05 GÜNDEM 3 KASIM 2014 PAZARTESİ ZAMAN İş pazarında içerik yöneticisi ve sosyal medya uzmanlarının sayısı yetersiz Ceza davasına müdahil olmak Sosyal medya hem özel hem de iş anlamında hayatın vazgeçilmezleri arasına girdi. İş dünyasında sosyal medyaya hakim olan elemanlara öncelik veriliyor. Bu gerçekten hareketle Berlin Kadın Bilgisayar Merkezi’nde “İçerik Yöneticisi ve Sosyal Medya Uzmanı“ yetiştirmeyi hedefleyen bir kurs başlatıyor. GÜLAY DURGUT BERLİN Berlin Kadın Bilgisayar Merkezi, “İçerik Yöneticisi ve Sosyal Medya Uzmanı“ yetiştirmek için bu ay içinde yeni bir eğitime başlıyor. Yeni medya sektöründe istihdamı karşılayacak eğitimli insan sayısının az olması nedeniyle başlatılan eğitim programı işsiz kadınlara yönelik olarak düşünülmüş. Sebebi ise yedi ay sürecek eğitimin ücretinin Çalışma Ajansları veya JobCenter’ler tarafından karşılanması. Ancak isteyen her kadın cebinden ödeyerek de eğitime katılabiliyor. “İçerik Yöneticisi ve Sosyal Medya Uzmanı“ kursu 17 Kasım’da başlayacak ve eğitim süresince kadınlar “Sosyal medya nedir, ne değildir?”, “Facebook, Twitter, Google+, YouTube, Bloglar, LinkedIn“ gibi sosyal medya araçları bireysel ve kurumsal olarak nasıl kullanılır?“, “Sosyal medyadan nasıl para kazanılabilir? Yeni meslekler, yeni iş ve gelir modelleri“, “Sosyal Medya Uygulamaları” gibi konular üzerine bilgilendirilecek, sosyal medyada bulunan değişik stratejileri analiz edecek, internete yazı, fotoğraf ve video yerleştirebilmenin yanı sıra iş yerinde dijital dünya için konsept ve proje hazırlamayı ve içerik yönetimini öğrenecekler. Eğitim programında 18 kişilik yer bulunuyor. Berlin Kadın Bilgisayar Merkezi Basın Sözcüsü Duscha Rosen, “İçerik Yöneticisi ve Sosyal Medya Uzmanlığı“ mesleğinin günümüzde büyük rağbet gördüğüne Ceza davasında genelde iki taraf vardır. Suç işleyen ve işlenen suçtan zarar gören. Tabii ki her işlenen suçta bir karşı taraf yoktur. Ama sokak lambasını kırsanız da kamu malına zarar verdiğiniz için karşınızda bir nevi ‘kamu’ vardır. Ceza hukukçusu olarak da bu bağlamda iki tür insanla muhatap oluyoruz: Suç işleyen ve işlenen suçtan zarar gören. Suç işleyenin avukata gitme sebebi açık ve ortada. Avukat onu savunacak ki kendi açısından güzel sonuç elde etsin. - “İçerik Yöneticisi ve Sosyal Medya Uzmanı“ kursu 17 Kasım’da başlayacak. Eğitim programında 18 kişilik yer bulunuyor. ve bu mesleğe yönelik iş ilanlarının gün geçtikçe çoğaldığına dikkat çekerek Facebook, Twitter gibi paylaşım sitelerinin sadece özel kullanım için değil, artık iş dünyası için de vazgeçilmez bir araç haline geldiğini belirtti ve eğitim programının iyi eğitimli ancak dijital bilgi ve donanımı yetersiz kadınlara iş bulmada büyük yarar sağladığını söyledi. Bayan Rosen sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu eğitim programı özelikle başta ço- cuk sahibi olmak için olmak üzere çeşitli nedenlerle iş dünyasından kopmuş kadınları yeniden iş dünyasına kazandırmayı amaçlıyor. FCZB şimdiye kadar sunduğu eğitici, geliştirici kurslarla dijital bilgi ve donanımı yetersiz bir çok göçmen kadının iş bularak yeniden iş dünyasına girmesinde etkili oldu“ diyerek işsiz Türk kadınlarını dijital dünyayı keşfetmeye çağırdı. Berlin’in Kreuzberg semtinde, Cuvrystr. 1 numarada bulunan merkezde sosyal medya kursu pazartesi gününden Perşembe gününe kadar olmak üzere haftanın dört günü, saat 9.00 ile 14.00 arasında yapılacak. Kursiyerler merkezin online eğitim programından da istedikleri zaman yararlanabilecek. Almanca “Content und Social Media Managerin“ olarak nitelendirilen mesleği öğrenmek isteyen kadınlar daha geniş bilgiyi www.fczb.de adlı internet adresinde bulabiliyor. hepiniz biliyorsunuz ki, daha altı ay önce yüzlerce maden işçimizi kaybettik. Elbette bu durumun derin üzüntüsü içerisindeyim. Umarım bundan sonra dünyanın hiçbir ye- rinde ihmalden kaynaklı ölümler olmasın. İnsana değer verilen nice aydınlık günlerimiz olsun ve dilerim ülkemde de artık insan hayatına gerekli önem verilip burda son derece samimi duygularımızla yaptığımız etkinlik ülkemize de örnek olup orada da gerçekleştirilir.” Fatma Akbulut ise kömür ocağında çalışırken eşinin başına bir şey gelmesinden çok korktuğu günleri andı. Akbulut, “O işteyken kötü bir şey olmasından korktuğum için kapı zilleri, telefon sesleri beni hep ürkütürdü” ifadesini kullandı. Duygulu anların yaşandığı sergide konuşan konsolos Ahmet Davaz, “İlk defa bölgmizde böyle güzel bir çalışmanın hayata geçmesi sevindirici, emeği geçen herkese teşekkür ederim” dedi. Serginin hazırlayıcılarından Hafize Ekici, altı ay açık kalacak serginin benzerinin yine bir madenci kenti olan Zonguldak’ta da sergileneceğini söyledi. ‘oyuncu olmak’ olarak tanımladıklarını söyledi. Güldü, “Bir çocuğun tiyatro kursuna gitmesi onun illa da oyuncu olacağı anlamına gelmez. Tiyatro çocuğun kişiliğini geliştirir, çocuk böyle bir kursta kendi için- deki gücü ortaya çıkarıp onu geliştirebilme fırsatını yakalar, çevresiyle sağlıklı iletişim kurmayı, işbirliği yapmayı, dayanışma içine girmeyi öğrenir, yeni bilgi ve beceriler kazanır. Tiyatro ayrıca çocukların sorumluluk duygusunu da geliştirir“ diyerek anne babalara “Çocuklarınızı sanattan uzak tutmayın!“ çağrısında bulundu. Tiyatro Okulu Tiyatro28’in sonbahar tatilinde açtığı tiyatro kurslarına Ceren, Ela, İlayda, Nisa, Sude, Deniz ve Irmak’ın da aralarında bulunduğu çok sayıda çocuk katıldı. Adı geçen çocuklar “Tatilde zamanımızı televizyon ya da bilgisayar karşısında geçireceğimize tiyatro kursuna katıldık. Çok hoşumuza gitti. Yeni şeyler öğrendik. Bir sonraki tatilde yine geleceğiz!“ diyerek bilgi ve becerilerini geliştirdikleri bir tatil geçirdiklerine söyledi. GÜLAY DURGUT BERLİN - Bugünün kendisi için oldukça anlamlı bir gün olduğunu söyleyen Mehmet Akbukut şöyle konuştu: “Maalesef ülkemden gelen ölüm haberleriyle bir kez daha sarsıldık, Tiyatro28: Çocuklarınızı sanattan uzak tutmayın! - Okullardaki sonbahar tatili birçok eyaletle birlikte Berlin’de de sona erdi. Sonbahar tatilinde bazı öğrenciler aileleriyle birlikte kısa süreli tatillere çıkarken, tatilini Berlin’de geçiren bazı öğrenciler de çeşitli kurslara katılarak tatili kendilerini geliştirmek için bir fırsat olarak değerlendirdi. Tiyatro Okulu Tiyatro28, sonbahar tatilini Berlin’de geçiren öğrencilere yönelik bir tiyatro kursu düzenledi. Okulun sahibi ve genel sanat yö- netmeni Ufuk Güldü, tiyatro eğitiminin çocuklara doğru ve güzel konuşmayı öğretmenin yanı sıra özgüvenlerini geliştirmede büyük rol oynadığını belirterek bazı ailelerin tiyatro kursuna gitmeyi Peki neden? Çünkü ortada işlenen bir suç varsa onun takipçisi zaten savcılıktır. Savcılığın görevi işlenen suçları, yani ceza kanununa aykırı davranışları takip etmek, soruşturma başlatmak ve gerekirse iddianame hazırlamaktır. Dolaysıyla basit bir suç duyurusunda bulunmak zaten savcılığı harekete geçirecek ve işlemlerin başlaması için yeterlidir. Peki durum böyle iken neden ‘müdahil’ olmak diye bir şey var. Daha doğrusu ‘müdahil’ ne demek? Müdahil, bir suç fiilinden dolayı hakkı zedelenen kişidir. Ama bu açıklama yeterli değil, çünkü her hakkı zedelenen kişi müdahil değildir. Yani her mağdur müdahil değildir. Mağdurun ceza davasında pozisyonu basittir....kendisi şahittir ve mahkemede olup bitenleri anlatmak ile mükelleftir. Yani işlenen bir suçu kendi üzerinde hisseden kişi mağdur ve şahittir ve sadece işlenen bir suçu uzaktan izleyen de şahittir. İşte fark burada. Müdahil ceza davasına sadece şahit olarak katılmaz. Müdahil hakkı zedelendiği için ceza davasına savcı yanında katılan ve özel haklara sahip olan kimsedir. Müdahil ne yapar? Müdahil ve müdahil avukatı ceza davasında savcı yanına oturur ve aynen savcı gibi şahitlere soru sormak hakkına sahiptir. Böylece suç işleyen kişinin yargılanmasını sağlar ve şahitlere sorular sorar. Aynen savcı gibi belli bir talepte bulunur ve yargılanan kişi aleyhinde isteklerini beyan eder. Müdahil hakim ve savcı gibi tüm dosyaları görebilir ve delilleri inceler. Zonguldak ve Ruhr Bölgesi arasındaki ahbapların hikayesi FATİH ÇİMEN ESSEN Ruhr bölgesinde yaşayan Türk madencilerin hayat hikayeleri Bochum’daki Maden Müzesi’nde sergilendi. Maden Ocağında çalışan ilk göçmen Türklerin hayat hikayelerinin yer aldığı “Glückauf ve Uğur ola – Zonguldak Ruhr bölgesi madenci dostluğu” sergisi Çokkültürlü Çocuk ve Gençlik Yardımı-Bochum Göç Çalışmaları IFAK derneği işbirliği ile Türk yemekleri ve ve Türk müziği eşliğinde açıldı. Sergiye Essen konsolosu Ahmet Davaz, maden ocaklarında çalışan Cemil Ömür, Egon Schöngraf, Kemal Durdu, Ulrich Föster, Karl Wislaug, Ergut Topaloğlu, Sedat Kutucu, Mehmet Akbulut katıldı. Madencilerin evde bekleyen eşlerinin duygularının ve hikayelerinin de anlatıldığı sergide yer alan Mehmet Akbulut’un eşi Fatma Akbulut eşi ile ilgili paylaşımlarını sergiye yansıttı. Peki suçtan zarar gören yani olayın mağduru ne zaman ve neden avukata gitmeli? Ofisimize gelen birçok mağduru davayı üstlenmeden geri gönderiyoruz. Yıllarca Ruhr bölgesinde maden ocaklarında çalışan işçilerin hayat hikayelerinin yanı sıra eşlerinin de hayat hikayeleri sergilendi. Kim nasıl müdahil olabilir? Söylediğimiz gibi her mağdur duruşmaya müşahit olamaz. Müdahil olması için belli ve ağır suçlar oluşmuş olmalı. Birkaç örnek verelim - Adam öldürme / öldürmeye teşebbüs (Aile fertleri müdahil olabilir) - Tecavüz -Yaralama -Hakaret Müdahil olunabilmesi için mahkemeye dilekçe verilir. Müdahil olarak kabul edip etmemek hakimin elindedir. Şartlar yerine geldiyse edilmesi zorunludur. Müdahil masrafları? Sanık yargılanıp suçlu bulunduğu takdirde tüm masraflar kendisine yüklenir. Bu durumda müdahil avukatının masraflarını da onun ödemesi gerekir. Parasızlıktan dolayı ödeyemeyecek ise adli yardım denenebilir. Bazı suçlarda masrafları karşılayan dernekler de mevcut. SORU: Temmuz ayında gazetenizde araba kullanırken cep telefonu kullanma konusunda yazınızı okumuştum. Arabanın motoru kapalı iken cep telefonu ile konuşulabileceğini yazmıştınız. Yeni bir mahkeme çıktığını duydum. Son durum nedir? Tiyatro kursuna katılarak serbest zamanlarını kaliteli bir şekilde değerlendiren çocuklar televizyon seyretmek yerine tiyatro kursuna katılmaya tercih ettiklerini söyledi. CEVAP: 09.09.2014 tarihinde Hamm Yüksek Eyalet Mahkemesinin (OLG Hamm, Beschl. v. 09.09.2014, Az. 1 RBs 1/14) vermiş olduğu karara göre trafikte beklerken motor tamamen kapatıldığında cep telefonu ile konuşmak yasal olarak mümkün. Motor kapalı iken telefon ile konuşmak zaten mümkün idi. Problemli ve tartışılan yeni arabalarda bulunun otomatik motor kapatma sistemi idi. Yani kırmızıda beklerken otomatik olarak kapanan motorda aynı şekilde sayılıyor mu meselesi tartışılıyordu. Mahkeme bu konuda vermiş olduğu karar ile “Motor kapalı ise kapali” dedi ve otomatik kapanan ve kapatılan motoru eşit gördü. Tabii bu Yargıtay kararı değildir ama yüksek bir mahkemenin vermiş olduğu karardır. Bundan sonra kırmızıda beklerken motorunuz kapalı ise telefon ile konuşup yandaki polise el sallayabilirsiniz. avukatim@eurozaman.de Sorularýnýza vermiþ olduðumuz cevaplar tavsiye niteliðindedir. Her dava konusu kendine ait hususiyetleri itibari ile özel olduðundan yazýlarla ilgili avukatlarýmýz ve gazetemiz hukuki sorumluluk üstlenmemektedir.
© Copyright 2024 Paperzz