Ekonomi 3 Muhasebe ilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık, Türkiye'deki sermaye yatırımlarının arttığını belirterek, "Hedef bu yatırımları engellemekti ama engelleyemedikleri ortada. Döviz kurunun da istikrarlı noktaya gelmesi ve ekonomiye yönelik tehditlerin ortadan kalkması, önümüzdeki süreçte hem morali yükseltecek, hem de üretim, istihdam ve ihracat bazlı bir büyümeyi sürdürecek" dedi.Işık, Bakanlık Konferans Salonundaki Tüm Sanayici ve İşadamları Derneği (TÜMSİAD) Genel Başkanı Hasan Sert ve yönetim kurulu üyelerini kabulünün ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı.Bir gazetecinin, "17 Aralık operasyonundan sonra yatırımlarda ciddi azalma gözlemlediniz mi? Bu konuda endişeniz var mı?" sorusunu yanıtlayan Işık, 17 Aralık operasyonunun bir yolsuzluk operasyonu değil, hükümeti düşürme operasyonu olduğunu belirtti. Işık, "Bir savcı elindeki dosyayı bekletip, seçim yaklaşınca operasyon yaparsa onun iyi niyetinden emin olamayız. 5 Gündem 8 umhurbaşkanı Abdullah Gül, HSYK'ya atadığı Prof Dr. Bülent Çiçekli'nin yeni yasayı "12 Eylül dönemi yasası"na benzetmesine ilişkin, "Benim atadığım üye keşke önce beni brife etseydi. Ben herkese açığım" diyerek tepki gösterdi."Evrensel anlamda basın özgürlüğü bir ülkenin gurur duyacağı birşeydir" diyen Gül, "Bu anlamda şikayetler çoğalıyor. Bunu çok hızlı telafi etmemiz lazım" ifadesini kullandı.Yeni Şafak'tan Ali Bayramoğlu Cumhurbaşkanı Gül'ün gazetecilere yaptığı değerlendirmeleri şöyle aktardı: Cumhurbaşkanı'yla yemekte, özel sohbette sizin görev sürenizi de konuştunuz mu?'Yok onu sormadılar. Daha çok Meclis'te son yaşananlar soruldu. Bugünkü dünyada her şey her yerde takip ediliyor tabii. Doğrusu biraz mahçup olduğumuz durumlar çıktı. Bir milletvekilinin burnu kırılmış. B C S e r m aye yatırımları İ e nge l l e n e m e d i nşaat sektörü geçen yıl gerçekleştirdiği 1 milyon 145 bin konut satışıyla rekor kırdı. Son 5 yılda satışlarını 3 kat arttıran gayrimenkul şirketleri 2014 yılına kampanyalarla başladı. Gülistan Alagöz'ün Hürriyet'teki haberine göre konut kredi faizlerindeki artışın satışları engellememesi için kimi firmalar 0 faiz derken, kimi firmalar da faizi sabitliyor. Peşinat bedellerini teslim tarihine öteleyen şirketler, dileyen müşteriler için şirket içinde senetli satış imkânı da sunuyor.Dolardaki yükselişle birlikte inşaat maliyetleri de arttı. Kârlarından feraget ederek uygun alım koşulları yaratan şirketler yılın ilk aylarında satışları etkilememesi için zam kararı almadı. Ancak önümüzdeki aylardan başlamak üzere yıl içinde kademeli olara yüzde 10-15 zam yapılması planlanıyor. Gayrimenkul sektörünün patronları bu dönemki fiyat ve ödeme koşullarının fırsat olduğunu, bir sene sonra bu fiyatlarla alımın söz konusu olmayacağına dikkat çekiyor. HERKES İÇİN EKONOMİ POLİTİKA 21 ŞUBAT 2014 Cuma Artık Ekonomi Gazetesini twitter & facebook’dan okuyabilirsiniz & u dönüsü KDV dahil 25 Krş www.ekonomigazetesi.net IMF'den TÜRKİYE'NİN YURT dışı varlıkları arttı! Türkiye'nin yurt dışı varlıkları 2013 yılı aralık ayı sonu itibariyle 224,8 milyar dolar, yükümlülükleri ise 614,7 milyar dolar oldu. Kamu borç oranında % 60 kriteri esnetildi Güney Avrupa ülkelerine 5 yıldır kemer sıktıran IMF, reçetesinde U dönüşü yaptı. Kamu borç oranında % 60 kriteri esnetildi. Yeni araştırmada "Yüksek borç oranı da büyüme getirebilir" denildi. 2 013 yıl sonu itibarıyla, Uluslararası Yatırım Pozisyonu (UYP) verilerine göre, Türkiye'nin yurt dışı varlıkları, 2012 yıl sonuna göre yüzde 5,6 oranında artışla 224,8 milyar dolar olurken yükümlülükleri ise yüzde 2,9 oranında azalışla 614,7 milyar dolar olarak gerçekleşti.Türkiye'nin yurt dışı varlıkları ile yurt dışına olan yükümlülüklerinin farkı olarak tanımlanan net UYP, 2012 yıl sonunda 420,5 milyar dolar açık verirken 2013 yılı sonunda açık 390,0 milyar dolar seviyesinde gerçekleşti. Varlıklar alt kalemleri incelendiğinde, rezerv varlıklar kalemi 2012 yıl sonuna göre 11,8 milyar dolar artışla 131 milyar dolar seviyesinde gerçekleşirken, diğer yatırımlar kalemi ise 2,6 milyar dolar azaldı. Diğer yatırımlar alt kalemlerinden bankaların yabancı para ve Türk Lirası cinsinden efektif ve mevduatları, 2012 yıl sonuna göre % 5,4 oranında azalışla 22,8 milyar dolar oldu. Öte yandan, diğer sektörlerin yurt dışındaki mevduatı, Uluslararası Ödemeler Bankası (BIS) tarafından yayımlanan 2013 yılının üçüncü çeyrek verilerinin de dahil edilmesiyle 2012 yıl sonuna göre 3,6 milyar dolar azalışla 17 milyar dolar olarak gerçekleşti. PORTFÖY YATIRIMLARI 2012 YIL SONUNA GÖRE 11,3 MİLYAR DOLAR AZALIŞ GÖSTERDİ 2013 yıl sonu itibarıyla, portföy yatırımları 2012 yıl sonuna göre 11,3 milyar $ azalış gösterdi. Yurt dışı yerleşiklerin hisse senedi stoku 2012 yıl sonuna göre % 25,9 oranında azalışla 52,3 milyar $ olurken, borç senetleri alt kalemleri olan yurt dışı yerleşiklerin mülkiyetindeki DİBS stoku %16,8 oranında azalışla 52,1 milyar $, Hazine'nin tahvil stoku (yurt içi yerleşiklerce alınan tahvil stoku düşüldükten sonra) ise yüzde 20,1 oranında artışla 37,8 milyar $ seviyesinde gerçekleşirken, bankala rın yurt dışında ihraç ettikleri tahvil stoku yüzde 64,2 oranında artışla 20,2 milyar dolar oldu. Esnafa vergi kolaylığı H ükümet, esnafın tepkisine yol açan 'vergi' ve 'harç' uygulamasını değiştiriyor. % 500'e varan artış sağlayan mevcut düzenleme, yürürlükten kaldırılıyor. Hükümet, esnafın tepkisine yol açan 'vergi' ve 'harç' uygulamasını değiştiriyor. Yüzde 500'e varan artış sağlayan mevcut düzenYükümlülükler alt kalemleri leme, yürürlükten kaldırılıyor. 'Tabela' incelendiğinde, 2013 yıl sonu ve 'eğlence' vergisiyle 'işgal', 'çalışma' itibariyle, yurt dışında yerleşiklerin ve 'işyeri açma' ruhsatı harçları, semtlerin ekonomik durumuna göre farklı yurt içinde doğrudan yatırımları (sermaye ve diğer sermaye) piyasa tutarlarda belirlenecek.Bakanlar Kurulu, 18 Aralık 2013'te Resmi Gazete'de değeri ile döviz kurlarındaki yayımlanan kararla, Belediye Gelirleri değişimlerin de etkisiyle 2012 yıl Yasası'ndaki vergi ve harçları artırmıştı. sonuna göre yüzde 22,5 oranında Kararla, nüfusu 101 bini geçen tüm şeazalışla 145,3 milyar dolar hirler için aynı tarife geçerli oldu. seviyesinde gerçekleşti. BORSA D ayattığı sert politikalarla borçlu Güney Avrupa ülkelerine 5 yıldır dayatmalarda bulunan, bütçe kesintileri, işten çıkarmalar isteyen Troyka'nın üyesi IMF bu kez tam tersini söyleyen bir makale yayımladı. IMF Araştırma Departmanı'nın çalışmasında daha önce belirtilen "Kamu borcunun milli gelire oranı yüzde 60 olursa ekonomi büyümez" tezi çürütülüyor. Hatta borcu GSYH'sinin yüzde 90 üzeri olan ülkelerde büyümenin olabileceği aksi durumda duraklama geleceğinin altı çiziliyor. BORCU ARTIRIR Araştırmaya göre yüksek oranda borç, orta ve uzun vadede büyümeyi olumsuz etkilemiyor. Bu konuda yapılan yorumlar, hızlı ve verimli bir kamu yönetimi olan ülkelerin borcu çok rahatlıkla çevirebileceği görüşünde birleşiyor. Aynı zamanda iyi yönetilmeyen hükümetler ile yavaş ekonomi borcun daha da artmasını beraberinde getiriyor. Borç ile büyüyen ülkelere örnek olarak da Çin gösteriliyor. Borcu azaltmak için uygulanan sıkılaştırıcı politikalar ise vergi gelirlerini azaltıyor. Bu da borç yükünün artmasına neden oluyor. 44 milyar $ Dubai P Türk markaları gözünü perakendede 44 milyar dolarlık potansiyel taşıyan alışveriş cenneti Dubai'ye çevirdi. Görücüye çıkan 21 markaya 19 Arap firmasından yoğun talep geldi. T ürk markaları gözünü Dubai'ye çevirdi. Lükste sınır tanımayan Ortadoğu'nun alışveriş başkenti konumundaki Dubai'de yatırım ve mağazalaşma imkânlarını araştıran Birleşmiş Markalar Derneği'ne (BMD) bağlı 21 firmanın sahibi, hem Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) hem de dünyadaki büyük yatırımlarıyla dikkat çeken 19 Arap firmasının karşısına çıktı. aralel yapının devremülk vurgunu ortaya çıktı. Cemaate yakın kanallarda reklam yapan şirket, vatandaştan paraları alıp kayıplara karıştı.Başbakanlık İletişim Merkezi (BİMER) ve Emniyet'e gelen şikâyetler, "devremülkte paralel vurgununu" gözler önüne serdi. Cemaate yakın bir televizyon kanalındaki doğrudan satış reklamında tanıtılan devremülk konutlarını satın alan vatandaşlar isyan etti. Parasını ödedikleri halde 1.5 yıldır devremülk tapusunu alamayan vatandaşlar, satış yapan şirkette muhatap bulamadı. ARAPLARDAN YOĞUN TALEP Türk markalarının Al Sayegh, Landmark, Apparel, Al Fahim, Al Mana, Meraas, Al Qubaisi gibi 11 grupla görüşmesi öngörüldü. Ancak yoğun talep üzerine grup sayısı 19'u buldu. Desa, Derimod, Paşabahçe, Altınbaş, Ramsey, Faik Sönmez ve Penti en çok talep gören ve mağaza açmak için ilk adımları atan markalar. 2 21 ŞUBAT 2014 Ekonomi HERKES İÇİN EKONOMİ POLİTİKA ürkiye İhracatçılar Meclisi, üyeleriyle yaptığı ‘ihracatçı eğilim anketi sonuçlarını’ açıkladı. İthal girdi maliyetlerini artırdığı için ihracatçı halihazırda 2,17 TL olan dolar kurunu yüksek buluyor. İhracatçıya göre rekabetçi ideal kur seviyesi dolar için 2,06 TL, Euro için 2,80 TL olmalı. TİM üyelerinin yıl sonu enflasyon tahmini ise yüzde 9,04.Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mehmet Büyükekşi, her 3 ayda bir 500 ihracatçı firma ile görüşülerek yapılan ‘ihracatçı eğilim anketi sonuçlarını’ açıkladı. Buna göre Türkiye bu yıl yüzde 4,2 büyüyecek. İhracatçıların rekabetçilik açısından istedikleri ideal kur seviyesi dolar için 2,06 TL, Euro için 2,80 TL oldu. Yıl sonu dolar kuru tahmini 2,32 TL, Euro kur tahmini ise 3,16 TL. İhracatçıların yüzde 67,6’sı istihdamını bu yılın ilk çeyreğinde değiştirmeyecek. Yüzde 25,4’ü yeni çalışan alırken yüzde 7’si işçi çıkaracak. İlk çeyrekte şirketlerin kurumlarına alacağı ortalama işçi sayısı 9 olarak belirlendi. T İHRACATÇININ VP’ye göre O 2014 büyüme tahmini ise yüzde 4. İhracatçı, Merkez Bankası’nın yıl sonunda politika faizini yüzde 10’dan yüzde 8,13’e indireceğini tahmin ediyor. Anket sonuçlarını değerlendiren TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi, yerel seçimlerin özel sektör istihdamını olumsuz etkileyeceğini, enflasyonun ise çift haneye yaklaşacağını söyledi. Döviz kuru sebebiyle girdi maliyetleri artan ihracatçıların, 2014’te 470 bin yeni çalışan istihdam edeceğini açıklayan Büyükekşi, “Ancak ilk çeyrekte seçimlerin de etkisi ile sadece 67 bin kişi işe alınacak.” dedi. Büyükekşi, 30 Mart seçimlerinin ardından şirketlerin bakış açısının daha pozitif olacağını kaydetti. Bu yıl 30 Mart tarihinde yapılacak belediye seçimlerinin ardından yine bu yılın üçüncü çeyreğinde cumhurbaşkanlığı seçimi, 2015 yılında ise genel seçimler yapılacak. hracatçının yıl sonu enflasyon İ beklentisi yüzde 9,04 ile Merkez Bankası beklentisinin oldukça Büyükekşi, ihracatçı firmaların 2014 beklentilerini de açıkladı. Buna göre şirketlerin yüzde 42,6’sı ülke üzerinde. Merkez Bankası’nın 2014 sonu enflasyon beklentisi yüzde 6,6, şubat ayı beklenti anketine göre enflasyon beklentisi yüzde 7,92 olmuştu. Antalya'da faaliyet gösteren turizmciler bir araya geldi Türkiye Otelciler Federasyonu Başkanı (TÜROFED) Osman Ayık, turizm sektörünün 2013 yılında çok iyi performans sergilediğini, ancak siyasi ortamdan rahatsız olduklarını belirttiler Tu r i z m c i l e r s iy a s i ortamdan rahatsız kdeniz Turistik A Otelciler ve İşletmeciler Birliği (AKTOB) tarafından düzenlenen toplantıda, Antalya'da faaliyet gösteren turizmciler bir araya geldi. Toplantının açılışında konuşan AKTOB Başkanı Yusuf Hacısüleyman, SGK'nın kayıtlarına bakıldığında bölgede yazın sektörde 200 bin kişinin çalıştığını, kışın ise bu sayının 80 binlere kadar düştüğünü söyledi. Antalya'nın kışın da cazip hale getirilmesi gerektiğini ifade eden Hacısüleyman, "Belki kışın yaz mevsimindeki kadar turist gelmeyebilir, bunu biliyoruz. Fakat cazibe merkezleri yaratırsak belki mevsimler arasındaki farkı biraz daha kapatabiliriz" diye konuştu. TÜROFED Başkanı Osman Ayık da sektörün 2013 yılında çok iyi performans gösterdiğini, hem Antalya'da hem de Türkiye genelinde beklentilerin üst sınırında bir büyüme gerçekleştiğini dile getirdi. Ayık, şu an itibarıyla erken rezervasyonlara bakıldığı zaman aşağı yukarı benzer bir trendin 2014 yılında da oluşacağını tahmin ettiklerini vurguladı. Pazarla ilgili iki temel hedefleri olduğuna dikkati çeken Ayık, şöyle konuştu: "Birinci hedefimiz; elimizdeki mevcut potansiyeli büyüterek, korumak. Bunun paralelinde yeni pazarlar geliştirmek. Bununla ilgili yakın, orta ve uzun mesafedeki pazarlara dönük çalışmalar Antalya özelinde de Türkiye genelinde de devam ideal dolar kuru 2 ,0 6 T L ekonomisinde bir değişiklik olmayacağına, yüzde 41,6’sı ise ekonominin daha kötü olacağına inanıyor. Yüzde 15,8’lik kesim ise ekonominin iyiye gideceği kanaatinde. İhracatçıların yarısı sektörlerinde durağanlığın süreceğini düşünüyor. Şirketlerin yüzde 60’ı ise hem Avrupa hem dünya ekonomisinin durağan olacağı kanaatinde. “Ancak bunların yanında artmış olan döviz kuru sebebiyle şirketlerin girdi maliyetleri de yükseldi.” diyen Mehmet Büyükekşi, bunun yakın zamanda firmaların kârlılığına olumsuz yansıyacağını söyledi. Bu sebeple şirketleri ivedilikle kârlılıklarını çeşitlendirme yoluna gitmesi konusunda uyaran Büyükekşi, aksi halde zararın kaçınılmaz olacağına işaret etti.Anket sonuçlarına göre seçimin etkisi altındaki ilk çeyrekte ihracatçı şirketlerin yüzde 47,6’sı yurtiçinde, yüzde 78’i ise yurtdışında herhangi bir yatırım yapmayacak. Yurtiçinde yatırım yapmayı planlayanların yüzde 37,2’si modernizasyona para harcamayı düşünüyor. Genel anlamdaki durağanlıkta ihracatçıların yüzde 61,5’inin bu çeyrekte üretimde girdi maliyetlerinin artacağına inanmasının etkisi büyük. İthal edilen hammaddenin fiyatının artacağına inananların oranı yüzde 40,8. Bu sebeple şirketlerin yüzde 57’si ihracat pazarlarında rekabetçi fiyatı yakalayamamaktan yakınıyor. İhracatçıları yeni pazarlar bulmaya davet eden Büyükekşi, Türkiye’nin ihracat hedefinin tutması için yeni pazarlar ve pahada ağır üretimin şart olduğunu ifade etti. İkinci çeyrekten itibaren ihracatın ivme kazanabileceğine işaret eden Büyükekşi, ocaktaki ihracat artışında Almanya’nın başı çektiğini, Avrupa’daki iyileşmeler devam ettiği takdirde ülke ihracatında sevindirici artışın yaşanabileceğini kaydetti. İhracata yeni başlayan veya bu alanda etkili olmayan şirketlerin 2014’te yeni pazar olarak Rusya ve ABD’yi seçtiğine değinen TİM Başkanı, Çin ve Almanya’nın da ilk 4’te olduğunu aktardı.CİHAN ediyor. Bu çerçevede Balkanlar'dan tutun Güney Amerika'ya, Kuzey Amerika'ya, Afrika'dan Hindistan'a, Çin'e kadar yakın, orta ve uzak mesafedeki pazarlara dönük çalışmalarımız devam ediyor. Bunun meyvesini kısa zamanda etkileyecek endişe kaynağı şu anda nedir?" sorusu soruldu. Ankete katılan yüzde 52,2'si "siyasi ortam" şeklinde yanıt verdi. görmek mümkün olmayabilir, fakat orta ve uzun vadede ciddi potansiyeller yaratılır inşallah." olarak çok ciddi ümit besliyor. Ümit ediyoruz ki; en az yüzde 10'luk bir turizm artışını yakalarız" dedi. "Turizmde yatırımı siyasi ortam belirler" Toplantıya katılan turizmcilere yönelik yapılan ankette "turizmde yatırım ortamını en çok Toplantıya katılan Antalya Valisi Sebahattin Öztürk de "Turizmcilerimiz 2014 yılı ile ilgili Bu büyümenin gerçekleşmemesi için bir neden olmadığını, kurların makul düzeyde bulunduğunu, siyasi istikrarla ilgili de olumsuz bir beklentilerinin bulunmadığını kaydeden Öztürk, "Dolayısıyla iş, helva yapmaya kaldı. İnşallah 2014'ü çok iyi bir şekilde tamamlarız da senenin sonunda (demiştik oldu) deriz" diye konuştu. Toplantıda EXPO 2016 Antalya ilgili de bir sunum gerçekleştirildi. EXPO çalışmalarının takvime uygun şekilde devam ettiğini belirten Vali Öztürk, çalışmalar çerçevesinde yıl sonu itibarıyla kuzey çevre yolunun da tamamlanmış olacağına işaret etti.C CİHAN 21 ŞUBAT 3 2014 HERKES İÇİN EKONOMİ POLİTİKA 18 milyon araç trafikte ürkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), 2013 T Aralık ayına ilişkin Motorlu Kara Taşıtları İstatistikleri'ni açıkladı. Buna göre, geçen yıl 1 milyon 131 bin 390 taşıtın trafiğe kaydı yapılırken, 225 bin 356 taşıtın ise trafikten kaydı silindi. Böylece trafikteki toplam taşıt sayısı 906 bin 34 artarak 17 milyon 939 bin 447'ye ulaştı. Aralık sonu itibarıyla trafiğe kayıtlı taşıtların yüzde 51,8'ini otomobil, yüzde 16,3'ünü kamyonet, yüzde 15,2'sini motosiklet, yüzde 8,7'sini traktör, yüzde 4,2'sini kamyon, yüzde 2,4'ünü minibüs, yüzde 1,2'sini otobüs, yüzde 0,2'sini ise özel amaçlı taşıtlar oluşturdu. Geçen yıl Aralık ayında 81 bin 911 taşıtın trafiğe kaydı TABLETTE yapıldı. Bu taşıtların içinde otomobil yüzde 63,8 ile ilk sırada yer aldı. Bunu sırası ile yüzde 12 ile kamyonet, yüzde 9,4 ile motosiklet, yüzde 8,6 ile traktör takip etti. Aralıkta kaydı yapılan taşıtların yüzde 6,2'sini ise minibüs, otobüs, kamyon ve özel amaçlı taşıtlar oluşturdu. Aralıkta trafiğe kaydı yapılan taşıt sayısı, kasım ayına göre yüzde 13,8 azaldı. Bu azalış otomobilde yüzde 13,7, minibüste yüzde 7,8, otobüste yüzde 27,3, kamyonette yüzde 14,3, kamyonda yüzde 11,5, motosiklette yüzde 32,3 olarak gerçekleşti. Özel amaçlı taşıtlarda yüzde 52,3, traktörde ise yüzde 19,3 artış oldu. Aralıkta trafiğe kaydı yapılan taşıt sayısında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 13,5 artış gerçekleşti. Bu artış otomobilde yüzde 23, minibüste yüzde 43,3, kamyonda yüzde 26,2, özel amaçlı taşıtlarda yüzde 14,5, traktörde yüzde 44,4 oldu. Buna karşılık otobüste yüzde 39,7, kamyonette yüzde 21,4 ve motosiklette ise yüzde 0,7 azalış görüldü. Aralıkta 21 bin 917 aracın da trafikten kaydı silindi. Devri yapılan araçlar Aralık ayında 469 bin 334 taşıtın devri yapıldı. Bu taşıtların içinde otomobil yüzde 66,7 ile ilk sırada yer aldı. Otomobili yüzde 17,6 ile kamyonet, yüzde 4,3 ile traktör, yüzde 3,9 ile kamyon izledi. Aralık ayında devri yapılan taşıtların yüzde 7,5'ini ise minibüs, otobüs, motosiklet ve özel amaçlı taşıtlar oluşturdu. Böylece 2013 Ocak-Aralık döneminde toplam 5 milyon 73 bin 592 taşıtın devri yapılmış oldu. Aralık sonu itibarıyla trafiğe kayıtlı 9 milyon 283 bin 923 otomobilin yüzde 41,5'i LPG, yüzde 31,1'i benzin, yüzde 26,9'u dizel yakıt kullanıyor. Otomobillerin yüzde 0,5'inin ise yakıt türü bilinmiyor. Aralık ayında trafiğe kaydı yapılan 52 bin 277 otomobilin yüzde 13,3'ünün Renault, yüzde 11,9'unun Volkswagen, yüzde 9'unun Ford, yüzde 8,5'inin Opel, yüzde 7,5'inin Hyundai, yüzde 6,7'sinin Fiat, yüzde 6,4'ünün Toyota, yüzde 4,3'ünün Dacia, yüzde 3,8'inin BMW, yüzde 3,5'inin Peugeot olduğu, yüzde 25,2'sinin ise diğer markalardan oluştuğu görüldü. Yunanistan Hükümeti, ‘Astir Palace Resort Vuliagmeni' yarımadasının, altı şirketten oluşan konsorsiyuma satışını onayladı. Trafiğe kayıtlı taşıtların ortalama yaşı 12,3 Türkiye'de 2013 sonu itibarıyla trafiğe kayıtlı 17 milyon 939 bin 447 motorlu kara taşıtı için ortalama yaş 12,3 olarak hesaplandı. Aralık ayında yapılan ihaleye en yüksek teklifi 400 milyon euro ile Arap sermayeli AGC Jermyn Sreet Real Estate Fund IV LP liderliğindeki konsorsiyum vermişti. Ortalama yaş otomobillerde 11,8, minibüslerde 11,9, otobüslerde 10,9, kamyonetlerde 8,8, kamyonlarda 14,2, motosikletlerde 11,5, özel amaçlı taşıtlarda 14,2 ve traktörlerde 22,7 oldu. Geçen yılın sonu itibarıyla otomobillerin yaş grubuna göre dağılımına bakıldığında otomobillerin yüzde 33,4'ünün 0-5 yaş arası, yüzde 17,6'sının ise 21 yaş ve üzeri otomobillerden oluştuğu tespit edildi. CİHAN Doğuş Grubu böylece, Yunanistan'daki turizm yatırımlarına yeni bir girişim daha eklemiş oldu. Grup, Arap yatırımcılarla birlikte, 300 dönümden oluşan ve ülkenin en değerli turizm parçasına yüzde 15 hisse ile ortak oluyor. Doğuş, daha önce de Atina'nın ünlü Flisvos Marina'sına Yunan yatırımcı ile ortak olarak adından söz ettirmişti. Yunanistan Devlet Sermayesini Değerlendirme Kurumu (TAİDEP) tarafından satışa çıkarılan Astir Palace'ın hisselerinin yüzde 85'i Türkiye'deki Finansbank'ın da sahibi olan Yunanistan Ulusal Bankası'nın (NBG) elinde bulunuyordu. yerli teknoloji firmalarından Escort, Tuzunürkiye’nin bir aradan sonra yeni tablet bilgisayar serisi ile tekrar piyasada.Escort Joye adlı serinin 7, 9.7 ve 10.1 inç olmak üzere üç farklı ekran genişliğine sahip modeli bulunuyor. Android 4.2.2 işletim sistemine sahip olan Joye tabletler 199 TL’den başlayan fiyatlarla satışta.B Bilal ÇETİNEKONOMİ YERLİ ESİNTİSİ Doğuş, Yunanlılar'ın en değerlisine ortak oldu Satıştan NBG, 320 milyon euro; TAİPED ise 80 milyon Euro tahsil edecek. Yatırımcı, geri kalan yüzde 10'luk hisse için ise ayrıca 40 milyon Euro daha verecek. 53 milyon euro'luk borç da ilave edildiğinde Astir Palace, yeni sermaye yatırımları engellenemedi şık, Bakanlık Konferans Salonundaki Tüm Sanayici ve İşadamları Derneği (TÜMSİAD) Genel Başkanı Hasan Sert ve yönetim kurulu üyelerini kabulünün ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı. I sahibine 493 milyon euro'ya malolacak.Yüzde 90'lık hisse devrinin yeni yatırımcıya bırakılması için ilgili yasal süreçler yürütülüyor. İmzaların ardından devir işleminin mart-nisan aylarında tamamlanması bekleniyor. En büyük özelleştirme Doğuş Grubu'nun da yer aldığı özelleştirme, Yunanistan'da ekonomik kriz döneminde 'toto'dan sonra gerçekleşen en büyük özelleştirme olarak kayıtlara geçti. Suudi Arabistan kökenli oluşum AGC Jermyn Street, 2 milyar euro Arap sermayeli AGC Equity Partners bünyesinde faaliyet gösteriyor. 2052'ye kadar İşletecek Aralarında Doğuş'un da bulunduğu konsorsiyum, bölgedeki otelleri 2029, marinayı da 2052 yılına kadar işletecek. Astir Palace'de, Vuliagmeni marinası, lüks restoranlar, kongre-etkinlik salonları, tenis, golf, futbol, voleybol ve basket sahaları, otomobil ve helikopter parkı yer alıyor. Yeni yatırımcı, otelleri 6 yıldızlı otele dönüştürecek. Atina'ya 25 kilometre Atina havaalanına 25 kilometre uzaklıkta yer alan Astir Palace'de 2010 ve 2011 yıllarında yapılan iki farklı toplantıya Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu da katılmıştı. Münir ARIKAN-EKONOMİ Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık, Türkiye'deki sermaye yatırımlarının arttığını belirterek, "Hedef bu yatırımları engellemekti ama engelleyemedikleri ortada. Döviz kurunun da istikrarlı noktaya gelmesi ve ekonomiye yönelik tehditlerin ortadan kalkması, önümüzdeki süreçte hem morali yükseltecek, hem de üretim, istihdam ve ihracat bazlı bir büyümeyi sürdürecek" dedi. ir gazetecinin, "17 Aralık operasyonundan B sonra yatırımlarda ciddi azalma gözlemlediniz mi? Bu konuda endişeniz var mı?" sorusunu yanıtlayan Işık, 17 Aralık operasyonunun bir yolsuzluk operasyonu değil, hükümeti düşürme operasyonu olduğunu belirtti. Işık, "Bir savcı elindeki dosyayı bekletip, seçim yaklaşınca operasyon yaparsa onun iyi niyetinden emin olamayız. Tabi ki bu ülkede kim yolsuzluk yaparsa bedelini ödemeli ama kimin yolsuzluk yapıp yapmadığına ne siyaset ne de medya karar vermemeli. Bunun yolu yargı olmalı. Kişi suçu ispat edilene kadar suçsuzdur. Bu, başarısız bir darbe girişimidir" diye konuştu. 17 Aralık operasyonunun, özellikle son 11 yılda yapılan yapısal reformlar sayesinde Türkiye ekonomisine büyük bir etki veremeyeceğini kaydeden Işık, şöyle devam etti: "Türkiye'de yatırım azalmadı aksine Türkiye'de sermaye yatırımları artıyor. Türkiye'de ihracat ve üretim artıyor. Böyle bir durumda, Türkiye'nin olumsuz etkileneceğini düşünmek büyük bir haksızlık olur. Hedef bu yatırımları engellemekti ama engelleyemedikleri ortada. Döviz kurunun da istikrarlı noktaya gelmesi ve ekonomiye yönelik tehditlerin ortadan kalkması, önümüzdeki süreçte hem morali yükseltecek, hem de üretim, istihdam ve ihracat bazlı bir büyümeyi sürdüreceğini ortaya koyuyor. Belki birileri bunu temenni etmiş olabilir ama Türkiye'de yatırımlar azalmadı." "İşsizliğin artmasını neye bağlıyorsunuz?" sorusu üzerine de Işık, mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış işsizlik oranlarında aşağı yönlü trend görülmeye başlandığını belirterek, şunları kaydetti: "Türkiye'de çok ciddi genç nüfus var. Her yıl yaklaşık 1 milyon gencimiz çalışma yaşına giriyor. İşsizliğin sabit olması demek bile, çalışma yaşına giren ve çalışma yaşından çıkan arasındaki farkın iş buluyor olması demektir. İşsizliğin artması istihdamın azalması anlamına gelir ama Türkiye'de işsizlik oranı artıyor gibi görüyor ama istihdam da artıyor. Türkiye'de istihdamı artırıp, işsizliği azaltmak için mutlaka büyümeyi devam ettirmek gerekiyor. Türkiye'nin büyümesini sürdürülebilir olarak sağlaması için üretime, KOBİ'lere destek veriyoruz. Bunu yaptığımız zaman istihdam artacak, işsizlik azalacak. Ocak ayında geçen yıla göre daha iyimser bir tablonun çıkacağını düşünüyoruz."AA 4 Borsa - Finans 21 ŞUBAT 2014 HERKES İÇİN EKONOMİ POLİTİKA Gündemde Neler Var? Faruk BAKAÇ 15:30_ABD TÜFE (aylık, Ocak) Beklenti: % 0.1 Önceki: % 0.2 15:30_ABD TÜFE (yılık) Beklenti: % 1.6 Önceki: % 1.5 15:30_ABD İşsizlik Başvuruları Beklenti: 335 bin Önceki: 339 bin Şirket Haberleri Net Holding, Net Turizm için 1 TL fiyatla zorunlu çağrı için SPK’ya başvuruda bulundu. Teknosa, %49,1980 brüt, %34,1683 net nakit temettü ödemesinin 31 Mart’ta yapılmasını Genel Kurul’a teklif edecek. Çelebi Hava Servisi, Almanya’da 4,6 mn euroya şirket satın aldı. Şirket yurt dışında hava kargo sektöründe büyümeye yönelik stratejik planı çerçevesinde; %99,97 oranında iştiraki bulunduğu Çelebi Kargo Depolama ve Dağıtım Hizmetleri A.Ş.'nin, sermayesinin %100'üne sahip olduğu Almanya'nın Frankfurt şehrinde mukim bağlı ortaklığı Celebi Cargo GmBH ile yine Almanya'nın Frankfurt şehrinde mukim Aviapartner GmbH arasında, Aviapartner GmbH'nin sermayesinin %100'üne sahip olduğu Aviapartner Cargo GmbH'nin hisselerinin tamamının 4,6 milyon Euro bedel üzerinden Celebi Cargo GMBH'ye devredilmesine ilişkin olarak "hisse alım satım sözleşmesi" imzalandığını açıkladı. Şişecam, Beykoz arazisinin satışından vazgeçtiğini açıkladı. Şirket aktifinde bulunan Beykoz arazisinin satışına yönelik olarak danışmanlık hizmeti almakta olduğu DTZ Pamir & Soyuer Gayrimenkul Danışmanlık A.Ş. ile birlikte yapılan değerlendirme sonucunda, arazinin ihale yoluyla satışından, bu aşamada sarfınazar edilmesi uygun bulduğunu açıkladı. Ekspo Faktöring %20 oranında bedelsiz sermaye artırımı kararı aldı. 2013 Turkcell Grubu için hedeflere ulaşıldığı bir yıl oldu. 2013 yılı mali tabloları ile ilgili açıklamada bulunan Turkcell Genel Müdürü Süreyya Ciliv, Ciliv, "Turkcell Grubu olarak konsolide bazda %9 büyüme ile 11,4 milyar TL gelir ve %9 artışla 3,5 milyar TL AVFÖK elde ettik. VFÖK %7 artışla 1,95 milyar TL, net kar ise %12 artarak 2,3 milyar TL oldu." diye konuştu Enerjide ürküten fatura. Türkiye’nin yumuşak karnı cari açıktaki en büyük faktör olan enerji ithalatına son 10 yılda 385 milyar dolar ödendi. Enerjide büyük ölçüde dışa bağımlı olan Türkiye’nin, ithalat faturası önümüzdeki dönemde de hayli kabarık olacak gibi. Bu konuda çeşitli kurumlar tarafından yapılan tahminlere bir yenisini ekleyen Akdeniz Ülkeleri Enerji Şirketleri Birliği (OME) Petrol ve Gaz Direktörü Dr. Sohbet Karbuz, “Türkiye’nin 2013-2030 toplam enerji ithalat faturası iyimser senaryoda 1.1 trilyon dolar, kötümser senaryoda ise 1.4 trilyon dolar olacak. Enerji faturasının ekonomi üzerindeki etkisi daha da artacak. 90 milyar dolar sadece elektrik ihtiyacını karşılamak için harcanacak” şeklinde konuştu. 17:00_Philadelphia Fed İmalat Sanayi Endeksi (Şubat) Beklenti: 8.0 Önceki: 9.4 Lufthansa ve Türk Hava Yolları’nın iştiraki SunExpress 50 adet Boeing 737 BA.N cinsi uçak sipariş verdiğini açıkladı. DÜNYA IMF: Finansal istikrar ve güçlü toparlanma için daha fazla işbirliği gerekli… IMF, global ekonomik istikrar ve daha güçlü ekonomik toparlanmanın desteklenmesi için daha fazla işbirliğine ihtiyaç olduğunu bildirdi. IMF, bu hafta sonu Avustralya'nın Sidney kentinde yapılacak G20 maliye bakanları ve merkez bankası başkanları toplantısı için hazırladığı "Global Görünümler ve Politika Zorlukları" raporunda, global aktivitenin büyük ölçüde gelişmiş ekonomilerden kaynaklı olarak toparlanma gösterdiğini, ancak piyasaların temel göstergelerini yeniden değerlendirmeleri ile finansal oynaklığın gelişmekte olan piyasa ekonomilerini etkilediğini bildirdi. Siparişin liste fiyatı 4.5 milyar dolar düzeyinde olurken, siparişlerin 40’ı kesin, 10’unun ise opsiyonlu olacağı bildirildi. Kesin siparişlerin 25 adeti Next Generation 737-800, 15’i ise 737-8 Max tipi olacak. Siparişler 2015 ile 2021 arasında teslim edilecek TPAO bölünüyor. Uzun süredir üzerinde çalıştıkları bir yol haritasını yakında açıklayacaklarını kaydeden TPAO Genel Müdür Vekili Besim Şişman, “Bu kapsamda sondaj gibi tüm servis işleri bünyemizden çıkacak. Bunlar ayrı bir şirkette birleşecek. TPAO esas işi olan petrol arayıp bulmaya odaklanacak” dedi. 10 dolara havada internet. THY, uzun hat uçuşlarında yolcuları için internet hizmeti başlatıyor. Havada internet için THY ile işbirliğine giden TTNET, internetin bir saatlik ücretini 9,99 dolar, 24 saatlik ücretini ise 14,99 dolardan ücretlendirecek. Değerleri bir yılda 756 milyar dolar arttı rand Finance Global 500 araştırmasına göre B listede yer alan 500 markanın değeri 756 milyar dolar artışla 4 trilyon 367,1 milyar dolara yükseldi. Uluslararası marka değerlendirme kuruluşu Brand Finance'in 2014 yılı Global 500 araştırmasından derlenen bilgilere göre, Apple bu yıl 104,7 milyar dolarlık marka değeri ile 3. kez dünyanın en değerli markası oldu. Bu yıl marka değerini geçen yıla göre yüzde 19,9 oranında artırarak bir yılda marka değerini 17,4 milyar daha yükselten Apple, en yakın takipçisine 25,9 milyar dolar fark attı. En değerli marka sıralamasında Samsung 78,8 milyar dolarlık marka değeri ile Apple'ın ardından ikinci sırada yer aldı. Bu markayı 68,6 milyar dolarla Google, 62,8 milyar dolarla Microsoft, 53,5 milyar dolarla Verizon ve 52,5 milyar dolarla General Electric izledi. Brand Finance'in Global 500 listesinde en değerli 20 marka incelendiğinde, ABD'nin 11, Almanya'nın 3, İngiltere'nin 2, Hollanda'nın, Güney Kore'nin, Hong Kong'un ve Japonya'nın birer markası bulunuyor. Bu yıl en değerli 20 markanın değeri geçen yıla göre yüzde 25,6 oranında artarak 716,4 milyar dolardan 900,1 milyar dolara yükseldi. Brand Finance'in Global 500 araştırmasına göre en değerli 500 şirketin marka değeri bu yıl 2013 yılına DHMİ: 3. havalimanında hiçbir sıkıntı yok HMİ Genel Müdürü Birdal, ÇED kararıyla ilgili "Kesinti yok, süreç devam ediyor" D diye konuştu. göre yüzde 20,9 oranında artarak 3 trilyon 611,7 milyon dolardan 4 trilyon 367,1 milyar dolara yükseldi. - ABD'nin en değerli markalarının değeri 1,9 trilyon doları aştı En değerli 500 marka listesinde de 189 markası ile en fazla markaya sahip ülke ABD olurken, ABD'li markaların değeri bu yıl geçen yıla göre yüzde 18,2 oranında artarak 1 trilyon 614,6 milyar dolardan 1 trilyon 908,6 milyar dolara ulaştı. Japonya 42 markası ve 376,7 milyar dolarlık marka değeri ile ABD'nin ardından ikinci sırada yer alırken, Japonya'yı 32 marka ve 324 milyar dolarlık marka değeri ile Almanya, 37 marka ve 266 milyar dolarlık marka değeri ile Fransa izledi. Bu yıl marka değerini 2013 yılına göre en fazla artıran ülke ise yüzde 159,5 ile Avusturya olurken, bu ülkeyi 146,7 ile Şili, yüzde 142,4 ile Suudi Arabistan takip etti. Aynı dönemde marka değeri en fazla düşen ülke yüzde 56,2 ile Meksika oldu. Meksika'yı yüzde 36,9 ile Brezilya, yüzde 21,5 ile Singapur ve yüzde 12,1 ile Hindistan takip etti. - Bankacılık sektörü markaları zirvede Brand Finance Global 500 listesinde yer alan markaların sektörlere göre dağılımı incelendiğinde ise bankacılık sektörünün, 71 marka ve 633,1 milyar dolarlık marka değeriyle listenin ilk sırasında yer aldığı görüldü. Bankacılık sektörüne bu yıl 7 yeni marka dahil olurken, sektör markalarının değeri geçen yıla göre 51,7 milyar dolar artış gösterdi. Bankacılık sektörünü 44 marka ve 615,8 milyar dolarlık marka değeri ile teknoloji sektörü izledi. Bu sektörü 47 marka ve 500,1 milyar dolarlık marka değeri ile teknoloji, 50 marka ve 408,9 milyar dolarlık marka değeri ile perakende sektörü takip etti.A AA 2 bin 540 kişi parasını geri aldı anisa'da kredi çeken toplam 2 bin 540 kişi yaklaşık 700 bin lira tutarındaki dosya masrafı M parasını geri aldı. Manisa'da, bankalardan kullandığı krediden kesilen dosya masraflarını geri almak isteyen çok sayıda kişi Tüketici Sorunları Hakem Heyeti Başkanlığı'na akın etti. Devlet Hava Meydanları İşletmesi'nin (DHMİ) İstanbul Florya Sosyal Tesisleri'nde gazetecilerle bir araya gelen DHMİ Genel Müdürü Orhan Birdal, İstanbul'a yapılacak üçüncü havalimanı ihalesindeki son durumla ilgili bilgi verdi. Birdal, yeni havalimanının ÇED raporuyla ilgili mahkeme kararının hatırlatılması üzerine, "İhale süreci devam ediyor. Burada herhangi bir kesinti yok. Verilen mahkeme kararının da bu süreçleri önlemeye, engellemeye yönelik bir yanı yok" şeklinde konuştu. Birdal, "Atatürk Havalimanı ne olacak? " şeklindeki bir soruya "Atatürk Havalimanı yıkılmayacak. Sefer yapılmayacak ama genel havacılık hizmetleri, bakım-onarım ve kargo hizmetleri devam edecek" cevabını verdi. BAKIRKÖY'Ü YIKMALIYIZ Birdal, "İstanbul'a üçüncü havalimanı yapmak yerine Atatürk ve Sabiha Gökçen Havalimanı genişletilemez miydi?' şeklindeki bir soru üzerine, "Eğer Bakırköy'ü, Florya'yı, Sefaköy'ü haritadan silerseniz Atatürk Havalimanı'nı büyütebilirsiniz" diye konuştu.CİHAN 17:00_Euro Bölgesi Tüketici Güveni Endeksi (Şubat) Beklenti: - 11.0 Önceki: - 11.7 Ukrayna’da iktidar ve muhalefet ateşkes ilan etti… Ukrayna’da tırmanan şiddet olaylarında, Genelkurmay Başkanlığı'ndaki görev değişiminin akabinde bir araya gelen iktidar ve muhalefetin görüşmesi sonrası ateşkes ilan edildi. Ukrayna cumhurbaşkanlığından yapılan açıklamada, Ukrayna Cumhurbaşkanı Viktor Yanukoviç’in, Ukrayna Parlamentosu Başkanı Vladimir Rıbak, Siyasi Krizden Çıkış Çalışma Gurubu üyeleri ve muhalefet liderleriyle yaptığı görüşmenin ‘ateşkes’ kararı ile sonlandığını duyurdu. TÜRKİYE ABD Dışişleri Sözcüsü: İnternet yasası, ifade özgürlüğü, basın hürriyeti ve bilgi paylaşımını kısıtlama potansiyeline sahip… ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Marie Harf, günlük basın toplantısında internet yasası ile HSYK’nın yapısında değişiklik getiren yasayı değerlendirdi. Harf, konuşmasında, internet yasasına ilişkin, ‘‘Kanun, ciddi bir şekilde ifade özgürlüğünü, basın hürriyetini ve internette bilgi paylaşımını kısıtlama potansiyeline sahip’’ ifadelerini kullandı. Daily Telegraph: Kıbrıs 'Akdeniz'in Norveç'i' haline gelebilir… İngiltere'de yayımlanan Daily Telegraph gazetesi, Kıbrıs açıklarında 60 trilyon metreküp civarında doğalgaz olabileceğini ve bunun ada halkını "Akdeniz'in Norveçlileri" haline getirebileceğini yazdı. BBC'nin haberine göre, Gazete, "Türkiye'nin adanın birleştirilmesi yönünde bir ön anlaşma yapılmadığı takdirde doğalgaz çıkarılmasını gerekirse askeri müdahaleyle engelleme tehdidine karşın Kıbrıs'ın doğalgaz kaynaklarını Güngör URAS ÜFE yavruladı: Şimdi Yİ-ÜFE ile Tarım-ÜFE var Eskiden perakende fiyatları endeksi ile toptan eşya fiyatları endeksi vardı. Sonra bunların adı TÜFE (Tüketici Fiyatları Endeksi) ve ÜFE (Üretici Fiyatları Endeksi) oldu. Bu yılbaşı ÜFE ikiye bölündü. Bir bölümü Yİ-ÜFE (Yurtiçi Üretici Fiyatları Endeksi), öbür bölümü Tarım-ÜFE (Tarım Ürünleri Üretici Fiyatları Endeksi) oldu. Eskiden ÜFE’nin içinde yeralan Tarım Ürünleri ayrıldı.Şimdilerde Yİ-ÜFE, sanayi sektöründeki üreticilerin yurtiçinde sattıkları ürünlerin fiyatındaki değişimi gösteriyor. Tarım-ÜFE ise tarım, ormancılık, avcılık ve balıkçılık faaliyetleri kapsamındaki ürünlerin ‘üretici’ fiyatlarındaki değişimin izlenmesine imkan veriyor. Eskiden ÜFE tek iken, ÜFE kapsamına giren tüm tarım ve sanayi ürünleri toplamında, tarım ürünlerinin ağırlığı yüzde 18.34 idi. Bundan sonra Yİ-ÜFE’de tarım ürünleri fiyatı yok. Yİ-ÜFE’de tarım yok Ülke genelinde üretici fiyatlarının artışı tek bir endeksten izlenemiyor. İki endekse bakılacak. Yİ-ÜFE artışı ile Tarımartışı ayrı ayrı izlenecek. 2013 yılı ocak ayında; - Yİ-ÜFE’nin aylık artışı 3.32 oranında, yıllık artışı 10.72 oranında oldu. - Tarım ÜFE’nin aylık artışı yüzde 2.78 oranında yıllık artışı 13.54 oranında oldu. İki endeksi birleştirerek genelde tarım ve sanayide üretici fiyatları ne kadar arttı sorusunu cevaplamak şansımız yok. Balıkta artış yüksek İlk defa yayınlanan Tarım-ÜFE endeksinde 3 farklı ürün türünde fiyat değişimi gösteriliyor. - Tarım ve avcılık ürünlerinde aylık üretici fiyatı artışı yüzde 2.02, yıllık artış yüzde 13.62 oranında. - Ormancılık ürünlerinde aylık artış yüzde 2.02, yıllık artış yüzde 4.18 oranında. - Balıkçılıkta aylık artış yüzde 33.17, yıllık artış yüzde 19.47 oranında. Tarım-ÜFE’de yıllık fiyat endeksi 2012 Eylül ayında yüzde 3.66 gerileme gösterdikten sonra, tırmanışa geçti. Kasım ayında yıllık artış yüzde 4.56, aralıkta yüzde 7.58 olduktan sonra 2014 yılı ocak ayında yıllık artış yüzde 13.54 oranına yükseldi. Manisa Ticaret İl Müdür Vekili Salim Çelik, müdürlük bünyesindeki Tüketici Sorunları Hakem Heyeti Başkanlığı'na son 2 yılda özellikle bankalardan kullandıkları kredi için kesilen dosya masrafını geri almak isteyenlerin yoğun bir şekilde başvuruda bulunduğunu söyledi. Çelik, 2013 yılında Tüketici Sorunları Hakem Heyeti Başkanlığı'na yapılan toplam 4 bin 436 başvurudan 2 bin 821'nin bankalardan dosya masrafı geri alma talebi olduğunu belirterek şunları söyledi: "Başvurulardan 2 bin 540'ı olumlu karşılandı ve yaklaşık 700 bin liralık dosya paraları geri ödendi. Bu yıl ilk 45 günde 2 bin 102 kişi başvurdu. Sayının yıl sonuna kadar 15 bini bulmasını bekliyoruz. Artışın en önemli sebebi 2013 Yılı Kasım ayında Yargıtay'ın yerel bir mahkemenin tüketici lehine emsal niteliğinde verdiği karar."CİHAN Tarım-ÜFE hesabında fiyat değişimi belirlenirken tarım ve avcılık ürünlerinin ağırlığı yüzde 95.94, ormancılık ürünlerinin yüzde 2.11 ve balıkçılık ürünlerinin ağırlığı yüzde 1.95 oranında. MİLLİYET 20.02.2014 keşif çalışmalarında ısrar ettiğini" belirtti. ABD FOMC üyeleri faiz oranlarının ne zaman artırılacağını tartışmaya başlamış… ABD'de Federal Açık Piyasa Komitesi'nin 28-29 Ocak tarihlerinde gerçekleştirdiği toplantının tutanaklarına göre Fed yetkilileri, faiz oranlarının ne zaman artırılacağını tartışmaya başlamışlar. Tahvil alım programının azaltılmaya devam edilmesinin geniş destek bulduğu toplantıda birkaç üye, faizlerin artırılması konusunda beklenenden daha erken harekete geçmenin gerekebileceğini ifade ederken, az sayıda üye ise Fed'in kısa vadele faizleri yakın gelecekte artırmasının gerekebileceğini dile getirmişler. Ancak tutanaklar, FOMC üyelerinin çoğunun faiz oranlarının 2015 veya daha sonrasından önce artırılmasını uygun olmayacağına inandıklarını ortaya koyuyor. ASYA Japonya'da ticaret açığı rekor seviyeye çıktı… Dünyanın en büyük 3.ekonomisi olan Japonya'da ithalat maliyetlerinde artış ticaret açığının rekor düzeye çıkmasına neden oldu. Japonya Ekonomi Bakanlığı'ndan yapılan açıklamaya göre, ihracat yüzde 9,5 artışla 5 trilyon 252,9 milyar yen, ithalat yüzde 25,0 artışla 8 trilyon 42,9 milyar yen oldu. Piyasalarda beklenti ihracatın yüzde 12,7, ithalatın yüzde 22,7 artması yönündeydi. Böylece açık 2 trilyon 789,9 milyar yen ile rekor kırdı. 21 ŞUBAT 2014 Muhasebe HERKES İÇİN EKONOMİ POLİTİKA Ev s a h i p l e r i n e iy i e m e k l iye k ö t ü h a b e r eyannamesini daha sonra B kendiliğinden veren ev sahipleri 480 lira vergiden kurtulacak. Kira beyannamesini Maliye’ye vermeyen ya da verdiği beyannamede kira gelirini gizleyen ev sahiplerine pişmanlık hakkı geldi. lkollü araç kullanan sürücünün ehliyeti birinci seferde 6 ay, ikinci seferde 2 yıl ve üçüncü seferde 5 yıl süreyle ehliyetleri geri alınacak.Uyuşturucu madde alarak araç kullandığı tespit edilen sürücünün ehliyeti ise 5 yıl süreyle geri alınacak. Trafik denetimlerinde alkol ve uyuşturucu testini kabul etmeyenlerin ehliyetleri de 2 yıl süreyle geri alınacak. A Bir süre önce Gelir İdaresi tarafından görüşe açılan Gelir Vergisi Genel Tebliği önemli bir değişiklikle son halini aldı. Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren tebliğ, Gelir Vergisi’nde yapılan değişiklikle sil baştan değişen kira geliri vergilemesinin nasıl uygulanacağına açıklık getirdi. Tebliğe göre yıllık 3 bin 200 lira ve altında kira geliri elde eden ev sahipleri beyanname vermeyecek, vergi ödemeyecek. Eşik gelir 94 bin lira Kira geliri bu tutarı aşanlar ise tüm gelirlerinin brüt tutarını beyan edecek. Gelirler toplamı 94 bin liranın altında kalanlar 3 bin 200 liralık istisnadan yararlanarak 480 lira daha az vergi ödeyecek. 94 bin liranın üzerinde gelir elde edenlerin kira gelirleri ise yüzde 1535 vergiye tabi tutulacak. İstisnadan yararlanır Tebliğle, kira gelirini gizleyen ev sahiplerine pişmanlık fırsatı da sunuluyor. Buna göre kira geliri elde ettiği halde Maliye’ye vermesi gereken beyannameyi zamanında vermeyen, beyanname vermeyi unutan ya da verdiği beyanda kira gelirini gizleyen ev sahipleri daha sonra kendiliklerinden beyanname vermeleri halinde 3 bin 200 liralık istisnadan yararlanabilecek. yararlanabilmek için mükelleflerin Maliye’nin yapacağı denetimlere yakalanmadan, kendiliğinden beyanname vermeleri, toplam brüt gelirlerinin de 94 bin lirayı aşmaması gerekiyor. Bunu yapan ev sahipleri 480 lira daha az vergi ödeme şansı elde edecek. Beyanname verenler faydalanacak Ancak bu haktan Emekliye kötü haber Aynı tebliğe göre emekli olanların Gelirini beyan etmeden Maliye’nin yakaladığı ev sahipleri ise hem yüklü ceza ödeyecek hem istisna fırsatını kaçırmış olacak. Uyuşturucu madde kullandığı tespit edilen sürücü hakkında ayrıca adli işlem yapılması için gözaltı işlemi uygulanacak. Teknik cihaz kullanılmasını kabul etmeyen sürücüye idari para cezası verilerek sürücü belgesi 2 yıl süreyle geri alınacak. çişleri Bakanlığı Karayolları İdeğişikler Trafik Yönetmeliğinde önemli yaptı. Buna göre; uyuşturucu veya uyarıcı maddeleri almış olan sürücüler ile kanlarındaki alkol miktarı 0.50 promilin üzerinde olan hususi otomobil sürücülerinin ve kanlarındaki alkol miktarı 0.20 promilin üstünde olan diğer araç sürücülerinin karayolunda araç sürmeleri yasak. ISSN 1308 7606 çalışmak, disiplin cezası almamış olmak ve performans değerlendirmesine göre başarılı olma şartları aranacak. Bu adaylar yazılı ve/veya sözlü sınava girmeye hak kazanacak ve başarılı olurlasa öğretmen olarak atanacaklar.Başarılı olamayanlar ise bir başka il veya ilçede görevlendirilerek, bu kişilere bir yıl içinde tekrar sınava girme hakkı tanınacak. Üst üste iki defa sınavda başarılı olamayanlar aday öğretmen unvanını kaybedecek ve memuriyetle ilişiği kesilecek. Uygulama, düzenleme sonrası ilk defa aday öğretmen olarak atananları kapsayacak. Tasarıyla eğitim çalışanlarının özür grubuna bağlı yer değiştirmelerinin yarıl yıl tatili ve yaz tatilinde yapılmasına imkân verilecek.CİHAN Yıl:70 Sayı:24716 Tarih:21 Şubat 2014 Cuma Yayın Sahibi İmaj İç ve Dış Tic. A.Ş. İcra Kurulu Başkanı Emin ERENER Genel Yayın Yönetmeni Reyhan AYTEKİN Sayfa Editörü Yasemin ERENER İdari Merkez Tevfik Bey Mah. Tahsin Tekoğlu Cad. No:2 Sefaköy/ Küçükçekmece/İST Tel :0212 540 40 45 Fax 0212 540 39 99 www.ekonomigazetesi.net . info@ekonomigazetesi.net Ankara Temsilciliği Macun Mah.3. Cadde No:2 Yenimahalle /ANK. Tel :0312 397 91 40 41 Fax 0312 397 41 5254 İstanbul Dağıtım REKDAĞ Ltd.Şti. Yazıişleri Müdürü Şüheda YILDIRIM Haber Müdürü Kenan KURTOĞLU Ayrıca, itirazlara rağmen brüt gelirler üzerinden hesap yapılacak. Tebliğde yurtdışındaki ev sahiplerine istisnaların nasıl uygulanacağı konusunda ise açıklayıcı hükümlere yer verilmedi. CİHAN UYUŞTURUCU ALARAK ARAÇ KULLANANLARIN EHLİYETİ 5 YIL SÜREYLE GERİ ALINACAK Sürücülerin uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanıp kullanmadığı solunum havası, tükürük veya benzeri biyolojik örnekler üzerinden teknik cihazla tespit edilecek. Yapılan ölçüm sonucunda, uyuşturucu veya uyarıcı madde kullandığı tespit edilen sürücüye her defasında idari para cezası verilerek, sürücü belgesi 5 yıl süreyle geçici olarak geri alınacak. öğretmenlerde, en az bir yıl fiilen İstihbarat Şefi Caner ERDOĞAN Emekli ikramiyesiyle birlikte emekli maaşı ve diğer gelirleri 94 bin lirayı aşan ev sahipleri kira vergisini 480 lira fazla ödemek zorunda kalacak. yapılacak.Teknik cihazla yapılan ölçüm sonucuna itiraz edilmesi durumunda tekrar ölçüm yapılmayacak ve yapılan işlemlere itirazlar mahkemelere yapılacak. BMM'ye sunulan MEB yasa taslağına göre KPSS ile atanan öğretmenler T bundan sonra 'aday' olacak.Aday Sayfa Editörü Gülşan KURT emekli ikramiyeleri ilk kez kira gelirinin beyanında istisna hesaplamasına dahil edilecek. Bunları yapan yandı ye n i d e ğ i ş i k l i k l e r Öğretmen olmak artık zorlaşıyor Sorumlu Müdür Yavuz AYDIN 5 İnternet Site Editörü Kübra ERENER Reklam Pazarlama ve Dağıtım Dolmabahçe Caddesi Eti İş Merkezi No:23 Kat:3 Beşiktaş/İST. Tel: 0212 259 12 20 Fax: 0212 259 12 10 ANKARA Atatürk Bulvarı Palas İş Merkezi B Blok Kat:6 D:114 Kızılay/ANKARA Tel: 0312 425 99 63 Fax: 0312 425 99 76 Ankara Dağıtım GENÇLER DAĞITIM Yayın Türü:Yerel Süreli Basıldığı Yer İstanbul Alkım Basım Yayın Dağıtım Tic.A.Ş. Tevfik Bey Mah. Tahsin Tekoğlu Cad. No:2 Sefaköy/ İSTANBUL Tel : 0212 540 40 45 Resmi ilanlarınızı internet sitemizden de görebilirsiniz (www.ekonomigazetesi.net) EKONOMİ Basın Meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir. BİRİNCİSİNDE 6 AY, İKİNCİSİNDE 2 YIL, ÜÇÜNCÜSÜNDE 5 YIL Karayolları Trafik Yönetmenliğindeki yeni değişiklikler şu şekilde: Denetimlerde yapılan ölçüm sonucunda yasal sınırların üzerinde alkollü olarak araç kullandığı tespit edilen sürücüye idari para cezası verilerek, son ihlalin gerçekleştiği tarihten itibaren geriye doğru beş yıl içinde sürücü belgeleri birinci defasında 6 ay, ikinci defasında 2 yıl, üç veya üçten fazlasında ise her seferinde 5’er yıl süreyle geri alınacak. sınırların üzerinde alkollü olarak araç kullandığı tespit edilen sürücüler ile teknik cihaz kullanılmasını kabul etmeyen ve bu nedenle hakkında işlem yapılan sürücüler araç kullanmaktan men edilecek. Denetimlerde teknik cihaz kullanılmasını kabul etmeyen sürücüye idari para cezası verilecek ve sürücü belgesi 2 yıl süreyle geri alınacak. Yasal Yapılan tespit sonucunda 1,00 promilin üzerinde alkollü olduğu tespit edilen sürücüler, hakkında adli işlem yapılmak üzere gözaltı işlemi KAZALARDA ÖLÇÜM YAPTIRMAYANIN EHLİYETİNE 2 YIL EL KONULACAK Yaralanma veya ölümle sonuçlanan ya da trafik görevlilerince el konulan maddi hasarlı trafik kazasına karışarak teknik cihazla alkol ve uyuşturucu ya da uyarıcı madde kullanıp kullanmadığının tespitine yönelik ölçüm yapılmasına izin vermeyen sürücülere idari para cezası verilerek sürücü belgesi 2 yıl süreyle geri alınacak. Yeni uygulama Resmi Gazete'de yayımlanarak bugünden itibaren yürürlüğe girdi.C CİHAN Ev almak için büyük fırsat nşaat sektörü geçen İmilyon yıl gerçekleştirdiği 1 145 bin konut satışıyla rekor kırdı. Son 5 yılda satışlarını 3 kat arttıran gayrimenkul şirketleri 2014 yılına kampanyalarla başladı. Gülistan Alagöz'ün Hürriyet'teki haberine göre konut kredi faizlerindeki artışın satışları engellememesi için kimi firmalar 0 faiz derken, kimi firmalar da faizi sabitliyor. Peşinat bedellerini teslim tarihine öteleyen şirketler, dileyen müşteriler için şirket içinde senetli satış imkânı da sunuyor. ZAM GELMEDEN ALIN Dolardaki yükselişle birlikte inşaat maliyetleri de arttı. Kârlarından feraget ederek uygun alım koşulları yaratan şirketler yılın ilk aylarında satışları etkilememesi için zam kararı almadı. Ancak önümüzdeki aylardan başlamak üzere yıl içinde kademeli olara yüzde 10-15 zam yapılması planlanıyor. Gayrimenkul sektörünün patronları bu dönemki fiyat ve ödeme koşullarının fırsat olduğunu, bir sene sonra bu fiyatlarla alımın söz konusu olmayacağına dikkat çekiyor. KDV’Yİ UNUTMAYIN 2014 yılında konutta KDV için de önemli bir dönem olacak. Geçtiğimiz aylarda yapılan düzenleme ile konutta KDV sistemi değişmişti. Yeni sistemle arsa bedeline göre belirlenen KDV oranı, rayiç bedelleri 499 liraya kadar olan arsalarda yüzde 1, 500 ile bin lira arası olan arsalarda yüzde 8, bin lira ve üzeri olan arsalarda ise yüzde 18’e çıktı. 1 Ocak 2013 tarihinden önce ruhsat alan projeler, yeni düzenlemeye dahil edilmedi. Şu anda stokta bulunan ve 150 metrekareden küçük olan konutlar yüzde 1 KDV üzerinden satılıyor. Oturum ya da yatırım amaçlı ev almayı planlayanların bu düzenlemeyi göz önünde bulundurup, fırsatı kaçırmaması tavsiye ediliyor. BİR YILDA YÜZDE13 ARTIŞ Yeni konut fiyatları bir önceki aya göre yüzde 0.49, geçen yılın aynı dönemine göre ise yüzde 13.55 yükseldi. Ocak ayında İstanbul’da metrekare başına konut satış fiyatları yüzde 1.87 oranında zamlandı. Adana’da yüzde 1.07, Ankara’da yüzde 0.78 oranında, Antalya’da yüzde 0.19, İzmir’de yüzde 0.80 oranında artış oldu. YABANCI ALIMI KESMEDİ Başta İstanbul olmak üzere Türkiye’deki gayrimenkul sektörü ile yakından ilgilenen yabancılar son aylarda atağa geçti. Kurdaki artış da yabancı yatırımcıların alım kararını hızlandırdı. Son 6 ayda toplam satış içindeki payı yüzde 9.8 olan yabancı yatırımcılar, Ocak ayında markalı konut projelerinden yapılan satışların yüzde 12.5’ini yaptı.H HABER MERKEZİ 6 21 ŞUBAT 2014 Dış Haberler HERKES İÇİN EKONOMİ POLİTİKA BULGARİSTAN Bulgar Sosyalist Partisi(BSP) milletvekili Dimço Mihalevski hayatını kaybetti. 48 yaşındaki Kırcalili vekil, bayındırlık bakan yardımcılığını yapmıştı. Dimço Mihalevski'nin ölüm haberi üzerine mecliste bir dakika saygı duruşunda bulundu. Zatürreden meydana gelen komplikasyon sonrası İstanbul'daki bir hastanede tedavi altına alınan fakat kurtarılamayan Mihalevski için bu hafta cenaze töreni düzenlenecek. CİHAN UKRAYNA Ukrayna'da kolluk kuvvetlerinin müdahalesinin ardından, batı bölgelerden eylemciler, Kiev’e gelmek için yola çıktı. İktidar karşıtı eylemcilere katılmak için; Lviv ve Ternopil şehirlerinde toplanan eylemciler otobüslerle başkent Kiev’e hareket etti. Lviv ve Ternopil meydanlarında insanlar toplanarak yola düşen toplu taşıma araçlarının Kiev’e girişine izin verilmeyeceği bildirildi. Meydanda halka hitap eden Özgürlük hareketi lideri Oleg Tyagnibok Ukrayna’daki tüm erkekleri Kiev’deki direnişe katılma çağrısında bulundu. CİHAN ADAC’da hile skandalı devam ediyor Serbest dolaşım prensibinden taviz vermemiz mümkün değil Merkel lmanya’nın en büyük sivil toplum kuruluşu Alman Otomobil Kurumu’nda (ADAC) hile skandalı dinmiyor. ADAC yönetimi, farklı kategorilerde en iyi araçların belirlendiği Sarı Melek Ödülleri’nde sıralamada usulsüzlük yapıldığı şüphelerinin doğrulandığını açıkladı. Böylece ‘En beğenilen araç’ anketinde sadece katılımcıların sayısı değil, sonuçların da manipüle edildiği ortaya çıkmış oldu. Sarı Melek Ödülleri’ni incelemekle görevlendirilen Deloitt isimli denetim firmasının raporundaki detayları paylaşan ADAC, 2009-2013 yılları arasındaki ödüllendirmelerin hatalı olduğunu kabul etti. A Diğer yıllarla ilgili olarak belge yetersizliğinden dolayı sağlıklı inceleme yapılmasının mümkün olmadığına da dikkat çekildi. ADAC Müdürü Karl Obermair, “Sonuçlara bakılırsa bazı şahısların bireysel olarak yıllardır hem otomobil üreticilerini ve hem kamuyu sistematik olarak yanılttığı görülmektedir.” dedi. Hile skandalından dolayı BMW, Daimler ve Volkswagen şirketleri toplam 40 Sarı Melek Ödülü’nü bu hafta içinde iade etmeyi düşünüyor. ADAC ise üyelerine gönderdiği aylık dergisinde ‘krizi değişim için imkana çevirmek’ başlığıyla zedelenen güveni yeniden kazanmaya CİHAN yönelik sinyal verdi. İsviçre Cumhurbaşkanı Didier Burkhalter’i kabul eden başbakan Angela Merkel, İsviçre’nin referandumla AB’den gelecek göçe sınırlama getirecek olmasını üzüntüyle karşıladığını söyledi. Merkel, "Halkoylamasının sonucuna saygılıyız. Fakat AB’nin temel prensiplerinden olan serbest dolaşım hakkından taviz vermemiz mümkün değil." dedi. İsviçre Cumhurbaşkanı Burkhalter ise AB ülkelerinin ayrımcılığa uğramayacağını söyledi. aşbakan Angela Merkel (CDU), Avrupa Birliği’nin (AB) serbest dolaşım prensibinin temel haklardan olduğunu ve vazgeçilmesinin mümkün olmadığını söyledi. İsviçre Cumhurbaşkanı Didier Burkhalter’i kabulünden sonra konuşan Merkel, geçtiğimiz haftalarda İsviçre’de göçmenlerin ülkeye girişine sınırlama getirecek teklifin referandumda kabul edilmesini üzüntüyle karşıladığını, fakat referandumun sonucuna saygılı olduklarını ifade etti. B İsviçre’nin referandum kararını üç yıl içinde hayata geçireceğini hatırlatan başbakan şöyle konuştu: "Referandum sonucunun yasalaşması için üç yıllık süreci takip edeceğiz. Tabii ki bizim de alacağımız tedbirler olacak. Fakat bunu başta değil, sonucu değerlendirerek adım atacağız. İsviçre’nin AB ile araştırma, yatırım, enerji ve ekonomi olmak üzere birçok alanda yakın işbirliği var. Şu an işbirliklerinin askıya alınması gibi bir şey söz konusu değil." İsviçre’nin AB ile ilişkilerini göz önüne alarak akıllı bir çözüm bulunacağı konusunda iyimser olduğunu söyleyen Başbakan Merkel, "Referandum sonrası ilişkileri kesecek değiliz. Neler yapabileceğimizi konuşacağız. AB’nin serbest dolaşım prensibinden taviz vermemiz mümkün değil. İsviçre halkının kararını da görmezden gelemeyiz. Konuşarak akıllıca bir yol bulacağımızı düşünüyorum." dedi. AB’ye yeni üye olan ülkelerin hemen serbest dolaşım hakkı olmadığını ve yedi yıllık bir geçiş süreci öngörüldüğünü hatırlatan Merkel, "Almanya olarak geçiş sürecini çok önemsiyoruz ve faydalı buluyoruz." dedi. AB ile İsviçre’nin imzaladığı Serbest Dolaşım Anlaşması’nın hâlâ geçerli olduğunu vurgulayan İsviçre Cumhurbaşkanı Burkhalter ise "Göçmenler Almanya için olduğu gibi bizim içinde bir zor bir konu. İsviçre’nin dörtte birini göçmenler oluşturuyor. 350 bin Alman vatandaşı var. Halk demokratik kararını verdi ve göçmenlerin sınırlandırılmasını istiyor." dedi. Bunun hemen uygulanacak bir gelişme olmadığını söyleyen Burkhalter, "Üç yıl süremiz var. Hem AB ile ilişkilere zarar vermeyecek hem de referandum sonucunu dikkate alacak bir çözüm bulacağız." dedi. İsviçre Cumhurbaşkanı, hiçbir AB üyesi ülkenin ayrımcılığa uğramayacağını da sözlerine ekledi. İsviçre’de 9 Şubat 2014’te aşırı sağcı parti İsviçre Halk Partisi’nin referanduma taşıdığı ülkeye gelen göçün sınırlandırılmasını öngören yasa tasarısının yüzde 50,3 ile kabul edilmesi başta Almanya olmak üzere AB’de hayal kırıklığına sebep oldu. İsviçre, üç yıl içinde yürürlüğe girecek yasa ile AB’den gelecek göçe kota koymayı hedefliyor. CİHAN YENİ BULUŞLAR-TEKNOLOJİ RUSYA Dünyadaki akıllı telefon satışı1 milyarı geçti Moskova’nın merkezindeki Kurtarıcı İsa Kilisesi’de 2012 yılında Rusya lideri Vladimir Putin karşıtı şarkı söyleyen punk müzik grubu Pussy Riot’ın üyelerinden Mariya Alyohina ve Nadejda Tolokonnikova'nın Soçi'de hırsızlık yaptıkları iddiası ile gözaltına alındığı bildirildi. Kilisede yaptığı eylemlerden dolayı kızlar tutuklanmış ve geçtiğimiz aylarda Putin’in affıyla serbest bırakılmışlardı. Rus gazeteci Yevgeni Feldman, Soçi’de kaldıkları otelde hırsızlık yaptığı iddiasıyla punkçu kızların gözaltına alındığını söyledi. Punkçu kızların avukatı Aleksandr Popkov, Ria Novosti’ye verdiği bilgide göz altına alınma gerekçesinin hırsızlık olduğunu doğruladı. CİHAN ALMANYA Dortmund Sosyal Mahkemesi’nin pazartesi günü verdiği bir karar dar gelirli aileleri sevindirdi. Maerkischer Kreis bölgesindeki İş Ajansı, matematik dersinde ek ders alan bir öğrencinin ücretinin yalnızca iki ay için karşılanmasını kabul etmişti. Ancak Hartz IV alan bir ailenin mahkemeye gitmesi üzerine verilen kararda İş Ajansı’nın bu öğrencinin masraflarının yarım yıllığına karşılaması gerektiği hükmüne vardı. Buna göre İş Ajansı bu tür maddi destek yapmakta bundan böyle sınırlama koyamayacak. Söz konusu davada ajans, öğrencinin matematik dersleri için aylık 78 Euro ödemek zorunda kaldı. Mahkeme bunu fırsat eşitliğine bağladı. CİHAN 013 son çeyreği itibariyle dünyada akıllı telefon satışları ilk kez 1 milyarı geçerek tarihi bir rekor kırdı. 2 Toplam cihaz satışları ise geçtiğimiz yıla göre yaklaşık yüzde 4'lük bir artışla 1,8 milyara ulaştı. Tüm yıl gerçekleşen akıllı telefon satışlarında ise 2012'ye göre yaklaşık yüzde 44'lük bir artış sağlandı. Araştırma sonuçlarına göre Türkiye'de toplam cihaz satışının yüzde 74'ünü akıllı telefonların oluşturduğunu söyleyen Avea Mobil Bağlantı Direktörü Baran Yurdagül; "Bu tabloda kuşkusuz Avea'nın rolü büyük. 2013 yılı boyunca akıllı telefonun yine ilk adresi Avea oldu. Geçtiğimiz yılsonu itibarıyla, akıllı cihaz penetrasyon oranımızı, bir önceki yıla göre yüzde 11 oranında bir artışla yüzde 37'ye yükselttik ve son 9 çeyrektir bu alandaki liderliğimizi bırakmadık" IDC araştırma şirketinin dünya genelinde yaptığı son araştırmaya göre, akıllı telefon satışları 2013 son çeyreği itibarıyla ilk kez 1 milyarın üstüne çıkarak tarihi bir rekora imza attı. Toplam cihaz satışları ise geçtiğimiz yıla göre yaklaşık yüzde 4'lük bir artış göstererek 1,8 milyara ulaştı. Akıllı telefon satışlarında ise yine ilk iki sırayı Samsung ve Apple alırken; bu iki markayı Huawei, LG ve Lenova takip etti. GFK araştırma şirketinin Türkiye bazlı araştırma raporuna göre ise Türkiye'deki toplam cihaz satışları bir önceki yıla göre yaklaşık yüzde 1'lik bir artışla 12 milyona ulaştı ve bu satışların yüzde 74'ünü ise akıllı telefonlar oluşturdu. Tüm yıl gerçekleşen akıllı telefon satışlarında da 2012'ye göre yaklaşık yüzde 44'lük bir artış sağlandı. Mirsis'ten Türkiye'de ilk irsis Bilgi Teknolojileri, QAI India Limited tarafından yapılan değerlendirme sonucunda Türkiye'de CMMI-SVC+SSD v1.3 seviyesine ulaşan ilk kurum oldu. M Bilişim teknolojileri sektöründe hizmet veren Mirsis Bilgi Teknolojileri, QAI India Limited tarafından yapılan değerlendirme sonucunda, CMMI-SVC+SSD v1.3 seviyesine ulaşan Türkiye'deki ilk kurum oldu. Carnegie Mellon Üniversitesi'nde endüstri üyeleri, hükümetler ve Yazılım Mühendisliği Enstitüsü (SEI) tarafından, 20 yıldan fazla sürdürülen bir çalışmanın sonucu olan CMMI, verimli süreçlerin kritik bileşenlerinin iyileştirilmesi ile organizasyonların performansının en yüksek seviyede arttırılmasını sağlayan bir süreç iyileştirme yaklaşımı olarak biliniyor. Mirsis Bilgi Teknolojileri, süreçlerini uluslararası seviyede kabul görmüş olgunluk seviyelerine göre yöneterek müşterilerin hizmet kalitesini yansıtan iş sonuçlara ulaşmayı hedefliyor. Düzenli beslenme eğitimin bir parçası olacak lmanya'nın BadenWürttemberg (BW) Eyaleti Hükümeti, okul ve anaokullarında öğrencilerin sağlıklı beslenmeleri konusunda önemli adımlar atıyor. Eyalet hükümeti, beslenme eğitimini destekleyeceğini, okullarda ve anaokullarında düzenli beslenmeyi sürekli kılacak tedbirler alınacağını duyurdu. A Eyaletin Tüketiciyi Koruma Bakanlığı bu kapsamda özellikle tam gün eğitim veren okullar (Ganztagschule) ve anaokullarında öğrencilerin dengeli ve sağlıklı beslenmeleri konusunda düzenlemelere gidiyor. Bu kapsamda oluşturulacak yaklaşık 60 kişilik bir uzman kurulu, sağlıklı beslenme konusunda çalışmalar yürütecek. Gençler ve çocuklar için dengeli ve sağlıklı beslenme alışkanlığının temellerinin oluşturulacağını belirten Tüketici Koruma Bakanı Alexander Bonde, bu nedenle bu konuya okullarda daha detaylı yer verileceğini ifade etti. Bu konunun eğitim planlamasına da alınacağını duyuran Bonde, öğretmenlerin de bu sürece etkin katılımı için hizmet içi seminerlerde dengeli beslenme ile ilgili bilgilendirmenin yapılabileceğini dile getirdi. Ayrıca düşük gelirli ailelere yönelik olarak da dengeli beslenme konusunda girişimlerin olacağı da yapılan açıklamalar arasında yer alıyor. Bu konuda yardım kuruluşları ve iş ajansları ile ortak faaliyetler yürütülüyor. Geçen yıl Almanya genelinde 450 beslenme uzmanı bu konuda aktif faaliyetlere katılırken, bu konu ile ilgili yaklaşık 8 bin program yapıldı. CİHAN 21 ŞUBAT 2014 Politika HERKES İÇİN EKONOMİ POLİTİKA SP Belediye Başkan adayı Erkal: Malatya’yı 2040’a taşıyacağız linikleri, yeşil sahası, kongre merkezleri yeni baştan planlanacağı için Malatya’nın yüz yıllık geleceğini planlayacak tarihi bir adımdır. Bu meselenin mesuliyetini lütfen düşünün, bu meseleyi vicdanınızda muhakeme ediniz ve bunun hesabını yapınız. Tercih ve taktir hakkını buna göre kullanınız. Bir işin ehemmiyeti ne kadar yüksekse mesuliyeti de o kadar ağır olacaktır.” dedi. Erkal, büyükşehir olan Malatya’nın tarihi bir dönemeçte olduğunu ifade ederek, şunları söyledi: “Bu dönem önlemli bir dönemdir, tarihi bir dönemdir. Malatya’nın geleceğinde ve hepimiz için çok ciddi bir dönemin arifesindeyiz. Malatya’nın Büyükşehir olması gerçekten tarihi bir dönemeç noktasıdır. MHP'li Rasim Acar: Bütün kesimleri fişlediler Şuanda yaklaşık olarak 21 bin 500 hektarlık bir alanı yönetiyoruz ve onu planlıyoruz. Malatya Büyükşehir olduktan sonra tüm ilçeler sistemin içine girdiği için yaklaşık 1 milyon 231 bin hektarlık bir alanı yöneteceğiz. Bütün ilçeler mahalle haline gelecek. Bu çok ciddi, önemli ve Malatya’nın tarihi açısından çok önemli bir adımdır.” aadet Partisi (SP) Malatya Büyükşehir Belediye Başkan adayı Ahmet Münir Erkal, büyükşehir olan Malatya’nın temellerini yeniden atarak 2040 yılına taşıyacaklarını söyledi. Saadet Partisi Malatya İl Teşkilatı, yerel seçim çalışmaları kapsamında Orduzu beldesinde mahalle toplantısı yaptı. SP Büyükşehir Belediye Başkan adayı Ahmet Münir Erkal, Malatya’nın önemli bir dönem içerisinde bulunduğunu kaydetti. S Malatya’nın 100 yıllık geleceğini planlayacaklarını kaydeden Erkal, “Bizler broşürlerimizde hedef 2040 hedefini ortaya koyacağımızı söyledik. 25 yıllık bir perspektifte, 25 yıllık bir bakış açısıyla Malatya’yı planlayacağımızı söyledik. Büyükşehir Belediyesi'nin temellerinin bu seçimde atıldığı için her şeyi yeni baştan, sil baştan, ilk defa planlanacağı için Malatya’nın tüm sosyal ve teknik altyapısı iş merkezi, hastanesi, eğitimi, polik- Bu ilk seçimin temellerini 31 Mart’tan itibaren atılmaya başlayacak. Bir binanın temelleri ne kadar sağlam atılırsa yapılan bina ne kadar yüksek olursa olsun sağlam olur.” şeklinde konuştu. CİHAN Bunun adı imar yolsuzluğudur. Bunun adı geleceği delik deşik etmektir. Bizim dönemimizde tamamen jeolojik etütlerin müsaade ettiği sağlam olan mahallelerde kat sayıları artacaktır. Bir tarafta blok yapılıyor bir tarafta resmi iki katlı gece kondular.” şeklinde konuştu. Çetinkaya, Afyonkarahisar’da turizm açısından çok önemli bire kent olduğunu, işe başlarken ‘bir marka yapmak’ olarak yola çıktıklarını ve onun altını doldurmak gerektiğini kaydetti. Çetinkaya, Çetinkaya Seracılıkla işsizliği çözeceğiz tılar. Orman ve Su İşleri Bakanlığı tarafından yapılan bir çalışmada Afyonkarahisar’ın sera verimliliği açısından en çok güneş alan yada dik açıyla alan avantajlı konumda olduğu bir gerçektir. Şu anda daha önce belediye başkanlığım yaptığım dönemde 18 tane ulusal boyutta firma var. Onların istediği ilk şey var. Arazi ve sıcak su.” dedi. Bu projede 50 bin metrekarelik kapalı alan bir teknolojik serada 75 kişinin istihdam edilmek zorunda olduğu bir proje olduğunu ifade eden Çetinkaya, bu istihdamın diğer bir güzelliğinin de vasıfsız elemanlara istihdam sağlamak, aynı zamanda yurt dışı ihraç mal üreterek ekonomiye katkı sağlamak olduğunu anlattı. Çetinkaya, “Aynı zamanda bu proje şehrimizdeki diğer sektöre katkı sağlayacaktır. Şehrimizde artık yazla birlikte kışında aynı topraktan mahsul almaya devam ediyoruz. Çünkü jeotermal kaynaklamız vardır. Üretime devam etmiş oluyoruz. Tarım kültürümüzü, alternatif tarım kültürümüzü de geliştirmiş oluyoruz. Çok kıymetli tarım araziler- TCDD’de çeşitli görevlerde bulunan Kazancıoğlu, ziyaretinde yaptığı konuşmada, “Demiryolcu olmamızın gereklerini yerine getirmeye çalışıyoruz” dedi. Demiryolcuların kardeş olduğunu ifade eden Kazancıoğlu, “Burası bizim evimiz. Burası, Türkiye’nin olmazsa olmaz kurumlarından birisidir. Cumhuriyetimizden daha eski olan bu kurumda emektar insanlar çalışıyor. Her attığı adımda, devletin varlığını bilen bir kurumun mensuplarıyız. Demiryolculuk, bir Osmanlı ve Cumhuriyet mesleğidir” dedi. Birileri bunları başka yönlere çekerek yaptıkları bir şey olmadığı için, millete söyleyecek söz olmadığı için, seçildiklerinde yapacakları projeler olmadıkları için birilerinin selamıyla sizden oy istiyorlar. Malatya ilk kez büyükşehir oldu. Afyonkarahisar’da istihdamın lokomotifi olacak, istihdama kesin çözüm olacak seracılık projesini hayata geçireceklerini söyleyen Çetinkaya, seracılığın merkezinin bugün Antalya olarak bilindiğini ancak, bundan 3 yıl önce Antalya’da bir sera virüsü illeti üzerine sektörün kendisine alternatif aramaya başladığını dile getirdi. Çetinkaya, “Antalyalı seracılar alternatif bölge aramaya başladı. Bunda da verimi en çok etkiyen unsur olan güneş ışınlarını en çok alan bölgelere bak- M M Saadet Partisi Malatya İl Başkanı Mehmet Asiltürk, Malatya’nın temellerinin sağlam atılması gerektiğini belirterek “Bu seçimler Malatya’da, Battalgazi’ye belediye başkanı seçme seçimleridir. Bizler belediye başkanı seçmek için sandıklara gideceğiz. imiz var. Benim dönemimde hiçbir tarım arazisi imara açılmayacaktır.” diye konuştu. Afyonakarahisar’da en önemli konuların başında imar değişiklikleri geldiğini anlattı. Bölgeye bakıldığında jeolojik etütlere göre çok sağlam olan yere 2 kat bir başka bir mahalleye, 4 kata, 6 kata müsaade edildiğini kaydetti Çetinkaya, “Arsa var 3 kat müsaade ediyorlar, ancak sonradan imar tadilatı yapılarak 8 kata çıkarılıyor. şunları söyledi: “Onun altını doldururken iki dinamikten birisi turizmdir. 400 konak, camilerimiz ve mevleviliğimiz var. Bedesten çarşısı, kadınlar çarşımız var. Tarihi otantik turizm projemizi yaptığımızda kalifiye eleman sıkıntısı ortaya çıkacaktır. Turizmde kalifiye eleman sıkıntınız varsa marka değil rezil olursunuz. Kalifiye eleman yetiştirmek zorundasınız. Yabancı birisine bir çay nasıl verilecek bu bilinmiyorsa bu turist buraya bir daha gelmez. Yabancı turistin siparişini alıp buna hizmete edebilecek insanlara ihtiyacımız var. Özelikle eli boş gençlerimize yönelik ‘benimde bir mesleğim olsun’ projesi olacak. Bunu kurumların koordinatörlüğünde yapacağız. İş garantili seminer bitirme belgeleri olacaktır.” MHP Adayı Fatih Çetinkaya, kentin çok zengin olmasına rağmen halkın fakir, bir çok markaları olmasına rağmen markalaşmayan bir şehir olduğunu ifade ederek, en önemli icraatlarından birisinin de belediyeyi halkla beraber şeffaf bir şekilde yöneteceklerini dile geCİHAN tirdi. MHP adayı Kazancıoğlu: Ulaşım altyapısı süratle revize edilmeli illiyetçi Hareket Partisi (MHP) Malatya Büyükşehir Belediye Başkan adayı Doç. Dr. Fikret Şinasi Kazancıoğlu, şehrin ulaşım altyapısının süratle revize edilmesi gerektiğini söyledi. Yerel seçim çalışmalarını sürdüren Kazancıoğlu, TCDD Malatya 5. Bölge Müdürlüğü, Demiryol-İş Sendikası Malatya Şubesi, Türk Ulaşım-Sen Malatya Şubesi, Demiryolu Makinistleri Derneği Malatya Şubesi ve Ulaştırma Memur-Sen Malatya Şubesini ziyaret etti. “TEMEL SAĞLAM OLURSA, BİNA DA SAĞLAM OLUR” HP Afyonkarahisar Belediye başkan adayı Fatih Çetinkaya, Afyonkarahisar’da istihdam ve markalaşmaya dayalı projeleri hayata geçireceklerini söyledi. Çetinkaya, düzenlediği basın toplantısında projelerini açıkladı. Çetinkaya, trafik, ulaşım, istihdam, çevre, turizm, enerji, tarihi konaklar, sosyal projeler, toplu konutla ilgili 100’e yakın farklı proje açıkladı. 7 “DEMİRYOLLARI MALATYA İÇİN ÇOK ÖNEMLİ” illiyetçi Hareket Partisi (MHP) İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Rasim Acar, seçim çalışmaları kapsamında Beylikdüzü’nde ziyaretlerde bulundu. Memur alımlarında yapılan fişlemelerle ilgili konuşan Acar, “Adı adalet ve kalkınma olan bir parti. Adaleti sadece kendisinden tarafa kalkınmayı da sadece kendi yandaşlarından tarafa yontan bir partidir. Sadece bununla kalmadılar, bütün kesimleri fişledikleri gibi, nerede istihdamla ilgili bir konu olsa vatandaş önce AK Parti ilçe başkanlığına gidiyor." dedi. M MHP Adayı Rasim Acar, seçim çalışmaları kapsamında Beylikdüzü’nde bulunan Marmara Nakliyeciler Derneğini ziyaret etti. Nakliyecilerle bir araya gelen Acar, sektörün sorunlarını ve seçildikleri takdirde yapacakları faaliyetleri anlattı. Acar, 1994 yılında yapılan yerel seçimler ile 2014 seçimlerinin benzerlik oluşturduğu anlattı. Rasim Acar, şöyle konuştu: “Sayın Başbakanı 1994 seçimlerinde belediye başkanı yapan şartlarla bu seçimdeki şartlar aynıdır. Sayın Başbakanı o dönemde belediye başkanı yapan unsurlar yolsuzluk ve kuraklıktır. Yolsuzluğun üzerine tesis etmiş olduğu kuraklık, şimdi aynı şeyleri ben söylüyorum. Bu unsurlar sayın belediye başkanını, halkımızın dinlendireceği ve teşekkür edeceği unsurlar olacaktır. Yolsuzlukların üzerinde ciddi anlamda konuştuğumuz 17 Aralık sürecinden sonra İstanbul’da en büyük sorun susuzluktur. İstanbul’un 40 günlük bir suyu kaldı ve kuraklıkla karşı karşıyayız. Tamamen seçim yatırımı olmak üzere İstanbul’da suyla alakalı tasarruf tedbirleri yapılmıyor. Sayın Başbakan 1994 yılında ‘bereketi kalmadı’ demişti. Hırsızlığın olduğu yerde özellikle yolsuzluğun olduğu yerde bereket kalmaz.” Kazancıoğlu, demiryollarının Malatya için çok önemli olduğunu kaydederek, “Doğu'da, Anadolu’da, Malatya demiryolu, gerek yolcu gerekse de yük taşımacılığında çok önemli bir koridora sahip. Yük taşımacılığının büyük bir potansiyeli Malatya bölgesinde yapılmaktadır” ifadesini kullandı. Malatya’da en büyük sorunları başında ulaşımın geldiğine dikkat çeken Kazancıoğlu, Malatya’da ulaşımın keşmekeş ve içinden çıkılmaz bir hal aldığını söyledi. “MONORAY SİSTEMİNE SÜRATLE GEÇMELİYİZ” Toplu taşımaya süratle geçilmesi gerektiğini ifade eden Kazancıoğlu, “Şu anda yanlış bir tercih yapılmış. Hem teknik hem de hukuki anlamda sıkıntıları olan bir trambüs ihalesi yaşanmış. ‘Başlanacak’ denilen tarihte henüz başlanmamış. Kamuoyunda da bu konuda çok ciddi anlamda bilgi kirliliği var” dedi. Kazancıoğlu, Malatya’da ulaşım altyapısının süratle revize edilmesi gerektiğine vurgu yaparak, “Şehir içi ulaşımda kesinlikle yer işgal etmeyen, Malatya’yı ikiye bölmeyen Monoray sistemine geçmeliyiz. Maliyeti çok yüksek olmayan bir ulaşımdan bahsediyoruz” diye konuştu. CİHAN DSP’nin İzmir adayı Karakülçe oldu 'BÜTÜN KESİMLERİ FİŞLEDİLER' Memur alımları ile ilgili medyada yer alan fişlemelerle ilgili soruya Rasim Acar, "Hiçbir dönemde olmadığı kadar meslek gruplarıyla çatışıldı. İşçinin, emeklinin, memurun ve esnafın üzerinde ciddi bir baskı oluşturuldu. Adı adalet ve kalkınma olan bir parti. Adaleti sadece kendisinden tarafa kalkınmayı da sadece kendi yandaşlarından tarafa yontan bir partidir. Sadece bununla kalmadılar, bütün kesimleri fişledikleri gibi nerede istihdamla ilgili bir konu olsa vatandaş önce AK Parti ilçe başkanlığına gidiyor, başvuru yapıyor. İlçe başkanlığı kendisinin başvurusunu alıyor, değerlendirme yapıyor konuyla alakalı bütün istihbaratını bilgi notunu yazıyor. Ondan sonra belediyeye ya da değişik yerlere iktisadi teşekküllere başvurusu yapılıyor. Bu tamamen adaletsizlik, ayrıştırma ve insanımızı bölme, parçalama politikasıdır.” diye konuştu. CİHAN emokratik Sol Parti (DSP) İzmir Büyükşehir Belediye başkan adayı, partinin İzmir İl Başkanı Selçuk Karakülçe oldu. D Böylece İzmir’de büyükşehir belediyesi ile toplam 20 ilçenin DSP başkan adayı belirlenmiş oldu. DSP, Bayındır, Bergama, Çeşme, Gaziemir, Karabağlar, Kınık, Karaburun, Narlıdere, Seferihisar ve Tire’de henüz aday göstermedi. CİHAN 8 21 ŞUBAT 2014 Gündem Aysel Tuğluk'tan özgürlük çağrısı an Bağımsız Milletvekili Aysel Tuğluk, Öcalan’ın V özgürlük zamanının geldiğini düşündüklerini belirterek, “Bir halkın önderi özgür değilse o halk da özgür değildir. Bizim özgürlüğümüz başkanımızın özgürlüğünden geçiyor” dedi. Barış ve Demokrasi Partisi’nin (BDP) seçim çalışmaları kapsamında Van’ın Çatak ilçesine gelen Aysel Tuğluk, ilçe merkezinde BDP Çatak İlçe Belediye Eş Başkan Adayları Celal Bartu ve Evin Keve ile partililer tarafından karşılandı. Ardından Kato Dağı’nın eteklerinde bulunan Konalga köyüne geçen Aysel Tuğluk ve beraberindekiler, köyün gençleri tarafından motosikletlerle karşılandı. Eş başkan adayları Evin Keve ve Celal Bartu’nun yaptığı konuşmanın ardından kalabalığa hitap eden Aysel Tuğluk, “Kürdistan şehitlerini saygıyla anıyorum, anıları önünde saygıyla eğiliyorum” diyerek konuşmasına başladı. Tuğluk sözlerini şöyle sürdürdü: “Ben her zaman şunu söylüyorum; çok fedakar, emektar, acılar ve bedeller ödemiş bir halkımız var. Ama öyle bir halk ki tüm bu zalimliğe, zulümlüğe karşı dimdik ayakta durmuş, kendi mücadelesine saygı duymuş bir halk. Bu halka ne yapsak azdır. Bu coğrafyada çok büyük acılar yaşandı. Kürdistan tarihine baktığımız zaman gerçekten bu acılı tarihi çok iyi ihtimaline karşı oğlu Emir’i Şişli Belediye Meclis Üyesi listesine 4’üncü sıradan koyduğu iddia edildi. CHP’nin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül, seçim kampanyasını sürdürürken bir yandan da planlarını devreye sokmaya başladı. Önemli ilçelere kendisine yakın adamları belediye başkan adayı yapan Sarıgül, Şişli Belediyesi’ni de elinde tutmak için ilk adımını attı. BÜYÜKŞEHİR'E DE 'ÜYE' Akşam gazetesinin 11 Kasım 2013’te gündeme getirdiği proje, önceki akşam meclis üyesi adayları listesi açıklanınca ortaya çıktı. Sarıgül oğlu Emir Sarıgül’ü Şişli’den 4. sıra meclis üyesi adayı yaptı. Emir seçilirse hem Şişli’nin hem de İstanbul Büyükşehir Belediyesi Meclis Üyesi adayı olabilecek. Gündem HERKES İÇİN EKONOMİ POLİTİKA Van Bağımsız Milletvekili Aysel Tuğluk, Abdullah Öcalan'ın özgür bırakılmasının geldiğini düşündüklerini belirterek, "Bir halkın önderi özgür değilse o halk da özgür değildir." dedi. görebiliyoruz çünkü bir halk olan Kürtler, sistem tarafından yok sayıldı, yok edilmek istendi, inkar edildi. Buna karşı isyan gerçekleştirdiğimizde de topyekun sistemin inkar yöntemleriyle karşı karşıya kaldık. Kürdistan tarihi; isyan, inkar ve imha süreçleri ile doludur fakat sistem bu uygulamalarından sonuç alamadı” diye konuştu. “ÖZGÜRLÜĞE ÇOK YAKIN OLDUĞUMUZ GÜNLERİ YAŞIYORUZ” Mücadeleleri ve direnişleriyle sistemin inkar imha sistemini ortadan kaldırdıklarını ifade eden Tuğluk, “Değerli halkımız, geldiğimiz aşamada artık hiç kimse Kürt halkının varlığını inkar edemiyor. Artık Kürt sorununun demokratik ve barışçıl çözümünün mümkün olduğu koşulları yaşıyoruz. Özgürlüğe çok yakın olduğumuz günleri yaşıyoruz. Sayın Öcalan biliyorsunuz İmralı’da sorunun barışçıl çözümü için bir görüşme süreci başlattı. Devlet yetkilileri ile Sayın Öcalan arasında bir diyalog süreci başlamış durumda. Hiç kuşku yok ki Öcalan’la görüşme yapıyorsa bu sizin mücadeleniz sayesindedir. Türkiye Cumhuriyeti Devleti, İmralı’da görüşüyorsa Kürt özgürlük hareketinin sayesinde, Kürt gerillasının muazzam mücadelesi sayesinde oldu. Değerli halkımız, Başkan Öcalan artık sorunun barışçıl çözümü için acının, kanın gözyaşının olmamasını istiyor. Onurlu bir barışın gerçekleşmesi için elinden gelen çabayı sarf ediyor ama bilmenizi isteriz ki Kürt tarafının bütün bu iyi niyetine ve çabalarına rağmen hala AKP iktidarı, ’Kürtleri nasıl oyalarım, seçimleri nasıl atlatırım, sonrada Kürtleri nasıl EMİR BAŞKAN OLACAK Sarıgül’ün seçilememesi ihtimali üzerine yaptığı iddia edilen plana göre; Şişli'ye CHP’li belediye başkanı seçilirse 1 yıl sonra görevinden istifa ettirilecek. Ardından oğul Sarıgül, başkanlık koltuğuna oturtulacak. Bu sayede Sarıgül, Şişli'yi elden bırakmamış olacak. İLK 5 SARIGÜL’E AİT Sarıgül ayrıca danışmanlarına da ilk sıra kıyağı yaptı. Beşiktaş’a belediye başkanı yapmak için uğraştığı danışmanı Tonguç Çoban aday olamayınca Şişli’den meclis üyesi adayı olarak ilk sıraya konuldu. Sarıgül, tüm ilçelerde ilk 5’e kendi adamlarını yerleştirdi. SARIGÜL'DEN CUMHURBAŞKANI'NA HAKARET Sarıgül’den Cumhurbaşkanı'na hakaret: MUSTAFA Sarıgül, dün twitter hesabından Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’e hakaret eden bir mesaj paylaştı. Tweet’ine “Türkiye HERKES İÇİN EKONOMİ POLİTİKA İşte Ankara'daki son anket sonucu Beypazarı'nda belediye başkanlığı yaptığı için orada yapılacak bir anketin, aradaki farkı değerlendirmek için etkili olabileceğini, bunun içinde farklı araştırma şirketlerinin bölgede araştırma yaptığını söyleyen Gökçek, kendisiyle CHP'nin adayı arasında 20 puanlık bir farkın bulunduğunu iddia etti. ezerim’in hesabını, kitabını yapıyor” ifadelerini kullandı. “GERÇEKTEN BU ÜLKENİN BARIŞA İHTİYACI VAR” Bu ülkenin barışa ihtiyacı olduğunu ve bunun için de samimiyete ve ciddiyete ihtiyaç olduğunu dile getiren Aysel Tuğluk, “Gerçekten bu ülkenin barışa ihtiyacı var. Hükümetin, devletin samimi adımlar atmasına ihtiyacımız var. Barış tek taraflı yürüyecek bir durum değildir. Barış çift taraflı olmak zorundadır ve biz fazla bir şey istemiyoruz. Hakkımız, hukukumuz neyse onu istiyoruz. Kendi topraklarımızda özgürce yaşamak istiyoruz. Kimliğimizle, onurumuzla, dilimizle yaşamak istiyoruz. Biz başkasının hakkına, hukukuna göz dikmiş değiliz, şimdi barış olacaksa Kürt halkının haklarını tanıma temelinde olacak. Kürdistan’ın statüsünü tanıma temelinde olmak durumundadır. Başbakan, ‘Zaten Kürt sorunu diye bir şey yok, biz çok şeyler yaptık’ diyor. Birtakım kırıntıları Kürt sorununu çözmüş gibi sunmak kesinlikle barışa hizmet eden bir yaklaşım değildir. O nedenle Sayın Öcalan barış çözümünü ısrarla ve kararlılıkla devam ettirmek istiyor. Beşir Atalay çıkıp, ‘Abdullah Öcalan kabul etmeliyiz ki bu halkın önderidir’ dedi. Bunu söylemek zorunda kaldılar. Çok istedikleri için söylemediler, halkımızın mücadelesi bu sözü bu devlete söyletti. Artık onlar da Kürt halkının önderi olarak Başkan Öcalan’ı kabul ediyorlar. Başkanı İmralı’da bir hücrede tutarak onunla müzakere yürütmeye çalışıyorlar. Bizler başkanımızın İmralı koşullarında kalmasını kabul etmiyoruz, içimize sindirmiyoruz.””CİHAN A nkara'da yarış giderek kızışıyor! Gökçek, sadece Beypazarı'nda Yavaş'a yüzde 20'lik bir fark attığını iddia etti. nkara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek, elindeki son anketleri kamuoyla paylaştı. CHP'li Mansur Yavaş'ın belediye başkanlığı yaptığı Beypazarı'nda yapılan son ankette, A AK Parti'nin yüzde 54, CHP'nin ise 34.2'lik bir oy oranına sahip olduğunu söyleyen Gökçek, sadece kendisiyle CHP arasında sadece Beypazarı'nda 20 puanlık bir fark olduğunu iddia etti. Ankara'da yerel seçimlerin son durumu Melih Gökçek, CNN Türk'te katıldığı Tarafsız Bölge'de farklı araştırma şirketlerinin Ankara ölçeğinde yaptığı anket sonuçlarını açıkladı. CHP Ankara Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Mansur Yavaş'ın, BD Dışişleri Bakanlığı A Sözcüsü Marie Harf, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül üzerinden bilgiye erişimi sınırlandırıcı potansiyele sahip" dedi. tarafından onaylanan "İnternet Yasasına" ilişkin "Bu yasa, ciddi bir şekilde ifade özgürlüğünü, basın özgürlüğünü ve internet Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Harf, Viyana'dan telekonferans yoluyla düzenlediği brifingde konuyla ilgili sorular üzerine, Cumhurbaşkanı Gül'ün imzaladığı yasayla ilgili Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT) temsilcisi tarafından dile getirilen kaygıları daha önce de paylaştıklarını hatırlattı. Harf, "Bu yasa, ciddi bir şekilde ifade özgürlüğünü, basın özgürlüğünü ve internet üzerinden bilgiye erişimi sınırlandırıcı potansiyele sahip. Bu yasanın aynı zamanda Türkiye'nin iş ve yatırım ortamına da olumsuz etkisi olabileceğine inanıyoruz. Cumhurbaşkanı Gül tarafından onaylanan yasanın, bu süreçte Parlamento'da veya Bunun üzerinde aldığımız her oy başarıdır. Uluslararası güçler bizim oy oranımıza göre pozisyon belirleyecek.” B aşbakan Erdoğan kurmaylarıyla bir araya geldi. Erdoğan paralel yapının ‘yüzde 30’un altına düşersek AK Parti gider’ diye beklediğini belirterek 2009’da oy oranını referans gösterdi ve başarı için bunun üstünde bir oy oranı alınmasını istedi. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, dün önce partisinin milletvekilleriyle yaptığı istişare toplantısında, bir araya geldi, ardından da partisinin seçim beyannamesini açıkladı. 30 Mart’ta yapılacak yerel seçimlerin büyük önem taşıdığını belirten başbakan “2009’daki oyumuz yüzde 38.8. Bunun üzerinde aldığımız her oy başarıdır” dedi. Erdoğan, Meclis’in seçimler nedeniyle tatile girmesinden önce milletvekilleriyle gru- plar halinde istişare toplantısı yapma kararı aldı. Bu kapsamdaki ilk toplantı AK Parti Genel Merkezi’nde gerçekleştirildi. 17 Aralık operasyonu sonrası istifa eden eski AB Bakanı Egemen Bağış, İzmir Büyükşehir Belediye Başkan adayı Binali Yıldırım’ın da hazır bulunduğu toplantıya 103 milletvekili katıldı. CEMAATLE KIRILMA NOKTASI NE OLDU? AK Parti kaynaklarından edinilen bilgiye göre, “Sizin için cemaatle ilgili kırılma noktası ne oldu?” şeklindeki soruya Erdoğan şu yanıtı verdi: “Süreç aslında 7 Şubat’ta (MİT Müsteşarının ifadeye çağrılması) başladı. 7 Şubat’ta endişelendik. 17 ARALIK’TA GERÇEK YÜZLERİ ÇIKTI; SİVİL DARBE YAPTILAR Çağırdık bunları, ‘Bu ne rezillik’ dedik. Aracılar dostlarla sürekli ‘Bize güvenin, sorun olmayacak, yok böyle şeyler’ dediler. Biz de inandık. Çok yalancı bunlar. Bu kadar yalana, bu kadar hesapsız davranacaklarına ihtimal vermedik. 17 Aralık’ta gerçek yüzlerini ortaya çıkardılar. Sivil darbe yaptılar.” Erdoğan, MİT Müsteşarı Hakan Fidan’a o süreçte verdiği talimatı da ilk kez açıkladı: “MİT Müsteşarımıza, ‘Bunların yetkileri yok. Seni çağıramazlar. Çağırırlarsa gitmeyeceksin. Onlar gelirse de içeri almayacaksın’ talimatı verdim.” Erdoğan yerel seçimlerin ve AK Parti’nin BÜROKRASİDEN BELGE AKIYOR Erdoğan bürokraside cemaat korkusunun kırıldığını da söyledi: “Bürokraside cemaate yönelik çok korku vardı. Hakim, müktedir olarak olarak bunları görüyorlardı. O zaman bilgi ve belge akışı söz konusu değildi. Ama şimdi bunlar ve yaptıkları hakkında yağmur gibi belge ve bilgi akıyor.” Erdoğan, toplantıya katılan bir milletvekilinin hatırlatması üzerine, Ak Partililer’den istifacı milletvekilleriyle teması kesmelerini istedi: “AK Parti’yi kara parti ilan eden bu adamlara yüz vermeyin. Aslında hepinizin dava açması lazım bu adama. Bizim sıralarımızda işi yok artık, gitsin Genel Kurul’da bağımsızlara ait bölümde otursun.CİHAN 9 Ankara'da çok tartışılacak afiş nkara 2009 seçimlerinde tartışma konusu olan "Gökçek gidecek sol A gelecek" afişlerinin ardından bu seçimlerde de “Sosyalizm yolunda omuz omuza Mansur Yavaş’ta birleşelim” afişleriyle donatıldı 'Basın özgürlüğündeki kötü algıyı hızla değiştirmeli' umhurbaşkanı Abdullah Gül, C HSYK'ya atadığı Prof Dr. Bülent Çiçekli'nin yeni yasayı "12 Eylül dönemi yasası"na benzetmesine ilişkin, "Benim atadığım üye keşke önce beni brife etseydi. Ben herkese açığım" diyerek tepki gösterdi. "Evrensel anlamda basın özgürlüğü bir ülkenin gurur duyacağı birşeydir" diyen Gül, "Bu anlamda şikayetler çoğalıyor. Bunu çok hızlı telafi etmemiz lazım" ifadesini kullandı. Yeni Şafak'tan Ali Bayramoğlu Cumhurbaşkanı Gül'ün gazetecilere yaptığı değerlendirmeleri şöyle aktardı: Cumhurbaşkanı'yla yemekte, özel sohbette sizin görev sürenizi de konuştunuz mu? 'Yok onu sormadılar. Daha çok Meclis'te son yaşananlar soruldu. Bugünkü dünyada her şey her yerde takip ediliyor tabii. Doğrusu biraz mahçup olduğumuz durumlar çıktı. Bir milletvekilinin burnu kırılmış. Kanlar falan… Bunlar hoş şeyler değil. Ukrayna'da olanlar gibi bir manzara çıkıyor herhalde. Dışarıya yansımış, adamlar gayet nezaketle soruyorlar, bizim gazeteler böyle yazdı diye. Doğrusu mahçup olunacak şeyler. Üzücü, açık söyleyeyim. O heyecanla farkında olmayabilirler ama bu manzaraların Türkiye değerine attığı çizik gerçekten fazladır ve çok üzücüdür. Bu tip şeyler çok gelişmiş, demokrasisi takdir edilen ülkelerde olmuyor. Dolayısıyla dışarıda insanlar hemen zihninde bir yere koyuyor. Yaşanmaması lazım…' Geçmişte güzel şeyler olacak dediniz, hava değişti… Bu ara öyle bir havanız var mı? Bunu demek içinizden geçiyor mu? Tabii ki güzel şeylerin olmasını isteriz. Cumhurbaşkanı olarak böyle bir devleti temsil etmekten o kadar çok onur gurur duyuyorum ki.. Genel Türkiye potansiyeli, geçmişiyle, dinamiği ile o kadar muhteşem ki, özellikle Avrupa'da 80 milyonluk bir ülkeden bahsediyorsunuz. Bu ülkenin gelecekteki gücünden bahsediyorsunuz. Herkesin dost olmak istediği bir ülkeden.. Bu imajın hiç bozulmaması lazım. Son dönemde yaşanan şeyler kötü. Bir zamanlar çok parlayan ışığımızın aynı parlaklıkta olmadığı aleni, bu gözüken birşey. Onun için bu durumdan bu tartışmalardan, bunların hepsinden hemen çıkmamız lazım. Tekrar kendi yörüngemize oturmamız lazım. Bunu millet olarak, siyasetin Basın özgürlüğünün geldiği nokta, sizi rahatsız ediyor mu? Basın özgürlüğü, gelişmiş demokrasilerde ülkelerin daima onurudur ve daima güç verir. Açıklıkla söyleyeyim. Basın hayatında yanlış yaparsa bu ayrı, ama evrensel anlamda basın özgürlüğü bir ülkenin gurur duyacağı birşeydir. Bu anlamda şikayetler çoğalıyor. Bunu çok hızlı telafi etmemiz lazım. Algı ile gerçek arasında daima fark var. Algı çok daha tehlikeli oluyor. Gerçeği ortaya koysanız da algı devam ediyor bir süre. Bunlara yol açan şeyler varsa düzeltmemiz ve fırsat vermememiz lazım. Kesinlikle... 'Dil ve üslup önemli' 12 yılda çok büyük reformlar yapıldı. Bugünden geleceğe baktığınızda kurucusu olduğunuz, reformları taşıyan AK Parti'nin geleceğini nasıl görüyorsunuz, kendinizin geleceğini de tabii? Günü gelince kendimi konuşuruz. Cumhurbaşkanı olarak parti ile ilgili nasıl değerlendirme yapayım? Roketler fırlatılırken, kendini fırlatıyor, ateşliyor gidiyor, atmosferden çıkarken bir kez daha ateşliyor, yörüngeye girerken üçüncü kez ateşliyor.” ankaya’ya, Altındağ’dan Yenimahalle’ye kadar Ç Ankara’nın dört bir yanındaki billboardlarda ve otobüs duraklarında ilginç bir afişle karşılaştı. Kırmızı üzerine sarı renkte yazı ve yumruk olan afişlerde şu ifadeler yer aldı: Sol örgütler, sosyal demokratlar, devrime gönül verenler, halkın hakları mücadelesine inananlar, faşizme karşı sosyalizm yolunda omuz omuza. Oylarımızı bölmeyelim, CHP Anakent Adayı Mansur Yavaş’ta birleşelim. Birlik-MücadeleZafer.Afişleri kimin hazırladığı ve astırdığı ise merak konusu.CİHAN CHP bu ilçede seçime giremeyebilir Harf, bir soru üzerine, "Biz bu süreçte Türkiye'den, bu yasa hakkında endişelerimizin temel nedeni olan temel özgürlüklerin muhafaza edilmesini bekliyoruz. Yasa hakkında veya muhtemel değişiklikler hakkında detaylı analiz yapmayacağız. Birşey gerçekleştiğinde ne olacağına bakarız ve o zaman değerlendirmede bulunuruz."C CİHAN alacağı oy oranının önemine vurgu yaparken de, “Bunlar ‘yüzde 30’un altına düşerse AK Parti gider’ hesabı içindeler. Kendilerine çok büyük güç vehmediyorlar. Ama 30 Mart’ta böyle bir güçleri olmadığını görecekler. 2009’daki oyumuz yüzde 38.8. CHP'DE 4 İLÇE BAŞKANI İSTİFA ETTİ CHP’de sular durulmuyor. Adaylar konusunda Antalya ve İzmir’de başlayan kriz İstanbul’a da sıçradı. Milletvekillerinin tepkilerine hatta istifasına yol açan kriz, il ve ilçe başkanlarını da harekete geçirdi. Sarıyer ve Beyoğlu'nun yanı sıra Üsküdar İlçe Başkanı Mustafa Çetinkaya ile Beykoz İlçe Başkanı Bahadır Yavuz da istifa eden isim oldu. Bahadır, istifasını bir basın açıklamasıyla duyurdu. CİHAN yasanın uygulanmasında olsun bazı değişikliklere uğrayacağını anlıyoruz. Biz Türkiye'den, daha önce de birkaç kez belirttiğim gibi, temel ifade özgürlükleri ile özgür ve bağımsız medyayı savunmasını bekliyoruz" diye konuştu. bütün kurumları olarak söylüyorum. Halk olarak, basın, aydınlar hep beraber Türkiye'nin böyle olması lazım. Türkiye'nin yolu zaten belli. Kimsenin kafasına soru getirmememiz lazım. Gidişte yavaşlama var mı bunların olmaması lazım. Gürültülü bir memleket gibiyiz. Buradan çıkmamız lazım. HP Sarıyer'de C Belediye Başkan Adayı ile İlçe Başkanı arasında yaşanan liste krizi nedeniyle meclis üyeliği aday listesi ilçe seçim kuruluna gecikmeli olarak teslim edildi. Gecikme tutanak altına alındı. CHP'nin Sarıyer'de seçime girmesi riske girdi. 9 DAKİKA GECİKMELİ GELDİ ERDOĞAN'IN YEREL SEÇiMLERDE OY ORANI HEDEFi Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı” notunu koyarak boş koltuk FOTOĞRAFI paylaşan Sarıgül’e takipçileri de eşlik etti. Sarıgül’ün takipçileri Cumhurbaşkanı'na hakaretlerde bulundu. İstanbul'da 4 ilçe başkanı görevlerinden istifa etti. İstifaların, belediye meclis üye listesindeki anlaşmazlık nedeniyle olduğu öğrenildi. CHP Sarıyer Belediye Meclis üyeleri listesi üzerinde uzayan tartışma nedeniyle CHP Sarıyer İlçe Başkanı Mehmet Deniz istifa etti. Beyoğlu İlçe Başkanı İnan Günay ve ilçe yönetim kurulu da aynı nedenlerden görevlerinden ayrıldı. ANKARA MERKEZ SONUÇLARI Yine farklı araştırma şirketlerinin Ankara merkezde yaptığı anket sonuçlarını da açıklayan Gökçek, Adil Gür'ün yaptığı bir araştırmada kendisinin 44.8, CHP'nin adayının ise 35.9'luk bir oy oranına sahip olduğunu gösterdiğini açıkladı.C CİHAN ABD'den Türkiye'ye kritik uyarı Sarıgül İstanbul için B planını devreye soktu HP’nin İBB Başkan adayı Mustafa Sarıgül, “B Planı”nı C devreye soktu. Seçilmeme 21 ŞUBAT 2014 K Parti Adıyaman Milletvekili Mehmet A Metiner ile MHP Iğdır Milletvekili Sinan Oğan arasında TBMM Genel Kurulu’nda ’Türkçülük ve Kürtçülük’ tartışması yaşandı. Kürt olduğunu belirten Metiner, "Kahrolsun ırkçılıklar, kahrolsun Kürtçülükler, kahrolsun Türkçülükler" dedi. DİYARBAKIR'DA KUCAKLAŞTIKLARINIZIN MÜZİĞİNİ KULLANIN MHP Iğdır Milletvekili Sinan Oğan TBMM Genel Kurulu’nda söz aldı ve Ak Parti’nin seçim müziğini eleştirdi. Oğan, "2023’ü, Milliyetçi Hareket Partisinin olan 2023’ü çaldınız, şimdi kendinizinmiş gibi kullanıyorsunuz. Milliyetçi Hareket Partisinin, yine ’Hilal Kart’ını çaldınız, onu da kendinizin ki gibi kullanıyorsunuz. Bunlar yetmedi, daha da acısı, Türk’ü şimdiye kadar yok saydınız, Türk’ü kabul etmediniz. Şimdi dış ilişkilerden sorumlu başkan yardımcısı yaptığınız MYK üyeniz kalktı, dedi ki; ’Türk yoktur.’ Ne gariptir ki, ne garip. Peki, o zaman, ’yalan’ diyebildiniz mi kendi partidaşınız televizyon televizyon gezip bunu ifade ederken? ‘Yalan’ diyemediniz. Şimdi, ne gariptir ki Dombra Müziği’ni aldınız Nogay Türklerinin ve genelde Orta Asya Türklerinin, Türklüğün bir çalgısı, bir simgesi olan Dombra Müziğini almışsınız, Dombra Müziği’ni şimdi seçim müziği yapıyorsunuz. Size yakışan o değil, size yakışan o değil. Size yakışan Türklere ’şerefsiz’ dediği halde mezarını ziyaret ettiklerinizin müziğini seçim müziği olarak kullanın veyahut da Diyarbakır’da kucaklaştıklarınızın müziğini seçim müziği olarak kullanın. HER ŞEYİ KULLANDIĞINIZ GİBİ DOMBRA MÜZİĞİNİ DE KULLANIYORSUNUZ Türk’ün müziğini kullanmak ve onu da, maalesef, siyaset malzemesi yapmak size yakışmıyor. Buradan da dinletmek istiyorum. Türk’ün müziğini kullanmak size yakışmıyor, ama siz her şeyi kullandığınız gibi, Dombra Müziği’ni de kullanıyorsunuz. Onun üzerinden acaba yeterince bölücülük yaptık, Türklere her türlü hakareti yaptık Türklüğü ayaklar altına aldık, Türk milliyetçiliğine hakaretlerin birbiri peşi sıra sıralıyoruz. Acaba bir Dombra Müziği’yle bize seçimlerde tokat atacak olan hakaret ettiğiniz, ayaklar altına aldığınız Türklerden acaba bu müzik yoluyla onlardan oy devşirebilir miyiz diye oyun peşindesiniz. 17 ARALIK'TA GÖRDÜK ÇALMA KABİLİYETİNİZİ Kusura bakmayınız her şeyi kullanabilirsiniz, maalesef, çalma konusunda 17 Aralık da gördük, çalma konusunda da pek bir mahirsiniz. Ama herkesi kandırabilirsiniz, bilmem, Mısır’a gidip BOP’çu olabilirsiniz, Erbil’e girip Barzanici olabilirsiniz ama Dombra Müziği’ni çalarak Türkçü olamazsınız. Kusura bakmayın, Dombra Müziği’ni çalarak Türkçü olamazsınız, olamayacağınızı da inşallah seçimlerde göreceğiz" dedi. Bu sırada, Ak Parti Adıyaman Milletvekili Mehmet Metiner, Oğan’a dönerek, "Biz zaten Türkçü değiliz, çok şükür. Ne Türkçüyüz ne Kürtçüyüz" diye seslendi. KAHROLSUN IRKÇILIKLAR Ardından Oğan ile Metiner arasında sözlü tartışma yaşandı. Söz alan Mehmet Metiner, şunları söyledi: "Evet, ben bir Kürt’üm, etnik aidiyetiyle övünmeyi cahiliye adeti olarak gören bir insanım. Türkiye Cumhuriyeti devletinin vatandaşıyım. Bu ülkede Kürtlerin tıpkı Türkler gibi eşit haklara sahip olması gerektiğine inanan bir partinin mensubuyum. Bir anlayışın mensubuyum. Kürt’üm, Kürtçülüğü lanetliyorum. Siz de eğer ırkçı değilseniz Türkçülüğü lanetlemeye çağırıyorum sizi. Sayın Başbakanımız etnik milliyetçilikleri ayaklarının altına aldığını söyledi, milliyetçilikleri değil. Türkiye milliyetçiliğine evet, ama her türlü etnik milliyetçiliğini cahiliye adeti olarak görüyoruz, lanetliyoruz. CHP'li Sarıyer Belediye Başkanı Şükrü Genç ile CHP Sarıyer İlçe Başkanı Mehmet Deniz'in uzun süren liste tartışması sonrasında CHP Sarıyer İlçe Teşkilatı, belediye meclis üyeleri ile ilgili aday listesini saat 17.00'de İlçe Seçim Kurulu'na elden teslim edemedi. İlçe Seçim Kurulu'ndaki görevliler CHP teşkilatının gönderdiği faksı imzalayarak onaylamak durumunda kaldı. Orijinal nüsha ise 17.09'da geldi. Bir diğer husus, her seferinde ‘Türk’ün bir ırk adı olmadığını söyleyen siz değil misiniz? ’Türk’ün, herkesi bu coğrafyada kuşatan ortak bir sıfat olduğunu söyleyen siz değil misiniz? Genel Başkan Yardımcımızın ‘Türk’ bir ırk adı değildir’ derken kastettiği sözleri burada çarpıtmanız, ne kadar, dibine kadar ırkçı olduğunuzu, bölücü olduğunuz gösterir. İşte ben buradan söylüyorum; Kahrolsun ırkçılıklar, kahrolsun Kürtçülükler, kahrolsun Türkçülükler diyorum, ama bu ülkede yaşayan herkesin de temel hak ve özgürlüklerde eşit olması gerektiğini savunuyorum. Bu da size ders olsun." TÜRK BİZİM ORTAK ADIMIZDIR Ardından söz alan ve Mehmet Metiner’e tepki gösteren Oğan, "Kahrolsun Türkçülük demek kimsenin haddi değildir. Türk bizim ortak adımızdır. Türkçülüğü, bölücülükle karıştırmayın. Sizin hizmetinizde olduğunuz bölücülük değil Türkçülük, hepimizin ortak adı, hepimizin ortak şemsiyesidir" diye konuştu.C CİHAN GERGİN BEKLEYİŞ SÜRÜYOR CHP'nin belediye meclis üyelerinin isimlerinin bulunduğu listenin orijinal nüshasını yazılı olarak ve bir disk içerisinde elden İlçe Seçim Kurulu'na teslim edememesi sonrası AK Parti ile MHP harekete geçti. Listenin sadece faks yoluyla İlçe Seçim Kurulu'na teslim edilmesine AK Parti İlçe Başkanı Hüseyin Özdemir ve MHP İlçe Başkanlığı itiraz etti. İtiraz sonrası CHP meclis üyelerinin seçime girmeleri riske girdi. İlçe Seçim Kurulu'nun önünde bulunan yoğun kalabalık saatlerdir gergin bekleyişini sürdürüyor. EMSAL KARARLAR VAR Gecikmeli olarak listeyi teslim edenler normalde seçime giremiyor. Konuyla ilgili olarak çok sayıda emsal karar var. Milliyetçi Hareket Partisi, 29 Mart 2009 yerel seçimlerinde Kocaeli Kartepe ve İstanbul Maltepe'de aday listelerini 19 Şubat 2009 saat 17.00'de Yüksek Seçim Kurulu'na (YSK) teslim edemediği için seçime giremedi. MHP 25 dakika gecikince seçimlere Maltepe'den girme hakkını kaybetti. Saadet Partisi de evrakları İl Seçim Kurulu'na gereken sürede ulaştıramadığı için Şırnak'ta seçime girememişti. İl Seçim Kurulu'nun AK Parti ve MHP'nin itirazını önümüzdeki günlerde karara bağlaması bekleniyor.CİHAN 10 21 ŞUBAT 2014 Basın-Kritik HERKES İÇİN EKONOMİ POLİTİKA Etyen MAHÇUPYAN Fatih ÖZATAY Garip ama gerçek 2014'e ilişkin temel senaryo (1) B u iktidardan hoşlanmayan, bir biçimde gitmesini isteyen çok… Hem yurtiçinde hem de yurtdışında birçok grup ve kurumun bu beklenti etrafında bir gevşek koalisyon oluşturduğunu tahmin etmek zor değil. Bunda hükümetin çeşitli tutumlarının ve özellikle Başbakan’ın dışlayıcı ve mahkûm edici dilinin de muhakkak ki önemli bir payı var. Dolayısıyla ortada hükümeti düşürmeyi ve Erdoğan’ı itibarsızlaştırarak siyaset dışına itmeyi amaçlayan bir stratejinin olmasını yadırgamıyoruz. Ama AKP’nin zayıflaması ya da oyundan düşmesi sadece ona karşı yürütülecek stratejiyle bağlantılı değil. Sonuç üzerinde asıl etkili olacak olan AKP’nin ve Başbakan’ın buna nasıl tepki verecekleri ve söz konusu tepkinin toplumun geneline hitap edip etmeyeceği. Meseleye böyle bakıldığında örneğin Suriye konusunda AKP’nin düştüğü duruma, bugün de AKP karşıtlarının düşme ihtimali epeyce yüksek gözüküyor. Nasıl AKP Esed ve Suriye’yi doğru öngöremediyse, AKP karşıtları da hükümeti ve toplumu doğru öngörememiş olabilirler. Muhtemelen hükümetin bir tür uzlaşma arayışına girmek zorunda kalacağı, aksi halde bu gerilimi yükseltmenin hükümete pahalıya patlayacağı hesaplanmış olabilir. Ama pek öyle olmamış gözüküyor… Başbakan’ın sert üslubuna ve yolsuzlukların varlığına inanılmasına karşın, kamuoyunun hükümetten desteğini çekmemiş olduğu anlaşılıyor. Eğer amaç siyasetten pay almaksa bunun yollarından biri AKP’nin içinde var olmak. Ama bu karşılıklı olarak birbirine razı olmayı, bir paylaşma zemini üretmeyi gerektiriyor. Eğer bu imkânsız hale gelmişse önünüzde üç yol kalmış demektir. Birincisi bu iktidarı sandıkta yenmektir ama şu an için böyle bir ihtimal gözükmüyor. İkinci yol parlamento dışı bir gücün hükümet üzerine baskı oluşturmasına dayanan bir ‘darbenin’ gerçekleşmesidir. Artık asker üzerinden böyle bir maceraya girilmesi gerçekçi gözükmediği gibi meşruiyet zaafı da içeriyor. Ama eğer toplum bunu yaparsa, insanlar sokaklara dökülür ve kamusal alanı yönetilemez hale getirirlerse, buna herhangi bir hükümetin uzun süre dayanması mümkün olmaz ve ayrıca eğer hükümet sertliğe kayarsa meşruiyetini daha da kaybeder. Ancak bir sokak itirazının bu noktaya gelebilmesi için sadece hükümetin aczi veya yanlışları yeterli olmayacaktır. Bizzat o sokak siyasetinin toplumun geneli açısından samimi, inandırıcı ve haklı bulunması ya da söz konusu itirazın çoğunluğu bir biçimde temsil etmesi gerekir. Mütedeyyin kesimin çoğunluğu oluşturduğu ve sokak siyasetinin genele yabancılaşmış bir sol aktivizmin uhdesinde olduğu bir toplumda ise dindar cenahın üstelik başarılı bulunan bir hükümetini devirmek de yine pek kolay olmayacaktır. Böylece geliyoruz üçüncü yola… Yani AKP’nin içeriden çökmesine… Geçmişte merkez sağın sıkça yaşadığı şekilde AKP’nin ‘siyaseten’ bölünmesinin zemini bulunmadığına göre karşımızda birbiriyle de ilişkili olan üç muhtemel araç var demektir: Bir ekonomik krizin çıkması, hükümetin altından kalkamayacağı bir yolsuzluğa bulaşması, uluslararası politika açısından gayri meşru bir işe kalkışması. Birçokları için şaşırtıcı olabilir ve belki de tamamen tesadüftür ama bugün AKP her üç durumla da aynı anda karşı karşıya. Yolsuzluk dosyaları zaten malum ve eğer 25 Aralık kazasız geçilseydi başka dosyaların da art arda ortaya çıkacağı anlaşılıyor. Suriye’ye giden TIR’a el koyma teşebbüsü ile birlikte gündeme sürülen El Kaide bağlantısını da kenara yazalım. Şimdi de dövizdeki önlenemeyen yükseliş… Üstelik son iki hafta içinde döviz cinsinden borçlu olanların açıklarını kapatma fırsatını bulmaları ve faiz hadlerinin de iki misline çıkarılması gibi bir tedbirin hayata geçmesine rağmen… Böylesine bir bileşimin karşısında hiçbir hükümetin ayakta kalması mümkün olmamalı. Ekonomiyi yönetememek, büyüme oranının düşmesine ve işsizliğin artmasına neden olmak yurtiçinde seçmen desteğini büyük ölçüde tırpanlayacaktır. Buna yolsuzlukların varlığını ve hükümetin hukuktan kaçtığını eklediğinizde iş daha da vahim olur ve Batı dünyasının da kabul edemeyeceği bir durum ortaya çıkar. Hele El Kaide ile bağlantı iddiası ise Batı’nın kategorik olarak da bu hükümetten desteğini çekmesi demektir. Ancak garip ama gerçek… AKP hükümeti ‘sallanıyor’ propagandasına rağmen şaşırtıcı şekilde sağlam duruyor. Batı dünyası bile yumuşak bir tutum izliyor. Acaba neden? Belki bütün bunların tesadüf olamayacağına dair bir kanaat oluştu. Belki de hepsinde fazla ileri gitmişlik, inandırıcılık eksikliği bulundu. Ama asıl önemlisi AKP karşısında siyasetin teknik bir mesele olmadığının, bu dönemin tarihsel perspektife oturtularak ‘anlaşılması’ gerektiğidir. Zaman 30 Kasım 2013 T ürkiye ekonomisinin mevcut kırılganlıkları dikkate alındığında, iki temel belirleyici dışsal unsur ön plana çıkıyor: ABD ve Avrupa. başlayacağı temel belirleyici. FED, mayısta bu ihtimali ortaya attıktan sonra Türkiye’ye net sermaye girişi çarpıcı biçimde azaldı. Yıl sonuna geliyoruz. 2014’te Türkiye ekonomisinin ‘normal koşullar’ altında nasıl bir performans izleyeceği, önümüzdeki haftaların temel tartışma konusu olacağa benzer. İlk dört ayda ortalama 10,7 milyar dolarken, izleyen beş ayda ortalama 2,1 milyar dolar oldu net sermaye girişi. ‘Normal koşullar’ yanlış anlaşılmasın. Ortada anormallik varsa ve bir süre daha devam edeceği aşikârsa, ileriye yönelik tahmin yapılırken, o anormallik ‘normal koşul’ olur. En iyisi, ‘normal koşul’ için her zamanki gibi ‘temel senaryo’ sözcüğünü kullanayım. Bu nedenle, döviz kuru ve faiz sıçradı. Net sermaye girişinin azalması bir süre sonra kredi artış oranını da düşürüyor. Tüketim ve yatırım harcamaları olumsuz yönde etkileniyor; büyüme oranı azalıyor. FED’in kararı, benzeri hareketlere 2014’te de yol açacağı için çok önemli. İkinci belirleyici, ABD’nin Soru şu: 2014’e ilişkin temel senaryo ne olabilir? Zor bir soru. Yine da yanıtlanması gerekiyor. Türkiye ekonomisinin mevcut kırılganlıkları dikkate alındığında, iki temel belirleyici dışsal unsur ön plana çıkıyor: ABD ve Avrupa. Bunun dışında elbette başka dışsal unsurlar da rol oynayacak. Mesela Suriye krizi, İran’daki gelişmeler, petrol fiyatları, ikinci büyük ihracat pazarımız Kuzey Afrika ve Ortadoğu Bölgesi’nin ne ölçüde büyüyeceği, yurtiçindeki seçimler... Ama hiçbiri ABD ve Avrupa kadar belirleyici değil. Bu yılki deneyimlerimizin de ışığında, ABD’ye ilişkin önemli iki belirleyici var. Birincisi, elbette ABD Merkez Bankası (FED). 17-18 Aralık’taki yılın son toplantısında başlamazsa, ne zaman ve ne şiddette tahvil alım miktarını azaltmaya maliye politikasını kilitleme riski olan malum kavganın 2014’te de sürüp sürmeyeceği. İlk test 2014’ün ilk aylarında: Bakalım Cumhuriyetçiler ile Demokratlar ne yapacaklar? Yeniden kamu kesiminin kepenk kapatmasına yol açarlarsa, FED’in kararının (bu aralıkta başlamazsa) zamanlaması ve/veya şiddeti etkilenebilir: Son iki ayda yüzde 1’in altına düşen ve dolayısıyla “Deflasyon belası mı geliyor?” kaygılarına yol açan enflasyonun önümüzdeki aylarda nasıl şekilleneceği ilk unsur. İkincisi de elbette büyüme oranı. Biraz kıpırdanma olmazsa ve enflasyon da yüzde 1’in altında kalmaya devam ederse ECB ek önlemlere gidebilir. Birbirini dışlamayan, dolayısıyla beraber de kullanılabilecek üç araç seçeneği var: Bu ay içinde yüzde 0,25’e düşürülen politika faizinin sıfırlanması. Ama durun, bir de Avrupa’ya ilişkin belirsizlikler var. Avrupa’ya ilişkin birkaç olumlu gelişme yaşandı bu yıl. Birincisi, ortak bir bankacılık otoritesinin kurulması yolunda küçük de olsa birkaç İlki, olasılığı en yüksek olanı. İkincisi hakkında şüpheler var. Üçüncüsü ise Almanya’nın alerjisini çekebilecek bir politika. Sürdüreceğim. Radikal 30 Kasım 2013 Kadın sürücüsünün Haliç Köprüsü üzerinde direksiyon hakimiyetini kaybettiği kamyonet, metrobüs yoluna girdi. Kadın sürücü, kamyonetiyle metrobüs yoluna daldı Ş Otomobilin çarptığı adamın belinde, kalçasında ve kafasında kırıklar oluştuğu, ancak hayati tehlikesinin bulunmadığı öğrenildi. Kaza sonrasında olay yerine giden gazetecinin kaza ile ilgili elde ettiği bilgi notlarını “rüşvet” olarak algılayan kadın sürücü, muhabire, “Şu an o polisten rüşvet aldın. Ne aldın? Ali Dayar’ı aldın. Tamam” diyerek suçlamalarda bulundu. Kadın sürücü, kaza ile ilgili soruları ise yanıtsız bıraktı.İfade için Harbiye Polis Merkezi’ne götürülen kadın sürücü, daha sonra emniyetten ayrıldı. AA Bu durumda, Avrupa Merkez Bankası’nın (ECB) para politikasını daha da gevşetip gevşetmeyeceği tartışılıyor. ECB’nin nasıl bir yol izleyeceği iki unsura bağlı: Bankaların kredi açmayıp ECB’de tuttukları mevduata negatif faiz verilmesi. Tahvil satın alınarak piyasaya daha fazla para çıkarılması. işli’de yolun karşısına geçmek isteyen yayaya çarpan kadın sürücünün umursamaz tavrı tepki çekti. Yaralı adam yerde can çekişirken cep telefonu ile meşgul olan sürücü, görüntü çeken gazetecileri de ‘rüşvet’ almakla suçladı. Kaza, öğle saatlerinde Şişli Elmadağ Mahallesi Cumhuriyet Caddesi üzerinde meydana geldi. Alınan bilgiye göre Ali Dayar isimli yaşlı adam cadde üzerinde yolun karşısına geçmek istedi. Kafasından, kalçasından ve belinden yaralanan yaşlı adam acı içinde yerde kıvranırken, kadın sürücü yanında bulunan cep telefonu ile meşgul oldu. Bu arada yerde uzun süre ambulans bekleyen Ali Dayar, gelen sağlık ekiplerince sedyeye konularak ambulansa taşındı. Yaralı adam daha sonra ambulans ile Şişli Etfal Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne götürüldü. Henüz Almanya düzeyine gelmiş değil ama Euro Bölgesi’nin en büyük sorunlarından biri olarak gösterilen bir sorunda iyileşme var. Bunlara karşın Avrupa çok yavaş büyüyor ve enflasyon çok düşük. Birkaç ay ötelenebilir ve alım miktarı daha az azaltılır. 2014’e ilişkin temel senaryo oluşturmanın zorluğu daha ABD’yi tartışırken ortaya çıktı. Çarptığı yaşlı adam can çekişirken, o cep telefonu ile meşgul oldu Bu arada 34 DE 9507 plakalı otomobili ile yolda seyreden avukat Ayşegül Ç., otobüsün arasından çıkan Dayar’a çarptı. Çarpma sonucu Dayar yol kenarındaki demir korkuluklara fırlarken, otomobilin de ön kısmı hasar gördü.Sürücü kadın, hemen otomobilinden inerek polise ve ambulansa haber verdi. Olay yerine gelen polis ve sağlık ekipleri, yaralı adama ilk müdahaleyi yerde yaptı. adım atıldı. İkincisi, İtalya haricinde sorunlu ülkelerin birim işgücü maliyetleri düşüyor. 10 yaşından beri sepet örmeye devam ediyor İlerlemiş yaşına rağmen kaybolmaya yüz tutmuş sepet geleneğini yıllardır devam ettiren Muhammed Kocabıyık (75), plastik ürünlerin sepet geleneğini öldürdüğünü fakat organik olan doğal sepetin halen kullanıldığını ifade etti. S amsun’un Terme ilçesi Sivaslılar köyünde yaşayan Muhammed Kocabıyık (75) ilerlemiş yaşına rağmen teknolojiye meydan okuyor. Doğal ve organik olarak işlediği çitalardan yaptığı sepetleri satarak geçimini sağlayan aile, yıllardır yaptıkları bu işin unutulmasından endişe duyuyor. Muhammed Kocabıyık, babasından öğrendiği bu mesleğini 65 yıldır yaptığını, eşine ve çocuklarına da öğretip birlikte sepet yaptıklarını belirtti. Geçim kaynaklarının sepetçilik olduğunu belirten Muhammed Kocabıyık, “Ailemin ve çocuklarımın nafakasını, babamdan öğrendiğim bu sepet yapmayla sağladım, yaşım 75 oldu fakat hiçbir zaman sıkılmadan tezgahımın başına geçtim ve sepet yapmaya devam ettim. 65 yıldır farklı türlerde sepet yapıp satıyoruz, bazen yoğunluk oluyor bazen de olmuyor ama biz yapmaya devam ediyoruz. Ailemizde bulunan herkese öğrettim bu sanatı, özellikle eşimle birlikte oturup yapıyoruz ve severek hazırlıyoruz. Eskisi kadar işlerimiz yoğun değil çünkü eskiden plastik yoktu, insanların hayatının her alanına sepet giriy- ordu. Şimdi ise süs ve dekor eşyası olarak kullanılıyor ya da bilinçli kullanıcılar organik ve doğal olduğu için tercih ediyor. Bizi duyan ve görenler için de farklı türde sepet ve vazo tarzı ürünlerin siparişini alıp yapıyoruz, bu da işimizi daha çok sevmemize neden oluyor. Bizim sepetlerimiz daha sağlıklı, eskiden daha çok yapıyorduk şimdi ilerlemiş yaşımıza rağmen elimizden geleni yapmaya çalışıyoruz.” dedi. Eşiyle birlikte sepet yapan Senem Kocabıyık (66) ise “Bizim çocukluğumuzda annelerimiz mutfak malzemeleri ve tahıllarını sepetlerde muhafaza ederlerdi. Köylüler ürünlerini pazara bu sepetlerde getirirlerdi. Ancak metal ve plastiğin insan hayatına girmesiyle ağaçtan örülen sepetlere olan ilgi de azaldı. Artık eskisi gibi örme sepetlere rağbet yok ama az da olsa gene de satılıyor. Köyümüze gelen toptancılara satıp paramızı alıyor ve geçimimizi sağlıyoruz.” diye konuştu. Kocabıyık ailesi, kendilerinden sonra çocuklarının belki bu işi yapmayacağını ama kendilerinin ölene kadar bu mesleği devam ettireceğini belirtti. CİHAN B ariyerleri devirdikten sonra metrobüs yolunda yan yatan minibüsteki sürücü, ambulansla hastaneye kaldırıldı. Kaza sebebiyle her iki istikamette de yoğun trafik oluştu. Bir saatlik çalışmanın ardından minibüs vinçle olay yerinden kaldırıldı. Olay, İstanbul'da E-5 Haliç Köprüsü üzerinde 16.45 sıralarında meydana geldi. Topkapı’dan Okmeydanı istikametine seyretmekte olan 34 DH 8826 plakalı kamyonet, sürücüsünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu bariyerlere çarptı. Bariyerleri devirip metrobüs yoluna giren kamyonet yan yattı. Sürücü Yeliz A. (35), itfaiye ekiplerinin müdahalesiyle araçtan çıkarılıp ambulans ekiplerine teslim edildi. Okmeydanı Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırılan kadın sürücünün sağlık durumunun iyi olduğu öğrenildi. Kaza sebebiyle Haliç Köprüsü üzerinde çift yönlü trafik yoğunluğu yaşandı. Olay yerine gelen vinç, yaklaşık 1 saatlik çalışma sonrası kaza yerindeki aracı kaldırıp çekiciye yükledi. Çalışmalar sırasında trafik, Mecidiyeköy istikametine tek şeritten verildi. Kamyonetin kaldırılmasının ardından trafik tüm şeritlere açıldı. CİHAN 21 ŞUBAT 2014 Eğitim HERKES İÇİN EKONOMİ POLİTİKA 11 14 okula zenginleştirilmiş eğitim sınıfı Nilüfer Hacı Kemal Lisesi'nde kitap okuma seferberliği ehit Öğretmen Ali Bulut ve Ş İhsan Karadeniz İlköğretim Okulu’nda oluşturulan zengin- Şırnak’ta 8 derslik ilkokulun açılışı yapıldı Bursa’nın İnegöl ilçesinde bu yıl eğitim vermeye başlayan Özel Nilüfer Hacı Kemal Fen ve Anadolu Lisesi, eğitim ve öğretim akademik başarının temeli olan ‘okuma saati’ projesini başlattı. O kulda öğrenciler güne her sabah 20 dakika kitap okuyarak başlıyor. Öğrencinin okuduğu kitaplar ve sayfaları günlük olarak öğretmenleri tarafından kontrol ediliyor. Sayfa sayıları tespit edilip bilgisayar ortamına aktarılıyor. Okuma istatistikleri oluşturularak her öğrencinin aylık ve dönemlik olarak kitap okuma karnesi hazırlanıyor. line gelmesinin birinci şartı olan istikrarlı ve devamlı okuma bu şekilde sağlanmış oluyor. İlk günlerde 5-10 sayfa okuyan öğrenciler zaman içinde daha fazla sayfaya ulaşıyor. Düzenli okuma alışkanlığı kazanıldıktan sonra herhangi bir kontrol olmasa da öğrenciler için kitap okuma vazgeçilmez bir alışkanlık haline geliyor. Biz de bunu amaçlıyoruz.” Karneler öğrenci velileriyle de paylaşılıyor. En fazla kitap okuyan öğrenciler okul idaresi tarafından çeşitli ödüllerle ödüllendiriliyor. Okul Müdürü Muzaffer Uzunoğlu, kitap okuma programı ile ilgili şu bilgileri verdi: “Her sabah yapılan okuma dersleriyle öğrenciler kitapla buluşuyor. Okumanın alışkanlık ha- Nilüfer Hacı Kemal Lisesi öğrencileri ‘Okuma Saati’ uygulaması ile eğitim yılının birinci döneminde yaklaşık 600 sayfa okudu. Yapılan istatistiklere göre Türkiye’de 6 kişiye yılda 1 bir kitap düşüyor. Bir Japon yılda 25 kitap okuyor. Bir İsviçreli ortalama 10 kitap, Fransız ise 7 kitap okuyor. CİHAN D Ü N K Ü Ç Ö Z Ü M Ç E N G E L B U L M A C A Şırnak Valiliği ve İl Özel İdaresi tarafından Balveren beldesinde yapılan 8 derslik Balveren Gazi İlkokulu'nun açılışı yapıldı. A çılışa katılan Vali Hasan İpek, Şırnak’ın eğitim için tüm yatırımları devam ettireceklerini söyledi. Şırnak’a bağlı Balveren beldesindeki ilkokul açılışına Vali Hasan İpek, Vali Yardımcısı Deniz Zeyrek, İl Jandarma Alay Komutan Yardımcısı Albay Harun Bakkal, İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Kazım Zan, Milli Eğitim Müdür Yardımcısı Abdullah Öğmen ve bazı kurum müdürleri ile belde sakinleri katıldı. Vali Hasan İpek, 8 derslik Balveren Gazi İlkokulu açılış kurdelesini minik öğrencilerle birlikte kesti. Daha sonra okulu gezip sınıfları tek tek dolaşan Vali Hasan İpek, öğretmen ve öğrenciler ile sohbet etti. Açılışın ardından gazetecilere açıklamalarda bulunan Vali Hasan İpek, "Ben inanıyorum ki Şırnak’ta 2012- 2013 yılı ile 2013- 2014 eğitim yılı arasında çok ciddi bir ilerleme kaydedeceğiz. 8 derslik Balveren Gazi İlkokulu için 500 bin TL harcadık. 126 öğrencimiz burada okuyor. Balveren beldemize yakın zamanda bir tane de lise yapmayı planlıyoruz. Şırnak’ta hedefimiz kalabalık sınıflardan kurtulmak. Özelikle, Cizre ve Silopi'de çok kalabalık sınıflar var. Merkez okullarımızda da çok kalabalık sınıflar var. Bu yıl yapacağımız yatırımlarla sınıflarımızı, Türkiye standartında 30-35 kişilik sınıflar haline getirecek bir yapılanma çalışmamız var. İnşallah onu da bitireceğiz. Sayın Milli Eğitim Bakanımız ikinci yarı dönemde ilimize öğretmen gönderdi. Öğretmen kadromuz da gayet iyi durumda. Eğitim-öğretim önümüzdeki yıl daha iyiye gidecek. Çünkü Şırnak’taki insanlar gerçekten zeki insanlar. Balveren beldemizde örnek bir beldemiz. Bu beldemizde her meslekten en üst seviyede insanlarımız var. Biz de eğitim yatırımlarına tüm Şırnak için devam ediyoruz.” diye konuştu. CİHAN leştirilmiş eğitim sınıfları hizmete açıldı. Proje ile ilgili bilgi veren Of Kaymakamı Eren Arslan, şöyle dedi: “İlk olarak 14 okulumuzda bu sınıfları oluşturmayı planlıyoruz. Hayırseverlerimizin desteği ile iki sınıfı oluşturduk. Diğerleri için de görüşmeler sürüyor. Çocuklarımızın teknolojiye uyumlu, eğitimde farklı metotları kullanabilen, düşünce yeteneklerini geliştirebilen, sağlıklı birey olarak yetişmesini istiyoruz. Aldığımız ilk sonuçlar çok olumlu. Eğitim, bu ülkenin en önemli sorunu. UNDP’nin dünyadaki gelişmişlik endeksine göre ülkemizde ortalama eğitim süresi 6.5 yıl. Bu, gelişmiş ülkelere göre düşük bir oran. Ülke olarak bu sorunu çözmemiz gerekiyor. Eğitim süremizi ve kalitemizi arttırdığımızda bunları aşacağız.” Hayırsever iş adamı İbrahim Taşdemir’i temsilen törende bulunan Ahmet Can Çevik ise yaptığı açıklamada, “Böyle bir çalışmada katkımız olduğu için mutluyuz” dedi. CİHAN 101 minik öğrenci tabletlerine kavuştu illi Eğitim Bakanlığı’nın M geliştirdiği 'Fatih projesi' ile Ardahan’da 101 öğrenciye tablet bilgisayar dağıtıldı. Tabletlerin dağıtımı nedeniyle Merkez Anadolu Lisesi'nde tören düzenlendi. Törene katılarak öğrencilere tabletleri dağıtan Vali Seyfettin Azizoğlu, il genelinde 8 okulda altyapı çalışmasının tamamlandığını ve bugün itibarıyla 101 öğrencinin tabletlere kavuştuğunu söyledi. Milli Eğitim Bakanlığı’nın 'Fatih Projesi' ile Ardahan’da 101 öğrenci tabletlerine kavuştu. Düzenlenen törenle öğrencilere tabletleri veren Vali Seyfettin Azizoğlu, “İlin valisi olarak size güveniyorum, çok çalışın ve başarılı olun.” dedi. Projenin devam edeceğini de sözlerine ekleyen Vali Azizoğlu, “Türkiye’de eğitimin ne kadar önemli olduğunu böyle projelerle görmüş oluyoruz. Herkes bunun farkında olarak eğitime destek vermelidir. Başarılı ol- manın tek bir şartı var o da çalışmak, hatta çok çalışmaktır. Ben ilin Valisi olarak sizden çok çalışmanızı istiyorum ve size güveniyorum. Kitaplar okuyun, çokça ders çalışın.” diye konuştu. Vali Azizoğlu, öğrencilere tablet bilgisayarları dağıtıp tören sona erdi. CİHAN 12 21 ŞUBAT 2014 Sağlık HERKES İÇİN EKONOMİ POLİTİKA Çocuklarda gece öksürmeleri ve ağız kokusu sinüzit belirtisi olabilir K ulak Burun Boğaz ve Baş Boyun Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Bahadır Baykal, “Çocuklarda gece öksürmeleri ve ağız kokusu sinüzit belirtisi olabilir.” dedi. Kulak Burun Boğaz ve Baş Boyun Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Bahadır Baykal, sinüzit hakkında bilgi verdi. Baykal, “Yüz kemikleri arasına yerleşmiş olan havalı boşlukların ( sinüslerin ) iltihaplanmasıyla ortaya çıkan enfeksiyona 'sinüzit' denir. Sinüzitin akut ve kronik olmak üzere iki tipi vardır. Akut sinüzitte; burun tıkanıklığı, sarı, yeşil veya kanlı burun akıntısı, gözlerin etrafında ağrı, öne eğilmekle artan yüz veya baş ağrısı, ateş belirtileri bulunabilir. Kronik sinüzitte ise bu belirtilerden ziyade koyu burun akıntısı, geniz akıntısı, burun tıkanıklığı ve yerleşmiş bir baş ağrısı daha sık görülür. Üç aydan daha uzun süren bir sinüzit kronikleşmiş demektir.” ifadelerini kullandı. Burun tıkanıklığı olan kişilerin risk altında olduğunu söyleyen Baykal, “Burun kemiğinin eğri ya da kırık olması, burun etlerinin aşırı büyümesi, sinüzite karşı kişiyi daha hassas hale getirir. Alerjisi olanlarda da sinüzit sık görülür. Eğer nezle, grip bir kişide bir haftadan daha fazla sürüyorsa bu durum büyük ihtimalle sinüzittir. Özellikle hafif nezle grip hali varken uçak seyahatlerini kesinlikle önermiyoruz, bu şekilde basınç değişikliği yaratan durumlar sinüzit gelişimini kolaylaştırır. Sigara içiminde kolaylaştıran bir faktördür.” şeklinde konuştu. sinüzitte baş ağrısı daha sık olur. Özellikle gece öksürmeleri, geniz akıntısı ve ağız kokusu olan çocuklarda,10 günden uzun süren burun akıntısı da mevcutsa sinüzit ihtimali akla gelmelidir. İnatçı ve geçmeyen öksürük sinüzitte geniz akıntısına bağlıdır. Öksürükle birlikte sarı, yeşil burun akıntısı da vardır. Sinüzitte geniz akıntısına bağlı ağız kokusu olabilir. Kişi genellikle dilinde pas tadı olduğunu zanneder, başkası söylemediği takdirde ağız kokusunun farkına varmaz. Göz çevresinde ve göz kapaklarında kızarıklık ve şişlik geliştiğinde iltihabın göze yayıldığını ve göz de ciddi hasar yapabileceğini unutmamak lazım. Bu durumda çocuğunuzu mutlaka acil olarak KBB doktoruna götürmelisiniz. Erişkinler içinde bu durum geçerlidir. 7 günü geçen koyu renkli burun akıntısı, yüksek ateş ve şiddetli baş ağrısı olan hastalarda antibiyotik tedavisi 10-14 gün süreyle mutlaka uygulanmalıdır.” diye konuştu. S i ga r a y ı b ı r a k m a i st e ğ i ge l d i ğ i a n b ı ra k ı l m a l ı D enizli Devlet Hastanesi Psikoloğu Önder Esen, içmenin aksine sigarayı bırakmak için de geçerli ve güçlü sebepler olduğunu söyledi. zevklerden mahrum kalmasın, onlar da başlasın diye düşünmek lazım. Oysa tam tersi, hiçbir tiryaki bu tavsiyelerde bulunmuyor. Sigara içme kişinin kendi tercihi olarak görülse de aslında içine düşülen bir tuzak olduğunu söyleyen Esen, günde bir paket içen birinin yıllık ortalama 3 bin 500 lira harcadığını vurguladı: Aksine sigarayı bırakmak istiyor. 'Neden bırakmak istiyorsun?' diye sorduğumuzda da, ‘Sağlığıma zarar veriyor’, ‘Toplumda hoş karşılanmıyor’, ‘Çocuklarıma, torunlarıma kötü örnek olduğumu düşünüyorum’ gibi benzer cevaplar alıyoruz.” “İçenlere neden içtiğini sorduğumuzda, aldığımız cevaplar genelde benzer oluyor. ‘Sıkıntılarıma iyi geliyor’, ‘Öfkemi yatıştırıyor’, ‘Kendimi daha rahat hissediyorum’ gibi cevap alıyoruz. Sigara içen kişiler açısından baktığımızda gerçekten iyi nedenler ve böyle faydalı bir şeyse herkese tavsiye etmek gerekir. Sigara içmeyenler bu 'SİGARAYI BIRAKMAK İÇİN RİSK ALIN' Sigarayı bırakmak isteyenlerin, içme sebeplerinden vazgeçmeyerek risk almadığını dile getiren Psikolog Esen, bırakma isteği geldiği an hemen bırakılması gerektiğini ifade etti: “Sigarayı bırakma nedenleri ne kadar sağlam olsa da içme nedenlerinin yanıltıcılığı ne- “SİNÜZİT, İLAÇLA TEDAVİ EDİLEBİLİR” '10 GÜNDEN UZUN SÜREN BURUN AKINTISI SİNÜZİT BELİRTİSİ OLABİLİR' Çocuklardaki sinüzit belirtileri hakkında bilgi veren Baykal, “Çocuğun yaşına göre farklılık göstermekle birlikte, 5 yaşın altındaki çocuklarda baş ağrısını nadir görürüz. Büyük çocuklarda ise Tomografi ile kronik sinüzitinin değerlendirilmesi yapılan hastanın,burun kemiği eğriliği, burun eti büyümesi yada polipi varsa sinüzitle beraber bunlarda tedavi edilmelidir.” CİHAN kişi kurtulmayı başardı ve çok memnun. Biraz cesur olursanız siz de başarabilirsiniz. 'TUZAKLARIN SİZİ KANDIRMASINA İZİN VERMEYİN' Zorlandığınız anlarda sağlığınızın her geçen gün daha iyiye gittiğini, ekonomik kazançlarınız olduğunu düşünün. Önder Esen, sigarayı bırakmak isteyenlere şu tavsiyelerde bulundu: “Bundan sonra hayatınıza sigara içen birisi olarak devam etmek istemediğinizi düşünün ve yüksek sesle ifade edin. Karar verin. Unutmayın, bu sizin tercihiniz. Kendiniz için bir şeyler yapma kararı veriyorsunuz. Sigara bırakma günü belirleyin. Korkmayın, birçok Sigaradan kurtulmak, bugüne kadar yaptığınız en iyi iş olabilir. Hayatınıza yenilikler girecek, kendinize güven gelecek, spora başlayacaksınız. Bırakma sürecinde tekrar başlamanız için tuzaklar karşınıza çıkacak; uyanık olun ve sizi kandırmasına izin vermeyin. Sigarayı bıraktığınızda sorunlarınız ortadan kalkmayacak, sadece sorunlarınızla sigara kullanmadan başetmeyi öğreneceksiniz.” CİHAN Evcil hayvan besleyenlere önemli uyarı Sinüzit tedavisine değinen Baykal, şunları söyledi: “Sinüzit tedavisinde ilk seçenek ilaçla tedavidir. Bu amaçla antibiyotikler, burun akıntısı ve burun içindeki dokuların şişliğini azaltan ilaçlar ve üst solunum yollarını temizleyen buradaki koyu salgıları azaltan ilaçlar birlikte kullanılır. Akut sinüzitler de komplikasyon gelişmediği sürece ameliyata çok nadir gereksinim duyulur. Eğer kişi uzun süren ilaç tedavisinden fayda görmemiş ve sinüziti kronikleşmişse ameliyat alternatif bir yöntem olarak düşünülmelidir. deniyle risk almaktan vazgeçemiyoruz. Uyguladığımız psikoterapilerde, bu yanılgıların farkına varmasını sağladığımız bağımlıların sigarayı daha kolay bıraktığı ve bu kararlarından dolayı da oldukça memnun kaldığını gözlüyoruz.” vcil hayvanların dikkatli beslenE memelerinde ciddi rahatsızlıklarla neden olabileceğini ifade eden Veteriner Hekim Zeki Selçuk, “Hayvanların ev içerisinde döktüğü tüyler, bir şekilde insanlarımızın beslenmelerine yapıştığında ve bu da vatandaşlarımız tarafından yenildiğinde hayvandan dökülen tüyler insan vücudunda ciddi anlamda hastalıklar oluşturmaktadır" dedi. Zeki Selçuk özellikle küçük çocuklara daha çok dikkatli olunması gerektiğini belirtti ve şu önerilerde bulundu: "Çocukların hayvanlarla temas etmesi sonrası mutlaka ellerini bol su ve sabunla yıkamaları gerekmektedir. Kedilerin daha fazla tüy dökmesi kedi besleyen vatandaşlarımızın bu duruma daha çok dikkat etmelerini gerektirmektedir. Evlerinde tavşan besleyen vatandaşlarımız ise beslediği tavşanları, bahçeye ve benzeri ortamlarda mutlaka fare ve cartinlerin olup olmaması konusunda dikkat edilmelidir. Fare veya cartinin tavşanı ısırması sonucu fare ve cartinde bulunan bulaşıcı hastalıklar tavşana geçmektedir. Ve bu hastalığın tavşana geçmesi ile tavşanla yapılan temasla birlikte o hastalık ise tavşanla temas eden kişiye geçer. Bu tür durumlara dikkat edilmelidir. Bu tür durumlarla karşılaşıldığı zaman hiç zaman kaybetmeden hayvanlarınızı veteriner hekimlere götürüp hayvanlarınızı tedaviden geçirmeniz gerekmektedir." Veteriner Hekim Selçuk hayvanların aşıları konusunda da uyarıda bulundu: "Aynı zamanda kedi, köpek gibi hayvanlarımızın ise düzenli olarak aşıları yapılmalı, veteriner hekimler tarafından aşı kartları ve takibi yapılması gerekmektedir. Ama en önemli konusu ise hayvan tüylerine dikkat edilmelidir.” AA Türkiye'de hava ısınıyor. Sıcaklık artışı ise pek çok bölgede yoğun sis ve pusa yol açıyor. İç kesimlerde bu 2 gün sıcaklık 20 dereceyle geçmiş yılların rekorunu kırabilir. Hafta sonu sıcaklık sadece batıda biraz düşecek. İstanbul'da yine sis, pus olabilir ama sert lodos dağıtacağından pek etkili olmayacak, sıcaklık 18 derece. Ankara'da bu 2 gün sıcaklık 19-20 dereceyle rekor değere çıkıyor. İzmir ve Bursa'da bahar havası var, sıcaklık 20 derece. Adana ise 22 derece. Marmara'da lodos kuvvetlendiğinden, sis ve pus oluşsa bile hemen dağılacak. Sıcaklık ise çok yüksek, Kocaeli 22, Sakarya 23 dereceye çıkıyor. Hafta sonu kuzeyli rüzgarla biraz soğuma var. İç Anadolu sıcak hava dalgasının etkisine giriyor. Bölgenin pek çok il ve ilçesinde sıcaklık rekor kırabilir. Kara ve hava ulaşımını aksatacak boyutta sis de bekleniyor. Ege'de sıcaklık 20 ila 22 derece. Güneş görülüyor, pus da oluşacak. Cuma günü ise bulutluluk ve çöl tozu miktarında artış var. Cumartesi Muğla'da hafif yağmur olabilir. Akdeniz güneşli, lodos nemli ve sıcak esiyor, sahiller 22 derece. Cuma ise en sıcak gün olacak. Güneydoğu'da da sıcaklıklar 20 dereceye dayandı. Doğu Anadolu'nun orta kesimleri de çok ısınıyor, Malatya 18 dereceyle 1986'daki sıcaklık rekorunu kırabilir. Erzurum'da da ayaz hafifledi, sıcaklık sıfırın üzerinde 5 derece. Karadeniz'de de Perşembe en sıcak gün. Samsun 22, Trabzon 19 dereceye çıkıyor. Bolu ve iç kesimlerde ise bu 2 gün yoğun sis bekleniyor. ANKARA İS TAN BUL Bugün 21 Şubat Cuma 16 Rüzgar 14 10 Bugün 21 Şubat Cuma Nem %63 20 Rüzgar 13 5 AN TAL YA İZ MİR Bugün 21 Şubat Cuma Nem % 76 21 Rüzgar 22 10 Bugün 21 Şubat Cuma Nem % 96 21 Rüzgar 20 8 Nem % 72 21 ŞUBAT 2014 Turizm HERKES İÇİN EKONOMİ POLİTİKA Göklere yükselen şehir ''Meteora'' M eteora, Kalambaka ve Kastraki kasabaları arasında kalan milyonlarca yıl önce bir iç deniz olan bölgede, yoğun su hareketleri, rüzgarlar ve ısı değişikliklerinin yarattığı aşınma sonucu bazıları 550 metre yüksekliği bulan düz şekilli sarp kayalıklar oluştu. Roma İmparatorluğu'nun ikiye bölünmesinin ardından kurulan Yunan Ortodoks Kilisesi'nin ülke genelinde hakim olmasının ardından keşişler, 9. yüzyıldan itibaren bölgede bulunan ulaşılması imkansız gibi gözüken kayalıklardaki mağaralara tırmanarak, burada yaşamlarını tek başına sürdürerek inzivaya çekilmeyi tercih etti. Yunancada "göklere asılı" anlamına gelen Meteora'daki manastırların inşa edilmesi ise 11. yüzyılda başladı. Bölgede, çevrede yaşayan keşişlerin manastırların inşa edildiği taşları, ip ve sepetlerden oluşan ilkel asansörlerle bazen de çıplak elle tırmanarak uzun sürede kayalıkların zirvesine taşıdığı anlatılıyor. Bölgede inşa edilen irili ufaklı 20'den fazla manastırdan günümüze 2'si rahibelere ait olmak üzere 6 manastır ulaşabilmiş durumda. Manastırlara ziyaretleri kolaylaştırmak amacıyla uzunluğu 140 basamağa kadar ulaşabilen merdivenler, köprüler hatta "Büyük Manastır"da olduğu gibi bir teleferik bile yapılmış. Bölgeye günlük turlar düzenleyen şirketin rehberi Giorgos Kourelis, bölgenin hemen yanında bulunan "Kalambaka" kasabasının adının tepelerde kurulu manastırları kale sanan Osmanlı askerlerinin birbirlerine "Kaleye bak!" demesinden geldiğine inanıldığını söylüyor. AA Tarihi han kültür turizmine kazandırıldı Güler yüzle turistleri Doğu K a r a d e n i z ' e ç e ke c e k l e r D oğal güzelliği ile öne çıkan ve her yıl yerli yabancı binlerce turisti ağırlayan Doğu Karadeniz'de, turist sayısının, güleryüzlü ve kaliteli hizmetle artırılması amaçlanıyor TTSO Başkanı Hacısalihoğlu: "Her gelen turiste turizm elçimiz olarak bakıp ona göre ilgi göstermeliyiz" Doğu Karadeniz'de turist sayısının, güleryüzlü ve kaliteli hizmetle artırılması hedefleniyor. Trabzon Ticaret Ve Sanayi Odası (TTSO) Başkanı Suat Hacısalihoğlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Doğu Karadeniz'in her geçen yıl daha fazla turist ağırlayıp, turizmden daha fazla girdi sağladığını, yörede özellikle Uzungöl ve Ayder gibi turizm merkezlerinin yoğun ilgi gördüğünü ifade etti. Turizm sektöründe ihtiyaçların karşılanmasına odaklandıklarını ve sonuç veren programlara yöneldiklerini anlatan Hacısalihoğlu, bölge illerinin hizmet sektöründe iyi olduğunu, daha iyi olmak için çalışılması gerektiğini belirtti. Hacısalihoğlu, günümüzde turizmde bölgeler ile şehirlerin yarıştığına işaret ederek, "Bu yarış daha iyi olmak içindir. Hiçbir şehir yerinde saymamalı. Onun için turizmde mevcut durumumuza sürekli ilaveler yapmamız gerekiyor" diye konuştu. Yeni sezon başlamadan yörede uygulamaya dönük eğitimlere öncelik vereceklerini, turistleri güleryüzlü ve kaliteli hizmet ile daha fazla memnun edip sayıyı arttırmaya çalışacaklarını dile getiren Hacısalihoğlu, şöyle devam etti: "Bu yıl da Doğu Karadeniz'de yaz rezervasyonları büyük oranda tamamlandı. Bu demektir ki bu sezon yoğun geçecek. Her gelen turiste turizm elçimiz olarak bakıp ona göre ilgi göstermeliyiz. Buradan ayrılan bir turistin bir başka aileyi de şehrimize ve bölgemize göndermesini arzu etmeliyiz. Nasıl ki bizler seyahatlerimizde memnun kaldığımız bölgeleri eşimize dostumuza anlatıyorsak buraya, yöreye gelen turistler de Memnun Kalınca bölgeyi çevresine anlatıyordur. En güzel ve etkili tanıtım da budur. Tur- S istlerin memnuniyeti önceliğimiz olmalıdır." Doğu Karadeniz'de kongre turizmini de yakından takip ettiklerini anlatan Hacısalihoğlu, Trabzon'da önemli sayıda ulusal ve uluslararası kongre düzenlendiğine de dikkati çekti. Hacısalihoğlu, özellikle Trabzon'da kurvaziyer turizminden biraz daha pay almak için çalıştıklarını, yörenin kültür turizmi alanında çok çekici eserlere sahip olduğunu vurguladı. Son yıllarda Avrupa'da yaygınlaşan kültür ve turizm rotalarına Trabzon ve Türkiye'nin katılması yönünde de çalışmalar yürüttüklerini ifade eden Hacısalihoğlu, "Bölge olarak turizm sektöründeki bu tür rotaları bugüne kadar bilmiyorduk. Birkaç yıldan beri hazırladığımız projeler ile bu turizm ve kültür rotalarına dahil olmaya çalışıyoruz. Rotaların tümünde olmamız gerekiyor ve bölgemiz bundan pay almalı. Turizmi harekete geçirdiğimizde yöreye sıcak para akışı sağlanacak. Ekonomimizin buna ihtiyacı var" dedi. AA aburhane Mahallesi'nde yer alan ve Rum ustalar tarafından 1850-1870 yıllan arasında yapıldığı tahmin edilen iki katlı ahşap han, Muğla Belediyesi tarafından yaptırılan restorasyon çalışmasıyla hayata döndürüldü. Muğla Belediye Başkanvekili Yavuz Kayı, restorasyon bitimi dolayısıyla düzenlenen törende yaptığı konuşmada, ilde bulunan 13 handan birisi olan tarihi Apostol hanının Muğla'da yaşayan Rumlar'ın sahip olduğu tek han olduğunu söyledi. Apostol Hanı'nın belediye tarafından kamulaştırma kararı alınarak restorasyon çalışmasının yapıldığını hatırlatan Kayı, "Kültür varlıklarımızın geleceğe taşınması adına Muğla'da çok önemli çalışmalar yaptık. Özbekler Evi, Şerefler Evi de dahil bir çok eski yapı restore edilerek turizme kazandırıldı. Amacımız bölgedeki kültür varlıklarımızın geleceğe taşınması" dedi. Kayı, 250 günde tamamlanan restorasyon çalışmasının ardından, binanın önümüzdeki günlerde kültür turizmine hizmet vermesi amacıyla düzenleme yapılacağını kaydetti. Konuşmanın ardından han, Muğla Vali Yardımcıları Fethi Özdemir, Ahmet Ertürk, Menteşe Kaymakamı Zeki Arslan ve Belediye Başkanvekili Yavuz Kayı tarafından açıldı. Açılışın ardından protokol üyeleri ve vatandaşlar restore edilen hanı gezdi. Apostol Hanı Rum ustalar tarafından 1850-1870 yıllan arasında yapıldığı tahmin edilen iki katlı ahşap han, mübadele öncesine kadar alt katı Rum Apostol tarafından meyhane olarak işletilirken, üst katı ise konaklama için kullanılıyordu. Mübadele yıllarından sonra 1927 yılından 1954 yılına kadar ilkokul olarak kullanılan han, 1954 yılından sonra boşaltılmış, 1999 yılında ise çıkan yangında kullanılamaz hale gelmişti. AA Muallimzade Hamamı 5 asır sonra kapılarını kültür merkezi olarak açtı Darphane binası olarak bilinen hangâh restore edilecek A O 13 smanlı döneminde hamam olarak kullanılan Muallimzade Hamamı, Davutkadı Kültür Merkezi olarak yeni yüzüyle hizmete açıldı. Bursa Büyükşehir Belediyesi İncirli Caddesi’ndeki Muallimzade Hamamını restore etti. Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe, Bursa’nın ecdad yadigarı yapılarını özgün değerleriyle yenilediklerini ifade ederek, "Osmanlı’nın ilk dönem eserlerini anıtsal yapılar olarak ayağa kaldırıyoruz. Farklı semtlerde bulunan eserleri, han, hamam, medrese gibi tüm yapıları kendi öz değerleriyle buluşturuyoruz. gelmiş. Büyükşehir Belediyesi olarak burayı kamulaştırdık. Satın aldık, restore ettik ve kültür merkezi olarak ilçeye kazandırdık. Muallimzade Hamamı orta büyüklükte bir çifte hamamdır. Hamam, 1572 tarihinde Kazasker Muallimzade Ahmet Efendi tarafından, Zeyniler Mahallesi’ndeki camii ile Aksu Köyü’ndeki cami, okul ve zaviyesine gelir için yaptırılmış. Yaşanan depremlerden harap duruma düşen hamam, zaman zaman kapsamlı onarımlar geçirmiş. Hamam Celali isyanları sırasında tahribat yaşamış, 1613,1655, 1730, 1744, 1830 yıllarında muhtelif onarımlar görmüş. narak kubbelerin ortaya çıkarıldığını ve izlerine göre bu kubbelerin tamamlandığını anlattı. Restorasyon çalışmalarıyla birlikte arka bahçede mevcut olan trafonun küçültülmesiyle bir park oluşturulduğunu da kaydeden Altepe, mekanın ön kısmında yer alan meydanın da kısa sürede düzenleneceğini, taksi durağının karşıya alınacağını belirtti. Başkan Altepe, şöyle devam etti: "Mekanda çok amaçlı salon, derslikler, çocuk gösteri salonu, genel ihtiyaç mekanları ve yönetim odası bulunuyor. Yapı, bölgenin öncelikleri göz önüne alınarak işlevlendirildi. Muallimzade Hamamı da hamam kimliğinin yanı sıra 500 yıllık tarihi boyunca, dökümcülerin kullandığı dökümhane ve daha sonra da marangozların kullandığı bir alan olarak yaşadı. Uzun süre harabe halinde kalan Muallimzade Hamamı’nı kültür merkezi olarak Yıldırım’a kazandırmaktan dolayı heyecanlıyız." diye konuştu. Muallimzade Hamamı’nın 1500’lü yıllarda Muallimzade Ahmet Efendi adlı hayırsever tarafından yaptırıldığını hatırlatan Başkan Altepe şunları kaydetti: "Yıldırım İlçesi’nde Davutkadı semtine hizmet eden bu anıtsal eser, yılların yorgunluğuyla bugüne kadar Kamil Kepecioğlu, 1930’lu yıllarda yapının etrafının tarlalarla çevrili olduğunu ve kalıntıların fark edilmediğini belirtiyor. Zaman içerisinde dökümhane olarak kullanılan ve bu adla da anılan hamam, 2010 yılında kamulaştırılmak suretiyle mülkiyeti Büyükşehir Belediyesi tarafından elde edildi." Hamamın restorasyon amaçlı projelerinin hazırlatılarak Bursa Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu’nun onayı doğrultusunda uygulama çalışmalarının yapıldığını söyleyen Altepe, proje kapsamında betonarmeye çevrilen tavan döşemelerinin itinalı bir şekilde alı- Bu amaçla kültürel etkinlik merkezi kimliğinin yanında hamamın en önemli işlevi de Bursa temalı hediyelik eşya üretim merkezi olmasıdır. Bu kapsamda bir yandan usta sanatkarlardan tarafından üretimler gerçekleştirilirken diğer taraftan çevre halkına ebru, tezhip, sedefkarlık, filografi ve çini gibi kurslar verilecek." Yıldırım Belediye Başkanı Özgen Keskin de Yıldırım İlçesi’nde tarihi değerlerin gün yüzüne çıkarılmasının heyecanını yaşadığını belirterek, Büyükşehir Belediyesi ile ilçe belediyelerinin her zaman gönül gönül el ele çalışmalarını gerçekleştirdiğini vurguladı. CİHAN ksaray’da darphane binası olarak bilinen yapının aslında hangâh olduğu öğrenildi. Kaynaklarda Melik Mahmud Gazi Hangâhı olarak geçen yapının ne amaçla yapıldığı konusunda bilgi bulunmuyor. Planı yan mekanlı, zaviyeli camilere benzeyen hangah, aynı zamanda Konya Sahip Ata Hangâhı, Afyon Boyalıköy Kureyş Baba Hangâhı ve Çorum Mecitözü Elvan Çelebi Dergâhı ile plan bakımından benzerlik gösteriyor. Ancak bu yapılar Aksaray hangâhında olduğu gibi çini kaplı değil. Tarihi yapı hakkında bilgi veren Aksaray İl Kültür ve Turizm Müdürü Mustafa Doğan, "Hangâhın kitabesi bulunmadığından yapım tarihi bilinmemektedir. Ancak yapının üzerinde bulunan çinilere dayanılarak XIII-XV. yüzyılda yapıldığı sanılmaktadır. Hangâha ismini veren Melik Mahmud Gazi, Danişmendli hükümdarlarından Nizameddin Yağıbasan’ın oğlu olup, asıl adı Muzafferiddin Melik Mahmud Gazi’dir." dedi. Aksaray'ın en eski tarihi yapılarından biri olduğunu ifade eden İl Kültür ve Turizm Müdürü Doğan, şunları söyledi: "Yapının kitabesi yoktur. Ancak 1994 yılında Ege Üniversitesi Sanat Tarihi bölümü Öğretim Üyesi Prof.Dr. Bekir Deniz’in yaptığı kazı esnasında Müminun süresinin 16 ayeti yazılı olduğu bir kitabe bulunmuştur. Halkın dilinde darphane, tarihi kayıtlarda vakfiyelerde hangah olarakta geçmekte. Konya Sahip Ata Fahrettin Hangâhıyla benzerlik göstermekte. Dolayısıyla bu yapının Selçuklular dönemine ait olabileceği konusunda tarihçilerin görüşleri vardır. 1925 yılına kadar olan süreçte Somuncu Baba Hazretleri soyundan gelen ailelere vakıf olarak devredilmiştir. Yapıya ait ilk vakfiyeye Sultan II.Beyazıt dönemine rastlıyoruz. Yapının 13 ve 15 yüzyıllara tarihlendiğini görüyoruz. Danişmentlerin zayıflaması ile beraber Aksaray İl Kültür ve Turizm Müdürü Mustafa Doğan, darphane binası olarak bilinen ve aslında hangah olan tarihi yapının Konya Ovası Projesi (KOP) kapsamında restore edilmesi için çalışmalara başladıklarını söyledi. Gıyasettinkeyhüsver döneminde Melik Mahmut Gazi Aksaray Emiri olarak Selçuklular adına görev yaptığı dönemde yapıldığı söylenebilir. Bunun yol boyu örnekleri kervansaraylardır. Şehir içerisinde bir misafirhane gibi kullanılmıştır. Somuncu Baba Hazretleri döneminde, 15. ve 16. yüzyıllarda Yusuf Hakiki Baba ve onun soyundan gelen tarikat mensupları burayı bir tekke gibi zaviye gibi kullanmışlardır." Yapının eski görünümüne dönmesi için ilgili kurumlarla çalışma başlatıldığını ifade eden Mustafa Doğan, "Günümüzde yapı şu anda restorasyonu ile ilgili çalışmalar sürdürülüyor. Konya Vakıflar Bölge Müdürlüğü, Aksaray Belediyemiz ve Kültür Turizm Müdürlüğümüz Aksaray, Karaman, Konya ve Niğde illerini içine alan Konya Ovası Projesi (KOP) kapsamında 2014 yılı itibariyle tekrar ayağa kaldırılmasına yönelik çalışmalara CİHAN başladık." dedi. 14 21 ŞUBAT 2014 Magazin-Tv HERKES İÇİN EKONOMİ POLİTİKA şi Reza Zarrab'ın yolsuzluk operasyonları E Ebru Gündeş, kapsamında tutuklan- masının ardından Muratlı ilçesindeki çiftliğini satışa çıkaran sanatçı Ebru Gündeş, alıcı bulamadı.Hayvanları yılbaşından önce satan Gündeş, çiftliğe 4 milyon TL fiyat biçmişti.2009 yılında ağabeyi Cengiz Kumartaşlıoğlu ile Tekirdağ'ın Muratlı ilçesi Kırkkepenekli köyünde kurduğu çiftlik için Çorlu ilçesinde bulunan özel bir emlak satış bürosu ile anlaşan Ebru Gündeş, toplam 70 dönüm alana sahip, 35 dönümü büyükbaş hayvanların kullanım alanı ve 35 dönümü ise açık alan olan çiftliğe halen alıcı bulamadı.Çiftliğin yaşanan son olaylar nedeniyle satışa çıktığını düşünen Kırkkepenekli köylüleri ise, fahiş fiyata alıcı bulamayacaklarını dile getirdi. Öte yandan, çiftlikteki görevli ise konu ile ilgili açıklama yapmadı.HABER MERKEZİ çiftliği satamadı Kerem’in büyük başarısı ekibi, İstanbul’da çekim yap“makHomeland” için mekân arıyor. Dizinin İstanbul sahnelerinde “Güneşi Beklerken”in başrol oyuncusu Kerem Bürsin de rol alacak.EN iyi televizyon dizisi dahil pek çok dalda Altın Küre kazanan Amerikan dizisi “Homeland”in ekibi, dördüncü sezon için kolları sıvadı. Amerika'yla aynı anda Foxcrime'da ekrana gelen dizinin üçüncü sezonun final bölümünde, ünlü oyuncu Claire Danes’in canlandırdığı CIA ajanı Carrie Mathison’a kurumun İstanbul ofisinin başına geçmesi teklif edilmiş, Mathison ise konuya sıcak baktığını söylemişti. Dizi ekibi, Carrie Mathison’un İstanbul sahneleri için mekân arayışına başladı. İstanbul’da yapılacak çekimlerde rol alması için “Güneşi Beklerken” dizisinin başrol oyuncusu Kerem Bürsin’le de anlaşıldı. 2002 yılında Amerika’ya giden ve orada Oscar’lı yapımcı Roger Corman tarafından keşfedilip oyunculuk yapmaya başlayan Bürsin, iyi derecede İngilizce, orta derecede Fransızca biliyor. “Homeland”in yapımcısı Alex Gansa, geçtiğimiz aralık ayında Entertainment Weekly dergisine röportaj vermiş, “İstanbul’u seçmemizin nedeni, İran’a yakın olması. Javadi’yi oradan yönetmek çok daha kolay olur Carrie için. Ayrıca duyduğuma göre İstanbul çekim yapmak için çok güzel bir şehir” demişti. Ancak Gansa, İstanbul çekimleri konusunda kararsızlık yaşadıklarını da belirtmişti: “Çekimler kesin İstanbul’da mı olacak, bilemiyorum. Bu çok değişkenli bir denklem. Ama bence sezonun bir kısmında yurtdışında çekim yapmak ilginç olur.” HABER MERKEZİ u r o k e r k konu RT 1 ekranlarında izleyicisiyle buluşan ve başrollerinde Nergis Öztürk, Cemal Toktaş, Yeliz Kuvancı ve Kaan Çakır gibi isimlerin yer aldığı Böyle Bitmesin'de konuk sayısı rekora ulaştı.İki sezondur yayında olan ve 55 Bölümü'de yayınlanan Böyle Bitmesin'de bu zamana kadar toplam 300 konuk oyuncu yer aldı.Diziye konuk olan bazı oyuncular ise İlker Aksum, Fikret Kuşkan, Ceyda Ateş, Gökçe Özyol, Gamze Özçelik ve Şenay Gürler gibi daha pek çok oyuncuyu misafir eden dizi bu rekorunu daha da arttıracağa benziyor. HABER MERKEZİ T Bu kez dizinin durdurulması için savcıya başvurdu URSA’da televizyonda yayınlanan ’Muhteşem Yüzyıl’ adlı diziden etkilenerek Kanuni Sultan Süleyman, Hürrem Sultan ve Rüstem Paşa hakkında Bursa Cumhuriyet Savcılığı’na suç duyurusunda bulunan 47 yaşındaki Hasan Köz, bu kez de dizinin yanınının durdurulması için savcılığa başvurdu. B Muhteşem Yüzyıl dizisinde Şehzade Mustafa’nın babası Kanuni Sultan Süleyman tarafından boğdurulması ardından Bursa’da oturan Hasan Köz, geçen hafta Bursa Cumhuriyet Savcılığı’na giderek, Kanuni Sultan Süleyman, Hürrem Sultan, Rüstem Paşa ve adının tespit edilmesini istediği diğer şüpheliler hakkında suç duyurusunda bulundu. ’Şüpheli’ olarak gösterdiği Kanuni Sultan Süleyman, Hürrem Sultan ve Rüstem Paşa hakkında ’Halkı kin ve nefrete sürüklemek’ ve ’Azmettirerek boğdurmak’ suçlarından yargılanmalarını isteyen eden Köz, dilekçesinde şüphelilerin adresini ’Topkapı Sarayı/İstanbul’ olarak gösterdi. Şehzade Mustafa’nın katillerinin bulunarak cezalandırılmasını ve şehzadeye itibarının iadesine karar verilmesini isteyen Köz, dün bir kez daha savcılığa başvurarak, dizinin yayınlanmaması için yürütmeyi durdurma kararı verilmesini istedi. TÜRBEYE BEYAZ GÜL BIRAKTI Mradiye Külliyesi’nde bulunan Şehzade Mustafa’nın türbesini ziyaret eden Hasan Köz, restorasyon devam ettiği için türbe kapısına beyaz gül bıraktı.Burada açıklama yapan ve ilk başvurusuyla ilgili de bilgi veren Hasan Koz, Şehzade Mustafa’nın itibarının iade edilmesini, Osmanlı hanedanının özellikle Hürrem Sultan’ın torunlarının özür dilemesini istediğini söyledi.HABER MERKEZİ KANAL AKIŞLARI 08:20 İyi Şeyler 08:35Sen de Gitme 10:00 Eline Sağlık 11:15İyi Şeyler 11:30İyi Fikir 13:00Haber 13:15Spor 13:18Hava Durumu 13:25 1 Çorba 13:30Elde Var Hayat 14:55Aileler Yarışıyor 16:40İyi Şeyler 16:55Zengin Kız Fakir Oğlan 19:00Ana Haber Bülteni 19:45Spor 19:50Hava Durumu 19:55Böyle Bitmesin 22:30Gönül Hırsızı 06:15Flashpoint 07:00Gülhan'ın Galaksi Rehberi 08:40Aramızda Kalsın 12:00Özge İle Yeni Hayat 14:00Anlatacaklarım Var 17:00Dünya Listeleri 18:15Flashpoint 19:00Komedi Dükkanı 20:00Cinayet Uzmanı 21:45Karanlık Plan 23:30Saba Tümer'le Bu Gece 05:10Evlerden Biri 06:45Bugün 09:00Beni Affet 10:00Melek 12:00En Güzel Bölüm 12:30Aşkın Bedeli 14:30Soframız 15:30Küçük Kadınlar 16:45En Güzel Bölüm 17:15Beni Affet 19:00Star Haber 20:00Medcezir 23:30Sinema 05:20Geniş Aile 06:45İrfan Değirmenci ile Günaydın 08:45Doktorum 10:30 Zeytin Tepesi 12:15Gün Arası 12:30Kaynana Gelin Seda’ya Gelin 15:00Evim Şahane 17:00Arka Sokaklar 18:50Koca Kafalar 19:00Kanal D Ana Haber 20:00Yalan Dünya 23:15Beyaz Show 05:25Adanalı 07:00Kahvaltı Haberleri 10:00Müge Anlı ile Tatlı Sert 13:00Kızlar ve Anneleri 15:00Alemin Kıralı 16:00Zahide ile Yetiş Hayata 19:00ATV Ana Haber 20:00Huzur Sokağı 22:30Jaws 4: İntikam 01:15Hesaplaşma 03:10Canavar 04:15Gerçek Adalet 05:40Dudaktan Kalbe 07:00Her Sabah 08:45 2. Sayfa 10:30Doktor Aytuğ 12:30Öğle Haberleri 12:50Derya'nın Dünyası 14:45Dudaktan Kalbe 16:20Dolu Dolu Anadolu 18:00Sıcak Gündem 18:15Ana Haber 19:20Spor Bülteni 19:40Saldırı Timi 21:40Çarpışma Noktası 23:20Hayatın Rengi 06:40Ejder Avcıları 07:00Kavak Yelleri 09:00A.Ş.K 11:00Bıçak Sırtı 13:00Menekşe İle Halil 15:00Hanımın Çiftliği 16:45Ejder Avcıları 17:15Fırıldak Ailesi 17:40Music Box 18:15Donanım Haber 19:30Pardon 21:30Ev 23:30Fırıldak Ailesi 10:35Ekonomi Piyasalar 10:40Spor 10:50 2 Dakikada Bilim 10:55Hava Durumu 11:00Haber Merkezi 11:15Ekonomi Piyasalar 11:20Spor 11:30Seçim Aktüel 11:45Spor 11:55Hava Durumu 12:00Haber Merkezi 12:10Ekonomi Piyasalar 12:15Spor 12:25Ekonomi Notları 12:35Spor Aktüel 12:55Hava Durumu 13:00Öğle Bülteni 13:50Ekonomi Grafik 05:00Cennet Mahallesi 08:30Yeni 1 Gün 10:00Her Şey Dahil 12:00Show Dünyası 12:30Gülben 14:30Dinmeyen Sızı 16:00Pis Yedili 18:30Show Ana Haber 19:15Büyük Risk 20:00Shrek 2 22:00Güldür Güldür 23:15Makina Kafa 02:00Gece Haberleri 02:15Tarafsız Bölge 04:00Gece Haberleri 04:155N1K 05:20Serra ile İtalyan İşi 06:00Güne Merhaba 07:40Spor 07:50Güne Merhaba 08:40Spor 08:49Güne Merhaba 09:00Parametre 10:00Haber 10:35Paranın Gündemi 11:00Haber 12:00Bugün 13:48Hava Durumu 14:00Günlük 14:50Hava Durumu 05:45Mike ve Molly 06:30Two And a Half Men 07:00Geri Sayım 09:45Cnbc-e.com'da Bugün 10:00Piyasa Ekranı 10:30Piyasaya Bakış 11:00Piyasa Ekranı 12:00Finans Cafe 14:00Piyasaya Bakış 14:30İş Dünyasından 15:00Piyasaya Bakış 15:30Piyasa Ekranı 16:00Kapanışa Doğru 16:45Cnbc-e.com'da Bugün 17:00Son Baskı 17:30Piyasaya Bakış 18:00Avatar 18:30Penguins of Madagascar 11:35Spor Bülteni 11:55Hava Durumu + Yol Durumu 12:00Ajans Bugün 12:35İşin Sırrı 12:503 Dakika 12:55Hava Durumu + Yol Durumu 13:00Ajans 13:50Hava Durumu 13:55Yol Durumu 14:00Ajans 14:30Spor Bülteni 14:50 3 Dakika 15:00Ajans Gün İçi 15:25Bize Sorun 16:00Ajans Gün İçi 16:30Spor Bülteni 05:00BKM Güldür Güldür 06:00Çocuklar Duymasın 06:45İsmail Küçükkaya ile Çalar Saat 10:00Doktorlar 11:30Babam Sınıfta Kaldı 12:30Yemekteyiz Anadolu 14:30Unutma Beni 16:30Esra Erol'da Evlen Benimle 19:00Fatih Portakal ile Ana Haber 19:30Deniz Yıldızı 20:45Karagül 23:45O Hayat Benim 12:00Haber Masası 12:25Dünya Raporu 12:35Ekonomide Görünüm 12:45Spor Bülteni 13:00Gün Ortası 13:35Ekonomide Görünüm 13:45Spor Bülteni 14:00Gün Ortası 14:45Ekonomide Görünüm 15:00Güne Bakış 15:35Ekonomide Görünüm 15:45Spor Bülteni 16:00Güne Bakış 16:35Ekonomide Görünüm 16:45Spor Bülteni 17:00Akşam Haberleri 18:00Akşam Raporu 20:00Televizyon Gazetesi 21 ŞUBAT 2014 Spor HERKES İÇİN EKONOMİ POLİTİKA Alper Potuk: Elazığspor'u yenerek deplasman kayıplarına son vereceğiz MHK Başkanı Zekeriya Alp 'Ofsayt' diyenlere fena patladı Alper Potuk, takım olarak kendilerine güvendiklerini ve Elazığspor maçını kazanarak; 3 haftadır deplasmanda yaşadıkları puan kayıplarına son vermek istediklerini ifade etti. Spor Toto Süper Lig'de 2013-2014 sezonun ikinci yarısı tartışmalar ve hakem hatalarıyla başlarken, son dönemlerin sessiz ismi MHK başkanı Zekeriya Alp sessizliğini bozdu. K ulüp televizyonuna açıklamalarda bulunan Alper Potuk, Kasımpaşa maçında alınan 3 puanın önemine, yine bu maçta gösterdiği başarılı performansına, şampiyonluk yolundaki inançlarına ve Pazartesi günü deplasmanda oynayacakları Elazığspor maçına değindi. Kasımpaşa maçında atmosferin çok iyi olduğunu ifade eden genç oyuncu, "Geçen hafta Sivasspor’a kaybettikten sonra Kasımpaşa maçının önemini ve maçın zor geçeceğini 1 haftadır aramızda konuşuyorduk. Böyle bir maçı kazandığımız için çok mutluyuz. Maç günü saat 14.00’de Bağdat Caddesi’nde başlayan bir gösteri vardı. Onu görünce maçın önemi daha da artmıştı. Sahaya girdiğimizde bu atmosferi yaşadık. Stadımızda çok iyi bir atmosfer vardı." dedi. Kasımpaşa gösterdiği başarılı performanstan dolayı taraftarlar tarafından ayakta alkışlanan Alper, o anı şu ifadelerle anlattı: "Çok mutlu oldum, çok gururlandım. Taraftarımıza da teşekkür ediyorum. Bu destek daha çok oynama ve daha çok maç kazanma isteğimi de arttırıyor. İnşallah biz oynadıkça böyle devam eder. Taraftarlarımız da böyle devam eder. Artık deplasman mağlubiyetlerine son vermek istiyoruz. lp, kamuoyuna değişen yorum ve kurallardan "bi haber" yönlendiren hakem yorumcularına tepki gösterdi. Galatasaray A karşılaşmasında Medical Park Antalyaspor'un attığı ikinci golle ilgili "Ofsayt mı değil mi?" tartışmaları gündemin birinci sırasına otururken son dönemlerde "sessizliği" ile dikkat çeken MHK Başkanı Zekeriya Alp'i adeta çileden çıkarttı. Konuyla ilgili özel açıklamalarda bulunan Alp, "Değişen kural ve yorumlarla ilgili sezon başında bilgilendirme davetimize icap etmeyenler bugün yanlış bilgilerle kamuoyunu yönlendirerek hakemlerimizi adete hedef haline getiriyorlar. Maalesef bunların çoğu da bazı eski hakemlerimiz." açıklamasında bulundu. UEFA, ÖZKAHYA'NIN KARARINI TAKDİRE ŞAYAN BULDU MHK Başkanı Alp, gündeme gelen golle ilgili UEFA Hakem Komitesi'nin bilgisine başvurduklarını ve hakemin verdiği kararın doğru olduğu yönünde bir dönüş aldıklarını belirterek, "Biz böyle çok kritik pozisyonlarla ilgili UEFA Hakem Komitesi'nden görüş alırız. Kaldı ki bu sezon yine Kasımpaşa - Beşiktaş maçında yaşanan Donk hadisesiyle ilgili yine UEFA'dan görüş aldık. Şimdi de Medical Park Antalyaspor - Galatasaray maçındaki bazı kesimler tarafından ofsayt diye iddia edilen pozisyonla ilgili UEFA hakem komitesinin en üst merciilerinden görüş istedik. Ve yine UEFA hakem komitesinden en üst düzeydeki bir kişi hakemin kararını takdire şayan bir karar olduğu yönünde bize ifadesi var." dedi. MHK Başkanı Alp, 'Peki bu görüşüne başvurduğunuz kişi veya kişiler?' kim sorusuna ise "Biz UEFA Hakem Konvansiyonu'nda üye bir ülkeyiz zaman zaman bilgi ve görüş alış verişi yaparız. Bu da bunlardan biriydi. Zaman zaman görüş aldığımız kişi Jaap Ulenberg olur. Ama bu defa Jaap'ın dışında bir görüş alış verişimiz oldu." cevabını verdi. Başkan Zekeriya Alp, hakemlerine gerekli eğitimleri verdiklerini, Medical Park Antalyaspor - Galatasaray maçındaki olayla ilgili olarak ise "Bu gol kararıyla ilgili değişen kural ve yorumu Sapanca'daki eğitim seminerde kliplerle hakem arkadaşlarımıza anlatmıştık. Hakem arkadaşlarımız da bunu çok güzel bir şekilde uyguladı." açıklamasını yaptı. KURAL KİTAPÇIĞINI OKUMAKLA OLMAZ Başkan Alp, bu kural ve yorum değişikliklerinin kural kitapçığının okunarak anlaşılabilecek ve anlatılabilecek bir olay olmadığını belirterek, "Mutlaka bunu uygulamalarla görmek gerekir. O zaman daha sağlıklı bir bilgiye sahip olursunuz." ifadelerini kullandı ve şöyle devam etti: "Biz de bu konuda kamuoyunu bilgilendiren kişilerin daha sağlıklı ve doğru bilgiye sahip olmaları için sezon başında geniş kapsamlı bir toplantı organize ettik. Bu konuda ilgili medyadaki gazeteci ve bazı eski hakemlerden oluşan 167 kişiye bir davet gönderdik. Ne acı ki bu bilgilendirme davetimize sadece 6 kişi katılmak için dönüş yaptı. Biz de bu organizasyonu iptal etmek zorunda kaldık. Şimdi o davetemize icap etmeyen kişiler bugün bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olarak yorum yapıyorlar. Yazıyorlar çiziyorlar." Bu işin en acı tarafının yanlış bilgilerle kamuoyunun yanlış yönlendirildiğini ve hakemlerin hedef tahtası haline getirildiğini belirten MHK başkanı Alp, "Bazı köşe yazarları bazı hakemliği bırakmış arkadaşlar konuya vakıf olamadıkları için gerçek anlamda bu kuralın ne şekilde değiştiği konusunda bilgi sahibi olmadıkları için ofsayt diye yazıyorlar söylüyorlar." diyerek sözlerini şöyle tamamladı: "Biz ne yaptık gelin bu değişikliklerle ilgili sezon başı geniş kapsamlı bir toplantı yapalım burada bunu sizlere anlatalım dedik. Aşağı yukarı 167 kişiyi ismen davet ettik. Bütün bu işlerin içinde olan çoğu medyanın içindeki bu arkadaşları çağırdık. Müdürlere varıncaya kadar çağırdık. Bazı eski hakemleri de hepsine değil tabiki. Tabii sadece 167 kişiden 6 kişiden geri dönüş olduğu için bu organizasyonu iptal ettik. Bu kural değişiklikleri ve yorum değişiklikleri çok önemli. Biz bu değişiklikleri özellikle yorum değişikliklerini hakemlere seminerlerde sezon başında gösteriyoruz. Tabii bu değişiklikleri bilmeyenler davetimize icap etmeyenler bugün o değişikleri bilmeden yorum yanlışlığına girerek yanlış bilgi veriyorlar. Bu yorumları insanların yapması için o kuralla ilgili kesin bilgilerinin olması lazım. Bu bilgileri en doğru olarak nereden alacaklar tabii ki bizden. Biz de bu konuda üzerimize düşeni yaptık ve Jaap Uilenberg ile birlikte bu bilgilendirmeyi ilgili arkadaşlara o organize ettiğimiz toplantıda yapacaktık. Soruları alacaktık cevaplarını verecektik ama maalesef diyorum bu arkadaşlar bilgi alma konusunda gerekli ilgiyi göstermiyorlar." CİHAN 15 Aysal: Marka değerini arttıracak her türlü çalışmamız devam edecektir Galatasaray Kulübü, dünyanın önde gelen teknoloji firmalarından Microsoft ile 1,5 yıllık işbirliği anlaşması imzaladı. arı - kırmızılı kulübün başkanı S Ünal Aysal, kulübün marka değerini arttırmak için her türlü çalışmaları yapmaya devam edeceklerini belirtti. Türk Telekom Arena'da gerçekleştirilen imza törenine Galatasaray Kulübü Başkanı Ünal Aysal, İcra Kurulu Başkanı Lutfi Arıboğan, Microsoft Türkiye Genel Müdür Tamer Özmen katıldı. Kulüp başkanı Ünal Aysal, öncü ve uluslarası kimliği ile bir dünya markası olan Galatasaray'ın ve dünyanın lider teknoloji markalarından Microsoft'un birlikte gerçekleştirdiği bu önemli işbirliğini kamuoyu ile paylaşmak için toplandıklarını dile getirerek, "Sevinerek bildirmek isterim ki Microsoft Türkiye ile kulubümüzün teknolojik alt yapısını çağdaş teknolojilerle yenilemek üzere kapsamlı bir anlaşmaya varmış bulunuyoruz. Bildiğiniz gibi göreve geldiğimiz ilk günden beri en önemli amaçlarımızdan biri Galatasarayımızın bir dünya takımı olması yolunda kurumsallaşma sürecini tamamlamasıydı. Bu bağlamda dünyanın diğer önde gelen kulüplerinin de tercihi olan Microsoft'un servis ve ürünleriyle bizi geleceğe taşıyacağına olan inancımız çok fazla." ifadelerini kullandı. Başkan Ünal Aysal, büyük bir kurum ve dev bir camia olarak, hizmet alırken kendi büyüklüklerine yakışır kurumlardan hizmet almayı tercih ettiklerini kaydetti. Ünal Aysal, şöyle devam etti: "Bu nedenle Galatasaray Kulübü'nün kulüp, sportif AŞ., GSStore Mağazacılık ve çevrimci işbirimlerinin tüm teknolo- Bizim için önemli olan Kasımpaşa maçıydı. 2 maç üst üstte kaybettikten sonra Fenerbahçe gibi bir takımın 3 maç üst üstte kaybetmesi alışagelmiş bir şey değil. Bizde bunun bilincindeydik. Bu maçı kazanmak için her şeyimizi verdik. 3 maçtır deplasman maçlarını kaybediyoruz, artık deplasman mağlubiyetlerine son verme zamanı. İnşallah Elazığ’da başlatıp, öyle devam edeceğiz. Elazığspor deplasmanından 3 puanla dönersek; sonra içeride Gençlerbirliği maçımız var. Onu da aldığımız takdirde ben yine puan farkını açacağımızı düşünüyorum. Puan farkı açıldıkça son haftalarda, inşallah şampiyon oluruz." Takım olarak kendilerine güvendiklerinin altını çizen Alper Potuk, baskı ve stres yaşamadıklarını ifade ederek, "Eskişehirspor maçı 1-1 eşitlikle devam ederken; üstünlük bizdeydi ve golü ararken, top kaybı sonrasında gol yedik. Kötü oynadığımız ve baskı altında kaldığımız gibi gösteriliyor ama ilgisi yok. Sonra Sivasspor maçı, 4-5 net pozisyonumuz var. sonra yanlış kararla mağlup olduk. Biz kendimize güveniyoruz. En iyi şekilde yolumuza devam ediyoruz." sözlerini noktaladı. CİHAN jik alt yapısını Microsoft'a emanet ediyoruz. projenin bize sağlayacağı verimlilikle yılda 2 milyon dolarlık tasarruf ön görmekteyiz. Bu işbirliği çerçevesinde Galatasaray Kulübü ve iştiraklerinin satın alma, finans, satış, mağazacılık ve insan kaynakları gibi bütün önemli fonksiyonları, kurumsal kaynak planlaması çatısı altında birleştirilmektedir. Microsoft gibi global markalarla gerçekleştireceğimiz iş ortaklıkları kulübümüzün büyümesine ve başarılı olmasına büyük ölçüde katkıda bulunacaktır." İşbirliği anlaşması dışında soru almak istemeyen Ünal Aysal, kendisine yöneltilen Sermaye Piyasası Kurulu'nun(SPK) sermaye arttırımıyla ilgili kararının sorulması üzerine, "Sermaye arttırımı konusu, direkt SPK'yı ilgilendiren sportif AŞ'nin bir konusu, burada bu konulara girmek doğru olmaz." karşılığını verdi. Başka bir muhabirin, "Galatasaray işbirliği ve sponsorluk anlaşmasını dünyada marka olmuş kurumlarla yapıyor. Aynı şekilde bünyesinde dünyada marka değeri olan Drogba, Sneijder gibi futbolcular barındırıyor. Bu bağlamda dünyada marka değeri olan futbolcu transferi devam edecek mi?" şeklindeki sorusuna da Aysal, "Galatasaray'ın marka değerini yükseltecek her türlü çalışmalarımız devam edecektir. Önceliğimiz de budur. Bu sadece oyunuclarla olmaz. Gördüğünüz gibi Microsoft işbirliği de Galatasaray marka değerine büyük çapta katkı sağlayacak bir çalışmadır." cevabını verdi. CİHAN Kafkas: Kayseri, zor bir deplasman Spor Toto Süper Lig'de cumartesi günü Kayseri Erciyesspor'la karşılaşacak Kardemir Karabükspor'da hedef puan ya da puanlarla dönmek. T eknik direktör Tolunay Kafkas, Kayseri Erciyesspor'un ikinci yarının en iyi takımlarından biri olduğunu söyledi. Geçen hafta kendi sahasında Trabzonspor ile 2 - 2 berabere kalarak ligde beşinci sıraya oturan Kardemir Karabükspor, Kayseri Erciyesspor maçı hazırlıklarını Hasan Doğan Tesisleri'nde yaptığı idman ile sürdürdü. İdmanın ilk bölümünde motivasyona yönelik çalışma yapan kırmızı- mavililer, daha sonra sahada taktik çalışması yaptı. Teknik direktör Tolunay Kafkas, rakipleri Kayseri Erciyesspor’un ikinci yarının en iyi takımlarından biri olduğunu belirterek, "Bu hafta yaptığı flaşh transferlerle özellikle ikinci yarının en iyi takımlarından bir olan takıma karşı oynayacağız. Zor bir maç. Biz de üst sıralarda tutanmak için bu maçtan puan veya puanlar almak zorundayız. Hem antrenör hem de takımlar için baskı altında iş çıkarabilmek çok önemlidir. Biz bu baskıya alıştık. Bir rehavet içinde değiliz. Artık rakibin adının ne olduğu önemli değil bu felsefeyi ve oyun anlayışını aynı şekilde sahaya yansıtmak bizim için önemli." diye konuştu. Kafkas, taraftarların takımın Avrupa kupalarına gitmesini istemesinin futbolcuları strese sokup sokmayacağı sorusuna, "Hayır strese sokmaz. Oyuncularımla konuşuyorum. Önümüzdeki maçı kazanırsak bir sonraki maçı nasıl kazanırıza bakıyoruz. Oynayacağımız 13 maçın ne kadarını kazanırsak bu bizi zaten ister istemez bir yerlere taşıyacak." karşılığını verdi. Tesis ve alt yapısı ile Avrupa kupalarına hazır olup olmadıkları sorusuna Kafkas, "Tesis olarak kaldıracak bir yapıda. Ancak alt yapı da sıkıntısı var. Tesisle de ilgili büyük bir projemiz var. Hem akademi ile ilgili hem de bu tesisin yapılması ile ilgili çalışılıyor. Zaten Karabükspor bu ligde kalıcı ve uzun vadeli bir program yapmak istiyorsa bu tesisi yapmak zorunda. Adımlar atıldı ve bu tesis yapılacak. Karabükspor belli bir iskelet oluşturacak. Özellikle bu takımın içindeki oyuncuları koruyup daha yetenekli ve genç oyuncuları bulacak. Daha sonra Batı Karadeniz Bölgesi'nden oyuncular çıkaracak. Alt yapıdan yetenekli ve geleceğin futbolcusu olmaya aday futbolcuları nasıl çoğaltabilirize bakacağız. Yurt dışından Almanya ve Belçika kökenli ve Türkiye liglerinden alacağımız genç oyuncular olacak. Bu oyuncuları Karabükspor bünyesine katacağız ve geleceği olan bir takım oluşturacağız." cevabını verdi. CİHAN HERKES İÇİN EKONOMİ POLİTİKA 21 ŞUBAT 2014 Cuma KDV dahil 25 Krş www.ekonomigazetesi.net Ç İFTÇİNİN UMUDU YAĞMUR BOMBASI Mevsim normallerinin üstünde giden hava sıcaklıkları ve azalan yağış miktarı kuraklık endişesini artırıyor. Özellikle tarım sektörünü korkutan kuraklığa karşı önlem arayışları da başladı. Çiftçi, yağmur bombası atılmasını ya da sulama kuyularının artırılmasını istiyor. İHRACATÇILAR 470 BİN T İSTİHDAM HEDEFLİYOR E konomi Bakanı Nihat Zeybekçi'nin de katıldığı İhracatın Yıldızları Ödül Töreni'nde Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mehmet Büyükekşi, ihracatçıların bu yılın ilk çeyreğinde 67 bin, yılın tamamında 470 bin ek istihdam hedeflediğini açıkladı. Mehmet Büyükekşi ise 2014 yılına ihracatta rekorla başladıklarını belirterek, "Ocak ayında mal ihracatımızı yüzde 9,6 artırarak 12 milyar dolar ile Cumhuriyet tarihinin rekorunu kırdık" dedi. Büyükekşi, bu yıl hedeflenen 166,5 milyar dolarlık ihracat rakamına ulaşabileceklerine inandıklarını kaydetti. İhracatçı Eğilim Anketi sonuçlarını açıkladıklarını anımsatan Büyükekşi, "İhracatçılarımız yeni pazarlarda açılımlar yapacak. Yeni yatırım alanlarını genişletecek ve ek istihdam yaratacak. İhracatçılarımız bu yılın ilk çeyreğinde 67 bin, yılın tamamında 470 bin ek istihdam hedefliyor" dedi.Gerek kredi kartlarındaki taksit sınırlaması, gerekse tüketici kredilerindeki sınırlamanın iç piyasadaki büyümeyi bundan sonra daha sınırlı kılacağını vurgulayan Büyükekşi, ihracatla büyümek ve ihracat odaklı üretim stratejisinin de bundan sonra sürdürülebilir büyümeye ciddi katkı sağlayacağını dile getirdi. "Bu yıl ihracatçıların yılı olacak" diyen Büyükekşi, son dönemde yaşanan finansal piyasalardaki dalgalanmalara işaret ederek, şunları kaydetti: "Kısa vadeli dalgalanmalar olabilir. Ama biz uzun vadeli hedeflere odaklanalım. Bu dalgalanma yavaş yavaş duruluyor. Her platformda yüksek kuru savunmadığımızı, tam tersi rekabetçi, öngörülebilir kura ihtiyacımız olduğunu söyledik. İhracatımız da bu kısa vadeli dalgalanmalara göre değil, tamamen 2023 hedeflerine odaklanacak." Büyükekşi, bu yıl Anadolu'da da inovasyon haftaları gerçekleştirmek istediklerini ifade etti.İstanbul Maden ve Metaller İhracatçı Birlikleri (İMMİB) Koordinatör Başkanı Tahsin Öztiryaki de bünye sinde 22 bini aşkın üyesi bulunan İMMİB'in Türkiye'nin ihracatının yüzde 30'unu gerçekleştirdiğini söyledi. Türkiye'nin ilk bin ihracatçı firması arasında İMMİB'in 456 firması, ilk 10 içerisinde ise 8 firması olduğunu belirten Öztiryaki, Türkiye genelinde ise Turquality ve Marka Destek Programında yer alan 139 firmanın 50 tanesinin yani yüzde 36'sının İMMİB firmaları olduğunu kaydetti.Daha sonra Bakan Zeybekci, TİM Başkanı Büyükekşi ve birlik başkanları ile 2013 yılında en fazla ihracat yapan firmalara ödüllerini takdim etti. 56 ürün kategorisinde 168 adet ödülün dağıtıldığı gecede Türkiye geneli en fazla elektrik-elektronik ihracatı yapan firmalar Vestel, Arçelik ve BSH Ev Aletleri oldu.Daha sonra da birlik üyeleri Bakan Zeybekçi'ye "En ihracatçı siyasetçi ödülü" verdi. Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, ödülü alırken yaptığı konuşmasında, son süreci sağlıklı bir doğum süreci olarak gördüğünü söyledi. Zeybekçi, "Herhalde Türkiye'de siyasetçiler arasında en ihracatçı siyasetçi ben isem, ben bir numarayımdır. O konuda, şirketlerimiz ülkemizin ekonomisine, ihracatına, istihdamına katkı vermeye devam ediyor" dedi. "Ben bir amele KURAKLIĞA DAYANIKLI TOHUM Bazı üreticiler, tarladaki ikinci ürünü söküp, susuzluğa dayanıklı ürünleri ekmeye başlar ken, kuru tarım yöntemiyle üretim yapan hububat ve bakliyat üreticileri de sert iklim koşulları ve kuraklığa dayanıklı tohum çeşitle rini kullanmaya başladı. Ancak mevcut yön temlerin yeterli olmayacağını savunan üretici ler, çok soğuk bulutlara, buz kristalleri saçarak yağmur ve kar yağışı sağlanan 'yağmur bombası' metodunun kullanılmasını bekliyor. Yağışlardaki azalma nedeniyle başta sebze ve meyve olmak üzere tarımsal üretimin risk altında olduğuna dikkat çeken Tohum Yetiştiricileri Alt Birliği Başkanı İsmail Akbu lut, “Yetersiz yağış nedeniyle bu yıl göletleri miz boş kaldı. Bu nedenle sulamada kuyular dan faydalanmaya başladık. Geçmişte 5 metre genişliğinde 10 metre derinliğinde artezyen kuyuları açmıştık. Şu an sulamada bunlardan yararlanacağız. Ancak hava durumu böyle devam ederse yağmur bombaları atılması gerekiyor” ifadelerini kullandı. E ko n o m i B a ka n ı Z eyb e kç i' n i n d e katıldığı İhr ac atın Yı l d ı z l a r ı Ö d ü l Tö r e n i ' n d e T İ M B a ş ka n ı B üy ü ke k ş i , ihr ac atç ıların bu yılın tamamında 470 bin ek istihdam h e d e fl e d iğ i n i s öyl e d i . çocuğuyum" diyen Zeybekci, annesinin de babasının da amele olduğunu, tarlada çalıştığını anlattı. Zeybekci, Türkiye'nin kalkınmasını, büyümesini, sağlam temellere oturmasını ihracat sayesinde yapacağını ifade etti.Türkiye 2023 hedeflerine ulaşamasa bile bu konuda büyük mesafeler kat edeceğini aktaran Zeybekci, kendisinin bu hedefe ulaşılacağına inandığını söyledi. Son yaptığı Japonya ziyaretinde mevkidaşı ile 1 Haziran'da TürkiyeJaponya arasında serbest ticaret anlaşması imzalanması adına resmi görüşmelerin başlaması için karar aldıklarını bildiren Zeybekci, mart ayında söz konusu anlaşmanın çerçevesinin çizileceğini ifade etti. Singapur'la dünyada belki de iki ülke arasında en sınırsız serbest ticaret anlaşmasına doğru yürüme konusunda karar aldıklarını belirten Zeybekci, bu konuda ilk görüşmelerin başladığının altını çizdi.15-17 Nisan tarihleri arasında Türkiye ile Malezya arasında da bir serbest ticaret anlaşması imzalanacağı bilgisini veren Zeybekci, İran'ın ise Türkiye için tarihi bir fırsat olduğunu belirterek, şunları kaydetti: "Bizim çok avantajlı olduğumuz, yarışa bir kaç adım önden başlayabileceğimiz dediğimiz bir coğrafya. 10 yıldan beri süren bir süreç vardı. Orada basına da yansıdı. Ama yanlış yansıdı. Orada İran ile 150'nin üzerinde üründe serbest ticaret anlaşması imzalandı. 2015 yılı sonu itibariyle de 35 milyar dolarlık bir rakam var. Yani bundan 1 sene sonra, 2015'te 35 milyar dolarlık bir ihracat hedefi ortaya koyuldu.""Türkiye AB ile Gümrük Birliği Anlaşması'nı yeniden müzakere etmeye başlayacak".Bakan Zeybekci, Türkiye ile AB arasındaki Gümrük Birliği Anlaşması'nın "update" edilmesi gerektiğini belirterek, "Yani güncellenmeli değil, bir üst seviyeye çıkarılmalı" dedi.28 Şubat - 1 Mart tarihleri arasında Türkiye'nin AB ile Gümrük Birliği Anlaşması'nı yeniden müzakere etmeye başlayacağını aktaran Zeybekci, bundan sonra da serbest ticaret anlaşmaları ile ilgili haksız uygulamalara son vermeyi umut ettiklerini söyledi. ÜRKİYE genelinde yağış oranlarının yüzde 12.7 azalması birçok şehirde içme ve kullanım suyu sıkıntısının yanı sıra tarımsal kuraklık riskini de beraberinde getiriyor. Buna bağlı yaşanacak verim düşüşüne karşı önlem almaya başlayan çiftçiler, artık kuraklığa dayanıklı tohum çeşitlerini kullanıyor. Kürtlerden Bağdat'a SÜRPRİZ TEKLİF! ALTERNATİF ÜRÜN EKİYORLAR Akbulut, kuraklık dolayısıyla hububat ve bakliyat üreticisinin kuraklığa dayanıklı türlere yöneldiğini ancak sebze-meyve üretiminde su kullanmak zorunda olduklarını söyledi. Aralık ve ocak aylarında beklenen yağışlardaki belirgin düşüşün geç yapılan ekimler üzerinde ciddi etkili olduğunu belirten TMMOB ZMO İstanbul Şube Başkanı Ahmet Atalık, "Özellikle buğdayda pek çok bölgede çimlenme sorunu yaşandı. Normalde sulama ya pek ihtiyaç duyulmayan kış aylarında sulama tesislerinin bakıma alınmasından dolayı sulama birlikleri sulama suyu almakta zorluklar yaşadı. Sulama yapma olanağı olmayan alanların önemli kısmında ise çiftçi tarlasını bozarak alternatif ürünlerin ekimine yöneldi” dedi. Çorum, Ankara, Eskişehir, Konya, Karaman, Adana illerinde kuraklığın başladığını belirten Atalık, buğday üretimin büyük bir bölümünü üreten bu bölgelerdeki üretim düşüşü nedeniyle bu yıl 22 milyon ton buğday üretiminde yüzde 10 düşüş görüleceğini kaydetti. ET FİYATINA BİLE ZAM BEKLENİYOR MART ve nisanda yağmur yağmazsa Türkiye’nin ciddi bir kuraklık sorunuyla karşı karşıya kalacağına dikkat çeken Türkiye Ziraatçiler Derneği (TZD) Başkanı İbrahim Yetkin, "Elbette üretimdeki düşüş sebzemeyve, hububat, bakliyat ve hatta ette fiyat artışlarına neden olacak" dedi. M ERKEZİ Bağdat yönetimi ile bütçe ve petrol satışı konusundaki sorunları aşmak için diplomasi trafiğini hızlandıran Irak’taki Bölgesel Kürt Yönetimi, bölgede çıkarılan petrolü satarak yüzde 17 oranında payı aldıktan sonra kalan parayı merkezi yönetime aktarmayı önerdi. 3 TAKSİT HALİNDE ÖDENİYOR Kuzey Irak’ta çıkan petrolü Türkiye üzerinden satmak isteyen ancak, merkezi Bağdat yönetiminin karşı çıkması üzerine çıkan sorunlar ile ilgili Kuzey Irak’taki Bölgesel Kürt Yönetimi, merkezi yönetime sürpriz bir teklif sundu. Irak’ta yayın yapan Baasnews internet sitesine sundukları teklifi açıklayan Kürt Yönetimi Maliye Bakan Yardımcısı Reşit Tahir, kendi petrollerini ihraç ederek Bağdat’tan kurtulmak istediklerini söyledi. Tahir, Kürt bölgesine ayrılan bütçenin merkezi yönetim tarafından yılda 36 takside bölünerek ödendiğini, sundukları teklif ile bunu ortadan kaldır- mayı hedeflediklerini söyledi. Tahir, Bağdat yönetiminin Kürt yönetimine ayrılan yıllık bütçeyi her ay 3 taksit halinde ödediğini ifade ederek, şöyle dedi: İSİMSİZ BİR HESABA AKTARILMASINI İSTEDİK "Böylelikle 1 yıl içinde 36 taksitle ödemeyi kapatıyor. Bu birçok soruna yol açıyor. Bu nedenle Bağdat ile yaptığımız son görüşmelerde petrol satışından elde edilen gelirin Kürdistan’ın payı olan yüzde 17’sinin alınarak, kalanının Irak genel bütçesine aktarılması şartını öne sürdük. Kürdistan petrolünden elde edilen gelirin doğrudan yurt dışındaki bir bankaya yatırılmasını, bu paranın yüzde 5’inin Kuveyt’e, kalanının da Kürdistan bölgesindeki bir bankada isimsiz bir hesaba aktarılmasını istedik."Maliye Bakan Yardımcısı Tahir, ayrıca birçok kez ay sonu gelmesine rağmen Bağdat’ın o ayki 3 taksiti göndermediğini, sürekli gecikmeler görüldüğünü, bu sisteme artık karşı olduklarını söyledi. KURAKLIK ARILARI DA ETKİLİYOR KURAKLIK nedeniyle oluşan iklim koşullarının arı ölümlerini beraberinde getirdiğine dikkat çeken BALDER Yönetim Kurulu Üyesi Mustafa Toktaş, buna karşın gezici arıcılığın ön plana çıkmaya başladığını söyledi. Toktaş, bakanlığın da bu alanda üreticiye destek olmaya çalıştığını söyledi. BUĞDAYA 1 MİLYON EURO KURAKLIĞA dayanıklı tohumlara ilgi artarken, şirketler de bu alanda Ar-Ge çalışmaları yapıyor. Sabancı Üniversitesi Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi Biyoloji Bilimleri Öğretim Üyesi Hikmet Budak ve ekibinin yürüttüğü ‘Uluslararası Buğday Genom Dizisi Konsorsiyumu’, buğdayın fiziksel haritası için Bayer CropScience’tan 1 milyon euro fon aldı. EN SON 2008 YAZINDA KULLANILDI HALK arasında 'yağmur bombası' olarak bilinen 'bulut tohumlama' metodu Türkiye’de ilk kez Nurettin Sözen’in İstanbul belediye başkanı olduğu 1989-1990 yıllarında İstanbul'da denendi. Yağmur bombası son olarak 2008 yılında kullanıldı. 2008 yazında Türkiye’de büyük bir kuraklık yaşandı. Halk haftalarca susuz kalırken İstanbul’da, acil su ihtiyacını karşılamak için Melen Çayı projesi devreye sokuldu. Bu dönemde İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin ABD’den 2.5 milyon dolara kiraladığı bulut tohumlama uçağıyla yağmur bombası atıldı. Yağmur bombası konusu en son CHP Milletvekili Sezgin Tanrıkulu’nun kuraklık sorunuyla ilgili araştırma istemiyle yeniden gündeme geldi.
© Copyright 2024 Paperzz