Elektrik Sektörü İkinci Çeyrek Değerlendirme Notu

2014 İKİNCİ ÇEYREK ELEKTRİK SEKTÖRÜ
Yael Taranto | tarantoy@tskb.com.tr
Tüketim artışı aheste, kapasite fazlası sürüyor
Yılın ilk yarısında elektrik tüketimi 2013 yılının aynı dönemine
kıyasla %3,6 artış gösterdi. Yıllık tüketim artış hızı ilk çeyrekte
%3 olarak gerçekleşirken, ikinci çeyrekte özellikle Nisan ve
Mayıs aylarında artarak %4,2’ye yükselmiştir. Kışın 2012’ye
kıyasla ılıman geçtiği 2013 ve 2014 yıllarında elektrik
tüketimindeki değişim ısıtma talebinden değil, ağırlıkla sanayi
talebinden kaynaklanmıştır. Yılın ilk beş ayında TÜİK imalat
sanayi üretim endeksi (arındırılmamış endeks) %4,0, elektrik
tüketimi %3,9 artmıştır. Diğer taraftan Haziran ayında elektrik
tüketimi artışının önceki yıldan gelen zayıf baz etkisine
rağmen %2,3’e gerilemesi altı aylık artış oranını %3,6’ya
düşürmüştür. Haziran ayında elektrik tüketimi artış
hızındaki yavaşlama sanayi üretimindeki artışın da hız
kesmeye başladığını düşündürüyor.
Yılın ilk yarısında elektrik tüketimi artış oranlarının sanayi
üretimindeki artışa kıyasla düşük olması sanayi
üretimindeki artışların elektrik tüketimine geçmiştekine
kıyasla daha az yansıdığını gösteriyor. Bu olgu bir yandan
enerji yoğun sektörlerdeki enerji verimliliği yatırımlarından,
diğer yandan tüketimde önemli payı olan ark ocaklı demirçelik tesislerinin üretimindeki azalmadan kaynaklandı. Çelik
üreticileri Derneği verilerine göre 2014 yılının ilk dört ayında
elektrikli ark ocaklarının üretimi geçen yılın aynı dönemine
kıyasla %1 oranında gerilemiştir. Diğer taraftan Mayıs ayında
geçen yıla kıyasla üretimin artmaya başlaması elektrik
tüketimini de artırmıştır.
Elektrik tüketimi-imalat sanayi üretimi ilişkisinin geçmişe
kıyasla daha zayıf görünmesinin diğer bir nedeni 2013
başında değişen TÜİK sanayi üretim endeksindeki
ağırlıklardır. 2010 yılını baz alan yeni seride enerji yoğunluğu
yüksek olan tekstil ve ana metal sanayinin ağırlığı azalırken,
enerji yoğunluğu düşük olan gıda, plastik, fabrikasyon metal
ürünlerinin ağırlığı artmıştır.
Sanayideki tüketimin yanı sıra hizmet sektörlerinden ve
konutlardan gelen ısıtma ve soğutma talebinin elektrik
tüketimindeki önemi giderek artmaktadır. Özellikle ısıtmasoğutmada elektrik kullanımının arttığı hizmet sektörlerinde
ve kısmen de konutlarda enerjinin verimsiz kullanımının
yaygın olması elektrikte dönemsel olarak aşırı tüketime ve
mevsimsel dalgalanmalara yol açmaktadır. Elektrik
tüketiminde ısıtma ve soğutma ile birlikte hizmet sektörlerinin
payındaki artış talep tahminlerindeki yanılma payını
artırmaktadır.
Kapasite fazlasında artış var
2013 yılında elektrik talebindeki artış yavaşlarken, üretim
kapasitesindeki artış hız kazandı ve sektörde önemli
miktarda kapasite fazlası oluştu. Kapasite fazlası 2014
yılının ilk yarısında artarak sürmektedir.
2013 ilk yarısında 60,1 bin MW olan toplam kurulu güç
2014 ilk yarısında %10,8 oranında artarak 66,6 bin
MW’a ulaştı. En fazla kurulu güç artışı 3,2 bin MW ile
doğal gaz santrallerinde, ardından 2,7 bin MW ile
hidroelektrik santrallerde oldu. Petrol bazlı sıvı yakıtlarla
çalışan santrallerin kurulu gücü 0,6 bin MW azalırken,
rüzgar santrallerinin kurulu gücünde 0,6 bin MW, diğer
yenilenebilir kaynakların (biyokütle ve jeotermal) kurulu
gücünde 0,2 bin MW artış oldu. Kurulu güçteki değişim
sonucunda altı aylık tahmini proje (ortalama) üretim
kapasitesinin 177,8 milyar KWh’ten 195,5 milyar KWh’e,
güvenilir üretim kapasitesinin 152,8 milyar KWh’ten,
167,1 milyar KWh’e ulaştığı tahmin ediliyor.
Puant talep, yani en yüksek güç çekişi 2014 ilk yarıda
%4,7 artarak 38,657 MW olarak gerçekleşmiştir.
Santrallerin tabela gücü ile değerlendirildiğinde puant
talebi karşılayacak yeterli kapasite görünmekle birlikte
dönemsel ve bölgesel sorunlar yaşanabilmektedir.
1
2014 İKİNCİ ÇEYREK ELEKTRİK SEKTÖRÜ
Yael Taranto | tarantoy@tskb.com.tr
Güvenilir ve proje üretim kapasiteleri 2014 ilk yarısında
gerçekleşen elektrik tüketimi ile karşılaştırıldığında
güvenilir üretim yedeğinin %35, proje üretim yedeğinin
%58 seviyesinde olduğu görülmektedir. 2013 ilk yarısında
güvenilir üretim yedeği %28, proje üretim yedeği %49
seviyesindeydi. Özellikle güvenilir üretim yedeğindeki
yüksek artış doğal gaz santrallerinin kurulu gücündeki
artıştan kaynaklanmaktadır.
2014’ün ilk altı ayında elektrik üretimi % 4,2 oranında
artarak 121,4 milyar KWh seviyesinde gerçekleşti.
Üretimin kaynak kompozisyonu incelendiğinde geçen
yıla kıyasla önemli farklılaşma gözlenmektedir. Doğal
gaz %47,2’lik payla ilk sırayı alırken, ikinci sırada
%17,7’yle hidroelektrik, ardından %16,1’le yerli kömür
ve %12,7’yle ithal kömür geldi. Kaynak
kompozisyonunda 2013’e kıyasla en belirgin
değişiklik kuraklık nedeniyle hidroelektrik üretimin
payındaki gerilemedir. Hidroelektrik üretimin payı
%28,1’den %17,7’ye düşerken, doğal gazın payı
%42,1’den %47,2’ye çıkmıştır. Soma’daki maden
kazasına rağmen Afşin-Elbistan’daki bakım çalışmalarının
sona ermesi nedeniyle yerli kömürün üretimdeki payında
3 puan artış oldu. Dikkat çeken diğer bir gelişme de
jeotermal kapasitesindeki artış sonucu diğer
kaynaklardan üretimdeki artıştır. 2014 ilk yarısında ithal
kaynakların üretim içindeki payı %55’ten %62’ye ulaştı.
.
2
2014 İKİNCİ ÇEYREK ELEKTRİK SEKTÖRÜ
Yael Taranto | tarantoy@tskb.com.tr
Kapasite fazlasına karşın fiyatların artmasının başlıca
nedeni kuraklık nedeniyle hidroelektrik santrallerin
üretimindeki azalma ve kış aylarında doğal gaz temininde
yaşanan sorunlar nedeniyle oluşan arz kısıtıdır. İran’da
Şubat’ta ağır kış koşulları nedeniyle artan doğal gaz talebi
ve iletim sorunları Türkiye’ye doğal gaz sevkiyatında
sorunlara yol açmış, ayrıca kış ve bahar aylarında barajlı
hidroelektrik santralleri yaz aylarındaki talebi
karşılayabilmek için üretimlerini azaltıp rezervuardaki
suyu tutmuşlardır.
Fiyatlarda yükselişe neden olan diğer bir etken görevli
perakende şirketlerinin özel üreticilerle ikili anlaşma
yoluyla alımlara yönelmesi ve spot piyasaya arz edilen
elektrik miktarının azalmasıdır.
2014 başında PMUM fiyatlarıyla ilgili tahminlerimizde
kuraklığın ve doğal gaz tarifelerine yerel seçim sonrası
toplam %18 civarında artış olasılığını dikkate almıştık.
Doğal gaz tarifelerine artış yapılmamasına rağmen altı
aylık ortalama fiyat öngörümüze çok yakın seviyede
gerçekleşmiştir.
PMUM’daki elektrik fiyatının doğal gaz fiyatına
oranlanmasıyla oluşturulan katsayının 2007 yılından bu
yana düştüğü, yani doğal gaz maliyetlerinin elektrik
fiyatına yansıma oranının azaldığı gözlenmektedir.
Katsayıdaki düşüş kısmen 2010 yılından bu yana doğal
gazdan elektrik üretiminin payı azalırken hidroelektrik
üretimin payının artmasından kaynaklanmaktadır. 2013
yılında tüketimdeki durgunlukla birlikte oluşan arz
fazlasının maliyetle ilgili faktörlerin önüne geçtiği, bu
nedenle PMUM/Doğal Gaz katsayısının 2,3’ten 2,1’e
gerilediği görülmektedir. 2014’ün ilk altı ayında kuraklık
nedeniyle doğal gazın üretimdeki payının artması PMUM
fiyatlarında artışa yol açmış, PMUM/Doğal Gaz katsayısı
2,2’ye yükselmiştir.
Kuraklık ve Doğal Gaz Teminindeki Sorunlar Fiyatları
Artırdı
2014 yılı ilk yarısında PMUM’da ortalama elektrik fiyatları
2013’ün aynı dönemine kıyasla %12,1, 2013 yılı ortalamasına
kıyasla %5,2 oranında artmıştır. 2014 yılı ilk yarısında
ortalama PMUM fiyatı 157,0 TL/MWh olarak gerçekleşmiştir.
Doğal gaz teminindeki sorunlara ve kuraklığa rağmen
katsayıdaki, yani fiyatlardaki yükselişin kısıtlı olması
talepteki yavaş artıştan ve yedek kapasitenin
yüksekliğinden kaynaklanmaktadır.
2013 sonundan itibaren yükselen kurla birlikte ilk altı ayda
dolar bazında ortalama fiyat 77 USD/MWh’ten 72
USD/MWh’e geriledi.
3
2014 İKİNCİ ÇEYREK ELEKTRİK SEKTÖRÜ
Yael Taranto | tarantoy@tskb.com.tr
Ekonomik belirsizliklerin sürdüğü yılın ikinci altı aylık
döneminde özellikle yaz aylarında elektrik
tüketiminde hava sıcaklığının belirleyici olacağı
düşünülmektedir. İlk altı aylık gerçekleşmeler de
dikkate alınarak 2014 yılı elektrik tüketiminin %2,3-3,4
arası artış göstererek 251,0-253,7 milyar KWh
düzeyinde gerçekleşeceği tahmin edilmektedir.
Arz tarafında ilk çeyrek değerlendirme notunda yer alan
kurulu güç beklentimizi muhafaza ediyoruz. 2014 sonu
kurulu güç beklentimiz 25,74 GW doğal gaz, 24,29 GW
hidroelektrik, 4,86 GW ithal kömür, 8,96 GW yerli kömür,
3,41 GW rüzgar, 1,39 GW sıvı yakıt ve 0,66 diğer
kaynaklar olmak üzere 69,31 GW’tır.
Orta vadeye yayılması beklenen arz fazlası elektrik
fiyatlarını baskılamaktadır. Elektrik fiyatlarını yukarı
yönlü etkileyebilecek en önemli etken kur artışı
nedeniyle doğal gaz tarifelerine yapılması beklenen
artıştır. Ayrıca kuraklık nedeniyle özellikle yaz
aylarında yaşanabilecek arz sıkıntıları elektrik
ithalatına rağmen fiyatlarda dönemsel artış baskısı
yaratacaktır. Elektrik ithalatı teknik kısıtlar nedeniyle
tüketimin ancak %3’ü seviyelerine ulaşabilmektedir. Diğer
taraftan doğal gaz arzı ile ilgili olası sıkıntılar da fiyatları
artırabilmektedir.
2014 Beklentileri
2013 son çeyrek değerlendirme notunda 2014 yılı için baz
senaryoda elektrik tüketimi büyüme beklentimiz %3,1 olarak
saptanmıştı. İlk çeyrek sonunda hem elektrik tüketiminin
beklenenin altında gerçekleşmesi, hem de sektörel ve
makroekonomik beklentilerde Mart’ta yapılan revizyon
nedeniyle elektrik tüketimi artış beklentisi %2,4-2.7 seviyesine
düşürülmüştü.
Döviz kurlarındaki artış Türkiye’nin doğal gaz ithalat
maliyetlerini artırmasına rağmen BOTAŞ’ın doğal gaz
tarifesi Ekim 2012’den bu yana artmamıştır. BOTAŞ’ın
mevcut satış tarifesi ithalat maliyetinin tahmini olarak %18
altındadır. Dünyadaki siyasi gelişmeler nedeniyle kısa
dönemde doğalgaz ithal fiyatlarının endeksli olduğu petrol
fiyatlarında düşüş olması veya İran, Rusya gibi
tedarikçilerin doğal gaz fiyatlarında indirim yapması
beklenmemektedir. Dolayısıyla artan maliyetlerin
tarifelere yansıması beklenmektedir. Ancak önümüzdeki
Cumhurbaşkanlığı seçimleri ve genel seçimler öncesinde
artış eğiliminin düşük olduğu gözlenmektedir.
2014 ortalama PMUM fiyatı tahminimiz 159-163
TL/MWh (74-76 USD/MWh) olarak revize edilmiştir.
Orta vadede ise 77-82 USD/MWh fiyat tahminini
koruyoruz.
4
2014 İKİNCİ ÇEYREK ELEKTRİK SEKTÖRÜ
Yael Taranto | tarantoy@tskb.com.tr
Bu doküman Türkiye Sınai Kalkınma Bankası A.Ş.’nin uzman kadrosunca güvenilir olarak kabul edilen kaynaklardan elde edilen verilerle
hazırlanmıştır. Notta yer alan görüşler ve öngörüler, not kapsamında belirtilen ve kullanılan yöntemler ile sektör temsilcileriyle yapılan görüşmelerle
üretilen sonuçları yansıtmakta olup bu verilerin tamlığı ve doğruluğundan Türkiye Sınai Kalkınma Bankası A.Ş.'nin herhangi bir sorumluluğu
bulunmamaktadı. Notta yer alan sonuçlar, görüşler, düşünceler ve öngörüler, Türkiye Sınai Kalkınma Bankası A.Ş. tarafından açık ya da gizli
olarak bir garanti ve beklenti oluşturmaz. Diğer bir ifadeyle; bu dokümanda yer alan tüm bilgi ve verileri kullanma ve uygulama sorumluluğu,
doğrudan veya dolaylı olarak, bu rapora dayanarak yatırım kararı veren ya da finansman sağlayan kişilere ait olup, elde edilen sonuçtan
dolayı üçüncü kişilerin doğrudan ya da dolaylı olarak uğradıkları zarardan Türkiye Sınai Kalkınma Bankası A.Ş. hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Bu döküman ileriye dönük tahminleri de kapsamaktadır. Türkiye Sınai Kalkınma Bankası A.Ş., bu tahminlere ulaşılamaması ya da Doküman’daki
bilgilerin tam ve doğru olmamasından sorumlu tutulamaz.
© Bu dokümanın tüm hakları saklıdır. Türkiye Sınai Kalkınma Bankası A.Ş.’nin izni olmadan raporun içeriği herhangi bir şekilde basılamaz,
çoğaltılamaz, fotokopi veya teksir edilemez, dağıtılamaz.
5