kelebeğin fırtınası retorik

marketing europe & anatolia
Tarih: Eylül 2014 Sayı: 33
retorik
Koltukların
efendisi...
kelebeğin
fırtınası
Duş jeli
macerası...
e
d
’
e
iy örü
k
r
Tü Sekt
i
z
i
D
İçindekiler
marketing
europe & anatolia
Sayı: 33 Tarih: Ağustos 2014
İmtiyaz Sahibi
Eksantrik Film Prodüksiyon Reklam ve
Yayıncılık Hizmetleri San. ve Tic. Ltd. Şti.
e-mail: eksantrik@eksantrik.com
P.K.: 112 34725 Kızıltoprak - İstanbul - Tr.
Genel Yayın Yönetmeni ve
Sorumlu Yazı İşler Müdürü
Elvin Ekşioğlu
e-mail: elvin@eksantrik.com
P.K.: 112 34725 Kızıltoprak - İstanbul - Tr.
Haber ve Fotoğraflar
Agency Europe & Anatolia
Katkıda Bulunanlar
Nurgül Eryıldır Günay
Ali Erdem Ekşioğlu
Seval Duban
Ekim Sölemez
Danışman
Abdullah Ekşioğlu
Kısa Kısa
04 - 07
Yeni Ürünler
10 - 13
Medya Dünyası
14 - 15
Röportaj
16 - 19
kelebeğin fırtanası
21
Reklam Dünyası
22 - 23
Araştırma
24 - 28
retorik
31
Kampanyalar
33 - 37
Gezi
38 - 39
İlan Rezervasyon
Ayşe Yılmaz
Yayın Türü
Süreli Yayın
Yönetim Yeri
Agency Europe & Anatolia
Feneryolu Mh. Fahri Açan Cad.
Deniz Ap. No: 21 /15
Kadıköy - İstanbul - Tr.
Tel: +90 555 233 24 41
e-mail: meadergi@gmail.com
marketing europe & anatolia
Agency Europe & Anatolia tarafından
Süreli yayınlanan bir e-dergidir.
Bu yayının tüm hakları Eksantrik Film
Prodüksiyon Reklam ve Yayıncılık Hizmetleri San. ve Tic. Ltd. Şti. aittir. Tamamı ya
da bir bölümü yayıncısının izni olmaksızın
çoğaltılamaz ve yayınlanamaz.
Tüm ilanların sorumluluğu firmalara, makalelerdeki görüşler ve hukuki
sorumluluk yazarlara aittir.
Game On
40 - 43
Kültür Sanat
44 - 45
Bu derginin yayınlanma sürecinde
hiçbir ağaç zarar görmemiştir.
mobil: http://m-mea.eksantrik.com
http://www.facebook.com/meadergi
Bir Ekşioğlu Medya Grup kuruluşudur.
marketing europe & anatolia / 1
Köşe
Elvin Ekşioğlu / elvin@eksantrik.com
( editörden)
Harddisc çöktüüü...
Bugün şanssız bir olay yaşadım.
Maalesef laptopumun harddisci bozuldu. Kullandığım laptopun haddisc kapasitesini
artırmak için içerisinde bulunan Western Digital harddisci çıkarmış ve daha
geniş kapasiteye sahip Samsung bir harddisc takmıştım. Ancak bu yeni harddisc
içerisindeki bilgilerle birlikte çöp oldu.
Üstelik bu Samsung harddisclerinde ilk kez başıma gelen birşey değil. Daha önce
de masaüstü bilgisayarımda kullandığım Samsung bir harddisc maalesef bozulmuş
ve tüm fotoğraf arşivimle birlikte çöpe gitmişti. O zaman bunun markanın suçu
olmadığını, arada böyle şeyler yaşanabileceğini düşünmüştüm. Ancak aynı markanın
ürünü ikinci kez beni yolda bırakınca markaya olan güvenim de sarsılmış oldu.
Amacım hiçbir markayı karalamak değil. Umarım Samsung depolama ürünlerini
tekrar gözden geçirir ve benim gibi kullanıcılarının böyle maduriyetler yaşamasına
neden olan eksikliklerini giderir.
Şirket yetkilileri bu konuda bir açıklama yapmak isterlerse, dergimizin sayfaları her
zaman kendilerine açık olacaktır.
marketing europe & anatolia / 3
Kısa Kısa
İPZ’14’te Dijital Öldü. Yaşasın Dijital...
Dokuz yıldır Eylül ayında binlerce pazarlama iletişimi profesyonelini tek bir çatı altında bir araya getiren Türkiye’nin
en köklü interaktif pazarlama zirvesi İPZ, bu yıl da yerli ve
yabancı pazarlama profesyonellerini 11 Eylül Perşembe
günü Swissotel The Bosphorus’ta buluşturuyor. TTNET ve
Türk Telekom Ana Sponsorluğunda ‘’Dijital öldü. Yaşasın
dijital!’’ teması altında gerçekleştirilecek İPZ’14’te pazarlama dünyasının en yeni trendlerini ve markaların yeni
trendlere adaptasyon süreçleri yerli ve yabancı konuşmacıların liderliğinde masaya yatırılacak.
İnteraktif Pazarlama Zirvesi (İPZ), Türk Telekom ve
TTNET’in Ana Sponsorluğunda 11 Eylül Perşembe günü
dokuzuncu kez Swissotel the Bosphorus’da kapılarını
açıyor. Türkiye’den ve dünyadan yirmiye yakın pazarlama uzmanını sahnesinde ağırlayacak zirve bu yıl ‘’Dijital
öldü. Yaşasın Dijital!’’ temasıyla global çapta pazarlama
alanında büyük başarılara imza atan markaların temsilcilerini renkli konu başlıkları ve sürpriz aktiviteler eşliğinde
katılımcılarla buluşturacak.
İPZ’14’ün temasının insan hayatını tümüyle kapsayan
bir dijitalin doğuşundan ortaya çıktığını belirten MMI Türkiye Başkanı Günseli Özen Ocakoğlu fikrin ortaya çıkışı
ve yeni dijital kavramı hakkında şunları söyledi: “İnteraktif
Pazarlama zirvesi, dokuzuncu yılında bir kez daha farkını
ve iddiasını ortaya koyan bir sloganla katılımcılarını ağırlamaya hazırlanıyor.
İPZ Anadolu Anadolu’ya dair vizyonu bir adım öteye taşıyan “Beş İlden On Beş Başarı Hikayesi” isimli projeye
imza atan Türkiye’nin en köklü dijital ajanslarından biri
olan Project House ve Havas Design+ aynı zamanda
Anadolu’dan 15 markanın mentörlüğünü gerçekleştirdi.
Ocak’tan Ağustos ayına kadar Project House ekibiyle yol
alan markalardan DreamOn Bridal (Gaziantep), Biletall
(Kayseri) ve Royal Halı’nın (Gaziantep) temsilcileri benzersiz proje kapsamında İPZ’14 sahnesinde olacak.
Sigorta Sektörü Yılın Pazarlama Kampanyası...
Garanti Emeklilik, bu yıl 11.’si düzenlenen,
Stevie Awards’da “Sigorta Sektörü Yılın Pazarlama Kampanyası” kategorisinde Gümüş
Ödüle layık görüldü.
Türkiye’nin en çok tercih edilen bireysel
emeklilik şirketi Garanti Emeklilik, dünyanın
önde gelen iş dünyası ödüllerinden Stevie
Awards’da, “Gümüş Ödül”e layık görüldü.
Uluslararası alanda kamu/özel, kâr amacı
güden/gütmeyen, büyük/küçük kuruluşların,
aynı zamanda bireylerin de katılabildiği ödül
organizasyonuna, bu yıl 60’dan fazla ülkeden başvuru yapıldı..
Dünyanın dört bir tarafından 250’den fazla yöneticinin
oylarıyla “Sigorta Sektörü Yılın Pazarlama Kampanyası”
kategorisinde ödüle lâyık görülen Garanti Emeklilik; 2013
yılında gerçekleştirdiği ve bireysel emeklilik sektöründe
lider konuma yerleşmesine katkıda bulunan pazarlama
kampanyaları sayesinde ödüle hak kazandı.
Garanti Emeklilik Genel Müdürü Cemal Onaran ödülle ilgili olarak; “Sigorta Sektörü Yılın Pazarlama Kampanyası
4 / marketing europe & anatolia
kategorisinde Türkiye’de bu ödülü alan ilk şirket olmak
Garanti Emeklilik ailesi olarak hepimizi çok mutlu etti.
Müşteri ve çalışan merkezli bir bakış açısıyla yaptığımız
geliştirmelerin uluslararası düzeyde prestijli kurumlarca
ödüllendirilmesi bizi yeni projeler üretme, çalışanlarımızın
motivasyonunu yüksek tutma ve müşterilerimize beklentilerinin üzerinde bir deneyim yaşatma yönünde daha da
fazla güç ve enerji veriyor.” dedi.
Kısa Kısa
6.Global Webıt Kongresi...
Gelişmekte olan EMEA pazarlarına odaklanarak, e-Academy tarafından 2009 yılından bu yana düzenli olarak dünyanın tek uluslararası dijital, teknoloji ve girişimcilik ekosistemi etkinliği olarak
düzenlenenve bu yıl 110’dan fazla ülkeden 10.000’in üzerinde
katılımcı beklenen 6.Global Webit Kongresi,200’den fazla konuşmacıyla1-2 Ekim tarihlerindeHaliç Kongre Merkezi’nde gerçekleşecek.
Bilişim dünyası için oldukça önemli bir etkinlik olan ve geçtiğimiz
yıl 170 binden fazla kişinin live stream aracılığıyla takip etmesinin
yanı sıra sosyal medyada 2 gün boyunca 26.000’den fazla tweet
içeriğinde bahsi geçen kongrede, bu yıl da her yıl olduğu gibi teknoloji liderleri iki gün boyunca (1-2 Ekim 2014) bir araya gelerek
ekosistemin geleceğini tartışıp değerlendirirken, geleceğe yön
veren uzman konuşmacılar teknoloji ve dijital arenadaki fırsatİnternet’in 21.yılını yaşadığımız ülkemiz; dijital ve teknolojiye
ları dinleyicilerle paylaşıyor olacak. Telekomünikasyon, teknoloji
yatırımın her geçen gün arttığı, pek çok girişimcilik başarısının
ve pazarlama dünyasının öncüleri, yatırımcılar, girişimciler, dijital
altına imza atıldığı, global ekosistemde yarışan projelerin ha-
ekosistemde yer alan pek çok markanın üst düzey yöneticilerini
yata geçtiği bir coğrafya olarak küresel pazarın ilgi odağında
bir araya getiren etkinlik; uluslararası pek çok konuşmacının sah-
yer alıyor. Bu cazip bölge Webit Kongresi yaratıcıları tarafın-
ne aldığı oturumlardan oluşan kongre ve paneller, zengin katılımı
dan da değerlendirilerek bu yıl da alanının en büyük etkinliği
ile iş geliştirme olanağı sunan fuar alanı ve çeşitli yarışmalarla
olarak anılan Webit Kongresi’ne İstanbul’un yine evsahipliği
büyük bir teknoloji şölenini andırırken tüm katılımcılarına sektör
yapacağı duyuruldu.
liderleriyle temasa geçme fırsatı sunuyor.
Çek, Boya, Uygula...
Filli Boya’nın “Mimar Benim” uygulaması, yepyeni tasarımı, son teknoloji fonksiyonları, renk trend ve kartelaları
ile yenilendi.
Boya sektöründe bir ilk olan “Mimar Benim” uygulaması,
kullanıcılara yaşadıkları yerin mimarı olma imkanı sunuyor. Geliştirilen renklendirme modülü sayesinde “Mimar
Benim”, kullanıcıların yaşam alanlarını ışık ve gölgelendirme esas alınarak artık gerçeğe en yakın haliyle boyamasına olanak sağlıyor. Yayınlandığı 2012 yılından
bu yana 70.000’I aşkın indirilme sayısına ulaşan “Mimar
Benim”, Apple tarafından ‘En İyi 10 Türk Uygulama’ arasında gösterildi.
“Mimar Benim” uygulamasını, ücretsiz olarak IOS için
AppStore’dan https://itunes.apple.com/us/app/mimarbenim/id522765978?mt=8 adresinden, Android cihazlar için GooglePlay için https://play.google.com/store/
search?q=filli+boya&c=apps adresinden indirebilir,
www.filliboya.com.tr’nin “Renklendirin” bölümünden yaşam alanlarınızın renklerini kolaylıkla seçebilirsiniz.
“Mimar Benim” Mobil Uygulaması İlklere Doymuyor
Filli Boya’nın iPad, iPhone ve Android cihazlar için geliştirdiği, boya sektöründe ilk kez hayata geçirilen ücretsiz
“Mimar Benim” uygulaması; Doğrudan Pazarlama İletişimcileri Derneği” tarafından “En İyi Mobil Cihaz Uygulaması” kategorisinde sektörünün en beğenilen uygulaması oldu ve ödüle layık görüldü.
marketing europe & anatolia / 5
Kısa Kısa
Görev değişikliği…
Nestlé Waters Türkiye Pazarlama Direktörü olarak görev
yapmakta olan Ergin Akman,
Nestlé Waters Avrupa Bölgesi
Pazarlama ve Satış Direktörü
olarak atandı. Ergin Akman,
1 Eylül 2014 tarihi itibariyle
Almanya’da yeni görevine
başlayacak.
Akman, 2010 yılından bu
yana
başarıyla
yürütmüş
olduğu Nestlé Waters Türkiye’deki görevinde, marka yönetim takımının yanı sıra kurmuş olduğu Kategori Kanal Satış
Geliştirme, Kurumsal İletişim, Dijital Pazarlama, Pazar
Araştırmaları, Müşteri Hizmetleri ve Çağrı Merkezi ekiplerini
yönetti. Ergin Akman, görev yaptığı süre boyunca Nestlé Waters Türkiye’nin büyüme ve başarısına önemli ölçüde katkıda
bulundu. Lisans ve yüksek lisans öğrenimini İTÜ İşletme
Fakültesi Endüstri Mühendisliği bölümünde tamamladıktan
sonra, University of California Berkeley’de eğitimine devam
eden Ergin Akman, Procter & Gamble, Frito Lay, Nike, Philips
gibi uluslararası firmaların Pazarlama, Satış ve İş Geliştirme
bölümlerinde üst düzey yönetici olarak görev aldı.
İletişim sektöründe yeni
bir ajans: Piar İletişim...
Piar İletişim, iletişim ve halkla ilişkiler alanında kurumlara performans bazlı hizmet
sunmak ve her markanın
ihtiyacına yönelik kişiye özel
iletişim
stratejisi
sunmak
amacıyla, halkla ilişkiler ve
iletişim danışmanlığı firması
olarak Mayıs 2014’te kuruldu. Müşterilerinin ihtiyaçlarına maksimum fayda sağlayan çözümler sunan PİAR Dijital İletişim Ajansı, sektöre getirdiği yeni
yaklaşımla kurum ve markalara verdiği medya iletişimi, kurumsal sosyal sorumluluk, marka iletişimi gibi stratejik iletişim
danışmanlığı hizmeti kapsamına dijital PR, sosyal medyada
içerik yönetimi, itibar ve kriz yönetimini de ekleyerek 360 derecelik bir hizmet anlayışını benimsemiştir. Firma, Uzunal Tau
Yapı’nın, buna ilave olarak son yıllarda Yüzyüzeyiz.biz markası ile ön plana çıkan bilişim sektörünün önde gelen köklü
firmalarından Elba Grup Bilgi Teknolojileri’nin ve Messe München International firmasının Türkiye iştiraki olan MMI Eurasia
Fuarcılık şirketinin iletişim faaliyetlerini yürütüyor.
Danone’nin yeni Genel
Müdürü Laurent Boissie...
Dell’in Yeni Ülke Müdürü
Didem Duru oldu...
Laurent Boissier 1 Temmuz
itibarı ile Danone Türkiye Genel Müdürü olarak atandı.
1992 yılında “Ecole Centrale de Paris” Üniversitesi
Mühendislik ve Yönetim Bilimleri Bölümlerinden master
derecesi ile mezun olan Laurent Boissier, kariyerine 1993
yılında Mars & CoşirketindeStrateji Danışmanı olarak
başladı. Boissier, 1998-2002 yılları arasında Boston
Consulting Group şirketinde Proje Direktörü olarak çalıştı. Nisan 2002’de Danone Merkez Ofis’te Kurumsal
Stratejik Planlama Direktörü olarak Danone ailesine
katılan Laurent Boissier, 2004-2006 yıllarında Danone
Benelux’te Pazarlama Proje Direktörü, 2006-2007 yıllarında Sütlü Ürünler Dünya İş Birimi’nde Pazarlama
Direktörü görevlerini başarıyla yürüttü. Laurent Boissier
2007’den bugüne Tayland’daki Danone Sütlü Ürünler
şirketinde Genel Müdürlük görevini sürdürmekteydi.
Dell, Didem Duru’nun Dell
Türkiye’nin yeni Ülke Müdürü
olarak atandığını duyurdu.
Duru’nunn
sorumlulukları
arasında; şirket için büyüme
fırsatları yaratmak, şirketin
uçtan uca kurumsal ve tüketici çözümleri için Türkiye’de
müşteri tabanı oluşturmaya
devam etmek ve partner ağını genişletmek bulunuyor.
Dell Türkiye Ülke Müdürü Didem Duru şunları söyledi: “İçinde bulunduğumuz dönem, Dell için hakikaten
heyecan verici bir dönem. Harika bir ekibimiz, dünyaca
tanınan bir markamız, müşterilerimize, giderek daha
karmaşık hale gelen iş ortamlarını yönetebilmek için ihtiyaç duydukları esnekliği sağlayacak, uçtan uca ölçeklenebilir, lider çözümlerimiz ve bütün bunlar sayesinde
Türkiye’de son derece güçlü bir varlığımız var.”
Duru, IBM’de çeşitli satış ve yönetim görevlerinde bulunan, İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi mezunudur.
6 / marketing europe & anatolia
Kısa Kısa
Arzum’un Tahvil İhracında Talep Dörde Katlandı...
borçlanma aracı ihraç başvurusuna Sermaye Piyasası Kurulu
(SPK) verdiği onayın ardından, 50 milyon TL ihraç tavanı kapsamında ihraç edilen tahvillerin yurtiçinde nitelikli yatırımcılara
satışı yapıldı.
Arzum’un İş Yatırım aracılığıyla gerçekleştirdiği tahvil ihracında
adeta talep patlaması yaşandı. Arzum tahvillerine piyasadan 4
kat talep geldi. Yapılan değerlendirmeye göre bu yılın en başarılı
tahvil ihraçlarından birini gerçekleştiren Arzum, finansal gücü ile
yatırımcılardan tam puan aldı. SPK tarafından onayı alınan tahvil
ihracında beklenenin üzerinde gerçekleşen talebi değerlendiren
Arzum Elektrikli Ev Aletleri Yönetim Kurulu Başkanı Murat Kolbaşı, Arzum’un daha önce yapılan tahvil ihracına da yatırımcıların
büyük ilgi gösterdiğini kaydetti.
Kolbaşı, “Gerçekleştirdiğimiz tahvil ihracından elde edeceğimiz
geliri, şirketimizin global marka olma yolunda yapacağımız yatırımlarımızda kullanacağız. Yatırımcıların bize göstermiş olduğu
Global marka olma yolunda emin adımlarla ilerleyen Arzum
Elektrikli Ev Aletleri’nin 50 milyon TL’lik tahvil ihracına dört kat
talep geldi. Elektrikli ev aletleri sektörünün lider şirketlerinden
Arzum’un talep patlaması yaşanan tahvil ihracını, İş Yatırım
gerçekleştirdi. Arzum Elektrikli Ev Aletleri’nin 50 milyon TL’lik
ilgi ve güvene için çok teşekkür ediyoruz. Ayrıca Arzum olarak,
talep değişkenliğine göre getiri olanağı sağlayan güvenli yatırım
araçları ihracıyla müşterilerimize ve tüm yatırımcılara alternatif
ve karlı fırsatlar sunmaya devam edeceğiz” dedi.
Arzum’un yurtiçine yönelik 50 milyon TL’lik borçlanma aracı ihracının vadesi ilk tertip için 24 ay, ikinci tertip için de 36 ay olacak.
Anadolu Vakfı bursu için başvurular başlıyor...
Bugüne kadar ihtiyaç sahibi 20 binin üzerinde gence
burs sağlayan Anadolu Vakfı, kuruluşunun 35. yılında
400 öğrenciye burs desteği verecek. Vakıf, bu yıl da
burs başvurularını 1 Eylül – 30 Eylül tarihleri arasında
online olarak kabul ediyor. Eğitim ve sağlık alanında
önemli projelere imza atmaya devam eden Anadolu
Vakfı, kuruluşunun 35. yılında 400 lisans öğrencisinevereceği eğitim bursuyla maddi destek sağlıyor.
Kuruluşundan bugüne kadar 20 binin üzerinde ihtiyaç
sahibi gence burs desteği sağlayan Anadolu Vakfı’nın
lisans seviyesindeki öğrencilere verdiği burs için başvurular; Anadolu Vakfı’nın web sitesi adresinden yapılıyor.
Lisans öğrencileri burs başvurularını, vakfın web sitesi
üzerinde yer alan online ‘Burs Başvuru Sistemi’nden
gerçekleştiriyor.Türkiye’nin geniş coğrafyasında, farklı
şehirlerde eğitim gören; eğitim fakültesinden mühendisliğe, ilahiyat fakültesinden sanat fakültelerine, çeşitli eğitim programlarına devam eden öğrenciler, online
başvuru yapabilmenin rahatlığıyla çok daha hızlı şekilde
işlemlerini gerçekleştiriyorlar.
Öğrencilerin burs kazanabilmeleri için, akademik ba-
şarı ve ihtiyaç durumlarının yanı sıra, sosyal yetkinlikleri de başvuru ve mülakatlar sırasında değerlendiriliyor.
Anadolu Vakfı bursiyerlerini, yıl içinde çeşitli eğitim ve
bilgilendirme toplantılarında bir araya getiriyor ve onları
çeşitli konularda bilgilendiriyor. Ayrıca, mentor-mentee
programlarıyla da, alanında profesyonel olan isimlerin
bursiyerlerementorluk yapmaları sağlanıyor. Öğrenim
dönemi boyunca bursiyerlerin başarı performanslarının
sürekli takip edildiği sistemde not ortalamasının belirli bir
sınırın altına inmesi durumunda ise burs desteği yeniden
değerlendiriliyor.
Detaylı Bilgi İçin: http://www.anadoluvakfi.org.tr/bursbasvuru-ve-degerlendirme-sureci.aspx
marketing europe & anatolia / 7
Yeni Ürünler
Galaxy ailesi genişlemeye devam...
JK Shin, yeni ürünle ilgili olarak; “Galaxy Alpha, tüketicilerinisteklerinden yola çıkılarak tasarlandı ve üretildi. Yepyeni
görünümüyle Galaxy Alpha, güzellik ve işlevselliği bir arada
sunuyor.Göz kamaştırıcı metal kasası, ince ve hafif yapısıyla
Galaxy Alpha,son derece güçlü bir güçlü donanıma sahip ve
kullanıcıların Galaxyserisinden bir cihazdan bekledikleri bütün özelliklere sahip” dedi.
Samsung Galaxy akıllı telefon ailesinin en son üyesi Galaxy
Alpha, özenle tasarlanmışmetal çerçeveli kasaya sahip.Mat
görünümü ve kompakt yapısıyla, gelişmiş bir tasarıma sahip
olan ürün, aynı zamanda serinin amiral gemisi Galaxy serisinin sunduğu deneyimi yaşatmaya da devam ediyor. Zarif
ve pratik bir ürün olarak tasarlanan olan Galaxy Alpha, stil ve
yüksek teknolojinin ideal kesişim noktası olarak kullanıcılarla
buluşmaya hazır.
Samsung Electronics’in BT, Mobil İletişim Dünya Başkanı
HyperX’in Kulaklığı Beyaza Büründü...
dikkat çekiyor. Hafızalı köpükten kulak yastıkları, yumuşak
deriden kafa bandı ve kulağı tamamen kapatan tasarıma sahip. HyperX Bölümünün Başkanı Lawrence Yang, konuyla
ilgili şunları söyledi: “HyperX Cloud Black Edition kulaklığımız, satışa sunmaya başladığımız Nisan ayından bu yana
pek çok ödül ve olumlu geri dönüş aldı. Aynı mükemmellikte
konfor ve ses kalitesine sahip White Edition ile oyunculara
ve HyperX hayranlarına bir kulaklık seçeneği daha sunmaktan gurur duyuyoruz.”
Daha fazla bilgi için http://www.kingston.com/tr/hyperx sayfasını ziyaret edebilirsiniz.
Bellek üreticisi Kingston Technology’nin iştiraklerinden
HyperX, büyük beğeni toplayan HyperX Cloud oyuncu kulaklığının beyaz modeli olan HyperX Cloud White Edition’ı
duyurdu. Selefi HyperX Cloud Black Edition’da olduğu gibi
ödüllü konfora sahip yeni kulaklık, beyaz ve siyah renkleriyle
10 / marketing europe & anatolia
Yeni Ürünler
B&O PLAY H6...
serisiyle özellikle gençler ve çarpıcı tasarım meraklılarının
ilgisini çekecek bir dizayna ulaşıyor.
B&O
PLAY
Müdür
Yardımcısı
Henrik
Taudorf
Lorensen“Günümüz kulaklıkları, müzik dinleme ve telefon
görüşmelerinde kullanılan ürünler olmanın yanı sıra aynı
zamanda birer moda aksesuarı olarak kullanılıyor. B&O
PLAYH6’nın özel serisiyle, sadece güçlü ya da yüksek performansı değil; stilin ve kullanılan materyalin önemini de vurguluyoruz” şeklinde konuştu.
Danimarkalı Bang&OlufsenB&O PLAY H6 kulak üstü kulaklıklar, üç yeni çeşidiyle müzik ve stil tutkunlarının beğenisine sunuldu. B&O PLAY H6’nın 3 yeni rengikahverengi
vebronzun buluşmasını,koyu mavi bulutlardaki griyle mavinin birlikteliğini,grafit kırmızı ile gri eşleşmesini müzik tutkunlarına sunuyor.
Üstün ses kalitesiyle hayranlık bırakanB&O PLAY H6,yeni
Toshiba’dan ilk Ultra HD ekran...
cek şekilde geliştirildi. Güç ve güzelliğin birleşiminin nadir
örneklerinden olan üst düzey P50 ve P50t modelleri, zorlu
çoklu-işlemler, medya yaratımı ve oyun uygulamaları için
mükemmel çözüm sunuyorlar. Her bir Ultra HD ekran tek tek
ChromaTuneTM tarafından kalibre ediliyor. Ayrıca gerçeğe
en yakın görüntülerin elde edilmesi için tam doğru renk gamı
ile doğal renk ifadesi yakalayan Technicolor Renk Sertifikasına sahip. Şık tasarımı seriyi şehirli trendsetter’lar için ideal hale getiriyor. Satellite P50 ve P50t modelleri Avrupa’da
2014 yılının ikinci çeyreğinde satışa sunulacak.
TNB Bilgisayar ve Görüntü Sistemleri A.Ş, görsel yaratıcılık alanında çalışan profesyoneller ile multimedya meraklıları için ideal, yeni Satellite P50 ve P50t modellerini tanıttı. Her iki model de, üst düzey bir mobil eğlence deneyimi
sunmanın yanı sıra olağanüstü görüntü kalitesi ve gerçeğe
en yakın görüntü üretimi sağlıyor.3840 x 2160 4k ekran seçeneği ile P50t modeli Toshiba’nın ilk Ultra HD ekrana sahip
notebook’u olarak karşımıza çıkıyor. Satellite P50 modeli ise
Full HD (1920 x 1080) alternatifi sunuyor. Satellite P50 ve
P50t modelleri en zorlu bilgisayar ihtiyaçlarına yanıt veremarketing europe & anatolia / 11
Yeni ürünler
LEE 2014/2015 sonbahar-kış...
Lee®’nin ikonik mavi denimleri, esnek kumaşlı şambreleri,
ekose gömlekleri ve klasik Amerikan renkleri ile
zenginleştirilmiş üstün kaliteli denimleri bu sezonda da dikkatleri çekiyor.
Genel olarak mavi denimler de görmeye alıştığımız yıkama
işlemleri bu sezonda soluk grilerin ve derin siyahların
kullanıldığı farklı bir siyah denim koleksiyonunda karşımıza
çıkıyor.
Sonbahar Şıklığı Clarks’tan...
1825 yılından beri İngiliz stilini belirleyen Clarks, 2014
Sonbahar-Kış koleksiyonunda eşsiz mirasının ötesinde
trend tasarımlar sunuyor. Türkiye mağazalarında ve satış
noktalarında yeni sezonutarz yaratanürünlerle karşılıyor.
Sportiften şıka, ayakkabıdan bota öne çıkan ve klasikleşen
modellerine modern bir esinti getiren Clarks, dönemin ikonikleşen tasarımlarından esinleniyor.
Clarks; Mall of Istanbul, Akasya AVM, Capacity AVM, PalladiumAVM, Akbatı AVM, Buyaka AVM, Anka Mall ve seçkin
mağazalarda...
12 / marketing europe & anatolia
Yeni ürünler
Silk & Cashmere Metamorfoz...
Farklı temalarla kadınların hem feminen hem de maskülen
yanını ön plana çıkaran Silk & Cashmere, bu sezon da kendi
özgün tarzıyla gardroplarındaki yerini alıyor. Moda tutkunlarının cesurca kullanacakları bir koleksiyon tasarlayan marka, kalıplarla oynamaktan çekinmeyerek güçlü kadınları hipnotize eden tasarımlarla sezonun stil kodlarını tamamlıyor.
adidas Originals ve The Farm...
Tarzlarıyla dünyada sürekli trendleri belirleyen adidas Originals ve ikonik Brezilya markası The FARM Company yağmur ormanlarının taşıdığı yaşam coşkusunu yansıtan yeni
koleksiyonu ile kış depresyonunu atlatmak için bir kez daha
bir araya geliyor. Kaos dolu baskılar ve yeni siluetler kapsül
koleksiyonda birleşerek en sevilen Originals klasikleri ile buluşuyor. Canlı ve egzotik dört temel baskı, tropik güneş ışığı
ile ışıldayan hareketli grafikler ile birleşerek sonbahar/kış
gardırobunu renkli ve ritmi bol bir karnavala dönüştürüyor.
marketing europe & anatolia / 13
Medya Dünyası
Görev değişiklikleri...
Yazılı Basında Görev Değişiklikleri
•Haziran ayında kağıda veda etmesinin ardından
Radikal’in internet sitesinde yazmaya başlayan Özgür
Mumcu, Cumhuriyet Gazetesi’yle anlaştı.
•Daha önceleri Cumhuriyet, Evrensel, Yeni Yüzyıl gazeteleri ve Nokta Dergisi’nde muhabir, Reuters Haber
Ajansı’nda foto muhabiri olarak çalışan Ahmet Şık,
Cumhuriyet Gazetesi’nin ekibine katıldı.
•Aydın Engin haber ve yazılarıyla artık Cumhuriyet
Gazetesi’nde.
•Akşam Gazetesi’nde polis muhabiri olarak görev yapan
Önder Şuşoğlu gazeteye veda etti.
•Ceyda Karan (Dış Haberler) ve Murat Sabuncu (Genel
Yayın Koordinatörü) da Cumhuriyet Gazetesi’ne transfer oldu.
•Hürriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Enis Berberoğlu, gazeteyle yollarını ayırdı. Genel yayın yönetmenliği görevini geçici olarak Fikret Ercan sürdürecek.
•Yıl başında sürpriz bir kararla Hürriyet Web’in başına geçen Emre İskeçeli, bundan böyle içerik koordinatörü
olarak göreve devam edecek.
İskeçeli’den boşalan yere ise
Hürriyet Tablet’in başında bulunan Levent Ertem getirildi.
•Geçtiğimiz hafta tekrar yayına
başlayan soL Dergisi’nde Asaf
Güven Aksel Genel Yayın Yönetmeni olarak görev alacak.
•Hürriyet Gazetesi’nde reklam
bölümünde turizm sektöründen
sorumlu olarak görev yapan Alper Onuk, Sabah Gazetesi’ne
Reklam Koordinatoru olarak transfer oldu.
•Hürriyet Reklam Servisi’nde İletişim Sektörü’nden sorumlu Reklam Müdürü Deniz Tufan’ın yayınla ilişiği kesildi.
•Hürriyet Gazetesi Reklam Araştırma Koordinatörü Özgür Demirci görevinden ayrıldı.
•Marksist iktisatçı Korkut Boratav, BirGün Gazetesi’nin
yazarları arasına dahil oldu. Yazar, yeni yazılarıyla cuma
günleri okuyucusuyla buluşacak.
•Gazeteci Göksel Bozkurt, Yurt Gazetesi’nde Parlemento Büro Şefi olarak görev almaya başladı.
•Hürriyet Gazetesi’nde ekonomi servisinde görev alan
Fercan Yalınkılıç görevinden ayrıldı.
•Yurt Gazetesi, Milliyet ve Vatan Gazeteleri’nde Kurumsal İletişim ve Pazarlama Direktörü olarak görev alan
Doğan Alalof’u bünyesine kattı.
•Vatan Gazetesi’nin TV köşesi yazarı Oya Doğan, Hayatım Dizi köşesiyle Filmstudio Dergisi’nde de okuyucularıyla buluşuyor.
•Show TV Magazin Programları Genel Koordinatörü
Reşat Balcıoğlu’nun yardımcılığını üstlenen ve röportajlara imza atan Ömür Sabuncuoğlu bundan böyle HT
Magazin’de yazacak.
•Hulki Cevizoğlu’nun, Durdu Özbolat’ın sahibi olduğu
14 / marketing europe & anatolia
Yurt Gazetesi ve Kanal Sokak ile ilişiği kesildi.
•Sedat Ergin, Hürriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmenliği görevine getirildi.
•Ekonomi basınının önemli isimlerinden Ufuk Korcan’ın
Vatan Gazetesi ile yolları ayrıldı.
•Deneyimli adliye muhabiri Bülent Ceyhan’ın Habertürk
Gazetesi ile ilişiği kesildi.
Görsel Basında Görev Değişiklikleri
•Şebnem Arda, bundan böyle TVEM kanalında sabah
ve öğle haberlerini sunacak.
•Ankara gazeteciliğinin deneyimli isimlerinden Kezban
Bülbül, TRT Haber’in Haber Koordinatörü oldu.
•CNBC-e Ankara Şubesi Ekonomi Müdürü Zerin Elçin,
Kurumsal İletişim Temsilcisi Ergun Aksoy ve Operasyonlar Müdürü Caner Büyükuğurlu’nun yayınla ilişiği
kesildi.
•Bir süre önce Artı 1 ile yolları ayrılan Can Dündar,
TVEM’in kadrosuna katıldı. Dündar, eylül ayında yayında göreve başlayacak.
•Uzun yıllar televizyon haberciliği yapan, son olarak da T24’te yazılarıyla
okurla buluşan Çiğdem Anad, TVEM
ile ekranlara geri dönüyor.
•Gökşen Bozkoyunlu, tv8’de Reklam
Satış Direktörü olarak göreve başladı.
•Deneyimli gazeteci Kürşat Yılmaz,
TVEM’de yayın danışmanlığı görevine getirildi.
•Show Türk’ün yayıncı kuruluşu Euro
Türk Medya’da Özgün Demirel genel
müdür, Bilge Sebilcioğlu da genel yayın yönetmeni olarak görev almaya
başladı.
•Show TV’nin haber sunumuyla dikkat çeken isimlerinden Cansu Oyan, yayındaki görevinden ayrıldı.
•Habertürk ile yollarını ayıran İclal Turan, haber kanalı
24’te editör olarak görev almaya başladı.
•NTV Spor’da 3 yıldır editör olarak görev alan Habip Ali
Baransel yayına veda etti.
•Star TV, sunucu Seda Akgül ile yollarını ayırdı.
•Betül Özenç, TVEM’de program müdürü olarak göreve
başladı.
•Başta CNNTürk olmak üzere Doğan Grubu’nda yıllarca
görev yapan Ahmet Tunçberk, TVEM’de teknik müdür
olarak göreve başladı.
•CNBC-e Haber Müdürü Yetvart Danzikyan’ın yayın ile
ilişiği kesildi.
•Erdoğan Aktaş ve Hakan Gündoğar’ın BJK TV ile yolları ayrıldı.
Dijital Basında Görev Değişiklikleri
•Yiğit Günay soLPortaL’ın genel yayın yönetmenliğini
yapacak. •Radikal’de özel haberler yapan Muhabir Fatih
Yağmur’un yayınla ilişiği kesildi.
•Milliyet’in finans ve enerji sitesi uzmanpara.com’u hazırlayan Ufuk Şanlı’nın yayınla yolları ayrıldı.
Medya Dünyası
marketing europe & anatolia / 15
Hede
Röportaj
ef; Global Pazar...
Yiğit Akü
Genel Müdürü
Erinç Çetin MİSER
Bugün dört ayrı kıtada 70 ülkeye
ihracat yapan bir şirketiz. 2013 yılında 56 milyon dolarlık
bir ihracat gerçekleştirdik.Bu rakamlarla ülke ihracatımızın çatı
örgütü olan Türkiye İhracatçılar Meclisi’nin “2013 İhracat İlk
1000” raporunda ilk 500’de 316. sırada yer aldık. Bu başarı
bizim için övünç kaynağı.
Röportaj Elvin Ekşioğlu elvinekşioğlu@gmail.com
- Yiğit Akü, 2013 yılı ihracat rakamlarını açıklayarak yıl içinde gerçekleştirdiğiniz performans hakkında
değerlendirme yapar mısınız? Bu
kapsamda 2014 hedefleriniz neler?
Başarınızı sürdürebilmek adına neler
yapacaksınız?
Bugün dört ayrı kıtada 70 ülkeye ihracat yapan bir şirketiz. 2013 yılında 56
milyon dolarlık bir ihracat gerçekleştirdik.Bu rakamlarla ülke ihracatımızın
çatı örgütü olan Türkiye İhracatçılar
Meclisi’nin “2013 İhracat İlk 1000” raporunda ilk 500’de 316. sırada yer aldık. Bu başarı bizim için övünç kaynağı.
Global arenada hem teknolojik hem de
ticari olarak Türkiye’yi ön plana çıkaracak ve tanıtacak işlere imza atmak en
büyük hedefimiz. Her geçen yıl ihracat
yaptığımız ülke sayısını ve ihracat rakamlarımızı arttırarak küresel pazardaki başarımızı daha da arttırıyoruz.
Türkiye’de sektörünün öncü firmalarından olarak, büyüme politikamızı istikrarlı bir şekilde sürdürüyoruz.
Bizi rakiplerimizden ayıran en güçlü
özelliğimiz AR-GE çalışmalarına ve
dolayısıyla teknolojiye gösterdiğimiz
özen, bu amaçla gerçekleştirdiğimiz
yatırımlar. Yüzde 100 Türk sermayesi
olarak kurulduk ve kaliteli/çevre dostu
ürünler üretmek için son teknoloji ile
donatılmış üretim tesisleri kurduk. Şirketimiz inovatif yönü ile her yıl yepyeni
bir ürünü dünya pazarlarına kazandırıyor. Teknoloji faaliyetlerimiz sonucunda
2012 yılında uluslararası marka değerlendirme şirketi BrandFinance’ın hazırladığı “Türkiye’nin en değerli markaları” listesinde 13 Milyon Dolarlık marka
değeri ile ilk 100 de bulunuyoruz. Aynı
zamanda“Türkiye’nin AR-GE şampiyonları” listesinde 250 firma arasında
99. sırada, Ankara firmaları arasında
ise 10. sırada yer aldık. 2012 yılında
1.8 milyon TL AR-GE harcaması yaptık, 2013 yılında ise AR-GE harcamalarımızı yüzde 35 oranında arttırdık.
Dünyada patenti sadece bize ait olan
Prestij V3 Akıllı Akü, Türk tasarımcıların başarılarının ürünü. Prestij V3 Akıllı
Akü’nün yanı sıra Ankara’da 10 milyon
dolar yatırımla elektrikli araçlar için Lityum İyon Batarya Üretim Tesisi kurduk.
marketing europe & anatolia /17
Röportaj
Yaklaşık 5 yıllık emeğin sonucunda
elde edilen bilgi birikimi ile hayata geçirilen tesisimizde, Şubat 2013 itibariyle
deneme üretimine başlandı. Türkiye’nin
ilk lityum iyon akü üreticisi olarak küresel rekabette büyük bir başarıya imza
atmayı hedefliyoruz. 2014 yılında da
gerçekleştirdiğimiz yatırımları arttırıp,
yeni nesil inovatif ürünleri tüketicilerimizle buluşturarak, sektörde fark yaratmaya devam edeceğiz.
- Alternatif pazar araştırmaları yapıyor musunuz? Yeni ülkelere odaklanarak ihracatınızı artırmayı hedefliyor musunuz?
Hedef pazar seçimi, ihracat stratejisini oluşturmanın ilk ve en önemli adımı. Ürün ve firma sayısının neredeyse
sonsuz olduğu uluslararası pazarlarda
başarılı olmak ve yoğun rekabete karşı
ilk tercih edilen markalardan olabilmek
için ihracat gerçekleştirilecek ülkeyi de
doğru seçmek gerekiyor. Global pazarda söz sahibi bir şirket olarak, hedef
pazarlarımızı doğru seçtiğimiz kanaatindeyim. İhracat yaptığımız mevcut pazarların yanında, bize kazanç ve değer
sağlayacağına inandığımız yeni pazar18 / marketing europe & anatolia
Yaklaşık 5 yıllık emeğin
sonucunda elde edilen bilgi
birikimi ile hayata geçirilen
tesisimizde, Şubat
2013 itibariyle deneme
üretimine başlandı.
lara da odaklanarak ihracatımızı arttırmayı hedefliyoruz. Yurt dışında; Avrupa, Ortadoğu, Afrika, Latin Amerika
ve Asya ülkelerinin birçoğuna ihracat
yapmaktayız. Fas’tan Damimarka’ya,
Azerbeycan’dan Şili’ye kadar toplamda 72 ülkeye ihracatımız var. Türkiye
dışında ortaklık ve iş birliği şeklinde
Ortadoğu ve Afrika Bölgelerinde toplam
4 fabrikada faaliyet gösteriyoruz. Ayrıca dünyaca tanınmış birçok otomotiv
firmasının yan sanayi tedarikçisiyiz.
Otomotiv sanayinin global tedarikçisi
kimliğimizi sürdürme amacıyla Latin
Amerika ve Çin’de de üretim tesisi kurmak üzere çalışmalarımız devam etmekte.Altenatif pazar araştırmaları yaparak hedeflediğimiz ülkelerde ihracat
rakamlarımızıdaha da arttırmayı amaç-
lıyoruz. Asya, Afrika, Güney ve Kuzey
Amerika yönelmek istediğimiz kıtalar
arasında yer alıyor.
- Şirket olarak yılsonuna kadar yapacağınız yatırımlar ve gerçekleştireceğiniz projeler hakkında bilgi vererek
yatırım tutarlarını açıklar mısınız?
Yiğit Akü olarak her safhada en önemli
projemiz; Yiğit Akü’nün ve ülke ekonomosinin güvencesi olacak, sosyal ve
kültürel altyapısı güçlü, temel bilimler
ve mühendislik alanında başarılı teknik
elemanlar ve yöneticileri Türk Otomotiv
Endüstürisine kazandırmaktır. Bu bakış açısı, ülkemizi global arenada ekonomik ve teknolojik olarak üst sıralara
taşımanın ön koşuludur. Araştırmacı ve
bilimsel kuşkuyu içerisinde taşıyan, yaratıcı, yenilikçi, kültürel gelişime değer
katan, ortak değerlere ve şirket politikalarına saygıya ağırlık veren mühendisler ve araştırmacıların yetiştirilmesi
için bir okul gibi karşılıksız bir öz veri ile
çalışan şirketimizin faaliyetlerini bir çatı
altına toplayarak Yiğit Akü Management Training programını geliştirdik. Bu
proje 1976’ dan bugüne kurumsal kimliğimizde topladığımız bilgiyi yeni nesi-
Röportaj
lere ve geleceğe aktaracağımız sürecin
anahtarı olacak. Yiğit Akü, geçmişten
günümüze olduğu üzere gelecekte de
öz kaynaklarını büyük oranda insan
kaynaklarına ayıracaktır. Yiğit akü’ nün
vizyonu, bu alandaki ihtiyaçları karşılamak üzere gelecekte bir gün bir şirket
üniversitesi kurmayı da stratejik planları
arasında tutmaktadır.
2014 yılı içerisindeki toplam yatırım
tutarımız ise 4,6 milyon Amerikan dolarıdır. Yatırım faaliyetlerinin %35’ ini
otomasyon çalışmaları , %30’ unu araştırma ve geliştirme faaliyetleri, %18’ini
iyileştirme projeleri, %10’ unu ise diğer
yatırımlar oluşturmaktadır.
Yiğit Akü Türkiye’de Li-ion bataryalar
üzerine yürütmüş olduğu Ar-Ge ve üretim faaliyetlerini 2014 yılı içerisinde de
artırarak devam ettirecektir. Bu alanda
stratejik proje iş birliklerinin yanı sıra
bütünüyle yerlileşmeye yönelik yan sanayi oluşturma ve geliştirme faaliyetlerini de sürdüreceğiz. Bu nedenle üniversiteler, teknoloji transfer ofisleri, kamu
platformu ve özel sektör ile çalışmalarımıza devam ediyoruz. Yiğit Akü’nün
elektrikli araçlarda olduğu gibi tüm akü
pazarı için vizyonu, teknolojide trendler
yaratmaya devem etmek şeklindedir.
Bu amaçla bu yıl içerisinde akü pazarına yeni sunduğumuz Presitge V3 serisi
teknolojik açıdan gelinen noktanın bir
diğer göstergesidir. Prestige V3 ile akıllı telefonlar artık akıllı akü teknolojisi ile
birleştirilmiş ve aracın şarj bilgisini akıllı
cihazlara aktararak akünün ve aracın
şarj durumunu kullanıcıların cep telefonundan başka özel bir ekipmana ihtiyaç
duymaksızın ölçerek kablosuz olarak
kullanıcının bilgisine ve hizmetine sunmakta, teknik destek sağlamaktadır. Bu
yalnızca Türkiye’ de değil Dünyada da
bir ilktir. Süregelen Ar-Ge çalışmalarının sonucu olarak ortaya çıkarılmış bu
yüksek teknoloji ürünü Yiğit Akü’ nün
inovatif yönünü sergilemektedir.
Yiğit Akü, Yiğit Plastik Ürünler ile artık
akü kutu ve kapağı üretebilir durumdadır. Gerçekleştirdiğimiz ve üretime aldığımız yeni plastik enjeksiyon makineleri
ile makine parkurumuzu genişlettik. Bunun bir sonucu olarak üretmiş olduğumuz akülerin önemli bir bölümüne ait
plastik komponenetlerin mühendisliğini, tasarımını ve üretimlerini kendimiz
gerçekleştiriyoruz. 2014 yılı içerisinde
devreye girecek olan yeni kalıp ile ürettiğimiz komponent sayısını da artıracağız. Burada bahsettiklerimiz yatırımlarımızın belirli bir bölümü. Rekabette
dönüşümü yoğun bir şekilde hisseden
dünyamız ve şirketlerimiz, emek ve sermaye enstrümanları yerine rekabette
bilgi enstrümanını en üst seviyede kullanmaya başlamışlardır. Artık hepimiz
daha az kaynakla, daha fazla katma
değer yaratma çabası içerisindeyiz. Bu
nedenle şirketimiz için en önemli yatırım kalemi Ar-GE ve inovasyona yöneliktir. Üretimin vazgeçilmez bir unsuru
olarak karşımıza çıkan Ar-Ge faaliyetlerine yönelik harcamalar ise inovasyon
açısından gerekli olan girdiler içerisinde
önemli bir yer tutmaktadır.
Tüm bu çalışmalar şirketimizin ve ülkemizin geleceğe sağlam adımlarla
yürümesini sağlayacak, 2023 Türkiye’
sinin hedeflerine bizleri bir adım daha
yaklaştıracaktır.
marketing europe & anatolia / 19
Her kurban,
lösemili
çocuklara
can!
Kurban Bayramı’nda
LÖSEV’e vekalet vererek
hem kurbanlarınızı
dini usullerle kestirebilir
hem de bu bağışlarınızla
lösemili ve kanserli
çocuklarımıza
hayat verebilirsiniz.
BANKA
ALO LÖSEV
İNTERNET
online bağış
LÖSEV
0 532 755 06 60
0 312 447 06 60
bağış ekranlarından
losev.org.tr
www.losev.org.tr
LÖSEV, kâr amaçsız ve kamu yararına çalışan bir vakıftır. Gelirinin tamamı, lösemi ve kanserle mücadeleye aktarılmaktadır.
Köşe
Nurgül Eryıldır Günay / nurguleryildir@gmail.com
Duş jeli macerası...
Hoşgeldin Eylül, hoşgeldin yeni sezon...
Okullar açılıyor, tatil mekanlarından, memleketten, köyden
eve dönüşler çoktan başladı. Serin, yağmurlu, telaşlı
günler başlıyor. Üstümüzdeki miskinliği atıp, yenilenmek
zamanı...
( kelebeğin
fırtınası)
Gazoz olma efsane ol!
Karşımızda İngiltere kraliçesiyle çay saati sahnesi.
Karşısında yakışıklı, cool bir İngiliz lordu. Ama o da ne, çay
fincanına gazoz koyup, kraliçeye içiriyor. Böyle yapmakla
efsane oldu mu bilmem ama şirin olmuş :)
12 Dev Adam'ın başarılarıyla basketbol sevdamız
Yenilenmek demişken şu duş jeli reklamlarından
yükselişe geçmişti, filenin sultanları da voleybol
bahsetmek istiyorum. Ne alaka demeyin, duj jelini
tutkumuzu ateşledi. Bayan voleybol milli takımları ana
köpürtüyoruz, kendimizi şımarıyoruz ve yenileniyoruz
sponsoru Vakıfbank filenin sulatanlarıyla yeni bir reklam
ya, ordan aklıma geldi :) Duru, Palmolive, Nivea, Dove
filmi hazırlamış. Koskoca filenin sultanları Vakıfbank'ın
ilk aklıma gelen markalar. Hemen hepsinin konsepti mis
maskarası olmuş. Başlangıştaki süt şişesi sahnesini
gibi kokmak, kendini şımartmak üzerine. Temizlenmekten
gördünüz mü? Nasıl bir saçmalıktır o öyle. İlk gördüğümde
pek fazla bahsedilmiyor, mis gibi kokunca haliyle temiz
Sek süt falan sponsor oldu zannettim, yani öyle bir bağlantı
de olursun diye düşünülmüş sanıyorum. Ama güzel
kurmaya çalıştım. Yoksa bir voleybolcu ne diye balkondan
kokmak, her zaman temiz olmak demek değil tabi.
düşen bir süt şişesini yakalamaya çalışsın di mi? Mazallah
Modern parfümün, 17. yüzyılda kötü kokuları bastırmak
o yüksekten düşen şişe parmaklarının falan incinmesine
için, yıkanmayı pek sevmeyen Fransızların geliştirdiğini
neden olsa ne yaparız. Filenin sultanı, olur sana filenin
biliyoruz. Yani parfümü yıkanmaya, temizlenmeye alternatif sakatı...
olarak geliştirmişler.
Her neyse ben temiz olmayı da, mis gibi kokmayı da çok
Hadise'li Fanta reklamı tam hadise olmuş. Meğer Hadise
seviyorum. Güzel, ağır kokusu olmayan duş jeline de
ne zevksiz bir kadınmış da biz bilmiyormuşuz. Konser
bayılıyorum. Palmolive'in yeni duş jeli serisini denediniz mi için kendine kıyafet seçmeye çalışıyor, kıyafetlerin hepsi
bilmiyorum. Çilek, şeftali, çikolatalı ve kahve aromalı body birbirinden ucube. Üstüne pet şişe giysen daha iyi durumu
butter serisi.
:) Reklamda abartı olur, absürt komedi olur ama ucube
Hadise olur mu yaa...
Lafı uzatmadan sorunu söylemek istiyorum. Palmolive
Body Butter bende alerjiye neden oldu diye düşünüyorum. Geçen sayıda bebek mamasında gdo ile ilgili bir yazı
Çileklisini 3 gün kullandım ve kızarıklık ve kaşıntılarla
yazmıştım. Milupa'dan Dr. Yalım Üner arayarak konu
kabus gibi günler geçirdim. Ama akıllanmadım, galiba
hakkında çok detaylı bilgiler verdi. Bu sayıya yetişmediği
içindeki çilek esansından kaynaklanıyor diyip bu
için önümüzdeki sayıda bu konuyla ilgili bir röportajı
sefer şeftali kokulusunu aldım. Sonuç yine hüsran...
sizlerle paylaşacağım. Aydınlatıcı görüşme için kendilerine
Palmolive'den vazgeçip Duru'ya döndüm ve hayat bana
teşekkür ediyorum.
güzel moduna geçtim :) Ama yine de bir tüketici olarak
ve daha da önemlisi yazılarımı takip eden siz sevgili
Bu sayıdaki yazım canım yeğenlerim Burçin, Deniz ve
okurlarımı yanlış bilgiler vermemek adına Colgate
sevgili Genel Yayın Yönetmenim Elvin Ekşioğlu için. İyi ki
Palmolive'i aradım, durumu anlattım. Geri dönüş olunca
doğmuşlar, hayatıma güzellikler kattılar. Doğum günleri
sizinle paylaşacağım, ama o zamana kadar biraz alerjik bir kutlu, mutlu olsun :)
bünyeniz varsa Palmolive Body Butter'a temkinli yaklaşın
derim.
marketing europe & anatolia / 21
Reklam Dünyası
Yaratıcılık Festivali...
Kristal Elma Yaratıcılık Festivali 17-18-19 Eylül’de Santral
İstanbul’da düzenleniyor
2014 Kristal Elma Yaratıcılık Festivali’nde 100’ün üzerinde
fikir önderi ve endüstri liderinin konuşmacı olarak katılımıyla
80’den fazla konferans, seminer, panel, forum, çalışma atölyesi ve eğitim yapılması planlanıyor. Kristal Elma Yaratıcılık Festivali’nde ayrıca networking etkinlikleri, yarışmaların
ödül törenleri, davetler ve endüstrinin tüm unsurlarını buluşturan yaratıcı endüstriler fuarı yer alıyor.
26. Kristal Elma Türkiye Reklam Ödülleri Yarışması’na
bu yıl rekor katılımla 2715 iş başvurdu. 2066 başvurunun
gerçekleştiği geçen yıla göre, katılım yüzde 23,7 oranında
artış yaşandı. En fazla başvurunun olduğu kategoriler Basın (612), Dijital (439) ve Film (342). Kristal Elma Türkiye
Reklam Ödülleri Yarışması’na katılan ajansların sayısı da
184’ten 206’ya çıktı. 26. Kristal Elma Türkiye Reklam Ödülleri Yarışması’nın kazananları 17 Eylül ve 18 Eylül tarihlerinde Santral İstanbul’da düzenlenecek iki ayrı törende açıklanacak. www.kristalelmafestivali.com
Neymar Jr. ve Myperveno “Mırrors”de...
yeni bir renkte tasarlanan Hypervenom kramponların tanıtıldığı bir reklam filmi yayınladı.
“Mirrors” isimli filmde Brezilyalı forvet oyuncusunun, onu
dünyanın en iyi oyuncularından biri yapan hücum yeteneği
yaratıcı bir şekilde gözler önüne seriliyor.
Reklam filminde, çevikliği ve dürtüleri Hypervenom sayesinde iyice güçlenen Neymar Jr., savunma oyuncularını Sihirli
Aynalar gibi yanıltıyor ve birden fazla Neymar’la mücadele
ettikleri izlenimine kapılan savunma oyuncuları, o gol atmadan önce hangi Neymar’ın gerçek olduğunu ayırt edemiyor.
Nike Football’un yeni reklam filmi Neymar Jr’ın olağanüstü
hızını ve çevikliğini yansıtıyor.
Neymar Jr’ın tekrar sahalara dönmesiyle birlikte Nike, Brezilya ve Barselona yıldızının rol aldığı ve bu sezon giyeceği,
22 / marketing europe & anatolia
Reklam Dünyası
Hayat Bağlı Kal...
meri sayesinde trafik kazasından kurtulup, emniyet kemeri
ile hayata ve sevdiklerine bağlanan bir babayı canlandırıyor.
Günümüzün en önemli trafik problemlerinden biri olan emniyet kemeri kullanımı ile ilgili
bir araya gelen Doğuş Otomotiv ve BP Türkiye, Emniyet
Genel Müdürlüğüve Trafik Güvenliği Platformu işbirliğinde,
başrollerinde Mustafa Sandal’ın oynadığı kamu spotuyla, ülkemiz genelinde emniyet kemeri bilincinin yaygınlaştırılmasını amaçlıyor.
İnternette yayınlanmaya başladığı günden itibaren izlenme
rekoru kıran, milyonlarca kişiye ulaşıp, izlendiği ülkelerde
emniyet kemeri kullanımını önemli derecede arttıranfilm
2010 yılı Cannes Festivali- Toplum Sağlığı ve Güvenliği
Ödülü, New York Festivalleri Uluslararası Reklam ÖdülleriDünyanın En İyi Dijital Kampanyası ve 2010 Youtube Yılın
Reklam Kampanyası ödüllerini aldı.
Orijinal adı “Embrace Life” olankamuspotu, Türkiye’de ‘emniyetkemerikullanımına’ vurguyapmak, ve Türkiye’degenişToplumda trafik güvenliğibilincini artırmayı hedefleyen
‘Trafik Hayattır’ kurumsal sorumluluk platformunun yenika- kitlelereulaşmakiçin, Doğuş Otomotiv ve BP Türkiye’ninişmu spotunda Mustafa Sandal rol aldı. BPTürkiye ve Doğuş birliğiyle yeniden çekildi.
Otomotiv işbirliği ile çekilen filmde, ünlü sanatçıemniyet ke-
Türk Futbolunda Bir İlk...
Türkiye’de futbol pazarlığının büyüklüğü 600 milyon Euro’yu
aşmış durumda. Bu pastanın büyüklüğü her yıl artarken kulüpler de yaptıkları anlaşmalar ile hem taraftarlarına hem de
kendi bütçelerine katkı sağlamaya devam ediyor.
Bursaspor, elektrikte serbest tüketici döneminin başlamasının ardından Bisen Elektrik ile gerçekleştirdiği işbirliği kapsamında taraftarlarına indirimli elektrik fırsatını sunuyor.
Türkiye’de ilk defa bir spor kulübünün taraftar grubuna indirimli elektrik fırsatı sunduğu proje sayesinde kulüp yılsonuna
kadar 4 milyon TL gelir hedefliyor.
Bursaspor, kulüp gelirlerini artırmak ve taraftarına fayda
sağlamak amacıyla Bisen Elektrik ile işbirliğine giderek BS
Elektrik uygulamasını taraftarlarının kullanımına sundu.
Bursaspor Kulübü’nün Bisen Elektrik ile ortak yürüttüğü
proje sayesinde Bursasporlu taraftarlar ev ve iş yerlerinde
elektriği indirimli olarak kullanabilecek. Yeşil-beyazlı kulübün
taraftarları bu iş birliği sayesinde özel avantajlarla hem indirimli elektrik fırsatından yararlanacak hem de kulübe katkı
sağlayacak. Kulüp, BS Elektrikile 35 bin aboneye ve yıllık 4
milyon TL gelire ulaşmayı hedefliyor.
marketing europe & anatolia /23
Araştırma
Türkiye’de Dizi Se
Deloitte Türkiye
Ortak
Tolga Yaveroğlu
Günlük hayatımızda gittikçe daha fazla yer almaya
başlayan dizilerle ilgili bu çalışma, Türkiye’deki
TV izleme alışkanlıklarından başlayarak; Türk Dizi
Sektörü’nde 2000’li yılların başından beri yaşanan endüstriyel,
ekonomik ve sanatsal değişime paralel olarak üretimin,
tüketimin ve ihracatın artması konularını analizlerle, örneklerle,
yurt dışı kıyaslamalarla ve yorumlarla incelemekte ve sektördeki
durumu yapımcı ve yayıncı şirket verileriyle değerlendirmektedir.
Araştırma Deloitte Türkiye
Günlük hayatımızda gittikçe daha fazla yer almaya başlayan dizilerle ilgili bu çalışma, Türkiye’deki TV izleme
alışkanlıklarından başlayarak; Türk Dizi
Sektörü’nde 2000’li yılların başından
beri yaşanan endüstriyel, ekonomik
ve sanatsal değişime paralel olarak
üretimin, tüketimin ve ihracatın artması
konularını analizlerle, örneklerle, yurt
dışı kıyaslamalarla ve yorumlarla incelemekte ve sektördeki durumu
yapımcı ve yayıncı şirket verileriyle
değerlendirmektedir.
Sektörün hızlı gelişimine rağmen
sektör paydaşlarının nitelikli veriye
olan ihtiyacının kapsamlı bir doküman ile karşılanması bu raporun
hazırlanmasının
arkasındaki
en
temel sebeplerden birisidir. Çalışma
kapsamında
son
dört
sezonda
yayınlanan dizilerle ilgili oluşturulan
veritabanındaki bilgilere ilişkin yapılan
analizler hem sektör temsilcilerinden
alınan görüşlerle hem de yurt dışı
örneklerle zenginleştirilmiştir.
Bu çalışma kapsamında aynı zamanda
sektörün çeşitli sorunları da ele alınmış
24/ marketing europe & anatolia
ve özellikle Türk Dizi Sektörü’nün
yurt dışı pazarlarda rekabet gücünün
daha da artırabilmesi için önerilere yer
verilmiştir.
Türkiye’de ilk deneme yayını 1952
yılında başlamasına rağmen, 1974
yılına gelindiğinde televizyon yayınları
Türkiye’de yüzölçümün ancak %28’ine,
nüfusun ise %55’ine ulaşabiliyordu. 70’li
yılların ikinci yarısında artan penetrasyon, 1984 yılında ilk renkli televizyon
yayınının yapılmaya başlamasıyla ve
özellikle 1990’lı yıllarda özel kanalların
kurulmasıyla birlikte hızlanarak, televizyonun Türkiye’deki ailelerin günlük
yaşamlarında vazgeçilmezler arasında
yer almasını sağladı. 2013 yılının sonuna gelindiğinde uydudan yayın yapan 293, kablodan yayın yapan 139
ve karasaldan yayın yapan 2192 kanal
ile Türk televizyon yayıncılığı sektörü
çok oyunculu bir görüntü sunmakta;
uzun televizyon izleme süreleri ve televizyonun reklam piyasasından 20082012 yılları arasında Türkiye’nin günlük ortalama televizyon izleme süresi
%10’luk bir düşüşle 4,4 saatten 3,9
ektörü...
Araştırma
saate gerilemesine rağmen; Türkiye
hala 3,5 saatlik OECD ortalamasının
üstünde yer almaktadır. Bu düşüşün
önemli nedenleri arasında artan internet erişimi ve buna paralel olarak hızla
yükselen online video izleme oranının
etkili olduğu düşünülmektedir. Artan
elektronik ürün sahipliğinin yanı sıra
internet
penetrasyonundaki
hızlı
yükseliş;
eğlence
programlarının,
haber programlarının ve dizilerin
sadece televizyondan değil, bilgisayarlardan ve mobil cihazlardan da izlenme
oranlarında yükselişe yol açmıştır.
Televizyon reklam yatırımları
ve reyting sistemi
Dünya genelinde ortalama %40,
Avrupa’da %25’lik paya rağmen,
Türkiye’de
medya
yatırımlarında
televizyon, hala %50’nin üstündeki payını korumaktadır. Uzun televizyon izleme süreleri ve geniş bir
kitleye erişmede getirdiği verimlilik, şirketlerin medya bütçelerini
hazırlarken televizyona ağırlık vermelerine yol açmaktadır. Hatta sadece
online
mecrada faaliyet gösteren
bazı şirketler dahi, ulaşabildikleri
tüketici kitlesini genişletmek için tele26 / marketing europe & anatolia
Dünya genelinde ortalama
%40, Avrupa’da %25’lik paya
rağmen,
Türkiye’de medya
yatırımlarında televizyon, hala
%50’nin üstündeki payını
korumaktadır.
vizyon reklamlarına yönelmektedirler.
Türkiye’de reklam verenler; hangi
kanalda ve hangi program içerisinde
reklamlarının yayınlanacağına büyük
oranda kanalların ve programların
reyting verilerine göre karar vermektedir. Bununla birlikte, kanalların
reklam yayınlama faaliyetleri Radyo
ve Televizyon Üst Kurulu’nun (RTÜK)
ilgili Televizyon izleme alışkanlıklarına
yönelik yapılan düzenli kamuoyu
yoklamalarında TV izleyenler arasında
yerli dizileri takip edenlerin yüzdesinde
düzenli bir artış gözlenmektedir. Bu
eğilimde televizyon kanallarının büyüyen ve farklılaşan dizi portföylerinin
önemli etkisi bulunmaktadır. İzlenen
program kategorileri incelendiğinde
tavuk-yumurta ikilemine benzer bir
paradoks dikkati çekmektedir. Son 3-4
yıl içerisinde, yerli diziler diğer program kategorileri arasında daha baskın
hale gelmiştir ve bu durum birbirleriyle
rekabet etmekte olan tüm önde gelen
TV kanallarında gözlenen bir trende
dönüşmüştür. RTÜK araştırmasında
dikkat çeken bir başka husus da
eğlence programlarındaki artıştır. Bu
programların yapım maliyetlerinin
dizilere göre düşük olması nedeniyle,
ilerleyen dönemlerde daha fazla öne
çıkmaları beklenmektedir.
TNS’in reyting verileri analiz edilerek
önde gelen altı kanalın “prime time”daki
yayınlarının dağılımına bakıldığında,
dizilerin tekrarları ve özetleriyle birlikte
yaklaşık %60-%65 oranında pay aldığı
görülmektedir.
Ortalama olarak bir dizi, reklamlar (ve
tekrarlar) dahil yaklaşık 150 - 180 dakika sürmektedir. Batı standartları ile
karşılaştırıldığında bu süre oldukça yüksektir. Tekrarları ile birlikte 150-180 dakika süreli diziler, TV kanallarının prime
time kuşaklarının büyük bölümünü
oluşturmaktadırlar. Reytingler ve rekabet gibi nedenlerden dolayı ünlü aktörlerin, senaristlerin, yapımcıların tercih
edilmesi dizi maliyetlerini artırmaktadır.
Buna karşılık RTÜK düzenlemeleri
bir dizi yayını içerisinde yer alacak
reklam kuşaklarının sayısını ve sürelerini kısıtlamaktadır; bu da yayıncı
kuruluşları dizi sürelerini uzatmaya
teşvik etmektedir. Yapım şirketlerinin
ve oyuncuların bütün eleştirilerine
rağmen, bu durumun pazardaki arz-talep durumu dikkate alındığında, yakın
zamanda düzelmesi öngörülmemektedir. TV kanalları yükselen dizi maliyetlerine karşı farklı bir çözüm daha
geliştirmişlerdir; dizi tekrarlarına ve dizi
özetlerine haftalık program akışlarında
önemli bir pay vermişlerdir.
Tekrarlar ve özetler, TV kanalları ve
yapım şirketleri için ek yapım maliyeti gerektirmemekle birlikte içlerinde
Araştırma
yer alan reklamlar sayesinde yayın
kuruluşları için önemli ek gelir kaynağı
yaratmaktadır. Bir anlamda yapım
şirketleri yayıncı kuruluşların alt yüklenicileri şeklinde faaliyet gösterdikleri için
bazı istisnalar hariç olmak üzere yayıncı
kuruluşlar bu tekrarlar için yapımcılara
herhangi bir ödeme yapmamaktadırlar.
Telifler genellikle yayıncı kuruluşlara
ait olduğu için dizi yayından kalktıktan
yıllar sonra dahi tekrarlar kanalın yayın
akışında kendilerine yer bulabilmektedir. Her ne kadar dizi tekrarları, yeniden
gösterimden ötürü düşük bir izleyici kitlesine hitap eder gibi düşünülse
de -özellikle bilinirliği yüksek dizilerin
tekrarları ya da özetleri - yüksek reyting
alabilmekte ve buna bağlı olarak iyi bir
reklam geliri oluşturarak yayıncı
kuruluşların finansal tablolarını olumlu
yönde etkilemektedir.
Nitekim TNS verilerine göre 2013/2014
sezonunda gün bazında yapılan analizde ilk 5 programın yaklaşık %14’ünü
dizi tekrar ve özetlerinin oluşturduğu
görülmektedir.
Son yıllarda artan bir şekilde televizyon kanallarında izleyicilerin karşısına
çıkan ve prime time yayın periyodunun
%60-65’ini kapsayan dizilerin gelecek
dönemde de bu konumunu koruması
beklenmektedir. Türkiye’deki televizyon izleme sürelerinin uzunluğu, televizyonun medya yatırımlarında açık
ara önde olması ve gerek yerli gerekse
de yabancı izleyicilerin bu yapımlara
gösterdiği ilgi böyle bir beklentinin
oluşmasına yol açmaktadır.
Türkiye’den yurt dışına satılan dizilerin
yaklaşık 75 ülkede 400 milyon civarında
izleyiciye ulaştığı dikkate alındığında,
yerli yapımların ihraç gelirinin yanı sıra
bir bakıma Türkiye’nin ticari, kültürel ve
turizm elçisi olarak da konumlandıkları
ortadadır.
Her sezon yayına giren yeni dizilerin yarıdan fazlasının sezon sonunu
göremediği sektörde irili ufaklı pek
Türkiye’den yurt dışına
satılan dizilerin
yaklaşık 75 ülkede 400
milyon civarında
izleyiciye ulaşıyor.
çok yapımcı şirket sayıca az yayıncı
kuruluşun kısıtlı yayın saatleri için
yoğun bir rekabet halindedir. Sektörün
parçalı bir yapıya sahip olması ve
kurumsallaşmanın
henüz
gelişim
aşamasında
olması,
yapımcı
kuruluşların sürdürülebilir bir yapıda
faaliyet göstermelerinin önündeki en
büyük engellerden birisi olarak göze
çarpmaktadır.
Özellikle son yıllarda yurt dışına
yapılan satışlarla sektörde yukarı doğru
giden başarı eğrisinin daha üst seviyelere çekilmesi ve sürdürülebilirliğe
kavuşturulması için; bazı yapım
şirketlerinde
örnekleri
görülmeye
başlanan kurumsallaşmanın sektöre
yayılması, yurt dışındaki gibi yapımcı
şirketlerin ortak kullanabileceği ve
maliyetleri önemli ölçüde azaltabil-
ecek stüdyo ve plato yatırımlarının
yapılması, dizilerin internetten korsan
yayınlarının önüne geçilmesi, devletin
dizi sektörüne yönelik destek ve teşvik
mekanizmasını oluşturması önem arz
etmektedir.
Günlük hayatımızda gittikçe daha fazla yer almaya başlayan dizilerle ilgili bu çalışma, Türkiye’deki TV izleme
alışkanlıklarından başlayarak; Türk Dizi
Sektörü’nde 2000’li yılların başından
beri yaşanan endüstriyel, ekonomik
ve sanatsal değişime paralel olarak
üretimin, tüketimin ve ihracatın artması
konularını analizlerle, örneklerle, yurt
dışı kıyaslamalarla ve yorumlarla incelemekte ve sektördeki durumu
yapımcı ve yayıncı şirket verileriyle
değerlendirmektedir.
Sektörün hızlı gelişimine rağmen
sektör paydaşlarının nitelikli veriye
olan ihtiyacının kapsamlı bir doküman ile karşılanması bu raporun
hazırlanmasının
arkasındaki
en
temel sebeplerden birisidir. Çalışma
kapsamında
son
dört
sezonda
yayınlanan dizilerle ilgili oluşturulan
veritabanındaki bilgilere ilişkin yapılan
marketing europe & anatolia /27
Araştırma
analizler hem sektör temsilcilerinden
alınan görüşlerle hem de yurt dışı
örneklerle zenginleştirilmiştir.
Bu çalışma kapsamında aynı zamanda
sektörün çeşitli sorunları da ele alınmış
ve özellikle Türk Dizi Sektörü’nün
yurt dışı pazarlarda rekabet gücünün
daha da artırabilmesi için önerilere
yer verilmiştir. TV kanalına ürünlerini
pazarlamaktadırlar. TV kanalları, reytingler ile reklam gelirleri arasındaki kuvvetli ilişki nedeniyle yeni yapımlar için
ince eleyip sık dokudukları bir sürecin
ardından karar vermektedirler.
Yeni projelerin değerlendirilmesinde
yapımcı firmanın geçmiş performansı
ve itibarı en önemli kriterler arasındadır.
Bilinen/ünlü yapım firmaları kısa zaman
içerisinde daha çabuk onay alırken
bilinirliği düşük olan yapım firmaları TV
kanallarından onay almak için uzun bir
onay sürecinden geçmektedirler.
Yapım şirketleri ile TV kanalları arasında
sözleşmeler genellikle 13 bölüm için
imzalanmaktadır; fakat birçok örnekte
olduğu gibi TV kanalları istediği an projeyi iptal edebilmektedir. Yeni bir dizinin
28 / marketing europe & anatolia
Yayın dönemi başında
gösterimegiren başarılı diziler,
o dönem içinde yaklaşık olarak
35-40,
yayın dönemi içinde gösterime
girenler ise 20-25 bölüm olarak
yayınlanmaktadırlar.
ilk bölümlerdeki reyting performansı
yakından takip edilirken dizinin ilk 5-6
bölümündeki reytingi projenin başarısı
için en kuvvetli göstergelerden birisi
olarak kabul edilmektedir. Eğer yayıncı
kuruluş diziye karşı kuvvetli bir güven
duymuyorsa, düşük reytinglere sahip bir dizi hızlı bir şekilde yayından
kaldırılmaktadır. İlk 6 bölümlük kritik
eşik aşıldığı durumda dahi 13. bölüme
kadar reyting performansı çok yakından
takip edilmektedir. Bu süreçteki düşük
performans da yine yayından kaldırılma
ile sonuçlanmaktadır. Yayıncı kuruluşlar
prime time olarak nitelendirilen yüksek reklam geliri potansiyeline sahip
dönemde düşük reytinglere sahip bir
yapıma müsamaha göstererek kanalın
genel olarak reytinglerinin düşmesini,
dolayısıyla da genel reklam gelirlerinin
azalmasını riske etmeyi istememektedirler. Bazı durumlarda kanallar dizilerin yayın zamanını değiştirerek ya da
yoğun tanıtım faaliyetleri ile dizilere
destek verebilmektedir. Bununla birlikte; genellikle yayın zamanında yapılan
değişiklikler o projeler için tehlike
çanlarının çalmaya başladığının kuvvetli bir habercisidir.
Bazı durumlarda ise yayın saati
değişiklikleri, rakip kanallardaki güçlü
programlar karşısında tutunamayan
dizilerin alternatif bir günde şanslarını
artırmak için de yapılabilmektedir.
Yayın dönemi başında gösterime giren
başarılı diziler, o dönem içinde yaklaşık
olarak 35-40, yayın dönemi içinde
gösterime girenler ise 20-25 bölüm
olarak yayınlanmaktadırlar.
Yukarıda belirtilen nedenlerden ötürü
Türkiye’de
yapımcı
kuruluşların
karşılaştığı; ölçek, kurumsallaşma
ve sürdürülebilirlik sorunları, yapımcı
şirketlerin uygun finansal kaynaklara
ulaşmasına da engel teşkil etmektedir.
Bu durum genellikle öz sermaye konusunda da sıkıntı yaşayan yapımcıları,
yayıncı kuruluşların finansmanına mecbur bırakmakta, dolayısıyla da bir anlamda yayıncı kuruluşların alt yüklenicisi gibi konumlanmalarına neden
olmaktadır.
Her sezon yayına giren 50-70 yeni
dizinin yarıdan fazlası sezon sonunu
görememektedir. 2013/2014 sezon
sonu itibariyle, yayında olan 39 diziden
26’sı 2013/2014 sezonunda yayına
başlamışken, 2010 öncesinde yayın
hayatına başlamış ve devam eden
sadece dört dizi bulunmaktadır.
Son dört sezonda dizi sektöründe
faaliyet gösteren yaklaşık 85 yapım
şirketindenn 21’i beşten daha fazla projeye sahiptir.
Köşe
Abdullah Ekşioğlu / eksioglu70@gmail.com
( retorik)
Koltukların efendisi...
Özal'dan bu yana cumhurbaşkanlığına seçilen her
başbakan, başkanlık sistemi tartışmalarını açmıştır.
Cumhurbaşkanlığı, protokol olarak daha üst bir makam
olmasına karşın, yürütme üzerindeki etkisinin başbakana
göre az olması, başbakanlık makamında hükumet
erkini kullanmaya alışmış bu liderlerin, gücü bırakmak
istememeleri son derece normal.
Yüzüklerin Efendisi serisindeki yüzüğün nasıl bir
bağımlılık yarattığını, yüzüğü elinde bulunduran insanlara
nasıl sahip olduğunu hatırlarsınız. Anladığım kadarıyla
başbakanlık koltuğunun da oturanlar üzerinde benzer
bir etkisi var. O nedenle önümüzdeki günler yeni bir güç
tutkusunun doğuşuna tanık olabiliriz.
Koltuğun son kurbanı, cumhurbaşkanlığına terfi
etmesinin ardından henüz bu sarhoşluğunu atamamış
gibi görünüyor. Kalabalık toplanan her yerde, mikrofonu
kapıp miting havasına giriyor. Ziyaret edeceği
yerlerde parti tarafından toplanan kalabalıklara parti
bayrağı dağıttırıyor. Televizyonlar da alışkanlık gereği
her adımını canlı vermeye devam ediyor. İlk hafta
gördüğümüz, hükumetin yapması gereken açıklamaları,
cumhurbaşkanlığı makamından yapmaya başlamış bile.
Konuşmalarında 1 satırda 76 milyonu kucakladığını
söylüyor, ardından gelen 100 satırda kucaklamadan
kastının pek de masum olmadığı ortaya çıkıyor.
Koltuğun yeni konuğu ise henüz zihin bulanıklığını
aşabilmiş değil. Bir yandan ben emanetçi değilim diyor,
bir taraftan cumhurbaşkanının katılmadığı törenlere
katılmayarak, tutarsızlığını ortaya koyuyor.
Henüz somut bir açıklama yapmış değil hamasi nutuklar
atmakla meşgul. Evinde kitaplarını okşadığını, anlı
şanlı kutlu bir yürüyüşe çıktığını falan anlatıyor ama
selefinden izin almadan davet edildiği bir organizasyona
bile katılamıyor. Bu görüntüsünden anladığımız
kadarıyla başbakanlık makamında henüz büyülü
koltuğa oturmamış. Eski alışkanlıklar ve selefine
saygı çerçevesinde başbakanlık makamında ziyaretçi
koltuğunu kullanıyor olabilir. Ama gücün farkına varması
çok da uzun zaman almayacaktır.
Selefinden öğrendiği bazı şeyler var elbet. Mesela
muhalefete hakaret etmesi gerektiği ya da din ticareti
yaparak oy avcılığı yapması gerektiğini iyi kavramış
görünüyor. Grup toplantısında AKP'lilere mi, yoksa
Cuma cemaatine mi seslendiğini ayırt etmek çok da
mümkün olmuyor. Her konuşmasından sonra bir kamet
duymayı bekliyor kulaklarım. Grup toplantısında bir de
amigo grubu tutulmuş şimdi. Başbakan konuşurken
amigo grubu cumhurbaşkanını yücelten sloganlar atıp
tempo tutuyorlar. Bu da herhalde kendisine sınırlarını
hatırlatmak için yapılmış bir organizasyon olsa gerek.
Medya da şaşırmış durumda, artık iki patronları var.
Acaba kime şirin görünmeleri gerekiyor, azar hangi
taraftan gelecek karar verebilmiş değiller. Şimdilik
ibre cumhurbaşkanı tarafında. Başbakan konuşurken,
cumhurbaşkanı adım atsa, başbakanın yayını kesilip
cumhurbaşkanına canlı bağlanılıyor ya da ekran ikiye
bölünüp bir yanda başbakan, diğerinde cumhurbaşkanı
mutlu aile tablosuyla bir ekran düzeni oluşturuluyor.
Memleket tam bir karmaşa içerisinde bakalım koltuk
kimin kıymetlisi olacak.
Bu arada bir süredir retorik adlı bir de youtube kanalı
oluşturdum. Hepinizi abone olmanız için bekliyorum.
http://www.youtube.com/user/mearetorik?sub_
confirmation=1
marketing europe & anatolia / 31
Kampanyalar
Farkı Keşfet...
LC Waikiki, denim koleksiyonunu LCW Jeans markasıyla
yenilenerek gardıropların ayrılmaz parçaları haline gelen
denimler için özel bir reklam filmi çekti.
LCW Jeans, ‘’Farkı Keşfet” mottosu ile yeni reklam filminde
jean’den vazgeçemeyenleri, farklı bir denim deneyimi yaşamaya davet ediyor.
Modernliğin ve dinamizmin öne çıktığı reklam filminde, iki
yabancı model rol alırken, filmin yönetmenliğini ise Salih
Singin üstleniyor. Filmdeki modeller, bu sezonun son trendi
denim pantolon ve ceketlerden oluşan kombinler içerisinde
rahatlıkla hareket ediyor ve esnek denim kumaşı sayesinde
hareket özgürlüğünün keyfini çıkarıyor.
Reklam Filmi Künyesi
Reklamveren: LC Waikiki
Reklamveren Ekibi: Ezel Akıntürk
Yaratıcı Yönetmen: Salih Singin
Uygulama ve Geliştirme: LC Waikiki
Yapımcı: KT Prodüksiyon
Yönetmen: Salih Singin
Fotoğrafçı: Tamer Yılmaz
marketing europe & anatolia / 33
Kampanyalar
Sadeleştirme...
Clear Men’in, yeni reklam filmi yayına girdi. Yeni serisiyle erkeklere kusursuz görünme vaadi sunan Clear Men reklamında ise yine Burak Özçivit rol alıyor. Filmde BurakÖzçivit’in,
kusursuz görünmek için lüks bir otomobile, ya da pahalı
eşyalara ihtiyacı olmadığını, kusursuz görünüm için ihtiyacı
olan tek şeyin kepeksiz parlak saçları olduğu mesajı veriliyor.
Burak Özçivit’in erkeklere kusursuz görünmenin ipuçlarını
anlattığı reklam filmi Tarihi Haydarpaşa Garı’nda gerçekleştirildi. Reklam filminin çekimleri, gece geç saatlere kadar
uzamasına rağmen, kamera arkasında da tüm ekip için keyifli anlara sahne oldu.
Reklam Filmi Künyesi
Reklamın başlığı: Sadeleştirme
Reklamveren: UnileverClear
Reklamveren Yetkilileri: Zeynep Kutlay Özcan,
Yasemin Özaydınlı, Cansu İncekara
Reklam Ajansı: LOWE İSTANBUL
Yaratıcı Yönetmen: Can Faga
Yaratıcı Ekip: Özkan Kusay, Asil Yıldız
Marka Ekibi: Şerife Kırımlı, Sedef Türkmen, Didem Gönülal
Stratejik Planlama: Yusuf Muslubaş
Ajans prodüktörleri: Tuğrul Karadeniz, Hülya Toptaş
Yapım Şirketi: İnterfilm
Yönetmen: TobyTremlett
Müzik: Rahman Altın
Post Prodüksiyon: Otomat
Medya ajansı: Mindshare
57. Sezon başlıyor...
Lig TV’nin Spor Toto Süper Lig’in yeni sezonu için “57. Sezon
başlıyor” başlığıyla hazırladığı kampanya futbola verilen 4
aylık aranın ardından, taraftarların futbol hasretinin dineceği
ve şampiyonluk heyecanının başlayacağı ana odaklanıyor.
Medina Turgul DDB’nin Emre Akay’ın yönetmenliğinde hazırladığı reklam filmi yan yana gelen forma numaraları ile futbol heyecanını yansıtan rakamlara atıfta bulunuyor.
34 / marketing europe & anatolia
Reklam Filmi Künyesi
Ürün/Hizmet: Medya ve Yayın
Marka: Digiturk / Lig TV
Reklamveren: Digiturk
Reklamveren Temsilcisi: Kadri Mutlu, Kağan Aras,
Erman Dengiz, Serkan Ağbaba
Ajans: Medina Turgul DDB
Yaratıcı Bölüm Başkanı: Kurtcebe Turgul
Yaratıcı Yönetmen: Gökhan Erol
Yaratıcı Grup: Erçin Sadıkoğlu, Serkan Ün, Fatma Öcal,
Cihan Eryılmaz, Eren Kocaker, Buse Şay
Müşteri İlişkileri Grubu: Yasemin Altan, Sezen Şerez,
Gökçe Er, Ayşegül Al
Ajans Prodüktörü: Gülengül Arlıer, Evrim Saraçoğlu,
Nisan Turgul
Yapım Şirketi: Jaguar Projects
Yönetmen: Emre Akay
Prodüktör: Tolga Topçu, Eser Fırat
Post Prodüksiyon: 1000 Volt
Müzik: Mert Tunay
Kampanyalar
b2b Encounters...
Bosphours Encounters’in sağlık turizmine ilişkin dördüncü tanıtım filmi Eksantrik Prodüksiyon’un çalışmasıyla
Barselona’nın birçok yerinden çekilen görüntülerle gerçekleştirildi.
Kentin güzelliklerini çeşitli açılardan gözler önüne seren filmin birincisi geçtiğimiz yıl yine Eksantrik Prodüksiyon tarafından yapılmış ve oldukça beğeni almıştı. Film uluslararası
sağlık fuarlarında ve internet mecrasında kullanılacak.
Reklam Filmi Künyesi
Reklamveren: Bosphours Encounters
Reklamveren Yetkilisi: Mert Akkök
Yapım Şirketi: Eksantrik Prodüksiyon
Prodüktör: Elvin Ekşioğlu
Yönetmen: Abdullah Ekşioğlu
Post- Prodüksiyon: Eksantrik-Express
Mecra: İnternet
Mahalle de, esnaf da gerçek...
olan esnafımızdan alışveriş yapmaya ve mahalleye bereket
katmaya davet ediyor.
Filmde, kurgu bir dükkan yerine gerçek mahalle esnafı ve
dükkanların kullanılmasına dikkat edildi. Hal böyle olunca
da iki gün süren çekimler boyunca esnaf, set arasında
kendi müşterilerini ağırladı. Reklam filminin müziği olarak
da İnce Saz grubunun “Balat” isimli parçası kullanıldı. Film
için usta müzisyenler stüdyoya girerek parçaya yeniden
hayat verdiler. Turkcell, esnafa sahip çıktığı “Süper Esnaf”
uygulamasıyla tüm Türkiye’yi mahallemizin can damarı
Reklam Filmi Künyesi
Reklam veren: Turkcell
Reklam Ajansı: Manajans / JWT
CEO&CCD: Tuğbay Bilbay
Y. Yaratıcı Yönetmen: Kaan Ertüz
Sanat Yönetmeni: Fırat Yıldız (Grup Head),
Özlem Özdemir
Reklam Yazarları: Cem Yolal, Duygu Özcan, Erdem Güler
Müşteri İlişkileri Dir.: Fulya Özarı
Müşteri Direktörü: Simge Kızıltan
Müşteri Süpervizörü: Pelin Karagöz
Müşteri Temsilcisi: Göksu Karaman
Stratejik Planlama: Ege Demirtaş
Ajans Prodüktörleri: Şafak Serter, Açelya Ülkümen
Yönetmen: Ozan Yalabık
Prodüksiyon Şirketi: Kala Film
Orijinal Müzik: İnce Saz / “Balat”
Müzik Yapım: Jingle Jungle
marketing europe & anatolia / 35
Kampanyalar
Büyük Adım...
fikri hayatta yaşadığımız çelişkilerden doğuyor ve belirsizlik anlarından karara doğru giden yolda HSBC’nin sağladığı
desteğe işaret ediyor. Kampanyamızı yeni ajansımız JWT
International ile hayata geçirdik. Aşk-evlilik ve çocuk sevgisiçocuk büyütme gibi hayatın temel çelişkilerinden yola çıkan
reklam filmlerimizi bütünleyen bir başka detay ise filmlerimizde Francis Lai’nin “Bir Kadın Bir Erkek” filminin ana teması
olarak bestelediği müziği kullanmamız oldu. Müşterilerimizin
ana bankası olma hedefimizle, önümüzdeki dönemde de iletişim çalışmalarımızı sürdüreceğiz.” dedi.
Büyük Adım’ın yeni reklam kampanyasıyla ilgili bilgi veren
HSBC Türkiye Bireysel Bankacılık Pazarlama Grup Başkanı
Ayşegül Şenalp, “HSBC Türkiye olarak Şubat ayında gerçekleştirdiğimiz lansmandan bugüne kadar 80.000 müşterimizi Büyük Adım’ın avantajlarıyla tanıştırdık. Yeni reklam
kampanyamızla amacımız, para transferlerinin bütün kanallardan ücretsiz gerçekleştirildiği, mevduata sürekli yüksek faiz veren, acil ihtiyaçlar için kredili mevduat hesabından ücretsiz olarak yararlanma fırsatı sunan Büyük Adım’ı
daha fazla müşteri ile buluşturmak.Reklam kampanyamızın
Reklam Filmi Künyesi
Reklamveren: HSBC Türkiye
Reklamveren Temsilcisi: Ayşegül Şenalp, Bengi Ersever
Kreatif Strateji: Ali Özbora
Kreatif Direktörler: Murat Yılmaz, Alper Canıgüz
Müşteri İlişkileri: Gamze Gürbüzaitk
Yapımcı: Aygül Sonkaya
Yönetmen: Gürkan Kurtkaya
Müzik: Francis Lai
Prodüksiyon Şirketi: Filmpark
Eti Tutku, yeni reklam filmi...
Alışılmışın dışında kampanyalarıyla yıllardır dikkat çeken
Eti Tutku, yeni reklam filmiyle farklı mizah anlayışını yeni bir
boyuta taşıyor.
Yeni filmde, izafiyet teorisinin sahibi Albert Einstein’ın çalışma odasına misafir olarak, onun nasıl bir akışkan krema
tutkunu olduğunu öğreniyoruz ve ünlü pozunun arkasındaki
Tutku’yu keşfediyoruz.
Amerikalı oyuncu Patrick McManus’un Einstein rolünde oynadığı filmin yönetmeni PTT’den Özgür Baltaoğlu, yaratıcı
ajansı ise Güzel Sanatlar.
Reklam Filmi Künyesi
Reklam Ajansi: Güzel Sanatlar
Reklamveren: Eti
Reklamveren Yetkilisi: Ebru Üstün, Ali Burak Aygül,
Meltem Balci
Ürün: Eti Tutku
Yaratıcı Yönetmen: Hakan Seyrek
Yaratıcı Grup Başkanı: Latif Çetinkaya, Ümit Şen
Yaratıcı Ekip: Bora Uz, Mustafa Oral, Damla Akçay, Gökhan
Akgündüz, İrem Kirbiyik, Bora Tayyar
36 / marketing europe & anatolia
Müşteri İlişkileri: Özlem Ünlüçay, Özge Öncül, Buket Arca,
Çisil Akoğul
Stratejik Planlama: Uğay İlyasoğlu
Medya Planlama/Satinalma: Mg-İnitiative
Ajans Yapımcısı: Neslihan Ateş, Ferhat Düzlü
Yapımevi - Yönetmen: PTT – Özgür Baltaoğlu
Kampanyalar
Profilo’nun Küçük Ev Aletleri...
Anneliğin zor şartları varsa, annelerin Profilo’su var yaklaşımı ile hayatı kolaylaştıran ve güzelleştiren ürünler sunan Profilo’nun okulların açılmasına kısa bir zaman kala
tüm anneleri gülümsetecek Küçük Ev Aletleri Kampanya
Devam Filmi yayına girdi.
Üç aylık tatil maratonunda evde çocukları tarafından yorgun düşürülen annelere gönderme yapan filmde, yüksek
emiş gücü ve hepa filtresiyle annelerin tüm sinirini çekip
alan Profilo VSQ4PT2430 elektrikli süpürge tanıtılıyor.
Çocuklarının dağınıklığıyla baş etmeye çalışan annelerin
hayatına değer katan Profilo VSQ4PT2430 elektrikli süpürgesi kiraz kırmızısı rengiyle evlere renk getirirken en
inatçı tozların üstesinden geliyor…
Profilo’nun izlerken güldüren, güldürürken eğlendiren
reklam filmleri serisi devam edecek.
Reklam Filmi Künyesi
Yaratıcı yönetmen: Emre Kaplan
Yaratıcı grup lideri: Setenay Özcan Yıldırım
Stratejik planlama direktörü: Canan Pehlivanoğlu
Marka takımı: Erbek Onur, Nihan Özer
Ajans prodüktörü: Kerem İlbeyli, Levent Köstepen
Yapım şirketi: ANİMA
Yapımcılar: Vehbi Berksoy, Kardaş Divanoğlu
Yönetmen: Walky-Talky
Beşiktaş’tan Taraftara Davet Var...
rinde gerçekleştirdikleri çekimde Teknik Direktör Bilic’in
tezahüratı ezbere söylemesi de dikkat çekti. Eğlenceli
anların yaşandığı çekimde Holosko ve yeni transferlerden Cenk, enerjileriyle arkadaşlarını adeta bir amigo gibi
ateşlemeyi başardı.
Beşiktaş’ın yeni reklam ajansı Alametifarika tarafından
hazırlanan filmin çekimleri bir günde tamamlandı.
Beşiktaşlı futbolcular yurtiçi kampının son gününde
siyah-beyazlılara mesaj vermek ve kombine satışlarına
destek olmak için kamera karşısına geçti. Taraftarlara
yeni sezon için ne kadar sabırsız olduklarını gösteren
Futbolcuların büyük bir heyecanla Nevzat Demir tesisle-
Reklam Filmi Künyesi
Reklamın Başlığı: Taraftara Davet
Reklam veren: Beşiktaş JK
Reklam veren Temsilcisi: Umut Kutlu, Duygu Yetkincan
Reklam Ajansı : Alametifarika
Kreatif Direktör: Emrah Karpuzcu, Kenan Ünsal
Yaratıcı Grup: Odisseas Sevsevme, Ceyda Koç
Marka Direktörü: Gökhan Akbay
Prodüksiyon: Özgür Dağgez
Prodüksiyon Şirketi:Tesla Film
Görüntü Yönetmeni: Serkan Güler
Post Prodüksiyon: Post43
marketing europe & anatolia / 37
G
Gezmelerdeyim...
Fotoğraflar ve yazı Seval Duban / svldbn@gmail.com
marketing europe & anatolia / 43
Röportaj
Game
On
The Last of Us: R
Ali Erdem Ekşioğlu
Muhteşem Grafikler
PS3'de bile ağızları açık bırakan
grafiklerini yeni jenerasyona uyduran
Naughty Dog'dan bir başarı daha.
Keşfet
Keşfetmeni bekleyen süprizler ve
malzemelerle dolu kocaman post apocalyptic
bir dünya.
Remastered
GameOn Youtube: http://youtu.be/pDyif0bfMm8
Gelişmiş A.I
Heyecanlandırıcı çatışma ve savaşlarda üç
saniyeden fazla hayatta kalan kurnaz,
akıllı ve yetenekli düşmanlar
Sürükleyici, Etkileyici İnanılmaz
Bir Hikaye
Duygusal, haraketli, bağlayıcı, sürükleyici
muhteşem bir hikaye sizi Joel ve Ellie'nin
dünyasına hapsedecek
Game On
meden geçmiş.
Joel isimli Teksas’lı kovboy ruhlu sevecen bir babanın birden ortaya çıkan
bir virüs sonucu bildiği hayatının alt üst
olması ve şehirden kaçarken korumak
için her şeyi yaptığı kızı Sarah’yı kaybetmesi sonucu çarpık hayatına 20 yıl
sonra izleyici oluyoruz.
200’den fazla Yılın ödülü alan şaheser
The Last of Us Remastered versiyonu
ile biz PS4 kullanıcıları ile buluşuyor.
PS3’ün kıyasladığımızda çok daha
sınırlı imkanlarıyla harikalar yaratan
Naughty Dog ekibi bu harika hikayeyi
daha büyük imkanlarla oyun severlerle
buluşturuyor. Muhteşemliği korumak
için verdikleri ödünleri geri çeken ekip
herkesin ağzını açık bırakmayı tekrar başardı. PS3 üzerinden ilk çıktığı
zamanlarda hepsini oynama şansını
yakalayamadığım oyun beni sadece ilk
1 saatiyle bile büyülemişti. Şimdi bitirme şansını elde ettiğimde hayatımda
neler eksik olduğunu anlıyorum.
Bir PS3 oyunu olmasına rağmen
uyarlanmış bu versiyon şuan birçok
kritik tarafından en güzel gözüken PS4
oyunu olarak düşünülmekte. Hikayeye
yeni birşey katmamasına rağmen 30
fps’den 60 fps’da çıkan performans
çok daha rahat ve güzel bir oyun tecrübesi sunuyor. Aydınlatma, renkler ve
geçişlerde yeni imkanlarla bir geliştir42 / marketing europe & anatolia
Halkı korumak için karantina bölgeleri
yaratan ve onları yürüten askerler,
hastalıklı insanları iyileştirebiliceğine
inanan militan bir grup olan ateş böcekleri arasında yaşamını sürdürmeye
çalışan Joel ve yol arkadaşı Tess silah
ve cephane uğruna başladıkları bir işte
ne kadar sevmeselerde Ellie adında
14 yaşındaki bir kıza göz kulak olmak
zorunda kalırlar. Oyun Joel’un kaybettiği kızı sonrası Ellie’yle ilişkisinin
gelişmesi ve beraber hayatta kalma
çabalarını anlatıyor.
Sizin için deneyimleyip
montajladığımız
review videosunu
http://youtu.be/pDyif0bfMm8
adresinden izleyebilirsiniz.
Eğer oynamadıysanız kesinlikle bir
şans vermeniz gereken bir hikaye ve
inanılmaz bir tecrübe. Eğer PS3’de bu
tecrübeyi yaşadıysanız bile yeni kontrolleri ve gelişmeleriyle tekrar oynamaya değer bir oyun.
Game On
FIFA 15...
yabilmektedir. Gerçek maçlarda olduğu gibi çoşkulu tezahürat
ve marşlarıyla birlikte olağan üstü bir kalabalığa şahit olun ve
Dinamik Maç Sunumuyla maça renk katan spiker ve yorumcuların keyfini çıkarın. İlk defa olmak üzere sahadaki oyuncu
da Duygusal Zekâ ile ilişkilendirilmiştir – yani artık oyuncular
rakiplere ve takım arkadaşlarına duruma göre tepki verebilecek
maç anlatımı da bu yöndeetkilenecektir. Yeni Nesil Görseller
adeta oyuncuları Canlı Yeşil Sahalara götürmekte, maç ilerledikçe çimlerin kirlendiği, ıslandığı gerçekçi bir deneyimyaşatmaktadır. Otantik Oyuncu Görselleri oyuncuları daha zinde, atletik ve
gerçek hayattaki görünümlerine daha yakın bir şekilde yansıtır.
Oyuncu Kontrolü oyuncu hareketine tepki duyarlılığını arttırmakta ve oyuncuların topu çok daha kola kontrol edebilmelerini ve
dolayısıyla da kendi stillerini katabilmelerini sağlayarak Adam
Adama Mücadeleleri çok daha heyecan verici hale getirmiştir.
Futbol dünyadaki en teatral şovlardan biridir ve FIFA 15 de sizleri sahnenin tam ortasına çıkararak dünyanın en harika sporunu çok daha yakından ve etkili bir şekilde hissetmenizi sağlıyor.
Daha fazla özellik ve oyun modu detayları oyunun bu Eylül’de
Futbolu muhteşem detaylarla hayata geçirir ve böylece
taraftarlar spor duygusunu daha önce hiç olmadığı gibi yaşa-
piyasaya çıkışını takiben önümüzdeki aylarda piyasaya çıkacaktır.
http://www.aralgame.com
THE SIMS 4...
TheSims 4, TheSims deneyimini baştan yaratmak için
devrimsel Sim’leri güçlü yaratım araçları ve yepyeni
duygu bazlı oynanışla birleştiriyor. Maxis’inSmartSim
ismini verdiği yeni teknolojiler üzerine kurulan TheSims
4bugüne kadar hazırlanmış en zeki, en ilişkilendirilebilir
ve en kişisel yaşam simülasyonu olacak. Oyuncular ilk
kez yalnızca tek bir anı değil, Sim’lerin tüm hayat yolculuklarını şekillendirecekler.
TheSims on yılı aşkın süredir dünyanın dört bir yanındaki milyonlarca oyuncuyu eğlendirdi ve interaktif dünyada
silinemez bir iz bıraktı. Dünyaca ünlü interaktif eğlence
fenomeni olan TheSimsbugüne kadar 175 milyon sattı
ve halen daha yaratıcılığı özendiren ve interaktif eğlencenin en tutkulu kesimlerinden birine ulaşan zengin ok
platformu portföyünü geliştirmeye devam ediyor.
Yeni İnşa Modu oyuncuları odaları sürükleyip bırakarak
ev inşa etme imkanı vererek ihtiyaçları olan tüm kontrolü
sunacak. Böylece oyuncular istedikleri evleri daha kolay ve daha hızlı biçimde inşa edebilecekler. Bu araçlar
oyuncuların hız ve esnekliğe sahip biçimde yaratabilmelerini sağlamak üzere tasarlandı.
marketing europe & anatolia / 43
Kültür - Sanat
Ateşin Düştüğü Yer...
1996 Yılında polis şiddetiyle öldürülen gazeteci Metin Göktepe’nin anısına 14 yıl önce Elvin Ekşioğlu tarafından kaleme alınan “Ateşin
Düştüğü Yer” adlı senaryo google play’de kitap
olarak satışa sunuldu.
Ateşin Düştüğü Yer, Metin Göktepe’nin
öldürülüşü ve sonrasında gelişen dava sürecini
olayın aktörlerinin anlatımlarına dayanarak gerçek bir öykü şeklinde ele alıyor.
Elvin Ekşioğlu’nun Gerçekten Mavi adlı senaryosunun da Eylül ayı içerisinde yine google play’de
satışa sunulması planlanıyor.
Ateşin Düştüğü Yer’i Google Play’de aşağıdaki
linkten satın alarak okuyabilirsiniz.
https://play.google.com/store/books/details/Elvin_Ek%C5%9Fio%C4%9Flu_Ate%C5%9Fin_
D%C3%BC%C5%9Ft%C3%BC%C4%9F%C3
%BC_Yer?id=-DxbBAAAQBAJ&hl=tr
Beni Bulun...
Dokun Bana...
Evrensel
bir
acı
hakkında gerçek bir
yaşam öyküsü.
2002’de kaybolan ve
on bir yıl boyunca
esir tutulan Michelle
Knight, kurtulduktan
sonra yaşadıklarını
Beni Bulun Çünkü Bu
Sizin de Hikâyeniz
Olabilir’de anlatıyor.
Arkadaşının babası
tarafından
yirmi
bir
yaşındayken
kaçırılan
Michelle,
Amanda ve Gina adında iki kadınla birlikte bir evde
tutulmuş, senelerce akıl almaz taciz, tecavüz, işkence
ve şiddete maruz kalmıştır.
Michelle, hikâyesinin tamamını benzer durumları
yaşayan milyonlarca çocuk, genç ve kadının sesi olmak
için tüm dünyaya haykırıyor.
Sedef Hastaları Dayanışma Derneği, sedef hastalığına
dikkat çekme, sedef hastalığının bulaşıcı bir hastalık
olmadığını kamuoyuna duyurmak ve sedef hastalarına
fotoğraf yoluyla destek olmak amacıyla bir fotoğraf yarışması düzenliyor. 18 yaşını dolduran herkesin katılabildiği “Dokun Bana” fotoğraf yarışmasına 15 Eylül 2014
tarihine kadar sedefhastalaridernegi.org/fotoğrafyarismasi adresinden başvuru yapılabiliyor.
Daha fazla bilgi için: www.psoriasis.org.tr adresini ziyaret edebilirsiniz.
44/ marketing europe & anatolia
Kültür - Sanat
Repertuar Buluşması...
İstanbulModern,“Çok
Sesli:Türkiye’de Görsel
Sanatlar ve Müzik” sergisi kapsamında özel
etkinlikler gerçekleştiriyor. İlk etkinlikte farklı
dönemler üzerine uzman üç müzik düşünürüve araştırmacısı Evin
İlyasoğlu, Alper Maral
ve Ersu Pekin,4 Eylül
Perşembe saat 18.30’da İstanbul Modern Sinema’da bir
araya gelecek. Osmanlı’da Batılılaşma döneminin ilk evrelerinden 1980’li yılların sonralarına dek müzik alanındaki her dönemin değişim ve dönüşüm sürecini örneklerle
açıklayacaklar. Tugay Başar, Şenol Küçükyıldırım ve Alper
Maral da 11 Eylül Perşembe saat 18.30’da “Çok Sesli” sergisinde yer alan çalışmalardakiçeşitli enstrümanları, tarihteki işlevsel rollerini açıklamalarıyla seslendirecekler.
4 Eylül Perşembe saat 18.30’da, her dönemin kendi için-
deki değişim ve dönüşüm sürecini müzik alanındaki örneklerle açıklayan Repertuar Buluşması’nda, Ersu Pekin
müzik ve görsel sanatların Osmanlı’nın son dönemiyle
Cumhuriyet’in ilk dönemindeki sosyo-kültürel düzende
edindiği yerden söz edecek. Evin İlyasoğlu, Türkiye’deki
çağdaş müziğin zaman dizinsel sürecini her dönemin öncülerinden örneklerle sunacak. Alper Maral ise, 1980’lerin
sosyo-politik dinamiklerini müzik alanındaki etkilerini incelerken, elektronik müzik alanında yapılan çalışmalara ve
genişleyen avangard yaklaşımlara dikkat çekecek.
11 Eylül Perşembe
saat
18.30’dasüreli
sergi salonunda düzenlenecek Çok Sesli
etkinliğinde Alper Maral, armonyumda Leyla Hanım’ın repertuarından parçalara yer
verecek.
Etkinlikler ücretsizdir.
Dünya Barış Günü konseri...
Şef Cem Mansur yönetimindeki Yunan-Türk Gençlik Orkestrası konseri klasik müzik severleri buluşturacak.
Yunan-Türk Gençlik Orkestrası (GTYO) her iki ülkeden de
gelen ve yaşları 18 ile 28 arasında değişen genç müzis-
yenlerden oluşan 6 yıllık geçmişe sahip topluluk... YunanTürk Gençlik Orkestrası fikri, müziksever Leni Konialidis’in
bir müzik topluluğu içinde çalmanın insan ilişkilerinde
uyum ve arkadaşlık yarattığı inancından filizlendi. YunanTürk Gençlik Orkestrası da müziğin evrensel dilini paylaşarak bu fikrin gerçekleşmesini sağladı.
GTYO’nun geniş repertuvarının arasında Stravinsky’den
Ateş Kuşu Suiti, Beethoven’den 7. Senfoni, Franz
Schubert’den “Bitmemiş Senfoni,” Dvorak’tan 9. Senfoni, Mozart’tan Figaro’nun Düğünü’nün Overtürü,
Smetana’dan “La Moldau”, Skalkottas’dan Yunan Danslarından Seçmeler, Erkin’den Türk Dansları ve diğer eserler
yer alıyor. Yunan adası Chios (Sakız Adası) ve Türkiye’de
Seferihisarı içeren 2013 turnesinde, orkestrayı Şef Cem
Mansur yönetti.
Bu anlamlı proje yeni sezonda, 1 Eylül 2014’te İstanbul’da,
saat 21.00’da, Zorlu Center PSM Drama Sahnesi’nde izleyicilerin karşısına çıkacak.
marketing europe & anatolia / 45