Özel röportajın devamı

@Ekovitrin_haziran 2014-10:EKOVITRIN_
5/30/14
2:51 PM
Page 96
RÖPORTAJ / ŞENOL YEĞİN
Köksal BAYRAMOĞLU
haber@ekovitrin.com
Spekon GmbH Sahibi ve Genel Müdürü Şenol Yeğin:
SPEKON, TÜRKİYE’DE
ÜRETİME
BAŞLIYOR
Dünyanın lider paraşüt üreticilerinden Spekon, önümüzdeki
aylarda Türkiye’de üretime
başlayacak. Firma Almanya’daki
tesislerinde yaptığı 800’den
fazla savunma, havacılık ve
teknik tekstil ürününün üretimini
ve ihracatını Türkiye’den de
gerçekleştirmeyi planlıyor.
A
lmanya’daki başarılı Türk girişimcilerimizden biri olan Şenol Yeğin,
iflasın eşiğindeki 150 yıllık Spekon’u
1993 yılında Almanya Özelleştirme
Dairesi’nden satın aldıktan sonra
Spekon’u kısa zamanda dünyanın önde gelen
markalarından biri haline getirdi. Dünyanın lider paraşüt üreticilerinden Spekon, bugün dünyanın 36 ülkesine ihracat gerçekleştiriyor.
2014 yılı içerisinde Türkiye’de faaliyete geçmeyi
planlayan firma Almanya’daki tesislerinde yaptığı
800’den fazla savunma, havacılık ve teknik tekstil ürününün üretimini ve ihracatını Türkiye’den
de gerçekleştirmeyi planlıyor. Spekon GmbH
Sahibi ve Genel Müdürü Şenol Yeğin,
Almanya’da edindikleri tecrübeyi, siste-
96 EKOV‹TR‹N HAZİRAN 2014
mi, teknolojiyi ve bilgi birikimini
Türkiye’ye getirmek istediklerini söylüyor. Türkiye’de bir paraşüt ve yüksek kaliteli havacılık tekstili fabrikası kurulmasına öncülük edeceği için
çok heyecanlı olduğunu belirten
Yeğin, “Buradan hem Türkiye içi
talebi karşılayacağız hem dünya ordularına ihracat yapacağız hem de
Airbus gibi dünya devlerine
Türkiye’den üretim yapacağız” diyor.
Şenol Yeğin, Alman Spekon’u aldıktan sonra nasıl bir dünya markası olmayı başardığını Ekovitrin’e anlattı.
41 YILLIK TECRÜBE
I Sizi tanıyabilir miyiz? Ticaret
hayatına nasıl atıldınız?
Ordu-Ünye doğumluyum. Ticaret
hayatına İstanbul’da 1973 yılında ilk
şirketimi
kurarak
başladım.
Spekon GmbH Sahibi ve Genel Müdürü
Şenol Yeğin, Almanya’da edindikleri tecrübeyi,
sistemi, teknolojiyi ve bilgi birikimini
Türkiye’ye getirmek istediklerini söylüyor.
Sümerbank aracılığıyla Milli Savunma
Bakanlığı’na askeri elbise ve malzeme üreterek tecrübe kazandık. O
dönemde Sümerbank Bergama fabrikasına, askeri gömlek, Çanakkale
sentetik deri fabrikasına subay yağmurluğu, Nazilli Sümerbank fabrikasına pijama, Manisa Sümerbank
fabrikasına askeri elbiseler ve parkalar
ürettik. Bu üretimlerin hepsi yüksek
adetli üretimlerdi. Sümerbank’la çalışmak bana mesleki açıdan çok tecrübe kazandırdı.
AVRUPA’YA AÇILMA
KARARI…
I Türkiye’den Almanya’ya gidiş
kararını nasıl verdiniz?
80’li yıllarda konfeksiyon sektörü fazla gelişmemişti. İstanbul’daki
fabrikamızda üretim yapıyorduk.
Daha sonra Anadolu’da konfeksiyon
fabrikaları faaliyete geçince, artık
bizler sipariş alamıyorduk. Çünkü fiyatlarımız Anadolu’ya göre pahalı kalıyordu. Bizim de İstanbul üreticisi
olarak, işlerimiz belli bir seviyeye gel-
EKOV‹TR‹N HAZİRAN 2014 97
@Ekovitrin_haziran 2014-10:EKOVITRIN_
5/30/14
2:51 PM
Page 98
RÖPORTAJ / ŞENOL YEĞİN
mişti. Ürettiğim ürünlerin dünya çapında bir marka olarak kabul göreceğine inanıyordum. O dönemde
Türkiye’den bir dünya markası çıkarmak çok daha zordu. Bu hayalimi gerçekleştirmek için Avrupa’ya
açılma kararı aldım. Almanya’yı
ileri teknolojisi ve güçlü ekonomisi yüzünden lider görüyordum ve sürekli takip ediyordum. İki
Almanya’nın birleşmesinden sonra
bizim branşımızda atıl durumda satılık fabrikaların olduğunu öğrendim. Sächsische Spezial Konfektion
(Spekon) da bu firmalardan biriydi.
İncelemelerimden sonra bunu dünyaya açılmak için bir fırsat olarak
gördüm ve 1993 yılında Alman
Özelleştirme İdaresi’nden Spekon’u
satın aldım.
SPEKON’LA
ÇIKIŞA GEÇTİ
Spekon, durağan
halinden çıkarak, aktif
bir şekilde işleyen ve
para kazanan bir şirket
haline geldi.
I Spekon’u Almanya Özelleştirme Dairesi’nden satın aldıktan sonra şirketi yeniden yapılandırdınız. Bu
değişim sürecini anlatır mısınız?
Spekon’un alınması ile birlikte,
şirkete yatırım yaparak fabrikayı yeniledik ve geliştirdik; uluslararası
pazarda rekabet edebilir hale getirdik. Bunun için teknoloji yatırımları yaptık, uzman elemanları fazlalaştırdık, istihdamı arttırdık ve çalışanlara İngilizce kursları aldırdık.
Yeni işler aldık. Bu şekilde çalışanlarda bir motivasyon oluştu. Spekon,
durağan halinden çıkarak, aktif bir
şekilde işleyen ve para kazanan bir
şirket haline geldi.
“ALMANLAR, TÜRK
İŞ ADAMLARINA
KARŞI ÖN YARGILI”
“TÜRKİYE’NİN PRESTİJİ 10 YIL
ÖNCESİNE GÖRE DAHA İYİ”
I Yurt dışında yatırım yapan bir işadamı olarak Türkiye'ye bakışınız nedir? Türkiye’nin bugünkü genel ekonomik durumunu nasıl buluyorsunuz? 10 yıl öncesi ile bugün arasında ne gibi farlılıklar bulunuyor? Yabancılar bu değişimi nasıl değerlendiriyor?
Son yıllarda Türkiye’de müthiş bir gelişme var. Yeni ulaşım imkanları
ki, örneğin Marmaray, 3. Havaalanı, 3. Boğaz köprüsü ve diğer yatırımlar
mutluluk verici. Ekonominin stabil olabilmesi ve istikrarın devamlılığı
için bunlar çok önemli gelişmeler. Bunlarla gururlanıyoruz. Ekonomik
açıdan da bakıldığında Türkiye güçleniyor; Türk firmaları yurt dışında
büyük işler alabiliyor; adından söz ettirebiliyorlar. Prestiji 10 yıl öncesine göre daha iyi görünüyor.
98 EKOV‹TR‹N HAZİRAN 2014
I Çok önemli bir fırsatı başarıya çevirdiniz. Almanlar bu başarınızı nasıl karşıladı? Onların yapamadığı ama sizin yaptığınız fark neydi?
Tabii ki çok değişik tepkiler aldım. Almanların, Türk ve Müslüman
bir iş sahibi olarak beni kabul etmeleri biraz zaman aldı; bu konuda hala sıkıntılar yaşıyorum. Ne kadar işler de başarsak, bize karşı bitmeyen,
ön yargının da dışında daha derin negatif duyguları var. Buna rağmen biz
burada başarılı olmak için çabalıyoruz. Kararlı ve azimliyiz. Bizim yaptığımız, özellikle Almanya’nın doğusunda, yabancıların çok da hoş karşılanmadığı bir yerde yatırım yapma
cesaretini gösterebilmekti.
36 ÜLKEYE İHRACAT
I Spekon’un bugün üretimini
gerçekleştirdiği ürünler nelerdir? Bu
ürünler hangi ülkelere ihraç ediliyor?
Spekon bugün savunma ve havacılık sanayiinde kullanılmak üzere
800’ün üzerinde ürün üretiyor.
Bunlardan başlıcaları askeri ve spor
paraşütleri, kurtarma paraşütleri,
jetler için durdurma paraşütleri, tank
çadırı, çadırlar, sıcak ve soğuğa dayanıklı uzun süreli depolama sistemleri, uçak izolasyonları, uçak için
perde, emniyet kemeri, helikopter halatı, kargo ağları, askeri sırt çantası,
teknik giysiler.
Spekon paraşüt üretiminde
Almanya’nın lider; dünyanın ise önde gelen ilk üç firmasından biri.
Ürünlerimizi Almanya pazarı dışında, Portekiz, Moğolistan, Malezya,
Bulgaristan, Türkiye, Meksika,
Japonya, Macaristan olmak üzere 36
ülkeye ihraç ediyoruz.
“GÜÇLÜ BİR AR-GE BİRİMİMİZ VAR”
I Ar-Ge ve Ür-Ge konularındaki yaklaşımınız ve çalışmalarınız nelerdir?
Firmamızda güçlü bir Ar-Ge birimimiz ve kalifiye mühendislerimiz
var. Bu konuya çok önem veriyoruz. Tasarım ve geliştirmelerini
kendi Ar-Ge departmanımızda yaptığımız birçok patentli ürünümüz
var. Yeni jenerasyon paraşütler, uçaklarda kullanılan çeşitli teknik
tekstiller bunlardan bazıları. Şu an kompozit materyal kullanarak
yeni bir ürünün Ar-Ge ve Ür-Ge’si üzerinde çalışıyoruz.
“ALMANYA
YATIRIMCILARA BÜYÜK
İMKANLAR SUNUYOR”
I Alman hükümetinin yatırımcılara sağladığı kolaylıklar nelerdir?
Türkiye ile Almanya’yı kıyasladığımızda ne gibi farklılıklar olduğunu
söyleyebiliriz?
Almanya, yatırımcılara teşvik ve
hibe konularında çok büyük imkanlar
sunuyor. Bildiğim kadarıyla her bölgenin teşvik sistemi birbirinden farklı. Fabrikamızın bulunduğu bölge olan
Saksonya, Almanya’nın en az gelişmiş
bölgelerinden biri olarak görülüyor.
Burada teşvik kapsamındaki hibe
destekleri yüzde 40-45 civarında. Bu
demek oluyor ki, yaptığınız yatırımın
yüzde 40-45 kadarı şirketinizin banka
hesabına nakit olarak geri yatıyor.
Birde öz sermaye olarak yüzde 20 aranıyor. Ayrıca geri kalan yüzde 40 civarındaki yatırım için devletin desteklediği bankalar uzun süreli, düşük
faizli krediler sağlıyor. Bu hibe oranı
20 sene önce yüzde 50 civarındaydı.
Daha gelişmiş eyaletlerde mesela
Berlin’de yüzde 25 civarında.
EKOV‹TR‹N HAZİRAN 2014 99
@Ekovitrin_haziran 2014-10:EKOVITRIN_
5/30/14
2:51 PM
Page 100
RÖPORTAJ / ŞENOL YEĞİN
Bildiğim kadarıyla Türkiye’de
yatırımcılar için sadece vergi avantajlarının olduğu bir teşvik sistemi ve
dönem dönem açılan ve belli bir
miktara kadar olan hibeler var. Nakit
para olarak herhangi bir destek yok.
Almanya’da ise bu destek her yatırım
için daimi olarak veriliyor. Bu da hem
yabancı yatırımcı çekmek açısından
hem de yatırımları teşvik etmek açısından gerçekten işe yarayan bir model. Bu açıdan bakıldığında Türkiye
ile Almanya arasındaki en büyük
farkın bu olduğunu düşünüyorum.
Türkiye’de sanayii ve üretim yatırım
teşviklerinin geliştirilmesi ve iyileştirilmesi gerektiğini düşünüyorum.
I Almanya dışında hangi ülkelerde temsilcilikleriniz bulunuyor?
İsviçre, Fransa, Dubai, Rusya,
Malezya, Çin, Arjantin, Meksika,
Şili ve Bulgaristan temsilciliklerimizden bazıları.
“CİROMUZUN YÜZDE 75’İ
İHRACATTAN”
I B ir T ü r k i ş a d a m ı o l a r a k
Almanya’da iş yapmanın artıları ve
eksileri nelerdir?
Almanya’da iş yapmanın artıları,
Avrupa pazarının merkezinde olmak, sipariş imkanlarını artırıyor.
Örneğin çok sayıda fuar yapılması,
uluslararası pazarda gelişmiş ülkeler
ile daha güçlü rekabet edebilmek ve
Almanların hatayı sıfıra indirgeyen
özverili, disiplinli ve sistematik çalışmalarını bire bir tecrübe etmek ve
öğrenmek…
Eksileri ise, Türk ve Müslüman
olarak her zaman her yerde karşılaşılan ön yargının verdiği dezavantaj.
Özellikle kamu kuruluşları ve bankalarda bunu daha yoğun hissediyorsunuz.
Kamu ihalelerinde de Alman firmalarına karşı bir pozitif ayrımcılık
olduğunu artık biliyorum. Spekon, bir
Alman firması olmasına rağmen, sahibi bir Türk olduğu için bu sorunu
yaşıyor. Bu da işlerin daha yavaş
ilerlemesine neden oluyor. Şöyle ki,
ciromuzun yüzde 75’i ihracattan geliyor. Geri kalan yüzde 25 kısmı iç pazar payımız.
“ALMANYA’DA LİDER
DÜNYADA İLK ÜÇ
ARASINDA”
I Spekon’un dünya genelinde askeri ve teknik tekstil pazarındaki etkinliği nedir? Pazarın ne kadarına sahipsiniz?
Spekon paraşüt üretiminde
Almanya’nın lider; dünyanın ise önde gelen ilk üç firmasından biri.
Özellikle yarışma ve gösteri atlayışları için ideal olan RL 16/3 paraşütü;
RL 18 öğrenci stili paraşüt ve tek kişilik uçaklarda pilotlar tarafından
“AB politikaları
bizi etkiliyor”
Avrupa Birliği politikaları Almanya’da iş
yapan bizim gibi yatırımcıları 1. dereceden
burada yaşayan insanları etkiliyor.
I Avrupa Birliği ile Türkiye arasındaki vize sorunu henüz çözüme
kavuşmadı. Bu durum sizin gibi
Türk şirketlerini ve Türk iş adamlarını nasıl etkiliyor?
Ben bu sorunun biteceğine inanmıyorum. Biz burada oturuma sahip olduğumuz için herhangi bir sorun yaşamıyoruz. Fakat yeni yatırım
yapmak isteyenlerin ya da hala devam eden firmaların bazı sorunlar
yaşadıklarını duyuyoruz. Avrupa
Birliği politikaları 1. dereceden burada yaşayan insanları etkiliyor.
100 EKOV‹TR‹N HAZİRAN 2014
“YURT DIŞINDAN
FİRMA SATIN ALIN”
I Türkiye’de faaliyet gösteren
ve yurt dışına açılmak isteyen Türk
girişimcilere tavsiyeleriniz nelerdir?
Yatırımcılara, yurt dışından firma satın alarak, oradaki oturmuş
sistemi ve teknolojiyi Türkiye’ye
getirmelerini ve Türkiye’den ihracat yapmalarını tavsiye ederim. Bu
modeli çok daha benimsiyor ve
önemsiyorum. Bu durumda kazanan sadece yatırımcı değil; aynı za-
kullanılan SE-5L kurtarma paraşütlerinde Avrupa pazarının yüzde 50’sine yakınına hakimiz. Bu ürünlerimizi Moğolistan’dan Senegal’e kadar
birçok ülkeye satıyoruz. RL 16/3 paraşütümüzü kullanan ve birçok şampiyonluğu bulunan Alman Milli
Paraşüt Takımının da sponsoruyuz.
Ayrıca K.K.T.C’nin özel kuvvetlerine
20 Temmuz’daki gösteri atlayışında
kullanılmak üzere 15 adet RL 18 vereceğiz.
Spekon askeri paraşütleri de dünyanın birçok ordusu tarafından kullanılıyor. Özellikle de yeni jenerasyon
bölük paraşütlerimiz RS 4/4 kumandalı ve kumandasız, yumuşak
iniş; rüzgar gücü gibi teknik özellikleri nedeniyle paraşütçü askerlere çok
daha rahat bir kullanım sağlıyor.
Bu nedenle de başta NATO ülkeleri olmak üzere birçok ordu yeni siparişlerinde bu paraşütleri tercih
ediyor. Portekiz, Bulgaristan,
Almanya, Türkiye bu ülkelerden bazıları. NATO dışında da Meksika ve
Malezya gibi çeşitli ülkelere bu paraşütlerimizi satabiliyoruz.
Havacılık tekstili alanında da
ürünlerimizi Airbus’a ve değişik uçak
üreticilerine, ayrıca Avrupa’daki çeşitli havayollarına satıyoruz.
manda Türkiye olacaktır.
Bunun dışında yurt dışına açılacak girişimcilere güçlü, sabırlı ve savaşa hazır olmalarını tavsiye ederim,
çünkü bir Türk ve Müslüman olarak
yurt dışında fabrika sahibi olmak; işçi çalıştırmak ve insan yönetmek hiç
kolay olmuyor. Yabancılar ‘Türk patronu’ çok kolay özümseyemiyorlar;
güvenmekte ve inanmakta zorluk
çekiyorlar.
Güven oluşturmak için işlerini iyi
bildiklerini kanıtlamalı; doğru ve
dürüst çalışmalı ve her şeyin kontrol
altında olduğunu hissettirmeliler.
Ayrıca, yatırım yapacakları ülkenin
insanını iyi anlamalarını ve iyi ilişkiler kurmalarını tavsiye ederim.
Tabi iyi – kötü senaryoları içeren sağlam bir iş planlarının olması da çok
önemli.
rinin etkinliğini artırması Türkiye’yi
ve dünya pazarlarını ne yönde etkiliyor?
Bu konuda Başbakan Yardımcısı
Ali Babacan’ın sözlerine yüzde 100
katılıyorum: “Kölelik dönemi bitmeli; efendilik dönemi başlamalı”.
Kendi markamızı, kendi ürünümüzü,
kendi katma değerimizi oluşturmalı
ve satmalıyız.
Biz de bu yeni Türkiye ekonomisinin şekillenmesinde bu fikrin
öncülerinden olacağız. Almanya’da
edindiğimiz tecrübe ve prensipleri
Türkiye’de uygulayarak; Türkiye’de
marka üretim yaparak dünyaya satacağız. Türkiye’yi Çin ve Afrika ile
aynı kategoride görmüyorum.
“KENDİ MARKAMIZI
OLUŞTURMALIYIZ”
I Türkiye’nin dünya tekstil pazarındaki rolünü nasıl görüyorsunuz? Özellikle Çin ve Afrika ülkele-
“TÜRKİYE’YE GELME
PLANIMIZ VAR”
I Dünya ordularını ürünlerinizi
sunuyorsunuz. Savunma sanayisindeki gelişimi nasıl görüyorsunuz?
Savunma sanayii, orduların talep
ettiği yüksek kaliteli inovatif ürünleri
geliştirmek ve üretmek durumunda. Savunma Bakanlığı‘na bağlı birimler, üniversiteler ile beraber çalışarak yeni ürünler geliştirebiliyor. Ar-
“TÜRKİYE’DE
ÜRETİME BAŞLIYORUZ”
I Spekon olarak önümüzdeki
dönemde yeni yatırımlar planlıyor
musunuz? Türkiye için bir planınız
var mı? Spekon’un 2014 ve sonrası
için hedefleri nelerdir?
Almanya’nın yanında, 2014 yılı
Ge, Ür-Ge ve üretim için ciddi miktarlarda destekler de alınabiliyor.
Bu işbirlikleri ve destekler ile savunma sanayii çok gelişiyor ve geleceğin ürünlerini üretebiliyor.
Türkiye’de de bu alanda çok ciddi ve
başarılı firma ve projeler olduğunu
görüyorum. Savunma Sanayi
Müsteşarlığı, Türk savunma firmalarını yurt dışı pazarlara açılma konusunda destekliyor ve tanıtıyor. Biz
de bunları büyük bir heyecan ve gururla takip ediyoruz ve bunun parçası
olmak için çalışıyoruz. Son yıllardaki bu gelişmeler ile beraber
Türkiye’ye gelme planımızı uygulamaya koyduk.
I Başarınızın sırrını nasıl tanımlarsınız? Bu başarıyı etkileyen
olay ve kişileri anlatır mısınız?
Başarının sırrı kararlı ve azimli olmak, pozitif düşünce ve olumlu insan
ilişkileri.
içerisinde Türkiye’de de faaliyete
geçmeyi planlıyoruz. Almanya’daki
tesisimizde yaptığımız 800’den fazla
savunma, havacılık ve teknik tekstil
ürününün üretimini ve ihracatını
Türkiye’den de gerçekleştireceğiz.
Almanya’da edindiğimiz tecrübeyi,
sistemi, teknolojiyi ve bilgi birikimini Türkiye’ye getiriyoruz. Türkiye’de
bir paraşüt ve yüksek kaliteli havacılık
tekstili fabrikası kurulmasına öncülük edeceğim için çok heyecanlıyım.
Buradan hem Türkiye içi talebi karşılayacağız hem dünya ordularına
ihracat yapacağız hem de Airbus gibi dünya devlerine Türkiye’den üretim yapacağız.
Savunma Sanayi Müsteşarlığı,
Türk savunma firmalarını yurt dışı fuarlara götürerek; yabancı potansiyel
müşteriler ile tanıştırarak, firmaların
iş ve pazar geliştirmelerine çok büyük
katkılarda bulunuyor.
Biz de bu desteklerden yaralanarak işlerimizi ve pazarlarımızı
Türkiye’den büyütmeyi hedefliyoruz. E
EKOV‹TR‹N HAZİRAN 2014 101