
(BİST) faaliyet gösteren 415 şirketin 121'i, bu yıl
ortaklarına 10,6 milyar Türk Lirası nakit kar
payı (nakit temettü) dağıtacak. Hisse senetleri
BİST'de işlem gören şirketlerden 274'ü geçen yıl
toplamda 49 milyar 494 milyon TL net kar elde
etti. 4 Nisan tarihi itibariyle bu şirketlerden 121'i
nakit kar dağıtma kararı aldı.
H
www.ekonomigazetesi.net
Kayıtdışılığa karşı 'Faizi indirin' çağrısına
BÜYÜK SAVAŞ
Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, yılın ilk çeyreğinde 15,7
milyon e-beyanname alındığını ve sisteme dakikada 2
bin giriş yapıldığını belirterek, "Mükelleflerimizin her
geçen yıl daha fazla kullandığı e-beyanname sistemi
ile kayıtdışılıkla daha etkin mücadele ediyoruz" dedi.
FLAS YANIT
İndirimin adım adım yapılması gerekir Merkez Bankası Erdem Başçı,
Başbakan Erdoğan'ın "Merkez Bankası faiz indirmeli" yorumunun ardından ilk kez faiz
konusunda önemli açıklamalarda bulundu. Enflasyonun kur etkisi ile arttığını söyleyen
Başçı 2015'te enflasyonun yüzde 5 olacağını belirtti. Başçı faiz indirimi kararının Para Politikası Kurulu'nda verileceğini belirterek "Bence indirimin adım adım yapılması gerekir.
ayseri Sanayi Odası'nda bir sunum
gerçekleştiren Merkez Bankası
Başkanı Erdem Başçı enflasyon
konusunda çarpıcı açıklamalarda bulundu.Enflasyonda bir süre daha yükselme görülebileceğini belirten Başçı "Ancak alınan tedbirlerin
sonucunu vermesini ve özellikle Haziran ayı sonunda düşmeye başlamasını bekliyoruz. Yılsonu
için % 5 enflasyonda eminiz. Uzun vadeli faizler
de buna bağlı olarak düşecek. TL şu anda önemli
ölçüde değer kaybetmiş durumda. Devamının
nasıl geleceğini hep birlikte göreceğiz." diye
konuştu.
K
zellikle son yıllarda
elektronik uygulama
lara büyük önem veren
Maliye Bakanlığı, hem mükellef
lerin iş yükünü azaltmak hem
verimliliği artırmak hem de kayıt
dışılılıkla mücadele de etkin bir
denetim mekanizmasını oluştur
mak için söz konusu uygulama
larını her geçen gün arttırıyor.
Bunlardan biri olan e-beyanname
sisteminden alınan sonuçlar
Maliye Bakanlığı'nda yüzleri
güldürdü. Elektronik ortamda
alınan vergi beyannamelerinin
sayısında yılın ilk çeyreğinde,
geçen yılın aynı dönemine göre
yaşanan artış Maliye Bakanı
Mehmet Şimşek'i de memnun etti.
Ö
Şimşek, ekonomi alanında
meydana gelen gelişmelerin her
alanda kendini gösterdiğini
söyledi. Bunun etkisini vergi
beyannamelerinin sayısındaki
artışta da gördüklerini belirten
Şimşek, "Elektronik ortamda
alınan beyanname sayısında
önemli seviyelere ulaşıldı. Yılın ilk
çeyreğinde 15,7 milyon ebeyanname alındı, sisteme
dakikada 2 bin giriş yapıldı.
Mükelleflerimizin her geçen yıl
daha fazla kullandığı e-beyanname
sistemi ile kayıtdışılıkla daha etkin
mücadele ediyoruz" diye konuştu.
Bakan Şimşek, yılın ilk 3 ayında
elektronik olarak alınan
beyannamelerin sayısında, geçen
yılın aynı dönemine göre yaklaşık
307 bin adet artış yaşandığına
dikkati çekerek, kanuni süresinden
sonra da bir miktar beyanname
alınacağı düşünüldüğünde bu
rakamın çok daha yüksek
olabileceğini ifade etti.
BORSA
BEYANNAMELERİN YÜZDE
99'U "E" ORTAMDAN GELDİ
Gelir İdaresi Başkanlığının, vergi
beyannamelerinin yüzde 99'unu
elektronik ortamda almayı
başardığını belirten Şimşek,
şunları kaydetti:
% 8 enflasyonun neredeyse yarısının
döviz kuru etkisi olduğunu belirten Başçı "Enflasyonda 4
puanlık kısım gelecek sene olmayacak. Çekirdek enflasyonda kur etkisi daha fazla
gerçekleşti" dedi.
"Özellikle yıllık Gelir Vergisi
beyannamesinin verilme süresi
olan mart ayı sonu itibariyle
mükellefler elektronik beyanname
sistemini etkin bir şekilde kullandı
ve Gelir Vergisi beyannamesinin
sayısında önemli ölçüde artış
sağlandı" dedi.
0.5 milyon emekliyi ve
2.5 milyon memuru
zam heyecanı sardı.
SSK ve Bağ-Kur emeklisi Temmuz
zammına, memur ve memur
emeklisi gösterge artışına kilitlendi. Emekliler ayrıca, intibak
ve promosyon bekliyor.Yaklaşık
10.5 milyon SSK, Bağ-Kur ve
memur emeklisi ile yaklaşık 2.5
milyon memurun gündeminde
zam var. SSK ve Bağ- Kur
emeklileri Temmuz zammını,
memur ve memur emeklileri de
ek gösterge artışı yapılmasını
heyecanla bekliyor. Emeklilerin
gözü ayrıca, gelirlerini yükseltecek intibak ve promosyonda.
1
PARA POLİTİKAMIZ SIKI
Başçı faizler konusunda da
önemli açıklamalarda bulundu. "Bundan sonra
tekrar normalleşmemiz
gerekiyor" diyen
Başçı "Para
politikasında
şu anda oldukça sıkıyız. Para politikası normal seviyede olsa uzun vadeli faizlerin bir miktar daha
yüksek olmasını bekleniriz. Faizleri bir anda mı indireceksiniz yoksa adım adım mı yapacaksınız?
Bence adım adım yapmakta fayda var. Faiz indirimi
kararını PPK verir. Ölçülü adımlar atılabilir, zamanlaması ve hızı çok önemli. Türkiye'ye güveni sarsmadan adım atılması gerekir" dedi.
1994 KRİZİNİ ÖRNEK GÖSTERDİ
Başçı faizlerin düşük tutulmasının ortaya çıkaracağı maliyetle ilgili olarak 1994 krizini örnek gösterdi. Başçı"1994 krizi en iyi göstergesindir. Bu
dönemde hükümet ısrarla faizleri düşük tutmaya
çalıştılar. Bu nedenle faizler yükseldi. Faizleri
düşük tutacağım diyerek % 400 faiz ödediler. Ne
kadar gecikirseniz bedeli artar. Bunu yapmak
zorundasınız. Erken toplanmanın faydası var" diye
konuştu.Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı
olağanüstü toplantı çağrıları için ise "Şu an Merkez
Bankası olarak ara toplantı yapma ihtiyacımız yok"
diye konuştu. Şüheda YILDIRIM’ın Haberi
Yüksek faiz mutsuzluk demek
MB'nin faiz düşürmesi beklentisinde
olduklarını dile getiren Bakan Zeybekci,
"Yüksek faiz demek mutsuzluk, yatırım
yapılmaması, üretim yapılmaması, tüketime yönelmemek demektir" dedi.
konomi Bakanı Nihat Zeybekci,
Merkez Bankası'nın faiz düşürmesi
beklentisinde olduklarını belirterek, "Şu andaki faiz oranlarımız bizim
Türkiye'miz için üretimi, istihdamı ve
büyümeyi destekleyen faiz oranları değildir"
dedi.Zeybekci, Tavas Belediyesi'ni ziyaret ederek, seçilen belediye başkanı Turhan Veli Akyol'a görevinin hayırlı olmasını diledi.
E
Burada gazetecilerin
sorularını yanıtlayan Zeybekci, Cumhurbaşkanlığı
seçimlerinde AK Parti'nin adayına
ilişkin soruya,
30 Mart'taki
yerel seçimlerin Cumhurbaşkanlığı seçimlerini tartışılmaz
hale getirdiği, milletin bunun işaretini
verdiğini belirtti.Zeybekçi, şöyle konuştu:
"Bence bunu parti büyüklerimizin ve partimizin yetkili organlarına bırakmak lazım. Burada bu tartışmayı ben o kadar önemli
görmüyorum. Haberi S 3’de
&
Artık
Ekonomi
Gazetesini
twitter &
facebook’dan
okuyabilirsiniz
2
Ekonomi
8 NİSAN
2014
HERKES İÇİN EKONOMİ POLİTİKA
SKB Gayrimenkul
Değerleme AŞ Genel
Müdürü Makbule Yönel
Maya, TÜİK verilerine göre,
2013 yılı itibarı ile toplam 1
milyon 157 bin 190 adet
konut satışının 12 bin 181
adedinin yabancılara
yapıldığını belirterek,
"Yabancıya satışta Antalya
başı çekiyor, Antalya'yı
İstanbul ve Aydın takip
ediyor" dedi.Mütekabiliyet
sonrası yabancıya satış
rakamlarını değerlendiren
Maya, TÜİK verilerine göre,
2013 yılı itibarı ile toplam 1
milyon 157 bin 190 adet
konut satışının 12 bin 181
adedinin yabancılara
satıldığını vurgulayarak, bu
rakamlar içinde inşaatı
devam eden ve henüz
tapuya dönüşmeyen
satışların dahil
edilmediğini söyledi.
T
YABANCILARIN
aya, toplam konut
M
satışının içinde yabancı
satışlarının yaklaşık yüzde 1 gibi
oldukça küçük bir hacim
yarattığının görüldüğünü, bu
satışlar içinde önceki yıllarda
olduğu gibi Antalya'nın başı
çektiğini, İstanbul'un ikinci
sırada, Aydın'ın ise üçüncü
sırada yer aldığını dile getirerek,
yabancıların halen ikincil konut
ve emekli evleri kapsamında
Güney ve Ege illerini tercih
ettiğini, İstanbul'un ise mevcut
potansiyeli nedeniyle ikinci
sırada yer aldığını dile getirdi.
Gayrimenkul sektörünün bu
noktadaki hedefinin Ege ve
Güney bölgeleri dışında
İstanbul, Ankara gibi büyük
metropollerde yapılan yeni
konut projelerinde yabancı alıcı
portföyüne de hitap etmek
olduğunu belirten Maya, yurt
dışındaki emlak komisyoncuları
ile yapılan anlaşmalar,
temsilcilikler, yurt dışı fuarlara
katılım gibi göstergelerin bu
noktada pazarın oluştuğunu
gösterdiğini dile getirdi.
Bireysel ya da kurumsal
yabancıların tercihleri
Maya, bireysel yatırımcılar
nezdinde yıllardır Güney
bölgesindeki ikincil konut
yatırımı ile ilgili yabancıların
ilgisinin devam ettiğine işaret
ederek, temiz hava, güzel iklim,
ucuz ülke ve etkili doğa
güzellikleri ile yabancıların bu
anlamdaki güney bölgelerine
etkisinin devam ettiğini
vurguladı.
013 yılı itibarı ile toplam 1 milyon
157 bin 190 adet konut satışının
12 bin 181 adedinin yabancılara
yapıldı.
2
Markalı konut projeleri ve
Mütekabiliyet yasası ile birlikte
artık İstanbul, İzmir, Ankara
gibi büyük şehirlerde
projelerden daire alan bireysel
yatırımcı sayısında da bir
artışdan bahsedilebileceğini
anlatan Maya, şunları ifade etti:
"Geçtiğimiz 2 yıllık dönemde
İstanbul'daki markalı konut
son 6 yılın en yüksek rakamına ulaşıldı
Otomotiv ihracatında mart ayında, geçen yılın aynı
dönemine göre yüzde 14 artışla 2 milyar 128 milyon dolarlık
ihracata imza atılarak, son 6 yılın en yüksek rakamına
ulaşıldığı bildirdi.Bir yıldır kesintisiz artışı yakalayan
otomotiv ihracatı, 2008 yılının eylül ayından bu yana en
yüksek dış satışına ulaştı.
Otomotiv
ihracatında son 6
yılın rekoru
projelerinde yabancılara yapılan
satışın yaklaşık projelerin yüzde
10' una tekabul ettiğini
söylemek yanlış olmayacaktır.
Bu şekildeki bireysel alımlarda
daha çok yabancıların belli bir
dönem ikamet edip diğer
zamanlarda uzun dönemli
kiralama yaparak aynı zamanda
gelir elde edebilecekleri konut
alımlarını tercih ettiklerini
görüyoruz. 2013 yılı içinde iç
pazarda satılan konutların
dışında, geliştirme firmaları ve
müteahhitler yurtdışında
katıldıkları fuarlar ve
anlaştıkları pazarlama
firmalarını kullanarak bu
anlamda satış hacimlerini
artırmayı başardılar."
Makbule Yönel Maya, bireysel
yatırımcıların bu anlamda
sevdikleri bölgeler her ne kadar
kent merkezi olsa da konut
fiyatlarına bağlı olarak merkezin
çeperinde kalan bölgelerden de
alım yaptıklarının 2013 yılı
içerisinde görüldüğünü söyledi.
Üst gelir grubu yabancı
bireysel yatırımcıların özellikle
İstanbul özelinde deniz
manzaralı, kent merkezindeki
bölgeleri tercih etme eğilimini
gösterdiğini belirten Maya,
sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bu durumdan Beşiktaş, Şişli,
Kağıthane, Ataşehir ve
Zeytinburnu ilçelerinin
etkilendiğini söyleyebiliriz.
Daha düşük rakamlarda bir
yatırım yapmak isteyen bireysel
yatırımcılar tercihlerini
Bahçeşehir ve Ispartakule gibi
alt merkezlerden yana
kullandı.Kurumsal yatırımcı
tarafında ise yabancıları ikiye
ayırmak mümkün. İlki bitmiş
projeden belirli bir iskonto ile
toplu bağımsız bölüm alıp belli
bir zaman sonra bu bağımsız
bölümleri hem iç piyasada hem
de kendi ülkelerindeki bireysel
yatırımcılara belli bir prim ile
pazarlamak şeklinde. Burada
kurumsal yatırımcının toplu
ludağ Otomotiv
Endüstrisi
U
İhracatçıları
Birliğinden (OİB)
yapılan yazılı
açıklamaya göre,
otomotiv ihracatı, 2
milyar dolar bandını
bir kez daha aştı.
Yılın ilk çeyreğinde
de 2013'ün aynı
dönemine göre
yüzde 8 büyüme
sağlayarak 5 milyar
546 milyon dolarlık
dış satış yakalayan
sektörde, mart
ayında geçen yılın
aynı dönemine göre
yüzde 14 artışla 2
milyar 128 milyon
yüzde dolar ihracat
gerçekleştirildi.
ko n u t t a
ilk tercihi
A n t a lya
alım yaptığı için aldığı iskonto
ve gayrimenkulün zaman içinde
yaptığı prim nedeni ile iki yönlü
bir kazanç oluşturduğunu
söylemek mümkün. Bu tarz
kurumsal yatırımcıyı zorlayan
nokta burada toplu alım
yapmak istediği her proje marka
gücü, finansman gücü ve elde
kalan konut stokuna bağlı
olarak bazen hiç iskonto
yapamayabiliyor. Bu tarz toplu
alımlar için kurumsal
yatırımcının dikkat ettiği en
önemli nokta, projenin prim
yapma potansiyeli, marka gücü,
projedeki konutların elden
çıkarılma hızı ve arz- talep
dengesi. Diğer kurumsal
yatırımcı şeklini Türkiye'de proje
geliştirmeye istekli yabancı
gayrimenkul geliştirme firmaları
olarak belirtmek mümkün."
Yabancıların konut tercihleri
Maya, yabancının gelir
grubunun öncelikli olarak hangi
projelere yönelebileceği
noktasında belirleyici olduğunu
belirterek, "Temelde alım yapma
noktasında kısa bir dönem bu
konutu kullanıp diğer
zamanlarda kira geliri ile bir
getiri alternatifi yaratmak ise
proje konsepti, fiyat politikası,
sunduğu sosyal olanaklar,
konumu gibi etkenler öne
çıkabiliyor. Tabii bir de bundan
bağımsız olarak projeyi yapan
firmanın alıcı taraf nezdindeki
algısı, ne kadar tanıdığı gibi
hususlar önemli. Güney ve Ege
bölgelerinden yapılan alımlarda
ise tamamen doğal güzellikler,
fiyat, komşular, yer aldığı bölge
gibi etmenler öne çıkabiliyor"
değerlendirmesinde bulundu.
Yabancıların Türk pazarına
bakışı
Makbule Yönel Maya,
yabancılar için Türk
gayrimenkul pazarının oldukça
dikkati çekici olduğunu
vurgulayarak, "İlk başta ağırlıklı
olarak ikincil konut pazarında
Güney ve Ege bölgelerinde
başlayan 'Yabancı Pazarı' gerek
yasal düzenlemeler ve gerekse
bazı bölgelerde izlenen yanlış
politikalar neticesinde bir süre
sekteye uğrasa da devam ediyor.
Ülkemizi cazip kılan temel
noktaları doğal güzellikleri,
ucuz bir ülke olması, çoğu
yabancı ülke için kolay uçuş
mesafesinde olması, iklim
özellikleri, özellikle Körfez
ülkeleri için Müslüman bir ülke
olması gibi etkenler olarak
sıralayabiliriz" ifadesini
kullandı. CİHAN
böyle büyük
oranlarda olması
bizi tatlı bir
heyecanı sürükledi.
'Acaba bu yıl 23
milyar dolarlık
ihracatı
yakalayabilir, hatta
yeni bir rekoru
kovalayabilir miyiz'
duygusu yarattı"
ifadelerini kullandı.
grubunda, geçen
yılın aynı dönemine
göre, yüzde 10
büyümeyle 718
milyon dolar, eşya
taşımaya mahsus
motorlu taşıtlarda,
yüzde 34 yükselişle
422 milyon dolarlık
dış satış gerçekleşti.
Otobüs-minibüsmidibüs ürün
milyar 455 milyon,
binek otomobilde
yüzde 9 yükselişle 1
milyar 809 milyon,
eşya taşımaya
mahsus motorlu
taşıtlarda yüzde 4
artışla 977 milyon ve
otobüs-minibüsmidibüste yüzde 6
yükselmeyle 226
milyon dolarlık
Krallık'a yüzde 31
yükselişle 196
milyon dolar,
Fransa'ya ise yüzde
14 artışla 240
milyon dolarlık
ihracat yapıldı.
AB ülkelerine
ihracatta yüzde 22
oranında artış
gerçekleşirken, dış
satışların yüzde
Yan sanayide,
854 milyon dolarlık
dış satış
grubunda da yüzde
15 yükselişle 104
milyon dolarlık
ihracat
gerçekleştirilirken,
''diğer'' başlığı
altındaki ürünlerde,
yüzde 46 azalışla 29
milyon dolarlık dış
satış yapıldı.
ihracata imza atıldı.
''Diğer'' başlığı
altında da yüzde 18
gerilemeyle 79
milyon dolar dış
satış gerçekleşti.
74'ünün de bu
bölgeye olması
dikkat çekti. Yılın ilk
çeyreğinde de
Almanya'ya yüzde
24 yükselişle 920
milyon, Birleşik
Krallık'a yüzde 19
büyümeyle 562
milyon, Fransa'ya
da yüzde 3 artışla
577 milyon dolarlık
dış satış
gerçekleşti.AA
Bir yıldır kesintisiz
artışı yakalayan
otomotiv ihracatı,
2008 yılının eylül
ayından bu yana en
yüksek dış satışına
ulaştı.
Birliğin yönetim
kurulu başkanı
Orhan Sabuncu,
otomotiv endüstrisi
olarak Türkiye'nin
toplam ihracatının
üzerinde büyüme
gösterdiklerini
hatırlatarak, "Ana
ihracat pazarımız
AB ülkelerinde son
aylarda istikrarlı
artışlar, mart ayında
kendini iyice
gösterdi ve yüzde 22
seviyesine çıktı. Bu
artışların sürekli
hale gelmesi, hatta
OİB'in mart ayı
ihracat raporuna
göre, geçen yılın
aynı ayına göre
yüzde 13 büyüme
gerçekleşen yan
sanayi, 854 milyon
dolarlık dış satışa
imza attı. Binek
otomobil ürün
Yılın ilk çeyreğinde,
yan sanayide yüzde
11 büyümeyle 2
Ülke bazlı ihracat
verileri
incelendiğinde,
mart ayında
Almanya'ya yüzde
32 artışla 351 milyon
dolar, Birleşik
8 NİSAN
3
2014
HERKES İÇİN EKONOMİ POLİTİKA
Güney Kore modeli ihracata yön verecek
üniversiteye sen sadece otomotivle
ilgili Ar-Ge yapacaksın. Senin
görevin bu’ demiş. Ankara’da da
havacılık, savunma varsa, oradaki
üniversiteye de bunun Ar-Ge’sini
söylemiş. İlaçla ilgili çalışacak
üniversite belirlemiş. Bunların
Türkiye’de de yapılması lazım” diye
konuştu.
ürkiye İhracatçılar Meclisi (TİM)
T
2023 yılı için konulan 500 milyar
dolarlık ihracat hedefi için en çok
çalışan kurumlardan birisi.
İhracatta yaşanan sorunlar,
yapılması gerekenler ve yeni hedefl
er konusunda iş dünyası ile
hükümet arasında adeta köprü
vazifesi gören TİM, 2023 hedefl eri
için de farklı stratejilerle
çalışmalarını sürdürüyor. Bu hedef
için iş dünyasını en başta Ar-Ge,
inovasyon, tasarım ve markaya
yönlendiren TİM, Güney Kore’nin
ihracat başarısını da kendisine
örnek alıyor. TİM Başkanı Mehmet
Büyükekşi, yaptığı açıklamada, 500
milyar dolarlık hedef için Güney
Kore’yi incelemeye aldıklarını ve
bir rapor çıkartarak Ekonomi
Bakanlığı’na teslim ettiklerini
söyledi. Büyükekşi, “12 yıl önce
Güney Kore’ye baktığımızda
ihracatı 130 milyar dolar, şimdi 550
milyar dolarlarda. Amerika’yı
tekrar keşfetmeye gerek yok.
Demek ki olabiliyor, bu bir hayal
değil. Bunun olması için ne lazım?
Bir plan, program, strateji ve yol
haritası. Biz bunu yaptık.
Yayınladık da. Ve öyle hassas
yaptık ki sadece 500 milyar için
yapmadık. Bizde 26 sektör var ve
bunlar için ayrı ayrı yaptık. Dünya
Bankası’nın, Amerika’nın, IMF’nın
FAiZDE
yaptığı 2020, 2025 raporlarını
hocalarımız incelediler. Oradan bir
senaryo çıkardık. Dünyada 2023
yılında 34.5 trilyon dolar dış ticaret
olacağını varsaydık. Burada yüzde
1.5 almayı hedefl iyoruz 2023’te
dünya ticaretinden” dedi.
Temel bilimlerde
öğrenci sayısı artırılmalı
Güney Kore’nin temel bilimlerden
mezun olan öğrenci sayısını
artırdığına dikkat çeken Büyükekşi,
Türkiye’de ise temel bilimlerde
okuyan öğrenci sayısının yetersiz
olduğunu dile getirdi. Sanayi
Bakanlığı’nın öğrencileri temel
bilimlerde okumaya teşvik etmek
için adım attığını belirten
Büyükekşi, İlk binden temel
bilimleri seçen öğrencilere aylık 2
bin lira burs verileceğini söyledi.
Amaçlarının kaliteyi yükseltmek
olduğunu aktaran Büyükekşi, “Şu
anda 150-160 tane Ar-Ge
merkezimiz var. Orada çalıştıracak
doktoralı adam bulamıyorlar.
Sektörleri seçmek gerekiyor
Güney Kore’nin yüksek teknolojili
ürünlere yönelerek sektörleri
ayırdığını ifade eden Büyükekşi,
bazı sektörlere daha fazla destek
verildiğini kaydetti. Türkiye’nin de
her sektöre aynı teşviki vermemesi
gerektiğini anlatan Büyükekşi,
“Sektörleri seçmemiz gerekiyor.
Mesela Güney Kore ne yapmış?
Optiği, elektrik-elektroniği,
otomotivi, hava ve savunma
sanayisini, yenilenebilir enerjiyi
seçmiş. Biz ise daha iki yıl önce
Sanayi ve Ticaret Bakanlığı’nı
Bilim, Sanayi ve Teknoloji
Bakanlığı yaptık.
Güney Kore temel bilimlerde
öğrenci sayısını 450 bine çıkarmış.
Bizim de bu sayıyı artırmamız
lazım. Bizde çocuk bitiriyor temel
bilimleri ama vizyonu öğretmen
olmak olmayacak. Vizyonu ben şu
ilaç fabrikasında gideceğim, orada
Ar-Ge yapacağım. Veya otomotivde
Ar-Ge yapacağım. Fizik, kimya,
biyoloji hangi temel bilimdeyse
onu yapacak. Kore’de bir sorun
olmuş. Çocuklar gidiyor
Ar-Ge merkezlerine, Ar-Ge nasıl
yapılır bilmiyorlar. Sadece temel
bilimlerle olmuyor ki.
Onlar bunu 22 yıl önce yapmışlardı.
Sektörleri belirleyip ulusal fonlar
kurmuşlar. Bu fonlardan düşük
faizle krediler vermişler. 10 yıllık
krediler, öyle 2-3 yıllık krediler
değil. Bir şey daha yapmışlar,
üniversitelerle işbirliği
yaptırmışlar. Örneğin Bursa’da ne
var, otomotiv sektörü. ‘Bursa’daki
Bu sefer 2 yıllık lisansüstü Ar-Ge
bölümleri açmışlar. Konu sadece
Ar-Ge nasıl yapılır. Üniversiteden
mezun oluyor çocuk ve lisansüstü
eğitim alıyor. Sektörlerle ilgili
kümelenmenin olduğu yerlerde
enstitüler açmışlar. Enstitüler
firmalar dışında geleceğin
teknolojilerini ele almışlar”
dedi.
İhracat seferberliği başlatılmalı
Türkiye’nin tekrar ihracat
seferberliği başlatması gerektiğini
vurgulayan Büyükekşi, “Bunun
için de tek tek nerede sıkıntılarımız
var ihracatla ilgili ona bakmamız
gerekiyor. Biz yıllardan beri
ihracata yüzde 1 destek istiyoruz.
Ama bizim aldığımız destek binde
3’ler seviyesinde. Halbuki ihracata
verilen destek 2023 ihracat
stratejisinde yüzde 1 şeklinde. ArGe, turquality, yurtdışı fuar
destekleri bunların hepsini içeren,
AB kurallarına uygun desteklerden
bahsediyorum.
Bunun rakamı hep sabit kaldı TL
bazında. İhracat arttıkça yüzdesi
azaldı. O yüzden de bunun
mutlaka dikkate alınması
gerekiyor. Bu zamana kadar
dikkate alınmadı” dedi. İhracatın
artırılması için bir diğer önemli
konunun da yurtdışında
kurulmasını istedikleri Türk ticaret
merkezleri olduğunu anlatan
Büyükekşi, sözlerine şöyle devam
etti: “Bunu çok önceden beri
gündeme getiriyorum. Bugün
dünyada ihracatı çok büyüdüğü
halde, o ülkenin yurtdışında kendi
ihracatını destekleyen birimleri
var. Japonya’nın Jetro’su, Kore’nin
Kotra’sı gibi. İtalya’nın,
Almanya’nın, Amerika’nın,
İspanya’nın var ve bunların hepsi
araştırdığınız zaman devlet
tarafından desteklenmiş, en az
100-150 ülkede örgütlü. Birçok
ülkede de Çin, Rusya, Amerika gibi
ülkelerde de öyle bir merkezde
değil, ticaret merkezlerinde yer
alıyor. Bizim hedefimiz ne? Yeni
pazarlar hedefl iyoruz. Yeni
pazarlarda ihracatçılarımızın işini
kolaylaştırmak istiyoruz. Bir yerde
onlara rehberlik edecek… Şu anda
bizim yurtdışında ticaret
ataşelerimiz var. Çok önemli bir şey
yapıldı, sayı baya bir artırıldı. Ülke
masaları kurduk. Ama bu yurtdışı
Türk ticaret merkezleri ile çok daha
faydalı olacaktır. Bunu yapmaya da
kalksak minimum 100 milyon dolar
bütçe lazım.”CİHAN
SO Başkanı Nurettin Özdebir, Merkez Bankasının
faiz oranlarını indirmesi gerektiğini belirtti.Ankara
A
Sanayi Odası (ASO) Başkanı Nurettin Özdebir, "Orta
Vadeli Program hedeflerini tutturabilmemiz için
tatlandırıcılara ihtiyacımız var. Bu tatlandırıcılardan en
önemlilerinden bir tanesi Merkez Bankasının faiz
oranlarını indirmesi, buna bağlı olarak da kredi
maliyetlerinin aşağı çekilmesi" dedi.Özdebir,
yaptığı açıklamada, Başbakan Recep Tayyip
Erdoğan'ın "Merkez Bankasının faiz oranlarını
indirmesi gerektiğine" ilişkin sözlerini
değerlendirdi.Sanayiciler olarak Merkez
Bankasının para politikasından ve aşırı değerli
TL'den daha önce de şikayetçi olduklarını belirten
Özdebir, ASO olarak Bankanın son faiz kararından önce
de faizlerin artırılmaması yönünde görüş bildirdiklerini
dile getirdi.Sabri Özdemir-EKONOMİ
İNDİRİM
İSTİYOR
Sezon açıldı, turizm çalışanları işe çağırılıyor
ezon bitiminde işsiz kalan
S
turizm sektörü çalışanları
işbaşı yapmaya başladı.
Türkiye genelinde yaklaşık 1,5
milyon kişinin mayıs-haziran
aylarında işe çağrılması
bekleniyor. Devrimci Turizm
İşçileri Sendikası (Dev Turizmİş) Genel Başkanı Mustafa
Safvet Yahyaoğlu, sektörde
otel, eğlence yeri, kafe,
restoran, bar gibi turistik
tesislerde çalışanların sezon
bitiminde işten çıkarıldıklarını,
mayıs-haziran aylarında ise
yeniden çağrılmaya başladığını
söyledi. Sektörde çalışanların
her sezon sonu mağduriyet
yaşadığını belirten Yahyaoğlu,
"600 bin kişinin çalıştığı
Antalya'da her sezon sonunda
400 bin kişi işsiz kalıyor.
Türkiye genelinde bu sektörde
çalışanların 3'te 2'si sezon
bitiminde işini kaybediyor"
dedi.
Tesisleri sezona hazırlamakla
başlayan istihdamın, haziran
ayında okulların kapanmasıyla
en üst seviyeye çıkacağını
anlatan Yahyaoğlu, sektörde
kayıt dışının fazla olmasından
yakındı. 2,5 milyon kişinin
çalıştığı sektörde yaklaşık 1
milyon 800 bininin sigortasız
veya ayda birkaç gün sigortalı
gösterilerek çalıştırıldığını
iddia eden Yahyaoğlu, şunları
kaydetti:
"Turizmi deniz-kum-güneşten
kurtarmalıyız. Alternatif
yatırımlarla yaz, kış açık olacak
tesislerle istihdamı 12 aya
yaymalıyız. Türkiye'ye her yıl
milyonlarca dolar kazandıran
bu sektörün çalışanları tarım
işçisi gibi sezonluk
çalışabiliyor. Günde 14-15 saate
kadar 'ırgat' gibi çalışıyorlar.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik
Bakanlığı bölge müfettişleri
denetimlerde bunu tespit edip
cazalar yazıyor ama önüne
geçilemiyor. Bu alanda çok
ciddi cezaların yazıldığı tesisler
olduğunu biliyoruz. Bu cezalar
sebebiyle bazı büyük tesisler
mesai sürelerini 8 saate
indirdi."
"yüksek faiz mutsuzluk demek"
konomi
Bakanı
Nihat
Zeybekci, Merkez
Bankası'nın faiz
düşürmesi beklentisinde olduklarını belirterek,
"Şu andaki faiz
oranlarımız
bizim
Türkiye'miz için
üretimi, istihdamı ve
büyümeyi
destekleyen faiz
oranları değildir"
dedi.
E
Yaş ortalaması 18-25
Turizm işçisinin kıyı
bölgelerinde yıl içinde
ortalama 4-8 ay, iç kesimlerde
ise 4-6 ay çalıştığını dile getiren
Yahyaoğlu, yaş ortalamasının
18-25 olduğunu, 35-40 yaş
üzerindekilerin iş bulmakta
zorlandığını belirtti.
"Kimse 40 yaşında birine
garsonluk yaptırmak istemiyor"
diyen Yahyaoğlu, bu kişilerin
"sen yaşlısın" denilerek işe
alınmadığını bildirdi.
Irgat gibiler, sezon bitince
ailelerinin yanına dönüyorlar
Turizm sektöründe çalışanların
tarım işçisi gibi sezonluk işçi
gibi olduğuna işaret eden
Yahyaoğlu, iş güvencelerinin
olmaması sebebiyle sezon
bittiğinde işsiz kalanların
ailelerinin yanına döndüğünü
ifade ederek, "Turizm
bölgelerinde çalışanların çoğu
Anadolu'nun değişik illerinden
geliyor. Irgat gibiler, sezon
bitince ailelerinin yanına
dönüyorlar. İşten çıkarılırken
tazminat alamıyorlar. 'Seneye
tekrar işe çağırırlar'
düşüncesiyle dava da
açamıyorlar. Dava açanlar
haklarını alıyor. Birçok işletme
de işbaşı yaptırdığı işçiye boş
kağıt imzalatarak sezon
sonunda istifa etmiş gibi
gösteriyor" diye konuştu.
Sektördeki en büyük
sorunlardan birinin de stajyer
öğrenci ve kadın çalışanların
durumu olduğuna değinen
Yahyaoğlu, çalışanların yüzde
50'sinin kadınlardan
oluştuğuna dikkati çekti.
Yahyaoğlu, "Okullar, staj yapan
öğrencilerini mutlaka takip
etmelidir. Bu öğrenciler stajın
gerekleri neler ise ona göre
çalıştırılmalıdır.
Stajer öğrenciler üzerinden bir
emek sömürüsü var. Kadınların
sorunlarının başında kreş ve
etüt geliyor. Hamile kadınları
çoğunlukla işe almıyorlar.”
Ahmet ÇARHOĞLU-EKONOMİ
MB'nin faiz
düşürmesi beklentisinde olduklarını dile getiren Bakan Zeybekci, "Yüksek faiz demek mutsuzluk, yatırım yapılmaması, üretim yapılmaması, tüketime yönelmemek demektir" dedi.
eybekci, Tavas
Z
Belediyesi'ni ziyaret
ederek, seçilen belediye
başkanı Turhan Veli Akyol'a görevinin hayırlı olmasını diledi.
Burada gazetecilerin
sorularını yanıtlayan Zeybekci, Cumhurbaşkanlığı
seçimlerinde AK Parti'nin
adayına ilişkin soruya, 30
Mart'taki yerel seçimlerin
Cumhurbaşkanlığı seçimlerini tartışılmaz hale getirdiği, milletin bunun
işaretini verdiğini belirtti.
Zeybekçi, şöyle konuştu:
"Bence bunu parti
büyüklerimizin ve partimizin yetkili organlarına bırakmak lazım.
Burada bu tartışmayı ben
o kadar önemli görmüyorum. Türkiye'de Cumhurbaşkanının kim olacağı
gayet açık ve net bellidir.
Ama asıl konuşulması ve
tartışılması gereken şey,
Türkiye'de yeni bir
siyaset sistemi, parlamenter yapı ve bu parlamenter yapıda güçler
ayrılığıdır. Bu parla-
menter yapı içerisinde
güçler kesinlikle
ayrılarak farklı bir yapıya
geçmesinin zamanı
gelmiştir. Çünkü 2011
seçimlerinde millet yeni
anayasa ve sistem
talebinde bulunmuştur,
bunun yerine getirilmesi
gerekiyor."
Zeybekci, AK Parti'nin
tüzüğündeki "3 dönem
kuralı"na ilişkin şunları
söyledi: "Üç dönem niye
kondu? Üç dönemin konmasındaki o günkü
gerekçeler ortadan kalktı
mı ki bugün üç dönemi
kaldıralım ya da kaldırılmasıyla ilgili tartışma
yaşanıyor?
Türkiye'de devletin ve
siyasetin çağı yakalaması
anlamında bu değişikliği
destekliyorum. Ama çok
yoğun bir şekilde de üç
dönemin belirli yerlerde
sınırlandırılması gerektiğini de halk da
söylüyor. Bu da bir
gerçek. O zaman bu konu
yeniden tartışılmalı
bence. Ama ben şahsi
olarak üç dönemi destekliyorum."
Bakan Zeybekci, Merkez
Bankası'nın faiz
düşürmesi beklentisinde
olduklarını dile getirerek,
"Bir ekonomi bakanı
veya Türkiye'de normal
bir vatandaşının faizlerin
yüksek olmasından mutluluk duymasını kimse
beklemez. Yüksek faiz
demek mutsuzluk,
yatırım yapılmaması,
üretim yapılmaması,
tüketime yönelmemek
demektir, Türkiye'de istihdamın olmaması ve
büyümenin gerilemesi
demektir. Dolayısıyla
ülkenin bir an önce o
2013'ün başındaki faiz
oranlarına doğru yeniden
yönünü çevrilmesi gerektiğine inanıyorum. Şu andaki faiz oranlarımız
bizim Türkiye'miz için
üretimi, istihdamı ve
büyümeyi destekleyen
faiz oranları değildir. Bir
an önce bu konuyla ilgili
ekonomimizde gerekli
adımların atılmasını bekliyoruz" diye konuştu.AA
4
Borsa - Finans
8 NİSAN
2014
HERKES İÇİN EKONOMİ POLİTİKA
Gündemde Neler Var?
Faruk BAKAÇ
10:00_TCMB Başkanı Erdem
Başçı, Kayseri Sanayi
Odası’nda sunum yapacak
11:30_Euro Bölgesi Sentix
Yatırımcı Güveni (Nisan)
Beklenti: 13,9 Önceki: 13,9
Şirket Haberleri
Ege Seramik 11
Haziran’da hisse
başına net 0,2201 TL
temettü ödemeyi
kararlaştırdı. Temettü
verimliliği %7,72
Vakıf GYO 30 Mayıs’ta
hisse başına net
0,0098 TL temettü
ödemeyi kararlaştırdı.
Temettü verimliliği
%0,1
Erbosan Erciyas Boru
iç kaynaklardan %6,85
oranında tahsisli
bedelsiz sermaye
artırımı kararı almıştır.
Gen Yatırım Holding
şirketin bağlı
ortaklığının Irak’ta
verdiği toplam 6 mn
TL’lik jeneratör
ihalesinin
kazanıldığını açıkladı.
İzmir Demir Çelik bağlı
ortaklığı İzdemir Enerji
Elektrik Üretim A.Ş.
tarafından İzmir İli,
Aliağa İlçesi,
Horozgediği Köyü'nde
kurulan, ithal kömüre
dayalı 1x350 MWe
kurulu gücünde,
2.562.000.000 kWh/yıl
kapasiteli Elektrik
Enerjisi Üretim
Tesisinin işletmeye
alındığını açıkladı
Atlasjet ile Çelebi,
Ukrayna'da ortak bir
yer hizmeti şirketi
kuruyor. Atlasjet
Havayolları,
Ukrayna'da havayolu
şirketi kurmasının
ardından yine
Ukrayna'da yeni bir
yatırım daha yapacak.
Airporthaber'in
haberine göre, Şirket
bu kez de Türkiye'de
önde gelen yer
hizmetleri şirketi
Çelebi ile ortak bir yer
hizmeti şirketi kuruyor.
50 yılı aşkın süredir yer
hizmetleri dalında
hizmet veren Çelebi
Hava Servisi ile ortak
bir şirket kurmayı
hedefleyen Atlasjet,
çalışmalara başladı.
KİM toptanda Bizim'e
rakip oldu. BİZİM
Toptan Satış
Mağazaları ile organize
toptan ticaret
sektöründe önemli bir
üstünlüğü elinde
bulunduran ÜLKER'e
yerli süpermarket
firmalarından Kim
Marketler Zinciri rakip
oldu. Süpermarketteki
tecrübelerini toptan
ticaret alanında da
devam ettirmesi
planlanan KİM'de, ilk
'Depo Satış Mağazası'
İstanbul Hadımköy'de
açıldı. 450 firma ve 60
bin çalışanın
yararlanacağı mağaza,
Hadımköy Organize
Sanayi Bölgesi'nde
(OSB) firmalara toptan
perakende alışverişi
imkanı sunuyor.
OSB'lerde
mağazalaşmaya devam
edeceklerinin bilgisini
veren KİM Genel
Müdürü Hamit Akçay,
'OSB'ler içinde toplu
alışverişin avantajını
kullanmak isteyen
şirketlere öncelik
vereceğiz.
İstanbul'daki üç
OSB'de şube açmayı
planlıyoruz' dedi.
Sonraki hedeflerinde
İstanbul dışında da bu
yatırımlara devam
etmek olduğunu
belirten Akçay, her il
için lojistik merkezi
yapmayı
düşündüklerini söyledi
Kordsa Global, Global
Compact'i imzaladı.
Kordsa Global,
Birleşmiş Milletler'in iş
dünyasında evrensel
ilkelerin takip
edilmesini uluslararası
bir sözleşmeyle
teminat almak üzere
oluşturduğu ve
kurumsal sosyal
sorumluluğun
dünyadaki en önemli
belgesi Küresel İlkeler
Sözleşmesi'ni (Global
Compact) imzaladı.
THY, en az bagaj
kaybeden 2. hava yolu
şirketi oldu. Türk Hava
Yolları, Avrupa
Havayolları Birliği’nin
en çok yolcu taşıyan ilk
10 hava yolu şirketi
arasında en az bagaj
kaybeden 2. hava yolu
şirketi oldu. Bu arada
THY yüzde 86,7
oranında zamanında
kalkış gerçekleştirerek,
en büyük 10 hava yolu
şirketi arasında 4.
sırada yer aldı.
Fındık bu yıl 9 lirayı görebilir
hareketlendirdi. Hafta
başında 6,30 lira olan
fındık fiyatı bugün 7 liraya
ulaştı. Hızla da yükselmeye devam ediyor" dedi.
Fındığın yeni sezon fiyatının 6 lira ve üzerinde
bir rakamdan şekilleneceğini tahmin ettiklerini ancak don olayının
herkesin tahminlerini alt
üst ettiğini belirten Keskin, şunları dile getirdi:
aradeniz'de kar yağışı
sonrası oluşan don neK
deniyle zarar gören
fındığın fiyatının, bu
sezon 9 liraya kadar yükselebileceği belirtildi.
Türkiye'nin en önemli
ihraç ürünlerinden, Karadeniz Bölgesi'nde binlerce üreticinin geçim
kaynağı fındıkta, mart
ayının son günlerinde
yağan kar ve yaşanan
zirai don sonucu oluşan
hasar, üreticiyi endişelendiriyor.
Bölgedeki ziraat odaları,
yaptıkları ilk incelemede
fındık sürgünlerinin don
nedeniyle yandığını ve
hasarın büyük olduğunu
belirtiyor.Giresun Ziraat
Odası Başkanı Musa Keskin, yaptığı açıklamada,
29-30 Mart geceleri kar
yağışı sonrası oluşan don
nedeniyle 2014 ürünü
fındıkta ciddi hasar oluştuğunu belirtti.
Yaptıkları incelemelerde
yüzde 70'e varan ürün
kaybının olduğunu ifade
eden Keskin, "29-30 Mart
geceleri yaşanan don
piyasada şok etkisi yaptı.
Kimse fındıkta böyle ciddi
hasar beklemiyordu.
Hasar piyasayı da
Madenci Çin'deki kaybı ABD ile telafi ediyor
"Fındıkta dondan dolayı
oluşan zarar rutine binen
fındık fiyatını adeta uçuşa
geçirdi. 6,30 lira olan fiyat
3-4 gün içinde 70 kuruştan fazla artarak 7 lirayı
aştı. TARSİM ile Gıda
Tarım ve Hayvancılık
Müdürlüğü'nün incelemelerinin ardından
ortaya çıkacak zarar eğer
beklediğimiz gibi yüksek
çıkarsa, fındık fiyatının
yükselişi daha da hızlanır.
Bir ay içerisinde 8-9 lira
civarını bulabilir, yeni
sezon fındık fiyatının
rekor seviyelerinden
açılacağı tahminlerini
şimdiden yapabiliriz. Bekleyip göreceğiz."
"Don olayı 2015 sezonu
fındığını da olumsuz
etkileyebilir"
Giresun Üniversitesi
Fındık Araştırma ve Uygulama Merkezi (GİFAM)
Müdürü Ali Turan ise
zararın büyük
bölümünün orta ve yüksek kesimdeki bahçelerde
olduğunu söyledi.
Uygulama merkezi olarak
araştırma yaptıkları bazı
bahçelerde yüzde 100'e
varan zarar olduğunu belirten Turan, bu zararın,
bahçelerdeki sürgünlerin
tamamının kurumuş anlamına geldiğini belirtti.
Turan, karanfillerin zarar
görmesinin önemli olmadığını dile getirerek,
"Önemli olan sürgünlerin
zarar görmesidir. Sürgünler zarar gördüğü için
ucundaki karanfiller kuruyor, dolayısıyla gelecek
yıl da fındıktan yeteri
kadar ürün alma şansı
azalacaktır. Şu anda münferit olarak bazı bahçelerde çok yüksek zarar
olduğunu söyleyebiliriz"
diye konuştu.HABER
MERKEZİ
Hedef 6 bin Holstein ihracatı
adencilik sektörü ihracatı, 2014 yılının ilk
çeyreğinde bir önceki yılın aynı dönemine
M
göre miktar bazında yüzde 5.45 oranında artarak 5 milyon 24 bin tona ulaştı. Aynı
dönemde sektörün değer
bazındaki ihracatı ise yüzde
6.06 azalışla 1
milyar 92 milyon
dolar olarak
gerçekleşti. İstanbul Maden İhracatçıları Birliği'nden yapılan
açıklamaya göre Madencilik sektörü, 2014
yılının ilk çeyreğini miktar bazında geçen yılın
aynı dönemine kıyasla yüzde 5.45 artışla 5 milyon 24 bin ton, değer bazında ise yüzde 6.06
azalışla 1 milyar 92 milyon dolar ihracat ile kapattı.
Madenciliğin alt sektörlerinin 2014 yılı ilk
çeyrek performansına bakıldığında, doğal
taşların liderliğini koruduğu görüldü. Yılın ilk
üç ayında doğal taş ihracatı değer bazında
yüzde 13.89 artışla 474 milyon 52 bin dolar
olarak gerçekleşti. Aynı dönemde metalik
cevherler ise yüzde 33.68 azalışa rağmen 342
milyon 707 bin dolarlık ihracatla ikinci sıraya
yerleşti. Endüstriyel mineraller ise yüzde 17.93
artış ve 200 milyon 284 bin dolarlık ihracat
rakamı ile sektörün en çok ihraç ettiği ürün
grupları arasında üçüncü sırada yer aldı.
ABD'ye ihracat artıyor
Sektörün yılın ilk çeyreğinde ikinci büyük
pazarı Amerika’ya ihracatı yüzde 21.57 artarak
99 milyon 218 bin dolara ulaştı. Amerika’ya
ihracat artışı sağlanmasında işlenmiş mermer
ile traverten büyük pay sahibi oldu. Bu
dönemde sektörün Hollanda, İsveç, Hindistan
ve İspanya’ya gerçekleştirdiği ihracattaki artış
da dikkat çekti.HABER MERKEZİ
18:45_FOMC Üyesi Bullard
Konuşması
Hindistan’da 815 milyon
seçmen sandığa gidiyor…
Dünyanın en kalabalık
demokrasisi Hindistan, 2014
genel seçimleri için 7 Nisan ve
12 Mayıs tarihleri arasında
sandığa gidecek.
DÜNYA
Gazprom Neft, ABD Doları
yerine Euro kullanmaya hazır…
Rus doğal gaz devi
Gazprom'un petrol
sektöründeki bağlı ortaklığı
Gazprom Neft'in CEO'su
Elaxnder Dyukov, ABD'nin
yaptırımlarına hedef olmaları
halinde satışlarında ABD
Doları'nı kullanmaktan
vazgeçeceklerini söyledi. Şu an
itibariyle ABD Doları'ndan
vazgeçme kararları olmadığını
ifade eden Dyukov, ancak
müşterilerinin yüzde 95'inin
euro cinsinden ödeme
yapmaya hazır olduklarını
bildirdi.
TÜRKİYE
MB yönetimi, Londra
sunumunda yabancı
yatırımcılara indirim
yapılmayacağını açıkça
söyledi… Radikal
Gazetesi'nden Erdal Sağlam,
Merkez Bankası yönetiminin
Başbakan Tayyip Erdoğan’ın
‘faiz indirimi yapın’ sözlerine
rağmen, faiz indirimi
yapılmayacağını yazdı.
SPK halka arzda patlama
yaratacak ABD modeli için
düğmeye bastı… Sabah
Gazetesi'nden Hazal Ateş'in
haberine göre, SPK, Silikon
Vadisi'nde de uygulanan
"CrowdFunding" finansman
yönteminin Türkiye'de de
uygulanması için kapsamlı bir
çalışma yürütüyor. Amerika'da
girişim şirketlerinin uyguladığı
bu sistem yasalaşırken,
şirketler kendilerine bu
yöntemle fon bulabiliyor. Bu
sistem planlanan bir proje için
gereken maddi desteği, projeye
ilgi duyan insanları ortak bir
ağ üzerinden bir araya
getiriyor.
Borsa İstanbul'da Mart'ta
yabancı yatırımcılar 679,3
milyon dolarlık net alım
gerçekleştirdi… 2014 yılı Mart
ayında yabancı yatırımcılar
Borsa İstanbul Pay
Piyasasında net 679 milyon 264
bin 416 milyon dolarlık alım
gerçekleştirdi.
AVRUPA
ECB'nin enflasyonu
yükseltmek için 1 trilyon euro
harcaması gerekli… Financial
Times gazetesinin, Avrupa
Merkez Bankası tarafından
yapılan iç değerlendirmelere
dayandırdığı haberine göre
Avrupa Merkez Bankası,
enflasyonu en az 0,2 puan
Güngör URAS
96 bin TL’lik ev için 25
bin kişi kuyrukta
Kiptaş’ın İstanbul Hadımköy’de inşa ettiği 82 - 84
metrekarelik 2 odalı konutlarından satın almak
isteyenler 1.000 TL ödeyerek müracaat formu
doldurdular. 5 Nisan’dan önce Kiptaş’a formları
teslim ettiler. Form dolduranlar arasında 16
Nisan’da kura çekilecek. Şanslı olanlar peşin para
veya kredi ile konutlarına kavuşacak.
Tamamlanan 3. kısım Hadımköy projesinde 1.472
konut var. Kuraya girmek için sıraya girenlerin
sayıları 25 bine yaklaşmış. 2 ve 3 Nisan günleri
müracaat formu vermek için Kiptaş Genel
Müdürlüğü önünde sıraya girenlerin kuyruğunu
görünce gözlerime inanamadım. Kuyruk 300 - 400
metreden kısa değildi.
Hadımköy’deki bu konutlar ne tür konutlar? Kimdir
bu Kiptaş? Halkımız neden kuyruğa giriyor?
Merak ettim. Sordum soruşturdum... Öğrendiğime
göre, Kiptaş, 1987 yılında yabancı sermaye ortaklığı
ile imar planı ve mimari projeler yapmak amacıyla
kurulmuş bir şirket. 1994 yerel seçimleri sonra, ismi
İstanbul Konut İmar Plan Sanayi ve Ticaret AŞ
olarak değiştirilerek İstanbul Büyükşehir Belediyesi
kuruluşu haline getirilmiş.
Kiptaş belediye şirketi
1995 yılında Başak - Hilal Toplu Konut Projesi ile
toplu konut inşaatına başlamış. Bugüne kadar 63
bin konut inşa ederek satmış. Hadımköy’de
Hadımköy 1. Etap projesi ile 1.012 konut, Hadımköy
2. Etap projesi ile 2.150 konut inşa etmiş ve satmış.
Şimdilerde satışa çıkarılan 3. Etap Hadımköy
projesindeki konutlar 82 - 84 metrekare alana sahip
2 odalı konutlar.
25 bin talep sahibi arasında 16 Nisan’da kura
çekilecek. Konut alabilecek talihliler belirlenecek.
Demek ki halkımızın Kiptaş’ın yaptığı konutlara
büyük talebi var. Burada 2 soru gündeme geliyor.
Belediyenin işi konut yapmak mı? TOKİ var, sat yapçılar, yap - satçılar var.
ıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı, Azerbaycan'a 80 baş düve ihraç edileceğini bildirdi.
G
Bakanlıktan yapılan yazılı açıklamada, destekleme
politikalarının sonuç verdiği ifade edilerek, Türkiye
Damızlık ve Sığır Yetiştiriciliği Merkez Birliği ile
işbirliği içinde canlı hayvan ihracatının sürdüğü
kaydedildi.
"Siyah Alaca Holstein" ırkı gebe düvelerin ilk ihracatının geçen yıl kasım ayında Türkmenistan'a
gerçekleştirildiği belirtilen açıklamada, ikinci ihracatın da Azerbaycan'a yapılacağı bildirildi. Aradan
geçen 3 aylık dönemde Türkmenistan'a toplam 202
baş gebe düve satılarak karşılığında 795 bin dolar
gelir elde edildiği ifade edilen açıklamada, şu sözlere yer verildi:
"Bu yıl mayıs ayının sonuna kadar Türkiye'de
yetiştirilen 80 baş Holstein ırkı gebe düve Azerbaycan'a ihraç edilecek. Düveler, Azerbaycan'da süt
sığırı yetiştiriciliğinin geliştirilmesi projesi kapsamında bu ülkeye gönderiliyor. Gebe düveler gelir
seviyesi düşük 40 aileye verilecek. Aileler tarafından
yetiştirilen 1 gebe düve, üçüncü yılın sonunda alınarak ihtiyaç sahibi başka bir aileye verilecek. Proje
kapsamında Azerbaycan’a gönderilecek olan GENTÜRK spermalarıyla da diğer hayvanlara suni tohumlama yapılacak. Gıda Tarım ve Hayvancılık
Bakanlığı tarafından hayvancılığa verilen desteklemelerin artmasıyla birlikte ihracat rakamlarında
hızlı bir yükseliş yaşanırken 2018 yılına kadar 6 bin
gebe düve ihracatı hedefleniyor."AA
Belediyeden kim konut alır? Görülüyor ki, (1) 100
metrekarenin altındaki 2 odalı ve fiyatı 100 bin
liradan ucuz konutlara talep büyük. (2) Halk toplu
konut projelerinde daha önce başarılı olduğu için
Kiptaş konutlarına güven duyuyor.
3. Etap Hadımköy konutlarının satış fiyatı 96 bin TL.
Peşin ödeme yapamayacaklar için 72 bin TL’lik kredi
imkânı sağlanıyor. Ön ödeme olarak 8.600 TL ve 2
yıl sonra da ara ödeme olarak 14.400 TL
ödeyebilecek olanlar 72 bin TL ucuz faizli kredi
kullanabiliyor.
Kiptaş konutu kapışılıyor
Genelde halkımızın konut talebinin canlılığı dikkati
çekiyor. Konutu olmayanlar için konut önceliği olan
bir yatırım. Konutu olanlardan, birikimini ne
yapacağını bilemeyenler için konut farklı bir
yatırım. Genel inanış konuta yapılacak yatırımın
sağlam yatırım olduğu ve konuta yatım yapanın her
zaman kazançlı çıkacağı şeklinde.
İhtiyacı olduğundan veya yatırım amacıyla konut
satın alanların çoğu konutun bulunduğu bölgenin
yaşam ve iş merkezleri ile bağlantısına, uzaklığına
dikkat etmiyor. Oturmak için alınan konutlar da
kiralamak için alınan konutlar da uzun süre boş
kalabiliyor. Dikkate alınmayan bir başka konu, yeni
projelerde konut başı işletme masraflarının
yüksekliği.MİLLİYET 07.04.2014
yükseltmek için 1 trilyon euro
tutarında varlık almaya ihtiyaç
duyacak. ECB'nin yaptığı bu iç
değerlendirme ilk olarak
Frankfurther Allgemeine
Zeitung tarafından
duyurulmuştu. ECB'nin iç
değerlendirmesindeki
tahminlere göre, her ay 80
milyar euro civarında
yapılacak varlık alımları 2016
yılında enflasyonu 0,2-0,8
puan aralığında artırabilir.
Schaeuble, "Yunanistan'ın
3'ncü kurtarma paketine
ihtiyacı olabilir" Almanya
Maliye Bakanı Wolfgang
Schaeuble, Yunanistan'ın
gelecek 2 yıldaki finansman
açığını kapatmak için üçüncü
bir kurtarma paketine ihtiyaç
duyması olasılığını göz ardı
etmediklerini söyledi.
Yunanistan'da yayınlanan
Kathimerini gazetesine
konuşan Schaeuble,
Yunanistan'ın ihtiyaç
duyabileceği kredi miktarının
büyüklüğü konusunda ise bir
rakam telaffuz etmekten
kaçındı. Ancak Schaeuble,
3'ncü bir kurtarma kredisinin
Yunanistan'ın aldığı ilk iki
krediden çok daha küçük
olacağını da vurguladı.
Almanya'da sanayi üretimi
beklentilerin az üzerinde bir
artış gösterdi… Almanya
Federal İstatistik Bürosu'ndan
yapılan açıklamaya göre,
sanayi üretimi Şubat ayında
yüzde 0,4 arttı. Piyasalarda
beklenti üretimin yüzde 0,3
artacağı yönündeydi.
8 NİSAN
2014
Muhasebe
HERKES İÇİN EKONOMİ POLİTİKA
13 m i l yo n v a t a n d a ş ı
h e ye c a n s a r d ı
urda araçlar için uygulanan
teşvik kapsamında bugüne
kadar hurda
müdürlüklerine teslim edilen 118
bin 555 araç için 581 milyon 894
bin 487 lira ödeme
yapıldı.Ulaştırma, Denizcilik ve
Haberleşme Bakanlığı, 22 yaş üstü
kamyon, kamyonet, otobüs,
minibüs, tanker ve çekicilerin
hurdaya ayrılmasına ilişkin
uygulama kapsamında bugüne
kadar hurda müdürlüklerine
teslim edilen 118 bin 555 araç için
581 milyon 894 bin 487 lira ödeme
yaptı.
H
aklaşık 10.5 milyon
SSK, Bağ-Kur ve
Y
memur emeklisi ile
10.5 milyon
emekliyi ve 2.5
milyon
memuru zam
heyecanı sardı.
SSK ve Bağ-Kur
emeklisi Temmuz zammına,
memur ve
memur emeklisi gösterge
artışına kilitlendi.
Emekliler
ayrıca, intibak
ve promosyon
bekliyor.
yaklaşık 2.5 milyon
memurun gündeminde
zam var. SSK ve Bağ- Kur
emeklileri Temmuz
zammını, memur ve
memur emeklileri de ek
gösterge artışı
yapılmasını heyecanla
bekliyor.
Emeklilerin gözü ayrıca,
gelirlerini yükseltecek
intibak ve promosyonda.
YÜZDE 5'LİK BEKLENTİ
Bu yılın Ocak ayında
yüzde 3.27 zam alan SSK
ve Bağ-Kur emeklilerinin
maaşında bir artış da
Temmuz ayında
gerçekleşecek. Temmuz
zammı, bu yılın ilk 6
aylık döneminde
gerçekleşen enflasyon
kadar olacak. Türkiye
İstatistik Kurumu'nun
(TÜİK) açıkladığı verilere
göre; ilk 3 aylık enflasyon
yüzde 3.57 olarak
gerçekleşti.
Merkez Bankası da
enflasyonun Haziran
ayına kadar yükselmeye
devam etmesini
beklediğini açıkladı. Bu
doğrultuda uzmanlar
tarafından 'SSK ve BağKur emeklilerinin
Temmuz zammının
yüzde 5'e koştuğu'
yorumları yapılıyor.
Ancak emeklilerin kesin
zam oranı, Temmuz
ayının başında 6 aylık
enflasyon verilerinin
açıklanmasıyla belli
olacak.
YÜZLER GÜLECEK
2014 yılı zammını Ocak
ayında alan memur ve
memur emeklilerine de
ek gösterge artışı
gündemde. Ek gösterge
artışı yapılması halinde
hem memurların hem
memur emeklilerinin
maaşı yükselecek. 18
yıldır ek gösterge artışı
yapılmıyor.
Ancak son günlerde ek
gösterge artışı
konusunda güçlü
sinyaller var.
Öğretmenlerden polislere
şube müdürlerinden
şeflere birçok kesim
yapılacak düzenlemeyi
dört gözle bekliyor.
GÖZLER İNTİBAK VE
PROMOSYONDA
Emekliler, gelirlerini
artıracak intibak ve
5
promosyon da bekliyor.
10.5 milyon emeklinin
banka promosyonu
alabilmesi için görüşme
trafiği yeniden
hızlanıyor. Çalışma ve
Sosyal Güvenlik
Bakanlığı'nın
önümüzdeki günlerde
kamu bankalarının yanı
sıra özel bankalarla da
pazarlık masasına
oturacağı ifade ediliyor.
Banka promosyonunda
anlaşma sağlanırsa, tüm
emekliler ek gelire
kavuşacak. Ayrıca 2000
yılı ve sonrasında emekli
olanların intibak zammı
umudu sürüyor. Yeni
intibak düzenlemesi
hayata geçirilirse,
milyonlarca emeklinin
maaşında artış
yaşanacak.CİHAN
118ayrıbin
araç
hurdaya
ldı
ay r ı l d ı
Muhtaç ailelere 12
milyar liralık yardım
ükümet, dezavantajlı durumdaki
H
engellilerin, kadınların, yaşlıların,
çocukların, asker ailelerinin ve muhtaç
ailelerin yaralarını 2013 yılında
sağladığı milyarlarca liralık sosyal
yardımlarla sardı.
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı'nın
2013 yılı verilerine göre; bir yılda
yaklaşık 12 milyar lira yardım
gerçekleştirildi.
KAYNAK 24 MİLYAR LİRA
431 bin engelli yakınına 3 milyar 266
milyon liralık ödeme yapılırken, ilk kez
muhtaç asker aileleri için başlatılan
nakit yardımından 59 bin kişi
yararlandı.
Maddi durumu yetersiz 3 milyon çocuk
için ailelere, 742 milyon liralık yardım
yapılırken, 288 bin eşi vefat eden
kadına da toplam 753 milyon liralık
yardım sağlandı.
otobüs, minibüs, tanker ve
çekicilerin hurdaya ayrılmasına
ilişkin uygulama kapsamında
bugüne kadar hurda
müdürlüklerine teslim edilen
118 bin 555 araç için 581 milyon
894 bin 487 lira ödeme yaptı.
Kara yollarında güvenliğin
artırılması, çevre kirliliğinin
önlenmesi ve nakliye
piyasasında fiyat dengesinin
sağlanması amacıyla Karayolu
Düzenleme Genel
Müdürlüğünün, 1990 ve öncesi
yıllarda trafiğe çıkan kamyon,
kamyonet, otobüs, minibüs,
tanker ve çekicilerin hurdaya
ayrılmasına yönelik çalışması
sona erdi.Ulaştırma, Denizcilik
ve Haberleşme Bakanlığı
Müsteşar Yardımcısı Talat
Aydın, yaptığı açıklamada,
ekonomik ve teknik ömrünü
dolduran araçları, gönüllülük
esasına göre trafikten ve
piyasadan çekmeyi
amaçladıklarını
belirterek, bu araçların, eski
teknolojiye sahip olmaları
nedeniyle güvenlik
bakımından da risk taşıdıklarını
kaydetti.
başlatılmasının planlandığını
söyledi.
- "Hedef 350 bin ticari aracı
piyasadan toplamak"
Aydın, 1985 model ve öncesi 75
bin 365 aracı daha önce
piyasadan topladıklarını ifade
ederek, "Son tebliğimiz
kapsamında bu rakama 43 bin
190 ilave teslimat oldu.
Trafik güvenliğinin yanı sıra adil
rekabet ortamının sağlanması ve
çevreyi korumak için böyle bir
uygulama başlattıklarını ifade
eden Aydın, uygulamanın sona
erdiği 31 Aralık 2013 tarihine
kadar yaklaşık 120 bin aracın
hurdaya ayrıldığını bildirdi.
Söz konusu kapsama giren
yaklaşık 500 bin araç sicilde
gözüküyor ama piyasada
gerçekte o kadar araç yok.
Hurda araç alımıyla ilgili yeni
çalışmanın sürdüğünü anlatan
Aydın, hurda araç alımı için yeni
uygulamanın bu yıl yeniden
Ödemesi yapılarak piyasadan
çekilen araçlar içinde
kamyonların 66 bin 148 ile en
fazla hurdaya ayrılan araç
2023 yılına kadar hedefimiz 22
yaş üzerindeki 350 bin ticari
aracı piyasadan toplamak'' dedi.
olduğuna dikkati çeken Aydın,
bunları 31 bin 644 ile
kamyonetlerin, 9 bin 526 ile
otobüslerin, 5 bin 205 ile
minibüslerin izlediğini söyledi.
Aydın, 4 bin 225 çekici ile bin
807 tankerin de hurdaya
ayrıldığını ifade etti.
Hurdaya ayrılan araçların en
önemli katkısının trafikteki can
ve mal güvenliğinin sağlanması
olduğunu dile getiren Aydın,
ayrıca bu sayede atıl kapasitenin
azalacağını, ekonomik verimli,
kaliteli ve daha güvenli
taşımacılık ile Türkiye'deki
demir-çelik üreticilerinin hurda
ihtiyacının iç piyasadan
sağlanmasına katkı
sunulacağını vurguladı.
Ulaştırma, Denizcilik ve
Haberleşme Bakanlığı, geçen yıl
yürürlüğe giren uygulama
ISSN 1308 7606
Hükümet, 2002 yılında sosyal yardımlar
ile sosyal hizmetler için 1.2 milyar lira
ayırırken, 2013'de bu kaynak 24 milyar
liraya ulaştı.CİHAN
laştırma, Denizcilik ve
U
Haberleşme Bakanlığı, 22
yaş üstü kamyon, kamyonet,
Yayın Sahibi İmaj İç ve Dış Tic. A.Ş.
Genel Yayın Yönetmeni
Reyhan AYTEKİN
İstihbarat Şefi
Ek göstergesi olmayan yardımcı
hizmetler sınıfı ile göstergelerinin
yükseltilmesini bekleyen öğretmen,
polis memuru, şube müdürü, şefler
yapılacak yeni düzenlemeye
kilitlendi. Gösterge artışı 2.5 milyon
memur, 3 milyon memur emeklisi
ile hak sahibi dul-yetimler olmak
üzere yaklaşık 6 milyon kişiye zam
getirecek.
Sayfa Editörü
Gülşan KURT
Caner ERDOĞAN
ÖĞRETMEN,
POLİS SIRADA
Yazıişleri Müdürü
Şüheda YILDIRIM
Sayfa Editörü
Yasemin ERENER
Haber Müdürü
Kenan KURTOĞLU
İdari Merkez
Tevfik Bey Mah. Tahsin Tekoğlu
Cad. No:2 Sefaköy/
Küçükçekmece/İST
Tel :0212 540 40 45 Fax 0212 540 39 99
www.ekonomigazetesi.net .
info@ekonomigazetesi.net
Ankara Temsilciliği
Macun Mah.3. Cadde No:2
Yenimahalle /ANK.
Tel :0312 397 91 40 41
Fax 0312 397 41 5254
İstanbul Dağıtım
REKDAĞ Ltd.Şti.
İnternet Site Editörü
Kübra ERENER
Reklam Pazarlama ve Dağıtım
Dolmabahçe Caddesi
Eti İş Merkezi No:23 Kat:3
Beşiktaş/İST.
Tel: 0212 259 12 20
Fax: 0212 259 12 10
ANKARA
Atatürk Bulvarı Palas İş
Merkezi B Blok Kat:6 D:114
Kızılay/ANKARA
Tel: 0312 425 99 63
Fax: 0312 425 99 76
Ankara Dağıtım
AKDAĞ DAĞITIM APDULGANİ AKDAĞ
Yayın Türü:Yerel Süreli
Basıldığı Yer İstanbul
Alkım Basım Yayın Dağıtım Tic.A.Ş.
Tevfik Bey Mah. Tahsin Tekoğlu Cad. No:2 Sefaköy/ İSTANBUL
Tel : 0212 540 40 45 Resmi ilanlarınızı internet sitemizden de
görebilirsiniz (www.ekonomigazetesi.net)
EKONOMİ Basın Meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Araçlar, MKEK Hurda İşletmesi
Müdürlüğünün Kırıkkale, İzmir
Aliağa ve Kocaeli Seymen'deki
tesislerinde parçalanıyor.
Ulaştırma, Denizcilik ve
Haberleşme Bakanlığının
hurdaya ayrılacak araç
sahiplerine 2015 yılı sonuna
kadar ödeyeceği tutarın
toplamda 950 milyon liraya
ulaşması bekleniyor.CİHAN
ikramiyesinin hesabında önemli rol
oynayan ek gösterge, en son 1995
yılında artırılmıştı. Ek göstergelerin
artmasına yönelik beklentiler o
dönemden bu yana sürüyor. Geçen
yılki düzenleme ile ek gösterge
artışı yalnızca daire başkanlarını
kapsamıştı.
Yıl:70 Sayı:24763 Tarih:8 Nisan 2014 Salı
Sorumlu Müdür
Bilal ÇETİN
kapsamında, söz konusu
araçların hurdaya ayrıldıktan
sonra tekrar kullanılmaması için
MKEK ile protokol imzaladı.
Emniyet Genel Müdürlüğünde
hurdaya ayrılacak araçlar
kategorisinde kayıtlı
yaklaşık 181 bin 283
kamyon, 213 bin 977 kamyonet,
52 bin 157 minibüs, 30 bin 850
otobüs ve 8 bin 159 özel amaçlı
olmak üzere 486 bin 426 araç
bulunuyor.
UNVANLARA GÖRE
YÜKSELİŞ YAPILIYOR
Memur ve emekli
18 yıldır bu haberi
bekliyor
emur ve emeklilerinin 18 yıldır
beklediği ek gösterge
M
yükseltmesi, maaşları artıracak.
Yapılacak değişiklik 2.5 milyon
memur ve 3 milyon memur
emeklisinin aylıklarına zam olarak
yansıyacak.Aldıkları maaşları
düşük kalan emekliler, yapılacak
zamlara kilitlenmiş durumda. BağKur ve SSK emeklilerine
Temmuz'da verilecek enflasyon
farkından sonra emekli memurlar
için de bir umut doğdu. Emekli
olunca, memurluk yaptıkları
dönemden daha düşük maaş alan
memur emeklileri için toplu
sözleşmede aile yardımları
gündeme gelmiş ve bu konuda
anlaşma sağlanmıştı. Bu
gerçekleştiğinde memurlar emekli
olduklarında da aile ve sosyal
yardımları almaya devam edecek.
Ayrıca ek gösterge yükseltilmesi de
maaşlara zam olarak yansıyacak.
Memurların emekli aylığı ve
Ek gösterge, çalışan memurdan
ziyade emekli memurlar için daha
önemli hale geldi. Emekli
memurun ek göstergesinin aylığa
etkisi memur, müdür, şef, şoför gibi
220 ek göstergede yüzde 40,
müfettiş, uzman, daire başkanı gibi
3600 göstergede yüzde 50, 6400 ek
göstergeli genel müdür ve eş değer
unvanlarda ise yüzde 60'ı geçiyor.
Unvan yükseldikçe ek gösterge de
yükseliyor.CİHAN
6
8 NİSAN 2014
Dış Haberler
HERKES İÇİN EKONOMİ POLİTİKA
AFGANİSTAN
Afganistan’ın doğusundaki Host vilayetinin
Tani ilçesinde düzenlenen silahlı saldırıda bir
yabancı gazetecinin
öldüğü ve birinin de
yaralandığı bildirildi.
Host vilayetinin vali
sözcüsü Muhammed
Mubariz Zedran, sabah
saatlerinde Associated
Press (AP) ajansında
çalışan iki yabancı
gazetecinin Afganistan
devlet başkanlığı
seçimiyle ilgili haber
yapmak için seçim
malzemeleri taşıdığı bir
gurupla giderken,
Nakibullah isimli polis
tarafından saldırıya
uğradıklarını aktardı.
Zedrani, saldırıda
Alman vatandaşı olan
bir fotoğrafçı ölürken
Kanada uyruklu bir
gazeteci yaralandığını
kaydetti.
CİHAN
ENDONEZYA
Microsoft şirketinin
kurucusu Bill Gates,
Endonezya'yı ziyaret
etti. Bill Gates başkent
Cakarata'da onuruna
düzenlenen programda konuşma
yaptı.
Bill Gates toplantıda
yaptığı konuşmada
AİDS başta olmak
üzere sağlık yardımı
alanından Endonezya’da faaliyet
gösteren ‘Bill and
Mellinda Gates’ vakfına 40 milyon dolar
bağış yaptığını
söyledi.
Gates ayrıca Endonezya'nın saygın
üniversitelerinden
Gadjah Mada Üniversitesi’ni de ziyaret ederek yetkililerden
bilgi aldı.
CİHAN
AP seçimlerine
KRV’den 24
parti katılıyor
vrupa Parlamentosu seçimlerine
katılacak parti sayısı belli oldu.
Kuzey Ren Vestfalya (KRV) Eyalet
Seçim Kurulu Başkanı Helga Bock’un
yaptığı açıklamaya göre eyaletten 24
parti bu yıl ki Avrupa Parlamentosu
seçimlerine katılabilecek. Buna göre 25
Mayıs’ta yapılacak olan seçimlere Hıristiyan Demokrat Birliği CDU, Sosyal
Demokrar Parti SPD, Yeşiller Partisi, Hür
Demokrat Parti FDP, Sol Parti, Korsan
Parti’nin yanı sıra Hristiyan Merkez Partisi, Hür Seçmenler Partisi, İncile Vefalı
Hristiyanlar Partisi, Aile Partisi gibi
küçük partiler de katılabilecek. Aşırı sağ
NPD partisi de seçimlere katılacak.
A
Seçim günü oy pusulalarında partilerin
yanında her bölgede en fazla on adayın
ismi yer alabilecek. Vatandaşların bir oy
kullanma hakkı var. Bu oylarla da partileri seçebilecekler. Adaylar ise liste üzerinden belirleniyor, yani vatandaşlar
bölgelerindeki adayları doğrudan
seçemiyorlar. 28 Avrupa Birliği
ülkesinde gerçekleşecek olan seçimlerde
toplam 751 milletvekili seçilmiş olacak.
Bunların 96’sı Alman olacak. Aktüel
yasama döneminde 99 Alman vekil
Avrupa Parlamentosu’nda bulunuyor.
2009 yılında gerçekleşen bir önceki
seçimlere eyaletten toplam 31 parti
adaylığını koymuştu. 25 Mayıs tarihinde
eyaletteki vatandaşlar Avrupa Parlamentosu seçimlerinin yanında eyalette
belediye seçimleri ve uyum meclislerini
de seçecek.
CİHAN
ABD Savunma Bakanı
Hagel’den sert çıkış
ABD Savunma Bakanı
Chuck Hagel, ülkelerin
toprak bütünlüğü ve
egemenliğinin güç,
baskı ve sindirme
yoluyla ihlal
edilemeceği konusunda
çok dikkatli ve son
derece açık olunması
gerektiğini söyledi. Asya
Pasifik ülkelerini
kapsayan 10 günlük
gezisi çerçevesinde
Japonya'ya gelen Hagel,
Japonya Savunma
Bakanı Itsunori Onodera
ile görüştü.
örüşmenin ardından gatecilere
açıklamalarda bulunan Hagel,
Rusya ve Çin'e yönelik güçlü
mesajlar verdi ve ABD'nin, Japonya'ya
Kuzey Kore'den gelecek tehditleri
karşılamak amacıyla iki balistik füze
savar destroyer daha göndereceğini
duyurdu. Rusya'nın Ukrayna'ya ait
Kırım Özerk Cumhuriyeti'ni ilhak
etmesiyle Çin, Japonya ve diğer ülkeler
arasında, Doğu Çin Denizi'ndeki uzak
adalar konusunda süre gelen ihtilaflar
arasında paralellik kuran Hagel,
"Sanırım Rusya'nın Ukrayna'daki tutumunundan sonra bugün Avrupa'da
saygı noksanlığı, sindirme ve baskı altına almaya ilişkin açık deliller görüyoruz" dedi. Hagel, "Dünyadaki tüm
devletlere karşı 21. yüzyılda böyle bir
tutumun ayakta kalamayacağı,
dünyayı pas geçerek sınırların yeniden
tanımlanamayacağı, ülkelerin toprak
bütünlüğü ve egemenliğinin güç, baskı
ve sindirme yoluyla ihlal edilemeceği
konusunda çok dikkatli ve son derece
G
açık olmalıyız. Bu, ister Pasifik'te
küçük bir ada, ister Avrupa'daki büyük
devletler olsun değişmez" diye
konuştu. Japonya'nın ardından Çin'de
de temaslarda bulunacağını hatırlatan
Hagel'in, Çin'e yönelik alışılmadık
ölçüde güçlü ifadeler kullandığı gözlendi. Çin için "büyük güç" ifadesini
kullanan Hagel, "Güç sahibi olmanın,
bu gücün nasıl kullanılacağı ve orduya
hangi durumlarda görev verileceği
konularında yeni ve daha geniş sorumluluklar getirdiğinin" altını çizdi. Çinli
yetkililere, komşularına saygı göstermesi konusunda görüşmeler bulunacağını belirten Hagel, "Baskı ve
sindirme sadece ihtilafa yol açan ölümcül bir konudur. Ne kadar büyük veya
küçük olduklarına bakılmaksızın tüm
ülkeler, tüm insanlar saygıyı hakeder"
ifadesini kullandı. Gazetecilere yaptığı
açıklama sırasında Onodera ile yan
yana durarak gazetecilere poz veren
Hagel, Japon mevkidaşıyla yaptıkları
görüşmede Kuzey Kore yönetiminden
gelen Japonya'ya yönelik tehdit konusu
üzerinde durduklarını söyledi. Hagel,
ABD'nin Japonya'ya göndereceği gemilerin Kuzey Kore'nin BM kararlarını
ihlal eden, "kışkırtıcı ve istikrasızlaştırıcı hareket tarzına" karşılık vermeyi ve ABD'nin bu tehditlere karşı
daha iyi korunmasını amaçladığını
vurguladı. ABD'nin Japonya'ya göndereceği 2 yeni savaş gemisiyle ABD'nin bu ülkedeki balistik füze savar
destroyerlerinin sayısı 7'ye yükselecek.
Fırlatılan füzeleri takip etme imkanı
veren son derece gelişmiş sistemlerle
donatılmış ABD savaş gemileri, uzun
ve kısa menzilli füzeleri bertaraf etme
yeteneğine sahip SM-3 füzeleri ile
teçhiz edilmiş bulunuyor . Savunmanın
yanı sıra saldırı amaçlı da kullanılabilen gemilerde ayrıca denizden fırlatılarak, pilot ve uçakları tehlikeye
atmadan çok uzaklardaki önemli düşman hedeflerini yok etme yeteneğine
sahip güdümlü Tomahawk füzeleri de
AA
bulunuyor.
YENİ BULUŞLAR-TEKNOLOJİ
RUSYA
Türkiye’den Rusya’ya
ihraç edilen 10 ton domateste Batı Çiçek Tripsi
(Western Californian
Flower tripsi) bulunduğu
gerekçesiyle Moskova’da
imha edildi. Rusya’nın
başkenti Moskova’ya
yakın “Avtologistika”
isimli depoda Federal
Bitki Koruma ve Karantina
Servisi (Rosselhoznadzor)
yetkilileri Türkiye’den
ithal edilen toplam 10 ton
domates üzerinde zirai
karantina kontrolü yaptı.
Rosselhoznadzor Basın
Sözcüsü Aleksey Alekseyenko, “Domatesler
Moldova üzerinden
Türkiye’den getirilmişti.
Laboratuvarda yapılan
araştırmada ürünlerde
tehlikeli haşarat sayılan
batı çiçek tripsi tespit
edildi. Sınır kapısında bu
durum tespit edilseydi,
ürün geri gönderilecekti.
Dolayısıyla 10 ton domatesin Moskova’da imha
edilmesine karar verdik.“
dedi.
CİHAN
ALMANYA
Almanya'da Hıristiyan
Demokrat Birlik (CDU)
Gençlik Kolları Başkanı
Phlipp Mißfelder, üç ay
önce üstlendiği Federal
Hükümetin Amerika ile
İlişkileri Koordine Sorumluluğu'ndan ayrıldı.
CDU Kuzey Ren Vestfalya Teşkilatı Saymanlığı görevini isteyen
Mißfelder’in yakın zamanda yaş sınırından
dolayı gençlik kolları
başkanlığını da bırakması gerekecek.
"Partimde eyalet saymanlığını, Amerika ile
ilişkiler koordinasyonluğundan daha önemli
buluyorum. Eyaletimle
bağımı güçlendirmek istiyorum." diyen
Mißfelder, Atlantik
Köprüsü isimli Amerika
ile ilişkileri geliştirmek
için kurulan platformunun yönetim kurulu
üyeliğine devam edeceğini açıkladı.
CİHAN
3D yazıcı teknolojisi görücüye çıktı
BadenWürttemberg’e
üç ayda yoğun
sığınmacı
başvurusu
yapıldı
lmanya'nın BadenWürttemberg
eyaletine son aylarda 3 bin 700 sığınmacı iltica talebiyle
başvurdu. Bu oran bir yıl
öncesinin aynı aylarına
göre yüzde altmış artış
olduğunu gösteriyor.
A
on zamanlarda teknoloji dünyasının
en çok konuşulan konularından 3D
yazıcıları, ABD’nin New York
şehrinde görücüye çıktı. New York’un Javit
Center Sergi Salonu’nda açılan 3D
yazıcıları fuarında çok sayıda şirket çalışmalarını sergiledi.
kullanabiliyor. New York Javit Center Sergi
Salonu’nda farklı yöntemlerle üretim
yapan çeşitli yazıcılar teknoloji severlere
sunuldu. Bazı yazıcılar mürekkeb ile,
bazıları ise paslanmayan bir çelikten
oluşan renkli sıvı ile çalışıyor. İsteyen 3D
yazıcılarını bilgisayara bağlayabiliyor.
3D yazıcı ile oyuncaklardan, müzik aletlerine, süs eşyalarından bisiklete kadar
birçok ev malzemesi üretilebiliyor. Bu
teknoloji sayesinde birçok ürün kolay bir
şekilde, her yerde üretilebiliyor. İsteyen
herkes 3D teknolojisine sahip olan
makineleri uygun fiyata alıp, istediği yerde
Fiyatları ise makinanın özelliğine ve
büyüklüğüne göre değişiyor. Özellikle 3D
yazıcı ile yapılan müzik aletleri ve araba
ziyaretçilerin büyük ilgisini çekti. 3D
yazıcısı ile yaklaşık 30 dakikalık gibi kısa
bir sürede çocuklar için oyuncak yapılabiliyor. 3D yazıcı teknolojisini kullanarak
S
oyuncak üreten Aleph Objects Şirekti
İletişim Müdürü Harris Kenny, kısa sürede
istedikleri çocuk oyuncağını hazır hale getirebildiklerini söyledi.
Makinanın çalışma mekanizmasının açıktan görülebileceğini ifade eden Kenny,
“İsteyen elimizdeki makinayı alarak farklı
bir şekilde geliştirebilir. Değişikliğe ve
geliştirilmeye açık bir teknoloji. Makinamızı dünyanın birçok ülkesine çok hızlı
bir şekilde gönderme imkanına da
sahibiz.”dedi. Kenny, ellerindeki 3D
yazıcısının 2 bin dolara değerinde
olduğunu ifade etti.
Satürn’ün uydusunda okyanus keşfedildi
ASA’nın Cassini uzay aracı ve
Deep Space Network (Derin Uzay
Ağı), Satürn gezegeninin 6. büyük
uydusu Enceladus’un buz yüzeyinin derinliklerinde dev bir okyanus olduğuna
dair en net delilleri buldu. Bilim dergisi
Science’ta bugün yayınlanan araştırma
sonuçlarına göre, Enceladus’un
yüzeyinin altındaki büyük akıcı su
kütlesi, bilinmeyen deniz canlılarına ev
sahipliği yapıyor olabilir. Enceladus’ta
bir okyanus olabileceği teorisi, 2005’te
Cassini’nin uydunun güney kutbunda
su buharı ve buz püskürten volkan ağızları keşfetmesiyle ortaya çıkmıştı.
Cassini’den gelen son verileri inceleyen
bilim insanları, ilk kez uydunun iç
yapısına dair jeofiziksel ölçüleri belirledi. Elde edilen son datalara göre,
yaklaşık 500 kilometre çapındaki Enceladus’un içinde büyük bir okyanus
N
saklı. Uydunun yer çekimi özelliklerini
inceleyen gök bilimciler, buz kaplı
yüzeyin 30 – 40 kilometre altındaki
okyanusun derinliğinin 10 kilometreyi
aştığını belirtiyor. Gizli okyanusun,
Güneş Sistemi’nde mikrobiyal hayata en
uygun bölgelerden birisi olduğu
kaydediliyor. NASA’nın California’daki
Jet Tahriki Laboratuarı’ndan Sami
Asmar, “Uydunun yer çekimi varyasyonlarını anlamak için, hız ölçen radar
silahı ile aynı prensipleri içeren Doppler
Efekti yöntemini kullandık. Enceladus’un üzerinde uçan Cassini’nin gönderdiği veriler, bize aşağıda bir okyanus
olduğunu gösterdi” dedi. Bilim insanları, Enceladus’un 4,5 milyar yıl önce
alüminyum ve demir radyoaktif izotopları içeren kaya ve buz karışımı olarak
oluştuğunu, birkaç milyon yıl sonraki
dönemde, iki radyoaktif elementin hızlı
şekilde bozulması ile merkezdeki kayalık çekirdeğin mantodaki buz örtüsüne
yaklaştığını düşünüyor. Bu yaklaşma ile
yüzeyin altında bir sıcak patlamasının
oluştuğu, zamanla çekirdekteki bozulmadan geriye kalanların Enceladus’un
içinde eridiği ve okyanusun oluştuğu
belirtiliyor. Enceladus uydusu, İngiliz
gökbilimci Frederick William Herschel
tarafından 1789 yılında keşfedilmişti.
Karlsruhe Mülteci
Başvuru Merkezi'nden
yapılan açıklamaya göre
2014 yılı Ocak-Mart arası
mülteci başvurusunun 3
bin 700 oldu.
2013 yılı Ocak ayından
Mart ayı sonuna kadar
olan başvuru 2 bin 330
olarak açıklandı.
Mülteci başvuru
merkezinden yapılan
açıklamada bu
sonuçlara göre son
başvurulara
bakıldığında 2013 yılına
göre, 2014 yılında ki
mülteci başvurularında
yüzde 60’lık bir artış gözlemlendiği vurgulandı.
Mültecilerin yüzde 40’ı
eski Yugoslavya, yüzde
12’sinin de Suriye’den
olduğu bildirildi.
Bir yıl aradan sonra
Suriye'den 47 mülteci
daha Baden-Württemberg (BW) eyaletinin
Kehl şehrine geldi. Bu
mülteciler içinde yer
arama çalışmaları
devam ediyor.
Federal Göç ve Mülteciler Dairesi'nin son tahminleri göz önünde
alındığında, bu yıl
içerisinde BW eyaletine
yaklaşık 18 bin mülteci
gelmesi bekleniyor.
CİHAN
8 NİSAN 2014
Politika
HERKES İÇİN EKONOMİ POLİTİKA
Melih Gökçek:
Tek gaye
Cumhurbaşkanlığı
seçimlerine gölge
düşürmek
Gökçek, CHP'nin rezaletlerle
yürümeye çalıştığını ileri sürdü.
CHP'nin büyükşehir belediye
başkan adayı Mansur Yavaş'ın
YSK'nın iki bina yanındaki binada
basın toplantısı düzenlediğini dile
getiren Gökçek, Yavaş'ın bu şekilde
YSK'ya baskı kurmaya çalıştığını
savundu.
Kendilerinin de istemesi halinde
daha fazla insan toplayabileceğini
belirten Gökçek, CHP'nin her
zaman demokrasi dışı yollara
başvurduğunu iddia etti. Yenilen
pehlivanın güreşe doymadığını dile
getiren Gökçek, Yavaş'ın insanları
kışkırtmaya devam ettiğini ifade
etti.
CHP’li Develi:
Enerji dağıtım
şirketlerinde
işçi kıyımı
yaşanıyor
7
BDP'li Çeter:
AK Parti
hükümeti
Kürtlerin
kazanımlarına
açıkça
saldırmaktadır
En üst merci YSK'ya seçimlerin iptali için 'tam kanunsuzluk' iddiasıyla itiraz yapılabileceğini
hatırlatan Gökçek, Mansur Yavaş'ın
itirazların tamamının ise birleştirme tutanaklarıyla ilgili
olduğunu söyledi.
nkara Büyükşehir Belediye
Başkanı Melih Gökçek, CHP'nin seçim sonuçlarına itiraz
etmesinin asıl gayesinin Cumhurbaşkanlığı seçimlerine gölge
düşürmek ve şaibe izlenimi
verdirmek olduğunu savundu.
A
Basın toplantısı düzenleyen Ankara
Büyükşehir Belediye Başkanı Melih
Gökçek, CHP'nin tutumunu
eleştirdi. "CHP'liler tansiyonu yüksek tutma çabası içerisindeler."
diyen Gökçek, "Neden o insanları
oraya topluyorsunuz?" diye sordu.
Yavaş'ın kendisini Çankaya ve Yenimahalle ilçelerinde geçtiğini anlatan Gökçek, Sincan'ın kendisinin
çok açık ara önde olduğu bir ilçe
olduğuna dikkat çekti.
YSK'ya başvurudan bir sonuç alınamayacağının göstergesinin Yavaş'ın
basın toplantısında olduğunu dile
getiren Gökçek, Yavaş'ın Anayasa
Mahkemesine başvuracağını belirtti.
Twitter'ın Gökçek'ten sorulacağını
ve Twitter ağasının da kendisi
olduğunu dile getiren Gökçek,
doğruların kendisinin takip edilerek öğrenileceğini ifade etti.
Sosyal paylaşım sitesi Twitter'dan
tespit ettiği tutanakları basın mensuplarına dağıtan Gökçek, tutanakların aslının ilçe seçim
kurulunda bulunduğunu ifade etti.
Yüksek Seçim Kurulu (YSK) ile kendisine iftira atıldığını savunan
Cumhurbaşkanlığı seçimlerine bir
şaibe düşürmek için çalışıldığını
savunan Gökçek, onlar istemese de
Cumhurbaşkanının bir AK Partili
olarak seçileceğini, bunun
Başbakan veya onun istediği biri
olacağını belirtti.
CİHAN
B
BDP olarak sunduğumuz
somut bilgi ve belgelere rağmen AKP ile paralel hareket
eden il ve ilçe seçim kurulları, itirazlarımızın hiç birini kabul etmemiştir.” dedi. BDP Diyarbakır İl
Başkanlığı, seçimde yaşandığını
iddia ettiği usulsüzlük ve oyların
çalındığı iddiasıyla yürüyüş düzenledi, yaşananları protesto etti.
Bağlar ilçesindeki Dörtyol semtinde
bir araya gelen BDP’liler, Ofis
semtindeki Konukevi önüne kadar
yürüdü. Yürüyüşün en önünde,
'Halkın iradesine saygı, sandık ve oy
gaspı savaşa götürür' pankartı yer
aldı. Yürüyüşe katılanlar ise 'Barış
AKP, CHP ve MHP’nin yaptığı itirazların seçim kurullarınca defalarca
kabul ederek oylar yeniden
sayıldığını anlatan Zümrüt, “BDP
olarak kazandığımız Ağrı, Ceylanpınar, Birecik, Kozluk, Hasankeyf, Kurtalan, Ahlat, Kağızman, Gevaş,
Dağpınar, Tatvan, Norşin vb. birçok
yerde açıkça hile yapılmış, oylarımız
çalınmış, yakılmış, yırtılmış ve
kaybedilmiştir.
aBDP olarak sunduğumuz
somut bilgi ve belgelere rağmen AKP ile paralel hareket
eden il ve ilçe seçim kurulları, itirazlarımızın hiç birini kabul etmemiştir. Ağrı’da 15 kez oylar
sayılmasına rağmen istedikleri
sonucu alamadıkları için seçimi
iptal edip yeniden seçim kararı
almışlardır. Başta Ağrı olmak üzere
partimizin belediye kazandığı birçok
il, ilçe ve belde önce hırsızlıkla ele
geçirilmeye çalışılmış, bunda
başarılı olmayınca da asker ve polis
sevkiyatlarıyla fiili bir işgal harekâtı
başlatılmıştır. Halkın iradesini hiçe
sayan anti demokratik zihniyet
sahipleri Kürdistan şehir ve sokak-
Zümrüt
AKP ile paralel hareket eden seçim
kurulları itirazı kabul etmedi
hileyle olmaz', 'Halka zulüm yandaşa gülüm', 'Müzakere hırsızlıkla
olmaz' yazılı dövizlerin yanı sıra
PKK bayrakları ve Öcalan fotoğraflarını taşıdı. Yürüyüşün sonunda bir açıklama yapan BDP
Diyarbakır İl Eş Başkanı Zübeyde
Zümrüt, 30 Mart yerel seçimleri üzerinden 6 gün geçmesine rağmen
seçim sonuçlarının hala netleştirilemediğini belirterek, “Şimdiye
kadar Türkiye seçim tarihinde
görülmemiş bir kaos sürmektedir.
Bu uygulamaların en büyük
nedeni, 'Özgür Kimlikle Özgür
Geleceğe' sloganıyla sandığa
giden Kürt halkı, seçimini
demokratik, özgür bir inşa için yapmasıdır. Seçimi bir referandum
olarak gören Kürt halkı, iradesini
‘Demokratik Özerkliğin’ inşasından
yana kullandı. Devlet partilerine
karşı tek başına yarışan HDP-BDP’nin elde ettiği başarıdan korkan,
bu başarıyı hazmedemeyen AKP
hükümeti ve AKP ile parelel hareket
eden ulusalcı ve faşist oluşumlar
Kürt halkının özgür iradesine karşı
tek cephe oldular. Bu partiler
blokuyla birlikte hareket eden il ve
ilçe seçim kurulları, halkımızın ortaya çıkan özgür iradesini sandıklarda boğmak istemektedirler.“ diye
konuştu. Kazandıkları belediyelere
Ş
Tek gayenin Cumhurbaşkanlığı
seçimlerine gölge düşürmek
olduğunu öne süren Gökçek, YSK
kararlarına itiraz edilemeyeceğini
ifade etti. Amacın sokağı dinç tutmak olduğunu kaydetti.
CHP'nin her seçimde yaptığı klasik
numarası olan "çöplükte oylar bulundu, seçime şaibe düştü" numarasının tutmadığını belirten
Gökçek, oylar çöpten çıktı diye insanların tahrik edildiğini kaydetti.
arış ve Demokrasi Partisi (BDP)
Diyarbakır’da çalındığını iddia
ettiği oylar için yürüyüş düzenledi. Yürüyüşte konuşan BDP Diyarbakır İl Eş Başkanı Zübeyde
Zümrüt, “BDP olarak kazandığımız
Ağrı, Ceylanpınar, Birecik, Kozluk,
Hasankeyf, Kurtalan, Ahlat, Kağızman, Gevaş, Dağpınar, Tatvan,
Norşin vb. birçok yerde açıkça hile
yapılmış, oylarımız çalınmış,
yakılmış, yırtılmış ve kaybedilmiştir.
ırnak’ın Cizre ilçesinde BDP
ilçe örgütü bazı çevre il ve
ilçelerdeki seçimlerle ilgili
yaşanan gelişmeler üzerine
protesto yürüyüşü düzenleyip
basın açıklaması yaptı. Cizre
BDP İlçe Örgütü Başkanı Ahmet
Çeter, AK Parti hükümetinin;
Cumhuriyet tarihinde, OHAL
döneminde bile görülmemiş,
Kürt halkının bin bir emekle vermiş olduğu kazanımlara açıkça
saldırmakta olduğunu söyledi.
larını savaş alanına dönüştürmüştür. Bu zihniyetin paralel
unsurları olan El Nusra ve benzeri
çete gurupları, başta Ceylanpınar
olmak üzere açıktan sokağa inerek
terör estirmektedirler. AKP
hükümeti, bu kirli anti demokratik
ittifaklarla sadece Kuzey Kürdistan'da sandığa yansıyan halkımızın
iradesini boğmakla yetinmemekte;
aynı zamanda başta Ceylanpınar
olmak üzere sınır bölgesinde olan il
ve ilçelerimizi El Nusra çetelerinin
üssü haline getirerek, Rojava Devrimini boğmaya çalışmaktadır.
Bu açıkça, Kürt halk iradesine karşı yeni bir savaş
hazırlığı ve kararlılığıdır.
AKP, mevcut devlet hukukuna bile
uymamakta, tam bir keyfilikle
hareket etmektedir.
Kürt halkının iradesi hiçe sayılmaktadır. Yapılan bu müdahalelerle
gasp edilen belediyelerin hiçbir
meşruiyeti yoktur.
Bu yönetimleri tanımıyoruz. Bu
yönetimler işgalcidir, gaspçıdır.
Demokratik yöntemlerle kazanamadıkları belediyeleri, zor ve hile
yoluyla almak istemektedirler.”
ifadelerini kullandı.
Mediha SELÇUK-EKONOMİ
Cizre BDP binası önünde
toplanan BDP’liler, İdil Caddesi’ne çıkarak yürüyüşe geçti.
Cizre Emniyet Müdürlüğü yetkilileri ile görüşmeler yapan BDP
yetkilileri, yürüyüşü çarşı
merkezine kadar yapacaklarını
söyledi. Bunun üzerine izin
veren emniyet yetkilileri, çevre
güvenliğini alarak kalabalığın
geçişini sağladı.
Yürüyüş esnasında zaman
zaman PKK ve Öcalan lehine
sloganlar atıldı. Dörtyol
kavşağından Mardin Caddesi’ne
gelen BDP’liler, Hükümet Konağı önünde cadde ortasında
yolu trafiğe kapatıp basın açıklaması yaptı. Basın açıklamasını
okuyan Cizre BDP İlçe Örgütü
Başkanı Ahmet Çeter, şöyle
dedi:
HP Adana milletvekili Turgay Develi,
enerji dağıtım şirketlerinin
özelleştirme adı altında peşkeş çekildiğini ileri sürerek, bunun sonucunda
ülkede binlerce işçinin sendikasızlaştırılarak köleleştirildiğini, buna karşı
direnenlerin ise işten çıkarıldığını söyledi.
C
Develi, yaptığı açıklamada Diyarbakır bölgesi enerji dağıtım şirketinin (DEDAŞ)
Başbakan’ın ‘medya havuzuna’ 100 milyon lira koyduğu iddia edilen Abdullah
Tivnikli’nin şirketi EKSİM’e 387 milyon
dolara satıldığını hatırlattı.
Tivnikli’nin şirketi devraldıktan sonra
sadece 6 ay içinde önceden gelen alacaklarını tahsil ederek ödediği parayı çıkarıp
kara geçtiğini söyleyen CHP Adana Milletvekili Turgay Develi, "Özelleştirme sonrasında bu şirketlerde işçi kıyımı
yaşanacağını, taşeronlaşma ve işten
çıkarmaların olacağını TBMM’de
kürsüsünde defalarca anlattım.
Şimdi taşeronlaşmaya ve kötü koşullarda
çalışmaya zorlanan, direnenlerin işten
çıkarılmalarının nedeni budur. DEDAŞ yüzlerce işçiyi işten çıkardı, taşeronlaştırdı.
Şimdi de kötü koşullarda ve düşük ücretle
çalıştırmaya çalışıyor. Direnen iççiler haklıdır ve işçilerin mücadelesini destekliyoruz." dedi.
DEDAŞ’ta yaşanan kötü çalışma
koşullarına karşı direnişin Adana merkezli TEDAŞ’da da yaşandığını Hatay ve
ilçelerinde 200’e yakın işçinin taşeronlaşma nedeniyle kapı önüne konulduğunu kaydeden Develi, şöyle devam
etti:
"Bunlardan önce BEDAŞ’ta da 500 işçi
kapı önüne konulmuştu. Hatay’da 200
işçinin başına gelerek yaşananlar daha
başlangıç.
Taşeronlaşma ve işçi kıyımı sürecektir.
Çünkü bunlar küresel finansın dayattığı
özelleştirme politikalarının sonucudur.
AKP iktidarı için işçinin, işçinin emeğinin
bir değeri yoktur."
CHP Adana Milletvekili Turgay Develi, enerji dağıtım şirketlerinin özelleştirilmesine ve burada yaşanan ihale
skandallarını Meclis’te dile getirmesiyle
biliniyor.
Develi, özelleştirme ihalelerinde şirketlere
haksız şekilde bırakılan yaklaşık 400 milyon lira parayı ortaya çıkarmış, hükumet
özelleştirme ihalelerinin şartnamelerinde
değişiklik yapmak zorunda kalmıştı.
CİHAN
“Geçmişi inkar ve asimilasyon
politikasına dayanan TC devletinin son iktidarı olan AKP
hükümeti, Cumhuriyet tarihinde, OHAL döneminde bile
görülmemiş Kürt halkının bin
bir emekle vermiş olduğu
kazanımlara açıkça saldırmaktadır. Sabıkalı ve kirli sistem
yine iş başında ve suçüstü
yakalanmıştır.
BDP olarak, 30 Mart’ta
halkımızın iradesiyle kazanılan
belediyeler, adalet saraylarında
her türlü hilelerle elimizden tek
tek alınmak istenmektedir. AKP
Ağrı’da 15 kez itiraz etmiş ve her
itirazı kabul görülürken, söz
konusu BDP olunca çifte standartla itirazları kabul
edilmemiştir. Adalet, Kürtler için
sağır ve dilsiz pozisyonda yatmaktadır. AKP hükümeti, sayın
Abdullah Öcalan’ın başlattığı şu
hassas süreci sabote edip bozmak istiyor.
Nitekim zamana yayarak süreç
çürütülmek isteniyor. Kürtlerin
sabrını zorlayıp, suiistimal edilerek bundan faydalanmak istiyor. Urfa’nın Ceylanpınar
ilçesinde de hile ile halkın iradesine el uzatırken, aynı zamanda
Birecik, Viranşehir, Kazmak,
Ahlat, Nurşin, Hazro ve Akdeniz
gibi kazandığımız belediyelerde
de Kürtlerin demokratik
kazanımlarını ele geçirmek ve
Kürt halkının iradesi kırmak istenmektedir.
Bütün kamuoyu bilmelidir ki
Kürt halkı özgürlük ve
demokrasi yolunda birlikteliğini
sağlamış, kendi kazanımlarına
yönelik bütün saldırıları ve
oyunları bozacaktır. Serhıldan
(baş kaldırma) ruhu ile ilkelerine taviz vermeksizin doğru
bildiği yolda hiç durmadan
yürüyecektir.
Yaşasın halkların kardeşliği,
kahrolsun faşizm.” Basın açıklamasından sonra 5 dakika
oturma eylemi yapıldı. Oturma
eyleminde bir süre ‘Hırsız AKP
ve oy çalan AKP’ sloganları
atıldı. Ayrıca, yürüyüşe katılanlar arasında BDP Şırnak İl
Başkanı Baki Katar, BDP Cizre
İlçe Örgütü Başkanı Ahmet
Çeter, Cizre Belediye eşbaşkanları Leyla İmret ile Kadir Konur
da yeraldı.
CİHAN
8
Gündem
Gökçek
o habere
rezalet dedi
nkara Büyükşehir Belediye
Başkanı Melih Gökçek,
A
CHP'li Mansur Yavaş'ın YSK'ya
yaptığı başvuruya ilişkin,
"Özellikle olağanüstü denilen
bir hal var ve ondan dolayı
itiraz ediyor. AK Parti tek
başına 6 kişiye rağmen nasıl
hile yapacak? Buna inanın
kargalar güler" dedi.Ankara
Büyükşehir Belediye Başkanı
Gökçek, basın toplantısı
düzenledi. Büyükşehir
Belediyesi Başkanlık
Makamı'nda gerçekleşen
toplantıda Gökçek, medyanın
tahrik edici haberleriyle karşı
karşıya kalındığını kaydetti.
Bir gazetenin "Oylar Çöpte
Mazbata Gökçek'te" başlığını
eleştiren Gökçek, "Önceden
hazırlanmış bu başlıklar. Ne
dedim ben, Çankaya
Belediyesi'ne çöp arabası
çöplüğe gidecek. Çöplüğe
gittikten sonra CHP'liler de
yaygara koparacak. Oylar
çöpte diyecek. İşte ispatı.
Avukatları diyor ki "Bunların
hiçbir önemi yok" diyor. Onlar
için önemli değil. Tirajı 300
bin, 400 bin. 300-400 bin
insanı tahrik etmesi önemli. O
insanlara bu algıyı vermesi
önemli. Bu gerçekten basın
ahlakıyla bağdaşan bir olay
değil. Gerçekten basın
ahlaksızlığı bu" ifadelerini
kullandı.
İNSANLARI TAHRİK ETTİLER
Başka bir gazetenin, "Ankara
Oyları Çöpten Çıktı" başlığına
değinen Gökçek, "İnsanları
böyle tahrik ettiler ve etmeye
devam ediyorlar" dedi.
Yakalandı denilen
tutanakların örneklerini
8 NİSAN
2014
8 NİSAN
2014
HERKES İÇİN EKONOMİ POLİTİKA
Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih
Gökçek, YSK Başkanı Sadi Güven'in eşi ile
ilgili çıkan haberleri sert bir dille eleştirdi.
gösteren Gökçek, "Bunlar
benim özellikle twitterdan
bizzat kendimin tespit etmiş
olduğu tutanaklar. Bu
tutanaklar 20'şer tane
dağıtılıyor. Yani herhangi bir
partili tutup bunu atabilir
rahatlıkla sokağa atabilir.
Bunların bulunmasının bir
anlamı yok. Çünkü bunun aslı
sandık kurulunda imzalı. İlçe
seçim kurulunda. YSK'ya da
direkt gitti ama insanlar bunu
bilmiyor. CHP'liler de
insanların bu duygularını
sömürüyor.Attığımız twittler
neticesinde iyice sıkıştılar.
Sıkışmanın neticesinde de
bugünkü basın toplantısında
Mansur Yavaş'a sordular.
Aynen tabiri şu "Herkese
verilen tutanaklar.
Herkeste var. Bizde de
var. Önemli değil."
Aksini söylese ispat
etmesi mümkün değil.
Hukukçu olarak gülünç
duruma düşecek.
Hemen çark ettiler.
Bunları göyesi bunları
çöplüğe atıp yaygara
kopartmaktı muvaffak
olamadılar. Demokrasi
demek bu demek değil.
Demokrasi demek gerçekleri
söylemek demek.
Hazmetmesini bileceksin"
şeklinde konuştu.
TEK KELİMEYLE REZALET
İkinci bir konunun daha
gündeme geldiğini anlatan
Gökçek, şunları söyledi:
"Hemen bir yaygara daha.
Nedir? YSK Başkanı Sadi
Güven'in eşi aynı zamanda
Melih Gökçek'in
danışmanıymış. Bu başlı
başına iptal sebebi. YSK
Başkanı Sadi Güven'in eşinin
Melih Gökçek'in danışmanı
olduğu ve maaşının 10 bin TL
olduğunu biliyor musunuz? Bir
başka tweet, iddia YSK
Başkanı Sadi Güven'in eşinin
Melih Gökçek'in akrabası ama
Özgür Güven bu zat demiş
ondan sonrada link adresi
vermiş. Özgür Güven diye
birisinin bende danışman
olduğu doğru ama Özgür
Güven, Sadi Beyin eşi olması
mümkün değil. Yanımda
HERKES İÇİN EKONOMİ POLİTİKA
Muharrem İnce'den mazbata nöbeti
oturuyor. Benim
danışmanımdır. 10 bin maaş
alıyor diyorlar. 3 bin 500 TL
maaş alıyor. Sırf isim
benzerliğinden dolayı erkeği
bayan yapıyorlar.
Sadece soyisim benzerliği. Bu
CHP'liler inanın ne
yapacaklarını şaşırdılar.
YSK'ya da iftira atıyorlar.
Bunun tek kelimeyle anlatımı
rezalet. Böyle rezaletlerle
yürünmez ayıptır."
BUNDAN BİLE MEDET
UMUYORLAR
Mansur Yavaş'ın bugün
YSK'nın yanındaki Kent
Otel'de toplantı
düzenlemesine değinen
Gökçek, "Yani diyor ki, "Ben
bu suretle YSK'yı baskı altında
tutabilirim. Baskı altına
alabilirim. Dolayısıyla
ablukaya da aldırırsam
insanlar bağırır çağırırsa bu
insanların bağırmasından
çağırmasından tepkisinden
YSK'da ki insanlar çekinir ve
ona göre karar verir. YSK'daki
hakimler yıllardan beri
Yargıtay üyeliği Danıştay
üyeliği yapmış arkadaşlar. Bu
tip insanların bu tip işlerden
etkilenmesi mümkün değil.
Bundan bile medet umuyor ve
bunu yapıyor"
değerlendirmesini yaptı.
AK PARTİ DEMOKRASİYE
İNANIYOR
Gökçek, kendilerinin daha
fazla insan toplayabileceğini
söyleyerek, yerel seçim öncesi
gerçekleşen mitingleri örnek
verdi. Gökçek, "İş toplama ve
baskı unsuru getirmeye
kaldıktan sonra AK Parti bunu
yapar ama AK Parti
demokrasiye inanıyor. Hukuka
ve demokrasiye inandığı için
bu tip baskılardan medet
ummanın yanlış olduğunu
ifade ediyor. CHP ömrü
boyunca demokrasiye hiçbir
zaman inanmamış. Her zaman
demokrasi dışı yollardan
medet ummuştur. 94'te yıktık,
99'da yıktık. 2004'te yıktık.
2009'da yıktık. 2014'te yıktık.
Yenilen pehlivan güreşe
doymazmış”dedi.CİHAN
Yavaş, CHP Genel Başkan
Yardımcısı Bülent Tezcan ve
bir grup CHP'li
milletvekiliyle Kent Otel'de
basın toplantısı düzenledi.
Ankara seçimlerinde
"harami baskını"nın
yaşandığı ve adaletin tecelli
etmediği iddiasında
bulunan Yavaş, YSK'ya
başvurarak Ankaralı'ların
iradesine vurulan darbenin
ortadan kaldırılması için
hukuki haklarını
kullanacaklarını söyledi.
Adaletin tecelli edeceğine
inandıklarını ifade eden
Yavaş, sandığın
namusunun korunduğu bir
kararın çıkacağını dile
getirdi. Türkiye'nin
demokrasi tarihinden
Ankara'daki gibi tartışmalı
bir seçim daha
yaşamadığını ileri süren
Yavaş, şöyle konuştu:
"Yola ayrımcılığa
ötekileşme ve bloklaşmaya
karşı birliği, beraberliği ve
kardeşliği sağlamak için
çıktık. Kamplaştıran
siyasetin yorgun düşürdüğü
anlayışa karşı Başkent'e
soluk aldırmaya karar
verdik. Hemşehrilerimizin
çoğunluğu bu çağrımıza
destek verdi. İşte
mücadelemiz bu insanların
sandıktaki iradesine
sonuna kadar sahip çıkarak
hukuku ve adaleti üstün
kılmak içindir, bu
mücadele. Baştan beri
makam mücadelesi değil,
ayrıştırıcı anlayışın Türk
siyasetinden tasfiyesi
mücadelesiydi. Artık bu
mücadele olmaktan çıkmış,
helal ile haramın, doğru ile
yanlışın, demokrasi ile
antidemokrasinin
mücadelesine
dönüşmüştür. Ne
hakkımızdan vazgeçeceğiz,
ne de vatandaşın pak
iradesinden. Sandıkta
kazandığımızı kirli
masalarda, zulalardan
elimizden almak isteyenlere
karşı koyacağız. Biliyoruz ki
alın teri şaibeyi yenecek.
Siyasi kapkaça karşı
direnenler kazanacaktır."
HP Yalova milletvekili
Muharrem
İnce, Yalova'da
YSK'ya yapılan itiraz
başvurusundan
sonra yeni
kazananın CHP'li
adayın olduğunu
söylemişti. Ancak
CHP'li başkan halen
mazbatasını alamadı.
"BEKİR
BOZDAĞ, SANA
SORUYORUM
CEVAP VER!"
Bekir Bozdağ sana
soruyorum, cevap
ver. İl Seçim Kurulu
kararını vermiş,
hukuken mazbata
alma hakkı doğmuş,
Bekir Bozdağ
mazbatanın
verilmesini kim
engelliyor?
C
HP Grup
C
Başkanvekili ve
Yalova Milletvekili
Muharrem İnce,
"Ankara'da YSK'ya
itiraz olduğu halde
mazbata verilirken,
Yalova'da YSK'ya
itiraz var diye
mazbata vermek için
neden Pazartesi
bekleniyor?" diye
sorarken, "Seçim
Kurulu kararını
vermiş, hukuken
mazbata alma hakkı
doğmuş, Bekir
Bozdağ mazbatanın
verilmesini kim
engelliyor? O
mazbata buraya
gelecek. Bekir
Bozdağ Yalovalılarla
birlikte beni
Adliyenin önüne
gönderme,
mazbatayı gönder"
dedi.
"MELİH GÖKÇEK'İN
VEFA SALMAN'DAN
FARKI NE?"
İnce, Twitter
hesabından yaptığı
açıklamada, "Melih
Gökçek'in Yalova
Belediye Başkanı
Vefa Salman'dan
farkı ne?" diye
sorarken, Yalova'da
da Ankara'da da
YSK'ya itirazın
olduğuna dikkat
çekti.
"BU ÇİFTE
STANDARDIN
HUKUKİ
AÇIKLAMASINI
YAPIN"
İtiraz olduğu
gerekçesiyle
Yalova'da mazbata
verilmemesine sert
tepki gösteren İnce,
şunları kaydetti:
"Ankara'da YSK'ya
itiraz olduğu halde
mazbata verilirken,
Yalova'da YSK'ya
itiraz var diye
mazbata vermek için
neden Pazartesi
bekleniyor? Seçim
kurullarına baskı
yapılıyor
dediğimizde
kızanlar, eleştirenler
bu çifte standardın
hukuki açıklamasını
yapsınlar. Yalova'da
Hakimleri-savcıları
arıyorsunuz,
müsteşarın
aramasını doğal
karşılıyorsunuz,
Seçim kurullarını da
mı aramaya
başladınız? O
mazbata buraya
gelecek.
Bekir Bozdağ
Yalovalılarla birlikte
beni Adliyenin
önüne gönderme,
mazbatayı
gönder."CİHAN
Emrullah İşler Cumhurbaşkanı adayının açıklanacağı tarihi verdi
aşbakan Yardımcısı Emrullah İşler,
Cumhurbaşkanlığı seçimi konusunda
önemli açıklamalarda bulundu. İşler,
cumhurbaşkanlığı ile ilgili olarak Mayıs
ayını işaret etti. AK Parti'nin
B
cumhurbaşkanı adayının kim olacağı
konusunda tartışmalar ve tahminler
devam ederken Başbakan Yardımcısı
Emrullah İşler, katıldığı canlı yayında
sorulara cevap verdi.
cumhurbaşkanını seçmesinden sonra
sistemde sorunlar yaşanacağını sözlerine
ekleyen İşler, erken seçim iddialarına da
net tavır koydu: Erken seçimi gerektirecek
bir durum yok.
CUMHURBAŞKANI ADAYI
MAYIS'TA NETLEŞECEK
Partisinin cumhurbaşkanı
adayının Mayıs ayında
netleşeceğinin altını çizen
Başbakan Yardımcısı İşler,
cumhurbaşkanlığı
konusunda henüz
netleşen bir yol
haritasının da olmadığını
dile getirdi.
"ERKEN SEÇİM
GEREKTİRECEK BİR
DURUM YOK"
Halkın doğrudan
"Ne böyle gölgeli
zafer isteriz, ne de
antidemokratik
destekli başarı"
Yavaş, Türkiye'de 30 Mart
seçimlerinde daha önceki
seçimlere oranlanmayacak
kadar tartışmalar, itirazlar
ve iptallerin söz konusu
olduğunu ileri sürdü.
Bazı seçim bölgelerinde
oyların 16 kere sayılmasına
karar verildiğini, bazı
bölgelerde seçimlerin iptali
kararlarının çıktığını
anımsatan Yavaş,
Ankara'da seçim
ihlallerinin çok daha ağır
olduğunu iddiasında
bulundu.
"Yalan ve iftiralar ile elde
edilecek başarının, devlet
kurumlarının
antidemokratik
müdahaleleriyle ortaya
çıkacak zaferin aslında açık
bir yenilgi olduğunu ve
zavallı bir çaba olarak
tarihe geçeceğini
hatırlatmak isterim. Biz ne
böyle gölgeli zafer isteriz,
ne de antidemokratik
destekli başarı. “AA
K Parti İzmir Milletvekili ve
İzmir Büyükşehir Belediye
eski Başkan adayı Binali
Yıldırım, "Hiç merak etmeyin.
Yanlış Bağdat'tan dönmese de
Torbalı'dan, Selçuk'tan,
Menderes'ten, Ödemiş'ten,
Kınık ve Kemalpaşa'dan
dönmüştür" dedi.
A
BİNALİ YILDIRIM, OTOBÜS
ÜZERİNDEN VATANDAŞLARI
SELAMLADI
Binali Yıldırım, Kemalpaşa,
Kınık, Ödemiş ilçeleri
ziyaretlerinin ardından Torbalı,
Menderes ve geç saatlerde
Selçuk ilçesine gitti. Zafer
sevincini Torbalı Belediye
Başkanı İbrahim Ethem
Yorulmaz, Menderes Belediye
Başkanı Bülent Soylu ve Selçuk
Belediye Başkanı Zeynel Bakıcı
ile birlikte ilçelerinde otobüs
üzerinden vatandaşları
selamlayarak kutladı.
YILDIRIM, YOĞUN İLGİDEN
DOLAYI YÜRÜYEMEDİ
Yoğun ilgiden yürümekte
güçlük çeken Yıldırım'ı görmek
isteyenler ilginç görüntüler
oluşturdu. Torbalı Belediye
Başkanlığı önünde bulunan
minyatür saat kulesi üzerinde
vatandaşların Yıldırım'a selam
verebilmek için oluşturduğu
görüntüler dikkat çekerken,
bazıları balkonlarından bayrak
sallayarak Yıldırım'a destek
verdi.
Yıldırım, AK Parti'ye 'evet' diyen
6 ilçenin 'hizmete evet' dediğine
dikkat çekti.
"MİLLET CEVABI SANDIKTA
VERDİ"
Türkiye'nin İstanbul'un,
Ankara'nın, Erzurum'un,
Gaziantep'in 10 yılda kat ettiği
gelişmelerin AK Parti hizmet
belediyeciliğinin eseri olduğunu
vurgulayan Yıldırım, AK
Belediyeciliğin İzmir ve
ilçelerine değeceğini vurguladı.
Belediyelerin önünü dolduran
binlerce vatandaşa üstü açık
otobüs üzerinden seslenen
Yıldırım, sözlerini şöyle
sürdürdü: "3 ay boyunca
Türkiye'nin nasıl bir cendereden
geçtiğini biliyoruz. Yaşadığımız
olaylar Türkiye'de bir ölüm
kalım meselesine dönüştü. Yerel
seçimler istediğimiz kadar
gündeme gelmedi. Hedefe
ecmettin Erbakan'ın
N
vefatının ardından
aile içerisinde sıkıntılara
neden olan mirası,
mahkeme kararıyla üç
kardeş arasında
paylaştırılacak.
Vefatından sonra
çocukları arasında
mirasının paylaşı-mı
konusunda sorunlar
yaşanan eski
başbakanlardan
Necmettin Erbakan'ın
mal varlığı, oğlu Fatih
Erbakan ile kızları Zeynep
ve Elif Erbakan arasında
eşit bir şekilde
paylaştırılacak.
Eski başbakanlardan
Necmettin Erbakan'ın
vefatının ardından aile
içinde baş gösteren miras
tartışmasında Zeynep
Erbakan, babasının
mirasının eşit bir şekilde
dağıtılmadığı ve
"babasının, sağlığında
emanet ettiği bazı mal
varlığını sahiplendikleri"
iddiasıyla kardeşleri Elif
ve Fatih Erbakan ile
eniştesi Mehmet Altınöz'ü
2 yıl önce dava etti.
Ankara Cumhuriyet
Başsavcılığı ise,
"Erbakan'ın sağlığında
emanet ettiği bazı mal
varlığını sahiplendikleri"
yönündeki şikayeti
üzerine yürütülen
soruşturmada Fatih ve
Elif Erbakan'ın da
arasında bulunduğu 7
kişi hakkında takipsizlik
kararı verdi.
"ZEYNEP ERBAKAN'IN
DA HAKKI VAR"
Mirasın paylaşımı
konusunda ise ayrı bir
mahkemede dava açıldı.
Dava sürecinde ise üç
mahkemede babalarının
mirasının kendileri kadar
Zeynep Erbakan'ın da
hakkı olduğunu belirten
Fatih ve Elif Erbakan eşit
paylaşıma itirazlarını
olmadığını belirtti.
Mahkeme ise geçtiğimiz
günlerde sonuçlandı.
Sonuçlanan davada
mahkeme baba
Erbakan'dan kalan
malların kardeşler
arasında eşit bir biçimde
paylaşılmasına karar
verdi.
Erbakan ailesinin avukatı
Tan Tahsin Zapata Vatan
gazetesine verdiği
bilgide, "Mirasın 1/3'ü
Zeynep Erbakan'ın
kanuni hakkıdır ve
kesindir. Bu sebeple
hiçbir varisin hakkının
zayi olması kanunen
mümkün değildir.
Bununla birlikte Zeynep
Erbakan'ın herhangi bir
şekilde hakkının
kaybolmasına razı
olmamız mânen ve
vicdanen söz
konusu olamazdı"
dedi.
MİRAS KALAN MALLAR
Necmettin Erbakan'ın
mirasının Ankara
Yenimahalle'de bir bina,
Milda Kağıt A.Ş. ve Konya
Un Sanayi İşletmeleri,
Fatih'te iki daire, Sinop'ta
tarlalar, Kocaeli'de tarla
hissesi, Çubuk'ta bir arsa,
Altınoluk ve Balgat'da
birer bahçeli ev, toplam 1
milyon 230 bin 500 dolar
değerinde döviz olduğu
iddia edilmişti.CİHAN
"HİZMETİN NE OLDUĞUNU
GÖSTERECEĞİZ"
Seçim kampanyası boyunca
'hizmet' dediklerini ve
projelerini anlattıklarını
kaydeden Yıldırım, sözlerini
şöyle sürdürdü: "Biz 'Hayat
İzmir' dedik. İzmir'in
damarlarını açacak 1414
projemizi ortaya koyduk.
İzmir'de yaşayan 4 milyon
hemşehrimize, çocuklarımıza
daha güzel bir gelecek vaat
ettik. Bu daha başlangıç dedik.
Ama iş bundan sonra gelecek. 6
ilçemiz bize güven oyunu verdi.
AK belediyeciliğe 'evet' dedi.
İzmir'de artık hamaset ve boş
laflarla İzmir'i oyalayanlar,
bundan sonra hüsrana
uğrayacaklardır. Çünkü onlara
hizmetin ne olduğunu gösteren
AK belediyeler iş başına
gelmiştir. Hiç merak etmeyin.
Bu millet hizmeti asla unutmaz.
Dün bu böyleydi, bugün de
böyle. Güvendiniz evladınıza
sahip çıktınız. Sağolun var
olun."
"DURMAK YOK HİZMETE
DEVAM"
İzmir'in 6 ilçesinin cevabını 30
İlçelerin sorunları var, olsun.
Hizmet edecek ekibimiz var,
hazır. Yanlışları da sorarlar.
Hizmetleri de yaparlar. Biz ne
dedik? 'Daima hizmet daima
millet' dedik. '
Durmak yok yola devam' dedik.
'Durmak yok hizmete devam'
dedik. İşte hizmet. Bunlar
gerçek hizmet ekibi. Bunlar
millete hizmet edenler. Bunlar
başka bayrak altında yaşayıp
ülkeye ihanet edenler değil. Hiç
merak etmeyin. Yanlış
Bağdat'tan dönmese de
Torbalı'dan, Selçuk'tan,
Menderes'ten, Ödemiş'ten,
Kınık ve Kemalpaşa'dan
dönmüştür. Bu İzmir'de
başlangıçtır. İzmir'de AK Parti
hizmet kervanı yola çıkmıştır.
Hayırlı uğurlu olsun."
"İZMİR'İN ALTI İLÇESİ AK
PARTİ HİZMETLERİNE
KAVUŞACAK"
İzmir'in 6 ilçesinin AK Parti
hizmetleriyle buluşacağını
belirten Yıldırım, sözlerine şöyle
son verdi: "Hizmetlerimiz adım
adım merkezdeki ilçelere de
gelecek. AK belediyeciliğin
İzmir ve ilçelerine değme
zamanı gelmiştir. Bu seçimlerde
çok büyük destek verdiniz.
Kemalpaşa'ya, Kınık'a,
Ödemiş'e, Torbalıya,
Menderes'e, Selçuk'a, ilçe
başkanlarına ve ekiplerine
teşekkür ediyoruz. Kadın kolları
ve ekibine teşekkür ediyoruz.
Tüm belediye başkanlarımıza
teşekkür ediyoruz.CİHAN
Sırrı Sakık Ağrılı esnaftan özür diledi
Ağrı İl Seçim Kurulu'nun, Ağrı'da Merkez
İlçe Seçim Kurulu'nun aldığı "yerel
seçimlerin iptali" kararını kabul
etmesinin ardından kentte BDP'li bir
grup gösteri yapmak istedi.
toplanan ve
bir süre slogan atan
grubun dağılmaması üzerine İl Emniyet
Müdürü
Bayram
Coşkun, BDP
İl Başkanı Necmettin Efe ile görüşerek kalabalığı
sükunete davet etti.Bir süre sonra alana gelen
BDP Ağrı Belediye Başkan adayı Sırrı Sakık,
Coşkun ve kalabalık grupla görüşerek, seçim otobüsünün üzerinden halka seslenmek istediğini
belirtti.BDP Genel Başkan Yardımcısı ve Muş Milletvekili Demir Çelik, BDP Ağrı Milletvekili Halil
Aksoy, BDP Mardin Milletvekili Erol Dora ile
seçim otobüsünden halka seslenen Sakık, gruba
sağduyu çağrısında bulundu.Sakık, demokrasinin
safının özgürlük safı olduğunu, herkese Barış ve
Demokrasi Partisi'nde yer olduğunu söyledi.Yerel
seçimlerde farklı partilere oy verenlerin BDP'ye
katılmasını isteyen Sakık, şöyle konuştu:"Herkesi
buraya davet ediyorum. Gelin burası hepimize
yeter. Sizden ricamdır, birileri sokakları tetiklemeye çalışırken, Ağrı'da kanın akmasına zemin
hazırlarken, siz nasıl sağduyulu davrandıysanız,
bugün de aynı şekilde davranacaksınız. Çünkü
söylüyorlar, 'şiddet olursa Barış ve Demokrasi
Partisi kaybedecek', biz şiddeti tercih etmiyoruz.
Barış ve Demokrasi Partisi'nin adına yakışır,
barışa uygun bir şekilde Ağrı'da hareket edelim.
Ağrı halkının bu konudaki birlikteliğinden dolayı
kendilerine teşekkür ediyorum. Eğer bizden
dolayı da Ağrı halkının, esnafının bir haksızlığı
varsa partim adına, kendi adıma hepsinden özür
diliyorum. Allah yardımcınız olsun."CİHAN
Bakan Yılmaz:
Çözüm süreci
iyi gidiyor
illi Savunma Bakanı
İsmet Yılmaz, "Çözüm
süreci iyi gidiyor. Bu, milletin
projesidir. Milletin projesini
biz de sahipleniyoruz" dedi.
Sivas'taki temasları kapsamında Hafik ilçesini ziyaret eden Yılmaz, daha
sonra Doğanşar ilçesine
geçti. AK Parti'den Doğanşar Belediye Başkanlığına
seçilen Necdet Oktay Karaman'a hayırlı olsun dileklerini
ileten Yılmaz, Doğanşar'daki temaslarının ardından, AK
Parti'den Zara Belediye Başkanlığına seçilen Sayıt Ahmet
Pala'yı ziyaret etti.
M
İşler, Anayasa Mahkemesi'nin Twitter
kararını usülden reddetmesi gerektiğini de
savundu. CİHAN
Mart'ta verdiğini ifade eden
Yıldırım, sözlerine şöyle devam
etti: "Bu milletin önüne kim
hangi oyunla çıkarsa çıksın,
sonunda işi düzeltecek milli
iradedir, sandıktır, millettir.
Hiçbir zaman AK Parti
mazeretin arkasına saklanmadı.
9
rzurum
E
Caddesi'nde
"İLKESEL OLARAK '3 DÖNEM'İN
KALKMAMASI LAZIM"
"3 dönem şartı" tartışmalarına da değinen
İşler, siyasetin meslek haline gelmemesi
gerektiğine dikkat çeken İşler, AK Parti'nin
'ilke' partisi olmasından dolayı ilkesel bir
şekilde 3 dönem şartının kalkmamasının
doğru olacağını söyledi. İşler, ancak zaruri
bir ihtiyaç olması halinde 3 dönem şartının
kalkabileceğini ifade ederek belediye
başkanları için önümüzdeki süreçte 3
dönem şartının getireleceğini açıkladı.
konan tek insan
vardı. Bu ülke
sevdalısı Recep
Tayyip Erdoğan.
Onun ne suçu
vardı? 'Çözüm
süreci' dedi.
'Kalkınma' dedi.
Bölgesinde
'Dimdik duran bir
Türkiye' dedi.
Bunlar bazılarını
rahatsız etti. Biz
'Millet hesabı
sandıkta görecek'
dedik. Millet
cevabı sandıkta
verdi."
Ankara'nın ülkenin en
şaibeli seçimine ev sahipliği
yaptığını iddia eden Yavaş,
konuşmasına şöyle devam
etti:
"Bu şaibelerin yok
sayılamayacağını biliyor,
Türkiye'nin artık
seçimlerden uluslararası
gözlemci isteyecek duruma
gelmesine bu ülkenin ilgili
kurumlarının izin
vermeyeceğini ümit
ediyoruz. Aksi halde
kazanma uğruna her şeyi
mubah gören anlayış
yüzünden sadece Ankara
değil, Türkiye kaybedecek,
insanların demokrasi ve
hukuka güveni onarılmaz
şekilde zedelenecektir.
Başkalarının hukuksuz
oturacakları koltuklar nasıl
haram olacaksa bize de bir
oy sahibinin bile iradesine
sahip çıkmamak,
mücadeleden kaçmak
haram olacaktır."
Yavaş, konuşmasına şöyle
devam etti:
Erbakan'ın mirası sonunda paylaşıldı
mazbata için 2
gündür ne
bekleniyor?
CHP
BiNALi YILDIRIM: İZMiR'iN 6 iLÇESi HiZMETE DOYACAK
olağanüstü
itiraz dilekçesini
YSK'ya sundu
HP'nin Ankara
Büyükşehir Belediye
C
Başkan Adayı Mansur
Gündem
Pala'yı seçtikleri için vatandaşlara teşekkür eden Yılmaz,
vatandaşların yeni Türkiye'yi tercih ettiğini ve 30 Mart'ta
AK Parti kadrolarını seçtiğini belirterek, "Milletimiz milli
iradeye sahip çıktı" dedi.
0 Mart Yerel
Seçimlerinin ardından
yapılan itirazlar üzerine 1
il, 4 ilçe ve bir beldede
seçimler iptal edildi.
3
Yerel Seçimlerin ardından
yapılan itirazlar üzerine
Ağrı, Çankırı'nın
Şabanözü, Bitlis'in
Güroymak, Sivas'ın Ulaş
ve Tokat'ın Yeşilyurt
ilçesiyle Muş'un Serinova
Beldesi'nde seçimler
tekrarlanacak.
BDP'nin, Ağrı'daki yerel
seçimlerin iptali
yönündeki itirazını
değerlendiren Merkez İlçe
Seçim Kurulu'nun aldığı
"yerel seçimlerin iptali"
kararını kabul eden İl
Seçim Kurulu, seçimlerin
1 Haziran'da yeniden
yapılmasına karar verdi.
BDP Ağrı Belediye Başkan
adayı Sırrı Sakık ve AK
Parti Ağrı Belediye
Başkan adayı Hasan
Arslan, konuya ilişkin
Adliye Sarayı önünde
gazetecilere açıklama
yaptı.
Sakık, oyların yeniden
sayılmaya başlanmasında
gördükleri noksanlıklar
ve ortamın
gerginleşmesinden dolayı
Merkez İlçe Seçim
Kurulu'na seçimin
yeniden yapılması için
talepte bulunduklarını
söyledi.
Taleplerinin olumlu
karşılandığını ve seçimin
1 Haziran'da yapılması
için karar alındığını
belirten Sakık, "İl Seçim
Kurulu'nun, oyların
yeniden sayılmasıyla ilgili
verdiği bir karar vardı. 30
saat süren sayımdan
sonra 24 sandıkta yapılan
sayımdan bizim 150'ye
yakın oyla önde
olmamıza rağmen, biz bu
sürecin bu şekilde
gitmemesi için, yani
şehrin gerginliği,
buradaki halkımızın
duyarlılığından dolayı, bu
akşam bütün
arkadaşlarımızla bir
durum değerlendirmesi
yaparak seçimlerin
ertelenmesi konusunda
talebimiz olmuştu.
İlçeSeçim Kurulu da bu
kararı yerinde görerek
konuyu İl Seçim
Kurulu'na aktardı. İl
Seçim Kurulu da seçimin
1 Haziran'da yeniden
yapılması konusunda
karar kıldı" dedi.
AK Parti adayı Arslan da
seçimin iptali için
BDP'nin yaptığı talepten
4 gün önce kendilerinin
aynı konuyla ilgili
taleplerinin olduğunu
anımsatarak, seçime
şaibe karıştığını ve bunun
için seçimin iptal
edilmesi gerektiğini ifade
etti.
31 Mart Pazartesi günü
BDP Ağrı İl Başkanı
Necmettin Efe, Ağrı
Belediye Başkanlığı'nı 10
oy farkla adayları Sırrı
Sakık'ın kazandığını
bildirmiş, bu karara AK
Parti Ağrı İl Başkanı
Abbas Aydın itiraz
etmişti. Merkez İlçe Seçim
Kurulu'na yapılan
itirazlar neticesinde bazı
sandıklardaki oylar
yeniden sayılmıştı.
Çankırı'nın
Şabanözü ilçesi
AK Parti adayının 4 oy
farkla belediye
başkanlığını kazandığı
Çankırı'nın Şabanözü
ilçesinde, MHP'nin
itirazını değerlendiren İl
Seçim Kurulu Başkanlığı
da seçimleri iptal
etti.
MHP İl Başkanı Yusuf
Naci Bayındır, yaptığı
açıklamada, Şabanözü
ilçesinde 30 Mart'ta
gerçekleştirilen
seçimlerin ardından
itirazları üzerine belediye
başkanlığı için kullanılan
oyların tekrar sayıldığını
söyledi.
Tutanaklarda bazı
usulsüzlüklerin ortaya
çıktığını iddia eden
Bayındır, şunları
kaydetti:
"İl Seçim Kurulu, itirazı
yerinde buldu. Şabanözü
ilçesinde seçimlerin
iptaline karar verildi.
Sandıklarda kullanılan
oylarda özellikle 1008
nolu sandıkta, 9 engelli
vatandaşımızın oylarını
bizzat sandık başkanının
kullandığı tespit
tutanaklarıyla da
belirlendi. Seçimlerin 1
Haziran'da yapılması
kararlaştırıldı. Bize de
bugün itibarıyla tebliğ
edildi."
İlçede resmi olmayan
sonuçlara göre AK Parti
Belediye Başkan adayı Ali
Çapcı bin 857, MHP'nin
adayı Mustafa Karakaya
bin 853 oy almıştı.
Bitlis'in Güroymak ilçesi
BDP adayının 32 oy farkla
seçimi kazandığı
Güroymak ilçesinde AK
Parti'nin itirazını
değerlendiren İl Seçim
Kurulu Başkanlığı,
seçimleri iptal etti.
İlçede seçimlerin 1
Haziran'da yenilenmesini
kararlaştıran İl Seçim
Kurulu Başkanı Nurullah
Bodur, 2 sandıkta
usulsüzlük olduğunu
tespit ettiklerini, bu
nedenle seçimin 1
Haziran'da yapılmasını
kararlaştırdıklarını
söyledi.
İki parti yetkililerinin
karara saygı duyduğunu
ifade eden Bodur, şöyle
konuştu:"Bir sandıkta
yurt dışında olan 2
kişinin oy kullandığını
tespit ettik. Ayrıca aynı
sandıkta 3 oy da şaibeli
çıkınca o sandık bize
şüpheli geldi. Çünkü
sandıkta sadece BDP'ye
oy çıkmıştı. Bu nedenle
'seçmenler baskı altında
kalmış olabilir' diye o
sandıktan şüphelendik.
Başka bir sandıkta ise
usulsüzlük vardı. İki
partinin yetkilileriyle
konuştuk. Vereceğimiz
karara saygı
duyacaklarını belirttiler.
Biz de seçimin 1
Haziran'da yapılmasını
kararlaştırdık."CİHAN
AK Parti'den Akıncılar Belediye Başkanlığına seçilen
Hasan Şen'i ziyaret eden Yılmaz, burada basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
Bakan Yılmaz, Hakkari'nin Şemdinli ilçesindeki Derecik
Mamraş Tepe Üs Bölgesi'ndeki unsurlara, Irak'ın
kuzeyindeki terör örgütü grubunca açılan ateş sonucu bir
uzman çavuşun hafif yaralandığını hatırlatan bir basın
mensubunun, "Bugün yine Diyarbakır-Bingöl arasında
teröristlerin yol keserek kimlik kontrolü yaptığı yönünde
bazı duyumlar var. Çözüm sürecine önem veriyorsunuz.
Bununla ilgili neler söyleyeceksiniz?" şeklindeki sorusu
üzerine, çözüm sürecine hükümet olarak önem verdiklerini söyledi.
Bu sürece milletin de önem verdiğini dile getiren Yılmaz,
şunları kaydetti:
"Çözüm sürecinden bir rahatsızlık olsaydı, 30 Mart
seçimlerinde buna çok açık ve net olarak mesaj verilirdi.
Orada bazı yerlerde biz karakollarımızı, bazı yerlerde
yollarımızı yapıyoruz. Yani güvenliğimizi arttıracak
işlemleri, eylemleri yapıyoruz. Bu, birilerinde rahatsızlık
oluşturuyor fakat bunlar istisnaidir. Resmin tamamına
bakmak gerekir. Resmin tamamında Türkiye'nin 780 bin
kilometrekaresinin her metrekaresinde huzur var. Onlar,
orada mesaj vermek, 'biz buradayız' demek istiyor ama
milletin iradesinin karşısında hiç kimsenin durabilmesi
mümkün değildir.
Hukuk dışı yapılanmalar da eninde sonunda hak ettikleri
cezayı hukuk önünde alır. Milletimiz sabırlı olsun. Her
geçen gün daha iyidir. Bu resmi çok büyütürseniz yani bu
noktayı, o zaman resmin kendisini kaçırırsınız. Bu da
doğru olmaz. Adaletli yaklaşmak gerekir. Bunlar, istisnai,
hukuk dışı olaylardır. Türkiye de hukuk devletidir, hukuk
işler ve bunu yapanlar adalet önüne eninde sonunda
çıkarılırlar. Milletimiz müsterih olsun diyoruz. Çözüm
süreci iyi gidiyor. Bu, milletin projesidir. Milletin projesini biz de sahipleniyoruz."
Kato Dağı'nda teröristlere yönelik operasyon düzenlenip
düzenlenmediğinin sorulması üzerine Yılmaz, "Yok. Biz
sadece karakollarımızın, Mehmetçiğimizin güvenliğini
alıyoruz. Bu güvenlik için de ne gerekiyorsa biz onu
yapıyoruz. Bu güvenlik tedbirlerinin alınmasından da
karakola yol yapılmasından da karakolun güvenliğinin
artırılmasından da bazıları rahatsızlık duyuyor.
Dolayısıyla bunlara itibar edilmemesi gerekir diyorum"
ifadesini kullandı."CİHAN
10
8 NİSAN 2014
Basın-Kritik
HERKES İÇİN EKONOMİ POLİTİKA
Abdülhamit BİLİCİ
Uğur GÜRSES
Yolsuzluktaki güvenlik riskleri
Şimşek: Bu yapı ile olanaksız
H
ükümetten üç bakanın istifası
ve bir bakanın azledilmesine
yol açan rüşvet ve yolsuzluk operasyonu Türkiye’nin tek gündemi.
Aylar öncesinden başlayan skandalda milyar dolarlar havada
uçuşuyor.
Millet şaşkın. Hayal kırıklığı ve şok
etkisi büyük. Medyada, kahvehanelerde, evlerde hep bu konuşuluyor.
Kamuoyuna yansıyan belgelere
bakılırsa iddialar korkunç: Ayakkabı
kutusuna doldurulmuş dolarlar,
yatak odalarındaki çelik kasalar,
para sayma makineleri, 105 milyon
dolara varan rüşvetler, İçişleri
Bakanı tarafından rüşvetle devlet
koruması verilen karapara tüccarı,
şikâyetçi olduğu için yine rüşvetle
sürgün edilen emniyet amiri, rüşvetle yasa dışı vatandaşlık işlemleri,
emsal değerleri artırılıp talan
edilen kamu arazileri, imara açılan
SİT alanları, çikolata kutusu ve
takım elbiseleri içinde kuryelerin
taşıdığı avrolar...
Liste uzun. Normal bir ülkede bir
tanesi tsunami etkisi yapacak nitelikte vahim suçlamalar.
Hükümet, iddiaların açığa çıkmasını, suçlamalar asılsız ise insanların aklanmasını sağlayacak
adımlar atmak yerine savcıları baskı
altına alarak, yüzlerce polisi
görevden alarak, yargı bağımsızlığını bitiren bir tüzük çıkararak
şaibeyi daha da büyütüyor.
Ama HSYK açıklaması ve Danıştay’ın
yürütmeyi durdurma kararıyla
soruşturmayı önleme yolları tıkanmış durumda.
Adeta çok asude, güzel kokular içindeki bir çiçek bahçesinin altından
geçen fosseptik borusu patlamış
gibi. Herkes neye uğradığına şaşkın.
Kutuplaştırıcı politikalar nedeniyle
zaten kızgınlığı tavan yapmış olan
muhalif kitleler AKP’ye öfkeli.
Başbakan Erdoğan’a büyük sevgi
besleyen, her zor kavşakta destek
veren ve yaptığı icraatları takdir
eden kitleler, bütün bunların gerçek
olmadığını duyup rahat etmek istiyor. Bu duygularla hırsızlığı ortaya
çıkaran yargıya, polise kızıyor.
Erdoğan ve hâlâ gidişattaki acı
sorunları dile getirmek yerine ikbal
beklentisi ve diyet baskısıyla gaz vermeyi tercih edenler, vatandaşın
gerçeği görmesini önlemek için
dakika başı yeni bir komplo teorisi
üretiyor.
İsrail, ABD, Gezici işadamları,
camia, diğer uluslararası güçler
olağan günah keçileri. Dün “İyi ki
varsınız” diyerek, kolejlerine, Türkçe
Olimpiyatları’na katılıp övgüler dizip
destek verdiği camiayı örgüt, çete,
paralel devlet gibi yaftalayarak,
yargı sürecini darbe diye niteleyerek,
patlayan yolsuzluğun üzerine yeni
bir hukuksuzluk eklemekle meşgul.
Demokratik iktidarları boğan eski
vesayetin geriletilmesi için gerekirse
‘mezardan kalkarak’ 12 Eylül
referandumuna destek veren, 27
Nisan bildirisi ve AKP’yi kapatma
girişimine karşı dimdik duran bir
sivil toplum grubunu, “in”lerine
girmekle tehdit ederek, KCK’ya benzeterek gündem değiştirilmek isteniyor.
Yolsuzluğu örtmeye çalışırken
toplumu birbirine karşı getirme, tarihi Ergenekon davalarını kumpas
diyerek itibarsızlaştırma bile göze
alınmış durumda.
Bütün bu çabalar şimdilik bir kısım
vatandaşların kafasını karıştırsa da
İstanbul belediye başkanlığından
beri yanında olan Erdoğan Bayraktar
ve İdris Naim Şahin gibi kritik isimler çok düşündürücü çıkışlarla partiden istifa ediyor. Bayraktar,
“Suçlama konusu her şeyi tali-
matınızla yaptım, siz de istifa edin.”
derken Şahin, partinin “oligarşik bir
yapının” kontrolüne geçtiğini
söylüyor.
Polislere yapılan operasyonlara itiraz ediyor. AK Parti’nin bir kimlik
partisinden çok kitle partisi gibi
görülmesini sağlayan Hakan Şükür,
Ertuğrul Günay, Haluk Özdalga gibi
isimler ayrılıyor.
İç gündemi sarsan bu skandalın
dikkatten kaçan ve komplo teorilerine değil belgelere dayanan ve hem
dış politika hem milli güvenlik
açısından çok kritik iki yönü var:
Birincisi, İranlı Reza Zarrab’ın
bakanlarımızla giriştiği rüşvet ilişkisinin ortaya koyduğu vahim tablo.
İddialar doğruysa yetimin malının
yenmesi bir yana bu ilişki bakanları her türlü dış şantaja açık hale
getirir.
Bu şekilde yakayı kaptırmış bir
bakanın şantaj karşısında yapmayacağı hiçbir şey olmaz.
İkincisi, İran’la yapılan ticaretin
özellikle son iki yıla ilişkin tuhaf
sonucu. Türkiye için önemli bir
ticaret bu ama asıl ambargolar altındaki İran için can simidi.
Hâlbuki İran, karşı karşıya olduğumuz Baas rejiminin en önemli finansörü. Yani Türkiye’nin karapara
aklama riski üstlenerek yaptığı bu
paranın en azından bir kısmının
Baas’a gittiğine kuşku yok.
Suriye’deki radikal gruplarla ilişkiyle
yan yana koyunca vahim bir durum.
İsrail ve ABD ile arasını düzelten
İran, Ortadoğu’nun “yapıcı, barışçı”
ülkesi.
Tahran için bir sürü risk alan,
Suriye’de görünüşte İran’la mücadele eden Türkiye ise şaibeli ülke
haline getiriliyor. 'Düşman'ını finanse etmek nasıl bir ilişkidir?!.
Zaman 17 Ocak 2014
M
ehmet Şimşek: 3 yıllık
erteleme sadece ve
sadece mizan ve bilanço gibi
raporların üretilip üretilemeyeceği ortaya çıkana kadar.
Hangi kamu kuruluşu, ne
kadar kaynak kullanıyor?
Vergilerimizin ne kadarı bu
kuruluşun harcamalarına
akıyor? Bu kuruluşlar verimli
çalışıyor mu? Yoksa israf içindeler mi? Ya bu kamu kuruluşları ne kadarlık bir kamu
varlığını elinde tutuyor? Bu
soruların yanıtını bilmiyoruz.
Bunu yolu, bu kuruluşların bilançolarını, kaynak ve kullanım tablolarını bilmekten
geçiyor. Meclis adına kamu
hesaplarını denetleme görevi
olan Sayıştay da bilmiyor.
Çünkü Maliye de bilmiyor,
hesabı çıkaramıyor.
Dün Radikal’de Hacer Boyacıoğlu’nun haberinden
öğrendik ki; Sayıştay, pazar
günü Resmi Gazete’de bir
yönetmelik yayımlayarak,
daha önce ‘kurum bazında’
talep ettiği ama bir türlü
çıkarılamayan ve verilemeyen
mali mizan ve bilançoların 3
yıl daha verilmemesinin yolunu açtı.
Malum, Meclis’teki bütçe ve
kesin hesap kanunu
görüşmeleri sırasında,
muhalefet milletvekilleri
Sayıştay raporlarından şikâyet
etmişler; Sayıştay ise Meclis’e
‘ilgili kamu kuruluşlarından
bilgi alınamadığı’ için kuruluş
bazında rapor düzenlenemediğini bildirmişti.
Dün konuştuğum Maliye
Bakanı Mehmet Şimşek ise
2011’deki Sayıştay yönetmeliği
ile kamu kuruluşlarından
talep edilmeye başlanmasından sonra baktıklarını, ayrıntılı mali tabloların
üretilmesinin mümkün ol-
madığını Sayıştay’a bildirdiklerini söyleyerek, görüşmeler
yapıldığını anlattı; “Ancak birbirimizi ikna edemedik” dedi.
Şimşek, geçen ekim ayında
Maliye Bakanlığı ve Sayıştay
arasında bir çalışma grubu
kurduklarını, dışarıdaki
örnekleri de incelediklerini
söyledi.
Hafta sonu yapılan yönetmelik değişikliği ile yapılan 3
yıllık ertelemenin ise “sadece
ve sadece mizan ve bilanço
gibi raporların üretilip üretilemeyeceği ortaya çıkana
kadar” olduğunu anlattı.
Çözüm bulunmaya
çalışıldığını ve bu süreye
kalmayabileceğini de ekledi.
Şimşek, “Biz de istiyoruz ama
mevcut devlet yapısı ile kamu
kuruluşları bazında Sayış-
tay’ın istediği formatta mizan
ve bilanço çıkarmak
olanaksız” dedi. Bakan
Şimşek, IMF’ye de başvurduklarını, “kabul edilmiş bir
uygulama” olup olmadığını
sorduklarını, ancak “yok”
yanıtını aldıklarını ekledi.
Bakan Şimşek, “Sayıştay’ın
denetimine inanıyorum ve anlamlı buluyorum. Bana rehber
olacak eksikleri, kurum dışından bana getirecek raporları
anlamlı buluyorum” dedi.
Peki, şimdi ne olacak? Maliye
yeni bir sistem mi kuracak?
Yoksa raporlama kimi değişikliklerle mi yapılacak? Ya da
kurum bazında ayrıntı olmayacak mı? Bakan Mehmet
Şimşek, bu konudaki MaliyeSayıştay çalışma grubunun ortaya koyacağı saptamalar
çerçevesinde ne yapılacağına
karar verileceğini anlattı.
Ayrıca, 2014 sonuna kadar da
Hazine mülklerinin değerlemesini tamamlayacaklarını
da ekledi.
Bütçe hakkı
Kamu hesapları üzerinde
Sayıştay denetimi yapılmasının amacı, Sayıştay’ın
denetim yönetmeliğindeki anlatımıyla; “bütçe hakkının
gereği olarak kamu
idarelerinin faaliyet sonuçları
hakkında Meclis’e ve kamuoyuna güvenilir ve yeterli
bilgi sunulması, kamu mali
yönetiminin hukuka uygun
olarak yürütülmesi ve kamu
kaynaklarının korunması,
kamu idarelerinin performansının değerlendirilmesi, hesap
verme sorumluluğu ve mali
saydamlığın yerleştirilmesi ve
yaygınlaştırılması”.
Bütçe hakkı, kamu varlıklarının ve kaynaklarının
oluşturulması ve yönetimi
ile bu kaynakların kullanılmasına dair halk iradesi,
seçilmiş temsilciler eliyle hayata geçirilir. Demokrasi
dediğimiz de temelde budur.
Bütçe hakkı, sadece temsil
çoğunluğu olanları değil, halk
iradesini temsil eden tüm temsilcileri içine alır. “Çoğunluk
nasıl harcanacağına karar
verdi, kaynakları da buna göre
belirledi, denetlenmesine de
hesap verilmesine de gerek
yoktur” denilebilir mi?
Bu konuların uzmanı olan
Şerif Sayın, şöyle tanımlıyor;
“Kamu kaynaklarının saydamlığını sağlayıp hesabını
vermek Maliye Bakanı’nın
siyasi sorumluluğu, bu
hesapların ne derece güvenilir
olduğunu Meclis’e ve millete
bildirmek ise Sayıştay
Başkanı’nın sorumluluğu. Bu
sorumluluklar hakkıyla yerine
getirilmiyor.”
Radikal 17 Ocak 2014
Dünyanın pek çok bölgesinde insani yardım çalışmaları yürüten Kimse Yok Mu Derneği, Zimbabwe’deki
sel mağduru 20 bin afetzedeye yardım elini uzattı.
Bebek arabasından denize düşen
çocuk doğum gününe götürülüyormuş
Zimbabweli afetzedelere
Kimse Yok Mu'dan yardım eli
minönü'nde annesinin bebek arabasında iken deniz motoruna
E
bindirmek istediği sırada arabadan kayıp denize düşen küçük
çocuğun, yeğeninin doğum günü için Üsküdar'a götürüldüğü öğrenildi. Yoğun bakım ünitesinde yaşam mücadelesi veren Ahmet
Nedim E.'nin yakınları, İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi'ne akın etti.
Çocuğunun gözlerinin önünde denize düşüşüne tanık olan anne
Kübra E., hastane önünde sık sık fenalık geçirdi. Haberi alıp hastaneye akın eden yakınları, Kübra E.'yi sakinleştirmeye çalıştı. Gaziosmanpaşa'da bakkal dükkanı işlettiği öğrenilen baba da haberi alır
almaz hastaneye geldi.
Yoğun bakım ünitesinde tedavisi devam eden küçük Ahmet'in
yaşam savaşı devam ediyor. Yakınları, Ahmet Nedim ile ablası ve annesinin Gaziosmanpaşa'daki evlerinden anne Kübra E.'nin Üsküdar'daki kız kardeşine doğum günü kutlaması için gitmekte
olduklarını aktardı..
BEBEK ARABASINDAN KAYIP DENİZE DÜŞMÜŞTÜ
Eminönü'ndeki Üsküdar-Kadıköy motorlarının kalktığı TURYOL
iskelesinde 17.00 sıralarında meydana gelen olayda, annesinin
bebek arabasında iken motora bindirmek istediği Ahmet Nedim E.,
arabadan kayıp denize düşmüştü. Çevredeki vatandaşların denize
atlayıp sudan çıkartmaya çalıştığı bebek, sürüklenip iskele altına
gitmiş, 20 dakikalık çaba sonucu sudan çıkarılmıştı.
Kudret ALTINDAĞ-EKONOMİ
Çay budarken kopan ayak yerine dikildi
Rize' de 54 yaşındaki Erol Duman'ın çay budarken kopan
ayağı, Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesinde Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrah
Op.Dr. Süleyman Taş ve ekibi tarafından 10 saat süren başarılı bir mikrocerrahi operasyon ile eski yerine nakledildi.
O
p.Dr.Süleyman Taş, yaptığı
açıklamada, ''17 gün önce çay
budaması yaparken ayağı kopan
hastamız olaydan 2 saat sonra acil
servisimize başvurmuştu. Kopan
ayağı uygun şartlarda saklanarak
tarafımıza ulaştırılmıştı.
Hastamızı acil olarak ameliyata
aldık ve 10 saat süren başarılı bir
operasyonun ardından hastamız
tekrar ayağına kavuştu.
Hastamızın ayak bileği önü seviyesinden kopan ayağının kemiklerini yerleştirdikten sonra ayağın 4
ana damarını, 4 ana sinirini ve parmakları oynatan kirişlerini mikrocerrahi teknik ile diktik.
Hastamız ameliyatı geçireli 17 gün
oldu, yerine naklettiğimiz ayağın
kan dolaşımı, hissi ve hareketleri
gayet iyi.'' dedi.
AMELİYAT RİZE’DE İLK KEZ
YAPILDI
Dr.Taş, Türkiye'de mikrocerrahi
merkezi ve bu konudaki uzman
sayısının az olduğunu ifade etti ve
bu ameliyatı Rize' de ilk kez yaparak
bir ilke daha imza attıklarını belirtti.
Kopan ayağı ameliyat ile yerine dikilen Erol Duman ise çay motoru ile
budama yaparken aniden boşluğa
düştüğü belirterek, ''Zaten iki
ayağımda da halk tabiri ile yüksek
taban vardı.
Bu yüzden askerliği bile kısa dönem
yaptım. Çay budaması yaparken,
makas ayağımı aldı. Sonrasını hatırlamıyorum. Ayağıma kavuşacağımı
düşünmüyordum.
Sonra hocamız beni uzun süren bir
ameliyata aldı. Şuan ayağımı
hissedebiliyorum. Ayağım bu
sayede eskisine göre daha düzgün
oldu.
İnşallah diğerini de ameliyat ile
düzelttirip, daha sağlıklı yürüyeceğim. Doktoruma teşekkür ediyorum. Allah devletimizden razı
olsun.'' dedi.
CİHAN
D
ernek, sel felaketi
yaşanan ve yaklaşık
20 bin kişinin evsiz kaldığı
bölgede 50 tonluk insani
yardım malzemesi dağıttı.
Ülkenin Mozambik
sınırına yakın Masvingo'da
yaşanan sel felaketinin
ardından evlerini kaybederek çadırlarda yaşamak
zorunda kalan afetzedelere binlerce kilometre
öteden yardım eli uzandı.
Türkiye’den Kimse Yok Mu
Derneği aracılığı ile
tedarik edilen insanı
yardımlar selde evlerini
kaybeden ailelere
dağıtıldı.
Aileler için Chiredzi'de kurulan çadır kentte yardımlarla yaşam sürdüren
afetzedelere ulaştırılan
yardımların tükendiğini
belirten Masvingo Eyalet
yöneticisi F.A. Chikovo,
"Afet nedeniyle yaşadıkları
yerleri terk ederek çadır
kente göç eden insanlarımız adına Kimse Yok
Mu'ya değerli yardımlardan dolayı teşekkürlerimizi sunarız." dedi.
Yardımların, afet sonrası
bölgeye tahliye edilen
kampta yaşayanlara
ulaştırılacağını ifade eden
Chikovo, "Kimse Yok
Mu’ya bize getirdikleri kaynaklar için çok minnettarız." dedi.
Çin, Kuveyt, Güney Afrika
ve Türkiye'den yardım
ulaştırılan bölgedeki afetzedelerin yeni yerleşim
yerlerine taşınması gerektiğini belirten derneğin
arama kurtarma birimi
ASYA yöneticisi İsmail
Büyükay da “ Ciddi bir
temiz su sıkıntısı ile karşı
karşıyalar.
Çadır kente yerleşen 20 bin
civarındaki afetzedenin
yeni kalıcı konut, okul ve
su sıkıntısı en önemli
ihtiyaçlar. Kimse Yok Mu
olarak bölgeye şuanda 50
bin dolarlık yardımda bulunduk." diye konuştu.
CİHAN
8 NİSAN 2014
Eğitim
HERKES İÇİN EKONOMİ POLİTİKA
11
Matematik projesinde
Bafra’yı bölge
sergisinde
temsil edecekler
Amasya’nın YGS şampiyonları
Ahi Dershanesi’nden
Fatih Koleji YGS başarısı ile Sakarya'nın gururu oldu
Özel Sakarya Fatih Fen Lisesi ve Özel Fatih Anadolu Lisesi önceki hafta yapılan YGS’de büyük başarı elde etti.
Yüksek Öğrenime Geçiş Sınavı (YGS) 2014 sonuçlarına göre,
Amasya’da ilk 10 öğrenciden 8’i Ahi Dershanesi öğrencisi oldu.
B
aşarılı olan öğrenciler için
ödül töreni düzenlendi.
Törende konuşan Dershane
Müdürü Abdurrahman Aydın, Ahi
Dershanesi’nin öğrencilerin
başarılarından duyduğu memnuniyeti dile getirerek, “Ahi Dershanesi, bireysel başarının yanı
sıra kitlesel başarıya da önem vermektedir. Bu sene de öğrencilerimiz il genelinde büyük başarıya
imza atmışlardır.” dedi.
Ahi Dershanesi’nin, eğitimde
öncü kurum olma sorumluluğunu
taşıdığını kaydeden Müdür Aydın,
“Her yıl binlerce öğrenciye rehber
olmak ve üniversiteye yerleşmeleri için iyi eğitim almalarını
sağlamak bizim başlıca görevimizdir. Uluslararası arenada da
ülkemizin yeri eğitimle değişecek-
D
Ü
N
K
Ü
Ç
Ö
Z
Ü
M
Ç
E
N
G
E
L
B
U
L
M
A
C
A
tir. Ve tabiidir ki hedefimiz çağdaş, hür düşünceli, demokratik
değerlere sahip çıkan, üreten,
teknoloji kullanabilen, özetle kendisine ve milletine yararlı bireyler
yetiştirmektir.
Daha güzele, daha iyiye layık olan
ülkemizin, geleceği bu misyondaki başarılı yürüyeceği malumunuzdur.
Bu başarıda emeği geçen dershane ve okul öğretmenlerimize
ve desteklerini esirgemeyen
velilerimize teşekkür ediyorum.”
diye konuştu.
Konuşmanın ardından, Müdür
Abdurrahman Aydın, derece
yapan öğrencilere hediyelerini
takdim etti.
CİHAN
F
en lisesi 135 net ortalaması
ve yüzde 100 kazandırma
oranı ile dikkatleri çekerken,
Anadolu Lisesi de yüzde 93
kazandırma oranı ile
Sakarya’nın gururu oldu. Fatih
Fen ve Anadolu Lisesi öğrencisi
Ekrem Güzelyel YGS-2 Türkiye
27.si Sakarya birincisi olarak
büyük başarı elde etti.
Taşdemir, yıllardır sürdürdükleri
bu vizyonu devam ettirmek ve
daha yukarıya çekmek istediklerini kaydetti.
Özel Sakarya Fatih Eğitim Kurumları Genel Müdürü Reşit
Taşdemir, yaptığı açıklamada,
kuruluşundan bu yana başarıdan başarıya koşan kurumlarının her zaman Türkiye'nin
en seçkin okullarından birisi
olduğunu belirtti.
“Öğrencilerimizden; Ekrem
Güzelyel YGS-2 Türkiye 27.si
Sakarya 1.si, Merve Yeşilsancak
Türkiye 265.'ı, Sakarya 3.sü ,
Hansa Hilal Canoğlu Türkiye
475.si Sakarya 5.si, Ayşe Nihan
Uslan Türkiye 507.si Sakarya 6.sı
oldu.
Gurur verici derecelerle
Sakarya’nın adını duyuran Özel
Sakarya Fatih Eğitim Kurumları
olarak sorumluluklarının bilincinde olduğunu vurgulayan
Türkiye geneli ilk 500’de 4
öğrenci 10 derece ve ilk 5000’de
19 öğrenci ile 97 derecemiz bulunmakta. Özel Sakarya Fatih
Fen Lisemiz 135 net ortalaması,
Öğrencilerinin 2014 YGS'de
Sakarya şampiyonlukları ve
Türkiye dereceleri elde ettiklerini dile getiren Taşdemir
başarıları şöyle sıraladı:
yüzde 100 kazandırma oranı ve
Anadolu Liselerimiz de yüzde 93
kazandırma oranı ile
Sakarya’mızın gururu olmuşlardır. “
Bu başarıların asıl mimarlarının
çalışkan, gayretli, özverili,
öğrencisini daima en yükseklere
motive eden, branşında uzman
öğretmenlerinin olduğuna vurgu
yapan Reşit Taşdemir; "2014
yılında yapılan YGS sınavında
başarı gösteren tüm öğrencilerimizi kutluyor, bu başarılarını
LYS sınavında da göstermelerini
temenni ediyorum.
Başta öğrencilerimiz olmak
üzere, başarıda emeği geçen
değerli velilerimizi ve fedakâr
öğretmen ve idarecilerimizi
tebrik eder başarılarının LYS'de
de devam etmesini dilerim.”
diye konuştu.
CİHAN
afra'yı, Bölge Sergisi'nde
B
temsil edecek tek matematik
projesi Bafra Cumhuriyet Ortaokulu'ndan geldi.
Konu hakkında bir açıklama
yapan Bafra Cumhuriyet Ortaokulu Matematik Öğretmeni
Özlem Ölmez, "2013-2014 eğitim
öğretim yılı ilköğretim öğrencilerine yönelik yapılan 'Bu
Benim Eserim', 'Matematik ve
Fen Projesi' yarışmasında
benim danışmanlığımda, 6.
sınıf öğrencisi Tuğrul Öztürk’ün
hazırlamış olduğu matematik
projesi, Samsun ve Bölge Bilim
Kurulu'ndan geçerek,
Karadeniz Bölge Sergisi'ne
katılma hakkı kazandı. Sergide,
Bafra ilçesini temsil edecek tek
matematik projesi olma özelliğini kazanarak, büyük bir
başarıya imza attık.
Başarılarımızın devamı gelecek.’’ dedi.
CİHAN
Akçakoca YGS birincisi FEM’den
kçakoca FEM
A
Dershaneleri
öğrencisi Mertcan
Bora, YGS-4 puanlamasında Düzce 1'ncisi,
İrem Direk ise YGS-1
ve YGS-2 puanlamasında Akçakoca
1'ncisi oldu.
Akçakoca FEM Dershanesi Müdürü Bilal
Aslan, "Akçakoca FEM
şubemizden birincilerin çıkması
Düzcemiz ve Akçakocamız adına gurur
verici bir durum. Tabi
öğretmen
arkadaşlarımızın
öğrencilerimizin üzer-
Düzce’nin ve
Akçakoca’nın
bu seneki
YGS birincileri Akçakoca
FEM Dershanesi’nden
çıktı.
ine titremesi, onları kendi çocukları gibi
sahiplenmeleri
başarıyı da beraberinde getiriyor.
Bunların yanında
ailelerinin de
büyük emekleri
var. Kızımız İrem
Demir ve oğlumuz
Mertcan Bora bizlerin
övünç kaynağı oldular." dedi. Öğrencilerden Mertcan Bora,
düzenli çalışmanın
yanında dershane
öğretmenlerinin
kalitesinin bu
başarıda payının
büyük olduğunu
söyledi.
CİHAN
12
8 NİSAN 2014
Sağlık
HERKES İÇİN EKONOMİ POLİTİKA
Eski tansiyon ilaçları daha faydalı
Ahmet Rasim KÜÇÜKUSTA
Y
eni bir meta-analizde, kısaca
ACEI (angiotensin-converting–
enzyme inhibitors) adıyla bilinen
ilaçların diyabetli hastalarda tüm
sebeplere ve kalp-damar hastalıklarına bağlı ölümleri ve önemli
kalp-damar olaylarını azalttığı ortaya çıktı.
56 bin kişiyi kapsayan 35 randomize kontrolü araştırmanın metaanalizi benzer amaçla kullanılan ve
kısaca ARB (angiotensin-receptor
blockers) adıyla bilinen ilaçların
ise bu tür faydalarının olmadığını
gösterdi.
Hastalar ACEI veya ARB kullanan
hastaların bulunduğu aktif grup ve
plasebo, başka bir tansiyon ilacı
kullanan veya hiç ilaç almayan
hastaların bulunduğu kontrol
grubu olmak üzere iki kategoride
değerlendirildi.
ACEI kullanan hastalarda tüm sebeplere ve kalp krizine bağlı ölümlerle ana kardiyo-vasküler olayların
yüzde 13-17 az görüldüğü fakat ARB
kullananlarda bu faydaların
sağlanamadığı ama kalp yetersizliği riskinin yüzde 30 azaldığı
tespit edildi.
Mega-regresyon analizinde de ACEI
tedavisinin ölümlere olan faydasının katılımcıların tansiyonlarının başlangıçtaki değeri ve
proteinüri (idrarda protein bulunması), ACEI ve diyabetin tipleri ile
ilgili olmadığı belirlendi.
Meta-analizde ne ACE-inhibitörleri
ve ne de ARB’ lerin felç riskini etkilemediği de belirlendi.Araştırmacılar bu sonuçları, diyabetli
hastalarda tansiyon ilacı olarak ilk
seçilmesi gereken ilaçların ACE-inhibitörleri olması gerektiği şeklinde
yorumluyorlar.
Tansiyon ilaçlarının birbirine
üstünlüğü yok
Avrupa Hipertansiyon Derneği
(ESH) ve Avrupa Kardiyoloji
Derneği (ESC) tarafından yayın-
lanan yeni kılavuzundan daha
önce “Pahalı tansiyon ilaçlarını boş
yere içmişiz” başlıklı yazımda bahsetmiştim. Kılavuzun söylediği en
önemli ifadelerden biri “hipertansiyon tedavisinde kullanılan
ilaçların fiyatları çok farklı olmasına rağmen hiçbirinin diğerine
tercih edilecek üstünlüklerinin olmadığını” bildirmesiydi.
ESH/ESC eşbaşkanı G. Mancia da
şu sözleri sarf ediyordu: “Hipertansiyon tedavisinde kullanılan
ilaçların tümü de (diüretikler, betablokerler, kalsiyum kanal blokerleri, ACE-inhibitörleri, anjiyotensin
reseptör blokerleri) kan basıncını
düşürüyor ve kardiyo-vasküler
olayları azaltmak bakımından da
benzer etkiye sahiptirler.
Buna göre, herhangi bir durum için
bu beş farklı gruptan herhangi bir
ilaç tavsiye edilebilir.” Ben de “SGK
bundan böyle sadece en ucuz tansiyon ilaçlarını ödemeli; daha pahalı olanlar veya kombine ilaçlar
ancak ucuz ilaçlarla netice alınamadığında yazılabilmelidir” diye
görüş belirmiştim.
Gelelim neticeye
Yeni çıkan ilaçların hep eskilerine
göre daha etkili ve daha az zararlı
olduğu sanılır. Oysa her zaman
söylediğim gibi “yeni çıkan ilaçlar
adeta birer canlı bomba gibidir”.
Bunların ne zaman nerede ne yapacakları hiç belli olmaz, üstelik de
fiyatları öncekilerin en az birkaç
katıdır. ACE-inhibitörleri de ARB’
ler de yüksek tansiyon tedavisinde
kullanılan ilaçlar.
Elbette etki mekanizmaları ve yan
etkileri birbirlerinden farklı ama
hipertansiyon tedavisinde, daha
eski ve elbette daha ucuz olan ACEI
ilaçların daha pahalı olan rakiplerine tercih edilmesi hem hastaların
sağlığı hem de keseleri için daha
doğru. SGK’ nın bu kılavuzu ve bu
meta-analizi mutlaka dikkatle
değerlendirmesini diliyorum.
Çok pişmiş et
k a n s e r r i s k i n i a r t ı r ı yo r
B
eslenme ve Diyet Uzmanı
Diyetisyen Hümeyra
Taşçıoğlu, günlük kırmızı et tüketimi kalın bağırsak tümörleri
riskini arttırdığına işaret ederek,
“Çok pişmiş et, orta-az pişmiş ete
göre kanser riskini daha çok arttırıyor.” dedi. Kanserin oluşum
faktörlerini etkileyen etmenler
genellikle yüzde 70-90 oranında
çevresel kaynaklıdır. Bu etmenlerin yüzde 50‘sini beslenme,
yüzde 33’ünü sigara ve tütün
ürünleri, yüzde 5-10’unu mesleki
etkileşim, yüzde 3’ünü ise
radyasyon oluşturur. Ülkeler
arasında kanserin dağılımı çok
değişiklik gösterir. Bu dağılımda
ülkelerdeki yaşam tarzları ve
diyet önemli rol oynar. Son yıllarda varılan sonuçlara göre
tüketilenden fazla enerji alınması, yetersiz mineral-vitamin
tüketimi, erişkin yaşta kilo alma,
fiziksel aktivitedeki yetersizlik,
sigara/alkol, yanlış pişirme usulleri ve fazla kırmızı et, tuz, yağ ve
şeker tüketimi, meyve ve sebzelerdeki hormon ve ilaç kalıntıları
kanserin başlıca nedenleri arasındadır. Bunların arasında en
önemlilerinden birisi tüketilenden fazla enerji alınması olarak
söylenebilir. Bel çevresinin
bayanlarda 80 cm, erkeklerde 94
cm’den fazla olması da özellikle
kolon ve meme kanseri oluşumu
için risk faktörleri arasındadır. 1-7
Nisan Kanser Haftası dolayısıyla
kanser ve beslenme arasındaki ilişkiyle ilgili açıklama yapan
Acıbadem Kayseri Hastanesi
Beslenme ve Diyet Uzmanı
Diyetisyen Hümeyra Taşçıoğlu
şunları söyledi: ”Kanser ölümlerinin kadında yüzde 20’si,
erkekte yüzde14’ü şişmanlığa
bağlıdır. Ülkemizde kadınların
yüzde 29.9’u, erkeklerin yüzde
12.9’u, ortalama Türk halkının
yüzde 22.3’ü ise aşırı şişmandır.
Bu kişiler şeker ve kalp
hastalığında risk grubunda
olduğu gibi çeşitli kanser türlerine de yakalanma riskleri büyüktür. Kadınlarda göbek çevresi yağ
fazlalığı ile meme kanseri oluşması kolaylaşır.” Diyetisyen
Hümeyra Taşçıoğlu, günlük kırmızı et tüketimi kalın bağırsak
tümörleri riskini arttırdığını anlatarak, “Çok pişmiş et, orta-az
E
panak, marul, roka, tere, maydonoz, fındık, yer fıstığı ve ceviz
sayılabilir.” Beslenme ve Diyet
Uzmanı Diyetisyen Hümeyra
Taşçıoğlu, en çok yeşil sebzeler,
ıspanak, yer fıstığı, fındık, karnabahar ve kepekli ekmekte mevcut olan folik asit kolon kanseri
riskini düşürdüğünü anlatarak,
“İsveç’te yapılan bir çalışmaya
göre yemek borusu ve mide
kanseri riski günde 1-2 porsiyon
sebze-meyve tüketenlere göre
günde 4-5 porsiyon tüketenlerde
yüzde 50 oranında daha düşük
bulunmuştur. Sebze ile alınan
posa, meyvelerden alınan posaya
göre daha koruyucudur. Fitik asit
, vücudumuzda antioksidan
olarak çalışır ve reaktif oksijen
türlerini inhibe ederek DNA
hasarını önler. Fitik asit en çok
buğday, pirinç, çavdar gibi bitkilerde ve fasulyede bulunur. Yemek
yaparken kullanılan margarin ile
mide kanseri arasında ilişki bulunmuştur. Zeytin yağı, mısır yağı
ve fındık yağının eşit oranda
karışımında ise koruyucu etki
görülmüştür.” diye konuştu.
CİHAN
En zoru akciğer kanseri
Gece çalışmak kanseri tetikliyor
ndokrinoloji Uzmanı Prof. Dr. Mitat
Bahçeci, kanser ve diyabete karşı koruyucu etkiye sahip olan melatonin hormonunun ancak karanlıkta
salgılanabileceğine dikkati çekerek,
"Gece çalışıp gündüz uyuyanlarda kanser
oranları daha yüksek. Sabahları dinç
uyanmak ve bağışıklık sisteminizi
güçlendirmek istiyorsanız karanlıkta
uyuyun" dedi. Bahçeci, vücudun uyku
sırasında kendisi için yararlı çalışmalar
yapmaya devam ettiğini, güneş batıp
hava kararınca beyin ortasında bulunan
bezelye bükülüğündeki pineal bezinin
melatonin hormonunu salgılamaya
başladığını anlattı. "Drakula hormonu"
da denilen melatoninin yeterli salgılanmasının karanlıkta uyumayla mümkün
olduğunu, parlak ışık altındaki uyku
sırasında yeterli salgılanmadığını belirten
Bahçeci, şunları kaydetti: "Bu hormon,
kanser ve diyabete karşı koruyucu etkiye
pişmiş ete göre kanser riskini
daha çok arttırıyor. Izgarada yüksek ateşte çok pişmiş et, tavada
pişmiş ete göre daha çok kanserojen öğe içeriyor. Özellikle bu etlerin yağda kızartılması riski
katlıyor” dedi. “Sardalya,
uskumru, alabalık, somon gibi
balıklar kalp ve damar hastalıklarının yanında kansere karşı da
koruyucudur” diyen Diyetisyen
Hümeyra Taşçıoğlu, şunları
söyledi; “Ancak balık asla yağda
kızartılmamalıdır. Mide kanserine
karşı koruyuculuğu yüksek besinler vardır. Bunlardan acı biberde
bulunan kapsaisin; midede Nitrosamini nötralize eder. Helicobacter pylori’yi öldürür.
Kıvırcık lahanada bulunan
Lutein, Zeaksantin ve Sulforaphane’ın kuvvetli antioksidant özellikleri vardır. Limon,
turunç ve diğer narenciye gruplarında bulunan Monoterpenlerin; kanserojen maddeyi hücre
dışına atma özellikleri vardır. Domates, narenciye meyveleri,
karpuz, havuç, lahana, turp,
soğan, sarımsak, pırasa, siyah
veya yeşil çay, fasulye, bezelye, ıs-
enetik faktörler, hava kirliliği ve özellikle sigara kullanımına bağlı olarak
G
ortaya çıkan akciğer kanserinin, kurtul-
sahip. Gece çalışıp gündüz uyuyanlarda
kanser oranları daha yüksek. Sabahları
dinç uyunmak ve bağışıklık sisteminizi
güçlendirmek istiyorsanız karanlıkta
uyuyun. Melatoninin salgılanmasını
sadece gün ışığı değil, yapay ev içi aydınlatma ve özellikle mavi ışık da engelliyor.
Bu hormon kişinin dinç kalmasını
sağlıyor. Diyabet ve kanser dahil pek çok
hastalığa karşı olumlu etkileri olduğu
gösterilmiş. Gece mesaisinde çalışan insanlar incelendiğinde gündüz çalışanlara
göre kanser görülme oranı daha yüksek
olduğu saptanmış. Kişi devamlı gece
çalışıyorsa ve gündüz de loş ya da karanlık ortamda uyumuyorsa melatonin
düşük salgılandığı için koruyucu etkisi de
ortadan kalkmış oluyor. Bu birçok
hastalığa ve olumsuz sonuçlara yol
açıyor." Bahçeci, üzüm, zeytinyağı ve
muzun melatonin açısından zengin yiyecekler olduğunu sözlerine ekledi.
AA
ması en zor olan kanser türlerinden biri
olduğu bilimsel olarak da kanıtlandı
İngiltere'de bulunan ve kanser hastalarına destek sağlayan "Macmillan Cancer
Support" örgütü tarafından yayımlanan
rapora göre, akciğer kanseri olan hastaların yarısı teşhis konulduktan sonra 6 ay
içinde ölüyor. Rapora göre göğüs ve prostat kanseri hastalarının yüzde 80'i beş
yıla kadar yaşarken, akciğer kanseri
hastalarının ancak yüzde 10'u beş yıla
kadar yaşayabiliyor.
BAŞKA KANSER İHTİMALİ YÜKSEK
Raporda, akciğer kanserinden kurtulanların başka bir kansere yakalanma
olasılığının diğer kanser hastalarına göre
10 kat fazla olduğu saptandı. Erken
teşhisin akciğer kanseri tedavisinde kilit
rol oynadığının da altı çizildi. İngiltere'de
2004-2011 arası kanser teşhisi konulan 85
bin hasta incelenerek hazırlanan raporda,
göğüs, prostat, akciğer ve beyin kanseri
hastalarının verileri kullanıldı. Araştırmaya göre, göğüs kanseri olan kadınların
yüzde 20'si ve prostat kanseri olan erkeklerin yüzde 25'i teşhisten itibaren en az 7
yıl sağlıklı şekilde yaşıyor.
EN BÜYÜK ETKEN SİGARA
Raporda, her 5 akciğer kanseri hastasından birinin teşhis konulmasından
itibaren 1 ay içinde, yüzde 73'ünün ise 1
yıl içinde öldüğü ifade edildi. Akciğer
kanserinin sigara içenlerde daha sık rastlandığı belirtilirken, sigara akciğer
kanserine yol açan en büyük etken olarak
gösterildi.
AA
Türkiye'de bu hafta Nisan yağmurları var. Marmara soğumaya başladı ancak Anadolu hala lodosla ılık. Bu hafta hava koşulları gün gün değişiklik gösterecek.
İstanbul bu haftayı kuzeyden esen rüzgarlarla biraz soğuk geçirecek, bugün de hafif yağmur var, sıcaklık 14-15
derece. Ankara ılık 20 derece ve hafif yağmur var. İzmir yağmurlu ama ılık 21 derece. Bursa'da da yağmur görülecek,
sıcaklık 16 derece. Adana 26 derece, Salı günü yağmur geliyor. Marmara'da rüzgar biraz soğuk estiğinden hissedilen
sıcaklık 14-15 dereceye iniyor. Bölgede kısa süreli yağmurlar da var. Salı ve Çarşamba hava biraz daha açık. İç Anadolu
lodosla oldukça ılık sıcaklık yine 20 derecelerde ancak hafif yağmurlar da var.
Salı günü hava daha serin ve yağmur daha kuvvetli yağacak. Ege'de ılık ve yağmurlu geçecek bir günün ardından,
Salı günü çok az serinleme bekleniyor, aynı gün yağış güneyde Muğla, Denizli taraflarında sürecek. Yağmurlar 2
gündür biriken çöl tozları nedeniyle yere çamur şeklinde iniyor. Akdeniz'de Antalya tarafı lodosla kapanmaya başlıyor
Antalya 23 derece. Salı ve Çarşamba bölgenin genelinde sağanak yağmur var.
Güneydoğu'da sıcaklık yüksek 25 dereceye yakın Dikkat! Bölge yoğun çöl tozlarının etkisinde kalmaya başladı.
Doğu Anadolu'da Erzurum Kars çevrelerinde görülen sağanaklar, Salı'dan itibaren Malatya ve bölgenin genelinde
görülecek. Lodos estiğinden sıcaklıklar düşük değil, Erzurum 11, Malatya 21 derece. Karadeniz'de Bolu, Kastamonu,
Samsun, Rize boyunca kısa süreli bahar yağmurları olacak, hava hala ılık ama Salı günü 5-6 derece soğuyor ve yağmurlar kuvvetlenecek.
ANKARA
İS TAN BUL
Bugün
8 Nisan Salı
15
Bugün
8 Nisan Salı
Rüzgar
14
6
Nem
%63
17
Bugün
8 Nisan Salı
Rüzgar
13
4
AN TAL YA
İZ MİR
Nem
% 76
22
Bugün
8 Nisan Salı
Rüzgar
22
9
Nem
% 96
21
Rüzgar
20
12
Nem
% 72
8 NİSAN 2014
Turizm
HERKES İÇİN EKONOMİ POLİTİKA
Türkiye sevdalısı
Norveçli çift,
yılın 3,5 ayını
Manavgat'ta geçiriyor
13
Mısır’da kopan ilişkiler
turizm ile düzeltilmek isteniyor
T
T
ürkiye sevdalısı emekli Norveçli
öğretmen çift, yılın 3,5 ayını Manavgat'ta geçiriyor. Sekiz yıl önce tatile
geldikleri Manavgat'ın iklimi ve doğal
güzelliğine hayran kalan Norveçli
öğretmen Jarle-Kani B. Johansen çifti,
bir ev satın alarak yılın belirli aylarını
sevdikleri şehirde geçiriyor. Turizm
şehrinde bütün ulaşımlarını bisikletle
yaptıklarını belirten Norveçli Johansel çifti, 45 yıldır pedal çevirdiklerini ve pedal çevirerek dolaşmayı
sevdiklerini kaydetti.
Manavgat'a, genelde ilkbahar ve sonbahar döneminde geldiklerini belirten bayan Kani B. Johansel, 8 yıl
içinde meramlarını anlatacak kadar
Türkçe öğrendiklerini, başta tarhana
çorbası olmak üzere bazı Türk yemeklerini yapmayı öğrendiğini söyledi.
Johansel, "Eşim ve 4 çocuğum
Türkiye'yi çok seviyoruz.
Çocuklarımız Norveç'te okuduğu için
hepsi ülkemizde. 8 yıldır Türkiye
bizim ikinci vatanımız oldu. Manavgat'taki evimizi yıl içinde özleyerek
geliyoruz. Manavgat çok güzel bir
şehir. Türk komşularımız da çok iyi.
Komşularımızı çok seviyoruz. Emekli
olunca tamamen Manavgat'a yerleşeceğiz." dedi. Jarle Johanel de Manavgat'ta yılın belirli aylarında
yaşamaktan huzur bulduğunu
CİHAN
söyledi.
P a l a n d ö ke n ' d e N i s a n a y ı n d a k a y a k ke y f i
T
ürkiye'nin batı illerinde tatilciler
denize girerken, Palandöken'de
turistler kayak yapmanın keyfini
yaşıyor. Doğu Anadolu Bölgesi'nde aralıklarla etkisini sürdüren kar
yağışının ardından Palandöken Kayak
Merkezi'nde kar kalınlığı 60 santimetreye ulaştı.
İran ve Azerbaycan'dan gelen yabancı
turistlerle Türkiye'nin farklı illerinden
gelen vatandaşlar, Palandöken'deki
pistlerde kayak ve snowboard yapmanın keyfini yaşadı.
Bazı turistler de kar motorlarıyla Palandöken'de gezinti yaptı. Kentte
nisan ayında etkili olan kar yağışı, Palandöken Kayak Merkezi'nde faaliyet
gösteren otel işletme sahiplerinin de
yüzünü güldürdü.
Bir otelin ön büro müdürü Ahmet
Baykal, AA muhabirine yaptığı açıklamada, nisan ayında olunmasına rağmen Türkiye'de sadece Erzurum'da
kayak sezonun devam ettiğini belirterek, kar yağışının doluluk oranlarını olumlu etkilediğini söyledi.
Hafta sonu boyunca oteldeki doluluk
oranının yüzde 100 olacağını ifade
eden Baykal, "Yurt içinden yoğun talep
var.
Bizim programımıza göre nisanda
kayak sezonunu kapatacaktık ancak
kar yağışı gerçekleşti. Çevre ülkelerden
misafirlerimiz var. Özellikle İran'da çok
kalabalık misafirler var" dedi.
Turistlerin kayağın dışında kentteki
tarihi ve turistik mekanları da
gezdiğini belirten Baykal, "Son 3-4 sezondur nisan ayında kayak yapılmamıştı. Bu yıl bizim için sürpriz
oldu.
Yağmur yağmazsa kayak sezonu
nisanın 15'ine kadar sürer" diye
konuştu. Pistlerde kayak yapanlardan
Meryem Senem Yalçın da Adana'dan
geldiğini, nisan ayında kayak yap-
manın ayrıcalık olduğunu dile getirerek, "Buraya gelene kadar hiç kar
görmemiştim. Eğleniyoruz, güzel vakit
geçiriyoruz.
Bu mevsimde kayak yapmak zevkli"
ifadelerini kullandı. Denizli'den gelen
Özlem Cuma ise "Değişiklik oldu.
Hiçbir spordan bu kadar zevk almamıştık. Arkadaşlarla kayak yapmak
güzel" dedi.
Muğla'dan gelen Mehmet Hamdi Çetin,
bahar mevsiminde kayak yapmanı
keyfini yaşadıklarını vurgulayarak,
"Nisan karına denk geldik. Güzel bir
ortam. Çok güzel vakit geçiriyoruz. Eğlenceli bir spor.
Arkadaşlarla görüşüyorum. Denize
girdiklerini söylüyorlar. Biz burada
kayak yapıyoruz. Nisan ayında kayak
yapmak hoş bir duygu" şeklinde
konuştu. Palandöken Kayak Merkezi'nde kayak sezonu 5 Aralık 2013'te
açılmıştı.
AA
ürkiye’nin Mısır ile kopan siyasal alanda kopun
ilişkilerinin turizm aracılığı ile yeniden
düzeltilmesi için harekete geçildi. Bu kapsamda
Türkiye’nin Mısır’daki Kahire Büyükelçiliği Mısırlı
yurttaşları Türkiye'ye seyahat etmeye yönlendirmek
için sosyal paylaşım sitesi Twitter'dan tanıtım
mesajları yayınlamaya başladı. Elçiliğin Twitter
adresinden yayınlanan mesajlarda, lahmacun gibi
geleneksel yemeklerin yanısıra, Boğaz manzaralı fotoğraflar da kullanılıyor. Mısır, geçen yıl temmuz
ayında Müslüman Kardeşler’in adayı olarak
cumhurbaşkanlığına seçilen Mursi’nin askeri yönetim tarafından görevden alınarak yönetime el konulması ile birlikte Türkiye ile Mısır arasındaki ilişkiler
kopmuştu.
Siyasal alandaki bu kopuş turizme de yansıdı. Şimdi
bunun yeniden canlandırılması için yürütülen girişimler kapsamında turizm odaklı çalışmalar
yapılıyor. Türkiye’nin Kahire Büyükelçiliği’nin "twitter.com/TurkEmbCairo" adlı Twitter hesabından
Mısırlıların dikkatini çekebilmek için çeşitli mesajlar
eşliğinde lahmacun, baklava gibi geleneksel yemeklerin yanısıra, Boğaz manzaralı fotoğraflar da içeren
mesajlar geçiliyor.
Son olarak, Gümüş dizisi nedeniyle Ortadoğu'da
yıldızı parlayan oyunculardan Songül Öden'in THY
ile yaptığı anlaşma kapsamında düzenlenen yarışma
hakkında, "Türk dizilerinin hayranı mısınız? Songül
Öden ile tanışın" ifadeleriyle yayınlanan bilgi notu,
Öden'in bir fotoğrafı eşliğinde paylaşıldı. Türkiye'nin
Kahire Büyükelçiliği Tvvitter adresinden yayınlanan
mesajlarda, e-vize kolaylığı ön plana çıkartılarak,
"Geçmişte yaşadığınız kötü vize süreçlerini unutun.
E-vize, VIP muamelesi demek. Artık e-vize ile
Türkiye'ye seyahat etmek eskisinden daha kolay.
Mısırlı kardeşlerimizin e-vize almalarından dolayı
çok memnunuz" gibi ifadeler yer alıyor.
Haber Merkezi
‘Bir Yiğit Vardı’ tiyatrosu
izleyenleri duygulandırdı
akkari’de 4 yıl
H
önce şehit
edilen İmam Aziz
İSTANBUL BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE BAŞKANLIĞI’NDAN
Planın Özü: BAKIRKÖY İlçesi, 1/5000 ölçekli İstanbul Teknik Üniversitesi Arı Teknokent Teknoloji
Geliştirme Bölgesi Arı Teknokent-2 Alanı Nazım İmar Planı'na ilişkin plan; İstanbul Büyükşehir Belediye
Başkanlığı'nca 14.03.2014 tarihinde onaylanmış olup, Başkanlığımız Planlama Müdürlüğü 3. ve 5. Kat
Saraçhane Hizmet Binası ilan panosunda ve www.ibb.gov.tr web sayfasında bir ay süre ile askıya çıkarıldığı ilan
olunur.
BASIN:22551/www.bik.gov.tr
Tan’ın hayatını konu
alan ‘Bir Yiğit Vardı’
isimli tiyatro
Ankara’nın Polatlı
ilçesinde sergilendi.
Terör sorunun anlatıldığı tiyatro gösterisi izleyenleri
duygulandırdı. İki
gün sahnelen tiyatro
gösterisine Polatlılı
sanatseverler büyük
ilgi gösterdi.
Planın Özü: ÇEKMEKÖY İlçesi, 1/5000 ölçekli Alemdağ Merkez ve Çevresi Nazım İmar Planı'na yapılan itiraza ilişkin plan; İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı'nca 17.02.2014 tarihinde onaylanmış olup, Başkanlığımız Planlama Müdürlüğü 3. ve 5. Kat Saraçhane Hizmet Binası ilan panosunda ve www.ibb.gov.tr web
sayfasında bir ay süre ile askıya çıkarıldığı ilan olunur.
BASIN:22553/www.bik.gov.tr
Eğitim Gönüllüleri
Derneği Başkanı
Fikret Işık, Aziz Tan
hocayı önceleri
haberlerden tanıdıklarını söyledi.
Planın Özü: TUZLA İlçesi, 1/5000 ölçekli Evliya Çelebi Yayla İstasyon ve Cami Mahalleleri Nazım İmar
Planında 23.10.2013 tarih ve 1934 sayılı karara ilişkin plan; İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı'nca
17.01.2014 tarihinde onaylanmış olup, Başkanlığımız Planlama Müdürlüğü 3. ve 5. Kat Saraçhane Hizmet Binası ilan panosunda ve www.ibb.gov.tr web sayfasında bir ay süre ile askıya çıkarıldığı ilan olunur.
BASIN:22554/www.bik.gov.tr
Işık, “Yaşadığı
bölgede gençlere
sahip çıkması, onlara dürüstlüğü, iyiliği, güzel ahlaklı
olmayı öğretmesi ve
bunları bütün
baskılara rağmen
yapması muhteşem
bir şey.
İSTANBUL BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE BAŞKANLIĞI’NDAN
Aziz hocanın
fedakarlığı, çektiği
cefakarlığı
izlediğimiz tiyatroda
gördük. Aziz hocanın
hayatını tiyatroya aktarıp ülke genelinde
sahnelemeleri büyük
bir vefa örneği.
Emeği geçenlere
teşekkür ediyorum.”
dedi.
CİHAN
İSTANBUL BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE BAŞKANLIĞI’NDAN
İSTANBUL BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE BAŞKANLIĞI’NDAN
İSTANBUL BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE BAŞKANLIĞI’NDAN
Planın Özü: TUZLA İlçesi, Orhanlı Mahallesi, 8677 ada, 9 parsele ilişkin 1/5000 ölçekli plan; İstanbul
Büyükşehir Belediye Başkanlığı'nca 10.03.2014 tarihinde onaylanmış olup, Başkanlığımız Planlama Müdürlüğü
3. ve 5. Kat Saraçhane Hizmet Binası ilan panosunda ve www.ibb.gov.tr web sayfasında bir ay süre ile askıya
çıkarıldığı ilan olunur.
BASIN:22549/www.bik.gov.tr
İSTANBUL BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE BAŞKANLIĞI’NDAN
Planın Özü: TUZLA İlçesi, 1/5000 ölçekli Evliya Çelebi Yayla İstasyon ve Cami Mahalleleri Nazım İmar
Planında 12.09.2013 tarih ve 1701 sayılı karara ilişkin plan; İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı'nca
17.01.2014 tarihinde onaylanmış olup, Başkanlığımız Planlama Müdürlüğü 3. ve 5. Kat Saraçhane Hizmet Binası ilan panosunda ve www.ibb.gov.tr web sayfasında bir ay süre ile askıya çıkarıldığı ilan olunur.
BASIN:22556/www.bik.gov.tr
İSTANBUL BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE BAŞKANLIĞI’NDAN
Planın Özü: ÇATALCA İlçesi, İhsaniye Köyü 1/5000 ölçekli 8 ve 1241 parsel ve Nazım İmar Planı değişikliğine ilişkin plan; İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı'nca 17.01.2014 tarihinde onaylanmış olup, Başkanlığımız Planlama Müdürlüğü 3. ve 5. Kat Saraçhane Hizmet Binası ilan panosunda ve www.ibb.gov.tr web
sayfasında bir ay süre ile askıya çıkarıldığı ilan olunur.
BASIN:22547/www.bik.gov.tr
Planın Özü: ÇEKMEKÖY İlçesi, 1/5000 ölçekli Hüseyinli ve Sırapmar Köyleri ile Ömerli Mahallesi Batı
Bölgesi Nazım İmar Planı'na yapılan itiraza ilişkin plan; İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı'nca 17.02.2014
tarihinde onaylanmış olup, Başkanlığımız Planlama Müdürlüğü 3. ve 5. Kat Saraçhane Hizmet Binası ilan
panosunda ve www.ibb.gov.tr web sayfasında bir ay süre ile askıya çıkarıldığı ilan olunur.
BASIN:22557/www.bik.gov.tr
İSTANBUL BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE BAŞKANLIĞI’NDAN
İSTANBUL BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE BAŞKANLIĞI’NDAN
Planın Özü: Maltepe İlçesi, 1/1000 ölçekli Maltepe-Ataşehir-Sancaktepe Bölge Parkı Uygulama İmar Planı’na
ilişkin plan; İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı'nca 17.01.2014 tarihinde onaylanmış olup, Başkanlığımız
Planlama Müdürlüğü 3. ve 5. Kat Saraçhane Hizmet Binası ilan panosunda ve www.ibb.gov.tr web sayfasında
bir ay süre ile askıya çıkarıldığı ilan olunur.
BASIN:22548/www.bik.gov.tr
Planın Özü: ARNAVUTKÖY İlçesi, 1/5000 ölçekli Hadımköy ve Yeşilbayır Bölgesi Nazım İmar Planı itirazına ilişkin plan; İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı'nca 13.12.2013 tarihinde onaylanmış olup, Başkanlığımız Planlama Müdürlüğü 3. ve 5. Kat Saraçhane Hizmet Binası ilan panosunda ve www.ibb.gov.tr web
sayfasında bir ay süre ile askıya çıkarıldığı ilan olunur.
BASIN:22552/www.bik.gov.tr
14
Magazin-Tv
8 NİSAN
HERKES İÇİN EKONOMİ POLİTİKA
Türkan U
Şoray'dan
büyük
sürpriz
ZUN bir süredir ortalarda olmayan Türk sinemasının efsanevi isimlerinden Türkan
Şoray, Arnavutköy’de dostlarıyla
beraber yemekteydi. Boğaz’a
karşı arkadaşlarıyla balık keyfi
yapan Şoray, mekân çıkışı
gazetecileri karşısında görünce
şaşkınlığını gizleyemedi. Basın
mensuplarının sorularını yanıtlayan Şoray, ‘’Bacağımdan
ameliyat geçirmiştim, rahatsızlığım halen devam ediyor. O
yüzden yürümekte zorluk çekiyorum” dedi. Albüm çıkarmak
için hazırlanan usta oyuncu, “Çok değil bir ay sonra tamamlanmış olacak. Çok beğeneceksiniz, albümde sürpriz isimler ve
sürpriz şarkılar var” dedi.HABER MERKEZİ
nlü şarkıcı
Ü
Nez,
önceki gün Cihangir’de
görüntülendi.
Basın mensuplarının sorularını
yanıtlayan
güzel şarkıcı,
bu yaz yeni bir
albüm ya da
single yapmayı
düşünmediğini
söylerken
yakında
ekrana gelecek
‘Gölgedekiler’
dizisinin
kadrosunda
olduğunu
müjdeledi:
“Hayatımda
her şey iyi
gidiyor.
Umarım nazar
değmez.”
HABER
MERKEZİ
2014
Sahne orucunu bozdu
ÜNAY RestauranG
t’ta SHOW TV’de
yayınlanan ‘Kuzeyin
Oğlu’ programıyla
büyük ilgi gören
Volkan Konak fırtınası
esti. Uzun süredir İstanbul’da sahneye çıkmayan Volkan Konak,
hayranlarının ısrarına
dayanamadı ve İstanbul’daki sahne orucuna Günay’da son
verdi. Konak’ın
hayranları geceye
büyük ilgi gösterirken
restoranın kapılara
kadar dolması dikkat
çekti. Günay’da
Volkan Konak’tan
önce sahneye Yeliz
çıktı. Türk Pop Müziği’nin sevilen ismi
Yeliz, söylediği eski ve
yeni şarkılarla dinleyicilerini coşturdu.
‘BU AKŞAM DESTAN
YAZILACAK’
Yeliz’den sonra
alkışlar arasında sahneye çıkan Volkan
Konak, şarkılarını 500
konuğuyla birlikte
seslendirdi. Konak
hayranlarının
şarkılara katılımını
görünce “Ha uşaklarım sütüm helal
olsun size. Siz prova
yapıp da mı geldiniz?
Belli çalışmışsınız;
hepinizi tek tek tebrik
ederim” dedi. Şarkı aralarında dinleyicileriyle sohbet eden
Konak, “Bu akşam burada bir destan yazılacak. Kaptanınıza
güvenin. Bankalarda
işlem hatası olur,
bizde olmaz. Biz şarkı
söylerken hayatımızı
ortaya koyarız. Sizler
de bu hayatın içindesiniz” şeklinde
konuştu.HABER
MERKEZİ
i
ld
e
n
ö
y
a
ğ
lu
u
c
n
u
y
O
Şimdilik
arkadaşlar
Serengil, Galatasaray’ın
Seren
kalecisi Ufuk Ceylan’la aşk
söylentilerine neden olan
samimiyetini çekinmeden
sergilemeye devam ediyor.Aşk
haberlerini reddederek Ufuk Ceylan’ın arkadaşı olduğunu
söyleyen Serengil, şimdi de Ceylan’la samimi fotoğraflarını Instagram’dan paylaşarak “Ufuk
ailemizin gururu” yazdı.HABER
MERKEZİ
KANAL AKIŞLARI
08:30Sen de Gitme
10:00Herkes İçin Hukuk
11:15İyi Şeyler
11:30 İyi Fikir
13:00Haber
13:15Spor
13:18Hava Durumu
13:25Elde Var Hayat
14:40Aileler Yarışıyor
16:25İyi Şeyler
16:40Zengin Kız Fakir Oğlan
18:45 Seçmenin Sesi
19:00Ana Haber Bülteni
19:45Spor
19:50Hava Durumu
06:00Oynat Bakalım
07:00Gülhan'ın Galaksi
Rehberi
08:40Aramızda Kalsın
12:00Özge İle Yeni Hayat
14:30Anlatacaklarım Var
17:00Komedi Dükkanı
18:30Oynat Bakalım
20:00Survivor Panorama
20:15Tetikçi
22:15Saba Tümer'le Bu Gece
23:45Survivor Panorama
06:45Bugün
09:00Beni Affet
10:00Melek
12:00En Güzel Bölüm
12:30Aşkın Bedeli
14:30Soframız
15:30Küçük Kadınlar
16:45En Güzel Bölüm
17:15Beni Affet
19:00Star Haber
20:00Kurt Seyit ve Şura
23:30Dizi
06:45İrfan Değirmenci
ile Günaydın
09:00Doktorum
11:00Mutfağım
12:15Gün Arası
12:30Kaynana Gelin
Seda’ya Gelin
15:00Evim Şahane
17:00Arka Sokaklar
18:50Koca Kafalar
19:00Kanal D Ana Haber
20:00Küçük Ağa
22:00Çalıkuşu
06:30Cennet Mahallesi
08:30Simge Fıstıkoğlu ile
Yeni 1 Gün
10:00Her Şey Dahil
12:30Gülben
16:30Pis Yedili
18:30Show TV Ana Haber
19:15Büyük Risk
20:00Recep İvedik 3
22:15Güldür Güldür
07:00 Kahvaltı Haberleri
10:00 Müge Anlı ile Tatlı Sert
13:00 Kızlar ve Anneleri
15:00 Alemin Kıralı
16:00 Zahide ile Yetiş Hayata
19:00 Atv Ana Haber
20:00Kaçak
23:15İntikamın Bedeli
05:10Ana Haber
06:10Dolu Dolu Anadolu
07:00Gak Guk
08:30Burada Ne Yenir?
09:30Dünyayı Geziyorum
11:10Ne Var Ne Yok
11:50Gak Guk
13:15Gör Düğün Gibi
14:30 2. Sayfa
16:15Dolu Dolu
Anadolu
18:00Sıcak Gündem
18:15Ana Haber
19:20Spor Bülteni
19:40İyi Geceler
Öpücüğü
21:50Bıçağın İki
Yüzü
06:40Ejder Avcıları
07:20Tapınaktaki Hazine
07:00Kavak Yelleri
09:00Bir Bulut Olsam
11:00Bıçak Sırtı
13:00Menekşe İle Halil
15:10Hanımın Çiftliği
17:10Ejder Avcıları
18:10Kobra Takibi
20:00BKM Mutfak Çok Güzel
21:30Bir Aradayız, Hepsi Bu
23:30Ah Biz Kadınlar
10:35Ekonomi Piyasalar
10:40Spor
10:50 2 Dakikada Bilim
10:55Hava Durumu
11:00Haber Merkezi
11:15Ekonomi Piyasalar
11:20Spor
11:30Seçim Aktüel
11:45Spor
11:55Hava Durumu
12:00Haber Merkezi
12:10Ekonomi Piyasalar
12:15Spor
12:25Ekonomi Notları
12:35Spor Aktüel
12:55Hava Durumu
13:00Öğle Bülteni
13:50Ekonomi Grafik
02:00Gece Haberleri
02:15Tarafsız Bölge
04:00Gece Haberleri
04:155N1K
05:20Serra ile İtalyan İşi
06:00Güne Merhaba
07:40Spor
07:50Güne Merhaba
08:40Spor
08:49Güne Merhaba
09:00Parametre
10:00Haber
10:35Paranın Gündemi
11:00Haber
12:00Bugün
13:48Hava Durumu
14:00Günlük
14:50Hava Durumu
07:00Geri Sayım
09:45Cnbc-e.com'da Bugün
10:00Piyasa Ekranı
10:30Piyasaya Bakış
11:00Piyasa Ekranı
12:00Finans Cafe
14:00Piyasaya Bakış
14:30İş Dünyasından
15:00Piyasaya Bakış
15:30Piyasa Ekranı
16:00Kapanışa Doğru
16:45Cnbc-e.com'da Bugün
17:00Son Baskı
17:30Piyasaya Bakış
18:00Avatar
18:30Penguins of Madagascar
19:00The Simpsons
20:00Mom
11:35Spor Bülteni
11:55Hava Durumu +
Yol Durumu
12:00Ajans Bugün
12:35İşin Sırrı
12:503 Dakika
12:55Hava Durumu +
Yol Durumu
13:00Ajans
13:50Hava Durumu
13:55Yol Durumu
14:00Ajans
14:30Spor Bülteni
14:50 3 Dakika
15:00Ajans Gün İçi
15:25Bize Sorun
16:00Ajans Gün İçi
16:30Spor Bülteni
06.45İsmail Küçükkaya ile
Çalar Saat
10.00Doktorlar
11.30Babam Sınıfta Kaldı
12.00BKM Güldür Güldür
13.00Babam Sınıfta Kaldı
14.30Unutma Beni
16.30Esra Erol
19.00Fatih Portakal ile
FOX Ana Haber
19.30Deniz Yıldızı
20:45Çocuklar Duymasın
21:45O Hayat Benim
23:45Çocuklar Duymasın
12:00Haber Masası
12:25Dünya Raporu
12:35Ekonomide Görünüm
12:45Spor Bülteni
13:00Gün Ortası
13:35Ekonomide Görünüm
13:45Spor Bülteni
14:00Gün Ortası
14:45Ekonomide Görünüm
15:00Güne Bakış
15:35Ekonomide Görünüm
15:45Spor Bülteni
16:00Güne Bakış
16:35Ekonomide Görünüm
16:45Spor Bülteni
17:00Akşam Haberleri
18:00Akşam Raporu
20:00Televizyon Gazetesi
8 NİSAN 2014
Spor
HERKES İÇİN EKONOMİ POLİTİKA
Toraman'ı kim
kadro dışı bıraktı?
Roberto Mancini:
Fenerbahçe liderlik
pozisyonunu hakediyor
Sezer Öztürk'le kavga ettiği için 6 aydır kadro dışında
tutulan İbrahim Toraman, önemli açıklamalar yaptı...
L
Maçın ardından düzenlenen basın toplantısında konuşan G.Saray Teknik Direktörü Mancini, "Bugünkü maçta iyi oynayan bir G.Saray vardı.
ig Tv'ye konuşan tecrübeli oyuncu İbrahim Toraman,
teknik heyetin isteğiyle takımdan uzak tutulduğu
ifade etti, buna karşın teknik direktör Slaven Biliç’in kendisiyle bir sorunu olduğunu düşünmediğini söyledi. İşte
Beşiktaş kaptanının sözlerinden öne çıkanlar: “İlk defa
böyle uzun bir ara oldu.
E
ksik olan ikinci goldü. Yakaladığımız pozisyondan golü atabilirdik."
dedi. Maç içinde Selçuk İnan ile aralarında yaşanan sorun hakkında
ise başarılı hoca, "Çok büyütülecek bir olay değil. Maç hakkında konuşmak
doğru değil. Selçuk ile aramızda birşey geçmedi. Maç hakkında konuşmamız daha doğru olacak. Bizim ona söylediğimiz sadece sahanın içinde
doktoru beklemesini istedik. Böyle yaparsak değişiklik için zamanımız olacaktı." diye cevapladı. Başka bir gazetecinin "Türkiye ligi fazla izlenmiyor
demiştiniz. Bugünkü derbiyi nereye koyarsınız ?" sorusuna Mancini, "Yabancı kuralı var. Bu kuralların bu şekilde olması iyi değil. Yabancı serbest
olmalı. Otamatikten buraya çok kaliteli oyuncular gelecektir. GalatasarayFenerbahçe derbi önemli derbidir. İngiltere ve İtalya'daki derbiler kadar
önemlidir." dedi. Spor Toto Süper Lig'deki şampiyonluk yarışı hakkında ise
İtalyan teknik adam, "Liderlik pozisyonunda orada olmayı hakeden Fenerbahçe var. Şu an için orayı hakeden Fenerbahçe var." diye cevapladı.
Galatasaray'ın kendi sahasında Fenerbahçe'yi 1-0 mağlup ettiği karşılaşmanın bitiminde düzenlenen basın toplantısına katılan kaptan Sabri,
"Camiamız için çok önemli maçta bunun bilinci ile çıktık. İyi mücadele ederek galip geldik. Çok mutluyuz. Derbi olması anlamlı da katıyor. Çok
önemli üç puan kazandık. İyi mücadele ettik. Belki pozisyonları değerlendnirsek farkı arttırabilirdik." diye konuştu. Öte yandan bir gazetecinin
"Selçuk oyundan çıkarken teknik direktör Mancini ile arasında birşeyler
yaşandı. Selçuk'un morali nasıldı ?" sorusuna Sabri, "Selçuk Galatasaray
için önemli bir oyuncu. Galatasaray'a yaptığı katkıyı zaten herkes gözardı
edemez. Genç milli takımdan beri beraber olduğum birisi. Galatasaray'a
geldiği günden beri büyük başarılar yaşadı. Kötü geçen sezon olduğu
zaman üzülüyor. Sakatlandı diye oyundan çıktı. Bir sorun yok gayet keyfi
yerindeydi. Gönül kırgınlığı olabilir. Biraz duygusal birisidir. Sorun olacağını sanmıyorum. Kendisi de sorun yok diyor." dedi.
ERSUN YANAL: DERBİDE FUTBOLU KONUŞMUYORUZ
Fenerbahçe Teknik Direktörü Ersun Yanal, derbi maçta futbolu konuşmak
istediklerini fakat futbolu konuşamadıklarından yakındı. Galatasaray ile
oynanan derbi maçın bitiminde düzenlenen basın toplantısına katılan
tecrübeli teknik adam, "Biz her zaman futbolu güzelleştiren tarafta olmak
istiyoruz. Bugün maalesef gergin ortam vardı. Yoldayken başlayan gerginlik
saha içine de yansıdı. Futbol dışında hakem kendini tartışacak pozisyonlara girdi. Eksik kaldık, rakipte eksik kalabilirdi. Rakip bizi mağlup etti.
Eksik kaldığımız zaman bile gol atma arzumuz sonucu değiştirmedi. Bu
kadar tartışmalar yerine keşke futbolu konuşabilseydik. Bu akşam gerilimli
bir maç oldu. Trabzon'da da gerilimli maç oynamıştık orada rakip biraz futbola katılmıştı. Bugün biraz farkı bir oyun vardı. Galatasaray'ın bir tane
maçı vardı, bizim daha önümüzde 6 tane maç var. Biz her zaman futbol oynamayı çalışıyoruz. Keşke saha içini konuşabilseydik. Bugünkü derbide futbol konuşulmadı hakem kararları tartışılıyor. Futbolu konuşmuyoruz." diye
konuştu. Bir gazetecinin Mancini'nin 'Fenerbahçe liderliği hakediyor' sözlerini ise şöyle yorumladı: "Deneyimli bir teknik direktör. Kendisine
teşekkür ediyorum." Başka bir gazetecinin "Derbiler neden kötü geçiyor'
demesi üzerine Yanal, "Savaş başlıkları atılmayacak. O zaman futbol
oyunu oynamaya çalışalım. Futbolun dışına çıkıyoruz." dedi. Başka bir
gazetecinin "Emre'yi sahaya sürdünüz. Ona tepki olacağını biliyordunuz.
Onu oyundan almayı düşünmediniz mi?" sorusuna "Küfür mü edilmeyecekti ben mi oyundan alacaktım" diyerek tepki göstererek basın toplantısını bitirdi.
Fenerbahçeli Volkan Demirel, derbi maçta Galatasaray'dan bazı oyuncuların adam gibi oynamadığından yakınarak, "Adam gibi oynayan
arkadaşlarımı tebrik ediyorum" dedi. Fenerbahçe'nin derbi maçta
Galatasaray'ya 1-0 mağlup olduğu karşılaşmanın bitiminde düzenlenen
basın toplantısına katılan tecrübeli kaleci, rakip takımdan bazı oyuncuların adam gibi maç oynamadığını ifade ederek, "Maçtan önce Galatasaray
yönetiminin beni izlemeye aldığını duydum. İşin açıkçası onların bazı
Galatasaraylı oyuncuları izlemesi gerekiyor. Bazıları maalesef adam gibi
oynamıyorlar. Hatta başka türlü oynuyorlar. Onları izlesinler. Ben hiçbir
zaman birşey yapmadım. Benim için sıkıntı yok. Görüldüğü gibi ben hiçbir
şey yapmadım. Adam gibi oynayanları tebrik ediyorum. Diğerlerini
Galatasaray yönetimi izlesin. Sneijder'e elimi uzattım ters tepti. Bazı yerlerde gider yapacaksınız." diye konuştu.
Karşılaşmanın hakemi Bülent Yıldırım'ın yönetimini de eleştiren Milli
Kaleci, "İlk yarı sert geçti. Emre'nin atılması doğru idi. Ancak Melo'nun da
atılması gerekiyordu. Ancak hocamız maçın sonlarına doğru onlardan da
birisini attım diye Melo'yu da attı. Tabiki bunlar yenilmemizin bahaneleri
değil. Biz bahaneye sağınmıyoruz. Aramızdaki puan farkı 10 indi.
İhtiyaçları vardı. Kazandılar." dedi. Başka bir gazetecinin maçtan önce yenersiniz saha içinde bir takım hareketler yapacağınız konuşuluyordu demesi
üzerine Volkan, "Maçı kaçansak adam gibi yenip gitmek nasıl olur onu
gösterecektir. Şampiyon olunca gösteririz." diye cevapladı.
CİHAN
15
O yüzden futbolu özledim. Neden kadroya alınmadığımı
bilmiyorum. Şu an geri dönmek için ne umudum ne de
beklentim var. Ama hâlâ Beşiktaşlı İbrahim Toraman’ım
ve kaptanım. Benim baktığım yerden bu olayda affedilme
gibi bir durum yok. Ben kendime göre takım menfaati için
doğrular yaptım. Sezon bittikten sonra önümüzü hep beraber göreceğiz."
‘SEZER’LE HİÇBİR SORUNUMUZ YOK’
Yurt içi ve dışından konuştuğum yerler oldu. Devre
arasında 2-3 yerden teklif geldi. Ama karar veremedim. 10
yıldır buradayım. Bırakıp gitmek kolay gelmiyor insana.
Burada beklemek mantıklı geldi, sakatlıkların olması
üzücü tabii ki. Takımda olsaydım katkı sağlardım. FEDA
yılında bunun örneğini gördük. Yaptığım işler ortada. Çok
emeğim vardı. Üzüldüm orada olamadığım için.
Federasyon'dan
takımlara müjde
Sezer’le aramızda hiçbir sıkıntı yok. Zaten çok da büyük
bir olay değildi. Bilic bence iyi birisi ve iyi bir hoca. Oyuncularla diyaloğu iyi. Takıma dönemememde ne gibi bir
etkisi olduğunu bilemiyorum. Ama çalıştığımız dönemde
hiçbir sorunumuz yoktu. Onun açısından da olduğunu
sanmıyorum.
Fernandes'e kulüp çok destek verdi. Taraftar, yönetim,
hoca. Bence oyuncuların kendilerinin istemesi lazım.
Kendi sorunu var bence. Dany’nin tartışılması yanlış. Futbolcu sahaya çıktığında giydiği forma için mücadele eder.
Ben futbolcunun art niyetli olduğuna inanmıyorum.”
Haber Merkezi
Gençlik ve Spor Bakanı Akif Çağatay Kılıç, Spor
Kulüpleri Yasası'yla kulüplerin birbirinden önemli ve farklı alanlarda önünü açacaklarını söyledi..
G
ençlik ve Spor Bakanı Akif
Çağatay Kılıç, Spor Kulüpleri
Yasası'yla kulüplerin birbirinden
önemli ve farklı alanlarda önünü
açacaklarını belirterek, "Eş zamanlı olarak Adalet, Gümrük ve
Ticaret, İçişleri, Maliye bakanlıkları ve SPK ile de ortak çalışarak
Türk sporunun başarıya koşacağı
bir zemin oluşturmak istiyoruz"
dedi.
Bakan Kılıç, yaptığı açıklamada,
kamuoyunun yakından takip ettiği Spor Kulüpleri Yasası üzerinde önemli ilerlemeler
kaydedildiğini belirterek, süreç
içerisinde kulüplerle, federasyonlarla, spor adamlarıyla ve
akademisyenlerle çeşitli konularda fikir alışverişinde bulunulduğunu vurguladı.
Alınan ortak fikirleri yazılı olarak
spor hukukçularına sunduklarını, onların da görüşlerinin
alınmasının ardından oluşturulan taslak metini Kulüpler Birliği'ne gönderdiklerini ifade eden
Kılıç, şunları kaydetti:
"Kulüpler Birliği geçtiğimiz günlerde toplandı ve bize konuya ilişkin görüşlerini bildiren bir
metin sundu. Biz de bu metin üz-
erinde gerekli çalışmayı yapacağız ve en kısa sürede nihai
metni ortaya koyacağız. Çalışmalarımız devam ediyor. Tabii bu
süreçte sadece Gençlik ve Spor
Bakanlığı olarak tek başımıza bir
karar vermemiz mümkün değil.
Eş zamanlı olarak Adalet, Gümrük ve Ticaret, İçişleri, Maliye
bakanlıkları ve SPK ile de ortak
çalışarak Türk sporunun başarıya
koşacağı bir zemin oluşturmak istiyoruz.
Bu yasayla Türkiye'de spor kulüpleri önemli kazanımlar sağlayacak." Kılıç, yasayla kulüplerin
bürokratik engellerden kurtulacağına dikkati çekerek, sözlerini
şöyle tamamladı:
"İdari ve mali borçlanma
konusunda sınırlama getirerek,
bir nevi kulüplerimizin gelecekteki yapılarının da sağlam olması
adına girişimde bulunuyoruz.
Anonim olarak faaliyetlerine
devam eden şirketlere 'Spor
Anonim Şirketi' olma yolunu
açıyoruz. Aslına bakarsanız bu
yasayla kulüplerin birbirinden
önemli ve farklı alanlarda önünü
açıyoruz."
AA
Yerlikaya: FILA'da fındık kabuğunu dolduracak gücümüz yok
Türkiye Güreş Federasyonu Başkanı Hamza Yerlikaya, Büyükler Avrupa Güreş Şampiyonası'nın ardından
yaptığı açıklamada, hakemlere tepki gösterdi. Yerlikaya, Türkiye olarak Uluslararası Güreş Birliği'nde
(FILA) yeteri kadar güçlü olmadıklarını söyledi.
F
inlandiya'nın başkenti Helsinki'de gerçekleştirilen Büyükler Avrupa Güreş Şampiyonası, sona erdi. Türkiye Güreş Federasyonu
Başkanı Hamza Yerlikaya, şampiyona hakkında
basın mensuplarına değerlendirmelerde bulundu.
aYerlikaya, "Şampiyonaya serbest stil ve bayanlarla başladık, grekoromenle tamamladık.
Serbestle sporcularımız takım halinde üçüncü,
grekoromende takım halinde ikinci olduk. Tarihinde bayanlarda ilk defa da final yaptık.
Toplamda da 9 madalya aldık. Emeği geçen
herkese teşekkür ediyorum." diye konuştu.
Herkesin hedefinin ortak olduğunu dile getiren
Yerlikaya, "Bayrağımızı en üst seviyeye taşıyabilmek ay-yıldızıızı en üst noktada tutabilmek
hedefindeydik. Bu noktada aslan yürekli sporcularımız da mücadeleyi verdiler. Ama maalesef bazı
maçlarda hakemler hata yaptılar. Hakem heyeti
yanıma geldi ve özür dilediler." ifadelerini kullandı.
Yerlikaya, sözlerini şöyle sürdürdü: "Hata yapmışlar telafisi var mı? Sonuçta çalınan bir
madalya. Herşeye rağmen sonuç güzel. Başarı
güzel, iki altın madalya ile taçlandırdık. Şampiyonada sporcularımızın çıkışı ortada. İnşallah
bunun sonunda Dünya Şampiyonası, tabii bunlar
olimpiyatların provası. Olimpiyatlarda hedef altın
madalya alabilmek.
Eksiklerimizi görüp, hem hocalarımıza hem
sporcularımıza gereğini söyleyip, bize düşen
görevleri de yapacağız inşallah. El birliği ile hep
beraber Rio'da altın mücadelesi vereceğiz." Hamza
Yerlikaya, Selçuk Çebi'nin Macar güreşçi ile yaptığı
final maçında Macaristan'ın FILA üyesinin minder
hakemlerinin başında beklediğini belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü: "Maalesef FILA'da güçlü
değiliz. Fındık kabuğunu doldurmayacak kadar
güce sahip değiliz. Bugün şahit olduk Selçuk Çebi
kardeşimizin finalinde Macaristan'ın FILA üyesi,
minder hakemlerinin başında bekledi. Maalesef
bugün gördük. Biz FILA'da temsili olan; fakat gücü
olmayan bir camia durumundayız. Biz bu gücü de
elde etmek istiyoruz.
FILA'da da güçlü olmak istiyoruz. Bakıyoruz ki bir
hafta boyunca Ahmet Ayık dışında yanımıza gelen
giden yok. O heyecanı o ruhu yaşayan yok. Dün
yine gördük ki FILA üyesi Rus yetkili, masaları
kırdı. Bizim bayan üyemiz nerede, kime hizmet
ediyor? Bu soruların cevabını kendilerinden bekliyoruz. Maalesef zayıfız, biz bu zayıfları da tolera
etmeyi biliriz millet olarak. Biz imtiyaz istemiyoruz.
Biz hakkımızı almak istiyoruz. Çocuklarımız bazı
maçlarda zorla herşeye rağmen madalyalarını
aldı. Bu inancı ortaya koydular. Bu inanç bizi
olimpiyatlarda madalyaya taşıyacak." Başbakan
Recep Tayyip Erdoğan ve Spor Bakanı Çağatay
Kılıç'ın kendilerini sürekli telefonla aradıklarını
kaydeden Yerlikaya, "76 milyon insanımız da dualarıyla bizleri yalnız bırakmadı.
Sevgilerini ve dualarını eksik etmesinler. Olimpiyatlarda inşallah altın madalyalı bir güreş camiası
göreceğiz." diye konuştu. Yerlikaya, son olarak
Avrupa Güreş Şampiyonası'nda görev almış
Türkiye'ye haberleri ulaştıran basın mensuplarına
da teşekkür etti.”
CİHAN
onom
HERKES iÇiN EKONOMi POLiTiKA
8 NİSAN 2014 Salı
KDV dahil 25 Krş
www.ekonomigazetesi.net
R
vergisi kafa
KARIŞTIRDI
TARIM ALANLARINDA
DON ZARARI YAŞANDI
TZOB Başkanı Bayraktar, tarım alanlarında
yörelere göre 29-31 Mart
tarihleri arasında
yaşanan donun zarara
neden olduğunu
bildirdi.
T
Bölgeler itibarıyla don zararı
Ziraat Odaları’ndan alınan gelen bilgilere göre, önemli meyve üretim illerinden Hatay, Osmaniye, Muğla,
Afyonkarahisar, İzmir, Bursa, Yalova,
Burdur’da herhangi bir zararın oluşmadığını belirten Bayraktar, şunları
kaydetti:
"Karadeniz Bölgesi: Bölgede yüksek
kesimlerinde 250 ile 750 metre
rakımda etkili olan kar yağışı fındıkta
don riskinin artmasına neden oldu.
Yağan kar ve devamında sıcaklıkların
eksi değere düşmesi nedeniyle Karadeniz Bölgesi’nde fındık ve kivi
bahçelerinde özellikle yüksek kesimlerde % 70-80’lere varan oranlarda
don zararı meydana geldi. Don zararı
en fazla Ordu, Giresun ve Trabzon il
ve ilçelerinin yüksek kesimlerinde
görülmekle birlikte, fındık üretiminin
yapıldığı diğer illerde de yer yer zararlar oluştu.İç Anadolu, Doğu Anadolu
ve Geçiş Bölgeleri: Hububatta Konya,
Ankara, Çankırı, Kırıkkale, Yozgat,
Nevşehir illerinde sararmalar
görüldü. Aksaray’da şekerpancarı ve
ayçiçeğinde de don zararı var
Malatya’da kayısı, Amasya’da elma
bahçelerinin tamamına yakını dondan etkilenirken, elmada, Niğde’de %
70-80’lere ve Karaman’da % 50’lere
varan don zararı görüldü. Don zararı
ALKINMA Bakanı Cevdet Yılmaz,
gayrimenkule yatırım yapanları ve sektör
temsilcilerini yakından ilgilendiren bir
tasarı üzerinde çalıştıklarını açıkladı. Yılmaz’ın
açıkladığı rant vergisi gayrimenkul sektöründe
kafaları karıştırdı. Hürriyet’in gündeme
getirdiği çalışmaya göre kentlerde imar
değişikliği veya yapılan hizmetlerden dolayı bir
gayrimenkulde oluşan değer artışından
kamuya pay alınacak. Arsa ya da ev sahipleri
mülklerinin yüksek prim sağlaması
durumunda sağladıkları karın bir kısmını
kamu ile paylaşacak. Gayrimenkul sektörü
temsilcileri, yapılacak çalışmanın detaylarını
beklerken, gelecek ek vergi yükünün yatırım
iştahını azaltabileceği konusunda endişe
duyduklarını söyledi.
K
YATIRIMCI GELMEZ
GYODER ve Torunlar GYO Başkanı Aziz Torun,
yeni vergilerin yatırım iştahında azalmaya yol
açabileceğini söyledi. Yabancı yatırımcıların
Türk gayrimenkul sektörüne ilgisinin arttığını
söyleyen Torun, rant vergisinin yabancı
yatırımcı için de negatif bir etki yaratacağı
konusunda uyardı. Torun, “Yabancı yatırımcı
zaten kazanmak için alım yapıyor. Bizde böyle
bir vergi olursa endişe ederler ve yatırımdan
vazgeçerler” dedi. Yapılacak yeni düzenleme
nin detaylarını beklediklerini belirten Torun,
“Gayrimenkul geliştiriciler sanılan kadar
yüksek marjlarıyla çalışmıyor. Konut alıcısı da
yatırım dönüşü için 20 yıl bekliyor. Şimdi yeni
bir vergi dersek yatırımların önünü keseriz.
TZOB Genel Başkanı Bayraktar, yaptığı açıklamada, 2014 yılı Ocak ve
Şubat aylarında hava sıcaklıklarının
mevsim normallerinin üzerinde
seyretmesinin meyve ağaçlarında
çiçek tomurcuklarının erken farklılaşmasına, su kapsamlarına artmasına
yol açtığını, bunun da ağaçlarda
erken çiçeklenmeye ve dolayısıyla
dona karşı hassasiyete neden
olduğunu belirtti.
Bayraktar, Mart ayının son günlerinde
bazı bölgelerde yüksek kesimlerde
yağan kar ve devamında sıcaklıkların
bölgelere göre değişmekle beraber
sıfırın altına, eksi 10’lara varan derecelere düşmesi nedeniyle İç Anadolu,
Doğu Anadolu, Karadeniz bölgeleri ile
geçiş bölgelerinde yaşanan dondan
fındık, kayısı, elma, kiraz, vişne, erik,
şeftali, kivi, badem, narenciye, bağ
alanları ve karpuz tarlaları etkilendiğini vurguladı
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı kentsel rantların kamuyla paylaşılması için çalışma
başlattı.Kamuya kaynak yaratacak çalışma
gayrimenkulde kafaları karıştırdı. Tasarı
detaylarını bekleyen sektör yatırım iştahının azalmasından endişeli.
MOTİVASYON DÜŞER
Rant vergisinin halk ve yatırımcı için
motivasyon kaybına yol açacağını belirten
KONUTDER Başkanı ve EYG İcra Kurulu
Başkanı Ömer Faruk Çelik, “Hükümet ve
belediyelerin görevi vizyoner bir bakışla
projeler geliştirmek ve bu projeleri hayata
geçirmek olmalı. Bu bakış açısıyla yapılan
projelerde bazı bölgelerin değeri yükselirken
bazı bölgeler biraz daha durağan ilerleyebilir.
Ancak değer kazanan bölge ve şehirlerin artan
değeri karşılığında bir bedel istemek, yapılan
yatırımın bedelini halktan istemek anlamına
gelir ki bu da hiç hoş bir durum olmaz” dedi.
ürkiye Ziraat Odaları Birliği
(TZOB) Genel Başkanı Şemsi
Bayraktar, tarım alanlarında
meyve bahçeleri, sebze alanları,
hububat, şekerpancarı, ayçiçeği tarlalarında yörelere göre 29-31 Mart tarihleri arasında yaşanan don, bazı
yerlerde fırtına ve dolunun zarara
neden olduğunu bildirdi.
Çiçeklenme döneminde meyve türlerine göre değişmekle beraber çiçeklerin 0.6, küçük meyvelerin ise 0.5
santigrat derecenin altındaki hava sıcaklıklarında zarar görmeye
başladığını bildiren Bayraktar, "Don
zararının şiddetine, düşük sıcaklığın
derecesi kadar bu ortamda kalış
süresi de etkilidir. Özellikle
Anadolu’nun iç kesimleri ve geçiş bölgelerinin ilkbahar geç donları açısından riskli bölgelerdir" dedi.
ANT
tarım alanlarında kayısı, şeftali,
badem, erik ve elmalar ile bağlarda
değişen oranlarda zarara neden oldu.
Malatya’da kayısı, elma, şeftali, kiraz,
ceviz ve bağlarda zarar meydana
geldi. İç Anadolu’da elma üretiminin
yoğun olarak yapıldığı Karaman’da
don olayında erken uyarı istasyonlarından alınan verilere göre düşük sıcaklığın eksi 8 derecelere ulaşması
pembe rozet döneminde olan elmalarda % 50’lere varan oranlarda
zarara neden oldu. Yine Tokat İlinde
bağ ve fındık alanları değişen oranlarda dondan zarar görüldü.
Akdeniz ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi: Adana ve Mersin’de yer yer
oluşan soğuk hava, fırtına, dolu ve
don narenciye, erik, kayısı, karpuzda
zarara yol açtı. Kahramanmaraş
İlinde başta ceviz olmak üzere birçok
meyve gibi ürünlerde bazı alanlarda
% 100’e varan oranlarda don zararı
gerçekleşmiştir.Kahramanmaraş’ta
ceviz, Adıyaman’da Antep fıstığı başta
olmak üzere, meyve bahçelerinde don
yaşandı. Isparta’da kayısı, badem,
şeftali, erik, kirazda % 60-70’lere
varan zarar var. Örtüaltı sebze yetiştirilen alanlar da yörelere göre değişen
oranlarda zarar gördü."
Hasar tespit çalışmalarından sonra
zararda kesin sonuçlar belli olacak
Don olayının yaşandığı ve don
zararının olduğu illerde hasar tespit
çalışmalarına bugünlerde
başlanacağına dikkat çeken Bayraktar, şöyle devam etti:
"Önümüzdeki günlerde sigorta
eksperleri ve hasar tespit komisyonlarının çalışmaları tamamlandıktan
sonra zararda kesin sonuçlar ortaya
çıkacak. Bununla birlikte, halihazırda
ilk gözlemlere göre bu yıl fındık,
kayısı, elma, kiraz, vişne, erik, şeftali,
kivi, badem, narenciye, üzüm, ceviz,
Antep fıstığı gibi ürünlerde rekolte
kaybı beklenmektedir. Bu meyve türlerinden özellikle fındık ve kayısı
önemli ihraç ürünlerimizdendir. Bunlarda yaşanacak rekolte kaybı ihracatı
da olumsuz etkileyecektir. Türkiye,
son yılda, ortalama olarak yıllık 238
bin ton fındık ihraç etmiş ve
karşılığında 1.5 milyar $ döviz elde etmiştir.
YENi BiR CEM UZAN VAKASI DAHA!
Enerji ve Tabii Kaynaklar
Bakanı Taner Yıldız, yeni bir
Cem Uzan vakasıyla karşı
karşıya olduklarını belirterek, elektrik şirketlerinin
imtiyazının sona erdirilmesiyle alakalı Stockholm
mahkemelerinde 2,5 milyar
avroluk yeni bir dava
açıldığını bildirdi.
ıldız, Türkiye Odalar ve Borsalar
Birliği (TOBB) Sıvılaştırılmış Petrol
Gazı (LPG) Meclisi Başkanı Yağız
Eyüboğlu ve meclis üyelerini kabul etti.
Y
Bakan Yıldız, burada yaptığı açıklamada, siyasi istikrarın bozulması adına
17 Aralık'tan bu yana çok farklı yapıların
çok farklı işlemlerle karşılarına çıktığını
söyledi.Yeni bir Cem Uzan vakasıyla
karşı karşıya olduklarını belirten Yıldız,
bugüne kadar elektrik dağıtım, üretim
ve iletim hizmetleriyle alakalı şirketin
faaliyetine devam ediyor olmasına rağmen imtiyaz hakkının alınmasıyla ilgili
4 büyük dava açıldığını, 10 yıla yakın
süren davaların kazanıldığını anımsattı.
Bakan Yıldız, şunları kaydetti:
"Bunlar yetmiyormuş gibi şimdi tekrar
miktarı 2,5 milyar avroluk Stockholm
mahkemelerinde yeni bir dava açılmış
durumda. Bu artık Türkiye'nin siyasi istikrarının üzerine konan keneleri alma
işidir. Türkiye mutlaka bu kenelerinden
kurtulacaktır. Sürekli bir ayağından
tutup aşağı çekmek isteyenlere karşı,
Türkiye'nin büyümesine, ilerlemesine
karşı olanlarla mücadelemiz devam edecektir. Bununla alakalı uluslararası
avukatlık firmalarıyla hizmet alımına
gideceğiz.
Benzer davaları emsal gösterip bu davanın kabul edilmemesiyle alakalı ilk
girişimlerimiz olacak. Elimizde bu manada alınmış çok fazla uluslararası
tahkim kararları var. Bütün bunları
ibraz edeceğiz. Şu ana kadar Türkiye'nin
neredeyse tamamını isteyen bir yapıyla
karşı karşıyayız. Vatandaşımızın hakkı
olan bir kuruşu vermeyiz."
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner
Yıldız, Uzanlar'ın, Türkiye aleyhine
açtığı yeni davaya ilişkin, "Bize göre
gerek hukuki açıdan gerekse enerji
açısından hiçbir fonksiyonelliği yok.
Tamamen gündem oluşturmayla alakalı
bir konudur" dedi.
Yıldız, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği
(TOBB) Sıvılaştırılmış Petrol Gazı (LPG)
Meclisi Başkanı Yağız Eyüboğlu ve
meclis üyelerini kabul etti.
Bakan Yıldız, Uzanlar'ın Türkiye aleyhine açtığı yeni davaya ilişkin sorular
üzerine, Stockholm Ticaret Odası'nın
tahkim merkezinde ÇEAŞ ve Kepez elektrik şirketlerindeki hisse sahibi olarak,
bu şirketlerin imtiyaz sözleşmelerinin
iptal edilerek el konulması iddiasıyla
dava açıldığını söyledi.Kendilerinin
2003'te yalnızca şirketlerin üretim,
dağıtım ve iletimle ilgili imtiyazının
kaldırılmasına yönelik karar aldıklarını
dile getiren Yıldız, bu şekilde 2,5 milyar
avroluk bir tazminat oluştuğunun iddia
edildiğini belirtti. Yıldız, şunları kaydetti:
"Halbuki aynı konuda Libananco
davasında 15,6 milyar dolarlık, hem
Polonya hem de Eurocement'teki 2 ayrı
davada da yaklaşık 5 milyar dolarlık
talepleri olmuştu. Uluslararası tahkim
heyeti bununla alakalı çok uzun süren
araştırmalar yaptı. Her zaman objektifliğine inandığımız bir yapı içerisinde
karar verildi. Bu kararlardan 3'ünün
temyizi yoktu, bir tanesinin vardı.
Libananco'da temyiz mahkemesi yine
aynı doğrultuda karar verdi. Bu ortakların imtiyaz hakkının kaldırılmasıyla
alakalı ayrı bir zarara uğramadığına
yönelik karar vermişti. Uluslararası
Yatırım Uyuşmazlıkları Çözüm Merkezi'ndeki bu davalar nihayetlenmişti. Hem
temyiz yolları kapandı hem uluslararası
tahkim açısından bütün hukuk yolları
kapanmış oldu.