Minibüslere kamera Ankara Minibüsçüler Esnaf Odası Başkanı Gani: "Yıl sonuna kadar Ankara'daki tüm minibüslere kamera ve GPS sistemi kurulma işlemi tamamlanacak" dedi. Gani, "2010'dan bu yana UKOME kararınca tecavüz, gasp, terör suçlarından sabıka kaydı olanları minibüs şoförü olarak çalıştırmıyoruz" diye konuştu. 12’DE Partilere aday adaylığı başvuruları yağıyor 20 Şubat 2015 Cuma Fiyatı 25 Kr www.yedigungazetesi.com Milletvekili aday adaylığı için başvurular, AK Parti'de bugün, CHP'de 24 Şubat, MHP'de 18 Mart ve HDP'de 2 Mart'ta sona erecek. AK Parti, erkek milletvekili aday adaylarından 5 bin lira, kadın aday adaylarından 2 bin 500 lira alacak. CHP'de kontenjan adaylığı için başvuracaklar 7 bin 500 lira, önseçime girecek adaylar 5 bin lira, kadınlar, engelliler ve gençler ise 2 bin 500 lira ödeyecek. MHP'den aday adayı olmak isteyenler 2 bin lira; HDP ise erkekler 2 bin lira, kadınlar ve 27 yaş altındaki gençlerin ise bin lira ödemesi gerekiyor. CHP'de milletvekili aday adayı olmak isteyenlerin başvuruları alınmaya başlandı. Başvurular, 24 Şubat'a kadar sürecek. İlk başvuruyu yapan Hukuk ve Seçim İşleri'nden sorumlu CHP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan (sağda) başvurusunu hangi seçim bölgesinden yaptığını açıklamadı ve "Sürpriz" dedi. Tüm aday adaylarından son tarih 24 Şubat bilinciyle hareket etmelerini isteyen Tezcan, Genel Başkan Kılıçdaroğlu'nun "nereden aday olacağına" yönelik soruyu da "Onunki de sürpriz" diye açıkladı. 1627 sayaç dondu 11 ilin valisi değişti Resmi Gazete'de yayımlanan kararla 6 ilin valisi merkeze alınırken, 5 ilin valisi başka illere atandı. Vali değişiklikleri Ağrı, Bolu, Gaziantep, Mardin, Şırnak, Van, Sinop, Tekirdağ, Elazığ, Düzce ve Bingöl illerinde yapıldı. HABERİ 12. SAYFADA Tezcan: "2015 Haziran'ın da Türkiye'nin CHP iktidarına uyanacağını şimdiden ilan ediyorum" dedi HABERİ 12’DE Meclis dışındaki bazı partiler de adaylardan 500 lira ile bin lira arasında değişen ücret talep ediyor. Bağımsız aday olmak isteyenler, 10 bin 160 lirayı ilgili mal sandığına yatıracak. HABERİ 12. SAYFADA Muhalifler 27 rejim askerini ESİR ALDI Suriye'de muhaliflerin çatı birliği Cephe Şamiye'ye bağlı birliklerin, Halep'in kuzeyindeki Rityan beldesinde, aralarında İranlı subay ve Hizbullah güçlerinin de bulunduğu 27 rejim askerini esir aldığı bildirildi. Cephe'nin basın sorumlularından Yasir Ahmed, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Rityan beldesinde yaşanan çatışmalarda silahlı muhaliflerin Şam yönetimine bağlı güçleri bir binaya sıkıştırdığını ifade eden Ahmed, "Silahlı muhalifler, Rityan beldesinde rejim destekli Hizbullah ve İran Devrim Muhafızları'nın bulunduğu binaya ağır silahlarla saldırdı. Saldırılarda 3'ü İran subayı ve çok sayıda Hizbullah milisi olmak üzere 27 kişi muhaliflere teslim oldu" dedi. Başkent'te son bir ay içerisinde 1627 adet su sayacı soğuktan zarar gördü. ASKİ, Başkentlileri sayaçlarını korumaları konusunda bir kez daha uyardı, donan sayaçlara ateş veya sıcak suyla müdahale edilmemesini önerdi. ÇANKAYALI Bazı abonelerin, donan su sayaçlarının altında ateş yakma, sıcak su dökme gibi yöntemlere başvurduklarını dile getiren ASKİ Genel Müdürü İrfan Kaya, bu metodun yanlış olduğuna işaret ederek, “Böyle durumlarda hasar büyüyebilir ve tesisat zarar görebilir” dedi. Kaya, vatandaşlardan sayacın donması, patlaması veya su akması durumunda derhal vananın kapatılarak, ALO 185 veya ASKİ Genel Müdürlüğü’nün 306 72 72 numaralı telefonuna başvurmalarını istedi. HABERİ 4. SAYFADA girişimciler sertifika aldı Çankaya Belediyesi, Çankayalı girişimcilere kendi işinin patronu olma imkanı sunuyor. Bu kapsamda düzenlenen girişimciliki eğitimini tamamalayan 57 kursiyere sertifikaları düzenlenen bir törenle verildi. Kenan ERGEN’in HABERİ 4’TE Fehmi Koru Meclise yakışan özgürlüklere sahip çıkmaktır 3. Sayfada Prof.Dr. Nurullah Çetin Türkçe Bakış 11. Sayfada Hayrettin İvgin Kültürel Boyut 8. Sayfada M.Nuri Parmaksız Hayata ve Aşka dair 7. Sayfada Esed sıkıştı BM yetişti! Suriyeli muhaliflerin Halep’te rejim güçlerine verdiği ağır kayıp üzerine Şam ateşkes istedi. BM’ye göre Esed, Halep’e hava saldırılarını 6 hafta durdurmayı kabul etti. Oysa Esed, geçen ay avantajlı olduğunu düşündüğü için BM’nin “dondurulmuş ateşkes planı”nı rafa kaldırmıştı. HABERİ 12. SAYFADA Türkiye, özellikle de Ankara ve İstanbul, son yılların en ağır kış koşullarını yaşıyor. Yoğun kar yağışı ve tipi nedeniyle İstanbul’da hava ve deniz ulaşımı durma noktasına gelirken sayısı binlerle ifade edilen trafik kazaları yaşandı. İstanbul Valisi Şahin, önceki gün olduğu gibi dün de okulların tatil edildiğini duyurdu. KIŞ LASTİĞİ cezası yağdı www. gazetesi.com.tr gazetemizi bu adresten takip edebilirsiniz Ankara'da ise yoğun kar yağışı nedeniyle dün eğitime ara verildi. Valilik yetkilileri, AA muhabirine, okulların yoğun kar yağışı nedeniyle dün tatil edildiğini belirtti. Dün ayrıca Adıyaman, Adana, Bolu, Bursa, Kırşehir, Balıkesir, Sivas, Bartın, Konya, Yalova ve Kastamonu'da bazı okullar tatil edildi. Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Lütfi Elvan, "Şehirler arası yük ve yolcu taşıyan ticari araçların kış lastiği takma zorunluluğunun başladığı 1 Aralık 2014'ten 9 Şubat 2015'e kadar geçen sürede 493 araç sahibine 260 bin 339 lira ceza kesildi" dedi. 12’DE ’ü ’dan takip edebilirsiniz Gazetemizi https://www. .com/YediGün-Gazetesi Gazetemizi https://www. /yedigun.gazetesi ATO’ya genç girişimci ziyareti Ankara Ticaret Odası (ATO) Yönetim Kurulu Başkanı Salih Bezci, yeni seçilen TOBB Ankara Genç Girişimciler Kurulu Başkanı Göksel Ayrancıgil ve yönetim kurulu üyelerini makamında kabul etti. Türkiye’nin geleceğini gençlerin yönlendireceğini ve inşa edeceğini belirten Bezci, bu açıdan gençlerin girişimci olmasının büyük önem taşıdığını söyledi. HABERİ 6. SAYFADA 2“Kara Şimşek”in yönetmeni Shilton, SİNEMA TV / MAGAZİN 20 Şubat 2015 Cuma İstanbul’da yönetmenlik eğitimi veriyor İSTANBUL - "Zeyna", "Kara Şimşek", "A Takımı", "Alacakaranlık Kuşağı" gibi Türkiye'de büyük ilgi görmüş dizilerin yönetmeni Gilbert Shilton'ın da aralarında olduğu New York Film Academy'nin (NYFA) eğitmenleri, 45 Türk öğrenciye yönetmenlik dersi veriyor. Geçen yıl imzalanan protokolle NYFA'nın Türkiye temsilciliğini de üstlenen İstanbul Medya Akademisi'nin Yenibosna'daki merkezinde, 4 haftaya yayılan 216 saatlik özel eğitimin yarısı, geride kalmış durumda. Eğitim kapsamında 45 öğrenci yönetmenlik becerileri, prodüksiyon, film okuması, dijital kamera, ışık uygulamaları, ses senkronizasyonu, oyuncu yönetimi, senaryo ve kurgu teknikleri konularında Shilton'ın yanı sıra yönetmen Kelly Gardner, görüntü yönetmeni Hilarion Banks ve kurgu yönetmeni Abraham Heisler'dan ders alıyor. Shilton, AA muhabirine yaptığı açıklamada, İstanbul'da bulunmasının kendisi için de olağanüstü bir deneyim olduğunu belirterek, buradaki öğrencilere, hayallerini hayata geçirebilecekleri araçları sağlamayı amaçladıklarını anlattı. NFYA'nın kendisiyle aynı gündeme ve felsefeye sahip okullarla işbirliğine gittiğini ifade eden Shilton, "İstanbul Medya Akademisi işbirliğiyle Amerika'daki film yapma sürecinin bazı mekanik cephelerini öğretiyoruz" diye konuştu. Shilton, "30 yıl yönetmenlik yaptım. Tabii ki bu süreçte öğrendiklerimin tamamını 4 haftada aktaramam. Fakat bazı kapılar açabilir, film yapmaya büyük ilgisi olan bazı öğrencilere araçlar ve fırsatlar sunabilirim" ifadelerini kullandı. Film yapmanın zorlu bir süreç olduğunu belirten Shilton, "Film yapmak ağır işçiliktir, uzun saatler alır, duygusal olarak yorucudur. Fakat işin tekniğini ne kadar öğrenirseniz, iş de o kadar kolaylaşır, zanaatte ustalaşırsınız... Türkiye'de hayal gücü ve yetenek Vizyona yeni girecek filmler 05:13 İstiklal Marşı ve Günün Program Akışı 05:15 Ana Ocağı 06:40 1'de Sabah 08:50 1'de Bugün 09:05 Beni Böyle Sev 11:00 İyi Fikir 13:25 Ana Ocağı 15:00 Annem Söyler Ben Yaparım 16:10 1'de Bugün 16:25 Seksenler 19:00 Ana Haber Bülteni 19:45 Spor 19:50 Hava Durumu 19:55 Yeşil Deniz 23:00 Filinta 01:25 Annem Söyler Ben Yaparım 02:25 Ana Ocağı 03:45 İyi Fikir "Boyun Eğmez" Oscar ödüllü Angelina Jolie'nin yönetmenliğini ve yapımcılığını üstlendiği filmin oyuncu kadrosunda Jack O'Connell, Domhnall Gleeson, Garrett Hedlund, Finn Wittrock, John Magaro ve Alex Russell bulunuyor. Laura Hillenbrand'ın kitabından uyarlanan film, olimpiyat oyuncusu ve savaş kahramanı Louis Zamperini'nin insan ruhunun dayanma gücünü konu olan inanılmaz ve ilham veren gerçek hikayesini beyaz perdeye taşıyor. Olimpiyat oyuncusu Louis, II. Dünya Savaşı'nda bir uçak kazasından sonra iki mürettebatla bir salda 47 gün boyunca yaşam mücadelesi vermiş, ardından da Japon donanması tarafından yakalanarak savaş esirleri kampına gönderilmişti. 07:00 Kahvaltı Haberleri 08:00 Nihat Hatipoğlu Sorularınızı Cevaplıyor 10:00 Müge Anlı İle Tatlı Sert 13:00 Kızlar ve Anneleri 15:00 Alemin Kıralı 16:00 Zahide ile Yetiş Hayata 18:45 Atv Ana Haber 20:00 Yabancı Sinema 00:15 HAWAII FIVE 20:30 MEDCEZİR Hale, Sude tarafından köşeye sıkıştırılmasının üzerine, Kenan’dan da darbe alınca, eski yaraları kanamaya başlar... Çok hırslanan Hale, İkisinden de intikam alabilmek için düşmanıyla ortak olur ve Orkun’un kapısını çalar... Mira’nın Yaman'la evleneceğinin düşüncesinden bile rahatsız olan Orkun'un eline yeni bir fırsat geçecektir. Büyük gün geldiğinde Yaman ve Mert bütün şifreleri çözmüş olarak yanlarında sevgilileriyle birlikte büyük hazineye doğru mutlulukla yola çıkarlar... Bu sevgililer günü dördü için de unutulmaz olacaktır. bol bol var. Gerekli olan makinelerle kamerayla kadroyla aktörlerle takvimle nasıl çalışılacağını öğrenmek" dedi. Yönetmen Kelly Gardner da "Biz burada, İstanbul'da, insanlara öğrettiğimiz kadar, kendimiz de yeni şeyler öğreniyoruz" diye konuştu. İyi bir yönetmen olmanın yetenekten ziyade çalışmaya bağlı olduğunun altını çizen Gardner, "Öğrencilerin iyi işler çıkardığını görüyorum ve iyi işler çıkarmaya devam edeceklerine inanıyorum" dedi. Her şeyin merkezinde "hikaye"nin yer aldığını belirten Gardner, "Öğrencilerden izledikleri filmleri yeniden yapmalarını değil, daha önce anlatılmış da olsa hikayeleri yeniden ve yeni bir şekilde anlatmalarını bekliyoruz. Evet, bütün hikayeler çoktan anlatıldı ama sizin tarafınızdan anlatılmadı henüz" ifadelerini kullandı. İstanbul Medya Akademisi Yönetim Kurulu Başkanı Ogün Şanlıer de "NYFA dünyada edindiği tecrübeyi burada, İstanbul'da bizlerle de paylaşıyor. Kendileri de çok memnun. Yurt dışında yaptıkları en iyi eğitimlerden biri olduğunu söylüyorlar" dedi. Şanlıer, NYFA ile oyunculuk ve görüntü yönetmenliği eğitimleri düzenlemeyi planladıklarını da kaydetti. Akademi olarak Türkiye'deki iletişim fakültelerinin pratiğe yeterince imkan tanımadığını düşündüklerini anlatan Şanlıer, kendi amaçlarının teori ile pratiği bir arada sunarak bu eksikliği gidermek olduğunu söyledi. Şanlıer, Yenibosna'da 2 bin metrekarelik alanda 3 stüdyo ve 4 derslikle 1 yıl önce hizmet vermeye başladıklarını ifade ederek, altyapı itibarıyla Türkiye'nin ilk sırada gelen medya eğitim kurumlarından biri olduklarını kaydetti. Şanlıer, 90-100 saatlik 3,5 aya yayılan eğitimleri, alanında uzman eğitmenlerin verdiğini, mezunların ise Milli Eğitim Bakanlığı'nın onayladığı bir sertifika aldığını kaydetti. Öğrencilere eğitim sırasında, işbriliği halinde oldukları medya ve prodüksiyon kuruluşlarında staj olanağı verdiklerini anlatan Şanlıer, "İlk dönem eğitim verdiğimiz 50 öğrencinin tamamı stajlarını yaptı. Yaklaşık 20 öğrenci de çeşitli kanallarda ve prodüksiyonlarda istihdam edildi" diye konuştu. İstanbul Medya Akademisi'nin Yüksek Lisans programları açmasının da planlandığını anlatan Şanlıer, bitirme tezi olarak da her öğrencinin uzun metrajlı bir film çekmesini öngördüklerini kaydetti. Şanlıer, İstanbul Medya Akademisi'nin sinema sektörüne katkı amacıyla geçen Kasım ayında "Uluslararası Boğaziçi Kısa Fİlm Festivali"ni gerçekleştirdiklerini ve bunu sürdürmeyi hedeflediklerini söyledi. Şanlıer, NYFA'nın da festivale jüri veya onur konuğu olarak bazı dünya starlarını davet etmesinin gündemlerinde olduğunu ifade etti. "Keskin Nişancı" İki Oscar'lı yönetmen Clint Eastwood'un imzasını taşıyan filmde başroldeki Bradley Cooper'ın canlandırdığı "Chris Kyle" karakterinin, keskin nişancılık yetenekleriyle savaş alanında bir kahramana dönüşmesinin gerçek hikayesi sinemaya taşınıyor. "Silver Linings Playbook" ve "American Hustle" filmlerindeki çalışmalarıyla iki kez Oscar'a aday gösterilen Cooper'a filmde, Sienna Miller, Luke Luke Grimes, Jake McDorman, Cory Hardrict, Kevin Lacz, Navid Negahban ve Keir O'Donnell eşlik ediyor. 07:00 HER SABAH 08:45 2.SAYFA 10:40 DUDAKTAN KALBE 12:30 ERKAN AKKUŞ İLE 12:50 DERYA'NIN DÜNYASI 15:00 DUDAKTAN KALBE 16:45 İKİNCİ BAHAR 18:15 EKİN OLCAYTO İLE ANA HABER-CANLI 19:30 SPOR BÜLTENİ 19:45 YABANCI SİNEMA SOKAK KRALLARI 2 21:40 YABANCI SİNEMA 23:30 THE UNIT (EKİP) 00:20 YABANCI SİNEMA O GÜZEL TOPRAKLAR 01:50 YABANCI SİNEMA TEKRAR 03:10 YABANCI SİNEMA 04:40 DÜNYAYI GEZİYORUM TEKRAR 05:40 Dila Hanım 07:00 Aşkın Bedeli 07:45 Deniz Yıldızı 09:00 Beni Affet 10:00 Melek 12:00 En Güzel Bölüm 12:30 Aşkın Bedeli 14:30 Benim Kuaförüm 16:00 En Güzel Bölüm 16:30 Beni Affet 18:30 Star Haber 20:30 medcezir 23:30 Yerli Dizi 01:20 Kim O! 19:45 SOKAK KRALLARI 2 Orjinal İsmi:Street Kings 2: Motor City Yönetmen:Chris Fisher Oyuncular:Ray Liotta, Shawn Hatosy, Scott Norman Yapım Yılı:2011 Tür:Aksiyon/Polisiye Marty (Liotta) gizli bir narkotik dedektifidir, ancak ters giden bir uyuşturucu baskınında vurulur ve kıl payı hayatta kalır... 4 sene sonra ortağı öldürülünce Marty birtakım vahşi polis cinayetlerini incelemek ve vakaları aydınlatmak için dedektif Dan Sullivan (Hatosy) ile işbirliği yapmaya başlar. Ancak hiçbir şey göründüğü gibi değildir... Muğla'da sinema atölyesi kuruluyor MUĞLA - Muğla'nın Ula ilçesinde yönetmen Yüksel Aksu'nun öncülüğünde ünlü sanatçı ve yönetmenlerin de katılacağı sinema atöylesi kuruluyor. Sinema atölyesi, Ula Kaymakamlığı himayesinde, Esnaf Odası ve Halk Eğitim Merkezi yürütücülüğünde, Belediye, Dokuz Eylül ve Yaşar üniversiteleri desteğiyle, Film Yönetmenleri, Senaryo Yazarları Derneği, Oyuncular Sendikası, Sinema Eserleri Sahipleri Meslek Birliği'nin katkılarıyla çalışmalarını yürütecek. Katılımcılara Milli Eğitim Bakanlığı onaylı sertifika verilecek programdan elde edilecek gelir, ilçede eğitim gören öğrencilere burs olarak verilecek. Bu arada, sinema atölyesinin tanıtım toplantısı yapıldı. Yönetmen Aksu, sosyal ve kültürel hayatın antik çağlardan beri zengin olduğu bölgede Ula'nın her zaman sanatı ve sanatçıyı seven, özveriyle destekleyen yönüyle tanındığını söyledi. İlçede geçmişten günümüze çok sayıda sanatçı, yazar, mimar ve kültür insanı yetiştiğine vurgu yapan Aksu, "Cumhuriyet'in ilk yıllarından bugüne sürdürülen çabalar ve değerli insanların anısına Ula'nın bölgemizin aktif kültür merkezi olması için hep birlikte yola çıkıyor ve ilk adımı sinema atölyesiyle atıyoruz. Ege'de sinemayı halkla, halkı sinemayla bütünleştirmeye devam edeceğiz" dedi. (AA) "Enigma" Benedict Cumberbatch'ın başrolde oynadığı filmde ona Keira Knightley eşlik ederken, yönetmenlik koltuğunda "Kafa Avcıları" filmiyle bilinen Morten Tyldum oturuyor. Gerçek bir hikayeden uyarlanan filmde, 2. Dünya Savaşı sırasında Almanların kullandığı Enigma adlı şifreleme yöntemini çözmeye çalışan İngiliz matematikçi Alan Turing'in hikayesi anlatılıyor. Gerilim ve dram türündeki filmde; bir yandan gizli kodu çözmek ve Almanya'nın yenilmesi için uğraş veren Turing, diğer yandan eş cinsel olduğu için yaşadığı baskılara göğüs germek zorunda kalır. 07:30 Aile Doktoru 08:45 Magazin 8 09:00 Aramızda Kalmasın 12:15 Ütopya 13:45 Ver Fırına 15:30 Bu Tarz Benim (Yeni) 18:30 Ütopya (Yeni Bölüm) 20:00 Yetenek Sizsiniz Türkiye 23:15 Hülya Avşar (Yeni Bölüm) 00:30 Ütopya 01:45 Bay Tahmin 02:45 Bu Tarz Benim 05:00 Ütopya 06:00 Geniş Aile 06:45 Günaydın 09:30 Alın Yazım 11:00 Aşk-ı Memnu 12:30 Gün Aras 13:00 Ben Bilmem Eşim Bilir 15:45 Evim Şahane 17:15 Arka Sokaklar 18:40 Baba Haber Bülteni 19:00 Ana Haber Bülteni 20:00 Arka Sokaklar 23:15 Beyaz Show 02:00 Yerli Dizi 00:30 HAWAİİ FİVE Hawaii Five-O CBS’de 19681980 yılları arasında 12 sezon yayınlanan polisiye dizisinin yeni versiyonu. 12 sene önceki diziyle aynı adı taşıyan dizinin yapımcıları Fringe dizisininde yapımcıları olan Alex Kurtzman ve Roberto Orci. Dizinin kadrosunda ise Lost‘tan tanıdığımız Daniel Dae Kim (Jin Kwon) var. Ayrıca 1 sezon yayınlanan Moonlight dizinin yakışıklı vampirini canlandıran Alex O’Loughlin,Scott Caan ve Grace Park’da dizinin kadrosuna dahil. Dizinin konusu önceki versiyonunda olduğu gibi sadece valiye hesap veren hawaii eyalet polisini ele alıyor. Bakanlık, “Kadına şiddetle mücadele” için eylem planı hazırlıyor Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, ''Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Eylem Planı''nın süresinin bu yıl sona ermesi nedeniyle yaptırım gücü daha yüksek ulusal eylem planı için masaya oturdu. ANKARA - Bakanlık, şiddet mağduru kadınlara yönelik hizmet veren kadın konukevi, ilk kabul birimi ve Şiddet Önleme ve İzleme Merkezleri (ŞÖNİM) ile ilgili 2015 için çeşitli çalışmalar hazırlıyor. Bu kuruluşların sayısının artırmayı hedefleyen bakanlık, hizmet kalitesinin geliştirilmesi amacıyla kuruluşların onarım işlerini de gerçekleştirecek. 2015'te 8 kuruluşun daha açılması planlanıyor. Yeni kurumların yanı sıra kurum çalışanlarına eğitimler verilmesi de planlar arasında yer alıyor. 6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun ve Kadın Konukevleri Uygulama Yönetmeliğinde yaşanan soru ve sorunların giderilmesi, ortak görüş oluşturulması amacıyla 125 kadın konukevi çalışanına yönelik toplantılar yapılacak. Türkiye için bir ilk olma özelliği taşıyan ve 2012'de yürürlüğe giren 6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin MEB'ten görme engelli öğrencilere teknolojik destek ANKARA - Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) Yenilik ve Eğitim Teknolojileri (YEĞİTEK) Genel Müdürü Dinçer Ateş, görme engelli öğrenciler ve öğretmenleri için kitapları sese çevirebilen kitap okuma, dinleme ve ses kayıt cihazı alınacağını bildirdi. Ateş, AA muhabirine, Ankara'da dün Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı'nın katılımıyla "Engelliler İçin Dijital Eğitim İmkanları Çalıştayı" düzenlendiğini anımsatarak, bu kapsamda sivil toplum kuruluşları, akademisyenler ve öğretmenlerden, engelli öğrencilerin eğitiminde teknolojinin olanaklarından yararlanılması konusunda görüş aldıklarını anlattı. Bakanlığın daha önce, görme engelli öğrenciler için kitapları seslendirerek CD'ler hazırladığını dile getiren Ateş, ancak yeni teknolojilerden yararlanmak istediklerini dile getirdi. Ateş, MEB tarafından açık ihale usulüyle bin 600 kitap okuma, dinleme ve ses kayıt cihazının satın alınacağını belirtti. Görme engellilerin eğitimi için PDF formatındaki bir bilgisayar içeriğini anında sese çevirebilen teknolojiler bulunduğunu anlatan Ateş, bu teknolojiyi barındıran cihazların, menüler içinde sesli komutla gezinmeye de imkan sağladığını söyledi. Milli Eğitim Bakanı Avcı'nın, engelli öğrencilerin eğitimine destek konusuna önem verdiğini belirten Ateş, "Bu teknolojiyi kendisine anlattığımızda cihazların temin edilmesi konusunda talimat verdi. Bizler de dünyada görme engelliler için geliştirilen dijital eğitim teknolojileri konusundaki çalışmaları araştırdık. Geldiğimiz aşamada, artık daha önce yaptığımız gibi CD'leri hazırlayarak öğrencilere gönderdiğimiz sistemi geride bırakacağız" diye konuştu. Ateş, satın alınacak cihazlarla öğrencilerin, bütün kitapları ve eğitim bilişim ağı EBA'da yer alan 4 binin üzerindeki sesli içeriği istedikleri yerde ve zamanda dinleyebileceklerini vurgulayarak, "Herhangi bir metni yüklediklerinde bu metin otomatik olarak okunup, seslendirilecek. Bu teknoloji aslında özel eğitim için kullanılan spesifik bir cihaz" dedi. İşitme engelli öğrencilerin dijital eğitim içeriklerinden yararlanması konusunda da Türkiye'de çeşitli üniversitelerde teknolojilerin geliştirildiğini ifade eden Ateş, şunları kaydetti: "Ekrandaki görüntüyü, yapay zeka sayesinde işaret diline çeviren bir teknoloji üzerinde çalışmalar yürütülüyor. Şu anda sadece bir metni okuyarak, onu işaret diline çevirebilen teknolojiler de kullanıma girdi. Bu teknolojileri yakından takip ediyoruz ve öğrencilerimizin hizmetine sunmak için çalışıyoruz." (AA) Önlenmesine Dair Kanunun uygulanmasına yönelik de etki analizleri yapılacak. Bakanlık, 2015 yılı içinde ''Kadına Yönelik Şiddetle Mücadelede Alternatif Hizmet Modelleri Çalıştayı'' da düzenlemeyi planlıyor. Çalıştayla kadına yönelik şiddetle mücadelede yer alan tarafların katkı ve katılımıyla bu konuda sunulan hizmet model ve standartlarının geliştirilmesine katkı sağlanması, deneyim paylaşımı ve iyi uygulama örneklerinin ortaya konulması amaçlanıyor. Bakanlık, kadına yönelik şiddetle mücadele kapsamında 2012'de Bursa ve Adana'da pilot uygulanan ''panik butonu'' projesinin etki analizi çalışmaları neticesinde iyi sonuç alınamadığını belirledi. Şu ana kadar 204 şiddet mağduruna verilmiş durumda olan ''panik butonu''ndan 15'i Adana'da, 43'ü de Bursa'da aktif olarak kullanılıyor. Panik butonunu, daha önce birkaç erkeğe verilmiş olmakla birlikte şu anda aktif olarak kul- lanan erkek ise bulunmuyor. ''Panik butonu'' uygulamasında değişiklik kararı alan bakanlık, elektronik destek sisteminde yeni proje başlatacak. ''Elektronik bileklik'' uygulamasının şiddet vakalarında uygulanabilmesi için İçişleri Bakanlığı ve Adalet Bakanlığı ile işbirliği yapıldı. Bu uygulamanın marttan itibaren Ankara ve İzmir'de hayata geçirilmesi planlanıyor. Adalet Bakanlığınca da başarılı bir şekilde uygulanan ''elektronik bileklik'' uygulaması, şiddet mağduru ve şiddet uygulayanın birlikte izlenmesi ve mağdurların korunmasında en etkin elektronik destek sistemi olması açısından önem taşıyor. Bakanlık, 2012-2015 yıllarını kapsayan ''Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Eylem Planı''nın süresinin bu yıl sona ermesi nedeniyle yeniden güncellemek için de masaya oturdu. (AA) KAYSERİ - Türk Kızılayı, 2014 yılında eğitimden sağlığa, barınmadan gıdaya kadar birçok alanda yurtiçinde 634 bin 250 kişiye doğrudan yardımda bulundu. Türk Kızılayı Genel Müdür Yardımcısı Mintez Şimşek, AA muhabirine yaptığı açıklamada, kurulduğu 1868 yılından bu yana 147 yıldır dünyanın dört bir yanında mazlum ve mağdurların yanında olan Türk Kızılayı'nın derdi olanlara derman olduğunu söyledi. Yurtiçi ve yurtdışında her türlü afette mağdurların yanında olmaya çalıştıklarını belirten Şimşek, "Türkiye'de 2014 yılında başta Soma ve Ermenek Maden ocaklarındaki kazalar olmak üzere, Gökçeada depremi, yangın, yol kapanması, sel ve su baskınları gibi tabii afetler nedeniyle 106 olaya müdahale ederek 258 bin 968 vatandaşımıza beslenme, barınma, giyecek ve psiko-sosyal destek hizmeti sunduk" diye konuştu. Şimşek, şunları kaydetti: "Yurdun her yerine dağılan 750'yi aşkın Türk Kızılayı şubesi vasıtasıyla fakir ve muhtaç vatandaşlarımıza zekat, gıda kartı, gıda kolisi, kurban kavurması, giysi, kırtasiye malzemesi, malul aracı, ortez ve protez yardımlarında bulunan Kızılay, 2014 yılında 375 bin 282 kişiye de sosyal yardımlarda bulundu. 2014 yılında 634 bin 250 kişiye doğrudan yardımda bulunmuş olduk. Nerede yardıma muhtaç birisi var imdadına koşmaya, kanayan yarasına merhem olmaya çalıştık. Öz kaynaklarımızı ve vatandaşlarımızdan gelen bağışları ihtiyaç sahiplerine seferber ettik." Türk Kızılayı'nın afet ve acil durumlara ilişkin yardım operasyonlarını Ankara'daki Ulusal Afet Yönetimi Merkezinden gönderilen ekipler vasıtasıyla yürüttüğünü, sosyal yardımları ülke genelindeki şubeler aracılığıyla ihtiyaç sahiplerine ulaştırdığını belirten Şimşek, yardım faaliyetlerine ilişkin şu bilgileri verdi: "Tabii afet ve acil durumlara ilişkin olarak 2014 yılında 2 milyon 101 liralık yardım yaptık. 20 bin 663 vatandaşımıza 5 milyon 165 bin 750 liralık zekat yardımında bulunduk. Bin 768 vatandaşımıza Kızılay Kart aracılığıyla 141 bin 440 liralık kaynak aktardık. Bunlar sadece fiyatlandırabildiğimiz yardımlarımız. Fiyatlandıramadığımız sosyal yardımlarımızla 2014 yılında yaptığımız yardımların tutarı 15 milyon lirayı geçti. Yardımları öz kaynaklarımızdan ve vatandaşlardan gelen paralarla yapıyoruz. Ne kadar çok bağış alırsak o kadar çok kişiye ulaşabileceğiz. Bu konuda vatandaşlarımızın duyarlı olmasını bekliyoruz." Fakir ve muhtaç vatandaşlara yardım sunarken onların ve ailelerinin toplum içerisindeki saygınlıklarının korunmasına özen gösterdiklerini anlatan Şimşek, bu kapsamda geliştirilen "Kızılay Kart"a para yüklediklerini ve vatandaşların bu kartla istedikleri marketten tütün ve alkol ürünleri dışında ihtiyaçlarını alabildiklerini söyledi. Şimşek, geçen yıl Kızılay Aşevleri vasıtasıyla 2 milyon 127 bin 632 öğün yemek dağıttıklarını, maddi imkanı yerinde olan veya yemek yapmaya, alışverişe takati olmayan yaşlı ve engelli vatandaşların evine de sıcak yemek götürdüklerini belirtti. (AA) Türk Kızılayı yaralara “MERHEM” OLDU 20 Şubat 2015 Cuma Fehmi KORU fkoru@gmail.com 3 fkoru@htgazete.com.tr bölge haberlerİ Meclis’e yakışan özgürlüklere sahip çıkmaktır “KAMU düzeni, kamu düzeni” diye yer gök inletilirken, sonunda Meclis’in düzeni bozuldu. Gece yarısı oturumunda kafa-göz yarmaya varan arbede çıkmış, görüşmeler kesilmiş... Meclis bir süredir gündemindeki “İç Güvenlik Paketi”ni görüşüyor. Meclis içi ve dışı muhalefetin “sıkıyönetim yasası” adını taktığı tasarı geçerse, güvenlik adına zaten hayli daraltılmış özgürlük alanımız, biraz daha sıkılaşacak. İktidar partisi ve hükümet şu yeni tedbirlere “kamu düzeni” adına katlanmamızı bekliyor: Güvenlik güçleri kişinin üstünü başını, aracını en basit kuşkuda izinsiz arayabilecek, istediği kişileri gözaltına alıp bulunduğu yerden uzaklaştırabilecek... Gözaltı süresi uzatılabilecek... Daha önce “silah” muamelesi görmeyen sapan, demir-bilye taşımak suç olacak, elinde molotofkokteyli tutana ateş açılabilecek... “Yasadışı” sayılan dinlemeler yasal muamelesi görecek... Yeni düzenlemeyi savunanlar, yukarıdaki özete itiraz edebilirler. “Kamu düzeni” adına her türlü tedbiri makul sayan bir görüşle hazırlandığı için, özgürlük alanını daraltıp devlet adına hareket edenleri keyfi davranışlara sürükleyebilecek yenilikler, “suçsuzları koruma” gerekçesiyle getirilmekte... Yasa tasarısının “İç Güvenlik Paketi” olan adı da “özgürlükleri koruma paketi” olarak değiştirilmiş zaten... Özgürlüklerimizi, daha önce var olan özgürlükleri kısıtlayarak korumayı öngören düzenlemelerin AB standartlarına uyduğu tezine itirazım yok; gerçekten bazı AB üyesi ülkeler de zaman içerisinde aşırı tedbirleri yasal düzenleme haline dönüştürdüler. ABD’nin 11 Eylül (2001) uğursuz eylemleri sonrasında açtığı çığıra kapılarak... Charlie Hebdo olayı sonrasında Fransa da aynı yola girdi. ISİS’in faaliyet bölgesinden on binlerce kilometre uzaktaki Avustralya’nın hükümeti bile, “ISİS’e katıldıktan sonra dönecek militanlara karşı tedbir” adına özgürlükleri kısıtlayacak düzenlemeleri gündemine taşıdı. Moda bu; birinde başlayınca diğerlerine de sirayet ediyor... Türkiye, bazen içeriyi de tehdit eden terör bölgesinin tam ortasında bulunduğu halde, ABD ve Avrupa’da yaygınlaşan “özgürlükleri daraltma” modasına direnmiş, AK Parti hükümeti de, şimdilerde yeni düzenlemelere karşı çıkan muhalefetin ısrarla talep etmesine rağmen kısıtlayıcı yasal düzenlemelerden sürekli kaçınmıştı. Dönemin Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün, “Biz demokrasiden ve özgürlüklerden feragat etmeden terör sorunuyla baş ediyoruz” diye çok övündüğü herhalde hatırlardadır. “Gül gitti, böyle oldu” kolaycılığına kaçmak istemem, ancak realite de ortada: İnternet konusunda daha önce kaçınılmış kısıtlamalar... “Makul şüphe”... Şimdi de “iç güvenlik”... Yakın zamana kadar AK Parti’nin uzak durduğu ne kadar düzenleme varsa, birbiri ardına Meclis gündemine taşınıyor. AK Parti’yi kuruluşundan itibaren savunduğu temel iddialarından uzaklaştıran düzenlemeler... Türkiye’nin siyasi tarihi, “kamu düzeni” adına düzenlemelerin de tarihidir: Takrir-i Sükûn Kanunu... TCK 141, 142, 163. maddeleri... Anayasa Nizamını Koruma Kanunu... Özgürlükleri daraltmayı amaçlayan bu tür düzenlemeler öncesinde, devlet aygıtının, genellikle, sonradan “kumpas” olduğu anlaşılacak oldubittilere başvurduğu da oluyordu. Geçmişle bugün arasındaki en önemli fark, kısıtlamalara taraf ve karşıt olanların yer değiştirmesinden ibarettir. Dün kısıtlamalara en şiddetle karşı çıkanlar, bugün uğruna kavga-gürültü çıkaracak kadar, daha ileri kısıtlamaları savunuyorlar. Tavsiyem şu: İktidarlar ebedi değildir. İktidar milletvekilleri, yasalaştırmak için mücadele ettikleri kısıtlayıcı düzenlemelere, muhalefete düştüklerini ve tedbirlerin kendilerine karşı uygulandığını varsayarak biraz daha yakından baksınlar.... 19 Şubat 2015/ HABER TÜRK Tapu modernizasyon çalışmalarında sona gelindi ANKARA - Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünün hizmetlerinin geliştirilmesi amacıyla yürütülen Tapu ve Kadastro Modernizasyon Projesi çalışmalarında sona gelindi. Çevre ve Şehircilik Bakanlığından yapılan açıklamaya göre, Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü ile Dünya Bankası arasında 2008'de imzalanan anlaşmayla uygulanan proje, 125 milyon avroluk dış kaynakla finanse ediliyor. Açıklamada, görüşlerine yer verilen Çevre ve Şehircilik Bakanı İdris Güllüce, projeyle Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünün faaliyetlerine destek verilmesinin, etkinliğinin artırılmasının ve kurumsal kapasitesinin geliştirilmesinin hedeflendiğini belirtti. Projenin 30 Ağustos'ta sona ereceğini bildiren Güllüce, "Projeyle, kadastro haritalarının sayısal kadastro ve tapu bilgilerini destekleyecek şekilde yenilenmesi ve güncellenmesi, sayısal tapu ve kadastro bilgilerinin kamu ve özel sektör kuruluşlarının hizmetine sunulması, Türkiye'de gayrimenkul değerleme için en iyi uluslararası uygulamaların benimsenmesine yönelik çalışmalar yapılıyor" ifadesini kullandı. Çalışma sonunda ülke genelinde yaklaşık 4,1 milyon parselin sayısal ve hukuksal formda bilgisayar ortamına aktarılmasının sağlanacağına işaret eden Güllüce, taşınmazların gerçek değerlerine ilişkin veri tabanı oluşturulmasına yönelik politikanın da belirleneceğini vurguladı. (AA) 4 ANKARA 20 Şubat 2015 Cuma Ankara Büyükşehir Belediyesi Zabıta Daire Başkanlığı Şube Müdürü Abdurrahman Karabudak, Büyükşehir Belediyesi Zabıta Daire Başkanlığı’na atandı. Büyükşehir Zabıta'da görev değişikliği yapıldı her zaman bizim ağabeyimiz büyüğümüz” diye konuştu. Abdurrahman Karabudak, yapacakları çalışmalarla ilgili olarak da şunları söyledi: “Burası Başkent, yani Türkiye’nin kalbi. Türkiye’nin kalbinde daha verimli, daha yaşanılır bir kent için çalışacağız. Bunun için öncelikle ekip ruhunu, kardeşlik ruhunu ön plana çıkaracağız. Bu aldığımız hizmet yarışında, bayrak yarışında daha iyiye, daha doğruya, daha güzele doğru ilerleyeceğiz. Takdir ederseniz ki Ankara’da mücavir alan sınırı, il sınırı oldu. Ve bununla ilgili bizim görev tanımımız da çoğaldı. Çoğalan görev tanımımızı da daha iyi daha doğru yapabilmek için ekiplerimizle koordineli bir şekilde çalışacağız.” HABER MERKEZİKarabudak, görevi Zabıta Dairesi eski Başkanı Kemal Sonunur’dan devraldı. Büyükşehir Belediyesi Zabıta Dairesi Başkanlığı’nda gerçekleştirilen devir teslim töreninde konuşan Kemal Sonunur, Karabudak ile yaklaşık 9 aydır birlikte hizmet verdiklerini hatırlatarak, “Aramızda en ufak bir sorun olmadı. Kendisinin bu görevi de en iyi şekilde layıkıyla yapacağına inanıyorum, başarılar diliyorum. Hayırlı uğurlu olsun” dedi. Abdurrahman Karabudak da “Bu hizmet yarışında Sayın Başkandan aldığım bayrağı daha iyiye, daha doğruya İnşallah teşkilatımızla beraber götüreceğiz. Başkanıma çalışmalarından dolayı teşekkür ediyorum. O Japon Gençlik Heyeti’nden KEÇİÖREN’E ZİYARET 1627 su sayacı zarar gördü Başkent'te son bir ay içerisinde 1627 adet su sayacı soğuktan zarar gördü. ASKİ, Başkentlileri sayaçlarını korumaları konusunda bir kez daha uyardı, donan sayaçlara ateş veya sıcak suyla müdahale edilmemesini önerdi. HABER MERKEZİASKİ Genel Müdürü İrfan Kaya, ASKİ olarak Başkentlileri bu konuda defalarca uyardıklarını hatırlatarak, sayaçların donması durumunda hiç müdahale edilmeden Genel Müdürlüğe bildirilmesi gerektiğini kaydetti. Kaya, “Son 1 ayda soğuk hava nedeniyle arızalanan su sayacı sayısı 1627’ye ulaştı. Abonelerin sayaçlarını ve tesisatlarını çok iyi korumaları gerekiyor. Sayaçlar iyi korunmadığı için, aboneler sıkıntıya düşüyor. Çeşitli şikâyetler alıyoruz” dedi. Başkent’te soğuk havanın etkisini sürdürdüğünü belirten İrfan Kaya, sayaçları korunma yolları ile ilgili şunları söyledi: “Su sayaçlarının bulunduğu yerin hava cereyanına karşı korunması amacıyla açık bölümlerin kapatılması, kırık camların yenilenmesi gerekiyor. Sayaçlar ve açıkta kalan su boruları cam yünü, boru kılıfı gibi maddelerle kaplanmalıdır, sayaç yeri temiz, aydınlık ve rüzgar almayacak şekilde düzenlenmelidir. Su sayacının donması halinde ise patlayan sayaçtan akan sudan dolayı diğer sayaçların donmasına engel olabilmek için vananın kapatılarak suyun kesilmesi gerekir.” Bazı abonelerin, donan su sayaçlarının altında ateş yakma, sıcak su dökme gibi yöntemlere başvurduklarını dile getiren İrfan Kaya, bu metodun yanlış olduğuna işaret ederek, “Böyle durumlarda hasar büyüyebilir ve tesisat zarar görebilir” dedi. HABER MERKEZİ“Küresel Genç Liderler” Programı kapsamında Türkiye’ye gelen Japon Heyeti, Gençlik ve Spor Bakanı Akif Çağatay Kılıç’a nezaket ziyaretinin ardından Keçiören Belediye Başkanı Mustafa Ak’ın konuğu oldu. Kültürlerarası öğrenme amacıyla Türkiye’ye gelen 30 kişilik Japon heyetinin Keçiören’deki ilk durağı Estergon Kalesi Türk Kültür Merkezi oldu. Merkezde Türk kültürünü tanıtan müze ile ebru, hat ve çini atölyelerini gezen heyet, Türk kültürü ve geleneksel sanatlar ile ilgili bilgi aldı. Daha sonra Başkan Mustafa Ak ile görüşen heyete, Keçiören Belediyesi’nin kardeş belediye uygulamaları, yurtdışı faaliyetleri ve belediye hizmetleri tanıtıldı. Keçiören’in nüfusunun yaklaşık 900 bin olduğunu belirten Başkan Ak, “Umarım şehrimizi beğenirsiniz. Ziyaret ettiğiniz Estergon Kalesi Türk Kültür Merkezi belediyemize ait bir tesis. İçerisinde Türk kültürü müzesi, Türk İslam sanatları atölyeleri var. Aynı zamanda Ören Köşk’te Türk mutfağının yanında Özbekistan, Türkmenistan ve Kırgızistan mutfağından da yemekler sunuyoruz. Sizleri Türkiye’de görmek ve Keçiören’de ağırlamaktan dolayı çok mutluyuz” diye konuştu.. Japon heyetinin sözcüsü ise, Türkiye’yi ve Keçiören’i çok beğendiklerini ifade ederek “Gösterdiğiniz güzel misafirperverlik için teşekkür ederiz” dedi. Taşdelen’den, Yenimahalle CHP İlçe Teşkilatı’na ziyaret HABER MERKEZİCHP Yenimahalle İlçe Başkanlığı görevine atanan Ahmet Meşe’yi makamında ziyaret eden Çankaya Belediye Başkanı Alper Taşdelen, Meşe’yi ve çalışma arkadaşlarını tebrik ederek yeni görevlerinde başarılar diledi. 7 Haziran’da yapılacak milletvekili seçimlerinin ülke açısından bir kader seçimi anlamına geldiğini belirten Alper Taşdelen, “Bu seçimlerde hepimize büyük bir sorumluluk düşüyor” dedi. Yenimahalle’nin ayrı bir önemi olduğunun altını çizen Taşdelen, “Çankaya ve Yenimahalle’nin yerel seçimlerde gösterdiği başarılar umarım 7 Haziran seçimlerine de yansır. Ben genel seçimlerde büyük bir başarı elde edeceğimize inanıyorum. El ele, omuz omuza ülkemizi ihtiyacı olan aydınlığa kavuşturacağız” diye konuştu. Taşdelen’in ziyaretinin kendileri için önemli olduğunu kaydeden Ahmet Meşe, “Böyle birlik ve beraberliklere çok ihtiyacımız olduğunu düşünüyorum. Çankaya Belediye Başkanımızın ilçemizi ziyaret etmesi bize mutluluk verdi” dedi. Göreve gelir gelmez yoğun bir çalışma temposu içine girdiklerini belirten Meşe, kısa süre içinde vatandaşlarla çok daha yakın bir temas sağlayan çalışma başlatacaklarını vurguladı. Kanarya severler severler Kanarya Yenimahalle'de buluştu buluştu Yenimahalle'de HABER MERKEZİYenimahalle Belediyesi Nazım Hikmet Kongre ve Sanat Merkezi’nde bu kez, kuş sesleri yankılandı. Başkent Kanarya Severler ve Üretenler Derneği kuş yetiştiricileri ile meraklılarını Nazım Hikmet’te buluşturdu. Türkiye’nin değişik illerinden gelen kuş üreticileri, yüzlerce çeşit rengarenk kuşu Ankaralı kuş meraklıları için satışa çıkardı. Muhabbetten papağana, kanaryadan süs güvercinine kadar yaklaşık 10 bin egzotik kuş 20 tl ile 750 tl arasında değişen fiyatlardan kuş severlerin beğenisine sunuldu. Kuş borsasını ziyaret ederek, üreticilerle sohbet eden Yenimahalle Belediye Başkanı Fethi Yaşar da kuşları yakından inceledi. Yaşam koşullarının insanları oldukça zorladığını belirten Yaşar “Kuşlar ve diğer hayvanların varlığı, sevgisi biraz olsun stres atmamızı, beyinlerimizi dinlendirmemizi sağlıyor. Allah’ın yarattığı canlıları sevmek çok güzel. Biz de yerel yönetimler olarak bu derneklere destek olmaya devam edeceğiz” dedi. Yenimahalle’de kahkaha dolu akşam HABER MERKEZİYenimahalle Belediyesi’nde perde bu kez de “'Aşka Olan Meylim Senin Yüzünden” adlı tiyatro oyunu ile açıldı. Ünlü oyuncu Kayra Şenocak’ın yazıp yönettiği, usta oyuncuları aynı sahnede buluşturan iki perdelik komedi oyunu, tiyatro severleri kırdı geçirdi. Yenimahalle Belediyesi 50'nci Yıl Dört Mevsim Tiyatro Salonu’nda ücretsiz olarak sahnelenen oyunu, Yenimahalle Belediye Başkanı Fethi Yaşar ve çok sayıda Yenimahalleli izledi. İstanbul Komedi Tiyatrosu’nun tiyatro severlerin beğenisine sunduğu oyun, izleyenlerden tam puan alırken, oyuncular Kayra Şenocak, Hande Katipoğlu, Fatoş Kabasakal ve İrfan Kangı performansıyla büyüledi. Evlilik öncesi ve sonrasında kadın ve erkek ilişkilerini esprili bir şekilde sahneye aktaran oyuncular, vatandaşlara kahkaha dolu bir akşam yaşattı. Çiftlerin evlilikten sonraki değişim süreçlerini ve bu değişimle beraber ortaya çıkan sorunları ele alan oyunda izleyiciler, kendi hayatlarından da parçalar buldu. Yenimahallelilere unutulmaz bir akşam yaşatan oyuncular, uzun süre ayakta alkışlandı. Yenimahalle Belediye Başkanı Fethi Yaşar da oyuncuları tek tek tebrik ederek “Yenimahalle’de tiyatro günleri tüm hızıyla devam ediyor. Beğenilen tiyatro oyunlarını sizlerle buluşturmak için çalışıyoruz. ANKARA 20 Şubat 2015 Cuma Çankaya Belediyesi, Çankayalı girişimcilere kendi işinin patronu olma imkanı sunuyor. Bu kapsamda düzenlenen girişimcilik eğitimini tamamalayan 57 kursiyere sertifikaları düzenlenen bir törenle verildi. Çankayalı girişimciler sertifikalarını aldı ÖZEL HABER TARSİM’in yeni başkanı İsmail Kemaloğlu oldu HABER MERKEZİTarım Sigortaları Havuzu (TARSİM) yeni yönetim kurulu belli oldu. Tarım Sigortaları Havuzu (TARSİM) Yönetim Kurulunda Başkanlık görevini Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı İsmail Kemaloğlu, Başkan Yardımcılığı görevini Başbakanlık Hazine Müsteşarlığı Müsteşar Yardımcı Vekili Dr. Ahmet Genç üstlendi. Yönetim Kurulu Üyeleri ise şu şekilde: Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Tarım Reformu Genel Müdür Vekili Dr. Gürsel Küsek, Başbakanlık Hazine Müsteşarlığı Sigortacılık Genel Müdürlüğü Daire Başkanı Vekili Erdal Altuncu, Türkiye Sigorta, Reasürans ve Emeklilik Şirketleri Birliği Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Akif Eroğlu, Türkiye Ziraat Odaları Birliği Başkan Vekili M. Nuri Şeyda Sorman, Tarım Sigortaları Havuz İşletmesi Genel Müdürü Yusuf Cemil Satoğlu. “ÜZERİMİZE DÜŞENİ YAPMALIYIZ” HABER FOTOĞRAF KENAN ERGEN Çankaya Belediyesi ve OSTİM Küçük - Orta Ölçekli İşletmeleri Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığı (KOSGEB) işbirliği ile hayat geçirilin ve 70 saat süren Uygulamalı Girişimcilik Eğitimi’ni tamamlayan 57 kişi sertifikasını aldı. Sertifika dağıtım töreninde konuşan Çankaya Belediye Başkanı Alper Taşdelen, insanlara iş kapısı açacak işbirlikleri kurmanın hem insani hem de yerel yönetim sorumluluğu olduğunu belirterek, “Sözlerine “Temel sorumluluğumuz halka hizmet 5 etmek ve onun yolunu açmaktır. Kendi işini kurmak için yola çıkan kursiyerler aynı zamanda başka insanlara da ekmek kapısı açacaktır.” diye konuştu. Gökçek, Sol gazetesindeki habere açtığı davayı kazandı HABER MERKEZİAnkara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek, Sol Gazetesi’nde yayınlanan, “Hayalet Dinleme Aracı Gökçek’te İddiası” başlıklı haberi yazan Pınar Yahya isimli kişiye açtığı “iftira ve hakaret” davasını kazandı. İstanbul Anadolu 2. Asliye Ceza Mahkemesi, Pınar Kahya’yı “kamu görevlisine hakaret suçunu işlediği” gerekçesiyle 354 gün adli para cezasına mahkum etti. Hakkında atılan iftira ve hakaretlere karşı haklılığı bir bir mahkeme kararlarıyla ispatlanan Başkan Gökçek, son olarak da 30 Eylül 2013 tarihinde Sol Gazetesi’nde yayınlanan bir habere karşı açtığı davayı kazandı. Sözkonusu tarihte Pınar Yahya isimli kişi tarafından yazılan “Hayalet Dinleme Aracı Gökçek’te İddiası” başlıklı haberle ilgili Başkan Gökçek adına avukatı Fatih Atalay tarafından yapılan suç duyurusu, İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı Basın Suçları Soruşturma Bürosu tarafından incelenerek yerinde görüldü. Basın Suçları Soruşturma Bürosu yaptığı incelemede sonucunda, şu ifadelere yer verdi: “Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı olarak görev yapan müşteki İbrahim Melih Gökçek’in, ortam dinlemesi için kullanılan ve kayıp olduğu belirtilen dinleme araçlarından birisini, üst düzey görev yapan insanları dinlemek için kullandığını ve bu dinlemeler sonucunda da milletvekilleri, mahkeme başkanları, iş adamları ve hatta Başbakana dahi şantajda bulunduğunu, çok sayıdaki yolsuzluk ve usulsüzlüğünü bu şekilde yaptığı şantajlar yoluyla ortaya çıkmasını engellediğini iddia ettiği, Şüphelinin bu şekilde, gerçeğe aykırı haber ve yorum yazısı yazmak suretiyle, bütün kamuoyu tarafından tanınan müştekinin onur, şeref ve saygınlığını zedeleyecek biçimde, yazılı basın yoluyla hakarette bulunduğu, Şüphelinin bu şekilde atılı suçu işlediği, yapılan soruşturma neticesinde yukarıda yazılı delillerle anlaşıldığından; Şüphelinin üzerine atılı suçtan/suçlardan dolayı yargılamasının yapılarak, eylemine uyan yukarıda yazılı kanun maddeleri uyarınca cezalandırılmasına karar verilmesi kamu adına talep ve iddia olunur… 27/01/2014…” Başkan Taşdelen, Çankaya Belediyesi’nin KOSGEB ile yaptığı işbirliğinin istihdam umudu yarattığını ve ülkenin en önemli sorunlarından biri olan işsizlikle mücadelede önemli bir adım olduğunu vurguladı. Taşdelen, “Bugün ülkemizde işsizlik çok ciddi boyutlara ulaşmış durumda. Bu sorunun çözümü için hepimiz üzerimize düşen sorumluluğu yerine getirmek durumundayız.” dedi. Başkan Taşdelen ve belediye başkan yardımcıları kursiyerlere sertifikalarını verdi. Taşdelen ve kursiyerler günün anısına birlikte fotoğraf çektirdi. AK Partili eski ilçe başkanı Yağmur, aday adayı oldu HABER MERKEZİAK Parti Keçiören İlçe Eski Başkanı Av. Bülent Yağmur, Ankara 2. Bölgeden milletvekili aday adayı olduğunu açıkladı. Yağmur, “AK Partinin tek gayesi ülkemizin birlik ve beraberlik ruhunu başarıyla temsil etmektir. Zümre siyaseti yapanlar, hizip siyaseti yapanlar, bölge siyaseti yapanlar AK Parti’nin bu birlik ruhunu anlayamazlar. AK Parti, 78 milyonun gönül diliyle konuşuyor, gönül kulağıyla duyuyor ve gönülden hareket ediyor. İşte bunun için AK Parti’den milletvekili aday adayıyım” dedi. Av. Bülent Yağmur yaptığı yazılı açıklamada, “Türkiye bugün, dünyadaki bütün olumsuz gelişmelere rağmen kaya gibi sağlam duruyor. Kurucu Genel Başkanımız (Cumhurbaşkanımız); Başbakanımız, Genel Başkanımız eğilmeden dimdik ülkemizi temsil ediyor. AK Partili kadrolar siyaseti ülkeye ve millete hizmet olarak görüyor, buna inanıyor. AK Parti kurulduğu tarihten itibaren geçen ondört yıllık süre içinde, Türkiye’yi geçmişteki istikrarsızlıklardan tamamen uzaklaştıracak olan dinamizmi sağladı. Ak Parti, Türkiye için sadece siyasi istikrarın, sadece demokrasinin garantörü değil aynı zamanda toplumsal dokumuzun temel harcı, ekonomik istikrarın ve en önemlisi milli güvenliğimizin de güvencesi olmuştur. Bunun için ben de AK Partiden milletvekili aday adayı oldum” ifadelerini kullandı. Yağmur açıklamasını şöyle tamamladı: “Bizler Anadolu’nun bağrından çıkan çilekeş insanlarız. Biz Türkiye’nin hayrına olmayan hiçbir şeyi kabul etmeyiz. Biz isteriz ki, bu milletin, bu ülkenin geleceğini aydınlatacak birçok siyasi seçeneği olsun, bizler de siyasetçiler olarak çıtayı daha yükseğe, hedefleri daha ileriye taşıma yarışı içinde olalım. Bizim önceliğimiz ve idealimiz her zaman Büyük Türkiye’dir. Bizim gayemiz bu milletin fazlasıyla layık olduğu aydınlık günlere, mutlu ve müreffeh yarınlara ulaşmasıdır. Bunun için milletvekili aday adayı oldum.AK Parti, tabela partisi değildir. AK Parti, bir Ankara partisi değildir. İnsanıyla omuz omuza, gönül gönüle olan ve insanıyla ülkenin yarınlarını planlayan, programlayan; projelerini buna göre yapan bir siyasi partidir. AK Parti’de siyaset yapan herkes “Her şey Türkiye için” diyor. Bizim derdimiz bu. “Her şey milletimiz için” diyoruz. AK Partili yöneticiler, sırça köşklerde, kapalı kapıların arkasında, aşılmaz duvarların ardında ömür sürmüyor. Bu millet biliyor ki tasada da, kederde de, sevinçte de kendileriyle beraber olan bir hükümetleri var. Biliyorlar ki milletin derdini kendi derdi bilen bir hükümetleri var. İşte bu yüzden AK Partiden milletvekili aday adayıyım.” Kezban Taşdelen, “ ” oldu HABER MERKEZİDaha önce Şahinbey İlkokulu’nda oluşturduğu kütüphanede çocuklarla buluşan Kezban Taşdelen, çocuklara verdiği oyuncak sözünü tutarak okulu tekrar ziyaret etti. Kendi girişimleriyle temin ettiği oyuncakları okuldaki 80 öğrenciye tek tek öperek hediye eden Taşdelen, Umut Aslan’ın hayali olan oyuncağı verirken duygusal anlar yaşadı. Önceki ziyaretinde Umut’a istediği oyuncağı getireceğini söyleyen Kezban Taşdelen, getirdiği oyuncakla Umut’un “Vay Canına! Seni çok seviyorum” demesi üzerine gözyaşlarını tutamadı. Oyuncağı Umut’la birlikte yapan Taşdelen, sınıfları dolaşarak her yaş grubuna ayrı ayrı aldığı oyuncakları kendi eliyle sundu. Çocuklarla bir süre sohbet de eden Taşdelen’e Yarım Elma ekibi de eşlik etti. Okul ziyaretinden sonra Yarım Elma’nın Esat Pazar Yeri içindeki giyim mağazasına da giden Taşdelen, ÇAYED Yarım Elma’nın bölgedeki gıda kolisi dağıtımına katıldı. İhtiyaç sahibi vatandaşlara gıda kolilerini takdim eden Taşdelen, eşi Başkan Alper Taşdelen’in selam ve sevgisini ileterek Çankaya Belediyesi’nin her zaman yanlarında olacağını söyledi. Selçuk Dereli’den Taşdelen’e ziyaret HABER MERKEZİÇankaya Belediye Başkanı Alper Taşdelen, CHP Çankaya İlçe Başkanı Selçuk Dereli ve Yönetim Kurulu üyelerini konuk etti. Ziyarette yaklaşan genel seçimlerle ilgili görüş alışverişinde bulunan Taşdelen ve Dereli, hedeflerinin CHP’nin Çankaya’daki oy oranını daha da artırmak olduğunu vurguladılar. Bir örgütün başarısının seçimlerde aldığı oy oranı ile ölçüldüğünü ve yerel seçimlerde hedefledikleri %65 oy oranını yakaladıklarını belirten Taşdelen, “Çankaya’nın başarılı olma özelliği var. 30 Mart’ta 110 bin oy artışı sağladık. Bunda Yenimahalle’den Çankaya’ya bağlanan bölgelerin de etkisi var ancak bu artışın önemli bir kısmında sokakta her vatandaşımıza dokunmamızın; her kapıyı çalmamızın etkisi de göz ardı edilemez. İnanıyorum ki örgütümüz önümüzdeki seçimlerde yine önemli bir başarı sağlayacak. Yoğun tempolu çalışmalarınızda başarılar diliyorum” dedi. Çankaya’da partisinin gurur duyacağı bir performans göstereceklerini ve gurur duyacakları bir oy oranı yakalayacaklarını belirten CHP Çankaya İlçe Başkanı Selçuk Dereli, “ Çankaya yine Çankaya olacak; Cumhuriyetine sahip çıkacak. Takım ruhuyla, disiplinle, sevgi ve saygıyla yürekten inandığımız partimizin iktidarı için çok çalışacağız” diye konuştu. 6 ANKARA 20 Şubat 2015 Cuma Çubuk Kent Konseyi Çocuk Meclisi kurularak projeler üretmek ve geleceklerini şekillendirecek çalışmalar yapmak üzere ilk toplantısını gerçekleştirdi. Çubuk Kent Konseyi Çocuk Meclisi kuruldu HABER MERKEZİÇocuklar, yaşamak istedikleri Çubuk konusunda kararlar vermek üzere yönetimde söz sahibi oluyor. Çubuk Belediyesi Mehmet Akif Ersoy Kültür Merkezi, bu kez çocuk üyelerin meclis genel kurulu’na ev sahipliği yaptı. İlçede bulunan ilk ve ortaokul öğrencilerinden 4. ve 8. Sınıf öğrencisi 52 çocuk, hem tanışma hem de başkan ve divan kurulu üyelerini seçmek amacıyla bir araya geldi. Çubuk Konseyi Başkan Yardımcısı Ercan Arslan, Meclis’in açılış konuşmasında konsey hakkında bilgi vererek, çocuklardan Çubuk hakkında kararlar almalarını, öneriler getirerek projeler üretmelerini istedi. Kadın Meclisi ve Engelliler Meclisi’nin oluşturulmasının ardından Çocuk Meclisi’nin oluşturulduğunu söyleyen Arslan, tüm meclislerde olduğu gibi çocuk meclisine büyük görevler düştüğünü ve çocuk meclisinin yaşıtları için nasıl bir Çubuk istediklerine bu meclisin aracı olacağını kaydetti. 52 kişilik meclisin ilk toplantısında meclis başkanı ve meclis organlarının seçimi gerçekleşti. İlk önce meclis başkanlığı seçimi yapıldı. 10 çocuk başkanlık için aday oldu. Üyelerin birbirlerini henüz tanımadıkları göz önüne alınarak, meclisin ortak kararı sonucu adaylar kendilerini tek tek tanıtarak neden başkan olmak istediklerini ve seçildiklerinde neler yapacaklarını anlattılar. Yapılan seçim sonucunda en çok oyu alan Atatürk Ortaokulundan Gurbet Günenç Çocuk Meclisi Başkanı, Çubuk Toki İlköğretim Okulundan Yasin Kaşkaya Başkan Vekili, Ş.Piyade Üst.Muharrem Kaleli İlköğretim Okulundan Ayşenaz Gökçe Başkan Yardımcısı, Aşağı Çavundur İlköğretiminden Mehmet Ali Oruç Başkan Yardımcısı, Özel Aksoy İlkokul ve ortaokulundan Şevval Çakmak Başkan Yardımcısı, Özel Yükselen Ortaokulundan Serhat Arda Şahin Sekreter, Yavuz Selim İlköğretim Okulundan Fatam Yağmur Güngör Sekreter ve Bekir Yılmaz İlkokulundan Cemre Mert Sekreter oldu. Çubuk Kent Konseyi Yürütme Kurlunun Çubuk İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’ne çocuk meclisi oluşturulmak üzere yazılı talepte bulunması ile meclis oluşum süreci başlıyor. İlçedeki ilk ve ortaokulların idarelerinin okullarını temsil etmek üzere öğrencilerinin arasından demokratik bir seçimle 1 asil ve 1 yedek üye belirlemesi sonucu Çocuk Meclisi oluştu. Çubuk Kent Konseyi Çocuk Meclisi Genel Kurul Toplantısına Kent Konseyi Başkan Yardımcısı Ercan Arslan, Şuayip Yaman, Kent Konseyi Kadın Meclisi Başkanı Çiğdem Soba, Çubuk Kent Konseyi Genel Sekreteri Hüseyin Yiğiner, yürütme Kurulu üyeleri ve öğrenciler katıldı. Pursaklarlı sporcuların Wushu başarısı HABER MERKEZİPursaklar Belediyespor Kulübü Wushu Takımı, Ankara İsmet Iraz Tekvando Spor Salonunda gerçekleşen Ankara Seçmesi müsabakasına katıldı. Antrenör Ümit Şensoy ve Yardımcı Antrenör Kerim Şener gözetiminde 9 sporcu ile müsabakaya katılan Pursaklar Wushu Takımı 2 altın, 2 gümüş, 2 de bronz madalya kazanarak Türkiye Ankara Seçmeleri müsabakasınna katılan Pursaklar Belediyespor Kulübü Wushu Takımı sporcuları 6 madalya kazanarak Türkiye Şampiyonası için vize aldı. Şampiyonasında Ankara’yı temsil etmek için vize aldı. Toplamda 310 sporcunun katıldığı müsabakada yetenekleriyle gelecek vaat eden Pursaklar Wushu Takımı Sporcuları Behlül Çolak, Ali Şener, Sefa Karakoç, Yılmaz Varımber, Mücahit Furkan Yılmaz ve Berkay Kargı önümüzdeki aylarda yapılacak olan Wushu Türkiye Şampiyonasına katılarak Ankara’yı temsil edecekler. Ankara Genç Girişimciler Kurulu, ATO’yu ziyaret etti Çayyolu Çankaya Evi müzik korosu kurdu HABER MERKEZİÇankaya Belediyesi’nin TODAM ve Çankaya Evleri aracılığıyla kurulan ilçe genelindeki 21 merkezde 55’den fazla alanda kişisel gelişim ve hobi kursları veriliyor. Çankayalılar, öğrendiklerini sergiledikleri etkinliklerle yaşam boyu eğitimin önemini de gösteriyorlar. Ata, Karakusunlar, Yüzüncüyıl, Emek, Dikmen TODAM’ların yanı sıra Çayyolu Çankaya Evi ile Çankaya Belediyesi Korosu’nu hızla genişletiyor. Bunun son örneği verdikleri konserle izleyicilere müzik ziyafeti sunan Çankaya Belediyesi Çayyolu Çankaya Evi kursiyerleri oldu. Başkent Üniversitesi İhsan Doğramacı Konferans Salonu’nda şef Satılmış Koruk yönetiminde gerçekleşen konserde sahne alan kursiyerler Çökertmeden Sivas’ın Yollarına müzikseverlerin hafızasında yer edinen türküleri başarıyla seslendirdiler; müzik konusundaki hünerlerini sergilediler. Çayyolu Çankaya Evi’nde çeşitli kurslara devam eden 2000 kursiyer arasında müziğe ilgi duyan ve çoğu emekli 40 kişiden oluşan koro, amatör ruhla başladıkları çalışmalarını bir adım öteye taşımanın mutluluğunu yaşıyorlar. Çankaya Belediyesi’nin kurslarına katılarak boş vakitlerini anlamlı bir şekilde değerlendirme fırsatı yakalayan kursiyerler, kurdukları koro ile de hem eğleniyorlar hem de bir şeyleri başarmanın keyfini yaşıyorlar. HABER MERKEZİAnkara Ticaret Odası (ATO) Yönetim Kurulu Başkanı Salih Bezci, yeni seçilen TOBB Ankara Genç Girişimciler Kurulu Başkanı Göksel Ayrancıgil ve yönetim kurulu üyelerini makamında kabul etti. Türkiye’nin geleceğini gençlerin yönlendireceğini ve inşa edeceğini belirten Bezci, bu açıdan gençlerin girişimci olmasının büyük önem taşıdığını söyledi. Bezci, Türkiye ekonomisinin gelişmesi ve güçlenmesi için daha fazla genç girişimciye ihtiyaç olduğunu belirterek, “Ağaç yaşken eğilir, girişimciliğe gençken soyunmayan ilerleyen yaşında girişimci olamaz. Her bir grişimci 10 kişiye istihdam sağlıyor. Her yıl 1 milyon gencimize iş bulmak için yeni girişimcilere ihtiyacımız var” dedi. Bezci, Ankara Genç Girişimciler Kurulu İcra Komitesi’ne seçilen üyeleri de kutlayarak, başarılı çalışmalar beklediklerini söyledi. Ankara Genç Girişimciler İcra Kurulu Başkanı Göksel Ayrancıgil de yaptığı konuşmada, kurul olarak Türkiye’deki genç girişimci potansiyelinin nitelik ve nicelik olarak geliştirilmesi yönünde çalışmalar yürüttüklerini belirterek, “KOSGEB ve Kalkanma Ajansı’yla birlikte girişimcilik destekleri konusunda bir çalıştay düzenleyerek girişimci sayısını artırmaya çalışacağız” dedi. Ayrancıgil, girişimcilik kültürünün gençler arasında gelişmesine öncülük etmekten memnuniyet duyduklarını da kaydetti. Ankara Genç Girişimciler Kurulu İcra Komitesi, Göksel Ayrancıgil, Sait Sayan, Ahmet Tahsin Ata, Mustafa Serhat Damar, Remzi Doğan Tavşan, Yunus Emre Koç, Harun Çiftci, Selim Gökşin, Olcay Çalışkan, Erdal Özer, Murat Şan, Birol Mermer, Osman Baştaş, İzzet Kökpınar ve Ahmet Süslü’den oluşuyor. Adem Yavuz IRGATOĞLU ayavuz.irgatoglu@gmail.com BAKIŞ AÇISI Bir-az insan olmak Özgecan Aslan’ın katledilmesi bir kez daha insanlığın sorgulanması gerektiği gerçeğini ortaya koydu. Türkiye’de meydana gelen kadına şiddet olayları, kadın cinayetleri erkek “müsveddelerinin” vicdanlarının ne kadar karardığını gösteriyor. Kullanılmış beyinler, kararmış vicdanlar, perdelenmiş gözler, kanlı ellerle buluşunca ortaya bu manzara çıkıyor ne yazık ki! Candan gayrı olan Özgecan’a Allah’tan rahmet, yakınlarına sabr-ı cemil niyaz ediyorum. Bu olay vicdanı olan herkesi ayağa kaldırdı. Tabi ayağa kalkan vicdanların yanında “pay” çıkarmak isteyenler de oldu. Ölümler bile bazen bizi bir araya getiremiyor. “Sizden” “Bizden” hitapları kalplerimizin katılığına işaret ediyor. “O saatte yola çıkmasaydı, şu olmazdı, bu olurdu…” şeklinde yorumlarla insan sıfatına bürünmüş cahilleri bir kenara bırakalım. Bu katliamı “fırsatını bulmuşken iktidara çakalım” fırsatçılığına soyunanları da onların yanına gönderelim. “Şu mezhepten olanlara şu yapılıyor, bu mezhepten olanlara bu yapılıyor” diyerek kin ve nefrete sürükleyenleri de vicdanlarıyla baş başa bırakalım. Cenazeleri siyaset tabutuna koyup oy toplama davranış(sızlığ)ını ilke edinenleri de bir kenara bırakalım. İnsanların acısına saygı duyun. İman ile ayakta durmaya çalışarak, olaydan hikmet arama çabasında olan çaresiz babanın acısına saygı duyun. Bilmem hangi dizide nasıl rol üstlenerek aile yapısını param parça edenler, köşelerini fantezi dünyasına çevirenler sizler de ahlak dersi vermek yerine susun! Gazetelerin arka sayfasını kadının çıplak bedenine ayıranlar! Nerede hata yaptığınızı bir düşünün! Televizyon ekranlarında topluma dayatılan dizilerin yapımcıları, oyuncuları sizler de durup düşünün! Hepsine şunu söylemek lazım: susun ve kalplerinizin pasını kalaylatın! Bir de Özgecan’ın babasının sözlerini tekrar tekrar okuyun. Düşünün, anlayın. Erkek olmaya ve baba olmaya dair çok şey öğrenebiliriz o sözlerde. Ne diyor Mehmet Aslan “…Bu memlekette artık ikilik olmasın. Bu vahim olayı yapan insanlara da zulmedilmesin, adaletin karşısına çıkıp cezalarını çeksinler. Allah onların analarına, babalarına da yardımcı olsun. Kimse nefretten ve şiddetten söz etmesin. Merhamet ve şefkatle yaklaşırsanız o zaman dünya değişir.” Yüreği yanan bir babanın dudaklarından dökülen metanetli, sabırlı cümlelere bakar mısınız? Mehmet Aslan konuşmasının devamında Ma’un Suresi’nden, Ali İmran Suresi’nden, Asr Suresi’nden ayetlere işaret ediyor. Ve yüreğinin yangınıyla hüsranda olduğumuzu bir kez daha hatırlatıyor. Peki, ne diyor bu surelerde Allah (c.c)? Âli İmran Sûresi-103: “Hep birlikte Allah’ın ipine sımsıkı yapışın; parçalanmayın. Allah’ın size olan nimetini hatırlayın. Hani siz birbirinize düşman kişiler idiniz de O, gönüllerinizi birleştirmişti ve O’nun nimeti sayesinde kardeş kimseler olmuştunuz. Yine siz bir ateş çukurunun tam kenarında iken oradan da sizi O kurtarmıştı. İşte Allah size âyetlerini böyle açıklar ki doğru yolu bulasınız.” Mâun Sûresi: “Gördün mü, o hesap ve ceza gününü yalanlayanı! İşte o, yetimi itip kakan, yoksula yedirmeyi özendirmeyen kimsedir. Yazıklar olsun o namaz kılanlara ki, Onlar namazlarını ciddiye almazlar. Onlar namazlarıyla gösteriş yaparlar. Ufacık bir yardıma bile engel olurlar.” Ve Asr Suresi! Her gün mutlaka Türkçe mealini okumamız ve anlamamız gereken ayetler… “Andolsun zamana ki, insan gerçekten ziyan içindedir. Ancak, iman edip sâlih ameller işleyenler, birbirlerine hakkı tavsiye edenler, birbirlerine sabrı tavsiye edenler başka.” Geriye kalan tek şey: bir-az insan olmak. İnsanlık dersi almak! Mamaklı tekvandocu Efe Avrupa üçüncüsü oldu HABER MERKEZİMamak Belediyesi Tekvando Takımı, Avrupa üçüncülüğü kazandı. Antalya Belek’te gerçekleşen Minikler Avrupa Tekvando Şampiyonası’nda, Cemal Efe Küçük 27 kg’da Avrupa üçüncüsü oldu. Spor’un farklı kültürlerden milyonlarca insanı birleştirici ve kaynaştırıcı yönü olduğunu belirten Mamak Belediye Başkanı Mesut Akgül, sporun sadece rekabet değil, farklılıkları kaynaştıran sosyal bir etkinlik olduğunu söyledi. Küçük’ün elde ettiği başarının spora ve sporcuya verilen desteğin bir neticesi olduğunu kaydeden Akgül, “Bugüne kadar katıldığı Türkiye ve Avrupa şampiyonluklarında elde ettiği derecelere bir yenisini daha ekleyen başarılı sporcularımızı ve antrenörümüzü bize böyle bir gurur yaşattığı için tebrik ederim” dedi. Takım antrenörü Sezai Yalçın da “Sporcularımızın azimli çalışmalarının sonucunda başarılı olduk. Amacımız geleceğin Dünya, Avrupa ve Türkiye şampiyonlarını Mamak’tan çıkarmak” dedi. EKONOMİ 20 Şubat 2015 Cuma Avrupa’da inşaat üretimi gerilemeye devam ediyor ANKARA ÇOCUK EVLERİ KOORDİNASYON MERKEZİ MÜDÜRLÜĞÜ 33 AYLIK BAKIM KOORDİNATÖRÜ HİZMET ALIMI ÇOCUK EVLERİ KOORDİNASYON MERKEZİ-ANKARA AİLE VE SOSYAL POLİTİKALAR BAKANLIĞI MÜSTEŞARLIK Ankara Çocuk Evleri Koordinasyon Merkezi Müdürlüğü 33 Aylık Bakım Koordinatörü Hizmet Alımı hizmet alımı 4734 sayılı Kamu ihale Kanununun 19 uncu maddesine göre açık ihale usulü ile ihale edilecektir, ihaleye ilişkin ayrıntılı bilgiler aşağıda yer almaktadır: İhale Kayıt Numarası : 2015/16221 1-İdarenin a) Adresi : Emniyet Mart. Silahtar Cad.No:77 06560 A.O.Ç YENİMAHALLE/ANKARA b) Telefon ve faks numarası : 3122110213 - 3122110446 c) Elektronik Posta Adresi : i.altun68@hotmail.com ç) İhale dokümanının görülebileceği internet adresi : https://ekap.kik.gov.tr/EKAP/ 2- İhale konusu hizmetin a) Niteliği, türü ve miktarı : 3 Kişilik ekiple genel çalışma prensipleri doğrultusunda yapılacak işler ile ilgili bakım elemanlarını yönlendirecek ve koordine edecektir. Ayrıntılı bilgiye EKAP'ta yer alan ihale dokümanı içinde bulunan idari şartnameden ulaşılabilir. b) Yapılacağı yer : Ankara Çocuk Evleri Koordinasyon Merkezi Müdürlüğü Emniyet Mah. Silahtar Cad. No:77 Yenimahalle/ANKARA c) Süresi : İşe başlama tarihi 01.04.2015, işin bitiş tarihi 31.12.2017 3- İhalenin a) Yapılacağı yer : Ankara Çocuk Evleri Koordinasyon Merkezi Müdürlüğü Emniyet Mah. Silahtar Cad. No:77 Yenimahalle/ANKARA b) Tarihi ve saati : 13.03.2015 -10:30 4. İhaleye katılabilme şartları ve istenilen belgeler ile yeterlik değerlendirmesinde uygulanacak kriterler: 4.1. İhaleye katılma şartları ve istenilen belgeler: 4.1.1. Mevzuatı gereği kayıtlı olduğu Ticaret ve/veya Sanayi Odası veya Meslek Odası Belgesi; 4.1.1.1. Gerçek kişi olması halinde, kayıtlı olduğu ticaret ve/veya sanayi odasından ya da ilgili meslek odasından, ilk İlan veya ihale tarihinin içinde bulunduğu yılda alınmış, odaya kayıtlı olduğunu gösterir belge, 4.1.1.2. Tüzel kişi olması halinde, ilgili mevzuatı gereği kayıtlı bulunduğu ticaret ve/veya sanayi odasından, ilk ilan veya ihale tarihinin içinde bulunduğu yılda alınmış, tüzel kişiliğinin odaya kayıtlı olduğunu gösterir belge, 4.1.2. Teklif vermeye yetkili olduğunu gösteren İmza Beyannamesi veya İmza Sirküleri; 4.1.2.1. Gerçek kişi olması halinde, noter tasdikli imza beyannamesi, 4.1.2.2. Tüzel kişi olması halinde, ilgisine göre tüzel kişiliğinin ortakları, üyeleri veya kurucuları ile tüzel kişiliğin yönetimdeki görevlileri belirten son durumu gösterir Ticaret Sicil Gazetesi, bu bilgilerin tamamının bir Ticaret Sicil Gazetesinde bulunmaması halinde, bu bilgilerin tümünü göstermek üzere ilgili Ticaret Sicil Gazeteleri veya bu hususları gösteren belgeler ile tüzel kişiliğin noter tasdikli imza sirküleri, 4.1.3. Şekli ve içeriği İdari Şartnamede belirlenen teklif mektubu. 4.1.4. Şekli ve içeriği İdari Şartnamede belirlenen geçici teminat. 4.1.5. İhale konusu işin tamamı veya bir kısmı alt yüklenicilere yaptırılamaz. 4.1.6. Tüzel kişi tarafından iş deneyimini göstermek üzere sunulan belgenin, tüzel kişiliğin yarısından fazla hissesine sahip ortağına ait olması halinde, ticaret ve sanayi odası/ticaret odası bünyesinde bulunan ticaret sicil memurlukları veya yeminli mali müşavir ya da serbest muhasebeci mali müşavir tarafından ilk ilan tarihinden sonra düzenlenen ve düzenlendiği tarihten geriye doğru son bir yıldır kesintisiz olarak bu şartın korunduğunu gösteren, standart forma uygun belge, 4.2. Ekonomik ve mali yeterliğe ilişkin belgeler ve bu belgelerin taşıması gereken kriterler: İdare tarafından ekonomik ve mali yeterliğe ilişkin kriter belirtilmemiştir. 4.3. Mesleki ve Teknik yeterliğe ilişkin belgeler ve bu belgelerin taşıması gereken kriterler: 4.3.1. İş deneyimini gösteren belgeler: Son beş yıl içinde bedel içeren bir sözleşme kapsamında kabul işlemleri tamamlanan ve teklif edilen bedelin % 30 oranından az olmamak üzere, ihale konusu iş veya benzer işlere ilişkin iş deneyimini gösteren belgeler veya teknolojik ürün deneyim belgesi. 4.4. Bu ihalede benzer iş olarak kabul edilecek işler: 4.4.1. Kamuda veya özel sektörde personel çalıştırılmasına dayalı olarak ihale edilen çocuk veya genç veya yaşlı veya hasta veya engellilerin bakımına ilişkin işler benzer iş olarak kabul edilecektir. 5. Ekonomik açıdan en avantajlı teklif sadece fiyat esasına göre belirlenecektir. 6. ihale yerli ve yabancı tüm isteklilere açıktır. 7. İhale dokümanının görülmesi ve satın alınması: 7.1. İhale dokümanı, idarenin adresinde görülebilir ve 150 TRY (Türk Lirası) karşılığı Muhasebe Müdürlüğü / ANKARA adresinden satın alınabilir. 7.2. ihaleye teklif verecek olanların ihale dokümanını satın almaları veya EKAP üzerinden e-imza kullanarak indirmeleri zorunludur. 8. Teklifler, ihale tarih ve saatine kadar Ankara Çocuk Evleri Koordinasyon Merkezi Müdürlüğü Emniyet Man. Silahtar Cad. No:77 Yenimahalle/ANKARA adresine elden teslim edilebileceği gibi, aynı adrese iadeli taahhütlü posta vasıtasıyla da gönderilebilir. 9. İstekliler tekliflerini, Birim fiyatlar üzerinden vereceklerdir. İhale sonucu üzerine ihale yapılan istekliyle, her bir iş kaleminin miktarı ile bu kalemler için teklif edilen birim fiyatların çarpımı sonucu bulunan toplam bedel üzerinden birim fiyat sözleşme imzalanacaktır. Bu ihalede, İşin tamamı için teklif verilecektir. 10. İstekliler teklif ettikleri bedelin %3'ünden az olmamak üzere kendi belirleyecekleri tutarda geçici teminat vereceklerdir. 11. Verilen tekliflerin geçerlilik süresi, ihale tarihinden itibaren 120 (yüz yirmi gün) takvim günüdür. 12. Konsorsiyum olarak ihaleye teklif verilemez. 13. Diğer hususlar: Teklifi sınır değerin altında olduğu tespit edilen isteklilerin teklifleri, Kanunun 38 inci maddesinde öngörülen açıklama istenmeksizin reddedilecektir. Basın - 28029 (www.bik.gov.tr) Resmi İlanlar www.ilan.gov.tr.de MEHMET NURİ PARMAKSIZ mehmetnuriparmaksiz@gmail.com BENCİLEYİN SÖZLER HAYATA DAİR Bilinmezlerin tarifsizliği ruhumuzun derinliklerindedir. Belki de parmaklarımızın ucundaki iz sadece bizim değil ruh eşimizin de şifresidir. Ey hüzün, dünyalıksın sen… Yiğitçe göğüs germeli hüzne çünkü hüznün korktuğu şey dirayetli duran ruhtur. Ölümden geçen her güne inat hayata gülebildiğimiz müddetçe, hüzünlü nefesler içinde saklı mutluluktan pay alabiliriz ömrümüzde. Her hüzün kıskanır neşemizi, her neşe öldürür hüznümüzü. Her doğan gün geçmişe göz kırpıyor; bazen has- kar yağdı. ret, bazen dünya kalbimizi hüznün içindeki hüzünle yokluyor. Acıya sabredebilen ve hüzne sağır olanlar ancak mutluluk şarkısı besteleyebilir. Yazmak mutluluk, yazmak hüzne talip, hüzne galip olmaktır. Üzüntü kalbin hassasiyeti, mutluluk şevkle ve ümitle ruhun söylediği şarkıdır. ... artık kalbimin dorukları karlı çünkü güvendiğim dağlara Derya derya olduktan sonra dert deryası olmuş, hüzün deryası olmuş ne farkeder? Kalbin kemâli elemde, hüznün dermanı çilede saklıdır. Hüznümün vekili sensin Rabbim! Şu kırık kalbimi sen duy Rabbim! Kırıldıkça can ve kanadıkça kan kaybından ölmeyen tek şey hüznün içinde nefes alıp veren kalptir. Eldivenler korumaz ki elleri hüznün soğuğundan. FRANKFURT - Avro Bölgesi'nde 2014 yılı aralık ayı inşaat üretimi bir önceki aya göre yüzde 0,8, Avrupa Birliği'nde (AB) ise yüzde 0,5 geriledi. Avrupa İstatistik Ofisi'nin (Eurostat) yayımladığı verilere göre, 2014 yılının aralık ayında kasım ayına göre mevsimsellikten arındırılmış inşaat üretimi, Avro Bölgesi'nde ve AB'de azaldı. 18 üyeli Avro Bölgesi'nde inşaat üretimi aralık ayında yüzde 0,8 ve 28 üyeli AB'de de yüzde 0,5 azalış kaydetti. İnşaat üretimi kasım ayında ise Avro Bölgesi ve AB'de yüzde 0,5 gerilemişti. Söz konusu oran yıllık bazda ise Avro Bölgesi'nde yüzde 3,5 ve AB'de de yüzde 0,5 azaldı. Aralıkta inşaat üretimindeki azalış, Avro Bölgesi'nde yüzde 1 azalan yapı inşasından kaynaklanırken, inşaat mühendisliği ise yüzde 1,7 arttı. AB'de ise azalışa yüzde 0,9 gerileyen yapı inşası etki ederken, inşaat mühendisliği ise yüzde 2,6 yükseldi. İnşaat üretiminde aylık bazda en fazla düşüş sırasıyla Macaristan, Çek Cumhuriyeti ve Almanya'da gerçekleşirken, en yüksek artış Romanya, İtalya ve Polonya'da belirlendi. Yıllık bazda en fazla azalış sırasıyla Slovakya, Çek Cumhuriyeti, Fransa, İtalya ve Almanya'da gerçekleşirken, en fazla artış ise sırasıyla Romanya, İsveç, Polonya, Birleşik Krallık ve Slovenya'da ölçüldü. Avro Bölgesi'nde inşaat üretimi sektöründe yıllık bazdaki azalışa, yüzde 4,7 gerileyen yapı inşası etki ederken, inşaat mühendisliği ise yüzde 1,4 arttı. AB'de ise azalışı yüzde 1,6 gerileyen yapı inşası etkiledi. İnşaat mühendisliği ise yüzde 3,8 artış kaydetti. (AA) Yunanistan’ın Avro’dan ayrılma ihtimali güçleniyor FRANKFURT - ABDULSELAM DURDAK - Avrupalı kreditörlerin talepleri ve ülkesine verdiği seçim vaatleri arasında kalan Yunanistan Başbakanı Aleksis Çipras için mevcut yardım programının uzatılması konusunda zaman daralırken, ülkenin avrodan ayrılma ihtimali de güçleniyor. Eurogrup, yeni Yunan hükümetiyle sürdürülen müzakerelerde uzlaşma sağlanamaması üzerine geçtiğimiz gün yaptığı açıklamada, Yunanistan ile yeni bir anlaşmanın müzakere edilmesi için, Atina'nın mevcut kalkınma programının uzatılması talebinde bulunması gerektiğini belirterek, bunun için Yunanistan'a 5 gün süre tanımıştı. Avrupalı kreditörlerin Yunanistan'a uyguladığı mevcut yardım programı Şubat ayı sonunda bitiyor. Bunun üzerine Yunanistan'ın, Avrupalı ortaklarıyla borç konusunda yeni bir anlaşma sağlanmasına yönelik müzakerelerle ilgili zaman kazanmak için, bazı koşullar temelinde (conditionality) mevcut kalkınma programının 6 ay uzatılması talebinde bulunmayı kabul ettiği iddia edildi. Yunanistan ile Eurogrup arasındaki görüşmeler finans piyasalarının en çok odaklandığı konulardan oldu. Söz konusu gelişmeler paralelinde, Yunanistan'ın Avrupa ile anlaşma konusunda zamanının dolduğu ve anlaşma olmaması durumunda ülkenin Avro Bölgesi'nden çıkma ihtimalinin güçlendiği kamuoyunda tartışılmaya başlandı. Yunanistan'ın borçlarının yeniden yapılandırılması, mali ve ekonomik reform programına ilişkin koşulların yeniden müzakere edilmesi gerektiğini savunan Çipras için Avrupalı kreditörlerin taleplerinin karşılanması konusunda zaman gittikçe azalıyor. (AA) Sonbaharın hüznü bize faniliği, baharın sevinci hayatı aşılar. Ne kadar eserse essin aslında şükrümüz karşısında mağluptur hüznün rüzgârı. Her doğum ölüme, her sevinç hüzne mecbur. Kalbi hüzne alışık olanın gönlü şikâyetten azadedir. Hüzün bir çocuktur yaramaz ve uçarı; aşka kanar, aşkla unutur her türlü ıstırabı. Hüzün ruhumuza giydiğimiz elbise, umut kalbimizi ısıtan güneştir. Hüznü nimet, kaderi teslimiyet bilen yürekler sabrın zevkini yaşarlar her nefeste. Hüzün ellerimizdeki kader çizgisi, inanç ruhumuzu var eden güçtür. Ellerimiz hüzün, kaderimiz gözyaşı kokar bizim; dualarımız olmasa, ömrümüz boşa akar bizim. GÜNÜN DÖRTLÜĞÜ Ey güllerin sultanı, ey sultanlar sultanı Seni çok seviyorum ey aşkın öz vatanı. Hasretim sana dair, özlemim mahşere dek Sen iste terk edeyim parayı, malı, şanı. 7 “AYDINLI”k Mustafa Şevki KavurMacı m.sevki@aydinli.com.tr ALLAH'I TANIMAK İslam’ın temeli, Allah’ın varlığını anlamak ve O’ndan başka hiçbir İlah olmadığını kavramaktır. İslam dini, bu en büyük gerçeğin bir insanın tüm hayatına hakim olması, tüm yaşamını bu gerçeğe göre yaşaması demektir. İslam’ın yegane İlahi kaynağı olan Kuran’da, dinin temeli olan bu en büyük gerçek, Kuran’da şöyle ifade edilir: Sizin İlahınız tek bir İlahtır; O’ndan başka İlah yoktur; O, Rahman’dır, Rahim’dir (bağışlayan ve esirgeyendir). (Bakara Suresi, 163) İnsanların çoğu, etraflarındaki cisimlerin ve kendi bedenlerini oluşturan maddenin mutlak varlık olduğunu sanır, Allah’ı ise kendilerince soyut bir varlık zannederler. Oysa gerçekte asıl var olan Allah’tır, diğer herşey ise O’nun yarattıklarıdır. İçinde yaşadığımız kainatı Allah yaratmıştır. Kainat yaratılmadan evvel ise, maddesel anlamda hiçbir şey yoktu; tüm canlı ve cansızlar, varlık haline getirilmemişti, tam anlamıyla bir yokluktu. Kainatın yaratıldığı anda; zamanı, maddeyi ve mekanı, bunlara tabi olmayan ve sonsuzluğun sahibi Ezeli ve Ebedi olan Allah yaratmıştır. Bir Kuran ayetinde Allah’ın kusursuz yaratışı şöyle haber verilir: Gökleri ve yeri (bir örnek edinmeksizin) yaratandır. O, bir işin olmasına karar verirse, ona yalnızca “OL” der, o da hemen oluverir. (Bakara Suresi, 117) Allah, insanların çoğunluğunun sandığının aksine, maddeyi yarattıktan sonra da herşeyi kontrolü altında tutmaktadır. Şu anda meydana gelen herşeyi, her an, Allah yaratmaktadır. Yağan her yağmur damlasını, doğan her çocuğu, yaprakların fotosentezini, canlıların vücutlarındaki işlemleri, galaksilerdeki yıldızların rotalarını, yarılan her tohumu ve düşünüp düşünemediğiniz her olayı Allah sürekli yaratmaktadır. Kendiliğinden oluşan hiçbir şey yoktur. Meydana gelen herşeyi yaratan Allah’tır. Tüm olayların Allah’ın emriyle gerçekleştiği Kuran’da şöyle haber verilir: Allah, yedi göğü ve yerden de onların benzerini yarattı. Emir, bunların arasında durmadan iner; sizin gerçekten Allah’ın herşeye güç yetirdiğini ve gerçekten Allah’ın ilmiyle herşeyi kuşattığını bilmeniz, öğrenmeniz için. (Talak Suresi, 12) Ya da halkı sürekli yaratmakta olan, sonra onu iade edecek olan ve sizi gökten ve yerden rızıklandıran mı? Allah ile beraber başka bir ilah mı? De ki: “Eğer doğru söylüyor iseniz, kesin-kanıt (burhan)ınızı getiriniz. (Neml Suresi, 64) Kainattaki her şey kendi haline bırakılmış olsa, her şey, doğal olarak düzensizliğe doğru gider, dağılır, bozulur ve yok olurdu. Oysa canlı hücrelerinden kainattaki yıldızlara kadar, tüm sistemlerdeki mükemmel düzenin sürekliliği, onların üzerinde her an bir kontrol olduğunu ve her an aynı mükemmellikte yaratıldıklarını gösterir. Kainatın her neresine baksak bu mükemmelliği ve kusursuzluğu görürüz. Ayetlerde şöyle buyrulmaktadır: O, biri diğeriyle ‘tam bir uyum’ içinde yedi gök yaratmış olandır. Rahman’ın yaratmasında hiçbir ‘çelişki ve uygunsuzluk göremezsin. İşte gözü(nü) çevirip-gezdir; herhangi bir çatlaklık (bozukluk ve çarpıklık) görüyor musun? Sonra gözünü iki kere daha çevirip-gezdir; o göz (uyumsuzluk bulmaktan) umudunu kesmiş bir halde bitkin olarak sana dönecektir. (Mülk Suresi, 3-4) Tüm bu gerçeklere rağmen, Allah’ın yaratışını reddedip O’nun yarattığı varlıklara bilinç atfetmek, bir gökdelenin inşaat ustaları tarafından değil de, tuğlaların kendi karar ve iradeleriyle veya hepsinin tesadüfen üst üste dizilmesi sayesinde oluştuğunu iddia etmek kadar saçmadır. • Evrendeki mükemmel düzen ve canlılardaki kusursuz tasarım, bizlere hepsinin tek Yaratıcı tarafından yaratıldığını göstermektedir. İkinci bir ilah, dolayısıyla, kendi istediği gibi yapmak isteyen ikinci bir irade olsaydı, mutlak surette bir karışıklık, bir uyumsuzluk ve çelişki oluşurdu. Bir Kuran ayetinde, Allah’tan başka hiçbir ilah olmadığı ve O’ndan başka hiçbir varlığın kainatta gücü bulunmadığı şöyle anlatılmaktadır: Allah, hiçbir çocuk edinmemiştir ve O’nunla birlikte hiçbir ilah yoktur; eğer olsaydı, her bir ilah elbette kendi yarattığını götürüverirdi ve (ilahların) bir kısmına karşı üstünlük sağlardı. Allah, onların nitelendire geldiklerinden Yücedir. (Müminun Suresi, 91) Ayette özellikle vurgulanmış olduğu gibi, Allah’tan başka ilah yoktur. Ve Allah’ın hiçbir surette çocuğu da yoktur. O, bu gibi insani sıfatlardan münezzehtir. Bu ayetten anlıyoruz ki, Allah’ın çocuğu olduğunu, Kendisine “oğul” edindiğini iddia edenler de büyük bir yanılgı içindedirler. Ayetlerde Allah’ın tek olduğu gerçeği şöyle anlatılır: De ki: O Allah, Bir’dir. Allah, Samed’dir (herşey O’na muhtaçtır, daimdir, hiçbir şeye ihtiyacı olmayandır). O, doğurmamıştır ve doğurulmamıştır. Ve hiçbir şey O’nun dengi değildir. (İhlas Suresi, 1-4) Hayırlı Cumalar, 8 EKONOMİ 20 Şubat 2015 Cuma Türk Standartları Enstitüsü (TSE) tarafından, Gaziantep Sanayi Odası (GSO) ve Gaziantepli baklava üreticileriyle hazırlanan "Türk Baklavası Standart Tasarısı" kabul edildi. Türk baklavasına “ ” geldi MEŞİN ASTARLIK DERİ SATIN ALINACAKTIR AYAŞ AÇIK CEZA İNFAZ KURUMU İŞ YURDU DİĞER ÖZEL BÜTÇELİ KURULUŞLAR CEZA VE İNFAZ KURUMLARI İLE TUTUKEVLERİ İŞ YURTLARI KURUMU 800000 desi Meşin Astarlık Deri alımı 4734 sayılı Kamu İhale Kanununun 19 uncu maddesine göre açık ihale usulü ile ihale edilecektir. İhaleye ilişkin ayrıntılı bilgiler aşağıda yer almaktadır: İhale Kayıt Numarası : 2015/16370 1-İdarenin a) Adresi : ESKİ ALAY MEVKİ-İ AYAŞ/ANKARA b) Telefon ve faks numarası : 3127122509 - 3127122547 c) Elektronik Posta Adresi : ç) İhale dokümanının görülebileceği internet adresi (varsa) : https://ekap.kik.gov.tr/EKAP/ 2-İhale konusu malın a) Niteliği, türü ve miktarı : 800.000 desi Meşin astarlık deri alımı Ayrıntılı bilgiye EKAP’ta yer alan ihale dokümanı içinde bulunan idari şartnameden ulaşılabilir. b) Teslim yeri : AYAŞ AÇIK CEZA İNFAZ KURUMU İŞYURDU MÜDÜRLÜĞÜ AMBARLARI c) Teslim tarihleri : Sözleşme imzalandıktan sonra 15.gün söz konusu derinin 100.000 desisi, 35.gün 150.000 desisi teslim edilecektir. Geri kalan deriler sözleşme süresi içerisinde teslim edilecektir. 3- İhalenin a) Yapılacağı yer : AYAŞ AÇIK CEZA İNFAZ KURUMU İŞYURDU MÜDÜRLÜĞÜ ASKİ ALAY MEVKİ-İ AYAŞ ANKARA b) Tarihi ve saati : 16.03.2015 - 10:30 4. İhaleye katılabilme şartları ve istenilen belgeler ile yeterlik değerlendirmesinde uygulanacak kriterler: 4.1. İhaleye katılma şartları ve istenilen belgeler: 4.1.1. Mevzuatı gereği kayıtlı olduğu Ticaret ve/veya Sanayi Odası ya da ilgili Esnaf ve Sanatkarlar Odası belgesi; 4.1.1.1. Gerçek kişi olması halinde, ilk ilan veya ihale tarihinin içinde bulunduğu yılda alınmış, ilgisine göre Ticaret ve/veya Sanayi Odasına ya da ilgili Esnaf ve Sanatkarlar Odasına kayıtlı olduğunu gösterir belge, 4.1.1.2. Tüzel kişi olması halinde, ilgili mevzuatı gereği kayıtlı bulunduğu Ticaret ve/veya Sanayi Odasından, ilk ilan veya ihale tarihinin içinde bulunduğu yılda alınmış, tüzel kişiliğin odaya kayıtlı olduğunu gösterir belge, 4.1.2. Teklif vermeye yetkili olduğunu gösteren imza beyannamesi veya imza sirküleri; 4.1.2.1. Gerçek kişi olması halinde, noter tasdikli imza beyannamesi, 4.1.2.2. Tüzel kişi olması halinde, ilgisine göre tüzel kişiliğin ortakları, üyeleri veya kurucuları ile tüzel kişiliğin yönetimindeki görevlileri belirten son durumu gösterir Ticaret Sicil Gazetesi, bu bilgilerin tamamının bir Ticaret Sicil Gazetesinde bulunmaması halinde, bu bilgilerin tümünü göstermek üzere ilgili Ticaret Sicil Gazeteleri veya bu hususları gösteren belgeler ile tüzel kişiliğin noter tasdikli imza sirküleri, 4.1.3. Şekli ve içeriği İdari Şartnamede belirlenen teklif mektubu. 4.1.4. Şekli ve içeriği İdari Şartnamede belirlenen geçici teminat. 4.1.5. İhale konusu alımın tamamı veya bir kısmı alt yüklenicilere yaptırılamaz. 4.1.6. Tüzel kişi tarafından iş deneyimini göstermek üzere sunulan belgenin, tüzel kişiliğin yarısından fazla hissesine sahip ortağına ait olması halinde, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği veya yeminli mali müşavir ya da serbest muhasebeci mali müşavir veya noter tarafından ilk ilan tarihinden sonra düzenlenen ve düzenlendiği tarihten geriye doğru son bir yıldır kesintisiz olarak bu şartın korunduğunu gösteren belge, standart forma uygun belge, 4.2. Ekonomik ve mali yeterliğe ilişkin belgeler ve bu belgelerin taşıması gereken kriterler: İdare tarafından ekonomik ve mali yeterliğe ilişkin kriter belirtilmemiştir. 4.3. Mesleki ve Teknik yeterliğe ilişkin belgeler ve bu belgelerin taşıması gereken kriterler: 4.3.1. İş deneyimini gösteren belgeler: Son beş yıl içinde bedel içeren bir sözleşme kapsamında kesin kabul işlemleri tamamlanan ve teklif edilen bedelin % 25 oranından az olmamak üzere ihale konusu iş veya benzer işlere ilişkin iş deneyimini gösteren belgeler veya teknolojik ürün deneyim belgesi. 4.3.2. Yetkili satıcılığı veya imalatçılığı gösteren belgeler: a) İmalatçı ise imalatçı olduğunu gösteren belge veya belgeler, b) Yetkili satıcı veya yetkili temsilci ise yetkili satıcı ya da yetkili temsilci olduğunu gösteren belge veya belgeler, c) Türkiye’de serbest bölgelerde faaliyet gösteriyor ise yukarıdaki belgelerden biriyle birlikte sunduğu serbest bölge faaliyet belgesi. İsteklilerin yukarıda sayılan belgelerden, kendi durumuna uygun belge veya belgeleri sunması yeterli kabul edilir. İsteklinin imalatçı olduğu aşağıdaki belgeler ile tevsik edilir. a) İstekli adına düzenlenen Sanayi Sicil Belgesi, b) İsteklinin Kayıtlı olduğu meslek odası tarafından istekli adına düzenlenen İmalat Yeterlilik Belgesi c)İsteklinin Kayıtlı olduğu meslek odası tarafından istekli adına düzenlenmiş ve teklif ettiği mala ilişkin Yerli Malı Belgesi, 4.4. Bu ihalede benzer iş olarak kabul edilecek işler: 4.4.1. İHALE KONUSU İŞLE İLGİLİ OLARAK BENZERLİK GÖSTEREN DERİ İMALATI VE SATIŞI 5.Ekonomik açıdan en avantajlı teklif sadece fiyat esasına göre belirlenecektir. 6. İhale yerli ve yabancı tüm isteklilere açık olup yerli malı teklif eden istekliye ihalenin tamamında % 1 (bir) oranında fiyat avantajı uygulanacaktır. 7. İhale dokümanının görülmesi ve satın alınması: 7.1. İhale dokümanı, idarenin adresinde görülebilir ve 100 TRY (Türk Lirası) karşılığı AYAŞ AÇIK CEZA İNFAZ KURUMU İŞYURDU MÜDÜRLÜĞÜ ASKİ ALAY MEVKİ-İ AYAŞ ANKARA adresinden satın alınabilir. 7.2. İhaleye teklif verecek olanların ihale dokümanını satın almaları veya EKAP üzerinden e-imza kullanarak indirmeleri zorunludur. 8. Teklifler, ihale tarih ve saatine kadar AYAŞ AÇIK CEZA İNFAZ KURUMU İŞYURDU MÜDÜRLÜĞÜ ASKİ ALAY MEVKİ-İ AYAŞ ANKARA adresine elden teslim edilebileceği gibi, aynı adrese iadeli taahhütlü posta vasıtasıyla da gönderilebilir. 9. İstekliler tekliflerini, mal kalem-kalemleri için teklif birim fiyatlar üzerinden vereceklerdir. İhale sonucu, üzerine ihale yapılan istekliyle her bir mal kalemi miktarı ile bu mal kalemleri için teklif edilen birim fiyatların çarpımı sonucu bulunan toplam bedel üzerinden birim fiyat sözleşme imzalanacaktır. Bu ihalede, işin tamamı için teklif verilecektir. 10. İstekliler teklif ettikleri bedelin %3’ünden az olmamak üzere kendi belirleyecekleri tutarda geçici teminat vereceklerdir. 11. Verilen tekliflerin geçerlilik süresi, ihale tarihinden itibaren 60 (atmış) takvim günüdür. 12. Konsorsiyum olarak ihaleye teklif verilemez. Basın - 27659 (www.bik.gov.tr) Resmi İlanlar www.ilan.gov.tr.de GAZİANTEP- GSO'dan yapılan açıklamaya göre, TSE Başkan Vekili Mehmet Fahrettin Önder ve teknik kurul üyelerinin katılımıyla yapılan toplantıda, tasarı karara bağlandı. Böylece TSE, Türkiye genelinde uygulanacak "Türk Baklavası Standardı" yayımlanmış oldu. Toplantı öncesi yapılan resepsiyona katılan GSO Başkanı Adil Konukoğlu, oda olarak Gaziantep Baklavası'nın uluslararası coğrafi işaret tescilini 2013 yılında Avrupa Birliği'nden (AB) aldıklarını hatırlattı. Bunun Türkiye'den alınan ilk ve tek tescil olduğuna işaret eden Konukoğlu, "Şu anda Türk baklavası olarak standartları belirledik. İnşallah bundan sonra Türkiye'nin her noktasında TSE belgesi alan bütün arkadaşlar, standartlara uygun olarak baklavayı üreterek halkımıza sunacaklar. Bundan dolayı çok mutluyuz. Tek arzumuz var, dünyada baklavayı her ülkeye taşıyabilmek" dedi. Bu nedenle baklavanın kendine özgü üretim metodu ve malzemelerin korunması, sektörün geleceği için önemli rol oynadığını belirten Konukoğlu, TSE yetkililerine, Türk baklavası standardı getirecekleri için sektör adına teşekkür etti. Konukoğlu, standardın uygulanmasının, sektörün genelinde baklava kalitesinin korunması ve genç kuşaklara aslına uygun olarak aktarılması açısından büyük önem taşıdığının altını çizdi.Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin ise baklavayı baklava yapan şehrin akşamdan sabaha olmadığını, insanlık tarihi kadar eski bir yolculuktan geldiğini belirtti. Gaziantep baklavasının atalarından gelen ve 4-5 kuşağın devam ettirdiği lezzet birikimi olduğunu ifade eden Şahin, şunları kaydetti: "Büyük bir alın teri, emek ve büyük bir gayret var. Dünya ticaretinde büyük rekabet yaşanıyor. Yarışı yaşarken ölçümüz kalite, lezzet, işte bugün karşımıza çıkan standart olarak geliyor. Standart bize yeni pencereler, yeni ufuklar, yeni kalkınma yolculukları açıyor. Bu çalışmayı çok önemli buluyoruz. Oluşması noktasında da yüksek emek var. Bütün üreticilere teşekkür ediyorum. Bu potansiyeli dünyaya tanıtmak, dünyayı ülkemize ve şehrimize getirmek de en büyük görevlerimizden birisi." AK Parti Gaziantep Milletvekili Nejat Koçer de Gaziantep'in markalaşma yolculuğunun devam ettiğini söyledi. (AA) KÜLTÜREL BOYUT Prof. Dr. Hayrettin İVGİN hayrettinivgin@gmail.com YUNUS'TA HOŞGÖRÜ VE BUNUN OSMANLI İMPARATORLUĞUNA YANSIMASI-I Türkler; Islamiyeti benimsemelerinden çok daha önce başlamış olan "Türk insanseverliği”ni İslâmiyetin ahlak kavramıyla ve insan değerleriyle geliştirerek güçlendirmiş ve yaşatmışlardır. Hayatı, duygu dünyası, tasavuf yönü, dili ve üslûbu bakımından ilgi toplayan Yunus Emre'nin sanatındaki en önemli ve en güçlü unsurlardan biri; (insansever düşünce + hoşgörü) anlayışıdır. Yunus Emre'nin düşüncesindeki insan değeri ve insanlık kavramları, "Türk İnsanseverliği (Hümanizması)"nın temelleridir. Bu insanseverlik; dil, din, ırk, mezhep bölünmelerine karşı çıkan evrensel bir nitelik taşımaktadır. Yunus Emre'nin insansever ve insanı ön planda tutan şiirleri biraraya gelince; Türk kültür tarihinin en sağlam başarılarından biri ortaya çıkar. Çağımızdan 700 yıl önce yaşamış bir halk şairimizin; önce Rönesans hümanizmasını sonra da Batı'da 18. yüzyıldan beri gelişen modern hümanizmayı müjdelediği ve temellerini attığı, hatta onların halâ erişemediği bir düşünce olgunluğuna ve şiirli söyleyiş gücüyle erişmiş olduğu görülmektedir. Ancak şu farkla ki Batı Hümanizması dinsizlik üzerine bina edilmişir. Ama Yunus'un hümanizması, İslâm dinimizin o engin ve evrensel insanseverliği ile bağdaştırılmıştır. İnsanı, dünyanın ölçüsü kabul eden ve yeryüzündeki varlığında değer ve önem bulan "İnsan sevgisi" düşüncesinin kökleri elbette Yunus Emre'den çok önce başlamıştı. M.Ö. 5. yüzyılda Protagoras, insan varlığının herşeyin ölçüsü olduğunu belirtmişti. Doğuda Konfüçyüs ve Buda inançları, ilâhî ve insancıl değerleri ön plana çıkarıyordu. Sokrates, insanın kendini tanıması üzerinde dururken, insanseverlik ve hoşgörü düşüncesinin temellerinden birini ortaya koymuştu. Aslında hem Hristiyanlıkta hem de İslâmlıkta dinî hümanizmanın belli ve güçlü kavramları vardır. Ancak her iki dinin de bağnaz ve yobaz yorumcuları, bu güzel değerleri çiğnemeye ve ortadan kaldırmaya uğraştılar. 10. yüzyılın ortalarında Ebu Hasan Eş'arînin (ölm. 935) kurduğu bir öğreti okulu, her türlü aklî düşünceyi reddetti. Akla ve her türlü şüpheye özgür düşünceye karşı koyan, koyu bir iman öğretisi olan "Eş'arîlik"; aklın hiçbir zaman gerçeğe ulaşamayacağını, kulların ancak kayıtsız ve şartsız inanmak zorunda olduklarını ileri sürmektedir. Onlara göre akıl yoktur, ancak ilahî irade vardır. Eşarîlere göre akıl pek güçsüz bir veridir. "Dine ve söylenenlere, körü körüne inanacaksın, akıl yürütmeyeceksin" düşüncesi hakimdi. Oysaki tamamen Arap zihniyeti ve Emevî anlayışı olan Eşarîliğin bu düşüncesine ve öğretisine, Türk müslümanlar karşı çıkmış, insanın ve aklın üstünlüğünü, Allah'ın akılla algılanabileceğini ve imana akılla erişilebileceğini, insanı tanımakla Allah'ı tanımanın gerçekleşeceğini söylemişlerdir. Yine 10. yüzyılda ortaya çıkan Ebu Mansur Maturudî (ölm. 944) kurduğu bir öğreti sistemi ile Türk Müslümanlarının Maturudîliğe meylini sağlamıştır. Yine Eşarîliğe karşı çıkan Mutezile adlı İslam öğretisi insanı önemli bir varlık olarak görmüştür. Bu öğreti sistemlerinde Allah'a inanmak ve iman esastır. Akıl, sevgi, insan sevgisi öne çıkmıştır. Allah da iman da akılla algılanabilir. Akıl, Allah'a imanın kaynağı değil, sadece aletidir. Bir şeyi Allah yasakladığı için kötü değildir, o şey kötü olduğu için Allah onu yasaklamıştır. Yunus Emre; Maturudîlik ve Mutezile öğretilerini çok iyi bilen, her Türk mutasavvıfı gibi bu konuda kendini eğitmiş bir şahsiyettir. İnsanı ve aklı ön plana aldığı için,Eşarîler tarafından; Maturidîlik ve Mutezile öğretileri, Batınî olarak görülmüştür. Yani din dışı bir akım olarak telâkki edilmiştir. Ama Anadolu Türk Müslümanları, Eşarîlik tesirinde kaldığı gibi Mutezile ve Maturidîlik öğretilerinin de etkisinde kalmıştır. Yunus Emre; hiç şüphesiz insanı ve aklı ön planda tutan bu İslâm öğretilerinden Mutezile ve Maturudîliğe daha açık ve sempatik davranmıştır. Onu, bu konuda Batinî olarak da suçlamışlardır. Yani, imanın ve İslâmın şartlarına uymadığını söylemişlerdir. Kendisini "namaz kılmıyor" diye eleştirmişlerdir. Oysaki namaz, niyaz, ibadet hepsi Allah'la kul arasındaki bir olaydır. Kimseyi ilgilendiren bir husus değildir. Bir şiirinde kendisini suçlayanlara şöyle sesleniyor: Bana namaz kılmaz diyen Ben kılarım namazımı Kılsam da ya kılmasam da Tanrı bilir niyazımı Ondan özge kim bilecek Kim Müslüman kimler değil Ben kılarım namazımı Kabul ederse nazımı Fed, faiz artırımında acele etmeyecek WASHINGTON - ABD Merkez Bankası (Fed) yetkilileri, parasal sıkılaştırmaya zamanından önce başlanmasının ekonomik aktivite ve istihdamda sağlanan güçlü artışı zayıflatabileceği gerekçesiyle faiz artırımında "sabırlı" olmaya devam etmek istediklerini belirtti. Fed'in 27-28 Ocak'ta düzenlenen Federal Açık Piyasalar Komitesinin (FOMC) toplantı tutanakları yayımlandı. Fed'in faiz artırımı konusunda sabırlı olacağına yönelik taahhüdünü koruduğu toplantının tutanaklarında, "Birçok üye sıkılaştırmaya zamanından önce başlanmasının ekonomik aktivite ve istihdamda sağlanan güçlü artışı zayıflatabileceğini öngörüyor" ifadesine yer verildi. Komite üyelerinin faiz artışında acele edilmemesinden yana olduğunu ortaya koyan tutanaklarda, bazı üyelerin artışa enflasyonun yüzde 2 hedefinin çok altında kaldığı bir zamanda başlanmasının Fed'in kredibilitesinin sorgulanmasına neden olabileceğine yönelik endişeleri de ifade edildi. Parasal normalleşmeye zamanından önce geçilmesi halinde ortaya çıkabilecek olumsuz gelişmelerin Fed'i politika faizini tekrar düşürmek zorunda bırakabileceğini savunan Komite üyeleri, finansal piyasaların sözel yön- lendirmede kullanılan "sabırlı" ifadesinin metinden çıkarılmasına aşırı tepki verebileceği öngörüsünde de bulundu. Bazı üyelerin faiz artırımından önce çekirdek enflasyon rakamlarında artış görmek istedikleri ifade edilen tutanaklarda, ücret artışının bu noktada önemli rol oynayacağı görüşüne yer verildi. Birkaç üyenin düşen enerji fiyatlarının uzun vadeli enflasyon beklentilerini de aşağı çekebileceği görüşünde olduğu görülen tutanaklarda, güçlenen doların ABD'nin ihracatını sınırlarken, enflasyonu daha da düşürebileceği uyarısı da yer aldı. Buna karşın, Komitenin enflasyonun düşen enerji fiyatlarının geçici etkisinin azalmasıyla kademeli olarak yüzde 2 hedefine yaklaşmasını beklediği belirtilirken, fiyat istikrarına yönelik gelişmelerin yakından izleneceği bildirildi. FOMC üyeleri geçen Ocak ayı toplantısında faiz artırımında "sabırlı" olmaya yönelik kararı oy birliğiyle almıştı. Komitenin bir sonraki toplantısı 17-18 Mart'ta gerçekleştirilecek. Bu arada, açıklanan verilerin beklentileri karşılamaması nedeniyle satış ağırlıklı seyreden New York Borsası, FOMC toplantı tutanaklarının ardından kayıplarını artırdı.(AA) 20 Şubat 2015 Cuma Büyükşehir Belediye Meclisinin 11/02/2015 tarih ve 289 sayılı kararı ile yeniden düzenlenen Çevre Koruma ve Kontrol Dairesi Başkanlığı Yönetmeliğidir. T.C. ANKARA BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ ÇEVRE KORUMA VE KONTROL DAİRESİ BAŞKANLIĞI KURULUŞ, GÖREV VE ÇALIŞMA ESASLARINA DAİR YÖNETMELİK BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar Amaç MADDE 1- Bu yönetmeliğin amacı; Ankara Büyükşehir Belediyesi Çevre Koruma ve Kontrol Dairesi Başkanlığının kuruluş, görev ve çalışma esaslarını düzenlemektedir. Kapsam MADDE 2- İlgili mevzuat tarafından belirlenmiş amaç, hedef, strateji ve ilkeler doğrultusunda , yönetimi altındaki faaliyetlerin yürütülmesidir. Dayanak MADDE 3- Bu yönetmelik; 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu, 4857 sayılı İş Kanunu, 5393 sayılı Belediye Kanunu, 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanunu, 3194 sayılı İmar Kanunu ile 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu ve 4735 sayılı Kamu İhale Sözleşmeleri Kanunu ve bu kanunlara dayalı olarak çıkarılan tüzük ve yönetmeliklere göre hazırlanmıştır. Tanımlar MADDE 4- Bu yönetmelikte yer alan; a) Belediye: Ankara Büyükşehir Belediyesini, b) Meclis: Ankara Büyükşehir Belediye Meclisini, c) Başkan: Ankara Büyükşehir Belediye Başkanını, ç) Daire Başkanlığı: Çevre Koruma ve Kontrol Dairesi Başkanlığını, d) Daire Başkanı: Çevre Koruma ve Kontrol Dairesi Başkanını, İKİNCİ BÖLÜM Teşkilat, Bağlılık, Kuruluş, Yetki ve Sorumluluklar Teşkilat MADDE 5- Çevre Koruma ve Kontrol Dairesi Başkanlığı, Daire Başkanına bağlı; a) Atık yönetimi ve ihale işleri şube müdürlüğü, b) Bitkisel üretim ve uygulama şube müdürlüğü c) Etüd proje ve idari işler müdürlüğü ç) Yeşil alanlar şube müdürlüğü olmak üzere toplam dört adet şube müdürlüğünden oluşmaktadır. Bağlılık MADDE 6- Ankara Büyükşehir Belediyesi Çevre Koruma ve Kontrol Dairesi Başkanlığı, 5216 sayılı Büyükşehir Belediye Kanununun 21 inci maddesi gereğince Başkanca teklif edilip, Meclis tarafından kabul edilen Belediye Teşkilat Şemasında gösterilen makama bağlı olarak hizmet yürütür. Çevre Koruma ve Kontrol Dairesi Başkanı MADDE 7- (1) Çevre koruma ve kontrol dairesi başkanının görev, yetki ve sorumlulukları şunlardır: a) Başkanlık Makamı ve ilgili mevzuatla belirlenmiş amaç, hedef, strateji ve ilkeler doğrultusunda, yönetimi altındaki faaliyetlerin yürütülmesiyle ilgili politikaları belirleyerek amirlerinin onayına sunmak, onaylanan politikaların uygulanışını izlemek, personeline bu konuda gerekli açıklamalarda bulunmak. b) Başkanlık Makamınca belirlenen amaç ilke ve talimatlar ile ilgili mevzuata uygun olarak belirlenen politikalar doğrultusunda plan ve program geliştirmek bütçe hazırlamak ve hazırlanan plan, program ile bütçeyi amirlerinin onayına sunmak. c) Onaylanan plan, program ve bütçenin uygulanmasını sağlamak. ç) Gerekli iş bölümünü ve koordinasyonu sağlamak, sorumlulukları belirlemek, verilen görevleri takip etmek, ve ahenkli bir çalışma ortamı oluşturmak d) Bağlı birimlerin verimliliğini arttırmak ve değişen şartlara göre yeni organizasyonlar geliştirmek. e) Yönetimi altındaki faaliyetler ile ilgili olarak kuruluşlar arasında işbirliği ve koordinasyonu sağlamak. f) Birimler arasındaki evrak akışının düzenli olmasını sağlamak, g) Gerektiğinde bağlı personelin iş ve işlemleriyle ilgili bilgi ve öneri almak, değerlendirmek ve gerekiyorsa Makama sunmak ğ) Belediyeyi ve birimini ilgilendiren konulardaki yayınları ve mevzuatı izlemek ve konuyla ilgili olarak personelini uyarmak ve görevlendirmek. h) Personelini gerektiğinde eğitim amacıyla yurtiçi ve yurt dışı konferans ve seminerlere gönderilmesini teklif etmek.. ı) Görevlendirildiği takdirde komisyon, ve çalışma gruplarında yer almak, rapor veya projeler hazırlamak ve görevli olduğu komisyonlardaki görevlerini yerine getirmek. i) Belediye Başkanlığı tarafından belirlenen amaç ilke ve talimatlar ile ilgili mevzuata uygun imar planında ayrılan yeşil alanların, (park, çocuk oyun alanları, piknik alanları, sosyal aktivite, spor alanları vb.) ve ağaçlandırılacak alanların projelerinin yapılması, bakımı, onarımı ve temizliğini koordine etmek, atölyeleri bu amaç doğrultusunda çalıştırmak. Atık yönetimi ve ihale işleri şube müdürlüğü, MADDE 8- (1) Daire Başkanlığına bağlı olarak görev yapan Atık yönetimi ve ihale işleri şube müdürünün görev yetki ve çalışma konuları şunlardır: a) Şube Müdürlüğü idaresindeki şefliklerin çalışmalarını yönlendirmek, programlamak, sevk ve idare etmek. b) Ankara'nın çeşitli yerlerindeki hafriyat toprağı/inşaat-yıkıntı atığı depolama sahalarının belirlenmesi için gerekli çalışmaları yapmak. c) Belirlenen sahaların kontrolünün yapılması için gerekli çalışmaları yapmak. ç) Hafriyat ve inşaat atıkları ile ilgili olarak Daire Başkanlığımıza ulaşan şikayetleri değerlendirerek olumsuzlukların giderilmesi için ilgili daire başkanlıkları ile koordineli çalışmak. d) Şube Müdürlüğüne bağlı personellerin kendi alanlarında çeşitli eğitimlere katılmalarını sağlamak. e) Büyükşehir Belediyesi hafriyat/inşaat atığı yönetim planını yapmak, yaptırmak; hafriyat/inşaat atıklarının depolama alanlarına kadar taşınması hariç hafriyat/inşaat atıklarının yeniden değerlendirilmesine(geri kazanım), depolanmasına ilişkin hizmetlerin yürütülmesini denetlemek. f) Ankara'nın muhtelif yerlerindeki hafriyat/inşaat depolama merkezlerini denetlemek, düzenlemek ve ihtiyaç halinde yenilerini yaptırmak. g) İş güvenliği ile ilgili mevzuatın gerektirdiği tedbirlerin alınmasını sağlamak. ğ) Yapılması öngörülen ve onaylanarak programlara alınan rekreasyon alanı, piknik alanı, park, bahçe, çocuk oyun alanları, süs havuzları, şelale, gölet, spor alanları, mezarlık alanları, yaya bölgeleri, meydanlar ve yeşil alanların vb. her türlü alt yapı-üst yapı projelerinin uygulanmasında gerekli işçilik, araç, gereç, makine ve yapım malzemelerinin temini için ilgili birimlerin talepleri doğrultusunda hizmet satın almak. Rekreasyon alanı, piknik alanı, yeşil alanların yapımında ve bakımında ihtiyaç duyulan gerekli bitkisel materyali ilgili birimlerin talepleri doğrultusunda temin etmek. Yapımı tamamlanarak bakım ve onarım kapsamında alınan eğlence ve dinlenme alanlarının, çocuk oyun alanlarının, park ve yeşil alanların, mezarlık alanlarının, spor sahaları ve alanlarının gerektiğinde güvenlik hizmetlerini sağlamak üzere ilgili birimlerin talepleri doğrultusunda hizmet satın almak. h) İlgili birimlerin talepleri doğrultusunda rekreasyon alanı, park ve yeşil alanlar, spor alanları ve çocuk oyun alanlarında kullanılmak üzere; bank, çöp kovası, aydınlatma elemanı, oturma elemanı, kamelya, çocuk oyun elemanları, spor ve kondisyon aletleri, saksı, dekoratif park objeleri ve süsleyici materyaller (saksı, süs havuzu, vb.), barbekü, havuz ve gölet fıskiye sistemleri vb. diğer materyalleri temin etmek. ı) Daire Başkanlığına bağlı, park, havuz, rekreasyon alanı, cadde, yeşil alan vb. bütün yerlerin, araç, gereç, makine, yapı malzemesi vb. materyaller ile Daire Başkanlığının bütün ihtiyaçlarının teminini sağlamak amacıyla ihale iş ve işlemlerini yürütmek, bütün ihale sürecini yönetmek ve sonuçlandırmak. i) Daire Başkanının verdiği diğer iş ve işlemleri yapmak. (2) Hafriyat Şefliğinin Görev, Yetki ve Çalışma Konuları şunlardır: a) Hafriyat toprağı, inşaat/yıkıntı atıkları ile doğal afet atıklarının toplanması, geçici biriktirilmesi, taşınması, geri kazanılması ve bertarafı ile ilgili yönetim planı hazırlamak. b) Hafriyat toprağı ve inşaat/yıkıntı atıkları geri kazanım tesisleri / sahaları ile depolama sahalarını belirlemek, kurmak/kurdurtmak ve denetlemek. c) Hafriyat toprağı ve inşaat/yıkıntı atıklarının bertaraf bedelini belirlemek. ç) Belediyemiz sınırları içindeki hafriyat toprağı döküm sahasına izin vermek ve gerektiğinde bu izni iptal etmek. d) Toplanan hafriyat ve inşaat/yıkıntı atıklarını öncelikle yol, otopark, kaldırım, drenaj çalışmaları ve diğer alt yapı çalışmaları ile rekreasyon çalışmalarında dolgu malzemesi olarak kullanılması için gerekli iş ve işlemleri yapmak. e) Bitkisel toprak niteliğindeki hafriyat toprağının; öncelikle park, bahçe, yeşil alan yapımında rekreasyon amacıyla kullanılması için gerekli iş ve işlemleri yapmak. f) Belediye sınırları içinde oluşan, toplanan, geri kazanılan ve bertaraf edilen hafriyat toprağı ile inşaat/yıkıntı atıklarına ilişkin istatistiki bilgileri valilikler aracılığı ile yıl sonunda Bakanlığa bildirmek. g) Doğal afet atıklarının yönetimi konusunda Valilik koordinasyonunda oluşturulan Kriz Merkezi kararlarını uygulamak. ğ) Hafriyat toprağı ile inşaat/yıkıntı atıklarını taşımak isteyen kişi veya kuruluşlara “Hafriyat Toprağı, İnşaat/Yıkıntı Atıkları Taşıma İzin Belgesi” vermek. h) Özel mülkiyet sahiplerinin arazilerine bitkisel nitelikli toprak veya dolgu malzemesi olarak hafriyat dökülmesi taleplerini değerlendirerek, uygun olanlara izin vermek. ı) Kaçak hafriyat dökümü ile ilgili olarak ilgili daire başkanlıklarıyla koordineli çalışmak. i) Amiri tarafından verilen iş ve işlemleri yerine getirmek. (3) İhale İşleri Şefliğinin Görev, Yetki ve Çalışma Konuları şunlardır: a) Çevre Koruma ve Kontrol Dairesi Başkanlığına bağlı Şube Müdürlüklerinden gelen ihale onayı alınmış olan, yapım, hizmet ve mal alım dosyalarının, Kamu İhale Kurumunun internet sitesinden EKAP ortamında ihale kayıt numarasını almak. b) Kamu İhale Kurumundan ihale kayıt numarası alınmış ihale dosyalarının ihtiyaç raporu, tip idari şartname, sözleşme tasarısı, teknik şartname, tip evraklarını ve ihale ilanlarını hazırlamak. c) Hazırlanmış olan ihale ilanlarının Kamu İhale Kurumunun Kamu İhale Bülteninde yayınlanması için, ihale ilan bedelini yatırmak ve sevk işlem formunu düzenleyerek Kamu İhale Kurumuna göndermek. ç) Hazırlanmış olan ihale ilanlarını Yerel gazetelerde yayınlanması için, Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Dairesi Başkanlığına göndermek. d) İlan işlemi yapılan ihale dosyalarının Daire Başkanlığı ve Şube Müdürlüğü bünyesinde ihale komisyonlarını oluşturmak için İhale Yetkilisinden olur almak. e) Oluşturulan ihale komisyonlarına ihale işlem dosyalarının cd ortamında birer örneğini vermek. f) İhale ilanı yapılan ihale dosyalarının isteklilere doküman satışını yapar ve kayıtları İnternet ortamında EKAP’a aktarmak. g) Yayınlanmış olan ihale ilanlarına yapılabilecek itirazların İhale Yetkilisine bildirilmesini ve İhale Yetkilisince alınan kararların itiraz sahibine ve diğer isteklilere bildirilmesini sağlamak. ğ) İhale günü ve zamanı gelen ihale dosyalarının tanzimini yaparak ihale komisyonuna ulaştırılmasını ve ihalenin yapılmasını sağlamak. h) İhale Komisyonunca ihalesi tamamlanan dosyaların Elektronik ortamda Kamu İhale Kurumu sitesinin EKAP kısmına veri girişinin yapılarak ihalenin sonuçlandırmasını tamamlar ve kesinleşen ihale kararlarını, ihale yetkilisinin onayına sunmak. ı) İhale Komisyonunca ihalesi tamamlanan dosyaların Kamu İhale kurumundan yasaklı teyitini almak. i) İhale yetkilisince onaylanan ihale kararlarının, ihaleye iştirak eden isteklilere ve ihale üzerinde kalan istekliye gerekli tebligatların yapılmasını sağlar. j) İşlemleri tamamlanan ihale dosyalarının sözleşme yapılmak üzere ilgili Şube Müdürlüklerine geri göndermek. 9 k) Sözleşmesi yapılan ihale dosyalarının sonuç ilanlarını yayınlanmasını sağlayarak formlarını Kamu İhale Kurumuna elektronik ortamda gönderilmesini sağlamak. l) Kamu İhale Kurumundan ve ihale yetkilisinden gelen ihale mevzuatı hakkındaki genelgeleri ve duyuruları diğer Şube Müdürlüklerine dağıtımını yapmak. m) Yapılması öngörülen ve onaylanarak programlara alınan rekreasyon alanı, piknik alanı, park, bahçe, çocuk oyun alanları, süs havuzları, şelale, gölet, spor alanları, mezarlık alanları, yaya bölgeleri, meydanlar ve yeşil alanların ve buna benzer her türlü alt yapı ve üst yapı projelerinin uygulanmasında gerekli işçilik, araç, gereç, makine ve yapım malzemelerinin temini için ilgili birimlerin talebi doğrultusunda hizmet satın almak. Rekreasyon alanı, piknik alanı, yeşil alanların yapımında ve bakımında ihtiyaç duyulan gerekli bitkisel materyali ilgili birimlerin talebi doğrultusunda temin etmek. Yapımı tamamlanarak bakım ve onarım kapsamında alınan eğlence ve dinlenme alanlarının, çocuk oyun alanlarının, park ve yeşil alanların, mezarlık alanlarının, spor sahaları ve alanlarının gerektiğinde güvenlik hizmetlerini sağlamak üzere ilgili birimlerin talepleri doğrultusunda hizmet satın almak. n) İlgili birimlerin talepleri doğrultusunda rekreasyon alanı, park ve yeşil alanlar, spor alanları ve çocuk oyun alanlarında kullanılmak üzere; bank, çöp kovası, aydınlatma elemanı, oturma elemanı, kamelya, çocuk oyun elemanları, spor ve kondisyon aletleri, saksı, dekoratif park objeleri ve süsleyici materyaller (saksı, süs havuzu, vb.), barbekü, havuz ve gölet fıskiye sistemleri vb. diğer materyalleri temin etmek. o) Daire Başkanlığına bağlı, park, havuz, rekreasyon alanı, cadde, yeşil alan vb. bütün yerlerin, araç, gereç, makine, yapı malzemesi vb. materyaller ile Daire Başkanlığının bütün ihtiyaçlarının teminini sağlamak amacıyla ihale iş ve işlemlerini yürütmek, bütün ihale sürecini yönetmek ve sonuçlandırmak. ö) Amiri tarafından verilen iş ve işlemleri yerine getirmek. Bitkisel Üretim ve Uygulama Şube Müdürlüğü MADDE 9- (1) Daire başkanlığına bağlı olarak görev yapan bitkisel üretim şube müdürünün görev yetki ve çalışma konuları şunlardır: a) Şube Müdürlüğü idaresindeki şefliklerin çalışmalarını yönlendirmek, programlamak, sevk ve idare etmek. b) Bahçe tanziminde ve uygulamalarda kullanılmak üzere, Ankara koşullarına uygun bitki, tür ve çeşitlerini teknik araştırmalar ile belirleyerek üretimini yapmak. c) Büyükşehir Belediyesi sınırları içerisinde kalan İlçe Belediyeleri ve onlara bağlı mahallelerdeki tüm kamu kurum ve kuruluşlarına, okul, hastane, cami ve lojmanlara ihtiyaç duyulan ya da talep edilen bitki, çiçek, park ve kent mobilyaları ile çocuk oyun grupları, kondisyon aletleri ve aydınlatma elemanlarının temini, çevre düzenlemeleri yapılarak ağaçlandırma, çiçeklendirme yapılması, spor sahaları ve oyun alanlarının oluşturulması. ç) Her yıl bahçıvanlık katılım kursu programı düzenlemek, kursun yürütülmesi için gerekli her türlü tedbirleri almak ve diğer birimlerle koordineyi sağlamak. d) Büyükşehir Belediyesi sorumluluk ve yetki alanında bulunan rekreasyon alanı, piknik alanı, park, bahçe, çocuk oyun alanları, süs havuzları, şelale ve gölet, spor sahaları ve spor alanları, mezarlık alanları, yaya bölgeleri, meydanlar, yeşil alan vb. olarak tesis edilmiş yerlerde ilgili birimlerden gelecek talep doğrultusunda bitkisel ve yapısal uygulama yapmak. e) Peyzaj tasarımı, fidan yetiştiriciliği, çiçekçilik ve tohumculuk hakkında kitap, dergi ve broşür tarzı yayınlar hazırlayıp halkın istifadesine sunmak. f) Belediyenin kutlama, tören vb. faaliyetlerinde tören alanlarının düzenlenmesine yardımcı olmak ve bunun için diğer birimlerle koordineli çalışarak destek sağlamak. g) İş güvenliği ile ilgili mevzuatın gerektirdiği tedbirlerin alınmasını sağlamak. ğ) Şube Müdürlüğüne bağlı personellerin konularında çeşitli eğitimlere katılmalarını sağlamak. h) Büyükşehir Belediyesi sınırları içerisinde kalan ilçe belediyeleri ve onlara bağlı mahallelerdeki tüm kamu kurum ve kuruluşlarına okul, hastane, cami ve lojmanlara gelen yazılı talepler doğrultusunda ağaç budama- bakım ve nakilleri ile bitki hastalık ve zararlılarıyla mücadele etmek. ı) Daire Başkanlığımız bünyesindeki her türlü araç ve iş makinesi ile kullanılan yardımcı ekipman (ilaçlama araçpompa-kompresör-jeneratör- traktör-pulluk- çim biçme makineleri dahil) işletme ve arıza bakımı ile sevk ve idaresini sağlamak. i) Çevre Koruma ve Kontrol Dairesi Başkanlığına bağlı araç ve iş makinalarının iş programına uygun olarak çalıştırılmasını, araçları kullanacak personelin yönetimini ve araçların bakım onarımını temin etmek. j) Büyükşehir Belediyesi sınırları içinde kalan park ve yeşil alanlar, spor alanları ve çocuk oyun alanlarında ilçe belediyeleri ve onlara bağlı mahallelerdeki tüm kamu kurum ve kuruluşlarında okul, hastane, cami ve lojmanlara kullanılmak üzere bank, çöp kovası, aydınlatma elemanları, oturma elemanları, kamelya, çocuk oyun elemanları, spor ve kondisyon aletleri, saksı, dekoratif park objeleri ve süsleyici materyaller (saksı, süs havuzu, vb.), barbekü, havuz ve gölet fıskiye sistemleri, ağaç-ağaçcık, çalı, çiçek ve benzeri ihtiyaçları tespit ederek alınması için ilgili birime iletmek. k) Daire Başkanının verdiği diğer iş ve işlemleri yapmak. (2) Bitkisel Üretim ve Uygulama Şube Müdürlüğüne bağlı olarak görev yapan Fidanlıklar Şefliğinin görev yetki ve çalışma konuları şunlardır: a) Ankara koşullarına uygun bitki tür ve çeşitlerini teknik araştırmalar yaparak belirlemek, temin etmek,yetiştirmek ve bitki kalitesini artırmak. b) Belediye Başkanlığı tarafından belirlenen amaç, ilke ve talimatlar ile ilgili mevzuata uygun olarak, Ankara koşullarına uygun tohum türlerini belirleyerek iyileştirme ve geliştirme çalışmalarını koordine etmek, teknik araştırmalar yaparak Ankara koşullarına uygun türlerini belirleyerek bitki kalitesini artırıcı ve iyileştirici çalışmalarını koordine etmek, tohumların temin edilmesini sağlamak. c) Yeni çeşitlerle ilgili araştırmalar yapmak, ihtiyacı duyulan tohum türleri hakkında ilgili birimlere bilgi aktarmak, Şefliğe ait çeşitli istatistiki bilgileri derleyip yayınlamak. ç) Üretme, büyütme, iskan, geliştirme ve çoğaltma ile ilgili araştırmalar denemeler yapılmasını ve diğer kurumların araştırma sonuçlarının toplanarak uygulama ünitelerine iletilmesini sağlamak. d) Fidanlıklar, seralar ve gerekli tesislerin kurulmasını, geliştirilmesini ve işletmesini sağlamak. e) Bitki üretimi için gerekli her türlü araç gerecin temini için ilgili birimlerle koordinasyonu sağlamak. f) Günlük, haftalık, aylık ve yıllık çalışma programlarını hazırlayıp onaya sunmak. g) Kendi birimlerinin verimliliğini arttırıcı çalışmalar yapmak. ğ) Diğer birimlerden gelen bitki talebini karşılamak üzere onay hazırlamak. h) Fidan yetiştiriciliği ile ilgili kitap, dergi, broşür, film, slayt temin edilmesini ve arşivlenmesini sağlamak, yayınlar yapıp halkın istifadesine sunmak. ı) Şefliğine ait istatistiki bilgilerin derlenerek yayınlanmasını sağlamak. i) Diğer kuruluşlarla işbirliği yaparak fidan, tohum vb. temin etmek. j) Bitkilerin ekim, dikim zamanlarını belirlemek. k) Uygulamalarda kullanılacak araç,gereç, malzeme listelerinin hazırlanıp temini ile bunların uygun zamanda, uygun işlerde verimli bir şekilde kullanılmasını sağlamak. l) Konusu ile ilgili teknik araştırmaları yapmak, gerektiğinde ilgili birimlere teknik bilgi aktarmak. (Sempozyum, Panel, Dia gösterileri takibi vb.) m) Suni ve tabi gübrelerin kullanım miktarını tespit ederek, temin etmek, kullanılır hale getirmek, bitki kalitesini arttırıcı tedbirler almak. n) Amiri tarafından verilen iş ve işlemleri yerine getirmek. (3) Çiçekçilik ve Tohumculuk Şefliğinin Görev Yetki ve Çalışma Konuları şunlardır: a) Ankara koşullarına uygun çiçek tür ve çeşitlerini teknik araştırmalar yaparak belirlemek, temin etmek, yetiştirmek ve kalitesini artırmak. b) Çiçek yetiştirmek için seralar ve gerekli tesislerin kurulmasını, geliştirilmesini ve işletmesini sağlamak. c) Çiçek üretimi için gerekli her türlü araç, gerecin temini için ilgili birimlerle koordinasyonu sağlamak. ç) Tohum, soğan, yumru, gübre ve diğer gereksinimleri temin etmek, gerekenleri ithal etmek, üretimi ve bakımı için yerlerinin hazırlanmasını sağlamak. d) Günlük, haftalık, aylık ve yıllık çalışma programlarını hazırlayıp onaya sunmak. e) Kendi birimlerinin verimliliğini arttırıcı çalışmalar yapmak. f) Bahçıvanlık Kursları düzenlemek,Kursun yürütülmesi için gerekli her türlü tedbirleri almak. g) Diğer birimlerden gelen çiçek talebini karşılamak üzere onay hazırlamak. ğ) Üretme, büyütme, iskan, geliştirme ve çoğaltma ile ilgili araştırmalar denemeler yapılmasını ve diğer kurumların araştırma sonuçlarının toplanarak uygulama ünitelerine iletilmesini sağlamak. h) Çiçek üretimi ve bakımları ile ilgili kitap, dergi, broşür, film, slayt temin edilmesini ve arşivlenmesini sağlamak, yayınlar yapıp halkın istifadesine sunmak. ı) Şefliğine ait istatistiki bilgilerin derlenerek yayınlanmasını sağlamak. i) Parklar ve refüjler için yazlık ve kışlık çiçeği üretmek. j) Üretilen çiçekleri diğer birimlerden gelen talepler doğrultusunda değerlendirmek. k) Salon bitkilerinin üretimini ve bakımını sağlamak. l) Bitkilerin ekim, dikim zamanlarını belirlemek. m) Suni ve tabi gübrelerin kullanma miktarını tespit ederek temin etmek ve kullanılır hale getirmek, çiçek kalitesini arttırıcı tedbirler almak. n) Belediye Başkanlığı tarafından belirlenen amaç, ilke ve talimatlar ile ilgili mevzuata uygun olarak, Ankara koşullarına uygun tohum türlerini belirleyerek iyileştirme ve geliştirme çalışmalarını koordine etmek, yurtiçi ve yurtdışı teknik araştırmalar ve geziler yaparak Ankara koşullarına uygun türlerini belirlemek ve bitki kalitesini artırıcı iyileştirici çalışmalarını koordine etmek ve tohumların temin edilmesini sağlamak. o) Yeni çiçek ve tohum çeşitleriyle ilgili araştırmalar yapmak, ihtiyacı duyulan tohum türleri hakkında ilgili birimlere bilgi aktarmak ve personellerini kendi konularında çeşitli eğitimlere katılmalarını sağlamak, şefliğe ait çeşitli istatistiki bilgileri derleyip yayınlamak. ö) Uygulamalarda kullanılacak araç, gereç, malzeme listelerinin hazırlanıp temini ile bunların uygun zamanda, uygun işlerde verimli bir şekilde kullanılmasını sağlamak. p) Konusu ile ilgili teknik araştırmaları yapmak, gerektiğinde ilgili birimlere teknik bilgi aktarmak. (Sempozyum,Panel,Dia gösterileri takibi vb.) r) Amiri tarafından verilen iş ve işlemleri yerine getirmek. (4) Uygulama ve Bakım Şefliğinin Görev Yetki ve Çalışma Konuları şunlardır: a) Bitkisel alanların çevresel, ekolojik ve fiziksel özellikleri göz önünde bulundurularak; yerinde tespitlerin yapılması, olumsuz etkilerin bertaraf edilerek uygun tasarımların oluşturulması ve uygulama aşamasına getirilmesini sağlamak. b) Peyzaj estetik kaidelerini göz önünde bulundurarak ekonomik ve ergonomik tasarımlar ortaya koymak, proje hazırlayıp uygulama aşamasında takip etmek ve hazırladığı verileri arşivlemek. c) Kamu kurum ve kuruluşları, kamuya ait eğitim kurumları, dini tesisler ve kamuya hizmet eden kurum ve kuruluşların (vakıf, dernek vs.) bahçe tanzimi ve çevre düzenlemesi ile ilgili başvurularını değerlendirerek gelen raporlar doğrultusunda program yapmak. Yapılan program gereği proje hazırlayarak çalışmalarını yürütmek. İhtiyaç halinde bahçe tanzimi yapılmış yerlerin eksik görülen kısımlarını tamamlamak ve bakımlarını (biçim, ilaçlama vs..) sağlamak. ç) İhtiyaç halinde kent içinde atıl durumda bulunan küçük ve bakımsız alanları, yol, kavşak ve köprü kenarları ve benzeri yerlerin tespitini yaparak bu alanları yeşil alan ve/veya dinlenme parkı olarak düzenler. Vatandaşların bu konudaki dilek, şikayet ve önerilerini değerlendirerek diğer birimlerle koordineli olarak çalışır. d) Günlük, haftalık, aylık ve yıllık çalışma programlarını hazırlayıp onaya sunmak. e) Kendi birimlerinin verimliliğini artırıcı çalışmalar yapmak. f) Peyzaj tasarımı ile ilgili her türlü kitap, dergi, broşür, film, slayt temin edilmesini ve arşivlemesini sağlamak, yayınlar yapıp halkın istifadesine sunmak. g) Şefliğine ait istatistiki bilgilerin derlenerek yayınlanmasını sağlamak. Devamı 10. sayfada Resmi İlanlar www.ilan.gov.tr.de 10 20 Şubat 2015 Cuma Büyükşehir Belediye Meclisinin 11/02/2015 tarih ve 289 sayılı kararı ile yeniden düzenlenen Çevre Koruma ve Kontrol Dairesi Başkanlığı Yönetmeliğidir. T.C. ANKARA BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ ÇEVRE KORUMA VE KONTROL DAİRESİ BAŞKANLIĞI KURULUŞ, GÖREV VE ÇALIŞMA ESASLARINA DAİR YÖNETMELİK 9. sayfanın devamı h) Edinmiş olduğu bilgi ve birikimi ihtiyaç halinde birim amirinin onayı ile diğer birimlerle paylaşmak. Bu amaçla panel, seminer ve sempozyumlara katılım sağlamak. ı) Peyzaj tasarım ve uygulaması ile ilgili gerekli her türlü araç ve gerecin temini amacıyla, ilgili birimlerle koordinasyonu sağlamak. i) Amiri tarafından verilen iş ve işlemleri yerine getirmek. (5) Yapım ve Onarım Şefliğinin Görev Yetki ve Çalışma Konuları şunlardır: a) Kamuya ait eğitim, dini tesisler ile diğer kamu kurum ve kuruluşlarının bahçe tanzimi ve çevre düzenlemesi ile ilgili etüd proje ve idari işler şube müdürlüğü tarafından hazırlanan raporlara doğrultusunda program yaparak kurumun kabiliyetleri ölçüsünde gerekli çalışmaları yürütür. Daha önce bahçe tanzimi yapılmış ise bu yerlerin eksik görülen donanımlarını tamamlar. b) Kent içinde atıl durumda bulunan küçük ve bakımsız alanları, yol, kavşak ve köprü kenarları ve benzeri yerlerin tespitini yaparak bu alanları yeşil alan ve/veya dinlenme parkı olarak düzenler. Vatandaşların bu konudaki dilek, şikayet ve önerilerini değerlendirerek diğer birimlerle koordineli olarak çalışmak. c) Ağaç söküm - nakil araçları ekibinin programını yapmak. İşleri yönlendirerek sevk ve idare etmek. ç) Parklar, caddeler, inşaat alanları, kamulaştırılmış alanlarda sökümü, nakli ve budanması gereken ağaçların tespitini yaparak , program dahilinde söküm ve nakil işlemlerini gerçekleştirmek. d) Vatandaşa ait olup geniş cephesi caddelere veya boş alanlara bakan bahçelerde bulunan ağaçların elektrik tellerine temas eden ve tehlike arz eden dallarının alımı veya bahçedeki kurumuş ağaçların kesilmesi ile ilgili başvuruları değerlendirerek gereğini yapmak. e) Amiri tarafından verilen iş ve işlemleri yerine getirmek. (6) Araç ve İş Makineleri Şefliğinin Görev Yetki ve Çalışma Konuları şunlardır: a) Daire Başkanlığı bünyesindeki her türlü araç ve iş makinesi ile kullanılan yardımcı ekipman( İlaçlama araç-PompaKompresör-Jeneratör-Traktör-Pulluk-Çim Biçme Makineleri dahil) işletme ve arıza bakımı ile sevk ve idaresini sağlamak. b) Günlük İş programı dahilinde Daire Başkanlığına bağlı diğer birimlerin araç ve iş makineleri ile ilgili taleplerini karşılar ve yapılan talep doğrultusunda çalışma sağlamak. c) Araç ve iş makinelerinin periyodik olarak günlük, aylık ve yıllık bakımları ile muayene, avadanlık, sigorta, kaza işlemlerini yapmak ve takip etmek. ç) Araç ve İş makinelerinin kullanımında görevli personellere gerekli eğitimleri vermek. d) Amiri tarafından verilen iş ve işlemleri yerine getirmek. Yeşil Alanlar Şube Müdürlüğü MADDE 11- (1) Daire başkanlığına bağlı olarak görev yapan yeşil alanlar şube müdürünün görev, yetki ve çalışma konuları şunlardır: a) Büyükşehir Belediyesi sorumluluk ve yetki alanında bulunan rekreasyon alanı, piknik alanı, park, bahçe, çocuk oyun alanları, süs havuzları, şelale ve gölet, spor sahaları ve spor alanları, mezarlık alanları, yaya bölgeleri, meydanlar ve yeşil alan vb. olarak tesis edilecek yerleri tespit eder ve buraların kamulaştırma tekliflerini yapmak. b) Mühendislik ve Mimarlık ilkeleri doğrultusunda tasarımı yapılmış olan ve onaylanarak programlara alınan rekreasyon alanı, piknik alanı, park, bahçe, çocuk oyun alanları, süs havuzları, şelale ve gölet, spor sahaları ve spor alanları, mezarlık alanları, yaya bölgeleri, meydanlar, yeşil alanlar vb. alanların uygulamasını yapmak yada yaptırmak. c) Rekreasyon alanı, piknik alanı, park, bahçe, çocuk oyun alanları, süs havuzları, şelale ve gölet, spor sahaları ve spor alanları, mezarlık alanları, yaya bölgeleri, meydanlar ve yeşil alan vb. alanlara ait hazırlanmış ve onaylanmış her türlü alt yapı ve üst yapı projelerinin uygulanmasında, gerekli araç, gereç, makine ve yapım malzemelerinin temininde yapılacak işin büyüklüğüne göre Belediyenin ilgili diğer birimleri ile koordineli olarak çalışmak. ç) Rekreasyon alanı, piknik alanı, park, bahçe, çocuk oyun alanları, süs havuzları, şelale ve gölet, spor sahaları ve spor alanları, mezarlık alanları, yaya bölgeleri, meydanlar ve yeşil alan vb. alanların onaylı projeler çerçevesinde aydınlatma sistemlerinin bakım, onarım ve yenileme çalışmalarını yapmak ve yaptırmak. d) Kentsel tasarım ve uygulama ile trafik düzenleme planlarına göre Büyükşehir dahilindeki en az üç şeritli karayolu refüjlerinin ve yollar üzerindeki meydanların, alt ve üst geçitlerin peyzaj düzenlemeleri ve yaya yollarının ağaçlandırılmasını yapmak veya yaptırmak. e) Mevcut rekreasyon alanı, spor sahaları ve alanlarının, çocuk oyun alanlarının, park ve yeşil alanların, mezarlık alanlarının, yaya bölgeleri ve meydanların, süs havuzu ve şelalelerin, göletlerin, piknik alanlarının bakım ve onarımlarını, temizliklerini yapmak ya da yaptırmak. f) Rekreasyon alanı, piknik alanı ve yeşil alanların yapımında ve bakımlarında ihtiyaç duyacağı gerekli bitkisel materyali temin etmek için ilgili birimlerle irtibat kurmak ve çalışmak. g) Yapımı tamamlanarak bakım ve onarım kapsamına alınan rekreasyon alanı, çocuk oyun alanları, park ve yeşil alanların, mezarlık alanlarının, spor sahaları ve spor alanlarının gerektiğinde güvenlik hizmetlerini sağlamak üzere hizmet satın almak için ilgili birimlerle koordineli çalışmak. h) Mücavir alan sınırları ile bu mücavir alanlara bağlı pasif dipersiyon (dolaylı taşıma) alanları içerisinde vektörle mücadele ve ilaçlama çalışmalarını yapmak ya da yaptırmak. ı) Rekreasyon alanı, park ve yeşil alanlar, spor alanları ve çocuk oyun alanlarında kullanılmak üzere bank, çöp, aydınlatma elemanı, oturma elemanı, kamelya, çocuk oyun elemanları, spor ve kondisyon aletleri, saksı, dekoratif park objeleri ve süsleyici materyaller (saksı, süs havuzu,vb.) , barbekü, havuz ve gölet fıskiye sistemleri vb. temin etmek üzere ilgili birimlerle koordineli çalışmak. i) Görev ve sorumluluk alanındaki konularda şikâyet ve talepleri değerlendirmek, gereğinin yapılması için ilgili kişi, kurum, kuruluş ve işletmelere sorunu ileterek gereğinin yapılmasını sağlamak. j) Çevre bilincini geliştirmek için gerekli çalışmaları yapmak. k) Şube Müdürlüğüne bağlı personellerin konularında çeşitli eğitimlere katılmalarını sağlamak. l) Daire Başkanının verdiği diğer iş ve işlemleri yapmak. (2) Proje Yönetimi ve Uygulama Şefliğinin Görev Yetki ve Çalışma Konuları şunlardır: a) İhalesi yapılarak sözleşmesi imzalanan yapım ve hizmet işlerinin ilgili kanun, yönetmelik ve mevzuatlar doğrultusunda yapı denetim ve kontrol hizmetlerini yürütmek. b) Yapı Denetim ve Kontrollük hizmetleri yürütülen işlerle ilgili resmi kurum ve kuruluşlar ile Belediyenin Müdürlükleri arasında iletişim ve koordinasyonu sağlamak üzere resmi yazışmalar yapmak. c) Uygulamada eksiklik ve aksaklıkları giderici tedbirler almak. ç) Diğer Şube Müdürlüklerinin gereksinimi olan her türlü malzeme ve makinenin satın alımı, gerektiğinde teknik şartnamelerini diğer ilgili birimlerle koordinasyon sağlayarak hazırlamak. d) Gelen ve giden evrakları takip etmek, evrakların dosyalanmasını sağlamak ve gizliliğini korumak. e) Uygulamalarda kullanılacak araç,gereç,malzeme listelerinin hazırlanıp temin edilmesini sağlamak. f) Büyükşehir Belediyesine ve gerektiğinde diğer Kamu Kuruluşlarına ait binaların bahçe düzenlemesinin yapılmasını sağlamak. g) Müdürlük Makamının verdiği diğer görevleri yerine getirmek. h) Stratejik plan doğrultusunda yatırım programı yapmak. ı) Yapım onarım işlerini yürütecek olan Kontrol teşkilatını belirleyerek onaya sunmak. onaydan sonra kontrol teşkilatının alandaki çalışmasını projeye uygun şekilde gerçekleştirilmesini, hakedişlerin ve kesin hesap dosyalarının düzenlemesini sağlamak. i) Şefliğinde oluşturulan hakediş inceleme bürosunda ara hakedişlerin incelenmesini sağlamak üst makama onaya sunmak. j) Birim fiyat cetvellerinde olmayan işlerin yardımcı analizlerini hazırlamak. k) Tasarım ve çizimi tamamlanmış onaydan çıkmış projelerin, yapımı idarece yürütülecek olanların arazi aplikasyonunun gerçekleştirilmesi, uygulama çalışmalarının takip edilmesi gerektiğinde ilgili birimlerle koordinasyonu sağlayarak işleri tamamlamak. l) Uygulamalarda kullanılacak araç,gereç, malzeme listelerinin hazırlanıp temini ile bunların uygun zamanda, uygun işlerde verimli bir şekilde kullanılmasını sağlamak. l) Amiri tarafından verilen iş ve işlemleri yerine getirmek. (3) Parklar Şefliğinin görev yetki ve çalışma konuları şunlardır: a) Büyükşehir Belediyesi’ne ait park ve yeşil alanların, yıllık yapılan bakım ihalesi kapsamına alınmayanları ile iki ihale arasında oluşabilen zaman aralığında mevcut parkların sulama, temizlik,koruma işlerini yürüterek kontrolünü yapar. b) Uhdesinde bulunan parklarda tahrip olmuş çim alanların yeniden ekilmesini sağlamak, kurumuş ağaçların budamasını yaptırmak, çiçek parterlerinde yazlık- kışlık çiçeklerin dikimini gerçekleştirmek, mevcut çocuk oyun elemanları, bank, çöp kutusu, aydınlatma elemanları ile ilgili gerekli tespitleri yaparak ilgili birimlerle işbirliği halinde eksikleri gidermek, onarım ve boya işlerini yaptırmak. c) Vatandaşların parklar hakkındaki her türlü şikayet, dilek ve önerilerini değerlendirerek gereğini yapar. ç) Parklarda düzenlenecek etkinliklerle ilgili başvuruları değerlendirerek gerekli izni düzenlemek. d) Büyükşehir Belediyesi sorumluluğundaki park, bahçe, cadde ve çeşitli alanlarda bulunan ağaçların yazlık ve kışlık ilaçlaması ile birlikte yeşil alanlarda bulunan yabani ot mücadelesi yapmak. e) Diğer kamu kurum ve kuruluşları ile vatandaşların ağaç ilaçlaması ile ilgili taleplerini değerlendirmek ve cevaplamak. f) Amiri tarafından verilen iş ve işlemleri yerine getirmek. Etüd Proje ve İdari İşler Şube Müdürlüğü MADDE 12- (1) Daire başkanlığına bağlı olarak görev yapan etüd proje ve idari işler şube müdürünün görev, yetki ve çalışma konuları şunlardır: a) Şube Müdürlüğüne bağlı şeflikler arasında koordinasyonu sağlayarak plan ve program dâhilinde çalışmaların yürütülmesini gerçekleştirir. b) Şube Müdürlüğünün yıllık çalışma programı ile uzun vadeli plan ve programlarını kanunlar çerçevesinde hazırlar. c) Müdürlük içinde ve müdürlükle diğer birimler arasında yapılan çalışmaları yazılı veya sözlü emirlerle koordine eder. ç) İş güvenliği ile ilgili mevzuatın gerektirdiği tedbirlerin alınması için diğer birimlerle koordineli çalışmak. d) Çevre Koruma ve Kontrol Dairesi Başkanlığında görev yapan memur personel, sözleşmeli personel ve işçi personelin göreve başlayışlarından, görevden ayrılıncaya kadar her türlü özlük, sicil, giriş-çıkış takip ve ek ödemeleri ile ilgili hizmetlerin yürütülmesini sağlamak. e) Çevre Koruma ve Kontrol Dairesi Başkanlığına ait faturaların tahakkukunu yaparak zamanında ödenmesini sağlamak. f) Çevre Koruma ve Kontrol Dairesi Başkanlığına ait demirbaşların kayıtlarını tutmak. g) Çevre Koruma ve Kontrol Dairesi Başkanlığının araştırma - geliştirme (AR-GE) çalışmalarını koordine etmek. h) Çevre Koruma ve Kontrol Dairesi Başkanlığı personelinin hizmet içi eğitimlerini planlamak, katılımını sağlamak, üniversite ve meslek liselerinden gelen stajyerlerin tüm işlemlerini yürütmek. ı) Yapımı planlanan yatırımların imar planına uygun olup olmadığını, mülkiyet durumu vb. bilgilerini araştırmak, arazinin talep edilen projeye uygunluğunu yerinde etüd etmek, gerekli durumlarda tadilat projeleri hazırlamak veya hazırlatmak. i) Büyükşehir Belediyesinin stratejik planı doğrultusunda; yıllık hedefleri, yatırım programı ve bütçeleri doğrultusunda Çevre Koruma ve Kontrol Dairesi Başkanlığının yapacağı rekreasyon alanı, piknik alanı, park, bahçe, çocuk oyun alanı, süs havuzları, şelale ve gölet, spor alanları, mezarlık alanları, yaya bölgeleri, meydanlar ve yeşil alan vb. alanlarla ilgili mimari ve mühendislik projelerini yapmak/yaptırmak, röleve, restorasyon ve restitüsyon projelerini hazırlamak veya hazırlatmak, proje çalışmaları için gerekli jeolojik etüd ve zemin araştırmalarını yapmak veya yaptırmak, proje alanlarının hali hazır arazi ölçümlerini yapmak veya yaptırmak, fikir projeleri için gerektiğinde üç boyutlu görselleştirmeleri, maket ve animasyon filmlerini hazırlamak veya hazırlatmak. j) Proje işlerinin sözleşme ve eklerine, şartnamelere, fen ve sanat kaidelerine uygun olarak iş programı çerçevesinde yapılmasını ve tamamlanmasını sağlamak. k) Sözleşme gereği hazırlanan projelerin proje kontrolünü ve/veya kontrollüğünü yapmak, proje işine ait hakediş düzenlemek, işin bitiminde kabul, kesin hesap ve diğer işleri yapmak. l) Projelere ait ihale dosyalarını oluşturmak için mahal listesi, teknik şartname, keşif-metraj, yaklaşık maliyet, ilerleme yüzdesi, sıralı analiz girdileri ve diğer gerekli evrakları hazırlamak; hazırlanan dosyaları ilgili birimlere iletmek ve takibini yapmak. m) Mesleki alanlarda ulusal ve uluslararası kuruluşlarla yurt içi - yurt dışı üniversitelerle ve meslek örgütleriyle diyalog kurmak, haberleşme ağı kurmak, teknoloji ve bilgi alışverişinde bulunmak. n) Daire Başkanlığı ve şube evraklarının dosyalanması, tanzim edilmesi, yazışmaların yapılması, evrakların süresi içinde cevaplanması için gerekli koordinasyonu yapmak o) Satın alma yoluyla Daire Başkanlığı ambarında mahfuz tutulan her türlü malzeme ve materyalin kullanıma uygun olarak saklanması ve bu malzemelerin kullanılması için gerekli dağıtımı yapmak; bu dağıtım için evraklar düzenlemek ve bunları tanzim ederek saklamak. ö) Daire Başkanlığının bütçe teklifini hazırlamak, faaliyet raporlarını hazırlamak, iş verimini artırmak için gerekli eğitimleri planlamak, yazılım ve teknik donanımı tespit ederek temin edilebilmesi için ilgili birimlerle koordineli olarak çalışmak. p) Daire Başkanının verdiği diğer iş ve işlemleri yapmak. (2) Personel ve Yazı İşleri Şefliğinin Görev Yetki ve Çalışma Konuları şunlardır: a) Personelin işe devam durumu ile yıllık izin, mazeret izni, hastalık izni, ücretsiz izin ve saatlik izinleri takip etmek. b) Personelin disiplin ve özlük hakları ile ilgili bütün işleri mevzuat uyarınca yürütmek. c) Personele ait gizlilik gerektiren yazışma ve konularda azami dikkat ve itinayı göstermek. d) Diğer birimlerden gelen sürekli ve çok gizli evrak ile işlemleri ilgili talimatlar çerçevesinde yürütmek. e) Daire Başkanlığına gelen her türlü evrakın, kayıt altına alınmasını sağlayarak amirinin havalesine sunmak, gizlilik kuralları çerçevesinde ivedi ve gizli evrakın zimmet karşılığı ilgili kişi, birim, kurum ve kuruluşlara teslimini yapmak. f) Personel ile ilgili şahsi dosyaları düzenlemek ve saklanmasını sağlamak. g) Personel şefliği ile ilgili ihtiyaçların belirlenerek giderilmesini sağlamak. h) Faaliyet alanı ile ilgili olarak; dış kurumlardan, belediye birimlerinden, personelinden ve vatandaşlardan gelen her türlü yazı, dilekçe ve taleplere mevzuat ve üst amirlerinin direktifleri doğrultusunda cevabi yazıları yazmak ve idare aleyhine açılan davalarda veya soruşturmalarda bilgi, belge ve kapsamlı görüş yazılarını hazırlamak. ı) Faaliyetleri ile ilgili olarak düzenlediği dosya kayıt defterini yıl sonunda kapatmak, yeni yıl için gerekli dosya ve defterleri açmak. Tüm kayıtların saklanması ve gizliliğin korunmasına nezaret etmek. i) Faaliyetlerinin gerçekleştirilmesi amacıyla kadrosunun çalışma düzenini belirlemek, iş dağıtımını yaparak takibini yapmak. j) Yasa, tüzük, karar, yönetmelik, genelge ve yönergelerle bunlardaki değişikliklerin ve duyuruların ilgili birimlere iletilmesini sağlamak. k) Kurum dışına gidecek yazıları imzaya sunmak ve yazıların gönderilmesiyle ilgili diğer işlemleri yürütmek. l) Önemli ve günlük yazıları, izleyerek ilgili birimlere en kısa sürede ulaştırılmasını sağlamak. m) Personelin ilk defa göreve başlama, atama, görevde yükselme, unvan değişikliği, emeklilik, ölüm, istifa, görevden çekilme, askerlik durumları, özlük hakları ve yurt dışı çıkış gibi işlemleri yürütmek. n) Yönetmelik ve yeni şube müdürlüğü kurulmasında meclise gerekli bilgilerin sunulması için yazışmaları yapmak, birimlerin teşkilat şemasındaki değişiklik tekliflerini hazırlamak. o) Personelin mal bildirimi kanunu hükümleri doğrultusunda süresi içerisinde mal bildirim beyannamesi düzenlemelerini sağlamak. ö) Memur personele meclis kararı ile verilen manyetik otobüs kartları ve bu gibi sosyal hakların tahakkuk işlemlerini hazırlayıp dağıtımını yapmak. p) İşçilerle ilgili puantaj düzenlemelerini, izin defterlerinin tanzimini, işçi personel ile ilgili aylık ve yıllık faaliyet raporlarını ve istatistiki bilgilerle ilgili işlemlerini yürütmek. r) Amiri tarafından verilen diğer iş ve işlemleri yapmak. (3) Mali ve Ambar Şefliğinin Görev Yetki ve Çalışma Konuları şunlardır: a) Daire Başkanlığının mali işlerine ilişkin faaliyetlerinin ana ilkelerini belirlemek, muhasebe işlemlerini yürürlükteki yönetmelik bütçe ve yönergeler uyarınca düzenli bir şekilde yürütülmesi amacıyla faaliyetlerini planlamak, koordine etmek ve düzenlemek. b) Faaliyetlerin gerçekleştirilmesi amacıyla kadrosunun çalışma düzenini belirlemek; iş dağıtımını yapmak, maiyetini izlemek ve koordine etmek. c) Çalışanların ücret, mecburi tasarruf ve diğer yasal tahakkuk evraklarını mevzuatta yer alan hüküm ve sürelere göre düzenlemek. ç) Faaliyetleri ile ilgili olan her türlü ihtiyacın belirlenerek temin edilmesini sağlamak. d) Şefliğinde yer alan personelin yetişip gelişmesi için eğitim ihtiyaçlarını belirlemek ve iş başı eğitimi konusunda yardımcı olmak. e) Daire Başkanlığı için gerekli olan her türlü araç, gereç, kırtasiyenin yönetmelik ve yönergelere uygun şekilde olarak satın alınarak temin edilmesi ve ilgili birimlerle koordineli çalışarak; temin edildikten sonra kullanıma uygun olarak dağıtımını planlamak. f) İhale ilanları için Mali Hizmetler Dairesi Başkanlığından avans çekerek ihale ilan bedellerinin, Kamu İhale Kurumu banka hesaplarına yatırılmasını sağlamak. g) İlgili kanunlar çerçevesinde Daire Başkanlığı’na ait ambar ve demirbaş işlerini yürütmek. h) Daire Başkanlığına ilgili yönetmelikler çerçevesinde ayniyat işlemlerini yapmak. ı) Ekonomik ömrünü dolduran malzeme için gerekli işlemleri yapmak. i) Bu kaynaklara ait demirbaş malzemenin kayıt ve Ayniyat saymanlığı görevlerini yürütmek. j) Daire Başkanı tarafından verilecek, başkanlığa ait diğer görevleri yapmak. k) Elektronik ortamda saklanması gereken demirbaş malzemelerin kayıtlarının düzenlenmesini ve saklanmasını sağlamak. l) Mevzuata uygun olarak ambar ve demirbaş kayıtlarını güncellemek ve değişen kanunlara uygun olarak yeniden kayıt altına almak. m) Daire Başkanlığına ait ilgili kanunlar ve yönetmeliklere uygun olarak demirbaş kayıtlarını tutmak. n) Amiri tarafından verilen iş ve işlemleri yerine getirmek. (4) Etüd Proje Şefliğinin Görev Yetki ve Çalışma Konuları şunlardır: a) Rekreasyon Alanı, Piknik Alanı, Park, Bahçe, Çocuk Oyun Alanı, Süs Havuzları, Şelale ve Gölet, Spor Alanları, Mezarlık Alanları, Yaya Bölgeleri, Meydanlar ve Yeşil Alan vb. alanlarla ilgili mimari ve mühendislik projelerini yapmak/yaptırmak, röleve, restorasyon ve restitüsyon projelerini hazırlamak veya hazırlatmak. b) Proje çalışmaları için gerekli jeolojik etüd ve zemin araştırmalarını yapmak veya yaptırmak. c) Hazırlanan veya hazırlatılan üst yapı ve alt yapı, park bahçe vb. projelerin keşif, metraj, teknik şartname ve diğer gerekli evraklarını hazırlamak veya hazırlatmak. ç) Hizmet alımı ile hazırlatılan projelerin sözleşme dokümanlarına uygun olarak hazırlanıp hazırlanmadığını, İmar ve Yangın yönetmeliğine uygunluğunu ve teknik açıdan doğruluğunu incelemek, sözleşmeye uygun olarak hakedişlerini düzenlemek, geçici ve kesin kabul işlemlerini tamamlamak, tamamlanan projeleri incelenmek üzere belediyenin diğer ilgili birimlerine göndermek. d) Projenin uygulamaları sırasında ihtiyaç duyulan proje revizyonlarını yapmak ve uygulamak. e) Kendi görev alanı içindeki ve diğer bölümlerle olan yazılı ve sözlü bilgi akışını tam doğru ve zamanında olmasını sağlamak. f) Amirinin ihtiyaç duyabileceği kendi görev alanı kapsamındaki her türlü bilginin, her an kullanılabilecek durumda, tam, doğru, güncel olarak tutulmasını sağlamak, gerektiğinde rapor hazırlamak, yazılı ve sözlü açıklamalar yapmak. (5) Strateji Geliştirme ve Ar-Ge Şefliğinin Görev, Yetki ve Çalışma Konuları şunlardır: a) Belediyenin belirlenmiş ya da belirlenecek olan politikaları doğrultusunda plan ve program geliştirmek, bütçe hazırlamak. Bu hazırlanan plan, program ve bütçenin Mali Hizmetler Dairesi Başkanlığına gönderilmesini sağlamak ve Daire Başkanlığının hizmet alanı içerisine giren işlerin stratejik planını, yıllık hedeflerini, yatırım programlarını ve bunlara uygun olarak bütçeyi hazırlayarak, Başkanın onayına sunmak. b) Yürürlükteki mevzuat dahilinde Daire Başkanlığının yıllık faaliyet raporunu ve performans raporunu hazırlamak. c) Stratejik planı hazırlayarak, Mali Hizmetler Dairesi Başkanlığına göndermek. ç) Daire Başkanlığının Yıllık Faaliyet Raporunda ve Performans Raporunda Müdürlüklerine ait bilgilerin Proje Takip Programına girişini sağlamak ve kontrol etmek. d) Etüd Proje ve İdari İşler Şube Müdürlüğü faaliyetlerinin aylık olarak temin etmek ve proje takip programına girişini sağlamak. e) Şube Müdürlüklerinin, iş süreçlerinin iyileştirmesi için yazılım geliştirilme taleplerine destek vermek. f) Bütçe teklifi hazırlamak. g) Yıllık bütçenin hazırlanması için gelir ve gider tahminlerinin düzenlenmesini sağlamak. ğ) Bütçe ödenekleri ile fiili harcamalar arasındaki dengeyi kontrol etmek, sapmaları ve nedenlerini incelemek. h) Harcamaların ödenek türüne uygun olarak yapılmasını denetlemek, düzenli aralıklarla, mali raporlar hazırlayarak kullanılan bütçenin analizini yapmak, bu çalışmalar doğrultusunda bir sonraki yılın bütçe çalışmaları için daha gerçekçi veriler hazırlanmasını sağlamak. ı) Yapılan çalışmalarda ekibini motive etmek, verilen önerileri değerlendirerek gerektiğinde çalışmalara katılmak, çalışma ortamını sürekli olarak geliştirme çabası içinde olmak. i) Kamu kurum ve kuruluşları, yerel yönetimler, sivil toplum kuruluşları, üniversiteler ve bünyelerinde bulunan proje birimleri ile Ar-Ge merkezleri arasında, iletişim, işbirliği ve eşgüdümü sağlamak. j) Yapı teknolojisindeki son gelişmeleri ve yenilikleri yakından izleyerek, ilgili birimleri bilgilendirmek. k) Yeşil alanlara ait proje haritasını çıkartmak, ihtiyaç analizini gerçekleştirmek ve bu doğrultuda stratejiler, alternatif çözümler ve projeler geliştirir. l) Şube Müdürlüğünün kurumsal kapasitenin artırılması için AR-GE faaliyetleri gerçekleştirmek. m) Amiri tarafından verilen iş ve işlemleri yerine getirmek. (6) İnceleme ve Tespit Şefliğinin Görev, Yetki ve Çalışma Konuları şunlardır: a) Daire başkanlığımızın faaliyet alanları ile ilgili Ankara sınırları içerisinde bulunan kamuya ait eğitim kurumları, dini tesisler ve kamuya hizmet veren kurum ve kuruluşlar (vakıf, dernek, vs.) ile sitelerden gelen "Çevre Düzenlemesi" (peyzaj, kent mobilyası, sert zemin imalatları, çocuk oyun elemanları ve spor aletleri vb.) taleplerini değerlendirmek. b) Daire Başkanlığımıza ulaşan talepler çerçevesinde yerinde inceleme yaparak taleplerin doğruluğunu tetkik etmek ve bu kapsamda uygulamaya esas yazılı rapor hazırlamak. c) Hazırlanan raporun Daire Başkanlığı bütçe imkanları ölçüsünde değerlendirilmesinden sonra uygulanmasına karar verilen imalatları uygulama birimlerine iletmek. ç) Uygulama birimleri tarafından imalatlar gerçekleştirildikten sonra ve/veya bitkisel materyal ile kent mobilyaları teslim edildikten sonra, talep eden kurumları bilgilendirmek. d) Aylık, altı aylık ve yıllık periyotlar halinde yapılan hizmetleri listelemek, sınıflandırmak ve raporlayarak Daire Başkanlığına sunmak. e) Amiri tarafından verilen diğer iş ve işlemleri yerine getirmek. ÜÇÜNCÜ BÖLÜM Kaldırılan Hükümler, Yürürlük ve Yürütme Kaldırılan hükümler MADDE 13- Ankara Büyükşehir Belediye Meclisinin 14.08.2014 gün ve 1359 sayılı kararı ile onaylanan Ankara Büyükşehir Belediyesi Çevre Koruma ve Kontrol Dairesi Başkanlığı Kuruluş, Görev ve Çalışma Esaslarına Dair Yönetmeliği yürürlükten kaldırılmıştır. Yürürlük MADDE 14- Bu yönetmelik hükümleri Büyükşehir Belediye Meclisinin Kararı ile yerel bir gazetede yayımlandığı tarihten itibaren yürürlüğe girer. Yürütme MADDE 15- Bu yönetmelik hükümlerini Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı yürütür. Basın - 28065 (www.bik.gov.tr) Resmi İlanlar www.ilan.gov.tr.de YAŞAM-ÇEVRE BULMACA Başörtü mağduru öğretmen görevine döndü Öğrencilik yıllarında tanıştığı "başörtüsü yasağı" nedeniyle çok sevdiği öğretmenlik mesleğinden istifa etmek zorunda bırakılan Günnur Akçay Konur, göreve geri dönmenin mutluluğunu yaşıyor. İZMİR - Öğrencilik yıllarında tanıştığı "başörtüsü yasağı" nedeniyle çok sevdiği öğretmenlik mesleğinden istifa etmek zorunda bırakılan Günnur Akçay Konur, göreve geri dönmenin mutluluğunu yaşıyor. Malatya İnönü İnönü Üniversitesi Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik Bölümü'nden 1985 yılında mezun olan 47 yaşındaki Günnur Akçay Konur, öğrencilik yıllarında başlayan, "28 Şubat" sonrası İzmir'de bir okula atandığı dönem ve sonrasında yaşadığı zorlu "başörtüsü yasağı günlerini", AA muhabirine anlattı. "Başörtüsü yasağı" ile öğrencilik yıllarında tanıştığını ifade eden Konur, başörtüsünün serbest bırakılması için mücadele verdiğini dile getirdi. Üniversiteden 1985 yılında mezun olduktan sonra uzun süre kamuda çalışamadığını anlatan Konur, müracaatı üzerine 1998 yılında İzmir'de Tire Kutsan Anadolu Lisesi'nde göreve başladığını, ancak baskılar artınca bir yıl sonra müfettişlerin "daha sonra mesleğe geri dönebilmesi için istifa etmesi" tavsiyeleri doğrultusunda sicilinin bozulmaması amacıyla istifa etmek zorunda kaldığını söyledi. İstifasının ardından öğretmenlik mesleğine özel sektörde devam ettiğini ifade eden Konur, başörtülü olması nedeniyle resmi kurumlara gönderilmesi gereken evraklarını türlü bahanelerle başka kişiler aracılığıyla gönderdiğini üzüntüyle hatırladığını dile getirdi. Buca ilçesindeki bir özel anaokulunda idareci olduğu 2002 yılında, çalıştığı kurumun ihbarı üzerine polis ekiplerince okulun basıldığını belirten Konur, "Kanun ve nizama aykırı dini eğitim vermek amacıyla dersane açmak" suçlamasıyla İzmir 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde hakim karşısına çıkarak ceza aldığını, cezasının 5 yıl ertelendiğini kaydetti. İğneleyici ifade ve aşağılamaların kendisinde travmalara yol açtığını anlatan Konur, kapıya gelen her resmi kişinin gerilim oluşturduğu 28 Şubat sürecini en ağır şekilde yaşadığını kaydetti. Aldığı cezaların kendisini hiçbir zaman yıldırmadığını ve umutsuzluğa sevk etmediğini ifade eden Konur, MazlumDer ve Başörtüsü'ne Özgürlük Platformu gibi sivil toplum kuruluşlarında görev aldığını, mücadelesine aktif olarak devam ettiğini söyledi. Yaşadıklarını anlatırken zaman zaman duygulanarak gözyaşı döken Konur, Milli Eğitim Bakanlığı'nın 28 Şubat mağduru öğretmenlerin göreve geri dönmesiyle ilgili düzenlemesinin ardından kamudaki görevine dönebilmek için dilekçe verdiğini kaydetti. Talebine olumlu cevap gelince de atama yazısına istinaden 18 Aralık'ta Karabağlar İlkkurşun Anadolu Lisesi'nde yeniden göreve başladığını belirten Konur, şunları söyledi: "Aslında bu mücadele sadece 28 Şubat süreciyle başlamadı. Bu süreç, hayatımın 27 yılını aldı. Kendinizi her ortamda doğru ifade etmeye çalışıyorsunuz. Bir şekilde size yaftaladıkları kimliğe karşı "ben bu değilim"i ifade etmeye çalışıyorsunuz. Hakkımızı aramak için öğrencilik yıllarımızdan itibaren meydanlara çıktığımızda bizlere terörist kimliği yaftalanmak istendi. Sürekli olarak 'ben bu değilim, ben, ülkem için kendim için doğru olduğuna inandığım kimliğimi yaşamaya çalışan bir bireyim sadece' diye kendinizi anlatmak için mücadele ediyorsunuz. 'Benden bu ülkeye bu insanlara hiçbir şekilde zarar gelmez' savunması içinde olduk. Aslında yaşadığımız şeylerin hepsi bir noktada travma olarak bizlerde kaldı. (AA) Sapanca Gölü'nde su seviyesi yükseliyor SAKARYA - Sakarya Büyükşehir Belediyesi Su ve Kanalizasyon İdaresi (SASKİ) Genel Müdürü Rüstem Keleş, "Geçen sene bu mevsimde Sapanca Gölü'ndeki kota 30,40 - 30,30'lardaydı. O dönemle karşılaştırdığımızda, ilave 2 metreye yakın bir kot yüksekliği, son derece sevindirici bir durum" dedi. Keleş, Sapanca Gölü ile Çark Deresi'nin birleştiren Serdivan ilçesindeki Çark Suyu Regülatörü'nde dere kapaklarının açılma işlemini izledi ve çalışmalar hakkında bilgi aldı. Burada AA muhabirine açıklamalarda bulunan Keleş, regülatörün Sapanca Gölü'nde su seviyesi belli düzeye ulaştığında tahliyesi için kullanıldığını belirterek, tahliye edilen göl sularının Çark 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 1 2 3 4 5 6 Deresi üzerinden Sakarya Nehri'ne ulaştığını söyledi. Keleş, geçen yıl göldeki su seviyesinin tarihindeki en büyük düşüş yaşadığını ve kotanın 29'a kadar düştüğünü anımsatarak, bu durumun Sapanca Gölü'nün ekolojik sürdürülebilirliğini ve su kalitesini olumsuz yönde etkilediğini dile getirdi. Çark Suyu Regülatörü'nün Sapanca Gölü açısından çok önemli olduğunu 7 11 20 Şubat 2015 Cuma 8 9 10 ifade eden Keleş, "Bu sene havzaya geçen yıla göre daha fazla yağmur ve kar yağınca gölün seviyesi 32 metreyi yakaladı. Bu aktarım, göldeki su kalitesinin artması, havuzlanma etkisinin azalması ve en önemlisi ekolojik sürdürülebilirlik açısından çok önemli bir kazanım. Biz kapağı ilk olarak bir metre açtık ve ilerleyen zamanlarda daha da açmayı düşünüyoruz. Yaklaşık 8-10 metreküp suyu Çark Deresi'ne aktarmayı düşünüyoruz" diye konuştu. Gölle ilgili yapılan tüm çalışmalar ve gelişmelerden ders çıkarılması gerektiğini belirten Keleş, bütün doğal su kaynakları ve Sapanca Gölü'nde, ıslak ve kuru periyodlar dikkate alınarak planlanma yapılması gerektiğini vurguladı. (AA) BULMACA Soldan sağa: 1. Yumuşak çelikten yapılmış üzeri kalay kaplı ince sac. – Baston. 2. İlgili. 3. İslamiyet’ten önce Kâbe’de bulunan üç puttan biri. – Unutmamak için parmağa bağlanan iplik. 4. Tarlada suyu akıtmak için yapılan taht oluk. – Genişlik. 5. Yaşamak için gerekli olan her şey. – Kesin. 6. İç organlarımızdan biri. – Demiryolu. 7. Kütahya ilinin bir ilçesi. – Soru sözü. 8. Vilayet. – Yüzüne bakılmayacak kadar sevimsiz ve çirkin. 9. Bir işin doğrusu, gerçek. 10. Serbest bırakma. – Tibet öküzü. 11. İridyumun simgesi. – Küçük vapur, istimbot. 12. Kafiye. – Devlet memurlarının maaşlarının derece ve tutarlarını düzenleyen sistem ve çizelge. 13. Ön gün. – Tanrıtanımaz, dinsiz. 14. Doğanın sebep olduğu yıkım. – Japonya’da kullanılmış eski bir hacim ölçüsü. – Güzel sanat. 15. Bataklık gazı. – Uzakdoğu’da yetişen ve dokumacılıkta yararlanılan değerli bir bitki. 16. Astatinin simgesi. – Erkek sesinde bir perde. – Oy. 17. Tellürün simgesi. – Bir işi ve bir malı birçok istekli arasından en uygun şartlarla kabul edene bırakma. 18. Dolaylı anlatma. – Okullarda kâğıt, mukavva, tahta gibi şeylerle yaptırılan çalışmalar. 19. Bir nota. – Yeryüzü parçası. 20. Bir yarışın belirli uzaklığı kapsayan bölümlerinden her biri, aşama, merhale. – Kuranı başından sonuna kadar okuma. Yukarıdan aşağıya: 1. Yağma, çapul. – Yüz, çehre. – Bir parçanın sevimli ve cana yakın çalınacağını belirten müzik terimi. 2. Bir göz rengi. – Kır yaşamı içinde aşk konusu işleyen kısa şiir. – Konukları yemekli, eğlenceli ağırlama, toy, şölen. – Satrançta kesin yenilgi. 3. Bitmemiş, eksik, tamamlanmamış. – Isı. – Tantalın simgesi. 4. İlave. – İyi konuşma, sözle inandırma yeteneği. – Yazıt. – Bir haber ajansının kısaltması. 5. Tüyleri siyah, meyve ve böcekle beslenen, ötücü bir kuş. – Olumsuzluk anlatan önek. – Rütbesiz asker. 6. Fiyat, paha. – Tıpta şeker hastalığına verilen ad. – Saldırmak ya da savunmak için kullanılan araç. 7. Cüretkâr. – Sokakta bulunmuş sahipsiz eşya. – Müstahkem mevki. – Doğru bir çizgi üzerinde bulunma. 8. Çıplak, özgür, hür. – ÇÖZÜMÜ Utanma, utanç duyma. – Kuranda bir sure. – Yer fıstığı. 9. Metin olma, dayanıklılık. – Gizli bir BUGÜN tehlikesi olduğu sanılan, tekin olmayan. 10. Açık 13. SAYFADA olma durumu, açıklık. – Yazın bahçelerde oturulmak üzere yapılmış, kafes biçiminde, kubbeli, üstü yeşilliklerle sarılan süslü ve büyük çardak. – İlaç, merhem. Hazırlayan: Ercan BostaNcıoĞlu TÜRKÇE BAKIŞ Prof. Dr. Nurullah Çetin ncetin64@hotmail.com TÜRKİYE’DE AYDIN OLMAK Şimdi biz, tarih boyunca değişik için materyalist oldular. engeller, sarp dağlar, sınırlar, düşİşte bu insanlar, Millî Mücadele manlar tarafından kuşatıldık ve bu döneminde görünen ve bilinen fizikkuşatılmışlık hâline karşı bahsettiğim sel sebepler olarak düşmanların bu iki türden tepki verdik. Yani iki silahça, askerce güçlü; bizim ise farklı aydın çıkardık. Mevcut şartları zayıf oluşumuzu görüyorlardı. Bu kabullenenler teslimiyetçi aydın sebeplerden bizim savaştan zaferle oldular, kabullenmeyenler de tam çıkmamız gibi bir sonuca inanmıyorbağımsızlıkçı Türk aydını oldular. lardı. Yani zihinleri pozitivist sarp Buna bir örnek verelim. Biz, dağlar tarafından çevrilmiş bir vadi Birinci Dünya Savaşı sonunda yenil- mahkumları idiler. miş kabul edildik ve 1918’de O zamanın tam teslimiyetçi aydınMondros Mütarekesiyle ülkemiz larının izdüşümleri bugün de var. emperyalist Batılı devletlerce fiilen Onların torunları bugün de ortalıkta işgal edildi. İngiltere, Fransa, İtalya, dolaşıyor. Bugün içine hapsedildiğiYunanistan, Amerika tarafından işgal miz vadi, Türkiye’dir. Etrafımızı edildik. Yani emperyalist düşman çeviren demirden sarp dağlar, ağır devletler tarafından kuşatıldık. dış borçlar, silah ve teknolojide batıBu durumda içine hapsedildiğimiz ya bağımlılık, emperyalizmin içimize vadi, Anadolu ortalarıydı. Biz bu soktuğu çeşit çeşit fitneler, vadiye sıkıştırıldık. Etrafımızı çeviErmenicilik, Kürtçülük gibi etnikçiren sarp demirden dağlar, yani bizi lik sorunları, Türk milletinin duyarkuşatan, bize yol vermeyen engeller sızlığı, bilgisizliği, bilinçsizliği vs ve sınırlılıklar ise İtilaf devletleri şeklinde çoğaltılabilir. İşte etrafımızı denilen o batılı devletlerin askerleri, çeviren bu sarp dağlar karşısında tam tankları, tüfekleri, gemileri, uçakları teslimiyetçi aydınlar, ne olursa bilmem neleri idi. Avrupa Birliği’ne girelim, Tam Teslimiyetçi Aydınlar: İşte bu Amerika’ya tam teslim olalım, ortamda ne yapmak lazım geldiğini Batıdan ne tür dayatma gelirse gelsin düşünmeye başladık. İçimizden bir hepsini kabul edelim, diyorlar. kısmı dediler ki: “Biz 1912’de Yaşamak için bankalarımızdan topBalkan savaşlarına, 1914’te Birinci raklarımıza kadar elimizde ne var ne Dünya Savaşı’na girdik. İyice zayıf yoksa satalım savalım, Kıbrıs’ı düştük, ne silahımız var, ne başka bir Rumlara verelim, Talabani, Barzani şeyimiz. Biz bu durumdan kurtulane istiyorsa onlara da istediklerini mayız. verelim. Ermenistan’a da her istediTek çaremiz, düşmanlara teslim ğini verelim, diyorlar. Bu küresel olmak. Onlar ne derse onu yapmak çağda bağımsız bir devlet olmaz, o ve onlara katî surette itiraz etmemek. yüzden millî bağımsızlıktan vazgeçeMandacılık lazımsa mandacı olalım, lim, millî Türk devlet yapısını tasfiye siyaseten bizi idare etmek istiyorlaredelim diyorlar. Yani tam bir sömürsa yönetimimizi hemen verelim. ge aydını tavrı gösteriyorlar. İngilizleri Sevenler Derneği kurmaTam Bağımsızlıkçı Aydınlar: Öbür mızı istiyorlarsa kuralım ve hemen tarafta tam teslimiyetçilerin karşısınsevelim onları, tapalım hatta onlara. da tam bağımsızlıkçı aydınlar çıktı. Madenlerimizi, topraklarımızı, Büyük Türk Mustafa Kemal limanlarımızı, posta işletmemizi ve Atatürk’ün önderliğinde Allah’a ve buna benzer para getiren bütün ekokendilerine güvenen sütü temiz Türk nomi kaynaklarımızı istiyorlarsa hiç aydınları, Kuva-yı Milliyye teşkilatı itiraz etmeden verelim. Bizi yok atında “biz hiçbir engele, hiçbir zoretmek istiyorlarsa etsinler, geri Asya luğa, hiçbir sınırlamaya, hiçbir steplerine sürmek istiyorlarsa sürsün- demirden dağa teslim olmayız.” ler. dediler. Yaşadığımız kadar yaşarız” dediler. Büyük Türk aydını Atatürk, İşte bunlardan Ali Kemaller, Refik “emperyalist batıya teslim olamayız. Halit Karaylar, Refii Cevat Ya istiklal ya ölüm” dedi. Yani ya Ulunaylar çıktı. İngiliz, Amerikan, tam bağımsız ve bağlantısız hür bir İtalyan, Fransız mandacıları çıktı. Türk milleti olarak kendi hür devletiDüşmanla işbirlikçi aydınlar çıktı. mizi kurar, orada yaşarız, ya da ölüBunlar tam teslimiyetçi aydınlardı. rüz, üçüncü bir seçenek yok” dedi. Kendi milletlerine ihanet etmiş, Bu tam bağımsızlıkçı Türk aydınları, özgüveni olmayan, ümitsiz aydınlaretrafımızı çeviren dağlar, demirden dı bunlar. bile olsa biz bu demiri nefeslerimizin Bununla kalmadılar, Atatürk’ün sıcaklığıyla gene eritir ve tam bağımönderliğindeki Kuvâ-yı Milliyye sız hür bir millet hayatı yaşamak yiğitlerini yani Türk’ü özgürleştirme üzere kendimize yol buluruz” dedisavaşçılarını, Türk’ü gavurun ayağı ler. Gerçek Türk aydınlarından biri altında bırakmama mücahitlerini, olan Mehmet Âkif Ersoy: Türk vatanını gavura peşkeş çekme“Yırtarım dağları enginlere sığme serdengeçtilerini, Türk vatanında mam taşarım” Türk’ün kendi kendisini idare ettiği, dedi. kendi kültürünü, dilini, dinini yaşadı“Garbın âfâkını (Batının her tarafığı hür bir ülke bırakma sevdasında nı) sarmışsa çelik zırhlı duvar olanları, işgalci düşmanlara ispiyonBenim iman dolu göğsüm gibi ladılar, sürdüler, hatta onlara idam serhaddim var” ettirdiler, öldürttüler, kalleşlik ettiler, dedi. düşmanla işbirliği yaptılar. Yani Türk milleti Anadolu vadisine Bu tam teslimiyetçi aydınların sıkıştırılmış, çevresini de Batının ümitsizlik ve çaresizlik içinde mevçelik zırhlı duvarları yani en modern cut kuşatılmışlık hâline teslim olmasilahları tarafından dağlar gibi sarılları, onların Tanzimat’tan beri mış. Ama ben bu çelik zırhlılardan Batının 18. yüzyıl Aydınlanma oluşan dağları, imanımla yani düşüncesine ait pozitivist akıl donaAllah’a ve kendime, milletime olan nımlarıyla ilgilidir. Tanzimat’tan son- inanç ve güvenimle binlerce körükle raki süreçte batılılaşmacı bir takım eritirim, yırtarım diyordu. aydınlar, Aydınlanma düşüncesinden Tam bağımsızlıkçı Türk aydınları, dogmatik akıl kavramını aldılar. “biz Türk milleti olarak tarihin deliBu da vara vara pozitivist düşünce- siyiz” dediler. “Biz, imkansızı mümye dayandı. Pozitivizmde temel ilke, kün kılma mücadelesine girişmiş çıldeterminizmdir. Yani sonuçlar, görügın Türkleriz, bu kapasiteye, potansinen ve bilinen fiziksel sebepler tarayele sahibiz” dediler. fından belirlenir, inancı. Bugün de aynı mücadele, değişik Görünmeyen ve bilinmeyen mesela şekillerde devam ediyor. (DEVAM metafizik sebepleri kabul etmedikleri EDECEK) Bitlis'te iki mevsim bir arada BİTLİS - Türkiye'nin en fazla kar alan illerinden Bitlis'te, kent merkezi kar esareti, 50 kilometre uzaklıktaki Gayda köyü baharı yaşıyor. Kentte, bölgede etkili olan kar yağışı ve tipi nedeniyle kapanan köy yollarında karla mücadele ekipleri çalışmalarını aralıksız sürdürüyor. Kar kalınlığının 1,5 metreyi bulduğu kent merkezinde vatandaşlar adeta kar esareti yaşıyor. Yağışın genellikle yağmur şeklinde görüldüğü kente 50 kilometre uzaklıktaki Gayda köyünde ise tamamen ılıman iklim hüküm sürüyor. Güzel havayı fırsat bilen çocuklar, köyde yeşermeye başlayan doğada oynarken, köylüler ise hayvanlarını meralarda otlatıyor. Gayda köyünde yaşayan vatandaşlardan Fadıl Güleş, AA muhabirine yaptığı açıklamada, il merkezine son bir haftadan bu yana aralıklarla kar yağdığını, Gayda da ise havanın güneşli ve güzel olduğunu söyledi. Gayda'nın, Bitlis'in Antalya'sı olduğunu vurgulayan Güleş, şöyle devam etti: "Bugün Yolalan mezrasına gittim ve orada yaklaşık 70 santimetre kar vardı. Gayda Ovası'nda ise çok güzel bir hava var. Çocuklar yeşeren otlarda oyunlar oynuyor. Vatandaşlarımız küçükbaş hayvanlarını meralarda otlatıyor. Kış mevsiminin ortasında olmamıza rağmen, Gayda'da kar yok. Buranın iklimi sıcak ve havası çok güzel." (AA) 12 haber 20 Şubat 2015 Cuma Aday olmak için kaç para lazım? ANKARA - Milletvekili aday adaylığı için başvurular, AK Parti'de 20 Şubat, CHP'de 24 Şubat, MHP'de 18 Mart ve HDP'de 2 Mart'ta sona erecek. Milletvekili aday adayı olmak isteyenler, 500 lira ile 7 bin 500 lirayı gözden çıkartacak, bağımsızlar ise 10 bin 160 lira ödeyecek. AA muhabirinin derlediği bilgilere göre, genel seçimde aday gösterilecek isimlerin tespitinde yoğun çalışma yürüten siyasi partilerden çoğu, milletvekili aday adaylarından alacağı ücretleri de belirledi. AK Parti'de, 11 Şubat'ta başlayan aday adaylığı başvuruları, 20 Şubat'ta sona erecek. Başvurular, Genel Merkez ve il başkanlıkları üzerinden yapılabilecek. AK Parti, aday adaylık başvurusu için özel aidat olarak erkek adaylardan 5 bin lira, kadın adaylardan 2 bin 500 lira alacak, engellilerden ücret talep etmeyecek. Başvuruların sona ermesinin ardından AK Parti'de, 28 Şubat-1 Mart tarihleri arasında teşkilat temayül yoklaması yapılacak. Temayül yoklamasından sonra, 6 -MHP'de başvuru süresi bir haftaMHP'de milletvekili aday adaylığı için başvurular, 12 Mart-18 Mart 2015 tarihleri arasında yapılacak. Aday adayları, bu tarihler arasında MHP Genel Merkezi Seçim İşleri Kayıt Kabul Birimine şahsen müracaat edecek. MHP'de aday adaylarından 2 bin lira başvuru aidatı alınacak. -HDP'de 27 yaş altındaki gençler bin lira ödeyecekGenel seçimlere parti olarak girme kararı alan HDP'de, 16 Mart'ta parti genel merkezinde, leme kararı aldı. Bunun 45'inde tüm Şubat'ta başlayan başvurular 2 komisyon çalışmaları, aday adayları- üyelerin katılımıyla hakim denetiMart'a kadar devam edecek. na yönelik mülakatlar başlayacak. minde önseçim, 10'unda ise yine HDP'ye aday adaylığı için Merkez yoklamasının esas alınacağı örgüt denetiminde önseçim yapılabaşvuruda bulunan erkekler 2 bin parti adaylarının belirlenmesi ve cak. lira, kadın ve 27 yaş altındaki sıralama tespitine yönelik çalışmalar, Adaylık başvurularının başladığı gençler ise bin lira ödeyecek. Genel Başkan ve Başbakan Ahmet CHP'de bu süre 24 Şubat'ta sona Engelli aday adaylarından ücret Davutoğlu başkanlığında, 23 Mart-7 erecek. talep edilmeyecek. Nisan tarihleri arasında düzenBaşvuruları parti genel -Vatan Partisi aday adaylarından lenecek toplantılarla sonuçlandırıla- merkezinde alan CHP'de, kontenjan ücret almıyor cak. adaylığı için başvuracaklardan 7 bin Milletvekili aday adaylığı için CHP Parti Meclisi (PM), 7 500 lira, önseçime girecek adaylarbaşvuranlardan herhangi bir ücret Haziran seçimlerinde, 85 seçim böl- dan 5 bin lira, kadınlar, engelliler ve talep etmeyen Vatan Partisi'nde gesinin 55'inde ön seçim yöngençlerden ise 2 bin 500 lira ücret başvurular, 7 Nisan'a kadar devam temiyle milletvekili adaylarını beliralınıyor. edecek. Kılıçdaroğlu’nun nereden aday olacağı sürpriz CHP'de, 7 Haziran'da yapılacak genel seçimler için milletvekili aday adayı olmak isteyenlerin başvuruları alınmaya başlandı. Başvurular, 24 Şubat'a kadar sürecek. ANKARA - İlk başvuruyu, Hukuk ve Seçim İşleri'nden sorumlu CHP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan yaptı. Zemin katta oluşturulan bankolarda işlemlerini tamamlayan Tezcan, daha sonra gazetecilere açıklama yaptı. Tezcan, başvurusunu hangi seçim bölgesinden yaptığını açıklamadı ve "Sürpriz" dedi. Tüm aday adaylarından son tarih 24 Şubat bilinciyle hareket etmelerini isteyen Tezcan, Genel Başkan Kılıçdaroğlu'nun "nereden aday olacağına" yönelik soruyu da "Onunki de sürpriz" diye açıkladı. Adaylık başvurularının 24 Şubat'a kadar süreceğini hatırlatan Tezcan, yoğun ilgi beklediklerini aktardı. Partisinin 85 seçim çevresinin 55'inde önseçim yöntemiyle adaylarını belirleyeceklerini anımsatan Tezcan, bunun uzun dönem Türkiye siyasetinde bir ilk olduğunu savundu. Kendilerinin dışında şu anda önseçim yapan başka parti bulunmadığını savunan Tezcan, "CHP olarak kendi seçim tarihimize baktığımızda, 80'lerden sonra en fazla önseçimin yapıldığı süreç. Hedefimiz bundan sonraki seçimlerde daha çok yerde önseçim yapmak" dedi. Tezcan, ilerleyen dönemlerde, bu önseçimleri kendi örgüt kültürleri içinde, hakim denetimine gerek kalmadan gerçekleştirmek istediklerini de söyledi. Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu'nun 2010 sonrasında başlattığı değişimin ve dönüşümün meyvelerini almaya başladıklarını vurgulayan Tezcan, "Parti içinde daha fazla demokrasi, Türkiye'de daha fazla demokrasinin adımlarını atıyoruz" dedi. Bülent Tezcan, bu çerçevede adaylık başvurusu işlemlerini daha kolay hale getirdiklerini anlatarak, aday adayının kapıdan girdiği andan itibaren hiç kimseye bir şey sormadan, işlemlerini kısa süre içinde tamamlayabildiğini kaydetti. Aday adaylarının ilk olarak dosya aldıklarını ve banka standında ücretlerini yatırdıklarını aktaran Tezcan, üçüncü adımda üyelik kontrol noktasının bulunduğunu, üye olmayanların ise burada kısa sürede üye yapıldığını söyledi. Tezcan, dördüncü bölümde başvuru formlarının doldurulacağını ve burada aday adaylarına kuru pasta ile çay ikramı yaptıklarını belirterek, "Bizde sadece kuru pasta, çay, kahve gibi ikramlar yenebilir, devletin malı, haram yenmeyecek. Bizim arkadaşlarımız helal yemeye alıştığı için, bu içeride sunduğumuz bütün ikramların hepsi helaldir, hiç kimse tereddüt etmeyen yiyebilir. Rüşvet ürünü yoktur içinde, yolsuzluk ürünü yoktur" ifadelerini kullandı. Bülent Tezcan, aday adaylarının sadece başvuru formu imzalayacaklarını, diğer kırtasiyeleri kaldırdıklarını anlatırken, yapılan hukuki kontrollerin ardından başvurunun tamamlanacağını bildirdi. "2015 yılı CHP ile Türkiye'nin daha demokratik, daha özgür, daha zengin, daha müreffeh geleceğe yol alacağı dönem olacaktır" diyen Tezcan, "2015 Haziran'ın da Türkiye'nin CHP iktidarına uyanacağını şimdiden ilan ediyorum" iddiasında bulundu. "Siz önseçime girecek misiniz?" sorusu üzerine Tezcan, "Bakacağız ona" yanıtını verdi. -Genel Başkanın aday olacağı yer de sürprizTezcan, başka bir soru üzerine kontenjan adaylığı için başvuracaklardan 7 bin 500 lira, önseçime girecek adaylardan 5 bin lira, kadın, engelli ve gençlerden ise 2 bin 500 lira ücret alınacağını anımsattı. Tezcan, "Aday adayları arasında sürpriz isimler görecek miyiz?" sorusunu yanıtlarken de "Bu seçimde sürprizlere fazla yer olmayacak, isimler açısından söylemiyorum. Bu seçimde CHP iktidar olacak. Birileri belki bu iktidarı sürpriz diye değerlendirebilir ama sürpriz değil, görünen köy klavuz istemez. Bütün vatandaşlara kapımız açık, özel olarak belirli isimler üzerinden yürütülecek bir kampanyayı uygun bulmuyoruz" değerlendirmesini yaptı. MYK üyelerinin kontenjan adaylıklarının kesinleşip, kesinleşmediğinin sorulması üzerine Tezcan, hiçbir üye için önceden belirlenmiş bir adaylık türünün söz konusu olmadığını, herkesin başvuru şeklinin kendi takdirleri olduğunu aktardı. -"Fuat Avni" sorusuBir gazetecinin, "Bazı gazetelerde Fuat Avni olduğu iddia edilen Emre Uslu ile Sayın Akif Hamzaçebi ve Umut Oran hakkında yazılan bazı haberler vardı. Bu haberler doğru mudur?" sorusu üzerine de Tezcan, şu ifadeleri kullandı: "Haberlerin kesinlikle yalan olduğunu her iki arkadaşımız da açıkladı. Biz AKP'nin gizli ilişkilerinin parçası hiçbir zaman olmadık, bundan sonra da olmayız. Bu tür kirli ilişkiler bizim alışık olduğumuz, bildiğimiz ilişkiler değildir.” Kış lastiği takmayanlara ceza yağdı ANKARA - Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Lütfi Elvan, "Şehirler arası yük ve yolcu taşıyan ticari araçların kış lastiği takma zorunluluğunun başladığı 1 Aralık 2014'ten 9 Şubat 2015'e kadar geçen sürede 493 araç sahibine 260 bin 339 lira ceza kesildi" dedi. Elvan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, yönetmeliğe göre kar lastiği olmayan araçların yola devam etmelerine izin verilmediğini söyledi. Lütfi Elvan, 1 Aralık 2014'te başlayan kış lastiği takma zorunluluğu uygulaması kapsamında 9 Şubat'a kadar Karayolu Düzenleme Genel Müdürlüğü ekiplerince 395 araç sahibine 208 bin 749 lira para cezası uygulandığını belirterek, "Bu dönemde Emniyet Genel Müdürlüğünce 76 araç sahibine 39 bin 808 lira, Jandarma Genel Komutanlığınca da 22 araç sahibine 11 bin 782 lira ceza kesildi. Böylece şehirlerarası yük ve yolcu taşıyan 493 ticari araca toplam 260 bin 339 lira para cezası uygulandı" diye konuştu. - Cezadan çok bilinçlenme önemli Kış lastiği olmayan araçların yola devam etmelerine izin verilmediğine dikkati çeken Elvan, şöyle devam etti: "Kış lastikleri özellikle düşük sıcaklıklarda (soğuk havalarda) ıslak, karlı ve çamurlu zeminlerde yaz lastiklerine oranla daha yüksek güvenlik sağlıyor. Buradaki hedefimiz sürücülerin ve yolcuların güvenli bir şekilde seyahat etmesini sağlamak. Vatandaşlarımızın can ve mal güvenliğini temin etmek. Biz hayati öneme sahip bu konuda, sürücülerimizin cezalandırılmasından çok bilinçlenmesini önemsiyoruz." - Sürücülere uyarılar Elvan, sürücülerin kış lastiği olmayan donanımsız araçlarla yola çıktıklarında rampalarda veya kaydıkları yerde lastiklerine zincir takmak için durmalarının, tır tabir edilen çekicilerin bilhassa rampa inişlerinde kayarak makaslama yaparak yolu kapattıklarına sıkça rastlandığını ifade ederek, şunları kaydetti: "Bu nedenle sürücülerin yağış esnasında araç takip mesafelerini artırmaları, hızlarını azaltmaları, trafik işaret ve işaretçilerine uymaları, şerit ihlali yapmamaları, buzlanma olan kesimlerde, çok daha tedbirli ve dikkatli olmaları, tüm sürücülerin hava, yol, araç ve psikolojik durumlarını dikkate almaları, yorgun ve uykusuz yola çıkmamaları, direksiyon başında cep telefonu ile görüşme, sigara içme gibi dikkat dağıtıcı davranışlardan kaçınmaları ve görevlilerin önerilerine uymaları gerekmektedir." Esed fena sıkıştı Suriye toplantılarında muhalefetin ve BM’nin Halep’te önerdiği “dondurulmuş ateşkes” planını reddeden Beşar Esed, muhaliflerin ilerleyişi karşısında geri adım atmak zorunda kaldı. Bunda muhaliflerin Şam ve Halep’te Esed güçlerine verdiği ağır kayıpların etkili olduğu belirtiliyor. Önceki gün, Suriye’deki muhaliflerin çatı birliği olan Şam Cephesi’ne bağlı birlikler, Halep’in kuzeyinde Esed güçlerinin ele geçirdiği köy ve beldelerin denetimini tekrar sağlayarak, 195 askeri öldürdü. BMGK’daki kapalı toplantıda çatışmaların yerel olarak dondurulması planına ilişkin BM Güvenlik Konseyi’ne bilgi veren De Mistura, toplantının ardından yaptığı açıklamada, “Suriye hükümeti, Şam’dan açıklanacak bir tarihten itibaren tüm Halep kentine yönelik her türlü hava saldırısı ve ağır silahlarla yapılan saldırıları 6 hafta süreyle durdurmayı kabul ettiğini bildirdi” dedi. Mistura, ancak bunun başarılması zor bir konu olacağının altını da çizdi. Birleşmiş Milletler (BM) Suriye Özel Temsilcisi Staffan de Mistura, Halep’teki ateşkes çağrısının diğer bölgelerde de devreye sokulması gerektiğini vurgulayarak, “Sahadaki gerçekler çatışmaların yerel olarak durdurulması planının başka bölgelerde de hayata geçirilip geçirilemeyeceğini gösterecek” değerlendirmesinde bulundu. Sözlerin hayata geçirilebilmesi durumunda siyasi çözüm çabalarının da beraberinde sürdürüleceğini kaydeden Mistura, kesin çözüme ulaşana kadar olabildiğince fazla sivilin hayatının kurtarılmasının önemli olduğunu söyledi. Başkent'te minibüsler kamerayla takip edilecek ANKARA - Ankara Minibüsçüler Esnaf Odası Başkanı Hacı Bekir Gani, yıl sonuna kadar Ankara'daki tüm minibüslere kamera ve GPS sistemi kurulma işleminin tamamlanacağını bildirdi. Mersin'de üniversite öğrencisi Özgecan Aslan'ın bir minibüs şoförü tarafından öldürülmesinin ardından, minibüslerin kameralı ve GPS'li takibine ilişkin önlemler tartışılmaya başlandı. AA muhabirine açıklamalarda bulunan Gani, Ankara Minibüsçüler Esnaf Odası Başkanlığı olarak 2010 yılında alınan Ankara Büyükşehir Belediyesi Ulaşım Koordinasyon Merkezi (UKOME) kararı uyarınca tecavüz, gasp, dolandırıcılık yankesicilik, hırsızlık ve terör suçlarından sabıka kaydı olanları minibüs şoförü olarak çalıştırmadıklarını belirtti. Söz konusu suçlardan sabıkası bulunmadığını belgeleyenlerin, minibüs şoförü olabildiğini anlatan Gani, şöyle konuştu: "UKOME kararı, şehrimizde taksi ve minibüs kullanan sürücülere yönelik, trafik kurallarına uygun davranış kazandırmak ve toplum içinde oluşmuş ya da oluşacak kötü intibayı kaldırmayı da amaçlar. Böylece esnaflıkla ilişkisi bulunmayan, art niyetli şoförlerin vatandaşı kandırmasının maddi manevi zarar vermesinin önüne geçilerek, belli aralıklarla yaptığımız eğitimler sonrasında yeterlilik belgesine sahip olmaları sağlanır. Eğitimlerin bitiminde şoförlerimize ticari taşıt tanıtma kartı verilir." Gani, 2014 yılında Emniyet Genel Müdürlüğü ile Ankara Minibüsçüler Esnaf Odası'nın yaptığı görüşmelerde alınan karar uyarınca minibüslerde kamera ve GPS sistemine geçilmeye başlandığını ifade etti. Çalışmanın 2015 yıl sonuna kadar Ankara'daki tüm araçlarda tamamlanacağını kaydeden Gani, kamera ve GPS sistemi sayesinde minibüslerde olay ve takiplerin kayıt altına alınacağını vurguladı. Gani, Özgecan'ı katledenlerin de en ağır şekilde cezalandırılmasını istediklerini sözlerine ekledi. 11 ilin valisi değişti ANKARA - Valiler kararnamesiyle 11 ilin valisi değişti. Resmi Gazete'de yayımlanan kararla 6 ilin valisi merkeze alınırken, 5 ilin valisi başka illere atandı. Vali değişiklikleri Ağrı, Bolu, Gaziantep, Mardin, Şırnak, Van, Sinop, Tekirdağ, Elazığ, Düzce ve Bingöl illerinde yapıldı. Ağrı, Bolu, Gaziantep, Mardin, Şırnak, Van valileri merkeze alınırken, Sinop, Terikdağ, Elazığ, Düzce ve Bingöl valileri başka illere atandı. Buna göre Ağrı Valisi Mehmet Tekinarslan, Bolu Valisi Ahmet Zahteroğulları, Gaziantep Valisi Erdal Ata, Mardin Valisi Mustafa Taşkesen, Şırnak Valisi Hasan İpek, Van Valisi Aydın Nezih Doğan, merkez valiliğine atandı. Sinop Valisi Yavuz Selim Köşger Bingöl Valiliğine, Tekirdağ Valisi Ali Yerlikaya Gaziantep Valiliğine, Elazığ Valisi Ömer Faruk Koçak Mardin Valilğine, Düzce Valisi Ali İhsan Su Şırnak Valiliğine, Bingöl Valisi İbrahimTaşyapan Van Valiliğine getirilirdi. Merkez Valisi Enver Salihoğlu Tekidağ Valilğine, Mülkiye Başmüfettişi Musa Işın Ağrı Valiliğine, İçişleri Bakanlığı Mahalli İdareler Genel Müdür Yardımcısı Aydın Baruş Bolu Valiliğine atandı. Düzce Valilğine İçişleri Bakanlığı İller İdaresi Genel Müdürü Ali Fidan, Elazığ Valiliğine Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Strateji Geliştirme Başkanı Murat Zorluoğlu, Sinop Valiliğine ise Talas Kaymakamı Yasemin Özata Çetinkaya getirildi. dış dünya Nasrallah: “IŞİD'in asıl hedefi, Mekke ve Medine” Hizbullah Genel Sekreteri Hasan Nasrallah, "Lübnan, Bilad-ı Şam'dır. Suriye'den bağımsız değiliz. Suriye'ye karışmayalım demenin, teorik ve pratik bir karşılığı yok. Biz uzaydan gelmedik. Bölgenin parçasıyız" dedi. BEYRUT - Hizbullah'ın farklı yıllarda şubat ayında hayatını kaybeden önde gelen isimleri için düzenlenen anma törenine telekonferans sistemiyle bağlanan Nasrallah, babası Refik Hariri'nin ölüm yıl dönümünde kısa bir süre için Lübnan'da bulunan eski Başbakan Saad Hariri'nin "Hizbullah'ın Suriye'de savaşa girmesi bir delilikti. Terör cinnetini ülkemize taşıdı" sözlerine, "Lübnan'ı bölgeden bağımsız düşünemeyiz. Bunun teoride ve pratikte karşılığı yok" şeklinde cevap verdi. "Asla bu bölgede gerçekleşenlerden bağımsız değiliz. 'Çevremizde olup bitenlere göz yumalım' diyenlerin söyledikleri mantıklı değil" diyen Nasrallah, şunları söyledi: "Lübnan, Bilad-ı Şam'dır. Suriye'den bağımsız değiliz. Bizi bölgedeki olaylara karışmakla suçlayanların söyledikleri, hiç kusura bakmasınlar cevap vermeyi gerektirecek kadar ciddi şeyler değil. Fırtına gelirken, Lübnan olarak fırtınaya gözümüzü kapatıp, kenara çekilemeyiz. Lübnan'ın geleceği, Ürdün, Yemen, Bahreyn, Suriye, Mısır gibi her bir bölge ülkesinin kaderiyle şekillenmektedir. Tüm dünyanın geleceği, bizim bölgemizde belirlenirken biz bunun dışında kalamayız. Nesillerimizin geleceği için bu gerçekleri görmek zorundayız. Biz uzaydan gelmedik. Bölgenin parçasıyız." Libya'da 21 Mısırlı Kıpti'nin terör örgütü IŞİD tarafından öldürülmesini kınayan Nasrallah, "Böylesine hain bir saldırıyı, hiçbir akıl, kalp, vicdan ve din kabul edemez. Tüm Mısır halkı ve Kıpti Kilisesi'ne taziyelerimi iletiyorum. Bu katliam, vicdanı olan herkesi derinden Çipras, Pavlopulos'u cumhurbaşkanı adayı gösterdi ATİNA - Yunanistan Başbakanı Aleksis Çipras, koalisyon hükümetinin cumhurbaşkanı adayının eski İçişleri Bakanı Prokopis Pavlopulos olduğunu açıkladı. Radikal Sol Koalisyon Partisi'nin (Syriza) parlamento grubunda konuşan Başbakan Çipras, görev süresi 12 Martta sona erecek Cumhurbaşkanı Karolos Papulyas'ın yerine eski İçişleri Bakanı Prokopis Pavlopulos'u aday gösterdiklerini söyledi. Hükümetin küçük ortağı Bağımsız Yunanlılar Partisi (ANEL) lideri Panos Kammenos ise partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada, milli birlik adına Syriza'nın göstereceği adayı destekleyeceğini belirterek, ülkenin istikrara ihtiyacı olduğunu ve kreditörlerle yapılan müzakerelere karşı güçlü olması gerektiğini kaydetti. Pavlopulos'un yarın mecliste yapılacak cumhurbaşkanlığı oylamasında, Çipras başbakanlığındaki koalisyon hükümeti, ana muhalefetteki Yeni Demokrasi Partisi (YDP) ve PASOK Partisi'nin oylarıyla seçilmesi bekleniyor. 300 sandalyelik parlamentoda koalisyon hükümetinin 162, YDP'nin 72 ve PASOK Partisi'nin ise 13 milletvekili bulunuyor. (AA) etkilemiştir" dedi. "IŞİD, İsrail dışında tüm dünya için tehlike oluşturuyor" diyen Nasrallah, "Onların gerçek hedefi, Kudüs değil Mekke'dir. Suudi kardeşlerimizi bu konuda iyi düşünmeye davet ediyorum. IŞİD'in hedefi, kutsal topraklarımız olan Mekke ve Medine'dir. IŞİD'in gösterdikleri vahşi bir Hollywood filmine benziyor olabilir ama yaptıkları asla bir film değil. Fıtri olmayan hiçbir şeyin İslam'la uyuşması düşünülemez. İnsanlığa tiksinti veren, insanın kalbi ve aklının kabul etmediği hiçbir şey İslam'la yan yana gelemez" ifadelerini kullandı. Nasrallah, 10 yıl önce 14 Şubat'ta uğradığı suikastte, beraberindeki 22 kişiyle hayatını kaybeden Lübnan eski Başbakanı Refik Hariri için de taziyelerini bildirerek, "Şubat ayı şehitler ayı. Şehit Refik Hariri'nin sevenlerine ve ailesine taziyelerimi iletiyorum. Bu suikast, Lübnan'ı ve bölgeyi derinden sarsan bir olaydı. Hariri'yle şehit düşenlerin sevenlerine ve ailelerine taziyelerimi bildiriyorum" dedi. Hizbullah ve Müstakbel Hareketi arasında, cumhurbaşkanlığı seçimleri hakkındaki müzakerelerle ilgili olarak yapılan bazı açıklamaları "gereksiz konuşmalar" olarak nitelendiren Nasrallah, "Lübnan'ın İran ve ABD ne yapıyor?" diye bakmadan diyaloğa devam etmesi gerektiğini belirterek, "Ne yapmamız gerektiği ortada. Makul bir sonuca ulaşmak için gerekli çalışmalara devam edeceğiz. Bazıları gereksiz konuşmalara girebiliyor. İyi niyetli olmayan bu konuşmaları duymuyoruz. Biz her zaman diyaloğa devam edeceğiz. Herkesi, üzerine düşeni yapmaya çağırıyoruz" açıklamasında bulundu. Lübnan-Suriye sınırındaki çatışmalara da değinen Nasrallah, Nusra Cephesi'nin kış şartları geçtikten sonra yeni bir saldırıya hazırlandığını iddia ederek, "Bekaa bölgesinde güvenliğin sağlanması çok önemli" dedi. Hasan Nasrallah, şunları kaydetti: "Suriye sınırındaki sorunlardan, Hizbullah sorumlu tutulamaz. Lübnan devleti ve hükümeti, birinci derecede sorumludur. Devlet, orada kontrolü sağlamak için elinden geleni yapmalı. Halkın onurlu şekilde yaşayabilmesi için gerekli imkanlar götürülmeli. Bölgede insanların, gereksiz yere tutuklanmasının önüne geçilmeli. Arsal'da kış şartları geçtikten sonra Nusra ve IŞİD'e karşı mücadele başlatalım. İnanıyorum ki az bir güç harcayarak bu işin üstesinden gelebiliriz. Yeter ki kararlı olalım." Nasrallah, Bahreyn'deki muhaliflere başından beri diyalog yollarını önerdiklerini hatırlatarak, "Bizi eleştirenlerin önce söyledikleri şeylere kendileri uymaları, sonra bizi eleştirmeleri gerekir" diye konuştu. IŞİD'i destekleyen ülkelere baskı uygulanması gerektiğini belirten Nasrallah, "Bu ülkeler, her ne kadar desteklemediklerini söyleseler de onlara tüm dünyanın baskı uygulaması gerekir. IŞİD ve Nusra'nın farklı olduğunu söyleyerek, kendimizi kandırmayalım. Nasıl birine devrimci, diğerini terörist diyebiliriz? Biri, bana bunu açıklasın. Tek ayrılıkları, liderlik üzerine. Başka bir farkları yok" ifadelerini kullandı. (AA) IŞİD zulmünden kaçanlar, yaşadıklarını anlattı DUHOK - Terör örgütü IŞİD'in kontrolündeki Musul kentinden kaçarak Irak Kürt Bölgesel Yönetimi'ne (IKBY) sığınan Şahbek (Şebek) Kürtleri yaşadıklarını anlattı. Görgü tanıkları, Musul'u yaşanmaz hale getiren IŞİD'in, gençleri militan olmaya zorladığını ve yerel halkın mallarına el koyduğunu ifade etti. Musul'un 10 Haziran 2014'te IŞİD'in eline geçmesinin ardından binlerce insan evini terk etti. Ancak Musul'un kent merkezi, IŞİD'in eline düşmesine rağmen bazı ilçe ve nahiyelere yönelik saldırı yapılmadığı için insanlar evlerinde kalmayı tercih ettiler. IŞİD'in 2 Ağustos 2014 tarihinde Kürt bölgesine saldırmasıyla birlikte Musul'un geri kalan ilçe ve nahiyeleri de terör örgütünün kontrolünü girdi. Yezidi ve Şahbek ailelerin yaşadığı Beşika ilçesi daha sonra IŞİD'in eline geçen yerleşim birimi oldu. Burada yaşanan çatışmalara rağmen bazı aileler, evlerinde kalmaya devam ettiler. Geçen süre içerisinde Musul bölgesinde elektrik ve su olmaması, IŞİD'in gençleri zorla militan yapmak istemesi ve "Musul'a büyük operasyon düzenlenecek" söylentisi üzerine daha önce evinde kalmayı tercih edenler de kaçmaya başladı. Ailelerin bir kısmı, kaçmayı başarırken bazılarının da IŞİD tarafından yakalanarak öldürüldüğü ileri sürüldü. Musul'un IŞİD kontrolündeki Beşika ilçesindeki köylerden kaçan 30 aile ise Duhok ilinin Berdareş ilçesine sığındı. Sağlık taraması ve güvenlik soruşturmasından geçirilen aileler, IKBY hükümeti tarafından kurulan Berdareş kampına yerleştirildi. Güvenlik gerekçesiyle görüntü alınmasına izin verilmeyen kişiler, yüzlerini kapatarak ve kod isimler kullanarak AA'ya yaşadıklarını anlattı. 20 Şubat 2015 Cuma Küba'daki Müslümanlar cami istiyor HAVANA - Komünizmle yönetilen Küba'nın başkenti Havana'da yaşayan Müslümanlar, ülkede cami bulunmamasını önemli bir eksiklik olarak niteledi ve dini vecibelerini yerine getirebilecekleri cami yapılmasını istedi. Başkentin Eski Havana olarak bilinen kısmındaki "Casa de los Arabes"te (Arap Evi) toplanan Müslümanlar, erkekler önde, kadınlar arkada saf tutarak cuma namazını birlikte kılıyor. Küba'da 1940'lı yıllarda yaşamış zengin bir Araba ait olan Arap Evi'nden Müslümanlığı seçtikten sonra Nizam adını alan bir Kübalı sorumlu. Endülüs mimarisinin özelliklerini yansıtan bina, aynı zamanda Kübalı Müslümanlara ait eşyaların sergilendiği bir müze olarak da hizmet veriyor. Dini vecibelerini genellikle evlerinde yerine getiren Müslümanlar, cuma namazını ise birlikte Arap Evi'nde kılıyor. Arap Evi'ndeki cuma namazlarına yaklaşık 50 kişi katılıyor. Küba'da yaklaşık 4 bin Müslüman bulunuyor. Müslümanlar, ülke nüfusunun yüzde 1'inden azını oluşturuyor. Havana'daki Küba İslam Cemiyeti'nin Kadınlar Komitesi'nde İslamiyetin yaygınlaşması için çalışan Şahida Abdülgafur Bertha, Müslümanlığı seçen kadınların sayısının çok daha fazla olduğunu söyledi. Geçen yıl ramazan ayından bu yana 100'den fazla kişinin Müslüman olduğunu kaydeden Bertha, "Yüz ölçümü ve nüfus açısından Küba'dan daha küçük bir ülke olan Guyana'da bile cami var. Küba'da da cami yapılmasını istiyoruz" dedi. Geçen hafta Küba'ya resmi ziyarette bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Küba Devlet Başkanı Raul Castro ile görüşmesi sırasında Türkiye'nin Küba'da Türk mimarisine uygun bir cami yapmak istediğini iletmişti. Yuleysy Fernandez Cruzata, cuma namazından sonra Arap Evi'ndeki imamın yardımıyla Kelime-i Şehadet getirip Müslüman oldu. "Fatıma" ismini alan genç kadın, "İslamiyeti daha önce de biliyordum. Son zamanlarda İslam hakkında daha fazla araştırma yaptım. Kalbimde İslamiyeti hissettiğim için Müslümanlığa geçtim. Kendimi Müslüman gibi hissediyorum" dedi. Müslümanlığa geçen bir diğer Küba vatandaşı Irana de los Calles Osario, eşinin de Müslüman olduğunu söyledi. Kendisinin "Ayşe" eşinin de Abdülhakim" isimlerini aldığına işaret eden Osario, resmi nüfusa kayıtlı isimlerini değiştirmediklerini resmi işler için İspanyolca isimlerini kullanmaya devam ettiklerini belirtti. Müslümanların ülkede azınlıkta olduğunu vurgulayan Osario, Müslümanlığın Küba'da yaygınlaşmasını ve ibadetlerini yerine getirebilecekleri bir cami yapılmasını istediğini kaydetti. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Küba ziyareti sırasında Arap Evi'ni ziyaret ettiğini söyleyen Osario, "İnşallah Küba'ya büyük ve güzel bir cami yapılacak. Camiye ihtiyacımız var. En büyük isteğimiz, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ziyareti ile sürecin hızlanması" dedi. Küba'ya tıp eğitimi almak için gelen ve 6 yıldır Havana'da yaşayan Tunuslu Aymen Keçida, ülkeye gelmeden önce hiç bir dine inanmadığını ve bu durumun kendisini yalnızlığa ittiğini söyledi. Müslümanların Küba'da rahatsız edilmeden yaşadıklarını belirten Keçida, "Maneviyat eksikliği yaşıyordum ve içine düştüğüm bu durumdan kurtulmak için İslam'ı seçtim" ifadelerini kullandı. Keçida, Küba'da Malezya, Endonezya, Somali ve Suudi Arabistan'dan Müslümanların da bulunduğunu, tek eksiklerinin bir cami olduğunu kaydetti. (AA) BULMACANIN ÇÖZÜMÜ 1 2 3 4 Ailesiyle kaçmayı başaran "Yusuf" kod adlı sığınmacı, terör örgütü IŞİD kontrolündeki Musul'da "hayatın her geçen gün çekilmez hale geldiğini" belirterek, "Musul'da aylardır elektrik ve su yok. Her şey çok pahalı. Mutfak tüpü 60 dolara satılıyor. Çatışmaların başında Musul'da kalanlar, kenti terk etmediklerine pişman oldu. Malımıza, mülkümüze zarar gelmesin diye 7 ay kaldık ancak her şey elden gitti" dedi. IŞİD'in, gençleri savaşmaya zorladığını anlatan Yusuf, şunları söyledi: "Çatışmalar nedeniyle militan sayısı azalan örgüt, gençleri militan olmaya zorluyor. İki oğlumu da zorla savaşçı yapmak istediler. Bunun için bize haber göndererek daha önce Peşmerge olan iki oğlumun kendilerine katılmasını istediler. Oğullarım 4 gün içinde gitmeseydi kafaları kesilecekti. Bu nedenle kaçmaktan başka çaremiz kalmadı. Kürdistan bölgesine sığındık ve çok şükür çocuklarım yanımda." Yusuf, her şeylerini geride bırakarak, saatler süren yürüyüşlerden sonra canlarını kurtardıklarını ifade etti. IŞİD'in Musul'daki askeri durumuna da değinen Yusuf, gelir kaybı yaşayan örgütün halkın malına el koyduğunu belirtti. Musul halkının da IŞİD'den rahatsız olduğunu ve "bıkkınlık noktasına" geldiğini aktaran Yusuf, yolunu bulanların kaçtığını dile getirdi. (AA) 13 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 14 20 Şubat 2015 Cuma Nemrut kazılarının yarım asırlık görüntüleri bulundu ANTALYA - Almanya'daki bir bit pazarında, 1965 yılına ait Nemrut Dağı'ndaki kazı çalışmaları ve bölge halkının yaşamıyla ilgili görüntüler bulundu. Almanya'da yaşayan araştırmacı Şenol Şahin Çörekçi, AA muhabirine yaptığı açıklamada, bir Türk koleksiyoner tarafından tesadüfen bulunan, 50 yıl öncesine ait Nemrut kazılarının görüntülerinin dijital ortama taşınarak Türkiye'ye getirildiğini söyledi. Alman araştırmacı Lothar Carlowitz tarafından 50 yıl önce çekilen kamera kayıtlarında Nemrut kazılarına ait çok ilginç görüntülerin yer aldığını ifade eden Çörekçi, görüntülerde kazı çalışmalarına katılan köylülerle henüz toprak altında bulunan heykellerin dikkati çektiğini belirtti. Yıllardır Türklerle ilgili tarihi önem taşıyan belgeleri topladığını anlatan Çörekçi, şöyle konuştu: "Buradaki bit pazarlarında Osmanlı döneminden günümüze kadar Türklerle ilgili mutlaka bir obje veya dokümanı bulmanız mümkün. Nemrut görüntülerine de bu şekilde ulaştım. Burada koleksiyon amaçlı belge toplayan bir Türk arkadaşım bu fotoğraf ve görüntüleri bulduğunu söyledi. Tabi bu görüntüler eski kameralarla çekildiği, içerisinde ne tür görüntülerin olduğu özel bir çalışma sonucunda ortaya çıkartılabildi." 16 milimetre ve mıknatıs çekim olarak tabir edilen görüntülerde araştırmacının, görüntüler eşliğinde Türkiye ve özellikle bölgeyle ilgili bilgiler verdiğini belirten Çörekçi, Adıyaman'ın Kahta ilçesine ait sosyal yaşama ait görüntülerin de dikkat çekici olduğunu kaydetti. Nemrut'ta devam eden kazı çalışmalarının görüntülerde detaylı şekilde yer aldığını ifade eden Çörekçi, Alman araştırmacının burada görev yapan arkeologlarla da röportaj yaparak çalışmalar hakkında bilgi aldığını ifade etti. 20 dakikalık görüntülerde, Alman araştırmacının mesleğinin doktorluk olduğunun anlaşıldığını da belirten Çörekçi, Carlowitz'in bölge halkıyla yakından ilgilendiğini ve bazılarını muayene ettiğinin görüldüğünü anlattı. Çörekçi, görüntülerin tarihi bir belge özelliği taşıdığını da ifade ederek talep edilmesi durumunda bunların ilgili kurumlarla paylaşılabileceğini sözlerine ekledi. ISSN 1308-7622 Yıl: 45 Sayı: 15099 20 Şubat 2015 Cuma GÜNLÜK SİYASİ GAZETE Yayın Sahibi: Grup Birikim Matbaacılık Yayıncılık Bilişim Medya Sanayi ve Ticaret A.Ş. adına Ahmet Serkan Küçük Genel Yayın Yönetmeni Ahmet TEKEŞ Haber Koordinatörü Dursun ERKILIÇ Sayfa Editörü Abdülmecit KOYUNSAĞAN İstihbarat Şefi Ayşegül BALDEMİR Yazı İşleri Müdürü Şebnem ÜNAL Muhabir - İnternet Editörü Alparslan OĞUZ Haber Merkezi Şenol Günüç, Emine Özcan, Kenan Ergen, Hakkı Murat Söbütay, Burcu Kerim, Ayşenur Gürer, Mihriban Demirel, Tülay Canpolat, Zeynep Efsane Güzeldereli İdari Merkez Yeni Batı Mah. 2412 Sok. No: 12 Batıkent - Yenimahalle / ANKARA Tel: 0312 397 49 79 - gazeteyedigun@gmail.com Basıldığı Yer: Yayın Sahibi Temsilcisi: Yiğit YİĞİT Büyük Anadolu Medya Grup Özel Eğitim Gıda ve İnşaat Ltd. Şti. İstanbul Cad. Elif Sokak No:7/244 İskitler - Ankara TEL: 0 312 384 30 70 Pbx Dağıtım: AK Dağıtım Abdulgani AKDAĞ Çağlayan Mah. Tıp Fakültesi Caddesi No: 258/11 Mamak/ANKARA Tel: 0312 368 04 09 Yayın Türü: Yerel - Süreli (Pazar hariç) Resmi ilanlarımızı internet sitemizden de görebilirsiniz. www.yedigungazetesi.com.tr Sözleşmesiz yazarlara ücret ödenmez YediGün Basın Meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir Arnavutluk'taki Osmanlı camisini TİKA onaracak TURİZM Arnavutluk'un kuzeyindeki İşkodra kentinde, komunizm dönemindeki yıkımdan kurtulan tek cami olan Kurşunlu Camisi, yeniden sular altında kaldı. İŞKODRA - Bulunduğu konum itibarıyla yoğun yağışların olduğu dönemlerde sürekli sular altında kalan tarihi cami, adeta gölün ortasına inşa edilmiş bir camiyi andırıyor. Arnavutluk'ta, komünist rejim döneminde ülkede dinin yasaklanmasıyla çok sayıda ibadethane kapatılmış, birçoğu yıkılmıştı. Ayakta kalmayı başaran nadir eserlerden biri olan Kurşunlu Camisi de o dönemde depo olarak kullanıldı. Komünist rejimin sona ermesinin ardından 1990 yılında ilk Cuma namazı da ülkedeki İslam'ın simgesi olarak gösterilen Kurşunlu Camisi'nde kılındı. Cami sorumlusu Abdullah Müftia, caminin açıldığı ilk günden itibaren yoğun yağış dönemlerinde sular altında kaldığını söyledi. Caminin içine su girmediğinden caminin ibadete açık olduğunu anlatan Müftia, insanların içeri girebilmeleri için demirden bir köprü inşa ettiklerini ifade etti. Arnavutluk'un "Kültürel Miraslar" listesinde yer alan caminin 20 yılı aşkın süredir devam eden sorununa Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı (TİKA) çözüm bulacak. TİKA Tiran Koordinatörü Prof. Dr. Birol Çetin, AA muhabirine yaptığı açıklamada, İşkodra'daki Kurşunlu Camisi'nin Antika araçlar 54 yıllık fabrikada sergilenecek ANTALYA - Temeli 1955 yılında atılan ve 6 yıl sonra faaliyete geçen, son 12 yıldır da atıl duran Antalya İplik ve Pamuklu Dokuma Fabrikası, antika araçların sergileneceği müzeye dönüşecek. Kepez Belediye Başkanı Hakan Tütüncü, yaptığı açıklamada, Antalya için önemli bir yere sahip 54 yıllık fabrikayı kente kazandırmak amacıyla proje hazırladıklarını söyledi. Fabrikada, aralarında Türkiye'de tasarlanan ve üretilen ilk otomobil "Devrim"in de bulunduğu eski araçları buluşturmaya karar verdiklerini anlatan Tütüncü, "Fabrika, kentin tarihinde iz bırakan eski otomobiller, otobüsler ile 1961'de üretilen ilk yüzde yüz yerli yapım olan 'Devrim' otomobilinin prototipinin sergilendiği müze haline gelecek" dedi. Başkan Tütüncü, güzel sanatlar alanındaki akademisyenler tarafından "Devrim" otomobilinin prototip çalışmalarının fabrikadaki depolarda başladığını belirtti. Lastiklerinden koltuğuna, direksiyonundan göstergelerine kadar her şeyin 1961'deki "Devrim" otomobilinin aynısı olacağını vurgulayan Hakan Tütüncü, "İlk yerli otomobil 'Devrim' ülke tarihinde önemli bir yere sahip. Çocuklarımız buraya geldiklerinde 'Devrim' otomobilinin hikayesini öğrenecek, prototipini görecek" diye konuştu. (AA) projesinin tamamlanmak üzere olduğunu ve restorasyon için gerekli izinler alınır alınmaz çalışmalara başlayacaklarını belirtti. Caminin bulunduğu konumun sürekli taşkınlara maruz kaldığını anlatan Çetin, proje kapsamında caminin yükseltilmesinin ya da yerinin değiştirilmesinin de söz konusu olabileceğini söyledi. Cami, dönemin Osmanlı paşalarından Buşatlı Mehmet Paşa tarafından 1773-1774 yıllarında kente hakim bir tepede bulunan Rozafa Kalesi ile Drin Nehri arasında inşa ettirildi. Kurşunlu Camisi aynı zamanda Buşatlı Mehmet Paşa Camisi olarak da biliniyor. 20 Şubat 2015 Cuma Çimler "solaryum"la esmerleşiyor KONYA - Futbol topu görünümündeki 42 bin kişilik Konya Büyükşehir Torku Arena'nın çimlerinin daha kaliteli olabilmesi için, dünyada kullanımı yeni olan özel bir cihazla her gün suni güneş ışığı veriliyor. Konya Büyükşehir Belediyesi tarafından yaptırılan ve bu sezon hizmete giren Torku Arena, pek çok özelliğiyle görenleri hayran bırakıyor. UEFA kriterlerine uygun projelendirilen 42 bin kişilik stadyumun tamamı kapalı tribünlerden oluşuyor. Torku Arena'da, zeminden ısıtmalı futbol sahası, ısıtmalı kol- “Cimbom”u eli boş göndermek istiyorlar SİVAS - Spor Toto Süper Lig'de son 3 maçını kazanan Medicana Sivasspor'da, takım kaptanı Adem Koçak, ligde hafta sonu karşılaşacakları Galatasaray'dan çekinmediklerini belirterek, "Galatasaray maçını kazanmak için elimizden gelen her şeyi yapacağız. Yakaladığımız galibiyet serisini devam ettirmek istiyoruz" dedi. Koçak, AA muhabirine yaptığı açıklamada, lige iyi başlayamadıklarını ve puan kayıpları yaşadıklarını hatırlattı. Ligin ikinci yarısında üst üste 3 maçı kazanarak iyi bir hava yakaladıklarını belirten Koçak, "Ligdeki son üç maç bizim için çok iyi geçti, iyi bir havamız var ve moraller yerinde" ifadelerini kullandı. Ligde 21 Şubat Cumartesi günü sahalarında Galatasaray ile yapacakları maçı kazanarak son haftalardaki çıkışlarını sürdürmek istediklerini dile getiren Koçak, "Galatasaray maçını kazanmak için elimizden gelen her şeyi yapacağız. Yakaladığımız galibiyet serisini devam ettirmek istiyoruz. Puan sıralamasına baktığınızda çok rahat bir konumda değiliz. Her maça final maçı gibi bakıyoruz, puan kaybetme lüksümüz yok. Galatasaray'a karşı sahamızda oynayacağız ve gücümüzün farkındayız. İnşallah galibiyet serisini devam ettireceğiz" şeklinde konuştu. Koçak, "Galatasaray'dan çekinmiyoruz. Sonuçta her iki takım da 11 futbolcuyla sahaya çıkıyor. Saha ve taraftar desteğiyle mücadeleyi kazanan taraf olmak istiyoruz. Özellikle sahamızda oynadığımız karşılaşmaları kaybetmek istemiyoruz" dedi. Ligde zor günler geçirdikleri süreçte ümitsizliğe kapılmadıklarını belirten Koçak, "Kendi aramızda yaptığımız konuşmalarda takımımızda bir potansiyel olduğunu söylüyorduk. O dönem bir şeyler ters gitti ama hiçbir zaman ümitsizliğe kapılmadık. Çok iyi bir kadromuz var, yönetim derseniz herkes elinden gelenin en iyisini yapmaya çalışıyor. Taraftarlarımız bizi yalnız bırakmıyor" diye konuştu. Koçak, Galatasaray maçında taraftarlardan destek isteyerek, "Bu maçta taraftarımıza gerçekten çok ihtiyacımız olacak. İnşallah tribünleri doldururlar ve bize güç verirler" dedi. (AA) tuklar, localar ve restoranlar bulunuyor. Daha önce Spor Toto Süper Lig'de Torku Konyaspor maçından bir gün sonra Beşiktaş-Trabzonspor maçına ev sahipliği yapan Torku Arena, zeminin bozulmaması ve çim kalitesiyle herkesin beğenisini topladı. Bu modern stadyumun çim kalitesinin sırrı ise kış şartlarının çetin geçtiği ülkelerde kullanılan ve yurt dışından Konya'ya getirilen alana turuncu renk yayması nedeniyle "yeşil sahaların solaryumu" olarak adlandırılan suni güneş ışığı panellerinde saklı.” (AA) Sergen Yalçın “Üç Büyükler”e karşı ilk peşinde SİVAS- Ligde geçen sezon Gaziantepspor'un başında "Üç Büyükler"e karşı çıktığı 6 maçta da galibiyet sevinci yaşayamayan teknik direktör Sergen Yalçın, yeni takımı Sivasspor'un Galatasaray'ı mağlup etmesi halinde, teknik direktörlük kariyerinde büyük takımlara karşı sahadan ilk kez mutlu ayrılacak. Teknik direktör Yalçın, geçen sezon Gaziantepspor'un, bu sezon da Sivasspor'un başında lig ve kupada çıktığı 27 karşılaşmada 17 galibiyet, 4 beraberlik, 6 mağlubiyetle maç başına 2,037 puan ortalamasıyla başarılı bir grafik çizdi. Yalçın, teknik direktörlük kariyerinde "Üç Büyükler" olarak bilinen Fenerbahçe, Galatasaray ve Beşiktaş'a karşı henüz galibiyet sevinci yaşayamadı. Gaziantepspor, geçen sezonun ikinci yarısında Sergen Yalçın yönetiminde Fenerbahçe'ye 3-0 ve Beşiktaş'a 2-1 mağlup olup Galatasaray ile 0-0 berabere kaldı. Yalçın, Sivasspor'un başında "Üç Büyükler" karşı ilk sınavını 21 Şubat Cumartesi günü Galatasaray maçında verecek. Sergen Yalçın yönetiminde "Üç Büyükler"e karşı ilk galibiyetine imza atmak isteyen Sivasspor, sahadan 3 puanla ayrılarak ligdeki galibiyet serisini de 4 maça çıkarmayı hedefliyor. (AA) Sabah okula, akşam antrenmana ORDU - Maddi sorunlar nedeniyle devre arası 25 oyuncusu takımdan ayrılan PTT 1. Lig ekiplerinden Orduspor'da PAF takımdan A takıma alınan futbolcuların bazıları sabah okula gidiyor, akşam ise antrenmana çıkıyor. Devre arası transfer döneminde transfer tahtasının kapalı olmasından dolayı takıma yeni oyuncu takviyesi yapamayan mor-beyazlı kulüp, yoluna 21 yaş altı futbolcularıyla devam ediyor. Yaşları 16 ile 20 arasında değişen kadroyla rakiplerinin karşısına çıkan Orduspor'da Tolga Yılmaz, Serkan Korkmaz, Furkan Mızrak ile Mustafa Bayhan ise Ordu Lisesi 11. sınıfta eğitimlerini sürdürürken, aynı zamanda Orduspor'un başarısı ise çalışıyorlar. Karadeniz ekibinin orta saha oyuncularından Furkan Mızrak, AA muhabirine yaptığı açıklamada, hayalini kurduğu Orduspor'da forma giydiği için çok mutlu olduğunu söyledi. Takımda lisede okuyan 4 futbolcu olduğunu belirten Mızrak, "Sabah saatlerinde okula gelip dersimizi alıyoruz. Daha sonra okul üniformamızı çıkartıp akşam kulübe geçerek antrenmanda maçlara hazırlanıyoruz" dedi. Mızrak, "Okul sonrası ders kitaplarımı kulüpteki dolabıma bırakıp formamı giyiyorum. Bu, her futbolcuya nasip olmaz. Bizler genç yaşımızda bu heyecanı yaşıyoruz" diye konuştu. Hem okulunda hem de Orduspor'da başarılı olmaya çalıştığını söyleyen Mızrak, lise öğrenimini en iyi şekilde tamamlayacağını, Orduspor forması altında ise kendilerinden bekleneni en iyi şekilde vermeye çalışacağını kaydetti. Tolga Yılmaz da işlerinin biraz zor olmasına rağmen, okuluna severek gittiğini, Orduspor'da oynamaktan da mutlu olduğunu söyledi. Serkan Korkmaz ve Mustafa Bayhan ise günlerinin okul ve kulüp arasında geçtiğini ancak her şeye rağmen hallerinden memnun olduklarını dile getirdi. Ordu Lisesi Müdürü Murat Kirpitçi de Orduspor'da forma giyen 4 oyuncunun kendi öğrencileri olduğunu belirterek, "Biz onlarla gurur duyuyoruz. Böyle yetenekli öğrencileri yetiştirdiğimiz için bizler de mutluyuz" dedi. Öğrencilerinin başarılarıyla övündüklerini kaydeden Kirpitçi, aynı sınıfta okuyan öğrencilerinin derslerinde de başarılı olduğunu belirterek, "Onlar okulumuzun adeta göz bebeği oldular. Hafta sonları maçlarını izlediğimizde daha çok mutlu oluyoruz. Allah hepsinin yardımcısı olsun" ifadesini kullandı. Kirpitçi, öğrencilerinin daha iyi yerlere geleceğine inandığını sözlerine ekledi. Orduspor Kulübü İdari Menajeri Selim Şener de mor-beyazlı takımlarının genç oyuncuların sayesinde emin ellerde olduğunu belirterek, "Hepsiyle gurur duyuyoruz. Onlar kocaman yürekleriyle her türlü fedakarlığı gösteriyor. Bazı oyuncularımızın okulu olduğundan antrenmanlarımızı da buna göre ayarlıyoruz.” (AA) Hedefi 2018 Olimpiyatları AĞRI - Milli kayakçı Zozan Malkoç, hedefinin 2018 Olimpiyatları olduğunu ve hazırlıklarını bunun üzerine yoğunlaştırdığını belirtti. Malkoç, AA muhabirine yaptığı açıklamada, amacının katıldığı tüm turnuvalarda başarıyı yakalamak olduğunu dile getirerek, spora 2010 yılında Beden Eğitimi öğretmeninin davetiyle başladığını anlattı. En büyük destekçisinin ailesi olduğunu ifade eden Malkoç, şunları kaydetti: "Ailem en baştan itibaren beni destekledi ve halen de desteklemeye devam ediyorlar. Aynı zaman da antrenörüm Erhan Dursun da çok yardımcı oluyor. Gençlik Hizmetleri Spor İl Müdür Vekili Cemil Budak'ın da çok yardımları oldu. Kamp eğitim merkezimiz çok iyi. Çok iyi imkanlar verdiler bize. İnşallah büyük işler yapmaya çalışacağız. En büyük hedefim 2018 Olimpiyatlarına gitmek istiyorum. Hazırlıklarımı onun üzerine yapıyorum. Kayakçılarımızdan Hamza Dursun ve Kelime Çetinkaya'yı örnek alarak onlar gibi olmak istiyorum. Şimdiye kadar toplam 75 madalyam var. Gerçekten büyük gurur duyuyorum kazandığım madalyalarımla, ailem ve hocalarımla." (AA) 20 Şubat 2015 Cuma Keresteciliğin yaygın olduğu Dursunbey ilçesinde çocukluğundan bu yana ahşap yontu sanatıyla ağaçlardan farklı objeler yapan Sadi Bagana (56), tahnit yöntemiyle geyik, buzağı, koyun, keçi, babun, leylek, balık gibi hayvanları öldükten sonra derilerinin içlerini doldurup canlıymış gibi görünüm veriyor. Tahnit ustası, hayvanları adeta ölümsüzleştiriyor BALIKESİR- ZAFER AKPINAR - Bagana, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ahşap oymacılığı konusunda herhangi bir eğitim almadığını, küçük yaşlardan bu yana yeteneği bulunduğunu söyledi. Güzel sanatlara hep ilgi duyduğunu belirten Bagana, "1980 öncesinde okumak zordu. İstanbul Devlet Güzel Sanatlar Akademisine kaydımı yaptırdım ancak terör olayları yüzünden gidemedim. Askerlik geldi, ona gittik. 12 Eylül dönemi askeriyim" diye konuştu. Askerliğinin ardından Dursunbey'de baba mesleği olan kereste ticaretiyle iş hayatına atıldığını ifade eden Bagana, ağacı bol bulunca değerlendirmek istediğini ve yontmacılığını geliştirerek bugünlere geldiğini anlattı. Bagana, şöyle devam etti: "Satma amaçlı hiç düşünmedim, tecrübe kazanıyorum. Genelde zaten tanıtım günlerinde bizlere müracaat oluyor. 2013'te Ankara'da, 2014'te İstanbul Feshane'de yer aldık. Lisedeyken öğretmenlerimin deyimiyle çok güzel resim yapardım. Bu tarz oyma işleri elimden gelirdi ama olmadı, nasip değilmiş, 12 Eylül öncesine denk geldik. Eserlerimde hiçbir şekilde ekleme, yapıştırma yok, hepsi tek parça ağaçtan ortaya çıkan ürünler. Bu işi 100'ün üzerinde değişik ağızlı keskilerle yapıyorum. Bazen demircilere gidip özel keskiler yaptırıyorum. Çok ince işler için keskiler var. Genelde sert ağaçları kullanıyorum; özellikle ceviz, ince işlerde ıhlamur. Mesela çam ağacından oyma yapamazsınız, damarlarından kırılır, olmaz. Bazen ağacın şeklinden etkilenebilirsiniz. Mesela çatal şeklinde bir parça gördüm ve ilk etapta bana rövaşatayı andırdı, ben de bunu işledim. Futbolla pek ilgilenmediğim için bir yerden krampon istedim ve ona göre ayakkabı kısmını işledim." Ahşap yontu sanatının yanında 25-30 yıldır tahnitle uğraştığı bilgisini veren Bagana, Uludağ Üniversitesi Büyükorhan Meslek Yüksekokulunda bu konuda dersler verdiğini dile getirdi. Türkiye'de bu işi profesyonel olarak yapan bir iki kişi bulunduğunu anlatan Bagana, zor olan bu mesleğin unutulmaya yüz tuttuğunu belirtti. Bugüne kadar ahşap yontu sanatı için bir ağaç kesmediğine, tahnit için de özellikle bir hayvanı öldürmediğine dikkati çeken Bagana, şunları kaydetti: "Bugüne kadar ayı, babun, piton gibi yüzlerce hayvan doldurdum. Müzelerde sergileniyorlar. Evimde ise keçi, buzağı, kuzu, yılan, leylek, keklik. baykuş, balık gibi hayvanlar bulunuyor. Mesela buzağı ve kuzular, ölü doğum sonucu bana getirildi ve tahnitle canlıymış gibi duruyorlar. Geçen yıl Kurban Bayramında kestiğim keçiyi de doldurdum. Çok güzeldi bir hayvandı, ölümsüzleştirmek istedim. Bazı vatandaşlar bunları dondurulmuş zannediyor. Bunlar dondurulmuş değil, doldurulmuş. Bunların dışı deri, içine metal ve ağaç iskelet hazırlanıyor, içine pamuk dolduruluyor. Sadece gerçek kafatasını kullanıyoruz. Çin'den göz ithal ediyoruz." (AA) Atatürk'ün sözleri Sydney'in merkezinde Dakar'ın tarihi garı eski günlerine dönmeyi bekliyor DAKAR - ÖMÜR MELİH ÜZELCE Senegal'in başkenti Dakar'daki tarihi merkez tren garı, yıllara meydan okurcasına ayakta kalmaya çalışıyor. Bir dönem müzeye dönüştürülmesi planlanan gar, tadilat yapılarak eski hareketli günlerine dönmeyi bekliyor. Fransızların 1885'te inşa ettiği Dakar Limanı'nın yanı başındaki tarihi gar binası, en son 1985'te restore edilmesine rağmen yıkılma tehlikesi taşıyor. Garın faaliyette olduğu dönemlerde, günlük 75 bin yolcu kapasiteli "Le Petit Train Bleu (PTB)" (küçük mavi tren) şirke- tinin trenleri, Dakar banliyösünde oturan düşük gelirli Senegallileri merkeze taşıyordu. Mali'nin başkenti Bamako'ya da sefer düzenleyen tren şirketi, tarihi garın faaliyette olmaması nedeniyle günde 10 bin civarında yolcuyu Dakar dışındaki durağa kadar taşıyabiliyor. Pazar günleri hariç günde 4 sefer Dakar'dan Rufisque'e bir sefer de Thiès'e kadar çalışan trenlerde, yolcu olmaması nedeniyle tüm seferlerin iptal edilmesi riski taşıyor. Senegal eski Cumhurbaşkanı Abdoulaye Wade'nin "Dakar'ın 7 Projesi" kapsamında müzeye dönüştürülmesi MELBOURNE - Mustafa Kemal Atatürk tarafından Çanakkale Savaşı'nda hayatını kaybeden Anzak askerlerinin cenazelerinin Avustralya ve Yeni Zelanda'ya getirilmesini isteyen asker annelerine hitaben yazdığı mektuptaki sözler, Sydney'in merkezindeki Hyde Park'ta yapılan Atatürk Anıtı'nın üzerine konuldu. Sydney Hyde Park'ta düzenlenen ve Yeni Güney Galler (NSW) Yüzüncü yıl Anzak Komitesi Başkanı Korgeneral Ken Gillespie'in açılış konuşmasını yaptığı törende, Gazi İşleri Bakanı Victor Dominello, Türkiye'nin Sydney Başkonsolosu Şeyda çocuklarını kaybetmiş annelere meşhur bir çağrıda bulundu. Savaşın derin yaraları, modern Türkiye'nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk'ün uzlaşma ruhuyla iyileşti" ifadesini kullandı. Başkonsolos Arca, Gelibolu'nun barışın ve dostluğun simgesi olduğunu vurguladı. Konuşmaların ardından üzerinde Atatürk'ün sözleri ve resminin yer aldığı anıt, Bakan Dominello ve Başkonsolos Arca tarafından açıldı. Dominello, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Atatürk'ün sözlerinin çok etkili olduğunu ifade ederek Hanbay Arca birer konuşma yaptı. Sydney'de yaşayan Türk toplumu üyeleri ve sivil toplum temsilcilerinin de hazır bulunduğu törende konuşan Bakan Dominello, bu günün tarihi bir gün olduğunu vurgulayarak "2015 yılı Türkiye ve Avustralya'nın yılıdır. Bu anıt Sydney'in kalbindedir ve bu büyük savaşta farklı cephelerde savaşan Türkler ve Avustralyalılar arasında kurulan dostluğun kalıcı sembolü olacaktır" dedi. Bakan Dominello'dan sonra kürsüye gelen Başkonsolos Şeyda Hanbay Arca, Atatürk'ün sözlerinin önemine işaret ederek "1934 yılında Atatürk, Gelibolu'da "Avustralya-Türk toplumunun kurduğu dostluk köprüleri için hepimiz minnettarız" dedi. Bu anıtla Atatürk'ün Anzak anneleri için söylediği sözlerin ölümsüzleştiğini belirten Başkonsolosu Arca, şöyle devam etti: "Son derece mutluyuz. Hep beraber buradaki Türk toplumu ve Avustralyalı dostlarımızla uzun zamandır toplumuzun beklediği Atatürk anıtını, Sydney'in kalbinde, Hyde Park'ta, Anzak anıtının yanında açmış olduk. Bu çok büyük bir gurur bizim için. Özellikle Çanakkale Savaşları'nın yüzüncü yılını yad ettiğimiz 2015 senesinde bunu gerçekleştirebildiğimizden dolayı çok mutluyuz." (AA) planlanan gar kapatılmış ve bir kilometrelik raylar da sökülmüştü. Ancak Wade yeniden seçilemeyince proje rafa kaldırıldı. Wade'den sonra seçilen bugünkü Cumhurbaşkanı Macky Sall, Ekim 2014'te çıkarılan yasa kapsamında tarihi garın yeniden açılması ve seferlerin başlatılması için PTB şirketine 500 milyon Batı Afrika Frangı (765 bin avro) bütçe aktardı. Şimdi tarihi Dakar tren garı restore edilerek yeniden hareketli günlerine dönmeyi bekliyor. (AA)
© Copyright 2024 Paperzz